bilhassa elin iç yüzünde, eklemler çevresinde. neden olur, neyin belirtisi olabilir?
insanlar üzerinde denenmiş psikolojik testler biliyor musunuz internettekiler gibi değil insanları delirtmeye kadar götüren cinsten ya da bunlarla ilgili film kitap vesairede olur olabildiğince bu konuyla alakalı şeye bakmalıyım.
Kariyer yenibiriş filan değil de birinden duyduğum kadarıyla seni bi işe yerleştiren aracı yerler varmış maaşın üzerinden parasını mı ne kazanıyormuş oraların adlarını ne bir ikim isim olsa harika olur. Bir de düzgün mü bilginiz var mı?
iyi geceler
tam olarak nasıl kullanılıyor bu özelliği? çünkü sırf bu yüzden şu an spotify premium satın alacağım. hep metro kullandığım için bu benim için önemli bir özellik.
bir de vodafone'da 3 aylık premium üyelik + 1.5 GB internet= faturama +22 tl (3 ayda bir yansıyacak)
nasıl sizce? normalde nasıl oluyor üyelikler?
tam olarak nasıl kullanılıyor bu özelliği? çünkü sırf bu yüzden şu an spotify premium satın alacağım. hep metro kullandığım için bu benim için önemli bir özellik.
bir de vodafone'da 3 aylık premium üyelik + 1.5 GB internet= faturama +22 tl (3 ayda bir yansıyacak)
nasıl sizce? normalde nasıl oluyor üyelikler?
Kadıköyde bit pazarı arıyorum nerede ne zaman kurulur güncel yer bilgisi olan var mı?
yaklaşık 1,5 ay spordan uzak kalmak durumunda kaldım, genelde koşu ve hitt ile geçiyordu spor hayatım, belirli bir kondisyona sahiptim . salon'a başlayacağım fitness üzerine gideceğim, ama bu bir hafta biraz ısınayım diyorum. sadece koşsam mı, koşunun yanında ne yapsam, önerilerinizi alayım.
kız arkadaşım hormonlarındaki düzensizlikten ötürü regl gecikmeleri ve düzensizlikleri yaşıyor. zamanında gittiği doktorlar bu problem için genelde verilen ilaçlara benzer ilaçlar vermiş ve bunların arasında antidepresan da bulunmaktaymış. kendisi bir süre bırakıp düzelmesini umdu, geçmişte de böyle bir denemede bulunup istemediği sonuçlar aldı. şimdi tekrar ilaçları bırakınca yine regl dönemlerinde uzamalar ve gecikmeler meydana geliyor.
bu sorun için önerebileceğiniz istanbul'da görev yapan hekimler var mı? herhangi bir devlet kurumu veya özel bir kurum olabilir. teşekkür ederim.
bu sorun için önerebileceğiniz istanbul'da görev yapan hekimler var mı? herhangi bir devlet kurumu veya özel bir kurum olabilir. teşekkür ederim.
merhaba sayın suserlar
şimdi erkek arkadaşımın yurt dışında yüksek lisans yapma gibi bir şansı var fakat ben ne şimdiye kadar başvurduğum işlerden bir dönüş aldım (staj, garsonluk, sayfa editörlüğü vs sayılmazsa 0 tecrübeliyim) ne de okulu bırakın yaşamaya yetecek param var. ben böyle dertli dertli anlatırken bir arkadaşım insan hakları xxx yasasına göre işte nişanlı/sevgili/eş yüksek lisansa x (j dedi sanırım emin değilim) vizesi alınarak gidebiliyor çalışma iznini de kapsıyor o vize dedi. internete baktım ama pek bir şey bulamadım. bir danışmanlık şirketine soracağım önümüzdeki birkaç hafta içinde ama şimdiden bilgi toplamaya çalışıyorum aranızda bilgisi olan var mı?
şimdi erkek arkadaşımın yurt dışında yüksek lisans yapma gibi bir şansı var fakat ben ne şimdiye kadar başvurduğum işlerden bir dönüş aldım (staj, garsonluk, sayfa editörlüğü vs sayılmazsa 0 tecrübeliyim) ne de okulu bırakın yaşamaya yetecek param var. ben böyle dertli dertli anlatırken bir arkadaşım insan hakları xxx yasasına göre işte nişanlı/sevgili/eş yüksek lisansa x (j dedi sanırım emin değilim) vizesi alınarak gidebiliyor çalışma iznini de kapsıyor o vize dedi. internete baktım ama pek bir şey bulamadım. bir danışmanlık şirketine soracağım önümüzdeki birkaç hafta içinde ama şimdiden bilgi toplamaya çalışıyorum aranızda bilgisi olan var mı?
boyle bir durum var. gecenlerde aldigim ve 10 dolarlik siparisin ustunde 3 dolar yaziyodu. yakin zamanda 35 dolara aldigim urunun de ustunde 10 dolar yaziyodu? e boyle boyle vergiden yirtiyoruz biz?
Can you please forward those three port ranges and test, whether you can join by IP? (without Voobly or GR)
Once this is confirmed working, we can test again on Voobly. Once this is confirmed working, we can introduce NAT-T, so people just have to forward a single port (like on GR too).
Once this is confirmed working, we can test again on Voobly. Once this is confirmed working, we can introduce NAT-T, so people just have to forward a single port (like on GR too).
Bu adam Türkiye'nin en en iyi ve popüler gruplarından birinin solisti. tr.wikipedia.org(müzisyen) şu linki incelediğimizde birkaç satırı geçmeyen bir açıklama görüyoruz. Ülkecek en iyi "insanının değerini bilememe sahip çıkmama" ünvanımızı burada da göstermişiz. Vikipedide yazarlığım var ama yardımcı olabilecek, hayatını iyi bilen arkadaşlar için mor ve ötesi solisti için şuraya adam gibi bi otobiyografi koyalım.
yani ben mesela açıyorum sia'yı sonra yanda sia mix diye bir şey çıkıyor. aralıksız sia çalıyor sonra araya başka şarkılar falan da giriyor. ve bedava, spotify kullananlar yutuptan farklı ne var orda da onu kullanıyor. benim de alasım var da neden arıyorum.
teşekkür.
teşekkür.
merhaba arkadaşlar oslo ile ilgili bir kaç sorum var ?
1.oslo pass kullandınız mı ? ne kadar mantıklı ?
48 saatlik 595 NOK .. airport-city center tren 190 NOK iken çok mantıklı görünüyor ayrıca anladığım kadarı ile 30 müzeye giriş,ulaşım ve bi kaç fiyort turu ücretsiz olarak görünüyor. hangi müzelere giriş ücretsiz? ve fiyort turu dediği bizim eminönü boğaz gezileri gibi mi ?
2.kuzey ışıkları durumu nedir ? görünür mü?
eylülde tromsöya gittiğimde KP index 2.00 olmasına rağmen zar zor görmüştük. bu kadar aşağıda osloda KP 2.00 ile görme şansım var mı ? yoksa araç-uçak-tren ne bulursak gidebildiğimiz kadar kuzeye geçecez
1.oslo pass kullandınız mı ? ne kadar mantıklı ?
48 saatlik 595 NOK .. airport-city center tren 190 NOK iken çok mantıklı görünüyor ayrıca anladığım kadarı ile 30 müzeye giriş,ulaşım ve bi kaç fiyort turu ücretsiz olarak görünüyor. hangi müzelere giriş ücretsiz? ve fiyort turu dediği bizim eminönü boğaz gezileri gibi mi ?
2.kuzey ışıkları durumu nedir ? görünür mü?
eylülde tromsöya gittiğimde KP index 2.00 olmasına rağmen zar zor görmüştük. bu kadar aşağıda osloda KP 2.00 ile görme şansım var mı ? yoksa araç-uçak-tren ne bulursak gidebildiğimiz kadar kuzeye geçecez
ben mi anlamıyorum? kafam allak bullak oldu. altlarını çizdim cümlelerin. komünist manifesto'dan. can yayınları.
Bu akşam neredeyse ne var ne yoksa varlık fonuna devredildi. Ziraat, Botaş, ptt, Eti Maden, araziler, savunma sanayi fonu, çaykur...
savuma san. fonunun geri ödemesi 3 ay sonra diyor kararda. yani referandumdan sonra. bu düşündürdü beni biraz. hayır çıkacağını görmek de olabilir, evetten sonra tufan da olabilir. bilemedim.
1. devletin elinde emeklilik sistemini sürdürecek bi mal kalmadı gibi. kaldı mı?
2. yorumunuz ?
savuma san. fonunun geri ödemesi 3 ay sonra diyor kararda. yani referandumdan sonra. bu düşündürdü beni biraz. hayır çıkacağını görmek de olabilir, evetten sonra tufan da olabilir. bilemedim.
1. devletin elinde emeklilik sistemini sürdürecek bi mal kalmadı gibi. kaldı mı?
2. yorumunuz ?
İyi geceler film severler. Bir film adı soracağım sizlere ama konusunu pek hatırlayamıyorum. Film ya Fransa ya da İtalya topraklarında geçiyor. Sıcak sarı ışıklı bir film. Başrolde orta yaşlarda yalnız sarışın bir kadın var başka bir yerden memleketi olan o kasabaya taşınıyor. Bahçe içinde taş bir eve sahip ki ev miras kalmıştı galiba evi tamir ettiriyor, ortama alışmaya çalışıyor, çevre sakinleriyle tanışıyor. Acaba nedir nedir bu filmin adı? Şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.
Ama suya at tuzu gitsin falan oyle istemiyorum. Direk migrostan al8cam acicam yiycem. O tarz varsa oneriniz alirim bi dal.
Arkadaşlar selam.
Eşim 13 Aralıkta doğum yaptı. 28 Şubata kadar izinli. SGK'nın verdiği 4 maaşlık toplu parayı ne zaman alabiliyoruz?
Eşim 13 Aralıkta doğum yaptı. 28 Şubata kadar izinli. SGK'nın verdiği 4 maaşlık toplu parayı ne zaman alabiliyoruz?
Durumu olduğu gibi yazıyorum, azıcık uzun olacak ama içimi dökmezsem cidden kafayı yiyeceğim. Çok saçma biliyorum gerizekalıyım ama içim yanıyo abi.
Şimdi bu "hayvanın başkanı"yla biz aslında 6 senelik arkadaşız. Her zor zamanımda bir alo dediğimde yardımıma koşmuştur. İstanbulda üniversite okurken taşınacağım zaman hep gelip arabasıyla taşımıştır eşyalarımı. Ben başka bir şehre ailemin yanına gitmiştim bir kaç sene boyunca ne zaman istanbula bir işim olsa hep o çözmüştür. Yani aslında adamın kralıdır, şimdi arkasından sallıyormuşum gibi olmasın, iyiliğine iyidir.
Neyse geçtiğimiz nisan ayında ben istanbulda çalışırken yine taşınma durumum oldu ve ben yine onu aradım. Kardo dedim malum konu ya rica etsem.. Ne ricası saçmalama gelirim tabi dedi ve yine işimi halletti.
Bu arada yeni taşındığım yer onun evine yakındı o yüzden arada araşıyorduk akşamları çay içiyorduk falan. Hatta ben ona kardo ne zaman arasam koşuyosun sağol valla dediğimde, kızım senin ailen yok burada, arkadaş olarak boynumuzun borcu sana yardımcı olmak diyordu kurban olduğumun salağı :..( (hayır ağlamıyorum şu an)
Gel zaman git zaman bu akşam buluşmaları sıklaşmaya ve her akşam görüşmeye başladık. Ben ailemi özlediğim zaman beni teyzesine götürüyordu, teyzesinin anaçlığı, kuzenlerinin kafa dengi olması falan bana baya iyi geliyordu. Teyzesi, kuzenleri falanda bizi birbirimize yakıştırıyorlar, sevgili olsanıza siz diyorlardı ama ikimizde yok be ne alaka arkadaşız valla diyorduk. Harbiden de arkadaştık.
Aradan zaman geçti biz ne olduğunu anlamadan 10 temmuzda sevgili olduk. Çokta iyi olduk. Her şey çok güzeldi. İkimizde şaşırıyorduk hislerimize, cidden birbirimize çok değer veriyor, çok seviyorduk. Birimiz aç olsa diğerimizin boğazından lokma geçmeyecek kadar (burada harbiden ciddiyim)..
Sonra onun isteğiyle eylülde annelerimizi tanıştırdık, ben her ne kadar erken desem de, zaten 6 yıldır arkadaşız erken merken değil dedi. Sevdiler birbirlerini, tam kafa dengi çıktılar.
Tabi arada sırada tartışıyorduk ama öyle büyük şeyler değildi. Ekimde nişanlanmaya karar verdik. Kıyafetlerimize kadar sipariş verdik, ama bir akşam benimle konuşmak istediğini söyledi.
Son bir haftada biraz fazla tartıştığımızı ve benim bazı davranışlarımdan dolayı nişan olayını ertelemek istediğini söyledi. Anlattığına göre, sofradan kalkarken tabağını da kaldırır mısın demem, bir tartışmamızın ardından gömleğimi ütülesene dediğinde kendin ütüle demem gibi şeyler kafasında soru işaretleri oluşmasına neden olmuş.
Tamam dedim nişanlanmayalım hatta ayrılalım. Ulan nasıl fena oldum anlatamam ciğerim söküldü resmen o an ayrılalım demekten başka bir şey aklıma gelmedi, çünkü söylediği şeyler çok mantıksız geldi. Ben ayrılmak istemiyorum sadece bir süre görüşmeyelim dedi.
Bir hafta görüşmedik. Sonra ben dayanamadım aradım. ne yapıyoruz bu olanlar çok saçma diye. Görüşmeye başladık. Nişan olayından hiç bahsetmedik, ailelere de işlerimizi ayarlayamadık dedik. Tabi ki ben çok kırgındım, görüşmeye başlayalım diyen ben olmama rağmen yinede kırgınlığım bir süre geçmedi. Her tartışmada nişanı erteleyelim dediğin için bu ilişkiyi zedeleyen sensin dedim ona. Ki hala da öyle olduğunu düşünüyorum.
Sonrasında aramız baya düzeldi yine birbirimiz için geberme modlarına girdik. Ya aramızdaki sevgiyi nasıl anlatayım bilemiyorum. Şu güldür güldürde karısına çok aşık adam vardıya hani karısı damperli gamyooon dediğinde karısına deli gibi sarılan adam varya, işte onun gibi deliydik birbirimize. Her tartışmadan sonra hayvan gibi sarılırdık birbirimize.
Sonra bir kere daha büyük tartışma yaşadık yine bir süre görüşmeyelim dedi. Nefret ediyordum öyle demesinden. Bana bir saat ulaşamayınca ortalığı velveleye veren adam nasıl beni bir hafta aramaz diyordum, aklım almıyordu. Ve bir haftanın ardından yine ben aradım. Uzun uzun konuştuk, seni benden başka bu kadar sevecek birini biliyosan git dedim. Sana çok kızgınım bir haftadır sana sarılamadım, öpemedim, kokunu içime çekemedim. Bir daha buna neden olma dedi bana.
Barıştık ama ben hep "bir süre görüşmeyelim" dememesi konusunda onu uyardım. Defalarca en nefret ettiğim şeyin bu olduğunu anlatmaya çalıştım.Ne olursa olsun konuşarak çözelim diye defalarca tekrar ettim. Söz verdi bir daha söylemeyeceğim dedi.
Bu arada bir gün ben ona bir sebepten trip yapıyordum. Bir de başım çok ağrıyordu, o yüzden oturduğumuz yerden erken kalkıp eve gitmek istediğimi söyledim. Beni eve bırakırken yüzümü ellerinin arasına alıp, sen normalde benim yanımdan erken kalkmak istemezsin ne oluyor dedi bana. Yok bi şey dedim. Bak dedi eğer benden ayrılmak falan istiyorsan bil ki bu benim sonum olur, bir daha da toparlanamam dedi. Ondan ayrılmak istediğimi falan sandı galiba. Sonraki bir kaç gün nasıl iyi nasıl iyi bir dediğimi iki etmiyor falan. Hatta mart sonunda nişanlanmak için karar aldık, annesi annemi aradı tarih kararlaştırdılar falan.
Temmuzda da düğün yapalım diye konuştuk. Beyaz eşya baktık, ev baktık, uzun uzun ev mi alalım kiraya mı çıkalım diye konuştuk. Bu olaylar bir aydan fazla sürdü böyle. her şey çok güzeldi (tadı damağımda kaldı:...( Yılbaşında ne yapalım diye konuşurken, extrem bir şey yapmayalım ben yılbaşında sana evlenme teklif edicem dedi. İnternetten yüzük bile baktık. Burada şunu belirtmek isterim ki hiç bir zaman bir şey istemedim. Her şeyin en ölçülüsü en bütçesine uygun olanı konusunda ben ısrarcı oldum. Hatta tektaş için ucuz yollu bir şey almasını istedim, çünkü maddi değeri değil manevi değeri yeterdi bana ve zaten zor durumda satmaya kalksan beş para etmiyordu.
Ama yılbaşında bana evlenme teklifi etmedi. Sormadım neden diye, parası olmadığından dolayı etmemesi imkansızdı, hemde zaten ucuz bir şey alacağız diye kararlaştırmıştık.
Sonra 2017 nin ertesi günü çalıştığım tiyatro battı. İşsiz kaldım. Oyunlarımız iptal oldu. Bir iki yere bakındım ama sezon ortasında oyuncu arayan tiyatro bulmam imkansız diye mecburen sezon sonuna kadar mersindeki ailemin yanına gitmeye karar verdim. Hem de nişan, düğün hazırlıkları için iyi oldu diye bile düşündüm. Konuştuk ağlaştık, karar verdik. Nasıl olsa haziranda evlendiğimizde dönücem diye avuttuk kendimizi.
Ben 10 ocak a bilet aldım. Mersine geldim. Geldiğimin ilk üç günü çok kötü geçti. Hem işsizlik, hem tiyatrodan sahneden sezon sonuna kadar ayrı kalacak olmak hem de ve en büyüğü ondan ayrı kalacak olmak düşüncesi o kadar etkiledi ki beni. Telefonda biraz tartıştık ve ben bir şey sormak istediğimi söyledim. Yaklaşık 6 ay ayrı kalacağız, neden ufakta olsa bir yüzük takıp, ne olur ne olmaz simgesel de olsa bizi bağlamadın dedim. Tektaş değil sadece istedim ki herkes bilsin benim bir sevgilim var.
Bana verdiği cevap: Ne yazık ki yapamıyorum dedi. Çok istiyorum ama senin bazı davranışların aklıma geldikçe sana evlenme teklifi edemiyorum dedi. Kendimi sıkışmış hissediyorum sanki temmuzda evlenmek zorundaymışız gibi hissediyorum dedi.
Elim ayağım buz kesti. Nasıl ya dedim, sen değil miydin beni terk edersen bu benim sonum olur diyen adam. Ki kaldı ki evlenme olayını ortaya atan sen, uzatmayıp en kısa zamanda evlenelim diyen sen, ailelerin bir an önce tanışmasını isteyen sen, Her fırsatta evlenip evimizde yemek yiyip film izlesek keşke diyen sen. Evlilik olayı aklımda bile yokken aklıma sokan sen. Şimdi bu ne demek dedim.
Ve ne dedi sizce.."Bir süre görüşmeyelim".
Ondan sonrasını hatırlamıyorum. O cümleyi duyduktan sonra açtım ağzımı yumdum gözümü. Bir ara şöyle bir şey söyledi bana, haftalar önce sana balık alalım da bir arkadaşımızda balık yapalım demiştim, sende olmaz demiştin. Onu hatırladıkça beni sevmediğini bana değer vermediğini düşündüm dedi. En son bas bas bağırarak telefonu kapattığımı ve başımı gidip musluğun altına soktuğumu hatırlıyorum.
(Balık yapalım dediği arkadaşımız kankamız ama iki çocuğu var ve o gün evine temizlikçi gelmişti, ayrıca evinde balık yapılmasından çok hoşnut değil. Mecburen dışarda yeriz ya diyerek geçiştirmiştim.)
Sonra ertesi gün hızımı alamadığım için birkaç kere aradım ama açmadı, mesaj attım cevap dahi vermedi. Bende numarasını sildim, instagramdan fotolarımızı kaldırdım. Facebooktan da sildim. 25 gündür de aramadı. Bende aramadım. En yakın arkadaşlarımızla bile görüşmemiş. Facebook ve İnstagramını kapatmış.
Gün içinde telefonumu doksan bin kere kontrol ediyorum.
İlk hafta annemde ablamda bekle biraz, o da insan biraz kafasını toplasın diyorlardı. Ama artık unut ve hayatına bak diyorlar. Ve en acısı da ailemde dahil herkes, şimdi bu kadar küçük olayları takan adam yarın öbür gün daha büyük şeyleri tolore edemez diyor.
Kimseyi takmıyorum ama ailemin, o çok sevdikleri adam için artık böyle düşünmeleri çok koyuyor. Ablam artık saygı duyulacak bir kişi değil benim gözümde dedikçe içim acıyor. Anlatamıyorum derdimi hayır diyorum o bu cümleleri hak etmiyor. Bilmiyorsunuz onun nasıl iyi biri olduğunu nasıl beni sevdiğini bilmiyorsunuz. Annem her şey ortada işte seven adam nasıl dayanır bu kadar zaman diyor. Cevap veremiyorum.
Harbiden lan. Geberesice nasıl dayanıyor. Cidden bitti mi yani. Bir ayrılık konuşması yapaydı bari. Belkide böylesi daha iyi ve evlenseydik her şey bombok olacaktı ama şu an kalbim de beynimde bunu kabul edemiyor.
Sabahlara kadar uyuyamıyorum. Sabahta uyuyamıyorum. Hiç uyuyamıyorum. Gözlerimin altı fethullah gülen gibi oldu. Sabaha kadar sigara içmekten dolayı muhtemelen ciğerlerim ilkokuldaki sigara içen/içmeyen fotolarındaki içen adamın ki gibi simsiyah oldu. Hiç bir yere sığamıyorum.
Bütün arkadaşlarım istanbulda. Böyle yüzyüze dert anlatacağım kimsede yok burda. Çiçeklerle konuşuyorum, yemin ederim dün patlıcanla konuştum. O çok severdi patlıcan.
Neyse biraz rahatladım içimi dökünce. Buraya kadar okuduysanız sağ olun. Bana bir akıl verin demiyorum ama merak ettiğim bir şey var. Bu kadar çabuk biter mi bu .mınakoduğumun aşkı!
Şimdi bu "hayvanın başkanı"yla biz aslında 6 senelik arkadaşız. Her zor zamanımda bir alo dediğimde yardımıma koşmuştur. İstanbulda üniversite okurken taşınacağım zaman hep gelip arabasıyla taşımıştır eşyalarımı. Ben başka bir şehre ailemin yanına gitmiştim bir kaç sene boyunca ne zaman istanbula bir işim olsa hep o çözmüştür. Yani aslında adamın kralıdır, şimdi arkasından sallıyormuşum gibi olmasın, iyiliğine iyidir.
Neyse geçtiğimiz nisan ayında ben istanbulda çalışırken yine taşınma durumum oldu ve ben yine onu aradım. Kardo dedim malum konu ya rica etsem.. Ne ricası saçmalama gelirim tabi dedi ve yine işimi halletti.
Bu arada yeni taşındığım yer onun evine yakındı o yüzden arada araşıyorduk akşamları çay içiyorduk falan. Hatta ben ona kardo ne zaman arasam koşuyosun sağol valla dediğimde, kızım senin ailen yok burada, arkadaş olarak boynumuzun borcu sana yardımcı olmak diyordu kurban olduğumun salağı :..( (hayır ağlamıyorum şu an)
Gel zaman git zaman bu akşam buluşmaları sıklaşmaya ve her akşam görüşmeye başladık. Ben ailemi özlediğim zaman beni teyzesine götürüyordu, teyzesinin anaçlığı, kuzenlerinin kafa dengi olması falan bana baya iyi geliyordu. Teyzesi, kuzenleri falanda bizi birbirimize yakıştırıyorlar, sevgili olsanıza siz diyorlardı ama ikimizde yok be ne alaka arkadaşız valla diyorduk. Harbiden de arkadaştık.
Aradan zaman geçti biz ne olduğunu anlamadan 10 temmuzda sevgili olduk. Çokta iyi olduk. Her şey çok güzeldi. İkimizde şaşırıyorduk hislerimize, cidden birbirimize çok değer veriyor, çok seviyorduk. Birimiz aç olsa diğerimizin boğazından lokma geçmeyecek kadar (burada harbiden ciddiyim)..
Sonra onun isteğiyle eylülde annelerimizi tanıştırdık, ben her ne kadar erken desem de, zaten 6 yıldır arkadaşız erken merken değil dedi. Sevdiler birbirlerini, tam kafa dengi çıktılar.
Tabi arada sırada tartışıyorduk ama öyle büyük şeyler değildi. Ekimde nişanlanmaya karar verdik. Kıyafetlerimize kadar sipariş verdik, ama bir akşam benimle konuşmak istediğini söyledi.
Son bir haftada biraz fazla tartıştığımızı ve benim bazı davranışlarımdan dolayı nişan olayını ertelemek istediğini söyledi. Anlattığına göre, sofradan kalkarken tabağını da kaldırır mısın demem, bir tartışmamızın ardından gömleğimi ütülesene dediğinde kendin ütüle demem gibi şeyler kafasında soru işaretleri oluşmasına neden olmuş.
Tamam dedim nişanlanmayalım hatta ayrılalım. Ulan nasıl fena oldum anlatamam ciğerim söküldü resmen o an ayrılalım demekten başka bir şey aklıma gelmedi, çünkü söylediği şeyler çok mantıksız geldi. Ben ayrılmak istemiyorum sadece bir süre görüşmeyelim dedi.
Bir hafta görüşmedik. Sonra ben dayanamadım aradım. ne yapıyoruz bu olanlar çok saçma diye. Görüşmeye başladık. Nişan olayından hiç bahsetmedik, ailelere de işlerimizi ayarlayamadık dedik. Tabi ki ben çok kırgındım, görüşmeye başlayalım diyen ben olmama rağmen yinede kırgınlığım bir süre geçmedi. Her tartışmada nişanı erteleyelim dediğin için bu ilişkiyi zedeleyen sensin dedim ona. Ki hala da öyle olduğunu düşünüyorum.
Sonrasında aramız baya düzeldi yine birbirimiz için geberme modlarına girdik. Ya aramızdaki sevgiyi nasıl anlatayım bilemiyorum. Şu güldür güldürde karısına çok aşık adam vardıya hani karısı damperli gamyooon dediğinde karısına deli gibi sarılan adam varya, işte onun gibi deliydik birbirimize. Her tartışmadan sonra hayvan gibi sarılırdık birbirimize.
Sonra bir kere daha büyük tartışma yaşadık yine bir süre görüşmeyelim dedi. Nefret ediyordum öyle demesinden. Bana bir saat ulaşamayınca ortalığı velveleye veren adam nasıl beni bir hafta aramaz diyordum, aklım almıyordu. Ve bir haftanın ardından yine ben aradım. Uzun uzun konuştuk, seni benden başka bu kadar sevecek birini biliyosan git dedim. Sana çok kızgınım bir haftadır sana sarılamadım, öpemedim, kokunu içime çekemedim. Bir daha buna neden olma dedi bana.
Barıştık ama ben hep "bir süre görüşmeyelim" dememesi konusunda onu uyardım. Defalarca en nefret ettiğim şeyin bu olduğunu anlatmaya çalıştım.Ne olursa olsun konuşarak çözelim diye defalarca tekrar ettim. Söz verdi bir daha söylemeyeceğim dedi.
Bu arada bir gün ben ona bir sebepten trip yapıyordum. Bir de başım çok ağrıyordu, o yüzden oturduğumuz yerden erken kalkıp eve gitmek istediğimi söyledim. Beni eve bırakırken yüzümü ellerinin arasına alıp, sen normalde benim yanımdan erken kalkmak istemezsin ne oluyor dedi bana. Yok bi şey dedim. Bak dedi eğer benden ayrılmak falan istiyorsan bil ki bu benim sonum olur, bir daha da toparlanamam dedi. Ondan ayrılmak istediğimi falan sandı galiba. Sonraki bir kaç gün nasıl iyi nasıl iyi bir dediğimi iki etmiyor falan. Hatta mart sonunda nişanlanmak için karar aldık, annesi annemi aradı tarih kararlaştırdılar falan.
Temmuzda da düğün yapalım diye konuştuk. Beyaz eşya baktık, ev baktık, uzun uzun ev mi alalım kiraya mı çıkalım diye konuştuk. Bu olaylar bir aydan fazla sürdü böyle. her şey çok güzeldi (tadı damağımda kaldı:...( Yılbaşında ne yapalım diye konuşurken, extrem bir şey yapmayalım ben yılbaşında sana evlenme teklif edicem dedi. İnternetten yüzük bile baktık. Burada şunu belirtmek isterim ki hiç bir zaman bir şey istemedim. Her şeyin en ölçülüsü en bütçesine uygun olanı konusunda ben ısrarcı oldum. Hatta tektaş için ucuz yollu bir şey almasını istedim, çünkü maddi değeri değil manevi değeri yeterdi bana ve zaten zor durumda satmaya kalksan beş para etmiyordu.
Ama yılbaşında bana evlenme teklifi etmedi. Sormadım neden diye, parası olmadığından dolayı etmemesi imkansızdı, hemde zaten ucuz bir şey alacağız diye kararlaştırmıştık.
Sonra 2017 nin ertesi günü çalıştığım tiyatro battı. İşsiz kaldım. Oyunlarımız iptal oldu. Bir iki yere bakındım ama sezon ortasında oyuncu arayan tiyatro bulmam imkansız diye mecburen sezon sonuna kadar mersindeki ailemin yanına gitmeye karar verdim. Hem de nişan, düğün hazırlıkları için iyi oldu diye bile düşündüm. Konuştuk ağlaştık, karar verdik. Nasıl olsa haziranda evlendiğimizde dönücem diye avuttuk kendimizi.
Ben 10 ocak a bilet aldım. Mersine geldim. Geldiğimin ilk üç günü çok kötü geçti. Hem işsizlik, hem tiyatrodan sahneden sezon sonuna kadar ayrı kalacak olmak hem de ve en büyüğü ondan ayrı kalacak olmak düşüncesi o kadar etkiledi ki beni. Telefonda biraz tartıştık ve ben bir şey sormak istediğimi söyledim. Yaklaşık 6 ay ayrı kalacağız, neden ufakta olsa bir yüzük takıp, ne olur ne olmaz simgesel de olsa bizi bağlamadın dedim. Tektaş değil sadece istedim ki herkes bilsin benim bir sevgilim var.
Bana verdiği cevap: Ne yazık ki yapamıyorum dedi. Çok istiyorum ama senin bazı davranışların aklıma geldikçe sana evlenme teklifi edemiyorum dedi. Kendimi sıkışmış hissediyorum sanki temmuzda evlenmek zorundaymışız gibi hissediyorum dedi.
Elim ayağım buz kesti. Nasıl ya dedim, sen değil miydin beni terk edersen bu benim sonum olur diyen adam. Ki kaldı ki evlenme olayını ortaya atan sen, uzatmayıp en kısa zamanda evlenelim diyen sen, ailelerin bir an önce tanışmasını isteyen sen, Her fırsatta evlenip evimizde yemek yiyip film izlesek keşke diyen sen. Evlilik olayı aklımda bile yokken aklıma sokan sen. Şimdi bu ne demek dedim.
Ve ne dedi sizce.."Bir süre görüşmeyelim".
Ondan sonrasını hatırlamıyorum. O cümleyi duyduktan sonra açtım ağzımı yumdum gözümü. Bir ara şöyle bir şey söyledi bana, haftalar önce sana balık alalım da bir arkadaşımızda balık yapalım demiştim, sende olmaz demiştin. Onu hatırladıkça beni sevmediğini bana değer vermediğini düşündüm dedi. En son bas bas bağırarak telefonu kapattığımı ve başımı gidip musluğun altına soktuğumu hatırlıyorum.
(Balık yapalım dediği arkadaşımız kankamız ama iki çocuğu var ve o gün evine temizlikçi gelmişti, ayrıca evinde balık yapılmasından çok hoşnut değil. Mecburen dışarda yeriz ya diyerek geçiştirmiştim.)
Sonra ertesi gün hızımı alamadığım için birkaç kere aradım ama açmadı, mesaj attım cevap dahi vermedi. Bende numarasını sildim, instagramdan fotolarımızı kaldırdım. Facebooktan da sildim. 25 gündür de aramadı. Bende aramadım. En yakın arkadaşlarımızla bile görüşmemiş. Facebook ve İnstagramını kapatmış.
Gün içinde telefonumu doksan bin kere kontrol ediyorum.
İlk hafta annemde ablamda bekle biraz, o da insan biraz kafasını toplasın diyorlardı. Ama artık unut ve hayatına bak diyorlar. Ve en acısı da ailemde dahil herkes, şimdi bu kadar küçük olayları takan adam yarın öbür gün daha büyük şeyleri tolore edemez diyor.
Kimseyi takmıyorum ama ailemin, o çok sevdikleri adam için artık böyle düşünmeleri çok koyuyor. Ablam artık saygı duyulacak bir kişi değil benim gözümde dedikçe içim acıyor. Anlatamıyorum derdimi hayır diyorum o bu cümleleri hak etmiyor. Bilmiyorsunuz onun nasıl iyi biri olduğunu nasıl beni sevdiğini bilmiyorsunuz. Annem her şey ortada işte seven adam nasıl dayanır bu kadar zaman diyor. Cevap veremiyorum.
Harbiden lan. Geberesice nasıl dayanıyor. Cidden bitti mi yani. Bir ayrılık konuşması yapaydı bari. Belkide böylesi daha iyi ve evlenseydik her şey bombok olacaktı ama şu an kalbim de beynimde bunu kabul edemiyor.
Sabahlara kadar uyuyamıyorum. Sabahta uyuyamıyorum. Hiç uyuyamıyorum. Gözlerimin altı fethullah gülen gibi oldu. Sabaha kadar sigara içmekten dolayı muhtemelen ciğerlerim ilkokuldaki sigara içen/içmeyen fotolarındaki içen adamın ki gibi simsiyah oldu. Hiç bir yere sığamıyorum.
Bütün arkadaşlarım istanbulda. Böyle yüzyüze dert anlatacağım kimsede yok burda. Çiçeklerle konuşuyorum, yemin ederim dün patlıcanla konuştum. O çok severdi patlıcan.
Neyse biraz rahatladım içimi dökünce. Buraya kadar okuduysanız sağ olun. Bana bir akıl verin demiyorum ama merak ettiğim bir şey var. Bu kadar çabuk biter mi bu .mınakoduğumun aşkı!
herhangi bir alandaki yetkinliğinizden ve çevrenizdekiler tarafından "x, bu alandaki en iyi kişilerdendir." gibi parmakla gösterileceğiniz konulardan bahsediyorum. yani bu tuvalet kağıdı koparmak da olabilir, dil bilmek de, oje sürmek de, yazılım yazmak da. ama tek şart o konuda cidden iyi olacaksınız. var mı öyle bir şey? bunu nasıl elde ettiniz ki?
evet.
ve bundan çok çok utandığımdan bunu yakın bir arkadaşıma açabilmek şöyle dursun, buraya bile dolaylı olarak yazabiliyorum.
sandığınızın aksine tipten dolayı büyük bir sıkıntım yok. boyum kısa denebilir, ortalama da denebilir. obez değilim. yüzüm de fena sayılmaz. eğitim ve entelektüellik en gurur duyduğum yanımdır.
eğer etrafta güzel bir kadın varsa ama göz teması kurmak benim için bir hayal. miyopum zaten. bu yetmezmiş gibi eğer onun bana baktığını farkedersem yer yarılsa da içine girsem diye bekliyorum. büzülüyorum da büzülüyorum. diyaloglarım bile çok farkediyor kadınlarla, sanki bu hislerimi farkediyorlarmış gibime geliyor.
güzel bulmadıklarımda da bazen "beni hemen yatağa atmak istiyorsun farkındayım" bakışı görüyorum. öyle bir şey yok ki! böyle facebookta eskort hesaplarını arkadaş ekleyen, plajda bikinili birini gördü mü ağzının suyu akan adamlar gibi hissediyorum kendimi. halbuki öyle bir şey yok!
bütün pisliklerimi döktüm buraya. soru olarak ne soracağımı bilmiyorum. böyle olmak istemiyorum. nereden başlarım değişmeye? nasıl başlarım?
ve bundan çok çok utandığımdan bunu yakın bir arkadaşıma açabilmek şöyle dursun, buraya bile dolaylı olarak yazabiliyorum.
sandığınızın aksine tipten dolayı büyük bir sıkıntım yok. boyum kısa denebilir, ortalama da denebilir. obez değilim. yüzüm de fena sayılmaz. eğitim ve entelektüellik en gurur duyduğum yanımdır.
eğer etrafta güzel bir kadın varsa ama göz teması kurmak benim için bir hayal. miyopum zaten. bu yetmezmiş gibi eğer onun bana baktığını farkedersem yer yarılsa da içine girsem diye bekliyorum. büzülüyorum da büzülüyorum. diyaloglarım bile çok farkediyor kadınlarla, sanki bu hislerimi farkediyorlarmış gibime geliyor.
güzel bulmadıklarımda da bazen "beni hemen yatağa atmak istiyorsun farkındayım" bakışı görüyorum. öyle bir şey yok ki! böyle facebookta eskort hesaplarını arkadaş ekleyen, plajda bikinili birini gördü mü ağzının suyu akan adamlar gibi hissediyorum kendimi. halbuki öyle bir şey yok!
bütün pisliklerimi döktüm buraya. soru olarak ne soracağımı bilmiyorum. böyle olmak istemiyorum. nereden başlarım değişmeye? nasıl başlarım?
meraba,
ya şu cenkerdem'in power fm'deki programı kalkmış galiba?!
ara ara bakıyodum, bu son bakışımda geçen ayın podkestlerine ulaşamadım. Geçen ayların arşivini niye vermiyolar?
(bunlar akşamdan sabaha geçmişti ya, aslında ben orda tahmin etmiştim, "cenk bey'in sabah programı ile yaşamasının immmmkaaaanı yok" diye bi ses duymuştum çünkü içimden, eheh)
ya şu cenkerdem'in power fm'deki programı kalkmış galiba?!
ara ara bakıyodum, bu son bakışımda geçen ayın podkestlerine ulaşamadım. Geçen ayların arşivini niye vermiyolar?
(bunlar akşamdan sabaha geçmişti ya, aslında ben orda tahmin etmiştim, "cenk bey'in sabah programı ile yaşamasının immmmkaaaanı yok" diye bi ses duymuştum çünkü içimden, eheh)
"504 Gateway Time-out" hatasını veriyor.
selamlar
öncelikle akşamki maçta iki takıma da başarılar. takım tutmuyorum, iki takıma da eşit uzaklıktayım bu yüzden. bugün sabahtan akşama kadar beşiktaştaydım. kadıköy'ün durumunu bilmiyorum ama eskiden saraçoğlu stadının yanında oturduğum için orasının da farklı olduğunu düşünmüyorum. böyle popülasyonun yaklaşık %90ı falan erkekti bugün. fenere giydirilen küfürlerin falan haddi hesabı yok ayrıca. biz de maç olacağından habersiz 3 cahil kadın, içimizden biri 8 aylık hamile bu arada, dolaşıyoruz beşiktaş'ta. kahve falan içeceğiz sözde. neyse sakin bir yer bulduk kuytu köşede oturduk bi daha da kalkmadık.
sorum şu: noluyo? beşiktaş'ın maçı olunca, fenerin maçı olunca, derbi olunca ne oluyor? yani publar dolup taşıyordu maçtan saatler önce. ne konuşuyorsunuz? ne tartışıyorsunuz aranızda? nedir bugünü bu kadar özel kılan? gerçekten merak ettiğim için soruyorum, yargılamıyorum. hatta uzun zamandır sokaklarda bu kadar insan görmediğim için, bir seferliğine herkes derdini unutup sokağa çıkmış diye hoşuma bile gitti. ama merak ettim derbiyi özel kılan nedir?
sevdiğin takımın maçı olunca arkadaşlarla bir araya gelip içmeyi kutlamayı da anlarım ama meydanda şişe kırmak neden? karşı takıma çok fena küfürler mesela, neden? muhtelemen maç çıkışında da bir şeyler olur, kavga olur, her iki taraftar birbirini suçlar falan. ama ben şunu anlamak istiyorum: bu işin özünde "karşıtlık" mı var? taraftar olmak bunu mu gerektiriyor?
tşk.
öncelikle akşamki maçta iki takıma da başarılar. takım tutmuyorum, iki takıma da eşit uzaklıktayım bu yüzden. bugün sabahtan akşama kadar beşiktaştaydım. kadıköy'ün durumunu bilmiyorum ama eskiden saraçoğlu stadının yanında oturduğum için orasının da farklı olduğunu düşünmüyorum. böyle popülasyonun yaklaşık %90ı falan erkekti bugün. fenere giydirilen küfürlerin falan haddi hesabı yok ayrıca. biz de maç olacağından habersiz 3 cahil kadın, içimizden biri 8 aylık hamile bu arada, dolaşıyoruz beşiktaş'ta. kahve falan içeceğiz sözde. neyse sakin bir yer bulduk kuytu köşede oturduk bi daha da kalkmadık.
sorum şu: noluyo? beşiktaş'ın maçı olunca, fenerin maçı olunca, derbi olunca ne oluyor? yani publar dolup taşıyordu maçtan saatler önce. ne konuşuyorsunuz? ne tartışıyorsunuz aranızda? nedir bugünü bu kadar özel kılan? gerçekten merak ettiğim için soruyorum, yargılamıyorum. hatta uzun zamandır sokaklarda bu kadar insan görmediğim için, bir seferliğine herkes derdini unutup sokağa çıkmış diye hoşuma bile gitti. ama merak ettim derbiyi özel kılan nedir?
sevdiğin takımın maçı olunca arkadaşlarla bir araya gelip içmeyi kutlamayı da anlarım ama meydanda şişe kırmak neden? karşı takıma çok fena küfürler mesela, neden? muhtelemen maç çıkışında da bir şeyler olur, kavga olur, her iki taraftar birbirini suçlar falan. ama ben şunu anlamak istiyorum: bu işin özünde "karşıtlık" mı var? taraftar olmak bunu mu gerektiriyor?
tşk.
tam anımsayamadım şimdi. ne kadar 0 olursa olsun başında 1 olmadığı sürece sıfırların hiç bir anlamının olmadığı anlatılıyordu.
hatırlayanınız var mı ?
hatırlayanınız var mı ?
Sek sut kullaniyoruz. Dun etrafimdaki hicbir carrefourda (3 tane) bulamadim. Bugun migrosta bir baktim 3.75'ten fiyati 4.65 olmus
Bu bana acayip koydu. Insan 10-20 kurus zam yapar allahsizlar, yavas yavas yaparsin 3 ayda bir falan...
Napilabilir? Baska sute gecicem orasi kesin de bilemiyorum baya koydu bana
Bu bana acayip koydu. Insan 10-20 kurus zam yapar allahsizlar, yavas yavas yaparsin 3 ayda bir falan...
Napilabilir? Baska sute gecicem orasi kesin de bilemiyorum baya koydu bana
Bir siteden program indireyim dedim mahvoldum. Dakika başı chrome'da kendi kendine siteler açılmakta human vevo superbahis gibi.
bunları nasıl temizleyebiliriz ?
bunları nasıl temizleyebiliriz ?
1. saciniza sabun sampuan suruyor musunuz her gun?
2. islak saca hindistan cevizi ya da kreatin yagi suruyorum. benim her gun sabun ya da sampuan ile yikamaktan baska carem yok herhalde degil mi?
2. islak saca hindistan cevizi ya da kreatin yagi suruyorum. benim her gun sabun ya da sampuan ile yikamaktan baska carem yok herhalde degil mi?
Merhaba,
Bir siteden almış olduğum bir daire var. Bunu satmak istiyorum ve dairenin camına sahibinden satılık diye ilan yapıştırmak istiyorum. Site yönetimi bunu engelleyebilir mi? Sitede daha henüz satılmamış daireler var bunların satışı için bir emlak firmasıyla anlaşmış durumdalar. Onların ilanı farklı dairelerin balkonlarından kocaman şekilde asılmış durumda.
İlgili kanunlar açısından benim cama bir şey yapıştırmama engel olabilirler mi? Engel olmaya kalkarlarsa ben de tutanak tutturarak emlak ofisinin astıklarını kaldırtabilir miyim?
Bir siteden almış olduğum bir daire var. Bunu satmak istiyorum ve dairenin camına sahibinden satılık diye ilan yapıştırmak istiyorum. Site yönetimi bunu engelleyebilir mi? Sitede daha henüz satılmamış daireler var bunların satışı için bir emlak firmasıyla anlaşmış durumdalar. Onların ilanı farklı dairelerin balkonlarından kocaman şekilde asılmış durumda.
İlgili kanunlar açısından benim cama bir şey yapıştırmama engel olabilirler mi? Engel olmaya kalkarlarsa ben de tutanak tutturarak emlak ofisinin astıklarını kaldırtabilir miyim?
konsolda oynaması kolay mı? zevkli mi?
danke.
danke.
Revell'in küçük boyutlu uçak kitlerinden aldım öğrenmek adına.
Ne tür bir yapıştırıcı kullanacağımı bilemedim. Revellin kendi yapıştırıcısını önerdiler ama hiçbir yerde yok.
Fotoğraftaki yapıştırıcıyla bu işi halledebilir miyim? Yapıştırır mı yapıştırmaz mı, plastiğe zarar verir mi vermez mi hiç bilmiyorum.
i.hizliresim.com
Ne tür bir yapıştırıcı kullanacağımı bilemedim. Revellin kendi yapıştırıcısını önerdiler ama hiçbir yerde yok.
Fotoğraftaki yapıştırıcıyla bu işi halledebilir miyim? Yapıştırır mı yapıştırmaz mı, plastiğe zarar verir mi vermez mi hiç bilmiyorum.
i.hizliresim.com
İstanbul'da cmk yapanlar ne kadar kazanıyor? Sadece bu işle uğraştığını ve her geleni aldığını farzedelim. Ne sıklıkta geliyor?
Arkadaşlar merhaba,
3 yıllık bilgisayarıma aldığımdan beri hiç format atmadım ama şuan bütün browserlar saçma sapan arama motorları ve ana sayfaları kullanıyor. Bunları ne kadar düzeltsem de tekrar eski haline dönüyorlar. Nasıl düzeltebilirim ? Virüs programı yüklesem bir sürü şey silip bilgisayarımı göçertecek. Bunu nasıl çözerim tavsiyelerinizi bekliyorum.
3 yıllık bilgisayarıma aldığımdan beri hiç format atmadım ama şuan bütün browserlar saçma sapan arama motorları ve ana sayfaları kullanıyor. Bunları ne kadar düzeltsem de tekrar eski haline dönüyorlar. Nasıl düzeltebilirim ? Virüs programı yüklesem bir sürü şey silip bilgisayarımı göçertecek. Bunu nasıl çözerim tavsiyelerinizi bekliyorum.
Merhabalar arkadaşlar, biraz uzun bir soru ancak yardım edebilen olursa çok sevinirim, mevzu sıkıntılı :)
Geçen günlerde telefona başka bir hat takmıştım kısa bir süre için. Yeniden kendi hattımı taktıktan sonra bildirim problemi baş gösterdi.
Şöyle ki; whatsapp-mesajlar-facebook vs. farketmiyor, bütün uygulamalarda geçerli olarak, anlık bildirimler gelmiyor. bir mesaj gelince mesela, uygulamayı açıp bakmam gerekiyor. eğer uygulama arka planda açıksa, ekrana bildirim düşüyor ama. uygulama arka planda açık değilse, asla bildirim gelmiyor.
wifi veya hücresel farketmiyor, kilitli ekran veya ana ekran farketmiyor. bayağı araştırdım mevzuyu ama çözümü bulamadım.
hücresel ağ ayarlarından olduğu söylendi, sıfırladım olmadı.
tüm ağ ayarlarını sıfırladım, olmadı.
turkcelle iletişime geçip ağ ayarlarını sıfırlattım, olmadı.
telefonu defalarca kapatıp açtım, olmadı.
telefonu tamamen sıfırlayıp yedekten geri yükleme yaptım, olmadı.
ios 9 kullanıyordum, 10'a yükselttim, yine olmadı.
yani bildiğim her şeyi denedim ama olmadı :)
telefonu tamamen sıfırlayıp, yeni iphone olarak kurmaktan başka yapmadığım kalmadı sanırım. onu da yapmak istemiyorum, çünkü her şey silinmiş olacak.
bu soruna bir başka çözüm önerisi olan var mıdır?
şimdiden teşekkür ederim
Geçen günlerde telefona başka bir hat takmıştım kısa bir süre için. Yeniden kendi hattımı taktıktan sonra bildirim problemi baş gösterdi.
Şöyle ki; whatsapp-mesajlar-facebook vs. farketmiyor, bütün uygulamalarda geçerli olarak, anlık bildirimler gelmiyor. bir mesaj gelince mesela, uygulamayı açıp bakmam gerekiyor. eğer uygulama arka planda açıksa, ekrana bildirim düşüyor ama. uygulama arka planda açık değilse, asla bildirim gelmiyor.
wifi veya hücresel farketmiyor, kilitli ekran veya ana ekran farketmiyor. bayağı araştırdım mevzuyu ama çözümü bulamadım.
hücresel ağ ayarlarından olduğu söylendi, sıfırladım olmadı.
tüm ağ ayarlarını sıfırladım, olmadı.
turkcelle iletişime geçip ağ ayarlarını sıfırlattım, olmadı.
telefonu defalarca kapatıp açtım, olmadı.
telefonu tamamen sıfırlayıp yedekten geri yükleme yaptım, olmadı.
ios 9 kullanıyordum, 10'a yükselttim, yine olmadı.
yani bildiğim her şeyi denedim ama olmadı :)
telefonu tamamen sıfırlayıp, yeni iphone olarak kurmaktan başka yapmadığım kalmadı sanırım. onu da yapmak istemiyorum, çünkü her şey silinmiş olacak.
bu soruna bir başka çözüm önerisi olan var mıdır?
şimdiden teşekkür ederim
Merhaba!
Bu dönem yemeğimi evden getirip götürmeye karar verdim okula, ama böyle öğlen yemeğini tamamen yemek gibi değil de meyve salatası, mini sandviçler, atıştırmalık badem vs gibi şeyler.
Sizin böyle önerdiğiniz atıştırmalık minik taşımalık neler var bana önerebileceğiniz, yapıp yanımda taşıyayım.
Teşekkürler.
Bu dönem yemeğimi evden getirip götürmeye karar verdim okula, ama böyle öğlen yemeğini tamamen yemek gibi değil de meyve salatası, mini sandviçler, atıştırmalık badem vs gibi şeyler.
Sizin böyle önerdiğiniz atıştırmalık minik taşımalık neler var bana önerebileceğiniz, yapıp yanımda taşıyayım.
Teşekkürler.
Selamlar.
Kadıköy'den oyuncak müzesine en kısa nasıl gidebiliriz? Daha önce iki defa gittim ama ara sokaklarda hep kaybolmuştum yön hafızam da hiç iyi değil :( yardım bekliyorum. Teşekkürler.
Kadıköy'den oyuncak müzesine en kısa nasıl gidebiliriz? Daha önce iki defa gittim ama ara sokaklarda hep kaybolmuştum yön hafızam da hiç iyi değil :( yardım bekliyorum. Teşekkürler.
3 sap kisisyiz 10 gunumuz var
miami
bangkok
seul
buenos aires
hongkok
?
miami
bangkok
seul
buenos aires
hongkok
?
Gibi bir şey söz konusu mu? Yani ben şu konuda tazminat davası açmak istiyorum ve kazanırsak yüzde 10u senin kaybedersek avucunu yala:) deme şansım var mı?
Siz nasıl izin alıyorsunuz başka şirketlere iş görüşmesine gitmek içinb?
Bunun etik tarafını filan geçtim. Gideceğimiz şirket, bizim gizlice geldiğimizi biliyor. Yalan söylrek, farklı izin sebebiyle. Nasıl güveniyor, ilerde ona da yapmayacağımıza nasıl emin oluyor?
Mutlu değilim diye sebebim var da. Orda da mutlu olacağım kesin değil zaten.
Bunun etik tarafını filan geçtim. Gideceğimiz şirket, bizim gizlice geldiğimizi biliyor. Yalan söylrek, farklı izin sebebiyle. Nasıl güveniyor, ilerde ona da yapmayacağımıza nasıl emin oluyor?
Mutlu değilim diye sebebim var da. Orda da mutlu olacağım kesin değil zaten.
konusunda Türkiye çapında en iyisidir denilen isimler kimler?
Aynı konu için İzmir'de önerebileceğiniz psikoterapist var mı?
alkolik eşi/ çocuğu, ailede depresyon, bkb, bağımlı, panik ataklı vb. olan kişilere yardım edecek kurum, kuruluş, doktor, grup, kitap... tavsiyeleriniz ayrıca memnun eder.
Aynı konu için İzmir'de önerebileceğiniz psikoterapist var mı?
alkolik eşi/ çocuğu, ailede depresyon, bkb, bağımlı, panik ataklı vb. olan kişilere yardım edecek kurum, kuruluş, doktor, grup, kitap... tavsiyeleriniz ayrıca memnun eder.
cenemin altinda resimdeki sislik cikti. konu hakkinda bilgisi olan, bilgisi olana ulastirabilecek varsa elden ele yayalim lutfen. bu nedir? ne yapmam gerekir?
Salı günü bir mimarlık yarışma projesi teslimi için 85x120x10 cm ebatlarinda bir paket yaptığımız paftalari uçakta yanımda taşımam gerek. Bagaja veremem zira maket veya paftalar zarar görebilir. yanına alsam nereye koyabilirim bilmiyorum çünkü üstteki bagaj yerine sığmaz. Uçakta iki koltuk boşsa halledebiliriz ama ya değilse. Aklıma en arka koltuk ile tuvaletinde duvarı arasındaki boşluk geldi ama sığar mı bilmiyorum. Bu konuda fikri olan veya benzer durum yaşamış olan var mı?
Şimdiden teşekkür ederim.
Şimdiden teşekkür ederim.
burda bir ganyan bayi ev yapımı şarap satıyor, 1.5 litresi 15 lira. yılın her günü fazlasıyla stoğu da oluyor kışın da yazın da. tadı da fena değil, kafası müthiş. bu adam bu kadar ev yapımı şarap nasıl stoklayabiliyor, sizce bir iş var mıdır bu şarapta? :/
Ağzı kapalı şekilde bugüne kadar bekledi. İçebilir miyim? Son kullanma tarihi haziran 2017. Açıldığı için bu tarih önemini yitirmiş midir?
Nerden, nasıl başlayabilirim? Şu an için hem zaman hem maddi olarak kursa gitme imkanım yok ama başlayıp kendim götürebildiğim yere kadar götürmek istiyorum. Neler tavsiye edersiniz?
selamlar
10 yillik bir masaustu bilgisayarim var. yillardir acmiyordum bugun aklima geldi bir actim ama takdir edersiniz ki cok yavas. video izlerken bile takiliyor. ben bu bilgisayarin birkac parcasini degistirsem benim isimi gorecek, internette kasmadan dolastıracak bır hale getirebilir miyim? ne almalıyım, işlemci, ram falan mı? yeni kartlar uyumlu mudur 10 yıllık anakarta?
şu an bilgisayarda pentium 4 var. sanırım 1gb ram var. ekran kartı var mı yok mu bilmiyorum ama yoktur muhtemelen. wındows xp yuklu.
10 yillik bir masaustu bilgisayarim var. yillardir acmiyordum bugun aklima geldi bir actim ama takdir edersiniz ki cok yavas. video izlerken bile takiliyor. ben bu bilgisayarin birkac parcasini degistirsem benim isimi gorecek, internette kasmadan dolastıracak bır hale getirebilir miyim? ne almalıyım, işlemci, ram falan mı? yeni kartlar uyumlu mudur 10 yıllık anakarta?
şu an bilgisayarda pentium 4 var. sanırım 1gb ram var. ekran kartı var mı yok mu bilmiyorum ama yoktur muhtemelen. wındows xp yuklu.
Haftaya 3 günlüğüne tamamen turistik sebeplerle Atina'ya gideceğim. Kış sezonu Atina nasıl olur, Acropolis'te gezerkene donar mıyım, nerelere gideyim, neler yiyeyim ..? Önerileri olan var mıdır :)
Kadikoy, besiktas, ortakoy, uskudar taraflarinda havuz ariyorum. rahatca yuzebilecegim, temiz, kalabalik olmayan havuz tavsiyeniz var midir? Ucretleri ne kadardir?
Tesekkurler
Tesekkurler
facebook'u sosyal medya olarak değil de ara sıra işim düştükçe kullanıyorum işte mesela facebook'taki spesifik konulardaki yardımlaşma grupları gibi şeyler için falan yani o da kırk yılda bir. ancak merak ettiğim şey şu ben bu gruplara bir şey yazınca veya bir post paylaşınca benim arkadaşlarımın ana sayfasında çıkıyor mu bu yaptığım hareketler? öyleyse bunu gizlemenin bir yolu var mı?