[]

internetten ikinci el alım-satım

selamlar,

hayatımda ilk defa kendi kullandığım bir malı satmak ve ihtiyacım olan başka bir malı ikinci el olarak almak istiyorum.

bunun için sahibindeni kullanıcam ama başka öneriler varsa da açığım.

satımda dikkat etmem gereken şeyler nelerdir?

alımda dikkat etmem gereken şeyler nelerdir?

 
Dolap, letgo, sahibinden. Ölücülerden uzak dur yeter.


  • kimlanbu  (21.04.24 00:08:28) 
merhaba, instagram' dan 2. el alılveriş sitelerinin hesaplarına girip kullanıcıların postlar altındaki yorumlarını okuyun.


  • from where i ride  (21.04.24 01:28:30) 
[]

Kamp 101

Şimdi ben şu ekonomide tamamen acemi eğlendiren bir kamp işine girişsem zorunlu ekipmanlar ve diğer masraflar dahil ne kadar bütçe ayırmam gerekir?

Bu soruya cevap veren tecrübeli arkadaşların giriş sseviyesi ekipman alışverişi konusunda tercihlerini okumaktan da mutlu olurm.

[Bahar yaz aylarında Haftasonu kampı gibi bir şey için. 2 kişi.]

 
Soru tam olarak şöyle mi?
İki kişi 2 günlük kamp yapmak için kaç liralık donanım gerekiyor?

Cevap için kamp vahşi doğa kampı mı, kamping kampı mı sorusunun cevabı gerekiyor.

Bir de A101de de kamp malzemesi var, ithal olan da var. Hangisi?
  • Mirket  (19.04.24 12:27:46) 
Acemi birine vahşi doğa kampı öneriliyorsa olabilir ama yok hocam sen bir git güvenli alana çadırını kur bir deneyimle diyorsanız camping site.

O yüzden açık bıraktım o kısmı.

Diğer hususlar da benzer.
  • Lubb  (19.04.24 12:35:44) 
Kampcılıkla ilgili üyesi olduğum başka bir gurupta var öyle ilk kampını dağda yapmak isteyenler. Bana da çok akıllıca gelmez.

Ben malzemeyi yazayım fiyat ve kalite muazzam değişiyor. Ona internetten sen bak. Bir de kampinglerde özellikle şehre yakın olanlar ve özellikle haftasonları çok uçuk olabiliyor. Otele gitsen çok daha ucuz fiyatları veriyorlar.

3 kişilik çadır.
İki ayrı şişme yatak veya şişme mat.
Alta sermelik mukavva olsa iyi olur. Yoksa onun için de mat gerekir.
İki kafa lambası.
Bir çadır lambası.
Yeme içme malzemesi keyfe kalmış. Kahve tadını iğrençleştiren tahta muglara bayılıyo mesela herkes.
Mangal teşkilatı varsa kömürü tavuğu falan oralardan temin edersiniz.
Tuvalet kağıdı sabun falan bulundurun bence.
Hava durumuna göre uyku tulumu veya ucuzundan hem alta hem üste polar battaniye
kamp sandalyesi, masası, araba varsa tabi.
Elektrik hep problemdir powerbank
Kahvaltılık. Ben zeytini peyniri haşlanmış yumurtayı domates, salatalık biberi, günlük dozlarda kilitli poşete, onu da saklama kutusuna koyuyorum. Bozulacaklar için bagajda hep strafor kutum, buzlukta da buz akülerim hazırdır.
Benim iki kişilik tabak, çatal, bıçak, mug takımı var. Sen tek kullanımlık al.
Hatun kişiler led lamba ve mum olayına bayılıyor. Led lamba, şu yılbaşı ağaçlarına dolananlardan. Çadır önüne asarsın.
Aklıma gelen olursa eklerim.

Kamp yeri bakarken, yakında 3 harfli market var mı konusu çok önemlidir.
En usta kapçının bile daima bir eksiği vardır. Murphy kanunu
Çadır önüne eşya ve özellikle ayakkabı koymayın. 4 ayaklı dostlarımız tekini alıp götürmeye bayılır.

İnsanlar ilk gittikleri kampta ya bu işe aşık olur ya da kamp işinden nefret eder. Bu nefret edici tayfanın elinden sadece bir kez kullanılmış kamp malzemesini 2. el olarak almaya bakın.
Kampın cafesi varsa bile pahalıdır. Çadır önünde bir şeyler içmek çok zevklidir. Malzemeniz olsun.
  • Mirket  (19.04.24 12:55:44 ~ 13:05:37) 
Instagram storynize "çadırını ödünç alabileceğim arkadaşım var mı?" diye sorun bence.
Çoğu insan böyle konularda yardımcı olmayı sever.
Çadırı ödünç verecek kişi şişme yatak da ödünç verir, diğer malzemeleri de ödünç verir. Nereye gidebileceğinizle ilgili tavsiye de verir.

Eğer bu ödünç alma işi olmazsa çadırı da, yatağı da kiralayabileceğiniz bir kamp alanı ile başlayın. Her kamp alanına telefon etseniz çadır ve yatak ellerinde olacağına ve kiralayacaklarına eminim. Siz de sadece geri kalan eşyalarınızı taşırsınız ve bu işi öğrenmeye başlamış olursunuz.
  • michael_knight  (19.04.24 13:01:16) 
Once suyu ve tuvaleti olan bi cadir alaninda 2 gece kalin. Bi daha düsünmezsiniz bile. Masrafa girmeyin.


  • halk  (19.04.24 13:34:19) 
[]

Yol Bisikleti Lastik

Üstünde 700x23 lastik ile gelen yol bisikletine 700x25 lastik taksam problem olur mu?




 
Olmaz kanki. Emin olmak istersen jant modelinden hangi aralığı desteklediğini öğrenebilirsin.


  • hasmetizm 2046  (17.04.24 14:37:01) 
sisirince sigmaz heralde. ne yaziyorsa onu takmak lazim.


  • robert bosch  (17.04.24 14:42:53) 
Sığar sığar bi şey olmaz 23 - 25.

Benimki de 21'di, önce 23 sonra 25 taktım sıkıntı yok.

Yeni bisikletler 28'le falan geliyor ama ön çatal daha geniş olabilir onların.
  • chicha_v2  (17.04.24 16:59:26) 
[]

Kargolar bayrdamda

çalışıyor mu?




 
tabii ki hayır


  • alt4y  (09.04.24 15:29:02) 
[]

Herkes bir şeyler yapıyor dimi

herkes bir şeyler yapıyor dimi?

valla bakıyorum herkes maceracı, girişimci, aktif, üretken, gezgin vs.

kendime bakıyorum olduğum yerde aynı hiçbir şey yok. hayatta kaldığıma şükreder durumdayım.

hedef lazım, tutku lazım. kaldıysa.

siz de kesin bir şeyler yapıyorsunuzdur kesin var ya..

ee ne yapıyorsunuz? ne yapayım ?

www.youtube.com

 
ben de böyleyim. banane diyip devam ediyorum. herkes maskeli yaşıyor bence. kendi hallerine bıraksan yapmayacakları şeyleri yaşamaya çalışıyorlar


  • baldan kaymak  (08.04.24 22:37:43) 
Yoo. Surekli bir sey yapmaliyim, hic bos kalmamaliyim refleksi, istanbul merkezli beyaz yaka endisesi olarak ortaya cikti ve yerlesti. Herkes surekli bir seyler yapmak zorunda degil. Bazen yapilir, bazen hicbir sey yapilmaz, hepsi insanca.


  • mor oje  (08.04.24 23:44:26) 
Yok be kimsenin bi şey yaptığı yok.

Ufacık bi azınlık dolu dolu yaşıyor, kalanı hayat derdinde işte.

Aç bi dizi, al çerezini keyfine bak, hayat bu kadar.

"Cesur ol", "vazgeçme", "konfor alanından çık" vb vb...

Külliyen yalan.

Benim kedi gibi karnını doyurup iki götünü yalansan mutlusun işte.
  • msb  (08.04.24 23:47:33) 
parası olan yapıyor:)


  • nothing in my way  (09.04.24 00:05:07) 
Mor oje+1

Bence kişinin cocuklarina öğretmesi gereken şeylerden biri de sıkılmak oldu. Sürekli telefon, sürekli sosyal medya derken sürekli bir şeyler yapıyoruz. Ben yeni yeni kontrol altina almaya çalışıyorum ama is yaparken bir seyi bekliyorsam hiçbir şey için olmasa bile telefona bakıyorum misal. Çünkü beyin bir şey yapmadan duramiyor.

Size tavsiyem biraz ingilizce arastirmaniz bunu ama sosyal medya yüzünden herkes çok mutlu, herkes çok aktif olayi yayildi ama değil. Hatta en iyi aciklayan video bu heralde;
youtu.be

Ha illa kendinize aktivite ariyorsaniz aslında spor yapmak en ideali. Ne olursa ama paraya bile gerek yok bir çok sporu yapmak için.

Ben açıkçası son zamanlarda hayatında dolmuş birkaç kisi dinliyorum. Kimseden sürekli bir şey yapın koşun coşun duymuyorum. Insanlar mutlu sadece.

O yüzden biraz sosyal medyadan çıkın:)
  • logisticsmanager  (09.04.24 00:43:41) 
(bkz: fomo)


  • salihdt  (09.04.24 12:34:57) 
[]

Bisikletçi tavsiyesi (Bakım/Onarım/Ekipman)

Selamlar, benim bir roadbike bisikletim var alınıp uzun süredir kenarda bekleyen asfalt yüzü görmemiş.

Şöyle aleti bir eline alıp aktif kullanılcak hale getirecek, ince ayarları konusunda yardımcı olacak sürekli gidip geleceğim güvenilir iyi esnaf bir bisikletçi arayışındayım.

Şehir: Eskişehir

Tavsiye var mı?

 
Eskişehir kadar bisikletçi olan bir şehir görmedim, ya da benim muhitte çok var bilemiyorum. Vişnelik tramvay durağının orda iki üç tane bisikletçi var, benim bisikletim olmadığı için nasıldır bilmiyorum ama bi arkadaş memnundu ordakilerden diye hatırlıyorum


  • nundu  (07.04.24 13:56:21) 
[]

Salaklaşıyorum sanki

Arkadaşlar bu bir troll duyurusu değildir.

Cidden bilişsel kabileyetlerimde bir gerileme var her geçen gün sanki.


-konuşma sırasında kelimeleri hatırlamada yavaşlama.

-yalan yanlış serbest çağırışımlar.

-yabancı dilden anadilde geçişlerde keskin olamama.

-uzun süreli odaklanamama, konsantrasyon zayıflığı.

-zihinsel matematiksel işlemlerin uzun sürmesi.

-geçmişte uzman olduğumu düşündüğüm şeylerde tamamen yabancı gibi kalma sadece "aa ben bu konuda baya vakit harcamıştım aslında" hissi.

-öğrenme eylemeninin eskisinden daha efor gerektirmesi.

-daha hızlı unutma

-sosyal etkileşimlerde de hantallaşma, insanlara karşı meraksızlık ve isteksizlik

-sosyal etkileşim olarak small talk yeteneğinin gerilemesi.


b12 düzenli kullanıyorum eksik değil.

nedir sizce durumlar? ne yapsam da biraz kendime gelsem..

 
Yaşlanmak?


  • abuzer  (18.02.24 16:51:57) 
Bende de var. 2 yıldır gerilediğimi hissediyorum. Yaşlanma, yorgunluk +1


  • ruhen hastayim ben  (18.02.24 17:06:13) 
Sağlıklı beslen, tek yönlü uzun süreli vitamin desteği alma, şekeri minimuma indir, egzersiz yap.

Yaş ilerledikçe ve sağlıksız beslenme sonucu bdnf salgı proteini beyinde azalır. Sağlıklı beslenerek ve şeker kullanmayarak bdnf düzeyini arttırabilirsin. Günlük ihtiyacın olan tüm vitaminleri, vücudunun üretemediği amino asitleri yemek yiyerek vücuduna al.

Misal; sağlıklı beslenmediğin sürece, bağırsak mikrobiyomun gamma aminobütirikasit üretemeyecek avuç avuç omega 3 takviyesi de alsan bir işe yaramayacak.

Formül basit: şekeri/tatlıyı kes, sağlıklı beslen, egzersiz yap bdnf düzeyin artsın veya en azından gerilemesin.
  • krtkartal  (18.02.24 17:23:46) 
-konuşma sırasında kelimeleri hatırlamada yavaşlama.

-sosyal etkileşimlerde de hantallaşma, insanlara karşı meraksızlık ve isteksizlik

-sosyal etkileşim olarak small talk yeteneğinin gerilemesi

bende de var bunlar bir kaç yıldır,cidden yaslanıyoruz. bırde nbenım fark ettıgım iş stresı arttıkca bunlar sıddetlenıyor
  • haskoylu deli hasan  (18.02.24 18:21:15) 
Bi kismi bende de var
Yaslaniyoruz +1

  • Kittie  (18.02.24 18:44:41) 
Telefon bağımlılığı varsa bu da bunlara sebep oluyor. Mide bağırsak kanaması vs gecmisiniz yoksa coraspin 100 mg kullanın düzenli olarak. Hem unutkanlığı azaltır hem beyin kanaması felç kalp krizi riskini azaltan bir ilaçtır hayat boyu kullanılabilir. Kanama ameliyat vs durumlarında ara vermek şartıyla.


  • alimcgraw  (18.02.24 19:34:40) 
Digital detox yapın, en az 2 gün mesela haftasonu.

Simon Sinek'in ilgili sunumunu izleyin, başlığı hatırlamıyorum ama (digital) müptelalık ve dopamin konusunda olan sunum.
  • alfired  (18.02.24 21:09:56) 
Ben iyiyim, gerileme yok, gelişme bile var. Yaş 39


  • gabe h coud  (18.02.24 21:11:13) 
Sudoku işe yaradı bende.


  • pispinti  (18.02.24 21:46:37) 
depresyon'da olabilirsin farkında olmadan,
arka planda zihnini meşgul eden şeyler varsa o da yapabilir,
zamanında fazla alkol yada madde kullanımı varsa, yada arada sırada madde kullanımı varsa hatta kimi maddeler tek kullanımda dahi geri dönüşü olmayan hasar bırakıyor daha önce denemişsen bişiyler onlarında etkisi olabilir.

beslenme demişler zaten çok önemli, zihinsel rahatsızlıkların etkisini dahi azaltabiliyor beslenme.

haraketsiz yaşam da benzer etkilere neden olabiliyor.

yaşlanma da büyük etken.
  • selam  (19.02.24 01:19:31) 
[]

(30+) hala gerçekçi hayalleriniz var mı?

peşine düşebileceğiniz gerçekçi ama nispeten büyük hayalleriniz kaldı mı?
bu yetiniz hala eskisi gibi duruyor mu yoksa baltalandı mı?



 
Veteriner hekim olmak istiyorum, kolay olmayacak ama deneyeceğim.


  • rock n roll  (28.01.24 16:30:27) 
30'dan sonra tüm hayaller gerçekçi oluyor.


  • prole  (28.01.24 16:50:01) 
Mesleğimle ilgili olarak var, hala ilerleyebileceğim yerler var.

Ancak eskisine göre çok daha spesifik ve düz bir çizgide görünüyor artık ilerleme.

Yirmilerin başındaki belirsizliği özlüyorum bazen. Kafamı yastığa koyunca gözümde canlanan şeylerin ucu bucağı yoktu.
  • akhenaten  (28.01.24 18:38:33) 
Mesleki ya da aile içi gerçekçi hayallerim olsa da hala tanrı kral olmak istiyorum.


  • allah yazdiysa bozsun  (28.01.24 18:46:07) 
30 dan önce çok rastgele yaşamışım. Daha yeni başladığımı düşünüyorum hayallerim planlı ve kararlı


  • cavelier  (28.01.24 18:48:27) 
ABD hayalim zarar gördü. Dolar düşük olsaydı bütün paramı harcayıp giderdim. Şu an sadece mühendislikten kurtulup güzel bir alana geçme hayalim var.


  • dissendium  (28.01.24 18:59:03) 
hiç olmayacak/yapamayacağım şeylerin hayalini kurmadım. hayalini bile kurmadığım şeylere sahip oldum. küçük küçük hedefler ve planlar dışında bişey yok bende.


  • naksidil  (28.01.24 20:25:23) 
30'a girmemden hemen sonra Covid patladı o nedenle hangisinin etkisi daha büyük bilmiyorum ama hayatımın/vizyonumun çok küçüldüğünü hissediyorum.


  • peki madem  (29.01.24 12:16:35) 
ben hala superkahraman olabilecegime bile inaniyorum, 36


  • foster  (29.01.24 13:15:40) 
[]

14 watt led ampül

Max 13W yazan abajurun E27 ampul duyuna 14W ampul taksam ev patlar mı?

Çok büyük sorun teşkil etmez dimi 1 wattın aramızda lafı geçmez dimi?


 
kablonun çapına göre kaldırabileceği bi amper var
quoraya aynısı sorulmuş cevap sıkıntı olmaz fark azmış

"Honestly, YES.
at 240V > 13W = 0.054 AMPS / 14W = 0.058 AMPS
at 110V > 13W = 0.12 AMPS / 14W = 0.13 AMPS
at 12V > 13W = 1.08 AMPS / 14W = 1.17 AMPS
At high voltage the current difference between 13W and 14W is completely insignificant."
  • lambırcek  (03.12.23 17:49:33) 
[]

evli çiftler nasıl sosyalleşiyor?

30+ çocuksuz evli çiftler nasıl sosyalleşiyor?

bir de çiftlerden teki mesela yeni sosyal ortam nasıl ediniyor eşinden bağımsız bireysel?

yani sizin deneyimleriniz önerileriniz, nelerdir?

 
Kari koca çalisiyorlarsa;

is arkadaslari(farkli zamanlarda).

Komsular, akrabalàr, anne/baba taraflari.

Kadin kisisin okuldan vs arkadaslari...

Yeni insan tanima gibi bir durumlari olmaz yani sayet marjinal bi çift degillerse(açik evlilik vb.).
  • Yourcousinmarvinberry  (01.12.23 13:58:17) 
bol bol dışarı çıkıp mümkünse sürekli aynı yere giderek de çevre edinilebilir. müdavim olmak lazım yani. bir süre sonra önce çalışanlarla sonra sizin gibi diğer müdavimlerle arkadaş olabilirsiniz. söylendiği gibi tarafların is arkadaşlarını da dahil etmek lazım, o birini getirir öbürü diğerini getirir derken bakmışsınız 20 kişiyle iyi kötü diyaloğunuz olmuş.


  • orient blue  (01.12.23 14:07:43) 
sosyal medya


  • ala09  (01.12.23 22:28:09) 
[]

Fitness Başlangıç

Fitnessa başlangıçta kendimi çok sıkmadan ama düzenimi de oturtabileceğim bir tüm vücut programı arayışındayım.

İnternette mevcut tabii arayınca. Biraz da kişisel yorum ve öneriler ile burda tecrübeli arkadaşlar nasıl bir şeyler söyler onu merak ettim.

nedenler: hantallık, stres, çabuk yorulma, sağlıktan uzaklaşma, düzen arayışı, zinde olma isteği.

hedef: hafta içi çalışan biri olarak yoğun olduğumdan çok boğmadan fitnessı hayatıma entegre etmek.

hususlar:
1) haftada kaç gün ve nasıl ?
2) kardio işin neresinde ve ne kadar ?
3) beslenme işin neresinde ?
4) nasıl bir tüm vücut programı ?
5) tecrübeyle sabit püf nokta önerileriniz nelerdir?

veriler:
*endomorf vücut tipi
*yağ oranı yüksek
*spor geçmişi var ama hayat ilerledikçe azalmış
*30-35 yaş aralığı



teşekkür ederim.

edit: birtakım düzeltmeler.

 
1. Şimdilik 3 gün yeterli
2. Başında 10 dakika ve sonunda Allah ne verdiyse
3. Her yerinde. En başında.
4. Tüm vücutla programlarıyla başla. İlerde değiştirirsin.
5. Makineler kullanılan programlara yoğunlaş. Onlarda hata yapmazsın, teknik problemi olmaz. Geliştikçe serbest ağırlığa geçersin. Esnemeleri ihmal etme. İlk zamanlar abanma ki kas ağrıları spordan soğutmasın.

3 ü iki kez yazmışsın.
  • Mirket  (29.11.23 15:57:07) 
1- bir gün yapıp bir gün dinlenme şeklinde ilerlenebilir. Özellikle fullbody için uygun bir format.

2- kardio genellikle spor sonrası daha uygun bence. Başında ısınmak için olabilir fakat gücü bitirecek şekilde başlarsanız ağırlık çalışırken çok zorlar

3- beslenme gerçekten çok önemli. Zayıf biri beslenmesine dikkat etmeyerek belki yıllarca ciddi bir gelişim göstermeden devam edebilir. Kilo fazlası olan biri ise sadece sporla vücudunu şekle sokamayabilir. Kalori açığı şart.

4- başlangıçta fullbody, tüm bölgeleri ufak ufak makineyle güçlendirmek en faydalı yöntem olur. Bazen insanlar serbest ağırlığa geçince mucizevi şekilde kas hacmi kazanacağını sanıyor ama makineler başlangıçta çok fazla sakatlık yaşatmayacağı için sakatlanarak spordan uzaklaşmanızı engeller. Ki profesyonel spprcular da zaman zaman makineleri kullanır. Yeni başlayan işi gibi görülme saçmalığı var burada
  • Unde bach canim  (29.11.23 23:35:11) 
stronglifts 5x5 tam sana göre hocam. Webte ve ekşide tonla bilgi var nasıl uygulanacaği ile ilgili.


  • marvellous someone  (30.11.23 02:19:36) 
3 gün 5x5 yap ama kuralına uygun progressive overload ile ilerle. başlangıçta 3kg nedir ya deyip hemen yüksek ağırlıklara atlayıp formunu bozma. gerektiği kadar beslen. beslenmeyle ilgili bir sürü kaynak var. ağırsağlam diye bir kanal var içerikleri iyidir, bilimseldir.

bu iş çok ince bilgi, özel formul vs. değil. tam tersine çok basit prensipleri istikrarlı şekilde doğru uygulamaya dayanıyor.
  • orpheus  (30.11.23 16:17:28 ~ 16:18:22) 
[]

Şarap

Akşamları iş çıkışı biraz modumu bulayım diye fiyat/performans hangi şarabı önerirsiniz?

Kırmızı


 
1.5 litrelik cam şişelerde satılan, evin, akdeniz incisi gibi tekelde satılan şaraplar

can yücel de bundan içiyormuş napsın ucuz ve tadı güzel, içinde öyle çok kompleks aromalar yok tabi ama tek başına, arkadaşla sohbet ederken, yaptığın yemeğin, pizzanın, makarnanın yanında gidecek tam sofra şarabı

www.canyucel.org
  • freebird5406_2  (14.11.23 15:23:52) 
tigris


  • cooperr  (14.11.23 16:38:44) 
[]

İstanbuldaki Arctic Monkeys konseri

Nasıldı?

1)grubun performansı ve salon, ses nasıldı?

2)kitle nasıldı? yaş grubu falan?

denk getirememiştim de aklıma gelince biraz içerlendim.

 
[]

Parasını ödededim ama ortada mal yok!

X firmasında bir mal satın aldım. bana işte bilmem kaç gün içinde üretimden çıkacağını sonra teslim edeceklerini söylediler 5 ay oldu hala ortada bir şey yok.

hepiniz yaşamışsınızdır. fabrikalara ya da dış yerlere üretim yaptırıp sonra kendi logolarını basan firmalarda oluyor bu.

5 ay içinde birçok kez uğrayıp sordum hepsinde müşteri temsilcisi tarafından "2 hafta sonra gelmiş olur 2 hafta sonra gelin" diyerek gönderildim. oyalandılar yani.

yalnız artık sinirlendim. çünkü yalan söylüyorlar ve aptal yerine koyup oyalıyorlar. ortada mal yok. satış yapmışlar resmen.

ya artık kapı pencere indirmeye gidip ciddi sıkıntı yaratıcam orda ama yine de medeni halimi koruyup yasal yollardan ilerlemeyi düşünüyorum son bir sabırla.

1)bu tip hususlarda karşı tarafa en sıkıntı yaratabilecek hukuki yol ne olabilir?

-para iadesinden (5 ay önceki fiyattan) ve malın kendisinden ziyade artık yapılan muameleden bozulmuş durumdayım. karın ağrısı olmak istiyorum.

2) olmayan malı varmış gibi satan ve beni inatla oyalayan müşteri temsilcisine ne gibi yasal haklarım olabilir?

belki de pek bi hakkım yok ama tecrübenize sığınarak yol yordam öğrenmek istedim.

teşekkürler.

 
son kez arayıp tüketici hakem heyetine başvuracağınızı iletin. yine yok derlerse de ikamet ettiğiniz yerdeki kaymakamlığa gidip tüketici hakem heyetine başvurun ödeme vs belgelerle. ödediğiniz ücretin yasal faizi ile iadesini talep edin.


  • faberkastelli  (03.11.23 16:30:19) 
Tüketici Hakem Heyetine belgelerinizle başvurun e devlet üzerinden ya da fiziken sonrasında karar lehinize çıkarsa ilamlı icra takibi yapın.


  • Smithsonian  (03.11.23 16:41:08) 
ödemeyi nasıl yaptın, kredi kartı ise harcama itirazı oluşturup geri alabilirsin.


  • orpheus  (03.11.23 17:12:25) 
[]

tunçmatik priz

tunçmatik akım korumalı prizleri güvenilir mi?

apc schneider falan kullanıyordum ben ama sürekli bundan alamam. arada biraz fiyat farkı var. kablosuz olup 2li 3lü olanlarına ihtiyacım var da trde bir tunçmatikte gördüm.


 
Akım koruması aşırı basit ve ucuz bir imalat yöntemi, içinde fındık kadar bir varistör var. Gelen voltaj 220-230 volttan daha yüksek gelirse aniden, bu varistör patlıyor ve akımın geçmesini engelliyor.

Elektrik akımı normale dönünce çalışmıyor yani bir daha, içindeki kompenatın değişmesi gerekiyor.

Bu yüzden bilinen ve tanınan bir marka olan tunçmatiği güvenle alabilirsiniz bence.
  • John Bloor  (28.10.23 13:58:40) 
Böyle basit üründe alınabilir.
Tek farkı şu; misal belkin gibi markalar garanti veriyor (en azından yurtdışında) misal calismazsa vs diye.
Ama Türkiye'de olduğunu sanmam o yüzden alın. Tuncmatik de çoğu marka gibi ürünlerini üçüncü partilere urettiren bir sirket ve tanınan bir marka.
  • logisticsmanager  (28.10.23 15:13:47) 
[]

Ev almak imkansız gibi mi ?

Orta sınıf (kaldıysa) memur çiftin türkiyede top 5 büyükşehirde bir yerde sadece kendi kaynakları ile kredi vs ile orta halli bir mahalde 3+1 ev sahibi olması şu ortamda imkansız diyebilir miyiz?

Sanki illa bir yerden gelecek yüklü bir pasif gelir olması gerekiyor gibi geliyor. Miras vb. ya da değerli bir taşınır satışı vs.

Aksi halde alamaz değil mi boşa hayaller kurmasın diyebilir miyiz?

Bir de ne zaman nasıl alınabilirlik durumu bir ihtimal olur sizce?

 
şırnak'ta alırsın büyük şehirlerde artık hayal. adam gibi 3+1 5 milyondan başlıyor. ocak'ta asgari ücret artınca 5 milyonluk evler 6 milyon olacak.


  • ayseee  (23.10.23 11:06:27 ~ 11:06:58) 
Yeni pakete göre 2 milyon kredi yeni ev alacaklar için 180 ay vade, aylık ödeme 33 mü neydi. Bunun için aile gelirinin 80 90 olması lazım. 40k üstü kazanan karı ve koca kaç kişidir ülkede, sen hesap et.
Bi de kenarda 2-3 milyon da olması lazım. Fena olmayan arabasını satsa bile kenarda para lazım.
Orta direk ailelerden kimin yastık altı ve bankada 1-2 milyonu var şu anda.

Kısacası orta direk için çok zor.
  • Bruce  (23.10.23 11:13:21) 
İmkansız diyemeyiz.
Memur çift ayda 20 bin TL kenara ayırabilirse 4 yıl sonra 1 milyon sahibi olur. O milyonla takside girerek 1+1 bir daire alabilir. O evin taksidi hafiflediği zaman satıp 2+1 evin borcuna girebilir vs.
Her şey yolunda giderse 10 yıl sonra 3+1 taksidine başlamak imkansız değil.
Kolay olduğunu söylemiyorum ama mümkün.
  • michael_knight  (23.10.23 11:21:32) 
Orta sınıf diyebileceğim,(memur orta sınıf değil artık) kendi işi olan bir tanıdığım ancak 3 tane arsasını satarak zorla ev aldı 1 sene eve giremedi içerisine yapacağı masraf çok yüksekti karşılayamadı.
evi 4milyona aldı esenyurttan, içerisi 1 senedir belkiyor.
ev almak imkansız maaşlı çalışana şu anda.
  • eja  (23.10.23 11:26:39) 
Hiç bir şey imkansız değildir sadece doğru ve yanlış strateji vardır


  • Rao  (23.10.23 11:56:24) 
gibisi fazla bence imkansız, çocuk da varsa hiç ihtimali yok.


  • Improbable  (23.10.23 11:58:05) 
Eğer evde iki kişi de çalışıyorsa, özelde iyi maaş alıyorlarsa veya ikisi de memursa, eve ayda en az 60-70 bin lira para giriyor olmalı. Bunun yarısı ile ev taksidine girebilirler.

Geçende bir hemşireyle konuştum, 40 bin tl maaş aldığını söyledi. Palavra sıkmadıysa kocası da 40 alıyordur, oldu 80.

Herhangi bir imkansızlık yok bence. Benim örneğimde elbette zorlanırlar ama yine de ev alabilirler.
  • hayirsiz  (23.10.23 12:32:41 ~ 12:33:58) 
Abi geçen gir arkadaşım aradı, 20 kişi toplanıp 30 milyon'a arsa aldılar. Firma kişi başı 1 daire veriyor, %35'e tekabul ediyormuş(toplam 60 daire filan yapacak galiba). 1 senede ev teslim, o muhitteki benzer evlerin değeri de 4 milyon civarında.

2-3 kişi bir hisseye girenler de var. Belki bu şekilde birikimli olarak ilerlenip ev sahibi olunabilir.
  • xephyr  (23.10.23 12:35:37) 
Çok yeni duyduğum bir olay:

Yeni evlenen bir çift var (özel sektörde uzman seviyesinde), kadın ve erkeğin bekarlıktan kalan arabaları var. İstanbul'da Kartal'ın yukarı kesimlerinden bir ev aldılar, şu şekilde:

1. İkisi de arabalarını sattı (biri Opel, diğeri BMW)
2. Kadının küçük bir şehirde 1+1 yatırımlık evi vardı onu sattılar.
3. Düğün altınları satıldı (ev alırız diye evlenirken hiçbir eşya almamışlardı).
4. Akrabalardan borç aldılar.
5. Bankadan 1m+ kredi çektiler.

Evin değeri 5 milyon. Varı yoğu verdikleri için kiradaki evlerinden yeni evlerine taşınacak paraları kalmadı. Seneye düşünüyorlar...

Buna göre siz alıp alamayacağınıza bakarsınız :)
  • silverleaf  (23.10.23 13:44:37 ~ 13:46:31) 
son 3-5 yılda yaptığım en büyük hata "illa oturacağım evi almam lazım" bakış açısında olmamdı. Alamadım tabii.

Rasgele Beylikdüzünde 1+1 alsaydım bir yerden başlamış olacaktım ve şimdi ya kira gelirim olurdu kiraya destek olurdu veya satıp üstüne kredi çekip istediğim evi alacak param olurdu.

Yani direkt istediğin muhitten ve düzgün yapılmış evi almak çok zor, bir yerden başlarsan belki...
  • nhk ni youkosu  (23.10.23 13:47:44 ~ 13:48:55) 
peşinat varsa maaşlar da iyiyse alınabilir.


  • elorelia  (23.10.23 13:47:51) 
destek yoksa hayal bile edemezsin


  • mirty  (23.10.23 15:13:46) 
mirty +1

Nasıl karavan almaya karar verdik sorusunun yanıtı.
  • baldan kaymak  (23.10.23 16:03:52) 
eylül başında arkadaşım ankarada 1,4 milyona 2+1 bi ev aldı. biraz küçüktü ok ama alan alıyor. tabi düğünden gelen paranın etkisi vardı.

şimdi baktım mesela ankara için zingatta 100m2 konut 1,776,000 tl, sahibinden de 1,810,000 tl gösteriyor ev fiyatlarını. sallıyorum aracın vardır 1 milyondur, satarsın, 200k birikim vardır, 600 küsür de kredi çeksen teknik olarak alabiliyorsun. bu durumda aylık kredi ödemesi 19k oluyor.

imkansız vs denilmesine bakma, tr, inşaat ülkesidir inşaatlar elbet yapılır, evler illa satılır. beleş krediyle şişirilen fiyatlara bakıp iç geçirme onlar düşüyor. bunu daha önce tr 2007-2010'larda yaptı, ülkenin her yeri kentsel dönüşüm zırvasıyla fiyatlar şişti, kimileri emlak zengini vs oldu ama 2013'lerde fiyatlar yine dibi gördü. esnaf'a dağıtılan beleş krediyle şişirilen konut ve araba fiyatları gider merak etme. burası çin değil, emlak alan adam değerlendiirip sonra zengin olup yeni yatırımlar ile zenginleşemiyor, bizim beceriksizler bi işe girip batırıp zarara sokuyor kendini.
  • avatar is back  (23.10.23 16:06:03) 
Bence güvenilir mi müteahhit bulup topraktan alınırsa imkansız değil. Biz düğün altınlarımızı ve düğünden önce biriktirdiğimiz paraları peşinat verdik, evi aldığımız kişiler de akraba olduğui için indirim yaptılar baya piyasanın altına verdiler. Kalanına da kredi çektik. Şu an kredi ödüyoruz. Ama çocuk yapmadık. Borç bitene kadar da yapmayı düşünmüyoruz.

Aslında eğer hiçbir desteğin yoksa ve çocuğun varsa sorunun cevabı ev almayı hayal bile edemezsin şeklinde. Ama bi yerde ufak da olsa bi destek (-ki bu destekten kastım şu, mesela kaynanan ya da annen bebek bakmak konusunda gönüllü olur, karı koca çalışırsınız gibi doğrudan maddi olmayan ama katkısı çok büyük olan şeyler)vasa imkansız değil.
  • turuncu tonlarda  (23.10.23 23:47:10) 
[]

Susmayı başarabilmek?

Sanıyorum ben ne zaman fikrimi düşüncemi ve özellikle planlarımı söylesem başıma bela alıyorum. İnsanlarla sorun yaşıyorum.

Aslında profesyonel konularda ketum kalmayı başarabilen biriyim ama günlük hayatta paylaşımcı biriyim yani anlatırım konuşurum falan. Art niyetsiz hevesle.

Ama bakınca aslıda sürekli problemin burdan çıktığını düşünüyorum. Ne kadar az insan o kadar huzur. Ne kadar az şahsi paylaşım o kadar kafa rahatlığı. Polemikler azalır, zır görüşlerin savaşı azalır vs vs.

Sizde de böyle mi?

Asıl soru nasıl günlük hayatta daha fazla ketum olabilirim?

Planım varsa sessiz sessiz uygulamak daha mantıklı gibi. Yoksa biraz dile getirmeye gör...

 
Ben de çok konuşmaya başladım. Hoşuma gitmiyor. Çok konuşmayan, soğuk bir insandım. Ne zaman üniversite bitti, fabrikada çalışmaya başladım, herkesle konuşabilecek duruma geldim. İyi mi kötü mü bilmiyorum.


  • dissendium  (14.10.23 22:30:53) 
Çevrendeki insanlar "sessiz seni" daha çok beğeniyorlar demek ki.


  • useless  (14.10.23 22:33:32) 
[]

Onay bağımlılığı

--dikkat hassas konu--

Onay alma hastalığına kapıldım. gayet de insan sevmeyen biri olarak nedense çevremden onay almak istiyorum en saçma şeylerde bile.

bunu nasıl aşabilirim? çünkü iş ortamı olsun, aile ortamı olsun böyle millet onay versin de öyle yapayım şu fikrimi güdüsü var içimde hep. sonra pişman oluyorum tabi. yanlışsa da yanlışım benim olsaydı keşke diyorum.

muhtemelen karakterimde sıkıntılar var. belki de psikolojik bozukluklar da olabilir (99.9% ihtimal). çok da umrumda mı? hayır.

sadece insanları daha az umursamak için ne yapabilirim bunu merak ediyorum? en yakınlarım bile olsa. çünkü kendim olamadığımı hissediyorum.

 
Dönemsel olarak yaşadığınız birşey olabilir. Zor bir durumun içindeyseniz bunu bir kaçış noktası olarak görüyor olabilirsiniz. Benim tavsiyem yaşadığınız şeyleri çevrenizdekilere anlatmayın. Şu sıralar havadan sudan sohbet açın, sıra fikir alma konusuna gelmesin ve kendinizi onaylayın. En önemlisi, kendinize bir hedef koyun, gerçekleştirin, sonra diyeceksiniz kimsenin fikri olmadan hallettim bu meseleyi, o yüzden kimsenin fikrine de ihtiyacım yok.


  • babemsi  (04.10.23 02:00:23) 
Onay derken bile kendi kararınıza en yakın olanı tercih ediyor olmalısın.

İnsanları sevmemen bile fıtrat gereği onlarla bir şekilde eninde sonunda yakın olacaksan. Onay konusunda kendi kesin kararınıza rağmen yine yardım olsun, başka bir ihtiyaç söz konusu olsun diğer insanlara bir şekilde yakın olma gereği söz konusu.
Bir de onay almak istediğin konu hakkında bilmediklerin fazlaysa başkalarının görüşleri burada yine önem kazanacaktır.

İnsan kelimesi 'ünsiyet'ten gelir. Başkalarına yakın olma isteği demektir.
Bizler için kaçınılmaz bir durum.

Onay aldıktan sonraki pişmanlık çoğunlukla konuya uzak veya bilgisiz birine danışmaktan ileri gelir.
Bir bilene sormakla çok sevdiğimiz birine sormak arasındaki farkı da görmeye çalışmalısın.
  • diyecevaplandı  (04.10.23 06:51:40) 
Onay almak istemek = sorumluluk almak istememek.

Neden sorumluluk almak istemiyorsun?
Birkaç kınuda sorumluluk alıp kararından pişman oldun ya da kendini sıkıntıya sokacak bir şeyler yaşandı.

Böyle bir şey mi acaba?
Ya da bilgisizlikten dolayı mı hep insanlara sormak istiyorsun? Eğer öyleyse öğrendikten sonra geçer o durum. Öğrendiğin ve defalarca yaptığın şeyi bi daha sormazsın.

Eşimle aramızda şöyle bi şey yaşandı onay alma konusuyla ilgili; o makineye çamaşır atacağı zaman gelip sürekli "bunu beyazlarla atacağım di mi, bunu koyu renklerle atacağım di mi?" tarzı sorular soruyor, daha önce yanlış attığı şeyler olmuştu ben de kızmıştm neden sormuyosun diye. Artık hep onay almak istiyor, böyle bir şey mi yaşadınız acaba?

Yani kaynağını çözmek lazım bence. Sorumluluk alma konusunda somut adımlar atmak gerekebilir.
  • turuncu tonlarda  (04.10.23 08:56:56) 
[]

Vezir de rezil de etmeyen Smart TV

Oyun konsolu ile kullanılabilecek vezir etmese de rezil de etmeyecek f/p bir smart tv arayışındayım.

tvden çok uygulama üzerinden dizi/film, youtube ve belli başlı oyunlar için alınıyor.

Asıl olarak 50inç hedefledim ama 43-48-55 skalası uygundur

neler önerirsiniz?

bütçeyi 25k olarak düşündüm. aşağı yukarı esneyebilir.

ya da tv alımı konusunda genel tavsiyelere de açığım.

 
[]

TYT Matematik

Lise matematik öğretmenlerine ve üni sınavına hazırlananlara soruyorum.

Üniversiteyi bitireli epey oluyor. Sistemler isimler hep değişmiş a a radikal bir karar ile tekrar girebilirim önümüzdeki dönemlerde.

TYT matematik "öğreneceğim" tekrardan şimdilik. Sonra da AYT var heralde.


Şimdilik sıfırdan TYT matematik için hangi kitabı önerirsiniz?

 
[]

Spor salonu, duş, terleme

Spor salonunda spor yaptıktan sonra duş alıyoruz ya; işte ben duştan sonra giyinip spor salonunu terk etme arasında çok terliyorum tekrar.

Spor salonunu terden arınmış duş alıp kuru terl etmek isterken, duştan sonra giyinip toparlanırken havadan mıdır nedir vücudumla mı alakalı bilmem yine su içinde kalıyorum. Kış olsa hastalığa davetiye.

Evet sayın gymsharklar;bu neden oluyor ?

Ne yapmak gerek? tavsiyeler?

 
siz spor yapmayı durdursanız da vücut içeride çalışmaya devam ediyor çünkü. o yüzden sporu sonlandırır sonlandırmaz terleme bitmiyor. sanki aktivitye devam ediyor gibi vücut metabolizmayı çalıştırıyor.

spora başlamadan önceki ısınma gibi, egzersizle soğuma yapılabilir. ya da bir miktar bekleyip vücudun yeniden rölantiye geçmesi beklenebilir. sonra duşa girer kurulanırsanız tekrar terlemezsiniz.
  • kibritsuyu  (01.10.23 19:19:27) 
@kibrit aslında soğuma falan da yapıyorum antrenman sonrası.

denemedim ama duşu soğuk alsam faydası olur mu sizce?
  • Lubb  (01.10.23 21:22:20) 
Bunun tek caresi evde dus almak. Bazi kisiler terlemeye daha meyillidir.Vucudunuzla inatlasmayin.Spordan sonra ustunuzu degistirin rahat rahat evde alin dusunuzu


  • turkuaz  (01.10.23 22:50:55) 
spor bitince kurulanıp bir süre duş için bekleseniz?
Duş sonrası terlemeniz ne kadar devam ediyorsa, o sürede beklemelisiniz belki de.
Bu havalarda çarpılmayın
  • cccbehzatccc  (01.10.23 23:12:22) 
Soğuk veya sıcak almanın terlemeye bir faydası olmuyor. İlk anda rahatlatıyor ama giyinince terleme devam ediyor.


  • kibritsuyu  (01.10.23 23:50:00) 
Üstü değiş evde duş al +1


  • playing star again  (02.10.23 00:56:54) 
[]

Atlet (iç çamaşırı olan)

Atlet giyer misiniz?

Yazın çok sıcak olduğu zamanlardan bahsetmiyorum. Onun dışında genel olarak?

Neden giymezsiniz ya da neden giyersiniz ?

 
giymek faydalı, özellikle ter emme/soğuğa karşı katman olarak değerli, sentetik giysilerin tene değmesini de azaltıyor

migrostv.migros.com.tr
www.otsicgiyim.com
  • azeroth  (24.09.23 12:06:14) 
Hep giyerim.

1. Bir yaz atletsiz uyuyordum. Böbrek ağrısı olarak döndü. Dertsiz başıma dert almıştım.

2. Terleyince çıkarıp atabiliyorsun. Tişörtü terleyince çıkarıp atarsan bir ayda yıkanmaktan mahvolur.

3. Terin tişörte ıslaklık olarak geçmesi kötü bir görüntü.
  • dissendium  (24.09.23 12:09:33) 
tshirt’ün altında çok kötü görünüyor, sırf bu yüzden bile giymem. yazın zaten giyilmez de kışın da sadece tshirt ile çıkmıyoruz, onun üstüne bir ya da birden fazla katman giyince en alta bir de atlet anlamsız geliyor bana.


  • orient blue  (24.09.23 12:12:05) 
yazları hariç giyerim. soğuğa karşı fayda sağlıyor. ekstra bir katman a-oluyor


  • paintov  (24.09.23 12:12:46) 
atlet işi tamamen bir alışkanlık. eskiden hep giyerdim (yazlar hariç tabi) giymeyenler nasıl yapıyor anlayamazdım o kadar elzem gelirdi. o sarıcılığı tutuculuğu falan olmadan bir kış geçirmeyi düşünemezdim yani. sonra bir bıraktım aslında hiçbir gereği olmadığını tamamen alışkanlık olduğunu farkettim. yani şu anda giymiyorum çünkü gerek yok.

şunu da belirteyim eskiden hayatında hiç spor yapmamış epey zayıf birisiydim. yetişkin bir erkeğin ne kadar az kas kütlesi olabilecekse o kadar az kas kütlem vardı sanıyorum. bir dönem düzenli spor yapmaya başladım ve en azından hala yağ kas oranı açısından kaslı veya fit denecek kıvamda olmasam da ortalama veya ona yakın bir erkek seviyesine geldim kas oranı açısından. sonradan okuduğuma göre kas kütlesi yağdan çok daha fazla sıcak tutuyormuş insanı ve üşümeyi azaltıyormuş. atleti bırakışım da o döneme denk gelmişti etkisi vardır belki.
  • semaforo de medianoche  (24.09.23 12:33:24) 
Eskiden hep.

Artık hiç.
  • baldan kaymak  (24.09.23 12:37:05) 
Atlet formunda olanları en son lisede giymişimdir. Kışın sweatshirt falan giyince altına eski tişörtlerimden giyiyorum. Gömlek falan giymem gerektiğinde bi şey giymiyorum pek.

Yazın da çok terleyen biri olmama rağmen atleti hiç denemedim ve bilmiyorum tişörtün içine ıslak ıslak atlet giysem rahatsız eder gibi geliyor.

Hem çirkin olduğu için giymiyorum hem de çok ihtiyaç hissetmiyorum genel olarak. Mesela böyle yaşlı hocalar beyaz gömlek içine atlet giyince o atlet görünür ya. O görüntü aşırı çirkin geliyor gözüme.
  • nundu  (24.09.23 12:39:09) 
Yaz kış hep giyerim. Yüzde yüz pamuk, hafif, ince ve fitilli tarzda olanından. Resmen ihtiyaç, zorunluluk bana. Tişört altına da giyerim. Sıcak havalarda da giyerim.


  • yadigar  (24.09.23 12:40:42 ~ 12:41:45) 
Her zaman giyerim. üstteki cevaplarda da belirtildiği üzere ten ve üst giysi arasında tampon görevi görür . Kullanışlıdır.


  • diyecevaplandı  (24.09.23 13:13:51) 
Gömlek ile evet. Önceden kafaya takardim ama açık söyleyeyim yaş geldikçe nedense daha erkeksi geliyor bilmiyorum. Evli adamim zaten ne göğüs kılım varmış ne atlet varmış böyle son yıllarda çıkan şeyler umrumda degil.

Bu arada gömlek altına giymeyi şundan da severim; atletin dokusu gömleğe göre daha yumuşak bu sebeple tenime gömlek degmesinden daha iyi oluyor.
  • logisticsmanager  (24.09.23 13:21:53) 
hep giyerim, giymezsem tuhaf hissediyorum.


  • baldur2  (24.09.23 13:34:46) 
Hic giymem. Soguk sicak farketmez. Cirkin ve klostrofobik buluyorum. Kisin ev sicak, araba sicak, ofis sicak, restoran/bar sicak... Ne gerek var.


  • thetruenorthstrongandfree  (24.09.23 15:49:55) 
beyaz kıyafetlerle tshrtgömlek gibi kesinlikle giymem.
atletformunun belli olmayacağı daha çok lacoste tarzı tshrtlerle giyerim araba kullanırken sırt çok terliyor.
kışın sadece tshrt üstü sweet vs vs.
  • jamswety  (24.09.23 19:07:24) 
yaz-kış giyerim. kıyafetlerimi de iyi kumaştan almaya çalışırım o sebeple atletim tampon olsun çabasında değilim ama alışkanlık herhalde. rahat edemem atletsiz.


  • dilhun  (24.09.23 21:14:22) 
Yazın giymem, atlet niyetine ince askılı budy, üşümemek için. ille üşüyorum.


  • gadlemler  (25.09.23 23:26:41) 
[]

Yeni şehirde arkadaş edinme

Selamlar :)

Yeni bir şehirde sıfırdan arkadaş edinme yöntemleri nelerdir?

Bazı yöntemlerim vardı doğal kendiliğinden gelişen ilk defa şehir değiştirmiyorum ama o zamanlar ortamlar, durumlar, yaşlar farklıydı her zaman işlemeyebiliyor.

İş hayatım ile sosyal hayatım aynı grup olmamasını tercih ederim. İşi geçelim yani.

Hedef kitle yaş aralığı 27-35 aralığı.

Şahsi görüşüm: Genç-yetişkin grubu ile sıfırdan sosyalleşme konusu biraz farklı gibi bence. Bu yaş aralığı ya evlenip sosyalleşmeyi azaltıyor ya tamamen başka hedeflerle yok oluyor falan filan. İş dışı çevre bu yaştan sonra bir çok detay unsurun doğru zamanda doğru yerde denk gelmesine bakıyor gibi ve bunu da denk getirmek zor sanki? Kimsenin kimseyle kaybedecek vakti yok, deneme sabrı yok ve farklılaşan hayat anlayışları var.

Okuyan cevap yazan herkese teşekkür ederim :)

 
şehriniz neresi bilmiyorum ama bulunduğunuz yerlerdeki gönüllü kuruluşları araştırın. koşulsuz yardım eden insanlarla bir şeyler yapmak için uğraşmak güzel arkadaşlıklara vesile olabilir


  • bahçedekisandal  (19.09.23 14:40:52) 
ben parkta gitar çalarken ve ingilizce kursunda takılırken tanıştım yeni arkadaşlarla


  • ananiyimioguz  (19.09.23 14:46:19) 
Bumble BFF denenebilir söylenenlerin haricinde


  • mirafiori  (19.09.23 23:18:53) 
Hobi varsa kolay , yoksa zor .


  • dunyatuhaf  (20.09.23 22:36:02) 
[]

Tesisat soruları

İki soru:

1) Çamaşır/ Bulaşık makinesinin bağlı olduğu musluklar (döndürmeli tip musluk) sonuna kadar açık mı durmalı yoksa kısık falan mı? Hangisi doğru kullanım makineyi bozmamak adına?

2)Çamaşır makinesi çalışırken giderden bazen biraz su geri geliyor. Sorun ve çözüm nedir?

 
1. ben sonuna kadar açıyorum, mantıken en açık konumda olması lazım. makine zaten ihtiyacı olduğu kadarını alıyor.

2. giderde bir yerlerde tıkanıklık var demek bu. ya da gidere birden fazla boru bağlı ise biri fazla girip üstü tıkıyor olabilir.
  • shadowfollower  (08.09.23 14:36:45) 
2. Sorun bende vardı. Bir yerden sonra gelen su gitmemeye artmaya başladı ve taştı. Borular tıkanmış meğer. Yönlendirmiş olmayayım ama bir gider açıcı alıp dökebilirsiniz önlem olarak.


  • ruhen hastayim ben  (08.09.23 14:37:01) 
1) fark etmez, su kısık da olsa makine girişindeki su sayacı sayesinde ihtiyacı kadarını alıyor. musluğun açık ya da kısık olmasının basınca bir etkisi zaten yok, açık bırakabilirsiniz herkes gibi.

2) makine gider hortumu çok ileri itilmişse bazen kendi yönünde gideri tıkıyor, hortumu biraz geri çekip deneyin.
  • John Bloor  (08.09.23 15:11:40) 
[]

Çalışma hayatı ve spor

Haftaiçi 9-6 iş durumunda düzenli sporu haftaya nasıl entegre edebilirim?

*Özellikle yemek yapma,yeme, sindirme, açlık tokluk, saat konularını da düşünürsek.*

A) İş çıkışı yemek yemeden spor mu? -- (salon doluluk oranı yüksek tabii o saatler. o kötü)

B)İş çıkışı ev yemek yapma yeme 2 saat bekleme sonra spora gitme -- (resmen uyumadan önce spor yapmak gibi bir şey oluyor bu da)

C)İş öncesi sabahtan yapıp olayı bitirme -- (zen modu bu çok zor tabi)


Spordan kasıt: çeşitli cardio disiplinleri ve ağırlık (başlangıç seviye)


Bonus soru: başlangıçta kaç gün gitmek iyidir haftada?

 
A ya da c.
A olursa spordan önce bir şeyler atistirabilirsiniz. Yemek gibi yemek yemediginiz sürece sorun olmaz.

B işlemiyor. Yemek yedikten sonra uyku geliyor falan filan.
  • logisticsmanager  (07.09.23 20:51:01) 
Gereksiz hesaplar yapıyorsun düşüneceğin en son şey bunlar. Öncelikle süper bi bilgi vereyim antrenmanda kullandığımız kas karbonhidratları bir gün önceki gün yediğimiz yemeklerden gelir, bu bilgi çepte. Akşam iş çıkışı antrenmana gideceksin, antrenmana gidene kadar kahvaltı yaptın öğle yemeği yedin arada bir şeyler atıştırdın, o da kan şekerini dengeleyip antrenman psikolojini düzenledi, bu bilgi de cepte. Akşam antrenmana gidip antrenmanı yaptın 1 saat, eve geldin yemeğini yaptın ya da haftalık olarak hazırlayıp böldüğün yemeği yedin, yemek yemenin saati önemli değil ister akşam dokuzda ye ister gece birde hepsi olur, ben 2-3 sene gece 1 gibi yedim, yediğin yemekle uyku saati arasına 1 saat koy yeter. Neyse, yemeğini yedin, yani ertesi günkü antrenmanın enerjini yükledin o da tamam, bitti gitti işte.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (07.09.23 21:08:31) 
b yi yapıyorum 2 senedir.

7 de evdeyim 8 gibi yemeği yiyorum 9.30 spor 11.30 dönüş duş derken 00.00 uyku 07.45 uyanış.

hayat dersen işte..
  • garavel  (07.09.23 23:11:24) 
Eger bu spor isini kisa vadeli olarak gormuyorsan A. C herkese uymaz, cok saglam bir disiplin ister.Cok zordur


  • turkuaz  (07.09.23 23:47:16) 
salon 6'da açılıyorsa 5'te kalk. ama bunun için de akşam 9'da yatman gerek. bir de ev-salon-ev-ofis-ev yolculukları olacak her gün.

çok zor bir durum be düşman başına...

bu arada pazartesi-çarşamba-cumartesi-pazar giderdim ben olsam. haftada dört gün hakkını verirsen yeterli ve bu planda iki ofis günü telef oluyorsun sadece.
  • alperz  (08.09.23 06:33:51) 
Ben ilk başladığımda haftada 3 spor yapıyordum. 2 sefer iş çıkışı, 1 sefer de haftasonu bir gün.

İş çıkışı spora geçmek en mantıklısı ancak aç karnına spora geçilmez. Örneğin 19:00 da başlıyorsan 17:30-18:00 civarı mutlaka birşeyler yemiş ol. Bu yemek yoğun karbonhidrat, yağ içermemeli; şekerli ürünler de tüketme. Pratik olsun diye diyorum; dardanelin ton balıklı-mısırlı-enginarlı ürünleri var onlardan tüketebilirsin. Biz ofisin yan tarafında bazen de uygun fiyatlı tavuk-pilav yapardık.

B seçeneği olabilir ancak yemeğini önceden yapmış olursan. Bir de ev-iş-spor salonu nasıl bir mesafe aralığında onu bilemiyoruz. İş çıkışı 1 saatte eve mi geçiyorsun, evden çalışıyorsun ve spor salonun çok yakında mı (benim 1 sene boyunca öyleydi)

C seçeneğini yapan arkadaşım var. Tabi yapması zor, erken kalkmakla ilgili sorunun olması lazım. Yine de yapılabilir.


Bence en makulu revize ettiğim şekilde A seçeneği.

Başlangıçta haftada 3 gün bence makul. 1 seansı haftasonuna alırsın üstteki sorunların hiçbiri olmaz. Baktın haftaiçi çok sıkıntı oluyor, haftasonu 2 kez spor yaparsın
  • Lethe  (08.09.23 08:54:04 ~ 09:13:26) 
[]

Belediye SMSleri

Ta eskiden yaşadığım bir belediyeden ara ara smsler geliyor belediye başkanının yazdığı kutlama tebrik smsleri.

Nerden nasıl aldılar numaramı onu da bilmiyorum. Smslerde iptal için vs bir şey de yazmıyor.

İYS de baktım orda sadece ticari şirketlere verilen sms izinleri var.

Ben bu belediye başkanın smslerini nasıl keserim. Saçma çünkü orda yaşamıyorum.

Teşekkürler.

 
Belediyenin çağrı merkezini arayıp şikâyet edebilirsiniz. Bende işe yaramıştı. Baktınız olmuyor cimer'e de yazabilirsiniz.


  • bhhs  (26.08.23 23:14:19) 
[]

Yemeği aç karnına mı yapıyorsunuz tok karnına mı?

Sb.

Aç karnına yemek yaparken yemek yapma sürecinde ordan burdan malzemeden otlanarak nerdeyse doyuyorum ve yaptığım yemeği çok az yiyorum. Hem de aç olduğumdan canım çeken heves ettiğim yemeği.

Tok karnına da insanın yemek yapası gelmiyor. Hem canı istemiyor hem de yapınca da yenmiyor.

Saçma sapan durumlar.

Sizde nası?

 
Yemeğin zahmetine göre değişiyor. Önden hazırlık istiyorsa önceki akşamdan veya sabahtan bir kısmını bitirmiş oluyorum. Yemek yeme saatime göre de son hazırlıkları planlıyorum.

Ben yemek yemek için acıkmayı beklemiyorum. Akşam yemeği için bir saatim var ona denk gelecek şekilde pişiriyorum.
  • ruhen hastayim ben  (26.08.23 14:45:17) 
Aç karnına.


  • Amaranta ursula  (26.08.23 14:51:06) 
aç karnına yapıyorum. yaparken bir şeyler yemiyorum zaten yiyeceğim mantığıyla, canım da çekmiyor açıkçası.


  • black holes in the sky  (26.08.23 15:41:37 ~ 15:42:11) 
Aç karna yaparım, yemek tamamen bitmeden tadına bile bakmam, tamamen bitmemiş hâli hiç canımı çekmez.


  • psipsipsi  (26.08.23 16:08:01) 
İşten geldiğimde aç olduğun için mecburen aç karnına :D

Ama haftasonu ne aç ne tok, tokken aklıma gelmiyor zaten. Böyle "şimdi aç değilim ama yesem de yerim" modundayken başlıyorum.
  • akhenaten  (26.08.23 17:01:44) 
[]

Kediler mobilya canavarı mıdır?

İhtiyaç sahibi bir kedi arkadaş sahiplenerek kedi ev arkadaşı edinme niyetim var. Win-win bir durum olacak yani aramızdaki ilişki.Lakin tecrübesizim. Araştrıyor öğreniyorum önce.

Mobilyalarım da yeni açıkçası. Alırken sormadım valla kumaşını falan uygun mu kedili eve diye.

Kedilerin mobilyaları tırmalama durumlarına dair bir sürü şey duyuyorum. Yok "bizde bir koltuğu haşat etti ona verdik.", yok "hiç sorun olmaz öğrertirsin aparatlar var alırsın" vs vs.

Tecbüreizliğimden kaynaklı soru işaretlerimi biraz olsun aydınlatacak var mı?

Teşekkürler.

 
Malınız size bu kadar kıymetli geliyorsa kedi sahiplenmeyin derim. Sonuçta insan aklı olmayan bir hayvancağız bu; perde de çizer, mobilya da çizer, yeri gelir sağa sola tuvalet ihtiyacını da giderir.


  • koskoca kirpi  (26.08.23 13:49:16) 
Mobilyaları düşünüyorsan kedi işine hiç girme, tamamen şans.


  • mirty  (26.08.23 13:49:29) 
Canavarı demeyelim de eğer kumaşı hoşuna gidere, pençeleri geçirip sivriltebilirse baya yıpratır koltuğu. Diğer türlü çok bir zarar vermiyorlar mobilyalara. Ama tabi buna takılıyorsanız yukarıdaki yorumlara katılıyorum; bence de gerek yok, sahiplenmeyin.


  • salihdt  (26.08.23 14:06:40) 
yorumları ofansif olarak algılamayın kedilerle ilgili gerçekler bunlar yeri geliyor evde 5 yaşında çocuk beslemekten daha fazla dikkat etmeniz, evin veya eşyaların durumunu kedilere göre değiştirmeniz gerekiyor bazen öyle akıl almaz yerlerden sahibine maddi zarar yada kendilerine sağlık sorunları açıyorlar.

örneğin elektrik süpürgesinin toz torbasını yırtmışlar fark etmeden kullandığım için elektrik süpürgesinin motoru yandı, yeni torbasız süpürge aldım onun filtre süngerini parçaladılar.

bir tanesi buzdolabın üstünde yatarken görmedim buzluğu açmamla kedi hemen yandaki bulaşık makinasının açık kapağındaki bıçak ve çatalların üstüne düştü hafif sıyrıkla atlattı

evde bilgisayar toplarken anakartın cpu yuvasına basıp pinleri yamultu.

kısaca baya masraflı hayvanlar.
  • Sir Anthony Hopkins  (26.08.23 14:39:56) 
Kedisine göre değişir kimi kedi gerçekten tazmanya canavarı gibi fırtına estirirken kimisi biblo gibi duruyor.

Koltuğa gelince kumaşına çok bağlı, eğer böyle tırmalanacak cinsten bir kumaşsa evet efendi olanlar bile bi taktırır tırnağı. Engellemek mümkün mü meh başka opsiyonlar sunarak azaltılabilinir ama siz uyurken kedi kafasına göre takılıyor gece sonuçta o da var.
  • hedep  (26.08.23 17:14:25) 
Bizim kedi yüzünden evde perdeden halıya, koltuktan kanepeye her şeyi değiştirdik. Hoşlarına gideni direk gebertiyorlar.


  • en bi orijinal  (26.08.23 20:01:00) 
Ustekki arkadaşın yaşadığı talihsiz serüvenleri yaşamadım

Benim kedi kanepenin kolcagini mahvetmisti, diğer bazali kanepenin ise kumaşını yırtıp içine giriyordu. Dolaşırken saksıları devirirdi, büyük saksıların içinde uyurdu, çişini yapardı. Halıyı da çok tırmalardi. Perdeye bir şey yapmadı galiba hiç.

Sonra başka bir eve taşındım, kolcaksiz bir koltuk aldım, altı boş bir kanepe aldım. Onları hiç tirmalamadi, evde çiçek yok. Halıyı tirmalamiyor arada gerinirken yaptığı zaman da kızıyorum. Bunun yanında eve 3-4 tane tirmalama tahtası, aracı gereci koydum, gidip onları düzenli tirmaliyor. Kendim de tırnaklarını kesiyorum. Yani kedi hep geldiği gibi gitmiyor davranışları değişiyor zamanla. Şimdi mesela saksı almayi düşünüyorum.
  • sanguine  (26.08.23 21:30:44) 
Editleyemiyorum şunu da söyleyeyim, isterse her şeyi mahvetsin, odanın ortasına sicsin, yine de ondan vazgeçmem. Ne yaparsa yapsın. Ben onu gerektiği zaman sözlü olarak uyarıyorum, anliyor da valla. Hayvanın yaşayacağı şurada kaç yıl, onun konforu için her şeyi yaparım, yapıyorum. Mobilyayı tirmalayacak diye asla ondan vazgeçmem. Benim başıma gelen en güzel seylerden birisi kedim.

Ayrıca ev arkadaşım, yani zamanla gerçekten uyum sağlıyor, neye kızıyorum neyi sevmiyorum biliyor. Adıni söylemem yetiyor. Bı de Kediler genel olarak 3-4 yaşından sonra sakinliyor. 15 saat uyuyor zaten hayvan, ben evdeyken de kudurmak istiyor haklı olarak.
  • sanguine  (26.08.23 22:25:48) 
[]

Robot süpürge marka/model kıyaslamaları

Ayırdığım bütçe dahilinde şunlar arasınsa kaldım:

- Roborock S6 Pure

- Roborock Q7 Max

- Xiaomi Mop 2 Pro

Kıyaslama yaparsak sizce hangisi daha mantıklı bir alışveriş olur?

Bunların hepsi istasyonsuz bu arada.

Ek soru: istasyon çok çok fark ettiriyor mu?

 
[]

Robot Süpürge Önerileri?

Selam arkadaşlar, Robot süpürge konusunda tecrübeleriniz nelerdir?

Tavsiye eder misiniz? Önerebilieceğiniz marka/modeller nelerdir?

Pişman olmayacağım bir marka-model arayışındayım.

teşekkürler ve iyi pazarlar dilerim.

 
Orta: Roborock s5 Max. Sorunsuz olarak duydum hep. Kendim de kullanıyorum.
Uygun fiyat: Mi Robot Mop 2 Pro. Pek çok insan kullanıyor ve tavsiye ediyor.
Ah keşke alsaydım: Roborock S6 Max V (Temizliği diğerleriyle benzer ama kameradan evin içini gözetleme imkanı sunuyor)
Orta-üstü: Roborock S7: Çünkü mopu titreşim yapıyor, daha iyi siliyor. Halı üstüne çıkarken mopu biraz kaldırıyor halıyı ıslatmamak için

Ek bilgi: Evinizde gezin. Etrafta kablo, yerde robotun takılacağı terlik, kilim, ıvır-zıvır var mı diye bakın. Eğer varsa onları toplamak büyük dert oluyor. Robotu çalıştırmaktan vazgeçiriyor bazen.
  • michael_knight  (13.08.23 14:02:18) 
Xiaomi Mi Robot Vacuum Mop 2 Pro aldım, bir haftadır kullanıyorum.
övüldüğü kadar varmış. tek sorun, saçaklı halılara takılabiliyor, bazen kendini kurtarıyor bazense müdahale etmek gerekiyor ama genel anlamda çok memnunum.

  • MtKrt  (13.08.23 23:37:17) 
[]

djlerin ne yaptığını anlatır mısınız?

canlı set bir konserde djler mixlerini o an orda mı yapıyor?

daha önceden hazırlanmış bir parça çalıyorlar mı?

ve en önemli sorum:

o kadar tuşlara yapılan hareketlerin yüzde kaçı şov yüzde kaçı işlevsel?

 
bütün mixler elbetteki önceden yapılmış ve hazır bir halde.

dj'in yaptığı şey kalabalığın ve kitlenin durumuna göre
parçayı uzatıp kısaltmak
geçişleri sağlamak
ek müzikler eklemek
ilave sesler ile çoşkuyu uzatmak
vb

çünkü her kitle başka bir davranış gösterir. kimisi hemen havaya girer, kimi sona doğru kimiside ara ara çoşar.

dj'in görevi çoşku anına getirip o seviyeyi en uzun süre tutabilmek aslında.

o sebeple hızlı hızlı parçaları da geçebilir. uzatabilir de.

tabi bu olması gereken. aslında play'e basıp 2 saat instagramına baksa yine herşey akar gider.
  • duyurukullanıcısı  (03.08.23 19:45:35) 
Üstteki cevap+1
Ek olarak tüm şarkılarını baştan çalan dj'ler de yok değil. Stephan bodzin çok sevdiğim bir elemandır. Özgündür. Çoğu şarkısının live versiyonunu daha çok beğenirim. Kendine özel yaptığı cihaz ile icra eder müziğini.
youtu.be

Birden fazla enstrüman çalıp, loop a kaydederek müzik yapan dj'ler de vardır. Onları dinlemek de oldukça keyiflidir. Fkj gibi.

youtu.be
  • hasmetizm  (04.08.23 10:03:43) 
live ve dj set diye ikiye bölünüyor performanslar.
zaten bi afişte yazıyor genelde bunlar.

maalesef dünyada live çalan dj'ler türkiyede büyük ihtimal daha ucuz diye dj set çalıyor.
adından da anlaşılıyor fark, yukarıda açıklanmış.
  • patronaj1  (04.08.23 10:27:18) 
Sanırım burada birkaç kavram kargaşası var önce onları giderelim.
Dj ve Prodüktör diye esasen iki kavramdan bahsedebiliriz. DJ mevcutta birileri tarafından yapılmış şarkıyı çalan kişi, Prodüktör ise o şarkıyı yapan kişidir.
Gelelim DJ set kavramına. 2 saatlik bir performansta ortalama 20 civarında parçanın potpori şeklinde birbirine bağlanarak çalınmasına diyoruz. Buna terminolojide mixing denir. Mix aynı zamanda prodüksiyonda da kullanılan bir tanımdır ama ona burda girmeyelim. Bu potpori işi performans içinde %90 canlı yapılır. Yani sadece bir parçadan diğerine geçme işi. Parçanın tamamen yaratılması değil. Yaratma işi stüdyoda prodüktörler tarafından yapılır. Ha kişi hem prodüktör hem dj de olabilir bkz david guetta. Kafayı karıştıran dj'in performans esnasında iki parçayı mixlerken kullandığı extra sample, efekt ve tekniktir. Parça temelde aynıdır ama sanki remixlenmiş gibi olur. Bunu da son dönemde james hype örneğinde net görebiliriz.
  • FT5  (19.09.23 15:50:57) 
[]

Bir takım çıkmazlar

-psikologa gitmek istemiyorsunuz orası kesin. (psikologlar gelip kızmayın lütfen zaten kötüyüm)

-psikaytra gidince de ilaç yazılmasını da istemiyorsunuz. kullanmazsınız.

-toparlamanıza yardımcı olacak sosyal çevreniz yok. bu yüzden ortamınız yok. arkadaşınız az ve olan da uzaklarda.

-bazı şeyleri konuşamıyorsunuz, paylaşamıyorsunuz, buraya bile yazamıyorsunuz her şeyi.

-özetle hayatsız bir çöpsünüz. işte mutsuz mutsuz çalışıp bir umut arıyorsunuz.

-ama artık patlayacak gibi oluyorsunuz, kendinizden, hayattan, toplumdan kopmak üzeresiniz, tutunduğunuz bir iki umut var iken onların da hayal kırıklığı olma olasılıkları olduğunu fark ediyorsunuz. tahammülden yorulmuşsunuz özellikle kendinize. kendinizden nefret ediyor en başta kendinize sonra da herkese külfet olduğunu düşüyorsunuz.

ne yapardınız?

sanırım ilk iki maddeden dolayı tedaviye kapalılık durumu çıkıyor. doğrudur. bu da ayrı bir sorun ama işte o yüzden soruyorum ya ne yapılabilir?

evet spor dışında.

teşekkür ederim.

 
Hayatı bu kadar önemsemememiz lazım. It's just a ride. Anlattığınız kadar kötü bir hayatınız yok muhtemelen. Alt tarafı insanız neden kendimizden nefret edelim? Neden başkasına gösterdiğimiz şefkati, anlayışı kendimize göstermeyelim?

Ama biz ne kadar bir şeyler söylesek de ikna olmayacaksınız muhtemelen. Ben de kendimden biliyorum.
  • playing star again  (02.08.23 00:24:30 ~ 00:35:12) 
Evet bir çıkmaza girmişsiniz duruma bakılırsa o kesin ama çözümlere de kapalısınız. Kendi bildiğiniz yöntemlerle halletmek istiyorsunuz fakat sanırım siz de içten içe biliyorsunuz ki bu tek başınıza çözebileceğiniz bir şey değil belli bir noktadan sonra. Ve anladığım kadarıyla o noktayı geçmişsiniz.

İçinde bulunduğunuz derin mutsuzluktan dolayı uzun süren uykusuzluk hali oluyor mu? Eşlik eden, içinizi ezen ağır bir keder hissiyle? Hafif uykuya daldığınız zamanlarda da hıçkırarak uyanmalar, insan içinde iki kelime ama gerçekten iki kelime konuşacak gücü bulamamak, insanlarla, sevdiğin insanlarla dahi bir araya gelmekte zorlanmak, yolda yürürken bir kaldırıma yığılma isteği ve hüngür hüngür ağlama isteği ve hatta bağırma isteği, inanılmaz bir boşvermişlik, hayata karşı kayıtsızlık, geleceği planlayamama, herhangi bir şeye odaklanamama, önceden sevdiğiniz iyi gelen aktivitelerin, hobilerin bile bir noktadan sonra iyi gelmemesi gibi şeyler, uzar gider...

Ben çok uzun süre direndim, uzun süren bir buhranın ardından o noktayı geçtiğimi şöyle anladım. İş yerinde anksiyete krizi yaşadığımda. İş arkadaşımla konuşurken ve hiçbir şey çaktırmamaya çalışırken kalkıp odama gitmeye çalıştım fakat ayağa kalktığımda ağzımdan çıkan tek cümle "ben iyi değilim galiba" oldu ve koltuğa yığıldım.
Ondan sonra işte terapi almaya başladım. Öncesinde zaten bir ilaç geçmişim vardı ama terapi noktasında direniyordum. Tek başıma baş etmeye çalışınca işte sonuç böyle oldu.

Üzgünüm ama gerçekten çözüm sadece tedavi. Bence direnmeyin daha fazla, soluğu bir psikologta alın. O sizi yönlendirir zaten
  • bir fincan kahve ile film izlemek  (02.08.23 01:53:22) 
Spor ölçeğine kadar inerek olası çözüm yöntemlerinin hepsini bir bir elemişsiniz her satırda.

Sizi daha iyi bir hale getirecek mümkünse kendiliğinden gerçekleşecek sihirli bir çözüm arıyor gibisiniz. Ancak gerçeklikten kopmamak önemli, böyle bir çözüm yok. Olsa hepimiz bunu uygulardık değil mi?

Bir aşamada yukarda reddettiğiniz yöntemlerden birine hazır hale geleceksiniz, o noktaya ulaşana kadar kendinize biraz "saçmalama alanı" açın.

Örneğin eğlence metotlarını küçük mü görüyorsunuz? Öyle yapmayın, gerekirse salak saçma gördüğünüz dizi film türlerine, müzik akımlarına bakın. Kendinize göre şekillendirebilirsiniz. Farklı bir şeyler bulun yani, bir şey bulmaya çalışmayın ama rastgele dolanın. Beğenmediğiniz şeyi beğenmeyin, beğendiğiniz şeye de "ulan ben bundan mı zevk alıyorum" demeyin.

Bütçenize göre her ay bir şeyler yapın, yine seçiçi olmayın sadece yapın. Başka insanlar ne yapıyorsa bir görün.

Bu tip şeyler sizi meşgul ederken sorunlarınızı tespit edin, neden bu durumdasınız, neden bu durumdan çıkmak istiyorsunuz, nasıl başladı? Nasıl pekişti? Değiştirebileceğiniz ve sizin elinizde olan şeyler mi yoksa daha genel ölçekle alakalı sizin dışınızda gelişen kötü gidişatlara bağlı kısmen kabullenmeniz gereken sorunlar mı bunlara kafa yorun.

Bunlara kafa yorarken kafanıza birçok soru gelecek ve muhtemelen işin içinden çıkamadığınızı hissedeceksiniz. O zaman bir uzman desteği almaya daha hazır olabilirsiniz.
  • akhenaten  (02.08.23 09:36:54) 
Merhaba mesaj attım size


  • hasmetizm  (02.08.23 10:38:46) 
diyorsunuz ki " ben acım, ama yemek yemek istemiyorum, bana enerji verecek sıvı besinler de tüketmek istemiyorum. ama karnımın doymasını istiyorum. açlığımı gidermem için ne yapmam lazım?"

yapmak istemediğiniz şeylerin probleminizin çözümü olduğunun siz de farkındasınız
  • yemrem  (02.08.23 10:40:34) 
eğer kendinizde kitap okuyacak motivasyonu sağlayabilirseniz bir sıfırdan büyüktür diyebiliriz.

şu kitaplar fayda sağlayabilir;
Iyi Hissetmek - David Burns
Hayatı Yeniden Keşfedin - Jeffrey E. Young
Psikonet yayınlarına da göz atabilirsiniz.

ayrıca şunlar veya benzeri kanalları izleyebilirsiniz;
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com

ama bunları okusanız da, izleseniz de eninde sonunda iyi bir terapist bulmanızda fayda var. sevgiler.
  • Phoebe  (02.08.23 14:08:43) 
[]

İş ortamı, insanlar, mekanlar vs.

Soru şu :
İş ortamınızdan memnun musunuz? evet ise neden? hayır ise neden?

----------

Sorunun Detayı şu :
Gün boyunca iş yerinde muhattap olduğunuz insanların kendisinden, muhabbetiden, doğal olarak bulunduğunuz iş çevresinden ve iş yerinin olanak ve fiziki ortamından memnun musunuz? tatmin oluyor, size fayda katıyor ya da en azından pozitif bir ruh haline çoğunlukla erişebiliyor musunuz gün sonunda?

---------

Soru olmayan ise şu :
yaptığınız işin kendisinden memun musunuz? bunu sormuyorum çünkü bazen para kazanmak için ya da belli başlı hedefler için bazı şeylere katlanmak gerekebiliyor. sevdiğimiz bir iş olabilir işin kendisi güzel olabilir vs. bunda sorun yok.


teşekkür ediyorum okuyan ve cevap verecek olanlara şimdiden.

 
1-acayip memnunum.

2-evet. Cok iyi yöneticilere ve ekip arkadaşlarına sahibim. Olanak/fiziki ortam; ofis kiralik, yenilenmesi için sahibi olan sirket ile görüşme var. Kabul ederlerse yenileme, arac sarj sistemleri ve güneş panelleri koyma gibi planlar var. O olunca daha iyi olacak ama su an genel fiziki olaraktan mutlulugum 8/10 sebebi de acayip güzel manzaram var orman/dag manzarali.

3-evet cok memnunum. Sürekli değişiyor, sürekli ya yeni sirket alınıyor ya da yeni fabrika yeni tedarikci yeni ürün vs. Direkt fabrikada olsam sıkıcı olurdu ama ürün grubunun emea tedarik zincirindeyim, haliyle yeni üründen yeni fabrikaya yeni depoya yeni müşteriye vs her şeye temasim var.

5-10 bin euro fazlasini kazanabilirim (yillik) ama kariyer gidisatim için buradayim (her 2-3 senede bir yükseldim). Çok fazla firsat var.
  • logisticsmanager  (30.07.23 21:07:25) 
Memnunum ortamdaki çoğu arkadaşım çok eski arkadaşım yada 10 senelik geçmişimiz olanlar o yüzden her türlü işi goygoy yaparak yada ciddi olarak paslaşarak yapıyoruz


  • basond  (30.07.23 21:44:25) 
Ortamdan memnun değilim. Fabrikada üretim mühendisiyim. Ekstrüzyon presleri var. Sıcaklık, ses yüksek. Aydınlık bir ortam değil. Daha güzel bir ortamda çalışmak isterdim tabii ki. Pozitif kısmı sadece şöyle oluyor. Koca fabrikaya bakıp ben burada bir şey üretilmesini sağlıyorum, koca fabrikanın yönetimine katkı sağlıyorum dediğimde oluyor. Çünkü gerçekten kolay değil. Müşteriye gidene kadar bin tane emek var. Hatta çalıştığım yer Ülker bisküvi fabrikasına yakın. Marketten para verip aldığın bisküvi için insanlar 6'da yollara düşüyor. Bunların arka planını görmek güzel bir şey.

İşten yüzde 50 memnunum. Daha iyisini yapabileceğime inanıyorum. Yani bunu şuna benzetiyorum ben. Bir komando en zor durumlar için eğitim alır. Ama görevde değilken oturup çay içer. Potansiyeli aslında çok yüksektir ama bir şey yapmaz. Bu da öyle. O kadar kafa yorup 50 tane ders geçtim ama yüzde kaçını doğru düzgün kullanıyorsun desen 5'i geçmez.
  • dissendium  (30.07.23 21:51:55) 
1. Memnunum

2. Memnunum
  • ruhen hastayim ben  (30.07.23 22:03:11) 
1-Memnunum çünkü uzaktan çalışıyorum. Bazen acaba ofise gitmek eğlenceli olabilir miydi diye düşünüyorum ama hemen aklımdan çıkıyor.

2- Evet, ilgim ve yeteneklerimle uyumlu bir iş. Ama bazen sıkıldığımi farklı alanlara kaymak istediğimi fark ediyorum.
  • Amaranta ursula  (30.07.23 23:16:15) 
1. Memnun değilim: evden çalışma var ve müşteri toplantısı yoksa yapayalnızsın aşırı saçma bir düzen. Ofise gitsen orada stajyer yeni mezun kaynıyor bu sefer toplantılar için boş yer aramakla geçiyor. Sosyalleşecek kimse de yok.
2. Maaş çok düşük neredeyse asgari ücret iş bulmak çok zor yoksa çekilmez yani

  • ashleybon  (30.07.23 23:26:00) 
Değilim.

Yani insanlık olarak çok iyiler, ama "teknik bilgi / iş becerisi" açısından çok kötüler. Günde 2 saat çalışmıyorum, ona rağmen performans puanlarında falan üst sıralardayım. 1 seneye yaklaşıyor buraya girdiğimden beri, kesin baya köreldim ama haberim yok :) Bu da bizim sektörde başına gelebilecek en kötü şey.

Ofise ayda 1 falan gidiyorum ama ofis mükemmel. İçeride özel aşçı var, barista var, açık büfe kahvaltı var vs. vs. Bi çay bardağı almışlar, ilk gördüğümde 10 dk inceledim, ömrümde o kadar kaliteli cam görmemiştim. Fiziksel olarak baya iyi. Gerçi o kadar para harcamışlar ofise, yine de herkes evden çalışmak istiyor :)
  • plutongezegendegilmi  (31.07.23 22:02:07) 
[]

Akaryakıt Zammı

bu gece mi gelecek yoksa çoktan yansıdı mı istasyonlara.

tank boştu da gelmediyse gidip doldurayım diyorum ama geçmiş olsun mu yoksa?


 
çoktan geldi


  • oekuklu  (16.07.23 13:09:21) 
[]

Bugün Kargolar dağıtım yapıyor mu?

15 temmuz ya hani ne bileyim.

sabah yedide teslimat şubesine gelmiş dağıtıma çıksa elimdeydi hala tık yok da.


 
Evet yapıyorlar. Sabah iki tane teslim aldım.


  • ruhen hastayim ben  (15.07.23 13:03:53) 
[]

Ev seçmece ve emlakçılar hk. tavsiyeler

Beğendimiz muhitlerde emlakçıya gidip kiralık ev soracağız ve yakın zamanda taşınacağız.

Şimdi bu süreçte dikkat etmemiz gereken hususlar nelerdir ?

Emlakçılarla ilişkide ve tutulcak evi gezerken dikkat edilecek/sorulacak hususlar nelerdir ?

Türkiyede insanlara güven konusunda sıkıntıları olan birisiyim o yüzden tecrübeli arkadaşların tavsiyeleri ile bu süreci daha sıkıntısız atlarabiliriz diye düşünüyorum.

 
en az 10 kez taşınmış biri olarak ev işinin şansla ilgili olduğunu düşünüyorum. örneğin emlakçı aracılığıyla bulduğum tutmaya karar verdiğim ev için hem emlakçı hem ev sahibi ile uzun uzun konuştum bi kaç sene önce, kiralar bu durumda değildi, uzun yıllar oturmak istiyorum yoksa başka ev bakayım dedim, elbette tam sizlik ev dediler taşındım 6 ay sonra ev sahibi evi satacağını söyledi, 1 sene boyunca gelen gidenle evin eşyalarımla sürekli fotoğraflarının çekilmesi ile uğraştım.

ya da yine taşındığım evi seviyorken üst kat yan kat komşu gürültüsünden işkence çektiğim zamanlar oldu.

çok saçma sapan ev sahiplerim de oldu çok iyi niyetli olanlar da.

benim için önemli olanlar; evin içinin durumu, özellikle banyo mutfak vs. , eksik vs var ise bu durumun kontratta muhakkak belirtilmesi gerektiği, evin muhiti, gece vakti ulaşımda vs sorun olup olmadığı, komşular da önemli ama bu konu nasıl anlaşılabilir onu bilemiyorum.

en önemlisi ise ev sahibinin tutumu, karşılıklı konuşmada zaten anlaşılabilir biri olup olmadığı az çok belli oluyor, sorunlu ya da tamamen paragöz biri ise ev saray da olsa tercih etmem taşındıktan sonra çok sorun oluyor. eve girer girmez bozulan kombi için günlerce kavga ettiğim ev sahibi de oldu, çok iyi bir insan olduğu için evin bir sürü sorununu giderdiğim halde kiradan düşmediğim ev sahibim de oldu.

bol şans size.
  • hypathia  (15.06.23 14:54:31 ~ 15:40:31) 
Tamamen şans +1
Ev sahibinin de Emlakçının da hiçbir sözüne inanma
Emlak komisyonu için Emlakçıyla, kira için ev sahibiyle pazarlık et
Elektrik, su ve doğalgazın son faturalarını iste ve mutlaka kendi üzerine al ki daha sonra ödenmemiş eski bir fatura için ayazda kalmayasın.
Tüm musluklar, dolap kapakları sağlam mı
İmkanın varsa kombiyi yak, radyatörürlerin tamamının solu ve sağı, üstü ve altı eşit ısınıyor mu?
Islak hacimler öncelikli her yerde gözün tavanda olsun. Akıntı, akıntı izi veya rötüş badana var mı?
Duvarlarda rutubet izi varsa o evden uzak dur.
Çift cephe ev en iyisidir. Mümkün değilse Kuzey illerinde güney ve batı, güney illerinde kuzey ve doğu cephe olmasına dikkat et.
Üst katta okul öncesi çağda erkek çocuk varsa uzak dur.
Merdiven moşluğunun temizliği ve eşya ayakkabı olmaması, apartman hayatını özümsemiş komşu göstergesidir
Bir de sokak başında dikilen işsiz tayfa var mı konusu önemli
  • Mirket  (15.06.23 15:36:41) 
[]

stresli bir dönemden geçiyorum o yüzden serdar ortaç açtım

artık düşünmekten kafam durunca serdar ortaç açtım.
bir rahatlama geldi, yalan yok. fake de olsa mutlu gibi oldum.

müzik zevkim oldukça farklıdır ama sanki iyi geliyor bir tavsiye üzerine deneyeyim dedim.

ama bağımlılık yapmasından korktum eşe dosta anlatamam yıllardır duruşum farklı.

siz de yapıyorsunuz değil mi böyle şeyler?

 
serdar ortaç iyi ya
yapıyoruz

  • basond  (16.04.23 21:17:39) 
Türkçe pop bağımlılık yapıyor maalesef.

Aynı odadayken kardeşim beni bu batağa düşürmüştü yıllar önce. Arada açar dinlerim.

Serdar ortaç - ben adam olmam benden size gelsin :(
  • ruhen hastayim ben  (16.04.23 21:19:33) 
niye "fake" mutlu oluyorsun ki? normal mutlu ol. gayet iyi sarkilari var bence. her turlu yalin, kenan dogulu, emre aydin, murat boz vs o gruptan daha iyidir.


benden gelsin:
www.youtube.com
  • hot potato  (16.04.23 21:26:37 ~ 21:29:38) 
önerileri dinledim teşekkür ederim. valla çıkamıyorum.

"sor" çok iyimiş valla www.youtube.com
  • Lubb  (16.04.23 21:44:52) 
Bende yapıyorum aynı şeyi.
Hatta öneri bile istemeyi planlıyordum.
Uzi,cakal,ben fero veya club müzikleri önerisi isteyecektim çünkü insanın modunu toparlamasına yardım ediyor bu tarz müzikler bir hareket katıyor
  • kararsızataletfilozofu  (16.04.23 21:51:42) 
keske serdar ortac dinleseydim dedirtti cunku ben SEMINCEK fankilap


  • ala09  (16.04.23 22:17:18) 
Serdar Ortaç dinlenmez mi ya?

Yar Diye Diye dinledim geçen.

Gram da sevdiğim bir şarkı.
  • dissendium  (16.04.23 22:27:31) 
Murat Başaran vardı bir zamanlar dinlerdik "bir öpücük kesmez "
www.youtube.com

Gökhan Özen - Budala
www.youtube.com

Bonus: www.youtube.com

Yolda dinlerken garip bir şekilde enerjimi artırıyor bu şarkılar:)
  • nerthus_  (17.04.23 00:40:31) 
90'lar Türkçe Pop'u eğlenirken. 60 ve 70'ler Türkçe Pop'u dinlenirken dinlerim arada. İlgili dönemlerdeki şarkları, şarkıcıları ve çalma listelerini açarım doğrudan. Serdar Ortaç, Demet Akalın bir de bir tane daha eller havaya vardı onu hiç özellikle gidip açmadım ama.


  • nawar  (17.04.23 01:18:37) 
Ortamdaki Serdar Ortaç şarkısı ile rte sesini kısma sürem milisaniyelerle yarışır, biri geç kalsa diğerinin hatrı kalır o derece.

Hande Yener var mesela.

Yalan söylemem ben hiç, mutlu olma benden sonra.
Her gece gez dur ya da bir yuva kur; ama gün yüzü görme benden sonra :)

diye bol beddualı şarkısıyla giriş yapılabilir.

Şaka maka Tr'nin en kaliteli sözlü elektronik müzik albümlerinden biri bu kadında şu an.
  • onemoremile  (17.04.23 08:24:20) 
Sabahın bu saatinde Britney Spears, RuPaul vs eşliğinde çalışıyorum. Biri sorsa cevabım çalışırken klasik müzik, diğer zamanlarda rock ve metal... olur ama ara sıra böyle boş boş pop dinlemek çok güzel geliyor, utanmayı saklamayı da bıraktım.

Bir de ara sıra Youtube'da 90'lar Türkçe pop batağına düşüyorum, Hadi Yine İyisin'le kafamı sağa sola oynatırken başım dönmeye başlayınca bırakıyorum. Daha iki gün önce yemek yediğimiz yerde Yonca Evcimik, Burak Kut, Serdar Ortaç (ama 90'lar şarkıları) falan çalıyordu, acayip mutlu oldum çok eğlendim.
Bunu da ben ekleyeyim: www.youtube.com
  • kobuzchu kiz  (17.04.23 10:03:08) 
Ben böyle durumlarda radyoyu özlüyorum.
İnsan gerçekten bazen böyle şeyler dinlemeye ihtiyaç duyuyor.
Şimdi açmak istesem;
1- Ne açacağımı bilmiyorum.
2- Spotify algoritmam mahvolacak :)

Böyle normalde açıp dinlemeyeceğin bir sürü "leş" şarkı türkçe pop radyolarında peş peşe insana çok iyi geliyor.

Bağımlılık yapmaz toparlayınca normal zevklerine de dönüyorsun.
  • Dağcı  (17.04.23 11:44:12) 
faydalıdır, sözlerle kendini ilişkilendiriyorsun, skıntın problemin ne ise bir başkasıda senin gibi hissediyor, düşünüyor diye kendini yalnız hissetmiyorsun, aynı zamanda müzikle de bir rahatlama oluyor, eğer zihnin melodiyi tahmin edebiliyorsa (basit şarkıların sevilmesi bu nedenle) daha da rahatlayorsun, mealen bildiğin şarkıları açarsan daha da rahatlarsın.

önemli olan serdar ortaç değil, istersen arabesk dinle, rap dinle, önemli olan senin duygularını senin anlayabileceğin basit bir dille sana anlatsın.

bende moralim bozulunca oyun havaları açıyorum, ya ankara havası ya balkan havası. olmadı kiss yada eski pop şarkılar falan.
  • selam  (17.04.23 18:31:13) 
tabii ki. başkasına zarar vermedikten sonra nasıl rahat hissediyorsan o. benim bu tür süreçlerdeki favorim ünlü sanatçı FARUK K'nın HONKİ PONKİ adlı şarkısıdır mesela. HONKİ PONKİ TONİNO ÇALONA BİMBO BORİRO


  • mark greg sputnik  (17.04.23 18:34:08) 
Ben iflah olmaz bir Kolpaçino bağımlısıyım, derdim tasam olduğunda açar izler pırıl pırıl olurum.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (17.04.23 18:57:21) 
[]

Eurosport spikerleri

Eurosport türkiye spikerleri ne kadar kazanıyordur?

Severek dinlediğim birkaç isim var muhtemelen tam zamanlı iş olarak yapmıyorlar ama hobi olarak mı yapıyorlar acaba yoksa eurosport geçincek kadar maaş veriyor mudur? Çünkü bazı sporları sunmak gerçekten uzmanlık gerekektiriyor ama izleyici kitlesi çok kısıtlı haliyle.


 
bence çok almıyorlar. eurosporttan ayrılan ssport spikerleri bir kaç kere bunu konuşmuştu.


  • mikahakkinen  (06.03.23 15:09:24) 
Hobi değil de spor medyasındaki kişiler tek iş yapmıyor genelde. Bi yerde yazi yaziyo, youtubeda yayın yapıyor falan farkli işlerle ugrasiyolar. Bi de bu izleyicisi az olan sporları genelde yeni başlayanlara anlattırıyolar, Caner Eler, Erman Yaşar falan hep anlatıyodu sunmadığım spor kalmadı eurosporttaki ilk senelerimde diye.


  • nundu  (06.03.23 17:02:31) 
[]

İhtiyacım var ama o yok

Eksikliğini hissettiğim bir kişi var. İhtiyacını duyduğum. Dertlerimden uzaklaştıran bir az olsun iyi gelen bana o. Bunu kendisi de biliyor. Ama yok resmen. Fazla bir şey değil dediğim. Bir mesaj iki hal hatır konuşma. Birbirimize iyi gelme. Ama yok yapmıyor. Söylememe rağmen yapmıyor. İnanılmaz ortada kalmış ve yalnız hissediyorum bu yüzden. Tersi durumlarda ben böyle yapmadım. Ama şimdi ben yalnız kaldım gibi oldu. Ne yapmalıyım ? Kötüyüm zaten iyice değer verdiğim kişi tarafından da umursanmıyorum hissi ekstra kötü geliyor. Şaşkınım ve kendi hislerimi beklentilerimi ve karşı tarafı sorgulamaya başladım. zor zamanımda göz göre göre böyle davranmasını asla unutmayacağım ama geride bırakabilir bu yapılanı artık bilmiyorum. Ne yapmalıyım ? siz olsanız ne yapardınız?




 
Maalesef bazen duygular karşılıklı olmuyor. Kabullenip önünüze bakmanız en iyisi bana kalırsa


  • aligunal  (02.02.23 23:42:27) 
Mutluluğu ve çözümü karşıda aramayın. Anahtar sizde. Beklentiye girdiğiniz zaman çok üzülürsünüz. Karşı tarafın da size karşı bu tarz yükümlülükleri yok.

Yaşadığınız durumun çok da geride bırakılabilir olduğunu düşünmüyorum. Bu denli kıymet verdiğiniz bir insanın en azından mesajlarınıza cevap vermesi gerekirdi. Biraz yanlış insanın peşindesiniz gibi geldi.
  • black holes in the sky  (03.02.23 00:48:18) 
[]

Kulaklık lazım arkadaşlar

selamlar, çok ağır olmayan kulak üstü değil de kulağı kaplayan aktif gürültü engelleyici özelliği olan bir bluetooth kulaklık arıyorum.
Kalitesiz ya da ucuz bir şey alıp kötü ses kalitesi deneyimlemek istemiyorum ama profesyonel bir kullanım ihtiyacım da yok.

ağır olmasın uzun süre kullanabileyim bir de yukarda yazdığım özellikler olsun yeter. neler var? burda kesin nokta atışı öneriler gelir diye düşündüm. teşekkürler şimdiden :)

 
[]

İş sonrası

işiniz her ne ise işten eve geçtiğinizde işi tamamen arkada bırakıp mesaiyi unutmanız kendinize gelmeniz ne kadar sürüyor ?
yaptıklarınız, yapacaklarınız, hatalarınız, konuştuklarınız falan tamamen etkisini yitirmeye ne kadar sonra başlıyor? ya da başlıyor mu hiç?



 
Ben uzaktan çalışıyorum. Bazen işi komple unuttuğum gibi deminki gibi iş bilgisayarini kapatıp anca yatağa geçebildiğim olabiliyor. Iş yoğunluğuna göre değişiyor yani.


  • Amaranta ursula  (24.01.23 22:38:37) 
Yemek yiyip duş aldıktan sonra tahminen 2saat.
Şuanki işim her ne kadar rahat olsada durum böyle.
Önceki işimde gecede telefon susmadığı için uyurken sadece unutuyordum işi
  • kararsızataletfilozofu  (24.01.23 23:42:01) 
cok canimi sıkan bi durum yoksa ofisin kapisindan ciktigim anda orada birakirim ne varsa. ama canimi sıkan bir durum olmussa maalesef uyurken bile benimle oluyor.


  • in vino veritas  (25.01.23 00:29:47) 
Mesai saatim 18:00' da bitiyor, saatler 18:00'ı gösterdiği anda biter. Yani genel olarak yapım herhangi bir olayı sallamamak üzerine kurulu. Örneğin bir sorun veya kriz var dimi, hemen beynimde önceki dönemlerde yaşadığım krizleri aklıma getirip ''onlar çözüldü bun da çözülür'' diyorum ve harbiden de bi şekilde çözülüyor, veya '' bu sorun çözülmezse ne olur ?'' sorusunu soruyorum kendime aldığım cevaplar genelde '' azar yerim, insanlar tarafından başarısız olarak yaftalanırım, yöneticimin güvenini kaybederim '' yönünde oluyor, e bunlar benim için önemli şeyler olmadığı için aynen oyuna devam diyorum kendime.

Bu arada kamu kurumu çalışanı vs değilim bildiğin beyaz yakalı köleyim, kimse atom parçalamıyor, yaptığımız hatalar dünya için bir önem arz etmiyor, can sıkmaya gerek yok oyuna devam...
  • ebeş  (25.01.23 09:29:39) 
tatile çıkmadığım sürece hep aklımın bi yerinde iş var.


  • nuisance  (25.01.23 10:11:12) 
[]

Öğretmenler

Yarı yıl tatilinde bu öğretmenler tatile girmiyor mu? kursları falan mı oluyor yoksa?




 
Giriyor. Kurslar da tatil oluyor. Özel ders ise isteğe bağlı.


  • ruhen hastayim ben  (23.01.23 20:20:49) 
Somestrda da kurs devam ediyor. Derse girmek isteyen öğretmenler başvuru yapti


  • abuzer  (23.01.23 21:52:31) 
[]

Florür Şart mı?

Selamlar

Kullandığım diş macunları florürsüz piyasada bilinenlere kıyasla daha az kimyasal içeren modellerden. düzenli fırçalıyorum.

bu bir sorun mu?

 
Florür dişlere faydalı bir element. Kendisine düşman olmayı gerektirecek bir durum da yok. Florürlü diş macunu kullanmanız daha iyi olur


  • nundu  (30.12.22 22:14:03) 
Florürün macundaki etkinliği az ama florürsüz macunun da beyaz sabundan farkı yok. O yüzden heo yüksek florürlü macun tercih edilmeli


  • housedaki topal doktor  (30.12.22 22:14:50) 
Florun curuklere engel oldugu bilimsel olarak kanitlanmis bir sey. O yuzden altin standarttir. Disleriniz dandik denilen migros marka ama florlu olan dis macunu kullanan birine gore daha kolay curuyebilir.


  • bloodymoon  (30.12.22 22:15:14) 
Florür olmadan fayda sağlamıyor. Florürün zarar verebilmesi için günde bir paket diş macunu yemeniz lazım. Doğalcılara inanmayın. Zehiri zehir yapan dozdur.


  • jazzabel  (30.12.22 22:22:01) 
Flörürün dişlere faydalı olduğu oldukça tartışmalı bi konu:

www.hsph.harvard.edu

Ama sadece diş macunundan zarar verici seviyede alabileceğinizi de sanmam.
  • plutongezegendegilmi  (30.12.22 23:19:08) 
Flörürsüz diş macunu kullanan varsa dişlerini hiç fırçalamasın daha iyi, ayırdığı zamana yazık. Kim uydurduysa bunu insanlar yıllardır hala florür zararlı diye uzak durmaya çalışıyor. Flörün dişlerin çürüme ihtimalini düşürdüğü tüm diş hekimleri tarafantan kabul edilmiş bir şey. Zararlı olsa dahi alınan miktarın zarar verme şansı yok.

Kolaları, fast foodları, en iyi ihtimalle ağrı kesicileri içeriğini sorgulamadan ye-iç, ama flörür sararlı, oldu canım.

Laflarım soru sahibine değil, alınmaca olmasın lütfen.

Hocam piyasadaki en ucuz florürlü diş macununu alıp dişlerinizi düzenli bir şekilde fırçalarsanız hiç bir şey olmaz merak etmeyin.
  • bhhs  (30.12.22 23:49:39) 
Biz ailecek 15 yıldır sadece suyla fircaliyoruz. Ne dis eti kanamasi ne curuk. Disci tavsiye etti. Macun evet zehirdir.


  • halk  (31.12.22 07:31:29) 
discimin onerisi de yukarida belirtildigi gibi. organiklere bulasma, en ucuz macunu al gec seklinde. para tuzagi diyor organikler icin.


  • in vino veritas  (31.12.22 09:03:12) 
[]

Diş Taşı Temizletme

Selam arkadaşlar

Eğer diş taşları çok olmaya başladıysa diş taşı temizletmek için diş hekimine gitmek gerekir değil mi?

Yok dişi zayıflatıyor yok rengi gidiyor falan diyorlar anlamadım kafam karıştı da ama durdukça da diş taşı büyüyor diş etinde dr sıkıntılara neden oluyor.

Daha deneyimleyen tecrübeli ya da hekim arkadaşların görüşleri nedir bu konuda ?

 
tabii ki gitmek gerekir.
ilerde daha büyük sıkıntılara sebep olur. diş eti kanamasına yol açar. çürüklere zemin hazırlar. sonra ilerde dolgu gerekebilir bu yüzden. hatta diş çekimine kadar gidebilir. 6 ayda 1 temizletmek gerek. çünkü biz evde onlar gibi temizleyemiyoruz. hele çoğu insan diş ipi kullanmıyor zaten.

  • jelly bear  (26.12.22 10:48:22) 
diş ipi kullanıyorsan diş taşı temizletmene gerek yok zaten taş olmuyor. istisnasız tüm hekimler diş taşı temizliğinin zararlı olduğunu söyledi. senede 1 yeterli gibi.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (26.12.22 11:24:08) 
diş hekimleri yapıyor. çok basit bir işlem.


  • birmilyonunvarmi  (26.12.22 12:53:28) 
Dis tasi temizligi her kosulda gerekli, disler icin ömür uzatan bi temizlik islemi, aksini iddia eden bir dis hekimi olabilecegini sanmiyorum. Varsa da kendisinden tibbi baska herhangi bir tavsiye almamanizi öneririm.


  • bosver nicki  (26.12.22 14:21:57) 
[]

Anksiyete

Arkadaşlar bir konuda anksiyetem tetiklendi birkaç saattir de rahatlayamıyorum. kafamı dağıtayım diye bir sürü şey denedim ama yok diken üstünde gibiyim. sürekli tetik halindeyim ne yapacağımı şaşırdım.

tavsiyeleriniz var mı?


 
kare nefes egzersizini denedin mi


  • freebird5406_2  (23.12.22 22:29:47) 
Kafanızı ya da yüzünüzü soğuk suya sokun. Ama bayağı soğuk.


  • inawen  (23.12.22 22:39:38) 
uyuyabiliyorsanız uyumak.


  • deartheodosia  (23.12.22 23:20:31) 
fırsatınız varsa yürüyüşe çıkarabilirsiniz, genelde anksiyetesi olan insanların bir kaçış yolu oluyor yürüyüş de bunlardan biri. geçmiş olsun.


  • felfela  (23.12.22 23:23:12) 
anksiyeteyi dağıtmanın yolu genelde bedensel bir şok oluyor, soğuk duş bundan önerilir, mesela baya terlemeli spor, yürüyüş ardından bir duş olaylara biraz daha dışardan bakmanızı sağlayacaktır


  • sipsiyah  (24.12.22 11:59:42) 
bay j'nin podcastini (komedi) açıp dinleyerek yürümek bana iyi gelmiştir


  • Ranchoddas  (24.12.22 15:20:12) 
[]

İçimi dökmem lazımdı ama soru da sordum

zorunlu çevremdeki insanlarla hayata bakışımız tamamen farklı. zorunlu çevreden kastım tabii ki iş, yer vs vs.

kendi öz çevrem ise yıllar geçtikçe hayatın getirdikleri ile bir bir uzaklarda kaldı ya da bitti. yalnız kaldım.

entegre olamadığım bir hayat yaşıyorum. sonuç olarak da içedönükleşmeye hatta bazı konularda nihilistleşmeye başladım.

aslında asla böyle yetiştirilmedim fazla sosyal, aktif bir gençlik dönemim oldu.

büyüdük. sonra bir takım yanlış ya da zorunlu kararlar dolayısıyla yetişkin hayatım tamamen bir "sabır mücadelesi"ne döndü.

aslında pandemi döneminin de bir etkisi olduğu söylenebilir bu entegrasyon sorunu ve gitgide içedönükleşmeyi pekiştirdi.

ne zaman günlük olarak insanlarla konuşsam hep maske takınıyorum. çok klişe geliyor kulağa ben de sevmedim yazarken ama başka açıklauyacak bir ifade bulamadım.

artık millete kendimi anlatmaya ya da her önüme konulan durumla da mücadele etmeye de gücüm kalmadı. duyduğum ya da içine düştüğüm her konuda içimde hayretlerle karşılasam da uyum sağlamaya çalışıyorum. başarıyorum ama ben yıpranıyorum. içsel sorunlara yol açıyor.

kendimce bu yaşıma kadar da belli bir hayat görüşü edindim. hayata baktığım etik bir pencere var. bunların hiçbiri de çoğunluğun benimsediği şeyler değil. bilmiyorum belki de altkültür diyebileceğimiz daha birçok farklı konuda azınlık ya da marjinal kalabilecek noktalarda geziniyor beni ben yapanlar. niye böyle oldu bilmiyorum? çocukluğumdan beri hep bunun peşinden koştum belki de...ortalamayı kovalamak aslında daha rahat ettirecekti tabii ki. peki ne oldu? gayet ortalama olmak zorunda olan bir hayat içinde hapis kaldım. haliyle bir maske altında sabır ederek yalnız yaşıyorum. çünkü, tahmin edersiniz, çoğunluk çoğu zaman bu tahakkümü istemeden kuruyor.

kısa-orta vadede değiştirebileceğim bir hayatım yok. aslında artık genç yaşta da sayılmam uzun vadede de pek değiştirebileceğim bir şey yok.

tutunduğum bir iki umudum var. onlar da sanki çok kırılgan.

bazen başaramadığımı düşünüyorum. kendime iyi bir hayat yaratmayı başaramadım. sorun yok bu konuda aslında. insanın başarısızlığı kendi elinden olunca çok da isyan edemiyor. ama ne kadarı benim yüzümden ne kadarı dışsal aslında bu da başka bir husus. eh bi sağlığım vardı gerçi o da gidici.

buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim.

soru sormam lazım biliyorum benim gibi olanlarınız varsa ne yapıyorsunuz? ne yapacağız?

 
yazdıklarınızı okurken gelip eşime bu sen misin yoksa dedim :)

4 senedir yaşadığımız şeyleri birebir yazmışsınız. görüştüğümüz 5kişinin ortalaması olmamak için çevremizdeki kimseyle görüşmüyoruz ve birbirimize yetmeye çalışıyoruz
  • melodi  (08.12.22 22:47:20) 
böyle hissedenler çok fakat farklı nedenlerle atomize olmuş kendi evimize içimize kapanmış haldeyiz


  • freebird5406_2  (08.12.22 23:18:23) 
Çok +5


  • abuzer  (09.12.22 05:34:05) 
sehir degistir, ulke degistir, her gun 10k kos, duygularini cok dusunme, bol gunes al, et ye. 75e kadar yasli degilsin.


  • abi bi dizi buldum on numara  (09.12.22 07:04:30) 
yanlış bir yerde olmaktansa yalnız olmak her zaman daha tercih edilmesi gereken bir durum bence. ama tabi ki bu kendinizi soyutlayın yalnızlaşın anlamına gelmiyor. artık çok fazla bu tarz hikayeler duyuyorum. birisi sizi siz olduğunuz için kabullensin zaten en baştan o kısım bir net. ama herkesin böyle dönemleri olabiliyor bu konuyu içselleştirerek kendinize eziyet etmeyin, var olan o umutlarınıza sarılın ve kendinize o umutla doğrultusunda irili ufaklı hedefler koyarak hevesler edinin. umutsuzluğa alışmayın gençler , nefes alıyorsak devam.


  • crackcodemood  (10.12.22 19:18:00) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.