[]

ikametgah değişikliği sorunu

yeni bir yere taşındım. ancak mesken olarak görünmüyor. dolayısıyla ikametgah değişikliği yapamıyorum.
ev sahibinin oteli/pansiyonu gibi bir şeyi var. dedi oradan hallederiz.
bugün rıza sarraf'ın peçeteye yazdığı faturadan hallice bir şey getirmiş bunla olur diyor.
pek inancım yok ama, olur mu? böyle bir uygulama var mı?
olmazsa ben bu sorunu nasıl çözebilirim dersiniz?

 
Konaklamadığınız otel/pansiyon gibi yere mi ikametgahı taşıyacaksınız, doğru mu anladım? Kalmadığım bir otel odasına, ben kalmadığım gibi bir sürü tanımadığım insanın gelip kalacağı bir otel odasına ben ikametgah taşımazdım. Yasa dışı bir şey olur da ikametgah sebebiyle başım derde girer mi diye bi araştırır sonra öyle bir işe girerdim (anlayacağınız üzere sorun yaratır mı konusunda bilgim yok, o konuyu bir araştırın ona göre bu çözümü uygulayın)
Asıl sorunuzun yanıtnı da bilmiyorum malesef

  • 1980  (24.08.23 22:08:49) 
nüfus müdürlüğüne gidip başvuru yapabilirsiniz, köy ise jandarma, şehir ise polise yazı yazarlar, bu şekilde eğer imkan varsa
güvenlik güçleri tarafından onaylanarak kayıt tescili yapılabilen durumlar var ama çok detaylı bilgi sahibi değilim.

  • mrctrk  (25.08.23 12:54:22) 
[]

hisse ve fon takibi

dosya.co
www.youtube.com
bu dosyayı kullanıyorum.
hisseleri otomatik çekiyor ancak fonları kur fiyat sayfasından girmek gerekiyor.
bu da sorun değil ancak oradaki 20 adet fon satırı artık yetmemeye başladı.
o satırları nasıl çoğaltabilirim?
bu işi investing ya da öyle başka bir platformda yapmam mümkün mü? investing de bir türlü alım fiyatı ve tarihi girmeyi bulamadım.

 
investing in portföy özelliği ile yapabilirsiniz, günlük fiyatları zaten kendisi seçiyor, kar zarar durumunu mail atıyor vs.


  • mrctrk  (23.08.23 19:17:16) 
[]

ütü nedir nasıl yapılır

hayatımda ilk kez ütü yapmam gerekiyor. muhtemelen kalan kısmının önemli bir bölümünde de yapmak zorundayım.
ütü masası aldım.
ütü olarak şunu aldım www.akakce.com
starter kit tamam sanırım.
yt videolarına baktım ettim ama kafamda nedense çok daha zor bir işmiş gibi canlanıyor hâlâ.
gömlek ve pantolon üteleyeceğim çoğunlukla.
ceket ütülenir mi, kravat ütülenir mi, neler nasıl ütülenir vs hiçbir şey bilmiyorum.
vereceğiniz her türlü tavsiyeye açığım.

 
Etiketinde üzeri çarpı işaretli ütü simgesi olmayan her şey ütülenir. Özellikle de gömlekler, ceketler, pamuklu polo yakalar, kumaş pantolonlar ütüye ihtiyaç duyar. Bunlar ütüsüz giyilmez, giyilirse hoş olmaz.

Ütülerken kumaşların kat yaptığı yere ütü basmayın (örneğin pantolon paçalarının kenarları) ütü izi oluşur. Bunun yerine kumaşı çevire çevire ütüleyin. Ütü altında kalan kumaş mümkün olduğunca tek kat olsun, iki kat kumaşa ütü vurmaktan kaçının. Pantolonda bu ister istemez mümkün değil, ama örneğin polo yakalarınızı ütü masasının ucundan geçirebilirsiniz.

Çok kasmayın, tek amacınız var; kumaşta ütü izi bırakmadan kırışıklıkları düzeltmek. Çok teknik bir olay yok. Gerçi bazı pantolonlarda ütü izi kalması istenen bir durumdur, ancak bunları satın aldığınızda zaten üzerinde bulunur. Ütü yaparken o kısımların üzerinden geçin.
  • akhenaten  (05.08.23 19:17:49 ~ 19:23:42) 
Kıyafetleri tersi yani içi ütülenir. Ütüye buhar için su koyacaksan içme suyu konulur kireç vs olmasın diye.


  • sadegazoz  (06.08.23 09:24:11) 
[]

memurluk v89547

yaşım oldu otuz.
oradan oraya saçma işlerle geçti şimdiye kadar. uzun sayılabilecek bir süredir de işsizim.
ilanlar geliyor başvuruyorum. güzel denebilir bir kpss puanım var. bir de yds alırsam çok güzel olacak.
ama gelin görün ki o mülakatlar için giydiğim de bile takım elbise içinde ölecek gibi oluyorum.
zihnen hiç memur olayım 65e gelir emekli olurum umurumda değil.
ama bu işsizlik artık zor geliyor.
olur da olursa ne olduğuna bakmadan memurluğa atılıp en azından biraz para kazanıp bir şeyler yapıp çok olmaz gibi olursa istifa ederim diyorum.
bir yandan mantıklı geliyor.
bir yandan memurluk mafya gibi girersen çıkamazsın gibi de geliyor. hem yaş olmuş kaç diyorum.
ne kadar mantıklı bir şey bu düşündüklerim? öyle biraz cebim para görsün kafam rahatlasın diye yapılacak iş mi dersiniz?
not: yds olmadığı için çoğunlukla taşra uzmanlık ilanları şu aralar başvurduklarım.

 
YDS nasıl yok? 1 yıl çalışsan 80 90 alırsın. İşsizsen mantıklı tabii ki.


  • dissendium  (24.04.23 19:38:54) 
memurluk dediğin ne tam olarak onu de bi hele. gardiyanlık mı diyorsun, ziraat bankasında altyapı sistem mühendisliğini mi kastediyorsun yoksa dhmi'de hava trafik kontrolörlüğü mü?


  • avatar is back  (24.04.23 20:09:51) 
Memur ol geç işte. Yaş 30 olmuş. 30'undan sonra ne yapacaksın. gençken atılmak lazımdı bazı şeylere.


  • komando kani var bende  (24.04.23 20:18:16) 
Puanın varsa dene. Beğenmez veya daha iyi fırsat çıkarsa bırakırsın en olmadı.


  • mekaniker  (24.04.23 21:11:26) 
memurluluğun ofisteki beyaz yakalıktan farkı yok ki
en aızndan insani çalışma şartları var

  • bir soru sorcam  (24.04.23 21:39:54) 
dene tabii ki. cebin para görmese de iş iştir. memurlugun tek dezavantajı istifa etmek istediginde cevreden baskı yemek xd sanki intihar ediyormuşsun gibi korkunç bi olaya dönüştürüyorlar. bence memurlugun çekilir yanı ek iş yapmak. bunu becerebilirsen on numara bes yildiz


  • ala09  (25.04.23 01:04:58) 
Memurluk mafya gibidir gerçekten. Çıkması zordur.

memurlukta birikim olmaz. Her pozisyonda maaşlar özel sektörden çok daha azdır (hizmetli kadroları hariç) normal memur 11500 ile başlar. Yol yok yemek yok su çay bile yok. Taşla diyorsun ulaşımı bile ciddi yük olur.

Benim özel sektörde deneyimim vardı, iş aradığımda rahatlıkla görüşmelere de çağırılıyordum, iş teklifi de alıyordum. Sırf evime yürüme mesafesi diye sırf 16:45'de bilgisayarı kapatıyorum 17:00'da evde oluyorum diye memuriyete geçtim.

Şimdi pişmanım ve iş görüşmesi için arandığımda ve şu an ne iş yapıyorsunuz diye sorduklarında memurum dediğimde konuşma hemen soğuyor, sözleşmeli misiniz falan diye sorgulamalar başlıyor hayır devlet memuruyum dediğimde ise daha da bir tuhaflaşıyor görüşme.
  • denizgonen  (25.04.23 07:30:24) 
[]

python

aynı başlıklara yazmış kullanıcıları bulmaya çalışıyorum.
eksisozluk.com e gittikten sonra saniyesinde eksisozluk.com adresine atlıyor.
neresi yamuk dersiniz bu kodun


from selenium import webdriver
import time

driver_path = "C:\\Users\\efoody\\Desktop\\yeni\\chromedriver.exe"

options = webdriver.ChromeOptions()
options.add_argument("--ignore-certificate-errors")
options.add_argument("--incognito")
driver = webdriver.Chrome(executable_path=driver_path, options=options)

driver.get("eksisozluk.com")
time.sleep(7)

driver.find_element_by_css_selector("#onetrust-close-btn-container > button").click()

titles = []

for url in ["eksisozluk.com",
"eksisozluk.com"]:
driver.get(url)
title = driver.find_element_by_xpath("//h1").text
titles.append(title)

with open("ortak.txt", "w") as f:
f.write("\n".join(titles))

while True:
try:
driver.find_element_by_class_name("load-more-entries").click()
time.sleep(7)
except:
break

driver.quit()

 
for url in ... diye başlayan satırın içindeki url'leri sırayla geziyor kod. Önce ssg'ye bak demişsin, bakıyor, başlıkları alıp atıyor array'e. sonra bi sonrakine bakıyor vs.

Yazdığın gibi çalışıyor yani (ki genelde hep öyle olur).
  • plutongezegendegilmi  (20.03.23 18:03:45) 
[]

selenium ile drop down list öğesini random seçme

ekşi üzerinden örnek vereceğim daha kolay olacak
eksisozluk.com
aynı mantıkla tarih seçtiren bir yerde

birthdate_day_input = driver.find_element_by_xpath('//*[@id="Birthdate_Day"]')
birthdate_day_input.send_keys(random.randint(1, 28))

birthdate_month_input = driver.find_element_by_xpath('//*[@id="Birthdate_Month"]')
birthdate_month_input.send_keys(random.randint(1, 12))

birthdate_year_input = driver.find_element_by_xpath('//*[@id="Birthdate_Year"]')
birthdate_year_input.send_keys(random.randint(1904, 2004))


ile gün seçiyorum, tarih seçiyorum ama ay seçemiyorum. kodları ekşiye göre uyarladım bu arada. 1,12 yapıyorum olmuyor. ocak, aralık yapıyorum olmuyor ocak mart yapıyorum olmuyor 10-12 yapıyorum gene olmuyor.

 
buradaki problem senin gönderdiğin değer option elementlerinin value değerlerine karşılık gelmediği için seçim gerçekleşmiyor. ay ve yıllarda option elementlerinin value değerleri tutuyor. yapman gereken şey send_keys ile değer göndermek değil de direkt olarak o elementin value değerini göndermelisin.

<option value="1">ocak</option>
<option value="2">subat</option>

birthdate_month_input = driver.find_element_by_xpath('//*[@id="Birthdate_Month"]')
birthdate_month_input.select_by_value(random.randint(1, 12))

yukarıda attığım kodun çalışıp çalışmadığını bilmiyorum selenium kurulu değil şu an ama mantığı bu şekilde. eğer selenium ile js kodu çalıştırırım dersen de aşağıda bıraktığım kod parçacığı işini görecektir.

document.getElementById("Birthdate_Month").value=Math.floor(Math.random() * 12) + 1;
  • duyulmasi gerektigi kadar  (18.02.23 23:47:43) 
[]

bu python kodu neden çalışmıyor olabilir

iki ya da daha fazla sözlük yazarının yazdığı ortak başlıkları bulmaya çalışıyorum. ancak bir türlü olmadı.
codeshare.io
login olmadan bunu nasıl yaparız? gerçi login olmak çok sorun değil de olduramadım bir türlü bu saatte.


 
Sozluk, API authentication yontemini degistirdi. Eski surumde sabit bir API secret uzerinden calisiyordu ama artik RSA ve bitwise operatorlerle sifrelemeyi kombine eden bir yonteme gecmisler. O Python kutuphanesinin guncellenmesi gerekiyor kisaca, sizlik bir durum degil.


  • aloha snackbar  (12.02.23 15:49:46) 
[]

gb/fiyat oranı en iyi mobil tarife

şu an teknosacellde 60gblik paket 160 lira.
bundan daha avantajlı bir paket var mı bildiğiniz?
turktelekom ailece vardı. çok uygundu ama saçma sapan bir hal almış o da.
aile bireyleri ile beraber kullanabileceğimiz bir paket varsa o da olabilir.

 
60gb lık bir tarife her operatörde yok. yine 160 tl iyi fiyat. teknosacelle dışardan numara taşıma ile gelsen mesela 30gb lık tarifeyi 99 tlye veriyor. seninki 60gb lık 160 tl iyi kalıyor yanında.


  • mr.goodcat  (31.08.22 17:30:40) 
Ben sınırsız mobil internete 190 TL ödüyorum. (Günlük 100 gb sınır gelmiş yeni) Daha iyisini henüz görmedim. 3 yıldır bunu kullandığım için bana düşük fiyattan veriyor olabilirler.
Not: Vodafone
Not2: konuşma ve SMS de sınırsız
Not3: laptoptan da sorunsuz kullanabiliyorum.
  • uvcray  (31.08.22 20:14:29 ~ 20:16:39) 
[]

afla yüksek lisansa dönmek

iki tane yüksek lisans bırakmıştım. biri uluslararası ilişkiler biri işletme.
uluslararası ilişkiler mezun olduğum alan ve üniversitede. evime aşırı yakın. tek avantajı bu.
işletme aynı şehirde yeni üniversitelerden birinde. ulaşımı zor benim için 3 aktarma ve şanslıysam en az bir saatlik yol.

uluslara ilk başladığımda inanılmaz umutluydum ama bayağı bir hayal kırıklığıydı. evde oturup europa universalis falan oynasam daha faydalı bir zaman geçirme olurdu.

işletme konusunda hiçbir fikrim yok.

akademik kadro gibi bir hedefim yok. sadece okuma yazma işinden zevk alıyorum.

işletme biraz daha çalıştığım alana ilişkin sayılır. ulusların hiçbir alakası yok.

hangisinden yürüyeyim ne dersiniz?

 
İşletme çok mezunu olduğu için bilen bilmeyen herkesin ağzına sakız olmuş bi bölüm ancak bence ne mezunu olunursa olunsun okunması %100 fayda sağlayacak bir bölüm.


  • vaveylababa  (18.08.22 16:07:46) 
işletmede ufak bir sorun var eklemeyi unuttuğum.
bilimsel hazırlık dönemi varmış.
iyice kafam karıştı.
  • Efoody  (25.08.22 17:36:18) 
[]

Sosyal İçerik Üreticiliği ile Mobil Cihazlar İçin Uygulama Geliştiriciliğin

şimdi bu belgeyi almaya niyetlendim ama gördüğüm kadarıyla 2700 lira altında kazanırsan devlete çalışmış oluyorsun.
405 lirasını direkt kesiyor
kalan 2295 de bağkura gidiyor.
şimdi benim ne kadar kazanacağım belli değil.
bu durumda birkaç ay düz hesabıma çeksem kazandığım parayı nolur?
baktım 2700 den fazla kazanıyorum gider başvururum bu belgeye diyorum da bana kardeş son iki üç ay önceden kazanmaya başlamışsın onların da haracını alalım derler mi? desinler sıkıntı değil de hiç para kazanmıyorken ya da 2700'den az kazanıyorken buna başvurmak mantıklı gelmedi.
ne yapsam?

 
[]

İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi

başlıktaki mahkemenin kararları arıyorum. ancak emsal.uyap da yok. lexpera baktım orada da 2018'de kalmış.
bu yılın mayıs ve haziranında verilmiş kararlara ulaşmaya çalışıyordum. gerekçesi yazılmadı ondan yoktur diyeceğim de komple yok gibi görünüyor mahkeme.



 
Yerel mahkeme kararları genellikle veritabanlarına düşmüyor o yüzden bulamamaniz normal


  • apocalipy  (18.07.22 01:38:10) 
[]

ağır cezada mahkeme

www.eksiduyuru.com
şu olayın devamı.
bugün e devletten kontrol ederken 30.05.2022 de davanın açıldığını gördüm.
10. aya dava günü verilmiş.
bununla ilgili tebligat bana ne zaman ulaşır?
şikayetçi olduğum hadise internetten dolandırıcılık. (parayı al ürünü yollama)
bununla ilgili uzlaştırma yok mu? yoksa bu aşamadan sonra mı uzlaştırma süreci başlayacak? kimse arayıp sormadı bununla ilgili de. hoş uzlaşmak da istemiyorum açıkçası para pul oldu zaten.
kalemdekilerden biri çok çok uzaktan tanıdık çıkmıştı. şahıs hakkında farklı farklı yerlerden, suçlardan yakalama varmış. ben düz adam olarak ev-iş-okul arası giderken sürekli gbt ye giriyorken bu tip nasıl oluyor da gezebiliyor dersiniz?

 
1-2 ay içinde ulaşır. zaten uyap vatandaşa girerseniz kapalı tebligat olarak göreceksiniz.

dolandırıcılık bilişim sistemleri aracılığıyla gerçekleştiği için suçun vasfı "nitelikli dolandırıcılıktır." bu suç da uzlaştırmaya tabi değil.

sanık yalnızca ana para zararınızı ödese bile etkin pişmanlık gereğince, cezasında 1/2 indirim alacaktır.

eğer ödeme yapılmazsa, size tavsiyem toplam zararınızı hesaplayarak icra takibi başlatmanız yönünde olacaktır.
  • gottacatchemall  (24.06.22 15:42:59) 
[]

kafası titreyen kedi

9 yaşında dişi kısır bir kedim var.
sinirden eliniz ayağınız titrer ya aynı o şekilde kafası titriyor, çok sert belirgin hareketler değil ama baktığınızda fark ediyorsunuz.
yarım yüz felci geçirmişti yakınım. aynı hareketleri yapıyor desem yeridir.
dışarı çıkmaz, aşıları tam. mamasını falan yiyor orada da sorun yok.
kulak enfeksiyonu mu acaba dedim ama değil gibi duruyor kulakları da temiz gördüğüm kadarıyla.
vete gideceğiz ama bir sorayım buraya dedim sizce nedendir bu?

 
orta kulakta iltihap olabilir, nörolojik başka bir problem olabilir. detaylı bir muayene ve radyolojik tetkikler yapılmadan cevap vermek zor.


  • unique hint kumasi  (28.05.22 10:40:38) 
Kulak enfeksiyonu da olabilir ama norolojik de olabilir. Kulagina bakip anlayamazsiniz


  • oscar  (28.05.22 11:39:53) 
norolojik fip belirtisi de olabilir, denge kaybi, arka bacaklarda gucsuzluk, ziplama istememe gibi seyler var
mi?

  • rentts  (28.05.22 17:58:56) 
kulağına sinek kaçmış lkjdsf
teşekkürler.

  • Efoody  (09.06.22 14:56:41) 
[]

basit bir oran orantı sorusu

Kerem'in yaşının Murat'ın yaşına oranı 2/3 Murat'ın yaşının Şeyma'nın yaşına oranı 5/6 oluğuna göre, Şeyma'nın yaşı Kerem'in yaşının kaç katına eşittir? 15/6 cevap ama çözümü bir türlü getiremedim.




 
Kerem 10x
Murat 15x
Şeyma 18x

cevap 9/5.
  • do you remember me  (13.05.22 05:49:26) 
Kerem 20 Murat 30 yaşında gibi düşünelim, Murat/Şeyma-> 30/x= 5/6 imiş,Şeyma:36 yaşında
Şeyma/Kerem=36/20
Üstteki arkadaşın dediği gibi 9/5
  • laputa  (13.05.22 10:24:29) 
bir cevap anahtarını bile doğru basamamışlar lan kafayı yedim 15/6 bulmak için.


  • Efoody  (16.05.22 18:28:39) 
[]

reddit saved postları export import etme

bir reddit hesabımdaki saved postları export edip başka bir hesaba taşımam lazım. bu işin kolayı nedir? reddit json ve rss olarak veriyor zaten bunları. nasıl oradan oraya taşırım?




 
[]

alnımın ortasında çıkamayan sivilcemsi şey

tam alnımın ortasında neredeyse iki haftadır sivilce deseniz sivilce olmayan siyah nokta deseniz siyah nokta olmayan bir gariplik söz konusu. er kişi halimle de pek anlamıyorum ne yaparım. elde bir pudra bir nemlendirici krem var. ikisi de fayda etmedi anlayabileceğiniz üzere.
bu dertten en hızlı ve sorunsuz nasıl kurtulabilirim?



 
En hizli sonucu buyuk ihtimalle hic ellemeseniz alirsiniz.


  • hot potato  (19.01.22 07:15:28) 
eczacıyım. ilk etapta enfeksiyon olma ihtimaline karşı bir kaç gün terramycin deri merhemi sürün. enfekte olduysa tedavi edecektir, yok geçmediyse neye dönüşeceği 2-3 güne kendini belli eder, ilacı bırakır başka çare bakarsınız.

tabii ki en mantıklı seçenek, hemen bir hekime görünmek. yukarıda yazdığım en mantıklı ikinci seçenek. geçmiş olsun.
  • theselfish  (19.01.22 10:21:29) 
[]

uyap mesajı

bugün uyap sms başlıklı bir mesaj geldi. 2020/birtakımrakamlar soruşturma dosyası için ayrıntılı beyanınız alınacaktır pazartesi mesai sonuna kadar şu savcının odasına başvurun diye.
sanıyorum aşırı ciddi bir şey olsa polis gelip alırdı. öyle ekşide twitterda birini rahatsız edecek şeyler de yazmam. tek aklıma gelen 2020 temmuz gibi birinden şikayetçi olmuştum ama ben bile unuttum şimdi aklıma geldi. acaba o mudur dersiniz?
bu aşamada ne beklemeliyim? ne olabilir? bu işin taktiği, raconu nedir?
not: elemanın tekinden dijital kod (steam/netflix vs) alıyordum. bir yolladı iki yolladı sonra herkese aynı kodları yollayıp kayboldu. olay buydu.

 
e-devlet sifreniz varsa, uyap'tan ne olduguna bakabilirsiniz.


  • helenart  (11.11.21 15:28:33) 
soruşturma dosyasını e-devletten ya da uyap vatandaş'tan göremezsiniz. beyan dediğine göre ya müşteki(şikayetçi) ya da tanıksınız. sıkıntı bir durum değil. pazartesi önce dosyanın bulunduğu kaleme gidin, katip arkadaşlara sorun, nedir ne değildir diye. belki şikayetinize dair sunmanız gereken deliller vardır onları alıp tekrar gelirim deyin. konuyu öğrenin öyle girin ifadeye.


  • Improbable  (11.11.21 16:18:34) 
[]

ufak bir kafa karışıklığı

A meta-analysis by Schoenfeld et al. combined the results of 10 studies and found that reps between 5 and 35 were all similarly effective for building muscle, provided those reps were performed to or close to failure (3 or fewer repetitions from the point of being unable to perform any more repetitions).

şimdi 10 çalışmayı inceleyen bir meta-analiz yapmışlar, 5-35 tekrar güzelmiş iyiymiş orası tamam ama "provided those reps were performed to or close to failure (3 or fewer repetitions from the point of being unable to perform any more repetitions)." kısmında tam olarak ne anlatmak istediği bir türlü oturmadı kafamda.

ayrıca niye böyle başı sonu belli olmayan bir paragraflık cümleyle derdini anlatmaya çalışmış bu arkadaş?

 
ağırlığı hiç kaldıramayacağı kadardan 3 eksik repetisyon "yaptığı sürece" 5-35 arası kaldırmak kas oluşumu için yeterli oluyormuş. provided that'den sonra dediği şeyler önce dediklerinin önkoşulu yani.

yani iki kişi düşünelim. biri 100 kiloyu 10 kere kaldırabilen biri. 7-10 arası kaldırınca da kas gelişimine olumlu etki ediyormuş. 30 kere kaldırabilen biri de 27-30 kere kaldırsa da ona olumlu etki ediyormuş.

burada anahtar nokta sporcunun kaldırabileceği tekrar sayısının maksimumunun en az 3 eksiğini yapmış olması.

edit: yazım hatası.
  • chezidek  (17.10.21 20:10:41 ~ 20:11:55) 
[]

şehir hayatına uygun kışlık bot

kaldırımda, merdivende falan karlı kışlı mevsimde kaymayacak, yok yere tedirgin etmeyecek bot, ayakkabı arıyorum. erkek için.
decathlon'dan bir şeyleri gözüme kestirdim de buradan geçen dönem aldığım ayakkabı ne dağda bayırda ne şehirde beklentilerimi karşılamadı.
f/p hedefli elbette arayışım.
decathlon SNOWCONTACT yazmış mesela kimi tabanlara ama sanırım kendi markası olduğu için çok bir bilgi yok. vibran kötü mesela şehir hayatı için biliyoruz da bu nasıldır? ya da hangi taban uygundur?

 
Karda kaymayan bot şehirde roket gibi kayar, ikisi farklı ortamlar

Şehirde kaymayacak bulunabilecek en yaygın bot tabanı lastik/kauçuk olan cat tarzı botlar
  • freebird5406_2  (07.10.21 16:54:36) 
cat demeye gelmiştim.
çok sağlam, bıçaklamadığın sürece yırtılmaz, kaymaz, su geçirmez ve en önemlisi modası hiçbir zaman geçmez yıllarca kullanabilirsin.

  • mg3929  (07.10.21 17:02:44) 
tabiki timberland başka markalara para verme boşuna
bundan alıcam bende ..
www.sneaksup.com
  • jamswety  (07.10.21 18:51:29) 
Ben uzunca bir süredir yds nin botlarını kullanıyorum tam fiyat performans ürünleri, bence yds nin kalitesine en büyük kanıt yıllardır tsk nın operasyon botlarını üretmeleri

www.ydsshop.com

Farklı modeller mevcut ama bazi modelleri ciddi ağır dikkat etmek lazım, deneyip alayım derdeniz asker-polis malzemecilerde bulunur
  • apocalipy  (07.10.21 22:43:58) 
[]

sınav hazırlığında sıkıntıdan ölmemek mümkün mü?

Bir gaza gelip tazminatın bir kısmıyla kpss kursuna kaydoldum. Yaş 29. Daha önce de hazırlanmış, kurum mülakatlarında elenmiştim. Bu yaşta sınav için kursa gitmek fazlasıyla canımı sıkıyor. Ancak 10 aylık bir süreci evde geçirmek de istedim. Gider biraz medeniyetle temas kurarım en kötü.

Derslerle ilgili çok bir sıkıntım yok. Tek sıkıntı süreç. Aynı konuları, özellikle gk gy gibi neredeyse bir ömürdür maruz kaldığınız şeylerle tekrar tekrar uğraşmak... Düşününce bile canım sıkılıyor. Bununla nasıl başa çıkabilirim?

Her gün 4-6 saat arası kurs var. Yanında günlük yds çalışması var. Elimde kalan paranın hızla erime olasılığına karşılık yaptığım ek işlere ayırmam gereken zaman var. Bunları planlama, dengeleme konusunda nasıl bir yol izlemeliyim?

 
Kursun tüm ücretini ödemediyseniz bırakmayı düşünebilirsiniz. KPSS bence temeli olan biri için kurs olmadan da yapılabilecek bir sınav. Şu an bedava kursa çağırsalar gitmem. Kitaplarda zaten her şey var. Youtube'da bir sürü video var.

Sıkıntıdan ölmemek için dizi, film izleyip kitap okuyabilirsiniz.
  • dissendium  (26.09.21 16:39:58) 
Kursta sosyalleşirsin iyi olur. Öyle bir derdin yoksa youtube ve telegram yeterli bence.

Sıkıntıdan ölmemek için gezip tozmak lazım. Sınava hazırlanan flört falan edinin. Motivasyon olur hem
  • westblack  (26.09.21 16:46:43) 
Bende geçen hafta istifamı verdim 84 puan ile belki atanırım diye atanamazsamda 6 ay çalışıp 90 üstü almayı planlıyorum. Videolar iyi ama tempoyu düşürüyor kursa biraz daha tempom artsın diye kayıt olacağım bu hafta bende. Zamanı dengeleme konusunda ctesi pazarı işlerine ayırıp diğer günler kpss çalışabilirsin


  • kararsızataletfilozofu  (26.09.21 17:21:51) 
Kpss sonrası yaşayacağınız rahatlamayı düşünün. Hayatınız evet çok süper olmayacak ama garanti olacak, rahatça takside krediye girebileceksiniz. Tatil planı yapabileceksiniz. Tek yapmanız gereken yaza kadar sabretmek.


  • sanguine  (26.09.21 21:58:23) 
[]

sözlükte bazıları daha mı eşit?

3 adet hesapla ufak bir test yaptım.
a hesabı 700+ karma, 3-4 kere debe yapmış
b hesabı karma oluşmamış ancak 2-3 debesi var
c hesabı çöp bir hesap full+full anket karması olmasa daha iyi

mobilden giriş yapmadan kullanıyorum sözlüğü gün içinde. ancak format öleli çok olsa da ben halen raporluyorum bunları. mail ile yaptığım şikayetler çok çok düşük bir oranla karşılık buluyor. onlar da nefret söylemi vs varsa.

aynı nitelikte üç entry ele alalım. hepsi aynı şekilde formata aykırı. aynı anda, aynı gerekçe ile şikayet ettiğimde a hesabından şikayet ettiğim entry birkaç dakika içinde siliniyor. b için de bu kadar hızlı olmasa da bir geri dönüş alıyorum. c ise mailden biraz daha yüksek bir oranla geri dönüyor ama ne a ve b kadar hızlı ne de o kadar etkili.

bunu 30 kadar entry ile denedim bu arada. c den veya maille silinmeyen entry aynı gerekçe ile bir hafta sonra a dan veya b den şikayet edildiğinde silindi.

bütün bunlar benim süreci yanlış yorumlamam olabilir mi? yoksa sözlüğün kendi içinde bunun şikayeti daha değerlidir gibi bir yaklaşımı olabilir mi?

 
[]

adsense işleri

çok uzun bir süre önce bırakmıştım kovalamayı (2011 gibi)
şimdi tekrar bir döneyim dedim ama sıfırdan başlamaktansa işleyen sistemi alıp öyle devam etmek niyetim.
ilanlara bakıyorum ediyorum ama nasıl desem bir gariplik var.
günlük 500-600 tekil hite, niche falan olmayan türkçe içerikle aylık 2.5k gelir var görünüyor. içerik üretmek desen kolay, ucuz.
böyle ilanlar bir iki de değil. var yani bayağı bir.
neyi kaçıyorum?
10 yılda adsense türkçe içerik için çok daha iyi bir yere mi geldi?
500-600 tekil hit hiçbir şey değil günlük. ben günlük 100k ya yaklaşan tekil hitlerle zor para kazanıyordum 10 yıl önce. ne değişti de böyle bereketli bir hâl aldı bu işler?

 
bin gösterim 1 doalr gibiydi önceden. Şimdilerde nasıl ben de bilmiyorum.


  • liberal  (25.08.21 16:25:22 ~ 16:27:57) 
İnternetten satışların artması ve artık herkesin internetten bişeyler alabilmesi ile ilgili olabilir.


  • syabk  (25.08.21 16:40:19) 
İlanların doğru olmama ihtimali de var.


  • hayirsiz  (25.08.21 19:52:53) 
Ayda 17k hite 2.5k para gelmez. Nişe gore, adsense geliri degil de affiliate geliri falan varsa veya ozel reklam veren anlasmalari varsa bilmem. Yaklasik 18$ CPM eder, turkce icerikte oyle rakamlar olmaz. yalan soyluyorlardir.


  • robokot  (25.08.21 19:56:04) 
[]

write hard and clear about what hurts

ernest hemingway'e atfedilen bu sözün kaynağını arıyorum. türkçe olur ingilizce olur. denk gelen oldu mu hiç? birkaç yerde a moveable feast denilmiş ancak ne ingilizce ne de türkçe versiyonunda bulamadım.




 
[]

bir kelime arıyorum

aklımda kaldığı kadarıyla, dağınık ilgili alanlarına sahip olmak ile ilgiliydi. böyle introvert gibi yeni dönem geyiklerinden biriydi. polymath gibi ama o değil aradığım.

uzun haliyle jack of all trades diyebilirz ama tek kelimeydi.

bununla ilgili bir ted konuşmasına da denk gelmiştim. kadın anlatıyordu işte çok hızlı öğrenirler, yetenek trasnferleri kolaydır falan.

bir haftadır düşünüyorum yok bulamıyorum.

 
dilettante?


  • kobuzchu kiz  (24.07.21 13:54:48) 
multipotentialite?


  • the guy from batman  (24.07.21 13:55:16) 
[]

hayvancılıkta para olmaması

haberlerde olsun, youtube videolarında olsun hepsi aynı şeyi söylüyor.
ama bakıyorsun, tek yaptıkları hayvanın başının üstüne bir çatı koymak ve köyün merası varsa oraya çıkarmak.
hayvana tamamen yetecek bir yem üretimi beklemiyorum ama bütün umutları köy merası ve yem. çobanlık yapmak bile zahmetli geliyor bazılarına onun için bile adam tutmaya çalışmışlar. veteriner giderleri falan diye ağlıyorlar da zahmet edip oğlunu kızını veterinerliğe yönlendirememiş.
yani bu kadar girdi maliyeti varken sadece koyunun ineğin başının üstüne bir çatı koydu diye ne kadar bir kâr etmeyi bekliyorlar ki?

 
veteriner oğlu bedavaya mı çalışsın diyosun?
ayrıca bu çiftçiler giderlerini bile karşılayamıyor. tabi ki tüm gününü ayırıyorsa hobi olarak yapmıyorlar, gelir getirmeli.

  • sttc  (14.07.21 20:31:58) 
Onların para yok dediği miktar bile maaşlı çalışanların çoğunun kazandığından yüksektir.


  • dissendium  (14.07.21 20:33:22) 
Bir tanıdığım var. Oğul ile arkadaşız. Çocuk veteriner oldu. Şimdi ufaktan bir çiftlikleri var. Öyle örnekler bulunabilir. Ama köylü hesap kitap işlerini beceremiyor. Misal bankaya gidip kredi istiyor faiz oranı nedir? Kaç lira faiz ödenecek vs bunları soemuyor direk aylık kaç tl ödeyeceğini soruyor.


  • 1917  (14.07.21 20:35:27) 
oğlu bedavaya yapsın demiyorum da anası da bu kadar ağlamazdı oğlu veteriner olsa.
kâr etmiyorlarsa yapmasınlar. her sene kâr yok diye ağlıyorlar ama halen aynı sektördeler. aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar bekliyorlar sürekli. ya kâr ediyorlar ama ağlamak işlerine geliyor ya da düz ahmaklar ama bitmeyen bir gelirleri var sürekli zarar yazmalarına rağmen ayaktalar.

  • Efoody  (14.07.21 20:36:19) 
Haycancılık ve Çiftçilik doğru yapıldığında para kazanılıyor, tabi ki ülke ekonomisine paralel ilerliyor genelde, maliyet çok diye ağlaşılır da her işte maliyet artıyor aslen.

Hayvancılık çok zor iş bence, hakkını vererek yapana güzel para bırakıyor, senin bahsettiğin tiplerin para kazanması çok zor tabiki, veteriner gideri dediğin normalde her gün ortaya çıkacak bir maliyet olmamakla beraber bi fabrikada aletlerin bakımının yapılması gibi bir maliyet kalemidir gözümde, sıfırlanması beklenemez. Ek olarak benim gördüğüm hayvandan anlamayan adam veterinere çok ihtiyaç duyuyor

Çiftçilik de zordur, hakkını vererek akıllıca yapılırsa iklim şartlarında da sorun olmazsa gayet güzel para bırakıyor, desteklemeler düşük denir, düşük bence de ama ağlanacak bir durum yok tam olarak ortada.
Maalesef başlıca sorun bu işi yapanların ekonomik okur-yazarlık seviyeleri sıfıra yakın. Gelir-gider hesabı yapmaz, ne harcadığını ne kazandığını bilmez, sonra zor durumdayız diye ağlarlar, ilacını düzgün atmaz, ekimini bile düzgün yapmaz sonra topraktan mahsul fışkırsın ister.
Yani dürüst olayım bu ülkede çiftçiye hayvancıya verilen imkanlar küçümsenemez, hükümetten bağımsız bir konu bu bilginiz olsun.
Ama söylediğim her şeyde olduğu gibi işler de ülke ekonomisine paraleldir, ülke ekonomisi genel olarak kötüye gittiğinde nasıl diğer meslek gruplarının parası pul oluyorsa hayvancılık çiftçilik yapanında kazancı-parasının değeri düşmüş oluyor.

Çiftçilikteki asıl sorun miras ile kişi başına düşen arazi miktarının düşmesidir bana göre, yani 4 kişilik bir ailenin geçinebildiği mal varlığı ile çocukların da evlenmesi ile kendilerine düşen arazi miktarı ile geçinemezler, hele ki kırsal kesimde 2 çocuk ile sınırlı kalmanın az olduğu düşünülürse meslek 1 nesil sonra tıkanıyor.
Diğer bir sorun döviz artışı sebebiyle tarım aletlerindeki maliyet artışıdır, günümüzde yeni bir tarım aleti almak eskisi gibi kolay değil.
  • atom karincanin torunu  (14.07.21 21:15:08 ~ 21:17:49) 
kazancının biraz da sefasını sürmek yerine sürekli daha çok hayvan, daha çok tarla alayım diyen kesim var. ayağında ayakkabı delik ama bilmem kaç dönüm tarlası var. ya da teknolojik ve verimliliği artıracak şeylere yatırım yapmak lazım, örn. damla sulama sistemi gibi. yaşamak için mi kazanıyorsun yoksa kazanmak için mi yaşıyorsun, buna karar vermek lazım.


  • mc limon  (14.07.21 21:21:13) 
Yalan soyluyorlar, bizim ulkede *ok ticareti yap ondan bile para kazanirsin.
Ulkede ticaret disinda para kazanan yok zaten.

Sanki hergun vet cagiriyor.
hayvan olmeye yakin cagirir 1 tane igne yaptirirlar ona da 1 sene aglarlar cok para aldi diye.
  • divit  (14.07.21 21:21:19) 
çok uzun uzun yazmaya girmiştim ama çok kısa bir kaç hesaplama ve matematik yapacam. tam geçen sene mayıs haziran aylarında ki ortalama saman, Süt yemi, kuru ot vs fiyatlarına endeksleyince, bir ineğin günlük beslenme maliyeti 34 liraydı. bugün ise bir ineğin günlük beslenme maliyeti 54 liralara kadar çıktı. ister 30 yıllık çiftçi ol ister 1 yıllık bu aradaki uçurumu görmen ona göre hesap yapman imkansız.

çiftçiler çok güzel kazanıyor. aksini iddia eden yok zaten. ancak ufak bir hesap daha yaparsak, geçen sene ortalama bir ineğin sadece süt geliri günlük 62 liraydı. yani 62-34 = 28 lira günlük inek başından kazanıyordun. benim akrabalarımdan bildiğim bu 28 liraya %30 civarı da elektrik,su bağ kur, çalışan ödemesi, tarsim ödemesi, buzağı ve bilimum traktör araba vs bakımları mazot giderleri vs oluyor.

50 inekli bir adamın günlük inek başına 19,6 tl kazancı oluyordu. 50*19,6*30(gün) hesabından aylık 29bin tl net kazanıyordu. 3-4 ay bu tempoda bir çiftçi cebine 120 bin lira net koydu. şimdi bu adam her ay'da yem o bu şu aylık 51bin tl civarı da masraf yapıyordu. aynı adamın bu sene aylık masrafı bu seneki maliyetlere göre 81bin tl oldu. süte öyle çok büyük zam yapıp (kendi işleme fabrikası vs yoksa) kafasına göre fiyat koyamıyor. adamın aylık 10bin lira net cebine bırakıyor bu durum.

50 inek, takribi bir kaç çalışan, o kadar emek vs karşılığı 10bin tl oluyor. ha bu para köy için ideal ama en ufak bir anlamsız zamda, maliyet artışında, traktör vs bozuldu yenisi alayım durumunda yüzbinlerce lira içerde kalabiliyor adam. 3 sene önce banka hesabında 5 milyon liradan fazla parası olan, 135 inekli çiftçi, 2018-2021 arası dolar+mazot+yem artışları yüzünden cebinden yiye yiye 700bin lira parası kaldı. bu benim bildiğim bir örnek. çiftçiler bu yüzden büyük kazanırlar ama istikrar olmadığı için büyük zararları da görebilirler.

edit : söylemeyi unuttum, yukarıda ki 50 inekli çiftçi amcadan devam edersek, 10 inekli geçenlerde bi çiftlik kuran adamdan örnek vereyim, 10 inekli bir işletmenin maliyeti bugün 220 bin lira civarı. bu paraya ahır kurulumu, hayvan alımları, ilk aydaki giderler ve hayvanların yem maliyetleri vs tamamı dahil. 50 inek için min 1 milyon liraları konuşabiliriz.

dediğim gibi 50 ineğe, istikrarlı bir ekonomide aylık 30-35 civarı net kazanabiliyorlar. ama son 40-50 senede türkiye'de bir istikrarlı dönem en fazla kaç sene sürdü? çiftçiler de bunu bildiği için hep çok parası da olsa başka yerlerde tutup gün gelince cepten yemeyi bekliyorlar
  • avatar is back  (14.07.21 21:21:52 ~ 21:29:08) 
Bence para var, iyi de var ama eskiden o kadar çoktu ki para şimdiki parayı beğenmiyor çiftçiler


  • mezarkabul  (14.07.21 21:25:18) 
Hayvancılığın en büyük masraf kalemi yem. Ve saman ithal ettiğimizin farkında mısınız ?
Neden ? Meralara beton diktik. Kalan meraların suyunu kestik önüne baraj yaparak. Dışarıdan yem alarak kar etmen zor.
Kendi tarlan olucak, olsa bile mazot pahalı, su bulmak mesele.
Hasi girdin işe, her işte olduğu gibi esas kârı aracılar yapıyor falan filan.
  • vizivozo  (14.07.21 22:38:28) 
Büyükşehirde yaşayıp masa başında çalışanlar için kolay gözükebilir. Ama bu ülkede çiftçilik de hayvancılık da kazandırmıyor.
Hayvan en az 5 ay ahırda kalır mecburen yem yer. Küçükbaş bakıyorsanız yılda 2 kez kuzulayacak da kuzulara 1 sene bakacaksınız sonra kasaba 1000-1500 liraya satacaksınız. Kuzu ölü doğar, hastalanır ölür, anası kabul etmez emzirmez kuzu yeterince gelişmez. Bir dünya riski var. Sabahtan akşama hayvanla uğraşmak ise hiç kolay değil. Ahırı temizleyeceksiniz, su-yem vereceksiniz, sabahtan-akşama kadar merada peşinden koşacaksınız. Doğum zamanı gece kalkıp doğan hayvanları takip edeceksiniz. Büyükbaş bakıyorsanız 1-2 ay kuru dönem süt alamazsınız, yılda 1 buzağı olacak besleyip satacaksınız da para kazanacaksınız. Bir inek nerden baksan günlük 40-50 lira yem yer. 20-30 litre süt alacaksınız ki 10-20 lira para kazanacaksınız. Günde 2 kez yem verme, 2 kez sağma, 1 el arabası gübre temizleyeceksiniz her bir inek için bir ton uğraş.
Aynı şeyler çiftçilikte de var. Sulama imkanınız yoksa işiniz Allah'a kalmış. Örneğin bu sene kuraklık oldu, verim en az yarı yarıya düştü. Tarlanız sulanabilir ise kazancınız daha stabildir. Ama onun da emeği ve masrafı artar. Onlarca dönümü sulamak da hiç kolay değil. Bir de sahibindene girin tarım aletleri kaç para bakın, yatırım yapmak güç. İnsanlar keyfinden babadan dededen kalan yöntemlerle tarım yapmıyor. Anadolu'da hala 30-40 yaşında biçerdöverleri kullanıyorlar. Bu şekilde nasıl verim alsınlar?
Haftasonu yok, tatil yok. Aylık 3-4 bin liraya çekilecek dert değil bunlar. Eğer ürettiğinizi direkt müşteriye ulaştırırsanız para kazanırsınız. Diğer türlü ancak ucu ucuna geçinir gidersiniz.
  • housedaki topal doktor  (15.07.21 00:25:07) 
bilincsizce yapilan her sey zarar ettirir.
akilli olursan bilgili olursan bilincli olursan zarar etmez kazanirsin.

  • turbo sadık  (15.07.21 09:48:25) 
[]

ölüm, doğum, düğün işleri

selamlar ahali,
şimdi ben bu başlıkta geçen işlerden zerre anlamıyorum.
belki de benim öküzlüğümden.
yakın olur tanıdık olur birisinin bir şeyinin öldüğü haberi geliyor.
çocuğu oluyor, evleniyor falan.
ben bunları arayamıyorum.
arıyorum da ilk gün aramıyorum ya da ikinci gün.
sonrasında da çok geç olmuş gibi geliyor o zaman da olmayacakmış gibi geliyor.
ilk gün arasam cenazesi var diyelim yok yere adamı darlıyorum gibi olacak ya da ne bileyim uygun olmayacak gibi geliyor.
üç beş gün sonra arasam bu sefer de karşımdakinde değnekle dürtülmüş olma hissi olacak gibi geliyor.
nedir bu işin raconu?
örnek olay: arkadaşımın annesi öldü. kendisi yurtdışında. yakınız. şartlar ortada gelip gelemeyeceği belli değil, ben de gidemeyeceğim. ne zaman aranmalı bu insan? ne denmeli?

 
Ben de arayamam.
Ama yakını vefat eden insan olarak da
o an tüm hayatınız o ölüm oluyor, etrafınızdaki herkes o ölümü işliyor konuşuyor
bir arkadaş sesi bir yakın taziyesi 2 dk nefes aldırıyor.
  • summatinyourteeth  (12.04.21 21:36:20) 
aramasan da en azından bir mesaj atarsın, o bile yeterli olur.


  • roket adam  (12.04.21 21:56:32) 
Vallahi ben hepsini de yaşadım.

Evlendim. Aramayan arkadaşlarıma çok bozuldum. Bu durumda balayı sonrası aranabilir.

Doğurdum. Arayıp sormayan arkadaşlarıma bozuldum. Burada da doğumdan ertesi gün aranabilir. Çok çaldırmamak şartıyla. Evine yemek hediye gönderilebilir. Çok yakınsanız ve kadınsanız, doğum yapan kişiyi yine bence 1 hafta sonrasında ziyaret edebilirsiniz.

Ölümde de haberi aldıktan sonra gidilemiyorsa hemen aranabilir ama ölüm olayında arayınca telefonda konuşmak çok zor. Her iki taraf için de. Gidip yanında olmak, yardımcı olmak daha mantıklı.

Bu üç durumda da yakın olarak gördüğüm ama günler ya da aylar sonra yazan, arayan, gelmeyen arkadaşlarımla arama mesafe koydum.

Burada o duruma göre ne yapman gerektiğine sen karar vermelisin.
  • makarnacanavari  (12.04.21 22:02:12) 
Çok yakın çok samimi olduklarıma karşı konuşamama saçmalama riskini göze alıyorum ve arıyorum ben. Ama çok yakın değilsek ben de arayamam, konuşamam. Rahatlatmak şifa olmak isterim ama olamayacağımı bilirim, arayamam. Doğumda da arayamam, anca mesaj atarım. Zira gidip altın takabilecek durumda değilim, sırf bu zaten suçlu ve çok üzgün hissetmeme sebep oluyor. Yapamıyorum evet, bakalım nolcak.


  • 1bir1bir1  (12.04.21 22:22:16) 
ben arayıp çok kısa şekilde taziyelerimi iletiyorum ve nasıl hissettiğini soruyorum


  • superb  (12.04.21 22:32:19) 
Aramıyorum arayamıyorum beni de aramasınlar.


  • Hallegadola  (12.04.21 22:39:11) 
Babam öldüğünde arayıp soranları asla unutamam. Bende yerleri ayrıdır. Beni arayıp senin için yapabileceğim bir şey var mı? Diye sormaları bile yeterliydi. Cenaze günü kafalar gidiyor ama ertesi gün aranabilir, mesaj atılabilir.

Doğum ve evlilik için de bence aynı şey geçerli. Ertesi gün bir mesaj atılır bu kadar zor olmamalı.
  • suicides underground  (12.04.21 22:44:56) 
Nisani dugunu sallamam ama olumde aranmak, yardim edebilecegim bir sey var mi diyen bir ses duymak guzel.
Iki taraf da biliyor yani olen olmus gitmis. Konusmak anlamsiz ama telefondaki o sessizlik insana destek oluyor.

  • nax  (12.04.21 23:15:10) 
ölümde duyduğun anda aramalısın. ister yakın olsun ister uzak hiç farketmez. arayınca karşı tarafı darlamış olmuyorsun, aksine rahatlıyor acısını paylaştığını gösteriyorsun.

annem ölmeden önce bende senin gibi düşünür hatta bazılarına mesaj atardım. Ama cenaze sırasında hiç beklemediğim insanlardan telefon gelmesi beni rahatlattı, mutlu etti. konuşmak istemeyen zaten açmaz bunuda unutma.
  • al basmadan donu var  (13.04.21 00:46:30) 
[]

ingilizce kelimeye türkçe ek

bu işi bir türlü kavrayamıyorum. ingilizce gibi bir dilde bir kelime aksana göre çok değişken gelebiliyor kulağa. bu durumda nasıl hareket edeceğiz?
örn: reverb
"reverb"u/i azalt biraz diyeceğim ama diyemiyorum kafam takıldı doğrusu ne diye.


 
türkçe okunuşuna göre ek gelir reverb'i olur. aksi durumda bütün dillerdeki kelimelerin telaffuzunu bilip ona göre ek getirmek gerekirdi.


  • diffarentiationation  (18.03.21 03:39:58) 
Reverb'u
Telaffuzunu biliyorsanız ona göre
Bilmiyor ve Türkçe olarak okuyorsanız reverb'i
  • yarey  (18.03.21 04:08:42) 
İnsanlar Türkçe okunuşuna göre meselesini yanlış anlıyor. Kılavuz diyor ki kelimenin kendi dilindeki okunuşunun Türkçedeki en yakın hâline göre ek gelir. Bir başka deyişle İngilizce nasıl okuyorsanız ona uygun olan eki getireceksiniz. Yani Youtube’yi değil, Youtube’a olacak.


  • kurmaca  (19.03.21 01:06:21) 
[]

8 mart

yaklaşıyor malum,
yeni bir 8 mart 2018 çaylak onay rezaleti yaşar mıyız ne dersiniz?



 
Yönetimin bu yola gideceğini düşünmüyorum. Zira seviye yeterince düşük


  • gazozailacatmauzmani  (03.03.21 19:09:51) 
[]

anadolu rock ultimate playlist

ama anadolu rock derken 70'ler ile kısıtlamak anlamında değil. bu topraklardan çıkmış, zamansız şarkılar ve hatta bu şarkıların coverları, remixleri.
bunun bir playlist olduğu tahayyülü ile yola çıkarsak, şu şarkı olmazsa eksik olur dediğiniz hangi şarkı(lar) var?
çok böyle buram buram rock olmasına gerek yok ancak fazla pop, disco çizgisinde olmazsa güzel olur.


 
egoist - toreler aldi
ayna - ceylan, karakolda ayna var
emre altug veya erkin koray - saskin
haluk levent - kagizmana ismarladim nargele, gulendam
sibel tüzün - yine yalnizim
athena - tarlaya ektim sogan
Edip Akbayram - eskiya dunyaya hukumdar olmaz
murat kekilli - bu aksam olurum albumunun TAMAMI
  • hot potato  (10.02.21 23:55:56 ~ 23:57:41) 
barış manço - dereboyu kavaklar, dönence, cacık, little darling (we'll be kissing)
cem karaca - tamirci çırağı, deniz üstü köpürür, ceviz ağacı, kerkük zindanı
erkin koray - öyle bir geçer zaman ki, ankara sokakları
üç hürel - bir sevmek bin defa ölmek demekmiş
fikret kızılok - gün ola devran döne albümünün tamamı
honorable mention: yavuz çetin - yaşamak istemem (naçizane kendi görüşüm)
  • amugochi  (11.02.21 18:09:23 ~ 18:10:23) 
barış manço'nun kurtalan ekspresi ile yaptığı üç albümü: 2023, sakla samanı gelir zamanı, yeni bir gün.


  • alperz  (12.02.21 11:49:49) 
[]

curved monitör

nedir bunun olayı?
bir monitör almaya niyetlendim şöyle 2k 144 1ms
ama hep curved
internet kafaler de kapalı gidip bir bakıp alamıyorum.
teknoloji mağazalarını aradım yakınımdaki onlarda da birinde bir model varmış o da teşhirde değilmiş falan filan
%80 internet, yazılım %20 oyun için kullanacağım
bu curved 10 yıl öncesinin 3d si gibi adam tokatlamak için uydurulmuş bir şey gibi geliyor
yani zaten ekranla aramda yarım metre var yok curved olsa ne olacak diyorum
nedir bunun olayı?
ayrıca şöyle 3500 lirayı çok aşmadan güzel bir monitör tavsiyeniz varsa alırım.

 
curved monitorler bana hic hitap etmiyor, kullanmadim da ama 1440p bir monitor alacaksaniz sunu tavsiyue edebilirim. ben 3600'e aldim, su an butcenizi asiyor sanirim ama indirime girecektir muhakkak.

www.amazon.com.tr
  • bollocks44  (16.12.20 20:45:19) 
Pek bir olayi yok, hele 24 inc monitorlerde nerdeyse hic farketmiyor. Daha buyuk olanlarda biraz daha belirgin oluyor ama yine de oyle ilk kullaninca bile bariz bir fark hissedilmiyor.

Illa curved istemiyorsaniz, IPS modellere bakacaksiniz, onlarda curved olmuyor pek.
  • Haldamir  (16.12.20 20:46:40) 
ultrawide 32 inç değilse körv olmasının çok bir olayı yok sanırım. Bir de ips olmuyor sanırım curveler. Düzgün panelli bir 2k 144 ips almak daha mantıklı. tn panelden ben yıldım çok kötü geliyor bana.


  • bahoho  (16.12.20 21:10:31) 
[]

sağ kolum sizlere ömür - 2

www.eksiduyuru.com
bu duyurudan sonra doktora gittim. mr çekildi. boyun fıtığı varmış ancak önemli bir şey değil dediler.
ancak dudak uyuşmasına bir şey bulunamadı.
4-5 doktor gezdim. lakin hiçbiri strestendir, sakız çiğne vs. ötesinde bir şey demedi.
sağ dudağımda bildiğiniz lag & loss var. ama kimse bilmiyor niye. deli olacağım.

 
endişelenmeyin ama birde nörolojiye görünür müsünüz?
kız kardeşim de böyle başlamıştı ve ms tanısı kondu.

  • etna  (14.07.20 07:32:10) 
Nörolog +1


  • silah taciri  (14.07.20 09:53:39) 
benim de bir anda ensem, ellerim, kollarım uyuşuyordu. sonra çarpıntı vs. bambaşka bir boyuta ulaşıyordu. önce nörolojiye gittim, boyun + beyin mrı çekildi. boyunda fıtık çıktı ancak bendeki etkileri tam karşılamadığından psikiyatriye yönlendirdi. öyle çözüldü uyuşmalar. sinir stresle ilgiliymiş.

arkadaşımın da yüzü uyuşuyordu sürekli ms tanısı kondu.

babamda da dudak uyuşması var, mr çektiler tertemiz çıktı neden bilmiyoruz hala.

nöroloji +1 herkeste bambaşka şeyler çıkıyor.
  • iste o kavunici balik  (14.07.20 11:31:09) 
nörolog, kkb, ortopediye gittim zaten ama bir şey çıkmadı :/


  • Efoody  (15.07.20 19:12:41) 
[]

sağ kolum sizlere ömür

ufak ufak uyuşukluklarla, ağrılarla başlayan iş şu an sağ yanağımın, dudağımın uyuşmasına vardı.
doktora gittim ilk başlarda. ailemde de doktor var ve tekrar sorsam ne diyeceklerini az çok biliyorum.
dikey mouse aldım, biraz geçer gibi oldu geri geldi.
sandalye değiştirdim, gitti geri geldi.
mousepad değiştirdim destekli mestekli bir şey aldım. 3 gün sonra aynen geri döndü.
hiç bilgisayarla işim olmazsa 2 güne falan düzeliyorum ancak yaptığım iş sebebiyle bilgisayarsız bir hayat benim için sıfırdan kariyer inşa etmek demek.
ne tavsiye edersiniz?
bu arada gereğinden fazla kilom haricinde bilindik bir başka sıkıntım yok. acaba ondan mı diyorum da ne alaka şimdi.

 
atel ya da bandaj kullanmayı denediniz mi?
ben atel ile rahat edemedim ama kolum çok ağrırsa bandajla biraz rahatlıyorum.
media.istockphoto.com
bu görseldeki gibi elden başlayıp dirseğe kadar bandajlarsam iyi geliyor.
  • late viper  (27.05.20 21:37:16 ~ 21:37:38) 
boyun fıtığı olabilirsin, doktora git.


  • nahtoderfahrung  (27.05.20 21:48:21) 
Belli ki ileri derecede boyun düzleşmesi var gibi. ama yanağa kadar vurması garip geldi.

manuel terapi ile geçici olarak düzeliyor. ama manuel terapi sonrası muhakkak boyun kaslarını güçlendirmek gerekiyor.
  • janavarorion  (27.05.20 21:50:26) 
Fıtık olabilir, psikolojik ya da nörolojik başka sebepler de olabilir. Psikolojik ve nörolojik kısmını yanaktan dolayı söylüyorum.


  • encokbenisevinnolur  (28.05.20 02:53:01) 
[]

daflon

reçeteli oldu diyorlar, doğru mu?




 
Reçetesiz satılır. Yeni başlayacaksanız geçmiş olsun. Özelden yazabilirsiniz


  • ayakkabisi olmayan adam  (24.05.20 19:44:00) 
[]

bu tipler özel olarak mı istihdam ediliyor?

nature linki paylaştım, reklam yapma diye mesaj attı biri.
daha önce de pitchfork linki paylaşmıştım. gavurca anlamıyoruz bu ne reklam mı mesajı gelmişti.
tamam sözlük "demokratik"leşiyor. kullanıcı yelpazesi genişliyor falan filan da bu kadarı da fazlasıyla saçma değil mi?


 
Eksi 2007-2008'e kadar korudugu kalitesini yitirdi coktan. Devasa bir donanmhabere donuseli de 7-8 yil oluyor; ortalama bir forumda alacagin mesajlari orada da alabilirsin yani. Sasirmamak lazim..


  • hehehe  (29.04.20 15:14:09) 
[]

18 şubat 2020 papara iş görüşmesi rezaleti

bu olaydaki o aşırı büyük şaşalı kvkk ihlali nerede?
cto'nun cep telefonu üzerinden hesap görme yetkisi normal değil mi?
cto ya bile gerek yok sanırım papara da zaten tel no üzerinden gönderme olmalı tel no yazınca hesap var mı yok mu çıkıyordu diye hatırlıyorum.
bu herhangi bir siteye üye olurken verdiğiniz e-posta / tel bilgisini tekrar o sitede kullanmak isteyince bu e-posta / tel no ile üyelik var / yok bilgisinden çok mu farklı bir olay?
cidden cahilliğimden soruyorum bi yerinden kan alırlarlık kvkk ihlali nedir?
eksisozluk.com

 
kvkk ile ilgili bir ihlal yok. kvkk zaten siber güvenlikle, performansla, yetki yönetimiyle ilgili bir şey değil. hangi datayı hangi şartlarda depolayabileceğinle ilgili bir şey.


  • plutongezegendegilmi  (18.02.20 21:44:06) 
kvkk ile ilgili ihlal kesinlikle var,

çalışanların, müşterilerin hangi amaçla bilgi aldığın konusu oldukça önemlidir. belirsiz, ölçüsüz bir amaçla bilgi alamazsın. yine aldığın bilgi konusunda aydınlatma yapman gerekir.

ayrıca bir müşterinin hesap bilgilerini iş başvurusu amacıyla inceleyeceksen önce müşteriden açık rıza da alman gerekir. yani belirlediğin, karşı tarafa ilettiğin ve rızasını aldığın amaç dışında bilgilerini işleyemezsin, inceleyemezsin. bunu ya iş başvurusu formunda yaparsın. ya da müşterinin hizmet sözleşmesinde yaparsın ama bu ikincisi çok garip olur.

dolayısıyla bir kvkk aykırılığı yok 2 aykırılık mevcut. bir aydınlatma yapmadı, 2 açık rıza mevcut değil. eğer delili varsa sağlam ceza gelir.
  • fistikthecat  (18.02.20 21:51:56 ~ 21:53:04) 
abartmayın türkiyede yaşıyorsunuz. ceza falan gelmez. paparanın nasıl bi kurum olduğunu bi inceleyin biraz.. dünyadan haberiniz yok.. tosuncuk,bahis,kara para daha neler


  • plastic_angel  (19.02.20 12:04:46) 
bu kadar kvkk takıntılı birisi olsa zaten her adımda bir olay çıkartması lazım. başlık sahibi arkadaş o görüşmede takacak nokta bulamadığı için kvkk yı bulmuş oradan yürüyor bence. yoksa alakasız bir durum


  • gazozailacatmauzmani  (19.02.20 12:41:28) 
En arada kaldığım skandal başlıklarından birisi oldu. İki tarafında haklı olduğu konu var.

Dünden beri düşünüyorum karar veremedim.
  • ihanet kac kisilik  (19.02.20 13:48:02) 
KVKK'dan ilk bahseden yazar benim, bana mesaj atan arkadaşlar da oldu, olayın özelinde bakıldığında belki çok büyük bir olay yok kvkk açısından bakıldığında, zaten müşteri olmadığı için belki hak ihlali bile oluşamamıştır fakat beni rahatsız eden cto'nun bu işi yapış şekli oldu, evet müşteri olup olmadığını anlayabileceği bir çok yöntem vardır.
Fakat temelde bu rahatlığa sahip birisi her şeyi görüntüleme yetkisine sahipse müşterisi olan bir adayın harcama alışkanlıklarını görebilir mi? Bunu başka bir şey için yorumlayıp kullanabilir mi yani?
Şahsen görüşüm bu bilgiyi işe alımda kullanıyorsa kvkk'yı ihlal ediyor demektir, papara üyelik şartlarını okumak lazım ama zannediyorum hiç bir ödeme sistemi nerelerden ne alışveriş yaptığımız bilgisini kendi içinde kampanya sunumu dışında 3. taraflarla paylaşmıyordur diye tahmin ediyorum. İK da bu olayda 3. taraf sayılabilir aynı firma da olsa bence, sonuçta bir tarafta çalışan adayı var, bir tarafta kendisi olsa da müşteri bilgileri var aslında.

Yani iş görüşmelerinde kullanılması için paylaşmadığım bilgiler, çalışan adayı olarak bana karşı kullanıldığında orada müşteri olarak bulunmadığım için 3. Taraf olurum diye düşünüyorum aynı zamanda.
  • atom karincanin torunu  (19.02.20 14:36:51) 
[]

çaylak listesine girememek

ilk defa böyle bir şey geliyor başıma. hesabı açtık, maili onayladık, 10 enty girdik ancak alet henüz 10 entry'yi tamamlamadığınızdan onay sırasında değilsiniz de takılı kaldı.
daha önce böyle bir durum yaşayan, gören, duyan oldu mu?
yönetime ulaşmaya çalıştım ama bir şey çıkmadı şimdilik.


 
bir on tane daha girin 24 saat bekleyin.


  • ozdek  (04.02.20 01:55:55) 
olmadı. entryleri ve hesabı silip yeni açtım orada girdim listeye. bug beni buldu herhalde.


  • Efoody  (05.02.20 17:04:58) 
[]

bu filmlerden hangilerini izlerken sıkıntıdan ölmem?

eksiup.com
teşekkürler romalılar.



 
Jumanji eğlenceli


  • (s)AINT  (16.07.19 22:06:02) 
ben hepsini seyrettim, anthropoid, untergang, tinker soldier, haricindekileri hic begenmedim.

ama bu begendiklerim dahil sikilirsin bence.

eglenceli film ariyorsan son zamanlarda ölümlü dünyayi cok begendim ben, happy death day 1(cok boktandir diye düsündüm ama begendim acikcasi), bird box, a quiet place i izleyebilirsin.
  • black fridayde bos kutuya talim eden adam  (16.07.19 22:07:20) 
Aviator


  • catch the arrow  (16.07.19 22:09:18) 
the fall


  • tepedeki psychedelic adam  (16.07.19 22:12:11) 
solaris, the act of killing, anthropoid izlemedim. brick ve tinker tailor soldier spy izlerken sıkılmıştım ben. magnolia ve the great beauty bence keyifli filmlerdi ama bazı insanları sıkabilir. geri kalanların ise insanların %99'una kendini keyifle izleticek filmler olduğunu düşünüyorum.


  • semaforo de medianoche  (16.07.19 22:40:20) 
Jumanji
The Aviator
Der Untergang

Solaris' i de izlemedim ama kitabı aşmıştı. Kitap gibiyse çok iyidir.
  • İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi  (17.07.19 01:35:13) 
aviator


  • since1907  (17.07.19 13:05:16) 
the fall sıkmaz


  • kablelvuku  (17.07.19 13:07:06) 
[]

su içme ve iştah korelasyonu

çok az su içiyordum. hatta neredeyse içmiyordum bu aylarda bile.
diyetisyene gittim baya baya su yazdı. 4-5 litre su içiyorum en az.
yaklaşık 5 gün oldu. bu 5 günde o kısıtlanmış yemekleri bile yiyesim gelmiyor doğru düzgün. vuruyorum suya vuruyorum suya.
acıkınca su içmiyorum elbette. ancak acıkmıyorum doğru düzgün su içme olayını arttırdığımdan beri.
bu normal mi?

 
su iştahı kesiyor evet ama sporcu falan değilseniz 4-5 litre su fazla sanki.


  • opucuk baligi  (14.07.19 22:32:11) 
bunun en önemli sebebi susuzluk ve açlığın birbirine karıştırılabiliyor olması. az su içen biri, susuzluk hissini açlık zannedebiliyor ve o eksikliği yiyerek gidermeye çalışıyor. bu da elbette normalden daha fazla yemek yemeye yol açıyor.

ama bu demek değil ki her açlık duygusunda çılgınlar gibi su içilmeli. sadece su düzenli tüketildiğinde, o açlık hissiymiş gibi gelen hissi yalnızca gerçekten acıktığınızda hissediyorsunuz o kadar. bence de 5 litre su içmek, vücut kütleniz çok değilse, abartı olabilir; onun dışında normal diyorum.
  • brena  (14.07.19 22:46:34) 
günde bir demlikten az olmamak kaydıyla çay içiyorum. iki üç fincan da kahve var yanında. sigara falan bolca. ondan herhalde bu kadar yüksek bir yere koydu su miktarını düşünüyorum. yoksa bunlar alakasız şeyler mi ona göre düşüreyim su miktarını?


  • Efoody  (17.07.19 16:47:47) 
Ben su içmeye başlayınca eskisi kadar çay içememeye başladım, su ihtiyacımı çayla gideriyormuşum meğer diye düşündüm hatta. Koyduğum çayı çoğu zaman bitiremiyorum şimdi. Bazı doktor ve diyetisyenler içtiğin her bardak çay-kahve için bir bardak su ekle diyor günlük su tüketiminin üstüne, sizinki de öyle olmuş gibi ama abartırsanız da böbrekleri yorar mı bilemedim. Diyete başlayalı 3-4 ay falan olduysa ben olsam bir dahiliyeye gider tahlil yaptırırdım, emin olmak adına.


  • opucuk baligi  (17.07.19 19:42:54) 
[]

özel öğrencilik müessesesi mantıklı mı?

tezsizi açılmıyor. tezlisine de başka bir programda kayıtlı olduğum ve sona geldiğim için başvuramıyorum. bu durumda özel öğrencilik başvurusu yapıp gelecek dönemde de tezliye başvursam nasıl olur?
bana mantıklı bir hareket gibi geliyor ama siz ne dersiniz?
bu durum kabul alıp alamamı olumlu ya da olumsuz etkiler mi tezliye başvurduğumda?


 
bence mantıklı, hocalarla muhabbetti ilerletip normal mülakatta işini garantiye alırsın. ayrıca bir durum oluşup programı bırakırsan zararın daha düşük olur (özel ünv için) ayrıca zaman kaybını azaltırsın.


  • yeahbutso  (25.06.19 20:11:02) 
özel öğrencilikte aldığın kredileri saydıramıyorsun :( onun dışında çok avantajlı, hocalarla tanışıklık tezli program için kolaylık.


  • anais  (25.06.19 20:51:10) 
Bence de mantıklı özellikle hocalarla tanisiklik ve kuracagin iyi diyalog sana mulakatta arti puan kazandirir. Benim de bildiğim kadarıyla özel ögrenciyken aldığın dersleri saydırabiliyorsun ama üniversiteden üniversiteye göre değişir. Yönetmeliği acip okuman ya da enstitüyu arayip sorman daha mantıklı olur. Bir arkadaşım ales sartini sağlayamadigi icin doktoraya basvuramadi ancak özel ogrenci olarak 2 ders aldi. Ve şu an doktora mulakatini geçmesi garanti gibi bir şey. Tabi dedigim gibi hocalarla iyi iletişim ve bölümü istedigine dair iyi bir imaj çizmen lehine olur.


  • Amaranta ursula  (25.06.19 20:58:07) 
emin değilim ama 3 ya da 4 derse kadar saydırabiliyorum eğer tezliye geçersem dün öyle okumuştum yönetmeliği. başvuruyorum o halde allah affetsin artık.


  • Efoody  (25.06.19 22:32:45) 
[]

olasılık sorusu

i.ibb.co
burada bir sıkıntı yok mu?



 
bu yanlış bence.


  • kablelvuku  (03.05.19 16:36:49) 
70% * 80% + 30% * 35% = 66.5% olacak

matlii hakli
  • birkibirkibirkibirkiuc  (03.05.19 16:45:27) 
Bunların bir sürü sorusu yanlış. Denemelerini aldım pişmanım


  • westblack  (03.05.19 23:04:39) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.