[]

En enerji veren kahve türü hangisidir?

Americano, espresso, cappuccino, latte gibi türler arasında diğerlerine göre en zihni açan ayakta tutan enerji veren?




 
Espresso. Hele dubleyse nam nam.


  • kitik  (24.09.19 15:37:23) 
Filtre kahve.


  • angelus  (24.09.19 15:41:26) 
Olay kafeinde hangisinde espresso çoksa odur.

Americanoya double shot espresso atıyorlar. Diğerleri tek shot muhtemelen.
  • aziz dostum jack  (24.09.19 15:41:28) 
Teknik olarak kahveler tek basina enerji vermezler, zira iclerinde herhangi bir besin kaynagi yoktur. Haliyle ATP ye cevrilecek bir bilesen icermezler, ama enerjiden ziyade, icindeki kafeinden dolayi uyku acacak sekilde mental alertness saglar.
Bu baglamda Black Eye isteyebilirsin, espresso ustune filtre kahve, icmesi zordur, carpinti yapar, dikkatli tuketmek lazim.

  • skulldragon  (24.09.19 15:45:50) 
sade filtre kahve..

kalorisi düşük enerjisi bol.. bisiklet turlarımın da vazgeçilmez içeceği :)
  • strobist  (24.09.19 15:47:00) 
Americano: 1 shot espresso + su
Latte: 1 shot espresso + süt
Cappuccino: 1 shot espresso + süt ve bol süt köpüğü

Hepsi de espresso yani. Sütte tabi laktik asit var. Yorgun hissettirebilir. Zihni açan da malum, kafein. Kahvede var.

İlacınız: double espresso yahut 3 shot espresso.
  • dilemma of subscribtionability  (24.09.19 15:47:12) 
Kahve enerji vermez, kafein etkisi o. Dolayisiyla kafeini bol olandan iceceksin.
yukarida teknik acidan aciklamis arkadas gerci.

  • stavro  (24.09.19 16:08:47 ~ 16:09:16) 
Double shot espresso alın gitsin. ama enerji vermez. uykunu açar.


  • megacracker  (24.09.19 16:34:13) 
Konuyla ilgili mink bir açıklama yapayım. Şimdi esspresso da içsen americano da içsen filtre kahve de içsen neticede bunların hepsi Brezilya'daki Kolombia'daki aynı kahve ağacının çekirdeklerinden yapılıyor, son kullanıcı için sadece çekirdeğin çekilme ve yapım şekilleri farklı o kadar, kahvenin kafein oranı, harman çekirdekleri saymazsak, tamamen kahvenin ne şekilde hazırlandığıyla alakalı bir durum, o da kendi içinde demleme kahveler ve esspresso bazlı kahveler olarak ikiye ayrılıyor. Demleme kahveler demleme işlemi nedeniyle her zaman daha yüksek kafein oranına sahip oluyorlar, yani kahve çekirdeği makul oranlarda ne kadar uzun süre demlenirse, kafeinin suya geçmesi, haliyle kafein miktarı ve uyarıcılığı o kadar yüksek oluyor, filtre kahve ya da diğer demleme kahvelerin kafein oranı bu nedenle daha yüksek. Ha mesela espresso küçük boyutlu tüketilen bir kahve ama onun için kullanılan kahve çekirdeği miktarı da filtre kahve ya da diğer demleme kahvelerle kullanılan kahve çekirdeğiyle aynı oranda oluyor genelde, buna rağmen basınçlı suyla hazırlandığı için aynı miktardaki filtre kahveye göre yarı yarıya kafein miktarına sahip, zira basınçlı suyla hazırlanan kahvede kafein daha fazla geçemiyor suya, haliyle uyarıcılığı da yarı yarıya denilebilir bu anlamda. Ha ben iki tane esspresso içerim dersen o farklı tabii, miden kaldırabiliyorsa zevk alabiliyorsan sorun olmaz ya da büyük boy americano içerim dersin içine yine çift shot esspresso atarlar yine kafein oranı yükselir, böyle böyle manipülasyon yolları da var tabii.


  • angelus  (24.09.19 16:41:55) 
cold brew


  • Goldstein  (24.09.19 17:08:31) 
ristretto


  • zombi  (24.09.19 17:10:29) 
Filtre. Sade


  • Delay Fuze  (24.09.19 18:29:26) 
Cold brew +1


  • primetime  (24.09.19 18:35:03) 
bana damla sakızlı türk kahvesi enerji veriyor sanırım uyukumu açıyor belki ondan. geçenlerde öküz gibi gezerken kahve dünyasında bundan içtim hiç gezmemişim gibi oldum birden.


  • for day to break  (24.09.19 18:45:37) 
(Bkz: Bulletproof coffee)


  • sys coyg  (24.09.19 19:25:50) 
Filtre kahvedeki kafein miktarının daha fazla olduğunu yazacaktım ama @angelus güzelce açıklamış.


  • gzg  (25.09.19 11:48:01) 
[]

YDS’nin memuriyete etkisi

Çeşitli sebeplerden dolayı henüz daha birinci sınıfım ve şimdilik yoğun bir şekilde YDS’ye çalışıyorum. Hedefim kısa dönemde 70+ seviyesini görüp 4 senenin sonunda yani mezun olduğumda 90+ düzeyini görebilmek. YDS gizli bir motivasyon bahanesi oluyor, asıl amaç okuma ve yazma konusunda gelişip hayattan geri kalmamak. Ancak mezun olunca özelde çalışmayı kesinlikle düşünmüyorum, orta okuldan bu yana hayalim masa başı memur olabilmek, fakat KPSS ile atanmak gittikçe zorlaşıyor malum ve bu da beni gelecek adına karamsarlığa itiyor. Hiçbir etkisi olmasa bile daha da geliştirmek adına yine de çalışmaya devam ancak etkisi yüksekse daha bir motivasyon aracı olur, “ 85+ üstü seviyesine gelirsem işsiz kalma ihtimalim dilin hiç olmamasına göre daha az olur” gibi

=> Eğer mezun olduğumda YDS’de 90 üstünü görebilirsem memur olabilmek için avantaj sağlar mı bu puana ya da mülakat seçimine etkisiyle? (SBF yani dolayisiyla İİBF tabanlı memurluklar, çevirmenlik vb değil)

=> Yoksa sadece memurluk maaşına 90-100 lira gibi ekstra bir katkıdan mı ibaret?

 
kurumdan kuruma değişir, misal mb 90+ puan istiyor genelde. veya açıktan atama dönemlerinde örneğin 1 kit 5 alım yapacaksa 1 kadro için 80+ ingilizce şart koşabiliyor.
yani 90 üstü yds puanı alabilirsen sana çok avantaj sağlar.

  • anily  (10.09.19 22:52:31) 
Kamuda uzman olarak izah etmem gerekirse yds 70 ve üstü seni birçok kişinin önüne geçirir. 80 90 ve üstü bir hayli avantaj sağlar. Kpss alan sınavından alacağın puan yanında.


  • karacigerim vur kadehlere  (11.09.19 00:54:06) 
[]

Ölünce tüm bu yaşam çabası nereye gidecek?

Ve değmiş olacak mı?




 
Yaşam çabasının karşılığını zaten bu dünyada alıyoruz. Çalışıp para kazanarak karnımızı doyurup barınıyoruz en nihayetinde. Ölümü düşünürsek eğer, öteki dünya için de çaba göstermemizin gerekliliği çıkıyor ortaya, en azında inançlı insanlar için bu böyle. Yoksa herkesin hayatına kimse karışamaz


  • johny guitar  (07.09.19 05:01:03) 
biz aslinda hic dogmadik. dolayisiyla olmek diye bir sey de yok:)


  • Leonardo~Da~Vinci  (07.09.19 06:24:34 ~ 06:44:52) 
Her sey yarida kalacak iste, hicbir anlami kalmayacak.


  • stavro  (07.09.19 08:54:30) 
Yaşamın tek çabası gen aktarımıdır. Çalışmak ve karnımızı doyurmak genimizi aktarabileceğimiz bir birey bulduktan sonra anlamsızlaşır. Veya bunu anladıktan sonra. Çünkü yaşamdaki en büyük doğal görevimiz çoğalmaktır. İnsan ırkını ayakta tutan yegane tutku genin aktarılmasıdır. Türün devamını sağlamak yani.
Gen aktarımından sonra veya bu olayı tam kavradıktan sonra eğer yaşam standartların yüksekse otomobil alırsın, dünyayı gezersin. Sonra yaşamdaki görevimiz sona erer ve ölürüz.
İnsan o kadar bencildir ki; dünyada yaşadığı yetmezmiş, buraları pislettiği yetmezmiş gibi, bir de ölümsüzlük istemiş ve kafasında bir öbür dünya kurgusu (ahiret) yaratmıştır.
O kadar bencil bir ırktır ki insan ırkı. Ölümü bile kabul etmez, bunu doğaya karşı bir yenilgi olarak asla kabul etmez ve kafasında öbür dünya olgusu oluşmuştur.
Doğa bize bir yaşam hakkı verdi ve bunu dünyayı kirletmeden,savaşmadan kullanırsak bizden iyi kimse yoktur.
  • dakota  (07.09.19 10:56:11) 
sinema perdesi gibi bize izletilecekmiş.


  • for day to break  (07.09.19 11:49:48) 
tum cabamiz bu dunya icin,
cok calisip iyi bir okul okudun, iyi bir ise girdin ve calisiyorsun, daha iyi yasamak icin

olunce hepsi bitiyor, toprak oluyorsun, ister sultan ol ister homeless ol herkes organik madde olarak donusecek

cevap: caban bosa (sadece yasarken bir ise yarar)
  • exlibris  (07.09.19 13:21:28) 
[]

İngilizce orijinal kitapları okuyabilmek ne kadar zaman alır

Upper seviyeye yakın birisi için, YDS tam doğru kıstas sayılmaz ama YDS’den X puan üstü seviyeye ulaşıldığında bu bahsettiğim sadeleştirilmemiş, orijinal dilden roman ya da çok tekniğe girmeyen genel kitapları terlemeden, sözlüğe bakmadan büyük çoğunluğunu anlayarak okuyabilme aşamasına ne kadar zamanda ve daha somut ifadeyle kaç puan düzeyinden sonra gelinir? Konuşup dinleyebilmek için Amerika’da bile 10 seneden fazla yaşansa orta seviyeye zor gelindiğini okudum ama öncelik okuyup yazabilmek şimdilik




 
Dediğiniz gibi YDS doğru bir kıstas değil ama 90 üstü diyebilirim. Hadi biraz daha insaflı davranayım, 85 ve üstü. Bu arada naçizane bir şey eklemek isterim. İngilizce okurken her zaman bilmediğiniz sözcük çıkabilir. Ne kadar iyi İngilizce bilirseniz bunu tüketmenin yolu yok. Zira İngilizce dediğimiz dil dünyanın en zengin sözvarlığına sahip dili. Sürekli de yeni sözcükler ekleniyor. Ayrıca uzmanlık alanlarına göre kullanılan sözcükler çok farklılaşabiliyor. Bu sebeple İngilizce bir metni okurken sözlüğe bakmak yerine metnin bağlamından sözcüğün anlamını tahmin etmeye, daha doğrusu sözcüğe odaklanmayıp sözcüğün içinde geçtiği cümleyi anlamaya çalışın. Bu alışkanlığı geliştirirseniz çok faydasını görürsünüz.

Edit: 10 yıl ABD’de yaşansa bile orta seviyeye zor gelinir diyen çok fena sallamış.
  • microfiction  (30.08.19 17:52:58 ~ 17:55:52) 
@microfiction +1, bu 10 yıl meselesi biraz görece, almanya'da 20 yıl kalıp almanca konuşamayan da var neticede. ama istekliysen ve öğrenmeye açıksan 10 yıl çok uzun bir süre.


  • night train  (30.08.19 18:45:40) 
Kitabından kitabına değişir aslında. İngilizce, daha sabun köpüğü kitaplar okuyacaksanız, çok da zorlanmazsınız ama ben edebi eser okuyacağım diyorsanız, Shakespeare'nin eserlerinin orijinallerini okuyacağım diyorsanız, bu yıllarınızı alabilir. Kİlit nokta, her kelimeyi sözlükten bakıp okumak yerine, içerikten kelimeyi tahmin ederek, kendini sıkmadan, çok kitap okumak.


  • PhoenixRising  (30.08.19 20:48:25) 
"Konuşup dinleyebilmek için Amerika’da bile 10 seneden fazla yaşansa orta seviyeye zor gelindiğini okudum"

Kim diyor bunu ?

Ayrıca kitap okumanın herhangi bir X sınavı ile hiçbir alakası olmaz, olamaz. Kitap bambaşka bir şey.
  • Avoiding The Puddle  (31.08.19 14:37:06) 
kendimden örnek vereyim. ilk girdiğim yds'den 83 aldım. sınav sonucu açıklandıktan sonra da gaza gelip vonnegut'ın şampiyonların kahvaltısı kitabını aldım ve 1 hafta gibi bir sürede bitirdim. sonra birkaç young adult kitabı okudum john green vb. o zamanın popüler yazarları işte. young adult tekniğe girmeyen, genel günlük terimlerin çokca yer aldığı kitaplar.
"Amerika’da bile 10 seneden fazla yaşansa orta seviyeye zor gelindiğini okudum" japonca ve japonya deseniz neyse de amerikan ingilizcesi o kadar zor değil.

  • ganbatte  (31.08.19 15:43:04) 
ingilizce öğretmenliği konusunda yüksek lisans yapan yapan öğretmeninin makale okuyup yazmasına rağmen harry potter dışında ingilice kitap okumadığını öğrenmiştim. hem de okulu derece yaparak bitirmiş.

bence bunu karşılaştırma olarak alma ve yapmak istediğini şimdiden yapmaya başla. özellikle tom sawyer gibi kitapları orijinalinden oku.

www.fluentu.com

bu kitaplardan başlayabilirsin.

bir de bu kitaplar hakkında youtube'da ya da edebiyat inceleme sitelerinden kitaplar hakkında şeyler oku neye nereye ne kadar dikkat etmen gerektiğini bu sitelerdeki metinlerden kaparsın diye düşünüyorum.
  • hoot  (10.09.19 16:07:21) 
[]

2019 sonlarında Skyrim V Oynanır mı?

PSN’de fiyatı 80 TL’ye inmiş, Türkçe yaması da var üstelik. Ancak daha önce hiç Elder Scrolls serisini oynamamış, konuyu bile pek bilmeyen birisi için 2020’ye az kalmışken bu remake oyunu almaya değer mi sizce? Witcher 3 gibi roman gibi uzun süren ve oyunun içine girilebilen oyunları seviyorum ama eski oyun olduğu için 80 TL vermeye değer mi karar veremedim?




 
kesinlikle evet


  • dafuq  (18.08.19 00:33:59) 
ben de hiç elder scrolls bilmeden oynamıştım sarıyor gayet. witcher gibi detaylı ve kaliteli bir hikaye bekleme ama. bunda farklı farklı hikaye yolları var hepsini bitiremedim ben, bi yerden sonra o kadar tek düzeleşti ki oyun dayanamadım bıraktım. yine de bu tarz orta çağ fantezisi sevenleri yakalıyor her türlü epey oynadım ben de ama witcher'ı 2 kez bulabildiğim tüm görevleri yaparak bitirdim skyrim'i bi daha açmam. yüzeysel ve basit kalıyor biraz witcher yanında, girdiğin mağaralar bile hep aynı mesela. 80'den aşağıya çözme ihtimalin yoksa verilir ama bi letgo'dan hepsiburada'dan falan da bak daha ucuza kutulusunu bulabilirsin belki.


  • semaforo de medianoche  (18.08.19 00:39:57 ~ 00:50:09) 
Witcher gibi bir şey bekleme sakın aman diyeyim. Skyrim, her bethesda oyununda olduğu gibi güzel ama iyi işlenmemiş hikaye, basit diyaloglar, sıkıcı yan görevler(deadric görevler hariç), dünyayı değiştirememe yani kısacası zayıf rpg öğeleriyle dolu oyun. Hele hele vuruş hissi çok kötü, havaya kılıç sallıyorsun gibi :D Ama işte her bethesda oyununda olduğu gibi harita ve dünya tasarımı çok iyi, keşfedesin geliyor, gezesin geliyor. Mesela fallout 4 aynı böyleydi, bok gibi bir rpg ama çok iyi harita tasarımı.. Ama oyna tabi, skyrim oynamadım demezsin :)


  • eazy  (18.08.19 00:52:09) 
Hiç elder scrolls oynamadıysan oyna.

Rpg’lerin kendini tekrar eden özelliklerinden sıkıldıysan (çok rpg oynadıysan) oynama.
  • i ve been mistreated  (18.08.19 01:20:39) 
[]

Müsli ara öğünlerde mi tüketilir ana öğün olarak mı?

Öğrenci olduğum için kahvaltı düzenim sıfır ve sağlıksız, sürekli hazır poğacalar böreklerle geçiyor. encrypted-tbn0.gstatic.com Şu pakette besin değerlerini az da olsa karşılamak ve sağlıklı beslenmek adına kahvaltılarda “sadece bir kase süt ya da yoğurdun içine müsli karıştırıp yemek” mi yoksa kahvaltının yanında ya da ara öğün olarak mı? İkincisi ise çok anlamı kalmaz, ilki ise bir kase nasıl tok tutabilir ki saatlerce? Amaç zayıflamak değil aksine bir iki kilo alabilmek.


Sadece kahvaltı amaçlı kullanmış olan var mı bir dönem?

 
lifalif'in sade yulaf ezmesini aldım ben .

arkadaşımın demesine göre 1 su bardağı yulaf ezmesinin üstüne sıcak su koyup az miktar bal ekleyerek yiyormuş. saatlerce tok tutuyormuş. arkadaşımın kahvaltısı bu, yıllardır hafta arası kahvaltı hazırlamaya üşendiği için böyle besleninyormuş, hafta sonu normal türk kahvaltısı.

ben paketi okuduğumda günlük ihtiyacın öyle 1 su bardağı falan değil bildiğin 25 gram olduğunu öğrenince tabi 25 gram ne kadar yapar bilemedim yarım su bardağı yulaf ezmesinin üzerine az miktar sıcak su koyup yumuşatarak sabah gözümü açar açmaz yedim.

benim sıkıntım kahvaltı alışkanlığımın olmaması. bu yüzden uyanır uyanmaz hani ağzıma resmen tıkıştıracak bişeyler lazım diye aldım. ben bunu ne zaman yesem 15 20 dakka sonra açlıktan delirip koşup kahvaltı hazırlıyorum.

beni pek tok tuttuğu söylenemez.

net olarak bilgiyi sana yarın sabah verebilirim çünkü ben de merakıma yenik düşüp bu gün gidip mutfak terazisi aldım, yarın sabah 25 gram ne kadar yapıyor, yiyince ne oluyor onu söyleyeceğim.

aslına bakarsan bu yoğurt içine konulabilir, üzerine az miktar bal ekleyebilirsin veya mevsim meyvelerini ekleyebilirsin. üzerine süt ekleyerek de yeniyormuş.

sütle pişirip şahane ara öğünler, hatta tatlılar yapabilirsin, paketin üzerinde yazan mısır gevreğine de falan katılabiliniyormuş.

bu bence sütle yoğurtla falan yersen en fazla üşengeç adamın kahvaltısı olur.

öte yandan çok lezzetli ve süper bir ara öğün olur, bin türlü lezzetli ve besleyici tarif var.

paketin üzerinde yazan diğer şey 25 gram yedin ya günde toplam 12 bardak su içmen gerekiyormuş öyle pis suyu sömüren bişey :)

ya ilk aldım geldim ben şimdi, gece karnım acıktı , dur ya bi avuç atayım ağzıma dedim, attım çıtır çıtır yedim, lezzetli de bişey, bi avuç daha attım yattım.

gece geberiyordum susuzluktan heheh

ayrıca benim sana tavsiyem müsli olayını geç abicim, al sade yulaf ezmesi, git en kalitelisinden kurutulmuş meyvelerini al, çek rondoda koy kavanoza, her sabah yulaf ezmesi üzerine ekle gitsin. hiç gerek yok böyle hazır paketli şeylere, sade olan candır ciğerdir.
  • hem şişko hem deli  (12.08.19 20:32:00 ~ 20:38:19) 
her şeyin olduğu gibi bunun da kesin bir cevabı yok. içeriğindeki makroları beslenme planına göre hesaplayabilirsin en fazla.


  • neynep  (12.08.19 20:38:43) 
arkadaşıma sordum, ben tavsiye edilen günlük kullanım miktarı olan 25-30 gram ile doymuyorum dolayısıyla beni tok da tutmuyor bu meret dedim.

oha lan 30 gramla kim doyar bir paket bana 5 gün gidiyor o şekilde yiyorum ben sen de öyle yap dedi. yani günlük 100 gram tüketmek lazım sade olanı

hehe
  • hem şişko hem deli  (15.08.19 08:52:45 ~ 08:53:13) 
[]

31 Mart Ankara seçimleri Vs 23 Haziran İstanbul seçimleri

Seçimlerden çok önce Mansur Yavaş’ın kesin kazanacağı, rahat bir şekilde maçı alacağı konuşuluyordu. İşte 31 Mart’ta Mansur Yavaş’ın Ankara’ya alması mı daha garantiydi yoksa 23 Haziran’da İmamoğlu’nun İstanbul’u alması mı? İkinci bir 7 Haziran - 1 Kasım hayal kırıklığına uğramaktan çok korkuyorum açıkçası.




 
Mansur Yavaş garantiydi.

Rakibi tescilli terör örgütü destekçisi, Ankara'da kimsenin tanımadığı, saçma sapan vaadlerle ortaya çıkan garip bir adamdı. Adamın ne terör örgütü üyelerini övdüğü konuşmaları kaldı ve Pensilvanya'da çekilmiş fotoğrafları. En son metro duraklarının yanında zaten olan otoparkları tekrar yapmayı vaad ediyordu. Kayseri'de şehrin içine etmiş, üniversiteleri olan, Kapadokya'ya en yakın havaalanını bulunduran koca şehirle rakibinin minicik ilçede aldığının yarısı kadar turist almayı beceremeyen birinden bahsediyoruz.

İstanbul Binali Yıldırım'ı tanıyor. O da geçmişte fetö'ye az destek vermedi tabi ama o kadar değil. İstanbul'u tanıyan bilen biri, seveni var. Önceki icraatlarını güzel pazarlıyor, millette karşılığı var. Kim ne derse desin YIldırım güçlü bir aday.

Bence yarış başa baş geçer, 200 bin civarı farkla İmamoğlu kazanır.
  • babilbaligi  (19.06.19 14:48:21) 
imamoğlunun istanbulu alması garanti olamazdı hiç bir zamanda olamaz. ankaradaki populasyonla istanbul popülasyonu çok farklı. ankarada küskün ülkücüler yoğun ve oyları mansura gitti. bunun sebebi de mansurun ülkücü kökenli olması.

imamoğlunun 31 martı alması süprizdi. istanbul için karadenizli aday risktir. ancak imamoğlu desteği aldı. istanbulda muhafazakar ve kürt seçmen daha yoğun. tepki oylarıda yüksek. binalinin avantajı cemaatlerden gidip oy istemesi. imamoğlunun yanaşamadığı tek grup cemaatler. avantaj binalide. seçim adil olursa imamoğlu alır ki ben buna inamıyorum, seçim adil olmayacak ve binali alacak.
  • mikahakkinen  (19.06.19 16:49:19 ~ 16:49:52) 
[]

Çevrenizdeki Saadet Partililerin seçim tutumu nasıl?

İstanbul’da yaşayıp çevrenizde Saadetli tanıdığınız varsa onların bu seçimlere karşı tutumlarını nasıl gördünüz İmamoğlu lehine bu kesimden oy gelir mi yoksa sırf CHP kazanmasın diye ak partiye mi yönelirler yoksa kendilerine terörist dedikleri için tarafsız kalıp Saadet adayına mı atarlar veya hiç oy kullanmamak?




 
Saadete oy vermiştim. Chpye oy vericem. Sp ilçe yönetiminde görev alan akrabalarım spye devam edecekler. Bir başka tanıdık Chpye verir gibi.


  • sutlu nescafe  (18.06.19 22:39:56) 
Peki @sutlu nescafe, sizce "Sp ilçe yönetiminde görev alan akrabalarım spye devam edecekler. " Sp bu kez girmeseydi o arkadaşlarınızın tahmini tavrı ne olurdu?


  • new day new life  (18.06.19 22:51:22) 
akp olmazdı diye tahmin ediyorum. hiç sormadım.


  • sutlu nescafe  (19.06.19 00:03:12) 
Hak, hukuk ve haram konuları sebebiyle AKP'yi hiç sevmiyorlar. Daha doğrusu benim bildiklerim bu şekilde. Bu konuda da çok hassaslar, yaptıkları hiçbir şeyin dinle alakalı olduğuna inanmıyorlar. SP bence ciddi anlamda AKP'den nefret ediyor. Benim bildiklerim CHP'ye verecek.


  • arvuti  (19.06.19 09:20:28) 
[]

Siyaset bilimine giriş adına başucu kitapları önerileriniz?

101 düzeyinde daha halka ve öğrencilere hitap eden yani akademik dilden uzak ve siyaset bilimi öğrencilerinin de mutlaka okuması gereken Türkçe ya da çevirisi olan kitap tavsiyelerinize açığım. Dili upper’a yakın olduğu sürece İngilizce de olabilir.




 
cemil oktay - siyaset bilimi incelemeleri


  • emfuzi  (18.06.19 17:20:39) 
Andrew Heywood siyaset


  • nickimin hakkini veremedim  (18.06.19 17:52:21) 
Siyaset Bilimi
Kavramlar, İdeolojiler, Disiplinler Arası İlişkiler
Gökhan Atılgan, E. Attila Aytekin
  • evandro roncatto  (18.06.19 17:52:30) 
ariel rubinstein: a course in game theory


  • slhmlr  (18.06.19 17:54:12) 
Münci kapani politika bilimine giriş


  • eli peynir ekmekli  (18.06.19 22:41:14) 
heywood +1
bi de (git:www.amazon.co.uk bu siyaset bilimlerine giris degil, ama merak ettigin bi suru terimin/olayin vs yer aldigi bi siyaset bilimleri sozlugu

  • lamartin  (19.06.19 14:08:52) 
[]

YouTube’da İmamoğlu aleyhine reklamlar görüyor musunuz?

31 Mart öncesinde de vardı bu mide bulandıran ahlaksız ve şerefsizçe reklamlar ve hiç ders almamış olmaları gerekiyor ki halen devam ediyor. İki videoda bir doğrudan İmamoğlu’nu ismini ve kendisini kullanarak yapılan karalama- çamur atma videoları reklam olarak çıkıyor. Bu ahlaksızlığın kaçıncı seviyesidir? Nerede görülmüş bir seçim kampanyasında milletin devletin parasıyla rakip adaya karşı böyle iğrenç reklamlar hazırlamak? Bunlar dava edilemiyor mu? YouTube’un reklam misyonu, etik anlayışı filan hiç mi yok anlamadım ki?

En son karşıma çıkan iğrenç reklam şu youtu.be Bunun gibi nice iğrenç videolar var İmamoğlu’nun animasyonunu yapıp 2011 3 Temmuz meselesiyle ilgili kesip biçtikleri konuşmalar. Üstelik daha geçenlerde kendi bakanları Berat Albayrak 2011 şampiyonu Trabzonspor göndermesi yapmış olmasına rağmen gelip de “İmamoğlu şike sürecine destek verdi” diye algı yürütmeleri yok mu gerçekten fiziksel anlamda mide bulandırmaya başladılar en korkunç distopya romanlarındaki yozlaşmış ahlakı canlı kanlı yaşıyoruz resmen.

Merak ettim şey ciddi ciddi bu reklamları görüp de oyunu İmamoğlu’na atmaktan vazgeçen olur mu? Yoksa bu kötü niyetli reklamlara tepki olarak İmamoğlu’na oy atmaya karar verenler biraz daha mı fazla olur? Mesela şu videoyu da reklam olarak vermişler bunu izleyen Fenerbahçelere ve Trabzonlulara yönelik youtu.be

 
Reklamları görüyorum, söylediklerinize de katılıyorum fakat bu reklamların, fikir değiştirme teması çerçevesinde yapıldığını sanmıyorum. Asıl amacın fikir değiştirilmemesi olduğunu düşünüyorum.

Yani, kararsızların bir hayli az olduğu bir seçim söz konusu. Taraflar birbirine çok yakın olduğu için, sayıca az olan kararsızlar önem az ediyor bu kez. Bu reklamlar da, "Bir deneyelim yahu, belki bizi seçerler." fikriyle yola çıkmamış olmalı. Asıl konu, "Diğer adaya dair bir şey yapamıyoruz, bari eldeki bulgurdan olmayalım." gibi geliyor.

Ekrem İmamoğlu makul bir adam. Çoğunluğun söylediği gibi, her ne kadar bu dönemde biraz çizgi dışına çıksa da, sakin kalabilen ve derdini böğürmeden anlatabilen biri. Kararsız olan bir seçmenin ya da karşıt görüşlü birinin ikna edilmesi, her iki grup için dahi kolay değil ama Ekrem İmamoğlu'na oy veren birinin Binali Yıldırım'a dönmesi, aksi bir durumdan çok daha düşük bir ihtimal. Bu yüzden, reklamların temelinde, "Biz Ekrem İmamoğlu'nu iyice yerin dibine sokalım, ona meyleden de vazgeçsin. Hem kitlemizi koruruz hem de nefret edilecek bir başka figür yaratırız." fikrinin yattığını söylüyor bana, yıllardır bu ülkede gördüğüm siyasi iklim.
  • tel tokasini duzelten samuray  (16.06.19 03:06:17) 
her zaman yaptıkları şey. ben bazen yandaş haber kanallarını izliyorum ne düşündüklerini falan anlamak için. youtube reklamları engelli olduğu için görmüyorum böyle şeyler.

da videoda dikkatimi çeken animasyonun nekadar kalitesiz yapıldığı oldu sadece. sanırım paralar gerçekten bitmiş. yakında trollerinde maaşlar aksar belki rahat ederiz
  • HasanK  (16.06.19 03:17:22) 
İnstagram da çok sık çıkıyor, hepsini şikayet ediyorum " dolandırıcılık ve sahtekarlık amaçlı" olarak.


  • 16f628a  (16.06.19 03:30:18) 
çok ciddi paralar ödeyerek yaptırıyorlar bu videoları ve amaçları sadece düşman yaratmak. muhalif kanadın damarına basarken, kendi kitlelerine ise bir nefret objesi sunarak iyice kemikleştiriyorlar. bana dahi bir şekilde ulaşıp animasyon talep ettiler ve verdikleri önerdikleri para ciddi anlamda iyi bir para. kabul etmemiş olsamda mutlaka birileri kabul ediyor ve bu videolar yspılıyor.


  • ayyas rapido  (16.06.19 04:39:21) 
Reklamlar tabii ki fikir değişmesine sebep olur.
Bir şeyi 50 kere böyle tekrarlarsan chp’lisi bile gerçek olduğunu düşünmeye başlar. Chp’linin kararı değişmez ama ciddi oranda kararsız var. Onlar etkilenebilir. Hedef kitle de onlar zaten.

  • adwokat  (16.06.19 07:02:26) 
[]

Öğrenci pasaportu ücreti ve fotoğraf hakkında

1 yıllık pasaport ücreti 400 küsür liraydı sanırım, ben öğrenci olduğum için öğrenci pasaportu daha mı ucuz oluyor ve de erasmus vb nedeni olmaksızın “öylesine” çıkartma hakkım oluyor mu yoksa illa Erasmusu kazanmak mı gerekiyor?

Bir de geçen sene yeni kimlik çıkartılırken biyometrik fotoğraf da vermiştim, sistemde yer alıyorsa tekrardan biyometrik fotoğraf çektirmeme gerek var mıdır nüfus müdürlüğüne giderken?

Hükümet sağolsun sırf telefon imei kaydını yaptırmak için günü birlik yurt dışına giriş çıkış yapmam gerekecek 650 lira imei vurgunu haricinde, bu bile yeterli olmaz mı acaba?

 
Ogrenci pasaportu 133 lira sanirim. Erasmus kazanmak da gerekmiyor.


  • Olric  (14.06.19 21:17:51) 
Sanırım Batum’a pasaport gerekmiyormuş. Günü birlik Batum’a gidip gelsem telefon imei kaydını nüfus cüzdanıyla yapabilir miyim acaba


  • siyah giyen adam  (14.06.19 22:17:28) 
[]

Muhafazakarlarda seçim konusu bu derece ümitsiz mi?

youtu.be

Ben sonuçta muhafazakar insanlardır, din adalet duygusu gereği kendilerinden olmasa bile bu haksızlığa tepki gösterir en azından üçte biri diyordum ama bu videodan sonra bütün beklentim tuzbuz oldu. Şu ezici farka bakar mısınız? Sizin çevrenizdeki muhafazakarlar da mı bu videokiler gibi yapılan haksızlıkları görmeyip direkt particilikten yana? Öyleyse durum pek umut verici değil gözüküyor anketlerin aksine?


 
normal yani neye şaşırdınız? yıllardır olan şey. binali dediğin adam 4.1 milyon oy almış sokak röportajlarında tek tük binalici bekleyecek haliniz yok. 4.1'in de zaten %80'i bunlar muhafazakarlar


  • avatar is back  (13.06.19 00:21:15) 
52 muhafazakardan 7'si ekrem imamoğlu dediyse yine iyi bence. %13 falan ediyor. Sonuçta iki aday arasındaki fark 20 000 civarındaydı. Binali de 4 milyon oy aldı yani @avatar is back'in de dediği gibi.

Ayrıca üçte birinin oy değiştirmesini beklemek nası bir saflıktır, kaç yıldır hangi ülkede yaşıyorsunuz siz? Bu durumdan dolayı beklentinin yıkılacağı da yok zaten Ekrem İmamoğlu bu insanların yaşadığı şehirde kazandı, yine aynı şehirde kazanacak sorun değil..
  • nundu  (13.06.19 00:42:10) 
muhafazakar denilince sizin aklinizda nasil bir tip olusuyor?

muhafazakar insan, fanatik sekilde takim tutan insandan farkli degildir. her zaman kendileri haklidir, gorusleri ne olursa olsun neredeyse hic degismez.


adalet duygusuyla da dinin alakasi yoktur. ornegin kuran, islamin menfaati icin yalan soylemeye izin verir; hatta emreder. yine adalette anladiginiz kul hakki ise, kuran'da da şirk disinda butun gunahlar affedilebilir der (nisa suresi), kul hakki diye bir sey kuranda yoktur ve olmasi da nisa suresiyle çelişir.
  • cay sigara  (13.06.19 06:21:58) 
seçim iptali öncesi yayınlanan ankete göre Binali Bey'e oy vermiş olanların %16 civarı "tekrar seçim olsa tercihim değişir" diyordu. 650 bi gibi bir oyun kayması demek oluyor. Bunun bir kısmı da konsolide olsa, 1 milyon fark eder.

yetmez mi?

sen o muhafazakar geçinenleri bir de seçim kaybedince gör...
  • babilbaligi  (13.06.19 08:34:06) 
Muhafazakar ile dinciyi hala bir turlu ayiramadik.
Ayni sekilde milliyetci ile ultra milliyetciyi de ayiramadik. Bunlar hep farkli kavramlar. Bir seriatciyi hakkin hukukun bozulmasi rahatsiz etmez cunku ona gore zaten bozuktur ve dini hukumler uygulanmalidir.

  • dunal  (13.06.19 09:59:17) 
[]

İmamoğlu el-kol mimikleri için özel ders almış mıdır?

Sadece bu seçimde değil 2013’deki videolarda da yine günümüzdeki gibi el kol jest ve mimikleri çok etkili bir şekilde kullandığı görülüyor. Kılıçdaroğlu’da ya da İnce’de hatta Erdoğan’da bile pek olmayan bir özellik. Bunun için profesyonel bir özel ders almış mıdır?




 
Hayır. Ders almış gibi olan damat.


  • malheiros  (11.06.19 21:09:48) 
almıştır
insanlar düğününde edeceği dans için bile eğitim alıyorlar
(bkz: ben bugün bunu gördüm)
  • tamamhosdiyonda  (11.06.19 23:43:11) 
almış çünkü bazen yapmak için yaptığı çok belli oluyor bana itici geliyor. hatta ne giymesi gerektiği konusunda bile stratejistlerinden talimat almıştır.


  • lookatme  (12.06.19 13:17:01) 
Almamistir. Etkili jest mimik bircok kiside dogustan var, bunlar hep sonradan kazanilan seyler degil.


  • stavro  (12.06.19 13:46:39) 
[]

Süper ligde yabancı sınırı mevzusunun sonucu ne olur?

Yabancı sınırını hükümet istiyor, siyaset kaynaklı bir proje gibi söylemleri pek mantıklı bulmuyorum, hükümetin işi gücü yok neden süper ligdeki yabancı sınırıyla uğraşsın. Üstelik Katarlı Bein sports da yabancı sınıra karşı, abone kaybedeceği için.

Ancak yeni TFF başkanı Nihat Uslu ve milli takım hocası Şenol Güneş her fırsatta yabancı sınırını getirmek istediklerini ifade ediyorlar. “Ligde kalite artmış olsa bile yabancı sınırı gelecek” diyecek kadar gözünü kararttı Başkan olacak zat.

Tüm bunlar dahilinde yabancı sınırı gelecek olsa bile yine birkaç sene içinde tekrardan yabancı sınırının kalkacağı belki 14’ün bile daha yukarı çıkarılacağı ihtimal dahilinde midir?

 
hükümetin işi gücü yok neden süper ligdeki yabancı sınırıyla uğraşsın

Bu çümle bile yeterli. Yerli ve milli goygoyuher yerde.
  • neymis  (09.06.19 09:47:48) 
[]

GoT, HIMYM, Lost bozma sıralaması?

Özellikle final sezonlarıyla, en kötü bozmadan daha az kötü bozmaya doğru sıralarsak nasıl olur sizce? Benim görüşüm GoT > HIMYM > Lost. Ayrıca dünyadaki sonradan bozmuş varsa 100 lerce diziyi üst üste toplasak bile hiçbirisi GoT kadar edemez bozma konusunda?




 
himym izlemedim. lost ile got kıyalarsak tabii ki got çünkü zaten lost'un finalinden tatmin olmuştum ben.

lost'un finalini kötüleyen ya da lost bozdu geyiği yapan insanların %99'unun "meğer hepsi ölüymüş", "meğer hepsi araftaymış", "meğer her şey rüyaymış" tarzında saçma sapan alakası olmayan çıkarımlar yapıp finalden hiçbir şey anlamadığını gösteren insanlar olması da ayrı konu. bari anlayıp kötüleseler en azından ciddiye alıcam.
  • rotten head  (04.06.19 04:44:16 ~ 05:26:47) 
@rotten head
(Bkz: spoiler)

  • her giriste sifresini unutan adam  (04.06.19 05:00:33) 
@her giriste sifresini unutan adam
yazdığım cevapta bir kelime bile spoiler yok çünkü zaten diyorum onlarla bir alakası olmadığını. kaldı ki final yapalı 10 sene olmuş dizi spoilerlık durumu mu kalmış allahını seversen.

  • rotten head  (04.06.19 05:09:12) 
Himym bunlarla aynı kategoride değil bence.
öncelikle diğer ikisinde alt yapı ve yeterli materyel vardı. sonunu hakikaten kötü getirdiler.

Got en başından da çok kaliteli değildi bence bu arada. özellikle G.Martin elini çekince iyice sarpa sarmışlardı.
  • mvpatakan  (04.06.19 06:11:59) 
Himym bozmadı bence. Got izlemedim. Lostu zorla izledim.


  • sutlu nescafe  (04.06.19 07:17:17) 
Himym buyuk bir olay orgusu, mantik gerektirmeyen eglencelik bir diziydi.ben sonuna kadar eglenerek izledim.
Lostu ilk izledigimden yillar sonra tekrar bastan izledim. Butun sezonlari arka arkaya izleyince hersey daha derli toplu anlasilir geldi bana. Sonu da kendi icinde tutarli gozuktu bu durumda.
Gota gelince.son sezondaki mantik ve cekim hatalari bir yana ben hikayenin sonunu begenmedim. ama dizi oyle bir noktaya gelmisti ki o kadar genis bir izleyici kitlesinde herkesi memnun etmek imkansiz. Yani ben sonucta dany tahta gecseydi de memnun olmayacaktim, ama bir suru kisi onun tahta gecmesini istiyordu vs.
  • havada bulut  (04.06.19 10:31:34) 
lost > got > himym.

got en azından kafalarda fazla soru işareti bırakmadan saçma bir sonla bitti gitti. zaten gizem dizisi değildi. lost'un yaptığını ise kimse yapmadı. en az 20-30 tane soru işaretini izleyiciyi hiçbir şekilde umursamadan cevapsız bıraktılar. resmen kitleyi kandırdılar. lost bu dönemin dizisi olsa çok daha fazla tepki görürdü, allahtan o yıllarda bu kadar sosyal medya yoktu. üzerinden zaman geçtiği için insanlar lost'un ne kadar batırdığını hatırlamıyor bence. ayrıca puştluk bakımından da j.j.abrams herkesi döver.

himym zaten eğlencelik basit sit-com. finali iyi bitse ne olur kötü bitse ne olur.
  • sir gawain  (04.06.19 10:47:51 ~ 10:51:42) 
HIMYM bozmadı. Zaten dizinin böyle biteceği daha başladığı gün belliydi. Zaten çocukların konuşmalarını bile dizinin başında çekmişlerdi çocuklar 9 yaş büyüyeceği için. Zaten 7 ya da 8. sezonda ekşi sözlükte artık sonu bile tahmin edilebiliyordu. "8 sezon Robin'e olan aşkını anlattı, 1 sezon anneyle olan şeyleri anlattı, böyle saçma hikaye olmaz. Ted Robin'e hala aşık" deniyordu. O yüzden HIMYM bozdu diyemeyiz. Temelde bozuk olan bir şeyi varsa o da anneye olan aşkını sürekli hayatının en büyük aşkı olarak anlatması. O da tabii çocuklarına anlattığı için mantıksız değil.

Lost -> Evet bozdu ama en azından soru işaretlerinin büyük bölümünü bir şekilde cevapladı. Anlayan var, anlamayan var. Çok detayına girmeyeceğim.

GoT -> Allah belasını versin bu senaristlerin. O kadar çok hikaye havada kaldı ki, böyle bitmesi aşırı saçma oldu. Aklıma geldikçe sinirleniyorum.
  • himmet dayi  (04.06.19 11:39:51) 
himym bozmadı mı oha artık. bi kere eğlencesi de özellikle son 2 sezon dip yaptı da konu olarak da yıllarca anlattıkları anneyi bir anda öldü diye geçiştirip o zaten önemsizdi ted hep robin'e aşıktı gibisinden mavi kornayla robin'in karşısına çıkarmaları falan saçma sapan işler. robin - barney çifti de hep daha uyumlu verilmişti bana göre.

lost'un olayı da üstüne gizem kata kata gitmekti bi yerden sonra bu çığ gibi büyüyüen gizemlere kapsayıcı bi cevap verilemeyeceği belliydi. got'ta ise böyle bi durum yoktu, beklenti aşırı yüksekti o yüzden özellikle son sezon çok daha büyük hayal kırıklığı oldu. got daha yüksekten düştüğü için 1 got diyorum, lost ve himym de berabere.
  • semaforo de medianoche  (04.06.19 12:40:20) 
himym bozmadı, sadece gereksiz uzatıldı. bozma bakımından got, lost'u geçti bence.


  • nothing in my way  (04.06.19 12:41:04 ~ 12:41:22) 
Ben GoT son sezonundan o kadar şikayetçi değildim. Bu tarz bi finalin olacağı belliydi yani ben bozdu diyemem. Diğer iki diziyi izlemedim gerçi ama GoT bozmadı bunu söyleyebilirim shdhsd


  • nundu  (04.06.19 12:56:08) 
[]

Satranç kafaya göre oynanır mı?

Yıllardır internetten oynarım ama özel olarak ne bir açılış ezberledim ne de b3-c5 gibi satranç koordinatlarını öğrenmeye kafa yordum. Genelde klasik açılışı yaptıktan sonra (şahın önündeki piyon 2 adım, vezirin önündeki 1 adım ileri ya da tam tersi) doğaçlama, karşıdaki rakibin hamlelerine göre oynuyorum ve yenildiğim maç kadar da yenmişim yani lichessdeki 2000 puan altındaki rakiplere karşı yarı yarıya bir durum olmuş.

Özel olarak illa belli başlı açılışları ve taktikleri öğrenmek gerekir mi yoksa doğaçlama da oynanabilir mi sizce?


 
yıllardan beri sizin gibi doğaçlama oynuyorum. bunu sadece bir oyun, sadece o anlık bir eğlence olarak gördüğüm için olabilir. yoksa olayı profesyonelliğe taşıyacaksak taktik maktik yok olayı pek işe yaramaz.


  • draconas  (27.05.19 17:16:57) 
Devam yolunu bilen bir usta 15 hamlede mat edebilir kolaylikla.


  • tunaktunaktun  (27.05.19 17:19:28) 
Öyle bir yere gelemezsin eğlencede kalır. Çünkü her açılışa bir savunma hamlesi vardır. Açılış bilmeyen adam stockfish 10 a ilk 20 hamlede konumdan hariç mutlaka taş da kaybeder. Açılış bu yüzden önemlidir.


  • JackDanielSparroww  (27.05.19 17:22:09) 
öğrenmek gerekir. ben de senin gibi yapıyorum ama chess.com'da tokatlanıp duruyorum. filleri etkili kullanmaya başladığımdan beri daha iyi durumdayım gerçi.


  • zgrydn  (27.05.19 17:46:56) 
doğaçlama oynarsın ama bir yere kadar gidersin. ben bu yaşıma kadar hep doğaçlama oynadım. agadmator vidyolarında illaki tahtada şu açılış var diye belirtir.

www.youtube.com

ondan sonra ilgimi çekti oynamayı sevdiğim petrov defense ile çok sık karşıma çıkan royal opening'te birkaç varyasyonu ezberledim. o da bence ayrı bir zevk veriyor. aaa şu hamleden dolayı bu düşündüğüm olmuyormuş tarzı bakış açıları kazanıyorsun.
  • hayley williams ile evlenecek genc  (27.05.19 17:54:14 ~ 17:54:47) 
yazılmış evet bir yere kadar gidersin ve daha ilerleyemezsin devam yolunu bilen kişiler kolayca seni mat edebilir. Ancak en güzeli de bence böyle, ezbere oyunlar falan beni geriyor o akışın değiştiği hamleden sonrası asıl heyecan verici.

zevk için oynuyorsan hiç bozma derim ancak daha geliştireyim dersen nazmican'ın kanalı stranchess (youtube) gayet güzel.
  • basond  (27.05.19 20:02:53) 
[]

Ekşi Sözlüğün yurtdışında yedeği var mı?

Yani bir gece ansızın tıpkı zamanında orijinal dizimag sahibine baskın yapıp sunuculara bilgisayarlara el koyup siteyi tarihe gömdükleri gibi Ekşi sözlük için de siteyi komple tarihe gömecek ölçüde bir baskın yapılabilir mi bir gün yoksa en fazla VPN ile girebileceğimiz yasaklı sitelerden mi olur olası en kötü senaryoda?




 
Yurtdışında yedek gibi bir şey olduğunu sanmıyorum. sitenin her gün yedeği alınıyordur. Çok büyük saldırı olsa her şey silinse bile maksimum bir gün öncesine döner o kadar.


  • mg3929  (16.05.19 01:09:23) 
sozlugun yedeginin yedeginin yedeginin yedegi vardir, kesin global backup sistemlerinde (AWS vs) tutuluyordur.


  • compumaster  (16.05.19 01:26:52) 
Yurtdışında yedeği tabii ki vardır.

Siyasi olayları bir kenara bırak, "disaster mode" denen bir şey var. Bir afet sonucu (deprem, sel, yangın) sunucular zarar görürse diye tedbiren yedekler tutuluyor başka bir yerde.

Dandik sitelerde bile disaster mode oluyor bazen. Ekşi Sözlük'te kesin vardır.

Bir de Ekşi Sözlük multi medya tabanlı olmadığı için (video yok, görsel yok) depolama maliyeti daha düşüktür.
  • amortisman  (16.05.19 01:27:54) 
sözlüğün tüm serverlari dürümcünün yatak odasında tutuluyor.


  • slhmlr  (16.05.19 11:17:38) 
sözlük full text, flash belleğe sığar yedeği zaten :)


  • bobinhoo  (16.05.19 11:43:51) 
yedeği vardır
bunun harici bir çok sıkıntılı durumda sözlük, savcılığa bilgi veriyor
vermese şimdiye kadar 50 kere engellenirdi.
herhangi bir sorun olmaz bundan sonrada, yazmaya devam
  • tamamhosdiyonda  (16.05.19 11:55:23) 
[]

Diyelim ki AKP İstanbul’u tekrardan kaybetti

Benim aklımın almadığı şu, böylesine bir kamuoyu tepkisine rağmen seçimleri iptal ettirdikten sonra yenilenen seçimde bu sefer daha farklı bir şekilde yenilmek akp ye iktidarı kaybetmekten bile daha büyük prestij kaybı yaşatmaz mı? Yaşatır. Şu anki şartlarda seçimin favorisi İmamoglu ve tüm Türkiye sadece İstanbul’a kilitleneceği için de öyle İmamoglu 500 bin küsür fark attığında bunu hiçbir türlü kapatamazlar.

31 Mart’ta da akpnin yenilebileceği görülmüşken “kaybedecekleri seçime bir daha girmezler, öyleyse kesin kazanacaklar” anlayışı da fazla pesimist kaçıyor her şeye rağmen..

Öyleyse Erdoğan neden ikinci kez kaybetmek istesin işte bunu kafam almıyor. Hele olası bir farklı yenilgide Erdoğan keşke hiç bu seçim yenileme işine girmeseydik diye düşünmeyecek mi? Tamam kazanırlarsa problem yok ama ya kaybederlerse yine?

 
ekstrem bir şey olmazsa (bombalar,sokak isyanları vs) zaten yenilecekler. akp ek bir şey kazanmadı bu süreçte ama dsp ve tkp oyları görünen o ki ekreme kayacak. seçim yarın olsa sonuç kesin ama daha 1.5 ay var ne olacağı belli değil.

bir şeyler peşindedirler kokusu çıkar
  • avatar is back  (07.05.19 03:50:28) 
onlarda bunu hesap etmiştir...

kimse imamoğlu'nın kazanacağının garantisini veremez.
  • tamamhosdiyonda  (07.05.19 04:23:38 ~ 04:33:32) 
"31 Mart’ta da akpnin yenilebileceği görülmüşken “kaybedecekleri seçime bir daha girmezler, öyleyse kesin kazanacaklar” anlayışı da fazla pesimist kaçıyor her şeye rağmen."

Pesimist falan değil. Bilakis akp'nin her türlü pisliği, hukuksuzluğu, zorbalığı yapıp bu seçimi kazanmayacağını düşünmek polyannacılık.
  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (07.05.19 05:24:57) 
bu sefer bir milyon fark yiyecekler. o zaman kapalı kapılar arkasında yaptıkları dalavereler de kurtarmayacak bunları...


  • babilbaligi  (07.05.19 07:24:39) 
Bence salak falan degiller, bir planlari var diye dusunuyorum. Bir sey bildigimden degil ama bu kadar salak olmadiklarina eminim.
Normal sartlarda ekrem fark atar yeni secimde.

  • stavro  (07.05.19 08:06:17) 
Siz nerede yaşıyorsunuz kardeşim? Haziran seçimlerinde kaybettiler sonra ne oldu, kasım’da fazlasıyla aldılar. Kaybedeceği seçimi bile bile tekrarlar mı adam. Ben olacakları az çok kestirebiliyorum. Kürt seçmene şirin gözükülecek. Eyt’lilere emeklilere kıyak geçilecek. Vergi borcu olanların gazı alınacak. Vs vs.


  • goodman  (07.05.19 08:07:54) 
biz muhalif kesim genel olarak gerçekleri göremiyoruz. seçimleri erteletecekleri gün gibi belliyken olmaz yapamazlar denildi. bu adamlar istanbulu alana kadar savaşacaklar, alamazlarsa da rte çıkıp diyecek ki ben karşı çıktım yenilenmesin diye ancak örgütümü kıramadım diyip geçiverecek. türkiye de olmaz diye bir şey yok.
en son kaybederlerse de kayyum atayacaklar bunlar arsız.

  • mikahakkinen  (07.05.19 08:47:55) 
seçim tekrar edilmese de kaybetmiş olacaklardı. ikinci kez kaybetmenin düşünüldüğü kadar mutlak bir sonucu olmayacaktır akp açısından. kazanma ihtimali var mı? kimse bu soruya yok cevabını veremez. o yüzden akp açısından mantıklı bir siyasi hamle.

hee ne oldu? chp gül gibi bir cb adayı kazanmış oldu. bunu sağlayan akp kurmaylarına da ayrıca bir teşekkür etmek gerekir.
  • himmet dayi  (07.05.19 10:00:45) 
İmamoğlu bu seçimi kaybederse bir sonraki cb'miz imamoğlu hayırlı olsun diyebiliriz. Türkiye'de hiçbir büyük olay tesadüfen gelişmez


  • ssiradanbirigibi  (07.05.19 11:24:14) 
Sırf koalisyon kurmamak için Haziran-Kasım arası Türkiye tarihinin en karanlık işlerinden birine imza atan adamların sadece seçim vaatleriyle yetineceklerine ihtimal vermiyorum. Hala en yüksek oyu alan partiyken ve bir sonraki genel seçime yıllar varken büyükşehir seçimini yeniletecek kadar gözünü karartmış bir adam işini şansa bırakmaz.

Adam seçimden önce, daha İmamoğlu'nun adını kimse duymamışken açık açık "2019'dan sonra belediye başkanlarının atanmasını konuşuruz" dedi. 17 yılda bu kadar çok şey yaşadıktan sonra "ya tamam kazandılar işte tebrikler" deyip geri çekilme ihtimalleri sıfır.
  • bruce mclaren  (07.05.19 11:29:40 ~ 11:30:19) 
böyle yenilmek olmadı. tekrarlatalım bir de öyle yenilelim bakalım nasıl olacak mı demişlerdir sizce? kaybedeceği seçimi niye tekrarlatsın? hadi diyelim gene kaybettiler üçüncü dördüncü seçim olmayacağının ya da ikinci gün kayyum olmayacağının garantisi var mı? bu pesimistlik değil. sorsan iki gün önce yok abi ne seçim tekrarlanması cesaret edemezler, ülke batar, ekonomi ölür olmaz öyle şey de diyorlardır. bugüne kadar yok artık o kadar da değil aq denilen ne varsa yaşandı.


  • Efoody  (07.05.19 12:46:08) 
bir daha seçim olursa ne yaparlar ederler tekrar kaybetmezler. 'ya kaybederlerse' diye bir ihtimali düşünebilmek için 17 senedir türkiye'de yaşamamak ve gündemi 1 defa dahi takip etmemiş olmak lazım.


  • hocam  (07.05.19 12:52:44) 
seçmen taşıyacaklar, kaybetmeyecekler diye düşünüyorum.


  • selam  (07.05.19 13:34:36) 
[]

Şarabı havalandırmak?

Daha önce direkt şişeden bardağa döküp tattığım için çok kötü gelmişti tadı sirke gibi. Şimdi mesela karadut vişne gibi meyve şarabı alındığında mantarı açıp bardağa döktükten sonra o bardaktaki şarabın 30 dakika hiç içilmeden öyle beklemesi mi gerekiyor? Ayrıca mantarı açtıktan sonra geri şişeye tıkıldığında 2.gün şaraplar sirkeye mi dönüşüyor? Sonuçta 750 ml şarabı tek başına tüketmek bünyeyi dağıtmaz mı votka gibi? Yoksa 2 biraya eşit mi etkisi?




 
illa tamamını içmek zorunda değilsiniz içeceğiniz kadarını da havalandırabilirsiniz. yalnız havalandırmak için bardak değil de yüzey alanı geniş şarap karafı (www.google.com
veya benzer bir şey (tencere) kullanırsanız daha iyi olur.

alkol oranına bakarak kaç bira eder ölçebilirsiniz, yaklaşık bir 50cl (%5 alkol oranı) bira ile karşılaştırdığınızda muhtemelen aldığınız şarabın da alkol oranı %10-15 arası olsa 3-4 bira olmuş oluyor. tabii içki tür farkından dolayı bünyeye etkisi farklı da olabilir.
  • ocanal  (05.05.19 18:54:06 ~ 18:54:35) 
Mayayı uyandırmak için bir havalandırma olayı vardır ama o apayrı bir şey. Senin söylediğini ilk kez duydum. Bardağı hani bir çalkalıyoruz ya; O yetmiyor muymuş?
İkinci soruna gelince, hani litrelik kolayı kapatıp dolaba koyup ertesi güne de bırakabiliyorsun da bırakmasan daha iyi ya, işte onun gibi bir şey.
Mantarı kapatıp şişeyi buzdolabına yatık (mantar seviye altında kalacak şekilde) koymanda fayda var.
  • Mirket  (05.05.19 19:00:32) 
ben şarabı açıp şişesinde 20dk dinlendiriyorum birikmiş fazla alkol ucup gidiyor daha aromatik bir tad kalıyor.


  • dedim dedim de kime dedim  (05.05.19 19:02:38) 
kırmızı şarapların aromasını artırmak için ağzı geniş kadehlere veya şarap sürehilerine koyarlar. sürahide yarım saat beklettikten sonra servis edilir. bu sırada geniş sıvı yüzeyi havadaki oksijenle oksidasyona kolaylık sağlar.


  • sttc  (05.05.19 19:53:28 ~ 19:53:59) 
Tadı kötü olan sarap, muhtemelen kotu bir saraptir ya da sizin damak tadiniza hic uymayan yanlis bir saraptir.

Meyve sarabini dekante etmenin bir manasi bence yok. Bunlar genelde cok genc saraplar. Ikincisi, tortu ve şarap taşı nedeniyle ekşi tatları barındaracak şarap, bütün maskelerinden arınsın ve kendi tadını havalandırma işleminin de yardımıyla bulabilsin diye yapilir dediginiz islem ama sizin meyve sarabi dediginiz sey zaten maskeli, ekstra sekerli. Bio cidre icseniz de ayni gerci. Bunlar taze ve havalandirilmasi sart olmayan basit saraplar.

2. gün sarap sirkeye donmez. Agzini sikica kapattiginizda 2-3 gun asiri tat kaybina ugramadan buzdolabinda durabilirler. Kirmizi ise, dolaptan ciktiktan sonra oda sicakliginda biraz tutup icmek lazim. Eger saraplar dekante edildiyse isiniz zor. O durumda tat kaybi cok buyuk oluyor. Ayrica, sarap asla tencerede dekante ya da karafe edilmez. Her sarap da ayni karaf ile havalandirilmaz ya zaten...

Ne ictiginize bagli... %8 alkol orani olan, genc bir Riesling akip gider; biradan biraz daha fazla etkilidir, ama kimseyi yerlerde süründürmez. Agir alkollu, fici gormus ve bol kukurtlü &16 alkollu Chardonnay ertesi gun guzelce basinizi agritir.
  • buf-e kür  (05.05.19 20:18:14 ~ 20:21:54) 
[]

Yetenek olarak Ronaldinho mu daha iyi Messi mi?

Diğer bir deyişle eğer Ronaldinho tıpkı Cr7 ve Messi profesyonelliğinde olsaydı, gece hayatına düşkünlüğü filan olmasaydı sadece futbol odaklı olsaydı yetenek olarak yine Messi’nin gerisinde mi olurdu yoksa gelmiş geçmiş en iyi futbolcu mu?




 
bence Ronaldinho yetenek ve göze hoş gelen futbol açısından iki oyuncudan da iyi.dünyanın en iyi oyuncusu ödülünü 2 kere aldı zaten.ama diğerleri 4-5 kere aldı.bence disiplin noktasında onlar gibi olsaydı geçerdi gibime geliyor.


  • neoluyokardesimnebutantantana  (02.05.19 02:57:29) 
Ronaldinho bence yetenek çeşitliliğinde messi’den çok üstün, şimdiye kadar gördüğüm en yaratıcı futbolcu. Messi’yse gördüğüm en iyi dripling yapan futbolcu.

Ronaldinho varken barça maçlarında topun hep ronaldinhoda olmasını isterdim. Messi’de aynı şey olmuyo.

Şimdiye kadar ronaldinho ile benzer stile sahip olup her maç şov yapan bi futbolcuya da denk gelmedim.

Ama üçünü kıyaslayacak olsam ronaldo>messi> ronaldinho derim.
  • (s)AINT  (02.05.19 08:21:33) 
ronaldinho daha çok futsal oyuncusu gibi. herkese göze hoş gelen çalım atabilir. seyirciye seyir zevki yaşatır. oyun zekası da iyi. ama messi başka bir şey. müthiş bir disiplin var. rakiple dalga geçecek hareketler yapmaz. topu aldığı gibi hedef doğrudan kaledir. ve oyun zekası mükemmelin ötesinde. nerede duracağını çok iyi biliyor. darbe aldığında kolay yoldan kendini yere atmıyor. bencillik yok arkadaşı uygunsa topu ona gönderiyor. kısacası adam da hava civa yok çıkıp adam gibi topunu oynuyor. golden sonra bile tipik bir sevinme hareketi yok.


  • gameofannen  (02.05.19 08:39:08) 
Bence Messi en az Ronaldinho kadar yetenekli. Sadece oyun için tarzları farklı olduğu için Ronaldinho daha yetenekli gibi görünüyor. Eminim Messi Ronaldinho'nun yaptığı estetik harekeleri yapabilecek yetenektedir. Ancak yapmayı tercih etmiyor. İşin şov boyutundan çok sonuç odaklı yaklaşıyor. Yani Ronaldinho bir oyuncuyu geçerken flip-flap yapıp geçerken Messi yanından düz dribbling ile geçiyor. Sonuçta ikisi de geçmiş oluyor ama Ronaldinho'yu izlerken göze daha hoş gelen bir hareket görmüş oluyoruz. Messinin dribbling esnasında topun ayağına resmen yapışması da küçümsenmemesi gereken çok büyük bir yetenek.


  • himmet dayi  (02.05.19 10:57:13) 
[]

Atatürk Havalimanı bir gün geri döner mi?

Sırf ismi yüzünden 3.nün yapılıp burasının halka kapatıldığını düşünüyorum fakat elbet bir gün doğanın kanunu gereği güç dengesi de değişecek, o günler geldiğinde tıpkı parlementer sisteminin geri geleceği gibi, gerek konumu gerek ismi dolayısıyla önem taşıyan ve şimdilik sadece siyasi kişilere açık tutulan bu havalimanının tekrardan 1.havalimanı olma ihtimali var mı? Tekrardan taşınma durumları, uluslararası kodların değişimi vb ne kadar imkansız olabilir ki?




 
ismi ile alakasi yok kapanmasinin tabii ki. 3. havalimani'ni yapacak olan gruba taahhut ettiler ataturk havalimani'nin tarifeli ucuslara kapatilacagini. o yuzden kapattilar. bana sorarsaniz dunyanin en sacma seyi. hali hazirda gayet de kullanisli ve yurutulebilir durumdaydi. ama geri getiremezler. eger hukumet vs. degisir de yeniden ucusa acarlarsa dahi, 3. havalimaninin isletmecileri hayvan gibi tazminat davalari acarlar.


  • dilemma of subscribtionability  (29.04.19 03:02:51) 
Dönmez çok büyük rant var orada yarısı millet bahçesi diğer yarısı konut yapılıp peşkeş çekilecek devletin zararı belki milyarlarca TL olacak ama yandaşlar zengin edilecek bunun karşılığı


  • ZetaStar1903  (29.04.19 04:00:06) 
ismi yuzunden havalimani mi kapatilir allasen? direk ismini degistirir olur biterdi.

havacilik sektoru cok hizli buyuyor. Ataturk Havalimani yer olarak zaten son 5 senedir inanilmaz yetersizdi. sehrin ortasinda kaldigi icin de buyutmek soz konusu degil. bu yuzden degil hukumet degisse, ulke tersine bile donse geri donus olmaz. geri donmek icin mantikli hic bir sebep yok. Sabiha Gökçen bile artik yetmedigi icin senelerdir 2. pist calismasi yapiliyor, 2 sene daha surer heralde. Zamaninda kim gelir buraya, dagin basinda diyorduk.

Bu arada AHL siyasi kisilere acik degil. tum tarifesiz ve kargo seferlerine acik sadece.
  • a340  (29.04.19 07:30:11) 
bence döner. istanbul 3 havalimanını rahat kaldırabilecek durumda.

tamamen gereksiz bir yatırımla üçüncü havalimanı yapıldı, ama orta vadede o da yetmeyecek. şimdiden belli hatlarda talep düştü, insanlar diğer araçlara yöneldi haklı olarak.

havalimanı yıkılır mı lan? bu ne zenginlik amk...
  • babilbaligi  (29.04.19 11:41:24) 
@babilbaligi, sehir 3 havalimanini kaldirir da ayni sehirde 3 ayri lokasyondan operasyonu nasil yoneteceksin? bazen teknik icin ihtiyac duyulan malzemeyi bile sabiha gökçen'den getirtmek icin 40 takla atiliyor. hangi ucucu personeli nasil koordine edeceksin? bugun sabiha'dan, yarin ataturk'ten, sonraki gun iga'dan uc mu diyeceksin insanlara? bu insanlar istanbulun neresinde yasayacak? yollarda kac saat gecirecek? memur ve vadiyali calisan personeli servisle tasimak icin senede kac milyon tl harcaycaksin? yeni istihdam zorunlulugundan dolayi yillik personel giderlerin % kac artacak? bu giderleri bilet fiyatlarina nasil yansitacaksin? doluluk oranini nasil koruyacaksin? karliligi nasil devam ettireceksin? nasil buyuyeceksin?


  • a340  (29.04.19 11:55:36) 
o iş bitti.oraya millet bahçesi vs. yapıldığı an geri dönüş olmaz. başka yere yapıp ataturk ismini verebilirler veya yeni havalimanına istanbul ismi yerine atatürk ismini verebilirler orası ayrı.


  • Neill  (29.04.19 11:57:54) 
@a340: gayet basit; Sabiha gökçen'den pegasus, Atatürk'den anadolu jet ve atlasglobal, iga'dan da thy uçar, olur biter.

şu anki durumdan pek bir farkı kalmaz. bağlantı uçuşları biraz eziyet olur, bağlantı yolcusu da biletini ona göre alır.
  • babilbaligi  (29.04.19 12:09:26) 
@babilbaligi, yenisinin isletmecisi iga, saw'in isletmecisi malezyalilar. milyarlarca lira para harcadilar. havalimanini beton yigini olarak gormekten vazgecin. isletme maliyetlerinden haberiniz var mi? adamlara buradan bundan sonra sadece thy, buradan da sadece pgs ucacak diyebiliyorsan ve kabul ettirebiliyorsan eyvallah. bu sekilde tekellesmenin onunu acip, rekabeti sifira cektikten sonra ankara biletleri 120 liraydi neden simdi 1500 lira diyemez kimse. ee vatandas olarak bize ne faydasi kaldi bu onerinin? zaten mumkun olsaydi her havayoluna kendi havalimanini yap derlerdi.


  • a340  (29.04.19 12:19:39) 
dönemez. ahl'den şu an itibariyle kalkan uçuşlar ile yeni havalimanı uçuşları çakışıyor ve ahl'den uçak kalkarken yenisinde uçuşlar duruyor. bu nedenle de ahl'deki genel havacılık bölümünü de deniz tarafına taşıyıp e5'e dikey gelen pisti kapatmak istiyorlar. muhtemelen 2-3 seneye de tamamını kapatacaklar. bir de bölge çok büyük ve deli bir rant var.


  • kafa koparan manyak  (29.04.19 13:03:33) 
[]

İng Altyazılı Dizi ve Filmlerin seviyenize faydası ne kadar oldu?

İyi geceler, en az bir yıla yakın İngilizce altyazılı dizi, animasyon ve filmler izlediyseniz, mesela speaking ama ondan ziyade listening seviyenize ciddi katlıları oldu mu özellikle pratik yapma şansı yokken? Bir de Britanya İngiliz yapımı dizi ve filmlerin dillerinin daha anlaşılır ve yavaş olduğuna yönelik bir ön yargı var bende, mesela The IT Crow dizisi gibi, İngiliz yapımıysa dili berraktır anlayışı ne kadar doğru? Amerikan dili, hızı sanki daha zor gibi?




 
ben dinleme seviyemi ve ingilizce telaffuz becerimi tamamen buna borçluyum diyebilirim. etrafımda ingilizce konuşulan konuların ya da youtube herhangi bir ingilizce videonun % 90 ını anlıyorum artık. ayda yılda bir ingilizce konuşma fırsatı bulduğumda telaffuz becerimin iyi olduğunu native speakerlar ve ingilizce hocalarından işittim.


  • yazgisiz infaz  (27.04.19 13:10:20) 
[]

İfşa ve linç kültürü

Taciz gibi dayak gibi suç unsuru içeren durumların ifşa edilmesi sonuna kadar doğru ancak şu olay mesela eksisozluk.com , belki kanunlara göre yasak olsa bile aracın plakasının başlığı açıp sayfalar dolusu dalga geçerek ifşa linç edecek kadar ne ara insanlar bu duruma geldi? Evlerinin adreslerini bulsalar onu bile ifşa edecek kadar gözleri dönmüş gibi geliyor nefretten, bu durum seküler gözükseler bile halkın genlerine işlemiş muhafazakarlıktan mı kaynaklanıyor? Yoksa aynı video Norveç’te olsaydı oranın halkı da araç plakasını konuşacak ifşa edecek kadar sert tepki gösteriler miydi?




 
kendisinin yapamadığı ezikliğin dışa vurumu diyoruz.herkes hayatının bir döneminde böyle şeyler yaşamıştır.ayıptır günahtır. ondan sonra türkiye seksin afrikasıdır diyorlar.


  • momento  (24.04.19 16:57:23 ~ 16:57:46) 
bu başlık özelin söylüyorum tek nedeni kişilerin potansiyel akp seçmeni olması. sözlükte beyinsizlik derecesinde bir muhalif anlayış var. muhalefete de zarar veren aptal bir muhalefet bu. chp'li olsalarda paylaşmazlardı. tek nedeni siyasi.


  • black mamba  (24.04.19 17:01:28) 
norveç halkı olsa bu linci yapmazdı. zaten böyle bir olay haber olmazdı. haberden önce videoya çekilmezdi. videodan önce kadının biri ayı gibi o insanlara bağırmazdı. arada aşılması gereken baya bir level var.

sekülerliği bu kadar abartmayın. sözlükte seküler geçinenlerin de çoğu bağnaz. bağnazlık yalnızca dinle olmuyor.
  • sir gawain  (24.04.19 17:04:53) 
ben sokaktan çocuğumla geçerken ulu orta yapılan bi oral seks macerasını görmesini istemem. ergen çocuğum görsün de istemem. hatta bir yetişkin olarak kendim de görmek istemem. yapılan şey suç. muhafazakarlıkla bi alakası yok. o zaman hepimiz soyunalım ve sokaklarda sevişelim, mantıklı mı bu?


  • elorelia  (24.04.19 17:08:38) 
Ben ifşalanması taraftarıyım. Tabi suçtur ama ifşalansınlar ki sokak ortasında cima edenlern sayısı azalsın. Ormanda yap, kuytu köşede yap, istediğin yerde yap ama böyle ulu orta yaparsan ifşalanmayı da hak etmişsindir.


  • adwokat  (24.04.19 17:12:21) 
Suç nere ifşa nere şeklinde bu toprakların bağrından gelen bir cevap vereyim.

Bu yapılan suç ona bir şey diyen yok. Ama insanların görüntüsünü bu şekilde çekip paylaşmak da suç. Bunu yaymak da suç. O az suç bu çok suç mu? Suç yahu ikisi de.

Suçu konuşacaksak, çocuğu çoluğu konunun dışında bırakıp konuşmak zorundayız. Yani kavram konuşacaksak. Yok ahlaki mastürbasyon yapacaksak o başka.

Bu video dünyanın neresinde çekilse ifşa edilirdi. Ediliyor da. Bunu internette azıcık araştırma yaparak bulabilmek mümkün. Dünyanın her ülkesinden bu minvalde bir video bulabilirim.

İnsanlar hep bu haldeydi. Vahşi bir türüz. Toplumsal algılarımız, uyguladığımız baskı türlerini sadece fiziksel güce dayandırmıyor. Ahlaki kurallara da dayandırıyor. Şimdi bir de çok çabuk paylaşma gücümüz var. 2 saniyede canlı yayın açabilince bu hale geliyor.
  • windowsguvenlikduvari  (24.04.19 17:15:50 ~ 17:16:52) 
sözlüğün yerlerde süründüğünün göstergesi bir durum. ifşa edilen grubun genelde bu tarz şeylere karşı çıkan grup olması millete çekici gelmiş.


  • mikahakkinen  (24.04.19 17:16:51) 
Araba Golf, içindekiler de iki seküler genç olsaydı Akit "işte ahlaksız laiklerin Türkiyesi" diye manşet yapardı.

Araba ucuz, içindeki de türbanlı olunca bu sefer muhalif kesim atlamış.

İki taraf da karşısındakini insan olarak görmediği için böyle pervasızca davranıyor.

Türkiye'deki problem neyin ahlaksızlık neyin dürüstlük olduğunun kimden olduğuna göre değişiyor olması. Vatan haini ve terörist gibi ciddi kavramlar bile aslında "iktidara sahip olan gücün fikirlerine karşı olmak" anlamında kullanılıyor.
  • bruce mclaren  (24.04.19 17:31:19) 
Sokakta oral seks "etik" değil. Aynı şekilde bunu aleni bir şekilde ifşa etmek de "etik" değil. Muhafazakar olalım ya da aşırı açık görüşlü olalım bu sorunun cevabı değişmez. Eğer ki bu olayı özgürlük vs diye açıklayacaksak, başkasının özgürlüğü benim özgürlük alanıma girdiği anda o kelime artık özgürlük değildir.

Sokakta öpüşenleri kabul etmemiş bir toplumdan oral seksi kabul etmesini bekleyemeyiz. Biraz kalabalık bir yer olsaydı üç beş dayı toplanır döverdi bile onları.
  • kablelvuku  (24.04.19 17:31:28) 
Adaletin var olmadığına inandıklarından kendileri caydırıcı ceza kesmek istiyor. Linç kültürünün çıkış noktası çok farklı ama bugün geldiği nokta tamamen devletin yerine getirmediği adaleti, kendi elleriyle ortaya koyma isteği temsil ediyor diye düşünmekteyim.


  • windows95  (24.04.19 17:55:12) 
Ben hala o goruntulerin neresindeler göremedim ama elorelia ya katılmakla beraber ifşa edilmesine gerek yok


  • banacevaplazım  (24.04.19 18:00:21) 
hukukcu degilim ama arabanin icinin ne derece ozel mulk oldugu yurt disinda da tartisiliyor. mesela kuzey amerika'da polisler uzaktan durbun ile arabalarin icine bakarak surucu arac kullanirken telefonunu kurcaliyor mu diye bakip, seni kayit altina aliyorlar. telefonuna bakiyorsan cezayi yiyorsun. bu konuda acilmis ve kaybedilmis davalar var.

arac icindeyken, aracin icin toplum icin goruntulemeye acik alan konumunda ve toplum icindesin. nasil toplum icinde ciplak gezersen ifsadan ceza yeme olasiligin var ise, ciplak arac kullanirsan da ifsadan ceza yeme olasiligin var. ama mesela evinde ciplak gezmenin cezasi yok.

ez cumle: toplum icinde fantezi yapacak isen, bu tarz riskleri de goze aliyorsun demektir. bu tarz videolar yurtdisinda da cekilip liveleak falan tarzi sitelerde milyonlarca kisiye servis ediliyor, sadece bize ozgu degil.
  • cooperr  (24.04.19 18:17:37) 
[]

İstanbul seçimlerinin tekrarlanma ihtimali

Hükümet YSK üzerine açık bir şekilde baskı kuruyor. Erdoğan Cumhurbaşkanı olarak seçimin yenilenmesini istiyor,Bahçeli seçim yenilenecek, o kadar diyor. Dün ana muhalefet lideri saldırıya uğruyor...

Tüm bunlara ve daha birçok ayrıntıya rağmen göz göre göre İmamoğlu’nun mazbatasını elinden alıp seçimi tekrarlatmak?? Tamam hukukun ayaklar altına alındığını, istedikleri gibi at koşturduklarını çok gördük ama eğer iptal edilirse seçimler hiçbiri bu kadar göz göre göre, bağıra bağıra hukukun ayaklar altına alıp tek kişiye bağlandığını ilan etmemiş olurdu?

Yani demek istediğim, neden Erdoğan ve hükümet, Bahçeli YSK üzerinde kendilerini baskı kuruyormuş gibi gösteriyorlar? Seçimin iptal edileceği olsaydı bile bunu bağıra çağıra önceden ilan etmek, baskı kurmak yerine gizliden işleri ilerletip kamuoyuna daha sakin ve karara saygılıymış gibi gözükmezler miydi beka meselesi yapmak yerine?

Şimdi Erdoğan “İptale götürür” www.internethaber.com dedikten, “Kimse 13 bin farkla kazandım diyemez” diye sert bir dille konuştuktan sonra YSK seçimleri iptal ederse, dünyanın gözünde ne anlama gelir bu gelişme? Ve en önemlisi bu ekonomik sıkıntıda dünyayı ve yatırımcıları “sallamayacak” kadar kafaları rahat olabilir mi ki?

 
Erdoğan ve istanbul il yönetimi hariç seçimi kaybettiğini biliyor. istanbul il yönetimi de götü kurtarmak için dilekçe milekçe diye işi uzattılar.
kafaları rahat tabi ki adamların tek savaşı var dinin kontrolü bizde onların tek savaşı bu. bu yolda kimseyi tanımazlar. ülkeyi düşünselerdi daha aklı selim idare ederlerdi.

  • mikahakkinen  (23.04.19 00:53:53) 
Bu ülkede hukuk göz göre göre ayaklar altına alınalı çok oluyor. Bir Cumhurbaşkanı adayı seçime hapiste girdi. Anayasa Mahkemesinin kararları alt mahkemelerce dikkate alınmadı. Referandum günü oylar sayılmaya başlanmadan önce YSK mühürsüz oyları geçerli sayacağını duyurdu. Bir sürü insan sebepsiz yere bizzat hukuk kullanılarak (eski bir anayasacı buna anti-hukuk diyordu sanırım) rehin tutuluyor.

Yaptıklarının bedelini ödemeyeceklerini bildikleri bir ortamda neden dediğiniz gibi ihtiyatlı davransınlar ki? Sıkışırlarsa dış güçler, sınır ötesi operasyon ve terör kartlarından birini oynarlarlar. Çok sıkışırlarsa da Suriyelileri halkın önüne atarlar. Zaten her şeyin sorumlusu CHP ve Suriyeliler.

Beni asıl şaşırtan hala "yok canım bu kadarını da yapmazlar" diye tepki verilmesi oluyor. Daha beterlerini çoktan yaptılar zaten.
  • bruce mclaren  (23.04.19 01:41:59) 
[]

Doktor seçerken karşı cinsi seçme eğilimi?

Hastanede herhangi bir bölüm için randevu alırken eğer erkek ve kadın doktor olarak iki farklı seçenek varsa hemen hemen daima kadın doktoru seçtiğimi fark ettim ama kesinlille kötü bir niyetten yahut cinsi bir sebepten dolayı değil kadınların daha şefkatli olduğu, annelik duygusu olduğundan dolayı farkında olmadığım bir içgüdüden kaynaklı bir şey olabilir. Mesela psikolog denince erkek psikolog asla aklıma gelmez, hep kadın olduklarını düşünürüm.

Kulağa tuhaf ve saçma m geliyor yoksa bu karşı cins doktoru muayene için seçme eğilimi doğal mı? Sizde de buna benzer huylar oldu mu hiç?


 
Valla olmadı bende.


  • Amaranta ursula  (14.04.19 21:40:21) 
Evet ben kadın doğum uzmanımı seçerken hep kadın (ve anne) doktorlar arasında seçim yaptım. Bence ancak anne olmuş birisi bana doğum yapma yolunda yardımcı olabilirdi. Hala da öyle düşünüyorum. Ama diğer alanlarda hiç düşünmedim. Mesela dermatolog veya ürolog veya nörolog.. bunun gibi bir çok alanda cinsiyet farketmez diye düşünüyorum. Sizin gerekçeniz de saçma değil ama çok başarılı erkek psikologlar var.


  • rakidabalikolsa  (14.04.19 21:48:31) 
kadın seviyom, çünkü kadınlar konuşuyor. erkek doktorlar he he deyip gönderiyor


  • avatar is back  (14.04.19 21:48:31) 
olmuyor. benim için cinsiyet değil yaş kriter oluyor. ne genç ne ihtiyar olsun diye 40-45 civarı tercih ediyorum


  • dafuq  (14.04.19 22:35:56) 
Kadin doktor tercih ediyorum. Erkek doktorlardan memnum kalmiyorum.


  • Traveler  (14.04.19 22:50:21) 
Ben de erkek doktorları tercih ediyorum ama aslında hangi iş kolunda olursa olsun kadın yerine erkek olmasını tercih ederim karşımdakinin.


  • ms brownstone  (15.04.19 00:24:29) 
Muayene vs kadin
Ameliyat erkek

  • brkylmz  (15.04.19 02:06:10) 
erkek seçiyorum, çünkü daha sempatik/yakın geliyorlar. kadın doktorlar, özellikle 40 yaş üstü asık suratlı.


  • dont eat me  (15.04.19 02:19:58) 
ben de bir kadin olarak basligi okur okumaz evet dedim icimden. zira hastalik hastasi sayilirim nerdeyse ve doktorlarda cok isim oluyor. sanki hemcinsle rekabet vs gibi duygular merhameti orter, karsi cins daha merhametli davranir gibi dogrulugu tartisilir bi ic inancim var. motivasyonum bu sanirim.


  • art vandaley  (15.04.19 02:49:00) 
Tam tersi hele ki kadin dogum doktoruna gideceksem kadin doktorlari tercih ediyorum.


  • chitosan  (15.04.19 11:46:02) 
bende normal muayene için olmuyor da diş tedavisi, ameliyat, estetik operasyon gibi konularda erkek hekimleri daha güvenilir buluyorum.


  • aquarium  (15.04.19 11:53:11) 
[]

Seçim tekrarlanırsa?

Eğer YSK böyle bir karar alırsa iki ihtimal söz konusu olacak gibi görülüyor:

A: ya başta İmamoğlu olmak üzere bütün muhalefet seçimi boykot edecek ve yarıştan çekilecek, hatta milleti sine durumları söz konusu edilecek ve akp 2 Haziran’da %49 un altında katılım ve %95 üstü bir oy olarak kendini hem ülkeye hem de tüm dünyaya bir nevi rezil etmiş olacak. (Tabi karşımıza çıkmaya cesaret edemediler diye yine bir destan başarı öyküsü yazacaklardır onlar da orası ayrı)

B: İmamoğlu hodri meydan diyecek ve kazanmış olmasına rağmen onları bir kez daha yenmek için elinden geleni bir kez daha yapacak ve tüm muhalefet birlik olacak bu kampanyada.

Eğer YSK böyle bir karar verirse kaybettiği seçimi zorla tekrarlatan oluşumun bir kez daha kaybetmek için bunu yapmayacağı aşikar.

Fakat B planının gerçekleşmesi durumunda; eğer İmamoğlu hodri meydan der ise sırf “bunlar nasılsa kaybetse bile faydası olmuyor sandıkta” düşüncesiyle sandığa gitmekten vazgeçip boykot eder mi belli oranda muhalif kesim? Ki bu seçimde de belli bir kısmı boykot etmemiş olsa 100 bin farkı görmek içten bile değildi malum, hele DSP oyları. Eğer seçim tekrarlanırsa Saadet oyları da İmamoğlu’na gelmez mi? Üstelik 31 Mart’ta Binali’ye oy vermiş fakat bu sefer tepki amaçlı İmamoğlu’na oy verecek çok olmasa bile en az %3-5 oranında bir kesim olabilir ki o da oldukça önemli. Çevrenizde 31 Mart’ta İmamoğluna oy verip eğer 2 Haziran’da seçim olursa oy kullanmayacaklar var mı? En çok korktuğum ihtimal bu zira, İmamoğlu sandık çağrısı yapmasına rağmen beyaz Türklerin tatil köylerine gitmesi, seçimi boykot etmeleri.

Ayeıca “Konya’dan seçmen getirirler” söylemi mümkün mü? 31 Mart’ta başka şehirde oy kullanmış birisi 2 Haziran’da İstanbul’da oy kullanabilirse A planı tek çare olarak duruyor?

 
1-CHP boykot etse bile (ki etmez) diğer partilerin de edeceğini zannetmiyorum, chp’nin Yokluğundan faydalanmak isteyen çok olur ve bir kesim bunlara oy verecek ve oy oranları yine dağılacak.

2-Tüm muhalefet hiçbir şekilde bir araya gelmez. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tekrar tekrar gördük bunu.

Ayrıca zaten tüm dünyaya rezil olmuş haldeler. O eşik çoktan aşıldı.
  • not sure if serious  (13.04.19 14:19:16 ~ 14:20:46) 
ikinci secenek olur ve bu sefer ciddi fark yerler. kaybedince nasil aglayip camura yattiklarini herkes gordu, 1 milyon farkla imamoglu alir.

dsp`ye kim niye oy verdi bilmiyorum, daha kim birlesecek acaba? o 33 bin kisiye kalmaz bu sefer fark.
  • babilbaligi  (13.04.19 20:35:50) 
[]

Kararında az alkol tüketmenin sağlığa zararları

m.ensonhaber.com

Eğer Çin’deki araştırmadaki gibi az ve kararında alkol tüketimi bile felç riskini artırıp tansiyona kalbe ciddi zararları oluyorsa; niçin Avrupa insanının ortalama ömrü Türk ve Ortadoğu insanından daha uzun? İsveç’te Almanya’da Danimarka’da bizim burada çay kahve tükettiğimiz gibi tüketmiyorlar mı alkoller? Ama ortalama ömürleri 80-82 den başlıyor


 
2. soruya cevap: hayır.

yaşam süresine etki eden çok faktör var. beslenme, hava, spor, genetik gibi. sadece alkolle bu konuda bir ilişki kuramazsın.
  • diffarentiationation  (06.04.19 03:42:06) 
Araştırma doğru bulgulara sahip gibi duruyor. Alkolün azı da zararlı bence.
Ama uzun yaşamak ayrı bir olay. Bir de ortalama ömür bambaşka bi olay... burada mesela binlerce genç insan trafik kazasında askerde iş kazasında ölüyor; bu da bizim ortalam ömrümüzü azaltıyor istatistiki olarak. Aynı şekilde şehri hayatımız stresimiz öldürüyor bizi genç yaşlarda...Anadolu da köylere bi git bakalım 70 yaşın altında insan var mı?
Bir de Avrupa da da sıfır alkol tüketen insanlar tanıdım.
  • trgydl  (06.04.19 03:51:20) 
turkiye'de ortalama bir insan gunde muhtemelen 2-3litre cay kahve tuketiyordur. gunluk 5 yildir yurtdisinda yasayan biri olarak gunde bu kadar alkol tuketen hic gormedim. gencler ergenligin verdi gazla biraz fazla bira tuketiyor o kadar. yetiskinler arasinda cilginlar gibi alkol alan cok nadir. hatta hic alkol tuketmeyen yada sadece ozel gunlerde 1 bardak sarap icen kesim cok fazla. ayrica ortalama yasam omrunu sadece alkol tuketimine baglaman komik olmus. avrupalilarin uzun yasamasinin bence en buyuk sebebi duzenli spor yapiyor olmalari ve saglikli beslenmeleri.


  • crucio  (06.04.19 09:06:05) 
Az alkolle yaşam süresi arasında bir korelasyon olduğunu düşünmüyorum. Avrupalıların çok yaşamasının sebebi sağlık hizmetlerinin gelişkinliği çalışma koşulları ve çevre şartları olabilir tahminim.


  • un  (06.04.19 11:16:29 ~ 11:23:58) 
Avrupalılar daha az stresli yasiyor. Stres oldurucu bir sey gercekten.

Bu arada dedem (annemin babasj) ve yakin birkac arkadasi 45-50 yasina kadar agir alkolikti. Kendilerini sonradan dine adayip bıraktılar. Valla su an zimba gibi. Babami dedem, dedemi babam zannederler. 80 kusur yasinds. Hala yasini soranlara espirisine 55 diyor ve insanlar ciddi ciddi inaniyor.
  • deveyi diken adamin ta kendisi  (06.04.19 12:24:44) 
Geçen gün çay içmenin kanse riskini arttırdığı bukundu diye yazıyordu bir yerlerde. Her şeyin yararı yanında zararı da var. Az tuketirsen ciddi bir zararı olacağını sanmıyorum.


  • prizmatik  (06.04.19 13:15:40) 
az alkol tüketmek bile zararlı olabilir ve ben alkol kullanmam ama türkiye'de gereksiz stresle yaşayarak, hormonlu sebze, meyve ve et yiyerek, kanserojen havayı koklayarak, ağır metalli suyu içerek bunun bin beterini sağlığımıza yapıyoruz ve kanser vakaları hızla artıyor.

tabii, bu saydıklarımı dinci haber kanalları dikkate almaz.
  • s0phiesw0rld  (06.04.19 13:47:44) 
[]

50 TL altı şarap tavsiyeniz

=> 50 tl altında ve kırmızı olması
=> ilk kez şarap tadacak birisi için çok ağır olmaması
=> Migros’ta bulunabilen olması yeterlidir kriterler açısından.

Buzbağ çok öneriliyor ama mantarının çok zor açıldığı söylendiği için emin olamadım.

 
ben de buzbağ demeye gelmiştim. kavaklıdere ya da kırmızı değil ama leona blush da olabilir.


  • sanat guresi  (02.04.19 03:34:22 ~ 03:39:16) 
Pamukkale trio.


  • habarbey  (02.04.19 04:35:27) 
Buzbağ Elazığ. Afiyet olsun


  • giovanne  (02.04.19 07:35:48) 
Suvla Behramlı. İçmeden önce epeyce havalandırın.


  • orient blue  (02.04.19 07:45:23) 
Suvla +1


  • gmzo  (02.04.19 08:15:49) 
İlk seferler için Rose öneririm, içimi daha kolay kırmızıdan.


  • aslinda sana ne  (02.04.19 08:59:01) 
melen - cabernet sauvignon


  • sir gawain  (02.04.19 09:24:34) 
frontera


  • bhdrydn  (02.04.19 09:45:08) 
melen - öküzgözü ya da cabernet


  • givemesomesubstance  (02.04.19 10:17:55) 
Merlot


  • eksimeksi  (02.04.19 14:18:42) 
chamlija pinot noir. düşük tanenli ilk defa içecek birisi için bence ideal.


  • hononu  (02.04.19 14:20:42) 
Buzbağ Elazığ +1


  • mylord  (02.04.19 22:50:00) 
[]

İstanbul’da 300 bin küsür oy tekrardan sayılacak

Bu üçüncü ve son benzer sorum, demin TRT haberde haber sunan kadın spiker “İstanbul’da CHP şu an önde gözüküyor fakat 300 bin oy tekrardan sayılacak, seçimin kazananı ona göre belli olacak” dedi ve iyice midem bulanmaya başladı. Ortada 23 bin fark var, Twitter’da mide bulandırmaya zaten başladılar, İstanbul’u kaybetmemek için olmayan hileleri varmış gibi göstermek ev sahibini bastırmaları oldukça olası mı şu anda? Yarın Binali kazandı diye YSK açıklama yaparsa kamuoyunun tepkisi olur mu onların bunu yapmaya çekineceği düzeyde?




 
Ekrem vatoz gibi yapıştı sandıklara, şu saatten sonraki sayımlar anca züğürdü teselli eder.


  • kadirgali huseyin olmayan adam  (01.04.19 21:06:40) 
Eğer Haziran’a istanbul için erken seçim kararı alırlarsa sonucu nasıl olur sizce? Sandığa küsen muhalif seçmen gidecektir lakin akpnin küsen kesmi de akp için gidebilir o durumda. Ayrıca 2015 Haziran-Kasım arası dönem malum. İ.Melih Gökçek tehditleri ortada.


  • siyah giyen adam  (01.04.19 21:11:54 ~ 21:12:53) 
23 bin fark İstanbul gibi bir şehir için bile ciddi bir fark. 20 yıllık iktidar partisinin 300 bin oy içinden %10 kendisine geçerli oy devşirmesi ve başkanlığın el değiştirmesi ya da bir şekilde yeniden seçim kararı alınması falan çok ciddi meşruiyet tartışmaları doğurur. Ne ülke içinde, ne ülke dışında "AKP'nin oyları çalınmış" ya da "Oylar yanlış hesaplanmış" hikayesine kimseyi inandıramazsınız. Tabanın gazını almak vb. için yapılan "Hakkımızı yedirmeyiz" naraları olup İstanbul ve Ankara sonuçlarını gölgelemek ve sıradanlaştırmak asıl hedef olabilir.


  • salihdt  (01.04.19 21:12:56) 
@salihdt yurtdışının bizle ilgilendiği yok ya da öyle gözüküyorlar.
akp kaybettiği halde kazandık dedi çıt çıkmadı. aslında çok büyük olay.

  • prizmatik  (01.04.19 21:18:48) 
Yurtdışının bizimle ilgilenmesi kısmı "Amerika gelsin" ya da "Avrupa kulaklarını çeksin" gibi bir beklenti değil ancak her şeyimizle dünyaya entegreyken hali hazırda iktidarda olan ve iktidarda da kalmaya teknik olarak devam eden partinin keyfi bir şekilde seçim sonuçlarını kurcalamasının hoşgörüyle karşılanmayacağı ve ülke riskini yükseltip ekonomik anlamda olumsuz etki yaratacağı muhtemel.


  • salihdt  (01.04.19 21:39:07) 
İstatistiki olarak %0.03'luk diferansın gerçekleştiği yerde geçersiz 300000 oyun içinden %10 fark bulmak bayağı optimistlik gerektiriyor.

Yani bu oylar geçersiz ve geçersiz olmak için nedenleri var.
  • habarbey  (01.04.19 21:48:45) 
Geçen seçimde AKP+MHP oranı zaten %50'ydi. Cumhur bloku oylarını elinde tuttu diyebiliriz aşağı yukarı. Üstelik MHP'nin AKP'ye yanlamasına tepkili tabana rağmen. Bu durumda AKP'ye küskün kesim diye bir tanımlamaya gidemeyiz diye düşünüyorum. Eğer seçim tekrarlanırsa asıl sorgulanması gereken CHP geçen seçime göre aldığı +%8'lik oyu koruyabilir mi? İddia ediyorum korur.

Her şey ayan beyan ortadayken seçim yenilenirse bu durum gevşek asabiyyeye sahip olan Millet blokunu daha radikalleştirir. Oy kullananlara ek olarak oylarımız çalınıyor diyerek sandığa küsen ve "ben oy kullanmıyorum eaabi yeaa"cı kesim de tetiklenir ve çok da az olsa CHP oy arttırabilir diyorum. Buna ek olarak gençleşen seçmen profilini de denklemde göz ardı etmemek lazım. Şu ana kadar belediyeyi alabileceğini aklına bile getirmeyen sol siyaset "lan yoksa?" dumuru yaşıyor şu an. Herkes şaşkın. Ben de şaşkınım. Ankara'yı cepte görüyordum ancak İstanbul'u hiç beklemiyordum.

Bunlar Millet blokunun kendi seçmeni için geçerli sebepler. +%8 direkt HDP'den geldi gibi görünüyor. Seçim tekrarlandığında HDP'li seçmenin CHP'ye oy vermesindeki gerekçelerin bu kadar kısa sürede ortadan kalkmayacağını düşünürsek bu oy oranı elde tutulabilir gibi.

Ekrem Başkan herkese hayırlı olsun.

Not: Bu analiz, yazarı bir eliyle kuru kayısı yiyip diğer eliyle bira içerken yazılmıştır. Yatırım tavsiyesi değildir.
  • kadirgali huseyin olmayan adam  (01.04.19 22:05:08) 
Eğer tarafsız bir şekilde oyların tekrar sayılırsa ben, Ekrem İmamoğlu'nun şu an aldığından çok daha fazla oy alacağını düşünüyorum.


  • birşeylersoracağım  (02.04.19 00:20:27) 
gecen sefer ankara'da hazirlikliydilar cunku i.melih'in sansi yoktu, minareyi calan kilifini uydurdu. akli basinda olan kimse yemedi ama mansur'da pek kurcalamayinca ustunde durulmadi.

bu sefer farkli, cepte dedikleri ibb gitti dolayisiyla hazirliksiz yakalandilar. imamoglu saglama almis isi, burada isi cevirmeye calisirlarsa ortalik karisir diyorum ki demeclere bakarsak onlarinda pek umidi yok. malumun ilanini geciktirerek insanlarin kutlamasini engellemeye, isi sulandirma calisiyorlar.
  • cooperr  (02.04.19 00:30:50 ~ 00:31:07) 
Açıklaması yapan alt kadrolar. Üstekilerin sesi çıkmıyor. Alt kadro da fırça yememek için biz çok çalıştık falan diye yırtınıyor.
Atı alan Üsküdarı geçti. Bu saatten sonrası goygoy.

  • neymis  (02.04.19 07:27:52) 
anladığım kadarıyla akp nin bb adaylarının oyları çalınmış. hep 0 oy girilmiş sisteme 1946 seçiminde de hile yapmıştı bunlaar.


  • un  (02.04.19 08:31:45) 
Kadıköy'de geçersiz oylar sayılınca fark Imamoğlu lehine 450 daha artmış.


  • babilbaligi  (02.04.19 13:41:05) 
[]

İstanbul’da hileyle kazanabilirler mi?

İstanbul diyoruz sonuçta fakat fark 4 haneye düşecek kadar düşük, belki bir çuval oy etki edecektir. Ancak şayet böyle bir şey olursa meşruiyeti sorgulanacağından bünün ekonomiye ve dolar kuruna etkisi olur mu?




 
yapmadıkları şey değil


  • neoluyokardesimnebutantantana  (01.04.19 04:26:58) 
Kac saattir ona kasiyorlar zateb kimbilir ne yolsuzluklari var ortaya cikacak


  • tuborg yesili  (01.04.19 07:13:53) 
Deniyorlar...


  • uzun kulaklı yalnız tavşan  (01.04.19 08:14:38) 
evet kazanacaklar. şöyle ki, önce seçim sonucu belirsiz denilecek, geçersiz oylar tekrar sayılıyor denecek. sonra bir anda binali kazanan ilan edilecek. ara süreçte bile ekrem imamoğlu’nu kazanan ilan etmeyecekler. psikolojikman bu önemli.


  • cedex  (01.04.19 08:27:55) 
çok net söylüyorum; geçersiz oyları tekrar sayalım kararı çıksa dahi ekrem imamoğlu'nun elinden bu seçimi alamayacaklar. bu işi bir kere ankara'da oldu. muhlefet de salak değil bir kez daha aynı hatayı yapmayacak.


  • himmet dayi  (01.04.19 08:35:13) 
Yok artik imkansiz


  • imelih  (01.04.19 09:06:59) 
imamoğlu bırakmaz bu seçimi


  • dedim dedim de kime dedim  (01.04.19 09:37:12) 
Trafolara her an kedi girebilir


  • cay koy geliyorum  (01.04.19 09:41:18) 
[]

İstanbul ve Ankara muhalefete geçerse en fazla ne değişir?

Yani neredeyse başkanlık seçimlerinde referandumda bile görülmemiş bir çaba içindeler kaybetmemek için İstanbul’u ve özellikle Ankara’yı. Bu ikisi düşerse en fazla ne değişebilir ki hayatımızda? Ekonominin daha kötüye gitmesini Ankara’yı kaybetmeye bağlayacak değiller sonuçta (?)




 
Hizmet için ödenek ayrılmaz sonraki genel seçimlerde de işte bakın CHP demek çöplük demek o demek bu demek diyecekler ama minareyi çalan kılıfını uydurduğu için hedef 2023 diyeceğiz


  • fıytfıyt  (26.03.19 14:14:52) 
en büyük değişiklik akp'nin de seçimde önemli yerleri kaybedebileceği algısının yaratılması olur. bu nedenle akp kaybetmek istemez.


  • s0phiesw0rld  (26.03.19 14:22:39) 
çok şeyi etkiler aslında;

istanbul ve ankara seçmeninin toplamı 15 milyon ediyor. tüm her yerde deli gibi "muhalefet öcü" propagandası yapılan milyonlarca insana bunun aksini ispatlama fırsatı veriyor sana.

Ekonominin kötüye gitmesi açısından da şöyle bir etkisi olabilir; bu iki şehrin kaybedilmesi demek cumhur ittifakının yüzde 50'nin altında olması demek. Öyle bir durumda yüzde 50'den az insan tarafından desteklenen bir yönetiminin ülkeyi yönetmesi erken seçim tartışmalarını getirecek, bu da istikrarsızlığa sebep olacak.
  • akatreil  (26.03.19 14:24:08) 
şöyle düşünün,
billboardlarda, sağda solda her yerde gördüğünüz iktidar figürlerini göremeyeceksiniz.
belediyelerin milyonlarca lira ödenek akıttığı iktidara yakın derneklere artık ödenek çıkmayacak ve organize olma konusunda sıkıntı çekecekler.
ancak her şeyden öte çok büyük bir algı olacak bu adamların artık istenmediği yönünde ve insanlar da buna göre pozisyon alacaklar.
  • teritori  (26.03.19 14:33:32) 
Finans kaynaklarının büyük kısmı ankara ve istanbul belediyeleri. O kömürler makarnalar hep bu iki şehirden kazanılan (el altından) paralarla alınıp dağıtılıyor. İki şehrin gitmesi finansal olarak zora sokar. İlk seçimde patlamazlar, var olanı bitirirler, ikinciye zırnık kalmaz.


  • Tears of Devil  (26.03.19 14:40:49) 
Artik ilce belediyelerinin hicbir geliri kalmadi, zaten verebilecekleri hizmet de cok kisitli, en azindan geliri olan hizmet edebilecegin belediye olur. Ayrica ve hepsinden onemlisi istanbulu ve ankarayi kaybetmek acayip bir ruzgar baslatir, iktidarin baskentte yonetimde olmamasi ciddi bir olay, ibre tersine doner, oradan devam eder.


  • kassiopeia  (26.03.19 18:36:42) 
bu arada domates soğan kuyruğunda beklemeyi zenginliğe bağladılar, ekonomiyi belediyeye niye bağlamasınlar? anlamadım.

vakıf-derneklere giden kadrolar, yandaş olması için işe aldıkları vasıfsız binlerce on binlerce insan, iş verdikleri paravan şirketler, yaptık diyip yapmadıkları üst geçitler, Akbil (ve benzeri) skandallar, güvenlik görevlisi olarak işe alıp seçimde kapı kapı gezdirdikleri insanlar, imar değişikliği ile zengin ettikleri yandaşlar filan olmayacak artık.

dolayısıyla ciddi bir güç kaybı olacak. bundan bütün korkuları...
  • babilbaligi  (27.03.19 09:26:02) 
[]

Akılda kalıcı bir intikam aldığınız oldu mu?

Daha önce biri ya da birilerine karşı böyle damaklarda tat bırakan olmasa bile almış olmanızın keyfini zaman zaman sürdüğünüz bir intikamınız oldu mu ve nasıl bir şeydi özet olarak?




 
Oldu. Uzun uzun anlatayım sabah


  • beni sen öldürme  (23.03.19 05:43:00) 
Telefon üzerinden çok lakayıt bir şekilde yazışıp ciddi olmama rağmen bir türlü üslubunu düzeltmeyen kişinin telefon numarasını “netlog tanışma çiftleşme” tarzı sitede güzel bir hatunun profiline iliştirdim. 6 saat sonra profile girdiğimde 50 küsur mesaj.... profil yıkılıyor :) gelen mesajlar hep “neden telefonunu açmıyorsun” tarzında olduğunu görünce benle d.ş.k geçen kişinin telefonun susmadığını anladım. Hala da gülerim doksana taktım topu... ilgili numaradan bir tane bile mesaj gelmedi ondan sonra hala da gülerim :)
Aradığınız nitelikte bir mesaj oldu mu bilmiyorum ama böyle bir anımdır .

  • creedwar  (23.03.19 10:29:35) 
Kiz arkadasim uniyi birakip baska okula gecmek zorunda kaldi.
Sosyal medyadan kayboldu. Belki intihar etmistir.

Gorusmede kavga ettigim holdingin butun ilanlarini bi sorun bulup sikayet edip sildiriyorum(5 senedir devam ediyor bu olay)
  • acemi  (23.03.19 12:29:31) 
Ben prensip olarak Allah a bırakıyorum. Çok güzel yaratıcı ve ders verici sonuçlar oluyor. canımı sıkmama, parmağımı oynatmama gerek kalmadan olanları gülümseyerek izliyorum:)


  • su olsam ates olsam  (24.03.19 21:13:35) 
Sabah dedim ama günler geçti :) ünideyken bir kız arkadaş, ders arasında sınıfta takılıyorken benden pencereyi açmamı rica etti. Ben de açamam dedim. Sırf bu yüzden bana küfretti. Başka duyan da olmadığı için kıza sövsem veya başka bir şey yapsam kesin haksız çıkacağım. Ben de içime attım, zamanını bekledim. Bu bir forumda yöneticiyi. Oradan üyelik aldım, onunla baya samimiyet kurdum. Yakın arkadaş olduk. Yardıma muhtaç bir profil çizdim manevi ya da psikolojik açıdan diyeyim. Sonrasında kanserim diye kandırdım. Kahrolduydu. Baya baya mesai harcadım bu iş için. Sahte bir profil oluşturdum her manada.

En sonunda bana ettiği küfrü ona yazacaktım anlasın ben olduğumu diye. Yapmadım. Belki de beni kanserden öldü sanıyor. Bu arada burada da olabilir bana söven kişi. O zamanlar duyuru falan yoktu ama duyuruyu bilecek, üye olacak bir tip. Buradaysan bul beni :))
  • beni sen öldürme  (27.03.19 22:10:16) 
[]

PlayStation ABD’de pek yaygın değil mi?

İzlediğim Amerikan yapımı dizi ve filmlerde eğer oyun konsolu detayı varsa istinasız hepsinde Xbox kullanıldığını gördüm. Tıpkı orijinal futbol ve metrik sistemi gibi konularda da olduğu gibi ABD bu alanda da Avrupa kültüründen uzak mı yoksa Avrupadaki gibi yaygın mı? Avrupa’da PS’nin daha çok daha yaygın olduğunu biliyordum yanlış olmasın yine de




 
birbirine yakınlar aslında, ama sonuçta Xbox ABD markası Microsoft'un.


  • passion rules the game  (17.03.19 13:41:27) 
Herhangi bir filmde Amerikan bayrağı göstermek gibi. Adamlar ps4 kullansa bile onu göstermez bence.


  • neymis  (17.03.19 13:50:28) 
Abd’de PlayStation 4 Xbox One’dan 3 milyon adet daha fazla satmış

www.vgchartz.com

Global satışlardaysa PS4 XBox One’ı ikiye katlamış

www.vgchartz.com
  • (s)AINT  (17.03.19 14:18:49 ~ 14:22:09) 
xbox 360-ps3 jenerasyonunda xbox farkla öndeydi abd'de ama şu anki nesilde ps4 hem abd'de hem de dünyada farkla birinci.


  • mattiadestro  (17.03.19 14:23:48) 
Yayginlikla film ve dizilerde gormek arasinda baglanti dusuk. Olay yerli markalarini korumak, kollamak.

Mesela Hollywood yapimlarinda bilgisayarlar %90 Dell marka olur. Asus, Sony, Samsung vb goremezsiniz.
  • crown  (17.03.19 15:21:01) 
[]

İş Kültür Yayınlarına da dokunurlar mı?

İş bankası hazineye devredilirse başta Hasan Ali Yücel serisi olmak üzere iş bankası yayınları da devre dışı kalır ya da içeriğine ve çalışanlarına, yönetim kuruluna müdahale edilir mi? Mesela bol bol dini içerikli, Necip Fazıl’lı, Osmanlı içerikli kitaplar mı çıkar?




 
işbankası iştirakları ki ilk aklıma gelenler şişecam topluluğu, iş gyo, iş bankası yayınları vb. hepsi tehlike altında.


  • a darkness coming  (06.02.19 10:41:41) 
kapatmazlar ama Tubitak yayinlarina yaptiklarini yaparlar.Bol bol tefsir,dini kitap yayinlarlar artik


  • turkuaz  (06.02.19 10:49:45) 
aynen öyle olur. saçma sapan kitaplar basıp sonra da iflas bayrağını çekerler.


  • babilbaligi  (06.02.19 11:06:18) 
Sanmadim.

Vakifbank yeni yayinevi kurdu, hic de dini temelli degil.
  • fever  (06.02.19 11:20:31) 
CHP hisseleriyle bankanın kontrolünü ele geçirebilirler mi emin değilim.


  • kaptankedi  (06.02.19 11:32:21) 
[]

2023’e Kadar hiç seçim olmayacak olması ülkeyi nasıl etkiler?

Son 5 seneye baktığımızda 2014-CB ve yerel seçimler, 2015 iki genel seçim, 2016 darbe girişimi, 2017 referandum. 2018 genel seçimler ve 2019 yerel seçimler. 2020-2021-2022 ve 2023’ün sonlarına kadar ise hiçbir ama hiçbir şey yok planlanan takvimde. Yani uzun bir süre kafaları seçim kaygısı olmadan rahat olacak;, bu durumun önemli bir etkisi olur mu ilerleyen dönemlerde ülkeye ve toplumsal kişisel özgürlüklere?




 
daha etkisimi kaldı, ülkenin hali belli.

iki şeyi türkiye geçen bir cümlede kullanmamak lazım

bunların birisi adalet, diğeri de özgürlük.

bunlar sadee belli kesim için var çünkü.
  • killerbee  (27.01.19 13:24:58 ~ 13:26:33) 
@killerbee son seçimler geçen sene olsaydı ve 2023’e kadar seçimler olmasaydı yüzde yüz diyebilir.miyiz yine de geçen ay asgari ücret 1600 küsürden 2020 liraya çıkarılırdı?


  • siyah giyen adam  (27.01.19 13:27:26) 
Yerel seçimden sonra tekrar seçimler başlayabilir. İstanbul-Ankara değişirse veya cumhur ittifakı %52’yi bulamazsa genel seçim loading...


  • dougsampson  (27.01.19 13:28:26) 
ben öyle siyasetle, ekonomiyle alakalı ya da bunları bilen birisi değilim ama

geçen seneki 1600 lirayı şimdiki 2020 liraya defalarca tercih ederim.

çünkü o zaman 1600 liraya daha fazla şey alabilirdim. alenen de görünüyor bu.
  • killerbee  (27.01.19 13:30:15) 
2019da değilse de 2020de seçim var. adamlar her yıl istikrarla o kadar kötüye götürüyor ki güven tazeleme ihtiyacı hissediyor fgjfghkj


  • tabii lan manyak mısın  (27.01.19 13:50:14) 
[]

English e-reader kitapları

english-e-reader.net

Bu sitedeki seviyelere ayrılmış kitaplarla kitapçı ve sahaflardan gördüğümüz seviyelere ayrılmış hikaye kitapları arasında herhangi bir fark var mı okuduysanız bir kısmını? Hazırlayanlar eğitimci kişiler olup özenle seçip sadeleştirmişlerse çok büyük bir kaynak bence, mobi formatında indirip kindle’a anında atmak büyük kolaylık. Bu sitedeki kitapları yalayıp yutup sahaflardaki seviye kitaplarını hiç almasak da olur sanırım readingi geliştirmek adına? İntermediate seviyesindeyim ama bir alt seviyeden düzenli okumaya başlayıp akıcılığı arttırmak daha doğru sanırım?


 
Zaten stage/level olan kitaplar daha çok öğrenciler için. Bunlar bağımsız yetişkin okuyuculara daha uygun.


  • shangrilla  (17.01.19 22:20:48) 
[]

Witcher 3’ün boyutu neden bu kadar düşük?

Oyunun grafikleri muhteşem olmasına ve haritası da bir hayli geniş olmasına, hikaye içinde hikaye olmasına rağmen goty sürümü bile cihazda 40 GB yer kaplıyor sadece ancak Steep adında dar mekana sahip kayak ve sörf paraşüt gibi şeyleri yapmaktan ibaret bir oyun bile 45 GB yer kaplıyor. Witcher 3’ün 40 GB hatta yan paketsiz 30 GB dan ibaret olması çok ilginç değil mi? Rdr2 nin 100 GB’a yakın olduğu söyleniyor sonuçta Witcher 3 de üç senelik oyun çok eski değil ve 35-40 GB yalnızca




 
Kaynakları zekice kullanmak bunun tek açıklaması. Farklı gördüğün modeller birbirleri ile birleştirilen hali hazırdaki modeller olabilir. Mesela her büyü için farklı sprite kullanmak yerine aynı sprite'ın farklı tonları, ya da cektörel işlenmiş halleri kullanılabilir.

Bir de witcher'ın her ek paketi içinde fazla geniş bir çeşitliliğinin olmaması da buna etken olur. Mesela oyunun ilk halindeki haritada biomelar terrainler o kadar farklı değil. (diğer oyunlara göre)

Kısacası, kaynağı zekice kullanma.
Bir örneği wowdan verebilirim, moonkin specc'inin bir büyüsü, oyunda hali hazırda bulunan sunwell modelinin (ki adından anlaşılacağı gibi kocaman bir kuyu) küçültülerek kullanılmış haliydi uzun bir süre. Yeni bir model yerine eski bir modeli farklı değişkenlerle kullanıp hafızadan kazanıyorlardı.
  • diyanet takvimi  (15.01.19 22:09:39) 
kaynaklar akıllıca kullanılsa bile yakın zamanda 100 GB üzeri bir sürü oyun olacak. fallout 4'ün yüksek çözünürlük destekleyen texture packetinin boyutunu şurdan görebilirsiniz;

store.steampowered.com

oyun harici boyutu 58 gb evet. nedeni açık sanıyorum.
  • washe  (15.01.19 23:49:20) 
[]

Bir adet kek İngilizce sorusu

eksiup.com

B ile E arasında kaldım fakat İsmail abi gibi düşününce E olmaması için hiçbir sebep olmuyor, mantık B diyor ama öyleyse niye paragrafta sinema planını vurguladı soru kolay olmasına rağmen cevap anahtarı olmadığı için emin olamadım :/


 
mantıken sinemada film izlerken iş yapamazsınız, bu yüzden E olamaz.
B oluyor cevap. sinemadan bahsetmesinin sebebi aslında değiştirmesi kolay bir plan olması. ne bileyim arkadaşıyla buluşmak da olabilirdi. o yüzden ben olsam direkt B derdim.

  • interview with the vampire  (14.01.19 15:32:50) 
Çok detaya takılmışsınız. Olay sinema konusunu vurgulaması değil, akşama olan iş dışındaki planınızı, iş nedeniyle ertelemeniz ve karşılığında olan beklentiniz.

Sinemaya götürülerek yapılabilecek tarzda mobil bir iş konusu hiç yok ortada.

Detayı fazla büyütüp kendi kafanızı karıştırmışsınız gibime geliyor. Ben de sık sık yapıyorum, oradan biliyorum. Bence yorulduysanız bırakın, bir saat sonra tekrar bakın :)

Kolay gelsin.

*O kadar şey yazmışım cevabı yazmamışım. Bence açık B.
  • lisw  (14.01.19 15:35:02 ~ 15:36:55) 
Ahaha ben E derdim ama olması gereken B


  • lcha  (14.01.19 15:35:22) 
İngilizceden çok mantık sorusu gibi duruyor :) Bana da cevap D gibi geliyor.


  • tatli cocuk  (14.01.19 15:35:49) 
Bu ingilizce degil de sosyal bilimler sorusu falan mi? Hepsini verebilirsin cevap olarak cunku. Belki C uygun bir cevap olmaz sorulan soruya onun haricindekiler cevap olarak verilebilir.


  • bos gezenin bos ustasi  (14.01.19 15:39:32) 
Soruyu sevdim. Gercek hayatta ooabilecek bir durum. B


  • Traveller  (14.01.19 15:42:20) 
@bos gezenin bos ustası

Çıkmış proficiency muafiyet sorusu İÜ’de ve banko yaklaşık 10 tane bu tür soru var, sanırım fazla düşünmeden ilk mantıklı şıkkı işaretleyip geçmek gerekiyor yine de sınav anında ikilemde bırakabilir
  • siyah giyen adam  (14.01.19 15:48:48) 
Bu mantık sorusu değil mi? Cevap d bence.


  • Tears of Devil  (14.01.19 16:09:34) 
Aslında mantık basit. Terfi alman sinemadan daha önemli neticede. Cevap B o nedenle.


  • shangrilla  (14.01.19 17:30:32) 
siklari gramer acisindan mi inceleyecegiz? Hicbirinde bir hata goremedim. olay profesyonel hayatta hangi cevabi verirsin ise hicbirisi. eger illa bu siklardan birisi ise E.


  • crucio  (14.01.19 17:34:54) 
[]

Sınav ve dinç zihin için vitamin hapı mı omega 3 mü?

Odaklanma ve hafıza adına omega 3 kapsül mü yoksa Pharmaton mu daha iyidir? Son dönemde zihinde bulanıklaşma, en bildiğim şeyleri dahi dilimin ucuna getirememe gibi şeyler oluyor biraz da uyku düzensizliğinden ama genel olarak düzensiz beslenmeden, o yüzden doğal yollardan takviye almak pek düzenli olmadığı için kötünün iyisi olarak pharmaton mu ocean plus mı?




 
B12 ve D vitaminide önemlidir.
uyku kaliteside önemlidir (kbb'ye muayene olun ve zifiri karanlık odada uyuyun)

  • aslindasorunumpsikolojik  (08.01.19 19:26:16) 
[]

Boğaz spreyi sıvısını yutmak

Bademcik iltihabına yönelik kullanılan oroheks, strepspray gibi ilaçların kutularında yutmayınız yazmadığı için boğaza iki fıs uyguladıktan sonra lavaboya gitmeye üşenip yuttuğum oldu bir iki kere ama genelde yaklaşık dörtte üçünü lavaboya tükürdüm. Bir gündür midemin gıcır gıcır sesler çıkarması ve sağ yanağımın don corleone gibi şişmesi beni huylandırdı halihazırda bir antibiyotik ve bir başka cold hapı da kullandığım için. Kullanma kılavuzunu şimdi okudum yutmayınız tükürünüz yazıyormuş. Yutmanın herhangi bir zararı olur mu bünyeye bu durumda?




 
yutmaman lazım diye biliyorum. doktor değilim, cahilim.


  • zencipanda  (04.01.19 01:09:12) 
Uygulama şekli:
OROHEKS PLUS seyreltilmeden (sulandırılmadan) kullanılır. OROHEKS PLUS yutulmamak ve tükürmek suretiyle ağızdan uzaklaştırılmalıdır.


Uygulama şekli:
STREPSPRAY PLUS seyreltilmeden kullanılır. STREPSPRAY PLUS yutulmamak ve tükürmek suretiyle ağızdan uzaklaştırılmalar



gayet yazıyor. siz görmemişsiniz.
  • i dont know i dont care  (04.01.19 01:12:23) 
@i dont know i dont care

Evet kutunun içindeki kullanım kılavuzunda öyle yazdığını bugün fark ettim ama kutuda yazmıyordu yani kutunun üstünde, ilaçları kullanırken kullanım reçetesini kötü yönden plesebo etkisi yapmasın diye okumama alışkanlığı olduğu için iş işten geçti artık.
  • siyah giyen adam  (04.01.19 01:18:14) 
yıllardır majezik sprey sıkarım sabah akşam hiç tükürmüşlüğüm yok. taş gibi yaşıyorum. birşey olmaz korkma. aşırısı için sadece mide rahatsızlığı yapar o kadar.


  • total paranoia  (04.01.19 02:12:05) 
simdiye kadar hic tukurmedim aklima bile gelmemisti tukurebilecegim :)


  • crucio  (04.01.19 10:29:02) 
yutulmaması gerektiğini okuyunca dehşete düştüm. şimdiye kadar hep yuttum. ne mide ne de başka bir problem yaşadım.


  • hemsta  (04.01.19 10:58:02) 
"kesinlikle" yutulmaması gereken bir şey olsaydı onunla boğaz spreyi yapmazlardı zaten. spreyleri açıp susuzluğunu gidermek için kafana dikip içmedikçe normalde bir şey olmaz. ama siz yine de mümkün mertebe yutmamaya çalışın, yutarsanız da kafanıza takmayın.

geçmiş olsun
  • yemrem  (04.01.19 11:20:38) 
Boğaz spreyinin 2 puf sıkılıp yutulmasında sakınca yok, şişeyi açıp içmemek gerekiyor. Kullandığınız antibiyotik veya diğer ilaç alerji yapmış olabilir, yanağın şişmesi bundan olabilir.


  • anthemis nobilis  (04.01.19 16:56:05) 
[]

Kahvenin saydam olması?

Delonghi filtre kahve makinesiyle kahve yaptığımda bir bardağa bir yemek kaşığı ya da bir buçuk iki yemek kaşığı kahve atsam bile demli çay gibi saydam gözüküyor hatta bu nasıl kahve çay değil mi diyenler bile oldu görünüşe göre. Normalde kopkoyu olması gerekmiyor mu? Nerede hata yapıyorum ki?




 
Filtre kağıdını düzgün yerleştirmez sıcak su bazen filtre kağıdından kahveye nüfuz ederek değil kağıdın dışından hazneye akıyor, o durumda da filtreleme olmuyor o zaman da öyle bir görüntü oluyor.


  • angelus  (30.12.18 21:59:11) 
2 yemek kasigi lazım


  • red g  (30.12.18 21:59:32) 
Hangi makine, hangi filitreyi kullanıyorsun ve çekilmiş kahve boyutu ne?


  • cursor  (30.12.18 22:00:04) 
@curor Delonghi icm 15240, kağıt filtre için çekilmiş kahve, kağıt da cafeo 1x4


  • siyah giyen adam  (30.12.18 22:02:38) 
1 bardak için o kahve miktarı gayet yeterli. demlerken bir şeyi yanlış yapıyorsundur angelus'un dediği gibi veya bir diğer ihtimal da aşırı derecede az kavrulmuş bir çekirdek kullanıyorsundur.


  • karanlık gecelerin acımasız yargıcı  (30.12.18 22:05:06) 
1 bardaklik yaparsan hizli demleme oldugu icin acik renkli olabilir. En az 500-600 ml su koy 2-3 bardaklik yap daha yogun olacaktir.


  • mr.goodcat  (30.12.18 22:27:17) 
"aroma" tuşuna basmıyorsanız ona basın. suyu daha yavaş akıtarak daha yavaş demliyor.


  • kibritsuyu  (30.12.18 23:29:30) 
[]

Vücudun en ufak soğuk ya da yoğunlukta bitkin düşmesi

Bir değil iki değil beş değil on değil bir yılda dönem dönem sürekli bunun olması ızdırap gibi bir şey. Bundan dolayı o kadar üzgünüm ki şu an eğer uygarlık olmasaydı ve vahşi doğa olsaydı çoktan elenip gitmiştim, yaşıyor olmam resmen doğaya aykırı. Hava soğuk olduğunda ya da yoğun tempolu bir dönem olduğunda anında bu illet başıma geliyor. Önce hafif Boğaz ağrısı, sonra kafanın yani beynin yavaş algılamaya yahut ağır gelmeye başlaması ezber yapamamak ve hafif ateş, ardından vücudun dökülür gibi olması. Bitkinlik ya da halsizliğin ötesinde bir ızdırap. Uyurken bile rahat uyuyamamak, yürürken bedenin ağır gelmeye başlaması.

Bu vücut bitkinliği ve ötesi durumuna yakalanmamak için ne yapmam gerekir bir umut tavsiye arıyorum lütfen? :(((

Pharmaton kullanmayı denedim, bir ay kullandıktan sonra sınava çalışma temposuyla birlikte yine bu illet baş gösterdi üstelik eşi benzeri görülmemiş bir Boğaz iltihabıyla, sonunda iki büyük iğne ve antibiyotikle 10 günde zor kendime geldim. Zencefil, papatya ya da zerdeçal bunlar da işe yaramadı. Balık yağı hapı ne kadar etkili olur bilmiyorum. Basit ve sık görülen bir şey diyebilirsiniz ama bınun bile vücudun tüm gücünü kırması insanı üzüyor ve hayattan koparıyor. Bu hastalık bile sayılmazken çok daha güçlü bir hastalığa kapılsam vay o zaman.

 
Spor yapmalısın. Kas inşa etmeni tavsiye ederim.


  • diffarentiationation  (20.12.18 23:36:06) 
Çok edebi anlatmışsın. Anladığım kadarıyla çok çabuk yorulup çok kolay hastalanıyorsun. Eğer öyleyse temelde yatan bir sağlık problemin olabilir. Bu şikayetlerle bir sağlık kuruluşuna müracaat etmen uygun olmaz mı?


  • oguz altun  (20.12.18 23:43:04) 
@diffarentiationation

Yıllardır sporla alakalı hiç egzersiz hareket bile yapmadığım için vücudum zayıf ve güçsüz. Evde en fazla mekik şınav çekebilirim onları da yıllardır yapmadım, mekik-şınav da uygun olur mu? Profesyonel anlamda spor yapabilmeyi de isterdim ama bu pek mümkün değil. En ufak koşuda bile astımdan dolayı tıkanıyorum, spora başlarken yapılan germe hareketleri de bacakları sızlatıyor. Yıllar önce karateye gitmiştim, hem bacakları açma germe hareketleri hem de hamle yaparken bacağı komple yana çevirme hareketlerinde yetersiz kaldım vücudun yapısı gereği, o yüzden gitmeyi bıraktım. Biraz kilolu olsam belki yağ deposundan dolayı en ufak şeyde vücudum yorgun düşmezdi ama o da yok.
  • siyah giyen adam  (20.12.18 23:53:58 ~ 23:56:32) 
öncelikle d vitaminini en az 60-70 seviyesine çıkar ve orada tut.
devlet hastanesinde siklerine takmazlar.
bütçe ayır ve özel bir hastanede adam gibi tüm muhtemel tahlilleri yapsınlar.
  • aslindasorunumpsikolojik  (20.12.18 23:56:39) 
@aslındasorunumpsikoşojik

Bu tür ürünler nasıldır peki tavsiye eder misiniz? m.vitaminler.com düzenli ve sağlıklı yemek yemek elbette daha faydalı olur ama öğrencilik döneminde hiç kolay değil malum.

Sağlık ocağında kan tahlili yaptırarak ön eksiklikleri tespit edip ona göre hareket etmek daha doğru olacak sanırım. Kemiklerde oldum olası zayıflık var zaten çocukken bile öyleydi, geçen sene gittiğimde bacaklarda ileride kemik erimesi ya da kireçlenmesi riskine karşı ameliyatı tavsiye etmişti doktor.
  • siyah giyen adam  (21.12.18 00:13:23) 
bende işe yarayan bir olay, zihnini gevşet, her gerginliği hissettiğinde gevşet. gerginlik alışkanlık haline gelmiş ve hissedilmez olmuş ise işe yarayabilir.


  • dear winter  (21.12.18 00:35:01) 
cocuvum, paso oturup dusunecegine cikip disarida oynasan, acikip istahla yemek yesen, bunlarin hicbiri olmayacak. cevaplarini bildigin sorular sormag.


  • e haliyle  (21.12.18 00:39:17) 
lisedeyken falan çok hasta olurdum, zayıftım beslenmeme dikkat etmezdim. ayrıca alerjik nezlem de vardı (varmış da çok sonra öğrendim bazı gereksiz doktorlar sağolsun..)

ünv'de spora başladım. spora başlayınca gıdalarına daha dikkat ediyorsun. vücut direncin artıyor ve bünyen kuvvetleniyor.

spor için illa salona falan gitmene gerek yok. evde şınav barfiks karın kası hareketleriyle de kombinler yapabilirsin. vücut ağırlığınla yaptığın sporda da min vücut kg / 2 şeklinde gr bazında protein alırsan (70 kgsan her gün en az 35 gr protein) yumurta peynir süt tavuk et bir şekilde yapıcaksın artık farkı görüceksin.

bunlar haricinde kronik bir rahatsızlığın da olabilir. ben spora giderken o kadar dinç olmama rağmen her sene 1 kere antibiyotiklik olurdum (alerjik nezle yüzünden) daha sonra alerji ilaçları vs ile senede 1 hastalığı antibiyotiksiz ayakta 3-5 günde atlatır duruma geldim.

ama en önemlisi, yapman gereken doktor denetiminde kapsamlı bir kan testi. b vitamini d vitamini, demir vs eksikliği belki kolestrol belki başka bir şey. bunu mutlaka yaptır. sporu da ihmal etme. salona gidemiyorsan en kötü evde vücut ağırlığınla.

edit: bu arada şimdi okudum, şınav-barfiks çekemiyorsan bile bunların aşama aşama uygulamaları var. yavaş yavaş düzgün çalışmayla o tempoya girersin, bir sürü videoları var şınav-barfiks çekemeyenler için hazırlanan. problem değil yani
  • makbur  (21.12.18 01:01:12 ~ 01:04:03) 
1 ay vegan ol duzelmezse birak.


  • bos gezenin bos ustasi  (21.12.18 01:19:22) 
doktora gittin mi? kan testi yaptırdın mı? tiroid? kalp? bağışıklık sistemin zayıfsadoktor öncelikle buna uygun ilaçlar verir. sonrasında yiyecek olarak sakatat, ev yoğurdu, turşusu, baklagil gibi yiyecekler önerir. ama önce test yaptır.


  • silver apple  (21.12.18 01:54:09) 
Doktora git.
Biyolojik bur sıkıntı varsa çaresine bakarsın. Biyolojik sebep yoksa bu hassasligin sebebi psikolojik olabilir. Zaten depresyon var gibi. Zorlamadan ısınma ve esneme hareketleri ve yürüme her durumda iyi gelir.

  • herhaltibiliyoring  (21.12.18 10:35:10) 
[]

Yürüyen merdiven sesine benzeyen gerilim müziği?

Yürüyen merdiven sesiyle trenin metronun karanlıklarında hızlandığı anda kapının ya da camın yanındayken duyabileceğiniz o metalik sese de benzeyen ünlü olduğunu düşündüğüm bir gerilim müziğini uzun zamandır arıyorum. Hiçbir söz olmadığı için zihnimde net şekilde yankılansa bile o müziği bulamamak çok sinir bozucu. Yürüyen merdivenin mekanizmasının çıkardığı o metalik ses gelsin aklınıza, tam olarak öyle olmasa da ona benzeyen yahut onu anımsatan bir zemini vardı müziğin. Ünlü bir dizide ya da filmde kullanılmış olması muhtemel

Giderek artan tempoda bir arkaplanda müziğiydi. Dın dın dın dın dan dan Dan Dan NAN NAN NAN NAN....


 
Bu tarz sorular cok keyifli oluyor, özellikle finali..


  • birazdaha  (20.12.18 01:50:56) 
@birazdaha :))))))


  • siestaa  (20.12.18 01:52:59) 
serbest çağrışım
youtu.be

  • sanquis  (20.12.18 01:59:45) 
Giderek artan, gerilim korku müziği, meşhur bi kaç yerde kullanılan diyince 28 weeks later theme geliyor aklıma. Ama yürüyen merdiven sesini bilemedim.


  • diyanet takvimi  (20.12.18 05:11:34) 
[]

Üniversite psikoloğuna hiç gitmiş olan var mı?

Bunu ikinci kez soruyor olabilirim hatırlamıyorum fakat geçen sene de bugünlerde gitmeye niyetlenmiştim ama bir türlü ayağım gitmemişti. Devlet hastanelerinde psikolog yok zaten olsa da çok kalabalık olacağından verimli olmaz. Özeli hiç söylemiyorum bile, bir saatlik iki saatlik seansı tüm ay iple çektiğimiz kyk kredisine eşit neredeyse. Geriye tek ücretsiz oldukları için (öyledir sanırım?) üni psikoloğu kalıyor. Onlar gerçekten uzun uzun dinliyorlar mı öğrencilerin psikolojik problemlerini yoksa devlet hastanesi gibi hasta değil sayı gözüyle bakıp kestirip atıyorlar mı?

Eğer gittiyseniz nasıl bir deneyim olduğunu birinci ağızdan dinlemek daha ikna edici olurdu. Üni hastaneleri de çok kalabalık oluyor diye biliyorum mesela çapa? Bir de ünilerin medikoları var onlar sadece üniversiteye özel mi bakıyor yoksa üniversite hastanesinin bir bölümü mü herkese açık?


 
Çapa'da çok sıra var, ocak'tan beri bekleyen hastaya daha yeni sıra geldi. Her doktorun bi kapasitesi var ve yeni doktor gelmeden yeni hasta almıyorlar. Çapa'ya gitmek de zaten bi mesele, psikolojiden randevu alıyorsun onlar seni psikonevroza yönlendirmeli ki bunu başarabilmek baya zor, genelde ilaç yazıp gönderiyorlar. Psikonevroz'a gidince de mülakat gibi bi şey yapıyorlar sıraya girebilmen için.

Üniversite psikologu olabilir, bizimki dinliyor baya zaten belirli bir süresi var. Özelde süre 1 saatken üniversitede 45 dk. çapa'da da 45 dk. Ayrıca denemekten ne kaybedersin ki? Bi randevu alıp git. Bi de özelde haftada 1 seans yapılırken, bizim üniversitede 2 haftada bir hakkın var.
  • ekaterina  (19.12.18 03:19:20) 
Hacettepe Beytepe ‘de okurken gitmiştim. Mediko ‘ya. Uzun uzun dinleme kısmında sıkıntı yoktu. Ancak bende bir fark yaratmadı. Çok sıkıcı geçen, beş on dakika bile dayanamadığım, anlattığıma pişman olup çıktığım görüşmelerdi. Yine de genelleme yapmayın derim. Psikologdan psikoloğa fark eder bu olay.
Benim zamanımda mediko sadece bulunduğu üni öğrencisine açıktı. Değişt mi bilemem.

  • rakidabalikolsa  (19.12.18 03:36:04) 
Önce birkaç şeyi düzelteyim. Psikologlar, diğer bütün lisansiyerler gibi, performans sistemine dahil değil. Günde 10 danışan da görse, 1 danışan da görse ay sonunda aynı parayı alır. Dolayısıyla size "danışan" değil, "sayı" gözüyle bakması söz konusu değil. Sağlık sisteminde sadece hekimler performans sistemine dahildir.

Artık pek çok devlet hastanesinde birden fazla psikolog var. Mhrs'den veya 182'den psikolog bilgisine ulaşamazsınız. Çünkü psikologa gidebilmeniz için sizi bir psikiyatri uzmanının psikologa yönlendirmesi gerekir.

Üniversitedeyken mediko'ya gitmedim. Ama çok yakın bir arkadaşım büyük bir travmasından dolayı gidiyordu, bu arada kendisi Hacettepe Üniversitesi'ndeydi. Her hafta görüşme yaptılar. Çok faydasını gördü. Travmaya dair izler kalmadı. Bu dediğim 8-9 yıl önceydi. Şimdi sistemleri nasıl, bilmiyorum.
  • siyah noktali film  (19.12.18 07:42:35) 
[]

Kadının aldatması vs erkeğin aldatması

Ahlaki ve şeref açısından ikisinin de aynı düzeyde ahlaksızlık olduğunu değinmeye gerek yok. Ahlakın ötesinde toplumsal ve evrimsel olarak baktığımızda, “kadın aldattığında sadece fiziksel olarak değil duygusal olarak da aldatır ve artık aldattığı kişiye ait olmaz ancak erkek aldattığında cinsellk için aldatır ancak hala aldattığı kişiye bağlıdır” gibi cinsiyetçi bir genel yaklaşım var toplumda. Kadının aldatmasının daha kötü olduğu fikrine katılıyor musun yoksa saçmalık mı?




 
saçmalık.


  • eeb  (17.12.18 13:11:26) 
Saçma


  • kablelvuku  (17.12.18 13:12:19) 
Saçmalık


  • fotrsapka  (17.12.18 13:19:56) 
Saçmalık tabii ki. Erkek egemen bir söylem zaten. Ait olmak falan var ya cümlenin içinde oradan anlayabiliriz saçmalığını.


  • atın ölümüne sebep olan arpa  (17.12.18 13:29:42) 
ondan öte ben aldatmanın ahlaksızlık olduğuna dahi katılmıyorum.


  • dox  (17.12.18 13:30:52) 
aldatma motivasyonu erkekle kadın arasında farklı olabilir ama kadın da yapsa erkek de yapsa bence aynı pislik. belki vardır ama ben partnerine çok aşık,bağlı bir kadınıın aldattığını pek duymadım. ama tam tersi böyle erkeklere her gün şahit oluyorum.


  • m4a87td  (17.12.18 13:34:11) 
hiç katılmıyorum. sırf ilişkiden sıkılıp başka heyecanlar aradığı için -ki bu heyecanlar gayet fiziksel de olabiliyor- aldatan bir sürü kadın var. çok da yaygın hatta. İlgi ihtiyacı için, sevgilisine/eşine kızıp da cezalandırmak için aldatan var. özellikle son zamanlarda ben aşık olduğum için aldattım diyen bir tek kadın görmedim, duymadım. Sıkıldım, ilgisizdi, cinsel hayatımız kötüydü diye aldatan bir sürü kadın duyuyorum ama. her iki cins de her şey için aldatabilir.


  • aquarium  (17.12.18 13:35:20) 
Tamamen aynı şey tamamen eşit, haklısınız saçmalık.

Fakat kadın aldatmasıyla erkek aldatmasının bazen sonuçları aynı değil, mesela;

Erkek karısını aldatır ve bir kadından çocuk yaparsa bu çocuğu karısına "senin çocuğun" diye iteleyemez, hatta çoğu zaman birinden çocuğu olduğundan haberi bile olmaz.

Ama kadın kocasını aldattığında bir adamdan çocuk yapıp kocasına "bu çocuk senin" diyebilir ve ömür boyu masraflarını da iteleyebilir. DNA testinin yaygınlaşmasına kadar tarih eminim ki benzer olaylarla doludur.

DNA testi varken bile bunu yapacak kadınlar da mutlaka vardır, nihayetinden doğan her çocuğumuza dna testi yaptırmıyoruz.
  • John Bloor  (17.12.18 13:35:34) 
bazi yerlerde yaklasim degil, kulturel unsur adeta bu.

su "ait olma" kismiysa gulunesi.

sacmalik tabii ki...

bir de, ahlaksizlik degil de, galiba "ahlak zayiflik" daha dogru.
  • e haliyle  (17.12.18 13:38:07) 
Saçmalık.


  • sopiro  (17.12.18 13:39:29) 
Saçmalık ama Türkiye sınırları içinde istisnalar hariç doğru olan bir önerme. Aldatıldığı halde evli kalan sayısız kadın tanıyorum, ki bunlar kalburüstü eğitim, maddi, kültür ve refah seviyesindeki kadınlar. 1 seferlikti diye kendilerini kandırıyorlar nasıl beceriyorlarsa.. Ama aldatılan bir erkeğin eşini affettiğini ömrümde duymadım. Bir Caner Erkin vardı ama o da boşandı nihayetinde.


  • hocam  (17.12.18 13:47:26) 
Aldatan kişi ahlaki ve şeref açısından aynı düşük düzeydedir. Sadece bunun sonuçlarını toplumda eşit yaşamıyorlar karşı tarafa da yaşatmıyorlar.
Aldatan erkekse, bu olay ifşa olursa birkaç kişi "cık cık"lar, karısına acıyan gözlerle bakılır. Kadın kendine güveniyorsa adamı boşar, bazen inat eder boşamaz. Bir gecelikti onlar der. Böyle devam eder.
Aldatan kadınsa, bu olay ifşa olmuşsa kadın epey bir sosyal baskı görür. Adam diyelim medeni çıktı, sadece boşadı (bile bile sürdüren adam da vardır belki de nisbeten çok daha az). İşin acı tarafı aldatılan adamı da çok ezikler sosyal çevresi. Adamın yeterince "erk sahibi" olmadığı düşünülür.
  • SiyamkedisiZorro  (17.12.18 14:40:53) 
Saçmalık diyorum.


  • simderun  (17.12.18 14:47:42) 
genetik olarak evet. Kadın çocuğun kendinden olduğunu bilir ama baba bilemez asla....


  • Techsavvy  (17.12.18 14:56:53) 
Başıma bir şey gelmeyecekse ben arada bir fark olduğunu düşünüyorum.


  • işimdeyim gücümdeyim  (17.12.18 14:58:49) 
Sacmalik


  • chitosan  (17.12.18 14:58:51) 
bence de saçmalık ama beynimize öyle bir işlenmiş ki kadın yapınca daha sıkıntılı durm gibi his veriyor.


  • for day to break  (17.12.18 15:02:30) 
saçmalık değil doğru.

artık seksi spor haline getirmiş kaşar hatunları bu genellemenin dışında bırakıyorum ama.

bırak türkleri, yukarıdaki cümlenin aynısını polonyalı bir kızdan dinledim ben.
  • tughan  (17.12.18 18:47:37) 
Erkekler doğası gereği tek eşli olamaz o aldatmaktan sayılmaz aslında. Ee bir de osmanlı torunuyuz olsun o kadar ;)


  • Codie  (20.12.18 16:52:45) 
[]

Cildiyede stajyer doktorların da olması?

Uzman doktorun sizi muayene ederken stajyer ya da asistan doktora sizin üzerinizden bir şeyler öğretmesi göstermesi oldukça yaygın bir şey mi? Sivilce için gittiğimde uzman doktorun yanında genç bir kız vardı 20-21 yaşlarında herhalde stajyer doktor. Uzman doktor akneleri kontrol ederken ona da bir takım bilgiler veriyordu, klasik usta çırak durumu işte. Peki ama sivilce için değil de özel bölgedeki başka bir sebepten dolayı da gidebilirdim, bu durumda da aynı şeylerin olması hasta adına utanç verici olmaz mı? Sonuçta muayene randevusu X doktor için alınmış ama gidildiğinde yanında bir başkası da var üstelik doktor bile sayılmaz tam. Stajyerin orada bulunmasını istememe gibi bir hakkı yok sanırım hastanın ve komik mi kaçar bu?




 
O uzman doktor da bir zamanlar stajyerdi, hastalığı hasta üzerinde görmeden nasıl öğrenebilir ki doktorlar? Tam doktor bile sayılmaz demişsiniz stajyer ise neyse de asistan dediğiniz de zaten diplomalı ve uzmanlık sınavını kazanmış birkaç sene sonra uzman olacak hekim oluyor. Başka bir problem için gidip rahatsız olduğunuzu doktora söylerseniz muhtemelen çıkartır yanındakini ama ben rahatsız olacak en ufak bir şey göremiyorum bu durumda


  • sys coyg  (14.12.18 04:29:10) 
Ben benzer bir durumla karsilastim 6 ogrenci 1 doktor karsimdaydi cildiyede. Utandim izah ettim falan. Biz hepimiz doktoruz dedi doktor olan. Tedavi olmadi. Ciktim odadan.


  • güneyli çocuk  (14.12.18 07:13:45) 
Olmasin dersen 5 sene sonra hic hasta gormemis mal bi doktora muayene olabilirsin.

Uni hastanelerinde abartip 5-10 kisi sokuyorlar ona ben de karsiyim.
  • acemi  (14.12.18 07:40:42) 
  • twelfth  (14.12.18 08:09:44) 
özel hastanelerde bile var bu uygulama, bir doktor yerine 2 doktora muayene olmuşsun işte ne güzel. ister ordu ile muayene etsinler o kadar boş bir kesim şu an doktor oluyor ki, ilerde patlayacak sektör.
birde insanların nelere takılması :/

  • eja  (14.12.18 08:50:32) 
Niye rahatsız olasın ki? o stajyer yarın öbürgün uzman olup doktorluk yaptığında gitmekten vaz mı geçeceksin? gayet normal bir prosedür.


  • ayin yazari  (14.12.18 09:08:11) 
o zaman eğitim araştırma hastanesine veya üniversite hastanesine gitmeyeceksiniz.
eğer o doktor asistan doktor ise minimum 24-25 yaşında.
pratik eğitim olmadan nasıl öğrenebilir? özel bölge olsa rica etseniz zorla sokmazlar tabi yanınıza ama.
annem hep anlatır, benim doğumum için 8-10 tane de asistan girmiş ameliyata :D
  • kitap arasında kalmış silgi tozu  (14.12.18 09:31:20 ~ 09:32:43) 
[]

Bağlılık ve Sevgili olma durumu

Doğduğumdan beri içe kapanıklık durumundayım ve bu da hep yalnızlığın daha çok keyifli olduğunu hissettiriyor. Bir hateroseksüel için karşı cinsi, eşcinsel için kendi cinsi nasıl çekici geliyorsa bana da yalnızlık öyle çekici geliyor içgüdüsel olarak. Bu psikolojik bir rahatsızlık mı? Bu yüzden daima yalnız kalmaya mahkum olacağım gibi, bu da ihtimal de aslında çok germiyor ama bazen keşke böyle olmasıydı bazı şeyler dedirtiyor. Ama ne bileyim bağlı olmama, hesap verme zorunluluğunun olmaması, özgürlük hissiyatı...

Daha önce hiç sevgili tecrübesi olmadığı için merak ediyorum, yılın 365 günü daima konuşuyor ve mesajlaşıyor musunuz? İlk başlarda heyecan gereği güzel gibi gözüküyor ama günler aylar geçtikçe her gün her gün ne konuşabilir ki? Mesela sürekli sevgiliye ilgi gösterme zorunluluğundansa playstation oynama fikri daha cezbedici geliyor. Fakat mesela bundan dolayı trip yeme düşüncesinin vereceği korku ve bu yüzden havadan sudan mesajlaşmaya devam etme gerekliliği bazen yorucu olmuyor mu cidden?


 
introverter miydi neydi bir ismi var bunun


  • fasulyek  (09.12.18 04:31:02) 
bu ve önceki duyurularına binaen; lütfen bir psikiyatriste git. hayata, insanlara, olaylara bakış açın, düşünme biçimin çok problemli çünkü. sadece bu yazın için demiyorum, kendi iyiliğin için lütfen git.


  • tabirimekruh  (09.12.18 05:02:13) 
badaklık bu.


  • zgrydn  (09.12.18 09:31:42) 
[]

lol Vs :D

Türkler dışında “:D” kullanan var mı bilmiyorum ama bu “:D” ifadesi “lol”den daha samimi gelmiyor mu en azından? Lol’u yabancı sitelerde adeta nokta niyetine kullanıyorlar ama neresinin komikliği çağrıştırdığını anlayamadım bekli kültür farklılığından. “Sesli güldüm” kısaltması olduğu için mi kullanıyorlar?




 
lol, komik olmayan şeyleri komikmiş gibi göstermek için kullanılıyor daha çok, sit - comlardaki gülme efekti gibi.


  • apdulera  (08.12.18 01:07:50) 
Tamamen kültür, yazarlardan biri yazmıştı geçen, mesela japonyada bu ifade wwww imiş, gülmek demek olan warau'dan gelmiş. Hatta sonra wwwwww çime benzediği için çimin japoncasını kullanmışlar, sonra onun baş harfi olan kkkk kullanılmaya başlanmış. Tamamen alt kültür ve çağrıştırdığı kavram, kimisi de :D ifadesini yapay buluyor.


  • diyanet takvimi  (08.12.18 01:16:26) 
ülkeye göre değişebilir gülme şekilleri.

bizde rasgele atmak vardır. asdasfasfajg, fjdgkdgfdj gibi. hiç sevmem. hahaha yazarsın, :D, :) bu arkadaşları kullanırsın. o da gülersen yani. yüzünde gülümseme yok jsadhjasdhajksdhjksa yazıyorsun. bu mantıklı mı ? herşeyi dalgaya Alan, ciddiyetsiz bir tip gibi.

çok gülersin rasgele harflere basasın gelir ama cidden kim kullandıysa güvenilir biri değildir yargısı var bende çünkü geneli öyle.

lol çok gülmek demek. evet gülmüyorken de yazabilirsin ama komik bulduğunu gösterir. hahaha yazsan da aynı şey.

rofl var mesala, yerde yuvarlanarak güldüm.

sesli güldümün ingilizce karşılığı yok, ama lol denilebilir.
polonyalıların, ispanyolların, fransızların internette jajajaja diye güldüğü görülür. h onlarda j olduğu için.
  • empty bottle  (08.12.18 05:01:31) 
Lol,laugh out loud için kullanılan bi kısaltma bu arada, lots of laugh için değil.
Yani sesli güldüm denilebilir.

  • diyanet takvimi  (08.12.18 05:49:51) 
lol kadar gereksizce kullanilan baska bir ifade yok internet aleminde. fazlasiyla itici. her cumle sonuna lol koyan tipler var.


  • baldur2  (08.12.18 12:05:16) 
[]

Lucid Rüya gerçek mi şehir efsanesi mi?

Ergenlik ilk yıllarında astral seyahat ve lucid rüya ilgimi çekiyordu yapmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Çok sonra astral seyahatin bir şehir efsanesi olduğunu, gerçek olmadığını anladım ve ikisini de bıraktım denemeyi ama lucid rüyanın astraldan farkı teknik olarak metafizik olmaması?

Rüya sırasında rüyada olduğunuzu fark etmenin de ötesine gidip rüya ortamını GTA gibi hatta ondan bile daha özgürce, kendiniz şekillendirerek yaşamak mümkün mü yoksa şehir efsanesi mi sadece?

Şöyle Inceptıon’daki gibi başımıza kablolar bağlayarak bizi uzun süreli lucid rüya durumuna sokacak bir merkez olsaydı keşke. Bu lucid rüya durumuna gerçekten ihtiyacım var, gerçekliğe tercih ederdim.

 
benim onlarca kez başıma geldi ben de herkese olan bir şey olduğunu düşünüyorum. baya istediğim her şeyi yapıyordum etrafı kafama göre şekillendiriyordum falan rüyada olduğumu farkettikten sonra. sen nasıl yaşamadın hiç anlamadım.
isteğe bağlı olabileceğini pek sanmıyorum.

  • rotten head  (03.12.18 03:51:33 ~ 03:53:38) 
Zaman zaman rüyada olduğumu fark ediyordum ama rüyadayken rüyamı ütopik ortama çevirmek aklıma gelmiyor hiç. Benim kız arkadaşım lise dönemlerinde baya baya yaşıyormuş bu deneyimi sonra babasına bahsetmiş bi ara babası sert tepki göstermiş yapma bir daha böyle şeyler vs diye tabi o dönem babasına yaw he he demek gelmemiş aklından:) kızın lucid dreaming kariyerini bitirmiş orada babası.


  • opethian  (03.12.18 08:11:09) 
merak ettim, astral seyahatin gerçek olmadığını, şehir efsanesi olduğunu nasıl anladınız?

ben yapmaya çalıştım, olmadı. ben yapamıyorsam zaten kimse yapamaz dediniz, sizin gibi diyen birkaç kişi daha gördünüz de mi kesin yargıya ulaştınız? yoksa pozitif bilimlerle kanıtlanamayan ve açıklanamayan hiçbir şeye inanmamaya mı başladınız? yoksa nasıl bir aydınlanma yaşadınız?
  • yemrem  (03.12.18 09:00:22) 
ben rüyada olduğumu farkettiğimde fantezi dünyası da gidiyor.
ben de ehliyet yok, arada rüyada araba kullanırım. sonra bi an dank eder, ehliyetim yok ki, bu bi rüya olmalı derim. 2 sn evvel kullandığım araba gitmez olur. rüyada olduğumu fark etmek rüyama gerçekçilik dışında bişi getirmedi bu zamana dek.

astral ile ilgili de denemelerim oldu. kitaptan okuduğum ve gerçekleştirdiğini söyleyen arkadaşların tekniklerini denedim.
hiç başaramadım ama bi iki kez sanki yaklaşıyorum gibi hissettim. yani vücutta garip bi his oluyor, boşlukta düşüyor/hareket ediyor gibi oluyorsun. karanlıkı delecek gibi hissediyorsun. her defasında gerildim, korktum, uyandım.
  • barankovan  (03.12.18 09:14:51) 
astral seyahati bilemeyeceğim ama lucid rüya gerçek.


  • fever  (03.12.18 11:42:09) 
üniversitede haftada 3-4 kez karabasan gördüğüm, uyku sorunları yaşadığım depresif bir dönemim vardı. o dönemde üç dört kez lucid dreaming deneyimlerim oldu. ama bir yolda koşarken sağa sapmak isteyip sağa, sola sapmak isteyip sola sapmak gibi basit mekanik rüyalardı. rüyadan çok simülasyon desek daha doğru olur. zaten çok kısa sürüyorlardı. öyle şelalelerin üstünden uçayım, aya gidip geleyim, bizim bi salih abi vardı onun yanına uğrayayım şeklinde uçuk şeyler değildi. astral seyahatin ise new age geyiği olduğunu düşünüyorum. astral seyahat olarak anlatılan deneyimler de muhtemelen açık rüyalar.


  • sir gawain  (03.12.18 11:50:45 ~ 11:52:35) 
Benim de rüya görürken rüyada oldugumu farkedip rüyama müdahale ettigim olu birkac sefer.
Cocukken ve gencken sürekli yasadigim, yasayabildigim birseydi. Son zamanlarda basima gelmiyor ama.

  • chitosan  (03.12.18 16:22:44) 
[]

Kızların futbola ilgisi genel olarak arttı mı?

Yoksa zaten eskiden de böyle olup Twitter İnstagram sayesinde bu daha net görülmeye mi başlandı?




 
Twitter kızları takipçi toplamak için futbol twitleri altında toplaşıyor.


  • Boris  (28.11.18 21:12:17) 
Bence her zaman vardı. Futbol fanatiği bir baba ve babanıza aşıksanız sonuç yüzde 80 bu oluyor :) çoğu alışkanlığın çocuklukta edinildiği düşünülürse ve ilk maça babayla gidildiyse herhangi bir erkek çocuğu gibi o topu çok seviyor olabiliyorsunuz. Gün yüzü görmedim o ayrı :)


  • anarsika  (29.11.18 01:24:13) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.