[]

Temiz ikinci elini ucuzdan alıp üstüne kâr koyup satmalık ürün?

Mesela bu aralar ofis sandalyesi bakıyorum. İkâmet ettiğim yerde biraz kaliteli diyebileceğimiz ofis sandalyeleri 200 avrodan başlıyor. Sıfırı 70 avro olan ürünün gerçekten temizini 13, 15 avro gibi meblağlarda bulabildiğimi fark ettim.

Dün izlediğim bir Youtube videosunda da Herman Miller’ın Aeron model sandalyesini 75 dolara bulup 450 dolara satan ve sonra bu işlemi aynı model sandalyeyle 20 kez tekrarlayan birine denk geldim. Acelem yoksa 600’e de satabiliyorum diyordu.

Ben de sizlere bu soruyla gelmek istedim. Aklınıza gelen benzer ürünler var mı araba dışında?

Tikler en geç yarın akşama gelir.

 
Bunun için tek tek sorman lazım, pazarlık etmen lazım. Tam sinir stres işi.

Ben bir ilan koydum. Biri dadandı.. benden ucuza alacak pahalı satacak aklınca. Engellemekten bir hal oldum.

Hiçbir ürünle yapamazsın bunu. Ancak letgo ölücüsü gibi pazarlık etmen gerekir. Ölü fiyattan veren de gider spotçuya satar. Senle uğraşmaz yani.

Aklıma gelmişken söyleyim böyle bir çakala arızalı ürünü sattım. Elinde patladı.
  • Gabriel  (10.08.21 01:08:49 ~ 01:10:15) 
Aahah benim ofisteki sandalyem, 600 avroluk ne var ulen bu sandalyede? :/

Koleksiyon urunlerinde oluyor. $300'e alip $1200'e iteledigim oldu. Baya eski ve kolay bulunamayacak bir bilgisayar parcasiydi.

Koleksiyonda sinir yok, urunu almak isteyene denk gelirsen buyuk vole vurabilirsin ama zaman harcamak, piyasayi bilmek falan lazim tabii.
  • cooperr  (10.08.21 01:37:46) 
Araban varsa spor aletleri.
Millet tasimayi hic sevmiyor tasirsan ucuza veriyor pahaliya aliyorlar.

  • divit  (10.08.21 02:44:33) 
oncelikle bunu yapabilmek icin biraz bilgi sahibi olmalisin yoksa 75 dolara aldigin urunu 450 e satmak yerine 25 dolara bile satamayabilirsin

ilgi alanlarina gore yavastan baslayip gozlemleyebilirsin, bir de bulundugun konuma vb gore de cok degiskenlik gosteriyor bu durum

mesela ps4 u satiyordum bende, fiyat uygun yazmistim ama kim tamam aliyorum dese gelmiyordu almaya filan, en son fiyati biraz daha dusurdum bir cocuk yazdi hemen abi bir arkadasima alacagim karne hediyesi dedesinden borc alip hemen gelecegiz 1 saate yanina dedi, bende iyi tamam dedim cidden 50 dk sonra geldiler uzak bir mesafe olmasina ragmen. gelince konustuk biraz ucuza alip kirip icine oyun filan yukleyip 3-4 katina anadolu'da anlasmali olduklari bir yere satiyorlarmis :)) bende helal olsun dedim
  • sweetoffice  (10.08.21 10:04:33) 
Elektronik bilgin varsa hasarlı iphone alıp, tamir edip satmayı düşünebilirsin. Ciddi para var o işte.

Bi eleman var mesela geçen tanıştım internetten sürekli ucuz iphone x alıp, bataryasını değiştirip kırıksa ekranını falan yenileyip 1500-2000 lira üstüne satıyor. Bunlar acayip para yapıyorlar ay içerisinde, yaptıkları batarya - ekran değişimi de youtube'dan bile öğrenilebilecek bir olay.
  • roket adam  (10.08.21 13:29:14 ~ 15:43:44) 
üründen ziyade sistem kurmanız lazım.

1- bu işe ayıracak bir miktar paranız olması lazım.
2- sadece bir ürün üzerine değil, ürün kategorileri üzerine yoğunlaşmanız lazım.
3- internette sahibinden benzeri sitelerde uzun zamandır ilanda duran kimsenin almadığı ürünleri kovalamanız , bunları pazarlıkla ucuza almanız, sonrasında yüksek bir fiyatla satmanız lazım.
4- ürünleri koyacak bir deponuz, depoda ürünleri ambalajlayacak malzemeniz olması lazım.
  • co2s2  (10.08.21 14:31:56) 
hafif arızalı ya da bakım isteyen ürünleri düzeltip satarsan daha kolay olur bu iş.
diğer türlü biraz tırmalaman lazım.

  • vizivozo  (10.08.21 15:33:50) 
[]

Evde çalışma için rahat ofis sandalyesi

Tavsiyeniz var mı? Bütçe 200 euro.




 
pilates topu

www.verywellfit.com
  • janderzel zartanyan  (09.08.21 16:05:13) 
Markusu tavsiye üzerine aldım ancak memnun değilim.Baş-boyun destekli bir model bakmanızı tavsiye ederim.


  • arenas  (09.08.21 16:34:26) 
İkea ofis sandalyeleri bayağı kötü yorumlar alıyor gördüğüm kadarıyla.

Pilates topu fikri çok ilginçmiş haha

Ben de yarınımı bu işe vakfedeceğim sanırım. Bulabildiğim her ürünü oturup deneyeceğim.


büdüt: Alefjall aldım. Aklımda hiç ikea ürünü almak yokken bu miniğe vuruldum. Bu sabah gidip denedim, akşamında aldım. Bayağı sağlam görünüyor. Umarım uzun yıllar kullanırım.
  • le jeune turc  (10.08.21 00:25:05 ~ 18.08.21 00:36:09) 
[]

Iphone, ipad, Appstore, Yurt dışı

Selamlar,

Appstore’umun konumu Türkiye olarak kayıtlı ama artık Euro bölgesinde yaşıyorum. Ipad aldım, onu da telefonla aynı hesaba bağladım. O sebeple onda da Türkiye olarak kayıtlı.

Almak istediğim uygulamalar Türk lirası ile daha uygun.

Goodnotes 5 mesela. 74,99 / €9

Luma fusion 279,00 / €32,99

50 liraya 1 senelik üye olduğum Memrise var bir de. Yenilemede de aynı indirimli fiyatı kullandılar ama avroya geçersem yenilemede indirimsiz avro fiyatı ödeyeceğim.

Artık burada yaşayacağım için konumu Fransa yapıp kafayı rahatlatayım (???) mı yoksa Türk lirası üzerinden aynen devam mı?

Siz ne yaptınız benzer durumda?

 
tl kredi kartın varsa ve daha ucuzsa bir sorun yok.

tek problem muhtemelen fransa app store'unda olup bizde olmayanlar olur. varsa öyle uygulama tabii. yerel uygulamalar vs. olabilir.
  • passion rules the game  (16.12.20 16:40:46) 
Doğru dediniz. O meseleyi atlamışım.


  • le jeune turc  (16.12.20 17:04:47) 
Yaklaşık bir buçuk senedir Türkiye’de yaşıyorum Apple hesaplarımı Norveç’ten edinmiştim buraya gelince ayrıca bi Türkiye hesabı açtım. Yukardaki kullanıcının dediği gibi bazen Türkiye içinde aradığını bulamıyorsun diğer hesabımı kullanınca fakat bazı ücretli uygulamalar fark ediyor bu yüzden iki hesabı da bu açıdan kullanıyorum


  • fıytfıyt  (16.12.20 17:20:54) 
[]

Hollywood ve ABD dizileri oyuncuları hk

Bana sanki bu iki sektör arasında bayağı bariz bir çizgi varmış da aktör geçişleri çok çok azmış gibi geliyor. Sanki dizi aktörleri yine başka dizilerde rol alıyor, filmciler de yine filmlerde rol alıyor gibi.
Bu bir yanılsama mı yoksa size de öyle mi geliyor? Sebepleri ne olabilir?



 
kesinlikle bence de var bu. hatta tv'den sinemaya geçenler çok çok az, sinemadan tv'ye geçenler ise büyük bir olay gibi lanse ediliyor. nedenini bilmiyorum ama.


  • sutsuz kahve  (17.11.20 19:07:29) 
[]

Fransa’da ne iş yapacağım?

Merhaba Arkadaşlar,

Evlilik vasıtasıyla 1 ay önce Fransa’ya geldim. Çalışma iznim var.
Lisansım ve yüksek lisansım Türk dili üzerine.
1 yıl üniversitede yabancılara Türkçe öğrettim. O alanda sertifikam da mevcut.
Gerek Türkiye’nin giderek bataklığa sürüklenmesi gerekse de Türk imajının bataklığa çoktan saplanmış olması nedeniyle bu alanda bir gelecek göremiyorum.

Fransızcam A2-B1 arasında. İngilizcem B2-C1 arasında. Bayağı iyi anlayıp konuşurum ama burada pek bir geçerliliği yol. Sürücü ehliyetim yok. Aracım veya bisikletim yok. Bisikletim olsa dahi dizlerim ve belim çok sağlam değil. 1 yıl askerlikten sonra zaten eklem romatizmasından muzdarip olan bedenim özellikle dizlerini eline aldı. Diz meselesi Uber tavsiyeleri için, bel meselesi de inşaat işleri için. Ağır kaldırırsam iyice mahvolurum diye düşünüyorum.

Lille’deki abartısız bütün restoranları ve fast-food mekanlarını gezip bulaşıkçı veya temizlikçi arayıp aramadıklarını sordum. Çoğu yer işleri kötü olduğundan iş aramama bile şaşırdı. 15 kadar yere öz geçmişimi bıraktım.

Karantina malumunuz. Kasım sonuna kadar restoranlar paket satışı dışında kapalılar. Alışveriş dışında günde 1 saat sokağa çıkma iznimiz var.

Bir Fransız restoranının sahibi ile iş görüşmesi yaptım karantina başlamadan önce. Karantina bitmeden 1 hafta önce beni ara, deneme yapalım deyip kendi numarasını verdi.

Bayağı meşhur bir dönerci zincirinin sahibi de öz geçmişimi aldı. Bu işlere kardeşinin baktığını ama öz geçmişimi mutlaka ileteceğini söyledi.

Karantina olmasaydı belki o Fransız restoranında başlayabilirdim.

Şubat’ta askerliği bitirince Mart’ta evlenmeyi planlıyorduk. En geç Haziran’da da burada olurum diyordum. Kovid patlayınca Ekim’de gelebildim. 8 aylık işsizlik de özgüvenimi çok düşürdü.
Bütün restoranlara tek tek girip bulaşıkçı arıyor musunuz diye sorabilecek özgüvenim ve hırsım var ama uzun süreli işsizliğin ardından dilini ileri düzeyde konuşamadığım ve şu an karantinada olan bu ülkede ne iş yapacağımı şaşırmış durumdayım.

İlerisi için ticari fikirlerim mevcut ancak şu an uygulayabilecek sermayeye kesinlikle sahip değilim. Sıfırım hatta.

1 aydır bütün masrafları eşim karşılıyor. En az bir ay daha öyle olacak olması bir de kısıtlılık hissi beni biraz bunalttı. İlk aydaki bütün mutluluk hormonlarımı tüketmiş gibiyim. 2 sene önce üniversitede sözleşmeli de olsa okutmandım, mesleki tatmin yaşıyordum. Geçen sene de bu vakitler gomtanım gomtanım diye dolanıyordu insanlar. Ha ben kendimi çok kaptırıp muvazzaf gibi takılmıyordum ama üstüne uzun süreki işsizlik gelince insan bir sudan çıkmış balığa dönüyor.

Adam gapağı evropaya atmış nabaceğanı bize zoruyo yauv diye düşünmemenizi rica ediyorum. :(

 
Kapağı avrupa’ya atmak bu olmamalı ya. Üzüldüm. Yerinizde olsaydım alanımda iş bulmaya çalışır, mesleğimi icra etmek için yeni yollar denerdim. Gerekirse fransa’dan diploma alırdım. Bunu düşünmeniz uzun vadede hayattan aldığınız tatmini artırır.


  • ruhen hastayim ben  (04.11.20 16:05:11) 
Fransa'da üniversite mezunları işçi olarak çalışabiliyorsa fabrikalara başvurun derim. Özellikle otomotiv sektöründe iş bulma şansınız olabilir. Mesleğinizi yapmayacaksanız meslek öğrenebilirsiniz.


  • dissendium  (04.11.20 16:14:47) 
boynunu eğme, oraya giderken işsiz olacağını biliyordun neticede, yenge de bunun farkında olması lazım; konuşmuşsunuzdur illa ki. hele ki bu kısıtlamaların olduğu dönemde iş bulmak çok daha zordur, o yüzden kendini kötü hissetmene gerek yok. aranızdaki iletişim ne şekilde bilmiyorum ama 1 ay iş bulamadın diye senin hakkında kötü düşünmüyordur elbet. moralini bozup kötümser bakarsan onu da üzmüş olursun, tatsızlık üstü tatsızlık.

iş aramaya devam tabii ki. şuraya bak diye bir fikir veremem ama moral bozmak için daha erken, gider gitmez hop diye kapmayacaklardı neticede seni. ekstra olumsuz bir durumda değilsin yani. ayrıca ben senin şu anki şartlarında olmayı bile kabul edip yerinde olmak isterdim. millet bir dayanağı olmadan gidiyor, senin native eşin var bi de! hala şanslısın, bişey kaybetmiş değilsin, kendine gel, her şey güzel olucak.

bu arada bekar baldızın varsa tanıştırabilirsin bizi, gelirim beraber işsiz oluruz şlkdfgda

edit: whoosie aşağıda güzel bir noktaya değinmiş. benim fransa'da doğup buraya göçen çok türk tanıdığım var, hepsi de yamuk türkçeli. orada türkçesi gelişsin isteyen türk kesin bulunur.
  • Bruce  (04.11.20 16:38:16 ~ 17:02:36) 
Abi avrupa dediğin talep edilen mesleğin yoksa yalan. senin şu durumda yapabileceğin restoranların açılmasını bekleyip onlara başvurmak. özellikle turk restoranlarını googledan bul , git ve konuş. normal zamanda kesin ihtiyaç var ama pandemiden dolayı şuan olmaya bilir.
Bir de online alışveriş yapılan sanalmarket tarzı oluşumlar, onların depolarında her zaman elemana ihtiyac oluyor(sipariş falan hazırlıyorsun vs)Ayrica forklift sertifikası alıp depolarda operatorluk yapılabilir.
3. seçenek kendi işini kurmak
4. seçenek meslek okulu okumak
  • bluewhale  (04.11.20 16:46:34) 
17 yaşında yanlış yönlendirme ile amcamın yanına okumaya diye gittim. 6 ay dayanamadım ve geri döndüm. çok az fransızcam ve hiç ingilizcem yoktu. bence dil ve diploma avantajın var. ben bir yenge mağduru olarak döndüm. senin gibi dil avantajım olsa zorlardım o zamanlar çok ah ettim. iş bulmak çok zor.

pariste yaşayan kuzenim lise mezunu olarak iş bulamadı ve türkiyeye geldi. tek farkı fransızca bilmekti. izmirde belçika firmasına telefonla müşteri hizmeti deneyimi verdi.(yaklaşık 6 ay) daha sonra parise zorunlu geri döndü. burdaki tecrübesini ekleyip bir iş buldu. 1300 euro maaş alıyor. pariste kıt kanaat geçiniyor.

zorlamazsan olmaz zorla.
  • mikahakkinen  (04.11.20 16:47:22) 
Yabancılara Türkçe eğitim konusunda Türk imajından dem vurmuşsunuz ama hedef kitleniz aslında Türkçe öğrenmek isteyen yabancılar değil, çocuğu Türkçe öğrensin isteyen Türk göçmenler olabilir, o tarafı denediniz mi hiç komünite gruplarından falan?


  • whoosie  (04.11.20 16:59:00) 
Hocam Leboncoin üstünden al sat falan yapsaniz, belli bir birikim olunca araç alıp Uber denersiniz. Haftasonu geceleri falan eglence yerlerinde çok iyi para kazaniyorlardi.


  • spacevan  (04.11.20 17:03:14) 
internet üzerinden diplomalarınızı falan yazıp online türkçe eğitimi verebileceğiniz mecralara başvurmaya ne dersiniz?
mesela camblydeki hocaların çoğu öğretmeye çalıştıkları dil dışında mükemmel değiller.

  • baharat  (04.11.20 17:23:47) 
moralini bozmak gibi olmasın ama diz ve bel sorunların varsa garsonluk-bulaşıkçılık gibi işleri de tavsiye etmem, hatta über yap daha iyi yani, o kadar yorulmazsın. bahsettiğin iki işte de sıklıkla ayakta duracaksın, nasıl olacak ki o?

e-ticaret işine mi girsen acaba? ben de çok bilmiyorum ama al-sat yaparak güzel para kazananlar varmış. -mış tabi, ben duyduklarımı söylüyorum. bu arada türkçe öğretme işini bence çok da hafife alma, akademideki insanlar daha farklı kafada olabiliyorlar, görmüşsündür illa ki. yani atıyorum, sırf türksün diye hor görmeyecek üniversiteler/hocalar vs olabilir. olmama ihtimali yüksek tabi ki de, öneride bulunuyorum işte. çalışabileceğin üniversitelerdeki türk hocalarla irtibata geçsen, belki bir öneride bulunabilirler. ek olarak doktora programlarına başvurup, varsa teaching assistant olaylarına girebilirsin, ta'lere çok kötü para vermiyorlar çünkü, yani açlıktan ölmezsin. sözel alanlarda durum biraz zorda, kabul ediyorum ama denemekten ne çıkar?

bir de bulunduğun yerdeki türk topluluklarına vs bakabilirsin belki. kardeşimin arkadaşı kanada'ya gitmişti, o şekilde ev-iş herşeyini ayarlamıştı. gerçi eşim almanya'dayken çok kazık yediği olmuştu ama onun da bazı işleri hallolmuştu tanıdıkları sayesinde.

bir inşaat işi değil de, tesisat işi tarzı şeyler olabilir, çok ağır kaldırman gerekmeyebilir ama ben yine zorlanacağını düşünüyorum. yine de şunu da örnek vereyim: kardeşimin bir arkadaşı kanada'da ev tadilatı yaparak -yer karosu döşeme vs- iki ayda araba çekti altına -ikinci el ama olsun yani, bence yine de süper- öyle işlere de bakabilirsin belki, eğer çok zorlanmayacağını düşünürsen.

edit: evet bir de online ders de verebilirsiniz, o da var.
  • pasp  (04.11.20 17:26:39 ~ 17:27:13) 
tercümanlık yapmaya çalışın türkçe - ingilizce vs. online olarak. hatta bir an önce fransızca öğrenip fr-ing - tr yapabilirsiniz. iyi para var ama işte fr öğrenmek lazım.


  • matilda  (04.11.20 17:57:49) 
Fransızca bilginizin yetersiz olması büyük sorun. Üniversitelere, Türkçe kursu olan bölümlere okutman olarak başvurabilirsiniz. Lille şehrinde durum nedir bilmiyorum ancak değil Avrupa’da Hindistan’da bile Türkçe okutmanlık yapan TDE mezunları var.
whoosie doğru demiş, bir ilerisine gidip, Türk konsolosluğu eğitim ateşeliğine de yazın. Onlar bir talep olursa şişe yöneltirler.

  • buf-e kür  (04.11.20 18:10:39) 
Aklıma gelenlerin bir kısmı yazılmış, ben de şu 2 şeyi ilave edeyim.
-Fransada faaliyet gösteren vakıflarda ya da derneklerde (araştırın tabi, başınıza dert olacak bir yer olmasın) Türkçe kursları veriliyor, oralara bakabilirsiniz ya da Türk-Fransız Ticaret Derneği vardı, buralarla iletişime geçin, işin dış ticaret kısmında(operasyon kısmında özellikle) iş bulabilirsiniz.
-Meslek edindirme kursları vardı, iş garantili. Bir arkadaşım başvurup gitmişti, hala var mı bilmiyorum, bahsettiğim 10 yıl önceydi, bir araştırın bu söylediğimi isterseniz.
  • Rh Negatif  (04.11.20 18:44:19) 
Üstad kaç kere konuştuk aslında ya. Keşke yakın bir yerde olsan da yardım etsek ama aramızda yarım gun var neredeyse...
Bir kere ehliyetin olmaması kötü olmuş, burada hem pahali hem daha zor.
Onun dışında Lille gene büyük şehir, bir sey cikabilir. Deneyim istemiş ama şöyle bir şey var misal;
www.indeed.fr

Onun dışında kafana bu kadar takma. Esinin geliri varsa hallolur. Biz 4 ay esimin ailesinin yaninda yasadik ben iş bulana kadar. Bunlar ilk basta normal kafana takma. Türkiye'de bile is yok ki sen dilini bilmedigin yerde Türkçe diplomasi ile geldin.

Bu arada sana diyeceğim tek sey; temizlik firmalarina girmeye calis. Benim çalıştığım yerin temizligini yapanlar cok memnun genelde. Agir kaldiracak edecek isleri yok. Bence oldukça ideal bir is ve dil bilmene de cok gerek yok (acikcasi calisanlarin cogu yabancı türk abi vardi emekli oldu, simdi yunan bir abla var, sonra afrikali var cezayirli var).
Sana tavsiyem bu kadar motiveysen esinle falan beraber böyle is edinme kurslarini falan bulmaya calis. Acikcasi burada ofiste düz adam olmak yerine tamirci/cilingir/boyaci/tesisatci/elektrikçi olmak cok daha iyi. Bu tabi fransizcan iyilesince yapilacak is.
Onun dışında lille tarafinda üretim var ama üretime dil bilmeden girmen zor açıkçası. Yoksa fabrikada isci olmak falan iyi.

Neyse cok uzadi; ilk bakista direkt bir çözüm yok gibi covid sebebiyle. Pole emploi, indeed vs gibi sitelerden Türkçe bilen arayan islere baksan en ideali gibi.

Ben biraz düşüneyim tekrar bir sey cikarsa sana yazarım.
Bu arada lille'de yasamak zorunda misiniz? Yoksa mobil misiniz?
  • logisticsmanager  (04.11.20 19:23:50) 
Bir fikrim yok ancak sabır dilemek istedim. Türk dili diploması ile fransada iş aramak çok zor iş gerçekten. Kolaylıklar diliyorum.


  • roket adam  (04.11.20 20:21:07) 
Arkadaşlar cevaplar ve desteğiniz için hepinize çok teşekkür ederim.

Ekipman eksikliğimi giderir gidermez iTalki gibi sitelerde çevrimiçi ders ve Youtube olayına başlayacağım. Açıkçası askerlikten sonra biraz hamlasam da Türkçe öğretimi en iyi yaptığım iş. Bir zamanlar Youtube'a ders videoları yüklemiştim. O videolardan beni bulmaya devam eden, Reddit'te bile videolarımı paylaşan insanlar var. Ekipman işini çözer çözmez tekrar girişeceğim.

Garsonluk, tezgahtarlık, temizlik, bulaşık işlerinden anlarım. Yapmışlığım da çok öğrenciyken. Burada da Indeed üzerinden çeşit çeşit pek çok işe başvurdum. Başvurmaya da devam ediyorum. Bulaşık işinde sanayi tipi bulaşık makinesi sayesinde belim çok zorlanmadı.

Amazon'a başvuramıyorum çünkü aracınız olmadan gidemeyeceğiniz bir yerde.

Paris'te Türkçe öğretimine dair bir iş bulursam burada yaşayan bazı insanların yaptığı gibi hızlı tren için aylık bilet alıp 1 saat gidiş 1 saat dönüş şeklinde orada çalışabilirim.

Yüksek lisans tezimin çok uzun sürmesi ve arş. gör. kadro sınavlarında hep ikinci olmak beni akademiden bayağı soğutmuştu, aklım bir yandan hep doktora yapmakta. Umarım Fransızcayı C1 seviyesine çektiğim zaman böyle bir şansa erişirim.

Al sat meselesine gelince, aklımda harika bir kırtasiye ürünü fikri var. Türkiye'den getirtip buradaki kitapçılara ve kırtasiyelik eşya satan yerlere toptan satmayı istiyorum. Ancak bunun için bir şirket kurmam ve önce bir sermayeye sahip olmam gerekiyor.

Buradaki Türk kitlesi düzgün Türkçe bilmemeyi kendine sorun etmiyor gibi bir intiba mevcut bende. O yüzden kafadan ilk elediğim seçenek hep bu oluyordu ancak denemek lazım. Haklısınız.

Eğitim ateşeliğine yazmak aklımın ucundan bile geçmemişti.

Hepinize tekrar tekrar teşekkür ederim arkadaşlar. Hem cesaret verdiniz hem de aklıma gelmeyen fikirler verdiniz. Baldız olayına çok fena patlattım kahkahayı. Bütün arkadaşlarım soruyor ancak ne yazık ki baldızım evli. :D
  • le jeune turc  (04.11.20 20:54:13) 
Alınma ama avrupa sana göre değil. Eğitim, meslek ve beceri anlamında oranın sana ihtiyacı yok.


  • indifferent  (04.11.20 22:35:40) 
Hocam esinizin masraflari karsilamasina takilmayin. Evlilik de bu zaten, zor zamanda birine destek cikmak. Hem ulke degistirmissin oyle her sey pat diye yoluna girmeyecek tabii. Kesinlikle o konuya enerjinizi harcamayin.

Ileride bu yazdiklariniza emin olun guleceksiniz ve arkadaslariniza anlatacaksiniz.
  • oscar  (05.11.20 03:00:27) 
[]

Façe’de kapak fotolarını silmeden kapak fotoğrafını iptal etmek mümkün mü?

İptalden kastım hiç kapak fotoğrafı koymamak.




 
beyaz bir zemin koyabilirsiniz


  • ankara06  (31.10.20 23:25:00) 
[]

Tip 2 diyabet hastaları, kaygı bozukluğu yaşıyor musunuz?

Bende tip 2 diyabet var mı emin değilim ancak kan şekerimde ani oynamalar olduğunda ortada ciddi bir sebep yokken kaygılandığımı fark ettim. Sizdeki durumu merak ettim.

Şu an yurt dışındayım ve henüz sağlık sigortam yok. O sebeple lütfen en yakın zamanda doktora başvuramıyorum. :D


 
Kan şekeri düşmediği için zorla düşürmek için bol miktarda insülin salgılanır o durumda düşüş de hipoglisemi düzeyinde olur, böyle olunca bu tip psikolojik etkiler görülmesi normaldir, düzeltmek için de glukagon adrenalin gibi hormonlar salgılandığı için bu etkiler devam eder.


  • angelus  (09.10.20 14:10:16) 
evet


  • deartheodosia  (09.10.20 15:37:29) 
[]

Sunexpress yurt dışı uçuşu bagaj hakkı

Anladığım kadarıyla 30+4 yani 30 aşağı 4 elde
Ama aslında 30+8+4 mü? 30+8 aşağı 4 elde mi?

20 litrelik sırt çantam her türlü koltuğun altına sığar. Kilosuna bakarlar mı? Kitaplarımı doldurmayı düşünüyorum usturuplu bir şekilde. 4 kiloluk hakkımı böyle kullanmayı düşünüyorum ama +8’imiz varsa ve aşağı verilebiliyorsa dağcı çantasına kafam rahat tıkıştırayım kitapları.

İzmir’den kalkacak uçak. Havalimanına göre değişiyor diyor iseniz.

Teşekkürler şimdiden.

 
bilette ne yazıyor? sun 20-25-30 olmak üzere 3 farklı bagaj tarifesi var.

8 kg kabin bagajı hakkın var normalde. hangi paketse onu şu an 4 ile kısıtladıklarına göre diğer 4 ü de aşağı alırlar.

20+8 ise 24+4
25+8 ise 29+4
30+8 ise 34+4
olması lazım mantıken. mantıkene dikkat havayolları kafasına göre yorumlayabilir.
  • ozdek  (23.09.20 13:38:25) 
Ben yanlış anlamışım. Biletim 30 kg hak veriyor. Kabine bagaj almadıkları için 4 kg’ye kadar ücretsiz aşağıya alıyorlarmış. Yani sırt çantam 4 kg’den fazla ise üstünü ödeyeceğim. Ama merak ettiğim konu gene pek değişmiyor. Uygulamada nasıl? THY de kabine bagaj almıyordu ama sırt çantasıyla binmiştim. Sunexpress ile seyahat etmedim daha önce.


  • le jeune turc  (23.09.20 13:58:31) 
hayır sırt çantan 4kg dan fazlaysa almayacaklar içeri.
tartmıyorlar gerçi ama kural bu. kural aslında yukarı koymamak. öndeki koltuk altına sığacak bir çanta. laptop falan çok sıkıntı oluyor diye 4 kg civarı yanınıza alabilirsiniz diye uygulama yapıyorlar.

normalde çantana sığıyorsa 8 kg yanına alabilmen lazım. sırt çantanı tarttırmamaya çalış gerekiyorsa kabin bagajı olduktan sonra koy kitaplarını içine. %90 sorun yaşamaz geçersin.
  • ozdek  (23.09.20 14:06:03) 
sırt çantası çok büyük değilse tartmazlar, büyük görünürse içinde laptop var yanıma alıcam derseniz karışmazlar büyük ihtimalle.


  • xiii  (23.09.20 15:29:58) 
Güncelleme yapalım.

30 kg bagaj hakkım vardı. 32 kg ile geçirdim.

Sırt çantamda en az 8 kilo kitap vardı, laptop olduğunu söyleyip geçirdim. Ek olarak elimde belge çantam ve takım elbisem vardı. Sırt çantamı aşağı vermem gerekecekti ama içinde tezim olduğunu söyleyip rica ettim, kabine aldım. Uçağın yarısı boştu. Etik olmasa da totalde kimse zarar görmedi. Taşındığım için maruz görülebilecek bir hadise. Eskiden olsa doğrucu davut olurdum ama öyle öyle sinir stres sahibi olduk.
  • le jeune turc  (09.10.20 13:59:02) 
[]

100 gramlık kutu Çaykur çayları marketlerde yok mu?

Birkaç market gezdim hiçbidinds bulamadım. Dışarıya hediyelik götüreceğim ama internetten almaya vaktim yok gibi.




 
marketlere değil bakkallara bakın, yakın zamana kadar vardı.


  • ensar  (17.09.20 13:21:36 ~ 13:31:13) 
Tomurcuk vb. çaylardan bahsediyorsanız Anpa Gross markette vardı geçen hafta görmüştüm.


  • tum haklari saklidir  (17.09.20 13:29:08) 
ben caykurun kendi sitesinden aldim, hediye icin, beyaz cay falanda var.


  • Coma  (17.09.20 14:04:08) 
Bakkallara bakacağım.

Büdüt: Bakkalda buldum harbiden. Artık kutuda değil de normal çay paketinin minyatür versiyonunda satılıyormuş.
  • le jeune turc  (17.09.20 14:14:38 ~ 18.09.20 15:12:13) 
[]

Anksiyete bozukluğu psikolojik mi nörolojik mi?

Nörolojiyi doğru kullandığımdan emin değilim. Demeye çalıştığım beyin veya vücut kimyasındaki bir arızadan mı kaynaklanıyor bu nane? Yoksa psikolojik olup bizim beynimizi yönlendirmemizle birtakım kimyasal hormonlarım salınımıyla mı ortaya çıkıyor belirtileri?

Mesela aileme bir şey olacak korkusu, eğitimini aldığım mesleği 2 senedir benden kaynaklanmayan sebeplerle yapamamam, bilimsel bir şey okuduğumda gelen “Ben de alanımda böyle yazabilirdim” hayıflanması falan bunlar bende çarpıntı, göğüs sıkışması, iyi hissetmeme hâli yapıyor. Peki bana böyle hissettiren fiziksel bir bozukluk mu, vücut kimyasının anlık değişimi mi yoksa tamamen kendini şartlayıp kendine öyle hissetme emri verme falan mı?

Bu mereti nasıl yeneceğim? Sanki son zamanlarda panik atağa çevirdi. Ölümden zerre korkmadığım hâlde kalbim sıkışır gibi oluyor ve aklıma ölüm geliyor. Üstüne de çok gidiyorum bu meselenin. Kafeini tamamen bıraktım mesela. Balık yağı ve magnezyum ve b12 takviyeleri alıyorum ara ara. Aslında üstüne gitmeyip böyle bir problemim yokmuş gibi mi davranmalıyım? Özetle ben ne yapmalıyım iyi hissetmek için? İyi hissetmek kitabını okuyamadım. Çünkü anksiyete kelimesi bile anksiyete yapıyor.

 
imkanınız varsa direk uzman yardımı alın.

onun dışında meditasyon gibi şeyler denenebilir.
  • fezagezgini_4  (16.09.20 23:25:51) 
Dahili bir organdaki bozukluk veya vitamun eksikliğide psikolojik rahatsızlıklara sebep olabilir, insülin direncide, tiroidle ilgili rahatsızlıklarda olabilir veya beyin tümörü gibi nörolojik rahatsızlıklarda. İşin kötüsü psikiyatri sadece sonuca odaklanıyor sebep çözülmediği sürece ömür boyu psikiyatri ilaçlarına maruz kalabilirsiniz.


  • acebi  (17.09.20 00:05:15) 
uzun yıllar anksiyeteden çekmiş birisi olarak bayağı bir araştırma yapmıştım.

okuduğum akademik bir makalede böbreklerle ilgili olduğu/olabileceği yazıyordu. üzerinden yıllar geçtiği için kaynağı bulabilir miyim bilmiyorum fakat detaylı olarak araştırdığımda benim durumuma net olarak uyuyordu ki ilaç kullanıyordum o sıralarda ve doktoruma gidip durumu açıkladığımda (nörolog) epilepsi için kullandığım ilacın böbrekten süzüldüğü için böyle etkileri olabileceğini, dilersem ilacımı değiştirebileceğini söyledi. tereddütsüz kabul ettim. değiştirdiğim ilaç böbrekten süzülmüyordu. değişim sürecinde anksiyetemin yanı sıra panik atak nöbetleri de geçiriyordum. olağan bir durummuş bu. fakat bir süre sonra anksiyetemi çok büyük oranda kırmıştım. ekmek almaya dahi gidemeyen bir insanken, baya çevresindekiler arasında parlayan, popüler birisi olmuştum. elbette aniden olmadı bu fakat %60'ı 1-2 ay içerisinde düzelmişti.

uzun yıllardan bu yana çok ama çok zor durumda kalmadıkça ilaç kullanmamaya dikkat ediyorum. ilaç kullanmıyor olsam da zaman zaman anksiyete nöbetleri olabiliyor. örneğin her şey belirli bir düzende ilerlerken, ortada psikolojik olarak tetikleyici bir faktör bulunmuyorken de gerçekleşebiliyor. bir örneğini dün yaşadım. dün yetersiz uyku ile geçirmek zorunda kaldım günümü. hareketsizliği de ekleyince anksiyetem tetiklendi tekrardan. bu şekilde nadir de olsa zaman zaman anksiyete nöbetleri geçirebiliyorum.

ayrıca aileye bir şey olacak korkusu anksiyeteden ziyade panik atakla ilgili sanırım. o aradaki farkı iyice gözlemleyip öğrenmekte fayda var. çünkü ilaç değişim sürecinde anksiyeteden fazlasını yaşıyordum, tıpkı bahsettiğiniz gibi ailenin başına bir şey gelecek korkusu, ölüm korkusu gibi hisler bunaltıyordu. bunun panik atak olduğunu öğrenmiştim. anksiyeteden farklıydı baya.

bir de bir makalede anksiyetenin kibirle ilgili olduğunu da okumuştum. insanın kibrini büyüttükçe sürekli dışarıdan kendisini incelediğini, örneğin bir ortamda genellikle insanların kendisi hakkında ne düşündüğüne sosyalleşmekten daha fazla kafa yorduğunu, ve bunu artık bir huy haline getirip sürekli kendisini gördüğü konum ve insanların onu gördüğünü düşündüğü konum arasında bir çatışmadan ve sonucu olarak anksiyeteden bahsediyordu. detaylarını hatırlayamasam da genel olarak böyleydi ki bu da tam olarak benim o dönemki durumuma uyuyordu.

hem fizyolojik hem de psikolojik faktörlerin her ikisi de geçerliydi benim için diyebilirim. en azından benim durumumda aralarında bağlantı vardı.
  • kahverengi mont  (17.09.20 00:48:01) 
Merhaba, kişiden kişiye degisiyor psikolojik mi nörolojik mi oldugi ancak anksiyete ataklarına iyi gelen bir kaç yöntem var.
-meditasyon: beyindeki etki tepki kosullanmalarini değiştiriyor.

-sağlıklı beslenmek

-spor ozellikle koşu yardımcı oluyor.

Bir de atak anında duyularımızı yoklamak da o anı kolay atlamayı sağlıyor.

-ne görüyorum:etrafinda 3 nesne say vs gibi.

Bir de daha kalıcı çözüm için terapi şart.

Bende en çok terapistimin ne hissediyorsun sorusu işe yaradı. Atak geldiğinde o nada ne hissediyorum duygumu nesnellestirmeye çalışıyorum.

Gecmis olsun
  • puhununbet sesi  (17.09.20 19:01:20) 
Tavsiyelerim

-Bilişsel davranışçı terapi desteği almak
-İyi Hissetmek ve Acar Baltaş, Stres ve Baş Etme Yolları kitabı
-İnternetten bulunabilecek Düşünce kayıt formları (terapistin desteğiyle hergün doldurmak)
-Beyhan Budak videoları izlemek (Kaygı, endişe, anksiyete hakkındaki videolar)
-Düzenli yürüyüş
-Kahve, çay, kolayı hayattan çıkarmak
-Uyku saatlerini düzenlemel
-Stres veren kişi, durumları tespit edip, gerekirse uzak kalmak
-Rahatlatan faaliyetleri düzenli olarak yapmak (yürüyüş, sıcak duş, kitap okumak)
  • psmstc  (17.09.20 19:16:49) 
[]

Şehirler arası yolculukta uçak mı Blablacar mı?

İzmir-İstanbul-Ankara üçgeninde hangisi daha güvenli olur sizce?




 
Blabla bizde doğru düzgün çalışmıyor.belki yanılıyorum ama millet bunada dating app muamelesi yapıyor,belki güzel bir kız düşer diye ilan açıyorlar sanki.

Uçak bence tamamdır.
  • duptıs  (14.09.20 15:17:51) 
duptıs +1
erkeksen bir erkeğin aracına talip ol bakalım seyahatten 1 gün önce o yolculuk nasıl iptal oluyor.
işin bir de tersi var, adam sitede geziyor güzel kız gelse işi olmasa bile ığdıra kadar sürer yolda kızı tavlarım diye.
  • erty_ksk  (14.09.20 15:21:31) 
Güven kısmı göreceli ama blabla car kendi içinde doğal bir ekosistem oluşturmuş gibi duruyor bence. Son 2 senedir kullanıyorum ve olumlu yorumlar almış, düzenli kullanan kişilerde sıkıntı çıkmıyor. 2 hafta önce İzmir-İstanbul gidip geldim ve hiçbir sıkıntı yaşamadım.

Diğer yorumlara da şu yönde katılıyorum, ilanlarda yanıt vermeyen, iptal eden araç sahipleri oluyor ancak bilinçli blabla kullanıcıları mesajlaşmalara yanıt veriyorlar. Ben tavsiye ederim.
  • burka  (14.09.20 15:34:55) 
Ya aslında bana da öyle iptal etmeler denk gelmişti ama gene de görece sıkıntısız araç bulabiliyordum. Şu dönemde bari öyle yapmıyorlardır diye düşünmüştüm.


  • le jeune turc  (14.09.20 15:36:38) 
[]

İzmir’de Kovid testi

Hangi devlet hastanesine gideyim? Sanırım ayakta geçiriyorum. Gece yoğun anksiyete ve nefes darlığı arası bir şey oldu. Tat ve koku kaybım yok. Birkaç gün hafif ateşliydim sürekli terliyordum. Bugün test olmaya karar verdim. Nefes darlığı varsa tahminimce ciğere inmiştir. Kötü durumda olmasam bile yatırırlar mı? Açıkçası hastaneye yatmaktan tırsıyorum. Milleti açlıktan falan öldürüyorlar, öldürmediklerini de iyi beslemedikleri kesin. 17’sinde yurt dışı planım vardı. Durumu sürekli reddetmek istedim İzban soğuktu, terliydim vs diye ama sağlık > her şey onçün sanırım artık test olma vakti :(




 
yatırmazlar. henüz bir şey çıkmayabilir, koku kaybından sonra yaptırırsanız daha garanti olur testi. arka arkaya pek yapmak istemiyorlar erken yaptırırsanız negatif çıkıyor.


  • prodeq  (09.09.20 10:04:57) 
yatırmazlar. adamlar zaten yatırmamaya uğraşıyor. test yaparlarsa iyi hatta.nefes darlığı anksiyeteden kaynaklı olabilir hemen ciğerlere indi diye bi sonuca varmamak lazım.


  • ruby elixir  (09.09.20 10:19:03) 
Mart ayında suat seren göğüs hastanesinde test yaptırıp pozitif çıkmıştım. Yatış vermediler eve gönderdiler.


  • kanlakarisikyagmur  (09.09.20 10:26:22) 
Suat Seren’e gittim. Hastane girişinde bahçede ateş ölçüp belirtilerle ilgili soru soruluyor. Ateşim 36 derece idi. Yukarıda yazdığım belirtileri söyledim, Acil’e yönlendirdiler. Kayıt masasından röntgene gönderdiler. Röntgende doktor Kovid’e dair bir belirti görememiş. Tomografi çekmediler. Oradan kağıtlarla dışarıdaki küçük kulübeye sürüntü testine yolladılar. Testi yapan kişi kulübenin içinde, biz dışarıdayız. Aramızda plastik cam mevcut. Sadece elleri camda koruyucularla kaplı bir delikten çıkıp sürüntü testini alıyor. Burnum büyüktür ama bu kadar derin olduğunu bilmiyordum. E-Nabız’da sonuç buralarda gördüğümde göre birkaç gün içinde çıkar.


  • le jeune turc  (09.09.20 14:15:41) 
@le jeune turc

Sonuç yarın öğlen 12'ye kafar e-nabıza düşer. Bu gece rahat uyumaya çalış. İnşallah negatif gelir ama unutma pozitif çıksan bile büyük ihtimalle hafif atlatacaksın.
  • kanlakarisikyagmur  (09.09.20 20:49:38) 
@kanlakarışık

Son yorumunuzu sabah gördüm. Sabah gördüğümden beri bağrımda bir ağrı vardı. Gece görmüş olsaydım demek ki uyuyamayacaktım. :D

Sonuç negatif diyor. İnşallah prodeq'in dediği gibi erken olduğu için negatif çıkmamıştır.
  • le jeune turc  (10.09.20 09:15:00) 
[]

Aile Birleşimi Vizesi ve Seyahat Sağlık Sigortası

Bir AB ülkesine aile birleşimi vizesi için başvuracağım. Gerekli belgelerde seyahat sağlık sigortası yazmıyor. Bu sadece turist ve üç ay altını kapsayan vizeler için mi gerekli yoksa belirtilmese bile talep edilebilecek bir şey mi? VFS’ye konu ile ilgili mail attım ancak belge konusunda bilgilendirme yapmaları yasaktı. Cevap gelene kadar buraya danışmak istedim.




 
Başkan ben almadim diye hatırlıyorum ki Fransa'ya girince carte vitale basvur, sigortali olacaksin. Hakkin var senin ona.


  • logisticsmanager  (07.09.20 15:29:44) 
oturuma basvururken esinizin sigortasina dahil olup ordan bir belge almaniz gerekiyor. almanya icin biz öyle yapmistik.


  • mamu  (07.09.20 15:41:03) 
@logi
Teşekkür ederim hocam, şu süreçte seni de en az VFS kadar darladım djdjdjd

Şöyle bir cevap aldım bu arada:
“Uzun dönem aile birleşimi vizelerinde seyahat sağlık sigortası zorunlu olmayıp yapılması önerilmektedir.“

@mamu
Sanırım Fransa’nınki farklı hocam. Sizinki de ileride araştıracaklar için kayıtlara geçmiş olsun.
  • le jeune turc  (07.09.20 15:43:17 ~ 15:46:03) 
Buraya geldiginde oturma izni için gerekli değil. Siz zaten es sigortasina bagli degil oturma izni oldugundan aninda fransa saglik sistemine basvurabilir olacaksiniz. Bir kac belge ile basvuracaksiniz, size gecici numara verilecek. Bu bir sıkıntı olursa bu numara ile saglik hizmeti alabilirsiniz demek. Sonrasinda kalici numara ve carte vitale gelecek. Esin calisirsa onun, sen calisirsan o senin mutuelle (tamamlayici saglik sigortasi, her firmanin yapmasi zorunlu) dahil olacaksınız bu şekilde devletin %70 ödediğinde sallıyorum %30u mutuelle odeyecek.

Bunlar öncesinde ama esin üstünden fransada banka hesabi acman lazim. Yani bu kisim heralde en karisik kismi evli degilsen ve sabit adresin yoksa.

Bu arada ne demek her zaman :) süreç sikintili o yüzden elimden geldigince yardim etmekten mutlu olurum.
  • logisticsmanager  (07.09.20 19:48:17) 
Güncelleme yapalım.

Seyahat sağlık sigortam yoktu ve bu vizeye başvururken sorulmadı bile. Vizeyi sıkıntısız aldım.
  • le jeune turc  (09.10.20 14:02:00) 
www.ocevap.com
Almanya aile birleşim vizesi Nasıl Alınır


Almanya aile birleşimi vize bekleyenler 2021
almanya, aile birleşimi dil şartı kalktı
Almanya aile birleşimi Son dakika Haberleri
Almanya aile birleşimi vize bekleyenler 2021
Almanya aile birleşimi 2021
Aile birleşimi vizesi Almanya yorumlar
Almanya Aile Birleşimi için gerekli evraklar 2021
Almanya Aile Birleşimi vizesi red nedenleri
  • almanyaailebirlesimi  (21.06.21 00:59:12) 
[]

VFS Global İzmir

İzmir şubesi sadece Çarşambaları mı çalışıyor yoksa işi komple İstanbul ve Ankara’ya mı devretti?




 
Evet sadece çarşamba.


  • super kahraman olsaydim baba olurdum  (06.09.20 19:20:30) 
visa.vfsglobal.com

şu linkte kapalı yazıyordu da bilgi güncel mi eski mi bilemedim. teşekkür ederim.

büdüt: bir de sitede de Altunizade ile İzmir'den randevu alınamıyor. Linkte de bu ikisinin kapalı olduğu yazınca kapalı mı acaba dedim.

ekleme: Evet İzmir'de sadece Çarşamba günleri açık. Siteden randevu alınamıyor. Telefondan randevu alıyorsunuz ancak o yine de sitede görünmüyor, Excel dosyasına kaydediyorlarmış. Saatinde gittiğimde girişte güvenlikteki listede adım yazıyordu. Yazmasa bile kalabalık değildi. Sanırım o gün toplam 8 kişi falan işlem yaptı.
  • le jeune turc  (06.09.20 19:24:45 ~ 11.09.20 19:31:53) 
[]

TTNET taahhütü ve Süper Online

Vakti zamanında Süper Online taahhütlü aboneliğimiz olsa bile gelin sizi TTNet’ten kurtaralım deyu arar idi. Ev telefonumuz aylardır bozuk, bir de üstüne sınırsız ama bayağı yavaş bir internet kullanıyoruz. Geçen Kasım’da ben askerdeyken babamı telefonda yemişler, 2021 Kasım’a kadar uzatmışlar taahhütü. Ev telefonu ile internet birbirine bağlı. Sadece telefonu kapatmaya kalksak 800 lira cayma bedeli ödeyip internet kalsın dediğimizde bir de yalın internet davasına 12 lira mı 21 lira mı ne ödeyecekmişiz. Biz zaten ev telefonuna boşu boşuna giden 25 liradan kurtulmak için kapatmak istiyoruz, astarı yüzünden pahalıya patlıyor.

İnternet sınırsız ama upload hızımız 0,4. Ayda 73 lira ödüyoruz ona da.

Şimci sorulara geçeyim:

1. Süper Online veya diğer abiler bizi daha uygun paketlerle bu taahhütlü aboneliğimizden kurtarabilir mi? O işler devam ediyor mu? Binada alt yapıları mevcut bu arada.

2. Sadece Youtube ve Nekşflikş’in izlendiği bir evde küçük kardeşin upload çok düşük yav hep lag oluyor diye ağlamasına aldırmaksızın bu ücretlerle 2021 Kasım’a kadar devam etmek mantıklı mı?

 
taahhüt bozma cezasını ödeyip ödemediği superonline'ın mevcut kampanyalarının detayında yazar, hepsine bakmak lazım :)

daha önemli soru şu; altyapı var derken superonline fiber mi var yoksa yine TT'ye ait olan bakır hat üstünden xdsl almak üzere superonline'a mı geçmeyi düşünüyorsunuz?

superonline'ın kendi fiberi varsa tabii ki ona geçin ama TT'ye ait bakır hat üstünden dsl alacaksanız bence TT ile devam edin. altyapı sahibi kimse onunla devam etmek olası sorunlarda işinizi kolaylaştırır.
  • orient blue  (03.09.20 10:31:27) 
[]

92 doğumlu biri hangi aşıları olmuştur?

Hangi aşıları olduğumuzu aşı karnemiz yoksa nasıl öğrenebilir daha da önemlisi nasıl ispatlayabiliriz? E-Devlet’te bu konuyla ilgili bir sekme var ama orada bir şey çıkmıyor.

Bu konu geçtiğimiz aylarda sanki burada soruldu, ama bir türlü bulamadım başlığı.


 
tetanoz ve hepatit b'si vardir bence. ben 9o'liyim, ne var ne yok oldum sahsen.


  • ateistanbul  (31.08.20 22:51:34) 
e-devlet değil de e-nabız'a baktınız mı? e-nabız'da gözüküyor bende.

edit: hepatit b, hepatit a, suçiçeği, verem, difteri de olması lazım.

nihai edit: bende aşağıdakiler var.

HEP-B
SUÇiÇEĞİ
HEP-A
BCG
DABT-İPA-HİB
KPA
KKK
OPA
  • cum dederit dilectis suis somnum  (31.08.20 23:09:35 ~ 23:18:48) 
enabiz'da aynıları var fakat 24 aylık olana kadarkiler bunlar. İlkokuldakiler yazmıyor. Lise-üniversitede 3'lü hepatit mi ne olmuştum mesela o da kayıtlı değil. Askerde kızamıkçık ve tetanoz aşısı oldum o da kayıtlı değil tabii.


  • nhk ni youkosu  (01.09.20 00:07:49) 
[]

Kovid geçiren arkadaşlar, nasıl kaptınız?

Hijyen, maske olaylarına yaklaşımınız nasıldı? Mesela maskeyi taktığınızda burnunuz açık kalıyor muydu? Ne derece izoleydiniz? Nasıl kaptığınızdan emin değilseniz bir tahmininiz var mı?

Detay vermekten lütfen çekinmeyin. Cevaplar için şimdiden teşekkürler. Tikleri sabah erkenden vereceğim.


 
ben degil ama kardesim mart ayinda gecirdi. Yurtdisinda yasiyorlar ve ilk donem vakalar olmasina ragmen kimse asiri bir onlem almamisti. Arkadaslariyla basketbol oynarken kapti buyuk ihtimalle zira o grup ikiser gun arayla 2 kisi haric komple hastalandi. Annem ve babam ile ayni evde yasamasina karsin onlara bulastirmamisti.

Bir baska arkadasim da yine bir hafta ayni evde kaldigi arkadaslarindan kapmisti. 7 kisilik gruptan sadece 1i hastalanmadi. Digerleri hic semptom gostermese de corona pozitiflerdi.
  • fraise  (26.08.20 00:05:49) 
Ben ve çocuğum haziran sonuna kadar kapı dışarı çıkmadık. En fazla bahçe. Bahçede de bizden başka kimse yok.

Dezenfektan kullandık bolca.
Maskesiz asla çıkmadık sonrasında da.

Eve gelen market poşetleri direkt balkona, bekler sonra sirke ya da çamaşır suyu ile yıkanır öyle yerleştirilirdi.

Eşim de ofisinden çıkmazdı ki ofisinde de sadece kendisi olurdu. İşe gidişleri de hep özel araçladır. Market alışverişlerini kendisi yapardı ama normalde de çok titiz olduğu için ekstra titizleniyordu. Günde 2 kere duş alıyordu.

Maskesiz o da çıkmazdı tabi.

Sonra birkaç gün şiddetli mide ağrısı yaşadı. Ateşi 37.6 idi ama eşime göre yüksek ateştir bu. Genelde 35.6 olur ateşi.

Midesi geçmeyince doktora gitti. Kronik mide hastası olmasından mütevellit, biz reflü vs sandık. Covidmiş. Ev karantinası + ilaç.

Çocukla ben test yaptırdık biz negatiftik ama yine evde karantinaya aldık kendimizi. Tüm testler negatif çıkınca 1 ayı tamamlayıp ki 21 gün dendi bize hastanede, öyle yavaş yavaş sosyalleşmeye başladık.

Ne yalan söyleyeyim artık pek dikkat etmiyorum. Maske takıyorum, elleri temizliyorum ama aşırı titizlenmiyorum.

Onca şeye rağmen nasıl, nereden geldi anlamadık.
  • makarnacanavari  (26.08.20 00:05:58) 
Erkek arkadasim su an bir hastalik geçiriyor, covid testi negatif, tomografisi de temiz ama suphe tamamen dislanmis degil.

Evden çalışıyoruz, mart temmuz arasi hic kimse ile gorusmedik, toplu tasima, kalabalik ortam vs hic bulunmadik, temmuzda mecburiyetten hastane ortaminda bulunduk, sonrasinda herkesin mesafeli olduğu ve az kisinin oldugu bir cenaze ve 10 kisinin bir arada bulundugu bir taziye evinde bulunduk, bu bir ay once idi.

Maskesiz hic disari cikmadik, maske kullanımi dogru, market alisverisi az sayilir, disardan bir kere yemek yedi, bos bir restoranda, acik havada, disardan yemek alip bekletip yedigimiz oldu bayagi, disarda en ufak bir yuzey temasindan sonra bile dezenfektan kullandik.

Sokak kopekleri ile oynamayi cok severiz, temmuz ayina kadar dokunmadan seviyorduk, temmuzda bahsettigim yıpratıcı hastane donemi ve cenaze sonrasi kendimize onlari sevme izni verdik ama dokunduktan hemen sonra dezenfektan kullandik.

Bu sekilde yine de kapiliyorsa ancak bi anlık dikkatsizlikle yuzune dokunma, belki maske duzeltme gibi bir seyden kapmis olabilir, ya da hastanede kapmistir, kulucka suresi 1 aydan fazladir bilmiyorum, su an bende bir sey yok, 3 gun oncesine kadar dip dibe idik, teste gittiğimiz gunden beri oda ve tuvaletlerimizi ayırdık, ben ihtiyaçları için onun odasına girerken maske takıyoruz karşılıklı, iletişimi telefonla sağlıyoruz.
  •   (26.08.20 05:57:40 ~ 06:48:50) 
Eşim sağlıkçı. Kaçarım yoktu. Nisan ayında kaptım.


  • nhtzmc  (26.08.20 11:41:15) 
Bu benim de en büyük merakım. Şöyle bir başlık açıldı www.eksiduyuru.com uğrayan olmadı. Bir detaya rastlarım anlatan olur diye covid 19 ve sars cov 2 başlıklarından çıkmıyorum sözlükte.


  • hair freak  (01.09.20 09:21:12) 
pandemi hastanelerinde ve özel bir tıp merkezinde çalışan tanıdıklarımdan verebileceğim bilgi şu şekilde: kimse daha ne şekilde bulaştığını tam olarak anlayamamış. ciddi diyorum. örneğin yakın zamanda the lancet'ta (önemli bir tıp dergisi) maske kullanımı ile ilgili yapılan bir araştırma sonucunda, maskenin maksimum %5'e kadar koruduğu ancak maske + sosyal mesafenin %99'a kadar koruduğu ile ilgili bir yayın vardı yanlış hatırlamıyorsam. gene de bulaşma/bulaşmama şekilleri ultra saçma, mesela bizim fabrikada 200'e yakın kişi çalışıyor, kimse de dikkat etmiyor kendine, hatta maskesini takmayanın primini keseceğiz dediler, yine kimse sallamadı, buna rağmen iki kişi hasta çıktı sadece, onlar da gittikleri düğün ve akraba ziyaretlerinden kapmışlar. gerçi şu da var, belki de herkes kaptı ama tüm insanların %60'ının hiçbir belirti göstermeden covid geçireceği -yani vücudunun virüsü kabul edeceği ya da yeneceği ya da virüsün vücuda uygun olarak minör mutasyonlar geçireceği- kalan %40'ın ise hafiften şiddetliye doğru gittikçe azalan kişi sayısıyla hastalık belirtisi göstereceği ile ilgili de bir makale okumuştum, belki de o durumu yaşıyoruz. gerçi geçen haftalarda hem antikor yani geçmiş durumumuzu hem de şu anki durumumuzu gösteren iki test yapıldı, ikisi de negatif geldi çoğu kişide. ama belki bu sonuç da aslında antikor üretmeye gerek kalmadan virüsün vücuda adapte olduğunu falan gösteriyor belki ne bileyim? enteresan cidden.


  • pasp  (01.09.20 10:53:06) 
[]

Spotify beğendiğim parçaları çalmıyor

Beğendiklerim listesinden bir parça açtığımda o listeden devam ederdi önceden, şimdi hiç bilmediğim şarkıları bulup açıyor. Herkese açık listesi olan bir arkadaşımın listesini beğenmiştim bir ara, o bozdu herhalde diye düşünüp beğeniyi geri çektim ama düzelmedi. Sorun ne olabilir?




 
Eğer repeat açık değilse normalde biter çalma listesi, spotify'da autoplay diye bir özellik var ayarlardan açılıyor, bunu açınca playlist bitince playlisttekilere benzer şarkılar çalıyor otomatik. Bir listeden parça açtıktan sonra bir sonraki parça alakasız oluyorsa belki çalma sıranda (queue) şarkılar vardır, sırayı temizleyebilirsin


  • mirafiori  (20.08.20 17:31:15) 
Sıraya o beğendiğim listeden şarkılar doluşmuş meğer. Çok teşekkür ederim!


  • le jeune turc  (20.08.20 18:50:13) 
[]

İzmir’de neresi yanıyor?

Tepelerin ardında bir orman yangını var, ancak tam nereye denk düşüyor bilmiyorum.

Urla mı Uzun Ada mı neresi?


 
çeşme / balıklıova ıldırı arasıymış.


  • rose parks  (14.08.20 01:16:55) 
Ildır


  • sta  (14.08.20 02:22:05) 
[]

Bir mutluluk deneyi vardı

Ya Eğşi’de okudum ya burada. Deneklere her yıl 1-10 skalasında ne kadar mutlu oldukları soruluyor.
Her sene 1-2 diye giden adama loto çıkıyor, birkaç yıl 10-9-8 gidiyor sonra tekrar mutsuz bir adama dönüşüyor. Normalde 7-8-9 bandında takılan bir adam felç kalıyor. Birkaç sene 1-1-2 giderken sonra o da eski mutlu hâline dönüp 7-8 demeye başlıyor. Hah, sanki para mutlu eder mi tarzı bir soruya verilmiş bir yanıttı bu burada. Bu deneyin adını sanını bilen var mı? 75 yıllık Harvard deneyinin içinden bir bölüm mü yoksa bu?



 
Varsa hedonik adaptasyon başlığındadır. Konu bu çünkü.


  • gayda  (12.08.20 19:44:12) 
Hocam teşekkür ederim. Deneyi bu başlık bulduracak bana sanırım.


  • le jeune turc  (12.08.20 23:06:48) 
[]

BES’ten çıkayım mı?

Bu işlerden hiç anlamam. 1 yıllık hesapta 1003 lira anaparam, 112 lira yatırım getirim varmış. Zamanında o parayla altın alsam ikiye katlamıştı falan bunların farkındayım. Ayrılırsam 1099 lira alacakmışım. Bir aksilik olmazsa önümde yurt dışı var. Türkiye ile işim olmayacak gibi duruyor. Ben de bu sebepten bu parayı çekip harçlık bari edeyim diyorum. BES’lere çökecekler söylentisinin de payı büyük.

Çekersem aslında pek bir işime yaramayacak. Çekmezsem çökecekler deniyor. Çökmediler diyelim, ta ileriki yaşlarda BES’i iptal etmemiş olmamın bana bir faydası olur mu ki? İleride iyi ki çıkmamışım diyeceksen dursun orada.


 
çık. o para ilerde zaten enflasyon karsısında eriyip kuş gibi kalacak.


  • sizofren06  (07.08.20 16:08:41) 
1 sene önce altın yerine dolar almıştım. Belge işlerine üşenmeseydim çıkıp onunla da dolar alırdım.


  • le jeune turc  (07.08.20 16:13:52) 
bes parasını dövize ya da fona yönlendirme var, benim 2 farklı bes var ikisinde de çekilen para otomatik olarak altına yatırılıyor.


  • ofelia  (07.08.20 16:23:14) 
ayrılırsan bes işine yarar mı, o paraya çökerler mi bilmem ancak beste altın fonu var. ona geçebilirsin. hatta şimdiye kadar niye geçmedin :)


  • dafuq  (07.08.20 16:23:15) 
Hiç anlamadığımdan. Düzenli bir işim yoktu. Bu parayı da yedek subaylık maaşından otomatik kesmişlerdi. :)


  • le jeune turc  (07.08.20 16:44:13) 
bizi zorla dahil ettiler ilk fırsatta çıktım.


  • ya ben lan neyse  (07.08.20 17:02:14) 
www.eksiduyuru.com
ben de geçen gün bunu sordum.
ama sonra hesaplarıma göre altın fonunda kaldığımdan epey bir getirisi olduğunu gördüm.
  • yetkili birine benzeyen abi  (07.08.20 18:25:59) 
hiç düşünmeden çık biriken parayla ilerleyen dönemde don almazsın o kadar leş bir ekonomi. gelişmiş ülkelerde bes iyidir. 2 senede yüzde 50 deger kaybeden parayla bes olmaz.


  • hirhiz  (07.08.20 21:25:39) 
Getiriler fonlara göre oluyor, fon değişikliği ile altın seçebilirsimiz.


  • mor.inek  (08.08.20 05:35:58) 
[]

Erkek için evlilik sonrası pasaport değişikliği

Pasaportum 2015-2025 tarihli. Dolayısıyla hâlâ süresi var ama çipli değil. Medeni hâl ile ilgili bir yer yok gibi duruyor ancak pasaport polisi bunu görüntüleyebiliyor mudur, yabancı ülkeye girişte sıkıntı olur mu?

Google’da bulamadım. Velev ki buldum, buradakilerin tecrübesine daha çok değer veriyorum.


 
bende olmuyor.


  • sunriseee  (02.08.20 09:04:33) 
Olmaz.


  • derleme  (02.08.20 09:24:34) 
Sıkıntı olmadı


  • prole  (02.08.20 10:08:13) 
Olmaz.


  • logisticsmanager  (02.08.20 11:57:21) 
Olmuyor da 2015 yılındaki pasaport nasıl çipsiz oluyor onu anlamadım?
2015 yılındaki pasaportlar da çipli ama yeni nesil çipli değil sadece

  • otopsicocugu  (02.08.20 12:16:17) 
Yeni nesil çipli değil sanırım. AB ile uyumlu değildi vs diye hatırlıyorum


  • le jeune turc  (02.08.20 15:04:16) 
2010 sonrası alınan bütün pasaportlar çipli, yanlışınız var @le jeune turc


  • ala09  (07.08.20 15:55:39) 
Güncelleme yapalım.

Ekim başında yurt dışına çıkışta veya yabancı bir ülkeye girişte problem olmadı. Sorulmadı dahi.
  • le jeune turc  (09.10.20 14:07:20) 
[]

Fransa’daki Türkler

Eli yüzü düzgün Türklerin kurduğu iş, bilgilendirme grupları var mı?
Facebook’ta iki tane buldum ancak gül, kalp falan paylaşıyorlar.

Lille’e taşınacağım. İş konusunda ihtiyaç duyabilirim.

 
Malesef dogru düzgün türk grubu bulamazsin. Anca ülku ocaklari derneği falan var. Bir toulouse'da normal insanlarin derneği var o kadar, baska denk gelmedim.

Bu arada fransa'da gidip türk arama, emin ol senin iyiligini degil senin sömürünü düşünür %90i. Yabancilarin olduğu gruplara girersen daha iyi olur. Benim yaşadigim yerde yabancilarin cok aktif olduğu bir grup var, insanlar is arıyorsa falan yazıyor yardim eden çıkabiliyor.
  • logisticsmanager  (28.07.20 20:23:45) 
Haklısınız. Expat gruplarına bakayım en iyisi.

Oradaki Türkleri merak etmemin sebebi Türkiye ile iş yapmayı düşünmem. Yol yordam gösteren biri denk gelir belki diye düşündüm. Bir de tabii İngilizcemle ve A2 Fransızcamla ilk başta yeni kurduğum ailemi geçindiremezsem belki garsonluk, bulaşıkçılık yaparım gurbetçilerin yanında dedim.
  • le jeune turc  (28.07.20 20:56:31) 
[]

Dik duruş korseleri faydalı mı zararlı mı?

Google’a postür düzeltici yazınca çıkan o siyah atletimsi lastiksi şeyler iyi mi kötü mü?
İnsan anatomisinden pek anlamam. Atıyorum, sırt kaslarını tembelleştirir tarzı bir şeyler söylenebilir mi? Bu ara kamburluk hissediyorum. Çözüm arayışındayım.



 
Soruya cevap veremeyecegim tam olarak ama o zimbirtilara inanmiuorum. Tavsiye olarak ise.
Pilates topuna oturmak ya da normal sandalyede balance pad benzeri seyler kullanmak dik durmayi sagliyor. Dik durmaya alisinca da kambur durmak can yakar hale geliyor.

  • kuehles blondes  (25.07.20 11:51:36) 
Evet kasları tembelleştirir deniyor korseler için. insanı eninde sonunda bir şeye,maddeye, eşyaya bağımlı hale getirmek isteniyor gibi bir durum var.
Cep telefonları ile zaten bu başarıldı.
Dünyada Sağlık endüstrisinin lüzumlu olarak gösterdiği ama insanı bir zaman sonra bağımlı hale getiren sözde yatıştırıcı rahatlatıcı, destkeleyici ya da dik tutucu uygulamalar veya ürünlerden uzak kalmak için eskiden uygulanan doğal yöntemlere dönüş oldukça elzem .

Özet olarak, dedelerimizin destek olarak kullandığı baston bunların yanında oldukça masum kalıyor.
  • Erva  (25.07.20 12:08:31) 
Geçen samimi olduğum bir ortopedi doktoruna sordum. Egzersiz tek ve en iyi çözüm dedi.


  • pass  (25.07.20 12:37:41) 
Spor hocam kesinlikle .korseler sadece denge sağlıyor anca ağrı geçirir.duruş bozukluğunu düzeltmek için sırt kaslarınızı güçlendirmelisiniz


  • birdposing  (25.07.20 13:36:05) 
Hepinize çok teşekkür ederim.


  • le jeune turc  (25.07.20 13:38:51) 
[]

iCloud’a kayıtlı olmayıp silinen fotoların kurtarılması

Var mıdır bunun bir yolu? Kardeşim 150 kadar fotoyu başka klasöre taşıyorum diye silmiş. Kurtarmamız lazım.




 
Silinenler içerisinden de silmiş mi? Silmediyse silinenlerde 30 gün boyunca kalıyor fotolar ve videolar.


  • himmet dayi  (22.07.20 09:24:08) 
Hafıza dolu olduğu için ne yazık ki oraya gitmemiş bile fotoğraflar.


  • le jeune turc  (22.07.20 10:04:46) 
Evet iPhone 6S ama hangi sürümü kullanıyor bilmiyorum. Fotoğrafları seçip yeni bir klasöre taşıyorum diye silmiş. Son silinenlere de gitmedi diyor.


  • le jeune turc  (22.07.20 23:22:52) 
[]

Stoacılık okuması yapmak istiyorum

Tavsiye ettiğiniz kitapları öğrenmek isterim.




 
tabi ki marcus aurelius - düşünceler.


  • absel  (19.07.20 14:19:06) 
marcus aurelius ve epiktetos'un kitapları.
epiktetos'un düşünceler ve sohbetler adlı kitabını farklı yayınevlerinden defalarca okudum. epiktetos'un başka kitapları da var.

  • biseysorcaktim  (19.07.20 14:39:43) 
[]

İzmir’de nikah sonrası gidilecek restoran?

Neresi olur? Manzarasından ötürü Denizpark düşündük ancak vazgeçtik gibi. Tavacı Recep’e hiç gitmedim. Google’da garsonlarla ilgili çok fazla kötü yorum sebebiyle gidesim gelmiyor. Kendim de dönem dönem garsonluk yaptım ancak berbat karakterli insanların günümü mahvetmesini istemiyorum. Yani işletmedekilerin davranışını beğenmiyorsam hesap 10 lira bile olsa aşırı kötü hissederek ödüyorum ve istemsiz somurtuyorum. Normalde kalkar giderim ama şimdi bu ihrimal de mümkün değil. Sizce nereye gitmeli? 8 kişi olacağız. Saati belli değil. Ya öğlen 12 ya akşam 7 gibi. Teşekkür ederim.




 
Topçu


  • kanlakarisikyagmur  (07.07.20 08:32:42) 
Tavacı Recep'e şu ana kadar çok gittim.ß Hem kendi ailemle, hem de yabancıları götürdüm, bir kez bile bir sorun yaşamadık. Gidilebilecek en iyi yerlerden biri bence.


  • awareim  (07.07.20 10:09:01 ~ 10:09:11) 
Bostanlı’daki Boğaziçi’ne gittik. Öncesinde şube müdürünü aradım. Çekincelerimden bahsettim. Çok ilgili ve efendiydiler. Yemekler de son derece lezzetliydi. Mekândan mutlu aydıldık.


  • le jeune turc  (19.07.20 13:36:00) 
[]

Youtube’a geri dönüş ve para kazanma

Merhaba,

2 sene önce 20 kadar eğitim videosu atıp zaman ve mekân sıkıntısı çekince 300 abonede bırakmkştım. 1 yılda 1000 abone ve 4000 saat izlemmeyi acayip gözümde büyütmüştüm. Şimdi aynı hesapla geri dönüp abone ve izlenme şartlarını sağlasam hesap zaten 2 yıllık olduğu için para kazanamayacak mıyım? Mutlaka yeni hesaba mı geçmeliyim? Tikler hemen gelecek. Şimdiden teşekkürler.


 
Yeni hesap aç, ordaki videoları yeni kanala yükle eski kanalı sil. Üzerinden zaman geçince YouTube kanalı ölüyor. Benim böyle 4000 aboneli kanalım çöp mesela. Düzenli içerik atarsan önerilerde çıkma olasılığın artar.


  • olaylar olaylar  (25.06.20 17:25:02) 
Youtube’dan para kazanma(ma) kismi dogru parayi youtube’dan beklemeyin. Sponsor cekebilecek bir konu ise ve bu yuzden reklam geliri ve malzeme tedarigi olacaksa asilin bu ise. Yoksa gercekten youtube’dan para gelmiyor.


  • c1b2k3  (25.06.20 18:52:59) 
[]

Hangisini hediye edeyim?

Merhaba,

Nişanlım öğle yemeğini iş yerinde yiyor. Ona doğum günü hediyei olarak taşınabilir bir yemek kabı almak istiyorum. Aslında ısı ile temasını sağlıklı bulmadığım için plastik istemiyorum ama çelik olan da tam sefer tası gibi duruyor. Bir de yine ben ne kadar tasvip etmesem de mikrodalga kullancak. Çelikler de mikrodalgaya uygun olmuyor anladığım kadarıyla.

O yüzden sanırım şunu almayacağım:
www.amazon.fr

Şunu düşünüyorum:
www.amazon.fr

Hem çantası var hem görüntüsü hoş. Eksisi kutu içinde bölme oluşturamama. Başka modellerde bu mevcut.

Sizce almak istediğim ürün güzel ve kullanışlı mı? Sizin kullanıp tavsiye ettiğiniz bir model var mı? Kapaığı bambu desenli olanlar var, onlar bir süre sonra soyuluyormuş.

Bütçe 30 avro.

 
2 hem şık hem kullanışlı. mikrodalga için uygun. alınır.


  • not dark yet  (11.06.20 19:14:19) 
bento box aldım ben ama aşırı küçük ona dikkat edin.

valla ikea saklama kaplarının lüks olanları ence çok kullanışlı. cam olanları da var. bir de mikrodalga uyumlu kapakları var ağzını hafif açabiliyorsun.

ben olsam onu tercih ederdim.
  • ozdek  (11.06.20 19:16:55) 
@ozdek
www.ikea.com şu mu hocam?

Cam ağır diye elemiştim sanırım, ama sağlık açısından daha iyidir.
  • le jeune turc  (11.06.20 19:31:56) 
evet ama kapağı şekilli olacak. ortasında bir sibop gibi bişi olması lazım mikroya sokarken onu pıt yapıyorsun. katalogda bulamadım onu üretmiyorlar galiba artık.

sağlık açısından cam dedim yoksa ikeanın plastiklerinden de memnunum. mikro safe olması lazım onlar da. açıkçası taşıma açısından plastik derim ben de.
  • ozdek  (11.06.20 19:38:14 ~ 19:39:27) 
hocam iyice kafa karıştırmak gibi olacak ama, her gün işe yemek götüren biri olarak hem bölmeli olması, hem sızdırmaması hem de hafif olması önemli. cam tamam sağlıklı ama hem ağır, üstüne kırılma derdi var, hem de bölmeli değil. iki çeşit yemek götürmek için iki ayrı cam kap bu da 2 kat ağırlık demek. o yüzden ben de hiç istemeyerek plastik aldım.

bende hem ikea'nın hem de tupperware'in boy boy olanlarından var. farklı boylarda olması daha iyi, ana yemek, yoğurt, salata gibi farklı ölçülerde olanlara iyi oluyor, birden fazla olması iyi biri kirliyken diğerlerini kullanabiliyorum ya da artanı işyerinde dolaba koyup ertesi gün ayrı bir kapla ekstra birşeyler götürebiliyorum.

bende olanların linkini bulamadım ama şunlara denk geldim:
www.ikea.com.tr

www.ikea.com.tr

tupperware.ipapercms.dk

ayrıca googleda tupperware yemek termosu diye aratınca daha farklı şeyler de çıkıyor.
  • halanne  (11.06.20 19:57:46) 
@halanne hocam çok teşekkür ederim değerli tecrübe paylaşımınız için. Bölmeli olmasına dikkat edeceğim.


  • le jeune turc  (11.06.20 22:51:02) 
[]

Pimsleur ve Anki kullanan var mı?

Fransızca için Pimsleur derslerini dinliyorum. 3. setin 12. dersine kadar gelmişim. Yani 62 ders dinlemişim ama artık acayip sıkılıyorum. Bunalıyorum. İsyan ediyorum isyan. Kaygı atağı yaşıyorum dersi açarken.

Anki... Arayüzünün sadeliği canımı acayip sıktı. Bu da bende kaygı yapıyor. Aslında Anki tekniğini sevdiğim Memrise gibi kafaya vura vura öğreten cinsten ve öğreteceği çok belli. Ama bir türlü rutinime sokamadım bunu kullanmayı.

Dertleşmeğ üçün açtım başlığı. Michel Thomas ağabeyimiz “Sıkma canını, sıkarsan öğrenemezsin.” diyor ama ben öğrenmemin beklediğim kadar hızlı olmamasından sıkılıyorum. Aslında çok yavaş da ilerlemiyorum. 3 ayda sağlam bir A2 oldum. B1 hatta yer yer B2 cümleler kurabiliyorum İngilizce sayesinde. Ama bu ara feci sıkıldım. Inner French bile sıkıyor bazen.

Fransızca öğrenen var mı? Siz neler yapıyorsunuz?

 
Fransızca'yı öğreneli yıllar oldu ve okulda öğrendim ama bende en etkili olan teknik, yazmak oldu. Neredeyse her gün yarım sayfa, 1 sayfa yazma ödevlerimiz olurdu. Orada cebelleşip cümle kurmaya çalışırken bayağı şey öğrendim. Birinin bana gösterdiği kelimeyi unutup gidiyorum ama kendi araştırıp bulduğum kelimeleri, kalıpları kolay kolay unutmuyorum. Wordreference'ın forumlarında bir hayli vakit geçirmiştim. B1-2'ye doğru geldiyseniz klasik derslerin sıkması normal, kendinizi ifade etmeye geçebilirsiniz. Bir ara lang-8 vardı, yazdıklarımızı ana dili o dil olanlar düzeltiyordu. Hâlâ var mı acaba?

Bu arada başka bir dil için Anki kullandım, tek kelime bile öğrenemedim. Kullanan nasıl kullanıyor ben de merak ediyorum.
  • wish i could find a way to disappear  (06.06.20 15:37:46) 
Linguaphone ile kendi kendime A2'de iyi bir yere gelmiştim, tasviye ederim. Yalnız günlük 15 dk gibi bir süre ayırın, bırakınca iyi olumuyor.


  • kaset  (07.06.20 01:27:32 ~ 01:27:44) 
[]

Sizce çocukken olduğumuzu fark ettiğimiz o kişi miyiz?

Ölene kadar aslında hep o küçük çocuk muyuz?




 
Değiliz çünkü zaman geçtikçe hırpalandık örselendik savrulduk böylece şu anki halimizin şeklini aldık


  • fıytfıyt  (26.05.20 12:15:09) 
@fiytfiyt Soruyu bir tık açtım. Başlıktaki hâline göre yazdıysanız özür dilerim.
Ancak ölene dek şekil almamız devam etmeyecek mi?

  • le jeune turc  (26.05.20 12:16:43) 
Bir kritik döneme kadar değişimler efektif olarak görülürken tepe noktaya erişiyoruz ve sonrasında belli bir hızla düşüş yaşanıyor. Ölene kadar değişime uğrayacağız ama hep aynı şekilde, seviyede değil.


  • fıytfıyt  (26.05.20 12:23:47) 
Ben öyle olduğumuzu düşünüyorum. Kendine bir ya da birden çok benlik yaratabilirsin fakat özbenlik denilen şey var ki o değişmez sabit.


  • vedatchilipeppers  (26.05.20 14:55:08) 
Oyle gozukuyor.


  • dunal  (26.05.20 22:11:29) 
[]

Masa vantilatörleri laptop soğutmada işe yarıyor mu?

Tek pervaneli bir soğutucu var ama 1 derece bile fark ettirmiyor. Sanırım laptopun altı çok kapalı.
Hava laptopun solundan çıkıyor, masa vantilatörünü oraya koysam nasıl olur acep?
Laptop 10 yaşında. www.vatanbilgisayar.com

Almayı düşündüğüm vantilatör: www.hepsiburada.com

 
onun laptopa etkisi olmaz. laptop soğutucular var ondan alsana direkt neden vantilatör alıyorsun? www.hepsiburada.com


  • jelly bear  (20.05.20 22:05:42) 
Bende de şu var ama hiç ama hiç etki etmiyor. Tertemiz temizlediğim hâlde www.hepsiburada.com


  • le jeune turc  (20.05.20 22:10:15) 
@dirildimde
Havayı laptopa doğru üfletmek için değil çıkan havayı direkt uzaklaştırması için laptopun sol arkasına koymayı düşünüyordum. Bendeki aşırı mı dandik? Ben bu platformda soru sormayı seviyorum. Siz de duyuru okuyup yanıtlamayı sevdiğinize göre manyak deyip hiç tanımadığınız birinin enerjisini düşürmenize cidden gerek yok.

@genel
Eski masaüstünün kasasından fan çıkarıp usb kabloyla bağlamaya ne dersiniz? Usb’den yeterli gücü alır mı hızlı dönmesi için? Explainmelikeiamfive
  • le jeune turc  (20.05.20 22:21:32) 
Gücü pcden değil de 12V adaptörden alın bence, 12V çalışan soğutma fanları var kasalar için 2 tane de ondan alıp elinizdeki ürünü modifiye edebilirsiniz bence el beceriniz varsa. Ama gücü dışarıdan almayı deneyin


  • pislick0  (21.05.20 02:01:24) 
o vantilatör işe yaramaz ısınan hava zaten dışarı çıkmış olacak, vantilatör üflediğinde.

onun dışında vakumlu soğutucuların işe yaradığı söyleniyor, ama fanı hızlı döndürdüğü için zararlı olabilir diye yorumlar var. iyi okumak lazım. gerçi 10 yaşındaymış sizin cihaz, kaybedecek pek bir şeyiniz olmayabilir.

fanı temizlemediyseniz, önce fan temizliği ile başlayın. laptop soğutucusu ben de kullanıyorum ama işe yarıyor mu emin değilim. altının mümkün mertebe açık olması gerek iyi soğutabilmesi için. 4-5 pervaneli soğutucular var, onlar bakılabilir.
  • fezagezgini  (21.05.20 02:31:18 ~ 02:31:40) 
Isıl geçirgenliği yüksek alüminyum, bakır bir şey varsa ince levha şeklinde onun üstüne koymayı deneyebilirsin. Fan da yardımcı olur. Fanın ısınan yüzeye doğruda gelmesi lazım.


  • sarcophagus  (21.05.20 09:07:00) 
öyle vakumlu şeyler ile kısa vadede verim alırsınız uzun vadede ise bilgisayarın fanı daha kötü bir hal alır. öncelikle bilgisayarı temizletin, termal macununu yenileyin. sıcak hava çıkışı masaya üflüyorsa bilgisayarı biraz yükseltin.

aynı işlemcili bir bilgisayar da bende var. zaten o işlemci pek soğuk çalışan bir işlemci değil. fakat güzel bir temizlikle kışın boşta 45 derecede çalışan cihaz 35 derecelere düştü. benim bilgisayarım bir de malesef ince tasarımlı bir şey.
  • denizgonen  (21.05.20 09:18:14) 
[]

Kireçlenme tedavisi

Linkteki tedavileri kim hangi durumda, hangi kontroller sonucunda uyguluyor? 2 ortopediste gittim, ikisi de çapraz bağlarımın sağlam olduğunu söyledi. Ama benim dizlerim küt küt ötüyor. Yokuş, merdiven inip çıkarken zorlanıyorum. Kütlerken artık acımaya da başladı. Yaşım 28 diye kireçlenme değildir yauuuuv çekip yolluyorlar sürekli. Özele mi gitmek lazım?
www.engincakar.com



 
Baltalimanı Kemik Hastanesi’ne git eğer açıksa. Bir röntgen filmine bakar.


  • dougsampson  (07.05.20 22:51:42) 
(bkz: patellar kondromalazi)

Benzer şikayetlerle gittiğimde doktor bu teşhisi koymuştu. Dizde kemik yapımla ilgili ekstra bir sorun daha vardı. Bacak kaslarını güçlendirmek için hareket listesi ve anti-inflamatuar ilaçlar verdi. Zorlayan, şikayetini artıran egzersizleri yapma dedi. Reformer plates iyi geliyordu ki ortasında pandemi çıktı, dersler yarıda kaldı.
  • ?  (07.05.20 23:49:43) 
(bkz: patellar kondromalazi) olma ihtimali yüksek.

? 'nin yazdıklarına katılıyorum. kıkırdakların ne kadar eridiyse, o kadar çok ses gelir.

kıkırdakların ne kadar çok eridiyse, bacaklarını o kadar çok güçlendirmen lazım. bacak çalışınca çok büyük ihtimalle ağrıların hafifleyecektir. küt küt ötmeler de baya azalır.

egzersiz, (zaten hep hayatınının bir parçası olmalı ama) artık senin hayatının bir parçası

baltalimanı kemik hastanesi iyi.

istanbul anadolu yakası erenköy fizik tedavi'de sevgül altan diye bir doktor var. çok iyi muayene edip yapacaklarını tane tane anlatıyor.

tüm bunlara ek olarak, aşağıda söylediklerimi araştır ve/veya doktoruna teyit ettir.

- youtube'dan diz anatomi videoları izle, kıkırdak nedir, aşınması ne demek, gözünde canlandırmış olursun.
- egzersizin kralını yapsan da oturuşuna dikkat etmen lazım (özellikle de oturarak çalışıyorsan). sandalyede dizlerini bükerek oturma, mümkünse hafif bir açıyla ileri uzatmaya çalış. dizlerini başka zamanlarda, yatarken vs. bükülü pozisyonlarda saatlerce kalacak durumlardan kendini koru.
- ayaklarında içe basma & dışa basma var mı, dizlerinde bir sorun yaratıyor mu, öğren.

tüm yazdıklarıma daha da ek olarak:
ultra pahalı bir doktor ama ışık akgün'e gitmeni tavsiye ederim. paran yoksa da para biriktir git. yıllar boyunca ayaklarım içe basıyormuş, farkeden ilk doktor o olmuştu
  • sensible soccer  (08.05.20 01:44:25) 
Yorumlar için çok teşekkür ederim ancak ne yazık ki İzmir’deyim. Patellar kondromalaziyi araştırınca tecrübe ettiğim acıyla pek çok paralellik gösterdiğini fark ettim sayenizde. 13 yaşında ara kardit ve brusella teşhisiyle 1 ay hastenede yatıp üç hafta kortizon tedavisi görmüştüm. Çocukluğumdan beri her yerim öter. Kardeşlerimde de görüyorum bu diz çıtlamasını. Bir de üstüne geçen yıl 12 ay askerlik yapıp en az 6 ayını uygun adımla geçirince iyice dizleri elime aldım sanırım. Tüm bunlar yetmezmiş gibi geçen kandida diyeti yapıp bağırsak floramı düzelteceğim diye küt diye kilo verdim ve kaslarım gözle görülür bir şekilde eridi. Bileklerim falan küçüldü. Pilates ile hafif hafif güçlendirmeye çalışacağım şimdi.


  • le jeune turc  (09.05.20 10:22:00) 
[]

Hdpliler mansur yavaş hakkında ne düşünüyor?

Cb adayı olsa oy verirler mi? Hdpli olarak siz verir misiniz?




 
HDPli değilim, ama HDP'nin kendi adayı olacak ise, HDPliler HDP'ye verirler. Eğer başka partiye vereceklerse, HDPliyim diye dolaşmazlar sanırım. Genel seçim sonuçta...


  • malheiros  (28.03.20 13:46:49 ~ 13:47:12) 
Ortak bir paydada buluşabilmek için Mansur Yavaş CB adayı olursa oyumu seve seve veririm. Net bir adam. Siyasi imkanları olursa, Kürtlerin bu toplumun kurucu unsurlarından olduğunu ve kürtlerin çektiği acıların bilincinde olduğu ve barış için, adalet için, eşitlik için elinden gelen her şeyi yapacağını, bu uğurda canını ortaya koyacağını düşünüyorum. Mansur Yavaş'ın ülkücü kökenden geldiğini bilerek bu cümleleri yazıyorum.
Not: HDP'li değilim, son yerel seçim hariç HDP'den başka partiye oy vermedim.

  • rastinon  (28.03.20 13:54:46 ~ 13:55:53) 
mansur için sandık görevliliği yaptım, oy verdim ve oyları için çok koştum. seviyorum. cb seçimlerinde de içim yanarak bir umut ince'ye basmıştım, çoğu tanıdığım da bunu yaptı. tşk.


  • snape i başından beri tanırım  (28.03.20 13:58:56) 
Kurt dusmani olmayan herkes erdogan karsisinda oy alir. mansur da soylemini ve aksiyonunu ona gore yaparsa o da alir.


  • hewit  (28.03.20 14:20:31) 
Hdp’lilerin hizmetten önce farklı problemleri var ona göre davranıyorlar bence. Ona bakarsan diyarbakır veya hdp’nin aldığı başka şehirlerde de akp’li bi adaya oy verseler şehirlerine daha çok yatırım yapılacak ama kimse bunu sallamıyor, öncelikleri farklı.


  • ekaterina  (28.03.20 14:22:29) 
HDPli olmakla HDP seçmeni olmak kastediliyorsa, bir daha genel seçim olması ve haydutbaşını indirecek kurumsal gücün mevcut olması ön şartıyla evet seve seve oy veririm. (Partili olmakla bir partinin seçmeni olmayı farklı görüyorum.)

Bu haydutlardan kurtulmak için ekmek için Ekmeleddin'e ve İnce'ye oy verdim, sandık görevlisi oldum, anayasa değişikliklerini orta yaş ve üzerine anlatmak için bir sürü iş yaptım. Bunların yanında Yavaş'a oy vermek için hesap kitap yapmama bile gerek olmaz.

Bu arada, son zamanlarda Mansur Yavaş'ın icraatlarından Aydın Selcen, İrfan Aktan ve Ümit Kıvanç gibi "kürtçü" diye bilinen isimlerin retweetleri sayesinde haberdar oluyorum. Bence bu benim gibi stratejik ve tepki oyu verenlere göre daha anlamlı bir göstege.
  • bruce mclaren  (28.03.20 15:03:48) 
Eskiden olsa kesin vermem derdim. Ancak şu süreçte adam bütün Türkiye ye sosyal belediyecilik dersi veriyor. Yaptıkları gerçekten takdiri hakkediyor. Ancak oy verme konusunu 40 defa düşünürüm ve 39 unda oy vermem muhtemelen.


  • ciagra  (28.03.20 19:09:49) 
  • afordismansalihinis  (11.04.20 12:16:54) 
[]

Nasıl Fransızca öğrendiniz?

Sb

Kaynak, motivasyon edinme, ilerleme konuları da dahil her türlü örnek ve tavsiyeye açığım.


 
izmir fransız kültür merkezi


  • karsiyakaliyiz  (27.03.20 14:19:23) 
Üniversitede.
Reddit’te bir sürü subreddit var. Çeviri / fransa / kanada üzerine... Oralarda muhakkak ilgini çekecek bir şeyler vardır.
Hangi seviye için kaynak bu arada?
  • irene  (27.03.20 14:28:55) 
[]

Candida’ya karşı probiyotik takviyesi

Tavsiyeniz var mı?




 
Nbl - gynobiotic


  • hindistan cevizi  (22.03.20 16:09:46) 
NT oldukça faydalı ama sadece probiyotik hap yetersiz kalır. bunun yanında uygun probiyotikten mayalanmış ev yoğurdu çok işe yarıyor. ayrıca probiyotiklerin tutunabileceği ve gelişebileceği prebiyotik gıdalar ve lifli sebzeler tüketmeniz de çok önemli.

candida sorununuz olduğuna nasıl karar verdiniz bilmiyorum ama eğer bunu internetteki testlere bakarak yaptıysanız yanıltıcı olur. candida türleri normal florada zaten bulunan ama fazla çoğalmayan bakteriler. fakat florada bozulma olduğunda fırsatçılık yaparak aşırı çoğalıyorlar.

bir enfeksiyon uzmanı yardımıyla ilerlemeniz çok daha mantıklı olur. candida türleri 1 hafta arayla alınan 2 doz antifungal ile yok edilebiliyor.
  • orpheus  (22.03.20 18:17:19 ~ 19:26:15) 
probiyotik hapın içeriği ile yoğurt yapın.
buz küplerine koyun.
sonra o buz küplerini maya olarak kullanıp yoğurt yapın.
çok daha ucuza geliyor ve daha fazla bakteri alıyorsunuz.
  • aslindasorunumpsikolojik  (22.03.20 20:11:00) 
[]

Çin koronayı nasıl yendi veya yendi mi?

Cidden kafam almıyor bu söylentiyi. Korona için tahsis ettikleri son hastaneyi de kapatmışlar, maskeleri çıkarmışlar falan bunları duyup görüyoruz ama hastalık orada tamamen yok mu oldu?
Canlı hayvan pazarlarından çıkmamış mıydı bu? Pazarlar tamamen kapatıldı mı? Test edilmemiş birinde varsa yarın yine aynı şekilde başlamayacak mı? İlaç mı buldular yoksa yendikleri falan yok da güçlü çin imajı için mi?

Korona meselesi ve çin’deki hijyensizlik kaygı yaptığı için takip etmiyordum o yüzden genel söylentiler dışında pek bir bilgim yok. Yorum yapacaklar herkesin her şeyi bildiği varsayıp enerji düşürücü üslup kullanmazlarsa sevinirim.

 
Konuya hakim değilim ama mantık yürütüyorum; ölen öldü kalan kaldı, ölmeyenler hastalığı atlattılar.

Bitti gitti demek ki, ama çok ciddi karantina uyguladılar, insanların kapılarına tahtalar çivilediler bazı yerlerde.

Yeni insanlara bulaştırmayınca, bulaşanlardan da ölenler öldü kalanlar kalınca atlatılmış oldu zor süreç sanırım.
  • John Bloor  (19.03.20 10:05:44) 
çok sıkı tecritler uygulandı. sokağa çıkma yasağı, koca bir şehrin karantinaya alınması. sokaktaki insanların hepsinin ateşlerinin ölçülmesi ve ateş çıkması durumunda çocuğuna mama almak için dahi dışarı çıkmışsa bile anında karantinaya ayrılması, hatta bazı evlerde içeride hasta olduğu tespit edilince kapının dışarıdan mühürlenmesi, içeriden açılamayacak şekilde.

böylelikle hastalığın yayılımı durduruldu, hasta olan herkes içeriye kapatıldı. dışarıda da hastalık giderek azaldı ve kontrol altına alındı.


çin zaten çok totaliter bir devlet, bireysel özgürlükler oldukça kısıtlıydı. bu önlemleri hayata geçirmek çok da zor olmadı. böylelikle yayılım bir şekilde kontrol altına alındı.

şu an çin avrupa'nın birçok ülkesinden gelen uçuşları falan iptal etti, ülkeye kontrolsüz bir biçimde corona tekrar yayılmasın diye.

elbette hastalar var, ölecek olanlar veya iyileşecek olanlar. ama hepsi karantinada, yeni vaka sayısı sıfıra dayandı.
  • reanarchy  (19.03.20 10:25:41) 
Hayır hastalık Çin'de tamamen yok olmadı. Çin'de hala hasta insanlar var. Ama çok iyi bir karantina düzeni yönettiler. Yani hasta ve sağlıklı kişileri ayırdılar. Hastalığı yeni kaoan insan sayısı neredeyse yok düzeyinde. Ek olarak hastalığın başladığı Wuhan eyaletinde çok sıkı önlemler alındı, eyaletin belli noktları hayalet şehir gibi. Çin karantina sırasında vatandaşlarının evlerine yemek götürdü. Yurtlarda kalan öğrencilere gıda desteği yaptı. Yani elinden geldikçe insanların dışarı çıkmaması için uğraştı. Hastalığın Wuhan gibi yayılmadığı noktalarda bile vatandaşlarına dışarı çıkmamaları konusunda sınırlandırdı. Evden dışarı adım atan herkesin ateşini ölçtüler, maske dağıttılar. Hastalık sürecine kötü başladılar, ama devamını iyi getirdiler.

"Canlı hayvan pazarlarından çıkmamış mıydı bu?" Böyle söyleniyor. Ama bu virüs son 20 yıldır Dünya'da. Bu 20 sene boyunca ortaya çıkan iki-üç Coronavirus ailesinden virüs var. Bizim şimdi uğraştığımız yenisi.

"Pazarlar tamamen kapatıldı mı?" Evet, kapatıldı. Canlı hayvan pazarları kapatıldı. Bunu dışında Türkiye'ye dahil birçok ülke Çin'den et satın almayı durdurdu.

"Test edilmemiş birinde varsa yarın yine aynı şekilde başlamayacak mı?" Çin, Kore dışında sıkı şekilde karantina önlemleri almayanlar için süreç, tedavi bulunana kadar sürekli hasta insan sayısı artacak. Ama bu süreç bittikten bir iki sene sonra da hastalığı yine duyacağız. Domuz-kuş gribi gibi düşün, bitmedi. Bugün bile domuz-kuş gribi olanları duyuyoruz/görüyoruz. Ama tedavisi var artık, bu yüzden pek önemsemiyoruz.

"İlaç mı buldular yoksa yendikleri falan yok da güçlü çin imajı için mi?" Virüs için aşı-ilaç geliştirmeleri sürüyor. Ama 'kesin' aşısı ve ilacı var diyemeyiz. İlacı bulup piyasaya sürmek kolay değil. Ne yazıkki resmi prosedürler uzun.

Hastalığın Çin'de Aralık 2019'da ortaya çıktığı haber olmuştu. Tüm Dünya Aralık 2019'da bu hastalıktan haberdar oldu. Ama Çin'de hastalığın Aralık 2019 öncesinde devlet tarafından bilindiğine, saklandığına dair iddialar var. Hastalıkla ilgili haber yapan gazetecilerin tehdit edildiği biliniyor.

Güney Kore ise tüm süreci baştan sona en iyi yöneten ülke diyebiliriz. Hasta sayısındaki anlık sayı değişikliğini vatandaşlarının telefonlarına sms bile gönderdi. Herkese maske, yüz koruyucu şapkalar dağıttı.
  • GoodMorningTeacher  (19.03.20 10:27:32) 
En son tecrit için şüpheli apartman ve evlerin dış kapıları kaynakla açılamayacak duruma getiriliyordu. (Tlc kanalındaki belgeselde görmüştüm). Bildiğiniz şüpheli olanlar direkt karantinaya alınıyor, suçlu/mahkum muamelesi görüyor.


  • neysene  (19.03.20 11:10:42) 
özetle hastalığın yayılma hızını muazzam derecede yavaşlattılar.


  • duster  (19.03.20 11:30:51) 
New cases:34 yazıyor www.worldometers.info
Buradan bitmediğini anlayabiliriz sanırım.

  • megalomaniac  (19.03.20 12:59:07) 
Öyle yok tutuklama, yok öldürme, kapalı kutuya koyma falan hikâyelerine inanmadan bakındım ve aşağıdaki belgeseli öneririm. Fransız bir kanal bu ve Pekin'deki karantinayı anlatıyor. Ayrıca çin'de aktif vaka sayısı dun itibariyle dünyada 8. Sıradaydı. İyilesenlerin sayısı yeni hastalardan fazla olduğu sürece perfetto diyebiliriz ki bence (eğer veriler dogruysa) çin bence bu işin üstesinden karantina ile geldi: youtu.be


  • prole  (19.03.20 14:07:13) 
Hepinize çok teşekkür ederim.
@GoodMorningTeacher okuyan herkes adına teşekkür ederim.

  • le jeune turc  (19.03.20 20:45:29) 
[]

Avrupa’da hiç aktar (attar) gördünüz mü?

Defne yaprağı, kekik, efendime söyleyeyim melisa çayı tarzı ürünleri Avrupa’da nasıl temin edebiliriz?

Ovropo dödüğün goco kuto yov diyecekler uğramazsa sevinirim.


 
Marketlerde baharat reyonunda oluyor saydıklarınızın hepsi. Melisa da çaylar arasında vardır. Ben buradaki gibi açık satan aktara pek rastlamadım ama tüm baharatlar mevcut, en kötü Türk bakkalları var.


  • whoosie  (16.03.20 11:34:25) 
Goco kuto?

Kekik ve defne baharat reyonunda vardır.

Çaylar da, haliyle çay reyonundadır.

Bir bakın isterseniz?
  • hooiken  (16.03.20 11:40:08) 
Asian ve Middle Eastern market'larda olur genelde hepsi. Hic sorun yasamadik bunlari bulup almakta.


  • crown  (16.03.20 12:06:20) 
Defne tohumu yerine defne yaprağı yazınca direkt çay odaklı sormuşum gibi olmuş.

Goco kuto: goca kıta
  • le jeune turc  (16.03.20 12:33:52) 
Berlin'de gördüm de Berlin ne kadar sayılır bilemem :D


  • nuka cola  (16.03.20 12:56:04) 
Tam aktar gibi değil (açık satmazlar mesela) ama Almanya'da bio storelarda aradığım pek çok şeyi bulabiliyorum. Ama her şeyi değil.


  • SiyamkedisiZorro  (16.03.20 14:15:02) 
Aktar gibi acik satan yerler genelde herbalist filan diye geciyor ya da kräuterdrogerie vs.

Onun disidns dogal urunler satan marketlerde ya da turk marketlerinde bulunur. Buyuk supermarketlerde de bulunur.
  • kuehles blondes  (16.03.20 16:41:11) 
[]

Bir kelimenin diğer dünya dillerindeki anlamları

nı listeleyen bir site var mı?

Örnek veriyorum “taco” kelimesi.

İsp. ayı
İt. melek
Fr. böbrek
İng. vajina

Tarzında önümüze liste döken bir site şöyle

 
  • kaptan memo  (10.03.20 21:53:52) 
[]

Ticaret, pazarlama, müşteri psikolojisi

Başlıktaki konularda bilgi sahibi olmak istiyorum. Hatta öyle çok istiyorum ki merakımdan bir haftadır işportacılık yapıyorum. İnsanları gözlemlemek ve onları sınamak çok zevk veriyor.

Kendi gözlemlerime göre bir kişi durup satılan ürünle ilgilendi mi başkaları da durup bakmaya, fiyat sormaya aşırı meyilli oluyor. Siftah yapamadığım bir günde hangisini alacağını seçemeyip 10 dakika oyalanan bir müşteri sayesinde kendisi hariç 3 kişiye satış yapmıştım.

Çığırtkanlık yapmıyorum ama işe yaradığını düşünüyorum. İnsanları yormamak için hâlâ yapmıyorum ama kibar yollu alternatifleri var da beni uyandırırsanız çok memnun olurum.

Vakti, keyfi olup ticaretten anlayanlar için tüyoların ve okunması gereken yazıların, kitapların paylaşıldığı bir duyuru olsun mu bu? Teşekkür ederim şimdiden.

 
Sattığın malla bilinir ol (ben bileyim ki tırnak makası lazımsa bu tezgahta vardır, örnek tabii ki) ne sattığına bağlı olarak elbette çığır (kitap kabııııı, kitap kabııı diye bağırılmaz) . Deli hava olayı olmadığı sürece orada ol , ol ki ben hayal kırıklığına bir sefer uğrarım. İzmir'deyim midyecim kokoreççim bellidir, milyoncu erdoğan abim bile bellidir otomatikman giderim ayaklarına. Çok salaş ve hırpani olma , takım elbise sinekkaydı traş değil ama at hırsızı gibi olma. Kadınlar erkeklerden daha fazla tezgahtan alışveriş yapar, hele ki tekstil ürünüyse. Basit ucuz , hap yap para kap ürünler tercih et.


  • synax  (09.03.20 18:25:01) 
Güveneceğiz kadar banko satan malın varsa ve ürünlerin hakkında en önemli bir kaç cümleyi kuracak kadar iletişimin varsa başka şeye gerek yok. 17 yaşımda işportayla başladım ticarete. Malına güvenmenin rahatlığı o gün de vardı bugün de var. Zamanla öğrendiğim en önemli şeyse; müşterinin ne almak istediğimde ilgili bir fikri yok. Onu ikna edecek olan sensin. Bunu da çok az cümleyle ve güçlü şekilde yapmalısın. O yüzden arkadaşlarım elemanlarım hep söyler; senin işyerine gelen birinin boş çıkma ihtimali yok, ama bir parça alıp çıkma ihtimali de yok. İlla kendi seçtiği bir şeyi alacaksa yanında benim önerdiğim şeyi de alıyor. Bundan rahatsız olacak müşteriyi de daha kapıdan girdiği an zaten gözünden anlarım ve kendi haline bırakırım.o da zaten hiçbir şey almaz.


  • deer hunter  (09.03.20 18:53:26) 
[]

Bir üniversite yolunda işporta tezgahında satılabilecek şeyler?

Neler olabilir? Aslında elimde kitap kılıfları var Kapax’ın, onları satıyorum. Bunun yanında geçerken öğrencileri duraklatacak ve tezgahın başında durmalarını sağlayacak ne tarz ürünlerim olmalı?




 
Telefon kapları, kulaklık, bez çanta, sweet.


  • you and me in paradise  (06.03.20 11:06:29) 
kırtasiye ürünleri. kalem, not defteri vs.


  • mutantking  (06.03.20 11:10:11) 
Ne tarz kalemler mesela? Bahisçilerin tükenmez kalemi mi yoksa siyah tükenmez kalem mi mesela? :))


  • le jeune turc  (06.03.20 11:11:51) 
maske


  • debian  (06.03.20 12:12:39) 
renkli mekli, cicekli bocekli, kirtasiye duskunu kizlara yonelik kalemler bence. oyle sekilli postitler falan var aliexpreste, o tarz seyler de olabilir.


  • the end of time  (06.03.20 12:20:46) 
anahtarlik da olur ama orjinal olmali, miniso'da satilan seyler tarzinda. oyle seylere bakardim ben muhtemelen de alirdim.


  • the end of time  (06.03.20 13:46:06) 
sigara tablası, çakmak, prezervatf, iskambil kağıdı...


  • sinek kral  (06.03.20 17:06:34) 
[]

Karşıyaka’da işporta

Ticarete atılmak istiyorum. Elimde 80 adet 20 liraya satmayı düşündüğüm bir kırtasiye malzemesi mevcut. Ticareti öğrenmek istiyorum. Dün Alsancak’taki bir ikinci el ve hediyelik eşya fuarında çok az satabildim. Alanlar hep gençlerdi. Gençlerin çok olduğu yer de çarşı. Burada Zabıta mallarıma hemen çöker mi? Saat kaçta çıkmalıyım? Pazarların dışında kurmak mantıklı mı? Pazarcılar veya zabıtalar yönünden güvenli mi? Evde boş boş oturmaktansa ticaret öğrenmek istiyorum.




 
ticaret bence böyle ögrenilmez.

direkt ticaret yapan birinden ögrenmeniz lazim. dogrusu yanlisi ile siz tartip kendi sisteminizi olusturacaksiniz.

80 ürünle ticaret ögrenmek zor bence.
  • duygusuzromantik  (01.03.20 19:30:45) 
Eğer ürünleriniz üniversite gençliğine yönelik ise üniversite civarında tezgah açın. lise ortaokul diye gider. Pazartesi tezgah açın hafta başı harçlık olan gün, cumaya nazaran daha fazla paraları olur. Çıraklık ya usta yanında yada böyle bodoslama atlanılarak yapılır. Zabıtaya karşı önlem olarak bütün malınızı tezgaha yığmayın mutlaka zulanız olsun satıldıkça peyderpey tezgaha getirin ki baskında hepsi uçmasın. Suya girmeden yüzme öğrenilmez , dalın. Hayırlı işler bu arada :)


  • synax  (01.03.20 20:21:08) 
zebramo gibi online 2.el satış yerlerinede koy.


  • kararsızataletfilozofu  (01.03.20 21:27:39) 
@synax çok teşekkür ederim hocam.

Zabıta yakalayınca nasıl bir işlem uyguluyor? Sicile işleniyor mu, para cezası ağır mı başına gelmiş olan var mı?
  • le jeune turc  (02.03.20 12:49:45) 
[]

Ehliyet alma süreci

Merhaba,

Ehliyet almak istiyorum. 26, e.

Araba kullanmayı bilmiyorum. Aslında 13-14 yaşlarında köye gittiğimizde boş ve düz alanlarda babam araba sürmeyi öğretirdi. İyi de kullanırdım ama bilmiyorum diyelim biz.

Beni ilgilendiren bürokrasi işlerini araştırma fobim var. Açıp okuyamıyorum ruhum çok fena daralıyor. O yüzden size soruyorum.

En yakın zamanda kursa başlasam ne kadar süre içinde ehliyet sahibi olabilirim?

 
2 ay, eğer kurs hemen şuansa. kursa başladıktan sonra 2 ay olarak düşünebilirsin.


  • belkider  (14.10.18 15:44:29) 
en yakın kursa gitsen onlar anlatır zaten ne zaman sınav var ne zaman kurs başlar vs. senin aşırı araştırmana gerek yok, her şeyi kurs organize ediyor.


  • nilmiye  (14.10.18 15:47:22) 
O kadar araştırma yapılacak bürokratik işler değil bunlar yahu.

Kursa kayıt yaptırdıktan 1 ya da 1,5 ay kadar sonra E-Sınava girersin.
Sonuç o gün öğreniliyor.
Geçtiğin takdirde direksiyon derslerin başlar.
Derslerin bitince direksiyon sınavına girersin.
1 haftaya kadar sertifikanı alırsın.

Bütün masraflar dahil 2400 liraya gelir İstanbuldaysan.
Kurs önerisi için mesaj atabilirsin.
  • mutekebbir  (14.10.18 16:22:30) 
Yorumlar için çok teşekkür ederim. İzmir'deyim. Karşıyaka civarı kurs tavsiyeleriniz var ise alırım.


  • le jeune turc  (14.10.18 16:43:57) 
Kursa 800 liradan fazla verme pazarlık yap.


  • goodman  (14.10.18 17:58:26) 
[]

Kardeşimin gastronomi okuması ve tavsiyeleriniz

Kız kardeşim Afyon’da gastronomi okuyor. Düz lise çıkışlı ve mutfak geçmişi yok, ancak yaptığı yemekleri güzel yapar. Mutfak derslerinin öğretici olmamasından yakınıyor ve meslek lisesi çıkışlı arkadaşlarının gerisinde olması moralini bozuyor.

Gordon Ramsay, Vedat Milor gibi kimleri takip etmeli, neler yapmalı? Önümüzdeki yaz stajını nasıl bir yerde yapmalı, ne tarz kurslara katılmalı dersiniz?


 
Merhaba,

Öncelikle devlet üniversitelerinin bu bölümlerde handikaplı olduğunu belirtmekle başlamak isterim. Maalesef hem malzeme ekipman hem de eğitici açısından devlet üniversiteleri vakıf üniversitelerinin bir hayli gerisinde. Kardeşinizin üniversitesini bilmiyorum ama, bir çok üniversitenin mutfağının bile olmadığı söyleniyor/biliniyor. İş böyle olunca ister istemez memnun etmiyor. Ancak, niteliğe bakılmadan bölümler açılmaya maalesef devam ediliyor.
İşin eleştirisini bir yana bırakırsak, kardeşinizin kendini geliştirme isteği güzel. Tebrik ediyorum. Bir çok öğrenci halinden memnun ve diploma peşinde yalnızca. Eğitim ne kadar iyi/kötü olsa da, iş öğrencinin çabasında bitiyor zaten. Özellikle bir isim vermeye gerek yok, aklınıza gelen tüm bloglar, şefler, eleştirmenler mutlaka bir şey katacaktır. Herkesin tekniği, tasarımı ve bakış açısı farklı. Sadece mümkün oldukça yabancı şefleri ve hesapları takip etmesini öneriyorum. Instagram ve youtube inanılmaz içerikle dolu. Türkçe'den uzak durun, muhtelemen kaliteli içeriğe ulaşırsınız. Tabi ki TR'de de kaliteli içerik üretenler var, ama çok sınırlı.

Staj konusuna gelirsek, bu konuda kendine en çok katacağı şey staj. Öğrenciler genellikle para ve konaklama verdikleri için, güneyde bulunan her şey dahil konseptli otelleri tercih ediyorlar. Bence bu noktadan uzak durmalısınız. İstanbul'da iyi restoranlar, ya da maaş / konaklama vermeyen iyi oteller var. Biraz para harcanıyor staj süresince ama, kendinize yatırım olarak görmekte fayda var. Onun dışında biraz zorlar ve araştırırsanız, Avrupa'nın bir çok kentinde staj ayarlayabilirsiniz. Erasmus Stajı mükemmel bir fırsat.
Aklınıza takılan başka sorular olursa benimle iletişime geçebilirsiniz.
  • tss  (01.10.18 21:16:16) 
işin göbeğinden birisi olarak çaba göstermezse yüksek ihtimal okuldan sektörden bihaber mezun olacak.
The professional chef e-book satin alıp çevirmeli.
Larousse Gastronomique edinmeli.
Staj döneminde iyi restoranları bulsun ve kazanacağı düşük meblağları karşılayın iş öğrenebileceği bir yerde çalışsın.
Turizm Listelerinin mutfak kitapları internette var bulup okusun.
Okuyarak teknik zor öğrenilir aylık demo bütçesi yapın birlikte örneğin her ay 300 liralık malzeme, ekpiman vs. edinip deneme yapsın.
Plating için instagram, shutter stock, chefstalk vs. takip etsin.
Gıda teknolojisi kitapları edinip iyice kavrasın.
Bir mevsim defteri edinip her hafta pazara giderek ürünlerin mevsimlerini öğrensin.
Her hafta pazardan bilmediği bir ürün alıp öğrenerek işlesin.
Son olarak elinizden geldiğince iyi restoranlara yemek yemek için götürün.
Bu iş önce görerek sonra okuyarak sonra da defalarca uygulayarak oturuyor.
Meslek hayatını değiştirebilecek tavsiyeler yazdım.
Istikrarlı yaparsa inanılmaz fayda görecek ve heveslenecek.
Çıt kırıldım olmamalı mutfakta diğer personele buna da bulaşılmaz havası verirse rahat çalışır ama bu yerin kalitesine göre değişir.
  • yasasin yemek yemek  (01.10.18 21:48:42 ~ 21:54:55) 
[]

Böbrek taşı düşürme tavsiyeleriniz?

Merhaba,

Bir arladaşımda 2mm’lik böbrek taşı var ve amelİyatsız bir şekilde kurtulması lazım. Doktor ameliyat lazım diyormuş ancak arkadaşım komiserliğe başvuracak. Ameliyat olursa problem olurmuş.

Tavsiyeleriniz çok değerli.

 
özeldemi muayene oldu. daha 2 hafta önce 8mm +5mm düşürdüm ,böbrektede 5mm var . Özele gittim önce önce yoldakileri düşürmeye çalış düşmezse ameliyat şart sonra böbrekteki ameliyat filan dedi. Sonra devlet hastanesine gittim o arada yoldakiler düştü . Böbrekte var dedim 8mm düştüyse diğerlerini düşürürsün 1 ay sonra kontrole gel dedi bakmadı bile :) ameliyat filanda demedi.

bol su ve o verdikleri düşmeye yarayan haplar baya işe yarıyor. Hastaneye gittiğine göre vermişlerdir hap.
Avakado yaprağı çayı baya öneriyolar. (tadını beğenmedim ama içtim işe yaramış olabilir)
  • bnmzz  (20.09.18 08:53:19) 
başka doktora da görünsün. kendim de dahil çok daha büyük taşlar düşüren bir sürü insan var çevremde. sonuçta uzman değiliz, eğer sıradışı bir durum yoksa 2mm için ameliyat gereksiz.


  • lazpalle  (20.09.18 08:58:37 ~ 08:58:52) 
7mmlik taş düşürdüm.
Öncelikle bol bol su. Koşmak.
Gilaburu suyu, aktarlarda satılıyor.

Ve bol su yine.

Geçmiş olsun.
  • purplee  (20.09.18 08:59:29) 
Gilaburu +1


  • brkylmz  (20.09.18 09:01:25) 
Bende de vardı. Bol bol su, bira, koşu ve küvette sıcak su banyo combosuyla düşürmüştüm.


  • old possum  (20.09.18 09:05:51) 
nerdeyse her yıl taş problemi yaşan bir baba-oğul akrabamız vardı. en son karpuzun yeşil kabuğu ile yenen kısmı arasındaki beyaz yerini yemeye başladılar nerden duydularsa. o zamandan beri taş problemleri kalmadı.


  • yemrem  (20.09.18 09:09:43) 
2 mmlik taş için ameliyat da ilk defa duyuyorum. çok daha büyüklerini bile kırıyolar ya da düşürüyolar. kardeşimde de sanıyorum bu büyüklükte bi taş vardı, doktor bi şekilde düşer dedi.

gilaburuyu annem için araştırmıştım. herkes memnun kalmış ama annem de pek işe yaramadı. direkt suyunu almak yerine meyvesini alıp kendiniz kaynatırsanız daha faydalı olur diye düşünüyorum.
  • elorelia  (20.09.18 09:15:49) 
Eşkina taşı deneyin kullananlar faydasını gördüğünü söylüyor. Taş olarak kullanın ama toz olanından değil.


  • FAtE  (20.09.18 09:37:33) 
bir kaç defa taş düşürmüş birisi olarak (en ufağı 5mm) hiç ameliyat olmadım.
taşın nerede olduğu, ne zamandır orada olduğu gibi şeyler önemli.
atıyorum taş kanalı tıkamıştır ve böbreklere zarar veriyordur o zaman amelyat gerekebilir ama 2 mm'lik taş bunu yapar mı bilemedim?

dediğim gibi uzmanlığım sadece hasta olarak.
farklı bir doktora da muhakkak gidin.
  • teritori  (20.09.18 09:41:17) 
roller coaster'a binsin
onedio.com

çeşitli şeyler var internette; maydanoz suyu, mısır püskülü suyu vssvs. bunlar herkeste çalışmayan yöntemler. çok inanıp da vücuduna fazla fazla sokmasın bu sıvıları.

taş kırdırma seansını deneyin. fakat 4 ten fazla seansta kırılmıyorsa zorlamayın, böbreğe zarar verebilir.
  • kablelvuku  (20.09.18 10:19:35) 
Hepinize tavsiyeleriniz için çok teşekkür ederiz. Taş böbrek kanalındaymış ve böbrekte şişme yapmış. Sanırım taşı o yüzden kıramıyorlarnış. Bir de leğen kemiği hizasındaymış şok vuramıyorlarmış. Bu bilgiyi de paylaşmamı rica etti arkadaşım.


  • le jeune turc  (20.09.18 11:30:26) 
10 gun sanci cekmistim. Avokado yapragi ve misir puskulu kaynatip taze taze ictim. 2. gune kalmadan dusurdum.


  • dedim ben sana  (20.09.18 11:55:45) 
Rowatinex'i deneyin, çok işe yarıyor. Bir de bol bol su tabii.


  • agluna  (20.09.18 13:45:34) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.