Ekşi Duyuru

çelikler sağlam oluyor rengi uyarsa bijıteriden bakabilirsiniz

bir cok sebebi olabilir. aklima ilk gelen. profili kaldirip tekrar yukleyin.

evinizde outlookun kullandığı portları kullanan başka bir cihaz var ise bu sorun olabilir. yanlış hatırlamıyorsam 110 pop3 portu ve 140 da imap portuydu. veya bu portlar trafiğe kapatılmış olabilir. evdeki wifi a bağlanırken ortak ağ olarak seçtiyseniz windows güvenlik önlemi olarak da maillere erişim vermiyor olabilir. linkteki adımları uygulayarak özel ağa çevirebilirsiniz. support.microsoft.com

ağdaki bütün cihazların kullandığı portları taramak için advanced port scanner programını kullanabilirsiniz. tarama bittikten sonra açık olan cihazlara tıklayarak kullanımdaki portlarını görebilirsiniz. program ücretsizdir. www.advanced-port-scanner.com

Metod bulamaz ve maillleri tek tek gondermek zorunda kalirsan diye yaziyorum: Gunluk mail gonderme limiti var. Limitin uzerinde mail gonderirsen mail adresin blocklaniyor. 1 saatte 300 mail gonderme. Hangi maili kullaniyorsun bilmiyorum ama bu limiti arastir.

Denizi soğuk olsa da deniz kenari daire her Zaman prim yapar. Daire 16 yaşında yazsalar da sanki eski bir daire ama tadilat yapmışlar gibi. İyice araştırın

sweat lazım kesin net. yani çadıra gidiliyorsa kalın alt üst kesin alınmalı düşünmem bile kalın bişey almamayı

Tulumun da var mı? Hava 20 derece gözüküyor ama rüzgar hep olur o taraflarda, gece üşütür. Ateş yakma imkanın olmayacaksa mont da olur, içlik de. Rüzgar demişken çadırı iyi sabitle, polleri yumuşak zemine çakmamaya çalış. Toprağa kolay giriyorsa kolay çıkar, mümkünse ekstra iplerle vs. bir ağaca, kayaya sabitle çadırını.

Tek olacaksan nereye gittiğini, mümkünse tam konumunu eşe/dosta ilet. Kendini korumak için de bir şeyler olsun yanında. Dört ayaklılardan çok iki ayaklılar daha tehlikeli.

%3

yıllık %3 mü aylık mı?

puhuya benzettim.
www.youtube.com

Bence kirmizi olan daha iyi. Gecen aygazda calisan bi arkadasin storysinde de gordum bunlardan

peder bey canavar gibi ürün almış, benim bile alasım geldi. görünüşü çok güzel, taşıması çok daha pratik duruyor ve dekoratif. anladığım kadarıyla kapağı çıkıp bir de sunum tahtası gibi de kullanılabiliyor. cidden güzel ürün almış.

vaillant falan iyi diyolar kombide

bosch ya da buderus iyidir,alman.

Bence de işi kombi olan bir markadan alın +1

Ferroli
Buderus
Demirdöküm

vs vs

Bosch da iyidir, diğerleri de. Senelerce kullandım, birden farklı model ve ev için.

Tam Yoğuşmalı alın, hem daha sessiz olur. Hem de az doğalgazla çok ısınırsınız.

Montajı kesinlikle yetkili servis yapsın (bedeli mukabili).

en kotu durumda bile kdv alirlar sadece 18% eklenir diye biliyorum, ama musteri hizmetlerine sormaniz en dogrusu olur.

150 euro altındaysa sıkıntı olmuyor, ben almıştım bu şekidle geçen yıl.

Nike'ın kendi sitesinden 1 milyon defa alışveriş yaptım sanırım ekstra para istenmedi hiç, alışveriş sonunda ne istendiyse onu yatırıyorsun bitiyor olay.

-modemi kapat açabilirsin.
-profili silip tekrar yükleyebilirsin.

Türkcel altyapısı ise yandexi engelliyor olabilir.
Mail sunucunuz hangisi VS bilmek lazım.

Yüklemelik bişey yok emulatörler standalone bi klasörün içinde kendi kendilerine çalışan yazılımlar genelde ePSXe falan minnacık yazılımlar.

Ps1 Online Emulator diye aratırsanız mutlaka vardır browser'dan oynatan siteler de onlar da bulut değil aslında rom'u ve emulator'ü indirip sizin bilgisayarınızda çalıştırıyor yine.


Ha siz ps3 emülasyonundan bahsediyorsunuz sanırım o iş yaş. Daha yeni yeni bişeyler yapılıyor ps3 ile ilgili ps2 dahi yeni kendine geldi 1080p upscale ile rahat oynanacak seviyeye geldi. Ps yazınca ps1 den bahsediyorsunuz sandım.

Browser'dan ps2 oynattığını iddia eden siteler var da ps2 oyunları anlık olarak indirmek için epey büyük nasıl performans verirler bilemedim.

Pasta gibi miydi yoksa meringue gibi mi?
Meringue gibiyse meringue with apricot filling vs olabilir.

Ama öyle genel bir ismi olan tatlı değil gibi.

meringue yani beze gibi değil, pasta gibiydi kremalı falan.

O zaman acaba kayısılı kubbe pasta (dome cake)/küre pasta gibi bir şey olabilir.
Bence öyle googleda falan bulacaginiz bir şey değil onlarin kendi yaptığı bir şey olabilir.

Yukarıdan bakınca kayısı dolgulu pudra şekerli donut gibi duruyor.
ama pasta dediğinize göre, bu otele özgü bir şey olabilir.

oteli arayıp sormak en güzeli. tabağa bakınca, açık büfe tatlıda yer alan uydurmasyon tatlılardan da olabilir :)

alttaki icine krema basilmis donuta benziyor.
tabak guzelmis hersey var

Pasaport kayıt hakkınız varsa arkadaşınız cihazı alsın ve size kutu arkasındaki imei numaralarını atsın. Siz de kayıt hakkınız aracılığıyla cihazın kaydını yapın sorun olmaz.

Cihaz ülkeye girdiğinde direk kayıtlı olmuş olur.

bir arkadaşım için yeni yaptım, bir sorun olmadı.

e-devletten yaptım ben de. problem olmaz

Bir sorun olmaz. Bu konuda btk'yi arayip bilgi almistim, 2 gun once bu sekilde ablama telefon alip onun pasaportuna kayit ettirdik. Telefon yeni yilda gidecek turkiye'ye

İhtilaf nerede var anlamadım? Ss’deki ilk paragrafta 365 gün demiş açık açık. O yüzden temmuzdaki girişe binaen kayıt yaptırılabilir.

Hala şüpheniz varsa şöyle söyleyeyim, ben haziran ayında TR'ye giriş yapmış pasaportla kasım ayı sonunda kayıt yaptırdım.

telefonun kullanmaya başkadıktan sonraki süresi 120 gün, sizin pasaport giriş çıkış süresi 1 sene.

ülkeye giriş tarihinden itibaren 1 yıl. kesin bilgi, yayabilirsiniz.

Btk'nın sitesinde açıkça 120 gün içinde yapılmalıdır yoksa iletişime kapatılır yazıyor. ss'teki ilk paragraf kafa karıştırıcı.

@pispinti, kasım ayına kadar telefon kullanılıyor ve aktif miydi?

Hayır ben telefonu kasım ayında aldım zaten. Sorulan sorudaki durumu tecrübe ettim yani.

İyi de edevlette zaten kaydetme hakkın var mı görebiliyorsun

kesin bilgi dedim, çünkü aynı yazıyı gördüm btk'yı aradım; orada yazılan hatalı bilgi cevabını aldım. temmuzdaki girişimle kaydımı yaptım.

hala inanmıyorsanız, kayıt yapmayın. yurtdışı bilet bakın ;)

Eşin haklı. Böyle salak salak nicel araştırma sorusu soruyorlar. Bir felsefe makalesinin yanıtlayamayacağı sorular mesela. Yapmanız gereken orta yollu cevaplar vermek. Veri toplama yöntemi: işte şu konuda araştırma yapan yazarların konuya ilişkin görüşlerini dile getirdikleri eserlerden örnekler vs.

Danışman makaleyi ya hiç okumamış ya da sözelci dergilerin danışmanlarının klasik gıcıklığını sergiliyor.
1) Bu bir derleme (ya da review, gözden geçirme)
3) Dolayısıyla ölçek vs. yok.
2) Falanca anahtar sözcükler kullanılarak filanca veritabanları taranarak elde edilen makaleler incelendi.

Bu durum bana, yıllar önce hiçbir şeyden haberi olmayan bir danışmanın, bize kök söktürüp yayınımızı ucubeye çevirmesini anımsattı. İçim daraldı resmen.

mail adresleri kurulum sırasında IMAP olarak adlandırılmalıdır. POP3 olarak kurarsanız sadece maili ilk alan outlook'a indirilir ve mail serverdan silinir. Bu sebeple diğer bilgisayarlarda göremezsiniz.

yardımcı olması için
www.domainhizmetleri.com

edit: eğer mail sunucunuzda depolama alanı sıkıntınız var ise alanı arttırmayı veya belirli aralıklarla mailleri temizlemeyi deneyebilirsiniz. çünkü alan dolduktan sonra mail alımı sonlanacaktır.

Sizin kullandığınız sistemde mail tüm bilgisayarlara geliyordur, fakat "yeni mail bildirimi" gelmiyordur. Ayrıca biri maili sildiği zaman diğerlerinden siliniyordur.

Tüm bilgisayarlara pop3 olarak mail kurulumu yaparsanız sorununuz çözülür. pop3 de aynı maili farklı bilgisayarlar senkron olmadan kullanabilir.

bravoteam'in söylediğinin tam tersi.

Pop3 olarak kurmanız lazım ve ayarlardan sunucunun bir kopyasını sunucuda bırakı işaretlemeniz lazım.

pop3 olarak kurulum yapılırsa mail o anda açık olan ve bağlantı kurulan ilk outlook'a indirilir. mail serverdan silinir. sonrasında diğer herhangi bir outlook üzerinden indirilemez çünkü serverdan silinmiştir.

soruyu soran maili 3 bilgisayarda da görmek istediğini söyledi

imap kurulumu yapılırsa mail açılsın veya açılmasın 3 bilgisayara da mail serverdaki veriler senkronize edilir. yani bir mail ayrı ayrı 3 bilgisayara da gider.

pop3 kurulumu ile mailin diğer 2 bilgisayarda indirilmesini nasıl sağlayabilir?

pop3 ve imap hakkında açıklama için
www.domainhizmetleri.com

1-mezarcılar fiyat belirleme, onların işi başka.
2-bazı belediyelerin mezar fiyatları vardır. bir çok belediye beleş olarak verir :-)
3-o yerde ikamet etmiyorsanız / doğmamışsanız oraya gömmeyen belediyeler olabiliyor.
4-Ankara Karşıyaka'da 8.000-TL gibi bir ücreti varmış.
*ölmek de çok pahalanmış amk.

ilgili mezarlığın ana binasına gidip gayet alabilirsiniz. eskiden bi senet sepet elle doldurulan kağıt verirlerdi, artık tapu kağıdı gibi geçerliliği olan bir evrak veriyorlar.

antalyada şehir merkezindeki mezarlık gırtlak. artık üstüne defin ediliyor 1. derece akrabalar. alacağınız tek yer uncalı tarafı olacaktır ya da eşiniz nereliyse. gidip görüşmek lazım ama yerine konumuna göre 10binden başlayacağını düşünüyorum. bu devirde iyi bile fiyat vermiş olabilirim.

bence psikolojik destek alın, sonsuza kadar burada yatmam diyerek mezar beğenmeme çok sağlıklı bir durum değil gibi geldi.

Kıvam arttırıyor işte, daha ağdalı oluyor. Biraz da tatlandırıyor, bence güzel olur.

Bizzat denedim bunu. Hafif bir sekerlilik ve kivam katiyor, tavsiye ederim.

Değiştirttiğin kısımdan değil de giderin daha ileri kısmında sorun vardır. Lavabo naftalinlerinden kullanırsan belki çözmez ama kötü kokuyu bastırır.

Lavabo borusunu S şekline getirmelisiniz. L şeklinde olmamalı, sizdeki lavabo borusunun şekli hatalı. Yüzde yüz işe yarıyor. Bununla ilgili youtube videoları var.

Aynı şekilde geçmeyen kokuyu sağlam bir lavabo açıcı ile geçirdim. çare kimyasal.

Juan pablo +1

Sorun 2. Fotondaki çatalda orayı düzeltmen lazım.

Kaplaması içine su işlemiş sunta zaman içinde leş gibi kokar. Su tesisatında bir şey bulamadıysan, dolap suntalarının duvar tarafına ya da birleşim yerlerine bak. Bir su alma ya da şişme var mı diye.

Elinizle o flex boruya şekil verin. O boruyu önce aşağı doğru çekerek iyice uzatın, birbirinin üzerine katlanan kısmı kalmasın, tamamen açılmış olsun. Sonra onu aşağı doğru geniş boyun oluşturacak şekilde kıvırın :
teknikrehber.com

tam "U" şeklinde olmalı.

hatta şuna da dikkat edin:
www.youtube.com

flex boru da iyi değilmiş:
www.youtube.com

Binaların mutfak lavabolarının hepsinin birleştiği ana boru çatıya çıkar. Bu borunun kapağı kapalı ise biriken pisliklere ait kokular bulduğu her delikten sızma yapar. Kendi probleminizi çözemezseniz çatı arasında bu borunun başını bulun. Kapalı ise kapağını açın.

Dreamsandcolours + 1 catidaki boru ucu tikali olabilir. Size tepme yapiyor olabilir koku. Komsulara da sorun koku sorunu var mi diye

belki senelerdir seviyordu ama gizliyordu.
belki biseksüel olduğunu fark etti.

eşcinsel ya da biseksüel olup da evli çoluklu çocuklu bir sürü insan var.

O insan uzun süredir öyledir de yeni yeni söylemeye cesaret ediyordur. Bu hormonal bir şey netflix izleye izleye değişeceğini zannetmiyorum.

Netflix belki biraz cesaret vermiştir en fazla. Onun dışında böyle bir eğilim insan doğasına aykırı bir durum değil.

yeni farketti+1
evli olduğu için daha iyi keşfetmiş olabilir istediği ilişki olmadığını. biseksuel ise ikisini de seviyordur tek sorun evli olması, hoşlamdığı kişi muhtemelen heterodur. ben boyle bir cikmaza girsem baska bir hemcinsle iliski yasardim gizlice, gercekten deneyimledikten sonra esime acilirdim aldatmamisim gibi:/ duyuruyu silersin umarim...

i.redd.it

ahahahaha, 20 yıl önce bu kadar gay içeren filmler/diziler yoktu, e o zamanlar gay'ler, biseksüeller yok muydu? onlar böyle filmler izlemediler nasıl gay oldular o zaman?

en fazla açılmak için biraz cesaretlenmiştir. örnek verdiğin gibi bir sürü insan var gay/biseksüel olan ve bunu herkesten saklamayı başaran. hatta yakın zamanda bir ifşa çıkmıştı sedat peker'den, o adamlarda evli barklı çoluk cocuk sahibi insanlar? onlar da mı netflix izlediler?

Kabinde goturemezsiniz. Kabinde goturmek icin turkiye'den fransa'ya gidip ordan karayoluyla ingiltereye gecmek gerekiyor.

Istanbul'dan direkt ucakla goturmek icin pet kargo gerekiyor aynen onlarin dedigi gibi, burda bi acentayla anlasiyorsunuz - sizin bindiginiz ucagin asagisinda kedi de sizle geliyor, heathrow'da da baska acenta ucaktan aliyor ama basinc vs durumlari sikinti olabiliyormus.

Ucuncu yol da karayoluyla kedileri goturen bazi sirketler var, 3-4gune londra'ya variyorlar ama fransa'dan gitmek varken tercih edilmez

Seçili çözünürlük ya da ekran yenileme hızı yanlış olabilir. Görüntü ayarlarından monitörün desteklediği maksimum çözünürlük seçilmeli. Ekran yenileme hızı ekran kartının ayarlar sayfasına olur. Eğer bunlar çözmüyorsa ekran kartının sürücüsünü kaldırıp bir daha kurmakta fayda var.

@himmet dayı'nın lafının üstüne laf söylenmez bu konularda, ama pc açılırken shift + F11 kombinasyonuydu sanırım, bunlara basarak açılış ekranı seçilip "vga modu ile çalıştır" diyip vga modunda açılmasını deneyebilirsin. Eğer donanımsal bir arıza yoksa burada en düşük vga ayarlarıyla açılır ve sonradan ayarları kurcalarsın.

Ankara'da var evet.

Yatak odasına da alınacaksa ters de dönebilen bir şey olsun.

Dolap kapakları açıkken çarpmayacak çapta olanı almaya dikkat edin. Buna ek olarak vantilatör aktifken ocakta pişen yemek süresi uzayacaktır. Oradan gelecek hava akımı ile ocak ateşi dalgalı yanacaktır bilginiz olsun.

Bazıları ışıksız oluyor, ampul takacak yeri olmuyor. Onlardan olmasın.

riske girme çünkü pegasus parayı asıl bagajdan kazanıyor desem yerdir. thy bile idare etmiyor artık

Bu soruyu ben de geçenlerde sordum net bir cevap alamadım, görevlinin insiyatifinde gibi bir cevap aldım. Geçen hafta kız arkadaşım seyahat ederken kendi de dahil bir çok kişide kabin bagajı + kişisel eşya olduğunu kimseye bişey söylenmediğini söyledi.

Açıkçası saçma bir uyarı. Sonuçta insanların küçük bir çantası olabilir, özellikle kadınların el çantası olabiliyor. Ben de erkek olarak küçük bir çanta taşıyorum yanımda pasaport kulaklık power bank vs. koymak için. Kucakta duran bir eşya sonuçta.

Ben de bu hafta pegasus ile uçacağım için biraz endişe içindeyim açıkçası. Laptopum var, kabin bagajım da sert bavul, cebi yok bişeyi yok güvenlikte çıkartmak gerekiyor. Çantama atıp gidemeyecek miyim yani saçma.

maddi durumunuz yeterliyse ankara tenis kulübü, kavaklıdere tenis kulübü, ankara golf kulübü gibi bir sosyal kulüp üyeliği yapılabilir.

tenis kulübünde illa tenis oynanması şart değil bu arada.
bildiğim kadarıyla briç falan da oynanıyor.
o tarz şeyleri seviyorsa briç öğrenip oynayabilir mesela.
hiçbir şey oynamasa da kulüpteki sosyal çevreye dahil olur, arkadaş edinir.

ya da direkt bir briç kursuna gidebilir, orada çevre edinebilir.

bunun dışında mesela bilardo salonları var.
bar değil yani, bildiğiniz ders alınabilen, bilardo oynanan salonlar.
eğer sevdiği ya da sevebileceği bir şeyse hem ders alabilir, hem gide gele orada tanıdık edinir, oyun oynar.

yaşı nedeniyle aklıma başka bir şey gelmedi, gelirse eklerim.

kitap okuma grupları olabilir, film okuma etkinlikleri eğer bunlara ilgisi varsa.
ankara'da sağlam gruplar var internetten, instagramdan bulabilirsiniz.

kadehci.com bu adresten 15 gün önce bir arkadaş için hediye yaptırmıştım. Fotoğraf ve yazı dahil , fiyatına göre çok güzel bir ürün gelmişti. Tavsiye ederim , kendiniz oluşturabiliyorsunuz. Firma Ankara'da.

Muayene parası ödersin yatış ve diğer işlemler parasız olur bize öyle söylemişti hastane. Siz yine de sorun sigorta şirketinize

Kanserde özel hastane hastanın sigortalılık durumuna göre de hareket edebiliyor.Misal aynı tedaviyi sigortasız hasta poliklinikte koltukta oturarak alırken diğeri yatarak odada alabiliyor.Kazan-kazan yani.Bir de %100 dendiğine bakmayın,herşey belli limitler dahilinde.Kanser gibi uzun süren tedavilerde ,akıllı ilaç vs gibi uygulamalarda sigorta da işe yaramıyor bir noktadan sonra.

güvendiğiniz bir sigortacıyla konuşun detaylı şekilde, bir sürü format var. benim aldığıma yılda bir diş çekimi, diş temizletme vb dahilken başka arkadaşımınkinde dahil değil misal. ödediklerimizde nerdeyse aynı.

bildiğim kadarıyla zaten tcnizi alıp önce hastalık ve ameliyatlarınızı falan kontrol ediyorlar.

Baca fanı yerinden çıkmış sanırım bu fan çarpma sesi, şofbenin üst kısmından bacayı sökün 3 vida tutar fanı kontrol edin yerinden çıkmışsa oturtabilirsiniz

Yeşil papağanlar artık Türkiye ekosisteminde yerli sayılan bir ırk olduğu için yakalayıp satmakta bir sorun olmaz herhalde. Bu esnaf Amazonlardan Latin Amerika'dan çeşit çeşit kuş getiriyorlar ya, o ırklar da kuluçka makinasından mi çıkıyor? Yine bir yerlerde yakalayıp satıyorlar. Ta yurtdışından papağan kaçıranlar da yerel bir kuşu satmakta beis görmez. Bu işin kanunen de bir yaptırım veya yaptırım takibi olsa Ulus halindeki pet shoplardaki güvercinler keklikler orada olmazdı.

Ha bence bir şey çıkmaz ama yine de Haytapla falan görüşün, olmadı fotoğraflarını çekip Twitter'da duyurun, elbet bir şekilde gündeme gelecektir.

petshop başlı başına yanlış bir olgu ama satın alıp doğaya salmak da bir o kadar yanlış. hayvan doğada hayatta kalamayabilir. bundan önemlisi doğanın bir dengesi var. bu ekosistemde yeri olmayan bir hayvanı ekosisteme sokmak zarar verebilir.

hayvan eğer alınması, satılması yasaklı bir hayvan değilse yapacağnız bir şey yok. yani papağanın kafeslenmesi yanlış da kedi, köpek doğru mu? hepsi yanlış. ancak maalesef ülkemizde petshop yasal bir mevzu

avrupalılar arasında facebook bize göre çok çok daha yaygın ve expat olayları dünyanın her yerinde facebook üzerinden dönüyor. bu yüzden facebook'a girip expats in ankara vs. gibi anahtar kelimeleri aratıp gruplara katılıyor ve aktivitelerde yer alıyor ya da kendisi bi şeyler içelim mi vs. gibi aktiviteler önererek kendine arkadaş buluyor basit.

Ankara'da cok yaygin bir expat agi var aslinda.
Internations'i deneyebilir eger sosyal aktivitelere, partilere vs katilmak gibi seyler ilgisini cekiyorsa.
Yabangee daha cok istanbulda isler yapiyor ama onlarin hesaplarini takip ederek olan biten bazi seylerden haberdar olabilir.
Tabii klasik Turkce kursu veya dersi de hayatini biraz kolaylastirir muhtemelen. Haliyle bu kurslara katilan kisiler de yabanci oldugu icin hem arkadaslik ediyorlar hem de sosyal hayatlarini biraz daha kolaylastiran bir beceri ogreniyorlar, mantikli o sebepten.

yukarida bahsedilenlere ek olarak yoga, pilates studyosu gibi yerlere gidebilir. buralar genelde kadin agirlikli yerler oldugu icin arkadas edinmesi daha kolay olabilir.

ama tabi expat gruplari en temel kaynak.

nergiz tarafına bakabilirsin. 2+1'ler genelde o rakamlarda oluyor ve bostanlı'ya yakın.

Tarihin en büyük tuzağı, geeckondu mahallesini dönüştürdüler kutu evler. Şantiyesinde bulundum epey, sokağa atacak paran varsa değerlendir. Konum olarak şehrin çok uzağı ve değersiz bir ilçe Kepez.

Bu evleri satamıyorlar bir türlü sanırım. Gecekonduları yıkıp bu Sur yapıyı yaptılar tamamlanamadı tüm proje. Satılık/kiralık evlerin çoğu gecekondusu olup buradan kendisine daire düşenlerin evleri. Belediye ile sorun yaşadılar, şirketle sorun yaşadılar vs.

Antalyada da Bilmem ne konutları, bilmem ne 5 konakları gibi istanbuldaki gibi devasa şeyler yok veya yaygın değil belki ondan tutmamıştır.

Aidatlarının yüksek olduğunu biliyorum ama bu konu kişiye göre değişiyor sanırım çünkü istanbulda 500 1000 tl aidatlara normal diyorlar galiba. Fakat şu an proje tamamlanamadığı için pek bir hizmette yok. (Normalde projenin tamamında avm okul cami vs gibi şeyler var)


İçinden tramvay geçtiği iddia ediliyor ama içinden değil önünden geçiyor yani sitenin dışından.

Bir de şu aralar sanki denize yakınmış diye devremülk gibi satmaya çalışıyorlar fakat araştırdığımda denize servis kaldıracaklarını gördüm yani tam kandırmaca.

Çevresinde pek bişey yok, cezaevi var, sanayinin bir kısmı var.

Sonuç olarak pek tavsiye etmem, fiyatta çok uygun gelmedi bana.

Başka soru varsa alabilirim.

Yan dairem satılık, 3+1 ebeveyn banyolu falan bahçeli mahçeli süper ev, 950.000 istiyorlar. Ben kiracıyım zamanında 275 e satın almadığım için kafamı taşlara vuruyorum. Konumu da bura ile eşdeğer. Site keşmekeşi, aidatı vs herşeyi ayrı dert. Nerede çokluk..... Antalya çok göç aldı son zamanlarda, ev alma niyetiniz varsa elinizi çabuk tutun. Fiyatlar günlük artıyor.

1 aylık Antalya'lı olarak öncesinde ben de sur yapıyı cazip bulurdum ama gelip görünce o büyü bozuldu.
Şantiye sahası hala orası.

semt iyi fazla üzmez. güneye doğru akdeniz üni, antalya arena stadı, adliye ve konyaaltı sahilleri var. yakınında otogar, hayvanat bahçesi falan var. merkezi bir yer sayılır. denize uzaklığı da çok değil. yani semt iyi dediysem merkezi yerlere uzaklık açısından dedim. yoksa oturmuş bir semt yok, semt kültürü hiç yok, bilinmezlik var. burdan ev alanlar kimler? oturacak mı kiraya mı verecek belli değil. yıllardır inşaat halinde zaten. zamanında kamu çalışanlarına bu evler için ödeyebilecekleri fiyat nedir gibisinden bi anket yapmışlardı. ben de katılmıştım, öncelik tanınacaktı falan. meğerse değer/fiyat araştırmasından ibaretmiş. çevremden alan da olmadı.

lakin bu sur yapı bi önceki belediye başkanı ile sıkı fıkı olan bir oluşum. projelerinde gösterilen örnek fotoğraflardaki o amerikanvari sistemin çoğunu büyükşehir belediyesi üstlenmişti. yani sur yapı sadece binaları dikecek, çevresindeki parkları yürüyüş yollarını vs. belediye yapacaktı. başkan değişince mas gibi ortada kaldılar. şimdiki belediye "ben karışmam, banane" diyor. zaten hala şantiye halinde çoğu kısmı. bitmedi yıllardır.

ayrıca sur yapı bir çok bloku başkaca inşaat firmalarına devretti. yani evi sur yapı'dan almıyorsunuz. o inşaat firmalarının ne durumda olduğunu bilemiyoruz. (yapı denetim borçları vs.) çoğu batık durumda ve vurgun peşindeler. 2+1 için fazla fiyat yazılmış. türkiye geneli artan ev fiyatları diyoruz ya antalya'da durum biraz daha farklı. bildiğimiz artış hızından daha fazla artıyor ev fiyatları. yani artıyor da satılan ev görmedim doğru düzgün. adam 2 ay önce 350-400 olan eve birden 950 bin, 1 milyon fiyat biçiyor.

belirttiğiniz ilandaki foroğraflar da zaten maket fotoğraflar. böyle bir yer yok. çünkü sorunlu burası, biter mi bitmez mi belli değil. yıl sonu teslim demiş. her sene bunu diyorlar zaten.

O çok önemli değil. Kaç gün ayıracağınız daha önemli bir konu. Mardin 3 gün, Urfa 1 gün, Antep 1 gün şeklinde olabilir. Veya Antep yerine Diyarbakır da olabilir.

Mardin için iki gün Mardin'de, bir gün de Midyat + Hasankeyf yapıyorduk biz ama Hasankeyf sular altında kaldı.

Altinizda araba olacak mi? Bence esas soru bu. Olmayacaksa cok gezinmeden sadece urfa ve mardin seklinde 2 gun 2 gun dusuk tempo takilmak mantikli. Butce bahsedilmemis ama direkt sehir merkezinde gorece olarak nezih bir butik otelde kalirdim, yani acimayin otele yatirim yapin. Mesela urfa hilton'un yeri biraz sapa, hem de yeni bir bina oldugu icin atmosferi yok.

urfa gidiş mardin dönüş. urfada açıkçası çok bir şey yok. araç varsa göbeklitepe, halfeti.

Güzergah tamamen düz mü? Çünkü ciddi ağır ve zor ilerleyen bir tür bunlar, yokuş filan çıkamaz sanırım bir anne.

Genelde yazlık ve sayfiye yerlerinde görüyorum, yaşlılar kullanıyor sık sık.

bu 3 tekerlekli bisikletleri kullanması normal bisikletten daha zor. dönüşlerde falan yatmadığı için bisiklet düşme tehlikesi oluyor hep. alışana kadar gerçekten zor. hele arkada ağırlık falan da olunca.

çok gereksiz bir hamle.

Uygun olmaz . Çalınma ihtimali bile var.
İnsanların arasından geçme olasılığı da düşünüldüğünde problem.
En uygunu pazar el arabasıdır. özellikle de yaşlılar için

bu bisiklet özellikle düz ayak sahil kasabalarında çok kullanılır, markete pazara komşuya giderken aheste aheste sürülür, hafif eşya taşınır. gençler bunu pek kullan(a)maz ama ben hiçbir yaşlının bundan düştüğünü görmedim, kullanması da zor falan değil aksine çok rahat. hafif yokuş da kaldırıyor.

annenizin pazara git-gel yapacağı yeri biz bilemeyiz, siz bilirsiniz. kadıncağız torba taşımaktan bezmiş belli ki. düz ayaksa, güvenilir bir yerse, ne bileyim etrafta çok trafik yoksa siz de paralel bir fiyat araştırması yaparak alabilirsiniz bence, bana 4 bin lira biraz fazla geldi.

Normal bir bisiklet 15kg civarıdır. Bu bisiklet en az 40-50 kilodur. Anneniz çok atletik değilse bunu kullanamaz ya da çok zor kullanır. Diz problemleriyle sonuçlanma ihtimali çok yüksek kendini zorlayıp kullanasa bile. Tavsiye etmem.

biraz daha verip elektrikli olanlardan almayı tercih ederdim sanırım

Windows + D tuşları ile masaüstüne gidebilirsin.

evet pasaport polisi kalacağı yeri sorup belge isteyebiliyor. eğer hostel vs. rezervasyon yaptıysanız onun bir çıktısını almak ya da telefonda pdf'ini vs. hazır bekletmek iyi olabilir.

yine aynı şekilde dönüş uçağının belgesinin hazırda olması iyi olur.

eğer Biontech'den çift aşı olduysa e-nabızdan çıkarabileceği Avrupa Birliği için olan Aşı Belgesini (QR Kod) yanına alması lazım. Önemli nokta Türkiye için olanı değil, Avrupa Birliği için olanı geçerli sadece.

Hesabında para olması gibi bir şey gerekmiyor. Ama pasaport polisi sorabiliyor yanında yeterli paran var mı diye. Evet deyip geçiyorsun :)

bana yeşil pasaportu bilmeyen bir memur denk gelmişti, yeşil pasaportun özel bir pasaport olduğunu anlatmıştım gidip bir liste getirip bakmıştı :D Bu da olabiliyor aklınızda olsun. Sonra hiçbir şey sormadan almıştı ama.

kalacak yer bilgisi ve dönüş bileti iyi olur gene de
öte yandan pasaportla alakasız, telefonu yurtdışına açık olsun, kısa süreli kalacaksa yurtdışında geçerli paket bakabilir, bir de google mapsten offline haritalar indirsin yolda kalmasın

saglik sigortasi yaptirabilirsiniz 6-7€

Donus biletini soruyorlar

Otel rezervasyonu, gidis donus bileti, varsa ab uyumlu asi karti(bunun uygulamasinida indirin oraya varinca sagda solda lazim oluyor), covid kapsayan uluslararası seyahat saglik sigortasi ve son olarak oraya gitmeden once online doldurup ciktisini alman gereken bir form var. Internetten bulursun formu.

mi mop pro var bende. haritası 3 günde bir şaşırıyor kafayı yiyor sapıtıyor. iyi temizliyor ama çok uğraştırıyor. babanın akıllı telefonu varsa ve aktif kullanıyorsa al ama başka türlü önermem. mi nedense zahmet edip tr yazılımını update etmiyor

360 s9 araştırmanızı öneririm. Youtube'da Robot Kafalar sayfasında inceleme ve kullanım videosuda mevcut. yazılımı güncel, ayrıca Türkiye distribütörü var. sorun olursa bir muhatabınız olur.

360 aldım fırçası dönmüyordu, hemen iade etmek istedim. sonunda edebildim ama uğraştım maalesef. yok efendim olamaz, öyle olsa makina hata verir. cam platform bulun alttan video çekin zart zurt. video gönderdim, cihazı bize gönderin inceleyelim. sonunda inandılar.
360'ın inanılmaz pr'ı yapılıyor forumlarda, inanmayın. hatta ben fırça sorununun birçok cihazda olduğunu fakat sahiplerinin farkında bile olmadıklarını düşünüyorum.

mija c1 aldım. turbo ve güçlüde kapanıyor. servise yolladım halen gelmedi.

ben de mop pro kullanıyorum 6-7 aydır, bir kere sorun yaşadım sadece o da wifidan dolayıymış. genel olarak sıkıntısız bir alet.

Aux girişi var mı

Usb tarafini cakmakliga bagli usb'ye, diger tarafi da aux girisine baglaman lazim.

Aux girisi varsa kullanirsin. Basarili bi alet, 2 yildir sorunsuz kullaniyorum. Aninda baglaniyor telefona ve hic kopmuyor. (Gecikme de yok)

Aux varsa çalışır.

Çok güzel bi alet,ben de kullanıyorum uzun zamaandır.Pilsiz olması da iyi,kontağı açınca açılıyor kapanınca kapanıyor.Hatta çakmaklıpın altından paralel dişi usb hat çektirdim teybin arkasına,ortalıkta da görünmüyor.

Teypte AUX girişi yoksa da sonradan bir modifiye ile yapılabiliyor. Teyp modeli ile internette aratabilirsin.

bu cama sineklik nasıl olur ben de bilemedim.
rossman'da vardı, kenarları yapışkanlı ve ölçüye göre kesilebilen sineklikler.
belki öyle bir şeyi dışarıdan yapıştırabilirsiniz ama bence saçma durabilir.

akıl vermek gibi olmasın ama eğer derdiniz kuşsa, 1-2 yere rüzgar gülü tuttursanız sorun çözülmez mi?

Aynı sorun vardı. Çözüm şu oldu, bu camın hemen üstüne bir korniş takıyorsunuz, altına da yatay şekilde duvara korniş takıyorsunuz. Balıkçı ağları oluyor, dayanıklı, ince, görüntüyü çok engellemiyor. Ona böyle altlı üstlü perde halkaları takıyorsunuz. Tavandan ve camın altından yatay geçirdiğiniz kornişe takıyorsunuz bu ağı. camın sağ ve solundaki duvara 2-3 tane kanca yapıyorsunuz. Bu kancalara ağı takıyorsunuz, bu sayede kenarlardan girme ihtimali olmuyor kuşların. Alttan üstten zaten korniş tutuyor. İstediğiniz zaman perde açar gibi ağı kancalardan kurtarıyorsunuz. Geri yine perde kapar gibi açıyorsunuz, kancalara tuturuyorsunuz. Aşırı kuş sorunu olan bir yerde bu şekilde çözdük biz sorunu.

Uygun ölçülerde ve modelde sineklik/ağ aldıktan sonra 3 tarafını tahtaya sabitlerdim.Pencerenin üstüne, tabanına ve yan duvara tahtaları tutturabilecegim kanca monte ederdim.Açilmayak pencere tarafına çözümüm de sinekliğin boyutunu biraz uzun tutmak olurdu.

Katalog ölçüleri dışında ürün almanız biraz zor.

benim bildiğim yok. ikea standart çalışır. kendileri başka boyut üretmiyorsa mümkün olmaz, öyle bir hizmetleri yok.

dolap kombinasyonu yaptırırken de mesela onların ölçülerine uymak gerekiyor. bir 40 cm'lik, bir 80 cm'lik dolapları varsa, "bize 60 cm lazım" diyerek özel yaptıramıyorsunuz.

imkansız

ikea oyle ozel olculerine mobilya yapmaz. hepsinin imalati icin kurduklari sistemler var elle yapilmiyor zaten. sirf senin icin yeni imalat bandi acmazlar yani. bak marangozdan yaptir demiyorum.

Mümkün, en az 100 bin tane alacaksanız.

birçok suser söylemiş ama bu ne yazık ki mümkün değil. ikea belli ölçüler dışında ürün üretmiyor. özel yapım ürün yok zaten. ancak boyut oynaması yapabiliyorsunuz. o da sizin gösterdiğiniz üründe mevcut değil. 2 boyut var sadece.