Ekşi Duyuru

selam herkese,

medyada söylendiği gibi göç kaynaklı mı? yoksa başka sebepleri de olabilir mi? tıbbi bilgisi olanların yorumlamasını rica edeceğim.


 

Var mı TR seçebileceğimiz ücretsiz VPN ya da başka herhangi bir yol bildiğiniz?




 

Evet arkadaşlar soru başlıktaki gibi. Sosyal yahut beşeri bilimlerde doktora yapan öğrenciler olarak hepimiz fazlaca okuyoruz ama bunu haftalık okuma yükü olarak ya da senelik okunan kitap/makale sayısı olarak somutlaştırmak gerekse ne dersiniz? Asıl merakım çalışmalarını yurtdışında yürütenlerle ilgili ama Türkiye'deki pratiklerle ilgili de fikir sahibi olmak isterim.




 

selamlar herkese,

nordik ülkelerden birinde yaşıyorum. burada bisiklet sürmek iyi güzel ama hava soğuyup sıcaklık sıfırın altına düşünce arka fren donuyor. bu iki defa başıma geldi. geçen sene hava -8 iken dondu, belim çıktı geri taşıyacağım diye eve (burada bisiklet hırsızlığı çok yaygın, gerçi donmuş bisikleti kim çalacak ama olsun).

ama bugün artık -3'te de aynı şeyi yaşayınca kalıcı bir çözüm bulmalıyım diye düşündüm. yabancı kaynaklarda çok net bir şey yazmıyor, bazısı triflow sıkın fren kablolarına diyor, bazısı fren kaliperini örterek çözüm buldum diyor (aynı kişi kablolar da bir şekilde örtülebilir demiş.) var mı bu işin bir hal çaresi?

 

Selamlar,

Mesela insanlarla mülakat yoluyla veri topladığımız bir araştırmamız var? Bu çalışma her durumda ve her konuda etik kurul onayı gerektirir mi? Eskiden öğrencisi olduğum üniversitede tüm insan katılımcılardan bilgi toplamayı gerektiren çalışmaların etik kurul onayı gerektirdiğinden bahsedilirdi. Ama mesela YÖK'ün konuyla ilgili şu yönergesi (www.yok.gov.tr) böyle bir ön şart gerektirmiyor gibi görünmekte? Ben mi kaçırıyorum bir şeyleri, yoksa YÖK genel-geçer esaslar belirliyor, üniversiteler bunu kendi yorumlarıyla tatbik mi ediyor?


 

Selamlar,

Önceki mesajlarımda göreceğiniz üzere yurtiçindeki iss problemimizi hallettim (ttnet'ten turknet'e geçerek), şimdiyse yurtdışında bir problem yaşıyorum. Burada 100 megabit bir paket aldım, fiyatı falan uygun kabloyla yahut 5g bağlantılı telefonla 80 megabite yakın hız alıyorken, kablosuz bağlantılarda anca 20-30 megabit arası değişiyor hız. Yani aslında 100 megabit paketle, Türkiye'de 35 megabit paketten aldığımı bile alamıyorum masaüstü bilgisayarımdan kablosuz bağlantı olduğu için. Bunun sebebi ne olabilir sizce?


 

Selamlar,

Biliyorum bu konuyla ilgili onlarca başlık açıldı burada ama güncel bilgi olsun diye tekrar soruyorum. Normalde yurt dışında yaşıyorum ama 1 aylığına Türkiye'ye tatile geldim. Ben burada yokken peder gitmiş ttnet'le sözleşmesi bitmesine rağmen yeni sözleşme imzalamış, üstelik yeni VDSL2 modem falan aldırtmışlar adama. Ama en büyük skandal halihazırda 16 megabit olan interneti 8 megabite düşürmeleri. Adam 65 yaşında yaşlı adam, konuyla ilgili bilgisi 0. daha iyi internet istiyorum demiş, herifler resmen dalga geçer gibi 16 megabit üstü hız çekecek modemi aldırtıp, sonrasında 8 megabitlik paketi önermişler.

Neyse bu skandaldan sonra hazır buradayken başka bir internet servis sağlayıcıya geçelim dedik. Bugün iptal yazısını da verdik hem telefonla hem bayiden. İlk aklıma gelen isim Turk.net, ttnet cezasını falan da ödüyorlarmış, altyapınız 35 megabiti kaldırıyor onu 75'e bırakalım diyorlar. Üstelik taahhüt falan da yok. Ne dersiniz? Başka önerileriniz olur mu?

 

toplu taşımadan alışkınız da bazen alışveriş yaparken bile oluyor böyle şeyler. misal bugün şarküteri reyonunda beklemedeydim, birden arkadan biri bana çarptı, döndüm baktım yaşlı herifin teki üzerime çıkma/ittirme suretiyle kendine yol açarak geçme daracık yerden geçme peşinde. daha fenası amca fortçu bile olabilir zira boş yerden de geçebilir, üstelik ortalıkta kimse de yok yani geçemeyeceğini bile bile benim yeri zorlaması bir hayli tuhaf (erkeğim gerçi). hani şimdi adam yaşlı, vitaminsiz görüntülü ve epey gariban giyimli, bağırsan üzerine yürüsen belki krize girip ölüp gidecek sonra al başına belayı ama insan sinir oluyor. siz bu durumlarda ne yapıyorsunuz?




 

evet şu anki steam indirimde doom 32 lirayken, dishonored'lar 28 civarı bir şey yapıyor. doom katıksız aksiyonu ve multisiyle öne çıkarken, dishonored'lar hikayesi ve bölüm tasarımlarıyla göz dolduruyor. siz olsanız hangisini kaparsınız? ben şu anki ruh halimle doom'a daha yakınım (biraz stres atayım, kendimi hikaye falan fazla kaptırmayayım) hem eternal çıkınca multisi falan da ölür.




 

Bir türlü anlayamıyorum, mesele ucuz işçiyse zaten ülkede 5 milyon suriyeli var ve bunlar gelmeden önce de sigortasız çalışmak zorunda kalan bir ton insan vardı. Ümmet yaratmaksa al idlib'te bekleyen 2-3 milyon suriyeliyi, ıraklılar zaten akıyor; afgan, pakistanlı ve bangladeşli merakı niye? Ben anlamadım yani, siz ne dersiniz? Acaba bir tür sosyal deney mi yapıyorlar?

Not: Engel olamıyorlar demeyin,bizzat bölgede yaşayanlar söylüyor göstere göstere polis jandarmanın önünden geçtiklerini ve onların da bu tipleri ellemediğini... Sorunca da yukarıdan emir var diyorlar.


 

hbo nordic 1 aylık ücretsiz deneme paketi aldım. bored to death ve what we do in the shadows isimli iki muhteşem diziden sonra benzer dizi arayışındayım. jim carrey'in başrolünde olduğu kidding (bunun nesi komediyse!), high maintenance ve curb your enthusiasm, veep ve the brink denedim ama hiçbiri sarmadı. var mı bunlar dışında önerileriniz?




 

Selam herkese,

İnternet'te araştırdığım kadarıyla tek alternatif Pamukkale gibi duruyor, onların da İzmir-Kaş seferi öğlen 12.30 ile akşam 23.30 olmak üzere iki adet günde. 12.30 otobüsüne yetişemiyor, akşam 23.30'a kadar da beklemek istemiyorsam alternatiflerim var mı acaba? Yoksa gece yolculuğu tek seçenek mi?


 

Yurtdışında yaşıyorum, geleli buraya 9 ayı geçti. Steam hala TL pazarında, bugüne kadar en az on tane oyun almışımdır hiç sıkıntı olmadı. Anladığım kadarıyla Türkiye'de bir banka hesabınız oldukça alışverişte sorun yok. Ama ya kart satarsam TL ile? O da sorunsuz oluyor mu, tecrübe etmiş arkadaşlar ne der acaba?

not: birkaç gün evvel aynı duyuruyu paylaştım ama 0 cevap gelince bir kere daha deniyorum şansımı.


 

Soru başlıktaki gibi ama biraz daha detaylandırayım. Benim pasaportta sıkıntı yok da arkadaş zamanında KKTC'de çalışmış o yüzden çalışma izni ve giriş çıkış damgaları var. Her ikimiz de başka bir Schengen ülkesinden Yunanistan'a geçeceğiz. İkimizde de geldiğimiz ülkenin oturumu var. Pasaport polisi diye bir mefhum olmadığından Atina'ya girişte sıkıntı yok ama sonrasında adalara geçme gibi bir niyetimiz vardı feribotla. Burada bileti alırken pasaport isteyecekler sonuçta (polis değil de şirket yetkilisi). Ne dersiniz sıkıntı olur mu?

Gerçi zaten sonrasında feribotla Çeşme'ye geçeceğiz ve burada da pasaport kontrolü olacak. Sıkıntı olur ya değil mi, yazarken bile olacakmış gibi geldi.


 

Selamlar,

Burada ara ara yazıp soruyorum, özellikle sektörün içinde olan insanlar daha fazla bilgi sahibidir yahut direkt bu işlere bakan kurumlarda iş yapan arkadaşlar olabilir aramızda diye.

Mesela bir önceki duyuruda bir arkadaş şunları söylemişti: "bu ay satışlar kilit
yeni bir kanun çıktı; tapuda işlem yapabilmesi için tercümanın adli bilirkişi olması gerekiyor
istanbulda adli arapça bilirkişi tercüman 5 kişi mi ne var- çünkü kimsenin haberi yoktu böyle bir şeyden. başvuru zamanı geçti. kasıma kadar da yeni bir adli bilirkişi listesi yenileme olayı olmayacak.
çoğu şehirde hiç yok."

Şimdi merak ettiğim, bu 250 bin dolarlık konut alımı vatandaşlığa başvuru hakkı sağlıyor ama herkese %100 veriliyor mu yoksa reddedilenler de oluyor mu? Acaba yukarıdaki örneğin de ufaktan hissettirdiği gibi "sen 250 bin doları ver, sonrasına bakarız" şeklinde bir keriz silkeleme durumu da var mı? Gerçi konut alımı vaadi bile yeterli deniyor ama pratikteki durum ne cidden çok merak ediyorum. Atay Uslu'nun geçen ay açıkladığı rakamlara göre konut alımıyla sadece 500 kişiye yakın kişi vatandaşlığa kabul edilmiş (www.memurlar.net).

Ee ne diyorsunuz?

 

Selamlar,

Biliyorsunuz Türkiye olağanüstü günlerden geçiyor. Bu olağanüstü günlerde hukukun h'si olmadığının da farkındasınızdır herhalde. Sormak istediğimle bunla alakalı: Mesela 250 bin dolara vatandaşlıkla vatandaşlık kazananlar, yahut kıstasın ne olduğunu bilmediğimiz şekilde 80-100 bin suriyeli kişiye verildiği söylenen vatandaşlıklar, bunlar ilerideki olası restorasyon döneminde geri alınabilir mi?

Kazanılmış hak geri alınmaz falan filan diyecekler olur muhtemelen ama daha geçen senelerde bir sürü fetöcü vatandaşlıktan atılmadı mı? İngiltere'de ışid üyeleri hatta şu bir begüm mü ne bir kadın vardı o çıkartıldı vatandaşlıktan? kktc'de de iktidar değişikliğinde benzerinin yapıldığını hatırlıyorum. İlla ki başka ülkelerde de yapılmıştır. Ne düşünüyorsunuz?

 

bu kartla açılıp kapanan kapılar için soruyorum. diyelim siz kapıyı açtınız, içeri girdiniz ve kapadınız, kapı da kitlendi. kart da odaya enerji vermesi için tuvaletin yanındaki yere takılı vaziyette. bu karta sahip bir başka birisi (örneğin otel görevlisi) siz içerideyken ve odaya enerji verilirken kapıyı açabiliyor mu? eğer sistem böyleyse sizce de bu bir güvenlik açığı değil mi?




 

Selam,

Sürekli haberlerde görmeye başladık, geçenlerde de ekşi'de birileri başlık açtı bununla ilgili. yanılmıyorsam bmmyk rakamlarına göre türkiye'de 170 bin afgan var (kaynak: www.unhcr.org). ama göç idaresinin rakamlarına göre geçen sene 100 bin afgan, bu sene ise şu tarihe kadar 50 bin dolaylarında afgan yakalanmış (kaynak: www.goc.gov.tr).

şimdi merak ettiğim şu: bu yakalananlar sınır dışı ediliyor mu edilmiyor mu tam olarak bilmiyoruz. süleyman soylu yarısının edildiğine dair bir şeyler gevelemişti, ama internette, özellikle de ekşi sözlük'te, polislerin kimlik kontrolü sonrası bu insanları kafalarına göre şehirlere yönlendirdiği söyleniyor. ezcümle, bunca insan hareketliliği içerisinde 170 bin rakamı bana biraz hayalci geliyor. sizce gerçek rakam nedir?

 

arkadaşlar benzer şekilde 5-6 ay önce de sormuştum ama sanırım sadece göçmenlerden yürüdüğüm için mevzu biraz yanlış anlaşıldı. hoş, yine göç mevzusundan da gireceğim ama mesele sadece o değil. madde madde gidelim.

-özellikle şu ysk muhabbetiyle görüldü ki türkiye'de serbest seçimler azerbaycan'dan çok farklı olmayacak önümüzdeki yıllarda. şimdi silivri soğuk olacağından fazla detaya giremiyorum ama anladınız siz. aliyev-erdoğan reyizler arasında çok fark görmüyorum diyelim.

-nepotizm her yerde, en son Ayşenur İnanç olayını hepimiz biliyoruz. bunun gibi daha milyon tane olay var. zaten kamuda akp'li olmayana iş yok, onlar arasında bile amca oğlu, teyze kızı kıyakları hırla. bu anlamda da azerbaycan'dan çok farkı yok gibi görünmekte. özel sektör de gitgide küçülüyor, gerçekten kariyer imkanı sunabilecek şirketler yavaştan kepenk indirip türkiye'den siktir olup gitmek eylemini gerçekleştiriyorlar.

-altyapı olarak türkiye daha iyi deniyor, ama bakü özelinde bakarsak (ki burada tüm nüfusun, şehrin çeperlerini de dahil edersek yarısı yaşıyor) gerçekten o kadar kötü mü? ankara, istanbul ve izmir gibi megakentlerin iki yağmurda ne hale geldiğini, zırt pırt elektriksiz kaldığını bilmesek inanalım. sağlık sistemi deniyor ama bu döviz kuru yükselişiyle ciddi bir ilaç krizi kapıda, zaten sığınmacılardan türklere sıra gelmiyor. bunlar da hep tartışmalı bence.

-demografik olarak türkiye net daha kötü. üstelik aldığı milyonlarca suriyeli, afgan, ıraklı, pakistanlı yetmiyormuş gibi bir de ev alana bedava vatandaşlık veriyorlar, 15 bin dolara ev alan adama da süresiz oturum veriyorlar. bunlar hep akp'nin ümmet yaratma politikasının bir parçası. azerbaycan'ın bu anlamda pırıl pırıl olduğunu düşünüyorum. en azından sokakta kendi halinde oynayan 5 yaşındaki çocuğunuza sınırdan elini kolunu sallayarak geçip, üstüne 2 sene çantacıda kafasına göre çalışan pakistanlı tecavüz etmez.

-azerbaycan'ın doğal kaynakları var, nüfusu az, suç oranları düşük. bu açıdan da türkiye'den daha iyi gibi durmakta.

sonuç olarak, durum böyleyken azerbaycan nasıl türkiye'den daha kötü bir yer olabiliyor amuagoym?!?! biri allah rızası için açıklasın da kültürlenelim.

 

gerçekten nasıl hissettiriyor dünyanın en ucuza satılan vatandaşlığına sahip olmak? hani paha biçilmesi bile sıkıntı ama atıyorum kıbrıs rum kesimi 2 milyon euro fiyat biçerken, türkiye'nin 220 bin euro civarlarında ev alana beleşe vermesi, hatta ne bileyim, ev alma sözü alana cebinden beş kuruş harcatmadan vermesi size koymuyor mu? burkina faso vatandaşlığı bile bu kadar düşmemiştir.




 

yakın zamanda bir ödev hazırlayacağım türkiye'de cinselliğe dair yasaklarla ilgili. şimdi tüm porno siteleri falan yasaklı, ama bunun dışında böyle çarpıcı ve absürt şeyler var mı aklınıza gelen? mesela rtük neleri sansürlüyor bu aralar tvlerde? ya da ne bileyim evlilik dışı seks ile ilgili hükumetin yasakladığı şeyler var mı doğum kontrol hapıdır vs.dir? takip edemedim de son zamanlarda.




 

Selam herkese,

Netflix hesabımı Avrupa'da da kullanabiliyorum, denedim. Ancak bazı Türk filmlerine ulaşamıyorum. Geçen Her Şey Çok Güzel Olacak izleyelim dedik yabancı arkadaşlarla (İngilizce altyazıyla) ancak bir türlü bulamadık Netflix arşivinde. Türkiye VPN'i bulup denesek sorun çözülür mü sizce?


 

Nasıl oluyor bileniniz var mı? Hala YÖS mü geçerli? Eğer YÖS kalktıysa herhangi bir sınav yapılıyor mu yoksa parayı bastıran T.C. vatandaşlarının yırtınıp giremedikleri bölümlere parayı bastırıp giriyorlar mı?

özellikle şu haberle birlikte epey manidar olur elini kolunu sallayan giriyorsa: www.ntv.com.tr


 

sizce nedir?

bence çok yüksek ihtimal. sözlükte de yazdım: 4.5 sene seçim olmayacak. her sene sezdirmeden 400 500 bin kişiye verseler zaten bir sonraki seçime hepsi vatandaşlık almış olur. kendi seçmenine de sıkar işte 2 milyonu geri yolladık falan (aslında hepsi vatandaş ama :D). birkaç on yıl içerisinde zaten bu topluluk nüfusun %15'i falan eder, çok sağlam da bir seçim yatırımı kendi ideolojisi adına. bence win-win durumu akp adına...


 

malum 250 bin dolarlık ev alana, hatta almayı taahhüt edene bile tüm ailesiyle birlikte türk vatandaşlığı alma hakkı tanındı eylül itibariyle. neredeyse 6 ay geçti, satışlar (!) nasıl gidiyor? bileniniz, duyanınız var mı? emlakçılar vs.?




 

Daha evvelden göç idaresi ve sınır dışı başlığıyla sormuştum ama hem güncel bilgi hem de başlık açısından daha anlaşılır olması sebebiyle tekrar soruyorum: ne oluyor bu yakalananların akıbeti?




 

Malum bu aktivitenin 31 çekmek olarak söylenişiyle ilgili şuradaki (www.mynet.com) açıklama yapılır genelde. Ama bunun net bir kaynağı falan var mı (mesela Murat Bardakçı'nın Osmanlı'da Seks diye bir kitabı vardı, bu tip kaynakları soruyorum)? Yani kesin böyle mi yoksa tahmin edilen mi bu ebced hesabı muhabbeti?




 

uzunca bir süredir türkiye'de yaşamıyorum ama haberlere her baktığımda birçok yabancı uyruklunun öznesi olduğu olaylar görüyorum. mesela, kırşehir'de soba dumanından zehirlenen afgan aile, elinde sopa pakistanlı kovalayan afganlar, sinop'ta yangından kurtarılan afgan aile, erzincan'da afgan çocukların kayak keyfi vb. geçen sene bir ara günde 1000 kişi giriyordu sınırlardan, şimdiki durum nedir? sınırlar cidden hala kevgir mi yoksa sınır dışı falan var mı? suriyelilerin üzerine tam gaz "afgan muhacirlerimiz" muhabbeti mi başladı?

çok komik lan. boğazına kadar krize batmış ülke bir de 10 milyona yakın göçmene bakıyor.


 

selamlar,

bununla ilgili ssg'nin olayları anlattığı bir video vardı (şurada: eksisozluk.com) ama link ölü ve ben de başka bulamadım şimdi? yardımcı olabileceklere hayır dualarımı yollayacağım.

not: bu olmazsa herhangi bir yazılı kaynak da makbule geçer bu arada.

 

selamlar,

ikisi de kanadalı kanal showcase'in yapımı. ikisinde de böyle bir grup kafası var zaman yolculuğu temasının yanında. var mı buna benzeyen dizi önerileriniz?


 

arkadaşlar selam,

engelliweb'in uçurulmasından sonra bu istatistiklere nereden ulaşabiliyoruz? en son freedom house'un 2017 tarihli raporunda 100 binden fazla sitenin engelli olduğundan bahsediliyordu yanlış hatırlamıyorsam. şu an benim öğrenmek istediğim:
1-şu tarih itibariyle engelli site sayısını biliyor muyuz?
2-engelleme gerekçelerinin hangi katalog suçlara istinaden olduğunun bir yüzdesi var mıdır?

yaman akdeniz ve kerem altıparmak'ın 2015 tarihli bir araştırmalarında TIB'in erişim engelleme gerekçelerinin %84'ünü müstehcenlik olarak açıkladığına dair bir kısım vardı. Bugün aynı işi yapan BTK'nın sitesinde benzer bir bölüm göremedim.

yardımlarınızı bekliyorum!

 

Selamlar,

Biliyorsunuz Eylül'de çıkan son yasayla birlikte parayla satın alınabilecek en kelepir vatandaşlıklardan biri (hatta belki de en ucuzu) bizim Türk vatandaşlığı oldu maalesef. En ucuz diye lanse edilen Karayip ülkelerinde bile diğer aile üyeleri ve başvuru ücretlerini ödediğinizde fiyat 200 bin dolarla çıkıyor ki bu sadece bağışla olan miktarı. Emlak alımı yoluyla 250 bin dolar gibi alt bir limit koyan başka ülke yok.

Tüm bu bilgiler ışığında emlak sektöründeki arkadaşlara sormak istediğim şu: Bugün 4-5 kişilik ailesiyle birlikte vatandaş olmak isteyen bir yabancı, aşağı yukarı ne kadar harcama yapmak zorunda kalacaktır? Temizinden 250 bin dolara bu işi halledip 4-5 çocuğu ve karısına aynı anda vatandaşlık alması mümkün olacak mıdır?

Teşekkürler!

 

maalesef yakın zamanda hipotermi tanısı ardından iki jöh şehit oldu. hipotermiye giren 10 kişi daha var. bu da sanki ilk bakışta ekipmanların yetersiz olduğunu gösteriyor?

ama asıl işin garibi, hipotermiden ölen askerler şeklinde ingilizce arattığımda google'da başka hiçbir benzer olaya rastlamamam. sadece 2.dünya savaşında ve kore savaşında hipotermiden ölen abd askerlerle ilgili haberler gördüm. gerçekten 21.yy'da personelini hipotermi yüzünden şehit veren tek ordu tsk mı? bilgisi olan var mı? gerçekten insanımızın hayatı bu kadar ucuz mu?


 

Selamlar,

Bildiğiniz gibi Türkiye'ye her gün ortalama 1000 kişi kaçak giriyor (buyrun kaynak: www.al-monitor.com), bunun yanında Yunanistan'a falan kaçmaya çalışırken yakalanan kaçak göçmenlerin haberlerini okuyoruz gün aşırı gazetelerde. Genelde bu haberlerin en altında, kişilerin "işlemleri" yapılmak üzere göç idaresine gönderildiği söyleniyor. Bu kişilere ne yapıyorlar, kimliklerini verip şehirlere mi yönlendiriyorlar; eğer sınır dışı durumu varsa rakamlar ne alemde? Göç idaresinin verdiği istatistiklere göre 27 Eylül tarihi itibariyle 190 bin kaçak yakalanmış (www.goc.gov.tr). Yakalananların sınır dışı istatistikleri paylaşılmamış tabii. Göç idaresinde çalışan, ya da çalışan tanıdığı olan ne olup bittiğini paylaşabilir mi gördüğü kadarıyla? Ya da fikri olan?


 

sözlükte de sordum buraya da yazayım, belki daha hızlı cevap alırım :D

sorum şu: arama kısmında ırak-türkiye uçuşları default, otomatik seçili para birimi de ırak parası olmuş. bu garip durumun sebebi hakkında fikri olabilecek?


 

arkadaşlar selam,

yurtdışında öğrenci vizesi için adli sicil kaydını (police clearance diye geçiyor) apostilletmem gerekiyor. merak ettiğim bunu e-devlet üzerindeki versiyona yapabiliyor muyuz yoksa gidip adliyeden vukuatlı olanı falan alıp onu apostilletmek daha mı mantıklı olur? daha önce avrupa'da üniversite okumak için bu evrelerden geçenler varsa, deneyimlerini paylaşmaları çok makbule geçer doğrusu.

şimdiden teşekkürler

 

Selamlar,

Malum Black Friday indirimleri falan derken yeni birkaç oyun eklendi kütüphaneme. Dolayısıyla dünkü sayıyı net bir şekilde hatırlıyorum 77. Bu sabah ise baktığımda sayı 76'ya düşmüş. Bunun sebebi ne olabilir? Daha evvelden de böyle bir iki oynama görüyorum. İndirdiğim demoların bazıları bir an sonra fasulyeden sayılmıyor mu, sebep nedir? Fikri olan?


 

selamlar,

mini itx kasalı bir bilgisayara sahibim. bugüne kadar sadece bir kerecik hava yollu taşıma yaptım ama kollarım çürüdü resmen ağır bavulla birlikte. halihazırdaki çantam elde taşımalı ama ben sırt çantası gibi bir şey istiyorum. elite 110 cooler master kasam var, buna uygun çanta önerileriniz var mıdır acaba? yurtdışından da satın alma opsiyonuna da sahibim.

şimdiden teşekkürler,

 

bir 10 güne tiflis'e gidiyoruz kız arkadaşımla. ufaktan casino ortamlarına da akalım istiyorum ama merak ettiklerim var: mesela kıbrıs'taki gibi izzet ikram modu var mı (yani garsonlardan alkollü içki isteme, yemek saatinde açık büfe yemek yeme ve hiçbir şey ödememe şeklinde) yoksa girip oynayıp çıkıyor musun? bir de elbette, iyi mekan önerilerine fazlasıyla açığım. şimdiden teşekkürler...




 

bugün telefonumun otomatik olarak bir türlü connectify üzerinden internete bağlanamadığını fark ettim. bazen reset atmak gerekiyor, çok önemsemedim ama üst üste deneyip olmadığından ufaktan kıllandım. sonra fark ettim ki şifre doğru deil hatası veriyor. ne hikmetse kendi belirlediğim şifre otomatik değişmiş. bu nasıl olabilir ki şimdi? kıllandım epey. yardımlarınızı bekliyorum.