Ekşi Duyuru

Ogrencilerin uye oldugu Facebook, Instagram gibi gruplara yazabilirsiniz. Anında alıcı çıkar :)

Istanbul’da belediyeler gelip aliyor.

spotçular da alabilir, onlara satabilirsiniz

deniz kenarı için atalar sahil olabilir. migros var (eski karayemiş’in yanı) ordan tedarik edebilirsiniz istediklerinizi.

aydos ormanı

şu ikea daki en ucuzun bir üstü olan çalışma masasından aldım. 220 tl ydi. ama ikea lar şimdi kapalı. internetten satılıyor mu bilmiyorum

Karayollarını arayıp bir sorun. Satışa ait belge duruyor ise size yansısa bile iptal ettirebilirsiniz büyük ihtimalle. PTT'ye gitmeniz gerekebilir yalnız.

aynı şey bende de oluyor. üstelik hgs yi kapattığım halde. karayolları ve ptt ile görüştüm bayağı oldu. sizinle ilgili değil yheni alanla ilgili dediler. bir ptt şubesine gidip dilekçe vermelisiniz dediler. ben de ihmal ettim o zamanlar. dün ve bugün iki mesaj daha geldi. önemsemiyorum hülasa. edevletten de kontrol edebilirsin üzerinde borç var mı yok mu?

bir almanca kursuna başlamanı öneririm. özellikle grammerde belli konular öğretmensiz zor oluyor. kurs seçerken de asıl işi almanca kursu olan bir yer öneririm. her dili öğretiyoruz kurslarında belli bir seviyeden sonra sınıf bulman zor olabilir.

Öncelikle İngilizceye ne kadar hakimsiniz onu kendinize sorun.

Bir dili öğrenecek kadar yabancı dile hakimseniz, kendiniz Almanca öğrenebilirsiniz.
Değilseniz, biraz evde özne (özellikle çoğullar), yardımcı fiil (bin, ist, sind, hat) vb. temel öğelere bakın evde. dative and accusative ya da ayrılabilen fiillere (türkçesini bilmiyorum "trennbare verben" diyorlar almanca) girmeye gerek yok kesinlikle.

yavaş yavaş cümlecikler kurmaya başladıktan sonra (geliyorum, gidiyorum, istiyorum) sonra iki fiilli cümleler kurun. "Bu yaz almanya'ya gitmek istiyorum" gibi. "Akşam annemi aramam gerekiyor" ve "akşam annemi arayacağım". birisinde anrufen, diğerine rufe (...) an gibi komplike cümlelere başlayın.

Şimdi okuyunca zor ve/veya karmaşık gelebilir ama yapmaya başlayınca zevkli oluyor. Özellikle çoğu insanın çok zor dediği bir dilde böyle bağlaçlarla falan cümleler kurmaya başlayınca daha da hevesleniyor insan.

Ben almanya'dayken Münih havalimanına gidiyordum. uçağa ucu ucuna yetişeceğim, neyse ki sadece sırt çantam vardı. trene bindiğimde ters yöne gittiğimi fark ettim. bir sonraki durakta indim ve oradaki çalışana almanca "İngilizce biliyor musunuz" diye sordum. almanca bildiğim halde güvenemedim kendime. 5 saniye sonra baya ben adama sonraki tren saat kaçta gelecek, kaç numara, burada havalimanına kaç dakikada giderim, yetişebilir miyim falan diyordum o da anlatıyordu. tren geldi. trene binince fark ettim, o can havli ile almancayı söktüm 2 dakikada.

Çok uzun yazdım, bi de hikaye ekledim kusura bakmayın ama A2 seviyesine gelince B civarı gibi bi' Almanya'ya gidin derim. Hoş, euro artık çok yüksek ama şansınız varsa 3-6 ay güzel tecrübe olur.

fono türkçe biraz ezber mantıkla yol aldırabilir

ingilizceniz varmis, youtube'daki learn german with jenny kanalindan yardirin derim. mis.

virgülden sonraki ilk rakamlara bakacaksın.

0,90=0,900=0,9000=0,9000000000
0,354=0,3540000
dolayısıyla verdiğin örnekte 0,354 referans aralığında kalıyor.

Virgülden sonraki ilk rakamı almanız yeter.

Kardeşim maalesef umutlu olacak bir durum yok. Böyle bir deprem olacak. Gerçekçi olmak lazım. Bu fikir seni korkutuyorsa deprem riski olmayan bir şehre taşınmanı öneririm. 7.4'ü yaşamış biri olarak nasıl bir kıyamet olacağını hayal bile edemiyorum.

10 yıllık bina en azından malzeme kalitesi ve tasarım kriterleri açısından güvenli sayılır. Genel yapı stoğuna oranla.

Ben sahsen trafik kazasi, kalp krizi ya da kanserden olme ihtimalim cok daha yuksek oldugu "gercegini" dusununce deprem korkusu yasamiyorum.

evinizin durumunu netlestirmek icin uzmanlardan yardim isteyebilirsiniz. universitelerin yapi & deprem birimleri var. yahut onlarin yonlendirebilecegi donanimli muhendislik burolari var.
yapinizi inceleyip, tetkik edip, test edip sonucu soylerler. saglam midir, onarim / guclendirme ister mi? yikilmasi mi gerek, vs.

ote yandan, civardaki diger yapilar, is yeriniz, okul, hastane, kahvehane, sinema salonu, yol, kopru, iletisim, kriz yonetimi, vs icin ise siz birsey yapamazsiniz bir basiniza.
bunlarla bir basina ugrasmamak icin "devlet"e vergi oduyorsunuz zaten.

10 yıllık bina ise korkmayın, Allah'ın izniyle bir şey olmaz. Yüksek eşyaları sabitleyin, üstünüze devrilecek şeyle riçin önlem alın yeter.

Deprem olduğunda evi bile terketmeyin, kaçarken yaralanma riskiniz daha fazla.

gümrükten geçer, vergisi eklenir. (amazon satıyor ise vergisini ekleyek satar)

geçer

Nope, taşlar sağ tarafta.ve pelviste genişleme, komplikasyondan bahsetmiyor, yani taşa bağlı genişlemeden söz etmiyor. Devamı için uzmana...

Boyları zaten normal, anatomik sınır içindeler, sol böbreğin büyük olması da normal zati.

0.6mm mıknatıslı bir yıldız tornavida ile iphone'un alt vidaları hariç her vidasını sökebilirsin. alt vidaların tork uçlu olması gerek.

İnsülin direnciniz var

nurustan alırsan çıkmaz:)


boyutlarına bak hocam, standart boy 160x80 dir

mdflam olsun, sağlam olsun; ayakları da iyi bi profil olursa tadından yenmez(masif pahalı olur diye söylüyorum)

lam malzem bambu olabilir, revaçta bu aralar

www.tekzen.com.tr
gecen bunu aldim. isimi goruyor memnunum da. siparisten sonra ikinci gunde de geldi.
edit pardon bu 143 cm orada 123 lukler var onu aldim onu tavsiye ederim uzunu cok k sallanti yapabilir. 123 ideal.

İzmir - İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşıyorsanız ikea mağazalarını ziyaret ederseniz sağlam duran ürünler var. Hoşuma giden ürün ise “bekant serisi” araştırın isterseniz. Ayrıca daha spesifik betimlemeler yapsanız daha net cevaplar gelirdi. Çekmecesi olsun mu yoksa şade bir masa mı olsun vs vs. Yukarıda arkadaşın bahsettiği ürünlerin yanına alternatif olsun diye yazdım.

2500 verebilirim.

Cihazın durumuna göre talip olabilirim.

Sahibinden üzerinde 3500tl’ye gidiyor. Ne fazla ne eksik gitsin alanın da işi görülsün. Kutusu var. Şarj aleti yok. Ek olarak da kalemi var. İsteyenler bana yazsın lütfen teklifini.

Midilliye veya sakıza gidebilirsiniz. Ayrıca karayoluyla thasos’a gidip koyları geze geze tatil yapabilirsiniz

sakız adası!

deniz muhteşem. orada araba kiralayıp farklı plajlara giderseniz bir sürü sakin, sessiz ve türkiyedekilere bin basan kumsallar keşfedersiniz. kalabalık seviyorsanız organize ve popüler plajları da var, deniz gene çok güzel tabi. akşamları deniz kıyısında herhangi bir salaş tavernaya gidip uzo ve deniz ürünlerinin dibine vurabilir, türkiyedekine göre komik fiyatlar ödersiniz. ayrıca ada halkının tek geçim kaynağı türkler olduğu için midir yoksa zaten sıcakkanlı insanlar oldukları için midir bilmem ama muhteşem davranıyorlar turiste. Kazıklanma korkusu olmadan, güleryüzlü ve tatlı dilli bir hizmet alıp dilediğinizce tatil yapabilirsiniz.

biz 4 senedir her yaz gidiyoruz. bir kere gittik sonra bağımlısı olduk.

2000 euronun çok daha altına çıkarsınız bu arada.

ikinize de çok teşekkürler.
aracım yok. İstanbul'dan en uygun ve hızlı özellikle bayram döneminde en sorunsuz ulaşım yöntemi nedir ? Uçakla izmire gelip ardından nasıl ulaşım sağlayabilirim ?

İkinci olarak önereceğiniz oteller neresidir ? Orada araç kiralayıp gezerim büyük ihtimalle ama ilk gittiğimde kalacağım bir yer belirlemem gerek. Bayram dönemi gideceğim yayan kalmayayım.

sakız için konuşursak, çeşme'den kalkan feribotlar var. bir şekilde çeşmeye gelip o feribotlarla yarım saatte sakızda oluyorsunuz. chios sunrise tours, ertürk, turyol gibi feribot firmaları var. hepsi fiyat ve kalite olarak üç aşağı beş yukarı aynı. ben sunrise tours'u daha çok seviyorum, feribotları daha tatlı :)

her zaman kaldığımız ostria seaside studios'u öneririm. fiyatı çok uygun, ama rezervasyonu booking'den yapmayın. adama mail atın, öyle olunca çok daha indirimli kiralıyor. odanın içinde mutfak malzemeleri, ocak, buzdolabı, tuvalet var. balkon var ve balkonun deniz manzarası şahane. kahvaltı/akşam yemeği yok ama zaten olmasın da. farklı farklı yerlerde yemek en güzeli. otelin sahibi de inanılmaz tatlı bir adam. ama bu saydığım şeyler sakız için standart kriterler galiba. şimdiye kadar gidip de kötü bir otele denk gelen duymadım. her otel iyidir.

benim dediğim otel katarraktis bölgesinde, deniz kıyısında. bunun dışında popüler ve denize kıyısı olmayan köylerin içinde de oteller var. örneğin kambos bölgesinde eski taş konaklarda da kalabilirsiniz. merkezde ya da karfas'ta kalmayın ama bence. gereksiz kalabalık, hele ki bayramda.

bir de şu yazıyı okumanızı tavsiye ederim. biz ilk defa gitmeden önce bunu okumuştuk ve buna göre gezmiştik. eski olmasna rağmen çok detaylı yazmış, tam bilmeniz gereken şeylerden bahsetmiş bence.

nereyekacsak.com

*kapı vizesi için de 2 hafta öncesinden başvurmanız gerektiğini hatırlatayım.

mikanos gece hayatı olarak iyi diyorlar ve plajları içinde. kapıda vizeye feribot şirketleri yardımcı oluyor.

Sakiz adasina arac olmadan gitmek mantikli mi peki?
Ornegin Midilli'de arac olmadan eliniz kolunuz bagli olur

Eşiniz vergisiz araba alabilir ama siz kullanamazsınız.

Vergisiz alabilmesi için bişey bedelini (turing? salladım) bankaya bloke olarak yatırması lazım, 20-30k gibi bir miktardı yanlış hatırlamıyorsam, arabayı satarken bu parayı geri alabiliyor.

Bizim iş yerinde çalışan yabancılar o topa girmek yerine normal şekilde araba almayı tercih etti bu sebepler yüzünden.

Hafif kansızlık, çokça d vitamini eksikliği ve demir eksikliği var. Zaten halkın en az %50'sinde olan şeyler. Ne demek kanser bölümüne git? Çok karanlık bir espri anlayışı olan bir doktormuş.

Öyle bir kutu devit'le d vitamini değerleri yükselmez. Uzun vadede kullanıp, bol bol güneşe çıkın bence. Aynısı demir için de geçerli. Ben 2 ay boyunca aynı hapı içtim, değerleri 5-10 birim yükseldi ancak.

@agluna

Yorum için teşekkürler fakat benim en çok aklıma takılan konu EOS% değeri.

şimdi linke tıklayamıyorum ama özellikle erkeklerde, hele bir de ileri yaşsa demir düşüklüğü/anemi malignite lehine bir bulgu olabilir, altta yatan malignite ise haplar da düzeltmez değerleri demek istemiş doktor. ne demek espri anlayışı falan bir daha görmeyim bu forumda böyle yorum

peki neden doktor kanser bölümüne git demiş, kanser oldugun için değil, eğer malignite varsa çok geç kalma bi kolonoskopi yaptır diye. doktorun en kötü ihtimali düşünmesi mesleği gereği can kurtarma refleksi, endişe etmeyin dediğini yapın, geçmiş olsun

Karacabey boğaz plajından anlık bildiriyorum; deniz şu an bok gibi pislik içinde. Tirilye tarafları da çok farklı değildir zannımca. Havuza falan git takıl bence

taraflar yazılı olarak ihtarda bulunmazsa kontrat yenilenmiş sayılarak devam eder. kontratınıza ve ev sahibinize bağlı. normalde dediğin gibi beklemen gerekir ama mesela benim kontratımda altıncı ay dolduktan sonra depozitoyu alıp çıkabilir maddesi vardı,çıktım.

en iyisi sen ev sahibini ara, ay sonu çıkmak istediğini söyle. erkenden haber ver o da kiracı bulsun sorun çözülsün.

www.eksiduyuru.com

(son cevap)

evet

Arkadaşımın 1.8in altında kalıyor diye kayıt yapmamıştı bir çok sorun yaşadı diğer dönem kayıt yapana kadar

Kerpe olabilir

mutlaka sgk'ya danışın

iş hukuku avukatına danışın. anadolu yakasında iseniz avukat önerebiliirm

Keşana ne dersin ? Ucuz içki güzel sahil güzel insanlar

@charlotte kışın tüm trakyayı gezdik :)

kaş

vize sorununuz yoksa çeşme'den sakız adası'na geçin. sakız'da araç kiralayın. çok keyifli bir tatil olacağına garanti verebilirim, üstelik fiyatları da türkiye'ye göre çok daha uygun.
ya da bozcaada olabilir. ama denizi muhtemelen çok soğuk olur.

akdeniz'e gitmemeniz yerinde bir karar olmuş bence. biz fethiye'ye gideceğiz, orası için en yüksek sıcaklık 23 derece diyor şu an accuweather'da. ben daha sıcak olur diye bekliyordum. oysa ege'de 26 derece civarında olacakmış.

denize ben girebildim de her insan giremez bu havalarda o sebeple akdenize gidin derim.
not: kuzey ege.

1 yil bile binemeden kenara koyarsin bence.

Akusu bisikletin kendisinden daha pahali diye duyuyorum her yerde. Ustelik camlica biraz rampali bir yer. O bisikletlerin tirmanma kapasitesi falan cok zayif. Oyle cok para verip asiri iyi bisey almayacaksan bence biraz zor olur senin icin. Motor al, en guzeli motor ;)

b sınıfınız varsa 50cc bir alet alın benzinli. elektrikli ile muhatap olmayın. trafik yakında elektriklilere de ehliyet zorunluluğu getirecek gibi.

ben 3 senedir elektrikli kullanıyorum. ev ile iş yeri çok uzak değil. rampa yok. aküler hala canavar gibi. ama şimdiki aklım olsa benzinli alırdım.

eviniz ile iş yeriniz arası ne kadar bilemem ama 10km falansa 2 günde bir şarj etmeniz gerekecek. 1 senede elinizde patlar o alet o kadar sık şarj ile. amorti eder derseniz alın şöyle yeni çıkan modellerden.

kartalkaya diyorum bütçe sıkıntınız yoksa.

@tjoe

ortalama ne kadar bir bütçeden bahsediyoruz ? Bir de önemli olan benim için organizasyon ya da fırsatsitesi tavsiyesi.

Kartepe'ye günlük tur yapıyorlar, kişi başı 50 TL falan ulaşım gideri sanırım.
Ekipman kirası ayrıca ödeniyor.

Facebook'ta reklamlarda denk gelmiştim.
1 gece konaklamalı versiyon da vardır mutlaka.

pistin belli aralıklarla temizlenmesi gerekiyor. bu da zamanda daralma yaratıyor. aynı rotada olsa bile bazı uçuşlar iptal edilmek zorunda kalınıyor. tamamen şans.

firmaların bakış açısıyla alakalı bu durum aslında. thy'nin güvenlik ve yolcuya bakışı daha farklı olduğu için iptal etmeyi tercih ediyor ama pgs gitmeyi daha uygun buluyor.

Pistin durumunun bütün uçuşları kaldıramayacak olmasından dolayı. İptal edilmesi gereken uçuşlar varsa, az yolculu olanları tercih ediyor olabilirler tabii. Misal normal zamanda bile, doluluk oranı az olan uçağa rötar yaptırıp, bir sonraki uçuş ile birleştirip gönderdiklerine şahit oldum.

Senin uçuş şans işi+1

aslında şansla pek alakalı olmayan bir durum.

örneğin hava durumundan dolayı 1 saatte maksimum kalkış yapabilecek uçak sayısı 50. şirketler bu 50 uçuşu seçerken en yoğun olanları uçuruyor, yoğunluğu düşük uçuşlar ise iptal ediliyor, sonraki uçuşlarla birleştirilerek bu durumu kara çeviriyor.

yazıldığı gibi bazen hava durumunda sıkıntı olmasa bile teknik ve işletme sebepleri bahane edilerek iptal yapılıp sonraki uçuşlarla birleştiriliyor.

pegasus ise iptal olmasa bile kesin rötar yapar

eksisozluk.com boyle bir sey var ama...

tem'de bir sıkıntı olacağını sanmıyorum ama o kadar uzun yol için fazla riskli olur. imkanın varsa kış lastiği takılı olan bir araç kirala.

tekrar böyle yoğun kar yaşamadığı sürede sorun yasamazsın su an acık.

kar yağsın yağmasın, o soğukta kış lastiği olmadan çok büyük sorun yaşarsın. yağış miktarı belirsiz olsa da hafta sonu türkiye'nin donacağı neredeyse kesin. ılıkçı mgm bile cuma günü istanbul için en yüksek sıcaklığı -1 derece vermiş. o havada kış lastiksiz yola çıkılmaz. bolusu, ankarası, eskişehiri daha bile beter olabilir. girme öyle bir riske. akıl kârı değil yani bu havada o işe girişmek.

Biz epeydir şunu kullanıyoruz, canavar gibi alet. Garantisi fln çok tıraş ama kolay kolay bozulacak gibi değil.

www.hepsiburada.com

Linki kapatıyor duyuru, ismi powertec tr 901

fiyatları konusunda pek bilgim yok şu anda ama, Rowenta marka bir fön makinesi kullanıyorum, 5-6 yıl olmuştur alalı, hala sapasağlam çok memnunum. remington markanın düzleştiricisinden kullanıyordum, o da gayet kaliteli gelmişti bana. ayrıca philips düzleştirici ve fön makinesini de kullanan bir arkadaşım gayet memnudu.

megafön 3200 süper alet.

remington.

Fönsan +1

Kuaförden al direkt.

göztepe köprüsüne gidip, ordan 15 çk'ya binseniz oluyor mu?

Trafi'den bakın, bir sürü yol gösteriyor.

ucu çok açık soru
bütçeniz ne kadar?
5000 liraya miele çamaşır makinesi de var 4 lü set 5000 e makineler de var.
yatak odası hakeza o şekilde tv oturma odası vs şekilde

en ucuzu vs şekilde olmasındansa cebinizdeki fiyata göre tavsiyelerde bulunmak bence daha doğru.

Kızın bir yorumu yok mu bu duruma, spotçudan mı evleneceksiniz.

Lükste gözümüz yok. Kız da aynı şeyi söylüyor. Ne harcarsak kendimizden çıkacak. Aile desteği yok. Makina sorunsuz Çamaşır yıkasın, buzdolabı sorunsuz işlevini görsün yeter. Mobilyaların marka olmasına gerek yok. Spotçudan kastım ikinci el değil. 1000tllik ürünü sağında solunda çizik var diye sıfır olarak 500e satan spotçudan bahsediyorum.

naap biliyon mu, benim bi arkadaşımın emlakçı babası yapıyormuş. emlakçıların depoları oluyor. bazı kişiler evleniyor ev tutuyor eşya alıyor sonra anlaşamayıp ayrılıyorlar. evden çıkarken sıfır eşyaları bırakabiliyorlar. onları emlakçılar alıyor depolara koyuyor sonra satıyor. gidip onlara bi soruşturursan ucuz eşya bulabilirsin.

O zaman adres modalife.

@freetakilir emlakçılardan nefret ediyorum. Ev kiralarlarken bile sahibinden aradım buldum. Arkadaşın babası hala bu işi yapıyorsa iletişim bilgisi paylaşabilirsin en azından referans ile giderim. Yoksa emlakçı emlakçı dolaşıp bu işi arayanı bulmak zor.

valla seni bilmiyorum da ev dizerken forumlarda en fiyat/performans oranlarını araştırıp internetten veya seninki gibi spotçulardan alıcam.

İstanbuldaysan Sultanbeylideki spotcularda ürünler cok kaliteliydi. Spotcu dediğin gibi kötü eşya değil hepsi sıfır ürünler. Bence beğenebilrisin .

eskidji

buraya gideceksin her şey orada.

ev ne taraflarda? ona göre önerelim.

@nıç

Çamlıca ferah mahallesi

bostancı değirmenyolu caddesi. altıntepe diye geçiyor aslında ama bostancıya daha yakın. kozyatağı'na da 1 durak.

edit: güzergah www.google.com.tr!3m1!4b1!4m13!4m12!1m5!1m1!1s0x14cac6574ae7fcd9:0x679cc2928c647b72!2m2!1d29.102852!2d40.964714!1m5!1m1!1s0x14cac6f7e235fb37:0x9bbad3cb74d1bba!2m2!1d29.1068079!2d40.9573503?hl=tr

tek önerim belediye blokları, kozyatağı-bostancı arasında e-5'in aşağı kısmında kalıyor. binalar eski, ancak içi yenilenmiş 2+1 bir daireyi 1500-2000 arasına bulabilirsin.

onun dışında küçükyalı'nın e-5'ye yakın tarafları (kadir has lisesi, atatürk caddesi vs.) biraz daha uygun fiyatlı olabilir.

1500-2000TL'yi eve vermek bana mantıklı gelmiyor açıkçası. işime 10 dakika olmasına da gerek yok. gerekirse 1 saat de sürebilir. fiyat önemli bir etken

o zaman metro güzergahında kartal'a kadar bir alana bakılabilir. tavsiyem metro istasyonundan çok uzaklaşmaman yönünde olacaktır. daha önce yaşadığım iki bölgeden örnek verdim, maalesef küçükyalı'dan ötesindeki kiraları pek bilemiyorum.

belediye blokları iyi , eski evim ordaydı ancak size tuzlu gelecekse içerenköy taraflarına bakın. yakın hem uygun ev bulabilirsiniz.

içerenköy +1

ben de içerenköy demeye gelmiştim.

icerenkoy

Calisma iznine evlenmeden de sirket basvurabilir. Geldiginin ertesi gunu sirket basvurur 15-20 gune cikar izin. Evlilikle calisma izni bir degil

@la noix onu biliyorum fakat şirketler çalışma iznine başvurmaya pek yanaşmıyor ve çoğu şirket gerekli şartları taşımıyor yabancı çalıştırmak için. Bir Türk vatandaşı gibi izine ihtiyaç olmadan çalışabilmesi için gerekli süreyi soruyorum

Turk vatandasi olmasi gerekiyor

Bizim aile hekimi turkle evliydi ama henuz vatandas degildi. Sonra bi arkadasim var onun durumu da ayni ve ozel okullarda ogretmenlik yapiyor. Bu arada vatandaslik 3 degil de 5 yil diye biliyorum

reader da öyle bir özellik olduğunu zannetmiyorum. adobe acrobat kurmanız lazım.

Google'ın static map apisi var.

maps.google.com

Şurdan kurcala anlarsın ya da staticmap api diye arat.

15 yer imini nasıl gömersin tam bilmiyorum da uğraşırsan yaparsın sanki.
(bkz: asılsam gelecek ama)

evet yolu var. dilekçe yazmak gerekiyor, bende şu anda tam tersinin dilekçesi var. onunkini de bulmaya çalışırım :)

@fakyoras bunu nakit olarak mi alabiliyoruz yoksa SGK`ya mi aktraliyor ? Ben nakit olarak almak istiyorum.

sgk'ya aktarılıyor. nakit kısmını hiç bilmiyorum ama sanmıyorum :)

Ben de aynı şekilde bir bankada çalıştım, belki de aynı bankadır. SGK'ya aktarmak istedim ilgili kişileri aradım ancak emekliliğe yakın bir dönemde SGK'ya aktarım yapılıyor diye cevap geldi. Kısacası parayı elde tutmak için uğraşıyorlar, pek mantıklı gelmedi bana. Uzun bir süre çalışmadığımdan uğraşmadım. Nakit olarak o tutarı alamıyor olman lazım..

@lethe ben de ayni cevabi SGKdan almistim. Emeklilige yakin bir donemde Emekli Sandigindaki prim ve gunun aktarilacagini soylediler. Ama ben buna pek inanamiyorum tabi. Kim ole kim kala.

tureng.com

@theconqueror

oradaki kelimeler pek mantıklı gelmedi. en doğrusunu bulmak istiyorum

www.nasildenir.com

Şu olabilir;
www.socrative.com

bence alınır, satarken zor olur ama iki lira aşağı verdimi her araba satılır ben bunu gördüm.
heves almak için ideal, kaza, hasar kaydı falan çok sorun olmaz ama yinede başına iş açacak sorunu olur mu diye ekspertize girmende fayda var.

Volvo yedek parçası zor bulunan, bulunanların da pahalı olduğu bir araç. Araç da eski olduğuna göre bu bir risk.

alınır

Arkadaslar,

yorumlarınız için teşekkür ederim. Tipik türk kafası ile parçası bulunmaz çok yakar 2.eli düşüktür diye alma diyenlerden ziyade
kronik x sorunu var, sürekli şu sıkıntıyı verir, gibi somut örneklerden gidersek sevinirim.
ben bu arabayı almaya yelteniyorsam bir başkası da yeltenir. geç satılır ama satılır.
2001 model toyota yaris'in 21bin TL'ye satıldığı güzel ülkemde, kağıt üstünde bu araç çok daha makul geliyor.
ama almamam için somut sebepler varsa ve belirtirseniz çok sevinirim.

Eski Volvo'lar çok sağlam olur. Bununla duvara girsen silecekleri çalıştırıp yoluna devam edersin. :) Ederini bilmem ama kalite ve sağlamlık konusunda şüphesiz.

neden bir yetkili (veya yetkisiz de olur, güvenilir ise) servisi arayıp bilgi almıyorsun ki? yetkili volvo servisinde çalışıyorum. ama soruna cevap veremem :D

telefonla arayıp 2. eli isteyip bilgi alabilirsin.
www.evooto.com.tr

bir araç alırken, yetkili bir servisine götürüp 2. el kontrolünü mutlaka yaptırın. o servis o araca yapılan ve/veya yapılması gereken her şeyi söyler zaten.

bulasma derim, elektronik arizalarini saptamasi zor (motor beyni ile alakali genellikle), parcalari pahali. birde bu 5 silindirli turbolar ne kadar iyi bakarsan bak 200.000 gibi bitiyor, bunun motoru elden gecmemisse sende patlayabilir.

ama saglamlik olarak dogru, onunde pek birsey duramaz. muzik sisteminin ses kalitesi hala bircok sifir luks arabadan iyidir bence. hizli araba ama benzini iciyordu, LPG tuketimi nasildir ve performans uzerindeki etkisi nedir bilmiyorum.

meme is mine vagina is mine. who are you to tell me what i can do and i cannot. fuck off.

diyebilirsin.

depresyona girdim ayağı yapabilirsin ama kaybedecek hiçbir şeyin yoksa.

Ek sefer koyarlar aşti'ye gittiginizde mutlaka bilet bulursunuz.

kaldıraç vs kullanırsa mümkün o iş. ve evet çok riskli.
daha az risklisi kaldıraçsız paranı yatırmak.

FOREX- Kaldıraçlı alım satım işlemleri - nedir?
Esas itibariyle forex, bir ülkenin para birimi karşılığında başka bir ülke parasının alımı ya da satımı olarak tanımlanmaktadır. Forex, yani döviz alım satım işlemleri ticari, yatırım, riskten korunma ya da spekülatif amaçlarla dövize duyulan ihtiyaçtan dolayı yıllardır uluslararası kambiyo piyasalarında gerçekleştirilmektedir. En basit ifadesiyle, 1 ABD Doları=1.50 TL kurundan 150 TL karşılığı 100 ABD Doları alınması bir forex işlemidir.
Son yıllarda geleneksel kullanımından farklı bir şekilde yatırım amaçlı yapılan döviz işlemleri tüm dünyaya yayılmış ve yatırımcılar tarafından büyük rağbet görmüştür. Forex olarak adlandırılan bu işlemlerde iki ülke parasının birbirine ya da petrol, altın gibi emtia ve kıymetli madenlerin bir ülke parasına göre değeri alım satıma konu olmakta ve yatırımcılara yatırdıkları teminatın belirli bir katına kadar işlem yapma olanağı verilmektedir. Kaldıraç oranı olarak adlandırılan bu oran, bazen 1'e 50, 1'e 100 ve hatta 1'e 400'lere kadar ulaşabilmektedir.

Peki kaldıraç oranı yatırımcılara ne sağlar?
Bunu bir örnekle açıklamak gerekirse;
Kaldıracın söz konusu olmadığı bir forex işleminde 1 ABD Doları=1,50 TL ise, elinizdeki 100 TL yaklaşık olarak 67 dolar alırsınız. Dolardan kar elde etme düşüncesiyle bu işlemi yaparsanız, beklentiniz doların TL karşısında değer kazanmasıdır. Dolar 1.70 olursa, o zaman elinizdeki 67 dolarla 67*1.70=114 TL almanız mümkün hale gelir.
Yani 14 TL kar elde etmiş olursunuz.


Kaldıracın varlığı halinde ise; 1'e 100 kaldıraç oranıyla forex işlemi yaptıran kuruluş yatırımcısına şöyle bir teklifte bulunur:
1.000 TL karşılığında ben sana 100.000 TL'lik işlem yaptıracağım ve döviz satacağım. Ama dövizi banknot olarak vermeyeceğim. İşlemi yaptığın kur üzerinde meydana gelen değişiklikler neticesinde bir kar oluşursa onu ödeyeceğim. Yani 100.000 TL'yi vermiş ve karşılığında 1 ABD Doları=1.50 TL den 66.667 dolar almış gibi olacaksın. Kur 1,60 olursa o zaman, 66.667 Dolar karşılığında 106.667 TL alacaksınız.
Yani, 1.000 TL'lik teminatla 6.667 TL kar elde etmiş olacaksınız.


Kurların, yatırımcıların beklentilerinin aksine hareket etmesi durumunda, büyük zararlarla karşılaşılması kaçınılmazdır.
Yukarıda yer verdiğimiz örnekten hareket edersek, 1.000 TL teminat yatırarak, 1'e 100 kaldıraç oranıyla, 1 ABD Doları =1.50 TL'den yapılan 100.000 TL'lik bir dolar alım işleminde, fiyatın 1.40 seviyesine düşmesi durumunda, 6.667 TL zararla karşılaşılacaktır. Kurdaki düşüşün birden değil de, kademe kademe olduğunu göz önünde bulundurursak, yatırımcının pozisyonu fiyat 1.40'a dahi ulaşmadan 1.000 TL'lik teminatının tükendiği seviyede kapatılacak, yatırımcı yatırımının tümünü kaybedecektir.

@cokponcik
peki kaldıraç olunca eksiye düşme var mı? yoksa yatırdığını kaybedince bitiyor mu olay?

olmaması lazım çok ekstra durumlar haricinde. ama emin değilim

Eksiye dusmek diye bir sey yok, en kotu ihtimalle hesabindaki paranin tamamini kaybedersin (bu da yeterince kotu bir ihtimal zaten) eksiye dusup borclanmak falan yok.

Evet gercekten var, kafana takilan buysa gercekten var, merakini gidereyim.
Simdi diyeceksin ki "e neden insanlar parayi forex'e basip oturdugu yerden koseyi donmuyor?" Ben de forex'ten 2-3dk icinde (bak 15dk demiyorum, 2-3dk) birkac yuz kazandim buna karsilik forex ile ugrasmiyorum artik. Cunku dakikalar icinde hesaptaki parayi 2'ye 3'e katlama imkanin (tabi bu bazen birkac saat, bazen birkac gun de olabilir) oldugu gibi bir anda sifirlama ihtimalin de var. Ben birtakim kendi temel prensiplerimle forex'ten kayipla ayrilan %90'in icinde olmadim ama kafa kafaya getirerek ufak bir kar ile zararsiz ciktim. Anlik dalginligimin cok guzel karlarimi bir anda goturdugu de oldu. Kisacasi muthis kazanma ihtimalin oldugu gibi muthis kaybetme ihtimalin de var. Bunun yaninda sistem seni kaybettirmeye yonelik ayarlanmis. Yani sana forex hesabi acip bu hizmeti sunan firmalar senin kaybetmeni istiyorlar. Hatta bikkinlik verene kadar zir zir arayip yatirim tavsiyesi verirle sana ki bunlar sana kaybettirecek tavsiyelerdir bazen kazansan da.
Sana bedavadan hesap acip her alllahin gunu bikmadan arayip tavsiye veren insanlar aptal degiller. Kaybetmen icin bircok neden olan bir sistemde yine de kazanacak kadar uyanik oldugunu dusunuyorsan girebilirsin.

3-4 ay takildim ve surekli kar ettim. Islemlerimin ezici cogunlu karla kapandi. Buna ragmen cekildim. Yeterince uyanik ve sansli oldugunu dusunuyorsan gir. Baska sorun varsa da sor. Gireyim mi diye soruyorsan girme, cevap net.

@stavro

Forex şirketinin senin kaybetmenden bir kazancı yok. Senin kazanmandan da bir kazancı yok. Açtığın her pozisyondan Kazancı var makastan dolayı o da. Bir de swap ücreti adı altında kestiği komisyon var şirketin tüm Kazancı bu. Her oynadığında şirket kaZanıyor. Sen kaybetsen de kazansan da şirket kazanıyor. Peki neden seni kaybetmek için yanıltsın ki? Yanlış tavsiyelerde bulunsun? Yanlış bilgilendirme yapmayın lütfen.

Tabi bunlar forexin iyi bir şey olduğu anlamına gelmiyor. Hele hele kısa zamanda büyük para kaldırmak için gelenler kuyruğunu tuta tuta gider. Bilgi ilgi ve Çelik gibi psikoloji isteyen bir yatırım aracı. Bunlardan hepsi tamamsa belki kazanırsın biri bile eksikse mutlaka kaybedersin. Yani kazanma oranı çok düşük. Kısa zamanda kazandırır belki uzun vadede erir gider yatırımın. O Yüzden kaybetmeyi Göze alamayacağın miktarda oynamak son derece tehlikeli ve salakçadır. Enayiliktir.

Heheh zaten sizin zararinizdan kar edebilir diyene rastlamadim.
O halde neden 3 kurusluk yatirimcilara bedavadan saatlerce neden tavsiyede bulunuyorlar acaba? O kucuk yatirimcilarin kazanci ne ki yaptigi islemden kalan komisyonu swapi kayda degsin? Biraz mantikli olun allahaskina.

Sahsen ben bugun araci kurum olsam, küçük yatirimcinin pozisyonunu kendi hesabimda tutar, kar/zarar neyse kendi hesabimdan hallederdim. Tabi para kazanmak istiyorsam.

merhaba.her ne kadar iş ilanı olmadığını yazsanız da uygun olacağını düşündüğüm bir arkadaşım var gaziantep'te yaşayan.özelden detaylarını yazayım size ?

kırılan diğer parçaları varsa pattex in plastik için olanlarıyla yapıştırabilirsin. pervanelerin dönüş hızını bilmiyorum ama bu veya benzeri tamir yöntemleri işe yaramayabilir. ebayden aynı pervanelerden bulabileceğini düşünüyorum. çok pahalı da değildir. 5-10 $ bişeydir.

plastik mi? sunfix falan olabilir kırık parçalar elinizdeyse. ama yine yekpareymiş gibi dayanıklı olmaz. o parçayı söküp, o yuvaya oturacak pervane vazifesi görecek başka parça yaptırmak daha mantıklı gibi.

kırılan parçalar maalesef elimde yok. ebay-aliexpress gibi yurtdışı çözümlerinin haricinde bu işi türkiye'de yapan yerler var mı ? parçaları tr'den temin edebilir miyiz ?

gittigidiyor'da var benzer boyutlarda bitanesini seç sipariş et.

bi ihtimal 3d yazıcı ile yaptırabilirsiniz ama çizimi basımı falan çok pahalı olur. tornacıya giderseniz aynı boyutlarda ince bi plakayı kesip uçlarını kıvırırak pervane görevi görecek bir şey yapar belki. belki de uğraşmak istemez. ekipmanınız varsa siz uğraşın. ortasını delmek en büyük problem. benzer sağlamlıkta plastik bi malzemeyi uygun ölçülerde kesip kanatlarını ısıtarak yamultabilirsiniz. eskiden bildiğimiz cd'den fan yapmıştım o şekilde.

Bu oranda küçük plastik pervaneleri alabileceğim bir site var mı

Google'da aratinca bir suru hobi sitesi cikti. Misal: www.modelmaster.com.tr

Bu tür küçük plastik pervaneleri alabileceğim dükkanlar istanbulda nerelerdir ? hırdavatçılarda olur mu ? yoksa daha farklı yerlere mi bakmam gerek ?

pirinç dolu kavanoza koy derler genelde. aklımda deniz şortunda iki iphone taşıyıp harala gürele kankalarla denize atlayan bir ergen irisi canlandı :D

telefonlar benim değil. denize düşmemiş tuvalete düşmüş, yani tuzlu su değil. içerisinde kurtarılması elzem çok önemli veriler var. pirinç olayı için artık çok geç olduguna inanıyorum. bana teknik bir öneri lazım. bu işi yapabilecek iyi bir tamirci gibisinden.

İnsanlarımızın şu mantığı beni benden alıyo yok teknoloj bu kadar gelişti şuna niye çare bulamadılar. Sen bi liste yap gönder enstitülere uğraşsın onlar asdfasdf. Pili de ekle he unutma bitmeyen pil lazım size :D

Anakart gitmişse mefta o telefon.

Sen kimsin diyosan geçen yaz cambridge'te apple store'da çalışmıştım.Çok olmasa da teknik konularda biraz tecrübem var.

ben pirinçle yarım saat kadar denizde yüzmüş nokia lumia kurtardım. tatlı suya düşmüş telefonda elbet kurtarılabilir.

Teknolojinin,bulut teknolojisinin bu kadar geliştiği dünyada bulut kullanmamasın sorundur bence, yine su için sony gayet güzel telefonlar yapıyor.

Bu cihazlar normalde bildiğimiz flash bellek hafızası kullanıyor olmalı, fakat iphonelar neredeyse tüm veriyi şifreleyerek saklıyordu sanırım, sadece fotoğraflar şifresiz olabilir. İşte belleğe ulaşabilecek insanı falan bulman lazım, benim tahminim odtü'de falan öğrenci profesör falan olabilir o yetenekte ama veriler şifreliyse bir şey kurtaramayabilirsiniz.

edit: Bir de donanım düzeneği nasıldır bilmem ama hafıza birimleri ile anakart ayrıysa anakart değişimi de belki işe yarar.

(bkz: çare sarıgül)

eğer kısa devre gibi bişin olmamışsa 2 haftada falan düzelir

nick: (bilgisayarının üzerine şekerli çay döken ve 2 hafta sonra açtığında çalışan şahıs)

ben de aynı şeyi yaşadım fakat düştüğünde telefon kapanmadı, klozetin içinde hala ışığı yanıyordu.olan oldu artık deyip musluğun altında suya tutup sabunla yıkadım.üstüne sterilizasyon sıvısıyla sildim ilk 24 saat dondu telefon ama kapanmadı da.daha sonra pirinç yöntemini okudum düştükten 5-6 saat sonra pirince koyup 48 saat bekledim.düştüğünde ses çıkışı bozuk olan telefonumu 1 yıldır sesi düzelmiş olarak kullanıyorum hiç sıkıntısı yok. pirinci küçümseme derim.

Tuvaletten çıkardıktan sonra tatlı su ile yıkasalar iyiydi. Zira asit daha fazla zarar veriyor.
Aynı durumdaki bir iPhone4 ü prinçte uzunca bir süre beklettikten sonra çalıştırdım. Ve hatta imkanınnız var ise, bataryasını çıkartın ve ikisini birden prince atın ve şansınızı deneyin.

Siteler var mı bilmiyorum ama birçok optikçi yapıyor zaten. Numaraları verip camı kestirebiliyorsunuz.
Ama Atasun gibi yerlere değil de atölyesi olan daha küçük optikçilere gidin, onlar gün içinde kesip veriyor hemen. Atasun gibi yerler birkaç gün bekletebiliyor.

Hatta Ankara Çankaya tarafındaysanız kendi camlarımı kestirdiğim yeri önerebilirim.

İstanbul'dayım hocam. Hangi gözlükçüye gitsem reçete soruyor :(

Tahtakale Sirkeci tarafındaki gözlükçülere bakmanı öneririim

öncekini reçete ile almışsan meduladan bakıp cam nolarını görebiliyorlar (sözleşmeli optikçiler için geçerli) sözleşmeli gözlükçüden bir çıktısını alıp sözleşmesize de gidebilirsin.

yhtlerin oyle olay olduguna bakma. servis, yonetim, duzen vs.. allaha emanet

yht engellilere ücretsiz zaten. sistem herhangi bir ücret karşılığı o koltuğu satıyorsa sorun olmuyor demektir..

@nrmnm, dediğiniz gibi standart ücreti + yemek ücretini ödedim fakat koltuk engelli koltuğu olarak görünüyordu. Bundan dolayı bir sorun yaşar mıyım onda tereddüt ettim ama anladığım kadarı ile pek takar yok bu detaya.

engelli koltuğu diye bir şey yok yht'de. tekerlekli sandalye için ayrılmış yerler var.

Peki benim aldığım şey ne ?

millet otomatini koyabilmek icin koydugu sirkete pay veriyor, sizinkisi ustune bir de para mi aliyor? o nasil bir sevis usulu, adeta double penetration.

baska firma bakin.

bi tane adam dikseniz kantinci hesabı daha hesaplı. tost falan da yapar hem :) bi de işletmek için para öder.

Kurumsal ve 15 merkezi olan bir firmada dediğiniz biraz zor :) ama bu vending machine olayını ücretsiz ya da daha makul verecek bir yer şart.