[]

sizce mümkün mü?

şimdi yurtdışı master programında dersleri vermişim ve tezi de vermişim ama yurtdışında master yaptığım ülkedeki yabancı dereceleri tanıma kurumu henüz türkiye'den aldığım lisans derecesini tanımadığı anca 6 ila 10 ayda belki 1 yılda )süre çok uzun bürokrasi)tanıyacağı için,(master) diplomayı vermiyorlar ama bütün eğitim süreci tamamlanmış, bu şartlar altında tanıma belgesi alıncaya kadar aynı ya da başka ülkede koşullu olarak doktoraya başvurulabilir mi? Fikri olanlar... ya da benzer örnek yaşayanlar görenler


not: bahsettiğim benim lisans derecemin master derecesini aldığım ülkede tanınması, o şekilde tam olarak master derecesi alınabiliyor ve sonrasında doktoraya başvuru, türkiye'de tanınması değil

 
Doktora Türkiye'de mı?


  • tabasco  (01.08.19 16:46:12) 
@tabasco tercihen master derecesinin olduğu ülke (yunanistan) ya da yurtdışı


  • lavie  (01.08.19 17:29:36) 
Hocayla konuşup ayarlayabilirsin. Guest scientist kontratı yaparlar sen çalışmama baslarsin belgeler gelince PhD ye enroll olursun kein problem


  • tabasco  (01.08.19 17:34:39) 
turkiye'de sartli kabul var ama sanirim sadece kendi okulunuzda henuz master derecesini almadiysaniz ama savunmayi bekliyorsaniz oluyor ya da diplomaniz gelmediginde.

burada 'taninmasini' beklediginiz derece universite derecesi mi? yani bachelor mi?
  • songforsomeone  (01.08.19 17:35:35) 
@songforsomeone evet o olmadan master diplomasını alamıyorsun ama diğer bütün şartlar tamam ders ve tezle ilgili olan


  • lavie  (01.08.19 23:19:57) 
[]

fiziği güzel, taş kadın

nasıl kadınlara fiziği güzel taş kadın diyorsunuz? ya da taş kadın tanımınız ne, bir kadının fizik güzelliğini neye göre değerlendiriyorsunuz? Manken olmayan, normal bir kadın için




 
1.70 üzeri boy, 60'ın altında kilo, spor görmüş vücut, su içmiş cilt, uzun sağlıklı saçlar, c+ memeler, olmuşken bir de apış arasında boşluk.


  • Jesus Christ  (29.07.19 13:34:59) 
boy şart değil. diri görünümlü ve kıvrımları yerinde olan kadın.


  • orijinal nick bulamadim  (29.07.19 13:45:13) 
Selvi boylu, al dudakli, ceylan gozlu, sirma sacli.

Saka degil, boyle ise fizigi guzeldir benim icin.
  • ebabil curnatasi  (29.07.19 13:53:31) 
Boy ve kilodan bagimsiz, hatlari dengede kadın, bozar bir yeri yok, estetik, simetrik. Cildi, kendisi saglıklı kadın


  • gunes123  (29.07.19 16:44:11) 
Tam olarak buna i.pinimg.com


  • filipis  (29.07.19 23:43:17) 
[]

bu kadın güzel mi?

yüz-fizik kaç verirsiniz yoksa bi manken için sıradan mı?

www.instagram.com


 
10/10

sadece şu adamın yerinde olmak için neler vermezdik;

www.instagram.com
  • Psycho Mantis  (28.07.19 19:24:14 ~ 19:25:09) 
Yalnı eski resimlerine baktım da zayıfmış baya, o hâlini baz alırsak 6/10


  • Psycho Mantis  (28.07.19 19:26:58) 
Fiziği baya güzel ama yüzü meeh


  • Kediyi üzdün  (28.07.19 19:29:40) 
Ay puan vermemişim
6/10

  • Kediyi üzdün  (28.07.19 19:30:02) 
Vücudunu beğendim, yüzü ı-ıh.


  • i m cool with that  (28.07.19 19:36:23) 
Yüz 6/10
Fizik 7/10

Giydiği bikiniler -100000000000000000000/10
  • godsparticle  (28.07.19 19:43:02) 
10/10 ne abi bu kadar yoklukta mısınız lan

Fizik 7/10, yüz 3/10. Fizik de sıradan bir manken için aslında.
  • contraparal  (28.07.19 19:44:16) 
Yoklukla ne alakası var anlamadım, sanki bu hâliyle de bize gelecekmiş gibi.

Nasıl olduğu sorulmuş, ilk resimlerine bakarak tam not verdim ama zayıf hâlleri fena o yüzden o resimlerine 6 verdim. Ayrıca benim kriterlerimde vücut ve ten rengi her zaman yüzden önce gelir.
  • Psycho Mantis  (28.07.19 19:49:53) 
5/10 ya da 6/10..


  • ubi dubium ibi libertas  (28.07.19 19:56:32) 
Yüz: 9/10
Fizik 10/10

Baya güzel bi ablamız. Benim zevklerime uygun.
  • adwokat  (28.07.19 20:06:43) 
Sjskskdf bu hatuna burun kıvırıp yoklukta mısınız diye büyüklenmek çok komedi.

Kadın temiz 9/10. Manken standartları içinde soruyosan aşırı üst düzey değil ama genel olarak son derece taş.
  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (28.07.19 20:14:07) 
Güzel değil


  • Mossy  (28.07.19 20:37:45) 
Yuzu guzel degil ama fizigi baya iyimis.

7/10
  • bugun hava gunluk gureslik  (28.07.19 20:44:28) 
Nein. Almanya'da üç kadından biri bu kadın Hatta iki. (._.)


  • velvetmorning  (28.07.19 20:52:33) 
Fizik guzel, ama muhtesem degil.
Yuzu de güzel. Muhtesem degil.
Velvetmorning +100

Fizigi sandigimdan bir tik daha iyi olabilir zira yeryuzundeki en estetik yoksunu bikinlerle poz vermiş. Libido killer.
  • stavro  (28.07.19 21:13:31 ~ 21:15:51) 
6/10


  • filipis  (28.07.19 22:12:34) 
[]

havalı kadın kimdir?

sb. bir de olumlu mu olumsuz bir özellik mi yoksa?




 
Havalı sanki meriçler ve platonikleri tarafından gereksiz pohpohlanmış birinin sahip olduğu kibirli bir tavrı çağrıştırıyor. Onun yerine "özgüvenli bir hanımefendi" her anlamda daha öndedir.


  • levent bilgen  (26.07.19 17:41:54) 
Şişme kadın olabilir. Diğerlerinin havasını söndürebildiğimden o kategoriye sokmuyorum.

Gerçi şişme kadında denemedim hiç, belki onu da söndürebilirim. Bilemedim.
  • (s)AINT  (26.07.19 19:16:24) 
havalı kadın dediğin uzay zamanı büker, çevresindeki nesneler kadının etrafında açısal momentum kazanır. olumlu bir özelliktir.


  • ebabil curnatasi  (26.07.19 20:08:10) 
[]

boşanmak ya da boşanmış olmak

1- boşanmak ya da boşanmış olmak türkiye'de hala bir sosyal damga mı ve avrupa-abd'de bu işlere nasıl bakılıyor? yoksa hiç evlenmemiş bekarlardan farkı yok mu sosyal olarak, özellikle 35+ yaşlar için soruyorum.

2- Türkiye'de daha önceden evlenen kadınlara bakışın farklı olması maalesef, bekaret olayından mı kaynaklanıyor?

3- Türkiye'de sosyal ortamlar için, ortalama bir çevrede düşünün 35+ bir kadının hiç evlenmemiş olması mı yoksa evlilik yapmış bir bekar olması mı daha iyi bakış açısı? Şimdi normalde bir fark yok tabii ama toplumun saçma bakışını soruyorum ben

 
1- Valla kadında 35+ erkekte 40+ hiç evlenmemiş olmasındansa boşanmış olanı makbul. Yoksa ciddi arıza alarmı bu durum.

2- Köyde kasabada belki Doğu'da evet de, İstanbul'da Ankara'da kaldı mı ya bu?

3- 1. sorunun cevabı :D Toplumu bilmem, toplumu sallamam.
  • lcha  (26.07.19 14:30:34) 
Bana israrla hic mi evlenmedin diye soranlar oluyor. (37) bu sorular sey hissettirmeye basladi sanki evlenip bosansaydim bu daha normal olacakti. Ozellikle kitle muhafazakar ya da gelenekselse daha tuhaf karsiliyorlar aslinda hic evlenmemeyi. Ama tabii toplumun bosanmis kadina bakisi hemen sinirsizca yaklasimi filan da malum. O acidan iki ucu boklu diyebiliriz.


  • red g  (26.07.19 15:37:13) 
Bu toplumu hangi medeni durum içerisinde olursanız olun içinde bulunduğunuz durumun "makul" olduğuna ikna edemezsiniz. İlla ki bir şeyi, bir yeri, bir durumu beğenmezler ve eleştirecek bir şeyler bulurlar. Bunlara takılmayıp varlıklarının kabulüyle bir bakış geliştirmek daha sağlıklı ve sonuca yönelik olur.


  • levent bilgen  (26.07.19 15:53:03) 
[]

evliliğinizde aldatılsanız affeder misiniz?

bazen affetmek gerekir mi?? affetmek kişinin kendine olan saygısını kaybettiği anlamına mı gelir?




 
Asla affetmem.


  • rock n roll  (15.07.19 21:35:55) 
hiçbir zaman affetmemeli.


  • xvyz  (15.07.19 21:39:30) 
çok değişkenli ve bilinmezli soru.
aldatmak aldatmak değildir, yani adamın 2 yıl biriyle aşk yaşamasıyla bir gece biriyle seks yapması aynı şey değil.
hangisinin daha kötü olduğu da duruma ve şartlara göre değişir.

o sırada cinsel hayatınız nasıldı?
çift olarak kısa süre önce bir travma yaşanmış mıydı?
arada süregelen ve çözülemeyen bir sorun var mıydı?
vb.

kendine olan saygıyı kaybetmek de bu etkenlere ve duruma göre değişir.
  • blatta hiberna  (15.07.19 22:02:35) 
Ben erkek arkadaşıma laf arasında olabileceğini söyledim. Ben bu konuda çoğu kadından farklı düşünüyorum galiba.

Hayatımda hiç bir zaman erkek arkadaşım benden çok hesap ödememiştir bir ilişkimde. Ya da kendimi hiç bir konuda üzerlerine atmam. Ayaklarımın üzerinde basıyorum evet ama bu tarz kadinların düşündüğü gibi aldatırsa biter gibi kesin bir kuralım da yok. Bilemiyorum aslında. Herşey olabilir.

Büyük konuşmamak lazım bu konuda. Düşünsene hamilesin çocuğunuz olacak gün sayıyorsunuz ama adam seni aldatıyor yani o anın duygusallığı ile biraz farklı olabilir. Bu küçük bir örnek. Zamanlama, kiminle, ne kadar süre çok önemli.

Tek gecelik olsa kafaya takmam diye düşünüyorum. Diyelim ki birkaç gecelik birşey yakaladım zaman veririm. Insanız. Yıllar süren bir şekilde her sabah aynı aşkla sevgiyle uyanmak çok zor. Insanların dönemleri olabiliyor. Yeri geliyor bir donem bir arkadaşınla çok iyi oluyorsun sonra bir hareketi hoşuna gitmiyor soğuyorsun sonra bir zaman daha sonra taktığım şeye bak onun dostluğunu çok özledim diyebiliyorsun.

Ki bence erkekler ve kadınlar bu ilişki aldatma konusunda daha farklı düşünüyor, hissediyor. En azından benim tanıdığım erkekler benden farklı. Ben artık aldatmam mesela. Geçmişte yapma gafletinde bulunmuştum üniversite dönemi basit bir ilişkide aldatmıştım ama hala unutamam. bence o karşındakine değil Kendine saygısızlık. O yüzden yapmam. Ozmn beri de hiç kimseyi hiç bir sekilde o yapsa bile aldatmadım. Hele seversem ve seksimiz de iyi olursa hiç yapmam. Başkasına bakmak bile aklıma gelmez. Evet ben öyle biriyim.

Ama erkekler biraz daha yeni birsey arayabiliyor. Sıkılabiliyor. Sürekli aldatırsan biter imajı çizmek sık boğaz etmek çok gereksiz geliyor bir de bana. Bazı kadınlar yapıyor bunu. Ben erkek olsam cok irrite olurdum bu durumdan mesela. Kadın olarak bana yapılsa ayrılık sebebi. Biraz güvenmek lazım kararlarına, sevgisine, kalbine. Yoksa olmaz. Eğer iyi gelecekse adama, geride bırakmaya istekli ise çok da kafaya takmamak lazım.

İzlediğim bir filmde bir replik vardı, çok kötü bir donem geçiriyorlardı, ikisi de birbirlerine çok aşık, ama yine de adam bir gece aldatıyordu. karısı daha sonra öğreniyordu ve adam şöyle diyordu; "seni hatırlamam gerekiyordu, bizi hatırlamam gerekiyordu" Kadın napıyordu terk ediyordu. Ikisi de mutsuz.

Ama mesela dedim ya, kimle nasıl zamanlama çok önemli. Diyelim ki beni sadece tek gece aynı hastanede çalıştığım bir hemşire ile aldattı. Küçük düşürücü bir durum. Hadi bırak bırakabilirsen kolayca geride. Bu olacağına bir bardan bulup 3-4 kere seviştiği kadını daha çok tercih ederdim heralde.

Sonuç olarak, bu konuda çok net birsey diyebilmek gerçekten zor. Ama kendi adıma biraz rahat düşündüğümü söyleyebilirim.
  • mobydick  (15.07.19 22:03:39 ~ 23:08:37) 
@mobydick aşmışsın, yorumsuz.

ben erkek olarak affetmem. başka sözüm yok.
  • garavel  (15.07.19 22:10:56) 
karşılığında ben de aldatacaksam evet, affederim.

evlilik gibi sıkıcı ve yükümlülüğü çok fazla bir müessesede aldatmamak çok zor bişey. ben eşşşek gibi uslu durduysam karşı taraf da duracak. madem duramadı ben niye kendimi sıkayım. onun da haberi olacak şekilde, gözümün kaydığı biri varsa bi gece takılırım. sonra oturur konuşuruz, ne hissetti, bunu istiyor mu istemiyor mu.

öbür türlü kendimi enayi gibi hissederim. evlilik öyle bir kurum ki duygusaldan çok mantıklı kararlar vermek gerek. yani ciddi pişmanlık, çocuk, görece mutlu hayat gibi hafifletici sebepler olsa da enayi gibi hissederim muhtemelen. o yüzden affederim diyemiyorum.
  • Jux  (15.07.19 22:24:38) 
Kadın olsam tek gecelik olanı affederdim. Kadın erkek eşitliğine inanmıyorum evet


  • Trene çelme atan adam  (15.07.19 22:34:16) 
Herkes destan yazmış ama ben özet geçeyim;

umursamam, her şeye kaldığı yerden devam ederim. Evlenmişsem zaten bazı şeyleri baştan kabul etmişim demektir.
  • Psycho Mantis  (15.07.19 22:35:18) 
Asla ve asla affetmem, aklimdan bile gecirmem.
Erkek tarafiyim.

  • stavro  (15.07.19 22:38:25) 
kendim asla yapmayacağım birşey aldatmak, yapan biri arkadaş olsa bile ilişkimi gözden geçiririm. eşim yapsa direkt terkederim çoluk çocuk varsa bile umursamam.


  • benim adim kerim hepinizi severim  (15.07.19 22:43:45) 
Aldatan sevgisini degil de hormonlarinin çıktısiyla aldatmissa affederim.


  • lion de la Turquie  (15.07.19 23:21:50) 
affetmem ama yaygara da çıkarmam. geçmişte şüphelendiğim bir iki ilişkim oldu. önce saygımın ve sevgimin azalmaya başladığını hissettim. hevesimi alana kadar cinsel ilişki odaklı görüşmeyi sürdürdüm. daha sonra da iletişimi kestim. eminim önceleri salak olduğumu düşünüp sonra olanlara anlam verememişlerdir.


  • sinek kral  (15.07.19 23:26:57) 
eğer ortada korunması gereken küçük bir çocuk vs yoksa direkt silmek lazım. ynai bence doğrusu bu. ama insanız işte ya her an doğrusunu yapmak mümkün değil. aldatılıp da affedenlerin kendilerine saygısı olmadığını değil de hayatlarının güçsüz bir döneminde olduklarını düşünüyorum. birazcık güç toplamaları lazım sadece. yoksa kim, deliler gibi sevse de, biricik ömrünün her gecesinde yalancı olduğunu bildiği birisi ile birlikte uyumak ister ki?


  • sagittal  (15.07.19 23:33:36 ~ 23:36:58) 
Cok fazla degisken var, direk affetmem asla asla dememek lazim, kendimizi boyle agir bir yukun 'asla x/y yapmam' gibi bir seyin altina sokmamak lazim. Ayrica evlilik bambaska bir sey, icinde olmadan yine 'asla' dememek lazim.
Aldatani affetmek kisinin kendine saygisini kaybetmesi degildir, boyle dusunmuyorum.
Aldatmak da aldattiginiz kisi ile ilgili bir sey degil, sizinle ilgili bir sey, bunu da unutmamak lazim.

@mobydick'in bahsettigi, ayni ortamdan biri ile aldatmaktaki sorun aslinda 'baskalarinin, ortak kisilerin' bunu bilmesi, aslinda aldatmanin niteligi degismiyor. Bu nedenle siklikla mesela aldatma olayini bilen/soyleyen arkadaslarla fln gorusmeyi kesiyor insanlar, yargilanmak endisesi oradaki.
  • songforsomeone  (15.07.19 23:47:01) 
affederim.


  • Leonardo~Da~Vinci  (15.07.19 23:50:42) 
affetmek kişinin kendine olan saygısını kaybettiği anlamına gelmez ama ben affetmem. en iyi arkadaşımın benim dışımda birini herhangi bir sebeple tercih etmesi fikriyle beraber yaşayabileceğimi sanmıyorum.


  • evde liyakat kalmamis  (16.07.19 09:55:52) 
@evde liyakat kalmamis +1, affetmemeyi sadece ayrılmak olarak düşünmemek lazım bir de.


  • piremses  (16.07.19 10:02:39 ~ 12:57:33) 
Gerekmez. Ortada aldatma varsa nokta konmuştur. Evli olmak veya olmamak bu denklemde bir değişken değil. Aldatılırsam o an bitiririm. Bağırıp çağırmam asla.

Kimseyi de aldatmam. Büyük de konuşuyorum. Bu büyük konuşmayın, başınıza gelmeyince konuşması kolay lafları da boş laf.
  • windowsguvenlikduvari  (16.07.19 10:11:09) 
eğer ortada aldatan bir taraf varsa, kadın veya erkek farketmez, zaten bir evlilik yoktur ki? kalmamış ortada bir şey zaten, o yüzden o sızıntı olmuş, o boş alan doldurulmak istenmiş. sadece tensel olması da bunu değiştirmez. e artık olmayan, kalmamış hangi paylaşımı, ilişkiyi koruyorum ki ben? neye sahip çıkıyorum? boş kümeye mi? saygı konusuna gelince de, gözümün içine baka baka yalan söyleyebilen, türlü dolaplar çevirebilen birine nasıl ve hangi gerekçeyle tekrar güvenebilir ki insan? ben böyle davranabilen, omurgalı duramayan erkek ve kadından her türlü kalleşliği beklerim şahsen.


  • Phoebe  (16.07.19 12:15:30) 
tamamen duruma bağlı. affedebilirim ya da affetmeyebilirim.

şu an için konuşursak affederim gibi geliyor ama belki aldatıldığımı öğrendikten sonra yüzünü görmek bile istemeyeceğim. belki 3-5 ay görmek istemeyip sonra tekrar ona dönmek isteyeceğim. belki de aramızdaki sevgi çoktan bitmişti, sırf evliyiz diye ayrılmıyor ve uzatmaları oynuyorduk. öyleyse affetmem ayrılırım.

ne olursa olsun, içimden geldiği gibi yaparım yani. sırf o devam etmeyi çok istiyor ve köpek gibi pişman oldu diye devam etmem, ya da "devam edersem millet ne der" falan diye düşünerek ondan ayrılmam. o ilişki bana hala iyi hissettiriyorsa devam ederim.

affedersem de bunu kendime saygısızlık olarak görmem.
  • istanbul kanatlarimin altinda  (16.07.19 12:36:46) 
aldatan taraf zaten sevgilisini/eşini gözden çıkmış oluyor. o saatten sonra affetseniz ne affetmeseniz ne, geçmiş olsun


  • asteriks  (16.07.19 12:52:23) 
[]

yunanistan modern mi muhafazakar mı?

sb.




 
modern


  • xdenizx  (22.03.19 17:21:00) 
Modern ama yüksek teknoloji toplumu değil.


  • bos gezenin bos ustasi  (22.03.19 17:26:24) 
yunanistan'a gitmedim, lakin ingiltere'deki yunanlilarla konusmalarimdan anladigim ve gordugum (onlarin itiraflari), muhafazakar (milliyetci) kitle oldukca guclu. atina'da orman yangini ciktiginda, bunlarin papazlarinin bir kismi, dinsiz cipras'in yuzunden cikti, tanri bir size ofkeli vs diye propaganda yapiyormus. modernizmleri bu kadar.


  • ubi dubium ibi libertas  (22.03.19 19:45:51) 
Turkiyeye gore bayagi modern, bati avrupaya gore hafif muhafazakar.


  • s0phiesw0rld  (22.03.19 20:19:34) 
[]

amerikan halkı vs. avrupalılar

amerkalılar ve avrupalıların özellikle yaşam tarzı, hayata bakış açısı olarak farklılıkları nelerdir? ülke eyalet vs örnek verebilir misiniz?




 
şöyle bir şey izlemiştim, yardımcı olabilir.

youtu.be
  • hayley williams ile evlenecek genc  (21.03.19 00:02:58) 
- abd'de tv kanallari ve haberler yerel. avrupada genellikle ulusal.
misal: los angeles'daki vatandas ile san diego'daki vatandas kablolu ya da uydu izlemiyorsa eger ayni kanali izlemez. hatta ayni sirkete ait olsa bile.
www.nbclosangeles.com
www.nbcsandiego.com


- abd'de (california'da bile) pickup'in arkasina bayrak takip gezen mallar var, avrupada boyle gereksiz vatanseverlik sovlarini goremezsin.


- abd'deki bir restoranda garson gelip devamli gelip (agzinda lokma varken bile) ne yapiyoruz diye sorar, avrupa'da garson fazla yuz goz olup azgina girmez.

- abd'de downtown denilen sehir merkezleri genellikle en les yerlerdir, avrupada bazi ulkelerde durum degisse de genellikle derli topludur.

- abd'de silah almak inanilmaz kolay. avrupa'da imkansiza yakin.

- abd'de nyc ve san francisco disinda toplu tasima neredeyse yok, avrupada genellikle daha iyi. bu yuzden abd'de 16 ve 86 yasinda surucu gormek gayet normal.

- abd'de hastaneye gitmek saglik sigortan ne kadar iyi olursa olsun masraf demek (hastane faturasi yuzunden batmak garip karsilanmiyor), avrupalilar vatandaslik hakki olarak goruyor.

- amerikalilar herkesle arkadas olur ama arkadasliklari o kadar derin degildir. bazi cok yakin avrupali arkadaslarimin diger avrupali tanidiklarla muhattap olmamaya calistigina sahit oldum (misal ispanyol herif ingiliz kiza uyuz olmasi gibi ).

- amerikalilarin genel anlamda ben bunu cok calisirsam beceririm gibi kafa yapisi var. avrupalilar genellikle oyle degil. haddimi hesabimi bilirim havasinda olan cok avrupada.

- amerikalilarin cok calisayim cok kazanayim anlayisi var. zaten bu yuzden her is employment at will uzerine yuruyor. avrupada daha sistematik ve kurumsal isliyor her sey. calisan cikartmak abdye gore cok zor.

- abd'deki her yemek amerikanlasir. buna california'da satilan ama hawaii yerlilerinin yemegi olan poke'de, nyc'deki pizza da dahil. bizim doner bile bambaska. avrupadaki her ulkenin kendine ait mutfagi oldugu icin genellikle aslina sadik.

- abd'de sokakda icki iceni bulamazsin, genellikle evsizler alkol alir halka acik alanlarda (arada bir plajda vs icen gencler haric). misal alkol alinacaksa ya birisinin evinde bulusuyoruz ya da pub/bar/restoran ortamindayiz. avrupada sokakta icki icmek gayet normal.
  • rm  (21.03.19 06:02:36) 
[]

1 hafta ömrünüz kaldığını öğrenseniz??

nasıl bir ruh hali içinde olurdunuz ve yapmadığınız neleri napardınız? hayata insanlara bakış açınız değişri miydi? biraz daha ömrüm olsaydı şöyle yapar, hayata böyle bakardım der miydiniz ve nasıl bakardınız?


not: bu arada belki 1 hafta bile ömrümüz yok onu da bilmiyoruz ama öprendik farzedelim 1 hafta kalmış

 
Gece gunduz hicbisey apmadan inandigim seye dua ederdim.


  • tunaktunaktun  (15.03.19 01:16:08) 
Valla farklı bir şey yapmazdım herhalde. Bol bol tembellik yapardım. Sevdigim yemekleri yerdim bol bol. Onun dışında helallik vedalasmak vs fazla duygusal gerek yok. Kimseye de demezdim herhalde.


  • Amaranta ursula  (15.03.19 01:17:24) 
-tanrı'ya beni affetmesi için yalvarırdım.
-ailemden uzakta bir yere giderdim. ağlamaları zırlamaları iyice moralimi bozardı çünkü. görmek istemezdim onları.
-hoşlandığım kişiyi bir kez daha görmek isterdim ve kendisinden hoşlandığımı söylerdim.
  • dont eat me  (15.03.19 01:19:38) 
Hicbirsey yapmazdim sunlar disinda: Hafta sonu bayern i izlerdim yine. Kahvalti ve de gun dogumunda. Bi tabi sorumluluklar aynen devam ederdi.


  • baldan kaymak  (15.03.19 01:22:01) 
Kızımla sonsuz tane fotoğraf çekilirdim.


  • rakidabalikolsa  (15.03.19 01:22:02) 
Bütün parayı kokaine yatırır, yarattığı enerji patlamasıyla seks, parti, macera ne varsa yapar, öldürmek istediğim tipleri yanımda götürür sonra da şalteri kapatırdım.


  • bos gezenin bos ustasi  (15.03.19 01:23:11) 
tüm paramı kokaine ve viskiye gömer ''zaten kaybedecek bir şeyim yok aga'' kafasıyla takılırım.


  • eazy  (15.03.19 01:26:35) 
paso yemek yerdim, tek tek akraba ziyaretine çıkardım.


  • mysql34  (15.03.19 01:36:24) 
Kosa koşa bir sperm bankasına giderdim hala bir çocuğum yok:)


  • monkey  (15.03.19 01:41:24) 
@j r r tolkien hayrani +1
stresten daha erken de gidebilirdim :D

edit: yalnız halihazırda buradan aldım fikirleri. kokain ve ondan aldığım cesaretle cinayet +1 diyorum şu an. :D
  • QweAsdZxc  (15.03.19 01:56:22 ~ 16.03.19 15:34:40) 
zaten bi hafta ömrüm kaldıysa muhtemelen şu an da pek sağlıklı bi halde değilimdir. O bi hafta ömür kalma durumu gerçekleştiyse böbrekler, karaciğer, kalp, akciğer vs en az biri(muhtemelen daha çoğu) zaten perti çekmiştir. E bu durumda da "evereste tırmanırdım, köpekbalıklarıyla dalış yapardım" vs gibi dilekler pek gerçekçi değil. Ki gidişi düşünürsek muhtemelen iki üç gün sonra çok daha ağır bi duruma gelip 5. günden sonra yataktan kalkabileceğimi sanmıyorum. O yüzden evde yatış, istediğimi yiyip içme(kokain, viski mantıklı olabilir) gibi şeylerle zaman geçirirdim herhalde.


  • nundu  (15.03.19 01:57:58) 
intihar ederdim, 1 hafta bekleyemem


  • prasinos  (15.03.19 02:00:26 ~ 02:00:39) 
bana, sevdiklerime veya dünyaya çok kötülük yapan kişileri de götürebildiğim kadar yanımda götürebilmek için gece gündüz plan yapardım.


  • diffarentiationation  (15.03.19 02:06:18) 
sinir hatta yer yer ofke duydugum insanlarin agzina sicardim. boyle giderdim karsilarina sov allah sov offf ne rahatlardim yemin ederim. sen zaten busun iste kendini ne bok zannediyorsun, rezil edecem lan seni olmeden once falan.. :D yalniz dusununce cok komik geldi. valla gozumde yeme icme yok suraya buraya gitme yok yani kalmamis o sevk. hic ama hic kimsenin boyle asla şehirleşmenin olmadigi, kus uçmaz kervan gecmez bi yerde gomulmek de vasiyetim olurdu


  • fıytfıyt  (15.03.19 02:21:53) 
1) Sevişirdim.
2) Sevmedigim insanlara onlari sevmedigimi bir daha soylerdim.
3) 1 hafta boyunca izleyecegim kadar cok film izler, okuyabilecegim kadar cok kitap okurdum.
4) Dua da ederdim galiba. Ölecegimden haberim var diye biraz fırsatçılık olarak gorebilirdim ama yine de dua ederdim.
  • Seriusestquamcogitas  (15.03.19 03:31:12) 
1 hafta ömrümün kaldığına hiçbir şekilde inanmazdım. Kim bilebilir 1 hafta ömrüm olduğunu? En umutsuz durumlarda bile, çok az da olsa, bir yaşam olasılığı vardır. Hiçbir şekilde kabul etmezdim. Bu yüzden de, her ne yapıyorsam, onu yapardım. Sevdiklerimle birlikte olurdum, çalışıyorsam çalışırdım.

Hiçbir şeye dua etmezdim. Kimseye de yalvarmazdım.
  • ebabil curnatasi  (15.03.19 05:38:11) 
ben de ‘yok yaoo bi hafta değildir o daha vardır zamanım’ kafasında olur, ne yapıyosam ona devam ederdim muhtemelen ama bu soruyu daha çok artık gelecekle ilgili hiçbir kaygınız olmasa şuan ne yapardınız gibi kabul edip cevaplarsam gezmek isterdim. ailemle normal tatile gider gibi vedalaşır, onlara güzel notlar bırakmaya çalışır ,ülke içinde bile olur, hiç gitmediğim bir yere giderdim.


  • blacksky  (15.03.19 08:18:23 ~ 08:20:44) 
ana haber bültenlerine çıkacak bir şeyler yapardım...


  • xdenizx  (15.03.19 08:28:17) 
Bankadan 200bin(aninda veriyorlar bana) kredi cekip bitcoine basarim.

Sonra onu donanima koyup bir akrabaya veririm. Ben olunce yesinler, reddi miras yapsinlar borc da girmesin.

Arabayla zengin muhitlere gidip herkesin aynasina kapisina falan vururum maksat ibnelik olsun. Nasil olsa sigorta primim artmayacak. Bunu 1 hafta boyunca yaparim acayip de eglenirim.
  • acemi  (15.03.19 08:49:56) 
mevcut rutinime devam ederdim çünkü kimseyi endişelendirmek istemezdim. sonra da bağış ve veraset işlerimi ayarlayıp hayata veda ederdim.


  • hocam  (15.03.19 09:04:46 ~ 09:16:35) 
deep impact filmi geldi aklıma.

kediler öleceklerini anlayınca kuytu köşe bir yer arar. onlar gibi, yurt dışında bildiğim çok huzurlu, sessiz, sakin bir yer var, oraya gidip tüm insanlıktan uzak bir şekilde kendimi dinlerdim. (deep impact filminde tea leoni babasıyla gidiyor, öyle bir yer.)

aksiyon, para, hırs, intikam, benden sonrası, hiç düşünmezdim.
  • Jesus Christ  (15.03.19 09:12:35) 
kyk yattıktan sonra öğreneceksem çok da şeyimde olmaz açıkçası, bütün kyk parası artı harçlığımı bir haftada ezerim, ki normalde de bir buçuk haftada bitiyor djnf diğer insanlara karşı içimde kalan ne varsa söylerim, belki saçma sapan yerlere giderim, son gün de ege denizi nden suriyelilerle yunanistan a kaçmaya çalışırım muhtemelen ölüm sebebim de o olur djbd


  • mehmed resad  (15.03.19 09:25:47) 
veda mektubu yazarım ailem ve arkadaşlarım için ayrı ayrı.

yalnız basima kampa giderim daha önce görmediğim güzel bir yerde.

dünyevi zevklere harcamam zamanımı. doğayla bir olur, toprak olur giderim.
  • hasmetizm 2046  (15.03.19 09:43:45) 
İçip içip ağlardım galiba.

Yok ya ben kesin kafayı sıyırırdım. Düşününce bile doğru düzgün bir şey uyduramıyorum. Ben aklımı oynatırdım.
  • lisw  (15.03.19 09:47:40) 
Sevdiklerimle Peru'ya giderdim


  • kassiopeia  (15.03.19 10:23:02) 
nefret ettiğim insanların hepsini bir şekilde öldürürdüm.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (15.03.19 11:02:58) 
Hicbir sey yapamam mal gibi kalirim. 1 hafta sonra gercek anlamda her sey yok olacagi icin hicvir şeyin anlami kalmaz.


  • stavro  (15.03.19 12:01:05) 
aslinda olmek diye bir sey yok. form degistirmek ya da formsuzlasmak var. enerji donusur, hicbir zaman yokolmaz. su anda insan formunda bilinc ve beyinle yasadigimizdan dolayi bu tur seyler dusunuyoruz.

cevap: bir sey yapmam. isimi yapmaya devam ederim.
  • Leonardo~Da~Vinci  (15.03.19 13:10:55 ~ 13:19:02) 
Sevdiğim insanlarla sevdiğim yerlere gider sevdiğim yemeklerden yerim.


  • alaimisema  (15.03.19 14:52:46) 
[]

aura denen şeye inanıyor musunuz?

bazı insanlarda dış görünüşten bağımsız bir çekicilik, aura vs var mı? bu doğuştan mı yoksa sonradan edinilebilir mi? insanlar böyle tiplere dış görünüşten bağımsız daha mı çok çekiliyor, nasıl oluyor?




 
Onu bilemiyorum tam, ama pozitifligi auradan sayarsak cekici geliyor bana.


  • dont eat me  (04.03.19 20:35:56) 
Genetik ve karakter. Yoksa gezegenler o dogdugunda su pozisyondaydi, Mars'in acisi Jupiter'e dogru 43 bucuk dereceydi o nedenle sen soyle boyle bir insansin yanlis. Guzel olani evrimsel nedenlerle begeniyoruz. Karakteri de bize gore iyiyse kisiyi seviyoruz.


  • Traveler  (04.03.19 20:47:55) 
şeytan tüyü bazılarında oluyor evet:)


  • lata  (04.03.19 20:55:56) 
var evet.


  • candide  (04.03.19 20:59:33) 
Ben inanıyorum. Ama öyle bedenden ışıklar saçma olarak değil. Karizma olarak bakıyorum, o da gözlerde oluyor. Aura denen şey bence direkt gözlere vuruyor.


  • eazy  (04.03.19 21:01:54 ~ 21:02:05) 
ses tonu, jest, mimik ve yaklaşımın bütünü oluyor bence aura. kimilerinin sadece fotoğrafını görmekle anlaşılmıyor çünkü, fotodan normal bir tip görünüp yanına gidince etkileyenleri de var. bu arada fotoğrafta da mimik olduğu için auramsı bişeyler anlaşılabildiği savunulabilir ama fotoğrafın yalan söyleme ihtimali var; bir insanın yanında olmanın yok.


  • Jux  (04.03.19 21:15:13) 
evet var.
bazen sizin hiç beğenmeyeceğiniz bir tip, dış görünüş olarak yani size aşırı çekici gelebiliyor.
ben bunu verdiği enerjiden kaynaklı olduğunu düşünüyorum yani şöyle bir şey
mesela siz kitap okuyan bir insansınız ve çok entelektüelsiniz. karşısınızda da bi adam var normalde yüzüne bakmazsınız ama onun oturuşundan kalkışından, konuşmasından anlıyorsunuz bir birikimi olduğunu yani adam kendisindeki bu şeyleri enerjisi ile taşıyor.

siz de bu enerjiyi hissederek ona kendinizi yakın hissediyorsunuz. fark edersiniz belki ama bu aura denen şey boş beleş insanlarda pek olmuyor.
  • buiret  (04.03.19 21:16:25) 
yok.

insanlarin giyiminden, davranislarindan, duymussak ses tonunundan konusmasindan, aksanindan, goz sac ten renginden, bulundugu toplum, mahalle, ulkesinden, parfumunden... vs. bir seyler cikariyoruz. bunu yapan beynimiz. biz farkinda degiliz. bizim kontrolumuzde degil. bunlara gore insanlara bir seyler biciyoruz, etiketliyoruz. cekicilik, iticilik de bu etiketlerden.
  • Leonardo~Da~Vinci  (05.03.19 00:01:51 ~ 00:03:03) 
%100 pratikle edinilebilir.


  • JohnOakley  (05.03.19 01:30:22) 
kesinlikle yok. öyle olsa otobüse binince beyniniz aura çorbasından yanar. tiyatroda falan deli olursunuz. yani kalabalık ortamlarda. şeytan tüyü var o ayrı duruş, ses tonu, yaklaşımlar vs. vs.


  • tukenmez adam  (05.03.19 02:12:43) 
Bazi insanlarin aurasiyla enerjisiyle digerlerini bir degisik etkiledigine inaniyorum, bazilari da karsilikli etkilesiyorlar. Ben var oldugunu dusunuyorum. Pratikle kazanilir demis arkadaslar, nasil olacak o?


  • kassiopeia  (05.03.19 07:35:09) 
[]

iphone 6s alınır mı?

2019 yılında iphone 6s alınır mı? Geçiş yapılacak telefon iphone4. Daha fazla parayı bi telefon için vermek istemiyorum. Sanırım ios12 güncellemesi var. Telefondan çok anlamam o yüzden soruyorum. 2-3 yıl en az sorunsuz gider mi ben de, güncellemeler hariç iphone 4ü yıllardır kullanıyorum sıkıntı yoktu, hor kullanmam telefonu, onun haricinde sıkıntı olur mu?




 
ilk çıktığından beri 6s kullanıyorum. pil sorunu hariç gayet memnunum. aldığımdan beri telefonu hiç kapatmadım ve sürekli kullandım.


  • scudman1  (26.12.18 15:57:33) 
senin yerinde olsam 2019 yılında sıfır 6s'e para vereceğime az kullanılmış 7 alırım. şimdiye kadar bütün iphone'larımı 2. el aldım. son aldığım telefonu sahibi sadece 1 hafta kullanmış, kulaklığı şarj aleti bile açılmamıştı o kadar yeniydi. sıfır 7 parasına 8 almış oldum. sen de aynı mantıkla 6s parasına 7 alabilirsin.


  • sir gawain  (26.12.18 16:15:12 ~ 16:19:32) 
ben mart 2018'de iPhone 6 aldım. birinci yılına yaklaşırken bir sorun yok. bence alınır.

4k video ile yüz tanıma senin için çok önemli değilse bir fark hissetmen çok zor.
  • babilbaligi  (26.12.18 16:25:06) 
[]

evde sıvı sabun mu kalıp sabun mu kullanıyorsunuz?

bi de hangisi daha sağlıklı sizce?




 
Sıvı sabun ya da kopuk sabun kullanıyoruz. Bu şekilde daha hijyenik olduğunu düşünüyorum. Çocukluğumdan beri kalıp sabun sevmem.


  • fraise  (16.11.18 20:50:57) 
kalıp sabun hiç hijyenik gelmiyor. hiç dokunamam oldum olası. küçükken ne yapıyordum acaba?


  • caletti  (16.11.18 20:54:00) 
Sadece kendi kullanımımda olan kalıp sabun kullanıyorum. Çok köpürmesini ve temizlik hissini seviyorum.


  • fermiparadoksu  (16.11.18 20:54:49) 
Sıvı sabun kullanıyoruz, kalıp sabunun daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum.


  • apdulera  (16.11.18 20:56:46) 
sıvı sabunların sanılanın aksine çok da hijyenik olmadığını biliyorum.

cerrahpaşa da profesörün teki hastanedeki tüm sıvı sabunluklardan örnek alıp tahlil ettirmişti. illa çok hijyenik birşey arıyorsan protex türevi ürünlere bak.

o yüzden ev gibi bir ortamda çok da kasmanın manası yok.

ben tüm kimyasal ürünlerde en az katkılı olanı tercih ederim. mesela şampuansa bebek şampuanı , sabunsa beyaz banyo sabunu gibi.

kedi köpek yıkayacaksam da sulandırılmış arap sabunu.
  • killerbee  (16.11.18 20:56:59 ~ 20:58:45) 
1000 yıllık katı sabun mu 20 yıllık sıvı sabun mu?
Katı daha ağır basıyor.

  • scorpion37  (16.11.18 21:12:25) 
kalıp sabun kullanıyorum. evimde bir tek ben kullandığım için hijyenle ilgili bir soru işaretim yok.
misafir için ayrıca sıvı sabunum da bulunuyor ama.

  • pati  (16.11.18 21:19:13) 
sıvı sabun ama değişik bişey. katkısız, parfümsüz, köpürmüyor pek.


  • sttc  (16.11.18 21:23:02) 
lense kullandığım için sıvı sabun kullanıyorum.
kalıp sabun, lensle kullanılmaya uygun değil.

  • pangea  (16.11.18 21:24:03) 
Kalip sabun kullaniyoruz. Sivi sabun zeytin yagli dahi olsa kurutuyor cabuk.


  • superfluid  (16.11.18 21:33:21) 
Koku sevdiğim için sıvı sabun kullanıyorum ama zeytinyağından yapılan kalıp sabun kullanmak zorunda kaldım bir hafta kadar. Temiz ve yumuşak tutuyor eli ve yüzü


  • aslagülümseyenbirkediyegüvenme  (16.11.18 21:55:01) 
Sıvı sabun. Herhangi birinin ellediği kalıp sabunla asla ellerimi yıkayamıyorum küçüklüğümden beri.


  • ms brownstone  (16.11.18 21:57:44) 
Çimerken herbalife’ın kalıp sabunu. El yıkama için sıvı sabun.


  • Delay Fuze  (17.11.18 00:07:20) 
Kendi yaptığım zeytinyağlı katı sabunun birazını sıvılaştırdım, hem katı hem sıvı olarak kullanıyorum.


  • beetlejuice  (17.11.18 01:59:18) 
[]

neyim olabilir?

perşembe gününden beri kendimi iyi hissetmiyorum.

-sürekli başım ağrıyor gibi. tam baş ağrısı değil ama sersemletici bir etkisi var. kitap bile okuyamıyorum, hiçbir işe kendimi tam veremiyorum.

-evet havalar çok sıcak ama diğer zamanların aksine süreli bir sıcak basması var.

-sersem hissetmemden dolayı gece uykumu alsam da gözümü kapatıp yatmak ya da uyuma ihtiyacı duyuyorum.

-hafif midem bulanıyormuş gibi geliyor.

-garip bir şekilde aç hissediyorum ama içimden çok fazla yemek de gelmiyor.



- bu süre boyunca normalin çok üstünde tuvalete gidiyorum ama büyük tuvaletimi yapmak için. ve tam ishal durumu değil ama ishalden 1-2 tık hallice bir büyük tuvaletim var diyeyim ama kıvamı ishal gibi değil. tam yazamadım iğrençleşmeyeyim diye.

neyim olabilir nasıl geçer? böyle ensemden başım ağrıyor gibi...



not: günde 5-6 defa büyük tuvalete çıkıyorum

not2: midem de bulanıyor

 
-Doktor değilim-
Birkaç hafta önce bir yakın tanıdığım da benzer şikayetler yaşamaya, depresyonda olduğunu falan bile söylemeye başlamıştı. Hemen hemen aynı şikayetleri vardı ishal hariç. Onda ağır bir idrar yolları enfeksiyonu çıkmıştı. Aklıma ilk gelen enfeksiyon benzeri bir durum. Hafif bir gıda zehirlenmesi geçiriyor da olabilirsiniz. Aklıma gelen en kötü senaryo ince bir mide kanaması fakat pek bu olacağını sanmıyorum. Bunlardan hiçbiri olmayabilir de tabii ki. Siz bir doktora gidip danışın derim. Geçmiş olsun.

  • camdan bakinca gordugun adam  (28.08.18 00:37:56) 
[]

göğüs kıllarını jiletle alan erkekler

erkekler göğüs kıllarınızı jiletle alıyor musunuz?

kadınlar erkeklerin göğüs kıllarını jiletle alması hoşunuza gidiyor mu görüntü vs. olarak? bir de yakınlaşırken rahatsız ediyor mu o kıllar?


 
bir erkek olarak bunun yapılmasını çok saçma buluyorum

sadece kıllarınız kürk gibi vucudunuzu sarıyorsa kabul ederim. aksi halde bence saçma
  • bana her yer cehennem  (25.08.18 21:22:06) 
Hiç sevmiyorum. Hafif maskülen olmalı erkek. Bacak ve göğüs kıllarını almamalı bence


  • bradshaw  (25.08.18 21:22:42) 
Hiç denk gelmedim öylesine ama hiç hoşlanmam, rahatsız olurum.
İlave: çok kıllıysa lazer +1. Düşündüm de o kadar kıllıya da denk gelmemişim.

  • pati  (25.08.18 21:25:58 ~ 21:28:52) 
Çok kıllı erkekler bence lazerle kurtulsunlar ama çocukları olacak onlar da kıllı olacak. Çözüm yok heralde.


  • Traveller  (25.08.18 21:26:45) 
erkek dediğin kıllı olur.
göğüs kılı rahatsız etmez, tam tersine beni daha çok etkiler.

ama doğal angora kazağı varmış gibi olanlar pek iyi görünmeyebiliyor.

omuz, sırt falan gibi bölgelere müdahale edilebilir.
  • blatta hiberna  (25.08.18 21:29:38 ~ 21:30:44) 
Almıyorum. Ayı gibi olmadığı müddetçe gerek yok almaya bence, alınacaksa da jiletle almak çok saçma epilasyon varken.


  • fırt  (25.08.18 21:31:01) 
Jiletle alınca kaktüs gibi oluyorsunuz.
Yatakta korkunç oluyor sürttükçe karşı tarafı çiziyor
Kılları bırak daha iyi
  • fasulyek  (25.08.18 22:39:52) 
Sırt ve omuz ok ama gögüsü kesinlikle jiletle alma


  • fasulyek  (25.08.18 22:42:46) 
Sırt-omuz ağdalarsın. Göğüs elleme. Ben geçen kollarını jiletle alan kılı tüyü bol bir erkek gördüm. Çok korkunç duruyordu. Diken diken böyle.


  • Lim5  (26.08.18 01:52:42) 
Jiletle almam cunku cok feci cikiyor jiletle alinca. Jiletle almak hicbir sey farkettirmez geyigini hic dikkate bile almiyorum cunku farkediyor. IGrenc gorunur jiletle alirsam.
En iyisi lazer.

  • stavro  (26.08.18 02:12:31 ~ 02:13:52) 
almıyorum.alanları gördüm ve kötü göründüğünü söylemeliyim.


  • siyahbeyaz1903  (26.08.18 05:22:01) 
Makine ile sıfıra yakın kısaltılabilir, jiletle alınırsa ucları sertleşir ve karşı cinsi rahatsız eder.


  • John Bloor  (27.08.18 12:08:44) 
Yani çok riskli bir hareket. Eğer göbeğin yoksa ve kaslıysan buyur al sporcu değilsen bulaşma bile.

Ben ortalama bir adamda hiç sevmem ama Yunan Heykeli gibi bir arkadaşta rahatsız olmadım :D
  • perfectum  (29.08.18 07:40:42 ~ 07:41:45) 
[]

Avrupalı - Amerikalı kadınlar

1- Epilasyon yöntemi olarak ağda ve epilatör yerine jilet mi kullanıyorlar genelde? (Lazer hariç) (Ağda vs. yapan yer az ve çok pahalı diye biliyorum)

2- Regl dönemlerinde ped yerine tampon mu kullanıyorlar genelde ?


 
1. Lazere gidenini hiç duymadım. Şu ağda kağıtlarından(?) Avrupa'nın her yerinde var ama, sanırım daha çok jilet kullanıyor herkes.

2. Ped yaygın kullanılmıyor kesinlikle (yer: Almanya). Tampon dışında, menstrual cuplar artık çok ulaşılabilir, bir sürü insan kullanıyor.

Genelleme hepsi sonuç olarak.
  • buf-e kür  (18.08.18 13:46:32) 
1- Avrupa dahilindeki gözlemlerime dayanarak, çoğunlukla jilet evet, hiçbir şey kullanmayanlar da var tabii.
2- Ped kullananlar gördüğüm kadarıyla sayıca çok az. Çoğunlukla tampon tercih ediliyor. Hatta son zamanlarda popülerleşen menstrual cup da ileride daha çok kullanılacak diye umuyorum.

  • lolita  (18.08.18 13:48:30) 
1- evet jilet kullaniyorlar genel olarak.
2- evet tampon kullaniyorlar genel olarak. Ped zaten neden kullanilir ki, cok rahatsiz bisey.

  • kuehles blondes  (18.08.18 13:58:16) 
Ekseriyetle marketlerde Gilette Venus diye bir kadin jileti satiliyor onu kullaniyorlar. Zenginler lazer epilasyon yapiyor. Bir de o epilasyon makinalarini kullananlar da var.

%99 tampon buralarda, ergenlik cagindan itibaren tampon kullaniyorlar bekaret zari falan yok oyle bir sey burda.
  • bos gezenin bos ustasi  (18.08.18 14:03:47) 
1. Amerika’da hemen hemen herkes jilet kullanıyor. Lazer yapan yerler de var, Groupon ile ucuza da gelebiliyor ama herkes jilet kullanıyor genelde. Ağda salonları ikiye ayrılıyor. Bizim gibi ağda yapan Hintli, Orta Doğulu kadınların salonları. Talep yine bizim gibi ağdaya alışkın göçmenlerden ve genellikle cinsel hayatı düzenli olmayıp sevişmek üzere olan kadınlardan oluşuyor. Bir de zincir ağda salonları var. İkisni de denedim. Fiyat karşılaştırmasını şöyle yapayım. Hintli kadın işinin ehli, artık Türkiye’deki ağdacılar gibi yoluyor ama Türkiye’de daha yakın zamanda 100 TL verdiğim 3 haftalık ağdaya burada bahşişi ile birlikte (bahşiş her yerde şart) 160 dolar ödemem gerekiyor. Zincir olan daha da pahalı, 200’ü geçiyor. Bir kere denedim. Favorileri erkek arkadaşımınkşnden daha gür ve kıvırcık olan bir kadın bazı yerlerimi yoldu, bazı yerlerimi öylece bıraktı. Eve gelince ben yeniden ağda ısıtıp topladım kalanı. Genelde basit yerleri ben ağdalıyorum (amazon’dan ağda makinası falan aldım), zor yerler için salona gidiyorum. Bazı yerlerde iki gün önceden randevu almak gerekiyor, bazı yerlerde “Selam ben geldim” deyip dalabiliyorsun. Bunun dışında markette onlarca çeşit ve marka jilet satılıyor.

2. Tampon daha yaygın. İranlı arkadaşlarım ped kullanıyor, birbirimize “Pedin var mı” diye soruyoruz. Markette çok var ama. Markette ağda bulamıyorsun pek ama ped bulunuyor en azından. Tamponun çeşitli boylarını bir süre denedim, neyi beceremediysem hareket ederken çok fazla kanırtıyor. Gün içinde rahat edemeyerek pede geri döndüm. O yüzden göçmenlerle pedleşiypruz. Burada menstrual cup’lar da henüz çok yaggın değil ama yaygınllıyor.
  • aychovsky  (18.08.18 20:25:29 ~ 20:30:34) 
[]

Lazer epilasyon yaptıranlar

alt bacak, genital bölge ve koltuk altınız ortalama kaç seansta bitti?




 
Koltuk alti yaptirma! Koku yapiyor sonrasinda


  • 65 derece  (16.08.18 22:02:03) 
Koltuk altı kokusu konusunda haklılar yaptırma. Ben de yaptırmadım. Bir genital böle için neden istiyorsunuz ki kıl kötü bir şey değil orada oldukça gerekli.


  • fasulyek  (16.08.18 22:12:09) 
Buğday tenliyim ve toplam 5 seansta hepsi bitti.. Tabi genitalde nemli bölge tamamen bitmiyor.. Kol altı koku falan yapmadı bende de.. açık ten ve koyu renk kıl daha çabuk biter..


  • chatrefhill  (16.08.18 23:06:54) 
Ben hic ter kokmazdim, lazerden sonra ter kokusu basladi. Hic ama hic kokmayan bana gore kotu bir karardi. Cok alakasiz kisiler de ayni durumu yasamislar.
Genital icin zaten komple onerilmiyor. 1-2 seans max. azaltma amacli yapiliyor diye biliyorum. Cook uzun zaman onceydi kac seans oldugunu hatirlamiyorum

  • 65 derece  (16.08.18 23:09:06) 
koltuk altı 6 seansta falan bitti benim. koku falan olmaz hiç. temiz tuttuğun sürece problem yaşamazsın diye düşünüyorum. tüm bacak 8 seansta bitti, genital 8 seansta %70 falan azalmıştır ama aşağı kısımlar bitmiyor.


  • theseachange  (17.08.18 00:34:30) 
[]

İstanbul dedikleri kadar yaşanmaz bir şehir mi?

İzmir'de, Ankara'da yaşadım ama İstanbul'da hiç yaşamadım gelip gitmelerin dışında. ortalama tek yaşayan biri için gerçekten yaşanmaz, kötü bir şehir mi? Yoksa insanlar filan sözlükte abartıyor mu?
İstanbul'da yaşayan başka şehre taşınmayı düşünüyorlar mı?



 
doğdum doğalı istanbuldayım ve evet yaşanmaz bir şehir. bunu sadece istanbullular söylemiyor. yaşanılabilir büyük şehirler sıralamasında ağaç fakiri olarak sondan ikinci sırada yer aldı daha geçenlerde.


  • lesmiserables  (07.08.18 20:41:26) 
Istanbulda nerede yasadiginla ilgili birsey avcilarda oturup hergun umraniye yapiyorsan evet kotu etilerde oturup bebekte calisiyorsan guzel


  • dedim dedim de kime dedim  (07.08.18 20:46:59) 
Abartıyorlar. İşin ve evin yakınsa gerçekten iyi. Bir de oturduğun semt eli yüzü düzgünse değme keyfine. Burdaki etkinliği,canlılığı, çeşitliliği hiç bi şehirde bulamazsın. Her bütçeye göre yapılcak şey var bence. Geçen gün emirgan sahildeydim, kimi mekanlarda bir şey içiyor.Kimi de masaları koymuş denize karşı püfür püfür takılıyor,termosunu getirmiş. Muhabbet gırla. Yeni mekanlar, yeni lezzetler keşfetmeyi çok severim,burası o açıdan cennet.


  • basubadelmevt  (07.08.18 20:47:11 ~ 21:02:26) 
ya seveni ve memnun olanı elbet vardır ama bunların çoğunluğu gördüğüm kadarıyla doğma büyüme istanbullular. ben 18-23 yaş arasını istanbul'da geçirdim, depresyondan depresyona geçtim, tabiri caizse sığır gibi yaşadım. bir yıldır ankara'dayım ve karakter olarak 180 derece değiştiğimi hissediyorum. çok daha dirayetli, pozitif, güçlü, sağlıklı hissediyorum.

ben öğrenciydim. istanbul AŞIRI pahalı. ben boğulduğumu hissediyordum. ya ahırdan bozma 1200-1300 lira kirası olan evlere 3-4 kişi çıkacaksın ya da okula uçakla gidip gelebileceğin kadar uzak, medeniyetin uğramadığı yerlere taşınacaksın. trafik berbat. mahalleden çıkmak bir saat sürüyor. akşam metrobüse bineceksen direkt ölüyorsun zaten.

inanılmaz kalabalık. her yerden insan fırlıyor, üzerine üzerine geliyorlar. çok gezen adam değilim açıkçası ama şehrin içinde yeşil gördüğümü hatırlamıyorum. her yer bina. park, bahçe arıyorsan spesifik olarak oraya gitmen lazım; bir yerden bir yere giderken parka bahçeye rastlaman neredeyse imkânsız. "denizi yok yeaa", "gri yeaaa" dedikleri ankara bu açıdan bin basar istanbul'a. sadece benim oturduğum yere yürüyerek 5 dakika mesafede iki tane park var. ayrıca ben istanbul'da geçirdiğim 5 yılda boğaz ya da deniz kıyısında alkol aldığımı hatırlamıyorum ama gölbaşı'nda her canım sıkıldığında mogan'a inip sabaha kadar içebiliyorum mesela, kimse de bir şey demiyor. suysa su, manzaraysa manzara. kurbağalar vrak diyo, ben içiyom. mis.

ankara süper şehir demiyorum ama ben bir yılda kendimi buldum resmen. evimde hissediyorum, rahat ve mutlu hissediyorum. ankara'nın o beğenmediğiniz kekoları istanbul'un beyefendilerinden evladır. sana yemin ediyorum ben ankara'da "hayır ben özür dilerim" kavgası gördüm, kanada'da falan da değildim eminim kızılay'daydım.

her şehrin iyi ve kötü yanları var muhakkak ama ben genç bir erkek olarak istanbul'da çok bunaldım, daraldım. yaşam enerjimi sömürüyordu aq şehri. istanbul'da yaptığımın çok daha fazlasını ankara'da yapıyorum. daha ucuza ve daha kaliteli yaşıyorum. çoğu kişinin nefret ettiği aksaray-laleli taraflarını özlemiyor muyum? çok özlüyorum. eminönü-laleli arasını yürümeyi özlemiyor muyum? çok özlüyorum. gece 4'te sokağın başındaki kebapçıda yemek yiyip internet kafede buz hokeyi maçı izlemeyi özlemiyor muyum? özlüyorum. ama o bok çukurunda "yaşamayı" ve yaşadığım yerin orası olmasını sevmiyorum, özlemiyorum.

büyük konuşmak gibi olmasın ama ben türkiye'de yaşadığım sürece istanbul'a gezme haricinde dönmeyi asla düşünmüyorum. ankara'nın gözünü seveyim. büyük şehir dersen yine büyük şehir. tonla imkân ve atraksiyon var. ben gencim yabancılarla tanışıcam dersen yine bir kamyon yabancısı var, öğrencisi var expatı var. türkiye'de doğup büyümüş biri ankara'da neyi eksik buluyor, neyi beğenmiyor inan bilmiyorum.

taam turistik atraksiyonu yok, genel olarak renksiz bi şehir ama cebinde paran yoksa veya kimseyi tanımıyosan her şehir öyle ki. neblim istanbul'da yaşamak gerçekten korkunç geliyor bana şu an. çok fazla enerji gerektiriyor çünkü. ben o enerjiyi yaşamak için kullanmak istiyorum, savaşmak için değil.
  • der meister  (07.08.18 20:49:53) 
doğma büyüme istanbulluyum, iyi bir gelirin varsa istanbuldan daha güzeli yok. gelir iyi değilse de gelmeyin, yakın şehirler daha iyidir.


  • tabirimekruh  (07.08.18 20:52:29) 
21 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Gittikçe daha kaotik ve yaşanması zor bir şehir oldu gerçekten geçen bu yıllar içinde. Bir kere betonlaşma anormal bir seviyede. Bu da şehrin iklimini değiştirdi. Yazları çekilmeyecek derecede sıcak ve nemli oluyor. Özellikle şu sıralar. Eskiden sadece belli saat ve zamanlarda, belli yerlerde trafik varken artık zaman ve mekandan bağımsız neredeyse her yerde trafik sorunu mevcut. Sırf bu trafik yüzünden birileriyle buluşmak, sosyalleşmek, bir yerlere gitmek bile işkence. İnsan ve araç sayısı çok arttı ve artık kaldırmıyor bunları şehir. Kitle ve şehrin genel havası da değişti gibi. Bunun en net örneği Taksim. Eski Taksim değil artık.. Bunun yanında yaşam maliyetleri (kira, ulaşım, gıda, enerji v.b.) giderek artıyor. Fakat örneğin Kadıköy'de yaşarsanız, iş ve sosyal hayatınız da bu civarlarda olursa ve bu bölgeden pek uzaklaşma ihtiyacı hissetmezseniz, mutlu bir hayatınız da olabilir İstanbul'da. Veya Yenikapı-Hacıosman metro hattında bir yerlerde aynı şekilde bir hayat kurarsanız da bu durum geçerli. Tabi bu verdiğim son iki örnekteki yaşam maliyetlerinin de oldukça yüksek olacağını belirtmem lazım :)


  • Thredith  (07.08.18 20:53:47) 
abartıyorlar, istanbul'a sallamak prim yapıyor çünkü; ben doğa insanıyım, istanbul'a ihtiyacım yok, gördüm geçirdim mesajları falanlar filanlar...

kaçacak yeri olmayanlar için cehennem, benim kaçacak köyüm var; canım yeşil, temiz hava, sahil isteyince gidiyorum kalıyorum en kötü 2 gün. işim evimle 20 dakika yürüme, ikisi de istanbul'un en merkezi 2-3 noktasından birinde. metrobüse 1-2 ay hiç binmediğim oluyor, metro ve vapur ile istediğim her yere gidebiliyorum. arabam yok, istanbul trafiği böyle olduğu müddetçe almayı da düşünmüyorum. mümkün olduğunca yürüyerek mesafe kat ediyorum. bu halde 9 senedir yaşıyorum, daha da yaşayacağım görünüyor.

benim gibi yaşayacaksan yaşanır, benim için eksi yönleri artı yönlerini nötrlemeyecek kadar ama metrobüsle işe gideceksen ve günde 2-3 saatin yolda geçecekse yaşanmaz.
  • Bruce  (07.08.18 20:56:02 ~ 20:59:14) 
İstanbul iş-ev, okul-ev gibi durumları yürüyerek gidip gelebiyorsanız ya da çok kısa mesafeye ayarlayabiliyorsanız, kendinize minimal, rahat bir yaşam alanı kurabilirseniz ve birazcık da paranız varsa harika bir şehir. Konser, tiyatro, sinema, edebiyat, festivaller, fuarlar, eğlenceler hepsi İstanbul da.


  • maskeli balonun maskesizi  (07.08.18 21:09:39) 
nerede yaşadığın ve nerede çalıştığınla alakalı cennette olabilir cehennemde.
abartan haklı olabilir yukarıda dendiği gibi avcılarda oturup ümraniyeye gidiyosan cehennem azabı ama işine yakın düzgün bir muhitte oturuyorsan gayet cennet olabilir.

  • basond  (07.08.18 21:12:28) 
@acemi, o cevaptan beğendiğimi nasıl çıkardın yav?
çocuğu olmaktan utandığı ailesinden çeşitli sebeplerle kopamayan ama her fırsatta ailesini kötüleyen ergen genç tribinden dem vuruyorum ben, ben de bayılıyor değilim, alternatifler arasında en iyisi benim için. der meister gibi sikerler diyip gidemeyenler mızmızlanmasın diyorum yani :))))

  • Bruce  (07.08.18 21:24:12) 
istanbul kültür sanat etkinlikleri ve aktivite çeşitliliği açısından güzel.
fakat en büyük sıkıntı insan yoğunluğu, trafik ve son yıllardaki aşırı betonlaşma.

benim için mesela bisikleti alıp anadolu yakası sahilinde bisiklet sürmek müthiş bir aktiviteyken son birkaç yıldır hiç binesim gelmiyor. çomar istilası ile mangalköy'e dönmüş sahilde semaver ve mangal dumanında tütsüleniyorum. bir de ikide bir çocukları bisiklet yoluna çıkıyor, ikide bir duruyorsun, rezalet bir durum.

geçen dolmuşla kadıköy'e gideyim dedim. tek şeritli minibüs yolunda dura dura iki saatte kadıköy'e vardık. sıcakta piştim üstüne bir de.

fakat hepsinden önemlisi eğer istanbul'daysan evin kendine ait olmalı. evin kendine ait olursa, kira vermiyorsan kafan rahat olur bir nebze.
  • tabudeviren  (07.08.18 21:37:22) 
Birincisi, bana göre yürüyerek sahile inemiyorsanız İstanbul'da yaşıyorum demeyin. Yürüyerek sahile inilebilen bir konumda oturuyorsanız da iş veya okul ile aranız yarım saatten fazla olmasın.

Ayrıca nedir bu "İstanbul'da çok etkinlik var, buradaki tiyatro, konser, bale vs başka yerde yok" Ulan bi ben mi sığırım yoksa her hafta tiyatroya konsere filan mı gidiyorsunuz?

Doğma büyüme İstanbul'luyum, kendime ait evim de var. Ev ile işimin arası da yarım saat, ama yine fırsatını bulsam kaçarım. Maalesef kaçamıyorum çünkü yatırımlarım ve işlerim burada.
  • John Bloor  (08.08.18 09:37:53) 
Abartiyorlar, gayet de yasanir. 30 yildir yasiyorum, baska sehre gocmeyi dusunmedim hic.
Senin yasam tarzina, beklentilerine bagli biraz da. Kimisi icin TR'de yasanacak en son yerken benim icin Istanbul'dan baska yasayacak yer yok ulkede.

Dogma buyume buraliyim.
  • stavro  (08.08.18 10:02:15 ~ 10:02:53) 
taze bilgi
www.bbc.com

  • lazpalle  (08.08.18 11:02:29) 
6 yılım bitti burada, üniversiteyi ankarada okudum, hatırlıyorum da en güzel zamanlarım ankarada geçmiş, istanbulda birçok insan mutsuz ama buradan da kopamıyor ilginç bir şekilde, çünkü herşey burada konserler maçlar etkinlikler ve bu yüzden de hiçbir şekilde sıkılmıyorsun ama bunlar tabi yeterli değil, ben hiçbir zaman istanbulda sürekli yaşamayı düşünmedim, burda bir aile kurmayı da düşünmüyorum, 1 ya da 2 yıla çeker giderim çünkü yaşlanıyorsun artık ve kaosa, gürültüye, strese, insana katlanamıyorsun.

o kadar övdükleri kadıköyde kiralar en sikko evlerde 2 bin liradan başlıyor, kadıköyün kendisi de çok pahalı ve çok kalabaık olmuş, orada da pek huzur yok, bilemiyorum ben istanbul hakkında artık çok da olumlu düşünmüyorum ama şu bir gerçek kendini çok geliştiriyorsun bir çok konuda.
  • blue rebel motorcycle club  (08.08.18 12:30:22) 
dogma buyume buraliyim. maalesef yasanmaz bir yer. ustelik bunu pahaliligi ya da diger belli basli eksi yonlerini gozeterek soylemiyorum sadece. kaotik bir ortam olduktan sonra isterse kultur sanatin baskenti olsun benim icin bir sey ifade etmiyor. buraya yakin daha sakin ve kucuk bir sehirde yasamayi tercih ederim.


  • theworldismine  (08.08.18 12:46:11) 
@john evet her hafta tiyatro, konser vd. sanatsal etkinliklere gitmeye calışıyoruz, festival takip ediyoruz.
yapmamak senin sorunun.

  • maskeli balonun maskesizi  (11.08.18 07:36:38) 
istanbul'da ancak; eli yüzü düzgün bir semtte kira verebilecek gelirin var ise ve evinle işin birbirine yakın ya da sadece bir vapur uzaklığında ise mutlu olabilirsin (bence). bunun dışı; uzun mesafeli, çarpık kentleşmeli, metrobüslü durumlar artık eziyet. yine de, 15 yıldır istanbul'da yaşayan bir çanakkaleli, hem de kendini çanakkaleliden çok istanbullu hissetmeye başlamış biri olarak bence yukarıdaki koşulları sağladığın müddetçe istanbul artıları eksilerinden daha fazla olan bir şehir. şahsen çanakkale'ye dönüp orada yaşamayı hayal dahi edemiyorum.

zamanında her gün 2 saat beylikdüzü-sirkeci arası gittim geldim 2 sene iş için. hayatımın en zorlu yıllarıydı diyebilirim ve toplu taşıma töleransımı o yıllarda doldurdum. şimdi öyle bir şeye mecbur kalsam istanbul'dan koşarak uzaklaşırım mesela.

uçları olan bir şehir yani, pek ortası yok. kendine uygun yaşam alanını sağlaman lazım ha ama şu da bir gerçek ki, o yaşam alanı dediğim semtler de yakında şehrin geri kalanında mevcut kara delikler tarafından yutulabilir, yakındır yani. hoş o tüm tğrkiye için geçerli de, neyse.
  • londonselic  (11.08.18 08:14:37) 
eğer kendi işin varsa başka bir şehirde, istanbul sana cidden kaos gelir.

çünkü herkes, sinema tiyatro sosyal etkinlik diyor ama kimsenin gittiği falan yok. ben bile evimden sadece kadıköye iniyorum o kadar.
he ama şöyle de bir şey istanbula alışkın bir insan da diğer illerde çok yapamıyor. mesela izmire de gittim ben ama amaaan bu muymuş izmir bi kadıköy bi beşiktaş değil nerede o yerler dedim. hemen karşılaştırmaya girdim.


nasıl bir yerde yaşamayı düşündüğüne göre değişir. ben istanbuldayım çünkü işler istanbulda.
ileride çoook ileride muğla olabilir. ama onun dışında şu yaşımda istanbul dışı yaşamam. gidersem de yurt dışına giderim.
  • buiret  (11.08.18 09:30:07) 
[]

hangi ülkenin insanı nasıl?

bütün genellemeler yanlıştır ama yine de var mı gözleminiz, anınız, fikriniz?




 
amerikalılara salak denir ya hani sürekli, hiç böyle genellemelere itibar etmezdim ancak buna cani gönülden katılıyorum artık. ben hayatımda bu kadar moron bir halk görmedim.


  • hala karate kamil 5'i bekleyen adam  (07.08.18 00:57:25) 
Ben karsilastigim insanlardan genellersem,
Sirplar bizim 90larda kalmis halimiz gibi. Tam demek istedigimi ifade edemedim ama.
Hirvatlar ise cok daha modern avrupali gibiler.
Tanidigim iranlilarsa okumuslari bizim okumus insanlarimizdan daha iyiler acik goruslu vs. Fakat cahil dincileri, bizimkilerden cok daha kotu.
  • durgunfoton  (07.08.18 01:30:17) 
Sırplar varoş

İsrailliler gamsız

Ruslar aynı biz

ukraynalılar paçoz
  • eazy  (07.08.18 01:36:55) 
amerikalilar, naive insanlar; cunku egitim-ogrenim goremez cogunlugu.

almanlar, muthis bencil ve cikarci insanlardir. dedikoducudurlar, irkcilik da yaparlar; ama hicbir zaman bunu kabul etmezler. kotu almanca konusan biriyle konusmayi tercih etmezler. gayet sikici insanlardir, kal gelir.

ingilizler, gordugum en internasyonel insanlardir. rahattirlar, ingilizcen cok iyi olmasa da seninle konusurlar sohbet ederler.

ruslar, kabadirlar. erkekleri icin okuz derler, ama kadinlari cok farkli degildir. lakin, egitimlidir. operadan, muzikten anlarlar.

italyanlar, bize benzerler. erkekleri, hafiften kirodur; kadinlari, kezban. gun icinde saatlerce telefonda konusurlar.

yunanlilar, bati anadolu'da yasayan turklere benzerler. biraz tembeller, rusvet vs cok yaygin bunlarda. icmeyi, eglenmeyi severler. kafa olarak ortadoguludurlar.

bulgarlar, cingene karakterli insanlardir. turkleri sevmezler, gerekceleri ise bunlara buyuk kiliseler yaptirmamamizmis osmanli devrinde. bana gore, bulgarlarin yarisi kanunkacagi tipinde insanlar, hirsizlik vs cok yaygin.

polonlar, avrupa'nin kurtleri diyelim. bati avrupalilar bunlari sevmezler, lakin cok fazla illegal bir sey yaptiklarini gormedim, genelde erkekleri insaat sektorunde, kadinlari temizlik sektorunde calisir. ekmegenin pesinde iyi adamlardir.

ispanyollar, kapi gicirtisina oynayan insanlar diyelim. koyu dindarlar. bana kalirsa, tembellik konusunda avrupada bayrak tasirlar.

brezilyalilar, iyi insanlar. tanidiklarimin hepsi durust, isinde gucunde kimseyle dalasmayan tipler.

cinliler, pisler hem de cok. para kazanmak icin babasini dahi satarlar. tarih, siyaset vs anlamazlar, kafalari devletleri tarafindan bir guzel yikanmistir. yayilmacidirlar, hicbir yere uyum saglamazlar, gittikleri yere kulturlerini gotururler.

hintliler, genel olarak iyi insanlar. temizlik konusunda sikintililar. yakin arkadasligin yoksa, kazik yeme ihtimalin yuksektir. kendi memleketlerinden kacma yolundalar. memleketlerinde hala kast sistemi mevcut. istedikleri kisiyle evlenemezler. kizlarini, yabanci bir erkekle evlendirmek istemezler; aksi olursa, evlatliktan bile reddederler. erkekleri icin biraz daha esnekler, ama yine hintli kizlarla evlendirirler.

pakistanlilar, kendilerini bize yakin hissediyorlar. din haricinde hicbir kulturel yakinligimiz yok. hintlilere benziyorlar, biraz sahtekarlar. ingiltere'deki taksicilerin cogu pakistanlilardir. kizlari saglam kezbandir.

gurculer, bizim karadenizlilere benziyorlar. biraz garibanlik var; lakin uc kagit da bunlarda dikkat etmek lazim.

belarus ve ukraynalilar, rusya'nin biraz daha dindar ve koylu hali. daha saf ve temiz insanlar.

macarlar, cozemedim bunlari. ne balkan halklarina ne de almanlara benziyorlar.

sirplar, bize benzerler mentalite olarak; ama bunu kabul etmek istemezler. nefret ediyorlar bizden. seviyorlar vs diyen cikacaktir, ama cogunlugu turkleri, muslumanlari sevmez.

iranlilar (okumus olanlari), gayet iyi insanlar. bizim yapamadigimizi yaparlar, birbirlerine sahip cikarlar. yurtdisinda turkler genelde turklere kazik atma pesindedir. cikari olmazsa kesinlikle yardim etmez bizim millet. lakin, iranlilara cok sasirirsiniz. birbirlerine karsi cok yardimseverler, bir turk olarak bana da cok yardimlari dokunmustur. zaten iran diyince, farslar ve turkler aklima gelir. kulturleri bize cok yakin. gordugum kadariyla, bunlarin okumus kesimi bize gore daha modern ve kadin/erkek konusunda daha esitlikciler.
  • ubi dubium ibi libertas  (07.08.18 01:45:22 ~ 02:02:58) 
iclerinde yasadigim kadariyla

Hollandalilar: cok cana yakin, guler yuzlu, 1dk da arkadas olursun ama 5 yilda dost olamazsin,
Isvicreliler: mahkeme suratli, soguk mesafeli, caktirmamaya calissada icten ice irkci,
  • crucio  (07.08.18 02:19:37) 
İngilizler ekseriyetle kibar ve politik insanlardır. Yani kimseyi üzmemeye çalışırlar. Herkesle konuşacak bir şeyleri vardır genelde.

İsveçliler her zaman kibar olmaya çalışırlar ama içlerinde bencil, depresif, özgüvensiz bir ergen yaşar. Çoğu gizliden gizliye ırkçıdır kendisi de farkında değildir. Mesela Somali asıllı komşusu iki dakika gürültü yapsa iki saat söylenir kendi kendine ama İsveçli komşusu parti verse gece boyu, eğlensin gençler yau diyebilirler. Kalabalıktan hoşlanmazlar, kişisel alanlarına girmek tecavüz etmek gibidir. Bir isveçliyi üzmek istiyorsan ona kişisel sorular sor, yakın dur, elini omzuna at falan çıldırsın hahaha.

Norveçliler İsveçliler'in bok gibi para görüp histeri krizine girmiş versiyonlarıdır. Hepsi çok mutludur bunların. İsveçli gibi içine kapanık değildir. Yine ırkçılık vardır gizliden.

Danimarkalılar ise çok daha şakacı, komik, hillbilly tarzıdır. Yolda hiç tanımadığı biriyle boş bir muhabbet kurup 15-20 dakika konuşabilirler şakalar eşliğinde. Bunu bir isveçli ancak karşısındaki onu üstü kapalı zorlarsa yapar sonunda afakanlar basar o isveçliyi ama Danish öyle değildir.

Amerikalılar özellikle californialı olanlar kesinlikle Avrupalılardan daha arkadaş canlısı. Daha açıktan konuşan, üstü kapalı mesajlar vermeyen böyle kaygıları olmayan insanlar. Multikültürellikten ötürü ırkçılık falan kalmamış vaziyette. Bu tip kız ya da erkekler herkesle çıkabilir herkesle düşüp kalkabilir as long as kendileri gibi liberal ve demokrat olduğunuz sürece.
  • bos gezenin bos ustasi  (07.08.18 06:34:18) 
Fransızlar pis. Fransız olmayıp uzun süre Fransa'da yaşayanlar da pis.


  • kablelvuku  (07.08.18 07:44:28) 
Yunan: Bizden farkı yok. TV'deki dil seçeneğini değiştir diyip Türkçe-Yunanca geçiş yapmak gibi. Dincisi bizim dinciler gibi koyu, milliyetçisi bizimkiler gibi, solcusu bizimkiler gibi :)

Fransız: Kafaları çok farklı insanlar. Başkalarını rahatsız etme konusunda çok tedirginler. Kalabalık sevmezler. Pis olanına ben rastlamadım, bana kalırsa bizim toplumdan çok ama çok daha temizler. Kıl olayı toplumun bir bölümünde nedense ciddi anlamda var. Fransızlar ırkçı olur tanımı bana kalırsa yanlış. AB'nin en kozmopolit ülkesi Fransa. İngilizce bildikleri halde sizle Fransızca konuşurlar diyenler için, adamların ingilizcesi berbat. Kendi aksanlarından çekindikleri için ingilizce konuşmak istemediklerini söyleyen bir sürü Fransız tanıdım. Hatta Fransa'da vatan-millet bilinci neredeyse hiç yok. Orduyu ve askerliği hiç sevmiyorlar.

Sırplar: Bizim gibi, ben yine Türkler'i sevmeyenini görmedim. Genelde iyi insanlar, eğitimliler. 3 ay Sırbistan maceramda, istisnasız herkes yardımcı oldu. Bir defa kazıklandım. Belgrad-Budva gidiş dönüş otobüs bileti aldım. Dönüş biletinin sahte olduğunu öğrendiğimde, bilet ofisinin sahibi Boşnak müslüman ablaya verdim veriştirdim :) Özlem seyahat mi öyle bir firmaydı :)

Iran: Eğitimli kesimiyle tanıştım çoğunlukla. Adamlar okumuş ve kendilerini geliştirmiş. Severiz birbirimizi.

Alamanlar: Irkçı pezevenkler. Bunu kabul etmeseler bile size hissettirirler. AB ülkesi vatandaşlarının dahi bunları sırf bu ırkçı hissiyatlarından dolayı sevmediklerini biliyorum.

İtalya: Bizim gürültülü halimiz.
İspanya: Siesta
USA: İstisnasız mal değneği insanlar. Robot.
Caponlar ve Güney Koreliler: Tanıdığım bütün caponlar ve güney koreliler katı gelenekçi.
  • kanalda yuzen cocuk  (07.08.18 09:39:45) 
Almanlar bencil, cikarci, icten pazarlikli ve Türkler'e karsi inanilmaz önyargili tipler. Önyargisiz olanina denk gelirsek bal-kaymakla besleyip yanimizdan ayirmiyoruz.


  • chitosan  (07.08.18 10:04:54) 
Almanlar politik doğruculuk nedeniyle kamuda çok belli etmeseler de, ben büyük bir kısmının hala içten içe Nazizmi yaşadığını düşünüyorum. Ha kendilerine sorsak yok abi öyle bir şey derler ama artık genlerine mi işlemiş ne olmuş bilmiyorum ama içgüdüsel olarak verdiği doğal tepkiler hep bu yönde oluyor.

İngilizler dünyanın en şahane insanları, adamlar 1000 yıl önce karala Magna Carta'yı imzalatmışlar kimseye eyvallahları yok demokrasiyse demokrasi medeniyetse medeniyet, bazen kibarlıkla kibir arasında gidip geliyorlar ama o kadar, varoşu da tam varoş ortaları yok.

Fransızlar herkesin bildiği üzere pislik insanlar, insanlarda bi Paris manyaklığı var ama Paris her yeri çiş kokan bir şehir benim gözümde, Avrupa'nın Pakistan'ı Hindistan'ı gibi bir ülke, Fransızlar bu pislikle nasıl kolera salgınını başlatmıyorlar aklıma geldikçe şaşırıyorum.
  • angelus  (07.08.18 10:20:33) 
makedonlar, bilincli milliyetci, kin gutmeyen, turkleri seven, caliskan, yardimsever, kulturlu insanlar.


  • jimicik  (07.08.18 10:28:16) 
Fransizlar suratsiz, keyifsiz, soguk bir de irkci.
Hollandalilar pozitif, rahat. Insanlari genel olarak harika. Erkekleri yakisikli.
Italyanlar'da bos adam cok. Erkekler keko.
Ingilizler kibar.
Ukraynali kizlar sekilci. Tutucu ve cok kiskanc ayni zamanda.
Sirp kizlari dehset'ul-vahset. Insanlar iyi.
Karadag'in insanlari cok sicak, yardimsever. Kizlar sirp kizlari gibi.
ABD yarisindan cogu TV unlulerin hayatini izleyen bos mal adamlar. Avrupa'da falan karsilasitiginiz gezmeye gelmis olan Amerikalilar en kendini gelistrimis, vizyonu genis olanlari. Geri kalani mal.

Bir de angelus'a ek olarak, Paris'te fransiz yok:) Ortalik ortadogu gibi. Ortasinda insanlarin onune gecip fotograf cektirdigi bir yuksek gerilim hatti olan sidikli gocmen sehri.
  • stavro  (07.08.18 11:26:19 ~ 11:27:47) 
amerikalılar - sıcak kanlı, güleryüzlü, yardımsever

hollandalılar - akıllı, hareketli, güleryüzlü

kanadalılar - mesafeli, sistemli, yardımsever

fransızlar - uyuz, kendini beğenmiş, yardımsevmez

türkler - gevşek, aşırı sıcakkanlı, kavgacı

araplar - pis, sistem namına birşey yok, gevşek

almanlar - mesafeli, kendine güvenli, sistemli
  • eindaclub  (07.08.18 12:07:26) 
[]

Taharet olayı

Dini yönünü bilmiyorum ama çok saçma değil mi yani direkt dışkıyla temas ediyorsun. Sözlükte okudum herkes temiz olmakla bağdaştırmış. tam tersi bana pis bi olaymış gibi geliyor. O şekilde bir temastan sonra ellerin çok ciddi temizlenmesi gerekir. kalıp sabun da kullanılmamalı, sıvı sabun da sağlığa zararlı diyorlar zaten.

Hadi kendi evinde neyse bir de dışardaki tuvaletlerde yapılıyor mu bu olay mesela umumi tuvalette? elleri o şekilde temas eden biri lavabodaki doğru düzgün olmayan sıvı sabunlara güvenmiyordur umarım.

bana tuvalet kağıdı kullanıp her gün duş almak daha temiz geliyor. dini yönünden bağımsız olarak söylüyorum bu usül biraz ilkel gibi görünmüyor mu? ben açıkçası yeni yeni böyle bir olay olduğunu öğreniyorum sayılır -yani 5-6 yıldır diyelim- önceden herkesi benim gibi sanıyordum. ailemden annem babam kardeşim o musluğu kullanıyor sanırım ama ben hiç kullanmadım, kimse de kullan demedi.

Aranızda benim gibi olan yok mu ya da düşünen?

edit: bu arada taharet yapmasam da elimi sabunla iyice yıkarım.

 
Bana da garip geliyor aynı şekilde bana da kimse bahsetmemişti ama o bölgeye illa eli değdirmeye gerek yok. yalnızca tazyikli su ardından tuvalet kağıdı ile temizlenebilir.


  • biravekahve  (05.08.18 20:06:05 ~ 20:06:44) 
Ben senin nasıl temizlendiğini anlamadım?
Sen taharet musluğunu kullanmıyor musun? Nasıl sadece tuvalet kağıdı ile temizleniyorsun ki? Islatmıyor musun kağıdı

  • benaslindayohum  (05.08.18 20:12:09) 
@biravekahve tazyikli suyun da ne bileyim çok işe yarayacağını düşünmüyorum, oranın ıslak olması filan kötü geliyor düşününce.


  • lavie  (05.08.18 20:12:19) 
@benaslındayohum sadece tuvalet kağıdıyla güzelce siliyorum, çok tuvalet kağıdı kullanırım bu arada. geçiştirmem. her gün de duş alırım. şimdi ben taharetlenene göre daha mı pisim?


  • lavie  (05.08.18 20:13:30) 
hele ellenince kadınların uzun tırnaklarının arasına girebilecek bakteriler çok hijyeniksiz. sonra o taharet musluğu denen şeye ister evinizde olsun ister başkasının evi, ya da umumi tuvalette olsun herkesin eli değiyor. bayağı elleri çitilemeden geçmez bence o mikroplar


  • lavie  (05.08.18 20:18:18 ~ 20:31:01) 
Elle temizlik yapmak saçma ama kağıtla güzelce bi siliyorum demek de çok çözüm odaklı bir olay değil. Tamam Avrupalılar Amerikalılar böyle yapıyor ama bu onların "Lan bu çok hijyenik bir olay" deyip yaptıkları bir şey değil, adamlarda kültürel olarak bir temizlik anlayışı yok, ha onlara sorsak onlar da her gün duş alıyoruz diyecekler ama her tuvalet sonrası duş almıyorsan o da optimal bir çözüm değil. Tazyikli su göndermek yine kötünün iyisi, en azından erkekler için, kadınlar için o da riskli bir temizlik anlayışı.


  • angelus  (05.08.18 20:22:02) 
@pembe pijama
Yahu peçete ile tutun musluğu
Duş almadığınız da kokarsınız yapmayın bunu
  • benaslindayohum  (05.08.18 20:27:59) 
Yurtdışında popo ve ayak yıkamak için ayrıca bir tane daha klozet benzeri bir şey oluyor, taharet maharet almasalar da sokakta leş gibi kokan birine pek denk gelmedim. Islak tuvalet kağıdı, ıslak mendil, ya da böyle püskürtmeli taharet muslukları kullanırım ama el mel sürmüyorum yahu iğrenç geliyor.


  • geçerkenugradım  (05.08.18 20:30:17) 
ben de gayet fazla tuvalet kağıdı kullanıyorum hatta evdekini genelde ben bitiriyorum. şöyle bi üstünkörü geçmiyorum. su tutmaktan ne farkı var cidden anlamadım ellemiyorsan da. o tazyikli su düşecek bir dışkı parçası yoksa ne işe yarar ki. illa siliyorsun zaten. benim gibi biri olmasına sevindim. şu ana kadar 29 yıldır bunla ilgili genital bölgeyle ilgili olarak da bi hastalığım olmadı @pembe pijamalı kız @angelus


  • lavie  (05.08.18 20:33:56) 
hiç kokmuyorum da bilmem nasıl hayal ediyorsunuz ki siz @benaslındayohum


  • lavie  (05.08.18 20:34:31) 
Sadece tuvalet kağıdı ile o bölgeninn kokmaması bence imkansız...
Su mutlaka temas etmeli. Kokuyu sen ben fark etmesem de kokuyordur. Katı pislik sadece kağıt ile temizlenemez tam olarak. Masaya bir yemek dök dene bakalım, kağıt ile temizlemeyi. Ayrıca insan dışkı kalıntısına temas edebilir, iğrenç değil. Kendi dışkım sonuçta

  • benaslindayohum  (05.08.18 20:41:17) 
bence siz alışık olmadığının için garip geliyoruz, sizinki de bize garip geliyor @kaptanmaydanoz ve inanır mısın kokmuyoruz da


  • lavie  (05.08.18 20:47:38) 
sadece kagitla olmaz. kagitla ne kadar silersen sil, sonrasinda baska bi islak peceteleyle tekrar sildiginde kahverengi oluyor pecete. demek ki boklar tamamen gitmemis. ben ilk once pecete ile kabasini aliyorum daha sonra su ile yikayip, tekrar pecete ile kuruluyorum, en iyisi bu sekilde oluyor bence. eger elini degdirmek istemiyorsan kagit peceteyi islatip o sekilde silebilirsin ama bence illa ki bi su degmeli.


  • crucio  (05.08.18 20:49:17) 
elini neden değdiresin ki kıçına? basıyorsun tazyiği mis gibi oluyor. tuvalet kağıdını da sadece kurulamak için kullanıyorsun.


  • caletti  (05.08.18 20:57:15) 
valla dinen bilmem ama buyuklerim bana oyle ogretti. g*tunuzu suyla yikayin. sonra da bir pecete veya tuvalet kagidi ile silin dediler. neden diye sorduk, su her seyi daha iyi temizlenir. sadece pecete ile temizlenmez, g*tun terlerse pecetenin temizlemedigi b*klar da elbisene deger, dediler.

bu arada, insan kendi b*kunun kokusundan rahatsiz olmaz. mecazi ve gercek anlamda giden bir soz. ben icat ettim.

ayriyeten, gotunuzden nukleer madde cikmiyor. korkmayin, bir sey olmuyor eliniz degince. abartmayin yahu.
  • BlackRock  (05.08.18 21:02:02 ~ 22:39:17) 
elini yıkadığı ne malum şöle suya dutup gelip bi de senin elini sıkıyor.
g.tü sulu bırakmamak lazım o zamanda daha başka sıkıntılar yaşanıyor.

  • mikahakkinen  (05.08.18 21:10:12) 
bölgenin temiz olması için suyla temizlenmesi şart. daha sonra da peçete ile iyice kurulamak lazım. en doğrusu budur.


  • tabirimekruh  (05.08.18 21:25:31) 
Islak mendil+tuvalet kağıdı en iyisi


  • owaki  (05.08.18 21:32:02) 
Kim eliyle kıçına doğrudan dokunuyor ki? Hintliler yağıyor bildiğim ama vatandaşlarımızdan doğrudan eliyle silen duymamıştım hiç. Vardır da, genel böyle mi?

Ben bir musluğun su açısına denk getirme, birkaç kat kağıt üstünden, bir daha musluk, bir daha kağıt yöntemini birkaç iterasyon yapıyorum. Yaşındığımda ve taharet musluğu olmadığında bebek slme bezleri, minik şişede su ve kağıtla hallediyorum.

Musluk önemli değil de, susuz olmuyor bence. Taharet o açıdan çok önemli, kağıt tek başına temizlemiyor.
  • aychovsky  (05.08.18 22:02:18) 
Tuvalet kağıdı, peçetem yoksa tutabildikçe tutuyorum tuvaletimi.

Temizlenme kısmına gelince; tuvalet kağıdı/peçete ile bölgemi temizliyorum ve ardından su ile temizlik yapıyorum. En son da kurulanıyorum.

Diğer türlü bana da abes geliyor sadece su ya da kağıt ile olması.
  • m e b  (05.08.18 22:39:04) 
@aychovsky, senin de hayatinin sokunu yasamana kismet bugunmus, anadoluyla beraber butun turkiye olarak dusunursen %90 fazlasinin eliyle taharetlenmesinin standart oldugunu soyleyebilirim. alaturka tuvalette mesela standart metod (mecburen) bu oluyor. ama alafranga kullanilsa da farketmiyor.

Sol elle el sıkışılmaz meselesi vardir ya, hani hakaret olarak algilanir islam kabul eden kulturlerde ozellikle, sebeplerinden biri budur, sol el taharet elidir, onu baskasina uzatmak hakarettir vs seklinde.

@lavie: sana bir odev dusa girmeden once: tuvalet kagidiyla kuru olarak temizleyebildigin kadar temizlen. sonra bir parca tuvalet kagidini islat ve ayni bolgenin uzerinden gec, sonra tuvalet kagidina bak, kahverengi oldugunu goreceksin. o yuzden temiz degil diyor millet. koluna mesela diski surunse, kagitla silip hayatina devam edebilir misin? temiz oldu der misin? sabunla vs. ne kadar zor cikacagini anlatiyorsun, sonra kagit yeterli diyorsun. ok her gun dus aliyorsun da, kimisi gunde 2-3 kere cikiyor tuvalete. dusunu da her zaman tuvaletten hemen sonraya denk getirmezsen yine problem. bir sekilde su kullanmak lazim bence de, ya tuvalet kagidini islat, ya suyu nahiyeye fiskirt. hele bir erkek ve killi bir popo soz konusuysa kuru kuru bu isi halletmenin bir yolunu hayal edemiyorum.

ben yaban ellerde bir kac kere kuru kuruya denedim zimparaladim ettim orayi renk vermeyene kadar, ama sonra kasinti da kasinti gecmiyor tovbe ettim. hos kasinmasa da temiz hissedemem asla.
  • robokot  (05.08.18 23:30:22 ~ 23:35:52) 
Agalar benim sizi aklım almıyor. Ne bu kendi götünüzden korkunuz, yıkayın gitsin ulan. Yok elleri bok olurmuş yok hayatta etkisi gitmezmiş. Bunu diyen adamlar vajinal, anal her türlü oralı yapmıyor sanırsın.
Kupkuru tuvalet kağıdı is görmez. Tuvaletini yaptıktan sonra koşturmacalı bir gün sonunda eve gidip iç çamarını kokla, bok kokuyorsa eliyle taharet alan insandan daha pissin demektir.

  • Nature Works  (05.08.18 23:41:22) 
@robokot denicem dediğini ama sanmıyorum ki kalsın hiç zannetmiyorum çok iyi temizliyorum. o mantıkla popoya sabun, duş jeli de sürmek lazım tek başına su dışkıyı ne kadar temizleyebilir. ayrıca kolla, poponun içi-anüs filan aynı şeyler değil


  • lavie  (05.08.18 23:41:53) 
ayrıca avrupa'da o kadar insan bu yapıyorsa, üstelik gelişmiş ve temiz denen milletler hepsi pis ve kokuyor mu?


  • lavie  (05.08.18 23:43:10) 
herkes bi tazyikli su diyip duruyor ama alafranga tuvaletin olmadığı yerde zıçmıyor musunuz siz? bu nasıl bir mantık anlamıyorum.

sadece kağıtla temizlenmeyi de bir türlü anlamadım. su olmadan banyo yapmak( hayal et işte böyle bir şeye banyo yapmak denmez de) sadece bez ile silindiğini düşün istediğin kadar bez ile silindiğini düşün, ne kadar temiz olabilir?

meyve yerler ellerini sadece bez ile silerler, bir mekanda eliyle yemek yerler( ekmek arası, dürüm vs.) yerler ellerini sadece ıslak mendille silerler hep iğrenmişimdir şu insanlardan. sadece su temizler kardeşim.

olay basit, önce ıslatırsın güzelce ardından bol tuvalet kağıdıyla kurularsın ardından da elini ister kalıp ister sıvı sabunla iki kere yıkarsın(en az iki kere yıkarım ben) işlem tamamdır.

adam maç yapmış gelmiş terden leş gibi kokuyor, yorgunluktan yatayım sabah duş alırım diyor. o yatağa nasıl giriyor anlamıyorum.

su, hayattır diye boşa dememişler.
  • blue eyes white dragon  (05.08.18 23:52:10) 
@lavie

önerim cep boy,

www.hepsiburada.com

bunların büyük olanları da var.
  • ocanal  (05.08.18 23:52:12) 
bence de iğrenç.saçma sapan arap adeti gibi düşünüyorum.elinle yemek yiyorsun o dışıkıdaki bakteri ciddi anlamda bulaşıcı birşey.sil ıslak peçeteyle poponu .elle taharetlemek iğrenç.özellikle dindar olup pideci olanlara filan bu yüzden gitmiyorum


  • birdposing  (05.08.18 23:53:50) 
@lavie, sen dedigimi dene goreceksin.

zaten su ve tuvalet kagidi tamamen temizlemiyor geriye kalani duşa sabuna kaliyor duzenli. ama sadece kagit da hic olmaz.

ve evet anus ve kol bir degil, kol baya acik havadar bir yerken anus 4 taraftan kapali terleyen bakteri uremesi icin ideal bir ortam. sadece mekanik kuvvetle yag iceren diskiyi tenden hatri sayilir derecede cikaramazsin, kabasini alirsin sadece. yani kagitla bir %40 alsan suyla bu %90 olur, duşa girersin %99 olur.

avrupali amerikali da islak mendil sıkca kullaniyor sor saga sola veya internette milletin tartistigi forumlari arastir goreceksin.
  • robokot  (06.08.18 00:03:58 ~ 00:04:33) 
ıslak tuvalet kağıtları satılıyor artık, rossman’da var mesela. ondan kullabilirsin.


  • dasher  (06.08.18 03:27:31) 
Ne ellemesi ya? Taharet musluksuz yasayamam net. Bu arada ben hep kullan at ameliyat eldiveni kullanirim yikarken. Bu bilgiyi paylasmak zorunda degildim neyse cok onemli hayati bir sey taharet muslugu, bence.


  • perfectum  (06.08.18 03:40:39 ~ 03:41:16) 
@robokot verdiğin ödevi yaptım ve hiçbir şey çıkmadı, hiçbir leke yok. hatta tuvalet kağıdıyla sildiğimde de doğru düzgün bir şey çıkmadı


  • lavie  (06.08.18 14:53:18) 
[]

tam tekmil vukuatlı nüfus kayıt örneği

e-devletten alınıyor mu, yoksa nüfus müdürlüğüne mi gitmek gerek?




edit: tam tekmil vukuatlı nüfus kayıt örneğiyle, vukuatlı nüfus kayıt örneği aynı şey mi?

 
E devletten alınıyor, aynı şey değil. E devlet'ten alırken nüfus aile seçeneğini ve olayları göster seçeneğini seçmen lazım.


  • 10032007  (31.07.18 23:21:43) 
[]

belediyelere sözleşmeli girenler

belediyelere sözleşmeli girmek için torpil mi gerekiyor, sınav filan mı gerekiyor?




 
torpil.


  • baldur2  (25.07.18 12:12:12) 
belediye=torpil

her anlamda
  • nrmnm  (25.07.18 12:25:00) 
@nrmnm'nin dediği gibi belediyenin her yeri torpil'den ibaret. en basit iş bile.


  • giovanne  (25.07.18 13:23:57) 
Torpil. Dayı-enişte yoksa bile yetkililerden birini önceden tanımak.

Arkadaşım mühendis olarak İstanbul ilçe belediyelerinden birine mühendis olarak girmek için aylarca uğraştı ancak torpilsiz ve kürt olduğundan alınmadı hayvan gibi tecrübeli ve çalışkan olmasına rağmen. Bir görüşmeye gittiğinde tesadüfen okuldan tanıdığı bir hocaya denk gelmiş orada yetkili gibi bir şey olan, onun devreye girmesiyle alındı. Üstelik hala kadrolu değil, taşeronda geçiyor.
  • rakunzelll  (25.07.18 14:17:04) 
[]

herkes görüşünü söyleyebilir mi? önemli

şimdi atina üniversitesinden master için kabul aldım,bursa başvurmak istiyorum. Ocak'tan beri takip ettiğim bir burs var; yunan dışişleri bakanlığı e1 directorate educational and cultural affairs bursu var lisans ve yüksek lisans öğrencileri için. 2004ten beri birçok türk öğrenci yüksek lisans için bu bursu almış.

ben bu burs başvuru formunu başka bir ülkenin yunan elçiliğinin sitesinden edindim ve yunan dışişleri bakanlığına mail attığımda bana yarım yamalak bir ingilizceyle türkiye'nin burs verilecek ülkeler listesinde olmadığını söyledi ama burs duyurusunda hiçbir zaman böyle bir şey yazmıyor ya da şimdi de yazmıyor önceden de yazmamış. eligible countries diye bir şey yok, şu ülke vatandaşı olmak diye bir şart yok.

Başvuru hakkı kısmında sadece yunan vatandaşı ve yunan soylu olmamak, yunanistan içinden ya da dışından bir okuldan mezun olmak ve yüksek lisans için kabul almak gerekiyor.

Yunanistan büyükelçiliği ve izmir başkonsolosluğunu aradığımda onlar da bilmiyor, doğru düzgün bilgi vermiyor, sitelerinde de bu konuda bilgi yok.

Bu Yunanistan gürcistan, bosna hersek, romanya, sırbistan, anavutluk vs. gibi bazı ülkelerin elçiliklerine burs duyurusunu göndermiş onların sitesine yer alıyor.

Şimdi soracağım şey şu; ben belgelerimi hazırlayıp izmir başkonsololuğuna iletsem burs için kabul ederler mi, başvuru hakkım var mı? Hukuken var gibi gözüküyor. Başvursam sonuç elde eder miyim, ayrıca çok saçma gözüküyor bu durum.

Not:İzmir başkonsolosluğuna belgeleri teslim alıp almayacaklarını sorduğumda mail adresine ingilizce mail yazın dediler, yazdım ama cevap yok.

Sizce napmalıyım, peşini bırakayım mı, zorlayayım mı?

cevaplar için şimdiden teşekkürler, farklı görüşlere ihtiyacım var, kimse bir şey bilmiyor

 
eğer metinde x vatandaşlara verilir, y'lere verilmez gibi bir ifade yoksa (ki yok olduğunu söylüyorsunuz) başvurun tabii ki. sonuçta çıkar ya da çıkmaz belli değil ama peşini bırakmayın.


  • tabirimekruh  (23.07.18 16:55:44) 
@tabirimekruh evet dediğim gibi öyle bir ifade yok. sadece yunan vatandaşı ve yunan soylu olmamak gerekiyor. ama bunlar keyiflerine göre belli ülkelerin elçiliklerine burs duyurusunu göndermişler, ben başından veri takip ettiğim için bursu duyuruyu ve başvuru formunu onların sitesinden elde ettim.

bir de önceki yıllarda bu bursu alan birçok türk öğrenci var
  • lavie  (23.07.18 17:02:42) 
ya bir hata olmuştur ya da son zamanlarda "ayrımcılık" yapılıyor. ne olursa olsun siz yine de başvurun, belli olmaz bu işler.


  • tabirimekruh  (23.07.18 17:09:30) 
yunan konsoloslukları biraz ters oluyor, öncleikle bol şans. daha bu sabah beni delirttiler, yunan vatandaşıyım bi de ben :)

burs başvurusunu sadece belli ülkelere duyurdularsa, sadece o ülkelere açık olabilir başvuru. bence sen haklısın ama yunan konsolosluğu olsam böyle savunurdum kendimi.

bu maili yunan dışişleri bakanlığına atmak yerine, atina üniversitesi'nin uluslararası öğrenciler ofisine at bence. onlar muhakkak bu tarz burslardan haberdarlardır. yardımcı olabilirler diye umuyorum.
  • reavelyn  (23.07.18 17:09:48) 
@reavelyn okula sorduğumda onlar da ülkendeki yunan konsolosluklarına başvur diyorlar, ne yapacağımı şaşırdım. çok uzun zamandır bu bursu bekliyordum ve daha önceden türk öğrenciler de aldığı için böyle saçma bir durum olacağını tahmin etmemiştim


  • lavie  (23.07.18 17:14:55) 
sen belgeleri baska ulkeden almissin. adamlar burs duyurularini zaten burs vermek istedikleri ulkelerin elciliklerine gondermisler (kafalarina gore gondermisler dedigin). Gecen senelerde Turkiye'ye verme niyetinde olmalari bu sene de benzer bir mecburiyet dogurmaz. Senin muhattabin anladigim kadariyla turkiye'deki elcilik, onlara da "ogrencilere burs verecegiz" diye bilgi gitmediyse sen de duyuruyu oradan duymadiysan yapacak bir sey yok, basvurunu kavga dovus alsalar bile vermezler bence. basvurabildin diye esit bir sekidle degerlendirilecegin anlamina gelmiyor.

basvuru kulfetli degilse (basvuru ucreti ve / veya basvuru icin gerekli caba / zaman) zorla tabii yolla basvurunu kaybedecek bir seyin yok derim. yoksa gerek yok diger opsiyonlarina bak.
  • robokot  (23.07.18 21:05:41 ~ 21:06:42) 
@robokot aslında böyle bir bursun olduğunu ilk okulun sayfasından duymuştum ve takip etmeye başladım ve gizli bir burs değil sadece bu yılki başvuru formunu o ülkelerin elçiliklerinin sitesinden yani internetten buldum ama burs duyurusunda başvuru hakkı (right of application) olarak yunan vatandaşı ve yunan soylu olmamak ve üniversite mezunu olmak var. belli bir ülke vatandaşlığından bahsetmiyor. bu durumda başvuru hakkım var gözüküyor o zaman duyuruda hani ülkelere vermek istiyorlarsa o ülkeleri belirtmeliler.


  • lavie  (23.07.18 21:17:14) 
[]

Türkiye'den uni-assiste

Türkiye'den uni-assiste yollanacak posta kaç günde uni-assiste ulaşır?




 
ptt ile gönderdiyseniz 10 gün diye düşünebilirsiniz


  • vhs kaseti  (02.06.18 00:34:46) 
[]

bu durumda kıskanır mısınız?

Sevgilinizin kardeşi/leri, annesi babası filan sevgilinizin eski sevgilisiyle kanka modunda takılsa, instagramda birbirlerine yorumlar, gülücükler filan atsa bu durumda kendi içinizde kıskançlık yaşar mısınız, yaşamak normal midir?




 
Aşırı sinirlenirim, ve asla ailesiyle ilişkilerim normal olmazdı sanırım. Ancak eski sevgili kişisini bu ilişkiden önce tanıyorlarsa, mesela aile dostunun kızı, komşu vs gibi , bir nebze daha sakin olabilirdim. Ama içten içe bilenirdim. evet çok kıskancım :)


  • i am a legal alien  (12.04.18 15:47:51) 
benimle olan iletişimlerine göre değişir. eğer bana üvey evlat muamelesi varsa sıkıntı çıkarabilirdim.

Eski erkek arkadaşımın ailesiyle orta halli bi muhabbetim var. Kendisiyle yok ailesiyle var ve biri bu yüzden rahatsız olsun istemezdim doğrusu. (Ama herkes ben değil tabi o ayrı)
  • lcha  (12.04.18 15:49:36) 
Kudururum.


  • i m cool with that  (12.04.18 16:01:38) 
Kıskanmak ne kelime. Gerisini yazamıyorum buraya


  • gozu acik sevisen yahudi  (12.04.18 17:17:12) 
Aileyle aramdaki samimiyete bağlı değişir aslında, kıskanma hakkını kendimde görmeyebilir ama kesinlikle rahatsızlık duyardım. Dile getirmezdim herhalde.


  • haykorsamdunyaya  (12.04.18 17:43:08) 
Ben bu durumda kıskanmam, olabilir der geçerim, instagram'dan yorum, gülücük atmanın bir sakıncası yok bana göre.
Ama normal hayatta da sıklıkla görüşüyorlarsa nedenini sorgulardım.

  • peggy  (12.04.18 18:05:41) 
kıskançlık değil de rahatsızlık duyarım. ailesinin yaptığı bir şey kıskançlık uyandırmaz.


  • aquarium  (12.04.18 18:31:47) 
kiskanirim. soylemem.


  • jimicik  (12.04.18 19:19:59) 
sevgilim yapsa kiskanmam ama sevgilimin annesi babasi falan oyle ergen takiliyorsa kesinlikle evlilik falan dusunmezdim oyle bir aileyle.


  • hot potato  (12.04.18 19:22:47) 
kıskanmak ne kelime,gerçekten çocukluğundan beri tanıdıkları,ailecek görüştükleri birinin kızıysa dahi mesafeli olsunlar isterim,aksi taktirde ben de onlara mesafe koyarım.


  • pushing up the daisies  (12.04.18 22:33:05) 
kıskanılmaz tabi ki .. ama gülünebilir ve saçma olduğu vurgulanabilir her yeri geldiğinde


  • taylor durden  (13.04.18 15:49:34) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.