[]

doğalı, manzaralı film

into the wild veya wild gibi de olabilir, under the tuscan sun gibi feel good movie tadında da olabilir. yeşil, manzara, çiçek, böcek olsun da, yine her yer çok kalabalıktır diye evde oturduğum şu günde içim açılsın.




 
apocalypto


  • mj  (23.05.15 17:34:44) 
spring, summer, fall, winter... and spring


  • april12th  (23.05.15 17:35:27) 
Dersu uzala


  • halitkin  (23.05.15 18:44:38) 
yanlış hatırlamıyorsam, "two brothers" diye belgesel tadında, iki kaplanın hikayesini anlatan bir film vardı.
orada da, bayağı bir doğadır, yeşilliktir fln vardı.

  • pangea  (23.05.15 21:52:37) 
le grand blue


  • digits  (23.05.15 23:50:20) 
[]

izin iptali özel sektörde hangi durumlarda gerçekleştirilebiliyor?

patronun, önceden belirlenmiş yıllık iznini iptal etmesinden bahsediyorum. benim başıma gelmedi (henüz) ancak birçok kişiye yaptı benzerini. genelde izinden önceki hafta tehdit ederek başlıyor (şu iş bitmezse gidemezsin), sonra da cuma saat 16.00 gibi iptal ediyor. bu kadar kısa süre kala izin iptali yasal mı? ya ben izin için uçak bileti, otel ayırttıysam ne olacak?




 
IK'ya dilekçe yaz ve cevap iste.

"şu tarihler arasında tatile çıkmak istiyorum. düzenlemelerin yapılıp tarafıma yazılı olarak cevap verilmesi rica ederim."

iptal ederse dava açıp yaptığın harcamaları talep edebilirsin.
  • zam sampiyonu domates  (22.05.15 11:55:43) 
Son anda izin tarihini degistirme hakkinda bilgim yok ama izininiz komple iptal etip, bu sene cikma, ucretini odeyelim deme haklari yok.


  • stavro  (22.05.15 11:56:15) 
bilgi sahibi oldugum bir konu degil ama hiç zannetmiyorum. öyle iş mi olur yahu? ben atıyorum 10bin lira saydım bahama'larda tatil ayarladım, izin formu imzaladım, öyle bir sistem varsa bilgisayar üstünden de izin tarihlerimi girdim, patron geliyor iptal ediyor...

zaten iş kanunu izin planlamasının yapılmasını istiyor bildigim kadarıyla. yani yılın başlarında "bu yıl ne zaman izine çıkacaksınız, bize bildirin" diyorlar. önceden bildirim yapıyorsun ki herkes tatilini birbirine göre ayarlasın, iş takvimi ona göre ayarlansın. son anda gelip "şu iş bitmezse iptal" diye bir şey demeye hakkı olacağını sanmıyorum. etik değil zaten.
  • orient blue  (22.05.15 12:23:58) 
[]

çok sıkıcı ödevleri nasıl yapıyorduk?

yahu 6 saat önce başladım sözde, toplasak 1 saat ancak yazmışımdır. çok sıkıcı bir ödev, üstelik ingilizce. dikkatimi toplasam 3 saate bitecek. ama yerimde oturup yapamıyorum. nasıl olacak?




 
6 saat once baslarken devam etseydin simdiye bitmisti :) Her turlu yapilacak o odev. Bak disari, gunes cok guzel, bitince disari cikarsin. Gec biterse gunesten faydalanamamis olursun.


  • ruhi mucerret  (11.05.15 16:21:01) 
yapmıyoduk.


  • sayns  (11.05.15 16:22:42) 
son ana bırakıyorduk. sıkışınca eninde sonunda el mecbur yapıyorduk.


  • pinkket  (11.05.15 16:23:24) 
pomodoro


  • mesutcang  (11.05.15 16:32:05) 
pinkket +1


  • meyve parcacikli kadin  (11.05.15 16:32:07) 
Ben arkadan müzik, dizi veya film dinlerken daha yoğun çalışabiliyorum. Arkadaki ses biraz daha sıkıcılığını alabiliyor. Daha uzun süre önümdeki ile ilgilenebiliyorum. Tabii 3 dakikada bir şarkı değiştirmemek için playlist, radyo, Spotify gibi şeyler açıyorum.

Ama gürültü ile çalışamıyorsan Pomodoro'yu deneyebilirsin, uygulamayı kurunca. 25 dakika kendine hiçbir şeye izin vermezsin, 5 dakika dolanıp gelebilirsin. Ama o da biraz senin disiplinine kalmış bir şey.

Şu anda gaza gelip "Tamam, oturuyorum artık" deyip, bilcümle internet sekmelerini kapamak da bir başlangıç olabilir.
  • aychovsky  (11.05.15 16:49:42) 
S.ke s.ke.
Yani söke söke yapılacak o ödev.

  • bigbadabum  (11.05.15 17:02:58) 
gece yapılır o ödevler. gündüz vakti zor.


  • ie  (11.05.15 17:06:23) 
[]

ingilizce 'arada kalmış'

nasıl denir? göçmenler adına kullanılacak.




 
stuck between blabla and blabla

edit: evet stucked değil. yanlış yazmışım.
  • tepedeki psychedelic adam  (11.05.15 12:43:09 ~ 16:45:23) 
torn between de olur.

idioms.thefreedictionary.com
  • neferkitty  (11.05.15 12:48:03 ~ 12:48:19) 
konuşma dilinde stuck çok yaygın.


  • Golgi  (11.05.15 13:27:04) 
in between


  • mistreated  (11.05.15 14:10:24) 
Ingilizcede "stucked" diye bir sey yok, yanlis. "stuck" o sadece. Digerlerine ek olarak "caught between" veya "mired between" de kullaniliyor.


  • common of demons  (11.05.15 15:11:02) 
[]

mavi ışık filtresi (pc)

telefona okuma yaparken gözüm çok yorulmasın diye mavi ışık filtresi indirdim, bunun bilgisayar için olanı var mıdır? nereden indirilir?




 
F.lux


  • nucleon  (10.05.15 18:33:42) 
[]

kadıköy'den maltepe'ye (ales)

yarın ales için kadıköy'den maltepe feyzullah turgay ciner ortaokulu'na gitmeliyim. malumunuz akbil alamıyoruz yanımıza, okul da bağdat caddesi ile sahil yolu arasında. sarı dolmuşla gideyim diyorum da, onun için de iki vasıta yapmam gerekecek sanırım? kadıköy-bostancı-maltepe ne kadar veririm dolmuşa? ona göre para alacağım yanıma.




 
6 tl


  • cimmiwhite  (09.05.15 14:48:59) 
@bazilika 6 tl + kağıt para alırım yanıma, 10-20 fark etmez:) daha önce öyle yaptım, ama o zaman göztepe'de girmiştim sınava zaten, kolay olmuştu.


  • gmzo  (09.05.15 17:12:55) 
[]

istanbul'dan gitmek

dün gece 1'de köprü trafiğinde mücadele verip eve ulaşmaya çalıştıktan sonra, gitmeyi ciddi bir şekilde düşünmeye başladım. gidelim de, nereye gidelim? şöyle ayda bir tiyatroya gidilebilecek, sıkılınca gidip bir çay, bira içilebilecek sahili, sahili olmasa da en azından doğası olan, insanı nispeten yobaz olmaya neresi var?
istanbul'dan gitmeye karar verseniz, nereye gidersiniz?



 
barcelona


  • ateistanbul  (09.05.15 09:44:05) 
istanbulda yaşamadım ama bursa derim ben. doğası, sosyal imkanları fln bi sıcak geliyor bana. gerçi orda da trafik yavaştan sıkıntı olmaya başladı gibi ama istanbulun yanına yaklaşamaz herhalde. bak özledim şimdi bursayı.


  • sutu seven kamyoncu  (09.05.15 09:49:10) 
İzmir, Antalya


  • poseidon1  (09.05.15 09:59:05) 
melbourne.


  • baldur2  (09.05.15 10:00:40) 
Ben ankara'ya geldim. Istanbul'da oldugumdan cok daha mutluyum, hem de bir sahil insani olarak.

Insan konusunda da tr icinde kendi kucuk avrupanizi yaratmak zorundasiniz.
  • goldentitan  (09.05.15 10:28:34) 
Ben ege'ye giderdim.


  • mornie  (09.05.15 10:42:54) 
Ege iyidir ama Antalya da iyidir sıcağına katlanırım dersen.
Ege de, İzmir olur, Muğla kıyı kentleri olur.
Antalya da merkez iyi
  • indescribable  (09.05.15 10:56:48) 
İzmit


  • sta  (09.05.15 11:10:41) 
mersin


  • hubris  (09.05.15 13:16:25) 
Tekirdağ iyidir de çok fazla kültürel aktivite bulamazsınız. Ama İstanbul'a yakındır.


  • feel the blanks  (09.05.15 15:16:47) 
[]

taksim - bostancı dolmuşları

karşıya geçtikten sonra güzergahları nasıl? fenerbahçe tarafında sahil yoluna iniyorlar mı? çiftehavuzlar'a gideceğim de, büyük kulübün olduğu tarafa.




 
tam onunden gecıyorlar


  • t joe  (05.05.15 09:34:15) 
@t joe bi arkadaşım da minibüs caddesinden gidiyorlar dedi de, yolcuya göre mi gidiyorlar nedir?


  • gmzo  (05.05.15 09:35:31) 
sahilden ve ziverbey'den olmak üzere ikiye ayrılırlar. sahil olana bineceksiniz.


  • check minus  (05.05.15 09:37:11) 
sanki sahilden gidene binecekmissin gibi dusundum ben pardon :)


  • t joe  (05.05.15 09:58:49) 
[]

migros sanalmarket indirim çeki sorunu

ev arkadaşım sushico'dan sanalmarkette kullanılmak üzere 100 tl ve üzeri alışverişlerde 15 tl'lik indirim kazanmış. sitede son ekrana geliyoruz, indirim çekimi kullanmak istiyorum alanında kodu giriyoruz, hediye çeki bulunamadı diyor. neden olabilir? çağrı merkezini arayamıyorum 10'da kapanmış.




 
kampanya bitmiş olabilir mi?


  • mattiadestro  (29.04.15 22:22:21) 
Kesin denemişsinizdir ama şifre girerken buyuk küçük harflere dikkat ettinizmi


  • denizrocket  (29.04.15 22:22:34) 
şu kodu kullanın 75 tl'de 15 tl indirim:

MGRS15
  • mr.goodcat  (29.04.15 22:24:37) 
@mattiadestro yok, 30 nisan'a kadar.

@denizrocket hepsi büyük harf

@mr.goodcat teşekkürler! :)
  • gmzo  (29.04.15 22:28:56) 
[]

kadıköy'deki çingeneler

daha önce metroda denk gelmiştim, ama hangi durakta bindiklerine dikkat etmemişim. kadıköy'de çiçek satmaya nereden geliyorlar? nerede oturuyor yani bu insanlar?




 
gördüklerin suriyeli olabilir mi? zira çingeneler yürüyerek ya da arabayla ulaşımı daha çok tercih ediyorlar.


  • m murphy  (26.04.15 12:59:36) 
@m murphy yok suriyeli değillerdi ondan eminim:) metro güzergahı olması önemli değil, nerede yaşadıklarını merak ediyorum anadolu yakasında, selamsız dışında?


  • gmzo  (26.04.15 13:10:42) 
Ben ne zaman e-5 ten minibüse binsem (kadıköy-kartal güzergahı) eğer minibüste çingene varsa Yeni Sahra da iniyorlar.


  • innerbliss  (26.04.15 13:11:26) 
Fikirtepe taraflarinda yasayanlar var. Bir de Yeni Sahra'nin e-5 ustu kalan tarafinda gordum. Daha uzakta yasayanlar da mevcut.


  • ay nov kung fu  (26.04.15 13:21:54) 
yeni sahrada iniyorlar, genelde barbaros mahallesinde yaşıyorlar.


  • beyaz prensli at  (26.04.15 14:44:43) 
[]

acil yardım! çiçeklerime dadanan kumrular :(

kumrular tohumdan yetiştirdiğim yer açelyası ve petunya fidelerimin yarısını YEDİLER. baya baya çiçeklerimi YİYORLAR. 2 buçuk aydır emek verdiğim çiçeklerim gitti :( kalanları da kaybetmemek için ne yapmalıyım? çok üzüldüm yahu sabah sabah :(




 
kumrunun FITRATINDA tohum yemek var. AÇ mı kalsınlar ?
korkuluk dikebilirsin , cd asmakta bir çözüm olabilir , peki hiç petunyalarını ve yer açelyalarını evin içine cam önüne yerleştirmeyi DÜŞÜNDÜN MÜ ??

  • sanrey  (23.04.15 08:44:08) 
Bunların sülalesi şerefsiz malesef. Sakyıya tohum ekerken gördüler mi orayı mimliyorlar. Bir daha balkona saksı koymak mümkün olmuyor.


  • zombi  (23.04.15 08:59:35) 
evet çok üzücü oluyor. benim salatalık fidemle kabak fidemi de köpeğimiz halletti sağolsun. daha neler neler gitti şebeğin kemik gömme hevesi uğruna :)
kuşlar benim de derdim ama çok fazla takmıyorum, ne yesin hayvancıklar yeşillik yok yem yok... yem koyuyorum da her zaman olamıyabiliyor. o arada yeşiller gidiyor işte. sarmaşıkların filizlerine bayılıyorlar 3-4 sarmaşık heba oldu, ağız tadıyla bi sarmaşık sardıramadım.

kalanları kaybetmemek için fidelerin üzerine tel kafes düşünebilirsin, hareketli olacak şekilde buyukçe bir kartal resmi gibi siyah beyaz kuş figürü, cd, teyp bandı vb asabilirsin.
artı olarak fidelerden uzak bir noktaya ya da gelme noktalarının başlangıcına yem, bir iki saksı buğday çimi vb bulundurmak hem onları doyurur hem bitkileri korumaya yardımcı olur. karınları doyunca bitkilere dadanmıyorlar.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (23.04.15 09:19:06) 
Eskiden insanlar ölü kuş asardı ahsjdhd bi tane yaşlı adam bizim evin yanındaki bahçesine asmış; işe yarıyor mu bilmiyorum.

Bunların maalesef kalıcı bir çözümü yok.
  • yollarbenibekler  (23.04.15 09:45:45) 
sanırım 1-2 rüzgar gülü alacağım, bir de balkonun az ilerisindeki camın önüne bulgur, vs. koyacağım. çiçeklerim için çok üzüldüm, kuşlara da çok kızamamıştım zaten. karınlarını doyurmak alternatif olur gibi gelmemişti, pisliğine yapıyor gibiler:) ama denemek lazım. teşekkürler cevaplar için.


  • gmzo  (23.04.15 10:09:31) 
[]

almanca etimoloji sözlüğü (online)

var mı bilen, güvenilir olmalı?

olmadı basılı kaynak da önerebilirsiniz, tez çalışmam için kullanacağım.


 
duden tabiki


  • groove  (18.04.15 19:54:45) 
[]

ÖYP ile İlgili

Diyelim ki ÖYP ile atandık, halihazırda başka bir üniversitede yüksek lisansa devam ediyoruz. Atandığımız üniversitenin yüksek lisans programına geçtiğimizde, doktoramızı da orada yaptığımızda; hem senet imzalamıyoruz, hem de doktora sonunda başka bir üniversiteye geçiş konusunda özgür oluyoruz, doğru mu anlamışım?




 
Öyle bişey mi varmış. senet imzalaniyor diye biliyorum ben


  • indescribable  (24.03.15 16:30:01) 
@indescribable

akademikpersonel'de öyle bir şey okudum da. ''atandığınız yerde yüksek lisans programınız varsa'' tarzı maddenin altında ''öyleyse şanslısınız! senet menet yok'' yazıyordu.

yani eğer öyleyse, pek de öcü değilmiş öyp.

edit, şurada: www.akademikpersonel.org

''Atandığım üniversitede yüksek lisans/doktora programım var;
Eğer varsa sizler için ne mutlu çünkü senet imzalamayacaksınız. Ayrıca eğer programlarınız varsa sizi başka bir üniversiteye göndermek istemeyeceklerdir, çünkü kendi ihtiyaçlarına yönelik davranacak ve sizin orada çalışmanızı isteyeceklerdir. Ancak bu tamamen Dekanlığın insiyatifine verilmiştir isterse gönderebilir. Eğer yine atandığınız yerde lisansüstü programlarınız varsa ÖYP lisansüstü alımlarını beklemeden orada başlatabilirler o yüzden atamanız yapılırken mutlaka öğreniniz.

Şu anda atandığım üniversitede lisansüstü programlarım var ancak ben de aynı bölümde başka bir üniversitede yüksek lisans/doktora yapıyorum;
Büyük ihtimalle yatay geçiş yaptıracaklardır kendi bünyelerine almak isterler. Tez dönemindeyseniz sadece tez izlemelere izin verirler onun dışında atandığınız yerde kalır ve doktorayı atandığınız yerde yaparsınız.''
  • gmzo  (24.03.15 16:33:59 ~ 16:35:54) 
Eğer atandığınız üniversitede sizin atandığınız anabilimdalı için yüksek lisans ve doktora eğitimi veriliyorsa, başka bir üniversiteye görevlendirilmeniz olmayacağı için mecburi hizmet seneti imzalamazsınız. Ama atandığınız üniversitede y.lisans ve doktora eğtimi yoksa mecburen eğtiminiz için başka bir üniversiteye 35. madde ile görevlendirilmeniz gerekir. Bu durumda senet imzalarsınız.


  • Dr_Stat  (24.03.15 16:37:02) 
eğer atandığınız üniversitede YL ve doktora programı varsa senet imzalamazsınız. eğitiminiz bitince isterseniz başka üniversiteye geçiş yapabilirsiniz. sadece böyle durumlarda doktora bitince kadro derdine düşmek sıkıntı olabiliyor. onun dışında özgürsünüz yani.


  • şubatsonrası  (24.03.15 17:29:10) 
arkadaşım doktora sırasında missouri üni.ye geçti.
dava açıldı.

özetle: senet imzalanıyor.
  • rakicandir  (24.03.15 17:50:18) 
ben kendi üniversitemdeyim, senet falan imzalamadım. hatta ilk yıl başka ünideydim yatay geçiş yaptım ama ondan önce de imzalatmadılar niyeyse :)


  • passion rules the game  (24.03.15 18:16:07 ~ 18:16:28) 
Doğru anlamışsın.


  • emcekare olmadi einstein olsun bari  (24.03.15 18:43:02) 
[]

avrupa'ya emek göçü / işçi göçünü konu edinmiş roman

var mı aklınıza gelen?




 
emine sevgi özdamar'ın romanlarına bakabilirsiniz.


  • lily briscoe  (23.03.15 17:01:52) 
En alttakiler - günter wallraf


  • napoli  (24.03.15 00:25:19) 
[]

Tez konunuzu nasıl seçtiniz?

Yüksek lisans 2.dönemimdeyim, bu dönem sonuna kadar tez konumu ve yöntemimi belirlemiş olmam lazım. Zaten Proje-2 (Tez Tasarımı) adlı bir dersimiz var bunun için, danışmanla haftalık görüşmeler yapıyoruz aynı aşamada olan 3 kişi.

Çok genel hatlarıyla ilgi alanım var, 3 hafta önce biraz daha spesifik bir alana doğru kayacak gibi oldum ama tıkandım yine. Danışman her görüşmede kütüphanesinden 2-3 kitap veriyor konuşmamıza göre, çok genel kitap ve konular üzerinden okuma yapmamızı önermiyor, içinde kaybolabileceğimiz için. Doğru yapıyor da, ben buna rağmen bir yola girebilmiş gibi hissetmiyorum hala.

Yani ilham gelecek, "Buldum, buldum!" diye koşuşturamayacağıma göre ortalıkta, bir ilerleme kaydetmem lazım ama 3 haftadır tık yok.

Siz nasıl yaptınız? Çat diye mi konu çıktı ortaya, danışmanınız mı yönlendirdi, nasıl oldu?

İstiyorum ki, ya konu olarak ya da yöntem olarak özgün bir çalışma olsun. Sahiplenebileceğim bir süreç olsun, ama bu yüzden iyice beklentiye giriyorum sanırım, aklıma ne gelse "yok bu değil, bu hiç değil, mimarlık bu değil!!" konumunda buluyorum kendimi.

 
danışmanın projesinin bir bölümüydü, daha önce hiç çalışılmamıştı, ben çalıştım.

çalışmaz olsaydım.
  • devilred  (16.03.15 16:06:46) 
bize bir onceki seneden basarılı buldukları tezleri hangi ogrencinin hangi konuyu sectiiginin listesini upload etmislerdi sisteme bir fikir vermesi acısından.

master dissertation topics in finance diye ufak ve kolay bir arastırma yapmıstım
  • cokponcik  (16.03.15 16:07:58 ~ 16:09:33) 
Benim konum 2 aşamada şekillendi. 1. aşamanın şekillenmesine neden olan mecburiyetti. Bölümümde tezler çoğunlukla laboratuar çalışmasıyla hazırlanıyor ve bu çalışmaları da haftanın 3-5 günü aksatmadan yapmak gerekiyor. Ben çalıştığım için bu mümkün olmadığından, danışmanım çok istemese de mecburen literatür içerikli bir teze kaymak durumunda kaldım.

2. aşamada ise şöyle oldu: Belirlediğim iki konu vardı. Danışmanımla oturduk konuştuk. Bunlardan bir tanesinin Türkiye'de neredeyse hiç uygulaması olmadığı için zor olabileceğine karar verdik ve o yüzden diğer konuyu seçtik.
  • Thredith  (16.03.15 16:09:50) 
Danismanin çalıştığı projeydi bana yüksek lisans diye kakaladi.
Bıraktım tabi ben de yüksek lisansı ^_^

  • bokmuhendisi  (16.03.15 16:21:40) 
Lisans tezimde deniz Bilimleri olsun ne olursa olsun dedim
hoca bana 3 konu söyledi ben seçemedim hepsini yapabilirim çünkü hocaya seçin dedim deltalar geldi şansıMa

Faylar vardı

Diğerini unuttum
  • indescribable  (16.03.15 16:54:17) 
bölümünü bilmiyorum da, lisanstan itibaren alayım: 3 tane genel konu seçebiliyorduk hocaların çalışma alanına bağlı olarak, arkadaşımla aynı hocaya çıkınca hoca bize ileri teknoloji seramikler alanında bir konu önermişti. sonra o alanda -çok daha spesifik bir konuda ama- devam etmek istedim mastera başlayınca, ama çalıştığım için master yaptığım üniversitedeki hocalarla görüşememiştim kabulden önce, meğer yokmuş o alanda çalışan, ama gene ileri teknoloji seramikler alanında bir proje önermişti danışman hocam, ben de onu yaptım, çok da güzel oldu. gerçi beraber çalıştığım doktora öğrencisi arkadaş ağzıma sıçtı ama olsun, benim açımdan tez olarak iyiydi. sözel alanları bilmiyorum ama sayısal alanlarda genelde hocaların devam eden ya da yeni başlamayı planladığı bir projeleri oluyor, öğrenciler daha okula gelirken o projelere geliyorlar çoğunlukla, sadece bir kişi biliyorum kendi projesi ile hocaya gelen ama çocuk mesela tıkandı bir yerde, devam ettiremedi, konusunu değiştirdi -tıkanmasının bir sebebi hocanın o konuyla bir ilgisinin olmaması misal- o yüzden lisansüstü tez konuları seçilirken dikkatli olunmalı biraz, çalışmak istediğin konuya göre hoca ya da hocanın çalışma alanına göre konu seçilmeli, hocanın azıcık bile bir bilgisi-fikri olmasın, hemen öğrenciye desteği bırakıyor, özellikle de kompleksli ve inat bir hocaysa :( ha, yardımcı olmak isteyen de oluyor, zaten asıl olayları o aslında danışmanların ama, mesela arkadaşımın danışmanı dandik bu bakımdan, kendi alanında süper olmasına rağmen.

bu arada, ben genelde lisans ya da lisansüstü öğrencilerine, biraz da makale karıştırmalarını tavsiye ediyorum. bir makaleden diğerine okuya okuya giderek bir şeyler belirleyebilirsin kafanda, gerçi sonunda arif'in manchester'a attığı golü bulucam diye songül karlı sütyensiz'e varabiliyorsun ama olsun :D sistematik olarak makale okursan bol bol, bence konu bulabilirsin rahatça.
  • pasp  (16.03.15 17:14:56) 
Sevdiğin bir konu olsun, olmazsa bırakıyorsun veya lanet ede ede bitiriyorsun çünkü. Hocanın merak ettiği bir konu olmasın, çünkü genelde kendisi uğraşmak istemediği için faydası olmuyor. Hocanın merakını çekebilecek bir konu olsun çünkü o da epey konuda araştırma yapmak istiyor ama fırsat bulamıyor.

Tez tamamen senin sorumluluğun, hocanın tek yapması gereken yönlendirmek olmalı. Hocanın ne kadar asıl ilgi alanına girersen o kadar yapması zor olur. Tabi bağımsız araştırma yapabiliyor olman ve merakının olması lazım. Mezun olmak için yapıyorsan seç en kolay şeyi, sonra hocaya de hocam siz sağ ben selamet.
  • jesters cap  (16.03.15 17:34:28) 
Ben de tam olarak yüksek lisans 2. döneminde tez konumu seçmiştim. Benim alanım hukuk, bir gün aniden bir madde gözüme takıldı ve "aaa böyle bir madde mi varmış, hanimiş bakayım" dedim. Biraz araştırma yapınca üzerinde çok çok az çalışılmış bir konu olduğunu gördüm. Sonra danışmanıma gittim, hocam ben tezi bu konuda yazayım mı dedim. Danışmanım sen onu o konuyu ikiye böl, yoksa ömrün yetmez tamamını yazmaya dedi. Çalışmaya giriştim sonra, üstüne hocanın ikiye böldüğü konuyu ben bir daha böldüm, o da tamam takıl sen istediğin gibi dedi öyle yazıyorum şimdilik. Yani ben biraz rastgele buldum konumu ama sevdiğim de bir konu.
Üzerinde çok düşünseydim bu konuyu seçmezdim ama muhtemelen, öyle anlık bir gazla seçtim. Giderdim plan yapması, kaynaklara ulaşması daha kolay bir konu seçerdim.

  • wish i could find a way to disappear  (16.03.15 18:17:19) 
Çat diye çıkmaz. Akademik olaylar zaman istiyor. Benim arkadaşım bugün bana kendi hikayesini anlattı: "Bir konu verdi hoca çok heyecanla bir tez attık ileri.Sonunda çalışıp iddiamızın tersini ispatladık"
Böyleleri de var. Aslında olması gereken kendi konunu kendin belirlemen ama bunun için bizi o kararı verecek şekilde eğitmeleri gerekiyor ki bu olmadığı için mecbur hocanın ağzına bakıyorsun. Bu noktada da -birazdan söyleyeceklerim çok yanlış- merak ettiğin konudan ziyade hocanın etkinliği ön plana çıkıyor. Eğer hocan iyiyse (yani akademik çalışmaların içindeyse,başka bir şeyle uğraşmıyorsa,sürekli öğrenci yetiştiriyorsa,projeler hazırlıyorsa,makalaleler basıyorsa) seni alır götürür. Boğaziçi'nde bir fizik hocası kendi web sayfasına böyle birşey yazmıştı. Hadi ordan demiştim ama bizzat yaşadım,yaşıyorum söylediğini.
Dolayısıyla aslında önermediğim ama en mantıklı yol web sitenize girip hocalarının cv'sini incele. Son 5 yıl içinde en çok çalışmış olan hoca ile anlaşmaya çalış.
  • rakicandir  (16.03.15 20:17:20) 
Kitap yazmıştık,hala marmara üniversitesinde okutuluyor.:) Danışmanımızın fikriydi.


  • essoist  (16.03.15 20:32:39) 
[]

buzlukta pişmemiş ıspanak böreği saklamak?

ıspanak böreğini her zamanki gibi hazırlasam, tepsinin üstünü streç folyoyla kapatıp buzluğa atsam, sonra çıkarıp direkt fırınlasam olur mu?




 
olur, ben de yapıyorum aynısını.


  • mor puantiyeli zebra  (09.03.15 17:42:35) 
olur, aynısını superfresh yapıyor.


  • tolga asp  (09.03.15 17:58:19) 
[]

Hangi lazer yazıcı?

Araştırırken kafam iyice allak bullak oldu. Renkli olması şart değil, dolum yapabilmem çok önemli (Kadıköy'de), kablosuz bağlantı önemli bir artı. Max. 250 TL'ye çıkabilirim.

Benim elediğim seçenekler şunlar:

CANON LBP5050 RENKLİ LAZER YAZICI
www.teknosa.com

Samsung ML-2165W Kablosuz Mono Laser Yazıcı (Wi-Fi)
www.istanbulbilisim.com.tr

HP Laserjet P1102 CE651A Mono Lazer Yazıcı
www.mediamarkt.com.tr

250 TL'ye kadar sizin yakın zamanda alıp memnun kaldığınız bir model var mı?

 
öneri degil yorum yazıyorum

3. modelın wıfı olanını kullanıyorum. kendısı 2000 sayfa cıvarında bıttı. tasarruflu kullanıyorum ve 3. partı tonerlerı var. tek hatası drummerların kımılerı sayfada kat ızı bırakabılıyor özellıkle 90 gr kagıt kullanıyorsanız. harıcınde memnunum.
  • portmanto  (08.03.15 10:11:04) 
[]

dershanelerin kapatılması, üniversite sınavı, yeni okullar, ergen çocuklar

iki kardeşim var, biri lise 2 diğeri lise 3. ikisi de denizli'de iyi anadolu liselerinde okuyorlar, ama bu dershanelerin kapatılması sebebiyle sınava hazırlık sürecini planlamayla ilgili ailecek sorun yaşıyoruz.

lise 3'te olan kardeşimin okulunun toplantısı varmış bugün. senelerdir iyi öğrencileri alıp, doğru dürüst sınav desteği vermeden, dershanelere giden çocuklarla üniversite kazandırma oranı yüksek bir okul haliyle. anladığım kadarıyla dershaneler ekim'de kapatılacağı için, tutuşmuşlar ve program yapmaya çalışıyorlar, velileri de hem fikirlerini paylaşmak hem de düşüncelerini duymak için okula çağırmışlar. bunun üzerine evde konu açılınca kardeşim ''ben seneye ne yapacağım, herkes seneye dershane okullarına (uğur dershanesinin okulu gibi) gidecek.'' gibi şeyler söylemiş. babam da herkes çocuğunu başka yere göndermeye kararlıysa neden salon doluydu, vs. diyor.

kesinlikle göndermeme taraftarı değiller, ancak denizli'de bu dershane okullarından bir tane açıldı sanırım daha. bu okullar ne seviyede olacak, kendi okullarından daha mı iyi olacak bilmiyorlar tabii.

kardeşim bahçeşehir kolejinin bursluluk sınavına girmeye karar vermişti bir süre önce, haftaya ona girecek. kazanırsa koleje geçecek sanırım. ama ne yapacaklarını pek bilemiyorlar haliyle, ben de üniversite sınavına 6 sene önce girmiş birisi olarak o zamana ve duruma göre yorum yapabiliyorum.

ailesinde, yakınında lisede olanlar ya da duyurudaki öğretmenler bu konuyla ilgili ne duydular, ne düşünüyorlar onu merak ediyorum. kardeşlerimin ikisinin de kafasının çalıştığını düşünüyorum, bir şekilde iyi bir yeri kazanırlar sanki ama türkiye'de üniversite sınavı 'sınavı hacklemek' üzerine kurulu sonuçta. ne yapalım da bu kafası basan çocuklara sınavı iyi hacklemek için ortam oluşturalım?

 
eğer bu iş ayırabileceğiniz fazla paranız varsa kesinlikle okul+ özel ders yeterli olacaktır. özel ders hocalarınızı profesyonellerden seçmeniz şartıyla. bu yapıdaki sınava hazırlıkta tek eksik genel deneme sınavlarında insanlar içinde sıralamanı görmektir. onu da okuldaki deneme sınavlardan idare etmeye çalışabilirler.


  • don baba donelim  (05.03.15 20:42:25) 
[]

maaş sorusu

şimdi durum şu: geçtiğimiz haziran mezun oldum, eylül'de hem özel sektörde işe hem de yüksek lisansa başladım. iki gün derse gidiyorum, 3 gün çalışıyorum. bu şartlar için 1750 tl'ye anlaştık, 90 tl de agi yatıyor. haziran-temmuz-ağustos tam zamanlı çalışacağım gibi duruyor. bunun için de mayıs'ta tekrar oturup para işini konuşacağız.

düz hesap 3 güne şu kadar alıyorum, 5 güne şu kadar alırım hesabı yapamıyorum. 3 gün çalışmaya iyi alıyorum da, baştan ben ailemden para almıyorum artık, İstanbul'da hayatta kalmam için minimum 1700 dedim, tamam 1750 olsun dediler. o yüzden 3000 tl isteyemem sanırım:)

ama işleri iyi yürüttüğümü düşünüyorum, yani beklediklerinden daha fazla sorumluluk aldığımı ve ortaya çıkardığım işlerin beklediklerinden fazla olduğunu biliyorum. iki yabancı dilim var zaman zaman iş için de kullandığım, lisans ve yüksek lisans üniversitelerim iyi. şirket patron şirketi, ofis+şantiye 30 kişi civarı çalışıyor.

lisans sırasında da 6 ay çalıştım, haziran'da 15 ay deneyimim olmuş olacak toplam. 2500 istemeyi düşünüyorum ama bilemedim, oturtamadım kafamda.

2 ay var tabii kim öle, kim kala ama aklıma takıldı. ne kadar istesem?

ekleme editi: mimarım

 
2600 de 2500de anlaşın


  • isimmisimyok  (03.03.15 19:48:44) 
insaat muhendisisin sanirim. tam zamanli calisma icin 3bin isteyebilirsin, bir sorun olmaz. yeter ki senden memnun olsunlar, 3bin oyle dusundugun gibi buyuk rakam degil. 1 sene tecrubeli ve yuksek lisans birikimi olan bir calisan olmus olacaksin sonucta.


  • kenyali cilgin forvet  (03.03.15 19:53:17 ~ 19:53:57) 
master bitsin diplomayı al öyle yap pazarlığı


  • turkishblue  (03.03.15 19:56:50) 
@kenyali cilgin forvet yok mimarım

@turkishblue kendileri dedi yazdan önce konuşalım tekrar diye:)
  • gmzo  (03.03.15 20:05:24) 
mayısda 3000tl iseyebilirsin çok normal 2500tl aşağı çalışma


  • viarecta  (03.03.15 20:18:48) 
Bugün maaşlarla ilgili sorulara verdiğim 3. aynı kaynaklı cevap olacak ama özellikle mimarların fikir edinmesi için faydalı olacak bir çalışma (git:docs.google.com )


  • Thredith  (03.03.15 20:22:39) 
@bazilika yok eve iş getirmiyorum, mesai yok. 6 ayda 1 kez ders gününde gitmemi istediler ofise, onda da ertesi sabah teslim vardı. başka bir gün gitmedim


  • gmzo  (03.03.15 20:51:58) 
[]

dinlenme fırsatı bulunamamış haftasonuna film

yüksek lisans ödevleri yüzünden kendime hiç vakit ayıramadım bu haftasonu, ki iple çekmiştim. şimdi üzerinde çalışmam gereken bir konu daha var, sonra akşam şöyle kafamı dağıtacak, kendi işimi gücümü düşündürmeyecek bir film önerisine ihtiyacım var.

tür önemli değil, iyi kurgulanmış olsun, kafa dağıtsın.


 
aylardir izlicem izlicem diyordum. yeni sekmede actim dolunca izliycem.

unutulmazfilmler.com
  • mayeskuel  (01.03.15 14:55:44) 
[]

Kadıköy'den Şişli Belediyesi'ne

Öncelikle şu haritada gösterilen yer doğru mu?

www.google.com!4m2!3m1!1s0x0:0x6d827e9b653b4f32

Metrobüsle Mecidiyeköy durağında inip yürümeyi düşünüyorum, başka durakta inmek daha mı mantıklı olur? Haritadan tam anlayamadım. Ya da alternatif ulaşım?

Teşekkürler.

edit: link yarım çıkıyor, google'a 'şişli belediyesi' yazdığımızda, direkt yanda çıkan haritada işaretli yerden bahsediyorum.

 
Sisli belediyesinin iki binasi vardi en son. Hangisine gitmeniz gerekiyor ondan emin olun.


  • f_d  (27.02.15 09:20:20) 
Evet burada belediye binasi var. Caglayan duraginda insen 7 dakika falan yurursun. Gidecegin belediye bu ise caglayanda indikten sonra, merdivenlerden ciktiktan sonra, adliye tarafina degil, diger tarafa gidip, ilk merdivenlerden degil, ikinci merdivenlerden ineceksin, sonra saga dogru yuruyeceksin sonuna kadar. Isiklara geldiginde karsiya gecmeden sola dogru yuru, 4-5 dakika yurudukten sonra petrolun yan tarafi belediye.


  • yuzır  (27.02.15 09:29:50 ~ 09:33:55) 
[]

pdf okumak için reader/tablet

selam

bana pdf okumalık, satırlarını işaretlemelik, arşivlemelik bir alet lazım. gözümü da mahvetmesin tabii. kindle'lar pdf için işkenceymiş okuduğuma göre. oyuna, müziğe filan gerek yok. reader veya tablet önerisi olan var mı bu doğrultuda? zaten çıktıya dünya kadar para verdiğim için çok ucuz olmasına gerek yok, ama cep de yakmasın tabii.


 
pocketbook kullanıyorum ben fena değil.


  • belkider  (24.02.15 18:57:30) 
Kindle kullanıyorum formatlarini degistirebilirsin pdf yukkemeden önce sorun olmuyor


  • fasulyek  (24.02.15 19:15:47) 
[]

diş etinde kabarcıklar ve kaşıntı

ara ara diş etimde kaşıntı olur, sonra da geçerdi. 2 buçuk ay önce geçirdiğim nezleyle bu arttı ve kabarcıklar oluştu. diş hekimine gittim, önemsemedi. sen anlatınca daha kötü sandım, çok daha kötülerini gördüm dedi. (kadıköy dayıoğlu diş polikliniği) diş taşı temizledi, bazı kişilerde cilt rahatsızlıkları olur, bunlar vücut zayıf düştüğünde ortaya çıkarlar dedi. tamam dedim, herhalde geçecek hastalıkla birlikte ama geçmedi.

diş etimde, özellikle iki dişimin arasında kalan yerlerde kabarmalar var. uçuk desen değil, aft desen değil. kaşıntı yapıyor gün içinde ara ara, nedir bu? tekrar bir diş hekimine görünmeli miyim? yoksa dahiliyeye mi gitsem? kadıköy çevresinde nereyi tavsiye edebilirsiniz?


 
Tuzlu suyla gargara derim. Su ılık olsun.


  • angelus  (17.02.15 20:11:52) 
Aktardan karadut surubu. 10 tl. Gargara yap onla.


  • photo85  (17.02.15 20:20:54) 
eksisozluk.com ama olsa hekim farkederdi heralde.


  • coolagabey  (17.02.15 22:57:43) 
[]

ales'ten + 7-8 puan?

şimdi durum şu: akademisyen olmak istiyorum, ancak bu üniversite son sınıfta, hatta son dönemde dank etti kafama. bu yüzden ancak 2.93 lisans ortalamasıyla mezun oldum. hiç takmıyordum ortalamayı. yds puanım oldukça iyi, ama en az etkileyen de o. ales'ten de çalışmadan 83 almıştım (sayısal).

ilan edilen kadroları takip ediyorum, geçen yaz başvurup sınava da girdim ama çok az bir farkla kaçırdım. bu dönem ales puanımın geçerliliği de bitiyor, istiyorum ki sınava girip en az 90 alayım ki ucu ucuna kadro kaçırmayayım.

çok ciddi bir şekilde oturup çalışma imkanım yok, ağır bir yüksek lisans programına devam ediyorum, kalan zamanda da çalışıyorum. puanı yükseltmek için çalışma tavsiyeleriniz var mı acaba?

daha önce aldığım puan 70 olsa, 80'e çıkarmak daha kolay olurdu sanki. 82'den 90'a çıkarmak daha zor gibi. ne yapmalı?

 
ilkokul lise arkadaşlarından biri elbet matematik mühendisliği ya da öğretmenliği bitirmiştir. matematik için ondan özel ders al, karşılığında ne verirsin bilmiyorum, para olmak zorunda değil. sen de ona öğret vs.

sınavda dikkatini çok iyi toplayıp türkçeleri de kendi öz iradenle iyi çöz. al sana 90.
  • repentance  (09.02.15 22:05:56) 
ales geçerliliğin bitiyorsa 2012 yılında girmişsindir. o zamanlar yapılan ales'le şimdiki arasında çok ciddi fark var. sınav çok zorlaştı. bunu bilerek hazırlan. piyasadaki denemeler de hala uyum sağlayamamış bu geçişe.

sınav muhtemelen yetişmeyecek ve kötü geçecek. motivasyonunu kaybetmeden devam et.
  • antikadimag  (09.02.15 22:20:15) 
ales konsantrasyon ve hız meselesi.ben 2008 de 87 almıştım ama şu anda değişmiş sanırım biraz.haftasonları ben matematik çözerdim alışkanlık olsun diye bi de bol kitap okurdum onun da yararı olmuştur.
tavsiyem sıkıntın olan konulara bak,hızlı çözme taktikleri geliştirebilirsin.mesela problemler için çok iyi oluyor bu.

  • high hopes of the sozluk  (09.02.15 22:22:50) 
Son dönemlerin çıkmış sorularını bulabiliyor muyuz? ÖSYM açıklamıyordu sanki ama?


  • gmzo  (09.02.15 22:31:06) 
hayır, artık yayınlamıyorlar. en son 2013 sonbahar var.


  • antikadimag  (09.02.15 22:35:35) 
Son dört sınavdır 82-83 alıyorum. O dediğin +7-8 puandan bana da lazım.

Sanırım tek çaresi denemeleri 120 dakikada bitirecek kondisyona gelmek.
  • yirmisantim  (09.02.15 22:45:53) 
akademisyen olcakan tr de kadro kovalamaktansa yurtdışıda phd ye başvursana. tr de phd yapmanın bilimsel bi tarafı var mı ki akademisyen olma hedefine yardımc olsun?


  • arici  (10.02.15 08:24:27) 
@arici derdim bu yönde akıl almak olsaydı, sorumu ona göre sorardım.


  • gmzo  (10.02.15 11:21:14) 
mantık sorularına odaklan.


  • rakicandir  (10.02.15 11:25:17) 
vasat bi üni de kadro alıp 10 senede doktora yaparken kantinde 'ASİSTAN KIYIMINA SON' diye bildiri dağıttığında beni hatırlarsın madem


  • arici  (10.02.15 11:48:14) 
@arici vasat ünilerde kadro kovaladığımı nereden çıkardınız yahu? ne lisanstan mezun olduğum üniversiteyi, ne de yüksek lisans eğitimime devam ettiğim üniversiteyi söyledim. insan gerçekten hayret ediyor :)


  • gmzo  (10.02.15 11:55:21) 
şu sorulara cevap verecekseniz verin,veremeyecekseniz gidin wordpadde çok bilmişliğinize devam edin.


  • rakicandir  (10.02.15 11:57:18 ~ 11:57:36) 
[]

belgesel

kent - iktidar - tüketim - sosyoloji anahtar kelimelerinden en az ikisini içinde barındıran belgesel var mı aklınıza gelen?




 
the century of self diyorum ben. tüketim, sosyoloji, psikoloji, ekonomi falan


  • cokponcik  (06.02.15 22:11:04) 
Bu olur mu?
www.youtube.com

  • delifaruk  (06.02.15 22:14:30) 
  • the bourgeois  (06.02.15 22:21:35) 
@delifaruk @the burgeois aptallık çağı ve ekümenopolis'i izledim, yine de teşekkür ederim:)


  • gmzo  (06.02.15 22:37:02) 
(bkz: baraka)
(bkz: samsara)
(bkz: The Ascent of Man)
  • druid  (06.02.15 22:53:53) 
www.imdb.com
cok iyiydi. izle bence.

  • polkaf  (06.02.15 23:11:11 ~ 23:12:23) 
  • Ufuk  (06.02.15 23:24:51) 
Food Inc.
www.youtube.com

Kentleşme ve tüketime yönelik bir belgesel. İçerisinde sosyolojik sonuçlarından da bahsediliyor.
  • the whore times  (06.02.15 23:30:31) 
[]

prim borcu mu gss borcu mu?

günaydın

deniyor ki ''GK'dan edinilen bilgiye göre, Torba Yasa kapsamında 1 Ekim 2014'te başlatılan prim borçları yapılandırma süresi, işveren ve sigortalı borçları için 2 Şubat Pazartesi günü, Genel sağlık Sigortası (GSS) borçları için ise 30 Nisan'da sona erecek. ''

şimdi benim lisans öğrencisi olduğum 2012 ve 2013 dönemlerine ait borcum görünüyor. 'zorulu gss -tescil kaydı borç dökümü' sekmesinde, '5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında zorunlu genel sağlık sigortası tesciliniz bulunmaktadır.Genel sağlık sigortası prim borcunuz : 2952.91 TL’dir.'

bu hangisi şimdi? prim borcu mu? pazartesiye kadar halletmezsem bir tarafıma girecek mi?

 
Gss borcu


  • clones  (31.01.15 08:30:34) 
Merhaba,

GSS, aşağıdaki şartları taşıyorsanız, öğrencilik döneminiz boyunca işlemez;


"Öğrenci olmalarına rağmen adlarına GSS primi tahakkuk etmiş kız öğrenciler öğrenci belgeleriyle SGK Müdürlüklerine müraacat ederek bu borçları sildirebilirler."

"Öğrenci olmalarının yanı sıra 25 yaşını geçmemiş ve adlarına GSS primi tahakkuk etmiş erkek öğrenciler öğrenci belgeleriyle SGK Müdürlüklerine müraacat ederek bu borçları sildirebilirler."

Mezunsanız diplomanızla, öğrenciyseniz öğrenci belgeniz ile SGK'ya başvurursanız öğrenci olduğunuz döneme ait olan borcunuz sistemden silinir. Tavsiyem peşini bırakmayın, en kısa zamanda sildirin.
  • konsantrasyon  (31.01.15 09:23:30) 
ben sildirdim geçen öğrenci belgesiyle ama çalıştıysan ve sigortan yattıysa onları silmiyorlar. 2000 kusur vardı, 300 falan kaldı. 1.5 2 ay part çalışmıştım onlar kaldı işte.


  • xenophobe  (31.01.15 13:27:22) 
Bugün gittim tamamını sorunsuz sildirdim, transkripte bile gerek kalmadı kadın olduğum için. Herkesin e-sgm'de borçlar kısmını kontrol etmesini öneririm.


  • gmzo  (06.02.15 20:59:58) 
[]

pegasus iç hat uçuşu - klasik gitar

Klasik gitarımı iç hat uçuşunda taşımak istiyorum, hard case'im yok.

Biraz bakındım da herkes farklı bir şey söylüyor. Sıkıntı çıkmadan kabinde taşıyabilme ihtimalim nedir? Daha önce taşıyan var mı?


 
taşımadım ama taşındığını çok defa gördüm.

gitar, pc vs gibi eşyalar normal eşya sınıfına girmiyor.
  • monreve  (19.01.15 20:05:16) 
daha önce çok taşıdım el bagajı olarak yanına alabilirsin. illa hardcase şart değil :)


  • afroizm  (19.01.15 21:06:09) 
ben gitarımı el bagajı olarak yanıma alıyorum.


  • jacoba benzer jojuk  (19.01.15 21:29:07) 
[]

Isıya dayanıklı cam kavanoz?

cdn.instructables.com

şu tarz kavanozda kek yapıp posta yoluyla göndermek istiyorum, bunun için fırına sürebileceğim ısıya dayanıklı kavanozu nerede bulurum? bulunca nasıl anlarım?


 
  • busuta  (14.01.15 23:12:44) 
normal kavanoz dayanır bence. konserve yapılırken kavanozla kaynatılıyor. 180 derece dibine de su koyarsın.. olmadımı illa kavanoz olacaksa ve ısıya dayanıksız kavanozun varsa alüminyum folyo o koyacağın kavanozların ölçüsünde kalıp yaparsın kekleri pişince kavanoza sokabilirsin bozmadan aklıma bunlar geldi.


  • mr fusion  (14.01.15 23:18:07) 
ek olarak normal kavanozda yapacaksan fırından çıkarma fırınla beraber soğusun yavaş yavaş


  • mr fusion  (14.01.15 23:20:16) 
[]

Kadıköy'de Model Uçak

Kadıköy'de model uçak alabileceğim yerleri isimleriyle birlikte tarif edebilecek olan var mı acaba?




 
Ucucu mu, plastik mi ariyorsun?


  • selam  (13.01.15 09:26:17) 
rexx'ten inince yolun sonundaki büfenin sağında bi yer var adını bilmiyorum.

goo.gl
  • tepedeki psychedelic adam  (13.01.15 09:30:12) 
@selam plastik pervaneli olanlardan


  • gmzo  (13.01.15 09:30:53) 
Gmzo anlatamadin :) yani uzaktan kumandali ucuracagin bisiymi ariyorsun yoksa vitrinde sus olarak duracak kucuk bisiymi ariyorsun diye sormustum :)


  • selam  (13.01.15 09:34:05) 
Hediye olacak, kişi kendisi parçaları birleştirip uçtuğunu da görecek, bütçe max. 100 Tl

Bu şekilde sorduğumda plastik pervanelilerden alıcaksın demişlerdi o yüzden öyle dedim:)
  • gmzo  (13.01.15 09:38:50) 
www.eksiduyuru.com buradaki bir duyuruya cevap vermistim bir bakin derim ucucu modeller o fiyata biraz zor


  • selam  (13.01.15 09:49:11) 
kızıltoprakta topmodels vardı.
efes çarşısında model uçak satan biryer var ama uçurulabileceğinden emin değilim. büyük ihtimalle dükkan kapalıdır şimdi zaten.

  • sutlu nescafe  (13.01.15 10:00:09) 
[]

Roman Önerisi

Sanırım okuduğum son roman, Ursula K. Le Guin - Malafrena'ydı, bir sene önce. O zamandan beridir roman okumadım, sosyoloji ve mimarlık metinleri/kitapları okudum hep. ama özledim de roman okumayı. Bu yüzden önerilerinize ihtiyacım var, sanal kitap fuarına da son dakika yetişeyim diyorum:)

Sürükleyici, kaliteli ne önerebilirsiniz? İçinde sosyoloji ve psikoloji ögeleri olabilir, dönem romanı olabilir, tamamen farklı bir dünyayı anlatıyor olabilir. İstediğim en önemli şey, beni içine alsın ve düşündürsün.

Teşekkürler şimdiden.

 
neil gaiman'ın yolun sonundaki okyanus olabilir. ben çok beğendim.


ayrıca knut hamsun'un dünya nimeti adlı kitabı çok güzel (göçebe adlı kitabı da çok güzeldir), farklı bir dünyayı anlatır. fakat bize benzeyen bir sürü güzellik bulabilirsin.
  • thracian  (30.12.14 13:00:58) 
epey ursula le guin okumuş biri olarak cevap veriyorum, ama önerdiğim kitaplar aynı türe ait değiller.

biri; simone de beauvoir - tüm insanlar ölümlüdür (bkz: tous les hommes sont mortels)
Gerçekten çok güzel bir kitap, hem birçok farklı tarihsel dönemden bahsediyor, hem ana karakterin yaşadığı bakımından fantastik, hem psikolojik ve felsefi çözümlemeler bir harika, hem de ağır değil, gerçekten sürükleyici ve kolay okunan bir roman.

bir diğeri de: stefan zweig - marie antoinette.
Bu da çok güzel bir yarı roman yarı biyografi. Konuya hiç tarihsel ilgi duymamama rağmen hayatımın kitaplarından biri olmuştur. Türkçe çevirisi de çok başarılı, can yayınlarından olanı.
  • nimberjack  (30.12.14 13:10:00) 
[]

cumartesi gecesi film önerisi

yüksek lisans final dönemi sebebiyle bütün hafta sonunu evde ders çalışarak geçirmek zorunda kalmış bendenize, motivasyon sağlayacak ve gecenin 1-2 saatini en azından keyifli geçirtebilecek film öneriniz var mı?




 
Ölü ozanlar denreği seyretmediysen.
else Good will hunting

  • Cursed Chico  (27.12.14 18:05:07) 
simdi the interview'a basliyoruz biz de. bu kadar gundemde olunca merak ettik. iki saat sonra izlenir ya da izlenmez diye bi yorum daha yazariz.


  • halanne  (27.12.14 18:10:26) 
ölü ozanlar derneği ve good will hunting izlendi:)

interview yorumlarınızı bekliyorum o halde @halanne
  • gmzo  (27.12.14 18:16:59) 
Karisik aile komedi


  • photo85  (27.12.14 18:38:25) 
ilk 38 dk sonunda yorum: dunyanin en sacma, en gereksiz, en anlamsiz. en zaman kaybi filmi. o kadar kotu ki, normalde basladigim hic bir filmi yarida birakmayan ben bile dayanamadim kapattim yani.

bence filmin yapimcilari da kotu oldugunu anlayip sirf millet meraklanip izlensin baska turlu kimse izlemez diye boyle bir reklam ampanyasina giristiler.

eger dram severim diyorsaniz, the judge guzel bir film.

simdi de the gone girl'e basliyoruz.
  • halanne  (27.12.14 19:18:32) 
gone girl'u begendik. cok cok super bir film degil tabi ama, son zamanlarda izledklerimiz arasinda en iyisi. 7,5/10 diyelim.

biraz agir baslyor, belki biraz gereksiz uzun, bazi mantik hatalari var, sonu da olmus mu olmamis mi karar veremedik. ama izlemeye deger. bir de surekli ters kose yapacak beklentisiyle algilar acik izleniyor, onun yerine akisina birakip sasirmak lazim.
  • halanne  (27.12.14 23:56:44) 
the judge


  • burchak  (28.12.14 00:03:26) 
[]

iktidar kavramının ingilizcesi

buradaki iktidar, foucault'nun 'özne ve iktidar'ındaki iktidar. political potency midir doğrusu? political power mı? yoksa yalnızca potency mi? akademik yayınlarda arama yapmak için hangi kelimeyi kullanmak lazım?




 
potency değil, power buradaki kavram.

not: hatta şöyle bir yönteme de başvurabilirdiniz sağlamasını yapmak için. foucault and power diye bir gugıllayın, ardından foucault and potency diye gugıllayın, sonuçlar bariz biçimde sizi yönlendirecektir zaten.
  • microfiction  (26.12.14 22:56:46 ~ 23:00:36) 
power


  • jaygatsby  (26.12.14 22:59:09) 
[]

Zekeriyaköy-Beşiktaş

Zekeriyaköy'den Beşiktaş'a işe gidip gelen bir kişi günde ortalama kaç saatini yolda geçirir?




 
aracıyla mı, servisle mi, toplu taşımayla mı? bunlar da önemli.


  • emfuzi  (17.12.14 20:47:42) 
aracıyla


  • gmzo  (17.12.14 20:50:11) 
Araçla 2.5 - 3 saat.. Toplu taşıma ile 4 saat veya üstü..


  • asabi  (17.12.14 20:52:09) 
[]

Seramik Saksı İndirim Tarihleri (Koçtaş, Migros, vs.)

Bu seramik saksıların indirime girmesi ne zaman oluyor? Mart, Nisan gibi mi?

Normal fiyatları tuzlu denebilir, denk getirebilirsem indirimden almayı düşünüyorum birkaç tane de.


 
Tekzene bakın yıl sonu indirimleri var geçen gün insanların elinde gördüm 3er 4 er


  • bisi sorcam  (14.12.14 15:45:34) 
[]

sevgiliye dergi aboneliği hediye etmek

sizce çok mu yüzeysel? doğumgünü hediyesi olacak, bir buçuk senedir birlikteyiz.

şimdiye kadar daha çok el yapımı şeyler hediye ettim. emek vermek güzel oluyor, bu hediyenin yanına da yine ufak el yapımı bir şey eklerim muhtemelen ama, işine yarayacak veya kullanacağı bir şey hediye etmek istiyorum bu sefer.

bir şeyler üretmeyi, tamir etmeyi, değiştirmeyi çok seviyor. ahşap işleri gibi, daire testere alsam havalara uçar mesela:) ama kullanmak için uygun alanı yok şu an, ileride bir atölyemiz olursa hediye edebilirim. bu bağlamda isviçre çakısı hediye etmeyi düşündüm, babasından bir çakısı var ama, anlamsız olacak yani.

bunun dışında tarih, keşif, bilim ilgi alanları. hediye etmeyi düşündüğüm dergi aboneliği de bu yüzden atlas + popular science. uzağız şu an, 1 buçuk sene daha da böyle devam edecek. doğuda öğretmen olarak zorunlu görevini yerine getiriyor. her ay eline dergi geçmesi bu yönden de hoş olabilir diye düşündüm.

müzik de ilgi alanlarından; gitar, mızıka ve mandolini var. şiir de çok sever, daha önce nazım ve orhan veli'nin seslerinden şiirleri cd'leriyle birlikte kitap hediye etmiştim zaten.

malzeme çok ancak, klasiğin dışına çıkacak bir hediye bulamadım henüz. doğumgünü 19 ocak, daha vakit var.

aklınıza bir şeyler gelirse ilham almak isterim:)

 
bence çok hoş ve işe yarar bir hediye. hediye dediğin şey işe yaramalı zaten. açıkçası bayıldım bu fikre, belki bir gün ben de kullanırım :)


  • devilred  (12.12.14 13:59:08) 
süper fikir bence benim de aklıma gelmişti. okuyan bi adamsa ilgi alanına yönelik bir derginin yıllık aboneliği güzel olabilir.


  • gis  (12.12.14 13:59:13) 
bence iyi fikir.


  • cemiyetin unlu simasi  (12.12.14 14:05:15) 
Ne guzel hediye iste, hic aklina gelmezdi. Hem de ise yarar hediye.


  • delifaruk  (12.12.14 14:07:09) 
çok süper. aynısını yapıcam.


  • exist is pretty  (12.12.14 14:08:14) 
bence de güzel yakın bi arkadaşıma spotify premium hediye edicem ben de kredi kartı yok onun diye:)


  • mula  (12.12.14 14:16:20) 
olur da yaparsan abonelik bedelinin peşin ödendiğine emin oli her ay kredi kartından çekilsin gibi bir şey olmadığına yani. sonra eski sevgilinin dergisini ödemek diye başlık açarsın :/

güzel fikir ama.
  • rygard  (12.12.14 14:31:36 ~ 14:32:17) 
dergiyi okumuyorsa ya da ilgisi olup olmadığına dair bir bilgi yoksa bence önce denemen ya da çaktırmadan fikir alman. herşey bir yana bence dergi aboneliği sevgili hediyesi olarak biraz yavan. sevgili erkekse daha da yavan olabilir.


  • ytse jam  (12.12.14 14:47:58) 
[]

çamaşır suyu alerjik nezle yapar mı?

bugünle birlikte 4 gündür hastayım. nezle gibi, burun akıntısı-halsizlik-hapşırma şikayetlerim var, üstüne bir de diş etlerim kaşınıyor, baktım küçük küçük kabarcıklar olmuş aft gibi.

cuma günü ofiste temizlik vardı ve kadınlar mutfak ve tuvaletlerde o kadar çok çamaşır suyu kullandılar ki burnumuzun direği kırılıyordu. haliyle cam pencere açtık. bu yüzden o sırada mı üşüttüm (ki üşümedim cam açıkken) yoksa çamaşır suyu yüzünden mi oldu, anlamadım. ama burun akıntım (afedersiniz) çok açık renkte ve sıvı gibi. her şekilde uyarmayı düşünüyorum çamaşır suyuyla ilgili ama hasta olmamın sebebi bu olabilir mi acaba?


 
Çamaşır suyu alerji yapar mı bilmiyorum ama eğer kullandıkları çamaşır suyu parfümlüyse parfüm alerji yapıyor.


  • zombi  (02.12.14 07:37:15) 
Temizlik sırasında kalkan tozdan da olmuş olabilir


  • manuel mandalina  (02.12.14 12:40:50) 
[]

diş eti kaşıntısı

İki gündür hastayım, üşütmüşüm sanırım burun akıntısı - hapşırık nöbetleri - çok hafif boğaz ağrısı şeklinde devam ediyor.
Bunlar bir yana, iki gündür de ara ara ciddi diş eti kaşıntısı nüksediyor. Tatlı tatlı kaşınıyor, baya rahatsız edici. Sürekli dişlerimi fırçalayasım var bu yüzden.

Hastalıkla mı alakalı, ayrı bir şey mi? Nasıl rahatlatırım, bitkisel bir çözümü var mı, hastalıkla ilgili ve bununla birlikte geçecekse eğer?

 
nevazil derler bizim ailede buna. gripte nezlede olur bana da. ılık adaçayıyla gargara yaparım hem ağzımı hem de boğazımı. aynı şekilde papatya çayı ile de gargara yapılabilir.


  • mahnita  (30.11.14 19:41:07) 
[]

psikopat komşu aile ve eski apartmanın ince duvarları

günaydın apartman sakinleri

konumundan ve konumuna göre kirasından çok memnun olduğumuz bir dairede yaşıyoruz 3 buçuk senedir. ancak apartman eski, bir de gürültücü ve kavgacı komşularımız var. girişlerimiz ayrı, biz b blokta oturuyoruz, onlar a blokta. çocuk + karı-kocadan oluşan bir çekirdek aile. zaten apartman eski olduğu için çok ses geçiriyor duvarlar, bir de bunlar haftada en az 5 kez kavga ediyorlar. bazen çocuk-anne, bazen anne-baba, bazen baba-çocuk. annenin çocuğa ''ereen saçımı çekme ereen'' diye bağırdığı oluyor, adamın kadını dövdüğü oluyor, çocuğu dövdüğü oluyor. çocuğun normal zamanlarda zaten bağıra çağıra oynamasını geçtim, sanırım okula gitmek istemiyor ve haftaiçi her gün 7'de bunların kavgasıyla uyanıyoruz. kadının yine o saatlerde evi süpürmeye kalktığı oluyor. pazar sabah 9'da yüksek sesle mahsun kırmızıgül dinledikleri oluyor.

bir de tüm bunları yapan kişiler utanmadan 2 sene kadar önce bizim kapımıza dayanmıştı, gürültü yapıyorsunuz diye. adam geldi ''çok gülüyorsunuz, sinirim bozuluyor'' vs. dedi. Kaldı ki iki hatun kişisiyiz evde, çok fazla öyle arkadaş da gelmez, geldiklerinde de oturur muhabbet ederiz en fazla. kapıya dayanmadan önce de duvarımıza vurmalar, ileriye gidip kendi balkonlarından sarkıp yatak odası penceremize vurmalar gibi hayvanlıkları var. neyse adam bizim kapımıza dayandığında kendi bloğumuzdaki iki komşumuz da müdahale etti, hiç gürültümüzü duymadıklarını söylediler, biz de ''siz en azından gülme sesi duyuyormuşsunuz, biz sürekli kavga dinliyoruz'' deyip çocuğun adını bile bildiğimizi söylediğimizde söylene söylene gitti, o zamandan beri bizle uğraşmayı bıraktı. ancak tam bir psikopat adam, kapıya dayandığında açmamıştık önce ama 10 dakika boyunca sürekli zile bastı ve kapıyı yumrukladı. diğer komşuların da çıktığını duyunca açtık.

yani demem o ki bu adamla konuşmak işe yaramaz. bunların çevresinde yaşayan herkes şikayetçi, apartman yöneticisiyle görüştüğümde öyle dedi. herkes şikayetçi de, ne yapılır? bir kavga anında polis çağırsak işe yarar mı? onun bile bir şey değiştireceğini sanmıyorum. taşınmak niyetinde değiliz ancak tüm gün yorulup geldikten sonra bir de kavga dinlemek enerjimizi sömürüyor.

 
Adam belli ki psikopat. Siz hiç bulaşmayın.
Her kavgalarında polisi arayıp bezdirme yoluna gidin.

  • teknikekip  (29.11.14 08:29:08) 
yoğun güvenlik riski var, bir silah edinin.


  • rygard  (29.11.14 08:30:38) 
adamla yüz göz olmayın,
her kavgada polisi çağırmak bence de iyi fikir.
komşular ile birlik olabiliyorsanız aynı anda diğer komşularda arasın ki polis ciddiye alsın iyice. yoksa gelir gider yani.
  • seyduna6687  (29.11.14 08:52:04) 
teknikekip+seydun+1 polisle yıldırma politikası işe yarayabilir. bir de dosta-düşmana karşı eve iki tane biber spreyi alıp kapı yakınına koyun.

ayrıca ev sahibiyle masrafı kırışmak koşuluyla şu da görüşülebilir:

www.akustikkaplama.net
  • hatasızcoololmaz  (29.11.14 10:02:38) 
duvara ses yalıtımı yaptırın ?


  • syabk  (29.11.14 10:32:22) 
Silah falan alma öncelikle. Bir daha kapına dayandığında polisi çağır, can güvenliğim yok de. Videoya çek.
Bir de tek başına pek bir şey yapamazsın herkesin toplaması lazım. Anladığım kadarıyla adam size takık. Büyük ihtimal sürekli sizi dinliyor falan.
Bir de adam bir daha evde birini dövdüğünde isimsiz ihbar yap. Tam gelsinler yakalasınlar. Eve polis gelmeye başladığında apartmandakiler ister istemez tepki göstereceklerdir.
  • mornie  (29.11.14 10:49:18) 
imza toplayip attirin.


  • goo.gl  (29.11.14 12:36:59) 
gürültüyü duyduğunuz an polisi arayın çekinmeyin, polis isminizi vermez sizin aradığınız bilinmez kapısına dayanır ve şikayet var der ikaz eder. daha sonra yaparsa gene arayın polisi, yıldırın. çok zevkli.


  • bal dok yala  (29.11.14 12:53:20) 
[]

3 boyut çalışması / render için ne kadar para istenir?

şimdi durum şu, bir arkadaşım kafasındaki projeyi birine 'bizim düşündüğümüz olay bu, arazi alıp şu kadar para yatırırsak bu işi yapabiliriz' filan demek için bir 3 boyut çalışması istiyor. yeni yeni yapılmaya başlanan hobi bahçeleri aklındaki de, 5-6 tek katlı yapı (hepsi aynı), 1 tane 2-3 katlı apart otel ve bahçe. arazinin büyüklüğünü, aklındakileri, vs. basit bir şekilde çizip birkaç gün içerisinde paylaşacak. zaman sorunu yok, önemli olan görsellerin göz alıcı olması. 5-6 açıdan render istiyorlar, revit'le render alıp photoshop yapacağım üstüne.

şimdi okul ve çalıştığım yerler için 3 boyut çalışmaları yaptım daha önce, ama böyle dışarıdan iş olarak almadım. bu işin piyasası nedir, fiyat nasıl ve aşağı yukarı hangi tutarlarda belirlenir? kendisi arkadaşım olduğu için uçuk bir miktar belirtmek istemiyorum, ama emeğimin karşılığını almak niyetindeyim elbet benim için de hoş bir ek gelir olacak şu durumda.

aklımda danışacağım 1-2 kişi var ama bu işin piyasasını bilen, fikir verebilecek olan var mı burada acaba?

 
photo realistic render/3d yapılacak ise bu tarz bir iş için en kötü 2000 tl yazılmalı adisyonua


  • mrvengeance  (25.11.14 20:42:18) 
Sadece görsel bir dosya için 2k çok. Basit bir çalışma yapacağım diyorsun birde


  • kahve kokusu  (25.11.14 21:12:53) 
ilk mesajda basit olduğunu ima ettiğimin farkında değilim, basit olduğu pek söylenemez aslında. ortada çizilmiş bir proje olmadığı için hatta ben görselleri hazırladıktan sonra şurasını şöyle yapalım, burası da aslında şu şekilde daha iyi olur gibi şeyler söyleyebilirler gibi geliyor. iyi hazırlanmış renderlar istiyorlar.


  • gmzo  (25.11.14 21:23:16) 
Bu işi maaşlı olarak yapsan kaç para alırdın? Ayda 30X TL Günlük X TL alırdın.
Bu dışarıdan bir iş olduğu için her gün en azından 3X kazanmalısın.

Bu işin kaç gününü alacağına göre hesapla. 10 gün sürecekse 30X, 3 gün sürecekse 9X.
  • michael_knight  (25.11.14 22:15:41) 
[]

Yeni Mezun Olarak İş Bulmak

merhaba duyuru ahalisi

yaklaşık 1.5 ay önce önde gelen üniversitelerin birinin mimarlık bölümünden mezun oldum, bir diğerindeyse önümüzdeki ay yüksek lisansa başlayacağım.
asıl araştırma görevliliğindeydi gözüm, yüksek lisansa başlayacağım üniversiteye başvurdum ancak kabul alamadım. (tabii ki hayvani ortalamayla vakıf üniversitesinden mezun olan aldı)

kadroları takip etmeye devam edeceğim elbette ama, çalışıp para da kazanmam lazım. 3-4 hafta önce yavaştan cv/portfolyo göndermeye başladım kafama yatan ilanlara. yeni mezun alacak olan pek az olduğu için, 2-3 sene tecrübe isteyenlere de attım.

gel gelelim, bugüne kadar yaklaşık 20 yere mail attım, 1 yerden döndüler, onu da yeterince araştırmamışım başvurmadan maalesef, ofisin sahibi ideolojik olarak kabul edebileceğim biri değil. o yüzden görüşmeye hiç gitmeyeceğim. lisansın son senesinde, 6 ay boyunca bi ofiste çalıştım, tecrübesiz değilim yani. üstelik o işi çok kolay bulmuştum. bu yüzden de sanırım, şu an geri dönüş alamamış olmak özgüvenimi sarstı. portfolyomun başarılı olduğunu düşünüyorum, iki yabancı dili ileri seviyede biliyorum, daha ne yapayım yahu? sorun illa yüksek lisans öğrencisi olmam mı? ailemden de artık alacaksam da cüzi miktarda para almak istiyorum.

biraz iç dökmeye ihtiyacım vardı, biraz da belki yol gösterebilecek birileri vardır. motivasyonum çok düştü, göğsümde bir öküz oturuyor ve mutsuz mutsuz dolanıyorum etrafta.

 
100 yere başvuracaksın 2 yer döncek. alış bunlara.. Moralini bozma. Orada sana uygun bir iş var.. İlk işi iş olarak görme. İş hayatına geçiş stajı gibi düşün. Giyin kuşan traş ol sorumluluk al toplantı yap iş yetiştir vs. 6. ayın dolduğunda zaten o iş için fazla olduğunu düşünüp aranmaya başlıyacaksın sağda solda.


  • accorbite  (07.08.14 16:47:45) 
öncelikle sıkmayın canınızı. herkes aynı yollardan geçiyor. ben de yeni mezun oldum, aynı sıkıntıları yaşıyoruz.

ilk önce akademisyenliğe gelelim. açılan kadrolara girecek olanlar yüzde 90 bellidir. bir sürpriz olmazsa o girer yani. tabi bileğinin hakkı ile de giren vardır ama maalesef çok azınlıkta onlar. yani akademisyenlik istiyorsanız, ilk tercihiniz kendi okulunuzdaki hocalarla konuşmak ya da öyp ile bir yerlere atanmak. ya da aranızın iyi olduğu bir hocanız size referans olsun, bir yerlere koysun sizi. bu da bir seçenek.

ikinci olarak, ailenizle aranız iyise iş için en güzel çözümlerden biri amcalar ve dayılar. haber salsınlar. anladığım kadarıyla zaten boş bir adam değilsiniz yani size gönül rahatlığıyla referans olabilirler. elbet bir tanıdıkları vardır. oralardan yürüyebilirsiniz. nereden ne çıkacağı belli olmuyor :)

son olarak, aynı şeyi ben de yaptım. hem geç hem de az yere atınca, dımdızlak ortada kalıyor insan, özgüvenim son 2 ayda yerle bir oldu ama bir şekilde toparlıyorsunuz kendinizi. eylül gibi falan önceden attığınız yerler de dahil tekrardan atmaya başlayın, cv'inizi ve portföyünüzü. bu sefer 20 değil, abartı olacak ama 250 olsun. çünkü onların büyük çoğunluğu cevap vermeyecek. aynısını yaşadım bana da geri dönüş oranı 1-2 oldu. o yüzden gördüğünüz, istediğiniz her yere atın. içinize sinmese de atın. şu anda orada çalışmam demeyin bence, orayı atlama basamağı olarak kullanıp, daha çok istediğiniz yere girebilirsiniz.

şimdiden kolay gelsin.
  • dogyman  (07.08.14 17:00:20) 
gidebiliyorsan hemen askere git gel bence.
ciddiyim.

  • etna  (07.08.14 17:23:03) 
erkek olmadığım için askerlik gibi oyalanma durumum yok ama yine de fena fikir değil tabii.


  • gmzo  (07.08.14 17:32:40) 
5 yil tecrube (global top 10 firmalardan 1 i) 7/300 gibi bir orana sahiptim..
dont give up

  • slevinkelevra  (07.08.14 19:16:43) 
123456   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.