Ekşi Duyuru

sizin uzun yıllar götürecek kombi 40 bine bedava bence, hemen oraya yaptırın. onun dışında daha ekonomik ve yerli bir ürün düşünürseniz newatherm'i öneririm.

Bizde Viessmann var. Aynı marka oda termostatıyla birlikte sorunsuz çalışıyor.

buderus en iyi diye bana satmışlardı. çok da memnunum.

Baymakta 31 marta kadar kurulum olursa bedavadan Garanti vardı+3 yıl mi ne. Belki nisanda da verirler. Kombi alirken ek garantiye dikkat et, eca baymak bakabilirsin. Bunlarda garanti uzun.

hamilelik izinindeyseniz olur. onun dışında hiç sansınız yok

tebliği kabul etmiyorum derseniz akşam eve polis geliyor tebliğ ediyor. hastalık/hamilelik izni yok ise itiraz kabul edilmiyor.

*edip

ekleme: öğretmenlik için B2 seviye dil isteniyor. ona ulaşmama en az 2 yıl var.

yas kac, coluk cocuk var mi?
plan ne? orada isin hazir mi yoksa dil kursuna gidip birikimlerini mi harcayacaksin?

"sizce memuriyeti yakıp hollandaya öğretmenlik yapmaya gidilir mi?"

denklik var diye gidince orada ogretmen olarak is bulabileceginin garantisi var mi? bazen bati ulkelerinde (hollanda'yi bilmiyorum, genelliyorum o yuzden) kendi yerli gencleri ogretmen olmak isteyip is bulamiyor. turkiye'den yeni gelmis dil bilmeyen ogretmen adayina ekmek cikmasi zor sanki.

bir de vatandaslik, calisma izni falan bahsedilmemis.

yabanci olma hissi turkiye asiri icine donuk bir ulke oldugu icin bircok kisinin kafasina taktigi bir sey. acikcasi onu bile asamazsan hayat zor.

son olarak memurluktan istifa etmeye gerek var mi direkt? ben sanki izin alinabiliyor, istersen geri donulebiliyor diye biliyorum.

onun yerine ucretsiz izin alin uzun sureli. ancak halihazirda calisma izniniz yoksa gerek bile yok gitmeye.

Öğretmenlerin yurtdışı sınavı oluyordu hâlâ var mı bilmiyorum ama ona bakabilirsiniz? Dil şartı gereken ülkelerde kazanmak daha kolay diye biliyorum giren daha az olduğu için hele hollandaca gibi spesifik bir dil için. Yurtdışındaki Türk öğrenciler için meb burdan öğretmen gönderiyor ve hem orda hem burda maaş alınıyor diye hatırlıyorum. Birkaç yıl öyle çalışıp duruma göre istifa edip orda kalıcı olabilirsiniz.

Şimdi baktım 3 Şubat'ta olmuş bu sene. En azından seneye kadar hem hollandacanızı ilerletip hem de bu sınava çalışabilirsiniz belki. Benim bir arkadaşım çocukluğunu Fransa'da geçirmişti babası orda öğretmenlik yapmış 5 yıl kadar sanırım.

eger is buluyorsan sak diye gidilir, ama yok is bulabilmene de iki sene varsa gidilmez. bu iki senede türkiye'de kalip felemenkceni ilerlet. is bulup git.

Değer mi? Ne açıdan değer mi? Ne istediğinizi kendinizde bilmiyorsunuz sanırım. Gurbette sağlık çok önemlidir bunu göz önünde bulundurun hatta en önemli mesele bu bence. Bati Avrupa sadece sistem, planlılık ve düzen açısından avantajlı bence bunun haricinde gerek ekonomik olarak gerek rahatlık ve yaşam olarak Türkiye hiçbir yere değişilmez.

Bu arada kendi ülkenizde birinci sınıfsınız Avrupa'da ne yaparsanız yapın üçüncü sınıf olarak kalacaksınız ırkçılık ve İslam düşmanlığıda çabası.

tabi değer de sen buradan tahta bavulunu alıp gidecekmişsin gibi duruyor. diploma denkliği iş bulmana yardımcı olmaz. belki gidemezsin bile. önce iş meselesini ve dil öğrenmeyi hallet

bence bir ogretmenin yasadigin ulkenin dilini iyi bilmemesi cok buyuk handikap, o yuzden kolay kolay ogretmenlik yapabileceginizi sanmiyorum. Buyuk ihtimal sifirdan baslamaniz lazim, baska bir meslek ile.

saglik sistemi gelismis ulkelerde sikintili, duzgun doktora ulasmak guc ne cikarsa bahtina, ameliyatlarda ciddi siralar olabiliryor. Saglik hakkinda endiseli iseniz tavsiyem turkiye'de ozel sigorta yaptirmaniz.

"her şeyiyle oradaki sistemin hayranıyım" - bir yerde uzun sureli (min. 5 sene) yasamadan once boyle cumleler kurmak buyuk hayal kirikligina sebep olur, dikkat.

gitmeme nedenlerinizden bazilari son derece bireysel, dolayisiyla cevap vermek mumkun degil. yani bir ulkede yabanci olma hissiyle basa cikip cikamaz misiniz bilemeyiz. once is ve dil halledilmeli +1. aslinda is bulmadiginiz surece zaten gidemezsiniz. ne yapacaksiniz? turist vizesiyle gidip is mi bulacaksiniz? bunlar cok uzun isler. saglik sistemi bildigim kadariyla cok kotu degil, ama bu kotu durumlara denk gelmiyorsunuz demek de degil.

A2 B2 sınıflandırmasıyla yola çıkarsan çok pişman olursun. Hedefin ana dil seviyesi olmalı.

Elinde somut bir sey yok. Tr'de ogretmenlerin cogu kagit isini tamamlayip denklik alir.

Senin lisans alman gerek. Lisans icin dil sinavini gecmen gerek. (Sertifika degil. Sinav gerekiyor) Hollandalilara Hollandaca ogretmek icin ciddi derecede dil becerisine sahip olman gerekir. Dutch anne babayla, cocugun doktoruyla, cougun ogrenme guclugu hakkinda toplanti yaptigini falan dusun...

Is teklifi alman gerek. Is teklifi almak icin okuldakilerin seni tanimasi gerek.Bunun icin yillarca yedek ogretmenlik yapman gerek...

Is teklifi aldiginda isveren senin pozisyonun neden bir Dutch ya da EU vatandasi tarafindan doldurulamadigini kanitlamasi gerek...

Öğretmenlik başka ülkede iş bulma ihtimali en düşük mesleklerden biri. Genelde öğretmen yardımcılığı yapıyorlar. Bu bile çok zor.

Degmez.
Bir kere Avrupa'da öğretmen olmak o kadar güzel bir şey değil. Arkadaşım öğretmen ve baldiz da ogretmenlik yapmayi istemeyip düz devlet memuru oldu. Öğretmenlik harbiden zor, hele bir de dili konusmadan.
Buna ek olarak bu tarz mesleklerde is bulmak her zaman zor.
Eğer is bulmasi kolay bir meslek olsa gidin derdim, görün. Ama sizde gereksiz risk.

Bir de yurtdışı herkese göre değil. Ben Fransa'da oldukça mutluyum ve hiçbir sıkıntım yok ama mutsuz olup dönen de vardır. Bu noktada gidip görmenin bile alınacak riske değmesi var.

Bu arada ben de soyleyeyim; Fransa'da çocuğumu yarım Fransızca konuşan türk hocaya ben de vermezdim. Bu bile aslında iş bulmanin ne kadar zorlu olacağını gösteriyor.

Bu arada yabanci gibi hissetme konusunda da ben her zaman sunu derim; kisi ne kadar asimile olursa ne kadar caba sarfederse o kadar çabuk geçiyor. Yok ben bayramini kutlamam, onlarin peynirini yemem, onlarin futbol takiminin maçını izlemem vs derse kişi zaten giremiyor kültüre. Kısacası kişinin kendisi bu sorunu aşmada en önemli nokta.

canınızdan kıymetli değildir sanırım. çöpe atın.

Bardakla süzgece dökerek tek tek uğraşmak dışında bir fikir belirmedi iki kişi iki süzgeç olursa gözden kaçmaz

Atardım ben de risk almazdım.

Yani basmati pirinç artık her yerde iyi kötü bulunuyor. 5 kilo pirinç için ne o kadar uğraşırım hadi ziyan olmasın kafasıyla uğraşayım desem de ne o riski alırım.güzelce poşetleyip atardım ben olsam

cam tuzla buz olduysa kullanacağın kadarını iyice yıkayarak cam tozundan arındırabilirsin. ama büyük parça camlar varsa mercimek tanesi kadar bile olsa atardım çöpe.

Teorik yöntem: ikisini de suya attıktan sonra suyun yoğunluğunu (1 g/cm3) bir şekilde camın (~ 1.65 g/cm3) ve pirincin yoğunluğunun (~ 0.5 - 1.2 g/cm3) arasına getirip, camı çöktürürken pirinci yüzdürmek. Dolayısıyla tüm pirinci toplayıp, suya atıp, tuz ekleyerek suyun yoğunluğunu kademeli olarak artırarak tüm pirinç yüzdükten sonra pirinci toplayabilirsiniz.

Ama bence atın gitsin.

Bence direkt çöpe atın, riski göze almayın.

Bu ekonomide 5 kg pirinç değerli ama sağlık daha değerli
Atın lütfen

%99.99'unu ayıklasan, sadece 1 tanesi gözünden kaçsa ve onu da yesen ne olur? ya da dişini kırsa diş için harcayacağın parayı ve çektiğin acıyı düşün. zarar olur boş ver. at hepsini.

Üşenmezseniz boş bir araziye serpin kuşlar yesin. Tek tek yedikleri için ayıklar onlar, camı yutmazlar.

merhaba,

acaba alerjisi mi var? alerji testi yaptırdınız mı?
glutene, süt ve süt ürünlerine, şekere alerjisi olabilir, bunları kesip bir gözlem yapmanızı öneririm. bağırsaklardan çıkan buhar, solunumu etkiliyor çünkü.

önereceğim doktor yok ama bir de alerji testi yaptırmak ya da dahiliyeye götürmek iyi olabilir

alerji testi iki kez yapıldı. hiçbir şeye alerjisi yok şimdilik.

Merhaba aradiginiz kişi benim. Benzer derde sahibiz.
Aynı şekilde 5 yaşında kızım var. Geçen sene gece öksürükleri ile başlayan maceramız hala devam ediyor. Fakat artık sebebini ve tedavisini biliyoruz. Geçen yıl yapılan teste göre akar alerjisi (ev tozu) çıktı. Tam bir yıl önce griple birleşince kızım 20 saniyede bir öksürür hale gelmişti. Doktor hemen yatış verdi ve 5 günü hastanede geçirdik. Daha sonra düzenli olarak kullandığımız ilaçlar oldu. Ventolin, cortair, burun temizleme (nasorinse), risonel, flixotide, levopront şurup vesaire. Bu son tedabi yöntemine kadar çocuk doktorları değişik değişik öksürük şurupları verip göndermişlerdi. Çare olmayınca antibiyotik vesaire verildi. Ebeveynler için de psikolojik anlamda çok çok yorucu bir süreç. Bu sebeple yıprandım demenizi anlıyorum. Neyse biz hazirana kadwr ara ara benzer sıkıntıları yaşadık ama sonra bıçak gibi kesti. Taa ki 2 hafta önceye kadar. Yine klasik tedaviye başladık ama ciğerler temizlenmeyin doktorumuz bu sefer kortizonlu ilaç verdi (prednol). 3 gün kulandik ve şuan iyiyiz çok şükür. Fakat düzenli kullanmaya devam ettiğimiz ilaçlar var.
Bize de söylenene göre yaş ilerledikçe bunlar tamamen bitecek.
Sizin derman aramanız gereken yer çocuk göğüs hastalıkları. Biz Antalya dayız. Burada olsanız bizim doktoru tavsiye ederdim ama Ankarayi bilmiyorum.
Bu arada ventolin nabzı yükseltiyor, onu kullandıktan sonra nabzın 150 olması normal. Bir de bize söylenen 1 haftadan sonra ventolin cortair in pek işe yaramadığı.
Alerjisi belki yoktur evet ama reflusu olabilir. Uykudan 2 saat önce yemek yemeği bırakmasi gerektiği söylendi bize. Yemekten sonra yalnızca su içebilir, abur cubur kesinlikle yasak.
Son olarak başka sorunuz vesaire olursa yardımcı olmaya çalışabilirim.
Damdan duseni damdan düşen anlar :)

size de çok geçmiş olsun @drmuhendis
gerçekten çok benzer hikayeler. bir yaştan sonra geçer diyorlar ama geçmeyedebilir. bir alerjisi olsa onu keseceğiz. iyi bir göğüs doktoru arıyorum bulamadım. iyi çocuk alerji uzmanları var ama sanki göğüs daha ilgili gibi bizimle. arayıştayım halen.

yeşil pasaport ise büyük ihtimal devlet memurusunuzdur. devlet memurları izinlerinde yurtdışına çıkacaklar ise bunu bildirmek durumundalar diye biliyorum. bu pasaport rengiyle değil, memurlar kanunu ile alakalı.

İzin kağıdında izini geçireceği adres yazıyor oraya bir yurt dışı adresi belirtmen yeter. Bu yeşil kırmızı vb. İçin değişmiyor. Ayrıca bir bildirime gerek yok.

Yurtdışına çıkış izni OHAL sürecinde vardı. şu an sırf onun için izin almaya gerek yok, ama kendi kurumunuzun izninizi geçireceğiniz yeri belirtme prosedürü varsa adres belirtebilirsiniz.

meb'de öğretmenim. sömestr tatilinde çıkacağım. tatil döneminde de izin yazmak gerekiyor mu? tatili şu adreste geçireceğim şeklinde.

gidebilirsin ama yurtdışına çıkarken kurumuna bildirme mecburiyetin var. pasaportla ilgili bi durum değil idari bi durum bu

Mevzuata göre bildirmelisiniz ve izin almalısınız. Size, davranış, gözlem, istihbarat vs üzerine belge imzalatıyorlar. Bildirmezseniz, iç işleri kurumlara liste göndermiyor, kurum izin belgesi istemiyor çıkarken

Arada verip kayboluyorsa şimdilik sıkıntı yok. Ben kendim park ediyorum yine vale parası veriyorum mecbur. Bütün valeler işletmeden ayrı mafya olmuş.

Ameliyat olalı ne kadar oldu ki?

dikkat edin ben de basta bulanik goruyordum iste goz kurulugu vs olur amelitattan sonra normal gibi dediler ama ameliyat da tam sifirlanmamis 0.25 astigmat kalmis. simdi o 0.75 oldu ve bas agrisi yapiyor iki sene sonra ya yeniden gozluk takacagim ya da doktora gidcegim ayni goz yeniden ameliyat olur mu diye

1-2 ay sonra netlesiyor her sey. ben temmuzda oldum ameliyat - eylule kadar geceleri araba lambalarinin etrafi filan fluydu. gunduz gorusu 2-3 haftada netlesmisti ama.

kisiden kisiye, ameliyat turunden turune falan cok degisiyo bunlar. cok fazla dusunmemek lazim :)

4 gün oldu ameliyat olalı. mesela telefondaki tivitleri flu görüyorum. önceden 4 derece miyoptum.

4 gün erken bir ay bekle en az telefona pek bakmamaya çalış fluluk bazen göz tansiyonundan da olabiliyor zamana bırak

Damlaları muhakkak kullanın duzenli

Hatta aylar sonra bile kuruluk kalıyor

O iş öyle olmuyor ki :D İçinizdeki sanatçıyı ortaya çıkarıp boyamak isterseniz başka tabi.

Giden renk geri gelmez :(

Maalesef o renk geri gelmez, eğer düz beyaza döndüyse yine iyi, benimkiler bazen hareleniyor.
öte yandan ceketinizi boyayabilirsiniz, ama aynı renk olur mu, şansa kalmış.

müzik menüsüne gir dashboarddan. ordan sağ üstte kaynak tuşu var ordan kulaklığı seç.

evet, aylık 1.80% bence baya absürd düşük bir oran şu anda.

Alışveriş kredisi bazı bankalarda belli sayıda takside faizsizdi mesela akbankta oyleydi

iphone 12'den sonra daha major değişiklikler yaptı onun için 12 derim.
diğer türlü 11 ile 8 arasında çok büyük farklılıklar yok.

11 ile 12 arasında gerçekten büyük fark var. Mesela 13 mü 12 mi deseydin paranın yettiğini al derdim ama 11 mi 12 mi dersen kesinlikle bence 12 alman lazım

uzun sure kullanacam diyorsan 12 +1

büyük farklar dediğiniz şeyler işlemcisi ve ekranının oled olması mı acaba? 11 neyine yetmiyor kapitalizmin tuzağına düşmecilerle sizin argümanı sunanlar arasında kaldım :)

11 pro kullanıcısıyım, şu eksik diyebileceğim bir şey yok.

13 al keyfine bak

yurtdışından getirmenin çok büyük bir dezavantajı var: pasaport kaydını yaptıran kişi dışında başkasının üstüne kayıtlı hatla kullanılamıyor.

Ayrıca garantiden vs servis gerekirse burada bakmıyorlar.

@roket adam +1
zaten senin telefon alamadığın süreçte yurtdışından telefon getirmenin avantajı ortadan kalktı bir de yük oldu.

Başka hat kullanamadığı için satarken de kırk takla atıyorsun. Kullanabilmesi için hat değişikliği bildirimi vs yapılması lazım galiba tam bilmiyorum süreci.

tax free sonrası bir miktar daha düşüyor ama yine de eskisi kadar avantajlı değil.

temmuz ayında almanya'da olucam ben de, telefon alsam mı almasam mı kararsızım hala.

Yakin zamanda aileme getirmis birisi olarak hicbir avantaji kalmamis diyebilirim, tersine bir suru bas agrisi. Onunu kesmisler kesinlikle.

Android alirsan 200-300liraya imei degistirirsen 2700 lira ödemene gerek yok

Belli bir sınırı geçince katlamalı olarak geliyordu faturalar, onun etkisi olabilir.

Vatan toprakları satınca ev, arsa fiyatları fırladı, devlet kurumları satılınca da faturalar ve gıda fiyatları fırladı. Olan her zamanki gibi sana bana oluyor ne yazık ki.

Çok az bir kullanımda bile 180 civarı geliyor. 400 ler normal artık. TV fırın kettle falan varsa gayet normal

TV nedeniyle olabilir. Örneğin 55 inch TV, yaklaşık 200W enerji harcar. Küçük bir elektrikli ısıtıcı seviyesinde. Kombiden fazladır.

Düzeltme: Küçük bir elektrikli ısıtıcı gibi.

Ben istanbulda 110kw civarı sabit tüketiyorum ve 140tl civarı ödüyorum. Belirli bir seviyeden sonra 2 katına çıkıyor zaten fiyatlar. 200 küsür kwlerde 400 küsür faturalar normal artık.

Kombi bir evdeki en cok elektrik yakan aletlerden birisi(aylik toplamda).
24 saat boyunca su pompasi calistiriyor.

bunları açıkça söyleyerek satarsan kimsenin hakkına girmiş olmazsın. zaten hatasız fiyatı 250 bin olan ama perte çıkıp el altından tamir edilmiş aracın ederi max 170 bindir zaten, yanlış bi rakam yok burada. sen yine de 250'den koy, gelen teklifleri izle, ama hatasızı 250 olan aracı airbag açmış şekilde çok yukarı satamazsın diye düşünüyorum.

zaten söylemeden satarsan ve sonradan ortaya çıkarsa alıcının sana dava açma hakkı var. o yüzden aracının ederi 250 diye düşünme. o araç hiç 250 etmedi diye düşünmen lazım.

alıcı açısından bakarsak da sıkıntı şu, tramer kaydı olsa en azından yapılan işlem var, kaydı şu şu deriz. airbag açacak kadar kaza yapan aracın trameri bu kadar düşükse bu ciddi bi şüphe uyandırır.

km ve motor cinsi yazmamışsınız, tr'ye nasıl geldi bilmiyorum o sene ama tsi motor sanırım. saydığınız hasarlar ciddi hasarlar fakat bu aracı zaten alacak kişiler aile ya da sıradan araç sahibi olmak isteyenler değil, hastası ve aracı bilen alıcılar.

bence 200'ün altına düşmeyin. airbag bazen küçük hasarlarda bile açılabiliyor, anladığım kadarıyla da elinizde kaza foto vs yok. expertizi güzel yerde kapsamlı yaptırın.

15km hızla da airbag açıp kemer patlatabilir. airbag ve kemer orjinaline uygun onarılırsa araç ağır hasarlı sayılmaz.

ağır hasar demek sigortanın aracın tamir masrafı bedelinin %60'ını geçiyor, bu araç artık adam olmaz hurdaya ayırdık ve hurda olarak sattık diye işaretlemesidir.

muhtemelen araç kaskosuzdu ve eski sahibi sanayide bu işlemleri yaptırdı. çünkü kaskolu olup perte çıksa ve petten geri toplansa mutlaka pert kaydı çıkardı.

ben olsam kemer ve airbag çıkma orjinal bulur ve değiştirirdim ya da en azından bu masrafları araç bedelinden düşerdim. diğer türlü ekspertizde kemerde ve irbagde direnç çıkarsa alıcı çok daha büyük kusurlar arayacak. hatta satılan aracı geri getirebilir.
böyle emsal davalar var.

İyi bir ticaret yapmak istiyorsanız 500-600 tl verin ve düzgün bir ekspertiz yaptırın, aracın nelerinin değiştiğini listeleyin ve ekspertiz raporlarını da satış ilanına koyun.

Alıcıya da mutlaka alırken ekspertiz yaptırma şartı koyun, değişen parçalara göre aracın benzerlerinin ortalaması bir fiyat yazın.

Atıyorum hatasızı 250 ise, yanlarda 1-2 değişenli 240, kaput boyalı 230 kaput değişenli 220 vs olabilir piysa ortalaması.

Clio gibi bir tenekenin yanında Polo tabii ki.

modelleri de açıkça yazsanız daha iyi olur.

Hangi motor, polo hangi donanım belli değil.
Sadece markaya bakarak yorum yapamayiz.

Trendline değilse, comfortline ya da highline isePolo.
Trendlinesa clio.
Trendlineda tsi motor yok

euroncapten ikisi de 5 yıldız almış. yani sanırım clio'ya teneke demek haksızlık olur.

polo 1.0 motor comfortline 2020 model.
clio 1.0 motor touch 2021 model. xtronic şanzıman.

tam olarak neye hayır?

sıfır araç yok piyasada. o yüzden düşmez.

belki yılbaşından sonra matrah güncellemesi gelirse, olabilir.

araca ihtiyacınız varsa, işinizi gücünüzü etkiliyorsa beklemeyin alın. 10 bekleyebiliyorsanız, yeni yılın ikinci haftasına kadar beklemenizi öneririm.

Benim aracın ikinci el piyasa fiyatı düştü. Yaklaşık %10 kadar.

ikinci elin fiyat artışı büyük oranda sıfır fiyat artışı nedeniyle olduğuna göre önce sıfırlarda geri çekilme olacak.

300bin altına sıfır araba kalmadı.

Türkiyede fiyat düşüşü hiç görmedim. Bugün %10 daha zamlı ilanda aracım öyle diyeyim. Küresel çip kriziyle şu an ki fiyatları arayacağız.

2.elin düşmesi için 0 araçların depoda olması ve dolar kurunu firmaların sabitlemesi lazım. vw en düşük araç üretim seviyesinde toyota üretimi durdurdu. dünyada araç krizi var. eğer araç üretimi düzene girer 0 araç gelirse 2. el düşer.

Fiyat dususu gunumuzde cok dusuk ihtimal iken artis cok daha yüksek ihtimal.
Bugün hicbir sey bilmesem bekleyip daha da cikma riskini goze alacagima hemen alip ben aldiktan sonra fiyat dusme riskini alirim. Çünkü ikincisi cok daha dusuk risk.

daha önce düştü, yine düşebilir. tamamen döviz kuru, ötv ve sıfır araç bulunurluğuna bağlı.

2020 eylül-ekim ayındaki ikinci el fiyatlar 2020 mart ayında %15 düşmüştü mesela.

Test yapmadan söylemek imkansız bende hiçbir bulgu olmadan covid çıktım test yaptır

Nö

un helvası mı yapalım irmik mi?

bi şey olmaz. beni çok çarptı öyle. en fazla biraz sızlar sonra geçer. his kaybı falan yoksa oyna devam.

dokunma hissi varsa sorun yok bence

çıplak ayakla toprakta yürü

ölsen ölürmüşsün, kıl payı kaçırmışsın :) topraklan bari :)

Bence ölmeyeceksiniz. Çok geçmiş olsun.

sağolun. dediğiniz gibi aşağı inip toprağa çıplak ayaklarımı koydum bir süre. mal gibiyim, çok afalladım. kendime gelemiyorum :/ hayırlısı

Hocam o kadar kötü hissediyorsanız gidin bi acile. Sağlık işi şakaya gelmez, belki içorganlarda bi hasar oluşturmuştur bilemeyiz ki. Atlayın gidin bence.

sol işaret parmağından çarpıldım @konetsu
depolanmayan bişey olmaması rahatlattı şu an. teşekkür ederim. iç organ hasarı olup olmadığı da heralde anlaşılır bikaç saate.

hocam kizin dugmeyi actigi icin degil, elektrikle ugrasirken altin kural olan salteri kapamadigin icin carpildin. olmezsin raad ol.

K.A.R +1
Bu rölenin mevzuatta zorunluluğu yok mu acaba. Olsa ne iyi olur. Taltırın mutlaka. Çok da ucuz bişey.

Korkma ya bişey olmaz, ben sayamayacağım kadar çarpılmışımdır. O an bişey olmadıysa, bir yanık patlak olmadıysa sıkıntı olmaz.

Yanlız lamba değiştirirken çarpılmayı nasıl başardın ben onu anlamadım, elini duyun içine sokman lazım. Ben ampül değişirken anahtarı açık tutarım ki lamba yandıktan sonra çok fazla çevirip duyu veya ampülün kıçını bozmayayım.

@Ruprect;

Ne zaman başladı emin değilim ama uzun yıllardır yeni yapılan inşaatlarda KAKR mecburi, hem bina girişinde panoda yangına karşı 300 mA, hem de ev içinde insan için 30mA mecburi.

geçer merak etmeyin.

daha önce başıma gelmişti. bir karavan almaya gitmiştim. hafif çingene mahallesi gibi bir yerdi. neyse parayı verdik karavanı aldık ama tam yola çıkacakken karavanın altı çıktı. sonra geri döndük tabi ama neyse uzun hikaye sonra karavanı bana satan çocuk bana sağlam bir tane salladı. bir haftada geçmişti diye hatırlıyorum ama o yumruktan sonra bayılmışım.

geçer

başka birini bulmaya çalış bence. Beni rahatsız etmez ama ben zaten miyopum :)

başka bir ortak bulun. hatta ultra pakete ortak bulun.

ben 720p ile 1080p yi ayırt edebiliyorum misal. tv full hd ise veya 4k ise anlarsınız. tv hd ready falansa hiç uğraşmayın tabi.

yani çok mu farkeder görüntü kalitesi?

1080p'den 480p'ye düşmek bariz şekilde fark edilir ve rahatsız eder bence.

temel paket 480 değil 720'dir. çok farketmez. anlamazsın bile.

''Netflix Temel paket üyeliğini satın alırsanız eğer bu paket ile HD veya Ultra HD çözünürlüklerini kullanamazsınız. Yani bilgisayarınız’dan, Televizyonunuz’dan veya akıllı telefonunuz’dan maksimum standart kalite ile izleyebilirsiniz. Maksimum alacağınız çözünürlük ''640 x 480'' pixel olacaktır. Bu da 1,280 x 720 pixel’in yarısı demektir''. Temel paket 480p'dir 720p değil.

güncelleme: 1 aydır LG 43" tvden izliyorum. temel paket yeterliymiş, hiç farketmedik bile farkı.

aynı sorun bizde de var çözüm bulamadık çamaşır suyu dokun diyorlar ama Bi faydası olmadi

balkonu temizleyip kullanın.
yumurtaya dokunmak zorunda değilsiniz ki?
yani bütün balkonu bir yumurta için heba etmenin anlamı yok.
siz balkona girip çıktığınızda, kullandığınızda muhtemelen zaten sadece yumurtanın sahibi gelecek.
onu da siz yokken yapacak.

yani bir sorun yok aslında, keşke en başından temiz tutup kullansaydınız.

bir de, yumurtalar daha önce neredeydi ve şimdiki yumurta nerede?
nereye yumurtluyor yani?

dişi kuş oraya çok güvendiği için devamlı yuva yapıyor. Ölmeyeceğini yavrularını koruyamayacağını biliyor. Sebep bu. Soruya cevap ise bırakın yapsınlar. Eğer yaptırırsanız Anadolu inancına göre 1000 yıl torunlarınız bunun ekmeğini yer.

İşi bozmayın yani.

Geçmiş olsun. Bırakın yapsınlar, temizle tek yumurta zaten diyen arkadaşlar için söyleyeyim, o öyle olmuyor :)

Tek yumurta için balkonda oluşan sirkülasyon sebebiyle balkon kısa sürede pislik içine dönüyor. Biz senelerdir aynı sorunu yaşıyoruz. Tamam bu yumurtlasın gitsin, sonra temizler eski haline döneriz derken yenileri geliyordu.

Maalesef bir sürü yol denedik, en son balkonun açık yerlerini tavuk kümesi telleriyle örmekte bulduk :( kuşlar gelemiyor şimdi. Ama bi tane yavru vardı hala uçmadı, onu kartona koyduk ve annesinin geçeceği bi boşluk bıraktık. Ordan anne ilgileniyor minik bi kutuda ama gelemiyorlar balkona. Yine de pislip oluyor eskisine göre az da olsa. Balkon tavuk kümesine döndü anlayacağınız :/

+biz bitlendik bile.0

yumurtaya el sürersen koku siner kuş daha ilgilenmez o yumurtayla.

off @damba bir sen anlamışsın teşekkür ederim. çevremiz hep park bahçe. götürüp yumurtayı bir yere bıraksam bir hayvan da yese ve döngüye katkıda mı bulunsam. çünkü balkonu ardiye olarak kullanacaktık, eşyalar odada yığıldı kaldı. çok da arsızlar ben balkona girince de kaçmıyorlar. optimum çözümü hala bulamadım

naftalin işe yarayabilir.

Bırakın yapsınlar ne güzel işte keşke bizim balkonada güvercin yuva yapsa :)

@acebi hocam öyle romantik bir şey değil, keşke olsa. Biz de ilk başlarda eve gelen çocuklara bak yumurta yapmışlar vs diye gösteriyorduk. Ama balkonu full-abartıyorum belki ama %80 güvercin boku olduğunu düşünün. Korkunçlu. Balkonu kullanamıyorsunuz, balkonu b*k götürmesi de cabası.

@feldspar üzgünüm...:( Tavuk teli pahalı değil ama güzel bi görüntü diyemem. Tavuk teli yapsanız da yumurta yine içerde kalacak gerçi bi sistem ayarlamak gerek.

Yumurtayı ne yapacağınıza da karışamam, adaletini kuramadım. Umarım iki taraf için de en doğru karar verilir :)

Damba+1

Bizim de kullanmak istediğiniz güzel bir balkonumuz vardı. Yumurtalar büyüsün temizler kullanırız dedik, yavrular yuvadan ayrıldığı gibi yeni yumurtalar geldi. Onlar gittikten sonra balkonda nöbet tuttum resmen. Her yere kovalar, rüzgarda ses yapan şeyler koydum. Oturduğum odadan balkona bir şey uzattım da kanat sesi duyduğum gibi o şeyi sallayarak gitmelerini sağladım.

Ama gardımi indirdigim gibi yine yumurta yaptılar :) daha bir sürü macera yaşadık kuşlarla. Hatta annesinin terkettigi yumurtadan yeni çıkmış yavruyu şırınga ile kursağından besledik de büyüttük.

Tüm bu uğraşlarımiza rağmen kalıcı tek çözümun tel kafes olduğunu gördük. Tel kafesten sonra rahat ettik.

Tünedikleri alanın ev eşyası vs ile doldurulmamasi gibi bir opsiyon var ise hirdavatcilarda kuşkovar adıyla satılan ürünlerden uygun olanı alıp monte edeceksiniz.

rüzgar gülü, baykuş şeklinde asmalı dalgalar bunlar kuşları kaçırıyor.

eski cdleri delip asmak, rüzgarda dönünce yine kuşları kaçırıyor ama büyük şehirlerde hayvanlar artık hiç bişeyden korkmayıp dejenere bi hayat sürdüğü için işe yaramyabilir.

@biseysorcaktim peki bu zinciri nerede kırdınız? Mesela yumurtaları parka koyabilirim başka bir hayvan yer. Ama doğmuş yavruların uçmasını beklemek zorundayım. 30 gündür uçtukları da yok dana kadar oldular. hiç fırsat vermiyorlar ki cam balkonu kapatayım

ev alma komsu al diye bosuna dememisler bence, ben olsam riske girmezdim.

Komşu tırt olduktan sonra evrezidans olsa ne yazar. Uyuşturucusundan bize ne de kavga edip oraya buraya sararsa fena.

İyi bir komşuyu satın almak mümkün olmuyo. Bence almayın. Ev her zaman bulunur.

uyuşturucu dendiğinde ot vs ise problem etmem içsin takılsın alkol alıp sapıtan adamdan daha iyidir bence. ama hapis diyosun demek ki ileri seviye, almazdım ben olsam.

Uyuşturucu kullanması umrumda değil ama kavga çıkarıyorsa bedava verseler oturmam +1

daha geçen hafta sözlükte komşusunu öldüresiye döven mahluk başlığı vardı.

kardeşim bedava verseler sen üstüne para ver oradan çık.

Benim vardı böyle bir komşum. Uyuşturucu kullanmasını falan sorun etmiyordum ama çok kavgacıydı. Canı sıkılınca komşulara sarıyordu. Apartmanda kavgasız, gürültüsüz gün olmuyordu. Herkes bıkmıştı. Ben kaçtım ama ben kiracıydım.

"Ev alma komsu al" demeye geldim ama demisler zaten.

kötü komşuyla hiç yaşamadınız sanırım çünkü denk gelseydiniz düşünmezdiniz bile o evi almayı. ben yaşadım, komple leş gibi temizlediğim boyadığım evi 3 ay içinde terk etmek zorunda kaldım.

burada böyle biriyle komşu olan bir kadın kullanıcı vardı. camdan sarkıp kendisine *rosp* diye bağırıyormuş. defalarca polise şikayet etmiş. sonuncusunda polisler dövmüş adamı. taşınmayın sakın.

alınmaz , oturulmaz orada.

asla.

sakın

riske girin ve alın bence.

uyuşturucu sorun değil de kavga sorun. fuck no diyorum

yenisini almayı

O içindeki camlı yerin tekrar yenisini takıyorlar ben de iş yerindekini kirmistim götürüp taktirmislardi. Garantisi yoktu onun da parayla yaptırmışlar.

Elektrik malzemeleri satan yerlerde ikisini 30tl e alıp yakabilir,yada taktirabilirsiniz.

8.8 de rahatsız etmez bu arada.

çap olayını unuttum acıkcası ama Air optix +1 ince bir lens göz rahat ediyor

Benim göz çapım 8.4; bir keresinde alırken kalmamış diye 8.6 aldım, kutuyu bitirene kadar lanet ettim. Lens gözümden çabucak kayıyor ya da düşüyordu. Bana mı denk geldi bilmiyorum ama bir daha asla farklı bir çapta lens almadım.

Bu arada air optix day&night kullanıyorum lens olarak, kesinlikle tavsiye ederim. Daha önce iki farklı marka kullandım ama son dört yıldır bunu kullanıyorum; aşırı memnunum. Gözünüzde olduğunu unutuyorsunuz bile çoğu zaman.

Acuvue kullanmayin.

Airoptix +1
Biofinitiy +10

Bausch Lamb Purevision hd2, tam olarak 8.6 ve 14. Ben bunu kullanıyordum. Gayet memnunum, çapıma da tam uygun. En son birkaç hafta önce muayene oldum. Denemem için acuvue oasys verdi doktor. Bundan da memnumum şimdilik; ama purevision daha konforlu. Bir de bazı lensler çapları küçük olsa da esneyebiliyor. Esneyen lenslerle ilgili optiklerden bilgi alabilirsiniz.

2 farklı dükkandan, 2 farklı senede Acuvue kullandım, memnun kalmadım.
Bilinmedik ve ucuz da gözükse Elegance marka optik lenslerden memnun kalmıştım. Gözümde lens yok gibiydi.

ben de ilk defa lens alacagim. umarim silmezler de bir kenarda sessizce takipte kalirim.

Londraya gideceksen, Luton olarak bakabilirsin bilete. LHR ile yaklaşık aynı uzaklıkta merkeze.

pazartesi-sali-carsamba gunlerinde biletini almaya calis, diger gunlerde fiyatlar yukselir. genelde londra ucuslari ucuzdur. son zamanlarda biletler anasinin gozuydu, ozellikle thy ve atlasjette. charter olarak adlandirilan tur sirketlerinin calistirdigi ucuslara bakabilirsiniz. jet2 mesela antalya uzerinden ingilterede cesitli yerelere ucuyor ve fiyatlari thynin 3te 1i idi..

simdi baktim, londra stansted 166 euro antalya uzerinden carsamba gunu. pazartesi olur dersen, 97 euroya notthingham var.

ben de aynı durumdayım, keşke birazcık takip edip çıkmadan kaydımı sildirseymişim hemen diyorum

6-7 yılda bir çıkıyor.

en son 2014-2015 döneminde geldi

yani bedelli askerlikle paralel çıkıyor gibi düşünürsek 4-5 senede bir

çokmuş ya :( yazdığım tez güncelliğini yitirecek, anket filan vardı çünkü. bir çaresi olmalı ya?

dsg şanzıman kullanmadım ancak şanzımanın halat parçası olması garip geldi. el freni sisteminin bir parçası olabilir mi? bazı araçlarda el freni halatı tekrar gerilebiliyor.

Daha önce de yazmıştım buraya bi yere new cat kullanıyorum ben sokak kedilerine ama ev kedisine bilemedim.
Temizmama falan kullanan var ama denemedim açıkçası. Evdekine proplan kullanıyorum.

Benim kedim micho'yu severek yiyor. Bir kısım yerine dibine sokarken bir kısım memnun. Deneyin, memnun kalırsanız 15 kilosu 80 lira gibi bir şeydi. Fiyatı çok uygun.

Matisse bu aralar çokça tavsiye ediliyor içerik ve fiyat açısından. Bi araştırın isterseniz.
1.5 kiloluk paketler pahalı ama sevip sevmeyeceğini denemek için alabilirsiniz. Severse 10 kilo olanları kilosu 20-25 aralığında bulabilirsiniz sanırım.

Temizmamadan çok memnun kalmıştık.

Temizmamadan bona cibo maması kullanıyoruz. Kilosu 8 tl kedimiz cok severek yiyor. Mamasız kaldıģımız bir kac kere migrostan aldıgımız sozde kaliteli mamaları yemedi.belki sokak kedisi olmasindandir belkide dogdugundan beri ayni mamayi yemesindendir bilemiyoruz.

denk getirirsen bozita mamanın 10-15 kiloluk boylarının kilosu 26-28 tl civarına geliyor. tahılsız super premium mama aslında ama türkiye'de tutunmaya çalışıyorlar o yüzden içerikleri aynıyken fiyatlar acana'dan orijin'den falan %50-60 düşük. akakce'den arat, internetten al daha ucuzu yok.

Bende aynı sorun var. İpar air 2 ama ben bağlantımda sorun olduğunu düşünüyorum

@gullak bence ipadle ilgili bir problem. laptopta olmuyor

Bende de iPad Air 2 de aynı sorun oluyor. Arada player değiştiriyorum her zaman olmasa da bazen düzeliyor. Bana da internet bağlantı kaynaklı gibi geliyor..

Ben de aynı şeyi yaşadım safari’de izlerken. (iPad pro 10.5)
iPad ile ilgili problem bence de, birden fazla kişinin yaşadığı sorun nasıl internet kaynaklı olabilir ki.

laptopta aynı sorun olmuyor. üst sürüme güncelleyince düzeldi şimdilik. bakalım tekrar edecek mi

ben bazen 8-10 km yürüyorum kışın ormanlık alanda.
termal içlik ve kışlık trekking ayakkabılarım var. çamur değilse sorun olmuyor. çamura batınca zor ama.
14 km rota iyi gibi eğer güvenlik ve kondisyon sorunu yoksa.

soğuktan ölmezsin ama kurt-domuz vb. yabanilerin çıkmayacağından nasıl emin oluyorsunuz?

Ya kurt, domuz ne ararsan cikar oralarda gitmeyin oturun oturdugunuz yerde. Polonezkoy'e gidin Belgrat Ormani'na gidin. Olmadi Florya Ormani'na gidin :D

en iyisi olmayabilir ama benim bildiğim bu var: bmovies.is

Fmovies var bir de.

Ben bsplayer kullanıyorum altyazıyı otomatik buluyor

72cm heralde. Lg veya samsungun kesenize uygun modelini alın. 72cm pek yok. 82cm ve üzeri bulrsunuz. 32inç ve üzeri yani. 40 42vs.

Benim evdeki de, annemlerdeki de LG. Cok memnunuz, bir bakabilirsiniz.

5 yıl s3 kullandıktan sonra gectim note 5e. bence her türlü alınır. tipi falan da güzel. özellikleri de yetiyor. ben memnunum.

fiyatına bağlı, 2bin lira altına alınır, 2-3 sene gayet idare eder.

note 4 alırım, neden? ÇÜNKÜ LANET OLASI BATARYASI CIKMIYOR DOSTUM!


bu da demek ki 1-2 seneye kadar pert olacak bir batarya olacak elinizde.

tavsiye ederim. benimkinde ufak tefek sorunlar oluştu ama bunda benim mallığımın payı büyük sanıyorum.

Ben ilk çıktığından beri kullanıyorum gayet güzel bir sorunu yok.

Çok ama çok memnunum.

karı milleti 2'li koltukları tek tek doldurmasa... sonra tcdd "sen sapıksın" deyip karı yanına vermiyor. baba-kız bile yan yana oturamıyor gerçi.

sadece ankara eskişehir değil her yöne her sefer dolu. talep çok, sefer az.

aynı anda bilet alındığı sürece cinsiyet çakışması olmaz. bu arada sapık olmasa da "karı" diyene en kibar tabirle kaba deniyor.

Rezervelerden dolayı tren dolu görünüyor olabilir. Ara ara deneyin. ayrıca tcdd kimseye sen sapıksın demedi. Yhtler ilk basladiginda yabancı erkek ve kadınlar yanyana oturabiliyorlardi.kadınlardan tepki gelince bu duruma gelindi. Baba kız olayında ise yan yana yer olmadığı halde ķızıyla oturmak isteyen bir baba vardı. Bilmeden atmasyon olmasın.

Cuma ve Pazar dolu oluyor Eskişehir.
Çarşamba-Perşembe gibi bilet almak gerekiyor. Bence de bu günlerde ek sefer olabilir.

karılar tepki koyuyor diye ben sapık oluyorum yani? çok meraklıyız da ondan özellikle karı yanı arıyoruz.

feldspar senin de tik koymaman çok sikimde kardeşim.

moderasyondan ve okuyanlardan özür dilerim. yıllardır yht kullandığım için doluyum.

bir kere uzun yol yapin. hem arabada gecirdiginiz zaman hem de kendinize guveniniz artar.

kullanarak atarsın başka yolu yok.

acemilik sınırı 10 000 km diyorlar. bence de böyle bir sınır var. 10 000 değildir belki ama yakındır. sürmeye devam, belki birkaç kez direksiyon hocası ile birlikte sürüp size yanlışlarınızı söylemesini isteyebilirsiniz.

agresif tavırlı sürücülerden uzak dur, istediği kadar arkanda patlasın catlasin korna çalsın acele etme, sakin kullan ve kurallara uymaya özen göster.

Kullana kullana. Ben de kucuk bi kaza atlattim. Kaza denemez bile. Ama korktum bi sure ve korktukcs daha kotu kullandim. Simdi kullanma yonunde inatlasinca eski moduma dondum rahatim su an.

Bende her gün aynı yolu kullanıyorum. Konvoy yapalım

Benim deneyimimim süre süre geçtiği yönünde.

Bir keresinde e-5’te sol şeritte birisinin arkasına yapışmış yardırıyordum. Boş anımda o aniden fren yapınca sağdaki boşluğa kıl payı attım kendimi ve ondan sonra bir süre sol şeritte hız yapmaktan korkar oldum. Şimdi yine eskiye döndüm yarınlar yokmuş gibi basıyorum :)

kullanmadan öğrenemezsin. kullanmadan rahatlayamazsın. arabamı ilk kullandığımda şubat 2010'da 2bin kilometredeydi. şu an 194 bini geçmiş durumdayım. fırsat buldukça direksiyona geç. arkadaşlarınla dolaş. aileni havaalanına bırak. uzun yollarda sen kullan vesaire.

Apple in kendi sitelerinde 6 bayagi zamandir yok.

iphone 6'da rose gold renk seçeneği yoktu. açık gri, koyu gri ve gold vardı. rose gold 6s'te geldi. o yüzden bulamıyorsun.

6'nın rose gold'u hiç var olmadı.

aklima tek cözüm olarak ya yurt disinda yasamak ya da ufak bir yerde yasamak geliyor.

saka degil gercekten ben türkiyeye her seyahat edisimde(her zaman istanbul bu arada) korkuyorum.

1. neden: deprem olasiligi ve sifir düzeyde afet hazirligi olmasi. ölebilirim, bu yeterli bir neden bence.

2. trafik. ben cok dikkatli insanimdir, kurallara uyarim sizin gibi ama olay bende degil. millet kafayi yemis, hayatta kaybedecegi bir sey yok zaten, bilincsizce kullaniyorlar. sadece sürücü olarak degil yaya olarak cok korkuyorum.

kisaca ben bu ana iki nedenden dolayi pek türkiyeye seyahat etmiyorum.

1. trafikte kimseye güvenmiyorum, yol hakkı benim de olsa, ışık yeşilde yansa
2. görünmezmişim gibi hareket ediyorum
3. sadece önüme değil arkamdakileri de kontrol ediyorum
4. kasko yaptırıyorum, arabam pahalı değil, kaza olursa da umursamıyorum
5. risk almıyorum, korna yeme pahasına gerektiği yerde yavaş gidiyorum
6. yağmurlu havalarda aklını azıcık çalıştırıp havalandırmayı bile açmayıp tüm camlar buğu şekilde dolaşanlardan korktuğum için ekstra dikkatli oluyorum
7. yağmurlu ise gece mümkünse trafiğe çıkmıyorum. çünkü ben de görmüyorum, yoldaki ve camdaki yansımalar çok zorlaştırıyor.

işin inceliği karşındakinin iq sunun 15 olduğu varsayımıyla pür dikkat olasılıkları düşünmek, varsayımları aklından çıkarmamak. mesela;

kavşağa girerken bir mal 80 le yola atlar mı?
ilerde sağda park etmiş bir araba var. ona yanaşan adam büyük ihtimal sola yanaşacak beni kıstıracak önlem alayım,
şu öküzün farları yanmıyor. bu saatte farları bozuk bir araba kullanan adamda beyin yerine saman vardır. iyisi mi dikkat edeyim.
trafik yoğun, sağdan soldan motor fırlayabilir. motorlara dikkat edeyim.


ve bence acı olan kısım, istanbul trafiği insanı o kadar delirtiyor ki, bir süre sonra düzgün şoförleri bile maganda haline getiriyor.

burada trafikteyken siz ne kadar kurallara uygun kullansanız bile, ne kadar iyi bir sürücü olursanız olun, diğer sürücüleri acemi yada sarhoş sürücüymüş gibi düşünün. ona göre tedbir alın.

tüm bu söyledikleriniz kadar dikkatli iseniz helal olsun. türkiyede şoförlük içgüdü meselesine dönüşmüş anladığım kadarıyla. benim de tek tavsiyem kamyon ve tırlardan uzak durun. çoğu kendini taksi zannediyor.

bana daha enteresan gelen şey, araba parçaları ve araç fiyatlarının bu kadar pahalı olduğu bir ülkede insanların bu kadar gamsız araba sürmesi. kaybedecek çok şeyin var amca diye bağırmak istiyorum camı indirip. ama işte yaşama bilinci çok farklı bir şey.

@kurnaz bu kazayı ufak bir yerde yaptım. baya ufacık mahallenin ufak bir sokağında.

Öncelikle geçmiş olsun. Kazadan sonra bu türlü arabadan soğuma durumları gayet normal çünkü her direksiyon başına geçtiğinde aynı duyguları yaşayacaksın bunun kaçışı yok. Yukarda arkadaşlar söylemiş ama bence bu duyguyu atmanın en güzel yolu karşı tarafın hata yapabileceğini düşünerek sürmek, ve arabanızı full kasko yaptırmak bu şu yüzden önemli kaza olacağını düşünerek kasko olduğunu için önemsemiyorsunuz pek. Neden full kasko? çünkü kazaya karıştığınızda tamir süresi ikame araç hakkınız oluyor. Biraz karışık yazdım ama ben bu şekilde o duyguyu attım anlatmak istedim.

>> ve bence acı olan kısım, istanbul trafiği insanı o kadar delirtiyor ki, bir süre sonra düzgün şoförleri bile maganda haline getiriyor.

bu. örn. şerit değiştireceksen sinyal verdiğinde yanındaki yol vermemek için gaza abanıyorsa sen de sinyal vermeden değiştirmeye başlıyorsun.

Ulus Hali karşısındaki evcil hayvan malzemeleri satan dükkanlar daha uygun olur diye düşünüyorum.

Cebecide. Ankara üniversitesi tarafında. Dostlar petshop gibi bir şey olması lazım. Orada.

@trollziya evet tırnakla sökebiliyorum, sonradan yapıştırılmış galiba. ikinci el aldığım için bilmiyorum. mutsuz oldum thx

gidin yedek anahtar yaptırın. sigortacılara dürüst davranırsanız prim artar gerek yok

yeşil pasaportlu isen bağlı olduğun yerden çıkışına sakınca yoktur belgesi gerekli.

bordo pasaportta hicbir sorun yasayan duymadim. ozel bir belge almaniza da gerek yok. dogrudan giris cikis yapabiliyorsunuz. sikinti yesil ve gri pasaportlarda sanirim.

Havalimanında pasaport kontrol noktasına gitmen gerekiyormuş.

Bordo pasaportlarda ilave bir şey istenmiyor. Sıkıntı yeşil pasaportlarda.

Güncel: hiçbir şey sormadıkar direkt geçtim

telefonculardan alabilirsin o şekilde internetten zor.
telefon aksesuarı vs gibi şeyleri satış göstererek taksit yapan yerler var.

kredi kartından çektirip aydan aya asgarisini veya daha fazlasını yatırarak halledebilirsiniz.

Tanıdık ise alacağın kişi gg üzerinden ps4 satar gibi ilan koysun sende ps4 alıyor gibi al.

Mağazafan minikredi yapıyorlar. İnternette de vardır belki.

Kartı post makinasına takıp ödemeyi yaptıktan bikaç dakika sonra şu kadar faize şu kadar taksit yaparız bık bık bık mesajları geliyor. Yani bişey değişmedi aslında. Peşin fiyatına taksit olayı kalktı. Bir de ticari kredi kartlarında taksit devam ediyor zaten.

Yaz biletlerine subattan itibaren hep baktım, ama Almancılar cok onceden ne zaman tatile cıkacaklarını bildiklerinden, sagolsunlar biletlerini 1 yıl önce alıyorlar.

Su an, o sezon icin ucuza bilet bulamazsın, yapman gereken, gidecegin vakitte hangi eyalette resmi tatil degilse oraya ucman... Mesela yazın Hessen'de tatil olmadıgı icin Frankfurt'a ucuz bilet aldım. Oradan kendi sehrime ucuz otobüsle gecis yaptım.

Antalya'dan kalkan 'corendorairlines' var, simdiye kadar bulup bulabildigim en ucuz biletleri oradan aldım yine baska bir sehire.

nereye, tam olarak ne zaman? almanya koskoca ülke. gidiş dönüş mü, tek yön mü? temmuz ayında frankfurta 47 dolara bilet var.

SunExpress fiyatları pek değişmiyor. Bir de Aerobilet aracılığıyla 50-100 lira daha ucuz oluyor.

nereye gideceğin önemli.

ilk olarak ucuş günlerin esnek olmalı. haftabaşı ve sonu uygun saatlerdeki biletler pahalıdır. salı ve perşembe günleri. kalkış saati sıkıntılı (gece 5 mesela) biletler ucuz olur.

almanya içinde tren ve flix bus oldukça uygun. gitmek istediğin şehire ucuz uçuş yoksa 2-3 saatlik başka bir yere gidip oradan tren ya da otobüsle devam edebilirsin. yalnız dikkat et bazen tren de pahalı olabilir (20-30 euro)

lpg'siz var iş yerinden bi arkadaşta yaklaşık 8-9lt yaktığını söylüyordu. lpg %20 civarı daha fazla yakar. doğrudur yani.

lpg'de ortalama 10-11 litre gaz yakar.. Lpg litresi 2.5 lira civarı...Yani km'de 0,25-0,30 kuruş...

Zaten dizellerde 25-30 kuruş yakıyor.

ısınmasını bekliyor. ben de öyle yapıyor.

saçma değil mi peki? ikisiyle de mis gibi görmek varken 0,50 için mi kıracaksın birini?

zamanla alisir misin bilmem ama basin agrir, miden bulanir, gorme kalitesi duser. zira lens ve gozluk farkli beyinde farkli algilara yol aciyor.

@devilred 0,50 lens yok dedi optikçi. :/

nasıl yok yahu? kandırmış optikçi resmen :)

@devilred bana da o tarz bişeyler söylemişti derecen küçük lens olmaz gibisinden.

benim bir gozum 0.25 digeri 1.50, doktor birine verdi sadece, 0.25 icin lens yokmuş. Bir problem yasamiyorum simdilik. Yine de siz bir doktora görünün.

gözlüksüz lenssiz nasılsa öyle işte, daha kötü gören gözün daha iyi görüyor olacak, daha kötü gören tam net görecek... aralarında yine 0,50 fark olacak...

ya da tek gözü sağlam tek gözü sadece 0,50 bozuk biri gibi olacaksın...
iki gözü de tam 0 numara neredeyse kimse yok zaten, neredeyse herkesin gözünde bozukluk oluyor 0,25-0,50 de olsa... bu numaralarda gözlük ya da lens vermiyor bile doktorlar istenmedikçe genelde...
kısacası bir sorun yaşama ihtimalin çok düşük, direkt masrafın da yarıya düşecek işte... mis gibi olay. tek göze lens yeterli.

lensmarkete baktım da 0.5 varmış
ağrı yapar bence...

Var diyoruz, hala daha "ama bana öyle söylediler". Ne istiyorsan yap, keyfin bilir. Ha ama keyfinin bileceği konularda soru sormazsan iyi olur tabii.

ismek ya da belediyenin kurslarına bak. bildiğim kadarıyla ismek ücretsiz belediyelinki de çok ucuz oluyordu.

dizilab'deki kalite güzeldi ama torrentten indiriyorum bölüm bölüm, daha iyi oluyor. torrent istemezsen dizilab.

kota sıkıntısı yoksa public torrent sitelerinde complete season olarak koymuşlar bi bak derim.

bide sitelerde bölüm sıralaması doğru değil, torrent +1

Şu an asıl saat dilimimize döndük gmt+2 yani. Tasarruf meselesi yazın ileri alırken, sabahın köründe kalk ışıktan daha çok yararlan diye.

fakat bunu sadece biz yapmıyoruz. yurt dışında da böyle bu.

Şöyle düşün: yazıngünde 15 saat güneş 9 saat gece olsun. Yazın güneş erken doğar geç batar. Güneşin sabah 5 gibi doğup akşam 8 gibi battığını düşün. Ne oldu sabah 6 da uyanan biri için 1 saatlik güneş kaybı oldu. 5 de doğan ve bir saattir günü aydınlatan güneşi kullanamadı. Bu güneşi de güne katmak için saatleri yazın ileri alıyorlar. Saat beşte saati 6 ya alıp o bir saatlik güneşi gece 9 batırarak güne dahil ediyorlar.

Peki kışın. Kışın güneş normalde geç doğar erken batar. Tam tersi olduğunu düşünelim 7 gibi doğup akşam 5 gibi battığını düşün. 6 da kalkan adam bu sefer bir saat geceyi yaşayıp günün doğduğuna vücudunu alıştıramayacak falan. Saatleri kışın bir saat geri alıp güneşi 6 da doğdurup, 4 de batırıyorlar. E akşam bir ton elektrik diyeceksin ama sabah karanlıkta işe gitmek mi daha verimli olur yoksa akşam aydınlıkta işten çıkmak mı? Ya da ne bileyim akşam zaten karanlık olur. Sabah dediğin güneşle başlamalı, psikolojik etkileri olan şeyler bunlar.güneşi akşam çıkış saatinden alıp,günün en verimli saatlerine öğleden öncesine alınıyor olması önemli bir şey.

dogru dusunuyorsun. bi mantıgı yok. alisilagelmis uygulanıyor.

@orhantv, insanlar altida kalkar varsayimi ile mi yapiliyor yani bu olay? Kim altida kalkiyor allah askina?
Cok mantiksiz bence.

valla benim için gayet mantıklı. sabahın 6 buçuğunda karanlıkta işe giderken bu sabah aydınlıkta çıktım evden.

@skxyss saat altı diye bakma güneşi güne daha fazla dahil etmek olarak bak.