[]

balparmak nasıl...

...bir bal?




 
ben çok seviyorum, bence güzel.


  • Avery  (22.04.21 19:06:57) 
Piyasada alabileceğiniz en kaliteli ballardan biri.


  • msb  (22.04.21 19:12:47) 
bence en güzel bal, balparmak. ama yüksek yayla olanı. bu diğerlerine kıyasla daha aromatik ve daha az tatlı gibi geliyor bana.


  • halanne  (22.04.21 19:41:45) 
[]

blockchain işi?

şimdi malum bir firmanın paraları alıp kaçtığı söyleniyor, sözlük falan çalkalanıyor iki gündür.

bir sorum olacak. daha önce sorduğumuz zaman "üff cahil sen ne anlarsın." diyen insanlar vardı, şu anda olmaz herhalde. hani bu blockchain çok çok çok, biz cahillerin anlamayacağı kadar güvenli bir sistemdi? hani decentralized bir sistemdi de, bilgiler tüm bilgisayarlardaydı o nedenle coin'lere hiçbir şey olmazdı?

e o zaman nasıl bu adam 2 milyar dolarlık coin yürüttü? yürütmediyse bile böyle bir ihtimal var ki yanıyor her yer?

bu cahil cühela kardeşinize biri anlatabilir mi?

 
merkeziyeti olmayan borsalar var ama bu öyle değil o yüzden coinler gidebilir.

kriptokilavuz.com

sanırım bunların en önemlisi waves borsası sanırım.
  • liberal  (22.04.21 16:50:09) 
Şimdi sende bitcoin var diyelim, cüzdanında duruyor. Ben bitcoin alıp satacağım, bunu USDT'ye veya başka birimlere çevirip işlem yapacağım dersen bu bitcoinleri önce ilgili borsaya aktarman gerekiyor. Sen aktarımı yapınca, borsa diyor ki "avianthem şu kadar bitcoin aktardın, artık istediğini yapabilirsin". Artık bitcoin senin kontrolünde değil, borsanın ana cüzdanına gitti. Sen bitcoini geri çekene kadar adamlar hacklenirse senin bitcoinler de gitmiş oluyor.


  • hayirsiz  (22.04.21 16:53:43 ~ 16:54:51) 
O cahil diyenler de genelde konuyu anlamamis kisiler.

Sen paralari bankaya veriyorsun banka da hortumlayip kaciyor.
Konu bundan ibaret, bizde de hortumlayan cok oldu devlet 100bine kadar geri oduyor gerisine karismiyor o yuzden.

Bazi hacklenen borsalar da zararini oduyor guvenini kaybetmemek icin.
Zaten borsa sahibinin kacmasi asiri sacma bir olay, adama para akiyor her yerden.

Bu batirdigi icin kacmis.
  • divit  (22.04.21 17:32:53) 
Ee blokchain hala da çok güvenli zaten. Kripto paralar ile ilgili herhangi bir problem yok zaten adam kendi kurduğu borsaya yatırılan paraların üstüne çöktü.

Üstteki arkadaşın dediği gibi altın döviz vs yatırdığın bankanın kaçması gibi. Sorun altın dövizde değil sahtekar bankada
  • avatar is back  (22.04.21 17:43:32) 
Bu olayin blockchain guvenligi ile ilgisi yok zira merkezi bir yapinin dukkani kapatmasi soz konusu. Hicbir zaman hic kimse borsalarin tamamen guvenli oldugunu soylemedi. Aksine akli basinda is bilen herkes borsalarda para tutmayin, cuzdana cekin, hatta soguk cuzdan kullanin der, zira yabanci diyarlarda borsa kapanmalari cok olmustur. Bu olay ulkemizde ilk kez yasandigi icin millet tecrubesizlikten sok oluyor. Banka analojisi +1.


  • gibicibicis  (22.04.21 18:21:49) 
işte böyle "üff sen uğraşma be slk sen ne anlarsın." diye dolaşanlardan ziyade doğru düzgün anlatan olsaydı keşke öncesinde de.

teşekkürler zamanını ayırıp da yazanlar için. (:
  • avianthem  (22.04.21 18:33:00) 
aga şöyle düşün, roket borsa diye bi site açtım mesela, insanlara diyorum ki bir doge bir lira, insanlar da bana parayı akıtıyor doge almak için. doge alıp onların hesabına aktarmışım gibi gösteriyorum ama aslında aktarmıyorum, tüm para bende birikiyor. bir t anında da ortalık karıştı deyip paraları alıp kaçıyorum. yani insanların % kaçı gerçekten param hesaba geçerken kaç tane peer'dan onay geldi diye kontrol ediyor ki. hiç almamış bile olabilir adam.


  • roket adam  (22.04.21 20:12:53) 
soruya cevap değil ama waves borsası cidden içlerinde en iyisi buna rağmen o da tam merkezi mi diye sorgulamak gerek.


  • rakicandir  (22.04.21 21:41:33) 
Bu arada merkeziyetsiz oldugu icin cokmesi gayet basit.
Fiyati dusunce madenciler kazmayi birakiyor, madenci kalmayinca fiyati daha da dusuyor. Boyle boyle 20binden 3bin dolara dustu.

Pandemi cikmasa toparlamazdi muhtemelen.
  • divit  (23.04.21 21:41:34) 
[]

klima alırken nelere dikkat edilmeli?

hayatımda hiç klima almadım. şimdilerde yaz için bir klima almak istiyorum hazır fiyatlar da ucuzken. nelere dikkat edeyim?

mesela alt seviye markanın 12000btu’luk kliması mı, üst seviye bir markanın 9000’lik btu’su mu? çok fark eder mi marka?

hem btu ne demek?

kısacası ortalama bir ev salonuna f/p oranı iyi nasıl bir klima almalı? tavsiyesi olan var mı?

teşekkürler.

 
Üst seviye markanın düşük btu su verim açısından daha iyi

Fakat bu iyi markalar ilk alırken diğerlerine göre biraz pahalı, insanların aklını da bu çeliyor fakat verimini ve elektrik sarfiyatını hesaplayınca uzun vadede daha avantajlı

Diğer türlü elektrik zaten türkiyede pahalı baştan ucuz klima almak uzun vadede daha masraflı
  • freebird5406_2  (22.02.21 21:50:45) 
Mitsubishi Electric alın. biliyorum pahalı ama uzun dönemde hem elektrik kullanımı hem bakım masrafları ile aynı fiyata gelecek.

BTU konusunu internet araştırmanız lazım, tüm evi soğutmak isteyip 100 metre karelik ev için 12.000 btu yetmeyecektir.
  • ludwig boltzmann  (22.02.21 23:07:44) 
BTU enerji birimi. Arabalarda nasıl hp(beygir gücü) kullanılıyorsa, klima hesabında btu kullanılıyor.

Detaylı hesaplamaları var. Oda kaç metrekare, yüksekliği, hangi yönlere bakıyor, üstünde çatı var mı, güneşlenme durumu nasıl, pencere sayısı boyutları, balkon var mı gibi bir sürü ısı kaybına etken var.

Size birkaç öneride bulunayım. 9000btu ancak küçük bir odayı soğutmak için yeterli olur. Isıtma performansları daha düşüktür genelde. Normal bir salona min 12000btu takılır. Genelde 18000btu tercih edilir. Ama yukarıda bahsettiğim detaylara göre hesap etmeniz gerekir.

Marka olarak japon klimalarını (mitsubishi, fujitsu, sharp, fuji) öneririm. Yıllarca sattık, insanlar çok memnundu. Bir arkadaşımın dükkanında samsungun yeni bir kliması var. Koca dükkanı soğutuyor ve f/p açısından çok başarılı. Tüketimi de oldukça az.
  • the coon  (23.02.21 00:07:03) 
[]

hiçbir başarı elde edemeyeceğini bile bile parti kuranlar

neden kuruyor?

sarıgül mesela. neden?


 
bu sorunun cevabını bilmiyorum. geçen gün türkiye ile alakasız bir ülkeden bana yüklü miktarda bağış geldi. bu bağış ile birlikte git parti kur dediler bana. partiyi kuracağım. parayı hangi kanallarda propaganda yaparak nasıl kullanacağıma kadar şartname var. yakında beni de ekranlarda göreceksiniz.


  • iddaaci  (21.01.21 18:06:39) 
seçim için yardım topluyorlar. belki o paranın peşindedirler.


  • sttc  (21.01.21 18:08:06) 
seçmeniniz, destekleyenleriniz olması kadar, var olan seçmeni bölmek de para getiren bir girişimdir. bkz. potansiyel bölücülük


  • ankarakecisi  (21.01.21 18:15:12) 
Geçen bir video izledim partileri anlatan. Galiba buydu. youtu.be


  • pass  (21.01.21 18:31:22) 
Kimsenin bu ise basarisiz olacagini bilerek girisecegini sanmiyorum. 95%inde bir umut, ya tutarsa dusuncesi vardir en azindan. Adam kendini kiyasliyor iste: birinin diplomasi bile yok diyor, faiz haramdir disinda ekonominin e'sini bilmiyor diyor, dis politikadan anladigi Israil, Filistin sadece diyor, otekinin liderlik vasfi yok miymiy diyor, benim bunlardan neyim eksik? Eksigim yok fazlam var, bunlar yapabiliyorsa ben hayli hayli yaparim bu isi. Bir de bu tarz guclu adamlarin cevresi yalaka, yardimci, hizmetli bir suru gereksiz alt kademe insanla cevrili. Onlarin gazina da geliyor. Atiyorum carsiya, esnafi gezerken kurtar bizi baskan, kurtar bizi vekilim falan gibi sozler duyuyorlar, saygi, hurmet goruyorlar gaza geliyorlar iste.


  • neverletyougodown  (21.01.21 18:46:13 ~ 18:50:56) 
@iddiaaci arkadas biliyon birseyler sen :)


  • m orak  (21.01.21 19:15:27) 
mesela atıyorum %48'e %49gibi bir oran çıktı diyelim. yani %3 var dışarda.

bu %3 kimin safına katılırsa o iktidar olacak.

o %3 için bakanlık bile verirler o kişiye atıyorum, babacan, davutoğlu, sarıgül vb.
  • duyurukullanıcısı  (21.01.21 19:23:43) 
Sarıgül milyarder bi adam. Parası var, lobisi var, şimdi sıra geldi Türkiyeyi tekrar eski kaos günlerine götürmede kendi rolünü üstlenmeyi.. Amerikanın izni olmadan kimse parti kuramaz bu ülkede.


  • plastic_angel  (21.01.21 20:36:18) 
Bkz Demokrat Parti başkanı Süleyman Soylu
Bkz Halkın Sesi Partisi başkanı Numan Kurtulmuş

  • Mistyimage  (22.01.21 04:24:32) 
Akp Saadetten ayrılıp kuruldu

DSP CHP'den ayrılıp kuruldu

ANAP MSP'den ayrılıp kuruldu (yanlışım yoksa)

Yakın zamana gelirsek İyi Parti MHP'den ayrılıp kuruldu.

Yani İnce'nin kuracağı partinin ciddi bir oy alıp almayacağını kimse bilemez, hadi Sarıgül'ün biraz yüzü eskidi, ama İnce'den umudum var.

İnce'nin genel başkanlık seçiminde kurduğu şu cümleler beni çok etkilemişti, birebir olmasa da aklımda kalanlar;

"arkadaşlar genel başkanın nasıl seçileceği tüzükte var, ama nasıl gideceği yok. Hepimiz insanız, ben de yarın koltuğa yapışıp gitmek istemeyebilirim, gelin tüzüğe bir kural koyalım, üst üste iki seçim kazanamayan genel başkan değişmek zorunda olsun"
  • John Bloor  (22.01.21 11:21:10) 
[]

ankara antlaşması son durum (ingiltere)

malum ingiltere yanıyor, covid + ekonomik buhran. var mı başvuran, haber bekleyen, “la nolacak bu iş böyle?” diyen?

kabul edilme oranlarının da az olduğu söyleniyor bir yandan. ne olacak bu durum sizce?


 
Genel olarak dünyada güvenlik adı altında alınacak bazı kararlarla covid-19 öncesi normale dönüşü imkansız hale getirmek isteyeceklerdir.


  • Erva  (22.12.20 00:43:28) 
Benim arkadaşım var yeni başvurdu, bekliyor uzun sürüyor demişlerdi.

Kabul edilme orani az evet.
Ne olacak derken? Kimse bilmiyor, aşıya göre bakacağız. Çok komplo teorilerine kulak asma. Şu anda milylarlarca dolarlık firmalar eskisi gibi olmayi bekliyor.
  • logisticsmanager  (22.12.20 13:58:11) 
@logisticsmanager benim de arkadaşım var başvurdu ama şimdi iş yapamayacağını düşünüyor. çıksa bile gitmeyeyim kafasında ki burada kalırsa maddi açıdan zor bir durumu yok, hatta iyi bile denebilir.

kabul edilme oranları düştü deniyor ama tam bir bilgi yok herhalde.
  • avianthem  (22.12.20 20:01:40) 
[]

g.o.r.a.’daki “evet, tarafından.” esprisi

bu esprinin ne olduğunu yıllar geçti anlamadım. g.o.r.a.‘daki “uzaylılar tarafından kaçırıldım. evet, tarafından.” esprisi ne anlama geliyor? çok geyiği yapıldı, çok söylendi ama anlamadım. anlamadığım için hiç komik de gelmiyor ama millet bitiyor bu espriye.

ne bu?


 
İçinde 'amerikan başkanı', 'uzaylilar', 'kacirilmak' geçen cümlenin en olağan kısmına vurgu yapması komik geliyor. Ben ona gülüyorum.


  • epistemic_regress  (18.12.20 20:28:41) 
belki tamamen yanlış yorumluyorumdur ama "zira nedir?" gibi kültürel yanı olan bir espri olduğunu düşünüyorum. epistemic_regress de kısmen değinmiş zaten buna.

arif uzaylılar tarafından kaçırıldığını söyleyip amerikan başkanı dahil herkesin devreye sokulmasını istiyor ama arkadaşı muhtemelen "tarafından" kelimesine takılıyor. muhtemelen onun gözünde fazla resmi veya haber dilinde kullanılan bir kelime. arkadaşını uzaylı kaçırmışken takıldığı şey o kelime oluyor, sorabileceği onca şey varken "tarafından mı?" diye soruyor.

öyle zaten kahkaha atılacak bir espri değil bence ama çok absürt ve farklı olduğu için güldürüyor.
  • der meister  (18.12.20 20:31:16) 
türk halkının bir kısmında, sorulan bir soruya yarısından kesilerek tekrar sorulması saçmalığı üzerinden espri yapıyor.
uzaylılar tarafından kaçırıldım?
..... orda sahneyi göstermiyor ama karşıdaki kişi muhtemelen tarafından mı? diye soruyor ve
evet tarafından diyor.
  • nahtoderfahrung  (18.12.20 20:35:12) 
-uzaylilar tarafindan kacirildim!
-nee uzaylilar tarafindan mi?
-evet uzaylilar (demek yerine) evet tarafindan diye cevap veriyor.

Epistemic+1
  • brkylmz  (18.12.20 21:11:45) 
Telefonun diğer ucunda "sora ara sora ara" diyen, göbeğini kaşıyan, umursamaz bir Muhittin var onu atlıyosunuz. Adam "nee, uzaylılar tarafından mı kaçırdın?" demiyor. Epistemic ve Der Meister'ın dediği gibi cümlede o kadar olağan dışı şey varken "tarafından" kelimesine takılıyor.

@hlot Epistemic'in yazdığı şeyden nasıl oldu da uzaylıların kaçırmasının normal olduğu anlamını çıkarabildin acaba? Tebrik ediyorum.
  • new day new life  (18.12.20 21:18:35) 
Ben anladığım halde gülmüyorum, öyle komik


  • neysene  (18.12.20 23:42:01) 
Uzaylılara kişi, kurum muamelesi yapması komik olan şey o “tarafından” vurgusunda. Yani denir ya, cumhurbaşkanı tarafından onaylandı, dışişleri bakanlığı tarafından resmi bir açıklama gelmedi henüz. Gibi gibi. Komikliği absürtlüğünden.


  • juninho77  (19.12.20 00:56:59) 
juninho77 +1
bence de olay bu. uzaylılar kaçırdı demiyor, uzaylılar tarafından kaçırıldım diyerek kaçıran tarafa somut bir varlık, hatta bir statü, hatta ve hatta bir resmiyet katıyor. bunu da vurgulamak için muhittinin takıldığı noktayı bu detaya bağlıyor.

  • Jux  (19.12.20 02:06:49) 
[]

çift maske takmak

mantıklı mı?




 
surekli olmasa da, eger cok kalabalik bir yere gidiyorsan ve masken de ince gibiyse iki tane ustuste takabilirsin,

ama acik havada cok kalabalik bir ortamda degilsen gereksiz gibi
  • exlibris  (14.11.20 00:26:10) 
ben cevabın "evet" olduğunu düşündüğüm için 1 aydan fazladır çift maske kullanıyorum.


  • MandMs  (14.11.20 00:27:16) 
kendinizi korumak istiyorsaniz ffp2 / ffp3 / n95 maske alip dikkatle kullanmalisiniz (icini temiz olmayan hic bir yere degdirmeyerek)


  • robokot  (14.11.20 00:29:23 ~ 05:29:33) 
yukarida ici temiz olmayan bir yere degmeyecek derken, buna (bir kere disarida vakit gecirdikten sonra) ceneniz, bogaziniz, kolunuz vs. dahil. Maskenin yuzunuze bakan tarafi acik oldugu zaman kontamine olur, ondan sonra agziniza taktiginizda hastalik kapasiniz yoksa bile agziniza burnunuza soktugunuz icin hasta olursunuz.


  • robokot  (14.11.20 05:30:59 ~ 05:34:13) 
Maske çok nemleniyor ben çift maske hiç takamadım.


  • Hallegadola  (14.11.20 09:57:26) 
Abim tek maskeyle coronaya yakalandı. Dün konuştuğumda çift maske tak dedi. Alabiliyorsanız n95 maske daha iyi tabi


  • Hazelelif18  (14.11.20 10:06:13) 
ben çift takıyorum 2 aydır kapalı ortamlarda


  • ruh i tibbiye  (14.11.20 13:33:04) 
[]

hangi bira

neden?

(:


 
Kendi yaptığım bira, ev birası :)
Çünkü hem güzel hem hesaplı <3

  • pati  (12.11.20 12:35:33) 
weihenstephaner çünkü buğday birası.


  • Bruce  (12.11.20 12:37:46) 
Bud (Efes'in yaptığı). İçimi kolay.

Weihenstephan. Tadı güzel.
  • himmet dayi  (12.11.20 12:38:10) 
Marmaragold
Ucuz

  • paramolacak  (12.11.20 12:54:53) 
tuborg filtresiz
weihenstephaner
bud

sıralamam bu şekilde. çünkü tadları hoşuma gidiyor. ama hiç hesaplı değiller
  • kablelvuku  (12.11.20 12:58:04) 
grolsch

tadını seviyorum.
  • neskafefincanindaturkkahvesi  (12.11.20 13:04:39) 
guinness
en lezzetli o

  • passion rules the game  (12.11.20 13:19:12) 
Foster's
★★★★

  • zagrebingözleri  (12.11.20 13:20:53) 
heineken içtiğimde başım ağrımıyor. ale biralar daha rahat içiliyor.
bomonti filtresiz zorda kalırsam.

  • mikahakkinen  (12.11.20 13:47:41) 
marmara her türlü güzel bira. skol'de alınabilir. pet şişe falan ama tadı keskin bud gibi.


  • total paranoia  (12.11.20 15:18:20) 
Carlsberg. Çok güzel uyutuyor, kolay bulunuyor, diğer yabancı biralar kadar pahalı değil, Liverpool eski sponsoru.


  • owaki  (12.11.20 15:40:46) 
efes malt içiyorum bu sıralar.

ek olarak efes winter blue diyebilirim.
  • tantunisultansuleyman  (12.11.20 15:47:35) 
ben almanya'da heineken, türkiye'de bomonti filtresiz içiyorum.
bomonti'nin tadı çok hoşuma gidiyor.

  • japon askeri  (12.11.20 15:48:26) 
Heineken
Corona
Miller

Yerli biralardan

Efes Malt
Tuborg
  • kimlanbu  (12.11.20 16:56:08) 
Siradan yerli:
Tuborg gold, cunku Efes'i boykot ediyorum halen.

Ciks yerli:
Tuborg Frederik Indian Pale Ale, cunku guzel ve ucuz.

Siradan yabanci:
Carlberg, cunku ucuz

Ciks yabanci:
Weihenstephaner, cunku bugday

Ultra ciks yabanci, iki gozumun cicegi:
Triper karmeliot, cunku bence dunyanin en guzel birasi
  • taurina  (13.11.20 04:02:24) 
[]

kemal sunal’ın başrol oynadığı 80’ler filmleri

ustanın dürtüsü dünya, öğretmen, kiracı gibi filmlerden bahsediyorum.

bu filmlerin bir listesini yapsak, bilinmeyen ya da az bilinen filmler varsa gün yüzüne çıkarsak nasıl olur?


 
gülen adam.
abuk sabuk 1 film.

  • sutlu nescafe  (12.11.20 12:34:53) 
  • westblack  (12.11.20 12:40:53) 
@sutlu nescafe

abuk sabuk 1 film'i ilk kez gördüm. hemen izliyorum, teşekkürler.
  • avianthem  (12.11.20 15:05:59) 
  • co2s2  (12.11.20 15:48:54) 
Yoksul, izlemediysen mutlaka izle.

Edit: Davacı, mutlaka izle, bana göre başyapıttır.
  • John Bloor  (13.11.20 11:58:17 ~ 11:59:31) 
[]

bu oled fetişi neden?

daha önce nokia n9, samsung galaxy s7 edge, sonrasında da iphone x kullanırken oled ekrandan nefret etmiştim. karanlık ekranda saçma sapan çizgiler, gölgeler, kutu kutu şekiller, titremeler, yanmalar vs. bana kalırsa illa ki bir defo var bu ekranlarda.

eğer son bir iki yılda değişmediyse evet, bu ekranlar bildiğiniz defolu. renkleri birazcık daha iyi göreceğim, siyahı accık daha koyu göreceğim, pil tüketimi acıcık daha az olacak diye neden defolu, titrek, kafasına göre şekiller oluşturan bir ekrana sahip bir telefon alayım ki? gerçekten anlamadığım için soruyorum, bu oled aşkı neden?

şu anda iphone 6 kullanıyorum, canavar gibi ekranı var. olmaz ya, param olsa gider iphone 11 alırım 12 yerine sırf bu oled muhabbeti yüzünden. ama millet tutturmuş bir oled de oled.

neden?

 
Olay response time. Yani film izlerken de oyun oynarken de çok daha az "blurry" bir görüntü oluyor. Uzun süredir LCD kullanıyorsanız belki unutmuşsunuzdur ama eski CRT ekranlar bile daha iyiydi bu açıdan. Bahsettiğiniz "titrek" görüntü de bundan kaynaklanıyor olabilir, titrek değil aslında işte çok net olduğu için öyle o. Ben seviyorum OLED'i, keşke ucuzlayıp daha çok yaygınlaşsa.


  • plutongezegendegilmi  (14.10.20 13:17:04) 
bu arada televizyonlara falan bir lafım yok, o başka bir konu. benim derdim telefondaki oled ekranlarla.

o blurry görüntü çok eski lcd'lerde kaldı bana kalırsa. ipad pro'nun ekranı da lcd, müthiş görüntü verebiliyor mesela. üzerine bir de 120hz. ya da benzer şekilde oyuncu monitörleri de tepkime süreleriyle olsun, yüksek hz oranlarıyla olsun canavar gibiler.
  • avianthem  (14.10.20 13:24:27 ~ 13:29:05) 
Daha az pil harciyor


  • summatinyourteeth  (14.10.20 13:30:20) 
Tecrübelerim:
Xiaomi mi 6, lcd ekran : iyi ama parlaklığı kısınca olayı bitiyor.
Lenovo moto z : amoled, ekran bayağı kötü. Bol gölgeli.
Samsung Galaxy S3 mini, amoled, kullandığım en iyi ekran idi. Gölge falan yok, cam gibi.
  • prizmatik  (14.10.20 13:40:41) 
lcd gelişti diyorsun da, oled de gelişti; titremeler saçma sapan çizgiler kaliteli ekranlarda yok. orta seviye bir xiaomi kullanıyorum oled'li, power user'ım ve bir sorun yaşamıyorum. yanma muhabbeti ise abartılı durumlar haricinde telefonlar için artık bir sorun değil. telefonlarda yanmaya sebep olacak, hareketsiz bir görüntü yok ki, dürekli dinamik olarak değişiyor ekrandaki imgeler. 2-3 sene önceki oled'lerde yaşanan problemler devam etmiyor şu anda.

iphone'u bilmem ama android'deki oled ekranın pile katkısı azıcıktan daha fazla. hele ki karanlık modda kullanınca ben %20'ye yakın pil tasarrufu tecrübe ettim.

bunları geçtim, ben siyahları tam siyah görücem, telefonda hdr içerik yüksek kaliteli video tüketiyorum diyen insan için oled vazgeçilmez. yukarıdakilerin hiçbiri olmasa bile sırf keyif yüzünden alınabilir. mesela ben fotoğraflarım neredeyse çoğunu telefonda düzenliyorum, benim için oled'in renk doğruluğu ve kontrast oranı önemli.

tüm bunları geçsek bile, teknoloji böyle bir şey; oled lcd'den daha iyiyken yakında her ekran oled olacak. bunun önünde durmak ya da "fetiş" diye nitelendirmek teknolojinin doğasına aykırı. oled'in maliyeti azalsın, 2 sene sonra piyasada lcd telefon kalmayacak mesela, o zaman da lcd mi arayacaksın? ortada bir fetiş yok, teknolojik ilerleme var. sırf oled için 5 bin tl fazla vermem diyorsan anlarım ama bunun sebebini oled fetişinde değil apple'ın artık kıçı kırık xioami'lerde bile bulunan bir özelliği segmentasyon için kullanmasında aramak lazım.
  • Jux  (14.10.20 13:41:04 ~ 13:42:12) 
İlk çıktığından beri X kullanıyorum, siyahların gerçekten siyaha yakın olması çok hoşuma gidiyor. Kutu kutu şekiller, çizgiler, gölgeler, titremeler hiç birini kesinlikle yaşamadım. Bir de mesela XS-XR, 11-11Pro kasalarını yan yana koyarsan, LCD kullananların daha ağır olduğunu ve çerçevenin daha geniş olduğunu görüyorsun.


  • roket adam  (14.10.20 13:55:37 ~ 14:00:25) 
apple yıllarca oled koymadı teelfonlara ve eleştirildi. halbuki sizin dediğiniz gibi (diğer kullanım alanları bir kenara) telefonda gereksizdi oled ekran. kimsenin telefonda film izlediğini falan da düşünmüyorum. telefondan film izleyen biri varsa zaten oled ve lcd nin arasındaki farkı sallamayan biridir veya çıtır çerez bir şey izliyordur ona da oled lazım değil. ayrıca çok pahalı. apple'ın ekranları zaten pahalıydı, şimdi oled'i değiştir hadi bakalım kim bilir ne kadar isteyecekler, muhtemelen android telefon parası isterler.

özetle oled daha iyi olabilir ama telefonda gereksiz +1
  • jamiro  (14.10.20 15:28:33) 
6 yıllık telefon, sanırım en sevdiğim özelliği samoled ekranı. Zaten tüm gün bilgisayar ekranına baktığım için gözler pert, telefonun siyah için pixelleri tamamen kapaması rahatlatıyor gözleri. Mesela benzer şekilde oled ekranlı tablette dizi film izlemek, kimi zaman 4k lcd monitörde izlemekten daha hoş oluyor özellikle karanlık sahneler bolsa.


  • reactionic  (14.10.20 18:05:08) 
[]

pendik'te dolu yağdı mı?

özellikle de velibaba mahallesi verisi lazım.

dolu yağdı mı ve yağdıysa araçlara zarar verecek kadar şiddetli miydi?

teşekkürler.

 
bilmiyorum ama kartalda düz yagmur yagdı sanırım olay avr yakasında patladı


  • ala09  (29.09.20 19:08:44) 
[]

burdur nasıl bir yer?

mersin'den taşınılacak. mersin aslında çok seviliyor ama suriyelilerden dolayı artık yaşanamayacak halde malum.

burdur'da ise bir iş fırsatı var.

gidilir mi?

 
Yav yok yapma sakın öyle bişey. Antalya olmuyor mu ? Burdurda sıkılırsın daralırsın isyan edersin isyan.

www.youtube.com
  • infernalcadre  (28.09.20 18:39:29) 
antalya çok büyük olduğundan o taraflar çok ilgimizi çekmiyor. daha makul bir şehir lazım.

teşekkürler cevap için. (:
  • avianthem  (28.09.20 19:17:35) 
eğer küçük yerleri seviyorsanız gidilir. maki bitki örtüsü var, yeşillik falan. halkı da çok yobaz değildir.

not: burdurluyum :)
  • nickini degistiren yazar  (28.09.20 20:57:58) 
araba varsa güzel yer. benim öğrenciliğim orada geçti. kışları sert ve soğuk olur. antalya ve mersine benzemez. bol bol burdur şiş yersin. tertemiz havası var. öğrenci şehridir, kışın merkezde cafeler caddeler gençlerle dolu olur. yazın şehir boş ve sakin olur.


  • walter white kilikli  (28.09.20 21:58:37) 
O zaman ısparta daha makul değil mi ? ya da denizli çok mu büyük olur ?


  • infernalcadre  (28.09.20 22:21:03) 
Burdur için hep güzel şeyler duydum, olur bence.


  • firez  (28.09.20 22:31:09) 
Bucak (Burdur ilçesi) Burdur'dan daha büyük :)
Oraya da bir bak.

  • etna  (29.09.20 00:18:26) 
@infernalcadre iş teklifi burdur'dan.


  • avianthem  (29.09.20 07:22:38) 
Bu şarkı ikna edici olabilir :)

www.youtube.com

Şaka bir yana ben iş için 1 aya yakın kalmıştım, küçük sessiz sakin bir yer, büyükşehir sevdalısı biri değilseniz rahat edersiniz diye düşünüyorum. Yerlisi olsam ben kalırım.
  • koskoca kirpi  (29.09.20 12:50:10) 
Antalyalım. Babam Burdurlu. Isparta'da yaşıyorum. Asssslaaa diyorum. Isparta, Burdur ve bu kalibredeki tüm şehirlerden uzak dur. Antalya'ya git. Antalya büyük şehir imkanları sunan ufacık bir şehir. Ufak şehir rahatlığıyla büyük şehir imkanları sunan, daha yaşanılası bir şehir yok.


  • joker hakki  (29.09.20 12:57:50) 
[]

kamuda eli yüzü düzgün bir maaş alan memur için...

...istifa edip avrupa'da niteliksiz işçi olarak çalışmak ne kadar mantıklı?




 
duyduğum en mantıksız şey.


  • matilda  (28.09.20 13:38:39) 
neden mantıksız olsun ki? danimarka'da mı yaşıyoruz?


  • nothing in my way  (28.09.20 13:47:25) 
muhtemelen mutsuzdur o memur, mantıklı bir hareket olur. sabah zorla kalkıp mutsuz eve döneceğine, mutlu olduğun yerde yarı maaş alman daha değerli kendin için. hayat bir kere.


  • marlonbranda  (28.09.20 13:47:56) 
Türkiye'de niteliksiz işçi olarak çalışmış ve bu yaşam tarzını benimseyebilecek ise (sadece iş ekseninde) mantıksız diyemeyiz.

"Gidebilmek" durumunun tamamen konu dışı olduğunu varsayıyorum.
  • himmet dayi  (28.09.20 14:06:50) 
%2 mantıklı. Garsonluk mal eşya taşımacılık öyle kolay işler değil. Farkında değildir arkadaş ama daha bunun emeklilik planlaması var sağlık sigortası ıvır zıvırı var.

Türkiyeden çok fazla göç oluyor ama dönen de çok oluyor. Göçüp mutlu olan arkadaşlarım iyi şartları oluşturup gidiyor. Yurtdışına gitmek 3-0 geri de başlamak demektir. Öncelikle en az 3 şartta burdan iyi koşulları oluşturup gitmek olmalıdır amaç
  • avatar is back  (28.09.20 14:07:21) 
Bu soruyu ancak sen yanıtlayabilirsin. Ben mesleğimi bırakıp beden işçiliği yapsaydım mutsuz olurdum çünkü yaptığım işi seviyorum ve aldığım para beni tatmin ediyor. Sen memnun değilsen niteliksiz bir işte çalışsan dahi mutlu olabilirsin. Bilemeyiz. Doğrusu veya yanlışı yok bunun. Tercih meselesi. Biraz bile şüphen varsa dene derim.


  • ruhen hastayim ben  (28.09.20 14:17:06) 
10+ yildir almanyadayim.

bu sekilde gelen arkadaslarin 90% i geri dönüyor.

sadece memur degil, az bucuk plaza, iyi is yeri, devlette is tecrübesi olan arkadaslar gelip vasifsiz isler yapip tutunamiyorlar. dedigim gibi böyle hayallerle gelen kisilerin 90% i geri dönüyor.

Yapilir edilir diyen vasifsiz is yapmamistir büyük ihtimalle hayatinda.

vasifsiz calismak kolay degil. ben ögrenciligimde cok calistim almanyada, dönercide, firinda, depoda, fabrikada filan. iyiyi görmedigimden pek sallamadim ama simdi yapamam diyorum. ayni psikoloji ile türkiyede iyi isler yapmis arkadaslarda aynisini diyip mutsuz olup dönüyor.
  • duygusuzromantik  (28.09.20 14:17:30 ~ 14:18:34) 
yurt dışında vasıfsız çalışacak birinin buraya kıyasla daha mutlu olacağını zannetmiyorum, hele ki memur ve düzgün maaşı varsa. özelde çalışsaydınız, maaşınız düşük olsaydı veya vasıfsız olsaydınız gidin diyebilirdim ama burası her türlü daha iyi. yurt dışında garsonluk yaparak mutlu olacağınızı zannetmiyorum, mutlu olsanız da 2 gün sürer.


  • rose parks  (28.09.20 14:45:15) 
Memur olsam gitmezdim. Memurluktan kastım masa başı memurluk


  • OrangeYellow  (28.09.20 14:51:20) 
bence gidilir, motivasyonla ilgili. mantıksız olduğunu sanmıyorum. türkiye'de en büyük problem ülkenin bir şey vaad etmiyor olması. geleceğe umutla bakabilen var mı çevrenizde? yarın bugünden daha iyi olacak, bugünleri atlatalım her şey düzelecek diye düşünen?

kazandığın paradan bağımsız bir umutsuzluk veriyor bu ülke özellikle belli bir düşüncedeki insanlara.o parayla güvenle, sağlıklı ve huzurlu bir çevrede yaşayamıyorsan neyleyeyim parayı diye düşünüyorum ben.
  • dahili meddah  (28.09.20 14:57:38) 
Hangi ülke olduğuna bağlı. İskandinavya'ya gidilir.


  • elitoangelito  (28.09.20 15:15:38) 
avrupa'da nereye gidecegine gore cok degisir. norvec de avrupa romanya da avrupa. daha once bu tarz bir iste calismamis el bebek gul bebek buyuduysen, cevap cok net: tutunamazsin, cok mutsuz olursun. bu sekilde olup work and travel yapamayan turkler var. ilk hafta ucaga binip geri eve donuyorlar.

biraz da kisiye bagli, daha once bu tarz islerde calismis bir memursa da neden olmasin.
  • ehti  (28.09.20 15:50:35) 
10 yıllık katibim.

2 yıldır yeşil pasaportu kovalıyordum, geçen hafta cebime koydum. bu süre zarfında ehliyetimi yükselttim, src lerimi aldım, önümüzdeki hafta bi kaç iş görüşmesi yapıp olumlu olursa (uluslararası tır şoförlüğü) çat basıcam istifayı. mümkün olursa yurt dışında bir takım referanslar edinip oraya çökmeyi planlıyorum. becerebilirsek :)
  • lostys  (28.09.20 16:38:51) 
Hic mantikli degil.

Avrupada is yapan birisi olarak yanit yazayim.italya limanda vasifsiz isciye 1800-2000 euro civarinda maaslar odeniyor.gencsen veya bunyen bu calisma modeline aliskinsa amenna ama 30 lu yaslarda agir iste calismamis,konforu yerinde olmus adamin bu tempoya ayak uydurabilme imkani yok.ki bizim iste gelen gemiyi karsila inen konteynerleri organize et,arac tamirlerine yardimci ol,yuk dengelemesi yap seklinde.bunu her gun yapiyorsun cogunlukla sigarayi tam icebilecek kadar bos vakitleri olmuyor.aksam is bitiminde paylasimli evlerine gidip yikanip bayiliyorlar.bu evler surekli sirkulasyon oldugu icin bakimsiz,insanca yasamaya uygun degil.

bu orta agirlikta bir is,daha kolayini soyleyeyim.lastik degistirmek.ne kadar zor olabilir ki.8-10 civata sokuyorsun,lastigi kenara cekip stepneyi takip olayi bitiriyorsun.hatta bu bijonlari sokmek icin sana kompresorlu tabancada veriliyor.bunu aksam serinliginde agacin altinda hobi olarak yaparsin.ama avusturya otobaninda viyadukte kar yagarken yapiyorsun bunu.sansina bijonlar kaynamis oluyor.elinde taslama aletiyle bijon kesiyorsun.içinden abidin bana üşümenin resmini çizebilirmisin duyguları geçiyor.

Herkeste bir kuzey avrupa rüyası var,uzaktan hoş görünüyor işte.güzel imkanla gidiyorsan başım üstüne ama ne iş olsa yaparımda bu iş depresyona çıkar.abartmadan söyeleyebilirim gelenlerin çoğu mutsuz,homesickler mi ararsın,arabeske bağlayanlar mı.bütün gün türk internet sitelerinde takılıyorlar,şekil 2a ben.gelmişsin işte zaten kurtulsam diyordun ne işin var türkiye deki siyasetle uğraşıyorsun hala,kapat o sayfayı ama olmuyor işte.sadece eksiduyuruda bile yurtdışına çıktıktan sonra duyuruda eskisine oranla daha fazla vakit geçiren bir sürü arkadas var.gelecem diyene gurbiler gibi köstek olmak yerine doğru yolu gösteriyor,yardımcı oluyorlar ,sor hepsine aynı şeyi söylerler vasıfsız gelme.
  • duptıs  (28.09.20 17:01:41) 
Kimse dememiş neden vasıfsız işçilik diye?

Vasıfsızlık süresi ne kadar devam edecek? Bunun planı belli mi? 1-2 yıl dayanıp, dil veya iş niteliği kazanabilecek misiniz? Ömür boyu vasıfsız işçi mi olacaksınız? Yani her şeyi geçtim tamamen vasıfsız olarak başlasanız aynı işte devam edip yine öğrenirsiniz bişeyler.

Ama yukarıda yazanlara katılıyorum, ben trdeki gibi oturayım be ileri ne geri ööyle takılayım. Dil öğrenmeye de gönlüm yok, kültüre se adapte olamam derseniz olmaz.
  • jimjim  (28.09.20 18:41:56) 
duygusuzromantik, dupts +1.

ben 23 yaşındayım, şuan aktif ılarak okulum devam ederken 4 aylığına ingiltereye geldim ( şuan londradayım ) tr’de el bebek gül bebek büyüyen, vakıfta okuyan, altında 400 bin tl’lik arabası olan biriydim, profili kafanda sen hesap et hayatımda zorluk görmedim desem yeridir.

burada vasıfsız iş yapıyorum ( 4 aylığına gelip tecrübe kazanma amacında olduğum için bunu bilerek geldim ) ilk hafta hiç yakıştıramadım kendime ve bol bol küfür ettim, ellerimi kir içinde görünce gözlerim bile doldu. ama şuan alıştım. iş vasıfsız evet ama ağır değil, çok rahatım çünkü akrabamın şirketindeyim. yaş olarak da en küçük ben olduğum için gocunmuyorum. diğer türlü kesinlikle ama kesinlikle çekemezdim, çalışma saatlerim çok rahat ve en az 1-1.5 saat molası oluyor işin.

Görece iyi şartları olmasına rağmen o işi yaparak hayatımı idame ettiremem, tek amacım bu sene mezun olup diplomayı aldıktan sonra burada kendi mesleğimi yapmak, ki yapabilirim. Diğer türlü yapmam, yapamam. Ama şöyle bir şey var, yaptığın işte gerçekten iyi olursan iyi paralar alıyorsun ve şansına bağlı rahat bi yer de bulabilirsin.

Bence önce mesleğine karar ver, ben ne yaparım ne yapmam de sonra yap. Yaşın varsa ki vardır 10x daha zor, uzaktan göründüğü gibi ne iş olsa yaparım sakın deme.
  • garavel  (28.09.20 19:08:53) 
Yurtdisi memur zihniyetli, Turkiye'de kendince "duzgun" maasi birakip yurtdisinda cikip vasifsiz isci olacak adam icin hic de uygun bir yer degil. Benim tecrubem boyle tipler ya 5 seneyi goremeden kesin donus yapiyor, ya da balatayi siyirip yokolup gidiyorlar. Kosullar agir, hayata karafatma kontenjanindan girip yukselmeye calismak herkesin altindan kalkabilecegi birsey degil.


  • cooperr  (28.09.20 19:11:58) 
Yurtdisinda hiç yaşam deneyimi olmayan insanlar genelde vasıfsız isçilerin bile 'kral gibi' yaşadığı bir izleniminde oluyor fakat iş öyle değil. Avrupa ülkelerinde de bir garson, temizlikçi ya da bulaşıkci olarak rahat bir yaşam suremezsiniz, para hesabı yaparsınız. Turkiye'deki vasıfsız isciye göre rahat yaşarsınız evet ama 'iyi ki avrupadayim, çok mutluyum' gibi bir şey olmaz. Üstelik ağır sartlarda çalışıyorlar gerçekten.


  • fraise  (28.09.20 19:43:16) 
Tr de turizmci ile uğraşıyordum mis gibi işim güzel kazancım vardı ama tr’de mutlu değildim. Kaçtım gittim çok şükür işçilik yapıyorum ama mutluyum. Tamamen size bağlı olay mutsuzsanız artık gidip şartları umursamadan adapte olabilirsiniz.


  • Boris  (28.09.20 21:35:02) 
[]

istanbul avrupa yakası kalp hastası kedi için veteriner

tüm tetkikleri yapabilecek ve tedaviye başlayabilecek tam teşekküllü veteriner var mı?

kedimiz yaklaşık 4 yaşında safkan ankara kedisi. sokak arası bir veterinere götürdük, birkaç test ve röntgenin ardından hipertrofik kardiyomiyopati'den (kalp büyümesi) şüphelendiğini, ancak yine de kesin bir şey söyleyemediğini belirtti. tam netleşmeden de tedaviye başlamanın daha tehlikeli olacağını söyledi.

sıkıntımız böyle. var mı tanıdık veteriner?

teşekkürler.

ek: röntgen görüntüleri eklendi.

 
benim köpek de kalp hastası. büyükçekmece'de empati akademi hayvan hastanesinde kalp uzmanı onur iskefli'ye götürüyorum. sadece perşembeleri 5'ten sonra geliyor.


  • pide  (23.09.20 12:03:57) 
Animalia en teşekküllülerden biri. Bir de Acarkent' te vardı Acarkent Veteriner Polikliniği Halil Mahzunlar
Acarkent' i özellikle tavsiye ederim.

  • kumandanim  (23.09.20 13:05:10) 
[]

milli eğitim personelinin yurt dışına çıkması yasak mı?

sb.




 
değil


  • hadsafhada  (21.09.20 18:55:37) 
Hayir, degil


  • balpolen  (21.09.20 19:29:03) 
[]

anadolu üniversitesi ikinci üniversite

bu sene buna kaydolacağım da bir sorum var.

sistem benim nereden mezunun olduğumu vs. otomatik olarak görebiliyor. diploma falan ibraz etmeme gerek var mı?

bir de sadece online kayıt mı olacak? yine belge vs. götürmeli yüz yüze kayıt muhabbeti var mı?

son olarak, sınavlar uzaktan mı olacak covid-19 nedeniyle?

teşekkürler.

 
istanbul üniversitesi auzef için söyleyeyim.. kayıt için evrak istenmiyor. sadece ücret yatırılıyor verilen süre içerisinde. aöf de muhtemelen öyledir. sınavlar eskiden yüz yüze idi ama online olacak büyük ihtimalle henüz açıklanmadı galiba.


  • jepa  (12.09.20 19:22:53) 
Hayir, evet, hayir, evet.


  • marcelorios  (12.09.20 19:49:36) 
AÖF adı üstünde mümkün olduğunca kimseyle muhattap olmadığın bir sistem. Kayıt için internet yeterli, sınavlar bi değişiklik olmazsa Online olur


  • infernalcadre  (12.09.20 20:00:32) 
Aöf en son öğrencilik için gişelere sözleşme gibi bir zımbırtıyı imzalayıp getirme şartı koşuyordu, fotoğraf falan çekiyordu(1sene önce kaydolmuştum). Ama korona var diye istemez belki.

İü auzef hiçbir şey istemiyor. Parayı da sanal pos ile ödeyebiliyorsunuz
  • Unde bach canim  (12.09.20 20:13:53) 
[]

çocuklu memur için osmaniye...

...de hangi mahallede ev tutulmalı?

fakıuşağı tarafı ideal midir?


 
park 328 avm taraflarında siteler var diye hatırlıyorum. fakıuşağı üniv. öğrebcilerinin oldupu yerler


  • gizemli dede  (15.08.20 11:50:54) 
[]

iş bankası hisseleri...

...ne oldu?




 
Ayasofya yeterli patlamayı yapamadı. Bir de bu olırsa iyice tepki çeker diye bekliyor.


  • neymis  (07.08.20 00:39:47) 
valla ekimden sonraya kaldı gibi. meclis açıldıktan sonra mecliste görüşüleceği söyleniyordu.


  • false pretension  (07.08.20 01:24:00) 
Gerçekleştirilemeyecek işlerden biri bu biri de Kanal İstanbul


  • dougsampson  (07.08.20 09:52:37) 
[]

banka batarsa krediler ne oluyor?

bankanın parası kimsede kalmaz eminim de, batık bankaya ödenen krediler için işlem nasıl oluyor? süreç nasıl ilerliyor?




 
Muhtemelen tmsf ye ödersin borcunu


  • paramolacak  (06.08.20 22:50:10) 
Spesifik bir örnekle açıklayalım. Bu bankaya yapılması gereken ödemeler başka bankalar aracılığı ile tahsil ediliyor.

www.tmsf.org.tr

"Müflis Banka müşterileri kredi kartı ve diğer her türlü kredi ödemelerini Fibabanka A.Ş. ve Birleşik Fon Bankası A.Ş. Merkez Şubelerinden ve Vakıf Katılım A.Ş. Ümraniye Şubesinden Müflis Asya Katılım Bankası A.Ş.’nin aşağıda belirtilen hesap numaralarına "ALICI : Müflis Asya Katılım Bankası A.Ş." , açıklama kısmına ise aşağıdaki tabloda ilgili hesapların altında belirtilen borçluya ait zorunlu alanları doldurmak suretiyle gönderebilirler."
  • Lethe  (06.08.20 22:57:47) 
Başak bankadsn ödeme yapmaya devam edersin.

Banka battı olayı da biraz yanlış anlaşılıyor. Bir banka batsa da bir süre faaliyet gösterebilir. Mesela gidip şubesinden vs işlem yapabilirsin. Yani bir banka batınca, bir anda tüm kapılara kilit vurulup herkes ortadan kaybolmuyor.
  • mahone  (06.08.20 23:02:31) 
[]

skoda fabia 1.2 tsi dsg style

nasıldır?

dsg sorun çıkarır mı çok? honda civic fk1 1.4 i-shift sahibiyim, ikinci araç olarak düşünüyoruz fabia. sürüşü pek güven vermedi kendi aracımla kıyasladığımda, bilemedim. eşim kullanacak, ancak şehirlerarası yolculuklarda da kullanırız tabi ki birlikte.

bir de bu aracın değeri nedir? 2016 model 20.000-30.000km'lik bakıyoruz ama ateş pahası tabi. 140.000'den açıyorlar kapıyı sarı sitede, değer mi?

polo ile arasındaki farklar nelerdir? hangisi tercih edilmeli?

teşekkürler.

 
aynı motoru rapid spaceback'te kullandım. motor açısından yorum yapabilirim. 1.2 tsi dsg motor genel kanının aksine gayet güzel çekişi olan, az yakan, sorunsuz bir motordu. daha küçük boyutlardaki fabia'da daha da güzel bir performansı vardır eminim.

bir iki defa fabia'nın bu yeni kasa modellerine bindim daha önce, aracın içi geniş hacimli araçlarıyla bilinen skodalarla aynı değil. skoda araçlar her zaman aynı sınıftaki muadillerine göre daha geniş iç hacmi sunar. Ama fabia polo ile aynı tabut hissini verdi bana.

aracın fiyatı diğer tüm modellerde olduğu gibi uçmuş durumda. yine de aynı km ve model yılındaki diğer modellere göre fabia daha ucuz duruyor, tercih edilebilir.
  • bussuru1  (02.08.20 21:03:33) 
İyidir, alınır. 1.2 TSI turbo gayet güzel motor. Dsg konusu biraz şans işi diye düşünüyorum.

Benzer fiyatlardaki Polo'larla kıyaslarsak; Fabia hem iç hacim hem de bagaj olarak çok az da olsa daha büyük bir araç, style pakette anahtarsız çalıştırma ve gündüz farı, otomatik klima vb. bir iki ekstra donanım var.

Fakat özellikle uzun yol için ses yalıtımı, iç mekan malzeme kalitesi, sürüş konforu, ikinci el piyasası gibi konularda Polo daha üstün.
  • 038576  (02.08.20 23:13:01) 
2016 fabia sahibiyim. 2016 yani eski kasa Polo ile kıyaslanamayacak bir araba. Bi kere Polo 1.2 90 beygirlik motoru kullanıyor, fabia ise 110 beygir yani daha güçlü ve yeni motora sahip. Yine 2016 için konuşursak fabia yeni kasa iken Polo o kasanın son yılında.

Motoru hem şehir içi hem de şehir dışı için gayet yeterli. Hız arabası değil tabi ki ama dsg ile hızlanma ve çevikliği bence yeterli. Yakıt tüketimi de üzmez. Dsg söylendiği gibi şans işi. Ama kendimden, çevremden ve çeşitli forumlarda fabia ile ilgili bir sorun duymadım. Zaten dsg 1.2 değil de yüksek hacimli ve dizel motorlarda daha çok sorun çıkarmaya yatkın bir vites grubu.

Fiyatlar ise maalesef uçuk seviyede, o konuda yapacak bişey yok. Ama 2016 B sınıfı olarak bence sınıfının en iyi arabası.
  • l ikta  (02.08.20 23:22:55) 
İş arkadaşım yurt dışına çıktığı için arabasını 5 gün kullanmıştım. Otomatik vites sorunsuz, araba çok sessiz motorun sesini hiç duymadım. Yürüyeni sağlamdı. Açıkçası bu arabaya bu fiyatlar verilmez diyordum fakat kullandıktan sonra fikirlerim tamamen değişmişti.


  • kanlakarisikyagmur  (03.08.20 00:15:03) 
[]

kredi ile araç almak mı, birikmişle altın/euro/dolar vs. almak mı?

ikinci el piyasası manyak gibi arttı. 130-140k civarı, -yarısı kredi ile- ikinci el bir araç satın almak mı, yoksa 70k'yı doğrudan altın/döviz gibi herhangi bir yatırım aracına dönüştürüp bekletmek mi daha mantıklı?

ikinci el böyle devam edecekse en karlısı o gibi duruyor.

hangisi?

 
ben evimi satıp altına yatırdım. yeni değil yalnız. iyi kar ettim, tl de kalsam ettiğim karı ne kira nede evin değer artışı sağlardı. sen goygoya bakma tl hep zarar . kredi kartına borçla geçinen çocuklar burada ahkam kesiyor da malın olunca öyle olmuyor .


  • x571  (27.07.20 20:32:01) 
doviz tabaninda bakarsan biri negatif ROI, digeri pozitif ROI, tamamen ters ve soru bile degil aslinda. yatirimda durmadin her an uzun vadeden zarar, arac ne ederse etsin.

roi: yatirimin geri donusu
  • christopher nolan  (28.07.20 03:17:40) 
normal şartlarda düşünecek olursan bankanın kredi için senden aldığı faiz tutarı, beklenen enflasyona göre doviz artış oranının üstünde kalır. banka da parayı buradan kazanır. banka da gidip dövize veya altına parasını yatırabilir ama sana kredi ile borç vermek onun için daha karlı olduğundan, sana borç vermeyi seçer.

fakat türkiye gibi kırılgan ekonomilerde, anlık bir kriz gerçekleşebilir. bir anda döviz veya altın fırlayabilir. faizler de fırlar tabi hemen. ama senin kredi borcun sabit faizli olduğu için senin borcun sabit kalır.

kredi borcu konusu böyle, yani eğer ani bir döviz/altın yükselmesi bekliyorsan kredi çekmekten ziyade bu şekilde değerlendirebilirsin.

öte yandan kredi çekip araba almak da farklı bir durum. araba fiyatları da yükselim eğiliminde, yatırım için düşünüyorsan mantıklı değil piyasa zaten şişmiş durumda bu yükselme ne kadar devam eder, devlet müdahale eder mi, sıfır araç girişleri eski rakamlarına ulaşır mı belirsiz. hal böyle olunca yatırım yapmak da riskli bence.

ben olsam yerinde, kredi borcuna girmeden eğer bulabilirsen nakit paran kadar bir araba al, ihtiyacın varsa onu gidermek için. ya da çok cüzzi miktar kredi çek.
  • reanarchy  (28.07.20 09:51:38) 
[]

ikinci elde araç fiyatları yükselir mi?

bildiğin 130.000'e araç yok piyasada, alamadık, bulamadık. beklemek mi daha mantıklı, yoksa kör topal bişeyler almak mı? ne dersiniz?




 
bekleyen yaya kalır.


  • fareli koyun vuvuzelacisi  (26.07.20 20:29:03) 
yaz sonuna kadar bu ayarda devam eder.talep çok çünkü.


  • since1907  (26.07.20 20:29:30) 
eylülde 135 e aldığım araç 220 lira olmuş. paramın geri kalanını borsada tutacağıma keşke piyasadan 2-3 araba toplasaymışım.

ben bu ülkede ucuzlayan tek bir şey gördüm o da maaş, onun dışında ne alsan artıyor.
  • prezarlatif  (26.07.20 20:32:09) 
Yukselir, dolar altin her şey artıyor. Toğg u bekliyoruz :)


  • monkey  (26.07.20 21:20:25) 
Ben de arac bakiyorum bayram oncesi araba kalmadi piyasada.. Bu sirada zaten yuksek olan fiyatlar bi tur daha yukseltildi bayram seyahatine aracla gitmek isteyenler tarafindan. Simdilik gecici olarak alan aldi satan satti ama fiyatlar yine yukselmis oldu.

Simdi bayram sonrasi piyasayi bekliyorum. Ben anlamadim bu isi almadan gecirdigin her gecen gun araclarin arkasindan baka kaliyorsun. Daha bir ay once favoriye aldigim ilan simdi gelse cat diye vericem kaporoyu ama o fiyatlar cok eskide kalmiscasina gulumsuyor bana...

Nanik yaparaktan...
  • msb  (26.07.20 23:08:05) 
Ben sene sonuna doğru bayilere sıfır araba gelince biraz düşeceğini düşünüyorum. Baktığım arabanın 2017 modeline, sıfırının liste fiyatı ile aynı parayı istiyorlar. Bayiye gittiğinizde ise sıfır araç yok, o yüzden ikinci el piyasası yükseliyor gibi sanırım. Sene sonuna doğru sıfırı gelince liste fiyatı değişmez ise biraz düşer diye bekliyorum.

Tamamen kişisel yorumum bu arada, herhangi bir temeli yok.
  • talasas  (26.07.20 23:35:17) 
@talasas galeriler tamamen kapatıyor o araçları, bayilere gelen sıfır modelleri göremeyeceğiz biz. karaborsa oluşmuş durumda orada.


  • avianthem  (27.07.20 09:44:19) 
[]

bu sene greencard başvurusu var mı? ne zaman?

sb.




 
genelde ekim kasim aylarinda oluyor, aksi bir karar vermezlerse yine oyle olacaktir herhalde.


  • in vino veritas  (10.07.20 21:13:56) 
[]

kripto para işini nerelerden takip ediyorsunuz?

blockchain nedir, nasıl çalışır vs. konuya hakimim ancak kripto para işinde hiç olmadım bu güne kadar.

bu konuda da kendimi geliştirmek istiyorum.

nereden başlayayım, nereleri takip edeyim?

 
takip mi etmek istiyorsun, al-sat mı?

takibi investing'ten yapıyorum, ethereum ya da bitcoin alacaksam btcturk, altcoinlerden birini alacaksam binance.
  • himmet dayi  (31.05.20 21:03:58) 
iyi derecede ingilizce bildiginizi varsayiyorum:

reddit
/biz/
  • ehti  (31.05.20 21:42:16) 
giriş için binance'yi öneririm. bitcoin denince akla gelen 1. sıralamadaki dünyanın en büyük kripto para borsasıdır. alım satım yaparken %0.1 komisyon ücreti var. üye olurken (referans kimliği) bölümüne "19916261" bu kupon kodunu girerseniz komisyon ücreti %0.08'e düşüyor. veyahut
bu " accounts.binance.com " kupon linkinden üye olursanız alım satımlarda %20 indirim oranından faydalanabilirsiniz.

  • heart-collector  (29.04.21 04:47:52) 
[]

bedava online eğitimler

cisco'nun netacad'ı, ibm'in open p-tac'i gibi farklı online eğitim veren platformlar var mı? tamamen bedava olması ya da en azından temel eğitimlerin bedava olması tercihim.

önce bunları tüketip, sonra udemy'ye yelken açasım var.

herhangi bir konuda olabilir bu arada.

var mı takıldığınız siteler?

 
Harvard university is offering 67 courses for free during this pandemic. You may share the link with anyone who wants to spend their time learning something new.

online-learning.harvard.edu
  • erty_ksk  (26.04.20 12:38:00) 
[]

blog için patreon

diyelim ki bir blogumuz var herhangi bir konuda. bir şekilde de kendine okuyucu kitlesi edinmiş, yoluna devam ediyor.

bu blog için patreon hesabı açıp bağış işine girilebilir mi? girilirse ne kadar verimli olur sizce?

fikrinizi almak isterim.

 
kitlen para verebilecek potansiyeli taşıyorsa gayet verimli olur.

Ne kaybedeceksin ki sonuçta?
  • KaraSakall  (23.04.20 15:50:04) 
[]

otobüs filmi

tunç okan'ın 1974 yapımı filmini ikinci kez izledim bugün.

**aşağısı spoiler olabilir, dikkat.**

ilk kez bir 5-6 sene önce izlemiştim. o zamanlar o kadar sıkıntılı gelmemişti, hatta beğenmiştim bile. ancak tekrar izleyince filmin tam bir avrupa kara propagandası olduğunu gördüm.

sıfır bilgisiz bir adama bunu izletirsen, şunu anlar bak: isveç diye bir ülke var. oradaki adamlar, kadınlar, teyzeler, amcalar 7/24 içiyor, sçıyor, skişiyor, porno izliyor, birbirine s.k heykeli falan hediye ediyor. geri kalanlar da sokakta gördüğü farklı insanları korkutuyor, alay ediyor, aşağılıyor vs. koca ülke bunun üzerine kurulmuş resmen filme göre. filmin sonunda polis gelip adamları krematoryuma götürüp yakacak falan sandım.

netten yorum okudum birkaç tane, milletin dibi düşmüş bu filme. siz ne düşünüyorsunuz?

 
zaten öyle düşünecek adamların gözünden anlatmış olayı. amacı bu. kara propaganda yorumuna katılmıyorum.

benim çok beğendiğim ve sevdiğim filmlerden biridir. zülfü livaneli'nin yaptığı jenerik müziğini de çok severim.
  • scudman1  (18.04.20 01:42:21) 
her okuduğumuza inanmamayı düşünüyorum.

nbc'nin nefret edeni de seveni de çok mesela. ama ben izlerken uykusu gelen kısımdayım. kendimi de birilerine ispat edeceğim diye gidip nbc izlemeye kasmıyorum.

tavsiye ederim.
  • ozdek  (18.04.20 01:43:12) 
Scudman +1
Siz 1974'de Yozgat'ın bir köyünden kalkıp, soluğu Stockholm'de alsanız, İsveç tanımınız böyle olacaktı.

  • allah yazdiysa bozsun  (18.04.20 01:56:39) 
[]

tor browser hakkında

bir sorum var.

anladığım kadarıyla bu browser, torrent gibi çalışıyor. ve bu browser'ı, atıyorum wikipedia'ya girmek için kullanan adam da var (artık gerek kalmadı da), "ben anonim kalmak istiyorum, google'a girdiğimi bile kimse görmesin." diye kullanan da, dark web'de itlik serserilik yapmak için kullanan da. ve yine, eğer yanlışım varsa düzeltin, tor'u dark web'e girmek için kullanan adamın verileri, wikipedia'ya girmek için kullanan adamın ağından da gelip geçiyor.

peki bu durum sorun oluşturmaz mı wikipedia'ya giren adam için? wikipedia'ya sscb tarihini okumak için tor kullanan adamın kapısına "ak-47 satıyormuşsun sen dark web'de, gel bakalım bura." diye polisin dayanamayacağım ne malum?

konuyu mabadımdan da anlamış olabilirim. beni aydınlatacak olan var mı?

 
Hocam kapıya polis dayanıyorsa niye tor kullansın ki?

Anonimlik zaten bu demek. İzlenebilir değil.
  • himmet dayi  (15.04.20 10:30:11) 
doğru anlamışsınız, yasadışı iş yapan adamın son çıkış noktası sizin üzerinizden olursa sizi sorumlu tutma ihtimalleri var.

teorik olarak, sistemdeki nodların çoğunluğuna sahip olan bir yapı sizi takip edebiliyor, anonim kalamıyorsunuz.
  • archmage mahmut  (15.04.20 11:23:48) 
ışid'in en güçlü zamanında ''telegram'' takip edilemiyor diye söylentiler yapıldı. örgütte buna elemanları ile iletişim için buna güvenerek binlerce grup kurdu. ama gerçek öyle değildi. telegram'ın takip edilemediği söylentileri başta cia olmak üzere diğer gizli servisler tarafından bilerek ortaya yayılmış bir yalandı sadece. ve sonunda büyük darbe yediler bundan dolayı.

tor'un da durumu biraz bunun gibi. istediğin kadar anonim takılayım desen de iz bırakarak geçiş yapıyorsun. sistemi kontrol edenler ve takip edenler de bunun farkında, sadece bir ağ trafiğine bakarak seni sorumlu tutmazlar. öyle durumlarda da polis evi gelip basmadan aylarca teknik takip yapıyor, anca öyle bir takip altına girebilirsin tabi ruhun duymaz. tor'a girip çıkmak dışında yasadışı faaliyetin olmadığını görünce bırakılıyor takip. tor dark web olayını ergenler abartıyor. bir noktadan sonra devam etmek kolay değil. normal girip çıkmayla bir şey olmaz.
  • ada meltemi  (15.04.20 14:49:29) 
[]

sol arka karın / sırt / bel ağrısı

malum covid-19 korkusuyla burnumuzu dışarı çıkaramıyoruz. hele ki hastaneye gitmek tamamen bir distopya oldu artık. internette bakındığım, doktor arkadaşlardan da sordurduğum üzere kas ağrım var ama yine de buradan da yazmak ve isteyen sağlıkçı arkadaşların fikrini almak istedim.

şimdi sol bacağımın üstünde, yani karnımın sol tarafında bir ağrı var. bir gün otururken bir anda başladı, ters bir hareket falan yapmamama rağmen. işin komik yanı biraz hareket etmeye başlayınca, ayakta durunca, hafif egzersiz vs. yapınca ağrı azalıyor. bir süre oturunca, yatınca vs. artıyor. sabah kalkmak ölüm mesela, ama bi yarım saat evin içerisinde hareket edeyim oldukça azalıyor ağrı.

bu arada ilk çıktıktan bir hafta kadar sonra ağrı geçti. daha sonra 5.5 kiloluk kedimi kaldırmaya çalışınca bir anda geri geldi. şimdi yine aynı hikaye.

ağrı hariç vücudumda başka hiçbir değişiklik, anormallik vs. yok bu arada, takipteyim. evde tıkılmaktan zaten yeterince bozdum psikolojimi, üzerine bu ağrı da tuz biber oldu.

her şeyi göze alıp gideyim mi bir doktora? bekleyeyim mi yoksa? ne dersiniz? ne bu sizce?

 
Hareketli bir düzenden hareketsiz bir düzene geçmek kasların alışık olduğu bir şey değil. Bu durumda kaslarınız zayıflamış ve eklemlerinize yük bindirmişseniz pek muhtemel eklemlerle ilgili bir sorun vardır. Dolayısı ile eklemlerinizi ve özellikle omurganızı esnetecek, açacak egzersizlerle birlikte karın, bel ve sırt kaslarınızı güçlü tutacağınız egzersizler yapmanız ve bunu bir düzene oturtmanız gerekiyor. Hareketsizlik insanın şeklini de bozuyor. O yüzden egzersizi düzenli hale getirin bu süreçte.

Bel fıtığımı emekliye ayırmış biri olarak bunları söyleyebilirim.
  • desdenova34  (02.04.20 17:36:48 ~ 17:37:21) 
[]

turkcell bip ne kadar güvenli?

mikrofon izni falan istiyor. ben nereden bileceğim bu uygulamanın ortam dinlemesi vs. yapmayacağını?

ne diyorsunuz?


 
daha önce hiç bir uygulamaya mikrofon izni vermediniz mi ?


  • fezagezgini  (24.03.20 23:48:33) 
sadece shazam.


  • avianthem  (24.03.20 23:52:01) 
hiç güvenli değil. turkcell'e güvenilir mi yahu?


  • plutongezegendegilmi  (24.03.20 23:52:22) 
[]

evde spor yapma uygulaması, android

ücretli olabilir.

spor salonları kapandı malum, evde tıkıldık kaldık. telefon bir işe yarasın bari diyoruz.

tavsiyesi olan var mı?

evde hiç spor aleti yok bu arada.

 
freeletics'e bir bak bence


  • passion rules the game  (22.03.20 17:56:45) 
nike traning kullanıyorum ben. hatta instagramda bile bir ton hareket bulabilirsiniz kendi ağırlığınızı kullanarak yapabileceğiniz.


  • kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili  (22.03.20 19:43:24) 
bir barfiks barı ve freeletics iyidir


  • argent dawn  (22.03.20 20:05:03) 
Gül kılıç var instagramda. Ücret karşılığı size amacınıza göre program yazabilir. Gulsjourney hesabı.


  • curukturpkokusu  (22.03.20 21:08:37) 
[]

erzincan nasıl bir yer?

evli çocuklu devlet memuru için yaşanabilir bir yer mi?

güvenli mi?

kışları çok mu sert?

 
Erzincan güvenli kücük bir sehir. Tam kafa dinlemelik bir yer. Fazla Ekşınlık bir seyi yok yani. 1 tane kücük carsisi var. Bunun disinda söylenecek bir seyide yok :)


  • VIPCH  (04.03.20 14:44:23) 
havası yazın terletmez, merkezi dümdüz, çevresi dağlık


  • bir soru sorcam  (04.03.20 14:55:48) 
hiç bir şey yok. memura uygun bir yer. çok rahat para biriktirirsin. ama zaman geçmez. güvenli bir şehir 3. ordunun merkezi ve mit vs var. kışları erzuruma göre daha yumuşaktır.


  • mikahakkinen  (04.03.20 15:05:41) 
mutfağı da benden olsun, eti çok lezzetlidir, özellikle döner tavsiye ederim.


  • hosein  (04.03.20 15:50:46) 
askerliğimin bir bölümü erzincan bir bölümü kars sarıkamışta geçmişti erzincan kışı gibi hiç bir yerde öyle bir soğuk görmedim..
kulak etimin komple soğuktan döküldüğünü biliyorum..
h.sonları askerler çarşıya çıktığından ahalisi pek ortalarda görünmüyor çünkü çok biyik bir topçu tugayı var.
  • jamswety  (04.03.20 16:05:35) 
[]

youtube'da kanal engelleme

olayı var mı?

shiftdelete. net'i öneriyor sürekli, "insanın sevmediği ot burnunda bitermiş." misali. istemiyorum görmek. kanalı tümden engelleyebiliyor muyuz?

gönderdiği başka kanallar da var da, en çok bu adamları görmek istemiyorum. var mı yolu?

 
videoblocker diyr bi eklenti var chrome icin herhangi bi videosuna sağ tıklayıp Block atinca o kanal YouTubeda hic yokmus gibi oluyor


  • tomwaitsforme  (24.02.20 10:15:55) 
[]

telefon konuşmalarının kaydedilmesi (mi?)

geçenlerde internette dolaşırken gördüm böyle bir şey. nette biraz bakındım ama dişe dokunur pek bir şey bulamadım.

"bilgisayar mühendisi bilmemkim, "70 milyon dinleniyor!!! ülkedeki her telefon konuşması saniye saniye kaydediliyor, operatörlerin elinde bilmemkaç yıllık telefon konuşması var!!!" gibisinden bir açıklama yapmış 2000'lerin ortasında mesela, var üç beş yerde.

böyle bir şey mümkün mü teknik olarak? günde kaç milyar dakika konuşma yapılıyor, bunlar kaydedilebilir mi bir yerlere hakikaten? bu kadar veriyi kaydedebilecek veri merkezi var mı operatörlerin elinde?

bir diğer görüş, konuşmaların ses kaydı olarak değil de metin olarak kaydedilmesi (speech to text). bu daha mantıklı ve yapılabilir gibi geldi mesela. sonuçta ses kaydı tutmakla metin dosyası tutmak arasında dağlar var. tabi bunun bile günlük petrabyte'larca boyutlarda veri gerektireceği ve imkansız olduğunu söyleyenler var.

örnek olarak bazı boşanma davalarında ya da cinayet gibi durumlarda, telefon görüşmelerinin içeriklerinin dava dosyalarına eklendiğinden bahsedilmiş. hrant dink davasında da benzer bir durum olmuş herhalde.

daha uçuk şehir efsaneleri de mevcut elbette. mesela abd kuruluşu echelon (splinter cell oynayanlar bilir :)) telefon görüşmelerinde de belli kelimeleri duyunca hemen kayda geçiyormuş ve tüm dünyanın görüşmelerini dinliyormuş vs. bu da korku salmak için çıkarılan bir safsata gibi gelse de, yine de insan tedirgin oluyor.

sonuçta anne babam dışında gsm üzerinden görüşme yapan birisi değilim buradaki büyük çoğunluk gibi (whatsapp, telegram, skype, signal vs. vs. varken. tabi bunların ne kadar güvenli olduğu bambaşka bir tartışma konusu da.) ama yine de herkes gibi ben de benden habersiz özel hayatıma müdahale istemem. sinir oldum durduk yere.

komplom geldi yine, hadi konuşalım. (:

not: ortam dinlemesinden, telefona yüklenen uygulamalardan, sahte baz istasyonlarıyla ya da lazerle dinleme falan değil dediğim. doğrudan gsm üzerinden yapılan telefon görüşmeleri ve operatörlerin bu konuşmaları saklamasındam bahsediyorum.

 
Davalarla ilgili verdiğiniz örnek üzerinden bildiğim kadarı ile cevap vereyim.

Konuşan kişilerden biri hakkında öncesinde dinleme kararı yoksa gelmiyor bu veriler.

Gerçekten çok kritik dosyalar çözülebilir bu şekilde. Ama çözülemiyor.
  • ayakkabisi olmayan adam  (15.02.20 10:30:27) 
teorik olarak evet butun konusmalarin dinlenmesi, kaydedilmesi mumkun. sonucta bu veri adamlarin ustunden geciyor, istedigini yapabilir. pratikte herkesin konusmalarini kaydetmenin anlami yok. "person of interest"(POI) isen senin konusmalarini ozel olarak kaydedebilirler. kayit disinda her konusmanin reklam yada keyword tarama amacli islenmesi de mumkun ama yasal degil. bunu yapan operatorun lisanslari iptal edilir.

bu dediklerim normal GSM sebekesi uzerinden yapilan konusma ve SMS kullanimi ile alakali. VoIP yada whatsapp, skype, telegram gibi uygulamalar ise bambaska bir boyut. burada araya operatorlerden ayrica 3.parti sirketleri de karistirmis oluyorsun. 100% kesinlikle soyleyebilirim ki whatsapp, skype, facebook messenger, instagram, hangouts, telegram, signal, viber vs vs senin butun yazismalarini konusmalarini/yazismalarini dinliyor, gerektigini kayit ediyor ve belli oranlarda isliyor. bu uygulamalarin kullanim sozlesmelerinde sen bunlari kabul ediyorsun.
  • crucio  (15.02.20 11:44:37) 
[]

peugeot bisiklet ne kadar peugeot?

isim hakkını başka firma mı kullanıyor yoksa bildiğimiz fransız peugeot mu?




 
arabadan önce bisiklet ve tank üretmişlikleri var


  • angelofdeath  (12.02.20 19:24:57) 
en.m.wikipedia.org
burada yazana göre, bisiklet yapımında dediğiniz gibi lisansı başka bir firmaya vermişler.

  • gkhncnzdgn  (12.02.20 19:44:01) 
[]

istanbul üniversitesi'nin ilk 500'te olması

neresinden, nasıl ilk 500'te bu üniversite?




 
O siralamalarda sadece egitim kalitesi degil, bircok parametre degerlendiriliyor. Bilimsel proje sayisi, yayin sayisi, kalitesi vs. Bolunmeden once Istanbul Universitesinin iki tane cok buyuk tip fakultesi vardi ve orada bir suru proje yuruyordu. Bununla beraber, muhendislik fakultesi, hukuk fakultesi gibi buyuk fakulteleri de ayni yapinin icinde bulunuyordu. Bunlar hep ihtimali artiriyordu. Bir suredir zaten kalitesi de dusuyordu, bolunme de gerceklesince 800'ler 1000'lerde takiliyor artik.


  • evrim halkasi  (11.02.20 17:03:16) 
öncelikle kime göre neye göre?

her sene bir sürü liste yapılıyor. hepsinin dikkate aldığı kriterler birbirinden farklı. bu kriterleri istersen öyle bir hazırlarsın ki sabahattin zaim üniversitesini bile ilk bilmem kaça sokabilirsin ki bu tarz listeler de yok değil zaten. e-5 üniversitelerinin sitelerine girince görebilirsin.

bununla birlikte istanbul üniversitesi türkiye'nin en eski ve köklü eğitim kurumu. inanılmaz sayıda öğretim üyesi var ve çok fazla yayın yapılıyor. özellikle 2 tane tıp fakültesi olmasının da büyük etkisi vardı bu durumda. çünkü bu tıp fakültelerinin ikisi de ayrı ayrı bile diğer tüm fakültelerden daha fazla akademik alana sahipti. fakat bölünmeyle birlikte artık bu durum değişti ve bunun da negatif etkisi zamanla görülecektir.
  • nrmnm  (11.02.20 17:09:34) 
Tıp fakültelerinde yayın yapmak çok kolaydır, tek bir vakadan bile bir yayın çıkartabilirsin. Üstüne devasa 2 tıp fakültesi binlerce öğretim üyesi filan sadece nicelikten bile öne çıkabilen bir üniversite olduğundan girmiştir.

Bir de ABD Avrupa filan iyi ama eskisi kadar mükemmel değiller haliyle sıralamaya girmek daha rahat
  • KaraSakall  (11.02.20 19:06:30) 
kim yapıyor bu ilk 500'de ki üniversite listesini?
kriterleri nedir?
kaynak olmadan böyle şeyleri ciddiye almayınız.
  • pangea  (12.02.20 15:47:55) 
[]

harici hdd veri kurtarma

klasik resimler, film arşivi, müzik falan olan bir harici hdd (1tb) kaç tl'ye kurtarılır?

tahmini fiyat söyleyebilecek olan var mı?

teşekkürler.

 
900 €


  • bilinmeyen artist  (03.02.20 21:50:03) 
2016 yılında 100gb veriyi 4000 tlye kurtarmışlardı.


  • un4given  (03.02.20 22:48:53) 
[]

sporda 5+2 mi, 2+1+2+2 mi?

spor programı 1:
salı
çarşamba
perşembe
cuma
cumartesi
(5 gün üst üste spor, 2 gün boşluk)

spor programı 2:
salı
çarşamba
cuma
cumartesi
(2 gün spor, 1 gün boşluk, 2 gün spor, 2 gün boşluk)

bunların hangisi daha mantıklı?

ilk yarım saat kardiyo, gerisi kas çalışması şeklinde. toplamda 2.5 saat sürüyor. amaç bir yandan kilo vermek, diğer yandan da hafif kas oluşturmak. bununla birlikte 8-16 ketojenik diyet de uygulanacak, akşam yemeği öğünü kaldırılacak. 15:00 gibi son öğün yenecek, 18:00 - 20:30 arası da spor yapılacak.

yine sorayım, hangi program daha mantıklı ve önerileriniz neler?

 
Merhaba, antreman süreniz çok uzun. İlk yarım saat kardiyo sonrası antreman maksimum 1 saat olmalı. Haftanın 5 günü bu kadar süre aşırı yoruculuğunun yanında aşırı sıkıcı olur ve motivenizi düşürür. Bıkkınlık oluşur. Net yanıt için tüm takviyelerinizi bilmek gerekir. Boy-kilo nedir? Ne kadar süredir yapıyorsunuz? Anabolik destek düşünüyor musunuz?


  • odiyus  (31.01.20 22:56:25) 
2+1+2+2 çok daha mantıklı. 5 gün peşpeşe spor kasları çok yorar hocam, sıkılırsınız da


  • avatar is back  (31.01.20 22:57:00) 
@odiyus

1.78 boy ve 98kg. yaza kadar en azından 85'in altına inesim var.

2 aydır yapıyorum sporu. tabi 2x12 set, 10kg ve 3 gün ile başlamıştım, şimdi 4x12, 20kg ve 4-5 gün ile devam ediyorum. bu süreçte yediklerime fazla dikkat edemedim ama sporu hiç aksatmadım diyebilirim.

herhangi bir steroid vs. desteği almayacağım. birinci önceliğim fit ve dinç olmak, fazlalıklardan kurtulmak.

antrenman süresinin uzunluğu sağlık açısından herhangi bir sıkıntı yaratır mı yoksa sadece yorgunluk ve bıkkınlığa sebep olabileceği için mi fazla dediniz?


@avatar is back

aynen, herkes aynı şeyi söylüyor. öyle yapacağım sanırım sürekli olarak.
  • avianthem  (31.01.20 23:09:41 ~ 23:12:59) 
ikinci spor programin daha mantikli. istikrarli olmasini istiyorsan, spordan sikilmamak icin cok fazla ve cok agir spor yapmamanizi oneririm. iyi bir hoca ile calisin, programiniza uyun, bu isi iyi bilen, anlayan biri.


  • Leonardo~Da~Vinci  (31.01.20 23:47:01) 
[]

italya'da "muhakkak" görülmesi gereken yerler...

...nereleri?

önerilerinize talibim.

teşekkürler şimdiden.

 
Ilk gidis ise bence roma ve floransa.


  • kolaygelsin  (25.01.20 11:37:30) 
Roma


  • chitosan  (25.01.20 12:35:43) 
Floransa roma
Yazın napoli - sicilya - sardunya adası

  • otopsicocugu  (25.01.20 22:41:18) 
must: roma-floransa-napoli-venedik-siena-palermo

kalanında da çok güzel yerler var ama artık keyfinize kalmış.

rookie hatası: bu must see listesine milanoyu eklemek.
  • AlsterWasser  (25.01.20 22:48:13 ~ 22:50:07) 
[]

cem yılmaz boykot olayı...

...ne?

konuyu. ilen özetleyebilir mi?


 
Cinemaximum vs. sinema firmaları ile cem yılmaz & co. birbirine girdi.


Haklarını savunsunlar tamam ama Türkiye sinema sektörünü mahvettiler.

Tüm indirimli biletler iptal oldu, cinemaximumda falan biletler 40 lirayı buldu. Sinemia gibi oluşumlar iptal oldu.

En önemlisi ile, bu olay bahane edilerek yıllardır başaramadıkları sinemaya sansür yetkisi geldi.

Ben asla ve asla cem yılmaz filmlerine gitmeyecegim. Cinemaximum'a da artık tercih etmiyorum.

Yine de iki tarafa da teşekkür ederim. Beni başkasinema ile tanıştırdılar. Büyülü fenere gidip çok uygun fiyatlara çok daha kaliteli filmleri izliyorum.
  • aguen  (19.01.20 18:24:52) 
[]

steam hesabı satma

elimde yıllanmış bir steam hesabı var, 2008'de açılmış ve yaklaşık 300 oyunlu. yok yok bir hesap.

ben bu hesabı elden çıkarmak istiyorum artık, oyun bilgisayarımı verdiğimden beri uğramıyorum bile hesaba. ama nasıl elden çıkaracağını bilmiyorum. hatta böyle bir pazar var mı ondan bile emin değilim.

var mı?

teşekkürler.

 
Uğraşmaya değmez... Kenarda dursun hesabın 5 sene sonra tekrar oynamaya başlayınca kullanırsın.


  • malheiros  (21.12.19 09:51:28) 
Güvenip alması zor insanların, ben de olsam almam, çünkü geri almanız bir ticket'a bakıyor.


  • atom karincanin torunu  (21.12.19 12:25:40) 
[]

aşı karşıtı tipler hakkında ne düşünüyorsunuz?

sb.




 
mavi balina diye bir oyun olduğuna da inandıklarını ve çocuklarını sıkı sıkı tembihlediklerini düşünüyorum.


  • malheiros  (05.12.19 13:28:15) 
ortalama iq larının 50 olduğunu düşünüyorum


  • rentts  (05.12.19 13:32:30) 
Dunyanin duz olduguna inananlar ile kuresel isinmaya inanmayanlar arasinda bir yere koyuyorum.


  • crown  (05.12.19 13:35:10) 
böyle tipleri bir de chPkk falan diyen tipleri bir düğmeyle yok etmek isterdim.
bir de grip aşısı sadece iki çeşit virüse karşı etkiliymiş, bir işe yaramıyormuşçular var.
çiftlikbankçılar.
şimdiler de kriptoparacılar.
  • prizmatik  (05.12.19 13:41:23 ~ 15:18:32) 
crown +1
dis urunlerindeki flor beynimizi kontrol etmek icin gizli orgutlerin komplosu diyenler, dunyayi kertenkeleler yonetiyor diyenler falan da var tabi, onlari da dislamamak lazim.

  • mavicorap  (05.12.19 13:42:19) 
crown +1

Kendi çocuklarını geçtim, onlar yüzünden başka çocukların sağlığını tehlikeye atıyorlar.
  • lcha  (05.12.19 13:44:08) 
big pharma'nın kucağına atlamadıklarını düşünüyorum. herkes kalkana oturmak zorunda değil.


  • ehti  (05.12.19 13:59:10) 
İşlerine geldiği zaman modern tıptan yardım alan, diğer zamanlarda inanmayan insanlar. Bir kısmı kara cahil, bir kısmı ise okumuş cahildir. Ama daha bir ortak noktaları ukala olmaları. Mesela iddiasını destekleyen doğru/yanlış bir çalışma bulur paylaşırlar, iddiasını desteklemeyen bin tane çalışmayı görmezden gelirler. Zaten bilimsellik, kanıt piramidi, meta analiz gibi kavramlar onlar için önemsizdir. Bu kadar kanıta rağmen dünyanın düz olduğunu iddia eden insanlarla aynı kafaya sahiptir bir çoğu.
Hem kendi çocuklarının, hem diğer çocukların hayatını riske ederler. Sonra da yine bilmiş bir edayla "neden korkuyorsun çocuğun aşılıymış ya" derler, vahşi suş, aşının koruma oranı falan gibi konular ilgi alanlarına girmemektedir.
Mesela çocuk zatürre olduğunda doktora götürüp ilaç kullanırlar ama yine aynı doktorun "çocuğunuz ileride menenjit, kızamık vs olabilir, ölebilir ya da felç kalabilir, çocuk felci olup hayatı boyunca yürüyemeyebilir" sözüne inanmazlar, ilaç firmalarının oyunu derler.
Aşı ve antibiyotik öncesi yakın geçmişte ortalama yaşam süresinin 40 yıl olduğuyla ilgilenmez, sadece doğal beslenerek sağlıklı ve uzun yaşayacaklarını sanarlar.
  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 14:52:10) 
Burası inançlılar için:

Ayrıca ileride -muhtemelen- yaşanacak olan kızamık, menenjit, verem gibi salgınların ve ölecek, felç kalacak bebeklerin müsebbibi olarak ahirette sıkıntılı ve muhtemelen üzerlerinde tonlarca kul hakkıyla başbaşa kalacaklar.

Peygamber efendimizin "İlim müminin yitik malıdır. Çin'de bile olsa alınız." Emri de yine bir kısmı çok inançlı bu insanlar için bir anlam ifade etmemektedir.
  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 14:56:04) 
Dünyadaki en tehlikeli insan türü olmaya doğru gidiyor bu güruh ve bizim bir şekilde bunları durdurmamız lazım.

Hala big pharma falan diyor burada bile birileri çıldıracağım. Uçaklar da üstümüze kimyasal sıkıyor değil mi giderken arkalarında bıraktıkları beyaz çizgi sayesinde anlıyoruz bunu... Bütün şirketleri, bütün ülkeleri, bütün operasyon ekibini satın almış çünkü adamlar.

Neyse konumuza geri dönelim bu tipleri küçümsedikçe, iplemedikçe, t.şk geçince bunlar daha da kuduruyor, savundukları saçmalığa daha da sıkı sarılıyor gördüğüm kadarıyla. Bunu yapmadığın zaman da seni ilaç şirketi ajanı, kapitalizm fedaisi, gözüne perde inmiş beyin yoksunu olarak yaftalıyor.

İş yine devlette bitiyor sanırım. Tuttuğunu aşılayacak, aşısı olmayanı okula vs. kaydını yaptırmayacak. Hastaneye gelince tckn sorar gibi sistemde aşılarının olup olmadığı görülecek, aşısız olan tedavisinin aciliyetine göre aşılanacak öncesinde veya sonrasında. Hayır düz dünyacılar gibi kendi çalıp kendi oynasa tamam da benim sevdiklerimin, gelecekteki çocuğumun sağlığıyla oynuyorlar. Bozdukları oyunlar sayesinde toplu kıyımdan geçeceğiz kıyametten, göktaşından, nükleerden önce.
  • chicha  (05.12.19 15:05:37) 
Çocuklarına otizm tanısı konmuş iki ayrı aile biliyorum, ikisi de çocuklarının 1 yaşına kadar normal olduğunu ve 1 yaş aşılarından sonra çocukların değiştiğini söylüyorlar. İki aile birbirini tanımıyor ve bu soruyu ben özellikle sormadım, kendi gözlemleri olduklarını bana söylediler. Hatta bir tanesinin ikinci çocuğu oldu ve hiçbir aşısını yaptırmadı. İnsanların geçerli sebepleri olabiliyor.


  • Tutkun  (05.12.19 16:00:34) 
Otizm öyle bir hastalık değil. İki çocukla bilimsel kanıt denen şey olmamasını geçtim, otizm spektrumu dışarıdan ot içtim, antibiyotik içtim, aşı oldum, normalken otistik oldum şeklinde olmaz. Çoğu çocuğa zaten ilerleyen yıllarda teşhis konur semptomlar anlaşılmadığı ve şüphelenilmediği için.

Burdaki sıkıntı şu,
Kimse tıp, kimya, biyoloji bilmek zorunda değil. Lakin bilmiyorsan bilene uyacaksın. Uymuyorum diyorsan da o bilimi öğren o zaman.
Dünyanın çeşitli yerlerinde "çocuğuma anne sütünden başka bişey vermem, çiğ sebzeden başka bişey vermem, pişirmek doğamıza aykırı vs vs" saçmalıklar yüzünden çocuğunu malnütrisyona uğratan bir çok oksijen israfı aile mevcut.
  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 16:13:11) 
Ben doğru dürüst açıklayan birilerini okumak istiyorum. Mesela şeyi merak ediyorum, bir kişi grip aşısı yaptırmayınca kendi sağlığı riske giriyor. Ben grip aşısı olsam, ama sen olmasan... Sana grip bulaşsa da bana bulaşmayacak. Böyle mi oluyor bu konuda da?

Eğer böyle oluyorsa aşı karşıtları neden eleştiriliyor?

Bir de neden aşıya karşı olduklarını merak ediyorum. Ne bileyim, biz olduk. Kötü mü oldu ki?
  • lisw  (05.12.19 16:37:10) 
@lisw
Aşıya karşı olmaları cahillik ve ukalalıktan. Az bilmekten bir de. Hiç bilmeyen tehlikeli değildir, az bilen ve bunun farkında olmayan ise çok tehlikelidir.

İkinci sorunuza geleyim kabaca:
1-Hemen hemen hiç bir aşı yüzde yüz koruma sağlamaz, bu sebeple toplum sağlığı için herkesi aşılamak gerekir.
2-Vahşi suş denen bir kavram vardır, aşısız çocuklar ve aşılı çocuklar da kısmen bu mikroplara karşı dayanıksızdır.
  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 16:54:08) 
3-ayrıca "aşı tutmamış" çocuklar vardır yani yeterli antikor cevabı vermeyen. Bunlar için aşısız ve hasta bir çocukla yanyana gelmek ölümle sonuçlanabilir.
4-İmmün yetersiz, yani bağışıklığı çalışmayan çocuklar vardır. Yine aynı şekilde kanser tedavisinden dolayı bağışıklığı çalışmayan çocuklar vardır. Bunlara aşı yapılamaz. Bunlar da yine aşısız bir çocuktan kapacağı virüs/bakteri yüzünden kolayca ölebilir.

  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 16:58:38) 
@mor bembombom
Evet kesinlikle ilgisi yok. Çünkü bilimsel metodoloji uygulanmış çalışmalar var. Ayrıca otizm doğuştan gelen bir durumdur. Sonradan oluşan değil.

Neyse bu hepten saçmalık zaten de, bilimsel metodoloji umursanmadığı için yine gündelik hayattan örnek vereyim.
Ben tıp fakültesinde öğrenciyken hepatit b kızamık, menenjit, verem olan çocuk hiç görmedim.

Lakin maalesef hepatit b den dolayı karaciğer yetmezliğine girmiş, menenjit, verem bir çok yetişkin gördüm maalesef.

Edit: pardon bir tane menenjit vakası gördüm çocuk servisinde. Maalesef kör olmuştu.
  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 17:20:43) 
Ama bu tipler çoğaldıkça menenjit olan kızamık olan verem olan çocuklar, komple sınıflar okullar göreceğiz maalesef. Salgın.


  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 17:35:08) 
Soner yalçınin son kitabını okumanızı tavsiye ediyorum. Kesinlike asi vurulmalı diyenlere özellikle...
Edit sağlık ile portakalı aynı seviyede değerlendiren arkadaşlar birşey diyemem onlar çıkan ilaçların hepsini kullansınlar. Bu büyük bir düzen inanılmaz paralar var. Benim şahsi kanaatim tamamlayıcı tıp olmalı. Bir tedavi kabul edilirken diğeri toptan reddedilmemeli.

  • opitseri  (05.12.19 18:49:27 ~ 21:07:06) 
@opitseri
Okudum.
Ben de bu tarz bir kitap yazarak mesela "portakal kanser yapıyor, çiftçi lobisinin oyunu bunlar." Şeklinde kanıtlayabilirim. Sallamak serbest olduğu sürece.

Soner Yalçın bir ara belli soyisimlere sahip neredeyse herkesi sabetayist yapıyordu.

"Efendi" ünvanına sahip insanlar sabetayist oluyordu falan.

İyi gazetecilerin bile saçmalayabileceğini unutmamak lazım.
  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 18:58:47) 
turkiye'de onumuzdeki 10 sene icinde cok daha yaygin hale gelecek. her turlu trend gecikmeli geldigi icin henuz yeterince bilinmiyor.


  • hot potato  (05.12.19 19:06:04) 
İşin çok acı bir tarafı ise bize birşey olmayacak lakin çocuklarımız, torunlarımız etkilenecek bundan.


  • Trene çelme atan adam  (05.12.19 20:21:55) 
Anlamadığım, bizim çocuklar aşı olmuşsa salgından nasıl etkileniyorlar? Aşı yaptırmayan aptalın çocuğunu haydi anladım da. Bizi niye etkileyecek?


  • i ve been mistreated  (05.12.19 20:45:31) 
@i ve been mistreated

tren'e celme takan yukarida anlatimis iste uzun uzun.
  • hot potato  (05.12.19 20:50:24) 
veganlar hakkında ne düşünüyorsam aynısını.


  • kayıtsız  (05.12.19 21:08:42) 
insanların bu sektörden para kazanmaları bu aşıların faydasız olduğu anlamına gelmiyor, bunu anlayamıyor bazı büyük resimciler. hadi grip aşısı, romatizma aşısı destekleyici şeyler ve olmasa da olurlar; çocuk felci, menenjit gibi hastalıkları direkt engellediği bilimsel mecralar tarafından seneler önce(hatta bu işin piyasası oluşmadan önce) kanıtlanmış aşıları yaptırmayarak hangi riskleri aldıklarının farkında değiller. yani değer mi bebeğinin kalıcı sakatlığına ya da ölümüne değecek sebepleri göze almaya o tekere çomak sokmak; bu kadar mı idealistsiniz? çoğu kişi o aşıya para vermiyor bile, e sana giren çıkan ne?

otizm konusunu yukarıda net bir şekilde anlatmışlar zaten. ki böyle bir şey olsa yemişim parasını pulunu, bu kadar önemli bir konuda tüm dünya nasıl ağız birliği yapıp insanlığı kandırıyor olsun? bu aşıların otizme sebep olduğunu kanıtlayan biri çıkması bu kadar zor değil ki, dünyadaki tüm laboratuvarlar mı kontrol altında.

yahu adam ateşi düşsün diye yapılacak novalgin'e bile karşı çıkıyor bu gözler bunu gördü. ben bunun hangi resmi görebileceğine inanayım?

kısacası, en iyi niyetli tabirle bu tiplerin yel değirmeni kovaladıklarını düşünüyorum.
  • Bruce  (05.12.19 21:21:51 ~ 21:23:15) 
aşı ile otizmin ilgisi var arkadaşlar. buyrun;

i.hizliresim.com

allah affetsin ben güldüm.
  • solitude ov the lonliest star  (05.12.19 23:04:58) 
comar hepsi.


  • kickboxer  (05.12.19 23:07:07) 
off şu soner yalçın'ın kitabını geçen haftalarda 60+ bi yakınım da tavsiye edip "aşı çok gereksizmişşş" diyordu. tamamen büyük resmi görmece olayı.


  • xvyz  (05.12.19 23:44:23) 
[]

tesla cybertruck hakkında ne düşünüyorsunuz?

sb.




 
tasarimi garip geldi, heni bir markada tum modellerde ortak bir tasarim anlayisi vardir ya, bunda o yok.

ornegin bmw'ye bakiyorsun tum seriilerde far yapisi olsun, arka tasarim olsun bir devamlilik, bir uyum vardir ama tesla bunu kamyonet tasarimiyla yok etmis
  • exlibris  (25.11.19 00:09:44) 
Tasarımı çok basit geldi, çok şaşırdım açıkçası. Tesla'dan beklemezdim. Kağıt araba gibi olmuş.


  • İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi  (25.11.19 00:15:11) 
Teknik özelliklerini bilmiyorum, arabalardan pek anlamam. Ama tasarımını sevdim. İlk bakışta garip geldi ama biraz daha bakınca sevdim. Avangard tasarımların genel karakteristiği bu zaten; ilk bakışta yadırgarsın hemen sonra alışır ve seversin.


  • amortisman  (25.11.19 00:16:53) 
Bana ilk bakışta direk uzay dizi / film'lerinde kullanılan roverları andırdı, muhtemelen ileride onla alakalı birşey çıkar atlından.


  • talasas  (25.11.19 00:29:02) 
Tasarımı tırt çünkü dümdüz. Bunun da sebepleri var. En büyük ve güçlü press makinaları var ellerinde. Şekil şukul vereceğine hem sağlam hem dayanıklı ve böylece, maliyetleri düşürmüşler. En yakın rakibiyle 15bin dolar daha ucuz bu bağlamda. Arabayı devirsen bir şey olmaz algısı güzel. Ayrıca arkası jeep'lerdeki gibi kamp eklentisi falan konulabiliyor. Çok güzel olmuş. Al atvni git dağa kampa takıl sonra gel yat. İşlevi önemli tipi değil.


  • bahoho  (25.11.19 00:45:36) 
olumlu düşüncelerim daha fazla...


  • late viper  (25.11.19 00:51:41) 
  • bezgin adam  (25.11.19 00:54:50) 
Kıyak


  • hasmetizm 2046  (25.11.19 01:04:42) 
Delorean aşığıyım, o güzel çelik görünümü görmek inanılmaz hoşuma gitti açıkçası
Bana kalırsa 10/10

  • milletin efendisi olmaya gelen adam  (25.11.19 01:05:22) 
Sürekli aynı tarzda araba modelleri gına getirmişti. Böyle futuristik modeller yaygınlaşmalı. 80’lardan 2020’ye zamanda yolculuk yapacak birisi arabaların sadece daha gelişmiş modellere evrildiğini görür. Ama bunun gibi tasarımlar 2050’ye kadar yaygınlaştırsa ve 2050’ye bugün zamanda yolculuk yapacak olursak sanki çok uzak gelecekteymiş gibi hissederiz.

Yani geleceğin gelmekte olduğunu hissetmek adına iyi bir gelişme.
  • siyah giyen adam  (25.11.19 01:12:54) 
Amerika'da olsam sahip olmak isterdim. Çok füturistik duruyor, hem çirkin hem de aynı sebepten çok cool. Birkaç model sonra çok daha iyi hale gelecektir ama farklı şeyler görmek cidden heyecanlandırıcı.


  • nhk ni youkosu  (25.11.19 01:21:11) 
Sunumundaki rezaleti de sayarsak, niçin 3 ton çektiğini anlamadığım bir araç.

3 ton bir araç nasıl doğa-dostu olmaya yakın bir araç olacak? Tamam, Tesla benzinsiz araç üretmesine rağmen, tam olarak doğa-dostu alternatif olmayı hedeflemiyor, ama "geleceğin aracı"nı yapıyorsan, enerjiyi tasarruflu kullanmak zorundasın.

Pickup hastalığı olan Amerikalılar için bir alternatif olabilir. Pickupin kullanım amacını da anlamış değilim zaten. Avrupa'da satışa çıkar mı, bilmiyorum. Ama Avrupalı için uygun bir araç değil.
  • buf-e kür  (25.11.19 01:26:28) 
zamanın ötesinde bence.
çok dikkat çekiyor, bedava verseler süremem. ferrari ile dolaşmak gibi.
bu arabaya binip markete alışverişe gidilmez. çok acayip. acayip
  • sttc  (25.11.19 01:42:26) 
Benim çok hoşuma gitti.


  • battal gemalmaz  (25.11.19 11:06:22) 
Bizim dandik üniversitelerden gençler cikar ya zaman zaman "bilmem ne universitesi yerli bilmem ne yaptı" diye haber edilir, iste o çocukların yaptığı cirkinlikte :)


  • aksi kanitlanmadikca cocuktur  (25.11.19 11:44:38) 
aracı görünce aklıma yeni nesil askeri hummer jip prototipi yapmışlar geldi


  • yemrem  (25.11.19 11:56:40) 
güzel ve fiyatı uygun.


  • Jesus Christ  (25.11.19 14:44:29) 
Ben tasarlasam ağzıma sıçardınız ama tesla yapınca:

- avangard abi yea
- fütüristik bro
- eskilerinden sıkılmıştık
- efsane kasa moruk

yapılan iş değil yapan kişi/kurum çok önemli.
cevap: bok gibi olmuş.
  • işimdeyim gücümdeyim  (25.11.19 15:08:26) 
[]

sürekli bir olmamışlık, boşluk hissi...

lisedeyken başladı. üniversiteye gidince geçer dedim, geçmedi. işe atılınca geçer dedim, geçmedi. girmediğim ortam, tanımadığım insan, görmediğim olay kalmadı. "evlenince geçer belki." dedim, evlendim geçmedi. iş hayatında beklediğim başarıları elde edince de dolmadı o boşluk.

olmuyor. dolmuyor. sürekli bir olmamışlık hissi.

ne yapmak gerek bilmiyorum. 30'a gelince bir de üzerine "artık yaşlanıyoruz." tribine girmeye başladım. bugüne kadar boş bir hayat yaşadığımı söyleyemem asla, ama olmuyor. bu da beraberinde mutsuzluk getiriyor.

yazayım dedim öyle.

 
Yanlış tercihler yapmışsın gibi. Biraz düşün geriye bakıp gerçekten ne istediğinin farkında mıydın bugüne kadar?


  • olaylar olaylar  (20.11.19 19:42:07) 
Psikoloğa gitmelisin


  • radio raheem  (20.11.19 19:48:15) 
İnsan içindeki boşluğu dışarıdaki şeylerle dolduramaz diye düşünüyorum. Bir süre oyalanir ancak.

Gerçekten neyi istiyorum? Gerçekten neyi seviyorum? Gerçekten ne ile mutluyum? Sorularına bir cevabın varsa bunları belirleyip bunları yapmalısın. Tamamen değilse bile aşama aşama.

Eğer bu sorulara bir cevabın yoksa bir uzmandan yardım alabilirsin. Bu bir depresyon da olabilir
  • dahili meddah  (20.11.19 19:49:41) 
Sanata yönel bence. Kitap oku en azından. Ruhsal boşluk, olmamışlık duygu ve düşüncelerin ifade bulamamasından ileri gelir.


  • epistemic_regress  (20.11.19 20:15:20) 
Aynısı bende de var.


  • Hakan1980  (20.11.19 23:45:47) 
5 vakit namaz kıl, senede bir defa kurban kes, paran oldukça zekat ver, hacca git, kuran oku


  • bir soru sorcam  (21.11.19 08:55:47) 
Ya tercihlerin karşısında kendine dürüst değildin ya da çevrenden beklediğin takdiri göremedin bence. Şunu yapayım geçer bunu yapayım geçer diye düşündün ve geçmediyse derim ki tercihlerini yanlış yapmışsın. Ne bileyim istediğin bölümü okumamış, istediğin ortamlara girmeyi atlamış, istediğin eşi seçmemişsin vs. Ha diyorsan ki seçimlerimde hiç bir yanlışlık yok, o zaman diğer seçenek olan başarıların karşısında takdir görememen derim. Seni destekleyen, onaylayan insanlar azdır çevrende belki. Ya da kişilik bozukluğun vardır içinde birini memnun etsen diğeri olmuyordur.


  • ckgoneforawhile  (21.11.19 10:46:02) 
[]

sense8'i tırt bulanlar kulübü

bir üyesi benim.

aşırı tırto geldi bana. karakterlerin çoğu boş, hikayeye zerre katkıları yok. hikaye de boş. yeni hiçbir şey yok, şaşırtan hiçbir şey yok. bomboş bir dizi.

insanların "aaağbiii süper izzzle." gazlarıyla izlediğim bomboş çıkan bir dizi daha. biri de stranger things mesela.

eski diziler daha mı kaliteliydi, yoksa biz ferhunde hanımlar'dan heroes'a atlayınca bize çok kaliteli mi göründüler? ya da yeni diziler cidden kalitesiz. siz ne düşünüyorsunuz?

 
biri bahsetti tırt bulduğum için hiç izlemedim


  • golf  (17.11.19 13:16:12) 
izledim bu ne abi dizi hikaye tamamda bu beni sarmaz deyip devamını izlemedim.
tırt buldum +1

  • basond  (17.11.19 13:28:41) 
Film kültürünüz uymuyordur. Kafanıza göre eleştirmen bulup onun iyi dediklerini izleyin.


  • bahoho  (17.11.19 13:29:17) 
2 yıldır erteliyordum izlemedim, geçenlerde bitirdim, ilk sezon zaten karakter tanıtmaca, konuya ısındırmaca. İkinci sezon da "oo tuttu bu waçom hasılat iyi, çekelim güzelleşelim kardeş" tadında. dolayısıyla matrix'i film ötesi bir yere koyan ben, büyük bir beklentiyle izlediğim bu diziyi beğenmedim. büyük zaman kaybı oldu benim için.

edit: ve acayip duyar duyar bir dizi, lgbtq hassasiyeti falan filan, vıcık vıcık.
  • carisch  (17.11.19 13:48:41 ~ 13:50:38) 
o kadar haklısın ki.


  • anarsika  (17.11.19 13:48:58) 
tırt bulmadığınız hangi dizi var mesela?


  • plutongezegendegilmi  (17.11.19 15:54:43) 
bojack horseman var mesela son zamanlarda, hatta hayatım boyunca izlediğim en iyi dizilerden. rick and morty var. shameless var bayılarak izlediğim. çocukluğumu hatırlattığı içindir belki ama talihsiz serüvenler dizisi de çok iyiydi (o kitapların atmosferi müthiş yansıtılmıştı. oyunculuklar da çok iyiydi). altered carbon güzeldi. %3 var netflix'te o da gayet güzeldi. daha da vardır da aklıma bunlar geldi şimdilik.


  • avianthem  (17.11.19 16:21:10) 
[]

sanayide 600tl, kaskoda 8000tl

önden ufak hasar. sanayide 600tl'ye hallolacak, iç kırık ve çatlaklar plastik kaynakla giderilecek. tamponda bir iki iz kalacak sadece. kasko ise 8000+ masraf çıkarıyor, ön takım (tampon, farlar vs.) tamamen değişecek.

siz olsanız hangisini tercih ederdiniz?


 
sanayi tabi ki de araçta neden hasar kaydı olsun. yetkili servis bu işten para kazandığı için hep yüksek çıkarır.


  • mikahakkinen  (28.10.19 08:57:13) 
aracı alacak olsan 8 bin liralık hasar kaydına "abi küçük bir şeydi, kaskoda mecbur şunları şunları değiştirdiler diye 8 bin oldu" dense. şöyle okkalı bir "hadi lan" çeker insan.

söylediğiniz gibiyse tabii, sanayi.
  • akatreil  (28.10.19 09:05:14) 
ben şahsen servisi seçerim. o iç kırıklar dediğin muhtemelen darbe emiciler. bir sonraki kazada o darbe emiciler hayat kurtarabilir.

servis durduk yere far değiştirmez, muhtemelen çatlak filan bişey vardır. o çatlak su alır, o su kısa devre yapar, o kısa devre arabanın sigortasını, belki beynini yakar vesaire. tampon düzgün yapılmayacak falan filan sürekli iş çıkarcak...

ya sanayide işi düzgün yapacak birini bulmanı, ya da servise düzgün yaptırmanı öneririm.

araba kullanırken düşüneceğin ikinci el değeri değil, güvenliğin olsun. bir tane canın var.

edit: şüphen varsa farı eline alıp ayaklarında çatlak kırıl var mı, sağında solunda hasar var mı diye bakabilirsin. esasında ekip row haklı, servise kefil olacak bir durum yok.
  • babilbaligi  (28.10.19 09:41:24 ~ 09:59:12) 
servis durduk yere far değişir. niye değişmesin? yüksek işçilik fiyatıyla sigorta şirketine fatura kesip parayı indirmeyecek mi nihayetinde? ufak kaza durumlarında bir daha servise gitmemek bana küpe oldu.

dışarıda 500 liraya yaptıracağım şeyi, serviste 7bin tl tramer kaydı ile yaptırmıştım. farın ayağı kırıldı denilerek far değiştirildi, ön sol çamurlukta onarım yapılabilecekken dişleri kırıldı denilerek çamurluk değiştirilmişti.
  • skid row  (28.10.19 09:46:27) 
buradaki sanayi-sevicileri anlamak gercekten cok guc! cok iyi tanidiginiz biri varsa elbette onda yaptirin ama onun disinda onlardan uzak durun. satarken 1-2 bin dusuk fiyata gider o tramer kayitlari sadece o kadar. serviste yaptiracaginiz her isin garantisi ve belgesi olur; onun disinda dolasir durursunuz


  • sweetoffice  (28.10.19 10:06:32) 
sanayiden uzak dur.


  • redskull  (28.10.19 10:06:53) 
Şu arabada neden hasar kaydı olsun diye düşünen yazan kim varsa hepsini trafikten toplasalar ikinci el piyasası da düzelecek insanlar da rahatlayacak. Arabada neden hasar kaydı olsun değil mi süs olsun diye tutuluyor o kayıtlar. Aracın kaza geçmişi varsa o kayıt orada olacak anasını satayım bu kadar zor mu bu mantığı oturtmak ya aklım almıyor. Bu kadar sinirlenmemin sebebi geçen hafta arkadan bana geçiren passat sürücüsünün ben özel serviste yaptıracağım ikiyüzelli binlik araba yuzelli bine düşüyor deyip bir de benden para istemesi. Bir siz akıllısınız anasını satayım.

Fiyatı şişiren servise de eğer öyle ise zaten eksper dur der merak etmeyin. Hiç bir sigorta şirketi servis kar etsin diye uğraşmaz.

Gidin başka yetkili servis ile görüşün değişim değil tamir imkanını araştırın deyin. Bazen iki yetkili servis arasında iki kat fiyat çıkabiliyor ki şuan arabam o durumda. Ikinci serviste değişimsiz tamir ile hallediliyor. Tamir edilebilecek parça vardır edilmeyip edilmiş gibi yapılacak parça vardır.
  • cizgilerebasancocuk  (28.10.19 11:50:47) 
senle aynı durumdayken sanayide yaptırdım ve pişmanım. sonradan antifiriz konan depo neyse işte onda delik olduğu ortaya çıktı. şuan hala delik ve onun parası cebimden çıkacak. zamanında tamamını değiştirmiş olsaydım o delik ortaya çıkacak ve cebimden para çıkmamış olacaktı.


  • trajikomix  (28.10.19 13:22:04) 
Güvenlik benim için birinci planda, sanayiye asla güvenmiyorum. Bu tarz bir durumda arabada değişmesi gereken her şeyi değiştirtiyorum.


  • roket adam  (28.10.19 16:27:45) 
hatun 2 sene once arabayi hafif vurdu, tampon kirildi. tampon cikma taktirdim, takarlarken farin ayaginin kirik oldugunu gorduler, plastik kaynak yaptilar. farlarin ikinci eli bile cok pahaliydi bende degistirmeyelim dedim. neyse kaynak yapilan far aksamlari bariz titriyordu, eskisi gibi olmuyor.
arabayi zaten yakin zamanda satacaktim onemsemedim, zaten 9 yasindaydi.

ozetle, eger yenice bir arac ise ve binmeyi dusunuyorsan bence plasik kaynak isine girme.
  • cooperr  (28.10.19 17:28:21) 
Sanayi.
Satarken 1-2bin dusuk falan gitmez, satarken kol gibi girer o hasar kaydi.

Ama on takim degismesi gerekiyorsa degismeli. Aracinizin durumumu bilmiyorum, ciddi kaza yoksa sanayiyi secerdim.
  • stavro  (28.10.19 20:02:07 ~ 20:05:15) 
kolaycı insan burada çok. eğer sanayide güvendiğin birileri varsa git başında dur yaptır. yetkili servislerde ne tarz adamların çalıştıklarını bilmiyorsunuz. çoğunuz istanbulda yaşıyor ve anadoluyu bilmiyorsunuz. eğer herhangi bir anadolu şehirinde yaşıyorsan tanığında varsa kazık mazık yemezsin. izmir denizli tarafına gelirsen usta öneririm.


  • mikahakkinen  (28.10.19 22:10:58) 
[]

Bugün okullar yarım gün mü?

sb.




 
evet öğleden sonra okul yok.ben ikinci öğretimim mesela okul bugün hiç yok bana


  • neoluyokardesimnebutantantana  (28.10.19 07:09:52) 
[]

amatörün bir tık üstü için dslr

tavsiyeleriniz nelerdir?

nikon d90 ve d7000 kullandım daha önce. d90 çalındı, d7000 de ikinci el alındı ve odaklama konusunda sıkıntılı çıktığı için elden çıkarıldı (ekşi duyuru'dan yediğim ilk ve tek kazıktır).

canon kullanmadım hiç, nikon'a daha yakınım. sony de olabilir.

fiyatın ucu açık ama o kadar da değil. 5000 diyelim.

teşekkürler.

 
5000e hiç bişey alamazsın güğnümüzde, tl'nin hiç değeri kalmadı maalesef, a 6500 bile kaç para? kaldı ki full frame makinaya geçmen lazım

d650 , d710, d850

sony a7 serisinden foto ya da video için makina alabilirsin.


nikon hiç teknoloji dostu değil, canon ve sony nin pc yazılımları uzaktan bluetooth, wifi li uzaktan kontrol sistemleri varken nikon çok çok geriden geliyor. son model arabayla traktör gibi fark var arada.
  • hem şişko hem deli  (19.10.19 23:20:43 ~ 23:23:57) 
Neden dslr?
Sony dslr değil mesela. O bütçe için fujifilm x-t2+18-55 çok iyi gider. Bana çok dua edersiniz.

  • beyteper canavari  (22.10.19 13:17:38) 
[]

tr'de alınabilecek en iyi android one telefon

hangisi?

mi a3 var, kasası plastik. geç.
gm 9 pro var, ekşi sözlük'te 6 sayfa saydırmışlar. kamerasına toz giren telefon mu olur?

onun haricinde bulabildiğim bir tek nokia 7.1 var ama o da çok çirkin.

başka cihaz yok mu tr'de alınabilecek android one?

 
mi a3 ü sirf kasasi plastik diye eliyorsaniz zaten pek bir telefon önermek mümkün degil. zaten kilifla kullanilacak telefon. kilifsiz telefon kullanmak apayri bir sacmalik.

mi a3 en basarili android one telefonlardan biri.
  • duygusuzromantik  (17.10.19 14:35:59 ~ 14:37:36) 
[]

r10 ne?

üyelik falan soruluyor ya, ne bu?




 
Web/yazılım/tasarım/domain alış satış gibi konularda piyasanın bi kısmının döndüğü mecra. Forum sitesi. Donanımhaber ölücülerine çok benzetiyorum.


  • IncredibleMau  (02.10.19 11:48:21) 
r10 13 yaşındaki seo gurularını barındıran yerdir.


  • binder dandet  (02.10.19 13:27:57) 
bu toprakların silikon vadi'si, nevada'sı :D asjaslşfjas


  • brkylmz  (02.10.19 14:01:37) 
12345   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.