[]

Eklem zayıflığı

Tavsiyelere ihtiyacım var. Hemen hemen tüm eklemlerim zayıf, sorunlu. Lisedeyken iki el bileğimde ganglion kisti oluştu. Sonra biri geçti. Diğeri hala duruyor ve sol elimi kullanırken dikkatli olmamı gerektiriyor. Mesela part-time restoranda çalıştığım bir dönemde bulaşık filan yıkarken ağrı yapıyordu. Şınav filan çekmek, bilekten destekli plank gibi sporlar tamamen yalan.
Sonra geçen hafta yavaş tempo koşu yapalım dedik arkadaşla. Koşu sırasında bi yerden sonra diz kapağımda rahatsız bir his oluştu. Sonra o geçti. Ama ertesi gün iki ayak bileğim de ağrıyor. Kas ağrısı da değil, hala ağrıyor 1 haftadır yürürken filan. Yürüdükçe ayağımda bir şeyler takır tukur ediyor sanki. Bazı zamanlarda yürürken bacak kemiğini leğen kemiğine bağlayan yerde ağrı oluyor. Bazen normal bi şekilde yürürken ayak bileklerimde bi şey atıyor gibi oluyor sonra ayağımı iki üç çeviriyorum yerine oturuyor. Uzun süreli yürüme/ayakta durma durumunda bel ağrısı oluyor. Zamanında bi doktor "bişiii yok kasın şeyolmuş" demiş geçmişti.
Ekim ayından filan beri kuyruk sokumunda ağrı hissediyorum, özellikle uzun yolculuklarda mahvediyor. Temmuz ayında kalça üstü merdivenden düşmüştüm, aşırı bi morarma dışında çok sıkıntı olmamıştı yürürken vs. onun etkisi mi aylar sonra mı çıkar bilemiyorum. Bugün hem bileğim için hem de kuyruk sokumu için ortopediye gittim. Sağolsun doktor çok sallamadı. Ayağını burkmuşsun dedi (burkmadım). Düşme için de bu yaşta(26) kemiğini kıramazsın dedi ve pantolon üstünden ağrının yerini gösterip bi şey yok bi şey yok dedi geçti. Röntgen bile istemedi. Hadi kuyruk sokumundaki ağrının birçok nedeni olabilir de bu eklem meselesine ne yapmak lazım. Sporsa ne tür sporlar önerirsiniz. Ya da besin olarak vs ne tavsiye edersiniz. Yaşam kalitemi çok düşürmeye başladı bu olay. :(


 
ccII besin takviyesi şikayetlerinizi hafifletebilir kullanmanıza engel başka bir rahatsızlığınız yoksa. doktor ve eczacınıza danıştıktan sonra deneyebilirsiniz, geçmiş olsun.

(zadevitalin zedeçallı bir şeysi de vardı ama genelde yaşlı hastalara önerilir)
  • haykorsamdunyaya  (13.02.18 22:02:30) 
@cureforlove yoga iyi güzel de yoganın birçok hareketi bilekten destek almayı, ağırlığı bileğe vermeyi gerektirmiyor mu?


  • kozmosta bir nokta  (13.02.18 22:19:36) 
Romatizma var mıydı? Benim yaş 25, 13 yaşından beri romatizma var. 10 yıldır falan ilaç kullanmadım. Yüzmeyi hayatımıza dahil etmemiz lazım ama o da zor bir alışkanlık.


  • taktikmaktikyokbambambam  (13.02.18 23:14:31) 
@taktikmaktikyokbambambam maalesef gittiğim hiçbir doktor herhangi bir teşhis koyacak kadar ilgilenmedi. ganglion kistlerine teşhis koydurmak için bile birkaç farklı doktora gittiğmi hatırlıyorum. hatta onda da doktorun kendisi söylememişti de MR raporu muydu neydi onu okurken kistlerin adını öğrenmiştim.


  • kozmosta bir nokta  (13.02.18 23:18:35 ~ 23:21:21) 
Tıbbi bilgim yok. Sadece eklem deyince aklıma kolajen yapı geldi. Hani dana kaval kemiği midir kaynatıyorsun ya kemik iliği için. Onun bir faydası olur mu araştırmak lazım.


  • havadakarada  (13.02.18 23:28:50) 
[]

Oyunlarda isim

MMORPG gibi oyunlarda isim seçerken napıyorsunuz? Ben kafadan 4 saat filan harcayabiliyorum sadece bi isim bulmak için ya :(




 
Oynadığın oyundaki ırka bağlı. Ben warcraftta goblin oynarken bir siteden bulmuştum isim, oynamayı bırakana kadar aynı ismi kullandım.

www.fantasynamegenerators.com buraya bakabilirsin. Veya hangi oyunu oynuyorsan name generator diye araştırabilirsin.
  • ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates  (05.12.17 20:12:05) 
@ejderha biliyorum orayı da çok tatmin edici bir şey bulamadım henüz. Birisi mesela çiçek isimlerinin latincelerine bakıyorum filan demişti. Bunun gibi şeyler yapan var mı?


  • kozmosta bir nokta  (05.12.17 20:15:59) 
BIGBLACKCLOCK favorim


  • gozu acik sevisen yahudi  (06.12.17 02:31:03) 
[]

Ankara kuaför önerisi

Saç kesimi konusunda iyi, tercihen Kızılay civarında veya Kızılay'a çok uzak olmayan bi kuaför arıyorum. Özellikle şu resimdeki gibi kısa saç modellerinde düzgün iş çıkarabilecek bir yer. Bi de (piyasayı bilmiyorum pek ama) çok pahalı olmasın, 30-40 TL ayarında bi şeyler mesela.




 
kısa saçta 30-40tl alan yerler üzer sizi


  • bobinhoo  (05.12.17 15:32:01) 
@babinhoo Teşekkür ederim. Ankara'da saç kestirmeyeli en az 3 yıl oluyor. Piyasa ne durumda bilmiyorum. O zaman ben önerileri alayım, onların arasından değerlendireyim :/


  • kozmosta bir nokta  (05.12.17 15:54:57) 
Benim arkadaşın kestirdiği yer vardı, 20 tl kesiyorlar ve arkadaş taa İstanbuldan geliyor kestirmeye Seyranbağları Mahallesi, Bağlar Caddesi & Şehit Macit Ağca Sokak 20/E, 06660 Çankaya/Ankara

Yanlış olmadı umarım, bir üst sokağı bağlar caddesi hemen altı bülbülderesi, kuaförün üstünde kahve var, karşısında da pideci vardı.
  • geçerkenugradım  (05.12.17 16:11:00 ~ 16:13:58) 
[]

Jean Jacques Rousseau mu Machiavelli mi?

Rousseau demiş ki insanlar özlerinde iyidir, toplum onları kötü yapar.
Machiavelli de demiş ki insanlar özünde kötüdür, iyi olmaları gerekmedikçe.

Siz hangisine hak veriyorsunuz? Neden?

 
machiavelli.
milgram deneyine bakabilirsin. kotuluk icimize islemis.

  • baldur2  (28.11.17 17:18:27) 
İnsanların genel bir özü olduğu söylenemez, varsa bile bu öz iyidir diyemeyiz. Toplumun insanı kötüleştirdiği doğru fakat bu da toplumun yapısı ile alakalı yani insanı kötüleştiren toplumdan söz edebileceğimiz gibi onu iyileştiren toplumdan da bahsedebiliriz. İnsanın özü yoksa iyi öz de kötü öz de yok.


  • harvey  (28.11.17 17:23:46) 
JJR. Machiavelli'ye katılmadığım için ona hak verdim. Bir gereklilik olmadığı halde iyi olanlar da var. JJR ise toplum konusunda haklı. Kötü olarak nitelendirebileceğimiz davranışların oluşmasında toplumun rolü büyüktür.


  • dissendium  (28.11.17 17:25:39) 
rousseau çok güzel demiş. okurken kendim söylemişim gibi hissettim ki ben de hep derim. hangi kötü insanla yalnız kalsam özlerinde o kadar kötü olmadıklarını görüyorum ama onu başkalarıyla görsem kötü olma ihtimali artış gösteriyor hem de inanılmaz ama çevresindeki insan sayısına paralel olarak :D aslında tam olarak çevre kötü yapıyor da değil fakat ne kadar fazla insan o kadar kötülük.


  • freetakilir  (28.11.17 17:27:00) 
ikisine de hak vermiyorum.

Sartre in da house..

"existence precedes essence" diyerek burdan uzaklaşıyorum.

--> buraya mic drop gif'i gelecek <---
  • AlsterWasser  (28.11.17 17:30:45 ~ 17:32:33) 
rousseau'nun böyle bişey dediğine emin misiniz? buna benzer söylemleri olsa bile onun vurgulamak istediği insanın iyiyken kötü bir varlık haline gelmesi değil, yerleşik hayata geçişten sonra özel mülkiyetin ortaya çıkmasıyla insanların arasındaki eşitliğin bozulmasıdır. onun felsefesine göre insan uygarlaştıkça (bilim, sanat vb. ile) kendi doğasından uzaklaşır ama bu onu salt iyi yada kötü olarak sınıflandırmak için yeterli değildir.


  • theseachange  (28.11.17 17:31:05) 
Jean Jacques Rousseau'ya hak veriyorum. Konuya ilişkin olarak şu belgeseli izleyebilirsin.
www.youtube.com

  • hukuki acidan yaklasirsak  (28.11.17 17:33:08) 
@theseachange emin değilim. Yani çok da önemli değil zira buradaki sorum bu iki düşünceden hangisine hak verdiğiniz. Ama teşekkür ederim, o açıdan da değerlendireceğim.


  • kozmosta bir nokta  (28.11.17 17:33:56) 
machiavelli.
doğrunun hangisi olduğunu anlamak için ilkel toplumlara ya da insan dışındaki canlılara bakabilirsin.
ya da etrafına bak yeter.
  • dafuq  (28.11.17 17:35:18) 
birisi politikada kapitalizmin argümanıdır, diğeri komünizmin.

ben insanın içinde olduğu topluma ve sisteme göre şekil aldığını sırf termodinamiğin "entropi" ile ilgili maddesi yüzünden kaçınılmaz görüyorum zaten.

insan özünde nötr bir canlı.

ben sadece şunu söyleyebilirim: yığının deneyimi türün genelinin iyiliğini düşünecek bir yöne kaymayı sağlamadıkça aynı maksimum düzensizlik ve minimum potansiyel enerji gereği, yani bir elektron ensemble'ında aynı anda hepsinin spin up olamayacağından hareketle ve dolayısıyla zıtların bir dengeye ulaşacak şekilde bağımsız değişkeni oldukları denklemleri yöneteceklerini akla da getirerek derim ki "insanların büyük çoğunluğunun aynı anda türün çıkarını koruyacakları bir bilince, kurulmuş sisteme karşı gelecek bilinci oluşturduktan sonra varmalarını beklemek biraz ütopik ama imkansız değil. insan ölümlü olduğu için ateş düştüğü yeri yakmaya devam edecek". ateşin düşüp de yaktığı yerin çoğunluğun bulunduğu yer olmadığı zaman ise dediğim gibi toplum deneyiminin sağladığı tarihsel yığın oluşabilirse mümkün. ama imparatorlukken imparatorluğu koruyan tarihi sağ bırakmanın, ulus devletken de ulusu koruyan tarihi sağ bırakmanın, bunların da sadece dönemin statükocularının etkileyebildiği şeyler olmasından hareketle zaten aslında hep küçük bir kesimin çıkarına hizmet ediyor olması tarihin birikememesini de getiriyor.

bugün seni, vatandaşlarınızı değil ülke yönetiminizi suçluyorum diyemeyen insanoğlu, örneğin, sırf bu sebeple kendi topuğuna ve geleceğe bıraktığı nesillerin de topuklarına bu yanlış bilincin devamını sağladığı için sıkmakta.


insan, kısacası, özünde, aynı dirençsiz yoldan geçmeyi tercih eden elektrik akımı gibi kolay ve yakın olan ilk çıkışa yönelir. ama bu çıkış genelde kendisine ihtiyaç duyanların çok az bir kısmına açıktır. ölümlü insan da başka zamanı beklemez. başka algıyı da.

insan özünde ölümlü ve dolayısıyla kolaycı olduğu için genelde gördüğümüz machiavelli'nin dediğinin olmasıdır.

çünkü kendisinden evvel zaten Sun-Tzu'nun yazıp çizdiklerini kendilerine düstur edenler en çok artık "nedense" psikopatolojik unsurları antisosyal spektrumuna yerleştirdikten sonra bunun iyi bir şey bile olduğunu salık vermeye çalışan ülke yöneticileri, onları yemleyen ve onlardan beter banka sahipleri vb oligarklardır.

psikoloji alanında bütün popüler gazetelere sürmanşetten verilecek, sonuçlarının nasıl çıkacağı sipariş edildiğinden ona göre bias uygulamış sözümona peer reviewlu araştırmaları kimlerin finanse ettiğini düşündüğümüzde en üstteki kurtun kuzuya, "kurt olmak güzel bir şey" dediğini "sen de olabilirsin" diye hafif göz kırptığını, ama "kuzu olarak kalmanı istesek de" diye eklemediğini görmek zor değil.

zaten o nedenle terörizmin değil de komünizmin gerekli düşman olduğu dönemde, doğu blok ülkelerinde bedavaya okur, sağlık hizmeti alır, kültürel etkinliklere katılırken ferrari değil de lada sürdüğü için üzülen mal insanoğlunun "american dream"i satan pompalanmış ithal kültürle ülkelerinden kaçıp abd'ye kapak atmaları ve o meslek sahibi halleri, ciddi eğitimlerine rağmen yer silmeye razı gelmeleri mümkün oldu.

ya senin ferrarin olsa, benim olsa, böyle bir sistemde olur muyduk zaten? e ama sana şu hayali bu sistem satıyor?

ne demiştim. insanlar kolaycı. inanmak istemedikleri için o istemedikleri şeyi bu kez yaşar hale geliyorlar. inanmak istemeyince çaba vermek ve fedakarlık göstermek gerçeğinden kurtulamıyorsun.

toplumlar hafızalarının yanlış taraflarını ayakta tutuyorlar. (politik propagandaya girebileceğini düşünerekten putin rusyası örneğini kaldırdım. bu tür bir soruda bu benim amacıma ters düşüyor.)

kim gidip öğrendiği şeyi baştan değiştirip kafasını yeniden şekillendirecek? hayat kısa, gelmişsin 50-60 yaşına, bir de kendi ahmaklığını itiraf etmenin yapabileceğin tek iyi şey olduğu günah çıkarmalı bir ömür mü yaşayacaksın? hayır, tabii ki. hali daha kötü biri bulup ona bakarak kendine şükredeceksin. o boktan aciz vücudun artık bir tek bunu yapabiliyor.

insanoğlu basit bir canlı olduğunu kabul etse artık iyi olur. kolaycılığını görmezsen üstüne gidemezsin. anca da parazit olursun. olabildiğine parazit olan, olamadığına da en azından bir şey kaptırmamaya çalışan omza basmacı, caring makes you look bad'ci bir parazit.

insan kolaycıdır. ama doğru şartlarda kolaycılık bir faktör olmayabilir. bunu söyleyerek suçtan, sorumluluktan sıyrılınmıyor.
  • godoşu beklerken  (28.11.17 18:12:20 ~ 18:31:38) 
çin in ilk imparatoru 5 krallığı birleştirdikten sonra, kast sistemine dayalı konfüçyüsçülüğü yok saymış yeni din öğretisi geliştirmiştir.

"bütün insanlar doğuştan kötüdür... güven bir tür hissel yanılsamadır ve din tek gerçeği söylemelidir; doğuştan kötülük!"

işte saygı duyulacak bir imparator!
  • regardless of what they say  (28.11.17 18:36:22) 
[]

İdefix

1,5 yıldır kullanmıyorum. Ekşide en son kötü yorumlar yazılmış. Ne halde şu an? Yerine önerebileceğiniz alternatif kitap satış siteleri nelerdir?




 
ben en son gecen sene bu zamanlar kullanmistim gayet iyiydi aslinda. son halini ben de bilemiyorum ama. babil.com var bi de ondan da memnun kalmistim.


  • in vino veritas  (25.11.17 21:50:16) 
ben idefix doğan'a geçtiğinden beri kullanmıyorum. kitapyurdu'ndan çok memnunum.


  • rectoa  (25.11.17 22:03:32) 
Uzun süredir kitapyurdu kullanıyorum ve bir sorun yaşamadım.


  • harvey  (25.11.17 22:26:00) 
Eganba


  • mutlusismankedi2015  (25.11.17 22:39:19) 
eganba +1

ve eganba'nın duyuru'ya indirim kuponu falan vermesi lazım bence. burda dikkat ediyorum bu tarz soruları sürekli eganba'ya yönlendiriyoruz :d
  • nickimin hakkini veremedim  (25.11.17 22:52:49) 
egenba +1


  • gozu acik sevisen yahudi  (25.11.17 23:57:24) 
Bkm kitap...

Kitapturdu yesil sermaye sanirim yani o konu da onemliyse
  • chezsoi  (26.11.17 07:36:39) 
yavaslar hala


  • jedilance  (26.11.17 21:07:09) 
[]

Spotify mobilde yerel dosyalar

Spotify'ı bilgisayardan açınca bilgisayarda kayıtlı olan şarkıları yerel dosyaya atıyor oradan istersem playlist filan yapıyorum mis gibi oluyor da bunu mobilde yapamıyor muyuz ya? Spotify'da bulamadığım şarkıları da playlistime katmak istiyorum çünkü :(




 
telefonumda hiç müzik yok ama mp3 olarak telefona atarsan aynı mantıkla gösteriyor olabilir mi?


  • nocturness  (11.10.17 21:48:38) 
Göstermiyor. Yerel dosyalar diye bi bölüm yok :/ ya da başka bi yerde görünüyorsa ben bilmiyorum işte.


  • kozmosta bir nokta  (11.10.17 22:46:52) 
[]

kabin bagajı sorusu (kamera, laptop, el çantası)

Thy diyor ki "Kabin bagajınızla birlikte el çantası, fotoğraf makinesi, dizüstü bilgisayar gibi kişisel eşyalarınızdan birini kabinde ücretsiz taşıyabiliyoruz."

Şimdi ben bir sırt çantasını kabin bagajı olarak kullanıp (8kg altı) bir de fotoğraf makinesi çantasını (makine içinde olacak şekilde, tek makine ve lens sığacak kadar bi şey büyük değil ama kalın) el çantası yapmayı düşünüyorum. Ek olarak bir de laptopı çantası ile birlikte yanıma almayı düşünüyorum. Sorun olur mu?

Bi de uçak içine powerbank alınıyor mu? Uçuş Türkiye'ye bu arada.

 
uçak içine powerbankla yeni bindim. sabiha ve esenboğada sıkıntı olmadı.


  • tosunpasa  (23.09.17 12:53:31) 
Kabin bagajımın yanında kocaman içine eşya tepiştirdiğim omuz çantamı ve laptop çantamı alıp bindim birkaç kez. Kimse de diğerlerine para ver demedi.
Ama tabi kadınların omuz çantalarına bi şey demiyorlar ondan olabilir.

  • bir nick var benden iceri  (23.09.17 13:04:18) 
thy'de sorun olmaz. alabilirsin. powerbank serbest.


  • spirit crusher  (23.09.17 14:21:25) 
Problem olmaz


  • turkishblue  (23.09.17 14:59:46) 
THY böyle şeyleri abartmadığın sürece sorun etmez. genelde ucuz havayolları biraz daha kazanmak için bu konularda daha katı oluyor.


  • orpheus  (23.09.17 15:24:22) 
[]

Uçakta tripodu

Kabine almaya izin veriyolar mı? Yoksa bavula mı koymalı? Firma THY.




 
ben bi kere aldım kabine. bişi demediler. thy, iç hat, yıl 2014


  • spirit crusher  (13.09.17 22:14:00) 
benimkini almamışlardı. ama checkinde illa 'manuel' gönderin dedim. o bantın üzerine koydurmadım. elden teslim ettiler. indiğimde de elden teslim almıştım.


  • idexo  (13.09.17 23:02:28) 
ben sırt çantama koymuştum, kimse de bu içindeki ne diye sormadı.


  • bi mekan  (14.09.17 10:52:02) 
[]

Uçuş bagaj hakkı ve tripod

Biletimde 2 bagaj hakkım olduğu yazıyor. THY sitesine bakınca iki bagaj için herbiri max 23k olmalı demişler. Bi de maksimum bagaj boyutu (en, boy ve yükseklik boyutları toplamı) için 158cm demişler. Bu tek bir bagaj için mi yoksa iki bagajın toplamı mı? Bi de ben bunu tek bagaj 30kg filan şeklinde değiştiremiyor muyum? (Bileti ben almadım, bulunduğum ülkedeki bi kurum karşılıyor)

Bi de tripodu kabin bagajında taşıyabiliyor muyuz? Bi bilgi göremedim thy sitesinde :/


 
Tek bagaj için 158cm.
Değiştiremezsin, bagaj kuralı bilet üzerinde neyse odur.

  • cakabo  (11.09.17 17:15:57) 
[]

tek kişilik seyahat önerileri

tek başıma 20-25 günlük bir seyahate çıkacağım(yurtdışı). konaklamayı couchsurfing ve guest houselarda yapacağım. genel olarak tarihsel yerleri gezip fotoğraf çekmeye dayalı bir seyahat planım var.

ilk seyahatim olacağı için yanıma neler alayım filan çok emin olamadım. sırt çantasıyla seyahat edeceğim. mutlaka ihtiyacın olur dediğiniz şeyler ve "ben şunu yanıma almıştım ama hiç kullanmadım" dediğiniz şeyler nedir?

bi de seyahat verimli geçirmek için tavsiyeleriniz nelerdir?

 
Tek başına çıkman bakımından benim tavsiyem; sosyal medyada paylaşım yapmayı seviyorsan oradan, değilse bi arkadaşına her gün nerede olduğuna dair bildirim yap.


  • manuel mandalina  (04.08.17 15:06:59) 
  • eja  (04.08.17 15:47:30) 
bir yerde okumuştum kendimde de uygularım .
çantanda hazırladığın eşyaların yarısını , düşündüğün paranın da iki katını al rahat edersin .
3-4 defa dolduran bir powerbank çok işime yaramıştı
Xiaomi 10000 mAh Taşınabilir Şarj Cihazı
  • devilone  (04.08.17 15:51:20) 
yazılanlara ek olarak çok hafif ve hızlı kuruyan plastik terlik. aşırı ilaç yüklenmeyin ama birkaç temel şeyi alın yanınıza.

verimli geçirmek için zaten planınızı yapmışsınızdır nereye gidilecek neler görülecek şeklinde. en turistik şeyler haricinde görülecek/yenecek neler var onu araştırıyorum ben. gittiğinizde oranın yerlilerine, hosteldekilere ve ev sahibine fikir danışmak da iyi oluyor. şehirler arası kullanacağınız tren/otobüs biletlerine şimdiden bakın, gittiğimde istasyondan alırım demeyin, bazı ülkelerde son anda almak aşırı pahalı olabiliyor.
  • lily briscoe  (04.08.17 15:53:12) 
Ağrı kesici, soğuk algınkığı tarzı temel ilaçlar
Power bank
Gideceğiniz yerlerin guide booklarını telefon veya tablete indirin.
Fotoğraf çekecekseniz yedek hafıza kartı
Tırnak makası
Paralatrınızın hepsini aynı yerde tutmayın.
İnce çabuk kuruyan havlu. Decathlonda satılanlar gibi.
Planınızda yoksa bile mayo.
  • halanne  (04.08.17 16:44:59) 
Ayrı bir fotoğraf makinesi yerine telefonla idare edebilirseniz çok daha rahat edersiniz, çalınma endişesi de olmaz.
Yaz-kış fark etmeksizin termal içlik, ince olduğundan yer kaplamaz ama kontrol edemediğiniz klimalı ortamlarda (uçak, tren, hostel) hayat kurtarıcı olabilir.
Telefonunuz kaybolur veya çalınırsa önemli bilgilere ulaşabileceğiniz bir kağıt olsun ya da mail hesabınıza kaydedin.
Spor ayakkabıdan kaçının.
Power bank götürecekseniz bazı yönlerdeki uçuşlara alınmayabilir veya bagaja verilemeyebilir, araştırın.
  • mikro patlama  (04.08.17 17:13:30) 
[]

Couchsurfingte ev sahibi için

bi şeyler yapıyor musunuz? Ne bileyim bi hediye/tatlı vs götürmek olur yemek veya içki filan ısmarlamak olur ya da bir miktar ödeme yapmak olur bu tarz şeyler. İlk couchsurfing deneyimini yapacağım da bu işin mannerı nedir? Bizde misafirliğe gidilen eve küçük bi şeyler götürme adeti var da bu yurt dışında nasıl işliyor?




 
Ben cok misafir agirladim, yarisi biseyler getirdi yarisi getirmedi. Ilk misafirlerim lyon'luydular bikac cesit tadimlik peynir getirmislerdi mesela. Host olarak hediye beklemiyordum ben, ama bisey gelince de guzel oluyor tabi


  • mirafiori  (23.07.17 10:59:30) 
Aynı,
Bazıları bir şey getirdi bazıları getirmedi. Getirsinler olunca sevindik, gelmeyince üzülmedik :)
Biz hep götürdük ama.
  • kisa  (23.07.17 11:08:58) 
Gelenler genelde maddi degeri yuksek olmayan ama kendi ulkelerini ile ilgili ufak bir ani/hediye getiriyorlar.


  • crown  (23.07.17 11:25:06) 
Ufak bi hediye ya da bisey getiremedilerse mutlaka bi icki ismarliyolar


  • kuehles blondes  (23.07.17 11:27:00) 
Lokum, Türk kahvesi, nazar boncuğu gibi şeyler alıp götürüyorum ben.


  • 6 yasimdan beri metal dinliyorum  (23.07.17 12:14:29) 
biz giderken hic elimiz bos gitmeyiz.
mutlaka lokum ve nazar boncuklu magnetimiz olur, eğer ev sahibi kadınsa nazar boncuklu bleklik veya anahtarlık falan da olur. eğer uzun kalacaksak ya da alişveriş için onceden vaktimiz varsa bagaj durumumuz musaitse doğal sabun ve peştemal da veriyoruz. ya da kahve ve fincan seti goturuyoruz. baya hoslarına gdiiyor.

eğer çok yorucu bir gun olmadıysa ve ortamdam keyif aldıysak yemek yapıyoruz. kolay turk yemeklerinden.
  • halanne  (23.07.17 13:35:09) 
bana koreliler gelmişti mesela, 2 nci yada 3 ncü ev sahipleri idim bişi getirmediler ama bi gün onlar yemek yaptı bi gün ben, farklı yemekler yemiş oldum, iranlı bir çift ise ufak bir kutu (iki sigara kutusu büyüklüğünde bir kutu) iran tatlısı getirmişlerdi (çok güzeldi bea) illaki bir şey getirmek götürmek zorunda değilsin, yaparsan hoş olur yapmazsan da kimse eli boş gelmiş demez.

ev sahibine ödeme yapma sakın, isterlerse de verme. couchsurfing ödemeye dayalı bir şey değil, gönüllülük esasına dayalı bir şey, sen bir ay kalsan yemeğini kendin halletsen bir eve en fazla masrafın 100TL olur (elektrik su için) 100 tl de kimseye koymaz zaten ev sahibi o masrafı göze alıyor. couchsurfing'in ana noktası farklı hayatlar görmek hikayeler dinlemek/anlatmak üzerine kurulu.
  • selam  (23.07.17 14:37:56) 
[]

Örümcek ilacı başka böceklere etki eder mi?

Odaya büyükçe bi kara sinek girdi. Ona bakayım derken florasan kasesinin üstünde ne olduğunu anlamadığım başka bi böcek gördüm. Elimde de bi tek örümcek ilacı var. Böcek kasenin içine girince örümcek ilacını sıktım. Şimdi kasenin içinde hareketsiz yatıyor ama ölmüş müdür? Elimi sokabileceğim bi yerde değil. Sokabilsem de zaten fobim var hayatta yaklaşamam yanına. Ölmüştür di mi ya? Yoksa sersemlemiş midir sadece? Kara sinek de kayboldu bu arada. Kapı pencere kapalı. O ölmüş müdür? Yalnız yaşıyorum, yardım isteyebileceğim kimse yok. Napabilirim? Korkuyorum :(

Bi de bu ilaç beni de zehirler mi?


 
örümcekde bir böcek türü sayılacağı için evet etki eder. sıktığın alanı sürekli solumak zorunda kalırsan sıkıntı yaratır. öldüğünü ses yaparak bulunduğu alana vurarak vereceği tepkiden anlayabilirsin. eline poşet geçirip üstüne basmayı dene.


  • musotrix  (10.07.17 18:35:22) 
@musotrix elimin girebileceği bi yerde değil. Hala hareket etmiyor ama ilacın etkisi kaç saat sürer ki? Uyurken filan canlanıp intikam almaz di mi? Off :/


  • kozmosta bir nokta  (10.07.17 19:36:42) 
Sinek ilacıyla tarantulamsı bir örümcek öldürmüşlüğüm var, tersi de geçerlidir büyük ihtimalle.


  • devilred  (10.07.17 19:40:01) 
sinek ilacıni güveye sıktım öldü. bir de sinek ilacinin üzerinde akvaryum canlılarına zararlidır yazıyor. balığı bile öldürüyorsa böceği kesin öldürür.


  • betsy  (10.07.17 19:56:22) 
[]

Kalça kırığını

Anlamamak mümkün mü? 6 saat filan önce merdivenden inerken ayağım kaydı ve toto üstü 3 basamak filan kayarak düştüm. Şort giymiştim diye üst arka bacağımda sıyrık oluştu. Ama kalçamın sağ kısmı şişti ve ağrıyor,muhtemelen moraracak. Düştüğüm anda hemen ayağa kalkabildim sonra 3 saat ayakta çalıştım. Ardından eve yürüdüm filan hatta hafif koşturarak yürüdüm ama oturduğumda kuyruk sokumunun hizasında ama sağda ağrı oluyor. Ezilme kaynaklı bi ağrıdır diye düşünüyorum ama emin olamadım. Hatta bacağımdaki sıyrıkları da düşününce düşme etkisinin bi kısmını bacaktan yedim heralde diye düşündüm :D. Kırıldı da ağrısı ezilme ağrısıyla karışıyor olabilir mi? Hayatımda hiç kırığım olmadığı için kırık ağrısı nasıl bi ağrı bilemiyorum bi de. Genelde kırık olsa duramazsın derler ama etrafta "çocukken parmağımı kırmışım farketmemişim yamuk kaynamış" filan diyen insanlar da olunca farketmeme ihtimali de var mı acaba diye sorayım dedim. Teşekkürler.

(tikleri birkaç saat sonra atacağım)


 
Acil servisin yolları taştan.


  • fyodor dostoyevski  (04.07.17 20:12:40) 
@fyodor dostoyevski
Ya cidden mi? Öyle duramayacak bi ağrım yok. Sadece darbe yiyen bölge şiş diye üzerine oturamıyorum/yatamıyorum. Onun dışında yürüyebiliyorum eğilip kalkabiliyorum :/ Gecenin bi vakti burada acile filan gitmek istemiyorum hiç.

  • kozmosta bir nokta  (04.07.17 20:16:45) 
Cidden tabi ki. Burdan dediğin nere yani sanki güneş sisteminin dışındasın. İhmale gelmeyecek bir olay diye buna derim. sarı etiket verecekler. bi röntgen çekşneceksin. oturgacın hala tek parçaysa kafanda soru kalmayacak. bir kol kemiği bile kırılıp yanlış kaynayınca yenideb kırıyorlar. Bunu kalçan için hayal edebiliyor musun ?


  • fyodor dostoyevski  (04.07.17 20:23:13) 
Cok kafaya takacaksan git tabi doktora ama dedigine gore yumusak doku zedelenmesi gibi duruyor, oyleyse tabi hayat kalitesi dusurur bir sure ama cok sorun olmaz.


  • sendelemeden  (05.07.17 00:07:11) 
[]

Gelecekte yapmak istediğimiz şeyi

Nasıl buluyoruz? İş, meslek anlamında.

Kendimi iyi tanıdığımı düşünüyorum. Tam da bu nedenle yapmak istediğim işi bulamıyorum. Bi ideal oluşturamıyorum. Haliyle bir adım sonrasını planlayamıyorum. 25 yaşındayım ve şu an bir idealim olsa çok güzel peşinde koşabileceğim bir ortamdayım. Fakat bir isteğim, hayalim, idealim yok diye ilerleyemiyorum ve bu beni çok boğuyor. Üstelik 3 ay filan içinde bu ortam da yok olacak ve ben hiçbir şey yapamamış olduğum için çok pişman olacağım. Ne yapmalıyım?


 
Seni en çok ne tatmin ediyor ruhsal anlamda? Bunu sorgula. Keyif aldığın bir uğraşının ucundan da olsa tut bırakma. Gerisi geliyor bir şekilde.


  • razvan rat  (03.07.17 16:32:43) 
@razvan rat keyif aldığım şeyleri meslek olarak yapmak istemiyorum. Yapmak isteyebileceğim şeyler içinse yeteneğim yok ya da karakterim el vermiyor. Zaten beni en çok boğan şeylerden biri de bu ikisi arasındaki fark. Mesela bi X alanında kendi halimde araştırma yapmayı seviyorum ama akademisyen, araştırmacı filan olmak istemiyorum. Ama mesela bi tiyatrocu filan olmak isterdim, ama ne o yetenek var ne de bu saatten sonra öyle bi yeteneğe sahip olabilirim. Hatta aksine nispeten çekingen bi karakterim var ve hafızam kötü.

Bunun gibi bir sürü şey var. Yapmak isteyebileceğim şeyler ve yapabileceğim şeyler bambaşka. Bir ürün, eser vs üretmeye isteğim var ama karakterime vs göre yapabileceğim şeyler daha ziyade akademisyenlik filan gibi rasyonel şeyler.
  • kozmosta bir nokta  (03.07.17 16:42:31 ~ 16:43:07) 
Malesef hayat böyle bahaneler bularak geçmiyor bak ben sevdiğim işi yapıyorum hatta birçok insanın hobi olarak gördüğü şeyden ben para kazanıyorum. Yaşında çok genç değil 25 olmuşsun artık. Araştırmayı seviyorum ama araştırmacı olmak istemiyorum demek bana göre şımarıklık. Kimse çalışmak istemiyor o zaman? Bak ben hobimi işe dönüştürmeme rağmen işe gitmek istemiyorum bazen. Yapıcak bir şey yok gidiyorsun da çalışıyorsun da paşa paşa. Demek istediğim o yüzden hiçbir şey dört dörtlük değil. Her şeyden önce bence sevdiğin şeyleri biliyor olmak yerine kafa olarak hazır değilsin.


  • powerpufgirl  (03.07.17 17:18:33) 
@powerpufgirl, çalışmak istemiyorum değil. Aksine çalışmak istiyorum. Kaldı ki şu an önümde bi iş var da yapmıyor da değilim ki şımarıklık olsun. Yani bana al sana kadro al sana maaş hadi araştır da demiyor kimse zaten. Şu an öğrenciyim ve mezun oluncaya kadar olan süreyi belli bir hedef üzerinde adım atarak geçirmek istiyorum fakat o hedefim yok.

İlgi alanlarımda araştırma yapmayı sevmekle akademisyen olmak bambaşka şeyler, ki ablam akademisyen, nasıl bir süreç, nasıl bir yaşam tarzı gerektirdiğini gayet yakından gördüm. Ben öyle bir yaşam tarzına girersem mutsuz olurum. Şu an sadece hiçbir hedefim yok diye mutsuz olacağımı bildiğim yolda ilerlemek istemiyorum (ki Türkiye şartlarında akademisyen olmak da kolay değil zaten). Hala zamanım ve fırsatım varken bir hedef belirlemek ve o hedefin gerekliliklerine yoğunlaşmak istiyorum. Sadece öyle bir hedef nasıl bulunur onu bilmiyorum ve sürekli stres halindeyim.
  • kozmosta bir nokta  (03.07.17 17:45:31) 
Öğrenciyim demişsin. Okuduğun bölümün iş olanakları neler? Ya da şöyle sorayım okuduğun mesleği yapmak istemiyor musun?


  • hayde bre  (03.07.17 20:49:19) 
@hayde bre, Yabancı dil öğrencisiyim. Yabancı dil veya kültür üzerinden çalışabilir veya bir şirkete tercüman filan olarak girebilirim. Bir diğer alternatif de dilini öğrendiğim ülkede bir şirkete tercümanlık dışında bir pozisyonda işe girmeye çalışıp o işi öğrenip ordan devam edebilirim. Fakat ne yapmak istediğimi bilmediğim sürece ne hangi şirkete başvuracağımı bilebilirim ne de hangi pozisyona. Zaten şu anda iş bulma odaklı seminer dersler de alıyorum işte kendini tanıma ve bu doğrultuda iş arama vsvs şeklinde de biraz önce dediğim gibi yapmak isteyebileceklerim ve yapabileceklerim arasında fark olduğu için kaybolmuş hissediyorum.


  • kozmosta bir nokta  (03.07.17 21:56:01) 
Ne yapmak istemediğini belirleyip oradan devam etmeye çalışacaksın.
30uma geldim ben de hala tam olarak ne isterdim bilmiyorum. Bilseydim bile "her sabah erken kalk, trafikte boğuş işe git, işte insanlarla boğuş, trafikte boğuş eve dön, ev işiyle uğraş, uyu" gibi bir sarmala girdikten sonra ne faydası olurdu, istediğim şeyden belki de yaka silkerdim, emin değilim. İş dediğin sonuçta para kazanmak için bir zorunluluk ve hiçbirimiz günün sonunda dünyayı kurtarmıyoruz.
Neleri yapmak istemediğini bil, vaktin elverdiğince deneme yap. Öğrencilikten faydalanıp yurtdısına çık, staj vs yapabiliyorsan yap.
Fırsatın varken deneyebildiğin kadar dene, yapmak istemediklerini bul ve bunların dışında birşeyler yap.
  • Sulfoxaflor  (04.07.17 01:09:19) 
[]

Diyet sorusu

Hayatımda ikinci defa "diyet" diyebileceğim bi şey yapıyorum. Diyet desem de yine aynı şeyleri, daha az yemek ve abur cuburu az tutarak gereksiz karbonhidratı ve kaloriyi az tutmak kastım. Yani börekse börek de yiyorum ama az yiyorum. Ekmekse günde max bi dilim çavdar ekmeği şeklinde. Fırsat olursa da ya bisikletle bi iki saat dolanıyorum ya da evde yarım saat dans ediyorum. Haftada iki gün de parttime çalıştığımdan 4 saatim sürekli ayakta geçiyor. Haftada 5 gün okula gider gelirken de bi 8000 adım filan atıyorumdur toplamda zaten. Bi de su içmeye çalışıyorum. Ana öğünlerde proteinli gıdalara yönelmeye çalışıyorum filan.

Bunun yanında lifesum diye bi programa yediğim içtiğimi kaydediyorum. Program bana az hareketli yaşam tarzında 1500 kalori önermişti. Fakat genel olarak 1300, bazı günler ise 1000 kalori civarında günü bitiriyorum. Tabi programa ev yemeklerini filan birebir şekliyle giremediğimden günlük 100-200 kalori oynama vardır diye tahmin ediyorum ama mesela yaptığım egzersizi kaydettiğimde harcadığım kalori kadar ek kalori almamı söylüyor program (almıyorum).Bu şekilde bi haftada 1,2 kilo verdim.

Benim sorum, bu miktarda kalori alımı zarar verir mi? En son 4 yıl filan önce benzer şekilde kilo vermeye çalıştığımda 5-6 kilo filan vermiş sonra eski beslenme şekline dönsem de o kiloda sabit kalmıştım. 3 aya filan nispeten daha az hareketli bi yaşam tarzım olacak. Benim korkum verdiğim kiloları o dönemde geri almak. İnsanlar genelde naparlarsa verdikleri kiloyu geri alıyorlar? Nelere dikkat edeyim?

Ha bi de 1 veya 2 hafta dikkat edip kilo kaybı yaşadıktan sonra bir hafta kadar kilo verme çabasına aralık verip verdiğim 1-2 kiloyu sabit tutmaya çalışıyorum. İyi mi yapıyorum acaba? Uzun oldu kusura bakmayın. Teşekkürler.

 
bence bu tarz diyetler çok sağlıklı değil. bir yerden sonra kalori alımı arttığı zaman dediğin gibi kilo artışı da başlıyor. bence günlük alman gereken kalori miktarının 250-500 kalori kadar altında almaya çalış, daha sağlıklı olur. günlük almam gereken kaloriyi nasıl hesaplayabilirim diyorsan www.thebodylabtr.com


  • heartwork  (26.06.17 17:34:29) 
kalori eksiltme. karbonhidrati azaltip yagi ve proteini artir. 1500'u yine al ama.


  • alperz  (26.06.17 18:44:34) 
[]

Japon dizisi önerileri

Popüler olan hemen hemen tüm dizileri izledim muhtemelen. Şöyle şirket ortamında geçen veya 30 yaş civarı insanları konu alan komedi olur, romantik olur, direk business olur dizi önerilerine açığım. Dram ya da kafa yoran kurgular istemiyorum ama. Bi de son 5-6 yılın dizilerinden olursa sevinirim. Bu saydığım özellikler dışında, kafayı ya da psikolojiyi yormayan başka öneriniz varsa da açığım yine. Teşekkürler.




 
bunu izlemişinizdir herhalde: wiki.d-addicts.com

izlemediyseniz izleyin.
  • idexo  (19.06.17 15:38:11) 
[]

Bilekte ganglion kisti

Sol bileğimde şöyle bir ganglion kisti var. Eskiden, hatta ilk önce sağ bileğimde vardı bi tane. 17-18 yaşlarındayken çok ağrı yapıyordu. Sonra sol bilekte de oluşmaya başladı. Şimdi sağ bilekteki geçti ama soldaki hala duruyor. Zorlayınca acıyor ya da büyüyor. Bükerken sıkıntı yaşıyorum filan. Bunu yok edecek bir egzersiz filan var mıdır ya? Tekrarlayan bi şeymiş diye ameliyatla filan aldırmak istemiyorum. Zaten ameliyat olacak kadar da etkilemiyor hayatımı. Sadece mesela sol elimden destek alarak kalkamıyorum ya da şınav, plank vs gibi sol elime güç bindirecek egzersizleri yapamıyorum. Bildiğiniz bi egzersiz veya kocakarı tedavisi filan artık ne olursa var mı?




 
Jointace diye bi krem var, onla sabah aksam masajla ovala, bana da bir arkadasim onerdi, masajin suyun emilmesine faydasi oluyomus


  • beriberi  (05.06.17 00:02:03) 
Ateller var gece de takılabilen. Benim her iki bileğimde de var. Atelim de hem sağa hem sola takılabilen cinsten. Agrımaya başlayınca birkaç gün takıyorum. Bayağı uzun süre agrısız olmamı sağlıyor. Sonra yine başlıyor ağrı ama kolay bir idame yöntemi.


  • curukturpkokusu  (05.06.17 01:23:20) 
[]

Excel ve veri grafiği oluşturma işinden anlayanlar

Google anketler üzerinden anket yaptım ve grafik oluşturmam lazım. Normal graif oluşturuyorum da belli bi cevabı veren insanlar içerisinde bi başka soruya verilen cevapların değişkenliğini gösteren bi grafik oluşturmak istiyorum. Yani mesela bi soruda yaş grubunu sordum ve 20, 30, 40, 50 yaş grubu seçenekleri var. Bir diğer soruda da "Sizce bu X midir Y midir" diye sordum. Benim yapmak istediğim her bir yaş grubundakiler içinde X ve Y diyenleri ayrı ayrı gösteren bi grafik oluşturmak. Nasıl yapabilirim? Bilal'e anlatır gibi anlatabilirseniz iyi olur ya da bunu anlatan bi video filan varsa (ing/tur) o da olur._.




 
PivotChart ile çözersin.
Arka tarafta pivot ile datayı filtreledikten sonra grafikte gösterim işi kolay zaten.

  • cakabo  (11.05.17 14:34:27) 
[]

Sizin bildiğiniz, başkalarının ilgilenmediği alanlar

Sizin ilgi alanınınız olup detaylı bildiğiniz fakat çevrenizdekilerin ilgi duymadığı, derinlemesine bilmediği konular/alanlar neler?

Fikir vermesi açısından örnek alanlar vereyim: mitoloji, astronomi, şifalı otlar, X döneminde ortaya konulmuş Y akımından resimler, X ülkesinin kültürü vsvsvs


 
Nerd ve geeklik deniyor buna. Zaman zaman oldu bana da ama sonra hevesim geçti bi ara şampiyonlar ligi tarihine takmıştım mesela


  • qazedcsrfvtyhngujmkol  (22.04.17 18:54:14) 
@qazedcsrfvtyhngujmkol doğrudan nerd veya geek olarak değerlendirmiyorum ben ama. Yani gerçi nerdten kastına bağlı. Benim "nerd" deyince bunu hayat tarzına dönüştürmüş sürekli ilginç şeyleri araştırıp eden insanlar geliyor aklıma. Benim kastım bu değil, bi şekilde bir alana ilgi duyup bu alanda detaylı bilgi sahibi olmuş kişiler. Misal adamın anneannesi şifalı otları iyi biliyodur, toruna öğretmiştir. Adam doğal bi şekilde bu konuda bilgi sahibi olmuştur. Bu da dahil benim soruma.


  • kozmosta bir nokta  (22.04.17 18:57:59) 
türkiye'de fia onaylı formula 4 serilerinde ilk 3'e girmiş pilotların sonra hangi serilere geçtiğini, kariyerlerinin nasıl devam ettiğini bilen sayısı azdır. avrupa f3 şu an yarışan pilotların %90'ını tanıyorum bu arada. aynı zamanda avusturya macaristan'ın son resmi veliaht prensinin torununun formula 3 pilotu olduğunu biliyorum.


  • rain when i die  (22.04.17 18:58:09) 
seçeneklerin arasından mitolojiyi sayabilirim

onun dışında ülkeler hakkında acayip araştırma yapan biriyim ama en çok ilgi alanım bayraklara, dünyada resmen tanınan/tanınmayan vs tüm ülkelerin bayraklarını biliyorum mesela hatta abartıp abd eyalet bayraklarını da çoğunu öğrendim ama ordaki bayraklardan çoğu mavi yüzey üstüne çirkin mühür şeklinde o yüzden çok ilgimi çekmedi.

ayrıca başkentleri de biliyorum gerçi arada tekrar yapıp yinelemem gerekiyor ama bm'ye bağlı 196 ülkenin 150'sini net biliyorumdur.

son olarak eurovision fanıyım. baya takip ederim eurovison'u, benden daha bilgililer var bu konuda ekşide falan ama yine de türkiye ortalamasının baya üstündedir bu konudaki bilgim de.

genel olarak ülkelerle ilgili şeyleri çok seviyorum bayrak başkent olur ya da olimpiyatlar eurovision gibi yarışmalar olur. onun dışında boş zamanlarımda oturup rasgele bi ülkenin tarihini coğrafyasını araştırdığım çoktur

edit: BuddyGuy haklı mitolojiyi Yunan Mitolojisi olarak revize edeyim
  • nundu  (22.04.17 19:14:44 ~ 20:22:37) 
fotoğraf. gazetecilik okuyan arkadaşlarım bile düzgün fotoğraf çekmeyi bilmiyor.

cenk ve erdem tarzı mizah. elalem cem yılmaz olmuş.

teknoloji. babamla beraber bozulan telefonları kendimiz tamir ediyoruz. bilgisayar falan topluyorum.

snooker, dart, bisiklet gibi sporlar. hadi oynamıyorsunuz, bari izleyin :/
  • cikmaz sokaktan cikagelen cocuk  (22.04.17 19:30:47) 
benim bu şekilde bir tanıdığım var. uzaylılara takmış senelerdir. uzaylı gördüğünü de belirtmişti, gruplarda falan yazıyor. hatta inandığı halde inanmıyor gibi yazıyor, insanları kızdırıp konuşsunlar diye gruplara anti tezler yazıyor.


  • engiribord  (22.04.17 19:31:12) 
2. dünya savaşı, anschluss, viyana, 2. dünya savaşında viyanayı çok iyi bilirim.

abartmayayım ama tarihi önemi olan çok fazla bina bilirim, çok az kişi bilir çevremde.

teknoloji tarihini iyi bilirim ek olarak.
  • kurnaz  (22.04.17 19:47:16) 
İskandinav mitolojisi (zira genel olarak "mitoloji" demek çok cesur bir söylem, Celal Şengör değiliz sonuçta) ve 19. yüzyıl gotik edebiyatı.


  • BuddyGuy  (22.04.17 19:52:59) 
tam favorilik entry.
maalesef dota ile ilgili cok sey biliyorum. benim bildiklerim bile eksik kaliyor ama biliyorum.
yukarida da soylenmis turkiye de cok takip edilmeyen snooker bisiklet curling kayakla atlama gibi sporlarda da bir miktar sacma bilgilerim var.
dunyanin en beceriksiz insani olmamla tezat olusturacak sekilde yemek ve mutfaga dair cok ucuk puf noktasi tarif vs bilgim var.yazilimla da arama mesafe girmesine karsin fundamental yazilimn konularinda birikmisim var.
  • sparkle kiddle  (22.04.17 20:25:52) 
[]

Akademik anketin geçerliliği

Akademik bir çalışma için yapılan anketin geçerli olması için en az kaç tane cevaba gerek var? Geçerliden kastım anketten çıkan sonucun geneli yansıtma durumu.




 
power analiz ya da güç analizi yazarsan Google yardımcı olabilir.


  • helenart  (21.04.17 14:57:50) 
Her turlu arastirma icin ayni degil benim bildigim. Alan ve konu onemli.

Bi sosyolog arkadas doyum noktasi dedigimiz bi seu var. Hep benzer tarz cevaplar geldiginde bi degisiklik ongorulmezse anket bitirilir demisti.
  • senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine  (21.04.17 15:14:07) 
alan ve konu önemli evet, soru tipleri bile önemli. yalnız bu işin arkasında güçlü bir istatistik var, basit bir fikir vermesi açısından
www.surveymonkey.com

  • passion rules the game  (21.04.17 15:31:32) 
[]

Folkloristics çalışmaları, nereden başlamalı?

Folkloristics üzerine okumalar yapmak istiyorum. Nereden başlamalı çok emin değilim. Türkçe veya ingilizce kaynak arıyorum. Pdf olur, makale olur, kitap olur her şey olur. Ayrıca folkloristics öncesinde bakmamı tavsiye edebileceğiniz alanlar, kaynaklar varsa nelerdir?
Daha sonra da Türk folklorü üzerinde okuma yapmak istiyorum. Bu alanda önerebileceğiniz araştırmacılar ve eserler nelerdir?

Bir de açıköğretimde folkloristics çalışabileceğim bir alan var mı? Bu alan hangi bilimin altında inceleniyor?

Teşekkürler.

 
Yök ün tez arama motoruna bakabilirsin


  • fasulyek  (15.04.17 13:57:03) 
[]

Kendime hediye önerileri

Doğum günüm yaklaşıyor ve %99 yalnız geçireceğim. Bari kendime hediye alayım dedim. Kitap filan zaten normalde aldığım şeyler. İhtiyacım olan pek bi şey de yok. Önerilere açığım. Cinsiyet kadın.




 
contigo autoseal


  • alperz  (06.04.17 20:55:47) 
tatil hediye et bence kendine.


  • dedim ben sana  (06.04.17 21:05:02) 
@dedim ben sana, tatilden yeni çıktım okul başlıyor. öyle bi zamanım pek yok.


  • kozmosta bir nokta  (06.04.17 21:10:00) 
o zaman uzun zamandır almak istediğin ama ertelediğin bişey al kendine.


  • dedim ben sana  (06.04.17 21:12:50) 
Aylık spor salonu üyeliği


  • sopiro  (06.04.17 21:22:19) 
illa ki bir süredir aklında bir şey vardır ama parana kıyamıyorsundur, parana kıyıp onu al.

ya da masajlı, havuzlu, spalı özel bir gün geçir.
  • fragile lady  (06.04.17 21:27:59) 
Güzel bi sofra kurup rakı için hocam ))


  • norek  (06.04.17 21:40:41) 
hamama git güzel bi masaj ve kese yaptır. spa da iyi fikir.


  • mutlusismankedi2015  (06.04.17 21:47:47) 
hmmmm beğendiğin arzuladığın biriyle sex?

edit: fon müziği www.youtube.com
  • berginyonbaenre  (06.04.17 22:03:19 ~ 22:04:11) 
@berginyonbaenre ahah nerdee


  • kozmosta bir nokta  (06.04.17 22:14:07) 
1. yıldız temel yelkencilik eğitimi 4 haftalık güzel bir deneyim olur.
2. bir kavanoz bitter sarelle
3. illa ıssız adam olmak zorunda değilsin. doğum gününde üsküdarda olursan kahve ısmarlayabilirim.
  • mehmed kursad  (07.04.17 02:56:29) 
www.dr.com.tr şu kitabı internetten sipariş edip hediye paketli notlu filan yollat bence kendine.
Bir de yakınlardaki kente bilet al ve yeni bir müzik listesi yap. Akşamına da dönersin istersen.

  • pochina  (07.04.17 15:11:36) 
[]

İmitasyon aksesuarı gümüş yapmak?

Bi arkadaşımdan sade, düz taşlı küpe hediye aldım. Fakat sanırsam küpenin kulağa temas eden kısımları, kulak deliğinden geçen kısmı filan imitasyon, gümüş değil. Benim de imitasyona alerjim var kaşınıyor tahriş oluyor cildim. Bu küpe de benim için çok değerli ve kullanmak istiyorum. Bu metal kısımları gümüş olanla değişitirirler mi? Çok sade bi şey zaten, taşı çıkarıp gümüş olana takacaklar. Bi de nerede yaptırılabilir? (Ankara)




 
tırnaklı modellerde açma kapama yapmazlar. değmez.

küpenizin metal kısmına şeffaf oje sürün. zaman zaman yenileyin.
  • balik kraker  (05.04.17 22:02:40) 
istanbul cemberlitaşta gümüşçüler var. olur da yolun düşerse diye. tramwayla çemberlitaş durağı. mutlaka yapıcak usta bulursun.


  • karlmarx  (05.04.17 22:25:23) 
[]

Yakışıklı adam/güzel kadın

Soru her iki taraf için de geçerli.
Yakışıklı adamlar veya güzel kadınlarla bi ilişki yaşamaktan (tek gecelik veya fuckbuddylik konu dışı) korkuyor musunuz? Evetse neden, hayırsa neden?

Ekleme: Bir de zeka ve karakteri ayrı tutup bir daha baktığınızda ne düşünürsünüz?

 
evet, kiz arkadasim ogrenir diye (lol)


  • ateistanbul  (01.04.17 18:34:46) 
Hayır neden korkayım?

Zeki bir kadın olsa bile korkmam. Zaten sapyoseksüelim.
  • MaNOfTheYear  (01.04.17 18:38:51) 
bence soruyu netleştirsen iyi olur. korkmak, neden ki? kastettiğin şu ise; hakaten güzel bi kız gördüğümde bana bakmaz bu diyorum. çok nadir de olsa güzel bir kızdan bir karşılık falan alırsam da heycan yapıyorum.


  • klar  (01.04.17 18:42:28) 
@klar, baya baya korkmak. Yani karşı taraf baksa bile, sizi beğense bile.

Yani daha net nasıl anlatırım bilemedim ama, karşı taraftan beğenildiğinize dair sinyaller alsanız bile adım atamamak, tırsmak filan.

@ateistanbul, yahu işte kız arkadaşın filan yok diyelim.
  • kozmosta bir nokta  (01.04.17 18:45:34 ~ 18:47:17) 
Evet güzel kadinlarla iliski yasamaktan korkuyorum. Cunku hayatlari boyunca cok fazla taleple karsi karsiya kaldiklarindan cogu zaman kendilerini gelistirme ihtiyaci hissetmiyorlar. Olmasi gerekenden fazla, yanlis bir ozguvene sahip olup genelde yuzeysel bir karakterde sikisip kaliyorlar. Yani bu konuda cok fazla hayal kirikligi yasadim, tabi ki istisnalar kaideyi bozmamaya devam edecektir.


  • baharat  (01.04.17 18:46:48 ~ 18:48:09) 
Zekayı ve karakteri ayrı tutarsak mesela? Sadece dış görünüşünü değerlendirdiriğiniz zaman korkuyor musunuz?


  • kozmosta bir nokta  (01.04.17 18:49:27) 
korkunun ecele faydasi yok, yine gelip beni bulurlar :/


  • ateistanbul  (01.04.17 18:50:23) 
Güzel/yakışıklı insanlar ilişkilerinde daha minnetsiz oluyorlar. Karşısındaki insanı çok çabuk harcayabiliyorlar. Bunu da çok çiğ ve çocukça şımarık bulduğum için tercih etmem açıkçası. Olgunluk, insanlarda en önem verdiğim şey. Sadece ilişki anlamında değil.


  • mandalina kokusu  (01.04.17 18:52:09) 
Ya iste ilay tamamen karakter meselesi. Yani fiziksel olarak fevkalade gozuken biri karakter olarak eksikse insan turlu turlu rahatsizliklar duyuyor. Sen zekayi karakteri ayri tutarsak diyorsun da, ne kaliyor ki o zaman? Guzel bir kadinla veya yakisikli bir erkekle kim neden birlikte olmak istemesin. Sonucta guzellik goreceli, ilk intiba dacogunlukla buna gore olusuyor. Karakter ve zekayi disarida birakirsan sayet, kusura bakma ama fuckbuddylik disinda mantikli bir sey aramamak gerekiyor bence. Ki ona bile akilli insan lazim.


  • baharat  (01.04.17 18:56:25) 
Zekayı ve karakteri ayrı tutarsak, sadece dış görünüşü değerlendirdiğim birinden neden korkayım?

Ben de vücuduma bakıyorum. İyi giyiniyorum. Kaliteli yaşamaya çalışıyorum, sağlığıma çok dikkat ediyorum. Ee ben de kendimi geliştiriyorum/geliştirdim zaten.

İyi bir yaşamım var, iyi bir vücudum var. Neden korkayım?

O da benim gibi normal bir insan. Siz de insansınız. Hepimiz normaliz yani niye bi korkumuz olsun ki.
  • MaNOfTheYear  (01.04.17 18:56:51) 
Şöyle diyeyim mesela,

Bi yerde biriyle tanıştığınız. Çok güzel/yakışıklı. O da size bakıyor ediyor gibi, bi ilgisi var diyelim. Henüz bu kişinin zekası ve karakterini hiç bilmiyorsunuz. Bi ilişki yaşama isteği duyar da konuşur musunuz yoksa korkup edip çok da ilgilenmez misiniz?

Bi de iki ayrı soru olarak alabilirsiniz. Hem karakterini vs dahil edip hem de dahil etmeden.
  • kozmosta bir nokta  (01.04.17 19:00:01) 
Bende mesela sevgili olmak isteyeceğim kişinin tipini düşündüğümde genelde çok yakışıklı olmayan tipler canlanıyor gözümde. Kendimi böyle çok yakışıklı biriyle hayal ettiğimde bi geriliyorum, korku basıyor. Nedenini bilemediğimden soruyorum burada zaten. Hani karakterini dahil etmeden derken kastım bunun gibi. Gözünüzde canlandırdığınızda filan ne oluyor


  • kozmosta bir nokta  (01.04.17 19:03:12) 
Kozmos;

İnsanlar tanışmak için varlar. Böyle kafamızdan bi çok şey uyduracağımıza git tanış yani. Git kendisinden öğren her şeyi. Yaşa, tanı..

Çekinme yani.

Dediğim gibi bende o korku yok. Zaten o korku kötü bir şey. Yakışıklı biriyle birlikte olsan sıkıntı.

Kendini ezme, karşındaki yakışıklı / güzel olsa bile ezme :) O da insan, sen de insansın.
  • MaNOfTheYear  (01.04.17 19:13:55 ~ 19:15:31) 
Yakışıklı adam bana bakmaz diye korkarım.


  • devilred  (01.04.17 22:20:49) 
Çirkin kadın her zaman daha problemlidir.


  • arnold schwarzeneger  (03.04.17 10:40:15) 
[]

Dövme yaptırma süreci

karar verdiğim bir dövme konusunda dövmeciyle iletişime geçtim. Yaklaşık bi 3-4 gündür (11-12 mailleşme) dizayn üzerine konuşuyoruz. İlk dövmem olacağı için bu normal midir çok anlayamadım. Yoksa bende mi bi sıkıntı var oldum. Sonuçta bi ömür bedenimde taşıyacağım bir şey olduğu için detaylı konuşmak normal geliyor ama bilemedim bi. Mesela dövmeci istediğim dövme için 10x15in daha uygun bi boyut olacağını, benim istediğim gibi 8x12 oranında yaparsak detayları kaybedeceğini söyledi. Ben de tutup 8x12 yapsak nasıl bir detay kaybı yaşayacağımızı gösterebileceği bi örnek var mı diye sormak istiyorum mesela (konumuz arka plandaki renklendirme detayı).

Bunun dışında sormam gereken şeyler nelerdir? Steril çalıştıklarını biliyorum bu konu dışı.


 
Haklı detaylı dövmeler için minimum bir oran vardır onun altına düşerse hem detay kaybolur hemde dövme uzaktan bok sıçramış gibi durur


  • gozu acik sevisen yahudi  (22.03.17 19:37:47) 
Dovmeciyi dinlemek lazim bazen, ben daha kucuk istiyordum iyi ki yaptirmamisim daha kucuk :)

Bu arada dukkanina vb gidip yuzyuze konusmak daha iyi olmaz mi? Hem kafana dovmeciyle kafalarinizin uyup uymadigina bakarsin.
  • kuehles blondes  (22.03.17 19:49:30) 
@kuehles blondes portfolyolarını inceledim. Çizgileri benim tarzıma uyuyor. Zaten stüdyoda 2 designer ve 4 dövmeci var. Dövmeciler en az 10 yıllık filan deneyimli. Bir de arada bir guest olarak gelen bir dövmeci var. Ek olarak istediğim dövmeye yakın dövmeler ve kullanılmasını istediğim renklerden oluşan bi dolu fotoğraf da yolladım. Neyin mümkün neyin kötü olacağını belirtiyorlar. O yüzden güven duyuyorum aslında.


  • kozmosta bir nokta  (22.03.17 20:01:07) 
Bence öyle diyorsa dinleyin.
İyi bir insansa, işinde iyiyi kastediyorum, vücudunuzun dövme yapılacak bölgesinin fotoğrafını isteyip dövme tasarımını oturtma yapabilir, sizin de daha iyi fikriniz olur.
Bir de yazı falan varsa tasarımda, fontun, görüntünün içinize sindiğinden emin olun.
  • sopiro  (22.03.17 22:14:34) 
bembeyaz değilsen solacak zaten renkli dövme çok şeyabma.


  • hasmetizm 2046  (23.03.17 11:07:10) 
Normaldir. Ben dövmemi kendim çizip vermiştim, benim çizimim üzerinde de değişiklik yapmıştık, uzun bir süreçti. Bize her şey yapılabilirmiş gibi geliyor ancak gerçekte öyle olmuyor tabii:)
Dövmeyi ne kadar küçültürse detay çalışmaları o kadar zor olacaktır, bir tık büyüğü daha güzel durabilir.

İyi ve kaliteli bir yer ise sorun yaşamazsın. Boyaları da kaliteli ise kolay kolay solmaz, benimki 6 senelik dövme hala ilk günkü gibi. Hatta dövme festivalinde başarılı bulduğum birkaç farklı dövmeciye göstermiştim, hepsi de çok iyi durumda olduğunu söylemişlerdi.
  • peggy  (23.03.17 11:19:06) 
Teşekkürler.

@peggy Daha önceki bi duyurumda bi başka dövmeciyle kıyaslayarak websitelerini paylaşmıştım. www.muscat-tattoo.com Portfolyoları şöyle. Kullandıkları renkler canlı göründüğü için tercihim oldu zaten. Facebook sayfalarında sürekli iyi yorumlar yapılmış ve 5 yıldız almış filan (78 oy kullanılmış). Yorumlarda profesyoneller denmiş filan.

Sonuç olarak boyut konusunda sizi ve dövmeciyi dinleyip 10x15'e karar verdim. Dizayn konusunda serbestlik istedi, peki dedim. Bakalım nolucak.
  • kozmosta bir nokta  (23.03.17 12:08:21) 
verdiğin linkteki dövmeler pek iyi değil aslında. özellikle sulu boya tarzı yapılan arka plan renklendirmeleri çok kötü. tarzı değişik zaten.

fotoğraflarda renkler canlı görünüyordur çünkü yapıldıktan hemen sonra fresh halinin fotosu çekilir. çok az dövmeci healed- iyileşmiş halinin fotosunu koyar. bunu da belirtir zaten koyarken. dövme 2 ayda anca iyileşir (içeriden). dövmenin rengi 6 ayda anca oturur. acele etme farklı dövmeciler ile de görüş.
  • hasmetizm 2046  (23.03.17 12:23:49) 
@kozmosta bir nokta, tokyo'da mı burası?:)

tarzları çok değişik gerçekten ve özellikle asao'nun balık dövmelerine bayıldım. (bende de balık var:) )
hangisi yapacak seninkini? ve nasıl bir dövme yaptıracaksın?
  • peggy  (23.03.17 12:49:32 ~ 12:49:43) 
@peggy Evet, Tokyo. Benimkini Shinya veya Haruka yapacak watercolor olduğu için.

imgur.com Şuradaki nebula arkaplana benzer bi arkaplan üzerine (renkler, tasarım farklı olacak)
imgur.com şundaki Orion takımyıldızı olacak.
  • kozmosta bir nokta  (23.03.17 18:18:21) 
@hasmetizm önceki duyurumdaki stüdyolardan diğeri de şuydu. www.facebook.com

Yani bu da yapar yapmaz çekiyor fotoğrafı ama deliler gibi renk ve kalite farkı var.
  • kozmosta bir nokta  (23.03.17 18:23:20) 
Tokyo yaa tam yeri:) Dövme+nick uyumu olmuş:)

Hoş görünüyor. Misal linkteki Orion arka planı kötü bence, leke gibi durmuş. O yüzden herhalde bir tık büyük yapalım dedi.
Bendeki koi balığını aynı şekilde detay çalışalım diye, düşündüğümden biraz büyük yaptık, diğer türlü incik cincik karışık bir şey gibi görünüyor.

Bir de söylemeyi unuttum, hangi marka mürekkep kullandıklarını sorabilirsin, dandik malzeme kullanmazlar bu kadar işçiliğe ama yine de aklında bulunsun.

Yaptırdıktan sonra foto da bekleriz:) Hayırlı olsun şimdiden.
  • peggy  (23.03.17 18:34:42 ~ 18:34:52) 
@peggy haha harbiden nicke uyumlu :)

Boyutu 8x12de tuttuğumuzda şundaki gökyüzüne benzer bi şey çıkacağını söyledi www.muscat-tattoo.com

o yüzden 10x15te hemfikir oldum. Düşündüğümden daha fazla bir kayıpmış. Mürekkep markasını da sorayım. Çekindim sormaya gerçi de en başta :)
Daha bir aydan erkene yapılmaz sanırım dövme ama yaptırınca buradan paylaşırım hehe :)
  • kozmosta bir nokta  (23.03.17 18:51:54) 
[]

Hangi dövmeciyi seçmeliyim?

Swallow: www.facebook.com

Muscat: www.muscat-tattoo.com

Şu iki dövmeci arasında kaldım. Swallow'a arkadaş gitti, memnun kaldı. Ama ben onun dövmesini canlı canlı gördüğümde "oha çok güzel olmuş" filan olmadım. Güzeldi, watercolor ile yapılmıştı ama etkileyici değildi sanki renkler.

Benim yaptırmayı düşündüğüm dövmede de watercolor tekniği gerekecek. Fotoğraftakine benzer, ama farklı renkler olacak. Muscat'ın dövmelerinde renkler çok daha güzel görünüyor ama ışıktan mı fotoğraftan mı kestiremedim. Bi de muscat swallow'a göre daha pahalı. 10x15 için 450 dolar istiyor. Swallow ise 300 dolar kadar istiyor. Benim dövme 8x10 gibi bi şey olacak.

Ne yapmalı?

 
direkt soruna yanıt değil ama...

galata tattoo'da yeliz vardı hala orada mı bilmiyorum, o bu konuda iyidir.
bir de benim bildiğim koray karagözler baya iyidir bu konuda ama şu an antalya'da takılıyor sanırım.
  • sos fistik olsun mu  (15.03.17 12:12:57 ~ 12:13:49) 
Swalow ne kadar kötü ya, bence gitme oraya muscat daha iyi kesinlikle, mavili çiçekli dövmeye bakınca water color yapabildikleri anlaşılıyor. @sos fıstık mı adam tokyoda galata demişsin :D


  • giselle  (15.03.17 12:17:49) 
baba oraya kadar gitmisken irezumi yaptir bari.


  • baldur2  (15.03.17 12:17:54) 
ilki cidden kötü. mahalle dövmecisi gibi.

ikincisine de bayılmadım ama nispeten daha yetenekli görünüyor.
  • sir gawain  (15.03.17 12:20:27) 
uk.pinterest.com

yaptir bunlardan birini keyfine bak baba.
  • baldur2  (15.03.17 12:22:58) 
Swallow kesinlikle dandik boya kullanıyor. Çok kötü renkler falan. Çizgisi de güzel değil. Sakın gitme. Muscat'ın hem tonları hem çizgisi güzel.

Dövme yaptırmaya karar verince paradan kaçmamak gerektiğini de acı bir tecrübeyle öğrendim ben. Ucuz diye bir yere yaptırdığım dövme hiçbir şekilde tutmadı ve kolumda doğum izi gibi duruyor saçma sapan. Aynı dövmeyi 200'e yaparım diyen de var 750'ye de. Para ayırabildiğim vakit 750'ye kıyıp yaptıracağım. O yüzden sana da önerim paradan kaçma, zaten bir ömür duracak orada. Muscat iyi.
  • rakunzelll  (15.03.17 12:37:52) 
@baldur2 ahah ya irezumiyi seviyorum da gelecekte yapacağım iş japonya'yl bağlantılı olacak. Yakuza makuza diyip iş vermezler şimdi. :D Bi de irezumilik bi tasarım yok kafamda.

Yanıtlar için teşekkürler. Swallowdaki renk ve kalite farkının ışıktan mı olduğunu anlayamadım bi. @rakunzell'in dediği gibi düşünüyorum zaten bi ömür üzerimde olacak ne de olsa.
  • kozmosta bir nokta  (15.03.17 12:45:19) 
[]

Ne olur?

Daha önceki sorularımdan belki gören olmuştur, yurtdışındayım ve arkadaş edinme amaçlı Tinder kullanıyorum. Arkadaş olamasak, sadece bir gün görüşüp sonra tüm iletişimimizi koparsak dahi o bir gün boyunca anadilimin dışında bir dilde konuşmayı yanıma kar görüyorum. Tinder'da da tabii diğer amaçlarla kullanan çok insan var haliyle ilk görüşmeden sonra iletişim genelde kesiliyor ben biraz mesafeli davrandığım için.

Yeni tanışıp bi kere görüştüğüm biri var ve bu kişiyle ilk görüşmeden sonra da muhabbet devam etti ve başka planlar yapıldı. İkinci görüşmemiz dün olacaktı ama hafif hasta hissediyorum dediği için ben ısrar ettim yat dinlen diye (burada hastalık kapınca bi hafta yataktan çıkamıyorum çünkü, bulaşmasını istemedim ldfkjg). Sonuç olarak pazar gününe erteledik.

Yaptığımız planlar ise buranın kültüründe "date" sayılabilecek planlar. Ben biraz salağa yatıyorum gerçi karşı tarafın ne düşündüğünü kestiremediğim için. Çünkü gün içinde yazışmalarımızda çok geç okuyor, okur okumaz cevaplıyor ama bir günde konuştuğumuz 3-5 cümle filan oluyor. Hani öyle benden bi mesaj beklediğini hevesli olduğunu hissetmiyorum ve bu mesaj atmamasının kültür farkıyla mı ilgisi var çok emin değilim. Ama konuşunca yakın davranıyor işte. Benim de hoşuma gidiyor. Centilmen filan şu ana kadar ters bi lafı ya da davranışı da olmadı. Sohbetlerimiz de genelde birbirimizi tanımaya yönelik.

Sizce bu iş nolur?
Bi de benim tedirgin olduğum nokta hal böyleyken bi anda karşı taraf işi sadece cinsellik amaçlı bir düzeye getirir mi? Öyle bir durum oluşursa ne yapacağımı da çok kestiremiyorum. Hoşlanmıyor değilim çünkü, ama tek gecelik bi ilişki olur da sonra iletişim koparsa üzülürüm bence. Ne düşünüyor olabilir bu kişi?

 
@j r r tolkien hayrani hocam dil japonca olduğu için, kanjiler filan elli defa görmek gerekiyor akılda kalsın diye. Haliyle görüşmesem bile sadece yazıştığımla bile ilerliyor dil. İlerledi de yani.

Teşekkürler yorum için de.
  • kozmosta bir nokta  (08.03.17 19:38:22) 
@you are my lethe öncelikle nickini çok sevdim.
Evet kadın kişisiyim. Düşüncelerin için teşekkür ederim. Gerçekten de zamanını çaldığımı düşündüğüm insanlar oldu.

@leadingman videonun tamamını izlemedim ama 1000 kişiden 25 kişi evet demiş. Sanki çok da geçerli bi sonuç değil gibi.
  • kozmosta bir nokta  (09.03.17 19:51:01) 
ben de bu amaçla yani dil için kullandım. garip olan ne ki? avrupada pek çok kız profilinin altına no ONS yazıyor. bi sen değilsin direk cinsellik amaçlı kullanmayan.

tinderın amacı diye birşey de yok. amaç denen şey kişiye topluma göre değişir. tinderın sana sunduğu şey vardır, o da beğendiğin insanlarla tanışabilmek.

bence aynen burda yazdıklarını söyle adama. cinsel bi beklentisi varsa bile hayvan değilse iletişimi koparmayabilir. hayvansa da koparsın zaten sana japon mu yok koca memlekette
  • klar  (09.03.17 22:36:25 ~ 22:37:08) 
@xportant "Tek" amacımın dil olduğunu söylemedim zaten. Amacım arkadaş edinmek ve dil geliştirmek. Kaldı ki malum tinder'da hemcinslerimi de aratabiliyorum ki bu şekilde match olup konuştuğum kadınlar da var. Ha bu demek değil ki tanıştığım biriyle kesinlikle sevgili vs olmayacağım. Sadece tek gecelik ilişki istemiyorum ki bu profilimde de yazıyor. Fakat derdim hoşlaştığım birinin işi tek geceye getirip getirmemesi. Bunun neyini yargıladın anlamadım.

@LeadingMan Türkiye'deki bastırılmışlığın farkındayım. Benim açımdan tek gecelik ilişkiler bana göre değil mesele o. Yurtdışında cinselliğin daha rhat geliştiğinin de bilincindeyim. Fakat bu durum da kişiye göre değişir düşüncesindeyim. Yani nasıl o videodaki kızların bi kısmı direk olur dediyse bir erkeğin de doğrudan cinsel amaçla yaklaşmama ihtimali vardır diye düşünüyorum.

@klar çok teşekkürler.
  • kozmosta bir nokta  (10.03.17 14:00:35) 
@leading men, sizden alıntı yaptım ve genele yazdım. bunu da açıkça belirttim. bu kadar agresif olmaya gerek yok.

tüm duyuruya hitaben
dediğim gibi avrupada 2 yıldır yaşıyorum. 'wanna sex?' yazıp başarılı olanların oranı yüzde bir bile değildir. insanlar genelde önce bir iki gün tinder'da konuşup, sonra whatssapp'a geçip en sonunda buluşuyorlar. bazen ikinci, üçüncü buluşmaya kadar birşey olmadığı olabiliyor.

size bir örnek anlatayım. baya kopuk bir ev arkadaşım var, kız baya deneyimli. türk bir erkekle birlikte olmuş. şu ana kadar olduğum tüm erkekler seksten sonra muhabbet eder, sarılıp uyur bu adam üstünü giyinip gitti, şoka uğradım neyse dedim adam iki gün sonra arayıp tekrar evimde buluşmak istedi dedi. türkiyede normal karşılayacağın çoğu şey orada çok kaba olabiliyor.

misal ispanyada yaşıyorum. tinder^dan bir çocukla buluştuk hoşuma gitti ikinci defa gene buluştuk. herşeyi o ödedi, gece sonunda evime kadar eşlik etti, korkudan şimdi bu ne isteyecek diye üç buçuk attım. sonra arkadaşlarla konuşurken öğrendim ki burada insanların ilk gece sarılıp yatıp uyuması çok normalmiş. illa seks yapmaya gerek yokmuş.

türkiyeden çıkıp avrupaya gelince ve insanların, özellikle erkeklerin cinselliğe bakış açısını görünce şoka girebiliyor insan. yada kadınların bu konuda ne kadar kendilerine güvendiklerini ve erkeklerden hiç çekinmediklerini far edince ben yıllardır ne yaşadım böyle diyebiliyorsun.
  • you are my lethe  (12.03.17 22:06:32) 
[]

Dil bölümü mezunu, sosyoloji/antropoloji yüksek lisans, gelecek, iş vs?

Lisede sayısal çıkışlı olup 2 yıl matematik okusam da kültürel bi şeyler üzerine çalışmak istiyorum diyerek matematiği bırakıp, e bari bu arada dil de öğreneyim meslek olur diyerek bi yabancı dil & edebiyat bölümüne başladım. Seneye son sınıfım ama çok az dersim kaldı ve bi de bitirme tezim. Az önce izlediğim bi videonun da etkisiyle acaba sosyoloji ya da kültürel antropolojiden yüksek lisans yapıp, dilini öğrendiğim bu ülke ile bu alanlarda ilişkilendirerek çalışsam, öyle mi yürüsem diye bi düşünce geldi aklıma. Şu anda dahi değişim öğrencisi olarak geldiğim bu ülkede lisans düzeyinde araştırma yapıyorum ve araştırma konum kültürel antropolojiyle alakalı olabilecek bir konu ve çok zevk alıyorum.

Şimdi dil edebiyat çıkışlı olup bu alanlarda yüksek lisans yapabilir miyim bilmiyorum açıkçası. Bulunduğum ülkedeki yüksek lisans şartlarını da araştırabilirim. Fakat, mesleki açıdan buradan ne çıkar? Yani buradan gidince akademisyenlik gibi görünüyor ama akademisyenlik yapmayacak olursam alternatiflerim neler olabilir? Bunun dışında bana verebileceğiniz tavsiyeler, izlemem gereken yol vs varsa söyleyebileceğiniz bir şeyler çok mutlu olurum.


 
dil var dil var. hangi dil?


  • cekilmis gayfe  (26.02.17 23:25:25) 
@cekilmis gayfe Japonca. Şu anda da Japonya'dayım. O yüzden yüksek lisans şartlarını araştırabilirim.


  • kozmosta bir nokta  (26.02.17 23:26:59) 
e araştır işte japonyadaysan sosyoloji okursan ne oluru. sorduğun kişiler türkiyede sen japonyadasın dikkatini çekerim :)


  • cekilmis gayfe  (26.02.17 23:30:27) 
@cekilmiş gayfe yüksek lisansa kabul edilememe gibi durumlar da olabilir. Yüksek lisansı Türkiye'de yapmam gerekebilir. Yada yüksek lisans yapsam dahi sonunda Türkiye'ye dönüp iş aramam gerekebilir. Bu nedenle Türkiye'de neler yapabilir diye soruyorum. İşin Japonya ayağını ve yapabileceğim işleri buradaki hocalarıma soracağım zaten. Ek olarak alternatif çizebileceğim bi yol var mıdır? Yüksek lisans dışında bu alandan neler yapabilirim vs


  • kozmosta bir nokta  (26.02.17 23:33:33) 
sosyoloji okusan belki de antropoloji okursan hiçbir halt olmaz türkiyede. yüksek lisansa kabul edilmezsen gerçi böyle bir sorunun da olmaz.


  • cekilmis gayfe  (26.02.17 23:44:22) 
Akademisyen olursunuz?


  • damba  (27.02.17 00:52:01) 
akademisyen olursunuz +1.


  • microfiction  (27.02.17 01:43:13) 
[]

Ne zaman başkalarından yardım istiyorsunuz?

Bu zamana kadar hemen hemen hiçbir şey için birilerinden yardım istemedim/isteyemedim. Genel olarak her şeyi kendim hallediyorum. Yardım istediğim nadir anlardan biri arkadaşı ziyarete gittiğimde aşırı bi sancı yaşayıp acile götürmesini istemem olmuştu ki onda da kum dökmüştüm. Onun dışında gıda zehirlenmesi filan dahi geçirsem kendi kendime evde dinlenerek filan atlatmaya çalışırım ya da kendi başıma hastaneye giderim filan. Bu da çok ekstrem bi durumdur yani daha küçük şeyler için yardım isteyemiyorum. Karşı tarafa sıkıntı yaratacağımı düşünüyorum hep.

Birilerinden ne zaman, ne gibi durumlarda yardım istiyorsunuz? Tepki aldığınız oluyor mu? Tamamen kendi ihtiyaçlarınız için yardım istemek konusunda ne düşünüyorsunuz?


 
Eskiye göre daha çok yapmaya çalışıyorum. Eskiden zayıf ya da bağımlı gibi görüneceğimi düşünüyordum. Artık daha gerçekçi bakıyorum.

Örnek de vereyim. Herhalde 13 yaşından itibaren hastaneye tek başıma gittim ki herkes gibi korkar ve nefret ederim o ortamdan. 15 yaşındayken bilmediğim bir şehirde hastanede yatan annem ve kardeşimin refakatçiliğini yaptım 1 ay. Diğer resmi kurumlarla ilgili işlerimi filan zaten saymıyorum, hep yalnız başıma hallettim.

26 yaşında hastanede 1 gece yatmam gereken bir ameliyat olmam gerekti. Anne babama bile haber vermeden refakatçisiz halletmeye kalkıştım :)

Sonra bir gün bir arkadaşım hasta olduğunda kız arkadaşının alıp kendisini hastaneye götüreceğini söyledi. Gözüm doldu bi an. Sorunun bende olduğunu anladığım an o andı.
  • otonomo  (25.02.17 15:43:20 ~ 15:52:31) 
Sen sormasan ve bu konu üzerine düşünmesem farkedemeyecektim. Asla kimseden yardım almıyormuşum ben de. Vay be.


  • medre  (26.02.17 12:50:48) 
@krem peynir zayıflık olarak görüneceğimi düşünmüyorum ben de sadece karşı tarafa sıkıntı çıkarmak, kendi derdim sorunum için uğraştırmak istemiyorum, aynı şekilde uzmanlık gerektiren anlar dışında.


  • kozmosta bir nokta  (26.02.17 16:28:51) 
[]

Maddiyat ve harcama yapmama çabası

Ben çocukken ailemizde maddiyat sıkıntılıydı. Orta halli bi aileydik, çok şükür aç kalmıyorduk ama babamın dükkan açma girişimleri ve 2-3 defa iflas etmesi gibi süreçler yaşadık. Ben lisedeyken de arkadaşlarıma kıyasla daha az harçlık alıyor ve çoğu zaman haftasonu dışarı çıkabilmek için para biriktirmem filan gerekiyordu. Üniversitenin ilk yıllarında da Ankara'da ablamın yanında yaşamaya başladığımda anne-babamdan az bi miktar alıp bi de öğrenim kredisi alıyordum. Bu daha çok, onlar para gönderemeyecekleri için değildi de ben onlara çok yük olmak istemediğim içindi.

Şimdilerde ise aldığım burstan kaynaklı elime güzel para geçiyor. Hatta her ay güzel bi miktar arttırabiliyorum. Fakat içimdeki "çok harcama" dürtüsü hiç geçmiyor. Yani tutumluluk iyi bir şeydir ama mesela dışarı çıktığımızda hesap tahmin ettiğimden bi parça daha fazlaysa, gayet normal bi miktar dahi olsa iç sesim bi "ay pahalı mıymış burası ne" filan diyor.

Küçükken olan şeylerden ötürü paradan nefret etmişimdir ve gelecekte de hayal ettiğim maaş vs için hep "para hesabı yapmamı gerektirmeyecek kadar maaş alayım, kafi" diye düşünmüşümdür. Yani "para sevici" "pinti" filan değilim. Sadece kafamdaki hesap yapma dürtüsünden kurtulamıyorum. Ama çevremde insanlara baktığımda maddi açıdan sıkıntılı bir dönemde de olsa beraber geçirdiğimiz zamanın hatrına tüm hesabı ödeyenler, dışarı çıktığında ne kadar harcadığına bakmayanlar filan var ve bu insanlar da zengin vs değil.

Sizde nasıl oluyor? Ben bu kafa yapısından nasıl çıkabilirim? Kendimden rahatsız oluyorum çünkü.

 
bu durum uç seviyelere gelmedikçe çok öyle değişmenize gerek yok bence hocam. size göre eli daha geniş birini bulun, mutlu mesut yaşayıp gidin.


  • reshad the lionheart  (22.02.17 07:13:15) 
bence daha bile güzel.. yani arada kendini bırakman gerekir ama kafanda harcamama fikri varken anlık gaza gelip harcamak daha beter. ben mesela eli çok açığım, o an mutlu olayım ya diyip parayı harcarım ama maddi durumum da orta halli. ay sonu para kalmıyor ve o zaman oturup ödediğim hesapları düşününce kendime de takıldığım insanlara da -kısa süreli de olsa- uyuz oluyorum. kendime harcarken ise sen gibi iki lirayı bile kafaya takıp huzursuz oluyorum sonra da bu durumun beni huzursuz etmesine daha çok bozuluyorum.


  • blacksky  (22.02.17 07:40:56) 
Sana pinti falan demiyorum, söyleyeceklerimi yanlis anlama sakin. Bu tamamen yaşamında öncelik sırası ile alakalı. Geçmişinle alakalı zorluklar dolayısıyla ön planda hep parayı tutuyorsun ister istemez. Bence seni mutlu execek şeylere, ufak anlara, güzelliklere paranın önünde birkaç kez yer vermeyi dene, bence cok daha mutlu olacaksın. Mantik çerçevesinde bir denge olusturdugunda maksimum verimi alabilirsin. Evet o yemek o kadar parayi haketmiyor olabilir belki ama seni mutlu edecekse buna fazlasıyla değer bunu unutma.


  • baharat  (22.02.17 08:27:33) 
Üsttekiler +1

Ayrıca son yıllarda dışarıda yapılan herhangi bir aktivite, ortalama bir insanın alım gücüne oranla pahalı hale gelmiş durumda zaten. Böyle hissetmen çok da anormal değil o yüzden.
  • skooma  (22.02.17 09:07:42) 
dışarda yediğiniz bir yemekten sonra "evde yeseydim aynı yemeği şu kadara mal olurdu" moduna girmiyorsanız yaşadıklarınız abartılı bir durum değil.

illa bu durumdan kurtulmam lazım diyorsanız da kendinizi bir süre teselli etmeniz gerek. "şu kadar harcadım ama baya mutlu oldum, fiyat performans olarak iyi bir oran" gibi sonrasında kendinizi teselli etmenize pek gerek kalmaz kanımca.
  • buffy de vampir sayılır  (22.02.17 12:03:34) 
Ben kafamda hep max ve min değer oluşturuyorum para konusunda. Eğer hesap max değeri aşarsa o an bi bozulup sonra hemen boşver ya diyorum kendime. Çünkü o anın mutluluğu hiçbir şeyle ölçülemez. Sonrasında da o günün fazla harcamasini diğer günlerde yaptığım harcamalara dikkat ederek dengelemeye çalışıyorum. Bu şekilde planladığımdan çıkmamış oluyorum. Huzurum da kaçmıyor :)
Kendini anin güzelligine odakla. Para yerine gelir ama o an gelmez.

  • turuncu tonlarda  (22.02.17 13:14:28) 
[]

Hiçbir şey yapasım yok

Enerjim var, hayattan nefret ediyor filan değilim. Ama hiçbir şey yapasım yok, özellikle yapmam gereken ve aslında yapmak istediğim şeyleri.

Dil çalışırken eğleniyorum mesela. Yabancı dilde bir şeyler okumak hoşuma gidiyor. Fotoğraf çekmeyi seviyorum. Amaçsızca keşif yürüyüşleri yapmayı seviyorum. Ama bu ara, bırakın yapmam gereken ödevler çalışmalar vsyi bu zevk aldığım şeyleri bile yapmak istemiyorum. Uyku düzenim bozulmuştu, sabah 6-7'de uyuyup öğleden sonra 5'te filan uyanıyodum. Günü kaçırıyorum diye keyfim kaçıyor diye düşünüyordum ama şimdi onu da tekrar düzene soktum. Yine aynı. İçim çok boş. Çok boş hissediyorum. Biraz yalnız ve sevgisiz kaldım son zamanlarda belki o yüzden. Ama şu an için bu konuya getirebileceğim bi çözüm de yok. En son 2011 yılında dinlediğim depresif doom metal şarkıları dinlemeye başladım resmen.

Sizde de oluyor mu böyle? Olunca napıyorsunuz da daha iyi hissetmeye başlıyorsunuz?

 
"spora başla" diyolar hep duyurudakiler. ben henüz denemedim ama iyi geliyomuş öyle diyolar. :)


  • nıç  (20.02.17 19:19:51) 
@nıç ara ara onu da yapıyorum. Onu da yapmak istemiyorum da bazen zorluyorum kendimi bi 15-20dk bile olsa yapıyorum.


  • kozmosta bir nokta  (20.02.17 19:22:09) 
Depresyon olmasin aman dikkat edin. Durum daha ilerlerse psikologa gitmekte fayda var.
Spor kesinlikle oneririm ama bu durumda biraz zor gelebilir, o nedenle her gun kendinizi zorlayip acik havada, mumkunse parkta falan yarim saatlik yuruyuslere baslamanizi oneririm.

  • calaquendi  (20.02.17 19:32:24) 
Ben zorlamıyorum. Canım istemiyorsa istemiyor, yatıyorum vakit öldürüyorum bütün gün. Oluyor boyle dönemler. Geçer. Cok uzun surerse yardim alabilirsin. Iyi hissettiren bir seyler vardir mutlaka onlari yap. Anlamli ya da cok verimli seyler olmasina gerek yok. Bana birileriyle konuşmak (dertlesmek degil, boş muhabbet) hava almak falan iyi geliyor.


  • aquarium  (20.02.17 19:38:41) 
Gunde 10 saat spor mu yapsin?

Yakin arkadas olmamasindan kaynaklaniyor bence bu. Biri durttugu zaman tek basina fotograf cekmek istemeyen insan koltuktan dogruluveriyor.

Zamanla gecer.
  • cikmaz sokaktan cikagelen cocuk  (20.02.17 19:47:49) 
sevdiğin, tutkulu olduğun bir şeyler illaki vardır.

soruna gelecek olursak kötü hissetmeye bile fırsat bırakmıyor yaşadığımz hayat. o yüzden tadını çıkartmaya bak:)
  • hemsta  (20.02.17 21:19:07) 
[]

Sevgiliniz sizinle ilgili bir şeyi unuttuğunda/yanlış hatırladığında

Ne düşünüyor/hissediyorsunuz?
Mesela daha önceden konuştuğunuz bi konu hakkında bi şey söylediğinizde aradan zaman geçince o şeyi söylediğinizi tamamen unutuyor ve "hayır söylemedin" diyor ve bu sık sık oluyor.
Ya da (eski sevgilimden bi örnek olacak) "Çilek yerken oluşan yüz ifaden çok sevimli oluyor" diyor ama aslında o yüz ifadesi erik yerken oluşuyor. Birbirine karıştırıyor filan.


 
biraz laf sokar sonra geyiğe bağlarım, dert etmem.


  • washe  (19.02.17 22:58:03) 
Kırmadan düzelt. Ama buna anlamlar yükleme. Sadece hafizasi kötüdür.


  • rahip janick  (19.02.17 23:02:02) 
Bu arada düzeltme işini abartma. Rahatsız edici çünkü.


  • rahip janick  (19.02.17 23:02:18) 
Evet, sık sık yapıyor ve üzülüyorum çünkü ben neredeyse birçok ayrıntıyı hatırlıyorum ama kasti yapmadığını biliyorum.


  • duyond  (19.02.17 23:04:32) 
Ben de eski sevgiliden ornek vereyim, cok kez soyledigim ve benim icin onemli olan seyleri soruyordu hic bilmiyor gibi, ya da anlatinca ilk kez duymus gibi tepki veriyordu, sordugu zaman ben de ilk kez soyluyormus gibi soyluyordum. Daha once soyledigimi hatirlatmiyordum. Ama uzuluyordum tabii.

Bence bu eger bir hastaliktan vs kaynaklanmiyorsa, yani her seyi hatirlayip da sizin dediginizi unutuyorsa, onem vermediginin gostergesidir.
  • yuzır  (19.02.17 23:04:37 ~ 23:05:22) 
ben böyle konularda biraz takıntılıyım. sevgilim bunu sık yapıyorsa ve unutkanlık (tıpkı sakarlık gibi) onda bir huy değilse, bozulurum.


  • filteria  (19.02.17 23:04:53 ~ 23:06:55) 
kadınlar böyle gereksiz saçma şeyleri erkeklerden daha iyi hatırlar. bence sen de erkek gibi ol


  • cekilmis gayfe  (19.02.17 23:12:33) 
Normal karşılıyorum. Bir sürü şey anlatıyorum aklında tutamaması normal. Çok önemlileri hatırlasın yeter.


  • muslugubozukhayrat  (20.02.17 00:22:36) 
Bizde unutan taraf benim :( sevgili üzülüyor ama benim de elimden bir şey gelmiyor çünkü zaten çok unutkan biriyim. Markete giderken 3 şey alacaksam 1ini kesin unutuyorum o derece. Evet karşıdakini önemsemiyormus gibi oluyor ama bazen de öyle olmayabiliiir :/


  • turuncu tonlarda  (20.02.17 00:56:45) 
Ona et yedirin, B12 eksikliği olabilir.

Ona küçük sürprizler (köfte, sucuk, kebap...) yapın.
  • grgn  (20.02.17 01:01:49) 
[]

Hayatınızdaki memnuniyetsiz (?) insanlar konusunda napıyorsunuz?

Doğru kelimeyi bulamadım ama memnuniyetsiz de olabilen insanlardan bahsediyorum.

Birincisi; etrafındaki "dış" kısımda olup biten şeylere sürekli bi kulp takan insanlar. Fakat bu şey kendi etrafındaki "iç" kısımda (yakın çevresinde vs) oluyorsa sallamayan insanlar.

Örn; metroya itiş kakış binen insanlara laf eder. Aynı şeyi bi arkadaşı yapsa bunu aklayacak bi bahane bulur.
Örn; yabancı bi ülkede gerçekleşen bi olay için o ülkenin kültürünü öne sürerek "bunlar işte böylee" diyerek aşağılar. Aynı şey Türkiye'de gerçekleşse "caanım Türkler" tarzında bi şeylerle o olayı kültürün filan bi parçası yapıp aklar.

İkincisi; sizin özellikle çok sevdiğinizi belirttiğiniz zevklerinize, eğer ki sevmiyorlarsa bok atan tipler.

Örn; ben X yazarı çok seviyorum dersiniz. "Ben hiç sevmiyorum bence çok gerizekalıca yazıyor" der. Şu şarkıyı/grubu çok seviyorum dersiniz. "Ay o ne öyle çok rerörerö sözler vikvik" der. Hatta o an "valla ben gayet çok seviyorum" diye tepki verseniz dahi başka bir zaman konusu olduğunda yine o yazarı, şarkıyı vs itin götüne sokar.

Vallahi etrafımdaki böyle saygısız, memnuniyetsiz, sürekli eleştiren insanlardan gına geldi. Atsan da atılmıyorlar. Atarlı cevaplar vererek susturabilecek bi yapım da yok. Eskiden sinirlenip belli edemediğimden bi yerden sonra sohbet "ben böyleyim" "ben de şöyleyim" tarzında sürekli bir "ben" "ben" kapışmasına dönüşüyordu. Artık onu da yapmıyorum. "hm ok" diye geçiyorum ve o insana olan saygım kayboluyor.
Siz napıyorsunuz?

Ek: ha bi de bu kişiler kendi zevkleri söz konusu olduğunda o şeyi dünyanın en güzel şeyi gibi lanse ederler. İnsanların zevkleri konusunda hep açık olmuşumdur. Hatta ilgimi çekerse ben de deneyimlemek isterim filan. Ama bugüne kadar zevkleri benle çatışan kimseye "ay çok salakça benceeaa" demedim yani. Benim hiç sevmediğim bi şey bile olsa "bu kişi o şeyde güzel bi şeyler, kendine uyan bi şeyler bulabilmiş demek" der geçerim.

"Benim zevklerim seninkileri döver" tribi niyedir? Bunu insanlar neden yapar?

 
Hayatımda tutmuyorum yüzlerine de genelde ay götüm derim.


  • gozu acik sevisen yahudi  (18.02.17 10:51:08) 
herkesin farkli dusuncede oldugunu dile getiriyorum. herkes her seyi sevmek zorunda degil ve saygi gostermesini anlatiyorum. laftan anlamazsa diger anlayacagi dil ile devam ediyorum. bir de beraber olmayi fazla gerektirmiyorsa, gidiyorum.


  • evimin paspasi  (18.02.17 10:54:29) 
  • hybridus  (18.02.17 11:10:40) 
Hayatınızdan çıkaramayacağınız biriyse? Mesela aile bireyi?


  • kozmosta bir nokta  (18.02.17 11:15:07) 
hayatimdan cikartamiyorsam daha az memnuniyetsizlik zeminine gelecek sekilde sohbet ederim veya iletisimi azaltirim. 1. derece ailedense (anne baba kardes) zaten dalga gecerim o kadar samimiysem "bi halti da begenmiyorsun ona kulp buna kulp" derim. aile bence bu tartismanin disinda. zaten hayatin ciddi bir kismini beraber gecirmis oldugunuz icin ya alisip kabullenmissinizdir ve ona gore bir davranis gelistirmissinizdir ya da daha once boyle degilken simdi boyle olduysa donemsel bir sorun vardir buna gore ozel ilgilenirim.


  • hybridus  (18.02.17 11:49:57) 
Mfö bu tip bir arkadaşlarına şarkı bestelemiş. Benim o yeteneğim yok.

Karşıtlık iyidir yalnız.. Her dediğimi onaylayandansa, her dediğime muhalefet olanı isterdim ben. Yeterince gıcık giderseniz karşılıklı, o da safsata dolu argümanlar savurmayı azaltır.
  • kargn  (18.02.17 15:15:03) 
[]

Yurtdışından alınan telefonun

Türkiye'de çalışıp çalışmayacağından nasıl emin olabilirim?
Geçen yıllarda yurtdışından iphone alan arkadaşlar Türkiye'deyken arama yapma konusunda filan sıkıntı yaşamışlardı. Ben de bu tarz şeylerden pek anlamıyorum o yüzden nesine dikkat etmem gerekiyor acaba? Teşekkürler şimdiden.



 
3g ve üstü ise gsm bantlarına bakılması gerekiyor diye biliyorum.


  • leo1905  (17.02.17 00:27:01) 
[]

Akıllı telefon önerisi

3 yıldır filan Xperia Z1 kullanıyorum. Son 6 aya kadar epey memnundum fakat birkaç ay önce bi anda bataryası ve kamerası ölüverdi. Haliyle yeni bir telefon alayım diye düşünüyorum. Xperia tasarımlarını çok seviyorum ve XZ mi alsam diye düşünüyorum ama sözlükte paylaşılan bi kamera kıyaslama videosunu görünce kamerasında sevmediğim bi iki özelliğin hala devam ettiğini gördüm (gece çekiminde ışıkların çok patlaması, turuncu ışığı sarı yapması gibi).

Telefon önerilerine ihtiyacım var. Yeni modellerden de olur. Önceliklerim kamera ve pil ömrü. Bunların dışında telefonu en çok sosyal platformlar, google maps ve belki spotify için kullanıyorum. Bi de küçük sözlük gibi programlar. Buna rağmen şu anki telefonumu günde 3-4 defa şarj ettiğim için gına geldi. Kamera için de gece çekimi önceliğim.

Bir de yurtdışından alacağım telefonu sıfır olarak. Türkiye'ye döndüğümde bi sıkıntı olursa garanti servisinden yararlanabiliyor muyum? Bunu da öğrenirsem çok iyi olur. Ha bi de XZ kullanan varsa ve yorumlarını paylaşırsa çok sevinirim. Teşekkürler şimdiden.

 
Ayfon se diyorum gece çekimi çok önemli diyorsan 7 Plus


  • gozu acik sevisen yahudi  (15.02.17 10:53:22) 
Huwaei mate serisini de inceleyebilirsiniz.


  • murtiii  (15.02.17 11:36:15) 
iphone 7 plus aldım yeni, şarjı 1 günü çok rahat götürüyor. eve geldiğimde %40 seviyelerinde şarj oluyor. apple telefonlara uluslararası 1 sene garanti var.

7 plus bütçeye uymuyorsa iphone se öneririm.
  • fakyoras  (15.02.17 12:23:13) 
lenovo p2. 5100 mah bataryası var ve kalın değil.


  • kumulatifvergimatrahi  (15.02.17 12:35:57) 
[]

Adı Orion olan/ Adında Orion geçen şarkılar

Hangi dilde olduğu önemli değil. Bildiklerinizi paylaşırsanız sevinirim.




 
metallica - orion


  • naberabi  (13.02.17 22:09:25) 
Hepsini bulmak istiyorsan, google da arama kısmına orion lyrics -metallica yaz. metallica nın orion u dışında olan orion lu parçaları bulursun. sonra orion lyrics -metallica -tull yaz bu sefer de içerisinde jethro tull un da olmadığı orion ları bulabilirsin.


  • silver apple  (13.02.17 23:13:30) 
grubun adı orion olsa olmaz mı?

www.youtube.com
  • spirit crusher  (13.02.17 23:16:06) 
@silver apple çok teşekkürler. böyle bi arama yöntemi olduğunu bilmiyodum.


  • kozmosta bir nokta  (14.02.17 00:09:03) 
[]

Nasıl arkadaş ediniyorduk?

Bilmediğiniz bir şehre/ülkeye taşındınız diyelim. Kimseyi tanımıyorsunuz. İlk başlarda tek başınıza yaptığınız gezintiler de artık tat vermemeye başladı. Normalde ilk tanışmalarda da sessiz bir tipsiniz, ikinci üçüncü görüşmeden sonra doğal bi şekilde sohbet kurabiliyorsunuz.
1) Birileriyle nasıl tanışırsınız?
2) Tanıştığınız kişilerin sizinle daha sonra da görüşmesini sağlamak için ne yaparsınız?

Not: 2. sorunun biraz da karşı tarafa bağlı olduğunun farkındayım zira ilk görüşmede ilginç bir şekilde rahat sohbet kurabildiğim birisi daha sonraki davetlerime "tamam haberleşelim" dese de bi daha ses çıkmamıştı mesela.

 
davet ettiğinde ses çıkmıyorsa ilgilenmiyordur. haberleşelim demesi tabi ki nezaketten.
denemeye devam etmekten başka çare var mı ki?

  • sttc  (11.02.17 12:01:22) 
2. Davette bi bahane çıkartıyorsa 3.yü deneme bile.

Ben arkadaşlık uygulamalarını kullandım kadınlı erkekli. Cok düz bir insanım herhalde ötesi olmadı. Bir de insanlar paso çalışıyor benim öyle aktif bir iş hayatım yok bu yüzden değişik yani. Ben yurtdışından bahsediyorum bu arada.
  • fıytfıyt  (11.02.17 12:12:39) 
Bire bir ortamlarda yalniz kalmissak bir sekilde sohbetin gidisatina vs göre şekillenir herşey.
Ama daha kalabalik bir ortamda genelde siz de mi partiden sıkıldınız, tadında bir tanışma Faslı gelişir, ben aslında boyle ottamlardan çok şöyle ortamlari severimli bir muhabbete girisilir ve ortak zevkler varsa, görüşmelerin devami gelir.

  • organik entry  (11.02.17 12:43:24) 
@fıytfıyt denemedim zaten üçüncüyü.

arkadaşlık uygulamalarını da deniyorum da (yurtdışı zaten) halihazırda sosyal bi hayatı ve çevresi olan insanlarla arkadaş olmak kolay değil gibi. kültür farkı da var üstelik. türkler gibi saatlerce mesajlaşma kavramı buradaki insanlarda yok mesela kadın/erkek fark etmeksizin. haliyle o tarz uygulamalarda sohbet "bi kahve mi içsek"e gelmeden tıkanabiliyor filan. bir kereden fazla görüştüğüm tek bi kişi vardı o da üçüncü görüşmede benden hoşlandığını söylemişti de arkadaşlığımızı kesmiştim ben de. böyle yalnız kaldıkça da daha çok içime kapanıyorum. bulunduğum yerin tadını alamıyorum.
  • kozmosta bir nokta  (11.02.17 13:04:59) 
@kakao yurtta kalıyorum ya, çok mümkün değil o maalesef.


  • kozmosta bir nokta  (11.02.17 13:09:21) 
[]

Kilo verme & loose skin ve çatlak

Ya da gevşek deri?
Kilo verme sırasında loose skin ve çatlak oluşumu hangi durumlarda oluşur? Mesela kaç kilo aralığından kaç kilo aralığına düşerken daha sık görülür? (Örn, 100kg'dan 50kg? ya da daha düşük mü? mesela 75'ten 50'e düşerken?)
Önüne nasıl geçilir (spor türleri, beslenme özellikleri, bakım ürünleri vs tavsiyeler nelerdir)? Önüne geçmek için yapılan şeylere rağmen oluşma ihtimali var mıdır?


 
kısa sürede çok fazla kilo verilince görülür, o nedenle zamana yaymak gerekir ki vücut kendini adapte edebilsin.

fakat aşırı örneklerdene kadar dikkat edersen et, örn. 150kg den 70kg ye düşersen bu illa olur. o excess deri bir yere gidemez, sarkacak illa. çözüm ameliyat.
  • no christ requires  (21.01.17 17:30:18) 
Yapılan diyete göre her kiloda görülebilir. Diyetlerde genelde yağ alımı sıfırlandığı için derinin kolajen kaybı daha çok oluyor, bu da haliyle çatlakların daha yoğun oluşmasına neden oluyor ama kilo ne kadar yüksekse çatlakların oluşumu o kadar yüksek oluyor. Belli bir kilonun üstündekilerin çatlaktan kaçması imkansız ama daha az yağ kayıplarında yağ alımını yüksek tutmak ve sadece kardiyo ile değil ağırlık çalışmalarıyla da yağ kaybı oluşturmak çatlakların bir nebze önüne geçebilir. Tabii bunlar kesin çözüm değil, kesin çözüm diye bir şey yok.


  • angelus  (21.01.17 17:33:54) 
spor yaparak ve sağlıklı ve yavaş şekilde kilo vererek belli aralıklarda deri sarkmasının önüne geçilebilir. 100'den 50'ye düşüşte ne olur bilmiyorum, ama 75'ten 50'ye düşüşte deri sarkması önlenebilir. bir de insanların genelde karıştırdığı bir şey var o da yüksek kilo düşüşlerinde sarkık yağ oluyor. birçok kadın kolunu yere paralel tuttuğunda bu gözlenebilir. sarkık yağ daha fazla yağ vererek ya da kas geliştirilerek engellenebiliyor.

sarkık yağ:
glowpink.com

sarkık deri:
palmbeachplastics.com
  • cikis yolu  (21.01.17 18:08:43) 
[]

Beat-up dans şarkıları (yabancı)

Dans etmelik şarkılar arıyorum. Benim şu anki listemde şunlar gibi şarkılar var:

Ed Sheeran-Shape of you
Sia- Move your body / Cheap Thrills/ Never Give Up
Bruno Mars- Uptown Funk
Bedük - This Fire
Katy Perry - Dark Horse
Rihanna - work

 
clean bandit- rockabye


  • mrsmoon  (11.01.17 18:51:35) 
[]

21 yaşında erkek, 25 yaşında kız ilişkisi

sizce nolur?
her ikisi de üniversite öğrencisi. farklı okullar. aynı zamanlarda mezun olacaklar. yeni tanıştılar. ikisi de birbirine sinyal gönderiyorlar ama (fiziksel beğeni) birbirlerinin yaşlarını filan henüz bilmiyorlar.



 
Yaş farkı çok fazlaymış birader olmaz o iş.

Edit: Bu yorum ciddi değildi he. Millet tribe girmiş nasıl olmaz diye. Olur canım niye olmasın.
  • dissendium  (09.01.17 17:58:35 ~ 19:32:05) 
bazı şeyler olur, bazı şeyler olmaz. bence düşünülmemesi gereken şeyler bunlar.


  • neynep  (09.01.17 17:59:58) 
gayet olur bence. nice 25 yaşındaki hanım kızlarımızı görüyorum, 25 değil 18 yaşında ya varlar ya yoklar. yani kadın diye 25 yaşında hayatı çözmüş olgunlaşmış, erkek diye de 21 yaşında hala çocuk olacak durumu yok. insanlar hep farklı farklı malum.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (09.01.17 18:03:44) 
25 yaşında kadın kişisiyim, fark ettiğim an uzak dururdum.


  • cabiday  (09.01.17 18:08:42) 
Baardım.

Kızın yüzük parmakları kaşınıyordur. Oğlan ise daha yeni açmış gözünü (belki de açamamış? düşünsenize siz ortaokula başlarken kız lise 2, oha)

Gerçi bu tarz evliliklerde eşler iyi servet yapıyorlar hep. Nedenini çözemedim ama var böyle bir şey. Öte yandan siz ilişkinin neresindesiniz? İkisinin de yaşını biliyonuz ama onlar dahi bilmiyor. Bizi yiyor olmayasınız?
  • herp  (09.01.17 18:13:46) 
olur arkadaşım. çok da güzel olur. tabuları yıkın artık.


  • siyahbeyazbirtebessum  (09.01.17 18:15:39) 
23 yaş erkek 28 yaş kadın olanını yaşamış biri olarak neye kime göre kesinlikle olmayacağını merak ediyorum. gayet olabilir, olmayabilir de. sizin bilebileceğiniz bir durum.


  • thugster  (09.01.17 18:16:22) 
valla 25im bi hafta önce 22 olduğunu iddia eden 95li arkadaşım benden hoşlanıyor.

benim için oluru yok. tatlı bir şekilde de bana ümit bağlamamasını daha önce pek çok kez söyledim.

ve çocuk gerçekten çok yakışıklı. neden bana taktı hiç anlamıyorum. ama benim 7-8 yıl önceki halimin kafasını yaşıyor ve ben onun büyümesini bekleyemem. zaten kardeşim gibi filan geliyor bana.
  • senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine  (09.01.17 18:16:36) 
[]

bankacılık- yurtdışından dilekçeyi mail atarak işlem yapmak?

Yurtdışında yaşadığım ve internet bankacılığını kullanmak için telefon numaramın yurtdışı hattı ile değiştirilmesi için bankayı aradım (işbank). telefondan gerçekleştirilemeyecek bir işlem olduğunu söylemeleri sonucu ve çeşitli kişilere aktarılmamın ardından, banka kartını aldığım şubedeki yetkili bir kişiye bağladılar.

yetkili kişi t.c. numaramı, müşteri numaramı, yeni telefon numaramı içeren bir dilekçe yazıp altına imzamı atıp bunu fax, e-mail(yetkili kişinin @isbank.com ile biten mail adresi) veya whatsapp (whatsapp evet) üzerinden göndermemi ve böylece işlem yapabileceklerini söyleri.

güven duymadım açıkçası. yani ben gitmeden yapamadıkları işi, dilekçe kopyasını mail veya whatsapp(?) ile göndermemle işlem yapabilecek olmalarının tuhaf gelmesi bi kenara, tc numaramın ve imzamın hiçbir resmiyeti olmayan mail veya "whatsapp" ile tanımadığım bir insana göndermemin ne kadar güvenilir olacağını merak ediyorum.

konu hakkında bilgi sahibi kişiler aydınlatırsa sevinirim.

not: şahsın sadece mail adresini aldım. whatsapp nedir

 
Yardımcı olmak adına önermişlerdir whatsapp'ı. Özellikle üst yaş grubu mail kullanmıyor. Eskiden faks ile yaptığın işlemi şimdi maille yapıyorsun, ne farkı var? İmzana ve tc numarana tüm banka çalışanları zaten ulaşıyor, gizli bilgi değil. Bir kere işbankasında imza attığımda, görevli "bu sizin imzanız değil" demişti.


  • evrim halkasi  (30.12.16 16:14:08) 
bahsettiğin işlem kesinlikle telefon üzerinden yapılan bir işlem değil. dilekçe kabul ediyorlarsa şanslısın yani. tc numaranı verirsen bir şey olmaz. mail ile göndermek istemiyorsan ıslak imzalı olarak şubeye posta yoluyla aslını gönderebilirsin.


  • burya  (30.12.16 17:06:10) 
bankada calisan bi arkadasim whatsapp ile yapmisti benim icin. onemli olan o dilekcenin bir sekilde o kisiye ulasmasi, sonra zaten onun ciktisini alip o sekilde kayitlara geciriyorlar. tanimadigim birine whatsapp'tan atmam diyorsaniz mail atin en iyisi.


  • vudin  (30.12.16 20:26:27) 
[]

Yurtdışı internet bankacılığı

Yurtdışına çıktım ve bulunduğum ülkede bi telefon hattı aldım. Şu anki telefonumda bu hat var. Türkiye'de kullandığım sim kartı telefona taktığımda ayarlar farklı olduğu için şebekeye ulaşamıyor. Haliyle internet bankacılığını kullanamıyorum. Bilgisayar üzerinden de sisteme kayıtlı olan numaram Türkiye'deki numara olduğu için doğrulama kodları o numaraya gidiyor. Haliyle kod bana mesaj olarak gelmiyor. İnternet bankacılığından nasıl yararlanabilirim?

Bankalar: ziraat ve işbankası


 
tr den bir telefon alıp eski kartınızı ona taksanız bu tür şeyler için o telefonu kullansanız olmaz mı?
ya da yurtdışı hattınızın telefonunu vereceksiniz bankalara, o şekilde ,internet şifresi oluşturacaksınız.

  • interview with the vampire  (24.11.16 12:01:48) 
Yararlanamazsın
@interview +1

  • razvan rat  (24.11.16 12:05:56) 
@interview, türkiye'ye bir yıl sonra döneceğim için telefon alamam malesef. burada da telefonlarda simkart kullanılmıyor. ya da simfree işlemleriyle uğraşmak gerekiyor ki onda da buraya ait bir telefon numarası almadan telefon almak sıkıntılı oluyor.

yurtdışı numarasını bankalara internet üzerinden iletişime geçerek verme gibi bir şansım var mıdır peki?
  • kozmosta bir nokta  (24.11.16 12:23:08) 
Ben şöyle yapmıştım, başka bir telefon bul türk sim kart ile uyumlu. Ona tak. Kendi telefonundan işlemleri yaparken şifre istiyor ya. O bir kere gelsin diğerinden gir. Bir sonraki girişler için telefona şifre gelmeden girmeyle alakalo ayarı bul yap.

Akbank işbankası ve teb ile oluyor.
  • bir ileti paylastim  (24.11.16 12:58:13) 
[]

Ayrılık sonrası ilişkiden kalma alışkanlıklardan nasıl kurtuluyosunuz?

1.5 yıllık bir ilişkiden çıktım. Ayrılan bendim. Bi sorunumuz yoktu fakat uzak mesafe ve monotonluktan sevgim azaldı. Gözden ırak gönülden ırak maalesef.

2 ay filan oldu ayrılalı. Bendeki sevginin azalması süreci filan da haziran gibi başladı. Hala da bi şey hissetmiyorum, bi pişmanlığım yok. Ama bir buçuk yıldır her gün sürekli aynı kişiyle konuşuyor olmanın alışkanlığı kalmış heralde. Şimdi bi de yurtdışına çıktım değişim öğrencisi olarak. Yeni bir çevre ve düzen vs. Normalde Türkiye'deki hayatımda da öyle sürekli dışarı çıkan, çevresi kalabalık bi insan değilim. Bir iki yakın arkadaşım vardır. Onlarla da her an takılmayız. Başka şehirlerde yaşıyorlar zaten. Haliyle burada henüz bir çevre oluşturmamış olmamın bi sorun teşkil etmemesi lazım. Yani okuldan arkadaşlar, bi iki de dışardan görüştüğüm insanlar var yani. Türkiye'deki hayatımla aynı gibi.

Fakat buraya geleli daha 1 ay filan olduğu halde sıkılmaya başladım. Fazla yalnız hissediyorum. Bunu da eski ilişkimden kalan, sürekli yazışıp konuştuğum birinin varlığının olmasının getirdiği alışkanlığa bağlıyorum.

Siz böyle anlarda ne yapıp üstesinden geliyorsunuz? İlişkiden çıktıktan sonra partnerinizin varlığından kalan boşluğu nasıl dolduruyorsunuz?

 
7 yillik iliskiden ciktim akabinde 1 senelik iliskidende ciktim, hic boyle bosluga dusmus gibi hissetmedim. Bir hafta falan surmustu bende. Telefona mesaj geldiginde baska isim gorunce bosluguma geliyordu.

Sen bence ozluyorsun gibi gibi... :)
  • duyurumvar  (17.11.16 20:19:56) 
Özlemediğime eminim. Fotoğrafına da baksam, konuşmalarımızı, beraber yaptıklarımızı filan da düşünsem, ı-ıh hiç bir şey hissetmiyorum.


  • kozmosta bir nokta  (17.11.16 20:33:28) 
Zaman.


  • Polaroid  (17.11.16 21:56:09) 
yurtdışındasınız, tadını çıkarın. yeni arkadaşlıklar edinirseniz, yeni alışkanlıklar da beraberinde gelir. ama orada alışkanlık edinmekten çok günlük yaşamak, denemek için yaşamak en iyisi diye düşünüyorum (ve öyle tecrübe edindim).. özgür olduğunuzu farkedin, türkiye'yle aranızdaki bağı düşünmeyin o kadar... dönünce her boşa geçirdiğiniz saniye için üzüleceksiniz eminim...


  • mizore  (17.11.16 22:59:34) 
yurtdışına çıkma boşluğu o ilişkinle ilgili bir şey değil


  • fasulyek  (17.11.16 23:09:13) 
geçmişe baktığımda ilişkinin ilk gününde nasıl bir adamsan son günümde de aynı olduğumu görüyorum tüm ilişkilerimde. değişimlerimi iki ilişki arasında yaşıyorum genelde. ilkinde yaptığım hataları yapmamayı öğreniyorum vs.

yurt dışına çıktığında yalnız hissetmen ve onu düşünmen çok doğal. birkaç aya geçer.
  • sen git ben geliyorum  (26.11.16 21:17:34) 
[]

Çocuk Psikoljisi, Dersler ve arkadaşlarla sorun

Merhabalar. 7 yaşındaki yeğenim bu yıl ilkokula başladı. 25 kişilik sınıfların olduğu bir pilot devlet okuluna gidiyor. Kendisi yetiştirilirken her şeye ilgi ve merak duyarak yetişen bi çocuk oldu. Ailenin ilk torunu, ve ilk çocuğu. İlgiye alışık fakat kendi başına oynayadabiliyor. Yaşıtlarına kıyasla fazla bilgili. Anne baba da okuryazar olunca bilimsel konuşarda fazla bilgilendirdiler çocuğu. Fazla zeki midir bilemicem, her ne kadar ailede ona dahi gözüyle bakanlar olsa da. Hızlı kavrıyor ve ezber zekası çok yüksek. Haliyle yeni bilgileri çok çabuk ezberleyip bir ay sonra o bilgiyi size satabilen bi çocuk. :D

Daha önceden kreşe gidiyordu. Sorun yaşamadı. Şimdi ilkokulda sıkıntılar yaşamaya başlamış. Notlar almış ablam, eke koydum.

Bu sorunlar normal midir? Değilse ne derecede ciddi sorunlar? Tavsiyeleriniz nelerdir?

Teşekkürler.

 
öğretmenin sürekli bağırması dışındaki problemler, bahsettiğiniz klasmanda bir çocuk için normal ve 4.5 yaşında benzer, hatta neredeyse aynı koşullarda yetişen bir erkek çocuğu babası olarak beni de endişelendiren şeyler.

meraklı olması, merak ettiği şeyi ailesinin sabırla anlatması, okumayı erken sökmesi, bilimsel konularda erkenden bilgi sahibi olması, devlet okulunda bu koşulları sağlamayan çocukların yanında sıkılmasına neden oluyor. evde benimle bilim çocuk dergisinden güneş sistemindeki gezegenleri, samanyolu galaksisini falan inceleyen çocuk, okulda güneş sisteminin, gezegenin ne olduğunu bilmeyen başka bir çocukla bunu konuşmak istediği zaman iletişim kuramıyor. yazı yazmayı bilen çocuğa, sayfalar boyu düz çizgi, yan çizgi çizmek zor ve gereksiz geliyor.

bizimki de ufak ufak harfleri tanıyor, öğrenmek istiyor. anası da öğretmen. diyorum, yazı tahtası alıp ufak ufak çalıştırayım okuma yazma? hayır diyor erken öğrenmesin, erken öğrenince ilkokula başlayınca eziyet oluyor.

baş ağrısı da bunlardan dolayı. okul tuvaleti her yerde pis. ona da alışacak zamanla.

bir de alay eden çocukla bir şekilde başa çıkmayı erkenden öğrensin. sonradan düzelmiyor bu.
  • kibritsuyu  (16.11.16 12:17:39 ~ 12:20:00) 
cok normal hepsi. benim yegen de 7 yasinda. cocuklarda 1 yas cok sey fark ettirir. bebekken cocuk oluyor bir anda. daha cok cocuk daha cok ses, bagrisma demek. ana sinifi gibi degil. ogretmen de cocuklara sesini duyurmak icin bagiriyordur. cocuklarda ses hassasiyeti de normal. evde sakin bir ortama alismisken bir anda ciyak ciyak bir ortamda saatler gecirmeye mecbur birakiliyor.

tuvaletleri gidip kontrol etsinler. pisse uyarilsin yonetim.

ogretmenin bagirma konusuna da baksinlar icleri rahat etmiyorsa. nasil bir bagirma? sesini duyurmak icin mi? cocuklara kotu mu davraniliyor?

basi agrir tabi o kadar gurultude. gene de bas agrisi yazdiklari icinde en onemlisi. baska zamanlarda da agriyor mu mesela?

cani sikilacak bir sure daha. erken ogretmeselerdi harfleri. yapacak bir sey yok.

deniz ne diye alay ediyor? o onemli. cocugun ozguvenini yikacak, onu uzecek bir durum mu var? yoksa deniz'in ailesiyle gorussunler gerekiyorsa.

arkadaslariyla ortak bir sey yapmaya da alisir. daha okullar acilali ne kadar oldu ki?

ciddiyet puanlamam 10/2
  • jimicik  (16.11.16 13:13:34) 
[]

Fotoğraf Makinesi/DSLR önerileri

Orta karar bir DSLR almak istiyorum. Öyle aşırı bir şekilde fotoğrafçılık hobisine başlama niyetim yok ama şu an yurt dışında olduğum ve bulunduğum yerde fotoğraflık çok fazla malzeme olduğu için bana güzel, kaliteli fotoğraflar çıkarabilecek bir makine istiyorum. Dijital kompakt makinelerle istediğim sonuçları alamayacakmışım gibi geliyor ama DSLR kıvamında fotoğraflar çıkarabilecek dijital kompakt önerileriniz varsa ona da açığım. Bir fiyat aralığım yok çünkü burada ikinci el alma şansım da var (baya temiz oluyorlar).




 
öncelikle önyargını kır, çok güzel manuel ayarlı raw çekebilen kompaktlar var.
(bkz. Sony RX100 Mark IV, mark 5 çıkacak hatta galiba) Eksi sayılabilecek yanı lens değiştirilemiyor.

Aynasız makine Sony a6300 çok iyi. Daha da üstüne çıkarım dersen A7R II var müthiş, ama yeni başlayana fazla.

Yalnız esas olay lenstir, full manuel ayarları olan ve raw çekebilen makinen varsa gerisi lens. Ha kullanımda bazılarında menüde olan şey bazılarında body'de, daha kolay falan. Kimisinde iso değerleri 200-400-800 kimisinde ara değerler de var 200-320-400-640-800 diye ilerliyor falan ama çok çok elzem mi? bence değil.

Canon dersen 600-650-700 falan iş görür kesinlikle. Ben makineden kısıp lens alma taraftarıyım. Ama iş organizasyon çekimi, spor vb. çekimine gelince odak noktaları, saniyedeki çekim hızı vb. şeyler devreye giriyor olay değişebiliyor. (hatta makinenin büyük küçük olması bile işvereni "psikolojik olarak" gerebiliyor ya da rahatlatabiliyor.)
  • rodriguez2  (19.10.16 19:02:09) 
[]

telefon, yeni sim, şarj sorunları

Selamlar. Xperia Z1 kullanıyorum. Normalde telefonda hiçbir şey yapmadığımda, mobil ağ ve wifi de kapalı olduğunda şarj bir günde 50% civarına düşüyor. Normal bir şekilde mobil ağ veya wifi açık olduğunda bi 12 saat filan dayanıyor yine kullanmadıysam. Kullandıysam da duruma göre değişiyor.

Yurtdışına çıktım ve uzun süre kalacağımdan başka bir servis sağlayıcıdan sim aldım dün. İnternet ve konuşmaya vs açık bir sim (Ntt Docomo'nun alt servisinden BicSim). Şarjım çok çabuk bitmeye başladı. Mobil veri ayarları WCDMA/GSM şeklinde. 4.5Gdeğil yani. Fakat sim LTE sim. Netten bakındığım kadarıyla bi sinyale tutunmak için radyo sinyalleri kullanıyormuş Docomo simleri. Çok da anlamıyorum gerçi de.

Aynı zamanda telefonla ilgili de bir sıkıntı hissediyorum. Şarj kablosu bağlı ve doluyorken (çok yavaş doluyor) ansızın sanki temazsızlık oluşmuş gibi duruyor ve anında tekrar şarj kablosu takıldı uyarısı geliyor. Bu ara ara şarj kablosunu ilk taktığımda oluyordu ama şu an hiçbir şekilde telefona ya da kabloya dokunmadığımda bile zırt pırt oluyor. hatta bazen ding ding ding diye sürekli kablo takıldı uyarısı veriyor. Üstüne çok ağır şarj oluyor. Bugün mobil veri üzerinden facebooka bakınırken şarj kablosu takılı olduğu halde şarjım düştü de düştü. Hiç dolmadı.

Kafayı yicem. Hadi şarjın hızlı bitmesi simle alakalı olsun diyelim, bu şarj kablosu takıldı/çıkarıldı, şarj oluyor olmuyor uyarısı iyiden iyiye sinirimi bozuyor.

Bu iki konu ile ilgili neler yapabilirim?

 
kapalı şekilde de aynı şeyle karşılaşıyorum. bi yerde okuyup power on/off tuşu ve volume up tuşuna basarak force reset olayını yaptım. bunu yaptığım sırada %37 olan şarj telefon kendini kapattığında %54 oldu. Ama bu kabloyu algılama problemi devam etti.


  • kozmosta bir nokta  (13.10.16 17:26:17) 
adaptör ölmüş. ses de çıkartıyordur kesin. Ya aynısından orijinal ya da aynı amper değerli adaptör alın. Eğer batarya ölü değilse sorun bu. Bozuk adaptör bataryayı da öldürür zaten.


  • westblack  (13.10.16 17:51:15) 
[]

Döviz alımı, Ankara

Bir miktar Japon Yeni alacağım. Ankara'da en uygun fiyata nerelerden alabilirim? Dolar veya Euro vs değil de yen olacağı için Yen bulundurma ihtimali olan yerlerden tavsiye edebilirseniz çok sevinirim.




 
banka şubene söylersen getirirler. ya da merkezi bir yerdeki dövizcilere git oradan da bulursun.


  • cekilmis gayfe  (27.09.16 11:56:01) 
Bankalardan almak hesaplı olmuyor diye biliyorum ama.


  • kozmosta bir nokta  (27.09.16 13:12:14) 
[]

Pasaport iptali

Şimdi malum birçok insanın çeşitli nedenlerle pasaportu iptal ediliyor bu aralar. Hep de havaalanında filan tam yurt dışına çıkarken öğreniyorlar bunu. Böyle bir süprizle karşılaşmamak için pasaportun iptal edilip edilmediğini kendi kendimize sorgulama şansımız var mı?




 
pasaport şubeye gitmek gerekebilir diye düşünüyorum.


  • okanke  (08.09.16 21:08:16) 
görevden alınanların ya da onlar üzerinden yeşil pasaport alan çocuklarının, eşlerinin falan pasaportları iptal oluyor. normal vatandaşın pasaportuna durup dururken elleşmiyorlar. yine de öğreneyim ben diyorsan bu sorunu cevaplayabilecek tek kurum emniyet.


  • nrmnm  (08.09.16 21:12:03) 
en yakın ilçe emniyet müdürlüğü'nün gbt büro amirliğine yazılı dilekçe ile yasal olarak başvuru yapma hakkınız vardır.
ilgili büro personeli genel bilgi tarama fişinizi isteğinize bağlı olarak yazılı veya sözlü olarak size bildirmekle hükümlüdür.

şayet hakkınızda pasaport iptal bilgisi var ise zaten gerekli işlemler hemen orada başlatırlar.
  • ada meltemi  (08.09.16 23:17:19) 
[]

KYK kredi borcu ve yurt dışı çıkışı, :(

Selamlar.
Ödenmemiş KYK borcu varken yurt dışına çıkış mümkün müdür?
Birtakım karışık işler neticesinde geri ödeme planlaması 2016 Ekim ayında başlayacak olan kredi borcumun ödeme tarihinin başlangıcı 2014 Eylül ayına geri çekildi (otomatik olarak gerçekleştirilen geri ödeme ertelemesi iptal edildi). Böylece 2014 Eylül ayından bu zamana olan borcum ödenmemiş göründüğü gibi bir de o zamandan bu zamana her ay için gecikme faizi uygulanmış. Ben ise Ekim ayında 1 yıllığına eğitim amaçlı yurt dışına çıkacağım ve kaçıramayacağım bir burs fırsatı ile gideceğim. Yarın kyk il müdürlüğüne ödeme planı ile ilgili konuşmak üzere gideceğim ama ödeme planını yeniden düzenlemezlerse eğer bu zamana kadar olan borcu ödemezsem havaalanında pasaportumun iptal edilmesi gibi bir durumla karşılaşır mıyım? Ne yapmalıyım? :(


 
karşılaşmazsın


  • nrmnm  (07.09.16 20:53:57) 
öyle bir şey olsaydı kimse yurtdışına çıkamazdı.


  • bohr atom modeli  (07.09.16 21:01:37) 
[]

Sağlık Raporu

Selamlar. Yurtdışında öğrenim görmek üzere gireceğim bir burs sınavı başvurusunda sağlık raporuna ihtiyacım var. Sınavı yapan kurum (elçilik)istenen sağlık formunu yayınlamış ve o formun doldurulması gerekiyor. Göz, akciğer muayeneleri filan da istemişler. Şimdi, Ankara Numune Hastanesi minimum 96 tlye sağlık raporu veriyormuş. Bu fiyat güvencesi olmayanlar için mi yoksa güvencesi olanlar da ödüyor mu bunu? Bir de raporu en geç pazartesi öğlenden sonra alma ihtimalim nedir sizce?




 
doktorlarin muayenesi 1,5 gunde biter ama raporunuzun imzalanaip kaselenmesi en az bi hafta. kurul haftanin belli gunleri toplaniyor cunku.


  • nicki martin  (20.02.14 21:52:26) 
1234   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.