[]

O ne sesiydi?

Silah sesi çıkartan ama silah olmayan bir şey var mı bildiğiniz? Kapımız kurşunlanıyor zannettik, 3 kez art arda patlama sesi gibi şiddetli bi ses duyduk. Açamadık o an dehşetten. Dürbünden bile bakamadık. Çok sonra açabildik, bir şey yoktu ortalıkta. Acaba apartman lambası mı kısa devre yaptı desek, apartmanın sigortası bile atmamış. Şüphelendiğimiz bi komşu var. Ne yapmış olabilir?




 
komsunuzun elektrik kisa devre yapmis olabilir, ama ard arda olmamasi lazim.


  • tabudeviren  (22.09.18 16:35:45) 
Ses tabancasi?


  • ykyt  (22.09.18 16:40:51) 
Ses tabancasını araştırdım da kuru sıkı çıkıyor. Aynı şey mi acaba? Mermisi var bi de. İz yoktu kapıda?


  • bambum  (22.09.18 16:44:47) 
İyi altınıza pislememişsiniz. Şunu anlamıyorum, gündüz olmuş bir de olay, açın kapıyı hakkınızı savunun. Hakkınız olanı.


  • zxcd  (22.09.18 16:59:36) 
hınzır bir çocuk torpil patlatmış olabilir.


  • toprakbaba  (22.09.18 17:06:19) 
zxcd, abi sen kapının arkasında silahlı biri olduğunu düşünsen, kapıyı açıp ne var lan mı dersin? Valla iyi cesaret ya

Torpilden geriye kül falan kalıyor mu?
  • bambum  (22.09.18 17:26:07 ~ 17:26:59) 
Evet dostum öyle yapardım. İçeride olanı biteni çaresizlik içinde beklemezdim.


  • zxcd  (22.09.18 17:33:47) 
Bazı kırrolar arabalarının egzoslarını öyle yapıyorlar. Belki o tarz bir araba falan geçmiştir.


  • ravenclaw  (22.09.18 18:19:36) 
Geçen biz de aynı olayı yaşadık, kesin silah sesi dedik havai fişek çıktı. Var böyle gereksizler...


  • curukturpkokusu  (23.09.18 02:11:01) 
[]

Birilerine miras bırakmak için mi mal mülk edinilir?

Mesela tarla alıp kendi sebzeni, meyve ağaçlarını, tavuklarını yetiştirmek istiyorsun. "Kime kalacak?" deniyor. Aynı bakış açısıyla ev de almamak lazım, araba da almamak lazım o zaman diyorum.

Miras bırakacak birileri (çocuğu) hiçbir zaman olmayacak kişilerin ev, araba, tarla alması anlamsız mı? Altın, döviz biriktirmek, yatırım yapmak, vs..


 
Ya hu, eğitim ve çalışma hayatı dahil bütün yaşamını emeklilik dönemine yatırım yapmak için (bir ev bir araba) geçiren insanları neden dinleyesiniz?


  • rahip janick  (10.07.18 10:47:06) 
ben ölmüş gitmişim birine kalsa ne olur kalmasa ne olur? yaşarken mutlu olup rahat ettim mi bunlar sayesinde? cevap evetse bitti gitti.


  • guzel gunler gorecegiz  (10.07.18 10:58:49) 
Valla ben çocuklar için değil kendi yaşlılığım için mal-mülk edinirim. Çocuğa bırakacağım şey iyi bir eğitimdir, kendi malını mülkünü kendisi yapsın. Ki eğitimi için de maalesef öyle para ödüyoruz ki daire alınır o paraya...


  • SiyamkedisiZorro  (10.07.18 11:04:14) 
Insnalar ikiye ayrılır bu konuda: çocuğu için yaşayanlar ve kendi için yaşayanlar diye. Kendin için yaşıyorsan bunu düşünmeye gerek yok.


  • bos gezenin bos ustasi  (10.07.18 11:04:33) 
guzel gunler gorecegiz +1
SiyamkedisiZorro +1

tamamen bu hayattaki konforumun devamı için. şu anki hayat standardımı yaşarsam eğer 80 yaşımda da devam ettirebilmek için. ben öldükten sonra kime kaldığının önemi de olmayacak benim için.
  • naksidil  (10.07.18 11:10:17) 
Hayır sadece miras için değil hayatta kendini güvenceye almak için de edinilir. Herşeyini kaybedip veya birşey için harcayıp hayata yeniden başlaman gerekebilir. Ağır bir hastalık, büyük bir hırsızlık, birinin ölümüne veya sakatlanmasına sebep olma gibi durumlar herkesin başına gelebilecek şeyler ve bir kenarda birikimin yoksa hayat alt üst olur.


  • curukturpkokusu  (10.07.18 11:21:37) 
mal kira ödememek için alınır. istediğin yere miras bırakabilirsin.

çocuğu olan ille malı mülkü çocuğa bırakacak diye bir şey de yok. bir sürü örneği var. kendin için yaşa, boşver hocam...
  • babilbaligi  (10.07.18 11:42:18) 
Çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum. Amacım mümükün olduğunca erken emekli olacak şekilde para biriktirip yaşlılığımı maddi olarak güvenceye almak. Öldükten sonra da yasal olarak ayırabildiğim max payı vakıflara verecek şekilde miras ayarlarım. Kalanı uzaktan kuzenlere kalır.


  • cleric  (10.07.18 12:18:23) 
Bu soruyu soran büyük ihtimalle ailesiyle yaşıyordur.


  • Cruyff  (10.07.18 14:21:26) 
[]

Şarkıcı komşuyla nasıl başedilir? Bunlar hep evde mi çalışıyor?

Adamın evde müzik çalışmasından bıktık. Bir kanalda çıkıyor ara ara. Klipleri de var. Bunların çalışabileceği stüdyo ortamı falan olmuyor mu? Eve gelmişim tam dinlenecem, bunun konseri başlıyor. Yaka silkiyorum artık.

Kavga ettik en son, adamın savunması şu : benim müziğime kimse karışamaz.

Şarkıcı komşunuz var mı? Çözüm bulabildiniz mi?

 
Eğer gece geç saatlerde yapmıyorsa maalesef yapıcak bir şey yok.


  • sta  (06.06.18 15:16:45) 
Benim müziğime kimse karışamaz iyiymiş. Bu arkadaş lafla filan yola gelmez.

O zaman sizin de müziğinize kimse karışamaz. Hayvan gibi güçlü bir müzik setiyle gece 3'te yeri göğü inletseniz ya da tam o müzik çalmaya başladığında siz de açsanız mesela birşey diyemez size.

(bkz: dinsizin hakkından imansız gelir)
  • battal gemalmaz  (06.06.18 15:16:58) 
vakti ile böyle bir durumda kaldım. güzel bir hoparlör bulup gece gündüz ferdi baba dinlemiştim. ahlaksızca bir hareketti ama durum çözüldü.


  • giovanne  (06.06.18 15:26:40) 
O zaman da alt komşuya gidiyor ses. Sadece onla çözmem lazım. O müzik çalışırken ben de açmıştım bi keresinde, bana mısın demedi. Ses yalıtımı yaptır diyorum şu studyolarda kullanilan var ya, ses yalıtımı çözüm değil diyor. Tam bi at gözlüklü.


  • bambum  (06.06.18 15:35:07) 
baba ole bi dunya yok cok muzik yapmak istiosa depo kiralasin kimse bisey dmeez

benim 1.5 sene oncesinden duyurum vardi
www.eksiduyuru.com

ben bunu bir depoyla anlasarak cozdum.adamin kumas deposu setim icin paravanm i denio ne denio hatirlamiyom ondan cektim etrafina isciler dokunmuyor zaten adamlar mal alip birakip gidiyo istedigim vakitte gidip caliyorum

adami dumduz et derdim ama boyle herifler bellidir doversin acisi dindikten sonra tekrar devam eder.kafa calismio cunku evrim surecinde paso gotuyle dusunmus

abi gidiosun adamlar ses mi yapti panodan elektrigi kapatiyosun
dogalgazlarini suyunu kapatiyosun
bir yandan bimere zabitaya falan yaziyosun
tabi ses kayitlariyla beraber

ankaraya tasindigim zaman basima gelmisti
komsuya diyorum ki bak abicim benim demlenme saatim belli ben seni cekemem bu saatler disinda ne istiyosan yap
1-2 kere kesti sonra devam
dedim oyle mi aq
yukarida saydiklarimi bir bir yaptim adam bezdi

ben ayrica usenmeyip uyanik oldugum saatlerde benim tavanlarin hepsine sopayla vurdum surekli
kalorifer borusunun onun dairesiyle birlestigi yerleri de cok sopaladim x'd
  • hordes of chaos  (06.06.18 15:51:24) 
valla bizim sokakta çocuklar çığlık çığlığa çift kale maç yapıyordu sessiz olun durun susundan anlamadılar polis çağırdım :D

yani demem o ki polis çağırıp taciz edin siz de onu. bir kaç kez polis kapısına gelse taşınmayı falan düşünebilir bile.

bu arada kim bu şarkıcı merak ettim. :)
  • naksidil  (06.06.18 16:05:12) 
Polis cagir.
Kalorifer borusuna vur.

  • chitosan  (06.06.18 16:11:58) 
Duvara vuruyodum, en son vuruşumda kavgaya geldi. Tam konsantre oluyomuş, bem tak tak vuruyomuşum çok sinirleniyormuş. Polis aklıma geldi de utandım abi böyle bir şey için çağırmaya. Artık en son çare onu yapayım. Belki bıkar da gider, kiracı kendisi.


  • bambum  (06.06.18 16:17:18) 
sen de orada diyecektin ki ben de sirikla ritim calisiyorum bilader en guzel ses senin duvardan cikiyo

bro hakkindir insan olana insan yavsak olana yavsak gibi davranacaksin

polis niye gorev basinda senin huzurun icin
  • hordes of chaos  (06.06.18 16:20:19) 
dinsizin hakkından imansız değil tam tersine imanlı gelir.

bi tane kur'an-ı kerim cd'si alıyorsun. güzel bir ses sistemine bağlayıp veriyorsun sureyi, veriyorsun ayeti. aşağıya da gitsin. o bağırdıkça sen de aç sesini. şikayet eden olursa ibadetime kimse karışamaz de. ben kuran dinlerken bu kafir şarkı söylüyor de.

polisten de korkma. hiçbir polis "kuran dinliyor" şeklindeki şikayete gelmez, kuran dinleyen adama işlem yapmaz.

ibatedime kimse karışamaz, müziğime kimse karışamazı döver.
  • kibritsuyu  (06.06.18 17:34:29 ~ 17:37:16) 
[]

Bazı kadınların ofis masalarında neden ayna oluyor?

Kendilerini güzel buldukları için sürekli bakma ihtiyacı mı hissediyorlar? Yoksa güzel bulmadıkları için beğenmeye mi çalışıyorlar?

hizliresim.com


 
arka tarafı gözetlemek için.


  • Photographer  (08.02.18 17:00:54) 
EVde makyaj yapmaya vakit ayıramıyorum. İş yerinde mole verdiğim bir anda masada makyaj yapıyorum.


  • irene  (08.02.18 17:03:17) 
Bazi kadinlarin ofis masalari karakolda oluyor olabilir.


  • lamira  (08.02.18 17:03:28) 
Ayna sürekli sabit. Kısa süreli işler için niye gün boyu masada ki? ben asıl onu merak ettim


  • bambum  (08.02.18 17:15:54) 
Erkekler cirkin olursa sorun olmaz ama kadinlar is yerinde cirkin olurlarsa isten cikarilirlar. Sabahtan beri iste bu yuzden duyuruda feminism tartismasi var.


  • Traveller  (08.02.18 18:53:09) 
Masamda sürekli yok ama çekmecemde var. Her zaman makyaj yapmıyorum. Şimdi program çalıştırdım, işlem sonunu beklerken bir kaşıma, gözüme baktım. Öğle yemeğinden sonra dilimi fırçaladım, nasıl oldu dişler diye baktım. Bazen ara verince kendime bakıp “Hmm, kaşın şurasını alayım” diyorum, bazen ofise gelip makyaj yapasım gelince iki boyanıyorum. Arada bir saçım dağılmış mı, Cadı saçı gibi mi diye bakıyorum, nadir de olsa moralim bozulursa aynaya bakıp kendime gaz veriyorum. Çekmece olsa gün boyu masamda olur.


  • aychovsky  (09.02.18 00:16:04 ~ 00:16:32) 
Arada tipimize bakmak istiyoruz ama ben ön kamerayı kullanıyorum bunun için.


  • hernezıkkımsa  (09.02.18 02:03:10) 
[]

Şu bitkinin adı nedir?

Umarım bilen çıkar?

www.instagram.com


 
Bi tür at kuyrugu olmali,
plantinfo.co.za

  • rn  (26.11.17 01:43:39) 
[]

Herkesin telefon numarası olmak zorunda mı?

Cep veya sabit, mutlaka olmak zorunda mı? Telefon numarası olmadan kargo bile gönderilemiyor. Veya fatura/fiş için telefon numarası isteniyor.

Telefon hattı olmayan insanlar buna benzer durumlarda işlerini halledemeyecek mi?


 
şimdilik öyle bir yasal zorunluluk yok. kargo da gelir, fatura da kesilir. kemsiyorlarsa o onların gıcıklığı.


  • kibritsuyu  (29.09.17 12:42:11) 
[]

"Ne kadar sessizsin" lafı irite edici mi?

Veya küçük düşürücü mü? Söylenen kişide uyandırdığı duygular nedir?




 
evet bence küçük düşürücü gibi aşağılayıcı gibi ne kadar silik ve pısırıksın ensesine vur lokmasını al gibi, yani seni ortamın popüler, gözde insanın tam tersine koyuyor, bence kötü duygular uyandırıyor hele samimi olmadığın birinin söylemesi, kesinlikle irrite edici


  • limoncello  (12.07.16 20:58:55) 
her konuyla ilgili ve alakalı olmak bir normallik belirtisi değildir aslında, haliyle kişinin durumlar karşısında kayıtsız kalması ve bunu diğer insanların " ne kadar sessizsin " diyerek dile alması tamamen detaylar dahilinde şekillenen bir durumdur. Art niyet veyahut kendinden bir saflık belirtebilir. Karar vermek zor.


  • şair eşref  (12.07.16 21:02:11) 
Küçük düşürücü değil ama duyunca içimden yine mi ya diyorum sessiz biri olarak, milyon defa duydum çünkü. Portakallar ne kadar turuncu gibi bir şey. Karşılığında nasıl cevap bekleniyor onu anlamıyorum.
-Ne kadar sessizsin
-ehe
-...
-...
-?
Konuşacak bir şey bulamamışım ya da konuşmak istemiyorum demek ki, özellikle sessiz oluşuma vurgu yaparak zorla konuşturulmaya çalışmak sinir ediyor beni.
  • zetsuboushita  (12.07.16 21:02:35) 
Cenesi dusuk bos konusan biri bunu diyorsa eleştiri bile sayilmaz. Konuskan olmak marifet olmadığı gibi sessizlik de iyi veya kotu degil.


  • rayde  (12.07.16 21:03:06) 
hakkaten bir de bu lafa nasıl bi cevap bekliyor acaba
-ya, evet çok sessizimdir nasıl anladın ? gibi mi
eleştiri ya da eziklemek için söylendiği açık bence, çünkü böyle yaparak kendini daha üst bir konuma sokuyor, hissedersin zaten. Yoksa insanın manasız, cevap da verilmeyecek bir laf söylemesinin anlamı yok.
  • limoncello  (12.07.16 21:05:52 ~ 21:10:17) 
Evet öyle ama söyleyen kişi bunu anlayamaz maalesef o kadar derin düşünmezler. Hatta çok sessizsinin asıl anlamı çok soğuksundur. Öyle demediğine şükret. Eğer kırıcı oluyorsun falan dersen senin hakkında kötü düşünür arkandan çok soğuk çok itici gibi şeyler söylerler. Muhtemelen sana dediler.Eğer sevmediğin birisi değilse durduk yere uzaklaştırma kendinden. Şakaya bağla işi ya da gülümse falan. Belki onu diyen kişide aslında kaba değildir belki seversin bile.


  • uyusam iyi olur  (12.07.16 21:11:59) 
boş konuşmayı sevmiyorum diye karşılık veriyorum ben genelde


  • mirty  (12.07.16 21:26:35) 
Her lafa verilecek cevabım vardır. Ama önce lafa bakarım laf mı diye; sonra konuşana bakarım adam mı diye...


  • i ve been mistreated  (12.07.16 21:27:45) 
bu genelde çekingen erkeklere söylenir ve küçümseme vardır içinde çoğunlukla. nedeni de bizim kültürümüze (kültürümüze sıçayım) göre erkeklerin atik, öne atılan, girişken, halk arasındaki tabirle piç olması gerektiği inancıdır.


  • nathanieltroy  (12.07.16 21:33:04) 
behzat ç., bahar'a ilk bölümlerde; "bir kere de susmayı beceremedin. biranı alıp köşeye geçip oturamadın. hep konuşmayı istedin." gibi bir şeyler söylemişti.

yani susmanın bi adabı var fakat bu çekingenlik, pısırıklık olarak algılanıyor genelde.

bence fazlasıyla küçük düşürücü.

zaten soruya "ne kadar" diye başlamaları asıl irite edici kısmı.

aha bu kadar demek istiyorum onlara us.123rf.com
  • kupigometa  (12.07.16 21:40:23) 
Bunu duyduktan sonra insan hiç konuşmak istemiyo ya. Bu soruyu soran gerçekten itiici oluyo nedeni de sessiz kişi zaten ortamdan mutsuz olduğundan konuşmuyo. Allah belanızı versin. Sinirlendim


  • anarsika  (12.07.16 21:41:05) 
Bana söylense 'Konuşkan değilsin, öyle konuşamadan oturmaktan sıkıldım' anlarım ya da yerine ve söyleniş şekline göre 'Yürüyeceğim ama açacak konu bulamadım, sen de pek yardımcı olmuyorsun' anlarım. İrrite edici mi? Birinin yanında 'sessizsin' denilecek kadar suskunsam, ya yanında çok konuşmadan da huzurlu olabiliyorumdur ve hatta bu huzur karşılıklıdır, birbirimizi yeterince tanıyoruzdur ya da çok da anlaşamayacağım, muhabbetimin tutmadığı, yıldızımın barışmadığı biridir. İlk durumda 'Ne kadar sessizsin' denecek dönem zaten geçmiştir, ikinci durumda zaten 'Keşke olaysızca dağılsak' diye içimden geçiriyorumdur. Dolayısıyla, irrite edici değil, 'Bizden arkadaş dahil bir cacık olmaz'ın ilamı sadece. Herkesle anlaşabilecek değilim sonuçta.


  • aychovsky  (12.07.16 21:43:44 ~ 22:04:44) 
eskiden olumsuz alıyordum ben bunu, geriyordu ve canımı sıkıyordu. şimdi herhangi bir şey hissetmiyorum, duruma göre iletişim kurma çabası olarak değerlendirip sessizliği bozarak karşıladığım da oluyor hatta. ergenlikte büyük sıkıntı ve neredeyse hakaretti ama kişilik oturduktan sonra çok takmıyor insan. yalnızım, asosyalim, sessizim, barzoyum vs. kendin bunları zaten fark ediyorsun, kendinle kavga etmeyi bırakıyorsun.


  • der meister  (12.07.16 21:46:26) 
Çocukluğumdan beri duymaya alıştığım için artık dümdüz gidiyorum; "katılacağım bir muhabbet/geyik değil" diye. Bir insanı çok konuşur diye eleştirirsiniz de konuşmaması neden bu kadar batar bilemiyoron.


  • piremses  (12.07.16 22:03:02) 
ne konuşmamı bekliyorsunuz, bunu söyledin de noldu şimdi? diyesim geliyor ama demiyorum. birine çok konuşuyorsun demek kadar rahatsız edici bir durum. direkt canım sıkıldı senin yanında durmaktan mesajını alıyorum. o zaman kalk git, böyleyim sana göre sessizim siktir git. konuşmuyorum çünkü canım sıkkın, burada bulunmaktan zevk almıyorum herhangi bok püsür olabilir. hafızaya atıp bu kişilerden uzaklaşıyorum. az ya da çok konuşma standardı mı var oç niye canımı sıkıyorsun diyemiyorum :(

görüldüğü gibi küçük düşürülmüş falan hissediyorum, ve bi de sinirleniyorum.
  • bunaldım a dostlar  (12.07.16 22:28:51) 
bunu diyerek seni konuşmaya teşvik edeceğini düşünen biri zaten düz bir adam/kadındır. düz bir insan beni rencide edemez. ne konuştuğunun farkında değil zaten hödük. öyle farkına varmış, rahatsız olmuş. çünkü konuşandan değil konuşmayandan korkacaksın. çenesi düşük insanların içi dışını öğrenirsin ama sessiz kişiler biraz tedirgin eder. o da korkmuş biraz, çekinmiş senden. konuşturma derdinde.


  • sttc  (12.07.16 22:43:23) 
Gereksiz insanlarla gereksiz muhabbetlere girmediğimden "ne kadar da sessizsin" "evde de mi böylesin" "canın sıkılmıyor mu senin" gibi laflara çok maruz kalıyorum. Açıkçası umrumda da değil. Bu kişileri ciddiye bile almıyorum (alamıyorum), hehe diyip geçiyorum. Yakın arkadaşlarım ne kadar konuşkan biri olduğumu da bilirler.


  • yineiyisinoxford  (12.07.16 23:10:35) 
buna genelde şu cevabı vermek gerekiyor;

-belki de sen/siz çok/haddinden fazla seslisin/iz !

sessizmişiz. peh. oysa adam gibi bakabilseler içerde neler neler konuşuyoruz biz. duyan olmayınca (ya da olmadığını sezdiğimizden, inanmadığımızdan) dışarıya çıkartmıyoruz sadece.. :)
  • matrix  (12.07.16 23:26:10) 
bu laf soylenen kisiyim genelde. cok yakin 2-3 arkadasimin yaninda deli gibi konusurum, sebeklik yaparim, gunluk hayatta asla kendimi ezdirmem, sesim cikar. onun disinda yeni tanistigim ya da yeterince samimi olmadigim insanlarlayken gerekmedikce konusmam. bu laf soylendiginde de uyuz olurum.


  • xenophobe  (13.07.16 00:02:14) 
söyleme tarzına göre değişir
yani pek sesin çıkmıyor bir derdin mi var anlamında insancılda sorulmuş olabilir
aman ne ezik sessiz bir tipsin gibi küçük düşürücü amaçla da sorulmuş olabilir,
ortama sorma tarzına ve soranın kim olduğuna bağlı cevap değişir.
  • basond  (13.07.16 01:47:05) 
[]

Bir kadının ilk sevgilisi olmak ve onunla evlenmek

Sizce bu durumun avantajları ve dezavantajları neler?

Mesela; geçmişi yok evet ama ilerleyen yıllarda başkalarını merak eder mi sorusu kafamı kurcalıyor.

Siz tercih eder miydiniz kadının ilk sevgilisi olarak evlenmeyi?

 
Kişisine göre değişir. Ben ilk sevgilimle evlenmek istemedim ve "gözümü açtım onu gördüm, evlendim" olsun istemiyorum diye savunmuştum kendimi. Ama düşünüyorum da çok sevmiyordum zaten.

Buna kadının kendisinin karar vermesi gerekir.
  • lcha  (29.02.16 10:21:28) 
Evlilik sadece cinsellik değildir. Evlendikten Üç ay sonra hevesini alınca anlarsın öyle olmadığını. Cinsellik ahlakla, karakterle alakasızdır. Partnerin cinsel geçmişini değil de karakterini, iç dünyasını ve güzelliğini anlamak elzemdir.


  • hasmetizm 2046  (29.02.16 10:23:08) 
Böylelerinin erkeği de kadını da aç oluyor. Dezavantajı bu. Avantajı var mı bilmiyorum.


  • angelus  (29.02.16 10:27:59) 
ben tercih etmezdim. her ilişki bir tecrübedir. lisedeki acemilikle üniversitedeki ilişkiler bir olmaz. bunun iş hayatı da var. bence sağlıklı bir ilişki olmaz.

edit: tecrübe diyince hemen seks anlaşılmasın. iki insan arasındaki ilişkiden de bahsediyorum.

kadın.
  • ruhen hastayim ben  (29.02.16 10:35:10 ~ 10:36:14) 
her ilişki bir tecrübedir +1

insan başkalarıyla etkileşime girdikçe öğreniyor, şekilleniyor. ilk başlarda yaptığı hataları yapmamaya başlıyor, eskiden inanılmaz dert ettiği (ve dolayısıyla ilişkide dert haline getirdiği) şeylerin ne kadar önemsiz olduğunu fark ediyor. yaşla da alınan tecrübeler bunlar ama sırf yaşa bakmamak lazım. ben en az 2 uzun ilişkisi (2+ yıl) olmayan bir adamla evlenmek istemem mesela.

edit: tabii 10 ilişkiden sonra yine aynı düzlükte, sıkıntıda insanlar yok mu, var. şans işi ya amaaan.
  • freya  (29.02.16 10:42:31 ~ 10:44:10) 
Küçük değil aslında. 27 yaşında.


  • bambum  (29.02.16 10:59:18) 
Kesinlikle istemem.
Sadece beni görmüş tanımış, benim yaşadığım şekilde ilişki şeklini biliyor ve başka hiçbir şeyden haberi yok. Bu kadına da haksızlık, belki daha farklı şeyler daha çok mutlu edecek kendisini.

freya+1

Daha önce tecrübeler edinip gelsin benim doğru kişi olduğumu düşünüyor ise bakarız duruma. Öyle el değmemiş prenses havalariyla gelip de sonradan beni değiştirmeye calismasin.
  • Kovacic  (29.02.16 11:03:53) 
birisinin geçmişi olması/olmaması o kişiyle sevgili olmak ya da evlenmekte bakılacak bir kriter değil benim için. niye olmamış diye düşünürsün, sorar sorgularsın sadece. hayatına birisini almak istememiştir, değer görmemiştir, başka öncelikleri vardır...o tarz durumlarda muhtemelen zorluklar olacaktır ama bu o kişiyi birlikte olunmaz kategorisine direkt olarak sokmaz.

ha ama ilişkisi olmamasının sebebi atıyorum ruh hastasıdır, bencildir, fazla köşeli bir insandır vs. gibi sebeplerse öyle birisiyle zaten ilişki yürütemezsin.

himym bir bölümü vardı "everybody's got baggage" herkesin belli yaş ve olgunluğa geldiğinde başkasına tuhaf gelecek yaşanmışlık-yaşanmamışlıkları vardır mutlaka. yargılamamak lazım.
  • patiska  (29.02.16 11:18:46) 
ben 4-5 sene sevgili olupta, evlendikten 6 ay sonra boşananları biliyorum. uzun süreli veya çok kişiyle ilişkisi olan kadınla evlenmek iyidir diye bir şey yok.
aksine ilişki sayısı 10'ları geçen kişiler gönül yorgunu oluyor. Karşı cinse karşı, "ya bunların hepsi aynı bok" tarzı bir yaklaşımları oluyor.
Kadına bakacaksın, evlenmek istediğin kriterleri sağlıyorsa evlenirsin. ilk olmasının avantajı bir çok şeyi ilk olarak beraber yaparsınız, birbiriniz için daha özel olursunuz.
  • kartallar yuksek ucar  (29.02.16 11:29:37) 
7 senelik ilişkim vardı, ona kalsa hala devam ederdi, üniversite bitti, baktım ciddileşmeye başlıyor iyice. iyi ki bırakmışım, başkalarıyla birlikte oldum, gram da pişmanlığım yok. ekşi'de süsleyip duruyorlar ilk sevgilileriyle evlenenleri. dünyaya bir kez gelip tek kişiyle olma fikri korkunç bence.


  • nice tnetennba  (29.02.16 12:48:51) 
Çok isterim. Berkecan beni çok iyi boşaltıyordu derdin olmayacak bir kere. Oh mis.


  • habib  (29.02.16 14:30:46) 
bu benim. avantaj ve dezavantajlarını bilmiyorum ama başkalarını merak etmiyorum.


  • sayns  (29.02.16 14:52:40) 
ben tercih etmem, kadın-erkek fark etmez.
ilk ilişkimi yaşadığım zamanlardaki bakış açım ve şimdi arasında dünyalar kadar fark var, buna dayanarak söylüyorum. ilerisi için başkalarını merak etmesi filan değil, asıl mesele bu. ilişki insanı olgunlaştırır.

  • vecihi ile fikret  (29.02.16 14:52:55) 
Burada bu soruya dürüst cevap alman zor. Tribün izliyor.


  • arnold schwarzeneger  (01.03.16 08:56:09) 
Cinsel hayatı olmuşsa sorum değil, ama ilk kez benimle yattıysa pek sıcak bakmam. Deneyimsiz bir kadının beni tatmin edebileceğini sanmıyorum.


  • yirmisantim  (01.03.16 09:23:47) 
bir yeriniz kalkmadığı zaman eskisiyle kıyaslayacaktırç.
öpüşmelerinizi, bedeninizi, her bir şeyini bir olumsuzluk anında kıyaslamaya başlayacaktır.
ilk sizin olsun. sizinle şekillensin.
işin psikolojik durumu da ayrı bir konu zaten..
  • empty man  (06.03.16 01:58:03) 
@arnold +1 tribün var burda. meriç ve şişman hanım kaynıyor.

doğru cevap: ederdim, ederim, çok şart değil yine de. merak edebilir başkalarını, o risk hep var.
  • jangbogo  (06.03.16 02:23:50) 
KOMPLE DEZAVANTAJ. KAÇ.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (06.03.16 02:26:38) 
garı güzelse olabilir.


  • anonymice  (06.03.16 08:06:15) 
[]

Evlenirken kız tarafı neden ağlar?

Gelin, gelinin annesi babası abisi ablası vs. neden ağlıyor? Erkek tarafı neden ağlamıyor? Evlenmek kadın tarafı için üzücü bir şey mi?




 
babasının prensesini elin erkeği alıp götürüyor


  • masa penisi  (31.05.15 21:10:23) 
Kız evlenince kendi evinden çıkar, evlendiği adamın ailesinin kızı olur bir nevi.hatta evlenince "el oldu" falan denir. Tabi geçmişte bu işler daha sertmiş, kayınvalidesi olmadan baba evine yollanmazmış falan filan. Şimdi işler yumuşadı tabi.


  • doxanikee  (31.05.15 21:13:13) 
çünkü evlendikten sonra 'kız tarafı' el gibi oluyor. kızın artık kendi ailesini yok sayıp erkek tarafını tamamen benimsemesi falan bekleniyor.


  • elorelia  (31.05.15 21:13:55) 
eskiden köylerde falan özellikle doğuda kız iş gücü olarak kullanıldığı için önemli bir iş gücünün kaybı ve erkek tarafına geçmesi bu yüzden sanıyorum başlık parası gibi bir şey de alınıyor, geri kalan her şey romantizm


  • limoncello  (31.05.15 21:19:07) 
he canım he el oluyor. o sebebden :D


  • kargn  (31.05.15 21:53:19) 
Bazı yerlerde kız tarafı sevindi mi sanki kız kötüymüş, "sonunda evlenebildi" diye ailesi sevindi sanarlarmış diyerek düğünde oynamazlar.


  • burfak  (31.05.15 21:55:51) 
15 küsür yıl önce dayım evlenmişti. bizim taraftan da ağlamayan kimse yoktu.


  • Gucci  (31.05.15 22:22:21) 
Genelde iki taraftan daha duygusal olan ağlıyor. Bir iki kere erkeğin de ağladığına denk geldim. El olmaktan ziyade, herkesin içinde ağlamak kadın için daha kolay. Kaç tane herkesin içinde ağlayabilen veya ağlamak istese bile bu lükse sahip erkek var ki? Hem karmakarışık bir gün erkek için, bir milyon şeyle ilgileniliyor, duygusal şeyler için fırsat bulunamıyor. DUygulanılan anlarda da bir milyon kişi bakarken ağlanmıyor pek, ağlanası gelse de içeride tutuluyor.


  • aychovsky  (31.05.15 22:26:36) 
Dün erkek kardeşim evlendi, babam hüngür hüngür ağladı. Sevdiğin birisinin artık kendi ailesini kurduğu ve büyüdüğü aileden uzaklaştığı gerçeğinden kaynaklı bence.


  • hadi hadi  (31.05.15 22:38:33) 
benim ablam düğünden sonra ankara'ya taşınacağı için ağlamıştım gelin evden çıkarken. normalde ağlamazdım ama babamı ağlarken görünce dayanamadım.


  • himmet dayi  (31.05.15 22:55:00) 
[]

Sözlük yazarları, duyurularını sonradan dışarıya kapatırsa

Biz de duyurusuna cevap yazdıysak, ne oluyor? Kendi cevabımız orada duruyor ama biz okuyamıyor muyuz? Yoksa cevabımız da siliniyor mu?




 
Cevap duruyor, o kesin. Ama internet kullanıcıları okuyamiyor olsa gerek.


  • nereye bu gidis  (17.01.15 20:21:32) 
Duyurunun bu kadar kompleks bi altyapısı olduğunu sanmıyorum. Verdiğin cevaplar duruyor ama sen göremiyorsun. Muhtemelen böyle.


  • IncredibleMau  (17.01.15 20:21:55) 
bambum şu duyuruyu cevapla bakalım görelim ne olacak
www.eksiduyuru.com

  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (17.01.15 20:25:04) 
ben denemiştim bunu ya uğraşmayın boşa söyliyim.

www.eksiduyuru.com

şu sayfada görebiliyorsun yanında es yazıyor sayfa içinde tıklayıp içeriğini de görmeye devam edebiliyorsun.

direkt link olarak açamıyorsun ama dediğim gibi yukarıdaki sayfada görmeye devam edebiliyorsun sonradan yazılanları dahi.

ayrıca bildirim de gelmeye devam ediyor ama bildirimde direkt link olduğu için tıklayınca açamıyorsun. sadece yukarıdaki sayfadan görebiliyon işte.
  • birisi.  (17.01.15 20:39:49) 
dışarıya kapattım benim duyuruyu, görebiliyor musun?


  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (17.01.15 20:50:45 ~ 20:53:02) 
evet hatta editledim şimdi oraya yazdığımı bak :)

yeni cevap eklenemiyor ama yazdıklarımızı editleyebiliyoruz.
  • birisi.  (17.01.15 20:53:43) 
sorunu edit ile cevapladım yeni cevap yazamadığım için :)


  • birisi.  (17.01.15 21:00:58) 
Yeni cevap yazilmiyor, bildirim de gelmiyor. Ama duyuruya ulaşabiliyoruz. Teşekkürler vakit ayirdiniz :)


  • bambum  (17.01.15 21:04:24) 
[]

Şöyle bir kitap vardı - yerli

Kitabın sağ sayfalarında el yazısı, sol sayfalarinda da el yazisinin bilgisayara gecirilmis metni vardi. Sayfa yönlerini karıştırıyor da olabilirim, biri sağda biri soldaydi.

Türü günlüktü galiba. Kitabin adini hatirlayamiyorum. Bilen var midir?


 
oğuz atay'ın günlük'ünde böyle bir şey vardı sanki.


  • kül  (17.12.14 15:33:22) 
oğuz atay - günlük

kesin bilgi. yayalım.
  • papillon7  (17.12.14 16:23:03) 
"nilgün marmara - kırmızı kahverengi defter" bu şekilde hazırlanmıştır. Bu tarz kitaplar var. Genellikle hatırat - günlük vs. türünde oluyorlar.


  • robinbook  (18.12.14 00:27:58) 
[]

İş yapmayan mesai arkadaşı sizin motivasyonunuzu düşürür mü?

Is olup da yapmaması şeklinde bir durum degil. Mesleki farklılıktan dolayı ona fazla iş olmaması durumu bu bahsettigim.

Gunluk gelen 1-2 evrak yazısı haricinde bir işi olmasa, gun içinde kitap okusa, ingilizce çalışsa, kafayi koyup azcık kestirse, iş arkadaşına muhabbete gitse vs. vs. Bu arada sizde de hangi birine yetişeceginizi şaşıracak kadar iş yoğunluğu olsa mesela? Nasıl hissederdiniz?


 
devlette çalışıyorsam böyle şeylerin normal olduğunu
babam kamuda müdür 10 tane kadar hiç işe gelmeden maaş alan memuru var bu sayı da en az hali
bunlara sinir olan bir insan olduğum için devlet memuru olmadım, hiç çalışmayan iş arkadaşım olmadı
  • niye ama  (13.12.14 21:42:18) 
etkilemezdi. isin olmamasi da calisani kotu hissettirir ve genelde isi olmayan, isi olanin yaninda sorun yasar.


  • Lorik Cana  (13.12.14 21:43:02) 
valla staj yaptığım yerde böyle biri var. önemli olan soru şu: iş yapmadığını kabul ediyor mu? benim ofisteki kabul etmiyor ve sürekli oflayıp puflayıp çok işi olduğunu söylüyor. ben stajyer olarak onun 3 katı iş yapıyorum ve hala bana iş kitliyor bazen. motivasyonumu ciddi şekilde düşürüyor. mesleki farklılığın yeterli bir etken olduğunu düşünmüyorum. çalışmak isteyecek olan insan her türlü çalışır.


  • ack3000  (13.12.14 21:43:13) 
insan kaynakları çalışanları beni çok sinir ediyor. sadece bir kaç kişi arayıp görüşme ayarlamak ve sürekli cv okumayı iş sanıp şikayet etmeleri yok mu beni çileden çıkarıyor.


  • peace.on  (13.12.14 21:44:56) 
@peace.on ik'da staj yapıyorum, yukarıdaki cevabından da görebileceğin üzere doğru tespit:D ama şunu söyleyeyim, kurumsal firmalarda ik boş değildir. bizim ik'da sadece bu kişi boş


  • ack3000  (13.12.14 21:52:15) 
@ack3000 +1 azıcık bir iş yaptıkları zaman bile yoruldum geberdim moduna giriyorlar bir de utanmadan.

beni etkiliyor maalesef. keşke etkilemese.
  • sen olmayan cocuk benim  (13.12.14 21:54:19 ~ 21:54:41) 
Valla şimdiki firmamım ik'sında az kişi çalışıyor ama öncekinde çok fazla ik çalışanı vardı. hepsi böyle bunların :D

Burda aslında normal olan onların çalışma standartları belki. ben işimi bitiremeyip her gün iki saat geç çıkarken onlar beşte çantalarını alıp çıkıyorlar. belki anormal olan benim işimdir...:)
  • peace.on  (13.12.14 21:56:36) 
bizim okulda bir öğretmen var. biz derse dağılırız hala öğretmenler odasında oturuyor olur. tenefüste ineriz, herkesten önce gelmiş olur. sınıfa girip çıktığı zamanı henüz yakalayabilmiş değiliz. kendime yakıştırabilsem, bir gün sınıfının koridorunda durup dersini dinlemek istiyorum, sınıfta da böyle baştan savma tavırla mı ders yapıyor diye. ama kendime yakıştıramadığım için yapamıyorum.

evet, rahatsız olurum. oluyorum da açıkçası. 30 tane çocuğun birden hakkından çalıyor çünkü her geç girip erken çıktığı derste.
  • vesna  (13.12.14 22:00:57) 
Hicbirsey hissetmem. Umrumda olnaz. Ben yogunum diye o da yogun calismak zorunda degil, bazilari sansli oluyor.


  • delifaruk  (13.12.14 22:01:57) 
Aslinda işi olmadığı için ona kizamiyorum, meslegiyle ilgili bir is olsa yapacak ama is gelmiyor. Atıl kadro oldu onunki, bu onun sucu degil evet. Benim asıl takıldığım şey bunlari aleni bir sekilde yapması, uyumasi, ingilizce calismasi... Sonra da pfff cok sıkıldım bugün demesi. Bilmiyorum ki, insan biraz cekinir bu kadar rahatlığa.


  • bambum  (13.12.14 22:07:25) 
bambum, hani basit herkesin yapabileceği işler illa ki vardır. onlar için size ya da diğerlerine yardım da mı teklif etmiyor?


  • vesna  (13.12.14 22:11:23) 
kesinlikle düşürüyor. kafamı kaldırıp su ya da çay almaya gidebildiğimde oradaki masada nerdeyse bir saat boyunca oturup türk kahvesi içen insanları görünce çıldırıyorum. neden aynı maaşı alıyoruz ki?


  • violetsky  (13.12.14 22:13:01) 
Geçen senelerde yaşadım bu durumu. Saha görevindeydim şantiyeye 2 kişi gitmek durumundaydım. Kendi iş yapmadığı gibi benim işime de engel oluyordu hıyarto. Bizim işyerinde hep erkek mühendis tipler yapar bunu. Biz karılar kadın halimizle bostana girmiş dans gibi ordan oraya koştururduk bunlar işçiule muhabbet ederken. Çok motivasyon düşürücü oluyor. Bir de ofiste utanmadan öfleyip pöflerler. Bir keresinde dayanamayıp dediydim, biz kadınız demeden koşturuyoruz erkek olsam yoruldum demeye utanırdım dedim.

Şantiyeyi özlesem de bu hıyarları sevmediğim için sevmediğim birimde çalışıyorum şu an. Bak nelere mal oluyor.
  • emirkulu2  (13.12.14 22:28:22) 
vesna, evrak islerinden bana da geliyor, onlara yardimci olmaya çalışıyor sagolsun. Ama o yazılar dışında mesleki iş yoğunluğum var benim, yetisemiyorum. O da kitap okuyor uyuyor falan, enteresan bir durum. Bu kadar aleni yapmasa keşke. Nasıl söylenir ki, söylenmez herhalde.


  • bambum  (13.12.14 22:37:18) 
devleti bilmiyorum ama özel sektörde ikcıların mini etek, topuklu ayakkabı ikilisiyle gezmesinden nefret ediyorum. onlar iş yapıyorsa biz ne yapıyoruz ulan!


  • devilred  (13.12.14 22:39:42) 
[]

Kısmet meselesi mi?

Kendimle ilgili bir sey farkettim. Dışarıda baska insanlarla yemek yiyecegim zaman, en kucuk/az porsiyonlar bana denk geliyor.

Mesela, isyerinin yemekhanesinde corba, ana yemek, vs. cesitler o anda tabaklara bölünüp servise konuyor, personel de tepsisine tek tek aliyor. Sira bana gelince corbanin azı, ana yemegin azı hep bana denk geliyor. Samimi olduğum iş arkadaşıma ise bol kepçe geliyor.. Bazen tek çıkıyorum, benden sonraki kisiye yine benimkinden fazla. Aşçı bana kasitli yapiyor desem değil, arada panel var. Aşçı personeli gormuyor, sadece panelin altindan tabagi uzatıyor.

Bu benim kismetim mi demek oluyor? Bir kere olan bir şey değil çünkü, genellikle boyle.

 
Gözün aç komuşun tavuğu sana kaz gibi geliyor


  • basond  (29.11.14 21:21:19) 
aşçı el fetişistiyse hipotezin çöker.


  • namus ninjası  (29.11.14 21:23:23) 
sakınan göze çöp batar derler. dikkatini başka yöne çevir, senin de yemeğin bereketlenecektir.


  • devilred  (29.11.14 21:27:56) 
Boyle bi olaya bakip da akliniza direkt kotuluk geliyorsa bence kendi karakterinizi tartin.


  • bambum  (29.11.14 21:28:21) 
göz yanılsaması o.


  • battal gemalmaz  (29.11.14 21:28:27) 
Arada o kadar bariz fark olunca dikkat çekiyor. Size de bol geliyor galiba.


  • bambum  (29.11.14 21:30:14) 
hehehe arkdaşların kendi arasında konuşup bambuma az yemek verelim diyorlar
hababam sınıfında öyle bir sahne vardı Al bakalım Ahmeeeeett diye bir sahne.

bariz fark varsa her gün olması mümkün değil seni görmüyorsa, yada görüyor bu kesin az yer diyerek az veriyor başka açıklaması yok.
  • basond  (29.11.14 21:37:46) 
o kadar dert edeceğine kadar arkadaşınla/arkadaşlarınla tabakları değiştir ya da durumu açıklayıp, bana yemeği sen alır mısın de.


  • roboute guilliman  (29.11.14 22:04:08) 
sana gıcıklar bence, arada panel varda o panel ses geçirmez panel mi sanki?


  • selam  (29.11.14 22:29:29) 
[]

Çalışma ortaminda sesli müzik dinlenebilir mi?

Çalışma arkadaşınız bilgisayardan muzik acsa, gun icinde cani istediği vakitler. Ya da gun icinde sarki soylese falan.. Tepkiniz ne olur? Isteyen istedigini yapar mi?




 
ağzına fırıncı küreği ile vurmak gerekir, şarttır.


  • mrvengeance  (27.11.14 22:29:12) 
Yapamaz, kulaklık diye bir şey var, hatırlat bunu.


  • gezegen olan pluton  (27.11.14 22:37:46) 
Ben rahatsız olmam ama ortamda bir üçüncü kişi varsa ve o rahatsız oluyorsa itiraz ederim. Sessiz ortamlarda çalışamam ben ama başkası rahatsızsa öyle bir şey yapmamalı


  • nundu  (27.11.14 22:42:15) 
Bakkal dukkaniysa evet, ofis isiyse hayir.


  • fortisvita  (27.11.14 22:51:00) 
Kulaklık hediye ederim.


  • m e l t e m  (27.11.14 22:58:04) 
Yuksek ses olmazsa, Ankara'nin baglari ya da Serdar ortac parcalari calmazsa sorun olmaz.


  • delifaruk  (28.11.14 00:11:13) 
döverim. net.


  • bradshaw  (28.11.14 08:48:16) 
Esefle kınarım.


  • e_rsin  (28.11.14 08:51:11) 
[]

Bazı insanlar hava attıkları şeylere sahip olmasalardı nasıl olurlardı?

Ya da sahip olduklari seylerden dolayi insanlara tepeden bakan tipler.. o imkanlara sahip olmasalardi?

Mesela evli ciftlere "cocuk yok mu cocuk?" diye soran teyzeler, cocuk sahibi olamasalardi?

"Napti sizin oğlan, iş buldu mu? Hâlâ mı bulamadı?" diyenlerin evlatlari işsizlik cekseydi?

Naparlardi sizce? Ben onlari o şekilde hayal edemedim de.

 
Sahip oldukları şeylerle hava atarlardı. Şimdi de öyle yapıyorlar. Ellerinde ne varsa onu önplana çıkartıyorlar.


  • onexey  (23.11.14 12:24:34) 
O söylediğin örnekleri bilemeyeceğim. Ama son model bmw marka arabasıyla ya da tepeden genel müdür yardımcısı olarak başladığı babasının şirketiyle övünen tipler eğer bunlar ellerinde olmasaydı başkalarına özenirlerdi. Hayran hayran bakarlardı.

Benim gibi "ne diyor lan bu salak" bakışı atmazlardı. Prim verirlerdi.
  • hiko seijuro  (23.11.14 12:27:18) 
Açıkçası ben kararsızım. Genelde böyle şeyleri söyleyenlerin bir kısmı onu çok önceden hayat hedefi haline getirmiş oluyor ve adımlarını o yöne atmış oluyorlar. Çocukken ailem bana evleneceğimi söylemedi, bu konu ergenliğe kadar hiç açılmadı evde; biz kız-oğlan çocuklar olarak değil, cinsiyetsiz çocuklar olarak tamamen aynı yetiştirildik. Abimle aynı oyuncaklarla oynadık, bir iki istisna dışında. Çeyiz diye bir şeyim hiç olmadı. En yakın arkadaşım da tam tersimdi; 10 yaşındayken annesi ev işlerini öğretti, 12 yaşında makyajı. Her daim çeyizi vardı. Böylelikle zaten kız evlenmeye doğru, kendisi için hazırlanmış adımlarla ilerliyordu ve 18 yaşında evlendi de. Haliyle bunun tersini gördüğünde "Nasıl yani" diye sorgulaması, ters gelmesi ve yargılaması normal. İlk anda insan başka bir seçeceği olabileceğini bile düşünemiyor. Hatta, ilk anı geçtim, bazen ömür boyu başka seçeneklerimiz olduğunu düşünmediğimiz konular illa ki oluyor. Genelde kendimizin yaptıkları daha normal geliyor bize. Tam tersini yapan birini görünce yargılamaya meyilli oluyoruz.

Örneğin, "Sizin oğlan iş bulamadı mı" diyen teyzenin oğlu işten atılabilir. Bundan normal de bir şey yok. Çalışma şartlarının zor olduğu ve sosyal hakların az olduğu ülkelerden birindeyiz. O zaman bu teyze yıkılır ama hala bir başkasına laf söyleme hakkı hakkında düşünür mü, yoksa ağzından alışmış gibi çıkar mı o laf; bilmiyorum hiç.
  • aychovsky  (23.11.14 12:32:10 ~ 12:42:51) 
Birkaç gün önce işle ilgili kısım benzer şekilde başıma geldi. O kadar rahat ve umursamaz bir şekilde "eee naptın, iş buldun mu bari?" dendi ki. Hayır, bu tarz insanlar empati yoksunu olduğu için aynısı başlarına geldiği zaman bile eskiden böyle bir şey yaptıklarını hatırlamayacaklar. İnsanların hassasiyetlerine değer verdikleri yok çünkü.

Sadece kendi sahip olamadıklarını görür, onları büyüte büyüte dev yaparlardı içlerinde, sahip olamama durumunda. Evlendiği için kendini başarılı sayanların yaşadığı bir dünya burası neticede.
  • devilred  (23.11.14 12:58:18 ~ 12:59:32) 
o ezmeye, kontrol etmeye çalıştıkları kişilerle irtibatlarını kesip uzaktan izlerlerdi.
ya da hala bulundukları zümre içinde yer edinmeye çalışıp kendilerince bahane bulabilirlerdi. suçu başkalarına atarlardı. oğlu iş bulamadıysa 'çok yerden çağrıldı da maaşı beğenmedi' kızı evlenemediyse 'kimler istedi de bizim kız beğenmedi' olurdu. çünkü onlar her zaman doğruyu yapmaz, onların yaptıkları her zaman doğrudur.

  • seksen9  (23.11.14 13:47:28) 
değişiyor
benim halamın kızı var mesela.kocası bunu senelerce (bak senelerce diyorum) aldattı, zaten alamancı olup paramızı başkası yemesin mantığıyla amcasının oğluyla evlendirilmişti, adam bunu zerre sevmiyordu açık açık da diyordu vs. hiç aile hayatları olmadı gibi bişey. ama kadına kalırsa herkes evlenmeli, evlilik hayattaki en büyük amaç, onun için yaşamalıyız, üstelik kardeşlerinin filan da baya karışık işleri oldu gelinler ve gelin adaylarından epey ağızları yandı filan ama olsun bana her daim ilk sorusudur "evlenmiyor musun" ben bi de evlenmeden ayrı eve çıktım, biraz değişiğim aileye göre bana resmen orospu gözüyle bakar sağ olsun.
Ancak başka bazı kişilerde ise son yıllardaki boşanmalar, kavgalar ve biliumum olaylar epey etki yapmış. kimse aman da evlenin modunda değil, boşver iyi yapıyorsun evlenince ne b.k oluyor deme seviyesine gelmiş, benim ailem için bu kuyrukyıldıza araç indirmekle eşdeğer...
benzer şeyler iş bulma-bulamama ve diğer konularda da var bazısı kendi haline bakmadan etrafa çemkirmeye, dalga geçmeye filan aynen devam. bazısı ise başa gelince durumu anlıyor ve daha makul tavırlarda oluyor.
  • niye ama  (23.11.14 15:51:35) 
ya bok atarlar, ya da "önemli olan x değil, y'nin şöyle böyle olması lazım" diye konuyu saptırırlardı, ne yapacaklar.


  • yirmisantim  (23.11.14 16:28:07) 
[]

Gecimsiz insanlar nasıl evli olabiliyor?

Vardır çevrenizde aksi, ters, sinirli kadınlar/erkekler. Is hayatinizda calisma arkadaslarinizdan, okulda hocalarinizdan, apartmanda komsularinizdan denk gelirsiniz. Kısa süreliğine bile katlanmak zorken bazi insanlar onlara bi ömür dayanıyor.

Aman ugrasmayalim şunla şimdi diyebilecegimiz kadar aksi insanlar nasil oluyor da evli olabiliyor?


 
öyle sevenler var ki, senin benim sokakta görsek yolumuzu çevireceğimiz insanları ömür boyu bir evin içinde isteyebiliyorlar. onlara da kabir azabı bu hayatın büyük kısmı, ama arada sırada yaşayacakları ufacık sevgi dolu anlar için buna katlanıyorlar.

benim mantığımın almadığı bir durum, ama var böyle insanlar.
  • in pyjamas  (22.10.14 12:59:38) 
benim o , iş yerinde sabrım az, toleransım az ,
aman uğraşmayalım şimdi şunla denmesi oldukça işime geliyor :D
dolayısıyla da bilinçli olarak bu durumu destekliyorum (bu kararın etik kısmı tartışılabilir)

gelgelelim evliyim. sevdiğim kişiye karşı oldukça toleranslıyım , hır gür kavga çıkarmam,
tamam kuzu gibide değilim ama çatışmadan kaçınırım mümkun oldukça. 2 senedir evliyim buyuk bir tartışmamız olmadı
  • magoria  (22.10.14 13:49:37) 
Gecimsiz dedigin istisnasi olmadan her seyde problem cikaran insan degilse eger, eslerden biri digerine karsi toleransi yuksek oluyor. Digerinin gecimsizlik yaptiginda bu sefer bu kisi tolere ediyor derken gidiyor.

Enistem var mesela iyi adamdir ama evde cok olay cikartiyormus. Teyzem arada bir patlar, enistem o zaman sus pus olurmus. Buna benzer baska aileler de duydum. Iyi mi diye sorarsan degil ama yuruyor evlilik.
  • sayns  (22.10.14 13:59:59) 
güzel bir atasözümüzdür; severim: "dinsizin hakkından imansız gelir" derler.

evde eşinin, geçimsiz dediğiniz insandan daha huysuz olması muhtemel.
  • balik kraker  (22.10.14 14:07:06) 
[]

Kendi sesinizin kaydını dinlediğinizde farklı geliyor mu?

Sesimiz kayitlardaki gibi mi yoksa kendi duydugumuz gibi mi?

Kitap okurken sesimi kaydettim, çok cocuksu bi sesim varmış megersem. Bazi kelimelerde de şivem varmis. Yani şive de denmez de, bozukluk gibi. Mesela, "aslında" kelimesini "ıslında" diyormusum lan hic farketmiyorum soylerken. Neyse mevzu bu degildi.

Sesimiz hangisi? Kayittaki mi yoksa konusurken duydugumuz mu?

 
evet farklı gelmişti


  • silver apple  (19.10.14 22:35:38) 
diğer insanlar seni kayıttaki gibi duyuyolar. senin kendi sesini duyduğun gibi değil yani.

bu bahsettiğin olay da herkeste var. çoğu kişi kendi sesini duyunca bi acayip olur, beğenmez falan.
  • elorelia  (19.10.14 22:35:40) 
al bilimsel açıklaması

www.youtube.com
  • razvan rat  (19.10.14 22:35:57) 
Evet farklı geliyor ses tonu olarak, ilk dinlediğimde bana da bazı kelimelerim tuhaf gelmişti.


  • strangerinhere  (19.10.14 22:36:14) 
sesin aslında kayıttaki.

konuşurken normalde kendi sesini dışardan değil içerden duyuyorsun. yani ortakulaktan. bu da herhangi bir kayıt cihazından duyduğun sesle normalde bildiğin sesin arasında fark olması anlamına geliyor.
  • reanarchy  (19.10.14 22:36:45) 
Sesimiz gerçekten kayıtta dinlediğin. Konuşurken duyduğumuz yankılı olan, hem dışarıdan duyduğumuzun hem de içeriden orta kulakta oluşan yansımanın bileşkesi. Dışarıdakiler bizi kayıttan duyduğumuz gibi duyuyorlar.


  • aychovsky  (19.10.14 22:37:52 ~ 22:38:07) 
kuzey li senin gözünü seveyim depresyona girecektim sırf duyuruyu görünce merak edip deneyince.

edit: niye sildin kuzey li :(
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (19.10.14 22:39:58 ~ 22:40:18) 
ses kaydının sizin duyduğunuzdan, karşıdakinin duyduğundan farklı olması da şundan olabilir, sesinizi neyde kaydediyorsunuz? analog olarak kaydetmiyorsanız mecburen dijital olarak kaydediyorsunuz. bu da bazı frekanslarda pekala ufak kaymalara neden olabilir kayıt ve playbackte.

aa ben de kuzey liye cevap vermiştim, silmiş.
  • ron dennis  (19.10.14 22:41:08 ~ 22:41:43) 
aynen farklı ve hiç beğenmiyorum. keşke kendi duyduğum gibi olsa.


  • xenophobe  (19.10.14 23:08:19) 
[]

Eski sevgilinizle neden ayrıldınız?

Bir veya birden fazla sebepler... Dökün içinizi.




 
Uzak mesafe.


  • rayde  (09.10.14 17:04:27) 
işsizdim. o ise birden 5 bin lira kazanmaya basladı. g.tü kalktı. beğenmedi eski yavuklusunu.
Ailesi parayı görünce bi garip oldu falan..

Film çıkar ulen bu hikayeden.
  • anonymice  (09.10.14 17:05:57 ~ 17:09:15) 
uzak mesafe


  • innerbliss  (09.10.14 17:06:05) 
öss mi ne ise adı işte ona çalışıyodu, bi garip olduydu


  • en lüzumlusundan feyizli bir abiniz  (09.10.14 17:06:07) 
İkisi mesafeden,
birisi ergenliğinden(her şeyi arkadaşlarına sorup yapan tiplerden),
birisi tutucu olmasından(gereksiz uzaklık),
birisi aynı anda 2 kişiyi idare etmesinden,

gerisini hatırlamıyorum, çok akılda kalan sebepler değildi.
  • osurdum  (09.10.14 17:08:31) 
Boyumuzdan oldukça büyük birtakım sorunlar nedeniyle.


  • aychovsky  (09.10.14 17:09:13) 
el kaldırdı.


  • seksen9  (09.10.14 17:09:56) 
ben ateisttim onun babası fethullahçıydı. gerçi şimdi olsa sorun yok pek bu eşleşmede. bi de ondan önceki ilgi duyduğum kızı biliyordu, o kızla adaştı ve aynı müzik aletini çalıyordu. bu meseleyi taktı kafaya. terk etti.

ondan sonraki kafa dengiydi ama bi sebepten gaza gelip evlenmiş bulunduk ben işsiz kalınca o darlandı. bu sefer ben tam iş buldum terk etti beni. çok sabırsızdı. ben de hayvanın tekiydim tabii bu da önemli faktör.
  • namus ninjası  (09.10.14 17:16:50) 
Uzak mesafede herşey göze büyük göründü. Ayrıca ona göre çok rahattım, o da buna karşılık güvensiz ve kıskançtı.


  • phoenixboy  (09.10.14 17:31:47) 
sonuncuda cok iyi bir insan oldugum icin. (bkz: sen cok iyi bir insansin) gerisini dinlemedim.


  • j for jason  (09.10.14 17:44:46 ~ 17:49:14) 
o askere gidiyodu ben de yurtdışına. gidersen ayrılırız dedi, gittim ama ayrılmadık. döndüğümde ayrıldık cidden hayatımın hatası diyorum bu olaya.

sonra bi tane daha oldu annesi kanserdi ağırlaştı. ben sana olan sevgimi sindiremiyorum annem bu durumdayken dedi konuştum vs. olmayınca ayrıldık. 3 ay sonra annesi öldü kadının 40ı çıkmadan nişanlandı.
  • exist is pretty  (09.10.14 17:47:58) 
1) baskasini tercih etmem
2) aldatmasi
3) sevmemesi

Ucu farkli farkli kisiler tabii.
  • LXXVII  (09.10.14 17:57:31 ~ 20:38:20) 
boş ümitler ;)


  • Solem  (09.10.14 18:05:22) 
Sıkılmak


  • shejia  (09.10.14 18:16:44) 
affetmeyi bilmemesi, ufacik konulari cok uzatmasi, bana karsi yanlis davranislari.

sonra affettirdi kendini ama kerata, simdi birlikteyiz.
  • gerard  (09.10.14 21:31:32) 
fikir uyuşmazlığı


  • runlolarunn  (10.10.14 20:30:01) 
tam bir orospuydu :)


  • coripack1  (14.10.14 21:54:17) 
ben lise mezunuyum diye ayrıldı.
çok üzülmüştüm.

  • monreve  (14.10.14 21:56:49) 
[]

Kamera erişimi isteyen android uygulamaları

Telefonumdaki hangi uygulamalarin kamera erisimine sahip oldugunu nasil ogrenebilirim?

Bugun twitter'i guncellerken farkettim, kabul etmiş oldum, iptal ettim ama guncelledi yine de. Sonra da uygulamayi kaldırdım. Facebook messenger'da da vardi sanirim bu erişim. Telefonu kullanirken ön kameradan fotografimiz cekilebilir degil mi?


 
görüntülü konuşma ve resim yollama özelliği olan uygulamaların o onayı istemesi normal. bu paranoyaklığı da anlamıyorum telefonu kullanırken ne yapıyorsun da görünmesinden çekiniyorsun?


  • dinsiz adam  (07.09.14 21:54:17) 
Teşekkürler divit. gm nedir ve izinleri nereden kapatabilirim? Telefon modelim note 2, android 4.4.2


  • bambum  (07.09.14 22:11:48) 
derman olur mu denemedim bilmiyorum ancak söyle bir uygulama varmıs: play.google.com


  • ufukcel  (07.09.14 22:18:54) 
[]

Burun üstü aşırı yağlanması ve parlama

Sabah kalktigimda yuz temizleme jeli ile yikiyorum fakat gun icinde burnumun üstü aşırı yaglaniyor. Farkettigimde mendille yagini aliyorum ama surekli de aklima gelmiyor ki. Unutuyorum. Yagini azaltmak için ne yapmak lazim? Temizleme jeli ise yaramiyor.




 
Yüzün yağını alan özel mendiller günü kurtarıyor benim için. (git: deryasu.blogspot.com.tr )
Kökten çözüm olarak kükürtlü sabun kullananı çok duydum ama iyice kurumaktan korktuğum için doktora gitmeden kullanmak mantıklı gelmiyor bana.

  • cilekli pasta  (12.08.14 22:54:17) 
Murad ın bir t zone jeli var, tamamen önlemese de diğer kullandığım ürünlerden daha etkiliydi


  • napoli  (12.08.14 23:48:06) 
[]

Clindoxyl jeli biraktiktan sonra

Eski haline mi geliyor cilt? Icinde antibiyotik oldugu icin direnç oluşması gibi bir sey oluyor mu?

Sivilcesinden bu ilacla tamamen kurtulan var mi?


 
Ben kullandım, pek fayda ettiğini söyleyemiycem.


  • aydogank  (05.08.14 10:39:46) 
dirençten söz edilemez.

ben kurtulamamıştım.
  • siradisi00  (06.08.14 00:11:17) 
[]

Urunun havaleli ucreti neden düşük?

Diyor ki;

Fiyat (KDV dahil) 97,00 TL
Havale/EFT 92,15 TL (KDV dahil)

Internetten almayi düşünüyorum. Havale yapmak dururken niye normal fiyatından alayım? Havaleli fiyatı neden düşük?

 
kredi kartıyla alırsan komisyon ödeyecekler. havale ile alırsan havale masrafını sen ödeyeceksin.


  • kibritsuyu  (03.07.14 14:49:15) 
Aradaki fark havale fiyati mi? 5 lira?


  • bambum  (03.07.14 14:54:18) 
yani ne bileyim şimdi bankanın tarifesini, kredi kartı komisyon tarifesini.

havalenin kredi kartı ile çekimden ucuz olmasının nedeni bu. rakamsal olarak farkın tam karşılığının ne olduğunu, kendileri hesaplamışlardır, kendileri bilir.
  • kibritsuyu  (03.07.14 14:58:42) 
1.havale/eft demek sıcak para demek
2.kredi kartına komisyon kesiliyor

esnaftan alışveriş yaparken de kredi kartı yerine nakit vereceğim dediğinde kafadan %10 falan düşüyor adamlar..
  • calzoncillos  (03.07.14 15:00:49) 
isletmeler banakalara pos kullanim ucreti oduyorlar.

sen kart ile odersen onlar da bankaya bir komisyon oduyor

havale ile odeöme yaparsan gonderdigin para direkt adamlarin kasasina giriyor ve sicak para.

o yuzden bir indirim uyguluyor bazi siteler havale odemelerde. ama hepsi ayri fiyat belirtmez
  • exlibris  (03.07.14 15:05:44) 
ama birçok internet sitesinde havala/eft ödemesi ekstra ödeme onayı gerektiriyor, yani KK gibi otomatik ödeme onayı olmuyor. bu da ürünün kargoya verilme süresini etkiliyor haliyle.


  • md hus  (03.07.14 16:06:12) 
[]

kyk geri odemesi haftasonu yapilmiyor mu?

Gecen ayın son gunu 31'i cumartesiye geldi, ben de o gun odeme yapmistim. Pazartesi yatirmisim gibi gozukuyor sistemde. Yani 2 haziranda odemisim guya. Dolayısıyla bu ay faiz gelmis, kusurat eklemisler. Haftasonu yapilan ödemeler pazartesiye mi isleniyor? Ama olmaz ki lan.

209 oduyordum, 209.14 olmus. Bankamatikte virgul tuşu da yok. 210 lira yatirmak zorunda kaldim. Bundan sonra hep 209,14 mu odicem?


 
sanmıyorum hep o şekilde ödeyeceğini tek seferlik bir şeydir. önceki normal taksitlerin ne kadarsa daha sonra onu ödersin.


  • clones  (26.06.14 19:34:05) 
[]

Şunun adı neydi?

Kabın altındaki örgülü şey neyden yapılıyordu?
Ortaokulda buna benzer seyler yapmıştım. Uzunca seritleri suda bekletince yumusuyordu, daha sonra da örebiliyorduk. Neydi adi ve nereden bulunur?



 
hasır çaydanlık altlığı? şu ucuzluk pazarlarında vardır.


  • yilki ati  (19.06.14 11:18:43) 
hasır?


  • mutekebbir  (19.06.14 11:18:44) 
Nihale


  • sapkasiz cikmam abi  (19.06.14 11:19:31) 
Seritlerinden ariyorum


  • bambum  (19.06.14 11:20:36) 
koçtaş gibi yerlerde hasır ip olarak satılıyordu galiba kalınlığı ve farklı boyları vardı..
Böyle hatırlıyorum ama emin değilim..

  • mutekebbir  (19.06.14 11:22:09) 
jüt?


  • merlina  (19.06.14 11:54:23) 
eminönü'nde hasırcılar var. biraz ararsan bulursun.


  • mega idea  (19.06.14 12:00:59) 
[]

Şerit miydi o?

Bi keresinde 25-30 cm uzunlugunda, serce parmagim kalınlığında (fakat yassi) diskiyla beraber bir parca çıkmıştı. 1 hafta sonra yine olmuştu ayni boyutlarda. Lastik gibi bir seydi. Serit miydi bu? Gaita tahlillerinde cikmadi ama.

Google gorsellerinde serit, parcali bir görüntüde. Fakat benimki dumduz tek parcaydi. En yakin poliklinige götürdük. Bisey degil, gida parcasi bu dediler. Ama gercekten baktiklarini zannetmiyorum, bokla ugrasmamak adina.

Bagirsaklarimda gurultu olur hep ve kilo alamam. Salya ve sivilce problemim de var yıllardır.

 
Aynisi kaynimda da var ayynisi :)

Tahlilde cikmayabiliyormus.
doktora boyle tarif edersen uygun ilaci yazar ki, yazacagi ilac; ilac dunyasinda bir ekoldur. Daha iyisi yapilana kadar efsanedir.
  • cecilia  (15.06.14 21:54:35) 
hastaneye git, örnek ver baksınlar. 25-30 cm uzunluğunda gıda parçası mı olur? çiğnemeden boru yutman lazım. tenyadır o. ilaç da andazol tenya için de yomesan.


  • Lim5  (15.06.14 21:56:00 ~ 21:58:40) 
Evet tenya olabilir. Zaten gaita da yumurtalarının görülebilmesi için bir tek test yeterli olmayabiliyor.

Bir şey değil gıda parçası bu diyen, mikrobiyoloji uzmanı (uzman doktor) ise diyecek sözüm yok.
  • old possum  (15.06.14 22:13:03 ~ 22:14:19) 
test edecek ne var ki? bildigin tenya... bi ilcai vardi, adini unuttum, 99 kurustu:)) ondan iciyorsun, birkac saat sonra uc-dort metre daha serit cikiyor. ama cekip basiyla (barsaga tutunan seysi iste) beraber cikarmak gerekiyor.

not: kaynimda vardi uhuhu:((
  • no avalon  (15.06.14 22:48:35) 
Testte cikmayinca gonulsuz bi sekilde vermizol yazdi. Kullandim ama bi sey cikmadi.

Serit olmasa bile bu ilaclari kullanmak zararli mi ki?
  • bambum  (15.06.14 23:27:56 ~ 23:28:39) 
vermazol birkaç günde öldürür, bi de kıl kurdunda falan etkili... bana -öhöm kaynıma- verdikleri ilacı hatırladım. yomesan.. direkt tenya öldürüyor. yanında güçlü bir de müshil veriyorlar ki tenyalar zırt diye bir seferde çıksın, içerde kalmasın. bir hafta sonra aynı tedaviyi tekrarlamıştı doktor, olur da içerde kaldıysa diye..


  • no avalon  (16.06.14 15:18:42) 
Benim kaynima da yomesan ve mushil ikilisi verilmisti :)


  • cecilia  (16.06.14 20:19:23) 
[]

Klozette su sicramamasi icin taktikler

Nelerdir? Alaturkaya alismis biri olarak hem tuvalete cikarken suyun sicramasi tedirginligini yasiyor hem de silme konusunu nasi halledecegimi bilemiyorum. Zor oluyo biraz. Daha acik yazmak istemiyorum :)

Biraz su sicradi ve tedirgin oldum açıkçası. Siz nasi hallediyosunuz? Alaturka ne kadar temiz bir şeymiş :(


 
Tuvalet kagidi atiyorum bir parça.


  • 1a2b3c4d  (12.06.14 14:40:03) 
1a2b3c4d +1


  • razvan rat  (12.06.14 14:41:37) 
Öcelikle umumi bir tuvalet değilse kullandığınız klozetteki su pis değildir. Ama illa ki sıçramasın derseniz oturmadan önce bir parça tuvalet kağıdı atabilirsiniz suyun üstüne. O zaman hiç sıçramaz. Taharet meselesine gelince klozetteki taharet musluğunu kullanın. Hiç elinizi kullanmadan hafif tazyikli bir şekilde ilgili bölgeye suyun çarpmasını sağlayın ve tuvalet kağıdı ile kurulayın. Afiyet olsun.


  • iki ekmek bir sigara  (12.06.14 14:41:57) 
Elini kullanmazsan kirli kalır. Kalmaması çok düşük bit ihtimal. Suyu aç ve elinle taharet al. Bunları yazmayalım buraya.

Genelde kalın sıçarsan sıçrar, çözümde peçete.
  • air  (12.06.14 14:44:45) 
bok muhabbeti, en sevdiğim ^^

1a2b3c4d+1

ikinci soruna gelirsek, tuvalet kağıdı-ıslak tuvalet kağıdı-tuvalet kağıdı kombinasyonu ile çözebilirsin bunu. hatta ara sıra -her zaman değil- şunlarla;

www.sackozmetik.com

elimizi değdirmemize de gerek kalmıyor.
  • mayaa  (12.06.14 14:51:14) 
O tuvalet kağıtları zamanla tıkanma yapıyor atık sisteminde. Hayır bir gün sifonu çektiğinizde klozetteki artıklar dışarı doğru taşarsa nedeni o kağıtlardır, aklınızda bulunsun.


  • angelus  (12.06.14 14:51:54) 
O tuvalet kağıtlarını arıtma tesisleri çimento fabrikalarına satıyor, sonra ondan çimento yapıyorlar, bokunuz duvarlarda ölümsüzleşiyor. Atabilirsiniz yani boşuna mı atık su parası veriyorsunuz? Sağlam yapsınlar tesisatları tıkanmaması için.


  • webustad  (12.06.14 14:55:10) 
1- su sıçramaması için denmiş zati, bi parça tuvalet kağıdı..

2- öhöm kişisel temizlik için de.. kıç doktorumdan (bkz: proktolog )aktarıyorum: elini kullanma, sıvarmışsın her yere. %100 temizlik için duşta sıcak suyla (yazın ılık olabilirmiş) makatı 10-20 saniye kadar yıkamak gerekmiş. sabun falan kesinlikle makata sürülmemeliymiş, şöyle çöemelip duş başını tuttun muydu... işte öyle.
  • no avalon  (12.06.14 15:29:30) 
elini sürmene gerek yok. taharet musluğunu kullan sonra musluğu kapat ve istediğin miktarda tuvalet kağıdıyla sil. temizlenir.


  • instant crush  (12.06.14 15:48:16) 
olm tuvalet kağıdı atmayın lan önden, tıkanıyo klozet. 2 kere evde dişi bireyler varken ses olmasın diye öyle yapayım dedim sonra 3 saat açcam diye uğraştım.


  • MBrain  (12.06.14 15:49:32) 
pansiyonda olduğun için çekiniyorsan çamaşır suyu dök girmeden önce klozete, birkaç dakika bekle sifonu çek ve kullan. çamaşır suyunun öldüremeği bakteri henüz varolmadı.


  • instant crush  (12.06.14 15:50:40 ~ 15:51:28) 
  • compadrito  (12.06.14 18:12:57) 
sıçrama sorununu şey etmişler. zaten bir süre sonra alışırsın, bırak sıçrasın evdeysen.

ama anlayamadığım şey hala elle taharet al diyenler var. aga elinizi kıçınıza iki sürtünce o bakteriler ölüyor mu sanıyorsunuz? o bakteriler orada illaki olacak. elini sürünce bi de eline geçiriyorsun o bakterileri, sonra her yere geçiriyorsun. bırak götünde yaşasın o bakteriler sadece. ıslak peçete veya taharet musluğu işe yarar çözümler. ama el sürmek kesinlikle olmamalı. sırf bu taharet geleneğinden ülkenin yarısı eli boklu geziyor. neyse ki zamanla azalıyor.

ek: bırak elini götüne sürünce el yıkamayı sadece tuvalete girip çıkınca da elimi yıkıyorum. ayrıca o el göte değdi mi elden o bakterileri yüzde yüz atmanın bir yolu yok. şöyle diyeyim, elinizde zaten bakteriler var, götte de var. bunlar usul usul yaşıyor. sen elini götüne sürünce, elindeki bakterilerin bir kısmı götüne, göttekiler de ele geçiyor. e farklı ortamlarda zararlı oluyorlar bu sefer. ayrıca ülkenin diğer bir yarısının da elini yıkamadan tuvaletten çıktığı düşünülürse(ve gelenek diye eller göte değiyor) bundan acilen vazgeçmek lazım.

ayrıca göte suyu vurup çıkmak değil, suyu vurduktan sonra peçete denen şey ile iyice silmek gerekir. götü parmaklamaya gerek yok.

şöyle de bnunu araştırmış kişilerden dinleyelim bir de:

Sağlıklı bir insanda idrar mikrop içermez, ancak dışkının her milimetre küpünde milyonlarca bakteri bulunur. Bunlar bağırsaklarımızdan atılmış olmasına rağmen, herhangi bir yolla tekrar vücudumuzun iç ortamına bulaştıklarında hastalığa neden olurlar. Bu nedenle özellikle dışkılama sonrası temizliğin özenle yapılması çok önemlidir. Dışkılama sonrası temizlik, daha önce de belirtildiği gibi idrar çıkışı açıklığına ve kadınlarda vajina girişine mikrop bulaştırmamak için mutlaka önden arkaya doğru yapılmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken diğer noktaysa, dışkılama sonrası temizlik yapılırken ellere mikrop bulaştırılmamasıdır. Dışkılama sonrası temizlikte doğrudan eller kullanıldığında kirlilik öyle artmaktadır ki etkili yıkama ile dahi eller tam olarak temizlenmemektedir. Bu nedenle dışkılama sonrasında ilk temizliğin, gözle görünür bir kirlilik kalmayıncaya kadar yinelenerek her seferinde kuru temiz tuvalet kağıdıyla, daha sonra yine el değdirilmeden fışkıran suyla ya da ıslatılmış kağıtla yapılması ve bölgenin tuvalet kağıdı ile kurulanarak temizliğin bitirilmesi en uygunudur. Bu işlem bittiğinde eller mutlaka aşağıda el temizliğinde anlatılan şekilde etkili bir biçimde yıkanmalıdır. Özellikle ellerde istenmeyen bir bulaşmanın olduğu durumlarda kullanılan musluk, sifon ya da kapı kolu ve benzeri bir yüzeye dokunmak gerekiyorsa, buralara doğrudan temas yerine tuvalet kağıdı kullanarak dokunmak, tuvalet kağıdının ruloda kalan bölümünü kirletmemek, hem daha sonra kendimizi hem de birlikte ortamı paylaştığımız insanları, dışkı ile bulaştırmamak açısından önemlidir.
bilheal.bilkent.edu.tr
  • yasli ateist  (12.06.14 18:51:05 ~ 19:40:02) 
tuvaletten çıkınca ellerini yıkamayan arkadaşları gördük. ama biz taharetten sonra elleri yıkarız. nasıl bir cahillik bu suyu vur çık. fransızlar da yıkamadan çıkıyormuş, öyle yapın en iyisi. kıçn boklu gez, ellerin kirlenmesin. sadece suyu çarptırırsan b*k parçalanır ve dağlır. asıl o zaman etrafı batırırsın ve yayarsın. birde suyu kuvvetli açarsan hop tuvaletin zeminine...


  • air  (12.06.14 19:14:46) 
[]

uçak için online check-in yaptım, bundan sonraki süreci anlatır mısınız?

havaalanına gidip online check-in bankosunda işlemimi yaptırıcam, peki uçak biletimi oradan mı alacağım? valizimi vericem galiba oraya. mobil biniş kartı diye bir şey varmış. of ne karışık.

ben şu an sadece online check-in'den yer seçtim o kadar. hani biletim?? sırasıyla anlatır mısınız? ilk kez bineceğim, bilmiyorum hiç.


 
alzheimer'lı babanneye anlatır gibi anlatmak gerekirse.

1. bilet satın alma
2. online checkin
3. uçuşa 24 veya 48 saat kala mobil biniş kartı basımı
eğer 3'ü yapamadıysan havalimanında kkiosk'lar var oradan bastırabilirsin
4. güvenlik kontrolü
5. bavul teslimi ve yapılmadıysa check in
6. yurtdışı çıkış harcı ödeme
7. pasaport kontrol
8. duty free'den alışveriş
9. uçak kapısına gidiş
10. uçağa biniş
  • mayeskuel  (07.06.14 14:40:21) 
normal kontuarlara gideceksin, eğer online checkinler için özel bir kontuar açmışlarsa oraya gir daha az sıra olur. bagajını verince sana biniş kartını verecekler. başka birşey yok.


  • tembel sinefil  (07.06.14 14:42:03) 
biniş kartı dedikleri koltuk numaran ve uçağa biniş kapısının numarası yazan biletin.


  • japon askeri  (07.06.14 14:47:46 ~ 14:47:58) 
Karmasiklastirmaya gerek yok. Havaalanina gidince kullandigin havayolu sirketinin yerine gideceksin(kontuar dedikleri), kimlik isteyecekler vereceksin, o sirada online check in yaptigini zaten calisan kisi bilgisayardan gorecek, sen de belirtebilirsin yaptim diye. Valizini vereceksin, sana binis kartini verecek, iyi ucuslar dileyecek. Bu kadar.


  • mukrime  (07.06.14 15:53:40) 
[]

Maaş soran insanları nasıl gecistirmeli?

Akraba dahi olsa söylemek istemiyorum. Para konularının özel bi mevzu olduğunu düşünüyorum çünkü.

Geçiştirme cümleleri olarak ne söylenmeli böyle durumlarda?


 
nabacan nüfusunamı alıcan diyorum ben,
yada alıyom işte bişiyler diyorum.

  • basond  (20.04.14 20:07:25) 
alıyoruz bir şeyler...:)


  • king lizard  (20.04.14 20:07:37) 
  • sanal hayvan  (20.04.14 20:08:13) 
ahahah turkiye'de kimse cekinmez dogru..

en iyisi espri. soyleyemem falan derseniz iyice uzatirlar zira cogu insan yuzsuz. ama dalgaya vurursaniz kapanir konu. veriyorlar iste bir seyler deyin atiyorlar bir kac milyon dolar deyin bulun bir seyler
  • babamasoliimbananickaldirsin  (20.04.14 20:08:33) 
samimiysem sölediğim, " bir sonraki soruda donumun rengini mi soracaksın? ben sana soruyor muyum? " samimi değilsem ; bunlar sorulacak şeyler değil. diyorum. susuyorlar. ayıp ettiklerini anlıyorlar. hani pot kırdığımızda içimizden bi sıcaklık duygusu yüzümüze doğru çıkar ya, adjahdaahkjafl onu karşıdan hissediyorum. o duruma geliyorlar.


  • ykyt  (20.04.14 20:13:18 ~ 20:14:04) 
Aldığımın yarısını söyleyip sonra napalım abi piyasa böyle diyorum


  • jamalbsf  (20.04.14 20:26:46) 
dalgaya vurabilirsin. 2. kez sorarsa çok salak bi durumda kalacağı için sormaz.

örneğin:
akraba: senin aylık ne kadar bambum?
bambum: senelik 2 milyon kuveyt dinarı alıyorum. şirket arabası olarak altıma bugatti veyron verdiler bi de yemek fişi niyetine american express platinium kartım var.

diyebilirsin. eğer zorlarsa mimiklerinle sanane amk tepkisi verebilirsin. dalgadan önce yaparsan biraz hava bozar ama dalgadan sonra sanane amk tepkisi verirsen zarar gören karşı taraf olur.
  • error522  (20.04.14 20:28:56 ~ 20:30:07) 
ne kadar aliyosun.
allaha sukur idare ediyorum
uc dort bin lira var mi
cok sukur yetiyo

diyorum. artik ucuncu kez sormuyo. mal degilse anliyo telaffuz etmek istemedigimi
  • exlibris  (20.04.14 20:41:47) 
geçiştirmekten ziyade direk söylemek istemediğini ya da 'sorulmaz ayıp' filan gibi cevaplar verme taraftarıyım. söylemek de söylememek de iki ucu boklu değnek zira.


  • malmazel  (20.04.14 21:21:10) 
kişinin maaşı ve kime oy verdiği sorulmaz diye öğrendik. şu ana kadar kimseye ne maaş, ne de oy sormuşluğum vardır ama diğer insanlar hiç de öyle değil. dan dun soruyorlar, ben de dan dun söylüyorum. maaşım az olduğundan herhalde...


  • late viper  (20.04.14 21:42:15) 
dalgaya al ya da tersle.
her türlü geçiştirici cevap sana bumerang gibi geri dönecektir, istersen yapma yani.

  • dafaiss  (20.04.14 21:58:05) 
[]

Etsy vb. sitelerden yurtdışına satış yapmak

ihracat olmuyor mu? Oluyorsa bunun vergilendirmesi ağır değil mi? Bircok yerli satıcı var burda, nasil kalkıyorlar altından?




 
geçenlerde bi satış yaptık. vergi mergi (twitter mwitter) hikaye. kontrol yok öyle.


  • oldboy  (21.03.14 21:38:25) 
Çok hacimli olmadığı sürece kimse "Birader bu gelen paralar ne ayak" diye sormuyor. Zaten hacimliyse postayla falan gönderemeyeceğiniz için ister istemez ihracat işlerine giriyorsunuz.


  • salihdt  (21.03.14 22:25:33) 
[]

Youtube'un yenilenmesi - oynatma listemin kaybolması

Nereye gitmiş oynatma listem? nereden ulaşabilirim? Bir sürü listem vardı, 300e yakın favori videolar, şarkılar.. Uçmuş hepsi.




 
Kullanıcı adına tıklarsan playlistlerine ulaşabilirsin. Ayrıca solda playlists yazan yerden de ulaşabilirsin.


  • mytituaEd Yourvenom  (01.03.14 15:53:19) 
hesabın eski youtube hesabı mıydı? Sonradan hesabını google+ hesabına çevirdiysen böyle saçmalıklar yapıyor, bir kaç kez değiştirip hiç bir şeyin yerinde olmadığını görünce geri dönmüştüm. kullanıcı adına tıkla Settings bölümünde advanced kısmına bir bak hesapla ilgili işlemler oradaydı yanılmıyorsam. Ayrıca yine yukardaki kullanıcı adına tıklayınca Switch Account seçeneğini de dene bir istersen.


  • mytituaEd Yourvenom  (01.03.14 18:03:23) 
[]

Bu sözler Tolstoy'un hangi kitabından?

Geleceğini merak ederek izledim kendi hayatımı.

Mutluluk ve başarı bekledim hep.

ikisini de bulduğum zamanlar oldu, ikisini de kaybettiğim zamanlar.

Hayatın benle dalga geçtiği ve benim hayatla dalga geçtiğim zamanlar oldu.

Hayal kurmaktan bile korktuğum günler gördüm.

Hayallerimi bile aşan günler bazen.

Geçmişi unutmayı öğrendim, geleceği merak etmemeyi.

 
google itiraflarım diyor ama bilemedim


  • glamdr1ng  (24.11.13 18:35:38) 
tolstoy


  • orhan tv  (24.11.13 18:42:48) 
[]

aromali çay ama hangisi?

Sanki icine karanfil katilmis gibi bi tat var. Hangi cay bu?




 
bergamot gibiyse earl grey olabilir.


  • whoosie  (17.09.13 12:24:01 ~ 12:24:11) 
bergamot olabilir.


  • basond  (17.09.13 12:25:50) 
chai denilen baharatlı çay olabilir mi?


  • mea maxima culpa  (17.09.13 12:50:23) 
evet tekrar baktım. chai-baharatlı çayın içinde karanfil var.

(bkz: chai)
  • mea maxima culpa  (17.09.13 12:54:30) 
[]

Hiçbir zaman sevilmeyeceğinizi hissettiniz mi?

Gönül babında "galiba hep yalnız kalacağım" dediniz mi? Ne oldu sonra?
Bir şeyler değişti mi yoksa hala aynı yerde misiniz? -Büyük bir umutsuzluk halidir mevzubahis-



 
demedim, demem, demeyeceğim.
bilinçli yalnızlık her zaman tercihim olmuştur.

  • papillon7  (07.09.13 18:20:20) 
Hissettim.

Hiç bir bok değişmedi. Hala öyle hissediyorum.
  • faith no more  (07.09.13 18:33:45) 
bence ben cok iyi bi insan olmama ragmen sevilmiyorum ve sevilmeyecegimi de hissediyorum. cunku cok netim, direkt. neyse o. bu cagda boyle insanlar tutulmuyor. canım cicim yapıp 2 gun sonra madik atmak daha tatlı geliyor insanlara.


  • art vandaley  (07.09.13 18:38:04) 
dedim. değişmedi, aynı şekildevam ediyorum :))


  • tirt star  (07.09.13 18:43:26) 
dedim, diyorum, demeye devam edecek gibi duruyorum.


  • trinitrotoluen  (07.09.13 18:55:47) 
dedim. hala diyorum. bir şeyler değişmiyor. bi kere yalnızsan hep yalnız oluyorsun genelde. doğuştan geliyor.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (07.09.13 18:58:42) 
yuoo.


  • japon askeri  (07.09.13 19:04:28) 
Hayır. Aksine çok sevilesi bir insanım, önemli olan benim birilerini sevip sevemeyeceğim dedim her zaman. O kimseyi bulamayacağımı iddia ettim her zaman ama değişti. Gönül babında sevebileceğimi de buldum çok şükür.


  • pandispanya  (07.09.13 19:27:03) 
Dedim. Fakat 2 gün öncesinde hiç beklemediğim yerden bir umut ışığı belirdi,heyecanlandım doğal olarak,bakalım neler olacak :)


  • birfincankahvedahaisteyenadam  (07.09.13 19:50:02) 
evet, lisedeyken.


  • nereye bu gidis  (07.09.13 19:59:50) 
dedim korkuyorum ama yine de güçlüyüm!


  • false pretension  (07.09.13 20:23:46) 
oldu. geçti. sonra tekrar oldu. sonra yine geçti.


  • cecilia  (07.09.13 20:31:22) 
dedim. bi de üstüne büyük konuştum, aman yokk asla evlenemem ben, evlenmicem de zaten, zaten bu devirde ne gerek var, zaten kimi bulcam ohoo, zaten zaten zaten...

ekimde nişanım nisanda da düğünüm var.

bişeyler planlayarak olmuyormuş onu öğrendim, gönül meseleleri baam diye oluyormuş.
  • physcos physcos  (08.09.13 00:52:14) 
dedim kısa sayılmayacak bir vakit evvel.... hala daha yalnızım bi sikim değişmedi; kozmosun evrenin kıyak geçmesi, kaderin ağlarını örmesi, erosun göte batan okları falan hikaye alayı, senin kafandakiler, hayatta kendini konumlandırdığın yer, hayattaki konumun-statü gibi-, sahip olduğun nitelikler önemli. günümüzde her şey pazarlama üzerine kurulu. git aşkın metafiziğini oku okumadıysan, orada daha güzel anlatıyor..


  • dante  (11.09.13 06:41:02 ~ 06:45:25) 
köpek al deli gibi seviyorlar sahiplerini ^^


  • kyha  (11.09.13 06:55:36) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.