[]
Şu başınıza gelse ne düşünürsünüz?
Bir aile whatsap grubunuz var. Oraya sanatsal bir çalışmanızı atıyorsunuz. Herkes yorumunu yazıyor.
Babanız 66 yaşında hemen üstüne alakasız bir siyaset makalesi atıyor. (Çalışmanızla ilgili asla bir yorum yapmıyor)
Ve özelden herhangi bir konuda bir şey yazdığınızda size cevap yazmıyor. (Tamam, olur, bakalım, teşekkürler gibi(teşekkür kelimesini zaten günlük hayatta ağzından hiç duymadınız)
Grupta herkesin yazdığı (başsağlığı dileme, birisi bir okul kazanmış, gibi temel şeylere herkes yazıyor, kendi yazmıyor.)
Ve bu insan topluluğa da hitap eden, iş yöneticisi, konuşmacı birisi. Bilerek yazmıyor yani kısacası.
Kendini ağırdan satıyor, çocuklarını şımartmak istemiyor, grup gönderisine yetişemiyor desek gündelik hayatta da aferin, sizi seviyorum, yaparsını eskiden beri yok. Daima bir işin risklerini anlatır. Lafı yapamazsına getirir. Sürekli etrafındakileri kendi hedefi doğrultusunda manipüle eder. Para konusunda acayip kaygılı. Mal varlığı olsa da hiç yokmuş gibi davranır. Acıtasyon yapmayı sever. Hayır der ters hareket yaparsan tehdit eder, sinirlenir.
Muhatap öz çocukları, torunları. Çok kırıcı oluyor.
Siz ne düşünürsünüz?
Babanız 66 yaşında hemen üstüne alakasız bir siyaset makalesi atıyor. (Çalışmanızla ilgili asla bir yorum yapmıyor)
Ve özelden herhangi bir konuda bir şey yazdığınızda size cevap yazmıyor. (Tamam, olur, bakalım, teşekkürler gibi(teşekkür kelimesini zaten günlük hayatta ağzından hiç duymadınız)
Grupta herkesin yazdığı (başsağlığı dileme, birisi bir okul kazanmış, gibi temel şeylere herkes yazıyor, kendi yazmıyor.)
Ve bu insan topluluğa da hitap eden, iş yöneticisi, konuşmacı birisi. Bilerek yazmıyor yani kısacası.
Kendini ağırdan satıyor, çocuklarını şımartmak istemiyor, grup gönderisine yetişemiyor desek gündelik hayatta da aferin, sizi seviyorum, yaparsını eskiden beri yok. Daima bir işin risklerini anlatır. Lafı yapamazsına getirir. Sürekli etrafındakileri kendi hedefi doğrultusunda manipüle eder. Para konusunda acayip kaygılı. Mal varlığı olsa da hiç yokmuş gibi davranır. Acıtasyon yapmayı sever. Hayır der ters hareket yaparsan tehdit eder, sinirlenir.
Muhatap öz çocukları, torunları. Çok kırıcı oluyor.
Siz ne düşünürsünüz?
Bir insan daha önce ailesinden ne gördüyse tecrübe korku ve endişe veya hırslarını biriktirip onları kullanıyor olabilir. Saygı duymak lazım.
- Gebeş kaplumbağası (29.09.22 12:40:43)
Ne düşünürüm:
1) belli bir yaşın üstündeki insanları değiştirme imkanın yok, uğraşmaya gerek de yok.
2) kendi motivasyonumu ailem ya da başkaları üzerinden değil, kendim üzerinden ilerletmeye çalışırım. kırıcı bir durum yok yani bence.
1) belli bir yaşın üstündeki insanları değiştirme imkanın yok, uğraşmaya gerek de yok.
2) kendi motivasyonumu ailem ya da başkaları üzerinden değil, kendim üzerinden ilerletmeye çalışırım. kırıcı bir durum yok yani bence.
- roket adam (29.09.22 13:02:54)
Aynı benim baba. Bence bu kıskançlıktan kaynaklı yani rekabet duygusu ön plana çıkıyor. Kendi çocuğunu kıskanan onunla rekabet etmeye çalışan birine de saygı duyulmaması gerektigini düşünüyorum
- sassot (29.09.22 13:15:02)
Roket adam +1
Hiçbir şey düşünmem ve kırılmam. Yani eğer bu bahsi geçen baba kişisi, çocuklarının belli bir yaşa kadar ihtiyaçlarını karşıladıysa, artık 66 yaşından sonra da "afferin harika bir çalışma bu" diye gaz vermesini, tebrik etmesini beklemezdim. Yani adam aşağılamamış, ilgisini çekmediği için umursamamış.
Hiçbir şey düşünmem ve kırılmam. Yani eğer bu bahsi geçen baba kişisi, çocuklarının belli bir yaşa kadar ihtiyaçlarını karşıladıysa, artık 66 yaşından sonra da "afferin harika bir çalışma bu" diye gaz vermesini, tebrik etmesini beklemezdim. Yani adam aşağılamamış, ilgisini çekmediği için umursamamış.
- GoodMorningTeacher (29.09.22 13:41:19)
Klasik baba tavrı. Uzun süredir böyleyse bir yerden sonra umursamayı, kırılmayı bırakmanız gerekir çünkü babaları otuz yaşında da altmış yaşında da değiştiremezsiniz maalesef.
- black holes in the sky (29.09.22 14:16:37)
Bence bu klasik baba tavrı değil. Çocuklarını çok seven ve ilgi gösteren babalar var. Ben bu kadar ciddiye alınmadığım bir gruptan çıkardım. Zaten aile WhatsApp grubu gibi bir şeyi hiç anlamadım. Bu tip şeyler bence iletişimi değersizleştiriyor. Anne ve babayla sesli şekilde konuşmak daha sağlıklı. Zaten 66 yaşındaki birinin davranışları için fazla alınganlık göstermişsiniz. Sanatsal çalışmanız da size kalsın.
- dissendium (29.09.22 14:24:19)
E siz zaten cozmussunuz olayi. Bunun uzerine daha bi sey dusunmeniz sizi sadece yorar ve yipratir suanda oldugu gibi. Dusunecek bir sey yok. O kisiyi boyle kabul edeceksiniz.
- balpolen (29.09.22 15:54:34)
60 yaş üstü erkekler genel olarak böyle. buna kırılmak için çok hassas olmak gerekir. umurumda olmaz kısacası.
- abelardo (29.09.22 19:47:18)
[]
Disiplin ve spontane davranma dengesi sizce nasıl olmalı?
Mesela aşırı sağlıklı ama katı bir diyetle, tamamen canın ne istiyorsa onu yiyebilme arasındaki dengeyi soruyorum.
Ya da her sabah 5'te kalkıp erken yatmakla, sabaha karşı yatıp, öğlen 4 gibi kalkmak arasındaki denge.
Ya da içinden geldiği gibi yaşamakla, tamamen gereklilik, sorumluluk ve gelecek başarılarına yatırım için bir hayat yaşamak arasındaki denge sizce nasıl olmalıdır?
Ve hangi insan sizce daha mutlu olur?
Hedonist hazzına göre anı yaşayan mı? Hayattaki isteklerini uzun vadeli bir başarı için sürekli erteleyen mi?
Ya da her sabah 5'te kalkıp erken yatmakla, sabaha karşı yatıp, öğlen 4 gibi kalkmak arasındaki denge.
Ya da içinden geldiği gibi yaşamakla, tamamen gereklilik, sorumluluk ve gelecek başarılarına yatırım için bir hayat yaşamak arasındaki denge sizce nasıl olmalıdır?
Ve hangi insan sizce daha mutlu olur?
Hedonist hazzına göre anı yaşayan mı? Hayattaki isteklerini uzun vadeli bir başarı için sürekli erteleyen mi?
Sürdürülebilirlik için önce ihtiyaçlarına göre rutin oluşturuyorsun, rutinler alışkanlığa dönüşüyor, yaptığın eylemler zorunluluk hissi vermeden otomatik olarak gelişiyor. Çocukluktan gelen negatif alışkanlıkları farkedip ihtiyaçlara göre tekrar organize etmek de bu yüzden önemli. Elde işlevsel bir şablon olmadan sadece farkındalık ile kalıp, utanç suçluluk döngüsünde takılmamak için gerekli bu şablon. Çok fazla öğreti veya metod var. Ben şiddetsiz iletişim eğitimleri alıyorum bu şablonu hayatıma entegre etmek için. Dünya çok büyük ve seçenekler sınırsız gibi görünse de,. insanlığın ihtiyaçları ortak olsa da kişisel olarak ihtiyaçları karşılama stratejilerimiz bize özel olmalı. Toplumun bize sunduğu hazır seçenekler ve ailemizin bize öğrettiği otomatik tepkiler dışında da bir ifade şekli var içimizde. Bunu kesfedince kendini baştan tanıyor insan. Sonra yargıyı etiketi bırakıyorsun kendine ve dünyaya karşı, özgürsün, kendi seçeneklerin var.
- hasmetizm 2046 (28.09.22 11:05:08)
[]
Bize gelen doğal gaz faturaları sizce nasıl?
Bölge: iç anadolu.
Yerli marka bir Konvansiyonel Hermetik Kombimiz var.
Sitede oturanlara göre fazla geliyor gibi. (En kısık derecede yakmamıza rağmen bir de)
Ev 3+1 120 m2
Kombi bakımı yaptırmadık yaptırsak çok ciddi bir faydası olur mu? Yoksa binanın yalıtımıyla mı ilgilidir?
Edit: Şimdi baktım 2021'de m3 olarak ortalama çok daha az tüketmişiz. 2022'de m3 tüketimimiz iki katına çıkmış.
Hep en düşük ayarlarda yaktık. Acaba bu neden olabilir ki?
Yerli marka bir Konvansiyonel Hermetik Kombimiz var.
Sitede oturanlara göre fazla geliyor gibi. (En kısık derecede yakmamıza rağmen bir de)
Ev 3+1 120 m2
Kombi bakımı yaptırmadık yaptırsak çok ciddi bir faydası olur mu? Yoksa binanın yalıtımıyla mı ilgilidir?
Edit: Şimdi baktım 2021'de m3 olarak ortalama çok daha az tüketmişiz. 2022'de m3 tüketimimiz iki katına çıkmış.
Hep en düşük ayarlarda yaktık. Acaba bu neden olabilir ki?
Günlük tüketim ortalama 10 m^3 falan, yalıtımsız binada normal görünüyor.
Kombi bakımını "nolur nolmaz" diye yıllık yaptırıyorum ama bi faydasını görmedim, biraz goygoy bence. Yine de hiç yaptırmadıysanız bi sene yaptırın, açıp içini temizliyorlar işte.
Kombi bakımını "nolur nolmaz" diye yıllık yaptırıyorum ama bi faydasını görmedim, biraz goygoy bence. Yine de hiç yaptırmadıysanız bi sene yaptırın, açıp içini temizliyorlar işte.
- plutongezegendegilmi (27.09.22 08:53:58)
3+1, yalitimsiz ev icin normal bence de. Asil şov bu kiş başlayacak bence
- balpolen (27.09.22 09:03:39)
[]
İnsan tam olarak güvenemeyeceği bir dünyada, nasıl tam huzurla yaşar?
Özellikle de şehir hayatı için soruyorum. Apartmandaki kimseyi tanımıyoruz. (Ya da çok azını tanıyoruz.)
Özel sektörde girdiğimiz işlerin güvencesi yok. "İyi çalışan işte kalır" diye bir kural da yok hani.
Bir yandan dünya üç dört senedir inanılmaz belirsiz bir süreç yaşıyor (covid, savaş vb. durumlar)
Özetle hayatlarımızda belirli, kesin olan çok bir şey yok gibi duruyor.
Böyle bir ortamda insan nasıl kaygı, anksiyete vb. durumlar yaşamadan huzurlu bir hayat sürdürebilir gerçekten?
İkinci sorum: Psikiyatriye gitsek anksiyete için böyle belirsizlik gibi durumlara karşı genelde ya ilaç verilir, ya da maruz bırakarak, endişe hakkında düşünceler değiştirilerek bir iyileşme hedeflenir.
Biz bu süreçleri zaten doğal bir şekilde 3-4 senedir, hatta daha da eskiden beridir yaşıyoruz. Niçin belirsizliğe maruz kala kala halen adapte olamadık?
Niçin anksiyete, stres hala dünyada bu kadar yaygın?
Özel sektörde girdiğimiz işlerin güvencesi yok. "İyi çalışan işte kalır" diye bir kural da yok hani.
Bir yandan dünya üç dört senedir inanılmaz belirsiz bir süreç yaşıyor (covid, savaş vb. durumlar)
Özetle hayatlarımızda belirli, kesin olan çok bir şey yok gibi duruyor.
Böyle bir ortamda insan nasıl kaygı, anksiyete vb. durumlar yaşamadan huzurlu bir hayat sürdürebilir gerçekten?
İkinci sorum: Psikiyatriye gitsek anksiyete için böyle belirsizlik gibi durumlara karşı genelde ya ilaç verilir, ya da maruz bırakarak, endişe hakkında düşünceler değiştirilerek bir iyileşme hedeflenir.
Biz bu süreçleri zaten doğal bir şekilde 3-4 senedir, hatta daha da eskiden beridir yaşıyoruz. Niçin belirsizliğe maruz kala kala halen adapte olamadık?
Niçin anksiyete, stres hala dünyada bu kadar yaygın?
herkesi tanımak ve güvenmek zorunda değilsin, bu zaten gerçekçi olmayan bir yaklaşım.
hayat da kesin olan sonuçlardan ibaret bir şey değil. dünyada covid, savaş gibi durumlar olmasa da 1 sn sonra kalbinin durmayacağını bilemezsin.
dünyada anksiyete ve stresin yaygın olmasının bir sürü sebebi var. mesela:
1) gün içinde binlerce ufak ya da büyük karar vermek zorunda kalıyoruz. insanlık son 100 yıl dışında bu kadar seçeneğe sahip oldığu bir dönem olmadı
2) sosyal medya ve tv çağında hep olumsuz haberler abartılıyor ve sanki sürekli kötü olaylar oluyormuş gibi hissediyor insanlar. halbuki insanlık son 2000 yıldaki en barışçıl, en iyi dönemini yaşıyor. savaşta ölen insan sayısı bir 50 yıl öncesine göre çok daha az.
3) insanlık en hareketsiz dönemini yaşıyor. insan vucüdu buna alışkın değil. anksiyeteye en iyi gelen şey spor mesela bende, ama sporu geçtim günde 10 adım atarak yaşayan milyonlarca insan var artık
4) insanlar artık çok güçsüz yetişiyor, aşırı güvenli ve mükemmel bir ortamda yaşamak gibi bir gerçekdışı beklentileri var insanların. halbuki dünya ve doğa her zaman tehlikelerle doludur ve doluydu da zaten.
ben stres ve anksiyeteye geçecek bir şey olarak bakmıyorum. bu baş ağrısı gibi, dönem dönem yaşanacak, etkileri kontrol edilebildiği sürece problem yaşatmayacak bir şey olmalı. mükemmel ve huzurlu bir hayat kimyasal destekler almadığın sürece mümkün değil. bakış açını buna çevirince, neden stresliyim, nasıl geçebilir, stresin kaynağı ne, önemi ne gibi telkinlerle bir nebze azaltabiliyor, fiziksel hareketle daha iyi bir noktaya getirilebiliyor. ama evde oturup, hiç spor yapmayıp, alkol kahve gibi uyarıcılarla yaşayıp, kötü beslenip, üstüne bir de bütün gün sosyal medyadaki çığırtkanları izlersen (milyonların yaptığı şey bu) elbette geçmesi mümkün değil.
hayat da kesin olan sonuçlardan ibaret bir şey değil. dünyada covid, savaş gibi durumlar olmasa da 1 sn sonra kalbinin durmayacağını bilemezsin.
dünyada anksiyete ve stresin yaygın olmasının bir sürü sebebi var. mesela:
1) gün içinde binlerce ufak ya da büyük karar vermek zorunda kalıyoruz. insanlık son 100 yıl dışında bu kadar seçeneğe sahip oldığu bir dönem olmadı
2) sosyal medya ve tv çağında hep olumsuz haberler abartılıyor ve sanki sürekli kötü olaylar oluyormuş gibi hissediyor insanlar. halbuki insanlık son 2000 yıldaki en barışçıl, en iyi dönemini yaşıyor. savaşta ölen insan sayısı bir 50 yıl öncesine göre çok daha az.
3) insanlık en hareketsiz dönemini yaşıyor. insan vucüdu buna alışkın değil. anksiyeteye en iyi gelen şey spor mesela bende, ama sporu geçtim günde 10 adım atarak yaşayan milyonlarca insan var artık
4) insanlar artık çok güçsüz yetişiyor, aşırı güvenli ve mükemmel bir ortamda yaşamak gibi bir gerçekdışı beklentileri var insanların. halbuki dünya ve doğa her zaman tehlikelerle doludur ve doluydu da zaten.
ben stres ve anksiyeteye geçecek bir şey olarak bakmıyorum. bu baş ağrısı gibi, dönem dönem yaşanacak, etkileri kontrol edilebildiği sürece problem yaşatmayacak bir şey olmalı. mükemmel ve huzurlu bir hayat kimyasal destekler almadığın sürece mümkün değil. bakış açını buna çevirince, neden stresliyim, nasıl geçebilir, stresin kaynağı ne, önemi ne gibi telkinlerle bir nebze azaltabiliyor, fiziksel hareketle daha iyi bir noktaya getirilebiliyor. ama evde oturup, hiç spor yapmayıp, alkol kahve gibi uyarıcılarla yaşayıp, kötü beslenip, üstüne bir de bütün gün sosyal medyadaki çığırtkanları izlersen (milyonların yaptığı şey bu) elbette geçmesi mümkün değil.
- roket adam (23.09.22 11:26:02 ~ 11:28:32)
Ben ehliyetimi ilk aldığım zaman hep "ya karşıdan gelen araç üstüme kırarsa" gibi bir korku yaşıyordum. Sonra fark ettim ki neden yapsın? Siz ne kadar yaşamak istiyorsanız o da o kadar istiyor.
Aksilikler, kazalar, kötü niyetli insanlar her zaman olabilir bu bir gerçek ancak bunlar istisnalar.
Çevrenizdeki insanlara oldukça yabancılaşmışsınız sanırım. İnsanların birçoğunun iyi niyetli olmadıkları doğru ancak kötü de değiller, sadece nötrler.
Siz neden gidip birinin evini soymuyor ya da ateşe vermiyorsanız onlar da aynı sebepten yapmıyorlar. Siz evini soymadığınız herkesi çok sevdiğiniz için mi bunu yapmıyorsunuz?
İnsanlar hiçbir şey yokken yasalarla başı derde girsin ya da ait oldukları düzenden, toplumdan, çevrelerinden dışlansın istemezler. Bu gerçekliğe aykırı bir düşünce.
Elimizdeki güvenlik sistemleri de öyle ya da böyle bizi birçok tehditten koruyor buna her şeyi dahil edebiliriz, evin tahta kapısı bile sizi açık hedef olmaktan çıkarır, eğer evinizde kapı yerine açık bir boşluk olsaydı tehditler birbirine benzeyen diğer tüm seçenekleri geçerek size ulaşırdı örneğin.
Her neyse çok uzatmanın anlamı yok. Anafikri anladınız sanırım.
Aksilikler, kazalar, kötü niyetli insanlar her zaman olabilir bu bir gerçek ancak bunlar istisnalar.
Çevrenizdeki insanlara oldukça yabancılaşmışsınız sanırım. İnsanların birçoğunun iyi niyetli olmadıkları doğru ancak kötü de değiller, sadece nötrler.
Siz neden gidip birinin evini soymuyor ya da ateşe vermiyorsanız onlar da aynı sebepten yapmıyorlar. Siz evini soymadığınız herkesi çok sevdiğiniz için mi bunu yapmıyorsunuz?
İnsanlar hiçbir şey yokken yasalarla başı derde girsin ya da ait oldukları düzenden, toplumdan, çevrelerinden dışlansın istemezler. Bu gerçekliğe aykırı bir düşünce.
Elimizdeki güvenlik sistemleri de öyle ya da böyle bizi birçok tehditten koruyor buna her şeyi dahil edebiliriz, evin tahta kapısı bile sizi açık hedef olmaktan çıkarır, eğer evinizde kapı yerine açık bir boşluk olsaydı tehditler birbirine benzeyen diğer tüm seçenekleri geçerek size ulaşırdı örneğin.
Her neyse çok uzatmanın anlamı yok. Anafikri anladınız sanırım.
- akhenaten (23.09.22 11:59:39)
onu bunu kafana takmayacaksın
dertleri kederi çöpe atacaksın
takmayacaksın
tak açacaksın
beyle.
dertleri kederi çöpe atacaksın
takmayacaksın
tak açacaksın
beyle.
- ahmet oturum cerezi (24.09.22 04:13:20)
ben eminim dunyanin en zengin insanlarinin bile uykusuz geceler gecirdigine stresten.
birincisi sonsuz mutluluk veya refah hem mumkun degil hem de zaten asiri sikici, bunaltici olurdu ve devamli mutlu oldukca mutluluktan sagladigin haz ve fayda azalirdi, yani devamli mutlu olmaktan bunalip mutsuz olurdun. hayat da boyle. mucadele, amac, zorluklar olmali ki hem mutlulugu huzuru devamli hedef edinebilesin, hem de bunlara ulastiginda gercek hazzi elde etmis olasin.
apartmanda kimseyi tanimiyorsun mesela, e tamam iste sana niye zarar versinler? insanlara asil zarari zaten esi dostu tanidigi insan verir. senin icin apartmandaki diger insan zaten yok hukmunde, ancak giriste vs gorursen selam verirsin bu kadar. yani zaten aklina bile gelmemesi gereken bir olgunun seni bu kadar endiselendirmesi zaten pratikte mumkun degil. diger turlusu zaten anksiyeteye hatta ilerlediyse paranoyaya girer ki tedavi edilmesi gereken nevrotik ve psikotik hastaliklar evresidir artik.
birincisi sonsuz mutluluk veya refah hem mumkun degil hem de zaten asiri sikici, bunaltici olurdu ve devamli mutlu oldukca mutluluktan sagladigin haz ve fayda azalirdi, yani devamli mutlu olmaktan bunalip mutsuz olurdun. hayat da boyle. mucadele, amac, zorluklar olmali ki hem mutlulugu huzuru devamli hedef edinebilesin, hem de bunlara ulastiginda gercek hazzi elde etmis olasin.
apartmanda kimseyi tanimiyorsun mesela, e tamam iste sana niye zarar versinler? insanlara asil zarari zaten esi dostu tanidigi insan verir. senin icin apartmandaki diger insan zaten yok hukmunde, ancak giriste vs gorursen selam verirsin bu kadar. yani zaten aklina bile gelmemesi gereken bir olgunun seni bu kadar endiselendirmesi zaten pratikte mumkun degil. diger turlusu zaten anksiyeteye hatta ilerlediyse paranoyaya girer ki tedavi edilmesi gereken nevrotik ve psikotik hastaliklar evresidir artik.
- baldur2 (24.09.22 08:01:12)
[]
Taşrada özel okul&dersane'de haftanın 1 günü çalışmanın değeri sizce nedir?
Anadolunun bir ilçesindeyiz.
Dersane tarzı bir yer var. Burada gelirleri az diye; çok düşük ücretle, mümkünse sigortasız öğretmenleri çalıştırıyorlar.
Ben 4 yıl tecrübeli bir psikoloji mezunuyum. 9-5 arası sürekli öğrencilerle sınava yönelik görüşeceğim.
Yemek sigorta vb. desen hak getire.
Geçen sene ayda 1.500 tl'ye sigortasız haftada iki gün çalışmıştım. Bir yandan doktora yapıyorum.
Para derdim de çok yok açıkçası. Aile sağolsunlar destek oluyor.
Sırf sosyalleşmek, iş sahibi olma, aidiyet duygusu ve ruh sağlığım için düşünüyorum. Zaten 2 seneliğine buradayız.
Alternatifim: Bir youtube kanalı projem var. Ona eğilmek. Bir yandan doktoraya ve yeterlik sınavına yoğunlaşmak.
Sizce çalışmalı mı? Günlük ücreti hakça ne olmalı?
Dersane tarzı bir yer var. Burada gelirleri az diye; çok düşük ücretle, mümkünse sigortasız öğretmenleri çalıştırıyorlar.
Ben 4 yıl tecrübeli bir psikoloji mezunuyum. 9-5 arası sürekli öğrencilerle sınava yönelik görüşeceğim.
Yemek sigorta vb. desen hak getire.
Geçen sene ayda 1.500 tl'ye sigortasız haftada iki gün çalışmıştım. Bir yandan doktora yapıyorum.
Para derdim de çok yok açıkçası. Aile sağolsunlar destek oluyor.
Sırf sosyalleşmek, iş sahibi olma, aidiyet duygusu ve ruh sağlığım için düşünüyorum. Zaten 2 seneliğine buradayız.
Alternatifim: Bir youtube kanalı projem var. Ona eğilmek. Bir yandan doktoraya ve yeterlik sınavına yoğunlaşmak.
Sizce çalışmalı mı? Günlük ücreti hakça ne olmalı?
[]
Narsistler niçin özgüvenli kişilere zarar veremiyor?
Ayrıca özgüvenli kişilerin de narsistle dura dura özgüveni etkilenir mi?
2- Narsist bireyler çok yakın, aynı çatı altındaki bir aile üyesi ise, öfke hakaret gibi durumlarına karşı nasıl karşılık vermek lazım. Malum kişilik sınırı filan da tanımıyorlar. Özür dileme desen zaten yok.
Ve son olarak: öfke patlamasıyla birisi üstüme geldi mi ona bir yere kadar sabır gösteriyorum, sonrasında soğuduktan sonra ona sözlü bir ayar cerip, yaptıklarını söylemedim mi stres oluyorum. Bu sağlıklı bir durum mu?
Tamamiyle alttan alıp hiç birşey olmamış gibi devam etmek mi en doğrusu?
2- Narsist bireyler çok yakın, aynı çatı altındaki bir aile üyesi ise, öfke hakaret gibi durumlarına karşı nasıl karşılık vermek lazım. Malum kişilik sınırı filan da tanımıyorlar. Özür dileme desen zaten yok.
Ve son olarak: öfke patlamasıyla birisi üstüme geldi mi ona bir yere kadar sabır gösteriyorum, sonrasında soğuduktan sonra ona sözlü bir ayar cerip, yaptıklarını söylemedim mi stres oluyorum. Bu sağlıklı bir durum mu?
Tamamiyle alttan alıp hiç birşey olmamış gibi devam etmek mi en doğrusu?
Narsistler karşısındaki insanın gerçekliğiyle oynayarak manipüle ederler, özgüvenli olmak ise her şeyde en iyi olmak değil kendi sınırlarını hayatta yapabileceklerinin ya da yapamayacaklarının, farkında olmak gerçeklikle sahici bir bağ kurmak demek bu yüzden narsistler bu kişileri manipüle edemiyor
- freebird5406_2 (17.09.22 11:57:32 ~ 12:04:17)
Narsistler genelde güçlü özellikleri olanları kurban seçerler ve ondan beslenirler. Onlar yanında vitrin gibi gösteriş verir ama eve geldiğinde manipülasyona başlar; onu aşağı çeker ve amaç bağımsızlığını özgüveni kırıp kendisine bağımlı hale getirmektir. Örneğin karşı taraf bağımsız bir karar verdiğinde hep kavga çıkarır ve yanlış seçim yaptığını ima eder. Böylece bir süre sonra karşı taraf sırf kavga çıkmasın diye karar verme yetisinden vazgeçer sonuç sindirilmiştir. Bunun gibi pek çok örnek.. Özür asla dilemezler ve asla pişman olmazlar. Çok fazla yalan söylerler yalanları ile yüzleşmek onları daha da öfkelendirir
- titanic kemancısı (17.09.22 12:20:04)
Narsistler özgüvenli insanlara "çoğunlukla" zarar veremezler demek daha doğru sanırım.
Çünkü temelde zaten narsistler kendilerinden üstün gördükleri kişilere yöneliyor en başta. Ondan sonra geçen süreçte bu kişileri kendilerine yeterince bağlamalarının ardından gözlerinde değersizleştiriyor ve bu değersizleştirmeyi onlara her şekilde hissettiriyorlar.
Eğer siz narsiste bağlanmazsanız o sizin çevrenizde hep bulunmak isteyen bir kişi olarak kalıyor. Eğer bağlanırsanız aşama aşama sindirilmeye başlıyorsunuz.
Her aşamada bir çıkış yolu mevcut, ancak biz artık mağdur olmuş bir kişiden bahsederken çıkış yollarını kullanamamış ve zarar görmüş insanlardan bahsediyor oluyoruz.
Neticede en başta bir narsistin size yönelmesi için onun gözünde imrenilesi ya da ilgi çekici bir kişiliğiniz olması gerekiyor. Acı olan da bu oluyor zaten genelde.
Çünkü temelde zaten narsistler kendilerinden üstün gördükleri kişilere yöneliyor en başta. Ondan sonra geçen süreçte bu kişileri kendilerine yeterince bağlamalarının ardından gözlerinde değersizleştiriyor ve bu değersizleştirmeyi onlara her şekilde hissettiriyorlar.
Eğer siz narsiste bağlanmazsanız o sizin çevrenizde hep bulunmak isteyen bir kişi olarak kalıyor. Eğer bağlanırsanız aşama aşama sindirilmeye başlıyorsunuz.
Her aşamada bir çıkış yolu mevcut, ancak biz artık mağdur olmuş bir kişiden bahsederken çıkış yollarını kullanamamış ve zarar görmüş insanlardan bahsediyor oluyoruz.
Neticede en başta bir narsistin size yönelmesi için onun gözünde imrenilesi ya da ilgi çekici bir kişiliğiniz olması gerekiyor. Acı olan da bu oluyor zaten genelde.
- akhenaten (17.09.22 12:57:33)
1. Evet etkiler. Narsist kişilik bozukluğu olan biriyle kimse rutin ve uzun vadeli sağlıklı bir kliski kuramaz.
2.Buna karşı yapabilecek fazla bir şey yok sadece mümkün mertebe zaruri haller haricinde muhattap olmamak lazım yalanlarına manipülatif hareketlerine hiçbir tepki göstermemek lazım
3. Herzaman alttan almak sağlıklı bir iletişim detislir
2.Buna karşı yapabilecek fazla bir şey yok sadece mümkün mertebe zaruri haller haricinde muhattap olmamak lazım yalanlarına manipülatif hareketlerine hiçbir tepki göstermemek lazım
3. Herzaman alttan almak sağlıklı bir iletişim detislir
- beemaker (17.09.22 15:03:07)
[]
Doktora ders tecrübesi olanlar şu problemi nasıl çözmek en makul olur?
Geçen sene 2 kişi doktora bilimsel hazırlık okuduk.
Hazırlıkta bizi yüksek lisans grubuyla birlikte derslere soktular.
Şimdi dr'da iki kişi 1.sınıfız. Geçen sene aldığımız ve başarılı geçtiğimiz dersi sistemden ikinciye alıyoruz.
Bölüm başkanı doktorada sizinle ayrı işleyeceğiz seçin yine diyor.
Sorun şu: ben biliyorum ki yine yüksek lisans grubuyla beraber, aynı müfredatı, aynı hocayla alıyor olacağız.
Mecbur alacağım. Fakat 5 tane daha bilimsel hazırlıkta dersi başarıyla geçmiştik. 'Bunları da saymayız onlar yüksek lisans seviyesi, doktora bilimsel hazırlıkta aldınız' diyorlar.
Yani teoride farklı dersler doğru. Ama pratikte bizi aynı gruplarla sınıf tekrarı yaptırıyorlar. (Ya da öyle olacak çok çok büyük bir olasılıkla)
Ne yapmak gerekir? El mahkum başarılı olduğumuz dersleri tekrar alalım mı?
Edit: Yönetmelikte onları haklı çıkaran şöyle bir madde de var. Adaletsiz değil mi? Hem hazırlıkta 1. sınıfın dersini aldır. Sonra öğrenciyi sınıf tekrarı ettir.
'Bilimsel hazırlıkta alınması şart olan dersler bahse konu lisansüstü
programını bitirmek için gerekli görülen derslerin yerine geçmez. Doktora yapan, bilimsel hazırlığını bitirmeden doktora programından bir ders alamaz.'
Hazırlıkta bizi yüksek lisans grubuyla birlikte derslere soktular.
Şimdi dr'da iki kişi 1.sınıfız. Geçen sene aldığımız ve başarılı geçtiğimiz dersi sistemden ikinciye alıyoruz.
Bölüm başkanı doktorada sizinle ayrı işleyeceğiz seçin yine diyor.
Sorun şu: ben biliyorum ki yine yüksek lisans grubuyla beraber, aynı müfredatı, aynı hocayla alıyor olacağız.
Mecbur alacağım. Fakat 5 tane daha bilimsel hazırlıkta dersi başarıyla geçmiştik. 'Bunları da saymayız onlar yüksek lisans seviyesi, doktora bilimsel hazırlıkta aldınız' diyorlar.
Yani teoride farklı dersler doğru. Ama pratikte bizi aynı gruplarla sınıf tekrarı yaptırıyorlar. (Ya da öyle olacak çok çok büyük bir olasılıkla)
Ne yapmak gerekir? El mahkum başarılı olduğumuz dersleri tekrar alalım mı?
Edit: Yönetmelikte onları haklı çıkaran şöyle bir madde de var. Adaletsiz değil mi? Hem hazırlıkta 1. sınıfın dersini aldır. Sonra öğrenciyi sınıf tekrarı ettir.
'Bilimsel hazırlıkta alınması şart olan dersler bahse konu lisansüstü
programını bitirmek için gerekli görülen derslerin yerine geçmez. Doktora yapan, bilimsel hazırlığını bitirmeden doktora programından bir ders alamaz.'
Aşırı saçma. Genelde bilimsel hazırlık tersi lisanslarla alınır. Y lisans /doktora ders ayrımı kağıt üzerindedir. Y lisanstakiler de doktoradakiler de diğer kodlu dersleri alırlar.
Başka ders aldırmıyorlar mı ?
Bölümün iş güzarlığı ve egosundan böyle yapmışlar bence. Aynı dersi almak nedir.
Başka ders aldırmıyorlar mı ?
Bölümün iş güzarlığı ve egosundan böyle yapmışlar bence. Aynı dersi almak nedir.
- aman üstüme geliyorlar (16.09.22 16:35:56)
bölüm başkanı genelde anabilim dalı başkanı olarak görüldüğünden ve programlarda onayı bulunduğundan el mahkum alın derim. şayet hocanız arkanızda duran bir kişi ise ondan bu durumu bölüm başkanı ile konuşmasını isteyebilirsiniz.
- giovanne (16.09.22 16:44:39)
eğer derslerin kodu farklı ama beraber işleniyorsa (örneğin 501 ve 601 kodlu olarak) yapabileceğiniz bir şey yok gibi bir şey
- ted (16.09.22 17:07:15)
aynı dersi alıp farklı sınav olacaksanız maalesef mumkun.
- e mice (16.09.22 20:43:04)
[]
Seçmen davranışlarının psikolojide bir karşılığı var mı?
Siyasette popüler olan kişilerin önce geniş kitlelerce aşırı yüceltilmesi, popüler bir ikon haline gelmesi, sonrasında (yıpratıldıkça veya süreci yeterince iyi yönetemedikçe) gözden düşmesi, kamuoyundaki itibarının bir gecede bitmesi (Muharrem ince süreçleri örneğin)
Bunun sosyal psikolojide, genel psikolojide bir karşılığı var mı? (Önce yüceltme, sonra güven kaybı vb.)
Bunun sosyal psikolojide, genel psikolojide bir karşılığı var mı? (Önce yüceltme, sonra güven kaybı vb.)
olmaz mı hiç bkz. Political Psychology
voting behavior veya electoral behavior üzerine sadece Political Psychology alanında bile devasa bi literatür var.
anahtar kelimeleri kullanarak google scholar'da bi sürü makale bulabilirsiniz.
voting behavior veya electoral behavior üzerine sadece Political Psychology alanında bile devasa bi literatür var.
anahtar kelimeleri kullanarak google scholar'da bi sürü makale bulabilirsiniz.
- summer timetable (16.09.22 11:45:08 ~ 12:21:33)
tez.yok.gov.tr > detaylı arama > özet > "seçmen davranışı"
- black holes in the sky (16.09.22 13:41:31)
[]
Sevdiklerinize yıllar içinde yabancılaştınız mı?
Sevdiklerinize, yakınlarınıza yabancılaştığınızı, onlarla olan ilişkinizin azaldığını, değiştiğini hissettiniz mi?
Bu mesafeyle mi, yoksa zamanla mı ilgili bir konudur?
İkincisi yıllar içinde kendinize karşı yabancılaştığınız, kişiliğinizin artık farklı biri gibi olduğunu hissettiğiniz süreçler oldu mu?
Bu mesafeyle mi, yoksa zamanla mı ilgili bir konudur?
İkincisi yıllar içinde kendinize karşı yabancılaştığınız, kişiliğinizin artık farklı biri gibi olduğunu hissettiğiniz süreçler oldu mu?
birinci sorunun cevabı evet.
Bu ne mesafeyle ne de zamanla alakalı. Tamamen karşılıklı ilişkilerle alakalıdır. Karşılıklı saygı, sevgi ve beklentiler belirler bunu ve bütün hepsi ile oranılı bir şekilde gelişir durumlar.
ikinci sorunun cevabı ise kısaca hayır; insanın kendisi ile barışık olması ile alakalı bir durum bu. Zamana ve olaylara bağlı değişim yaşamın kaçınılmaz bir sonucu. Her tecrübe olaylara yaklaşımı değiştirir ve bu tecrübeler arttıkça kişilik değişir, algılar ve düşünceler değişir.. bu yüzden kendisi ile barışık olan bir kişi, kendini kendisine ifade edebilen biri (bir olay anında "ya ben ne yapıyorum yahu" demeyen, salt mantıkla ve bilgileriyle hareket eden kişi) kendine yabancılaşamaz.
Bu ne mesafeyle ne de zamanla alakalı. Tamamen karşılıklı ilişkilerle alakalıdır. Karşılıklı saygı, sevgi ve beklentiler belirler bunu ve bütün hepsi ile oranılı bir şekilde gelişir durumlar.
ikinci sorunun cevabı ise kısaca hayır; insanın kendisi ile barışık olması ile alakalı bir durum bu. Zamana ve olaylara bağlı değişim yaşamın kaçınılmaz bir sonucu. Her tecrübe olaylara yaklaşımı değiştirir ve bu tecrübeler arttıkça kişilik değişir, algılar ve düşünceler değişir.. bu yüzden kendisi ile barışık olan bir kişi, kendini kendisine ifade edebilen biri (bir olay anında "ya ben ne yapıyorum yahu" demeyen, salt mantıkla ve bilgileriyle hareket eden kişi) kendine yabancılaşamaz.
- foolrules (14.09.22 10:58:21)
[]
İrade nasıl güçlendirilir?
Sürekli bir irade ve öz disiplin orta yaşlardan sonra gelişebilir mi? Başardıysanız nasıl?
Ve bu kavramların ne kadarı genetik, ne kadarı geliştirilebilir?
Ve bu kavramların ne kadarı genetik, ne kadarı geliştirilebilir?
sonuç odaklı yerine süreç odaklı olmayı severseniz her yaşta olur.
- lazpalle (10.09.22 09:32:26)
Ben hayır demekte çok zorlanan bir insandım. Başlangıçta utana sıkıla insanları geri çevirip mahcup olarak başladım. Bunu yapmaya devam ettikçe mahcubiyet de ortadan kalktı.
Ne kadarı genetik ne kadarı değildir bilmiyorum ama bir şeyin genetik altyapısı olması o şeyi yapmaktan kendinizi alıkoyamayacağınız anlamına gelmiyor zaten. Hayatta kalma içgüdüsü genetik altyapısı en bilinen kavramlardan birisi tüm canlıların içinde olan bir şey. Ancak çok çaresiz hissettiğiniz, çok sinirlendiğiniz bir zaman hop diye birini öldürmüyorsunuz değil mi? Çünkü genetik yatkınlığımız olan davranış biçimlerine direnebiliyoruz.
İrade de daha çok bir kas gibi. Pratik yaptıkça geliştirebilirsiniz. Başta zorlanırsınız, ancak iradenizi öne çıkararak yapmadığınız ya da yaptığınız şeyler biriktikçe artık irade faktörü devreye sokmanız da kolaylaşmaya başlar.
Ne kadarı genetik ne kadarı değildir bilmiyorum ama bir şeyin genetik altyapısı olması o şeyi yapmaktan kendinizi alıkoyamayacağınız anlamına gelmiyor zaten. Hayatta kalma içgüdüsü genetik altyapısı en bilinen kavramlardan birisi tüm canlıların içinde olan bir şey. Ancak çok çaresiz hissettiğiniz, çok sinirlendiğiniz bir zaman hop diye birini öldürmüyorsunuz değil mi? Çünkü genetik yatkınlığımız olan davranış biçimlerine direnebiliyoruz.
İrade de daha çok bir kas gibi. Pratik yaptıkça geliştirebilirsiniz. Başta zorlanırsınız, ancak iradenizi öne çıkararak yapmadığınız ya da yaptığınız şeyler biriktikçe artık irade faktörü devreye sokmanız da kolaylaşmaya başlar.
- akhenaten (10.09.22 09:40:01)
Okumadıysan eğer:
Ali Fuat Başgil - Gençlerle Başbaşa
Jules Payot - İrade Terbiyesi
İrade geliştirmenin ve özdisiplinin yaşı olmaz. Sadece küçük yaşlarda edinilmediyse bir parça zorlanırsınız o kadar.
Motivasyona değil, özdisiplin, iradeye ve başarmak için sahip olduğunuz “nedene” önem vermelisiniz.
Ali Fuat Başgil - Gençlerle Başbaşa
Jules Payot - İrade Terbiyesi
İrade geliştirmenin ve özdisiplinin yaşı olmaz. Sadece küçük yaşlarda edinilmediyse bir parça zorlanırsınız o kadar.
Motivasyona değil, özdisiplin, iradeye ve başarmak için sahip olduğunuz “nedene” önem vermelisiniz.
- levent bilgen (11.09.22 08:35:36)
[]
Savaşan ülkelerde depresyon vakaları azalıyor mudur?
Psikolog Acar Baltaş Okan Bayülgen'in depresyonla ilgili yayınında böyle bir şey söyledi. Bir çeşit hayatta kalma mücadelesi ve savaşın olduğu zamanlarda depresif vakalar görülmez dedi.
Bunun açıklaması neyle ilgili olabilir?
Depresyonun konfor alanıyla, güvenlik durumuyla ilgisi var mıdır?
Bunun açıklaması neyle ilgili olabilir?
Depresyonun konfor alanıyla, güvenlik durumuyla ilgisi var mıdır?
savaş anında depresyon azalacaktır ama savaş sonrası post travmatik stres bozukluğuyla birlikte depresyon vakalarında artış görülecektir.
ek: psikoloji alanında bir uzmanlığım yok ama psikolojiyle ilgili okumayı seviyorum.
ek: psikoloji alanında bir uzmanlığım yok ama psikolojiyle ilgili okumayı seviyorum.
- d e j i n (07.09.22 18:32:14 ~ 18:32:56)
e savaş psikolojisinde insan tamamen survival moda geçiyor
- freebird5406_2 (07.09.22 18:39:01)
dejin +1. savaş sonrası travma sonrası stres bozukluğu vakaları katlanarak artacaktır.
- mrtkp9993 (07.09.22 19:23:07)
Savaş sırasında kim depresyon tanısı almak için doktora gidebiliyor ki. Bu tarz hizmetler askıya alınmış olur. Ama depresyonun olmadığı anlamına gelmez. Ayrıca survival modda olmak zaten başlı başına bir stres değil mi, yarın yaşayacağına emin olamamak en büyük anksiyete değil mi. Savaşta herkes bir pisliğe bulaşmış oluyor, o yüzden Almanya Japonya, Rusya’da savaşa tanıklık etmiş kişiler, anılarını konuşmak istemiyor. Hatta bu konu tabu gibi. Bu uzmanım dediği şey bağlamından koparılmış bir cümle değilse eğer aşırı saçma. Haa Okan Bayülgen’in programı olduğundan şaşırmadım da bu salaklığa.
- ya volna (08.09.22 11:31:09)
[]
Kamuda atanmak için sözel bölümlerden hangisi iyi
İşsizim, sözelde 8 bin sıralamadayım. yaş 29.
ikinci bir lisans okumak mantıklı olur mu?
Kamuda hangi lisans bölümden atanmak çabuk olur?
ikinci bir lisans okumak mantıklı olur mu?
Kamuda hangi lisans bölümden atanmak çabuk olur?
4 yıl harcamak mantıklı değil. 4 yılda sadece bir diploma kazanırsın. İyi kötü bir işe girsen 4 yıllık tecrübe kazanırsın.
- dissendium (03.08.22 11:54:07)
Anasınıfı öğretmenliği, 7 bin atama aldı bu sene. Özel eğitim de iyi atanıyor diye biliyorum.
- black holes in the sky (03.08.22 12:30:20)
Bence bölüm değil ünv seç, sağlam ingilizce edinebileceğin 2-3 ünv var zaten türkiyede, sonra da bas git
- üşüdüm üstümü örtsene hande (03.08.22 14:15:36)
Kamu yönetimi
- beemaker (15.08.22 00:17:13)
[]
Antidepresan kaynaklı sinir agresiflik halinde ne yapılır?
Doktorla ikinci görüşme bir ay sonra. İlaç bir agresiflik, sinir hali verdi.
Yan etki midir, devam etmek mi gerekli?
Yan etki midir, devam etmek mi gerekli?
stilizan deneyebilirsin, pamuk gibi olursun
- nibba (30.07.22 00:30:13)
Bence doktorunuza danışın vakit geçmeden. Beklemeyin bir ayı. Telefonla da olsa sorun.
- duma duma dum (30.07.22 01:03:42)
İlacınızın prospektüsüne bakın, eğer bu yan etki beklenen bir yan etkiyse devam edin ve bir sonraki randevu gününü bekleyin.
Eğer etki beklenmedikse veya "bu yan etkiler görülüyorsa ilacı kullanmayı bırakıp doktorunuza başvurun" gibi uyarı yazyorsa ilacı bırakıp doktorunuzu arayın.
Eğer etki beklenmedikse veya "bu yan etkiler görülüyorsa ilacı kullanmayı bırakıp doktorunuza başvurun" gibi uyarı yazyorsa ilacı bırakıp doktorunuzu arayın.
- akhenaten (30.07.22 06:31:10)
antidepresanların sinirlilik hali yapacağını sanmıyorum. bırakma sürecinde sinirlilik olur benim bildiğim.
- nothing in my way (30.07.22 10:35:25)
Hangi ilaç? Kaçıncı gündesiniz? Bazı ilaçlar alışma sürecinde net yapıyor, o yüzden yanına bir pamuk gibi olma ilacı veriliyor.
Eğer prozac’sa başlangıçta net huzursuzluk yapıyor mesela.
Eğer prozac’sa başlangıçta net huzursuzluk yapıyor mesela.
- damba (30.07.22 21:57:20)
Yan etki olabilir, ama olmaya da bilir. Antidepresandır sizi yavaş yavaş Yükseltiyor da olabilir, yani maniye sokuyor da olabilir.
Akrabalarınızda bipolar bozukluğu olan var mı? Tanımlanmamış olsa bile sizin şüphelendiğiniz? Yani 3 ay depresif, 3 ay iyi ya da harika hissetme gibi durumlar?
Antidepresan verilirken dikkat edilmeli, aile öyküsü kişinin öyküsü iyi alınmalı. Bipolara yatkınlığınız varsa -bunu öykünüzden ve ailenizden bilebiiriz; bilmeye çalışırız- Antidepresan sizin için çok tehlikelidir. Maninizi tetiklediğinde bu ilaçlar bir atak geçirmiş olursunuz ve atak geçirmek hastalığı uyandırmak demek. Bu en kötü senaryo ama. İlacın yan etkisi huzursuzluk ve sinirlilik yapabilir.
Siz sinirlilik, kendine fazla özgüven, uykusuzluk vb şeyler var mı kendinizde bunları da takip edin lütfen.!
Akrabalarınızda bipolar bozukluğu olan var mı? Tanımlanmamış olsa bile sizin şüphelendiğiniz? Yani 3 ay depresif, 3 ay iyi ya da harika hissetme gibi durumlar?
Antidepresan verilirken dikkat edilmeli, aile öyküsü kişinin öyküsü iyi alınmalı. Bipolara yatkınlığınız varsa -bunu öykünüzden ve ailenizden bilebiiriz; bilmeye çalışırız- Antidepresan sizin için çok tehlikelidir. Maninizi tetiklediğinde bu ilaçlar bir atak geçirmiş olursunuz ve atak geçirmek hastalığı uyandırmak demek. Bu en kötü senaryo ama. İlacın yan etkisi huzursuzluk ve sinirlilik yapabilir.
Siz sinirlilik, kendine fazla özgüven, uykusuzluk vb şeyler var mı kendinizde bunları da takip edin lütfen.!
- damba (30.07.22 22:01:10)
evet, mümkün.
iki tezli lisansüstü eğitim aynı anda yapılamaz.
iki tezli lisansüstü eğitim aynı anda yapılamaz.
- jimjim (27.07.22 13:33:37)
Yurtdışı için konuşuyorum, bazı ülkelerde direkt doktora maksatlı programlar var lisans sonrası 4 yıl girilen. Burada da başladıysa bilemiyorum.
- d max (27.07.22 17:34:57)
[]
Kiracı ev sahibi anlaşmazlığı
1+0 apart eşyalı evimizi birine 6 aylığına kiraya verdik. Depozito vs de almadık. Yalnızca ilk ayın ücretini aldık. 5 gün sonra arkadaş geldi abi kalmadığım sürelerin parasını bana iade edin ben daireden çıkacağım diye. Hukuken olması gereken nedir?
normalde yeni kiracı bulunana kadar geçen sürenin kirası alınır. zaten 1-2 haftaya en geç bulursunuz. bir de emlakçı veya ilan parası verirsen, onu da kesersin.
- gabe h coud (19.07.22 14:08:32)
[]
Evlilik yıl dönümü için hediye ve mekan tavsiyesi
Belgrad ormanlarında bir yürüyüş, sonrasında bir restaurantta akşam yemeği ve hediye vermek istiyorum. Mekan(tercihen İstanbul manzaralı) ve hediye öneriniz ne olur?
skyview restoran gümüşsuyunda opera otelin terasında inanılmaz bir manzarası var
www.instagram.com
hediye önerisi ne yazık ki bende yok o çok değişir bütçeye kişiye göre
www.instagram.com
hediye önerisi ne yazık ki bende yok o çok değişir bütçeye kişiye göre
- rentts (17.07.22 12:59:36)
YAnlış anlamayın ama evlilik yıl dönümü hediyesi biraz özeldir, yani insan eşine ne alacağını az çok bilir. Sizin bizden daha çok fikriniz vardır, olmalı:)
İlgi duyduğu bir şey alın diyeyim, sevdiği bir sanatçının konser bileti, ilgi duyduğu bir yere uçak bileti, ilgi duyduğu bir konuda kurs gibi.
İlgi duyduğu bir şey alın diyeyim, sevdiği bir sanatçının konser bileti, ilgi duyduğu bir yere uçak bileti, ilgi duyduğu bir konuda kurs gibi.
- anten (17.07.22 19:58:22)
springtaile benziyor saksı çevresindeyse odur. nem sever.
- kompakt kedi (13.07.22 14:17:48)
[]
İş olarak beyaz eşya bayiliğini tavsiye eder misiniz?
İç anadoluda 30 bin nüfuslu bir ilçede açmayı düşünüyoruz.
Riskleri ve getirisi ne olur?
Riskleri ve getirisi ne olur?
[]
kyk kredisi toplu geri ödeme için hangisi daha mantıklı olur?
6 aydır aldığım kredileri altın ve dövize koymuştum fakat nasılsa tefe tüfe, dövizin altının düşmesi vs ile biriktirdiğim tutardan 1791 tl içerdeyim.
Altın ve dövizlerimi bozup toplu geri ödemek mi,
eşten dostan tl olarak borçlanıp, onlara altın döviz yükseldiğinde bunları bozup geri ödemek mi?
Altın ve dövizlerimi bozup toplu geri ödemek mi,
eşten dostan tl olarak borçlanıp, onlara altın döviz yükseldiğinde bunları bozup geri ödemek mi?
Esten dosttan faizsiz TL borclanabiliyorsan borclan tabi
- hot potato (06.07.22 19:54:28)
[]
İki aylığına internet gerekli hangi internet firmasını tavsiye edersiniz?
Turknet, şok net(market olan), milenicom, vd.
Ne tavsiye edersiniz?
Ne tavsiye edersiniz?
Türk telekom yazlık internet de incelenebilir, eğer bir daha kullanmayacaksanız dönem sonunda iptal etmeniz gerek yoksa seneye aynı tarihte devreye girer.
- atom karincanin torunu (01.07.22 13:02:00)
Türknet, taahhütsüzdür ve altyapıya göre maksimum mbps hız verir
- dembrayage (01.07.22 13:13:38)
bana da 2 aylığına lazımdı şok'tan aldım. 2 gün sonra gelip kurulum yaptılar. hızı sorarsan süründürüyor. upload lazımsa çıldırırsın. download 7-9 mb arası gidip geliyor.
- duster (01.07.22 13:31:31)
Internet kutusu
Baglanti ucreti yok. Telekom altyapisi. Fiyatlari da digerlerine gore makul. Inceleyin.
Baglanti ucreti yok. Telekom altyapisi. Fiyatlari da digerlerine gore makul. Inceleyin.
- mr.goodcat (01.07.22 13:46:36)
ttnet geçen sene aylık yapıyordu ama bu sene min.6 ay yapmış. diğer alternatif taahhütsüz olarak türk net
- chanandler bong (01.07.22 14:17:19)
Vodafone Simple cep telefonu paketini alın, 15gb limitli sanırım. Hotspot olarak kullanın.
Limit az gelirse tekrar satın alırsınız. Taahhütsüz.
Limit az gelirse tekrar satın alırsınız. Taahhütsüz.
- alfired (01.07.22 15:25:14)
Milleni kullanıyorum. Geçişte bi iki ufak sıkıntı oldu ama şu an bir problem yok. 40-50 mbit ortalamayla kullanıyoruz. Ama TTnet bu firmalara kasti arıza çıkarıyor şeklinde komplo teorisi bir düşünceye de sahibim.
- vaveylababa (01.07.22 16:17:23)
[]
Çevrenizdeki yaşlıların covid olmasına karşı bir kaygınız halen var mı?
65 yaş üstü kişilerin yakınında gribal belirti gösteren kişiler görünce müthiş rahatsızlık duyuyorum. Anne babam olduğunda iki kat daha rahatsız oluyorum. (65 yaş üstüler) Dün çat kapı bir akraba misafir geldi, kendisi ve kızı gripler. Kadın Tat koku alamıyorum diyor rahat rahat. Ne maske takıyor, ne bir mesafe. Ev sahibi olunca birşey de denilemiyor. Yaşlılar (özellikle de anne babam) konusunda ekstra bir kaygım var pandemi başından beri. Ben mi çok kaygılıyım, insanlar mı çok rahatlar
İnsanlar çok rahat. Herkesi genç, hiç sağlık sorunu olmayan ve olmayacak kişiler sanıyorlar ama çok yanılıyorlar. Babamın muhtelif sağlık sorunları var örneğin, insanların davranışlarından rahatsız olduğu an söylüyor zira kibarlıkla bir yere varamadı.
- fotrsapka (28.06.22 13:00:20)
İnsanlar çok rahat +1
Rahatsızlığınızı da net bir şekilde söylemek lazım, ben eve tamirci gelse tedirgin oluyorum, maske takıyorum hala.
Rahatsızlığınızı da net bir şekilde söylemek lazım, ben eve tamirci gelse tedirgin oluyorum, maske takıyorum hala.
- dreamnesiac (28.06.22 13:22:33)
Valla yaşlı ile temasa giren ve rahatsızlık gösteren herkese kılım! ne büyük terbiyesizlik etmişler size gelenler de.
Hastalık iyice hafifledi vs. ama hala yüksek yaş grubu için riskini koruyor.
Hastalık iyice hafifledi vs. ama hala yüksek yaş grubu için riskini koruyor.
- lcha (28.06.22 13:58:07)
insanlar gereksiz rahat+1
annem 75+, babam 80+ ikisi de daha aşılar yokken 2020’de covid oldular. hastanelerin en kalabalık, koridorlarda yatakların olduğu, hastaların yer beklediği zamanda onları hastaneye yatırıp kendi başıma yaşadığım endişeli zamanlar, bende travmaya yol açtı sanırım.
o yüzden hasta biri eve gelse, sanırım ev sahipliğini filan bırakıp, kırarım. bazılarına şaka gibi geliyor olabilir ama aynı şeyleri bir daha kaldıracak halim yok. insanların kendi sağlıklarına dikkât edip etmemesi umrumda değil ama özellikle yaşlılara ve kronik hastalara karşı ihtimamın devam etmesi gerek.
annem 75+, babam 80+ ikisi de daha aşılar yokken 2020’de covid oldular. hastanelerin en kalabalık, koridorlarda yatakların olduğu, hastaların yer beklediği zamanda onları hastaneye yatırıp kendi başıma yaşadığım endişeli zamanlar, bende travmaya yol açtı sanırım.
o yüzden hasta biri eve gelse, sanırım ev sahipliğini filan bırakıp, kırarım. bazılarına şaka gibi geliyor olabilir ama aynı şeyleri bir daha kaldıracak halim yok. insanların kendi sağlıklarına dikkât edip etmemesi umrumda değil ama özellikle yaşlılara ve kronik hastalara karşı ihtimamın devam etmesi gerek.
- miranda (28.06.22 21:31:02)
[]
Klasik bulgur pilavı tarifi şeker hastası için uygun mudur?
Bulgur pilavı faydalı sağlıklı deniyor. Yağda soğan salça kavrularak yapılan tarifler şeker hastaları için uygun mu? Yoksa haşlama lapa versiyonu mu tavsiye ediliyor?
[]
Sosyal bilimler makalesi yazarken nasıl alıntı yapıyorsunuz?
Bir kaynaktan en fazla kaç paragraf ardısıra alıntı yapmak uygun olur?
[]
Gündüz uykululuğu yaşayan var mı?
Neyden kaynaklı olur, kan değerleri normal bir tek hbA1c 6.30.
Dönemsel oluyor. Ne iyi gelir?
Dönemsel oluyor. Ne iyi gelir?
D vitamini eksikliği yapar
- dakota (21.06.22 20:27:14)
uyku apnesi olabilir. en sağlıklısı uyku polkliniğine gidip bir gece takip yapılması.
- unalub (21.06.22 22:40:36)
E şeker seviyeniz yüksek daha ne olması lazım ki ? Şekerinizi ani yükseltecek şeylerden uzak durun normale döner. profesyonel diyabet hastası.
- synax (21.06.22 23:49:26)
[]
Diyare, ateş, mide bulantısı neden olur?
Gıda tüketimi sonrası oluyor. Ateş geçti. Fakat diyare ilkte şiddetli şimdi ise hafif de olsa devam ediyor.
Yağlı, dışarıdan tüketilen fastfood sonrası oluyor.
Ne tavsiye edilir? Helikobakter bu tarz bir tabloya sebep olur mu? (Öncesinde gastrit geçmişi, dönemlik mide ağrıları var)
Endoskopi vs. atlayıp İkili helikobakteriye yönelik antibiyotik paketlerinden kullanılsa on dört gün zararı olur mu?
Yağlı, dışarıdan tüketilen fastfood sonrası oluyor.
Ne tavsiye edilir? Helikobakter bu tarz bir tabloya sebep olur mu? (Öncesinde gastrit geçmişi, dönemlik mide ağrıları var)
Endoskopi vs. atlayıp İkili helikobakteriye yönelik antibiyotik paketlerinden kullanılsa on dört gün zararı olur mu?
Cok klasik baslicam ama sanirim bu ara salgin var siz duydugum bu hafta 4. Kisisiniz, serumla duzeldi diger yakinlar antibiotik 1 kisiye vermis doktoru, bilincsiz kullanmayin cidden antibiotigi.
- eja (15.06.22 18:32:49)
[]
Yatırım için fiziki altın mı, altın hesabı mı daha makul?
Kıyaslarsanız hangi yönden, hangisi sizce daha iyi?
güvenlik problemi yoksa fiziki.
- brkylmz (14.06.22 14:10:09)
Bence altın hesabı. Bir kere güvenli. Dilediğin zaman paraya ihtiyaç olsa 7-24 ulaşabiliyor, nakte çevirebiliyorsun.
- tss (14.06.22 15:49:04)
İkisi de araya çok fazla fark koyuyor.
Garanti şu an gram altında araya 10 TL fark koyuyor.
Saklayacak yeriniz varsa ve kredi kartına taksitle alabiliyorsanız fiziki daha iyi.
50 ve üzeri gram alacaksanız Gold Avenue gibi sitelere de bakabilirsiniz. 10 bin euro altına İsviçre'de ücretsiz tutuyorlar.
Eğer erişiminiz varsa en uygunu 4GLD (Xetra-Gold) ETC'si veya muadili bir yerli altın fonu.
Garanti şu an gram altında araya 10 TL fark koyuyor.
Saklayacak yeriniz varsa ve kredi kartına taksitle alabiliyorsanız fiziki daha iyi.
50 ve üzeri gram alacaksanız Gold Avenue gibi sitelere de bakabilirsiniz. 10 bin euro altına İsviçre'de ücretsiz tutuyorlar.
Eğer erişiminiz varsa en uygunu 4GLD (Xetra-Gold) ETC'si veya muadili bir yerli altın fonu.
- yürümeyin (14.06.22 17:14:23)
[]
Ezber bozan kitap öneriniz var mı?
okula gitmek iyidir'in aksine okulların genel mantığını eleştiren bir kitap vardı mesela.
Bu şekilde farklı konularda ezber bozan, ana akımı eleştiren tavsiye edeceğiniz kitaplar var mı?
Bu şekilde farklı konularda ezber bozan, ana akımı eleştiren tavsiye edeceğiniz kitaplar var mı?
tembellik hakki mi ilk dediginiz? degilse o geldi aklima
- ala09 (14.06.22 13:46:05)
Eğitim bir kitle imha silahı? Bahsettiğiniz kitap bu olabilir. Sakinler de kazanır, susan cain önerebilirim.
- buzbebek (14.06.22 18:23:15)
Jacques Ranciere- cahil hoca güzel bir seçim olabilir
- bir fincan kahve ile film izlemek (14.06.22 20:15:47)
[]
Mutluluğun ne kadarı dış koşullara bağlı?
Bir fırsat eşitliği içinde doğmuyoruz. Kimimiz engelli, kimimiz fakir, kimimiz yaşlı kimsesiz, kimimiz kronik aile problemleri içine doğuyoruz.
Elbette bu durumlar ruhsal olarak bu durumdaki insanları dezavantajlı kılıyordur.
Benim merak ettiğim çok dezavantajlı şartlarda yaşasa da, bir insan pratikte mutlu olabilir mi? Bu konuda hakkında ne düşünüyorsunuz?
Elbette bu durumlar ruhsal olarak bu durumdaki insanları dezavantajlı kılıyordur.
Benim merak ettiğim çok dezavantajlı şartlarda yaşasa da, bir insan pratikte mutlu olabilir mi? Bu konuda hakkında ne düşünüyorsunuz?
Hayat güzeldir diye bi film var. Tam istedigin cevap o filmde.
- halk (10.06.22 10:55:38)
hepsi dış koşullara bağlı.
- geçerkenugradım (10.06.22 11:53:52)
benim icin dis kosullara bagli.
ama biri var haberlerde gormustum ilk olarak. cok buyuk bi talihsizlik yasamis bir kiz. kiz da eskiden okulun populer kizi gibi biri. cheerleader falan. amerikali. 3 uzuv kaybetmisti galiba. ya da belki hepsiydi tam hatirlayamadim.
tanriya yaklastim vs diyor ve eski hayatimdan bu sekilde kurtuldum falan diyordu. instadan bakiyordum bi ara duzenli. hayretler icerisinde birakiyor beni bu insanlar. yani demek ki bu icten gelen bir sey. belki de bi yetenek. o kiz cok mutlu.
ama biri var haberlerde gormustum ilk olarak. cok buyuk bi talihsizlik yasamis bir kiz. kiz da eskiden okulun populer kizi gibi biri. cheerleader falan. amerikali. 3 uzuv kaybetmisti galiba. ya da belki hepsiydi tam hatirlayamadim.
tanriya yaklastim vs diyor ve eski hayatimdan bu sekilde kurtuldum falan diyordu. instadan bakiyordum bi ara duzenli. hayretler icerisinde birakiyor beni bu insanlar. yani demek ki bu icten gelen bir sey. belki de bi yetenek. o kiz cok mutlu.
- Kittie (10.06.22 12:32:14)
%49 u
Bugunki asgari ücretli bile, öncenin krallarindan daha fazla imkana sahip
O yüzden her şey içimizde
Bugunki asgari ücretli bile, öncenin krallarindan daha fazla imkana sahip
O yüzden her şey içimizde
- abuzer (10.06.22 12:45:43)
Duygularımız düşüncelerinize bağlı, düşüncelerimiz duygularımıza değil. Burada esas olan düşünce. Düşünce kalıpları olumsuz ise mutsuz oluyorsunuz. Önemli olan bunu kontrol etmek. Herhangi bir durum hakkında bir mutlu bir de mutsuz olduğun olmuştur. Olan şey aynı ama duyguların farklı. Neden? Çünkü o konuya dair yorumun değişiyor, düşüncen değişiyor. Bu da duyguyu değiştiriyor. Tabii bence bir noktaya kadar dış etkenler önemli ama büyük oranda bizim yorumunuz önemli duygularda.
- black mamba (10.06.22 14:07:16)
Basligi okunca firsat esitligi olarak algilamamistim ama %40 ic, %60 dis etkenler diyebilirim.
Ulke ornegi vereyim. Ben Danimarka' da da, Suudi Arabistan' da da yasadim bi sure. 1. sinde cok mutsuz olup 2. sinde gayet mutlu ve neseli oldugum zamanlar oldu.
Sener Sen' in milyarder filminin sonunda Munir Ozkul' un Sener Sen' e sordugu cok guzel bir soru vardir: "diyelim ki uzaklara gittin, ikiyuzlu dostlarindan, arkadaslarindan kurtuldun ama kendinden de kurtulabilecek misin"
Su an cook uzaklarda bu sozun onemini daha iyi anliyorum. negatif dusuncelere sahipseniz isterseniz dunyanin obur ucuna gidin, yine de mutlu olamazsiniz.
Ulke ornegi vereyim. Ben Danimarka' da da, Suudi Arabistan' da da yasadim bi sure. 1. sinde cok mutsuz olup 2. sinde gayet mutlu ve neseli oldugum zamanlar oldu.
Sener Sen' in milyarder filminin sonunda Munir Ozkul' un Sener Sen' e sordugu cok guzel bir soru vardir: "diyelim ki uzaklara gittin, ikiyuzlu dostlarindan, arkadaslarindan kurtuldun ama kendinden de kurtulabilecek misin"
Su an cook uzaklarda bu sozun onemini daha iyi anliyorum. negatif dusuncelere sahipseniz isterseniz dunyanin obur ucuna gidin, yine de mutlu olamazsiniz.
- trixi (10.06.22 15:20:25)
Bununla ilgili coook arastirma ve kitap var. cogunun soyledigi sey temel ihtiyaclarinizin karsilandigi durumlarda yani fiziksel, ruhsal vs bir tehdit altinda degilseniz cesitli sebeplerden, mutlu olma becerisinin bir karakter ozelligi oldugu. Oyle doguyorsunuz yani, hatta sanirim Oliver Burkeman idi yazar, kitabinda sey diyordu, “mutlu olmak mumkun mu diye sormak uzun boylu olmak mumkun mu diye sormak gibi”. Bazi kisiler icin mumkun, bazi kisiler icin degil, bazi gelismeler yapmak mumkun, oyleymis gibi yapmak mumkun vs ama sonradan uzun boylu olamazsiniz.
- sopiro (12.06.22 04:53:40)
[]
Kyk kredisiyle şu dönemde yatırım olur mu?
Alıp soyut gr altına yatırarak biriktiriyorum. Geri ödemede zarar durumu yaşar mıyım?
Aylık 2500 tl kadar bir şey.
Aylık 2500 tl kadar bir şey.
Ben aldigim kyk kredisini neye gomsem kardaydim. Ihtiyacim vardi harcadim ama.
- floydian (02.06.22 17:48:55)
Kyk kredisi ndeki geri ödemeler eskisi gibi sabit faizli değil bildiğim kadarıyla. 2010’larda kredi alıp ödemeyenler bile büyük kar ediyordu ama şu anda öyle büyük bir kar edeceğini zannetmiyorum bence bir araştır derim
- roket adam (02.06.22 22:11:25)
[]
Atık yönetimi, geri dönüşüm konusunda sera gazı kaçınılmaz mıdır?
Merak ettiğim konu şu: bildiğim kadarıyla geri dönüşüm süreçlerinde de bir sera gazı atmosfere salınıyor. (Depolama vs dönüşüm süreçlerinde)
Peki örnek olarak suni gübre üretiminde daha fazla mı sera gazı atmosfere salınıyor. Bu sebeple kompost öneriliyor.
Ya da kağıt geri dönüşümü yapmanın, sera gazı açısından nasıl bir avantajı var?
Şu metin haklı mıdır: "Eğer bu atıkları işlemden geçirmeden çöpe atacak olursak bu maddeler çürüyerek atmosfere metan gazı salarlar. Metan gazı da karbondioksitten 25 kat daha kötü bir sera gazıdır. Yani bir metan molekülünün atmosferi ısıtma etkisi bir karbondioksit molekülünden 25 kat daha fazladır."
Peki örnek olarak suni gübre üretiminde daha fazla mı sera gazı atmosfere salınıyor. Bu sebeple kompost öneriliyor.
Ya da kağıt geri dönüşümü yapmanın, sera gazı açısından nasıl bir avantajı var?
Şu metin haklı mıdır: "Eğer bu atıkları işlemden geçirmeden çöpe atacak olursak bu maddeler çürüyerek atmosfere metan gazı salarlar. Metan gazı da karbondioksitten 25 kat daha kötü bir sera gazıdır. Yani bir metan molekülünün atmosferi ısıtma etkisi bir karbondioksit molekülünden 25 kat daha fazladır."
[]
Psikolog,psikiyatristinizle sosyal hayatta hiç karşılaştınız mı?
Bir utanma hissi oluştu mu? Evetse bunun nedeni sizce nedir?
gecen hastane cafesinde psikiyatristimi gordum arkadaslariyla cay iciyordu. zaten ogle arasindan sonra benim randevum vardi. gormemis gibi yaptim cunku biz arkadas degiliz o zaten dogrudan beni goremezdi belki gecerken falan gormustur ben telefonuma bakip yemegimi yedim. gozgoze gelseydim de merhabalasirdim
- ala09 (14.05.22 16:12:33)
Evet karşılaştım sadece selam verip devam ettim. Psikologlar zaten nötr olması gereken insanlar. Sizde uyanan duyguların onları nasıl etkileyeceğine çok aldırış etmeyin.
- onkiloversemtamamım (14.05.22 17:07:15)
[]
Toksik insan diye birşey gerçekte var mı?
Yanında durunca kötü hissettiğiniz, gerildiğiniz kişiler için mi bu ifade kullanılıyor? Çevrenizde hiç var mı?
toksik biraz daha bilinçsiz rahatsızlık veren insan tipi için
özellikle uğraşmıyor, doğal hali öyle
özellikle uğraşmıyor, doğal hali öyle
- mantık (05.05.22 19:21:04)
Bana kalırsa evet.
Böyle insanlardan uzak durmakta fayda var.
Böyle insanlardan uzak durmakta fayda var.
- hayirsiz (05.05.22 19:43:23)
evet var. onlar sınırlara saygı duymazlar ve sıklıkla manipülasyona başvururlar. insanlarla empati kurmazlar, kendi duygularıyla ve başkalarının duygularıyla bağ kuramazlar çünkü. bir de sürekli şikayetlenerek insanın enerjisini düşüren insanlar... bir de sürekli zan altında bırakarak, suçlayarak konuşan insanlar. çeşit çeşit toksik insan modeli var, insan bazen kendisinin toksiklik yapıp yapmadığını da kontrol etmeli bence çünkü bilinçsizce yapılan bir şey.
narsisistik eğilimleri olan insanların en toksik olanlar olduğunu düşünüyorum.
narsisistik eğilimleri olan insanların en toksik olanlar olduğunu düşünüyorum.
- Mossy (05.05.22 21:59:10 ~ 22:00:08)
"hiç var mı" seviyesi çok iyimser. insanların çoğu toksik. modu sürekli düşük, sürekli negatif basan insana tahammülüm yok ve hemen uzaklaştırıyorum etrafımdan.
- ilgeru (06.05.22 00:23:23)
Bunları genelde çevrendekiler fark eder. Senin fark etmen için ondan kurtulman gerekiyor. Var böyle kişiler.
- nawar (06.05.22 00:25:17)
Kesinlikle var. Havadan sudan konuşurken bile öyle bi ince ayarla size telkinde bulunuyorlar ki onlara kanıp mutsuzluğunuzu katmerliyorsunuz. Aa evet bu kişi toksik diyene dek epey zehirlenirsiniz. Dost görünümlü akrep olur bunlar
- photo85 (06.05.22 20:56:39)
kesinlikle var. bazı insanlar başkalarını ezerek yaşıyorlar, aksini bilmiyorlar adeta. bu insanların yanında gerilen de var gerilmeyen de var. aklı ve kendine saygısı olan insanlar gerilir elbette.
- dafuq (07.05.22 12:03:27)
Cevremde yok.
Disney filmlerindeki kötü karekterler gibi, safi kötü ve toksik olan, buram buram negatiflik yayan bir is verenim vardi. Hem bilgisiz hem de saf kötü olunca hic cekilmiyordu. Büroya girince hava soguyordu sanki, huzursuzluk saciyordu kadin. Her gün, altinda sadece elestiri yapma niyeti olan ama ici bos konusmalar yapiyordu.
Böu kadin disinda, boyle bir insan tanimadim. Toksik davranislar var ama basli basina "toksik" insan herhalde cok cok nadirdir.
Disney filmlerindeki kötü karekterler gibi, safi kötü ve toksik olan, buram buram negatiflik yayan bir is verenim vardi. Hem bilgisiz hem de saf kötü olunca hic cekilmiyordu. Büroya girince hava soguyordu sanki, huzursuzluk saciyordu kadin. Her gün, altinda sadece elestiri yapma niyeti olan ama ici bos konusmalar yapiyordu.
Böu kadin disinda, boyle bir insan tanimadim. Toksik davranislar var ama basli basina "toksik" insan herhalde cok cok nadirdir.
- buf-e kür (07.05.22 12:57:23)
[]
İklim değişikliğinde hangi konularda daha çok çalışma bulurum?
Konularımız bu şekilde:
1.Paris İklim Antlaşması ve Sonuçları
2.Paris İklim Antlaşması Sonrasında Türkiye'nin İklim Değişikliğine Uyum Politikaları
3.Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ve Türkiye
4.Küresel Isınma'nın Türkiye üzerindeki Güncel ve Olası Etkileri
5.Sıfır Karbon Politikaları
Bir ödev hazırlayacağız. Hangi konuda literatür daha fazla bulabilirim?
1.Paris İklim Antlaşması ve Sonuçları
2.Paris İklim Antlaşması Sonrasında Türkiye'nin İklim Değişikliğine Uyum Politikaları
3.Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ve Türkiye
4.Küresel Isınma'nın Türkiye üzerindeki Güncel ve Olası Etkileri
5.Sıfır Karbon Politikaları
Bir ödev hazırlayacağız. Hangi konuda literatür daha fazla bulabilirim?
Sorunuza cevap degil ama sifir karbon politikasi guncel bir konu, zaten bir usttekilere tarih siralamsi nedeniyle yer vereceksiniz. Bunu hazirlarsaniz arastirmasi zevkli ve ogretici olur.
- kaset (27.03.22 15:06:32)
aslında hepsinde bolca kaynak bulursunuz da:
4 çok spekülatif olur, kaynak bulursunuz ama işinizi zorlaştırır.
2'de iç siyasete girmeniz ve hükümeti eleştirmeniz gerekir.
diğerlerinde bolca bulursunuz.
4 çok spekülatif olur, kaynak bulursunuz ama işinizi zorlaştırır.
2'de iç siyasete girmeniz ve hükümeti eleştirmeniz gerekir.
diğerlerinde bolca bulursunuz.
- halanne (27.03.22 17:22:33)
Bazen böyle olur. Bazen durur bazen harekete geçersin. Bunu kabullenip belamı aramıyorum diyerek baş ediyorum. Dizi, film, müzik, kitap iyi geliyor.
- Corpsebridee (18.03.22 14:25:23)
süre çok uzamadığı takdirde etmiyorum açıkçası, hayat bir parti değil neticede bazen rutin ve tekdüzelik iyidir bence
- der meister (18.03.22 14:27:45)
[]
Intermittent fasting’te tokluk dönemi nasıl geçiriliyor?
1- O saatlerde daha çok ne tüketilmeli? (yasaklar yiyecek var mı)
2- Tokluk süresinin başında ve sonunda iki öğün mü yenilir?
3- Haftanın 7 günü mü yapılır
2- Tokluk süresinin başında ve sonunda iki öğün mü yenilir?
3- Haftanın 7 günü mü yapılır
1. Yasak yok ama dozunu da kaçırma. Ramazanda 30 gün oruç tutup kilo alan dayılara dönme.
2. Keyfine kalmış.
3. Evet.
2. Keyfine kalmış.
3. Evet.
- Mirket (15.03.22 16:24:47)
1. intermittent fasting teoride bir beslenme biçimidir, diyet değil. dolayısıyla "kilo verdirme" iddiası, haliyle yiyecek kısıtlaması da yok. temel mantığı yeme saatlerini kısıtlayarak ekstra kalorilerin önüne geçmek, kan şekerini düzenlemek; bu sayede kilo vermeyi/sağlıklı kalmayı kolaylaştırmak. bu doğrultuda protein ve sağlıklı yağ ağırlıklı, karbonhidratın/abur cuburun kısıtlandığı bir diyet en uygunu olur. buna engel bir sağlık sorununuz yoksa bu tür beslenme tarzı IF'ten maksimum verim almanızı sağlar. ha siz sporcusunuzdur daha çok karb alırsınız, orası size kalmış. ama "yaptığım şey işe yarasın" diyorsanız kalorilerin bol protein ve sağlıklı yağdan gelmesine gayret edin çünkü karb acıktırır, kan şekerini oynatır, haliyle IF'in faydalarını azaltacağı gibi programınıza sadık kalmanızı zorlaştırır (çünkü karbonhidrata yüklendikten sonra 16-17 saat aç kalmak kolay değil).
2. bu konuda kısıtlama yok, nasıl rahat ederseniz. kimisi kahvaltıyı ve atıştırmayı sever mesela... 9'da kahvaltısını yapar, saat 2-3'e kadar atıştırır, 16-17 gibi son yemeğini yer. bense kahvaltıyı ve yemekle uğraşmayı sevmediğim için genelde öğlen gibi bir öğün, akşamüstü 6 gibi bir öğün daha yiyip kapatırım. tokluk süresi içinde ne yapmak istediğiniz size bağlı. bir üstteki noktada değindiğim mantık doğrultusunda nasıl rahat ediyorsanız ona göre şekillendirebilirsiniz.
3. bence bunu haftada üç gün yapıyor olabilmek bile hiç yoktan iyidir ama özellikle kilo vermek, bunu alışkanlık haline getirmek, istikrar sağlamak istiyorsanız en azından beş gün yapmalısınız diye düşünüyorum. çünkü IF yapmadığınız günün ertesinde düzeni sağlamak otomatikman çok daha zor olacaktır. sürekli girip çıkarsanız vücut adapte olmayacağı için açlık dönemleri zor geçebilir, bu da ya bırakmanıza ya da IF'in eziyete dönüşmesine yol açabilir. ben kendi adıma altı gün yapmayı en iyisi olarak görüyorum, haftada bir güncük akşam 10-11 gibi film izlerken cips yiyebilmek bana iyi geliyor mesela, daha istikrarlı olmamı sağlıyor. ha alışmışsınızdır, yapabiliyorsunuzdur o zaman hiç bozmayın gereği yok.
2. bu konuda kısıtlama yok, nasıl rahat ederseniz. kimisi kahvaltıyı ve atıştırmayı sever mesela... 9'da kahvaltısını yapar, saat 2-3'e kadar atıştırır, 16-17 gibi son yemeğini yer. bense kahvaltıyı ve yemekle uğraşmayı sevmediğim için genelde öğlen gibi bir öğün, akşamüstü 6 gibi bir öğün daha yiyip kapatırım. tokluk süresi içinde ne yapmak istediğiniz size bağlı. bir üstteki noktada değindiğim mantık doğrultusunda nasıl rahat ediyorsanız ona göre şekillendirebilirsiniz.
3. bence bunu haftada üç gün yapıyor olabilmek bile hiç yoktan iyidir ama özellikle kilo vermek, bunu alışkanlık haline getirmek, istikrar sağlamak istiyorsanız en azından beş gün yapmalısınız diye düşünüyorum. çünkü IF yapmadığınız günün ertesinde düzeni sağlamak otomatikman çok daha zor olacaktır. sürekli girip çıkarsanız vücut adapte olmayacağı için açlık dönemleri zor geçebilir, bu da ya bırakmanıza ya da IF'in eziyete dönüşmesine yol açabilir. ben kendi adıma altı gün yapmayı en iyisi olarak görüyorum, haftada bir güncük akşam 10-11 gibi film izlerken cips yiyebilmek bana iyi geliyor mesela, daha istikrarlı olmamı sağlıyor. ha alışmışsınızdır, yapabiliyorsunuzdur o zaman hiç bozmayın gereği yok.
- der meister (15.03.22 16:32:40 ~ 16:33:05)
[]
İstanbul'da yatırımlık ev almak için uygun semt
Bütçemiz 400 civarı. İleriye yönelik değerini koruyup, olabiliyorsa arttıracağını düşündüğünüz neresi var?
Usta 400 bine anca esenyurtta iskansız ev bulunur…
- adwokat (12.03.22 20:32:17)
500-550 bine 1+1 bakacaksan, tuzla veya pendik.
- baldur2 (13.03.22 12:25:23)
[]
Ev sahibini idare
Ev sahibi kendi yaptırması gereken işleri benden yaptırmamı bekliyor. 50 lira tutarında on dakikalık bir usta işi oldu. Ben bilerek ustaya sordum, ev sahibi amca sana birşey söyledi mi diye, yok deyince para filan vermedim. Ev sahibi akşam arayıp sitem ediyor. Her işi ev sahibi mi yapar diye. Ustaya para vermediğime bozulmuş. Kendisi çevresiyle kavgacı, tırıl bir amca. Ben iyi konuşup gönlünü alıp idare ediyorum. Bizi de seviyor.
Evden fiyat, konum yönü ile şimdilik memnunuz. Ufak meblağlar için huzuru bozmamak için sizce doğru mu yapıyoruz?
Edit: Şöyle bir detayı atladığımı farkettim. Ev sahibi benim arıza hakkında kendini aramam üzerine, tanıdığı bir ustayı yolladı. İşçilik ücretini ben tahminen hesap ettim. Bundan sonra dediğiniz gibi ufak tefek işler için dediğiniz şekilde yapacağım. Teşekkürler.
Evden fiyat, konum yönü ile şimdilik memnunuz. Ufak meblağlar için huzuru bozmamak için sizce doğru mu yapıyoruz?
Edit: Şöyle bir detayı atladığımı farkettim. Ev sahibi benim arıza hakkında kendini aramam üzerine, tanıdığı bir ustayı yolladı. İşçilik ücretini ben tahminen hesap ettim. Bundan sonra dediğiniz gibi ufak tefek işler için dediğiniz şekilde yapacağım. Teşekkürler.
50 lira için ben ev sahibini aramazdım.
- elorelia (09.03.22 12:40:25)
Ben de aramazdım 50 lira için.
- atom karincanin torunu (09.03.22 12:50:14)
Ben de ev sahibini aramazdım, kendimi de enayi yerine koymazdim. Yanlış yapmışsınız demiyorum, huzuru on plana koyuyorsanız aramayın böyle meblağlar için.
- Fusha (09.03.22 12:55:51)
50 lirayı ev sahibinden istemezdim. ama arayıp "böyle böyle bir iş oldu, halletti usta. 50 lira tuttu ben halletim bu seferlik" derdim ki daha sonraki masraflar için enayi yerine koymasın sizi.
- teritori (09.03.22 15:21:50)
uygun fiyata oturuyorsanız ağzını bile açma:) alt katın yarı fiyatına oturuyoruz kirada. ev sahibi anama sövse eyv. abi çekiyorum.
- yazar yazmaz yazan yazar (09.03.22 15:25:51)
200 liraya kadar aramıyorum. 200 lira olunca, ödeyip fişini alıp kiradan düşüyorum.
Başka büyük onarımlar gerekti, adam hiç uğraştırmadan hemen yaptırdı. Kira artışında da insaflı. O yüzden bazı şeyleri kendim halletmeyi dert etmiyorum.
Başka büyük onarımlar gerekti, adam hiç uğraştırmadan hemen yaptırdı. Kira artışında da insaflı. O yüzden bazı şeyleri kendim halletmeyi dert etmiyorum.
- kaptankedi (09.03.22 15:34:51)
50 lira bence de ev sahibini aramak için az. Yukarıdakilerin dediği gibi evden de memnunsanız huzurunuz için bazı şeyleri siz halledin.
- peki madem (09.03.22 15:40:42)
[]
İyi hatip nasıl olunur?
Nereden başlamak gerekir, kaynak kitap, youtube tavsiyeniz varsa alabilirim.
şimdi herkesin en az 4sene okuduğu halde o meslekte bir yere gelmesinin en az 10 sene olduğunu düşünürsek en az 10 sene çevrene insanları toplayıp seni dinlemelerini sağlaman lazım
zaten türkçe için kitap vb şeylere ihtiyacın yok çünkü orada yazanları halk bilmez halkı da yazacak kitap henüz piyasada yok.
zaten türkçe için kitap vb şeylere ihtiyacın yok çünkü orada yazanları halk bilmez halkı da yazacak kitap henüz piyasada yok.
- duyurukullanıcısı (02.03.22 21:40:39)
Katı bir yaklaşım belki ama "olunmaz, doğulur". Bu bir yetenektir ve doğuştan sahipseniz üstüne gidebilirsiniz. Tabi ki ülkede herşeyin bir kursu var, bunun da var, ama yıllarca bu kurslara gidenlerin sonuçta kürsüde çıkıp robot gibi konuştuklarını görüyoruz hep. Ben akademisyenim bu arada, hitabet işinin tam içindeyim. Kurslar, Youtube videolar vs. bazı teknikler öğretiyorlar ve onları uygulayanlar bildiğin robot gibi konuşuyorlar.
Bu işin tek püf noktası rahat olmak. Bu kadar. Eğer topluluk karşısında rahat konuşmayı başarabiliyorsanız doğuştan hitabet yeteneği çıkar ortaya. Yoksa da yine robot gibi konuşmaktan iyidir.
O yüzden hatipliğe değil de anksiyeteyi yenme üzerine gitmek daha mantıklı.
Bu işin tek püf noktası rahat olmak. Bu kadar. Eğer topluluk karşısında rahat konuşmayı başarabiliyorsanız doğuştan hitabet yeteneği çıkar ortaya. Yoksa da yine robot gibi konuşmaktan iyidir.
O yüzden hatipliğe değil de anksiyeteyi yenme üzerine gitmek daha mantıklı.
- Kayzer1919 (03.03.22 04:38:20 ~ 04:39:37)
Hitabet kursları var.
- el conquerador (03.03.22 05:14:18)
[]
Sosyalleşmek için ne kadar aktifsiniz?
Ne kadar enerji sarfediyorsunuz? (Arama, yazma vs)
Ne kadarı dışarıdan teklifler geliyor? (Kahve, çay, hal hatır)
Ne kadarı dışarıdan teklifler geliyor? (Kahve, çay, hal hatır)
Hiç hatta sıfır, teklif eden de yok. Erkek olarak bu çok zor kadın olsam teklif yağardı muhtemelen.
- olaylar olaylar (26.02.22 23:02:03)
sıfır. ben de etmiyorum, diğerleri de.
farklı şehirlerde olduğumuz birkaç arkadaş var. onlara yazıyorum, ben yazmasam onlar yazıyor vs. o açıdan güzel bir dengemiz mevcut ama o sosyallik sayılmaz sanırım aynı yerde olmadığımız için.
farklı şehirlerde olduğumuz birkaç arkadaş var. onlara yazıyorum, ben yazmasam onlar yazıyor vs. o açıdan güzel bir dengemiz mevcut ama o sosyallik sayılmaz sanırım aynı yerde olmadığımız için.
- der meister (26.02.22 23:03:01)
Dengeli tutmaya çalışıyorum, tek tarafın çaba gösterdiği ilişkiler yürümez. Beni sık sık arayıp soran bir arkadaşımı ihmal ettiğimi fark edersem bir süre biraz daha fazla çaba gösterebilirim. Sık sık arayıp sorduğum arkadaşım hiç aramazsa kendimi çekerim.
- gmzo (27.02.22 01:12:13)
Yazılı ve sözlü olarak günde ortalama 10 cümle filan kuruyorum.
- huçi kuçi (27.02.22 01:15:30)
Pandemi ile birlikte iyice pasiflestim, pandemi sureci bittikten sonra da devam etti pasiflik.
Disaridan cok da fazla teklof gelmiyor ama benden disariya giden tekliflerle karşılastirinca disaridan gelen teklif daha fazla net sekilde.
Disaridan cok da fazla teklof gelmiyor ama benden disariya giden tekliflerle karşılastirinca disaridan gelen teklif daha fazla net sekilde.
- stavro (27.02.22 10:06:59)
Pandemide resmen unutuldum :(
Önceden haftada bir iki kahve vs olurdu
Önceden haftada bir iki kahve vs olurdu
- photo85 (27.02.22 10:34:43)
Sıfır istek var içimde. Bir miskinlik bir atalet içerisindeyim. Evden dışarı çıkmak bile istemiyorum.
- komando kani var bende (27.02.22 13:28:41)
cuma ve cumartesi clubbing. pazar gunleri de disarda yeme icme, chill hesabi. ben de cagiriyorum beni de cagiriyorlar. farkli arkadas gruplariyla, kimse yoksa da kendim.
- baldur2 (27.02.22 14:38:24)
Az enerji sarfediyorum. Sosyalleşme için isteğim mevcut ama sosyalleşince de canım sıkılıyor.
- jjimyl (27.02.22 14:44:41)
[]
Yatırım sepetleri fiziki mi soyut mu yapılır?
Hangi bankayı kullanıyorsunuz?
Dolar euro ve altın 1/3 makul mu?
Dolar euro ve altın 1/3 makul mu?
bunlar birbirine paralel giden şeyler özellikle tr de altın(gram altın) dolar ile direkt ilişkili.düştü mü hepsi düşer çıktı mı hepsi çıkar.
bu sepette hisse senedi ve fon( burası bir dünya binlerce emtiaya yatırırım yapılabilir) olmalı.
dolarlar uzun süreler kullanılmayacaksa eurobond almakta fayda var. şu sıralar ortalama eurobondlar 1000 dolara ~50-70 dolar getiri sağlıyor.
bu sepette hisse senedi ve fon( burası bir dünya binlerce emtiaya yatırırım yapılabilir) olmalı.
dolarlar uzun süreler kullanılmayacaksa eurobond almakta fayda var. şu sıralar ortalama eurobondlar 1000 dolara ~50-70 dolar getiri sağlıyor.
- prezarlatif (14.02.22 13:57:43)
eksik olan
- elvan abeyiylegezse (12.02.22 22:06:11)
[]
Babamın bu yaptığı nasıl bir hareket
Giriş: Tüm kardeşler memlekete gittik. Annem grip belirtilerine sahipmiş. Meğer bir hafta önce sülalece bir yemek yemişler.
Yemekte bulunan herkes sırayla covid olmuş. Babam da bunu bize yola çıkmadan söyletmiyor. Biz habersiz şekilde evlerine geliyoruz.
Gelişme: Ben oradayken tüm ısrarıma rağmen babam annemi hastaneye pcr için göndertmiyor. Sadece annemi bizden ve kendinden uzak tutmaya çalışıyor.
Sonuç: İki hafta tatil sonunda şehirlerimize döndük. Ben de, ablamın eşi de, iki gün demeden rahatsızlandık. İkimiz de pozitif çıktık. Karantinaya girdik.
Ablam aşısız. Astım hastası. Ben de ağır bir akciğer rahatsızlığı geçirdim daha önce.
Babamın bu yaptığı harekete ne demeli?
Yemekte bulunan herkes sırayla covid olmuş. Babam da bunu bize yola çıkmadan söyletmiyor. Biz habersiz şekilde evlerine geliyoruz.
Gelişme: Ben oradayken tüm ısrarıma rağmen babam annemi hastaneye pcr için göndertmiyor. Sadece annemi bizden ve kendinden uzak tutmaya çalışıyor.
Sonuç: İki hafta tatil sonunda şehirlerimize döndük. Ben de, ablamın eşi de, iki gün demeden rahatsızlandık. İkimiz de pozitif çıktık. Karantinaya girdik.
Ablam aşısız. Astım hastası. Ben de ağır bir akciğer rahatsızlığı geçirdim daha önce.
Babamın bu yaptığı harekete ne demeli?
cahillik
- sopiro (08.02.22 16:29:39)
@Sopiro+1 kesinlikşe cehaletten başka açıklaması olamaz.
Umarım hafif atlatırsınız, acil şifalar.
Umarım hafif atlatırsınız, acil şifalar.
- hrvl (08.02.22 17:28:54)
Baban olmasaydı bireyler derdim Cahillik hafif kalmiş
- sonhakan (08.02.22 17:40:50)
gecmis olsun. babanizinkinin cahillik olduguna katiliyorum, hakaret olarak demiyorum. bilmiyor demek ki, veya anlamiyor durumu. kapali alan olduktan sonra uzak durmanin anlami olmayan bir hastalik, 2 senelik pandemi hastaligi, bulasma yolunu falan biliyoruz artik.
ama uzatacaksak, su durumda asisiz olmak da asisizken tatile gidip kapali alanda digerleriyle karismak da, agir akciger rahatsizligi gecirmis birinin de kapali alanda baskalariyla karismasi da cahillik. su anda basiniza gelen anneniz 0 belirti gosterirken de ayni sekilde gelisebilirdi. hic bir fark olmazdi yani. sadece kilpayi kurtulabilecek bir firsat olmus (belirtili hastalik) o firsat kullanilmamis, ufak bir fark bence.
ama uzatacaksak, su durumda asisiz olmak da asisizken tatile gidip kapali alanda digerleriyle karismak da, agir akciger rahatsizligi gecirmis birinin de kapali alanda baskalariyla karismasi da cahillik. su anda basiniza gelen anneniz 0 belirti gosterirken de ayni sekilde gelisebilirdi. hic bir fark olmazdi yani. sadece kilpayi kurtulabilecek bir firsat olmus (belirtili hastalik) o firsat kullanilmamis, ufak bir fark bence.
- robokot (08.02.22 17:48:20)
kötü niyetli mi degil mi onu sen bilirsin.
yabanci biri olarak, ortalama yorumum, cahillik + sanki ne yapacagini bilememis gibi davranmis.
benim babam olsa müge anli'ya verirdim, bizi öldürmeye calisti diye.
yabanci biri olarak, ortalama yorumum, cahillik + sanki ne yapacagini bilememis gibi davranmis.
benim babam olsa müge anli'ya verirdim, bizi öldürmeye calisti diye.
- spherical (08.02.22 18:50:54)
cahillik +1
yaşı büyük olan çoğu kişi dikkat etmiyor zaten. "amaan nolucak" kafası.
yaşı büyük olan çoğu kişi dikkat etmiyor zaten. "amaan nolucak" kafası.
- rose parks (08.02.22 19:08:15)
Ekocemberine gerek yok. Ikiniz de ayni zamanda ayni hastaliktan rahatsizlandiysaniz muhtemelen donmeden 4-5 gun once bir yerlerden beraber kapmissiniz ve ondan once 10 gun kadar kimseye bir sey olmamis. Toplamda baban sayesinde iki hafta boyunca hep beraber tatil yapmissiniz.
- dunal (08.02.22 20:24:12 ~ 20:26:40)
klasik yaşlı cahillikle soslanmış cesareti.
- bugisme (08.02.22 21:17:18)
Annen de haber verebilirdi veya kalkıp kendisi teste gidebilirdi. Kabak niye babanın başına patladı anlamadım.
- elorelia (08.02.22 21:41:24)
Baba cahillik yapmış tamam da, astım hastasıyken (aşı yaptırmamak için geçerli bir tıbbi nedeni yoksa) aşı yaptırmamak ya da bu kadar tedbirsiz gezmek de cahillik. Suçun 1/4'ü babadaysa kalanı da sizde, ablada ve annede.
- kobuzchu kiz (08.02.22 21:45:58)
ben en çok şu cümleye takıldım ve hatta çok ama çok üzüldüm: Ben oradayken tüm ısrarıma rağmen babam annemi hastaneye pcr için göndertmiyor.
kadının kendi sağlığıyla ilgili söz hakkı yok ve hepiniz için bu durum normal mi? ısrar etmekle mi yetindiniz? alıp kadıncağızı götüremediniz mi teste? kendi istese giderdi vesaire diyenlerde olacaktır, özellikle belli bir yaş grubu kadın için durum hiç öyle değil.
ayrıca hepiniz hatalısınız + 1 milyon
kadının kendi sağlığıyla ilgili söz hakkı yok ve hepiniz için bu durum normal mi? ısrar etmekle mi yetindiniz? alıp kadıncağızı götüremediniz mi teste? kendi istese giderdi vesaire diyenlerde olacaktır, özellikle belli bir yaş grubu kadın için durum hiç öyle değil.
ayrıca hepiniz hatalısınız + 1 milyon
- Phoebe (09.02.22 11:11:29 ~ 15:23:57)
[]
Covid hızlı toparlanmak için ek gıda ne tüketmeli
Covid oldum.
Hızlı toparlanma ve beyin sisine karşı ne önerirsiniz?
Hızlı toparlanma ve beyin sisine karşı ne önerirsiniz?
C,d,b vitaminleri ve magnezyum
Bu dediğim hızlı toparlanma için.
Bu dediğim hızlı toparlanma için.
- ceketimi alip cikcam (07.02.22 09:19:30)
Salgın boyunca en fazla duyduğum (doktorların da tavsiyesi olarak) şey kekik.
- Erva (07.02.22 09:31:06)
kefir
- nuisance (07.02.22 09:32:45)
[]
İlahiyat dini metin sorusu
Fetavayı hindiye
Fethül kadir
Hidaye
İhtiyar
Zenahşeri tefsir
Celaleyn
Fi zilalil kuran felsefi seyid kutup
Bu eserlerden hangisi ilahiyat dini ilimlerde öne çıkar?
Fethül kadir
Hidaye
İhtiyar
Zenahşeri tefsir
Celaleyn
Fi zilalil kuran felsefi seyid kutup
Bu eserlerden hangisi ilahiyat dini ilimlerde öne çıkar?
Seyid kutup sapıktır. Dindarlık ile alakası yoktur
Fetavayı Hindiyye muteberdir
Fetavayı Hindiyye muteberdir
- sirahmet (05.02.22 09:27:46)
1, 3, 4 fıkıh (İslam hukuku), diğerleri tefsir.
- tingen (05.02.22 09:45:32 ~ 09:48:24)
Zemahşeri'nin amelde Hanefi itikad olarak mutezile olduğu ve tefsirinde de bunun izleri olduğu belirtilir.
Yine şevkani ve seyyid kutup'ta problemlidirler.
İlahiyatlarda eserlerin öne çıkması hususu da müfredata bağlı bir şey olmalı.
Fetavayı hindiyye(fıkıh)
Fethül kadir (şevkani'ye ait tefsir aslen şii olduğu belirtilir)
El Hidaye(fıkıh)
El İhtiyar(Yine hanefi fıkhında önde gelen eserlerden)
Zemahşeri tefsir(tefsir)
Celaleyn (tefsir. eseri hazırlayanın ve vefatından tefsiri işini devam ettiren öğrencisinin adı sebebiyle celaleyn diye anılır. (İki celal)
Fi zilalil kuran felsefi seyid kutup (tefsir)
Yine şevkani ve seyyid kutup'ta problemlidirler.
İlahiyatlarda eserlerin öne çıkması hususu da müfredata bağlı bir şey olmalı.
Fetavayı hindiyye(fıkıh)
Fethül kadir (şevkani'ye ait tefsir aslen şii olduğu belirtilir)
El Hidaye(fıkıh)
El İhtiyar(Yine hanefi fıkhında önde gelen eserlerden)
Zemahşeri tefsir(tefsir)
Celaleyn (tefsir. eseri hazırlayanın ve vefatından tefsiri işini devam ettiren öğrencisinin adı sebebiyle celaleyn diye anılır. (İki celal)
Fi zilalil kuran felsefi seyid kutup (tefsir)
- Erva (05.02.22 11:37:38)
[]
Hiç kitap okumaksızın, saf yetenekle yazar, şair olunur mu?
Yetenek ve edebi birikim iyi yazın üretmede ne kadar ağırlıkta etkilidir?
Zihinsel olarak bir yazar şair olabilirsin ama pratikte yazmak için okumak gerekir diye düşünüyorum. Yetenek pratiğe dökmeden anlamsızdır. Ressamın hiç resim yapmadan da gözlemi, iç görüşü vardır elbette ama bunu tuvale hiç dökmeden nasıl yansıtacak?
- olaylar olaylar (03.02.22 14:06:38)
Aşık Veysel okumuş mu, bilmiom
- abuzer (03.02.22 14:08:51)
kitap okumak modern dönemin bir beslenme biçimiyse, ne ile beslendiğinize bakın.
yazarlar/eleştirmenler/okurlar çevresinde misiniz? günlük rutin ne yapıyorsunuz? düzenli yazıyor musunuz? düşünüyor musunuz?(gerçek anlamda)
durmadan okumak ya da durmadan dinlemek yazar yapmaz. kavram, olay ya da duyguları anlamak/sindirmek gerekir.
sorunuza cevap: kitap okuyarak da okumayarak da yazar olunmaz. yazarlık ile kitap okumanın bağı zannedilen kadar kuvvetli değil.
yazarlar/eleştirmenler/okurlar çevresinde misiniz? günlük rutin ne yapıyorsunuz? düzenli yazıyor musunuz? düşünüyor musunuz?(gerçek anlamda)
durmadan okumak ya da durmadan dinlemek yazar yapmaz. kavram, olay ya da duyguları anlamak/sindirmek gerekir.
sorunuza cevap: kitap okuyarak da okumayarak da yazar olunmaz. yazarlık ile kitap okumanın bağı zannedilen kadar kuvvetli değil.
- ykyt (03.02.22 14:17:51)
bu ne yazdığına göre değişir. oyun yazıyorsa/yazmak istiyorsa zaten hayatın içindeyse gördüğü olaylardan etkilenebilir ve motive olabilir. onlardan aldığı parçaları karıştırıp birleştirerek yazabilir. bir yaratıcı üretim yapmak için istemesi lazım öncelikle. bu istek nasıl ve neyle ortaya çıktı, bunun genellikle başkalarının üretimlerini görerek ve onlardan etkilenerek ortaya çıktığını düşünüyorum. kişinin ilham aldığı etkilendiği şeyler ne ise kendi işinde de onlar ortaya çıkar. şiir okumayan birinin şiir yazmak istemesi roman okumayan birinin roman yazmak istemesi bana çok ikna edici gelmiyor.
"yazar olmak istemek"le roman/öykü/vb yazmak istemek aynı şey değil. birincisi unvan prestij ünlü olma isteği gibi şeylerle ilgili gibi geliyor bana.
yetenek fikri bir şey üretmek isteyen kişinin arkada bırakması gereken bir şey bence. kontrol edemeyeceği bir şey sonuçta. yapıp yapamayacağı ve yaparken keyif alıp alamayacağını deneyip görmekten başka yolu yok. ve bir noktada bu denemeyi yapmak için kimsenin ona izin veremeyeceğini kabul etmesi lazım.
bir de bu işin diğer insanlar tarafından tanınma boyutu var. her gün bir paragraf günlük yazıp kendime yazar diyebilirim. ya da herhangi bir insanın bir şeyler yazması ve yazar kimliğiyle kendini tanımlamasında herhangi bir sorun yok bence. ama başkalarıyla bunu paylaştığımda bana yalancı dememeleri için ortaya kabul edilebilir bir şey koymam lazım. bu da genelde düzenli olarak üretim yapmakla ve bu üretimden benim aşağı yukarı memnun olmamla ilgili. nitelik her zaman tartışılabilir bir şey.
"yazar olmak istemek"le roman/öykü/vb yazmak istemek aynı şey değil. birincisi unvan prestij ünlü olma isteği gibi şeylerle ilgili gibi geliyor bana.
yetenek fikri bir şey üretmek isteyen kişinin arkada bırakması gereken bir şey bence. kontrol edemeyeceği bir şey sonuçta. yapıp yapamayacağı ve yaparken keyif alıp alamayacağını deneyip görmekten başka yolu yok. ve bir noktada bu denemeyi yapmak için kimsenin ona izin veremeyeceğini kabul etmesi lazım.
bir de bu işin diğer insanlar tarafından tanınma boyutu var. her gün bir paragraf günlük yazıp kendime yazar diyebilirim. ya da herhangi bir insanın bir şeyler yazması ve yazar kimliğiyle kendini tanımlamasında herhangi bir sorun yok bence. ama başkalarıyla bunu paylaştığımda bana yalancı dememeleri için ortaya kabul edilebilir bir şey koymam lazım. bu da genelde düzenli olarak üretim yapmakla ve bu üretimden benim aşağı yukarı memnun olmamla ilgili. nitelik her zaman tartışılabilir bir şey.
- curious mind (03.02.22 14:28:41)
Olunmaz. Edebi birikimi olmayan kişi o günün şartlarında edebi bir eser ortaya koyamaz. Yazacağı şeyler ancak güzel kafiyeli bir şiir olur ama sönük kalır. Öykü/roman yazsa, akıcılığını ve etkili anlatımı kotaramaz.
Aşık Veysel bile mesela sözlü gelenekten gelir ve kendisinden önce gelen ozanlardan etkilenmiştir. O da benzer şekilde bağlamayla sözlü eserler vermiştir.
Aşık Veysel bile mesela sözlü gelenekten gelir ve kendisinden önce gelen ozanlardan etkilenmiştir. O da benzer şekilde bağlamayla sözlü eserler vermiştir.
- Flaneur (03.02.22 14:59:35)
Günlük hayatta kullanılan kelime sayısı Edebiyatın ihtiyaç duyduğu kelime sayısına kıyasla çok azdır. Bir insan bildiği kelime sayısıyla düşünür ve anlatır. Bunun sığlğı ve derinliği bilinen ve kullanılan kelime sayısıyla ölçülür ki bu da ancak çok okumakla iyileştirilebilir.
- Mirket (03.02.22 15:03:25)
Olunmaz. Neden olunmaz? Çünkü edebiyat bir kültürdür, eğer saf betimleme yeteneğiyle bu alana girersen mağara duvarlarına resim yapan yetenekli paleolitik dönem insanından farkın olmaz.
Bir filolog olarak en azından Homeros'dan itibaren ne var ne yok okumadan bir insanın edebiyatçı olmakla uğraşmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu da epey bir okuma, yıllar sürecek bir eğitim demek. Eski Yunan edebiyatını, Bizans da dahil Roma edebiyatını, bunların Ortaçağ'daki sürekliliklerini, Hristiyan edebiyatı ve Kutsal Kitap da dahil olmak üzere yutacak bu kişi. Oradan modern zamanlara geçecek. Tabi bu örnek sadece batılı edebiyat için geçerli. Diğer kültürel alanlarda diğer dinamikler devreye giriyor.
Bir filolog olarak en azından Homeros'dan itibaren ne var ne yok okumadan bir insanın edebiyatçı olmakla uğraşmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu da epey bir okuma, yıllar sürecek bir eğitim demek. Eski Yunan edebiyatını, Bizans da dahil Roma edebiyatını, bunların Ortaçağ'daki sürekliliklerini, Hristiyan edebiyatı ve Kutsal Kitap da dahil olmak üzere yutacak bu kişi. Oradan modern zamanlara geçecek. Tabi bu örnek sadece batılı edebiyat için geçerli. Diğer kültürel alanlarda diğer dinamikler devreye giriyor.
- Kayzer1919 (03.02.22 15:14:47)
Bence okumakla yazmak birbirinden bağımsız şeyler.
Yani "okumadan yazılmaz" desek, okuyanın yazabileceğini ima etmiş oluruz. Halbuki hiçbir şey okuyarak, izleyerek, dinleyerek öğrenilmez. Deneyip, feedback alıp, mesai harcayarak olur.
Konu edebiyat olunca biraz garip gibi duruyor ama şöyle düşün, sadece okuyarak ya da izleyerek iyi bir duvar ustası da olamazsın, gidip taşları üst üste koymaya başlaman lazım. Duvar yıkılıyorsa yanlış yapıyorsun demektir. Ustan olursa hızlı ilerlersin.
Şiirde durumun farklı olması için bir sebep göremiyorum.
Yani "okumadan yazılmaz" desek, okuyanın yazabileceğini ima etmiş oluruz. Halbuki hiçbir şey okuyarak, izleyerek, dinleyerek öğrenilmez. Deneyip, feedback alıp, mesai harcayarak olur.
Konu edebiyat olunca biraz garip gibi duruyor ama şöyle düşün, sadece okuyarak ya da izleyerek iyi bir duvar ustası da olamazsın, gidip taşları üst üste koymaya başlaman lazım. Duvar yıkılıyorsa yanlış yapıyorsun demektir. Ustan olursa hızlı ilerlersin.
Şiirde durumun farklı olması için bir sebep göremiyorum.
- plutongezegendegilmi (03.02.22 17:00:27)
Yeteneğe bile gerek yok. Reklamınız güzel yapılırsa pek okur denemese de alıcınız olur.
Yeteneğiniz varsa ama okumuyorsanız belki duyduklarınız, gördüklerinizle bir-iki kitap yazarsınız. Yine birileri okur ama devamı gelmez. Mesela doksanlı yıllarda Akmar pasajında geçen bir roman yazarsanız ben alırım ama bitirebilir miyim bilmem. Orası aktarma becerinize bağlı :)
Yeteneğiniz varsa ama okumuyorsanız belki duyduklarınız, gördüklerinizle bir-iki kitap yazarsınız. Yine birileri okur ama devamı gelmez. Mesela doksanlı yıllarda Akmar pasajında geçen bir roman yazarsanız ben alırım ama bitirebilir miyim bilmem. Orası aktarma becerinize bağlı :)
- cosmicstring (03.02.22 17:23:47)
@cosmic+1
Görüyorum ve arttırıyorum. Değil yeteneğe reklama bile gerek yok. Amaç yazar olmaksa gider parasını verip kendi kitabını bastirirsin olur biter.
Görüyorum ve arttırıyorum. Değil yeteneğe reklama bile gerek yok. Amaç yazar olmaksa gider parasını verip kendi kitabını bastirirsin olur biter.
- j r r tolkien hayrani (03.02.22 19:18:28)
bence olmaz. başkalarının bu işi nasıl yaptığını görüp daha iyisini yapmaya çalışacaksınız. bir şeyi daha önce kimsenin anlatmadığı gibi anlatmaya çalışacaksınız.
- co2s2 (03.02.22 21:42:30)
Şarkı sözünü de şiir klasmanına sokarsak Yıldız Tilbe ilkokul mezunu ve gayet de yazmış. Mesela kış güneşi, bence gayet iyi şiir olsaydı bile.
- marla is in my head (04.02.22 10:30:42)
[]
Yalnızlık hissi ile nasıl baş ediyorsunuz?
Yalnızlık hissi sizi üzüyor mu?
Yalnızlık hissi ile nasıl baş ediyorsunuz?
Yalnızlık hissi ile nasıl baş ediyorsunuz?
Duyuruya sarıyorum bazen.
- kaptankedi (29.01.22 23:53:02)
herkesi az çok üzüyordur
ben öyle hissettiğimde arkadaşlarla buluşma ya da aktivite ayarlarım
spora giderim, playstation oynarım, dizi izlerim. geçici çözümlerim.
ben öyle hissettiğimde arkadaşlarla buluşma ya da aktivite ayarlarım
spora giderim, playstation oynarım, dizi izlerim. geçici çözümlerim.
- megacracker (30.01.22 00:06:49)
güzel bir sitcom, friends,office vb. veya insanın içini ısıtan türden filmler bende çalışıyor gibi ama zaman zaman en iyisi uyumak.
- captainmrg (30.01.22 00:13:38)
Ailem ve arkadaşlarım var ama genel olarak yalnız hissediyorum.
İdare ediyorum, çok büyük bunalımlar yaşamıyorum ama bazen tek başıma olduğumu bilmek hüzünlendiriyor. Öte yandan öyle çok fazla insan da istemiyorum zaten, yoruluyorum etrafımda birileri varken ama ihtiyaç duyduğum an birilerine ulaşamamak hoş olmuyor tabi...
İdare ediyorum, çok büyük bunalımlar yaşamıyorum ama bazen tek başıma olduğumu bilmek hüzünlendiriyor. Öte yandan öyle çok fazla insan da istemiyorum zaten, yoruluyorum etrafımda birileri varken ama ihtiyaç duyduğum an birilerine ulaşamamak hoş olmuyor tabi...
- burka (30.01.22 02:54:19)
Yalnızlıgı onemsenmemek ıle ozdeslestirdigim zamanlarda üzüyor. Diger zamanlarda ben bizzat seciyorum, cunku insanlarla vakit gecirmeyi sevmiyorum.
Misal, uc arkadasıma veya aıleme whatsapptan “ay cok korkunc bir sey oldu sana bunu anlatmam lazım” diye mesaj atsam ve hicbiri geri donmese saatlerce bu beni biraz üzerdi. Ama “noldu ayol” dıye cevap gelınce ve bu sohbetı onlarla yapabilince fiziksel olarak tek basıma oldugum gercegı beni üzmüyor. (Cok uzakta bir ülkede tek basıma yasıyorum da o yuzden boyle soyledim. Yalnızlıktan onu anlıyorum yani.)
Yalnızlıgın alternatif yorumlamalarına bakarsak sevgilisiz/bekar oldugum zamanlar üzmüyor cünkü yukarıda dedigim gibi insanlarla vakit gecirmeyi pek sevmiyorum. “Kımse beni sevmiyor” gibi bir yalnızlık hissim yok. Yasadıgım yerde sosyallesecek arkadasımın olmaması da üzmüyor yine aynı sebepten.
Misal, uc arkadasıma veya aıleme whatsapptan “ay cok korkunc bir sey oldu sana bunu anlatmam lazım” diye mesaj atsam ve hicbiri geri donmese saatlerce bu beni biraz üzerdi. Ama “noldu ayol” dıye cevap gelınce ve bu sohbetı onlarla yapabilince fiziksel olarak tek basıma oldugum gercegı beni üzmüyor. (Cok uzakta bir ülkede tek basıma yasıyorum da o yuzden boyle soyledim. Yalnızlıktan onu anlıyorum yani.)
Yalnızlıgın alternatif yorumlamalarına bakarsak sevgilisiz/bekar oldugum zamanlar üzmüyor cünkü yukarıda dedigim gibi insanlarla vakit gecirmeyi pek sevmiyorum. “Kımse beni sevmiyor” gibi bir yalnızlık hissim yok. Yasadıgım yerde sosyallesecek arkadasımın olmaması da üzmüyor yine aynı sebepten.
- sopiro (30.01.22 07:20:58)
edemiyorum.
- ckgoneforawhile (31.01.22 08:49:02)
üniversite sonrası bir süre işsiz kaldığımda sorun oluyordu, o zamanlar geyik forumlarından vb bir sürü arkadaş edinmiştim. sonra iş güç evlilik çoluk çocuk derken kendimi hiç yanlız hissetmiyorum artık :)
- ravenudon (31.01.22 10:42:08)
[]
Şiddet olmadan otorite olabilir mi?
Hayırsa, toksik anne baba arkadaş kavramları saçmalaşmıyor mu?
Çocuğu, arkadaş grubu, sevgilisi üstünde otorite kurmak isteyen kişi psikoloji şiddet kullanmadan otorite kuramayacaktır demek değil mi?
Son soru: eğitimde öngörülen mahrum bırakma yöntemi bir psikolojik şiddet değil mi?
Çocuğu, arkadaş grubu, sevgilisi üstünde otorite kurmak isteyen kişi psikoloji şiddet kullanmadan otorite kuramayacaktır demek değil mi?
Son soru: eğitimde öngörülen mahrum bırakma yöntemi bir psikolojik şiddet değil mi?
Olur yahu neden olmasın. Annem ne psikolojik ne fiziki şiddet uygulardı ama baya otoriterdi çocukken.
mahrum bırakmanın tam örneğini oturtamadım o nedenle cevap veremedim.
mahrum bırakmanın tam örneğini oturtamadım o nedenle cevap veremedim.
- lcha (27.01.22 13:41:13)
olabilir. saygı ile de otorite olur. saygı duyduğun için o kişinin dediğini ikna olup yaparsın.
- roket adam (27.01.22 13:45:46)
bireyler uzerinde olabilir. (mesela siddet tehdidi olmasa bile bir kisi baskasini saygi / sevgi / guven gibi sebeplerle otorite olarak kabul edebilir)
toplumlar uzerinde ise olamaz. cunku otoriteyi kabul etmeyecek kisiler her zaman olacaktir, ve bu kisilerin "kaos" olusturmasini engellemek icin siddet tehdidi bulunmak zorundadir.
toplumlar uzerinde ise olamaz. cunku otoriteyi kabul etmeyecek kisiler her zaman olacaktir, ve bu kisilerin "kaos" olusturmasini engellemek icin siddet tehdidi bulunmak zorundadir.
- robokot (27.01.22 13:48:14)
zaten otorite şiddetle değil daha çok korku ile kurulur. bayağı kavram karmaşası yaşıyorsunuz.
- rose parks (27.01.22 14:35:50)
evet gayet olabilir.
sunulan şartlar bırakıldığında zarar göreceğin bir durum yaratırsan, şiddetsiz otorite yaratırsın.
örnek: işe birini alırsın; arabasını, bilgisayarını, telefonunu verirsin, özel sigortası ve spro salonunu da karşılarsın. ve adam sana muhtaç kalır, çünkü işi bıraktığı sabah, bu "hayatının standard özellikleri"ne artık sahip olmayacaktır.
aile içinde de durum aynıdır.
çocuğuna, sevgiline öyle düzgün şartlar (maddi olmasına gerek yok. senin konuşup dertleşebiliyordur, onun her şeyinden anlıyorsundur. beraber yaptığınız ve sadece sizinle yapabildiği etkinlikler vardır.) sağlarsın ki, bu seni otorite haline getirir. çünkü bu tür şeyleri senden alabilmek için senin sözünü dinler hale getirir.
sunulan şartlar bırakıldığında zarar göreceğin bir durum yaratırsan, şiddetsiz otorite yaratırsın.
örnek: işe birini alırsın; arabasını, bilgisayarını, telefonunu verirsin, özel sigortası ve spro salonunu da karşılarsın. ve adam sana muhtaç kalır, çünkü işi bıraktığı sabah, bu "hayatının standard özellikleri"ne artık sahip olmayacaktır.
aile içinde de durum aynıdır.
çocuğuna, sevgiline öyle düzgün şartlar (maddi olmasına gerek yok. senin konuşup dertleşebiliyordur, onun her şeyinden anlıyorsundur. beraber yaptığınız ve sadece sizinle yapabildiği etkinlikler vardır.) sağlarsın ki, bu seni otorite haline getirir. çünkü bu tür şeyleri senden alabilmek için senin sözünü dinler hale getirir.
- whatdreamsnevercome (27.01.22 14:46:58)
rose parks +1
psikolojik şiddetle otorite kurulmaz, sorunlu ilişkiler kurulur, sorunlu erişkinler yetiştirilir.
psikolojik şiddetle otorite kurulmaz, sorunlu ilişkiler kurulur, sorunlu erişkinler yetiştirilir.
- dreamnesiac (27.01.22 15:47:20)
Otorite icin elbette guc gerekir. Bu guc fiziksel, sosyal (hiyerarsik) ya da psikolojik olabilir. Diger yandan gucun yoneltilmesi ise gerekmeyebilir.
- dunal (27.01.22 19:33:46)
sadece fiziksel siddet ile otorite olmaz ama sifir siddetle otorite bence imkansiz.
egitim zaten psikolojik siddet uzerine kurulu bir duzen.
egitim zaten psikolojik siddet uzerine kurulu bir duzen.
- cooperr (27.01.22 20:39:34)
[]
Yetişkinlikte kardeş kıskançlığına maruz kaldınız mı?
Abla, abi, kardeş kıskançlığı. Nasıl baş ediyorsunuz?
evet. fazlasiyla mesafe koydum ve kendi hayatinda "super" gelismeler oldukca benle olan durumu hafifledi. kiskanclik probleminin sebebi bireyin kendisini yetersiz hissetmesi veya ozguvensizlik olunca o sorunlar duzeldikce kisi de degisti takintisi azaldi
- ala09 (27.01.22 15:00:37)
gozlemledidimi soyliyecegim
gorusmeyerek bas ediyorlar
gorusmeyerek bas ediyorlar
- all girls dream (27.01.22 16:11:26)
Evet görüşmeyeceksin maalesef
- kediperili (27.01.22 17:05:19)
evet. hayati bir durum olmadıkça görüşmüyoruz zorunlu durumlarda da minimum temas ile görüşüyoruz ve böylece sorun yaşanmıyor.
- foolrules (27.01.22 17:59:29)
Kalmadim.
- j r r tolkien hayrani (27.01.22 20:39:56)
Yani küçükken illa ki olmuştur, kendim de kıskanmışımdır. Ama geçiyor demek ki, kardeşlerimle aram süper.
- d max (31.01.22 17:17:00)
[]
Bu İngilizce ilaç kullanımı neyi tarif ediyor?
100-200 mg daily divided into once or twice daily dose.
Usual target dose: 800-1.000 mg daily in divided doses
Ek soru; dozu yavaş arttırılması gereken ilaçlarda (tegretol) kaç günde bir doz arttırılması yapılır?
Usual target dose: 800-1.000 mg daily in divided doses
Ek soru; dozu yavaş arttırılması gereken ilaçlarda (tegretol) kaç günde bir doz arttırılması yapılır?
günlük 100 ile 200 mg doz. başlangıçta günde tek veya 2 şeklinde bu doz bölünebilir.
genellikle hedeflenen doz, 800-1000 mg arası, gün içinde bölünmüş biçimde.
ek soruya cevap: ilaçtan ilaca göre çok değişir. hangi ilaç olduğunu söylerseniz ancak ona göre cevap verilebilir.
genellikle hedeflenen doz, 800-1000 mg arası, gün içinde bölünmüş biçimde.
ek soruya cevap: ilaçtan ilaca göre çok değişir. hangi ilaç olduğunu söylerseniz ancak ona göre cevap verilebilir.
- gibicibicis (23.01.22 18:08:56)