[]

Haftanın 4 günü çalışma muhabbeti

Türkiyede ilk defa büyük bir şirket haftanın 4 günü çalışma sistemine geçmiş, haberini gördüm. Önce 1 yıl deneme yapmışlar başarılı olunca geçmişler. Bu sistem hakkında ne düşünüyorsunuz? Böyle çalışmak ister misiniz, istemez misiniz? Bu sistem Türkiye'de tutar mı?

Yen̈i iş değiştirmiş biri olarak görüşlerinizi merak ettim
Az önce okuduğum haberin linki;

www.odatv.com

 
ben serbest çalışan birisi olarak iş varsa çalışırım. iş yoksa keyfime bakarım. kafasında bir adam olduğum için serbest çalışmaya geçtim. benim alanım buna müsait ama her sektör buna uymaz. zaten mavi yakalı ve fazla mesai ücretli işler için yok sayılmış.

türkiyede yıllık izin kullandırma zamanı komple şirketi kapatıp giden firmalar duymuştum. bir ay sonra tekrar açıyorlardı.
  • phonex  (14.04.24 02:33:24) 
Vardiyalı ve fazla mesaili çalışılan yerlerde olmaz. Oralar kapasiteyi sonuna kadar kullanıyorlar.
Bunu yapacak yerler öncesinde şirkette küçültmeye gidebilir hatta.

  • sevilen progressive türkücü  (14.04.24 02:40:23 ~ 13:00:52) 
kim niye istemesin ki böyle çalışmak? kesmiyorsa 4 gün daha etmek isteyen varsa çalışır gene iş çıkarmak isteyen insana iş mi yok? türkiye'de şimdilik tutmaz belki 20 yıl belki 100 yıl sonra olabilir onu bilemem de yakın gelecekte böyle bir şeyin yaygınlaşma şansı yok daha bizde 9-5 çalışma diye bir şey özel sektörde yok yani avrupalı 5 gün çalışırken de 9-5 çalışıyordu zaten bizde şanslıysan 9-6 değilsen 8-6 çalışılıyor. tek tük startuplar falan çıkar uygular şimdilik. bu zaten bizzat üretimde çalışan işçiler için geçerli olabilecek bir şey değil bu arada dünyanın hiçbir yerinde orası da ayrı.

verim kısmına gelirsek de şirketlerde bazı kritik pozisyonlar dışında zaten aktif iş yapılan süre mesai saati açısından haftada 2 bilemedin 3 iş gününe denk geliyor. işin yoğun olduğu zamanlar da insanlar gerekirse akşam da haftasonu da çalışıyor. yani hiçbir şey kaybettirmez esasında ama patronlar çalışanlarının hayatına ipotek koymayı sevdiği için kolay kolay vazgeçmezler o 1 günden.
  • semaforo de medianoche  (14.04.24 03:36:54) 
Türkiye'de tutmaz çünkü Türkiye'de hala maaşı asgariden gösterme, sigorta geç baslatma, maaş geç yatirma, yasal olmayan saatler calistirmak gibi olaylar var. Daha bunlari cozememis ülkede 4 gün olmaz. Olursa belki bazı sirketlerde ki onlarda bu dediğim olaylar zaten yok.

Ben çalışmak isterim çünkü bana göre ideal sistem de o :) belki zamaninda ford'un yaptığı devrim gibi bu da olur bilinmez.
  • logisticsmanager  (14.04.24 13:59:22) 
[]

başka bir dilde yazılan tabelalardan neden rahatsız olunur?

hayatım boyunca bunu anlayamadım. kategorik olarak ingilizce, arapça, rusça veya türkçe tabelalara karşı nötr durumdayım. bir önyargım yok. ancak tabela tarafında tıpkı menülerde olduğu gibi belirli bir standardizasyon getirilmesini destekleyebilirim. örneğin türkçe anadilimiz olduğu için türkçe olarak ne olduğu belirtilmek koşuluyla diğer başka dillerde de isteyenler tabelasını asabilmeli bence. sonuçta ticari bir işletme bu. ve işletmeci kendi kararını verebilmeli. biraz yeni doğan bebeğe isim koymak gibi düşünüyorum. isteyen istediği ismi koyar. isteyen istediği dilde tabelasını yazar.

diğer yandan özellikle arapça tabelalar konusunda ekstra bir hassasiyet söz konusu iken ingilizce, rusça veya başka dillerdeki tabelalar için bu hassasiyet yok gibi. kendimi bir arapsevici olarak nitelendiremeyeceğim gibi arapça karşıtı olarak da nitelendiremem. bu konuda oldukça şeffafım.
sonuçta türkçe tarih boyunca farklı alfabeler kullanmış bir dil. bugün malesef latin alfabeleriyle yazılan her şey türkçe gibi algılanıyor.

eğer amaç türkçe dilini korumak ise en başta ingilizce tabelalarla mücadele etmek gerekmez mi?
patisseri olmayan pastane veya rent a car olmayan araba kiralama şirketi kalmadı artık çünkü.
ama ingilizce global dil vs diye normalleştirmeyin lütfen. 2 yıl sırbistan'da yaşadım. starbucks tabelası latin harfleriyle yazılmanın dışında kendi dillerindeki okunuşuna göre ve kendi alfabeleriyle de yazılıydı. ingilizce sırbistan'da global değil mi yani şimdi koskoca şirket global markasını tek başına kullanamıyor.

 
Söz konusu dilleri konuşan kişiler ülkeyi istila ediyor. Bir Rus ya da Ukraynalı milyon TL verip Antalya'da yaşarken bir de onun için tabela mı oluşturacağız. Biz ona uyum sağlamayacağız, o bize uyum sağlayacak.

İngilizce dışında tamamen yasaklanmalı bana göre.
  • dissendium  (14.04.24 01:40:06) 
ingilizce bilmek ve bir şeyleri ingilizce yapmak daha cool geliyor çünkü birçok insana. anadolu'da açılmasa hiçbir şey değişmeyecek üniversitelerde okuyup biosuna bölümünü üniversitesini ingilizce yazanları düşünün mesela. tabela mevzusuyla aynı kökten geliyor.

arapçada ise alfabe latin değil. ayrıca arapça tabeleların birçoğunluğu suriyeli dükkanlarında var. bazı yerlerde kendi mahallelerini kurdukları için neredeyse antipatik geliyor tabi ki tabelaları.

bir de ingilizce bilen ya da ingilizce marka kullanan kişi de yüzde doksan dokuz türk. neyin mücadelesini vereceksin ki? arapça tabelada öyle bir durum yok. mülteci muhabbeti olmasa yabancı tabela indirmenin ben bu kadar yaygın olacağını da düşünmem açıkçası.

benim şahsi fikrim kesinlikle başka alfabe kullanılmaması ve mümkün mertebe hepsinin türkçe olması yönünde.
  • black holes in the sky  (14.04.24 01:40:43 ~ 01:41:38) 
ingilizce tabelalara dahi sınırlama gelmesi lazım..bunun x sevicilik x düşmanlığıyla alakası yok, tamamen kendimizle alakalı bir durum. tabii halkta bilinç olmadığı gibi bir de buna izin veren yönetici şaklabanlar olduktan sonra hiç umudum yok.


  • gule gule  (14.04.24 02:12:45 ~ 02:13:41) 
kültür erozyonu dediğimiz durum bu. buradan bana sadece tabela değil, dilin doğru kullanılmaması da geliyor. buradaki amaç kendi kültürünü koruyup kollamak. bunun iktisadi durum için turist için kabul edebilirsiniz. ancak ülkesinde savaş olup maddiyatı sayesinde burada ikamet eden insanlardan böyle bir talep gelirse de verilecek cevap bellidir. "misafir umduğunu değil bulduğunu okumalıdır."


  • phonex  (14.04.24 02:37:24) 
aslında olmamak lazım dediğiniz gibi yanında bir yerinde türkçesi de varsa. esnafın bölge şartlarından veya yaptığı işten kaynaklı hedef kitlesi olarak belirlediği bir millet varsa onların diline özgü tabela yapması gayet doğal. ancak şöyle bir şey var bir bölgede farklı dilden tabelaların olması o bölgede o dili kullanan milletten epey bir kişi olduğunun göstergesi. yani rahatsız olunan görünürde tabela gibi ama özünde bu durum oluyor esasında.

hayat tarzı, ideoloji gibi sebeplerden ötürü kendi şehrinde rusların yaşaması rahatsız etmeyip arapların yaşaması edebilir bir kesmi bu da gayet kendi içinde mantığı olan bir durum normal yani. tam tersi araplardan rahatsız olmayıp ruslardan olan bolca insan da var. bunlar kişiye göre değişir ve hepsinin kendine göre sebepleri var. amaç dili korumak değil yani o yüzden ingilizce de global dil olduğundan normal. ayrıca dili korumak da enteresan bir kavram dil canlı ve gelişen bir varlık işte bugün 100 yıl önce kullanılan dil ne kadar farklı geliyorsa bize 100 yıl sonraki türkçe de bugüne göre farklı gelecek muhtemelen beyhude bir çaba.
  • semaforo de medianoche  (14.04.24 03:23:59 ~ 03:27:39) 
ırkçılık


  • banach  (14.04.24 09:08:00) 
Beni rahatsız etmiyor. Türkçesi belirtildikten sonra isterse Elfçe yazsın. Kültürün böyle şekilci şeylerle korunacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, daha kompleks bir olay


  • nundu  (14.04.24 09:43:00) 
Bu tip sorular beni çok güldürüyor. Ya dışarıdan aşırı izolesiniz ya da gerçekleri umursamıyorsunuz.


  • sevilen progressive türkücü  (14.04.24 13:41:18) 
Eğer ingilizler ülkeye gelip kendi mahallelerini falan yaratmaya baslasaydi belki de dediğiniz daha önemli olurdu.
Ama ben izmir'e geldiğim zaman bazı geçtiğim yerler resmen orta doğu olmuş. Bir sürü arapça tabela falan.
Eğer Türkiye'de arap mahalleleri yaratıyorsak o zaman sorun yok ama amaç bu değilse o zaman sorun var.
Misal al bak şunun aciklanabilir yanı var mi?
www.aykiri.com.tr

Ben de türkücüye katılıyorum yani. Ben iki üç haftalık tatilde bile Türkiye'nin geldiği hali görüyorum ve sonunda birilerinin buna karşı savaş baslatmasi güzel.
Örnek veriyorum Fransa'da da orta doğu, asya vs restoranları var ama isimleri iki isimli oluyor, tabelalar zaten Fransızca. Ben dil koruma konusunda fransiz gibi olmamizi tercih ederim. Misal sizin tepkinizde katıldığım örneklerden biri tobacco shop. Türkiye'de her yer tobacco shop olmuş, kim neresinden uydurduysa. Bunun da duzenlenmesi lazım.
  • logisticsmanager  (14.04.24 14:23:07) 
Managerın bahsettiği gibi fransızların tek özendiğim yanı dillerini koruma konusundaki tutumlarıdır. Bizim ülkenin milliyetçisi bile nedense lütfedip diline önem vermez. Sadece dili korumak kültürü korumaya yetmez ama dili korumadan da kültür olmaz.


  • asteriks  (14.04.24 14:45:25) 
Çok uzun yazacaktım da üşendim.
@sevilen progressive türkücü +1
demekle yetineyim.
  • Mirket  (14.04.24 14:54:58) 
ben hicbiri olmasin istiyorum, o kadar ulke gezdim museum, city centre diye gosteren ingilizce tabela bile yok.
arapca da ise daha fazlasi var.

  • durgunfoton  (14.04.24 15:34:04) 
Sevilen progressive turkucu +1


  • Kittie  (14.04.24 17:07:24) 
sevilen progressive türkücü +1000


  • ercu cozer  (14.04.24 17:59:39) 
İki önerme ile başlıyorum.
* Dil iletişim içindir.
* Tabelalar ticaridir.

Kusura bakmayın, tüccar kime ulaşmak derdinde ise onun dilinde yazar. Oyuncakçının şirin fontlu tabelası çocuğa nasıl hitap ediyorsa araç kiralama şirketi de turiste öyle hitap eder. Fırıncılar fırındır. Bakery değildir. İnadına yazanı göremezsiniz. Ancak pastacılık bize ithal gelmiştir. Haliyle patiseriden Éclair (ekler) almak da tabiidir.

En büyük derdimiz bu olsun. İyi pazarlar.
  • Etanglement  (14.04.24 18:10:23) 
Başka dildeki tabelalar kültür istilası çünkü. Turistik bölgelerdeki tabelalar bile bilgilendirici olarak İngilizce alt metinli yapılabilir ama Türkçe olmalı. Bu arada marka adı ile tabela arasındaki ayrımı da yapmak lazım. Marka adlarını da hep yabancı yapmak ezik bir yabancı özentiliği ama verdiğin örnekteki gibi "patisserie" detayı gibi şeylere müdahale edilmeli bence. Yine aynı paragraftaki notunda olduğu gibi yabancı markalar da latin harfleri ile yazılmalı tabii ki.

Marka isimlerine Türkçe dayatamazsın tabii ki ama arapça seçmek isteyen "El Shaarawy Kafe" yazsın. Başka alfabe ile değil. Marka isimlerinde de Türkçe seçenlere teşvik ya da yabancı seçeceklere ekstra yük gelsin. Artık hangisi X'i o dönem daha mutlu edecekse.
  • nawar  (14.04.24 18:30:23) 
yanıtlar için teşekkür ederim arkadaşlar,

@sevilen progressive türkücü
ne dışarıdan aşırı izoleyim ne de gerçekleri önemsemeyen bir tipim.
tabelaların hangi dilde olduğu konusuyla ilgilenmek benim dünya görüşümde oldukça gereksiz bir ayrıntı ve salt bu konu üzerinden milletçilik taslamak bana oldukça gülünç geliyor. çünkü milliyetçilik böyle şekilci uygulamalarla değil bu memeleket için katma değer üretmekle veya işini iyi yapmakla ülkeni milletini iyi temsil etmekle çok daha ilgili bir mesele.

tabelalar fransızca olunca ben frankofon bir kültüre sempati duymuyorum. fransızcaya bir hayranlık veya düşmanlık da beslemiyorum. diğer diller için de aynı. bu oldukça gereksiz ve keyfi bir durum çünkü. her dil ve kültür kendi temsilcisi için özeldir. eşimin kardeşinin londra'da bir restoranı var ve ismi türkçe. müşterileri büyük çoğunlukla türkler ve araplar.

tacir hangi kitleye hitap etmek istiyorsa veya bundan da bağımsız hangi alfabeyle hangi dille tabela yazmak istiyorsa yazsın bundan kime ne? gerekli standardizasyonu sağladıktan sonra yazılan dile tepki göstermek bana gerçekten çok gülünç geliyor.

arapça veya başka bir dilde yazılan tabeladan niçin rahatsız olayım ki? arapça tabela asılınca benim türklüğüm niye zarar görsün? ingilizce zaten dilimizi tarumar etmiş maksadın dil ve kültür hassasiyeti olmadığı gayet net burada.

bir süredir alanya'da yaşıyorum burada neredeyse her iş kolunda her yerde rusça tabela görmek mümkün. yani mağazadan restorana ve hatta avukatlık ofisleri bile. ben bundan rahatsız olmuyorum çünkü insanların hedef kitlesi belli. demografi belli. hatta belki mülk sahibi yabancı kendi dilinde tabela asıyor ve burada bir yatırım yapmış oluyor.
bundan bir insan niçin rahatsızlık duyar?
  • ezkaza  (15.04.24 00:04:12) 
[]

soyadı sildirmek ya da değiştirmek? -avukat arkadaşlar yardımcı olabilir mi

merhabalar,

internette bu konuyla ilgili araştırdığımda, yazım hatası komik ya da hakaret niteliğindeki soy isimler haricinde manevi nedenlerle bazı geçerli sebeplerin bu talebin değerlendirilmesi için yeterli görülebileceğine dair yazılar gördüm. mesela şöyle bir durumda sebep geçerli görülmüş : www.takvim.com.tr

ben 29 yaşında yetişkin bir kadınım. ailevi sorunlarım her zaman oldu fakat örnek haberdeki gibi bir durumum olmadı. bu dileğimin asıl sebebi ne yazık ki babamdan aldığım bir tehdit üzerine oldu. şimdi ben bunu sebep olarak sunarsam başka bir dava konusu ortaya çıkacak -ayrıca bu tehditi kanıtlayabilecek bir konuşma kaydı delilim yok. ben babamla yaşadığım manevi sorunlar sebebiyle mümkünse kütüğünden çıkmak, soyadımı değiştirmek istiyorum. mahkemenin haklı ve geçerli bir sebep olarak değerlendirebilmesi için ne söyleyebilirim? nedir geçerli olan koşullar?

 
kütüğünden çıkamazsın ama soyadını değiştirebilirsin


  • paintov  (14.04.24 12:42:54) 
birebir aynısı tecrübe edildi genç erkek 26 yaşında. babası problemli biri ve çocukla yıllardır irtibatı yok çocuk soyadını değiştirdi yeni bir soyisim alabildi.


  • ercu cozer  (14.04.24 16:16:52) 
Muhtemelen bir seçenek değildir ama evlenirsen hem soyadın hem kütüğün değişir


  • kaptan maydanoz  (14.04.24 18:22:03) 
[]

İbb’nin emeklilere kentsel dönüşüm kira yardımı vaadi

Vardı seçimden önce tvlerde dönüyordu. Şu an böyle bir durum var mı? Babamın evi kentsel dönüşüme girecek. Emekli kendisi bu durumdA hem belediyenin kira yardımı hem emekli yardımı hem de müteahhidin kira yardımını alabiliyor mu? Nasıl nerden başvurmak gerekiyor?




 
geçen babannemin beykozdaki dairesi için aynı mevzuyu konuştuk. şuan bu konu hakkında bir gelişme yok. elde sadece reklamlar var. her kentsel dönüşüme giren bina yararlanamıyor. D ve E sınıfı riskli yapı olmalı. üstelik sadece emekliler için değil dar gelirliler için de dönüşüm inşaat maliyetinin %60'ı karşılanacaktı söz konusu vaade göre. emeklinin ise %65 oranında karşılayacaktı. şahsi görüşüm kuvvetle muhtemel bunlar seçim vaadi olarak kalacak. ancak en iyimser takvimde bir kaç yıl sonra başvurular alınır. ve elbette her emekli veya dar gelirli için mümkün olmaz, hem bina hem de kişi özelinde ekstra koşullar aranır. zaten toplam 50bin konut özelinde olan bir kampanyaydı bu ve emekliye özel olan kısmı bir kira yardımı değil dönüşüm inşaat maliyetinin %65'inin karşılanacağı şeklindeydi. kira yardımı için emekli-kiracı vs gibi bir ayrım yok. belediyeden, bakanlıktan veya müteahhitten olmak üzere ayrı ayrı şekilde kira yardımı ödemesi alınabilir. bu arada bir yakınım hem bakanlıktan hem de müteahhit firmadan kira yardımı almıştı bir süre. sadece inşaat süresince değil bazı firmalar inşaat 3 yıl sürse bile 2 yıl öderim gibi taahhütte bulunuyor.


  • ezkaza  (13.04.24 23:43:13 ~ 23:44:52) 
[]

idari izinli olmak ne demek?

maaşımdan gidecek mi?
izin gün sayımdan gidecek mi?



 
Maaştan gitmez.
Tatilinden/izin gününden gitmez.

  • la traviata  (13.04.24 23:03:04 ~ 23:03:44) 
Resmi tatil değil ama izin verdim bugün çalışmayacağız demek.


  • her giriste sifresini unutan adam  (14.04.24 13:59:35) 
[]

Youbue abone olunan kanalardan ayrılmak

Nasıl yapılıyor bu? Bakıyorum bakıyorum ayrıl, iptal et diye bir seçenek göremiyorum :/




 
sayfada "abone olundu"ya tıklayınca açılan kutudan çıkabiliyosun abonelikten :)


  • e mice  (13.04.24 22:37:33) 
www.youtube.com
buradan liste halinde görebilirsin.

  • cassey  (13.04.24 22:44:03) 
Cevap veriyorum; meğer tarayıcada problem varmış. Brave kullanıyorum normalde, Firefox'den bakınca çıktı.


  • put it in your appropriate place  (13.04.24 22:56:35) 
[]

İstanbulda bilardo oynanabilecek nezih mekan

Kızlı erkekli gidilecek, şık classy bir yer varsa ne ala




 
Look beylikdüzü, bilardo max, cevizli queen


  • glamdr1ng  (13.04.24 23:59:34) 
[]

Tekirdağ yakın bu saatte kbb doktoru

Kulağıma su kaçtığında tıkandı ve ağrı yapıyor acil e gittim bir şey yapamam dedi bu civarda yakın açık kbb var mıdır acaba




 
5 gündür ağır hastayım boğazdan. ist da aramadığın hastane kalmadı. tüm kbb ciler tatilde. acil doktoru ben ağrı kesici verebilirim sen haftaya kbb ye git dedi paketledi.

üstelik randevu da almıyorlar patladı herhalde vakalar. ptesiye kadar ben bulamadım. umarım bulabilirsiniz. hepsini sırayla arayın derim. durumu izah edin.
  • baldan kaymak  (13.04.24 21:47:09) 
[]

at yarışında kazanç neye göre hesaplanıyor?

ilk defa at yarışı oynadım.4'lü ganyan hepsini bilmişim ama aldığım ikramiye 162 tl.

hizliresim.com

kupon bu üstte yarışı kazanan atların oranları yazıyor ama misli oranımla ( 4 tl ) çarpınca çok daha fazlası yapıyor. hesaplamada hata mı var başka bir durum mu var anlayamadım.

 
Toplanan tüm paranın belirli bir yüzdesi bilenler arasında pay edilir.

Yani herkesin bildiğini bilirsen para getirmez.
Sürpriz ata oynar ve kazanırsan zengin olursun.

Şöyle bir haber vardı mesela. 7-1 lik sonucu bilen tek kişi olarak milyoner olmuş
www.gazetevatan.com
  • Mirket  (13.04.24 20:51:51 ~ 20:59:40) 
@mirket abi o zaman yarış başlamadan önce her atın ganyanı oluyorya mesela x atına 10 ganyan veriyor y atının ganyanı 1.10.. bunların ne önemi var? ben 5.000 tl lik kupon yapıp 20 tl'de kazanabilirim yani di mi? at yarışındaki ganyan iddaa'da ki takımların kazanma oranının aynısı değil mi?


  • xu  (13.04.24 20:59:19) 
O oranlarda eğer tek ayak oynarsan o atın getirisi.

Yani 3. Ayakta 10 oranlı ata oynadın ve geldi. 100 ₺ bastın 1000₺ olur. Ama altılıda 4 lüde bir anlamı yok. Çok bilen varsa bölüşülür.

Ama şu da var bu ülkede güvenli mi? Denetleyici var mı? Bilinmez.
  • andy kaufman  (13.04.24 21:36:56) 
İkinci olarakda 500.000₺ lik kupon yapıp 1.000₺ de kazanabilirsin 6’lıda. Tamamen gelen kombinasyonun nadirliğine bağlı


  • andy kaufman  (13.04.24 21:37:46) 
At yarışı müşterek bahis. İddaa gibi sabit oranlı değil. O yüzden bütün kazanç 4 lu ganyani (veya altılıyı) bilenler arasında pay edilir. Evet 5000 TL kupon yapıp 20 tl kazanabilirsin. Buradaki amaç kimsenin kuponuna koymadığı atları bulup onların kazanmasını beklemek


  • etna  (14.04.24 09:16:58) 
çok seçeneğe oynayarak yükselttiğin paranın kazançla ilgisi yok, sadece kazanma şansını arttırıyorsun. Eğer az ata oynar ve mislini arttırırsan, o zaman az da kazanılsa sen kazancını katlayabilirsin…


  • her giriste sifresini unutan adam  (14.04.24 13:57:57) 
[]

Netlifx'de paylaşılan hesap kullanıcıların izleyememeye sorunsalı

Neflix hesabımı verdiğim iki kişi, iki ayrı kullanıcı oluşturup 1 hafta sonra izleyememeye sorunsalı varmış.


Dediğine Netflix yeni sistem getirmiş hesap sahibi ayda 1 sisteme giriş yapması gerekiyormuş yoksa diğer kullanıcıları iptal ediyormuş. Böyle duymuş. Diyor ki arkadaş, neden o zaman 1 hesapta 5 kullanıcıya izin veriyor.


Neden böyle bir sorunsal var? Her ay bir defa log-out olup, log-in mi yapmam lazım?

 
netflix hanesi diye bir şey var. yamulmuyorsam ipden kontrol ediyor. belirli periyotlarda o ip'ye bağlanmanı istiyor. gözlemlediğim kadarı ile bu durum sadece tvlerde sıkıntı yaratıyor(du). biz netflixi 4 kişi kullanıyoruz. 2kişi tvde de kullanıyordu. diğer arkadaş tvde kullanamamaya başladı. bir kere misafir olarak kullandı sonra o da olmadı. hane olarak burayı belirle gibi bir şey çıktı. geçenlerde telefondan da girememeye başlamış. ama y.dışında olan 2 arkadaş pc ve telefondan girebiliyor. netflix bunu gizlemiyor.

arkadaşınız nasıl bir hata ile karşılaşıyor ona bakmak lazımmış öyle söyleyin.

1 hesapta 5 kullanıcıya izin vermesinin nedeni, aynı evde yaşayan diğer kişilerin farklı hesabı olması.
  • jülsezar  (13.04.24 20:13:55) 
giriş yapma olayı o değil, "ev" belirlediğin lokasyondan yapmanı istiyor diye biliyorum. Yani evden arada girip izliyorsan sorun olmaması lazım.

Mesela kardeşim kendi evinde TV'den açacağı zaman bişey seçti Netflix bana geçici access code yolladı onunla girebildi. Zaten her koşulda TV'den açılacaksa tek tvyi seçtirip onda gösteriyor diğerlerinde çalışmıyor.
  • nhk ni youkosu  (13.04.24 20:23:54 ~ 20:24:58) 
[]

iosta discord dm nasıl siliniyor?

i.hizliresim.com

kullanıcının üstüne tıklayınca sadece dm yi kapat yazıyor. Tekrar mesaj yazınca eski mesajlar duruyor.

Wptaki gibi sil yok mu bunda?

 
iki taraflı silemezsiniz, kendi mesajlarınız çoksa ve onları silmek istiyorsanız internette scriptler var otomatik yapan.


  • gule gule  (13.04.24 19:51:35) 
iki taraflı silmekten bahsetmiyorum zaten kendimden silmekten bahsediyorum. Wp örneğini o yüzden verdim. Ayrıca script dediğiniz çoklu dm silmek için ben tek kişinin dm sini silmek istiyorum.


  • 0zlem  (13.04.24 21:46:30) 
whatsapp'taki gibi silme yok. tek ihtimal iki tarafinda kendi mesajlarini ayri ayri silmesi.


  • gule gule  (13.04.24 23:17:36) 
[]

laptop ses sorunu

selamlar

dolby home theater lı, virtual surround system li harika ses veren laptop u tamirciden çamur gibi stereo şeklinde geri aldım. sizce ne olmuş olabilir ne yapmak lazım teşekkürler.


 
servise durumu anlatsanız muhtemelen reddedeceklerdir. ıspatlanabilir bir durum olarak gözükmüyor. bir kaç ihtimal gözüküyor. tozlanma olabilir. garantisi devam etmiyorsa eğer genel bir temizlik yapılabilir. ya da yazılımsal bir güncelleme gerekiyor olabilir.


  • anathemamen666  (13.04.24 19:44:15) 
@anathemamen666 tamirciden şimdi aldım harddisk yenilendi temizliği yapıldı sesle ilgili bi durum yoktu. ses kartını falan almış olabilir mi, ses cep radyosu gibi çıkıyor resmen çok kötü.


  • invicta  (13.04.24 19:47:54) 
driver kurulmamis olabilir bence


  • The_Lollok  (13.04.24 19:53:05) 
@The_Lollok sağol aynen öyle olmuş, buldum netten uygun olanını düzeldi bayağı ama eskisi gibi olmadı nedense. konuyla alakalı değil ama bir de tarayıcı olan operayı, gom player ı falan da indirmiyor bilgisayar, opera için geçerli bir win32 uygulaması değil diyor, gom player için sadece çalışmayı durdurdur diyor bu neden olabilir?


  • invicta  (13.04.24 20:36:20) 
32-64 bit uygun versiyonunu indirmemis olabilirsiniz :)


  • The_Lollok  (14.04.24 06:23:27) 
[]

Kredi kartı aidatı yasal mı ve iadesi nasıl talep edilir?

Merhaba,

Ziraat Bankası'nın BANKKART COMBO gold kredi kartını kullanıyorum. Hem maaş hesabım hem de kredi kartı hesabım tek kartta.

Kredi kartımın Nisan ayı dönemine KART AİDAT ÜCRETİ adı altında yüklü bir mebla yansıtmışlar.

Kart aidat ücreti kesintileri yasal değil ve iadesini talep etme hakkımız var diye biliyordum ancak internette yasal deniyor.

Normalde her sene düşük bir miktar kesilirdi ama bu sene çekilen miktar gerçekten fazla geldi.

Yıllık aidat adı altında kesilen bu tutarlar gerçekten yasal mı?

Bu yıl ve önceki yıllarda kesilen aidat ücretlerinin iadesini toplu olarak talep edebilir miyim?

Bunun için nereye başvurmam gerekir?

(Bankayı aramadım. Arasam ne diyecekleri belli. Aylık belli bir tutar harcama karşılığında kesilen aidat ücretini puan olarak yansıtma kampanyası yapmışlar. Ben puan değil kesilen tutarların iadesini talep etmek istiyorum.)

 
Her banka taksiti, kampanyası, puanı vesairesi olmayan aidatsız bir kart çıkarıyor. Bu kartları dışındaki kartların aidatı var. Ziraatin Bankart'ının da aidatı var.

Bankalar genelde telefon açıp, iptal ettiririm haa diye tehdit edip aidatını geri isteyen müşterilerine, eğer bankaya para kazandıran bir müşteriyse, bu seferlik deyip aidatın bir kısmını iade ediyorlar veya puan veriyorlar. Genelde de blöfü görüp kartı iptal işlemi yapıyorlar.

Ziraat Bankasının hiiiç o diyaloglara girmeden direkt kartı iptal edeceğini düşünüyorum ama bir şansını dene istersen.

Bu arada Ziraatin Bankkart Mobilde aidat iade sekmesi var. Orda 6 ay süreyle belirlediği kadar karttan harcama yaparsan aidatını otomatik iade ediyor. İadesi puanla mı oluyor onu bilmiyorum ama puanları da yine mobilden harcamalarını sonradan ödeme olarak kullanabiliyorsun. Diğer bankalar gibi şu tarihte veririm şu tarihe kadar harcamazsan keserim. o arada da sadece anlaşmalı yerde kullanabilirsin saçmalığı Ziraatte yok.

Ben bütün kredi kart sorularında Ziraat güzellemesi yapıyorum da seviyor muyum ben bu bankayı nedir :)
  • Mirket  (13.04.24 20:27:42 ~ 20:30:04) 
Bahsettiğiniz durum mevduat hesaplarındaki "hesap işletim ücreti" konusundaydı. Kredi kartlarında durum biraz daha farklı. Sizin kullandığınız tarzda adında gold, platinum vb. ibareler olan kartların sağladığı bazı kampanyalar ve ekstra indirimler ya da ne bileyim özel danışmanlık hizmetleri falan oluyor. Kartın prestijine göre ambulans ya da taksi hizmeti veren falan bile var. Bunlara binaen bu tip kartlardan aidat alıyorlar ya da belirlenen tutarda minimum harcama taahhüdü veriyorsunuz. Ancak çoğu bankanın temel seviyede çıkardığı, sadece kredili harcama yapmaya yarayan ve çok bir numarası olmayan kartları da var. Onlardan almayı düşünebilirsiniz.


  • akhenaten  (13.04.24 20:29:30 ~ 20:33:55) 
Tuketici hakem heyetine yaz yasal degilse iade olur zaten. (Bu sekilde iade alan gördüm ama ayrıntısını bilmiyorum)


  • sanguine mcqaer  (13.04.24 22:58:56) 
Kredi kartı aidatı yasal.
Tüm bankalar "Aidatsız Kredi Kartı" çıkarmak zorundalar, çıkardılar. Onlara geçebilirsiniz.

Bankayı arayıp onlarla aylık belli bir tutar vs. gibi pazarlık yapabilirsiniz. Aslında banka bunu yapmak zorunda değil ama sizi kaybetmemek için yapıyor.
  • michael_knight  (14.04.24 10:52:57) 
burdan aldım çok kez www.turkiye.gov.tr


  • ShadowOfMoon  (14.04.24 14:03:13) 
[]

Sıfır motor takiilan 10 yillik aracın fiyatı düşer mi yükselir mi?

...




 
Yükselir


  • andy kaufman  (13.04.24 18:46:50) 
motorun takılma nedenine göre değişir. motor değişimini gerektiren husus eğer büyük bir arıza değilse, motorun km ömrü dolmuşsa fiyatı yükselir.


  • anathemamen666  (13.04.24 19:23:56) 
Yükselir tabii ki


  • mirty  (13.04.24 20:04:49) 
Piyasa degerinin bir tik uzerinde satilir.


  • thetruenorthstrongandfree  (13.04.24 21:39:20) 
sandık motor niye takıldı önemli olan o.

km si 300k olup takıldıysa bir miktar, hızlı satarsınız sadece.

km düşük ama garanti gibi sebepten ise yükselir tabi.
  • baldan kaymak  (13.04.24 21:48:29) 
TR'de düşer.

Faturayı saklayın her şekilde lazım olacak.
  • HellKeePer  (13.04.24 22:23:15) 
nasıl yükselir ya? düşer tabi ki. 10 yıllık dediğin 2014 modeldir. tr şartlarında eski model değildir. c sınıfı olanlar 700-800k'dan ucuz değil. premiumlar çok daha pahalı. o fiyattaki ve yaştaki bir araba niye motor değişsin? tek tük nedenler hariç genellikle fiyat düşer


  • paintov  (13.04.24 22:33:05) 
[]

Tag Heuer Carrera Casual Giyimle Uygun mu?

Selamlar,

Genellikle kot tişört ( bazen polo bazen bisiklet yaka) giyiniyorum. Casual bir giyim tarzım var. Takım elbise ya da formal giyimin yok denecek kadar az.

Bir saat beğendim, benim gibi casual giyinen birine uygun mu sizce?

www.engsaat.com

Yoksa daha spor model olan formula 1 modeline mi bakayım?

 
bu saatin herhangi bir tarzla uyuşmaması durumu olmaz her kombine gider, sırıtmaz. ama tahminimce sizin tarzınıza formula 1 daha iyi oturur.

ek olarak linkte saate 130 bin lira yazmışlar aynısı 2800-3000 dolar civarında amazon.com'da. 5 bin dolar bütçeniz varsa kesinlikle speedmaster tavsiye ederim.
  • gule gule  (13.04.24 19:25:02) 
Tudor Black Bay casual için daha uygun bence. O kadar para vereceksen buna bakabilirsin. Ya da mesela Zenith A384. Bence casual giyime bunlar daha çok yakışır (5bin dolar bütçeye göre yazdım bunları). Bütçe max 130bin ise Longines Hydroconquest GMT, Seiko Sje093 ya da Marinemaster da bakabilirsin. Gönderdiğiniz saat casual ile uyumlu ama daha spor bir saat tercih edecek olursanız diye kendi zevkimden yazdım:) Ha illa Tag olacak ise siyah kadran Formula 1 daha iyi.


  • prole  (13.04.24 23:00:24) 
[]

Kahve severler için uygulama

Şuanki işyerimin konumundan dolayı her öğlen soğuk kahve içmeye gidiyoruz,
Bir uygulama ile ödeme yapanları görüyorum ismi reklam olmasın diye yazmadım,
Güncel fiyatlarını bilmiyorum kayıt olmayı planlıyorum ama çok şikayet eden de var gördüğüm kadarıyla müşteri hizmetlerine pek ulaşılamıyormuş.
Kullanan var mı memnun musunuz, indirim kodu var mı ?

 
[]

Yazlık parfüm önerisi erkek için

Yazlık dediysem 1 ay türkiye’deyim 11 ay ingiltere. Yani kışın da kullanılabilsin ama çok da ağır olmasın yaz kullanımı açısından. Bütçe veremiyorum çünkü tr - ingiltere fiyatları çok farkediyor. Kalıcılık çok önemli.

Dior - sauvage edp favori parfümüm. Ahali yazın gider diyorsa yine ondan alırım. Kalıcılığı 10/10

Versace - eros edp kullandım. Bayılmama rağmen maalesef bende kalıcı olamadı 1 saat sonra bile yanımdakiler parfümü alamadı.

Hermes - terre d’ hermes edt kullandım yine hiç kalıcı olamadı.

Veriler bunlar, parfüm biraz ben burdayım desin. Şimdiden çok teşekkürler.

 
bleu de chanel'den sonra sauvage kullandım, birini seven diğerini de sever.

bvlgari aqva var koku çok güzel ama kalıcılık zayıf.

bunların dışında fragrantica.com üzerinden +'larıyla -'leriyle ilgili yorumlara bakabilirsiniz.
  • gule gule  (13.04.24 18:03:59 ~ 18:19:14) 
Hermes'in edpsine bakabilirsiniz. Bir de yeni versiyonlari var bazı notalara daha önem verilmiş halde. Bence hem yaz hem kışın ismi terre d'hermes her zaman.

Guerlain vetiver olabilir.

Çok acayip sicak havada olmayabilir ama azzaro pour homme olabilir.

Acqua di gio profumo olur.

Malesef hem buradayim desin hem yazın kullanayim biraz zor :/
  • logisticsmanager  (13.04.24 18:06:06) 
Asıl önemli şey kalıcılık sanırım benim için. Hermes’i pek beğenememiştim bu arada maalesef. Bleu de chanel nasıldır acaba


  • garavel  (13.04.24 18:09:23) 
Klasik olacak ama 212


  • Mcfly  (13.04.24 18:10:58) 
paco rabanne 1 million


  • andy kaufman  (13.04.24 18:46:13) 
[]

Bir yakınınız kafayı sıyırmışsa ve tehlike yaratıyorsa ne yaparsınız?

Bir yakınım var. 50 civarı yaşta.
Ciddi kişilik bozuklukları var: obsesif kişilik. İnanılmaz cimri. İstifçi. Hurda ve çöplerle haşır neşir. Hiç para harcamaz. Varyemez. Aşırı gergin. Sürekli her şeyden yakınan, küfür edip duran vs vs...
Eşi ve çocukları ona artık katlanamıyordu. Yıllardır eşi yatağını bile ondan ayırmıştı.
Ve sonunda boşanma davası açtı. Evden uzaklaştırma kararı aldı.
Adam şu an kafayı iyice sıyırmış durumda.
Sürekli her yerde saçmalıyor.
Ailesini rezil ediyor.
Durumu tahlikeli de: Boşanma gerçekleşir ve mahkeme mal varlığını bölerse iyice kafayı sıyırıp çevresine zarar verebilir.

Adamda içgörü sıfır.
Ailesi çaresiz durumda.
Bu adama nasıl yardım edeceklerini bilmiyorlar.

Benim aklıma bir şey gelmiyor.
Belki bir çare vardır?

 
Çevresine vereceği zarardan kastınıza bağlı biraz da. Çünkü anlattığınız kadarıyla kendisi yardım isteyecek ya da yardımı kabul edecek birine benzemiyor. Bu yaştan sonra ufkunun genişleyip yeni bir bakış açısı kazanması da çok zor. Eğer gidip insanları tartaklamayacaksa kendi haline bırakın siz de. Eğer etrafında kimse kalmadığını anlarsa belki bi ihtimal üstüne kafa yorar.

Herkes ortaklaşa şekilde "ne yapalım, ne desek lafımız geçmiyor, yaşına hürmeten ses çıkarmıyoruz" tarzında mı yaklaşıyor bu kişiye? Eğer durum böyleyse biraz daha otoriter davranmak gerekiyor sanırım.
  • akhenaten  (13.04.24 18:27:58) 
eşi vefakar olmalıydı bu yaşına kadar katlanmış idare etseydi ya. Allah'ta dağına göre kar verirdi. bir yakınım bu şekildeydi sonunda intihar etti. ciğerleri yandı evlatlarının, pişman oldular. çünkü psikolojik rahasızlıklar en yakınlarının sana sahip çıkmamasıyla daha alevleniyor. çok konuşulmalı. herkes bir olup uzlaşmaya varılmalı. sahipsiz bırakılmamalı. en azından mesafe konduktan sonra tlefon görüşmeleri bari yapılmalı. tamamen bırakırsanız birde obsesifmiş daha kötüye gider. dilerim parasına konamazlar. herkes konuşmlı herkes. neyiniz olur bilmiyorum ama siz de arayın sorun. kendini yalnız hissetmesin bari.


  • geveze yazar  (13.04.24 18:41:53 ~ 18:43:26) 
acil psikiyatriden yatış ve ilaç tedavisi


  • bir soru sorcam  (13.04.24 18:51:26) 
Muge Anli cozer anca galiba


  • The_Lollok  (13.04.24 19:52:02) 
reşit çocukları varsa vesayet altına alınmasını ve hastaneye yatırılmasını sulh hukuk mahkemesinden istesinler.


  • paintov  (13.04.24 22:36:46) 
Ben olayı tam anlamadım. Adam cimri, gergin, saçmalayan ve içgörüsü size göre olmayan bir adam.

Anlattıklarınızdan bunlar dışında bir sorun olduğu anlamı çıkmıyor.

Ailesi hem boşanma davası açıp hem uzaklaştırma kararı alıp ayrıca nasıl yardım ederiz diye mi düşünüyor?

Tehlikeden kastınız ne? Kime tehlike yaratmış ya da yaratabilir?
  • Mirket  (14.04.24 00:20:27) 
[]

tişört basma online satma işinde para var mı?

mantıklı bir girişim mi? ne dersiniz? makinasını alayım tasarımını yapayım yaptırayım satayım?




 
eticaret sitelerinin avantajlari oldugu gibi dezavantajlari da var. o konuyu iyi arastirmak lazim, kendi siteniz uzerinden satmak isterseniz de oraya nasil trafik cekeceksiniz o konular onemli. ayrica kargo giderleri basa bela olabiliyor, ozellikle iadelerden oturu caniniz cok sıkılabilir. urun kismi onemli oldugu kadar diger kisimlari da iyi arastirmak lazim. yoksa basic tshirt bile satabilirsiniz gerekli trafigi sagladiktan sonra.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (13.04.24 18:22:42) 
Kisa cevap:

Hayir yok.
  • Yourcousinmarvinberry  (13.04.24 18:33:57) 
bu tarz fikirler başlangıç aşamasında çok heyecan verici oluyor. Özellikle uygulaması kolay olduğu ve bir çok şirket maliyetinden uzak durulduğu için. Fakat bu şekilde çok fazla proje mevcut. printfy konusunu araştırmanı öneririm. senin yerine baskıyı yapıp kargo ile teslimatı bile sağlıyorlar. sen sadece tasarımı yapıp satmaya çalışıyorsun o kadar.


  • anathemamen666  (13.04.24 18:34:58) 
Bütün girişimler mantıklıdır. Önemli olan sen becerebilecek misin? Olay Makinayi alıp tasarım yaptırıp urettirio fotosunu çekmek ve bir siteye koymak degil ki. Yüksek adette Satmayi başarıp kar elde edebilmek


  • alimcgraw  (14.04.24 10:26:36) 
Şuan 10 magazalik bir alanin olduğu onunden yılda 10 milyon kişinin geçtiğibir yerde iki mağazam var. Sürekli buraya yeni mağazalar açılıyor batıyor kapanıyor batıyor kapanıyor yenisi aciliyor. Onlar sadece geçen 10 milyon kişiye odaklı. Yüzde biri alsa zengin olurum diyor ama almıyor. Benim magazalrsa para basıyor. Çünkü ben ordan geçen on milyon niçin ordan geçiyor onu biliyorum. Yani olay ürünü bulmak değil. Doğru müşteriye sunabilmek.


  • alimcgraw  (14.04.24 10:29:01) 
bunun icin yapilmis bir site var. tisort basina 5 euro kazaniyorsun dizayni kendin yapip. siparis geldikce basilip gonderiliyor.

bi kere denedim onlarca dizayn hazirlayip hic siparis almadim. arkadasim 3-5 tane almisti da o kadar vakit harcadi ki gidip garsonluk yapmak daha mantikliydi ona gore.
  • bohr atom modeli  (14.04.24 11:09:26) 
[]

yurtdışında dışarda yemek çok mu pahalı?

seyahat etme şansımız olacak gibi görünüyor. nereler olduğunu ben de tam bilmiyorum. şimdi bana kızmayın ama dışarda yiyemeyceksem adana'ya gitmeyi tercih ederim. ben gezilerde yiyecek saatini iple çeken biriyimdir. şimdi oraya gidip kaldığımız yerde basit şeyler yiyeceksem ne anladım ben.




 
Bu kişinin maddi durumuna göre değişir.


  • rock n roll  (13.04.24 17:07:52) 
maddi duruma göre değişir +1 , bazen türkiye ile aynı fiyata geldiği de oluyor baskılanan döviz kuru nedeni ile.
kimse size kızamaz bu yüzden. herkesin gezi zevki farklı. ben de bir tatile gittiğim zaman kısmak istemem otelden ve yemekten. dediğiniz gibi param yoksa da y.dışına gitmem.

  • jülsezar  (13.04.24 17:09:52) 
eğer Türkiye'de orta üstü/iyi bi yemeğe 400-500 lira veriyorsan(11-14 eur) çok bişey değişmez. Adana'da 200 liraya süper et yiyoruz diyorsan onu bulamazsın tahminen.


  • nhk ni youkosu  (13.04.24 17:29:01) 
Pahalı diyebilirim. Çoğu kişi öğlen yemeğini yanında getiriyor bu yüzden. Türkiye'deki gibi öğlen 2 kuş-kaş pide gömme olayı yok.


  • ferenc  (13.04.24 17:32:35) 
Yurtdışı neresi? Maddi durumun nasıl? Suriye’ye günlük 500 lira ile gidersen sorunsuz dönersin endişelenme hiç


  • avatar is back  (13.04.24 17:35:41) 
@avatar is back, tabiki avrupa ülkesi. anlamak zor olmamalı.

@ferenc, evet öyleymiş. ya da market hazır gıdaları tercih ediliyormuş. hazır pizzaları lezzetli oluyor diyen de var.
  • geveze yazar  (13.04.24 17:37:22 ~ 17:40:17) 
ülkeden ülkeye çok değişiyor. portekizle hollanda bir değil. ucu çok açık bir soru. ben fiyatlara bakarak önceden araştırıp liste oluşturup oralarda yiyorum. güzel bi restoranda birkaç çeşit bir şey deneyelim dersen kişi başı 30 eurodan başlar elbet ama daha f/p bir şey ararsan 10-15 arasına da doyulur lokantada.


  • glamdr1ng  (13.04.24 17:45:39) 
Avrupa ülkesi var Avrupa ülkesi var adama laf sokayım derken saçmalaşmışsın.

Kopenhag’da basit bir hamburgercide 1500 liraya da çıkabilirsin, Fransa’da ayak üstü pizzacida 2 dilim büyük pizzayla karnını 6-7€ya da doyurabilirsin, italyada güzel yemek şarap tatlıyı 20-25€ya da yiyebilirsin. Ya da Londra’da ayak üstü market ten 3-4 pounds sandviç alıp da yiyebilirsin.

Bi yabancının gelip Türkiye de yemek ne kadar demesi gibi bu soru bu. Hatta daha da kötüsü ülke de belirtmemişsin.
  • Mcfly  (13.04.24 17:50:24) 
@Mcfly, suriye olmadığı da belli. lafta sokmadım. kavga edecek yer aramayın lütfen. ben de zaten yüzeysel biliyorum henüz belli değil diye de belirttim. anlayan da anladı zaten. teşekkürler cevabın için.


  • geveze yazar  (13.04.24 17:53:56 ~ 17:57:48) 
Türkiye'den çok farkli değil. Geçen pizzacida napoli tarzı pizza yedim, Türkiye'de aynı fiyat.

Yani fransa, almanya, İsviçre falan buralar bir tık daha pahalı olacak ama gezecek birinin kafasina takacağı kadar değil.

Geçen Yunanistan'da fiyatlar Türkiye'den bile ucuzdu.
Zaten Türkiye'de dışarıda yemek çok pahali olduğu için gelen Avrupalılar için de öyle acayip ucuz değil.
  • logisticsmanager  (13.04.24 18:01:48) 
Dengeleyebilirsiniz yiyeceklerinizi.

Dikkatli harcama yapacaginizi dusunerek gunluk 30 euro gibi yemek harcamasi olur tahminen. Bir ogun fast food tarzi yersiniz, bir ogun de normal gittiginiz yere ozgu bir yemek. Tabiki fazlasi size kalmis.
  • va  (13.04.24 18:07:39) 
Ukrayna savasi sagolsun artik Lidl bile pahali. 2022'de her seye en az 30% zam geldi bir daha da inmedi. Turistik yerlerin zaten turist tarifesi var. Dogu Avrupa falan daha uygun tabi


  • freedonia  (13.04.24 18:33:08) 
demisler zaten ama epey degisken. mesela fransa icin konusayim, paris'te esnaf lokantasi ayarinda yerlerde 15 euro civarina corba ana yemek tatli yedigimi hatirliyorum. iki hafta once metz'de orta halli bir restoranda ordovr, ana yemek arti saraba 40 euroya yakin verdim.

ikisi de lezzetliydi ama aralarindaki fiyat farki cok yuksek. sehirden sehre bile cok fark ediyor.
  • bohr atom modeli  (14.04.24 11:28:32 ~ 11:29:02) 
Ahanda bunun üstüne efsane geldi;
eksisozluk.com

Dediğim gibi; Türkiye'de şu an kaliteli yemek yemek Avrupa'da yemekten ucuz değil.
  • logisticsmanager  (14.04.24 19:12:52) 
İstanbul'da yaşıyorsan ortalama bir mekana gideceksen Avrupa, ortalama üstü kalitede bir mekana gideceksen Türkiye daha pahalı.


  • nawar  (14.04.24 19:15:51) 
uzun yillardir kanada ve abd'de yasayan birey olarak evet pahali. 2 veya 3 kati diyebiliriz ortalama. bence karsilastirmalar turkiye'de ortalama yerler vs avrupada/amerikada en alt tabakada yerler seklinde yapiliyor. sirf avrupa diye cok basit seylere tab oluyor bizim turist. bu baslikta bunun ornegi "bergen'de hot dog yedim". hot dog b*ktan bir sey heryerde, turkiye'de yabanci algisi oldugu icin luks kabul ediliyor olabilir. ben hot dog'la turkiye'deki en kotu tavuk donerin fiyatini kiyaslardim.

bu arada sana elestirim @geveze "dışarda yiyemeyceksem adana'ya gitmeyi tercih ederim" yaklasimi cok vizyonsuz. restorana gidip eleman onune yemek getirsin efendim desin diye seyahat edilmez, bu gune kadar da etmediysen cok sey kacirdin.
  • hot potato  (14.04.24 19:37:20 ~ 19:39:13) 
@hot potato, elemanın önüme getirmesi değil mesele kalkar kendim de alırım. hatta masayı siler bulaşıkları da yıkarım. benim zaafım lezzet.

mesela bursa'da yeşil camii yi gezerken aklım iskenderde. vizyonuma tükürebilirsiniz evet.
  • geveze yazar  (14.04.24 19:57:18) 
eskiden astronomik gelirdi. 2021 sonundan beri istanbul'da geçirdiğim zamandan beri artık pahalı gelmiyor.


  • yedigimiztavuk  (15.04.24 01:43:35) 
Kanada'da disarida yemegi cok pahali bulmuyorum. En iyi restoranlarda ana yemek $35-$50 arasinda. Ortalama yerlerde $15-$25 arasina bir ana yemek, burger, fish and chips vs. yiyebilirsin.

Food experience sunan yerlere gittiginde fiyatlar yukselebiliyor.
  • thetruenorthstrongandfree  (15.04.24 02:12:49) 
[]

anlık otomobil kiralama hangisine üye olayım?

sb




 
Tiktak ve moov (getirarac) ikisini de yakindan biliyorum, kullandim da. Tavsiye ederim


  • mor oje  (13.04.24 16:37:55) 
kendinizi garantiye aldığınız sürece hepsi aynı. kullandığınız kredi kart(lar)ının hangi şirketle anlaşması varsa onu tercih edin.

anlık kiralamalarda araç teslimi bir görevli tarafından gerçekleşmediğinden bütün sorumluluk sürücülere ait. o sebeple mümkün olduğunca her şeyi kayıt altına almanız önemli. detaylar kullandığınız uygulamanın sss kısmında yer alıyordur.

ilk teslim aldığınızda araca binmeden evvel flaş açık bir şekilde lastikler dahil, aracın 360 derece videosunu çekin. çektiğiniz noktaları uzaktan, yakından, farklı açılardan çekmeye özen gösterin çünkü yansımalar sayesinde varsa çizikler gözükebilir. aracın içinin de bir videosunu çekin.
sonra aynı adımları aracı teslim ederken de uygulayın. bu videoları da birkaç ay saklayarak kendinizi güvence altına alın.
  • tnz  (13.04.24 18:08:35) 
[]

Özel sağlık sigortası mı yoksa Tamamlayıcı sağlık sigortası mı?

Merhaba,

Bir ihtiyaç durumunda ya da sadece kontrol için özel hastanelere, kliniklere daha rahat gidebilelim diye uluslararası geçerliliği de olan, geniş kapsamlı özel sağlık sigortası yaptırmak istiyoruz.

Tamamlayıcı sağlık sigortaları sadece Türkiye'de geçerli sanırım.
Sizce uluslararası geçerliliği olan genel bir özel sağlık sigortası yaptırmak mı yoksa Türkiye için Tamamlayıcı Sağlık Sigortası yaptırıp yurtdışı için ayrı sigorta yaptırmak mı mantıklı olur?

Hangi firmalar iyidir?

Poliçe hazırlanırken nelere dikkat etmemiz gerekir?

Hangi maddeleri ekletmemiz iyi olur?

Şunlara muhakkak dikkat edin diyeceğiniz noktalar var mı?

Yurtdışına seyahat edeceğimiz zaman ekstradan seyahat sağlık sigortası yaptırmamız gerekir mi yoksa uluslararası geçerliliği olan bir özel sağlık sigortası yeterli olur mu?

Bu sigortayı yaptırdıktan sonraki bir tarihte yurtdışına taşınırsam poliçeyi resmi olarak Türkiye'de ikamet ederken yaptırdığım için hukuki bir sorun yaşar mıyım? Yani sigortanın yurtdışında geçersiz sayılması vb gibi bir durum olur mu? Yoksa geçerliliği devam eder mi?

Hangi durumlarda sigorta şirketi "Şu masrafı karşılamıyoruz. Bu durum sigorta kapsamına girmiyor." vb diyebilir? Sigortanın her koşulda geçerli olması için nelere dikkat etmeliyiz?

Poliçede açık kalmaması ve her koşulda sigorta şirketini bağlayıcılığı olması için nelere dikkat etmeliyim? (Poliçede kullanılacak kelimelerin nüans farkları vb)

Daha önce teşhis edilmiş ve kayıtlara geçmiş rahatsızlıklarımız da sigorta kapsamına girer mi? (Ufak tefek kronik ve otoimmün rahatısızlıklarımız var.)

Ya da daha önce yaptırdığımız tahlil sonuçları ileride yaşayabileceğimiz rahatsızlıkların sigorta kapsamına girmesi durumunu etkiler mi?

Yani mesela Allah korusun ileride bir rahatsızlık yaşasak "Sizin daha önce yapılan tahlillerinizde bu rahatsızlığın belirtileri görülmüş. Bu durumun sigorta yaptırmadan önce ortaya çıkmış olduğunu düşünüyoruz. Sigorta kapsamına girmez." vb diyebilirler mi?

Sizin özel sağlık sigortanız ya da tamamlayıcı sağlık sigortanız var mı? Varsa neden o sigorta türünü tercih ettiniz ve yaptırırken nelere dikkat ettiniz?

Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.

 
saglik sigortasi bayagi iyi diye bilinen bir sirkette calisiyorum.

tamamlayici var (maalesef artik turkiye sigorta uzerinden) ama yurtdisinda 100% kapsiyor. hastane ile anlasma yoksa kendim odeyip uygulamadan faturayi falan gonderiyorum iade ediyorlar hesabima.
  • aguen  (13.04.24 21:50:51) 
[]

Amerika vize randevuları ne zamana veriliyor?

Selamlar,

Amerika’ya vize başvurusunda bulununca, ne zamana randevu veriliyor? En son randevu alanlar yazabilir mi?

Teşekkürler

 
Bir çok unsura bağlı olarak sürekli değişiklik gösteren bir durum. Bazen 3-4 ayda alabiliyorsunuz ama bazen de randevular çok uzun süre açılmayabiliyor. Profesyonel bir vize danışmanlık firmasından bilgi almanızı öneririm.


  • anathemamen666  (13.04.24 18:36:43) 
Geç olur ve vize ihtimali düşük. Neden dersen bizim salo Türkler vize alarak amerika'ya göç edebileceğini sanıyorlar.


  • ferenc  (13.04.24 19:48:22) 
turistik vize 2025 ilk çeyreğe randevu verdiler arkadaşıma.


  • kent sakini  (14.04.24 00:11:09) 
[]

Eşyalarımı en güvenli şekilde nasıl satabilirim?

Merhaba,

Evimizde kullanmadığımız ve durdukları yerde eskidikleri için satmak istediğimiz ürünler var. (Mini buzdolabı, Nikon D60 fotoğraf makinası, aküsü bitik UPS cihazı vb)

Bu ürünleri en güvenli şekilde nasıl ve nereden satabiliriz?

Buzdolabını bulunduğumuz yerde bulunan bir 2. el dükkanına satıcaz. Ödemeyi IBAN'a atmalarını istiyorum ama açıklamaya ne yazdırmalıyım?

Ayrıca ödemeyi yaparken parayı çıkaracakları hesap bahis falan türü işlere bulaşmış şaibeli bir hesapsa başımız belaya girer mi?

Fotoğraf makinası ve UPS cihazını ise dolap ya da letgo tarzı bir ikinci el sitesinden satmak istiyorum ama içlerinden parça vb alıp iade etmeyeceklerini ya da paketi boşaltıp ürünler gelmedi demeyeceklerini nasıl garanti edebilirim?

Bazen çok mu paranoyakça düşünüyorum diyorum ama bu tarz o kadar çok şikayet duydum ki...

Ne yapmalıyım? Bu ürünleri en güvenli şekilde nasıl satabilirim?

 
Paranoyaklıktan ziyade.. Bilemedim uygun kelime bulamadım.

Bu konu üzerine bu kadar kafa yoracak bi mevzu değil.

Bu güne kadar farklı farklı şehirlerde, çokça eşyamı sattım, yeri geldi satın aldım. Hepsi yüzyüze idi.

Yani buzdolabının bulunduğun yerde yerdeki ikinci elciye satıyorsan, parayı elden alsana. Niye bana yollatıyorsun? Ben zamanında üç beyaz eşya sattım parayı elden aldım. Adam eve gelip eşyaları aracına yükledi, parayı verdi gitti.
Ya da illa bana isteyeceksen, sattığın kişinin kendi hesabından göndermesini söylersin, başkasından göndermesin gibi...
Ben olsam foto makinesi hariç herşeyi direk elden satar parayı alırım. Foto makinesi biraz daha kişisel zevkle ilgili olduğu için, ona yorum yapamaycağım.
  • saturn  (13.04.24 16:30:26) 
yüz yüze satacaksın, gelen (veya buluşursan dışarıda kafede vs.) istediği kadar ürüne bakıp deneyip alacak. O anda iban'ına gönderir artık fast de var.(haftasonu vs. transfer oluyor) Sattıktan sonra da iletişim kesilecek. Bu kadar.

şimdiye kadar letgo vb. yerleri de denesem sonuç hep sahibinden üzerinden oldu. Ama hep buluştum öyle onların bilmemne güvende sistemlerini kullanmadım. Yıllaaar önce sanalpazar ve gittigidiyor üzerinden öyle başka şehre satmıştım ama şimdi yapmazdım herhalde.
  • nhk ni youkosu  (13.04.24 16:42:29 ~ 16:43:02) 
Zebramo/Dolap konusundaki şüpheleriniz yerinde. X makine sizden alıp anası ağlamış bir X makine geri iade edilmesi mümkün, başına gelen de var.

Net bir şekilde elektronik cihaz olduğu için iadesiz satış olduğunu belirteceksiniz. Gerekiyorsa (sitenin izin verdiği kadar) alıcı ile kontak kurup cihazı istediği şekilde video vs yoluyla çalıştığını ispat edebileceğinizi bi problemi olmadığını ama değişim sebebinden iade alamayacağınızı belirteceksiniz.

Elden en güzeli tabii ama hangi şehirde yaşadığınız bu seçeneği dramatik şekilde değiştiriyor. Elden için en makul site sahibinden telefonunuz direkt gözüktüğü için, diğer siteler iletişime biraz taş koyuyor komisyonu aradan çıkarmayın diye.
  • hedep  (14.04.24 14:08:16) 
[]

Kafelerin içecek dolandırıcılığı

Merhaba. Geçen bir içecek aldım rengine kanıp. İçine resmen 1 2 damla aroma koymuşlar. Ondan bile şüpheliyim. Gerisi maden suyu ve buzdu. İnanılmaz bir kazıklanma. Ucuz bir şey de değil. Bana mı denk geldi yoksa kafeler gerçekten içecek konusunda dolandırıyorlar mı? Aynısı Starbucks'ta da olmuştu bu arada. Cool lime almıştım ama resmen buzlu su içmiştim. Bu olaydan sonra kafelerde içecek içmemeye, sadece tatlı yemeye karar verdim? Aynı hatayı bir daha yapmayacağım. Aklıma taze sıkılmış portakal suyu geldi ama onda da Cappy koymalarından şüphelendim. Siz bu durumla karşılaştınız mı?




 
Starbucks cool lime ın eskisi gibi olmadığını artık buzlu suya döndüğünü söylüyorlardı

Gerçek portakal suyu ile cappy portakal ayırt edilir

Risksiz içecekler seç madem, dışarıda ekstra parayı verecez zaten, favorim vişne suyu ve sodayı ayrı ayrı söyleyip birleştirmek
  • grimavi  (13.04.24 14:17:26) 
Gerçek portakal suyu güzeldir ama çoğu kafe taze sıkmıyor. Cam ya da plastik fanustan dolduruyor. Kim bilir ne zaman sıktılar. Sadece tadı için içersin.


  • rock n roll  (13.04.24 14:20:52) 
Churchill iç. Maden suyu limon tuz. Hatta çoğu mekanda maden suyu isteyince limon da veriyolar yanında, masada tuz da vardır en kötü kendin yaparsın ki tuz koymayabilirsin de


  • nundu  (13.04.24 15:20:17) 
Starbucks yerine kafelere gidilmesini söyleyip Starbucks'a gidenlere zengin ve israf yapıyor gözüyle bakan çomarlar olduğu sürece kafelerde daha çok adam .... öperler. Adam Starbucks'ta filtre kahve 50 lira, kafede 30 diyor. Kafede içtiği şey 3ü1 arada. Herhangi bir kafede istediğin taze sıkılmış portak suyu en iyi ihtimalle marketten alınan portakal sularıdır. Konsantrasyon/Nektar falan olan da vardır gerçi. Esnafa güvenenin başına gelen her şey mubah.

Bu arada genelde aromalı meşrubat aşağı yukarı böyle. Yani Dimes'in cool lime çıkınca bizim ülkede adettendir, millet bir anda coştu. Çevir içindekilere bak. Durum benzer. Bence en kötüsü alkollü içecekler. Çok ağır dolandırıcılık dönüyor. Bir kokteylin kadehine, ondaki baskın içkinin şişesinin 1/3'ü kadar fiyat belirliyorlar. Üstüne bir de kokteyl içine koymaları gerekenin 1/3'ü kadar içki koyup buzu dayıyorlar.
  • nawar  (13.04.24 15:22:57) 
"Rengine kanıp..." Ben renge kanmıyorum. İçeceksem çay ya da kahve içiyorum.


  • prole  (13.04.24 15:25:34) 
Çay, kahve ve maden suyu dışında dışarıda bir şey içmemek lazım gerçekten.
Hiçbir şeye güvenemiyorum artık.
Hem dünya para hem içeriği bomboş hiç gerek yok.
  • mutekebbir  (13.04.24 15:43:21) 
Dışarıdaki ürünler çok kötü. Zorda kalmadıkça espresso ve filtre kahve dışında içmemeye çalışıyorum.

Maliyeti 10 lira olan kahveyi 120-140 lira civarına satmaya çalışıyorlar. Çıldırıyorum.

Diğer ürünleri varın siz düşünün.
  • jackyr  (13.04.24 16:06:33) 
kafelere gitmem. zaten gitmezdim, ekonomiyle, satın alma gücüyle, dolandırıcılıkla alakası yok. kapalı alanda duramıyorum. en güzeli ve en sağlıklısı kendin evde yapıp yanında götürmek. arabada 35lt cooler var. şu güzel bahar aylarında kafede, duman altında neden duracaksın. tüm sahiller, ormanlar senin.


  • gabe h coud  (13.04.24 16:30:36) 
Youtubeda " gıda dedektifi " sayfasına bak fazlasını gör.

Tavşanın suyunun suyu bile artık onlara göre daha orjinal.
  • diyecevaplandı  (13.04.24 16:53:49) 
yani dışarda da portakal suyu içme be. bunu evde yapmakta ne var.


  • geveze yazar  (13.04.24 17:17:37) 
Yüzde yüz meyve suları da satıyorlar özellikle nar onu alıyorum genelde.
Soğuk kahve çeşitlerinde malesef buz o kadar atıyorlar ki kahveyi koyacak yer kalmıyor

  • kararsızataletfilozofu  (13.04.24 18:45:26) 
[]

otomobil sahibi olmak ve sabit giderler üzerine bazı sorular

bugünün piyasası ile 1.2 - 1.5m arası, bir kaç yaşında bir otomobil sahibi olsam, fazla kullanmıyor olsam bile sabit giderleri benim için aşağı yukarı gideri nedir?

---
otomobil lazım olmuyor genelde. tatillerde de kiralık araç kullanıyorum. bu yüzden borca harca girip bir araç sahibi olmak istemedim.

ancak zaman zaman ihtiyaç duyuyorum. vergisi, kaskosu, otoparkı, bakımı vs gibi kalemler yüzünden hep öteledim araç sahibi olmayı.

şu linkteki model ederinde/ayarında bir araç sahibi olsam, 30 yaş, erkek, daha önce arabası olmayan biri olarak, kasko/sigorta/vergi gibi bedeller nedir? başka ne gibi maliyetler çıkar bana? otopark yok, bir yere abone olmam lazım.

www.sahibinden.com
(linkteki araç temsili)

 
mtv var bu yıl 4 taksit halinde ödedik ne kadar ödediğimi hatırlamıyorum aracın özelliklerini girip mtv'sini öğrenebilirsin internetten.
yazlık kışlık lastik olayı var kışlık yeni lastik almıştım 16 bin civarıydı sanırım.
kaska sigortaya 10 yıllık kazasız bir araç için 17 bin tl ödedim toplamda biraz daha ucuz olsun diye birkaç özellik çıkarttırdım.yoksa 20-21 civarıydı.
iki yılda bir araç muayanesi var bu yıl 1800 tl civarındaymış. sitede otopark ücretimiz yok onu bilmiyorum.
çok kullandığım için yağ değişimi çabuk geliyor. bunlar dışında yılda bir kere ufak tefek sanayii ya da bakım işi çıkıyor.
yukarıda yazdıklarımdan mtv ile kasko sigorta her yıl, muayene iki yılda bir oluyor. lastiklerde uzun süre gidiyor.
  • ercu cozer  (13.04.24 14:12:00 ~ 14:12:41) 
Benzer rakamda bir araca sahibim geçen ay araç kasko vs yaptım
MTV :2400
Trafik sigortası :4500
Kasko :10000
Bakım 8000
Benzin aylık 2800 tl
Muayene 2200 tl
  • spacevan  (13.04.24 14:30:26) 
Benim arabanın masrafını yazayım, emsal olsun.

Bakım: 5.432 Ekimde yaptırmışım. Kötü sanayi tecrübelerim var. Asla sanayiye götürmem. Senede bir servis bakımı iyidir. İki senede bir şu parça deyip. Adamın dişini çekiyorlar, ama olsun. Akü ve lastik, raf ömürlüdür. Onlar da bir gün masrafa dahil olacak.
MTV;654 TL çarpı 2 ama muhtemelen bundan sonra hep çarpı dört olarak kitlenecek.
Kasko: 6233 TL Ekimde ödemişim. Yılların hasarsızlık indirimi ve özel torpil sayesinde az
Zorunlu taşıt sigortası : 3054 TL Ekimde ödemişim.
Araç muayene :533 TL Eylül 22'de vermişim. 2 senede bir.
Egsoz emisyon : ? Aklımda kalmamış ama cezalı ödediydim. Bu da 2 senede bir.
Otopark derdim yok. Buna bir fiyat alamazsın. Bulunduğun yer ve otopark durumları çok değiştirir fiyatları
  • Mirket  (13.04.24 14:39:10) 
benim tahminim sizin otoparkla beraber aylik isletme masraflariniz 8-10k civarina gelecektir.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (13.04.24 14:50:29) 
Bütçelerken genelde aşağıdaki formülü kullanıyorum. Şimdiye kadar işe yaradı. Deneyin isterseniz.

Yıllık masraflar (kasko dahil) = 0.06 x ( Arabanın kasko değeri)

Tabii yakıt hariç.
  • alfired  (13.04.24 14:55:17) 
Bunların yanında pek konuşulmayan arabanın amortismanı var. Her sene %10 değer kaybedecek aracınız sıfırına göre. Yaş ilerledikçe değer kaybı azalacak tabi ama ilk seneler %10dur kabaca.


  • Mcfly  (13.04.24 18:06:22) 
benzer bir fiyatta araba için yazıyorum.

mtv en az 3000
sigorta 5-6000
kasko en az 15 bin - ilk araban olacağı için
bakım en az 5-6000
muayene 2200
yakıt kullanıma bağlı. otopark meselesi var o da değişken. yazlık kışlık lastik alma, taktırma, saklama masrafı var.

hangi şehirde kullanacaksın, trafik nasıl, park problemin olur mu bunlar da önemli. arabanın değer kaybına çok takılma. zaten binmek için alıyorsun. tutulan bir model alırsan ciddi bir değer kaybı da olmaz.
  • paintov  (13.04.24 22:45:12) 
[]

Makbuz sorusu

Yurtdışında evimi bir aylığına kiralıcam. Ödeme nakit oluyor. Ama Quitting adına bir makbuz imzalamamı istiyor karşı taraf. Parayı elden aldığıma dair bir şey aslında. Quittung adına şöyle bir şey: m.media-amazon.com

Vergi konusunda sorun çıkarır mı başıma? Karşı taraf, bu vergi sistemiyle alakalı değil, parayı nakit aldığına dair bir şey falan dedi ama anlamıyorum bu işlerden.

not. üstünde vergi bilgilerim olmayacak. sadece adım olacak.

 
Kirtasiyeden bi tane tahsilat makbuzu al, onu doldur ver işte.
Parayı elden aldığına dair belge, belli ki karşı taraf bunu gösterip ödemeyi alacak. Senin açından mali bir şey yok.

  • etna  (13.04.24 14:00:13) 
tanımadığınız bir kişiye para verdiğinde, bu parayı teslim aldığınıza dair ondan bir belge istemek çok normal değil mi?

bir şablona uymasına gerek yok. herhangi bir kağıt üzerine bu kişiden bu amaç için şu tarihte rakamla ve yazıyla şu kadar para aldım yazacak, altına da isim-soyisim bilginizi yazıp imzalayacaksınız.

ya da transferi bankadan gerçekleştirin.
  • tnz  (13.04.24 14:34:52) 
@tnz evet, elbette normal. bu nedenle aramızda bir subletting sözleşmesi yapılıyor ve orada parayı nakit olarak elden teslim edildiğine dair bir ibare konuldu.


  • parcaliham  (13.04.24 15:31:23) 
alt kiracı sözleşmesi adı üzerinde bir kira sözleşmesi, paranın alındığına dair bir belge sayılmıyor.
"vergi konusunda sorun çıkarır mı" sorunuz ise birden fazla faktöre bağlı. bulunduğunuz ülkenin airbnb sitesindeki yardım bölümündeki içeriklerden fikir sahibi olabilirsiniz.

  • tnz  (13.04.24 15:50:28 ~ 15:50:53) 
[]

Saclarim maahvoldu

Hep ince telli ve az sacim vardi ama artik cansiz, mat, daha seyrek bir hal aldi.
Bi sampuandan medet umdum canlansin diye ve 1 aydir asiri dokuldu saclarim. Bi de su viral bi tarak vardi sac acici o da cok ddoktu sacimi. Nihayet uyandim da sampuani ve taragi biraktim.
Boyadan dolayi da zaten yipranmis durumda. O kadar para veriyorum kuafore ama garanti kotu boya kullaniyor. Ona da gitmicem artik. Bu matlik da bikac ayin eseri. Kuafor yeni bir markaya basladigini soylemisti. Hem fiyat artti hem kalite dustu klasik.
Simdi durum bu. Cansiz, hacimsiz, sonuk saclarim.
Saclarim nasil kendine gelir?
Aktardan bi seyler almak istiyorum. O tarz ne onerirsiniz?

 
Biberiye yağını,argan veya badem yağıyla karıştırararak diplerine sürüp, dökülmeyi engelleyebilirsiniz. Yine aynı şekilde, biberiyeyi kuru olarak alıp, karanfille kaynatıp, günlük olarak, fısfısla saç diplerine sıkabilirsiniz. Banyo yaparken son suyuna, bir kapak elma sirkesi koymak da yumuşaklık ve parlaklık verir.


  • PhoenixRising  (13.04.24 16:25:26) 
[]

ingilizce için ilerleyebilir miyim böyle yoksa boşa kürek mi çekiyorum?

altyazılı dizi izliyorum, kelime kelime epey anlıyorum cümleler çat pat hatta hiç desem yeri. sizin de şöyle yap diyeceğiniz önerileriniz var mı?




 
Duolingo memrise gibi uygulamaların çok faydası oluyor. Öneririm. Arkadaş bu uygulamalar sayesinde İngilizce ögrendi. İş yerinin yaptıgı İngilizce mülakatı bile geçti


  • limonlu eksi  (13.04.24 13:09:51) 
@limonlu eksi, duolingo nun testlerini defalarca geçtim. ben anlamak ve konuşmak istiyorum.


  • geveze yazar  (13.04.24 13:12:55) 
Kursa git. Üniversitelerin yüz yüze kursları oluyor. Onlardan birine git. Gerekirse üniversite hazırlık oku bir bölüm kazanıp. Dizi konuşma dili ve o konuşma dilini Türkiye'de geliştirmen çok zor. Dizi izlemeye devam et ama önce YDS'ye çalış. A, B seviyesi alacak kadar kelime öğren, anlamanı geliştir. Fark ettiğini göreceksin. Ben uygulama önermiyorum. Bunlar zaman kaybı bana göre. Duolingo ile 1000 seviye de geçsen sağlıklı bir eğitim almıyorsun. Ona ayıracağın süreyi bir bilimsel makaleye ayırsan bir sürü kelime, cümle öğrenirsin.


  • dissendium  (13.04.24 13:27:50) 
önerim yok ama aslında tam tersi olduğunda İngilizce öğrenmiş olacaksın. Hiç kelime kelime düşünmeden geneli anlayıp hatta bilmediğin kelimeyi bile cümlenin gidişatından "sanki şöyle demek" gibi hissettiğinde olmuş olacaksın.

Kursa gidersen direkt native İngilizce konuşan hocası olan kurs olursa harika olur. Gramer ve kelime öğrenmenin yanında bütüncül şekilde İngilizceye de bi maruz kal.
  • nhk ni youkosu  (13.04.24 13:59:21) 
Dizi izlemek gibi dinleme aktiviteleri dil öğrenme sürecinize yardımcı olacak, hızlandırıcı ve kesinlikle faydalı şeyler. Aynı zamanda dili zaten öğrenmişseniz konuşmanızı geliştirmenize ve dili unutmamanıza yardımcı olur.

Ama dili öğrenmek için kullandığınız tek yol buysa muhtemelen boşa kürek çekiyor olursunuz. Bu şekilde ingilizce öğrenmeniz mümkün olsaydı bile işinize yarayarak bir hızda öğrenebileceğinizi sanmıyorum. Bir de bu var değil mi? Dili öğrenmeniz gerekiyorsa bir de muhtemelen belli bir fırsat dönemi içinde kullanmak için yeterli bir sürede öğrenmeniz gerekiyordur.

Benim en çok işime yarayan egzersizler akademik metinleri çevirmekti.
  • akhenaten  (13.04.24 16:21:46) 
hayir bosa kurek cekmiyorsun ama bu gelisim oyle uc bes gunde olacak bir sey degil. aylar sonra fark edeceksin ki cok daha fazla sey anliyorsun.

dil ogrenmek cok uzun bir surec. hatta dil ogrenmek hicbir zaman bitmeyen bir surec. eger cok yogun bir ogrenme arzun varsa kitap okumayi oneririm. yabanci dilde kitap okumak en iyi gelisimi sagliyor bence bir seviyeden sonra.
  • bohr atom modeli  (14.04.24 11:53:30 ~ 11:53:43) 
@bohr atom modeli, dediğiniz doğru sınırı yok dil öğrenmenin. kendi dilimizin bile tüm bilimsel terimlerine hakim olamamak gibi bir şey bu.

ben hemen günlük ingilizce konuşmak istiyorum ve de çok iyi anlamak. karşımdaki kim, neyi var, nerden geliyor nereye gidiyor, karnımı ağrıyor, acıktı mı vs.
  • geveze yazar  (14.04.24 14:08:01 ~ 14:08:45) 
Alt yazılı diziyi Türkçe alt yazı ile izliyorsan boşa kürek çekiyorsun. İngilizce filmi/diziyi İngilizce alt yazı ile izle. Duolingo'yu biraz kullandım. Bence vasat üstü bir uygulama. Çevirileri Google-Translate yapıyor sanırım. Almanca kursuna başladım. İngilizce üzerinden Almanca öğreniyorum. Türkçe üzerinden çok kötüydü. Az biraz Almanca bilmiyor olsam yanlış öğrenecektim. İngilizce üzerinde de bazı hatalar var ama daha az.

Konuşmak için pratik şart. Pratiği de oturup bir başka Türk ile konuşarak yapamazsın. O dili konuşmak zorunda olman lazım. Dil kursuna gidenler ufak ilerleme ile dönüyor genelde. Çünkü başka ülkeye gitseler bile kendi ülkelerinden insanlar ile kaynaşıp olabildiğince kendi dillerini konuşuyorlar.

"Dil, dile değmeden dil öğrenilmez." muhabbeti sevişince yeni dil "unlock" olduğu için değil, iletişim için o dili kullanmak zorunda kalmak ile ilgili bir deyiş. Almanya'ya işçi olarak giden neslin okuma yazma bilmeyen yaşlıları bile Almanca konuşabiliyorsa bir şekilde zorunda kalıp konuştukları için. Her dilde böyle bu.

Bir de en önemli engel kişisel kısıtlar. Kaç ayrı ülkeden kişi ile çok uluslu projelerde çalıştım. Sonuçta 214214 ayrı ülke bir araya gelindiği için ortak dil olarak İngilizce konuşuluyor. Ne İngiliz, ne Amerikan ne de başka herhangi bir ülkenin vatandaşı konuşurken aşırı dikkatli bir şekilde gramer takibi yapıyor. "Ya hata yaparsam? Ya yanlış telaffuz edersem" şeklindeki kaygılarınızı atlatmak bir adım değil, uzun atlama gibi fark yaratır.
  • nawar  (14.04.24 18:37:46) 
[]

Ankara'da sosyalleşecek ortam arıyorum

Merhaba dostlar, homeofis çalıştığım için çok asosyalleştim. Mevcut arkadaş ortamımdan da sıkıldım yeni sosyal ortamlar arıyorum tavsiye gönderin bana. yakışıklı uyumlu ve statü sahibi de bi adamım. ama ortam seçerim saçma sapan insanlarla görüşmem.




 
Etkinlikler:

CerModern
LastPenny
Kült kavaklıdere
vs.

Hangi statüye sahipsiniz merakımdan soruyorum.
  • biryazgünü  (13.04.24 12:16:10 ~ 12:16:25) 
Kitap, film, felsefe kulüpleri var. Kült Kavaklıdere + 1 Kemal Akçay'ın moderatör olduğu film analizleri oluyor ona katılabilirsin. Yakışıklılık şart değil, uyumlu olman güzel. Oralarda saçma sapan insanlar göremezsin.


  • rock n roll  (13.04.24 12:40:30) 
Ankara Foreigners Community
The INTERNATIONAL community of Ankara
www.instagram.com
  • ankarakecisi  (13.04.24 18:22:09) 
kendin hakkında en ufak bir bilgi yok (nasıl bir ortam seçersiniz mesela ? ya da nelerden hoşlanır ya da hoşlanmazsınız gibi...) statü'nüz ne o bilgi de yok :D ne önerelim biz size şimdi bu durumda ?


  • sweetoffice  (13.04.24 18:34:52) 
[]

Ankara da kapsamlı çocuk parkı

Çocuklar için büyük ve çeşitli oyun alanları parkları vs olan tavsiye edeceğiniz hangi park var?




 
Eskilerden Ahlatlıbel tesisleri var


  • ankarakecisi  (13.04.24 18:22:59) 
[]

İpsala Malkara Tekirdağ yolu EDS çalışıyor mu?

Gecenin köründe döndük geçenlerde 30 km ortalama hız bölgesi yazıyordu. Sonra tekrar bi 27 km kadar devam etti.

80 miydi 90 mıydı neydi canım çıktı çok sıkıldım tek başıma koca yolda tin tin gitmek.

Zaman zaman eds kameraları da vardı çekiyorlar mıydı çekmiyorlar mıydı bilemediğim için çekiyorlarmış gibi düşündüm. Çalışıyor mu?

 
[]

En kaliteli cilt bakım markası

Benim bildiklerim; Bioderma, Dermokil, Bioxcin. Ve bilmediklerim de vardır mutlaka.

Bu işin en kaliteli markası, Mercedes'i hangisi?


 
skinceuticals var bir serum 200 dolar falan.

genel olarak asiri sivilce tedavi etmek gibi spesifik bir hedefin yoksa cilt bakim urunleri gozle gorulur bir fayda saglamaz. o yuzden cok kalitelisi olsun gibi bir arayisa sokma kendini.
  • hot potato  (13.04.24 09:24:50) 
Dermokozmetik en iyileridir. Kimyasali basmazlar, dogal icerikler vardir. Pahali olansa kasit, dr murad filan derdim ama kaliteyse cilt tipine gore filan degisir.
Cilt bakim urunleri fayda saglar bu arada. Temiz icerik, cilde yonelik dogru urun kullanimi cok fark eder. Homemade aromaterapi, simyaevi, la roche posay, avene gibi markalari bosuna kullanmiyoruz.
Loreal, nivea gibi markalardan yeterince fayda saglanamamasi bu yuzden.
  • mor oje  (13.04.24 09:26:58 ~ 09:28:38) 
En kalitelisi en iyisi değildir. La Mer pahalı markalardan biridir fakat en iyisi değildir. Bir ürünü iyi yapan kimyasal formülüdür. Evet cilt ürünleri kimyasaldır ve bu kötü birşey değildir. Cilt bakımı lüx tüketim metasıdır aynı zamanda yani beyaz dümdüz bi tişört balenciaga da 500$, aynı kalitede benzeri Massimo dutti’de 100$ a satılması gibi.


  • ya volna  (13.04.24 10:04:57) 
[]

kiralık araçta alt muhafaza hasarı

selamlar,

bayram tatilinde bir araç kiraladım daha önce de kiraladığım kurumsal bir firmadan. full paket sigortası var. üst segment bir araç.

kırsal ama sürtmemesi gereken yolda altı sürekli sürtünce bi yerde kontrol ettim ki, plastik alt muhafaza kapağının vidalarından biri çıkmış ya da kırılmış, bir kaç cm aşağı sarkığı için hız kesicilerde bile sürtüyor. bayram dolayısıyla kaportacılar kapalıydı, ben de daha dikkatli sürdüm ve can sıkıcı bi durum olmadan seyahatimi tamamladım. buna ben mi sebep oldum, daha önceden var mıydı bilmiyorum. ama önceden var olma ihtimali yüksek. çünkü alırken sağını solunu incelesek de, altına bakmadım. sağında solunda ufak tefek çizik-çarpma vs olduğu için bu da önceden var olabilir diye düşündüm.

yarın sabah teslim edeceğim.


1 - kaportacıya gidip yaptırabilirim miyim ufak bi bedele? bi vida takıp çıktığı yeri taksa, ya da bir şey uydursa olacak. olur mu?

2 - hiç bir şey demeden bırakayım aracı, full paket sigortası var. ihale bana kalırsa bile oradan karşılarlar mı? mini hasar kapsamına giriyorsa bir beyan olmaksızın buradan karşılanıyor ama bu mini hasar mıdır bilmiyorum.

araç mercedes c200. plastik bir kapak bu. aracın altına girebileceğim bir yer bulamadığım için kendim girip bakamadım.

bahsettiğim duruma dair görsel
hizliresim.com

 
Aracın altına bakmazlar ve anlamazlar bilene. Sadece tak sök olayıysa bedeli 10 bin altında kalacağı için sigorta kapsamına girer.


  • JackDanielSparroww  (13.04.24 07:42:00) 
ön tamponun alt kısmını kasiste kırzıştım, teslim ederken gösterdim, kaskoya sunmak için bir belge imzalatıp 5 kuruş istemeden teslim aldılar arabayı. Saten kaskolu olduğu için usta vb aramayın, açıkça söyleyin burası böyle böyle diye


  • abbabaabbaababbabaababbaabbabaab  (13.04.24 09:16:57) 
Ben punto araçta sürekli yaşıyordum bunu. Sürekli yaşama sebebim de muhafazanın farklı bir araca ait olmasıydı tabi o ayrı. Gidip hemen vidalatıyodum, çok basit bir olaydı. Ben olsam gider vidalatırım, kimseyle uğraşamam. Ama eğer doğrudan aracı götürürseniz bence onlar da sorun etmeyecektir, sadece muhafaza çıktıysa basit bir olay bence. Kapak yani bir esprisi yok, su vs korumak için.


  • huzurlarinizda huzursuzluk  (13.04.24 12:43:19) 
1- aracı sakin bir yer de yanlamasına kaldırıma çıkar
2- yere gazete kağıtları koy aracın altına yat
3- japon ile bölgeyi sabitle sonra soğutucu sık
  • HellKeePer  (13.04.24 13:20:04) 
Aracın altına bakmazlar teslim alırken oldu ki baktınız tur küçük hasarları umursamıyorlar , zaten full paket sigorta yaptırmışsın niye dert ediyorsun ki ? Ben olsam kesinlikle gitmezdim öncesinde servise falan. Madem bu kadar dert edecektin niye sigorta yaptırdın :)


  • Mcfly  (13.04.24 15:19:50) 
[]

deniz gören havuzlu villa tatil bölgesi

istediğim yerleri gösterir örnek fotolar;

panel.mavillam.com(26).jpeg

panel.mavillam.comı-kiralık-villalar-mavillamVuaKJyB3BuAj.jpeg

kaşta uyguna çok güzel yerler var ancak, düşündük taşındık uzak olacağı için vazgeçtik, istanbul'a yakın böyle yerler için civara baktık ama bulamadık pek, marmara civarına - marmarayı gören yerlere baktık ama göremedik. böyle yerler nerede olabilir, istanbuldan bir kaç saat uzaklıkta?

 
verdiğiniz linklerdeki resimler açılmıyor ama kaş bölgesini bildiğim için söyleyeyim. zaten oradaki villaların olayı deniz manzaralı ve eşsiz konumu. başka yerde muadilini aramak zor olacaktır.


  • bravoteam  (13.04.24 09:16:53) 
Çanakkale olabilir, ordan izmire kadar sahil şeridinde bulunabilir.
Keşke kaş olsa tabi.

  • rhan  (13.04.24 11:03:25) 
shorturl.at
shorturl.at

linkler bozuk, görülemez. doğrusu bunlar olacaktı. sorunuzla ilgili cevabım yok.
  • biseysorcaktim  (13.04.24 13:53:57) 
[]

Hk. Hk.

Duyurulardaki hk. İle biten sorulardaki hk'lar hızlı konunun mu yoksa hakkındanın mı kısaltımı?




 
Hakkında


  • primetime  (13.04.24 00:22:37) 
[]

Ankara eskisehir

Sabah günübirlik Eskişehire gitmem gerekiyor ama sonraki haftaya erteleyebilirim de. Acaba tatil dönüşü sebebiyle çok kalabalık olur mu?? Yoksa gidip geleyim mi emin olamadım.




 
Valla d7n günübirlik bolu yaptık, İstanbul'a gidiş tarafı resmen cankurtaran'dan bolu'ya kadar tikaliydi. Ben bu kadar kalabalık görmedim.


  • mirty  (13.04.24 09:06:20) 
Tren harici sakın ha.


  • abbabaabbaababbabaababbaabbabaab  (13.04.24 09:19:09) 
[]

geberit vitra eca gibi banyo klozet takımları üreten muadil hesaplı marka?

biliyor musunuz
teşekkürler



 
bu markalarin alt markalari var eca'nin serel gibi onlara bakabilirsiniz


  • tahtakafa  (13.04.24 04:00:00) 
Japar
Meşhurdur nalburlar arasında
Birde N0 vardı galiba
Konya da üretici çok, oradan da bakabilirsin
  • etna  (13.04.24 06:52:57) 
eğer gömme rezervuar alacaksanız vitra'dan şaşmayın. taşı istediğiniz marka alabilirsiniz.


  • bravoteam  (13.04.24 09:23:54) 
Vitra alt ürünü punto var


  • jackyr  (13.04.24 20:51:16) 
genel olarak semirmiş bi marka olmasın istemiştim, gömme gibi daha ileri teknik bir ürün için sormamıştım


  • lambırcek  (13.04.24 22:22:02) 
[]

doğum günü hediyesi yaşça büyük değerli birine anne bana değil

geçen yıl portresi gibi birşey hediye etmiştim.

bu yıl çok sofistike bir hediye arıyorum. aklımda etkinlik bileti yada mutfak eğitimi var. tavsiyeniz var mı? ince düşünülmüş olmalı. bir türlü aradığım yanıtı bulamadım belki ilham verirsiniz.


 
Kütüphanesi varsa ex libris olabilir.


  • cosmicstring  (13.04.24 00:28:18) 
[]

Bir koşu bir de yürüyüş ayakkabısı önerisi?

Merhaba arkadaşlar,

Koşu için olanı ağırlıklı tempolu yürüyüşlerimde kosularimda giymeyi düşünüyorum. Yürüyüş ayakkabısıni da daha ziyade günlük kullanımda, kısa mesafe yürüyüşlerinde kullanmak için arıyorum.

Aylardır içime sinen bir marka model bulamadım. Rahatlığına ve kalitesine kefil olabileceğiniz marka model öneriniz var mı?
Bütçe iki ayakkabı için toplam 6-7k.

Seçeneklerim arasında Salomon, Adidas, Nike ve merell var ama böyle fosforlu renkleri de istemiyorum pek:/
Nike wildhorse 7 serisi çok güzelmiş ama Türkiye'de bulamadım hiçbir yerde.

Cevaplar için şimdiden çok teşekkür ederim.

 
ben nike'ın pegasus trail 3 veya 4 serisini seviyorum görsel ve kalite olarak erkekte de, kadında da. araştırabilirsiniz.


  • anlatamıyorum  (12.04.24 23:18:55) 
Ultraboost iyidir.


  • gabe h coud  (12.04.24 23:41:37) 
nike zoom modellerine bakın (orjinal). 5 yıl oldu hala taş gibi kullanıyorum.


  • HellKeePer  (13.04.24 01:29:35) 
Koşu ayakkabısında asics en iyi markaymış diyorlar. İki gün önce sipariş ettim bakacağım öyle miymiş.


  • herzan  (13.04.24 08:35:44) 
[]

çok eski olayları hatırlamak nasıl mümkün

İnsanların bazı psikolojik sorunlarını geçmişlerindeki olayları araştırarak çözüyorlar ya; ben mesela hiç öyle detaylı ve olay örgüsüne sahip bir hafızaya sahip değilim. Çocukluğunu anlat deseler, çok genel cümleler kurabilirim, spesifik bir olayı doğrudan sormadıkça aklıma gelmezmiş gibi.

Yapılan terapilerde kişinin geçmişinde araz yaratan bir olayı nasıl keşfedebiliyor psikologlar? Nedir bunun aşamaları?


 
Hipnoz olmalı.


  • prole  (12.04.24 23:42:19) 
@prole en son aşama belki odur. Ben tüm süreci merak ettim aslında


  • her giriste sifresini unutan adam  (12.04.24 23:53:09) 
Farklı ekollerin farklı yöntemleri, uygulama metodları ve testleri var. Örneğin bilişsel davranışçı terapi, şema terapi, emdr gibi gibi. Siz hatırlamadığınızı düşünüyorsunuz ama iyi bir uzman hangi ekolü benimsediyse ona uygun doğru sorularla aşama aşama aradaki bağı kuruyor.


  • Phoebe  (13.04.24 09:39:12 ~ 19:19:17) 
[]

Çorlu-Edirne-Tekirdag-Kırklareli'de nereler gezilir, neler yenir

Selamlar, ilerleyen zamanda silivri'de yaklasik 1 ay kalmam gerekecek. Hazir oradayken sıkılmamak da icin haftada 1, gunubirlik baslikta belirttigim sehirlere gitmeyi planliyorum. Oralara daha once hic gitmedim. Gunubirlik edirne'de mesela nereden gezmeye basliyayim, ciğer tava icin hangi lokantaya gideyim ? Atiyorum Kirklareli'ne hic gitme ama su ilceye zaman ayir gibi onerilere de ihtiyacim var. Trakyalilari duyuruma bekliyorum ^^




 
Kırklareli Merkez, (Pek Bişey Yok )

-Yayla Mahallesi Atatürk Evi Ziyareti (Arabanız var ise mapsten konum bakarsınız, yoksa otogar ile arası 10 dakika yürüme mesafesi)
-Vino Dessera Şarap Evi (Merkeze araç ile 10 dakika uzaklıkta)
-Eğer o kadar vaktim yok derseniz Atatürk evinin hemen yanında Gusto Celepoğlu Konağında balkan lezzetleri ve muhakkak Kara Sevda isimli şarap içimi. (Jülide Abla ve Eşi Ünal ağabey bu konularda üstadtır)
-Kasaplar arasında ( yine otogara 10 dakika yürüme mesafesinde ) Mori sokak lezzetlerinde kokoreç ve bira
-Türkiye'nin sayılı el yapımı bozacılarından Özdağ bozacısından boza içebilirsiniz (burası da mori sokak lezzetlerine 3 dakika yürüme mesafesinde)

Bunun haricinde merkezde yapılan bişey yok, ama iğneada tarafına gidebilirseniz( aracınız var ise ) dupnisa mağarasını gezebilirsiniz.

Kırkalrelinde her yer her yere 10 dakika :)
  • ebeş  (12.04.24 23:24:22) 
bana başka yerlerde önerilmişti. eski sevgilim tekirdağlı ydı. tarihi yerler hatırlıyorum söylediği, bu gözle bir araştırın derim.


  • baldan kaymak  (13.04.24 00:17:54) 
Kırklareli merkez için,
Özbağ boza +1 ama yaz başladı artık kapatmış olabilir.
Millet bahçesinin orada pişi +çay :)
İstasyon caddesini bir turlarsın ağaç gölgeleri arasında yürüyüş yapmış olursun, bizimpark’ta soğuk ev yapımı limonata içersin.
Balaban’dan tahinli, kakaolu, limonlu dondurma yiyebilirsin. Supangleside güzeldir.
Gülümoğlu’nun ev baklavası, san sebastian cheesecake’i güzeldir.
  • kararsızataletfilozofu  (13.04.24 18:51:12) 
[]

Uzun yolda navigasyon sorunları

Uzun yolda aniden çişimiz geliyor mesela, mevcut yol tarifini sonlandırıp Opet arıyoruz. Taa 20KM önce geçip gittiğimiz Opet'i gösteriyor. Arkadaş sadece yolumun üstündekileri göstersene bana.
Hatta bazen hiç göstermiyor, nasıl olsa önümde Opet yok diye yardıra yardıra gidiyorum, çat diye karşıma Opet çıkıyor ve trafiği tehlikeye atmamak için birden soldan sağa geçmek istemiyorum.

Yok mu gittiğim yolu görüp, sadece yolumun üstündeki istasyonları gösteren bir uygulama?
Ayrıca mevcut yol tarifini kapatmadan, ek olarak Opet'i de arayabilsek mesela, olmuyor mu?
Hatta radarları falan da gösterse keşke...

Apple Haritalar denedim daha önce, rezalet ötesi.
Yandex denedim, ama tam sebebini hatırlayamadığım bir durumdan dolayı tekrar Google'a döndüm.

 
Google maps'te sağ üstteki 3 noktadan durak ekle yapıp sürükle bırakla ortaya al, aramada yol üstünde ara diye çıkıyor.


  • Bruce  (12.04.24 21:19:42) 
google mapste rotayı çizdikten sonra sağ üstteki büyütece tıklayıp "opet" yazacaksınız. rotanızdaki opet istasyonlarını çıkaracak. istasyonun üzerine tıklayınca "durak ekle" diyeceksiniz.

apple ve yandex'i kullanmanıza gerek yok. en iyi harita hizmetleri google mapste.
  • false pretension  (12.04.24 21:35:20) 
Bu konuda en iyisi apple harita. Aradığınızı listeliyor,kaç km sonra ve kaç dakika eklendiğini söylüyor.


  • okumakserbestbegenmeksart  (12.04.24 21:41:50) 
Google en iyisi. Maceraya gerek yok. Yol tarifi alınık haldeyken büyütece tıklayıp benzin istastonuna tıklıyorsunuz hepsini gösteriyor. Kaç dk ekledikleri falan listeleniyor


  • glamdr1ng  (12.04.24 22:43:28) 
[]

kod - dosya yüklemeli ve analiz etmeli yapay zeka uygulaması

bir kaç parça kod var. bir kaç bin satırdan oluşuyor. amacım direkt bunu bir yere yükleyip sürekli yapay zeka ile konuşarak çalışmak istiyorum. bunun için en ideali nedir? chatgpt ve claude kullanıyorum ama bunlar 3-5 sorudan sonra sorduğum sorulara normal cevap veriyorlar ama ben belge üzerinden ilerlemek istiyorum. sapmasın kafasına göre cevap vermesin istiyorum.




 
gpt'de ücretli versiyonda mygpt kısmında yapabilirsiniz. kodu yükleyip instruction olarak bunu baz al derseniz olur diye düşünüyorum.


  • wct3 org  (12.04.24 22:15:10) 
[]

Koç ailem indirimi

Sahibi bir arkadaşımız var mı? Daha önce buradan bir arkadas vasıtasıyla süpürge almıştım, şimdi de tv alacağım, koç holding çalışanı varsa çok makbule geçer.




 
[]

Yatay Kariyer Hakkında Düşünceniz Nedir?

Gördüğüm kadarıyla Türkiye'de herkes bir an önce yönetici olmak istiyor. Almanya menşeili bir şirkette çalışırken 40-45 yaşında hala teknik alanda kalmış, doktorası olan ve bildiğin "iş yapan" adamlar vardı.

Bu tarz bir kariyerin Türkiye'ye uyarlanması konusunda siz ne düşünüyorsunuz?


 
Bence çok güzel bir şey. Herkes müdür olduğu için ortalik dandik kisilerin müdür olmaya çalışması ile kötü halde. Ben misal acayip fantastik bir tedarik zinciri müdürü ile calismistim ama yok, adamda müdürlük ile alakalı hiçbir şey yok. Olmamaliydi.

Ben etrafımda çok görüyorum yatay olarak ve o konularda (misal global trade, sap, finans, us muhasebe vs) acayip önemli oluyorlar.

Türkiye'de malesef yukselince aldığın para ile çalışan olarak aldığın para arasinda ciddi fark var, bundan zor yani. Bu kadar fark olmasa insanlar da bu kadar dikey kariyer peşinde kosmaz.
  • logisticsmanager  (12.04.24 20:30:03) 
40+ yaşlar teknik anlamda kişilerin en olgunlaştığı ve damardan mühendislik tasarımları yapabilecekleri yaşlardır. Bizde zihniyet dediğin şekilde bir an önce yönetici olmak şeklinde. İşin maddi boyutu var, firmalar "1 tane çok tecrübeliye o parayı vereceğime 2 tane daha az tecrübeli çalıştırırım" kafasında. Halbuki yatay kariyerler çok mantıklı.

Daha önce çalıştığım bir kurumda böyle insanlara "Danışman" unvanı veriliyordu. Maaş ve yan haklar yönetici müdür ile hemen hemen aynı. Yöneticilik ve idari işlerle uğraşmak istemeyen, mühendislik becerileri çok kuvvetli kişilere bu unvanı verirlerdi. Başka bir firmada bu uygulamayı görmedim, olmalı.

Kimisi de çok tecrübeli olup şahıs şirketi kuruyor ve danışmanlıklar veriyor, dediğin kapıya çıkıyor.
  • Lethe  (12.04.24 20:40:52) 
mevzu buyuk ihtimal maas +1

yurtdisinda isinde cok iyi olan bir uzmanin yoneticinden daha cok para alabilme "ihtimali" var, turkiye'de bu zordur herhalde.

yurtdisinda calisan biri olarak yatay kariyer bana gore degildi ben de uzmanlasmak yerine yoneticilige oynamayi tercih ettim, cunku bu doktorali "scientist" abilerin cogunlukla bir "coban"a ihtiyaci oluyor.

su anda cobanlik yapiyorum, 10 civari muhendis ile calisiyorum. Cogu benden cok daha akilli ve egitimli tipler, ama tuvalet kagidi bittiginde ortaya cikan kaosu onleyecek biri lazim, onun da ustesinden geliyoruz ewelallah..

phd = project half done diye bosuna dememisler..
  • cooperr  (12.04.24 21:05:58) 
almanya ile turkiye arasindaki en buyuk fark sosyal devlet. almanya'da vergiler yuksek ama mesela toplu tasima iyi, araba almak zorunda degilsin (genelliyorum), egitim iyi, cocugu ozel okula dershaneye falan gondermiyorsun. saglik da yani sekilde diyelim. yani "devletcilik" prensibi uygulandigi icin orta sinif olmak gorece olarak daha acisiz. turkiye ise son ozellikle son 10 senedir vahsi kapitalizm timsali oldugu ve maaslar arasinda da ucurum bulundugu icin o kariyerin calismasi zor.


  • hot potato  (12.04.24 21:15:30 ~ 21:22:04) 
Tek sorun maaş değil. Türkiye’de hasetlik ve gösteriş merakı var. İnsanlar bu yüzden kocaları veya kendileri müdür olsun istiyor, biri sorduğunda müdürüm demek istiyor.

Oysa ne müdürler var benim uzman maaşımdan az alan. Olay tek başına maaş farkı değil yani.

Ek olarak Avrupa’da insanlar mutlu olmak istiyor bi çok mudur aldığı maaşa oranla da fazla çalışıyor ve mutlu değil. Bizde durum öyle değil 50-60ina kadar çocukları,eşi icin çalışıyor kopek gibi sonra emekli oluyor. Yaşadığı hayattan mutlu mu ? Değil.
  • Mcfly  (13.04.24 15:26:50) 
uzun süre stabil yaşantı olunca yükselme gerekliliği olmuyor. Türkiye'de yükselmezsen fakirleşirsin, ki oluyor da zaten.

Birkaç gözlemimi yazayım. İngilteredeyiz bir süredir. Enflasyon vurunca buradakiler de ne yapacağını şaşırmış. Mesela 55 yaşında bi postacıyla muhabbet ediyoruz, adam 30 yıldır falan bu işi yapıyor ve her gün sokakta. Bi yükseleyim dememiş. Fakat maaşlar yıllardır sabit gibiyken kiralar faturalar uçuyor İngilizler de zorlanmaya başlamış baya. Ama yine de geçinebiliyorsa okey daha fazlasına gerek yok. Mesela sürücü kursu bakıyorum, mesai saati dışı ve haftasonu kurs veren çok az kişi var ve aşırı talep var randevular 3-5 ay sonraya. Açığı gören bi kapitalist gelir %50 fazla ücretle bile kurs verir bunu doldurur. Yapmıyorlar abi :D Hırs ABD ve Türkiye gibi toplumlara özel galiba.

Türk mantalitesine gelince, eşim Türkiye'de üst bi pozisyondaydı daha da yükselmek üzereydi. Burada herkesle benzer maaş teklifli ilanlar olunca pek hoşuna gitmedi o kadar eğitim ve çalışmamın farkını görmem lazım diyor. Dönersek bu sebeple döneriz:) Bazen (ve bazı insanlar için) psikolojik tatmin de çok önemli oluyor.
  • nhk ni youkosu  (13.04.24 16:18:42 ~ 16:20:00) 
sme ve yöneticilik iki ayrı kariyer. yatay kariyer değil. onlar sme olmuşlar. türkiye'de kariyer planlaması, liderlik eğitimi, koçluk gibi konularda en iyi danışmanlık firmaları bile ne dediğini bilmez. kaldı ki normal şirketlerde böyle bilinçler ve yönlendirmeler olsun. çalışan da müdürlük ister doğal olarak.


  • gabe h coud  (13.04.24 16:25:20) 
Aradaki maas farki yeterli degil. +1

Mesela, Kanada'da petrol & gaz sektorunde tecrubeli, bilgili calisan yonetici olmak istemeyen cok muhendis var. Tum surece hakim, her gun yonetici gibi milyon dolarlik risk kararlar alan, dunyanin her yerinden muhendisler bunlar.

Yonetici maas farklari cok yuksek degil. Mesela ben $140.000 maas aliyorum. Ek olarak ulasilmasi guc bir bolgede is oldugunda $20.000 daha aliyorum. Sabah 9'da calismaya basliyorum. 12-1 ogle arasi. 1-3:30 mesai biter. 3:30'dan sonra ya golf oynuyorum, ya sahildeyim, ya spordayim. Tatilim belli, gelen giden maillerim belli, Gunde 1 belki 2 kez telefonum calar. Bu kadar. Sifir stres. Ise sortla da giderim, Jogger pantolonla da.

Yonetici olsam alacagim maas $150.000 olsun. Ne gelen mail biter, ne telefon susar... Yok policy'si, protokolu, finansi, insanlarin tuhaf dertleriyle ugrasmasi falan aradaki $20.000 fark hic cekici degil. Herkes rahatina bakiyor. Aradaki fark $100.000 olsa. O zaman yonetici olmak isteyen sayisi artar fakat buna ragmen insanlar kendilerini iyi tanidigi, ne istedigini bildigi icin yonetici olmak istemeyenler olur.

Bir de insanlar rutinini bozmak istemiyor. Comfort zone'da rahat rahat takiliyor. Isi guvende, yan haklari ve maasi hayat standardi icin yeterli. Insanlarin amaci ailesiyle huzurlu, guzel vakit gecirmek. Is, hayatimda minimum yer kaplasin istiyor. Enerjisini ve zamanini kendisi icin kullaniyor. Disaridan insanlar bunu Kanadalilar tembel diye yorumluyor. Aslinda tembel degiliz. Onceliklerimiz farkli.

Mesela gecen ay bize cok buyuk para kaybettiren bir rezerv'de formation damage problemi vardi. Bu problemi 40+ muhendisler olarak japon bir arkadasla beraber cozduk. Yonetici yaptigim modellemeden dolayi bana secde etti. Orta yas uzeri teknik alandaki adamlar olarak cok etkili ve onemli oldugumuzu soyleyebilirim.

Isin Turkiye uyarlanmasi icin hot potato +1
  • thetruenorthstrongandfree  (13.04.24 17:07:40) 
[]

Yakın tarihte pasaporta işlenmiş KKTC giriş çıkış Yunan vizesi için sorun

Olur mu?




 
Olur. Olma ihtimali yuksek. Kktc’yi pasaporta isletmeyin derler o yuzden.


  • mor oje  (12.04.24 20:44:47) 
Olur, yanlış hatırlamıyorsam kosmos vize sitesinde buna benzer net bir ifade vardı bir kurcalayıp emin olun isterseniz.


  • chicha_v2  (12.04.24 21:06:59) 
maalesef evet


  • HellKeePer  (13.04.24 01:30:47) 
[]

Kaza Hasar Tespiti :(

merhabalar, dün arabayla dönerken sol arka taraftan taksi sürttü, marşpiyel baya çöktü ve sol arka kapı tarafında çok fazla sarı leke bıraktı.

ilk sorum, bunların toplam masrafı ne olur? ikincisi sarı boyaları ıslak mendil ve anahtarla kazıyarak çıkartabildim çoğunu ama bazı kısımlar çok derin sanırım çıkmıyor, bunu kolayca çıkarmanın bir yöntemi var mıdır boyatmadan?

şimdiden teşekkürler

 
Genelde diş macunu çıkarır derler. Onun dışında pasta dedikleri bir malzeme var. Onla lekenin oldugu kısımları silebilirsiniz


  • limonlu eksi  (12.04.24 21:41:14) 
opete girdiğimde, bir pompacı abi benzinle sanırım silmişti benzer bir şeyi ve çıkarmıştı. ama belki yüzeysel şeyler için geçerlidir. bir benzinciye uğradığında sorar mısın?


  • la traviata  (12.04.24 22:40:47) 
[]

Gaza basınca tak sesi gelmesi

İkinci el bir araç almıştım, 2016 model dizel,otomatik bir araç.

1 aydır filan sorunsuz kullandım. Geçen gün bozuk bir yola girmek durumunda kaldım. O süreçten sonra gaz verdiğimde zaman zaman tak diye bir ses geliyor arabadan. Neden olur ki bu?


Bazen gaz verdiğimde oluyor,bazen olmuyor. Garip bir durum. Gaz dediğim mesela kırmızı ışıkta duruyorum, kalkista gaz veriyorum ,öyle düşünebilirsiniz.

 
Arabanın altını vurdun mu? Motor kulağı gibi geldi bana


  • Cezcez  (12.04.24 21:22:52) 
arabanin yuruyeni birbirine bagli bir suru demir/aluminyum parcalardan olusur.
bu parcalar arasinda asinmaya bagli bosluk olusabilir.
bosluk olusunca sert frenleme, hizlanmalarda, donerken ya da cukura girdiginde taktuk tarzi sesler gelebilir altindan.
arabanin kaldirilip on/arka takima bakilmasi lazim.
ertelemeyin..
  • cooperr  (12.04.24 21:35:33) 
[]

Engelli tanidigik üzerinden arac satıh almakta sorum olur mu?

...




 
Sorun olduğunu duymadım. sonuçta kişi hakkını devretmiş oluyor ama işin ahlaki yanı ayrı tabi.
Bu arada şöyle bir gerçekte var ki aracı aldıktan sonra engelli tanıdığı kaderine terk etmemek, gezdirmek, ayrıca ihtiyacını sormak, ilgilenmekte lazım.

  • diyecevaplandı  (12.04.24 20:56:57) 
Valla benim büyük halam yüzde doksan küsür engelli. Dedem onun üzerinden ötv indirimli araç almak istedi izin çıkmadı reddedildi.

İnandırıcı olmak lazım sanırım dedem ikna edemedi heyeti. İşin ahlaki boyutu ayrı tabi o da sizin bileceğiniz iş.
  • chicha_v2  (12.04.24 21:08:58) 
aracı sadece 1. derece yakınlar kullanabiliyor.


  • jelly bear  (12.04.24 23:30:57) 
1 ... •2345678910• ... 8224   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.