[]

Telaffuzla İlgili - İngilizce

Herkese iyi akşamlar,

İngilizce'de can ve can't birbirine çok yakın değil mi bazen? bana mı öyle geliyor? Gerçi problem yaşamadım hiç. ama özellikle, şu sevdiğim şarkının nakaratında hep aklıma bu geliyor.

"I can't believe the things you say" kısmında, olumsuzluk ifadesi için belli belirsiz bir "d" sesi var sadece. i can = ken, i can't = ken(d) şeklinde. ama belli belirsiz.

youtu.be

öyle değil mi? yoksa çok kolay farkediliyor mu? özellikle şarkılarda anlamıyorum bazen. bundan daha anlaşılmaz şarkılar da var.

 
Evet Amerikan İngilizcesinde birbirine yakın. Zaten Amerikalılar da karıştırıyor bazen.
Bir de cannot var (evet birleşik). Böyle söyleyince karışmaz mesela

İngiliz İngilizcesinde can't 'kant' diye okunuyor. Onda bir sorun yok.
  • himmet dayi  (19.06.22 23:00:36 ~ 23:01:05) 
cogunlukla gidisattan anliyorsun acikcasi can mi diyor can't mi diyor. zaten "I can believe the things you say" cok olasi bir cumle degil, genelde inanmazsan bunu iletme ihtiyaci hissedersin, diger turlu haber degeri yok.

ki bazen insanlar anlamiyor ve birbirlerine soruyorlar can mi dedin can't mi diye.
  • hot potato  (19.06.22 23:30:54 ~ 23:31:44) 
Bu soruya yanıt verebilecek yeterlilikte olmayabilirim ama B2 İngilizcemle naçizane şunu söylemek isterim. Öncelikle ilk cevap gayet tatmin edici bence onun haricinde ben şöyle ayırt ediyorum. Mesela "you can do it" ile "can't do it" cümlelerini ele alalım. Türk ingilizcesinde genelde yu ken ya da yu kent diyoruz ama Amerikan İngilizcesinde İngilizcesinde can kullanımı yu kın gibi telaffuz ediliyor. Can't ise bizdeki ken'e daha yakın. Hafiften d-t karışımı bir ek alıyor sona.

You can --> Yu kın
You can't --> you ken't
  • lionel andres  (20.06.22 01:11:23) 
[]

Türkçe-Kürtçe çeviri (tek cümle)

iyi günler

"Tatildeyken yatak odası olan bir yer bulamadım."

saygılar.

 
Dema ku ez li betlaneyê bûm, min nikarîbû cihekî ku mezela razanê hebû bibînim.


  • zaxurani  (19.06.22 17:39:20) 
[]

Google translate neden "selam"ı "high school" diye çeviriyor?

Az önce fark ettim. Acaba bir grup troll insan bu şekilde bir geri dönüş verdi de o yüzden mi böyle oldu ama ne alaka ki selam ile lise?

Tamamen refleksten açtığım ekran çalışıyor mu diye teyit ederken selam yazınca fark ettim.


 
databaselerinde hata olabilir. buyuk ihtimalle hi olmak istedi ama high school'a gitti aradaki baglanti.


  • hot potato  (18.06.22 23:10:12) 
Sorunun doğrudan cevabı değil ama çapraz kontrol için Google ile deepl i birlikte kullanmakta fayda var. www.deepl.com


  • candanag  (18.06.22 23:14:34) 
google translate cevirilerine yardim et secenegi var. birileir muhtemelen oradan abuse etmis olabilir. almancaya da yanlis ceviriyor.


  • helenart  (19.06.22 00:32:23) 
[]

Sunum konusu önerisi

Fransızca A2 kursunda herhangi bir konuda 5 dk'lik sunum hazırlamam gerekiyor. Sınıfta her ulustan öğrenci var. Diğer öğrenciler sevdikleri film, kitap ve kendi şehirleri hakkında sunum yaptılar. Farklı bir şey yapmak istiyorum. Fikriniz var mıdır?




 
sevdigin yemegin nasil yapildiginin tarifini ver. neden sevdigini anlat. varsa ilgili anilarini anlatabilirsin.


  • idexo  (16.06.22 17:58:52) 
Türk hamamı ve hamam ritüeli.


  • marla is in my head  (16.06.22 21:46:42) 
1974 kıbrıs barış harekatı


  • feel the blanks  (17.06.22 13:21:28) 
[]

ingilizce Cv ile ilgili iki soru

elektrik elektronik mühendisliği hazırlık okunduğu nasıl yazılır?
bölümün 100% ingilizce olduğu nasıl yazılır?



 
All courses in English
One year English preperation.

  • OrangeYellow  (15.06.22 16:03:42) 
English prep. school
Medium of instruction: english

  • floydian  (15.06.22 16:12:01) 
[]

tercüme konusunda

Merhaba,

aramızda mütercim yahut herhangi bir yabancı dile anadil seviyesinde hâkim birileri vardır diye sormak istiyorum.

bir yabancı dilden Türkçeye tercüme konusunda hiçbir zorluk yaşamazken, Türkçeden o yabancı dile tercümede yaşanan zorluğu nasıl aşabiliriz?

elbette Türkçe anadilimiz, kendimizi ifade etme konusunda hiçbir dilde bu kadar rahat olamayız, en azından kendi adıma. fakat yine de Türkçeden yabancı bir dile tercüme konusundaki eksiklikleri gidermeye yönelik çalışmalar metotları vardır diye düşünüyorum. bu eksikliği gidermek yahut asgari bir düzeye indirebilmek için neler yapılabilir?

teşekkürler.

 
Çevirmenim. Kitap çevirmenleri atölyesinde, yabancı olup Türkiye'de yaşayan, hatta hoca olan kişilerle bir arada bulunma fırsatım oldu. Herkes kendi diline çevirmeyi tercih ediyor, her ne kadar usta da olsan, anadili olan kişi kadar iyi aktaramayabiliyorsun.

Ben genelde yabancı dilden Türkçeye çevirmeyi tercih ediyorum. Türkçeden yabancı dile çok nadir. Karşılaştırmalı çeviri yaparak kendini daha iyi seviyeye getirebilirsin.
  • geçerkenugradım  (14.06.22 19:47:02) 
@geçerkenugradım, tavsiyeniz için teşekkür ederim.


  • sosyal asosyal  (14.06.22 20:09:02) 
Simultane çevirmenim, meslekte 31. yılım. Duruma göre bazen İngilizceye çıkmak daha rahat bile olabiliyor. Tavsiye sayılır mı bilmiyorum, ama kendimi sık sık yaparken yakaladığım bir şey, diyelim bir film, bir haber bir şey izliyorsunuz, arada öylesine çevirin zihninizde, çetrefilli bir cümle mi duydunuz, bunu çevirecek olsam nasıl çevirirdim deyin, içinize sinen versiyonunu bulana kadar bırakmayın peşini. Size başarılar dilerim.


  • cedilla  (14.06.22 20:36:24) 
@cedilla, teşekkür ederim hocam. size de başarılar.


  • sosyal asosyal  (15.06.22 02:03:01) 
[]

A2-B1 seviyeleri için podcast tavsiyesi

Merhaba,

İngilizcemi geliştirmek için 15-20 dklık podcaat tavsiyesi istiyorum.

Teşekkürler

 
[]

Kısa bir çeviri

Merhaba, şu anlaşma metnini çevirmeme yardım eder misiniz?

During the term of the Engagement, the First Party will provide the Company with all the information and assistance in connection with proposed Sales, Supervisory Services and EPC on the following.


 
Taahhüt süresi boyunca birinci taraf (first party), teklif edilen (önerilen) satışlar, denetim hizmetleri ve EPC ile bağlantılı olarak aşağıdaki konularda şirkete (Company diye belirtilen) tüm bilgileri ve desteği sağlayacaktır.


  • himmet dayi  (13.06.22 08:32:59) 
[]

bu ingilizce cümlede hata var mı?

there is no doubt the people who made comment for this masterpiece are soft hearted human beings and that's why It is an honour to be here where the emotions, tears, senses and thoughts are shared mutually, sentimentally, salute!




 
Yok gibi ama ben olsam

there's no doubt that the people... derdim.
  • himmet dayi  (12.06.22 21:13:34) 
Var aslinda. Grammar hatasi kucuk ama 'style' hatasi var daha cok.
Gercekten ogrenme arzusuyla sordugunuzu varsayarak aciklayayim, 'off sacma sacma seyler' diye dusunurseniz de caniniz sagolsun.

Kucuk grammar hatasi: Ingilizcede sayilabilir nesneler article almadan kullanilmaz. Yani, 'i have car' demezsiniz mesela. 'I have brother' demezsiniz. a/an/the articlelarindan birini almasi veya bir sayi vs ile cogullastirilmasi gerekir. I have two brothers gibi. I have a brother. I have several cars. gibi.
Haliyle, who made comment, yanlis bir kullanim. Who made a comment veya who made comments olmasi gerekir. Kaldi ki comment ayni zamanda bir fiil oldugu icin, who commented on... demek varken made a comment diye kullanmak gereksiz bir uzatma olabilir.

Ayni gereksiz uzatma hali, tautology diye de bilinir, diger cumlede daha belirgin. Emotions, tears, senses hepsi ayni seye gonderme yapiyor sanirim, kaldi ki ayni sey degil. Emotion sense ettiginiz seyler sonucu olan bir tepki. Zaten sense baskasiyla paylasilabilecek bir sey degil, sizin bir seyi algilama sekliniz. Ama bu baglamdaki bir cumlede asagi yukari ayni sey gibi geliyor kulaga. Bir de bunlari sentimentally paylastiklarini soyleyerek benzer bir kelimeyi dorduncu kez kullanmis oluyorsunuz. Yani turkcede veya herhangi bir baska dilde, 'duygularimizi, hislerimizi, gozyaslarimizi ve dusuncelerimizi duygusalca paylastik' diyen biri size de sacma gelirdi herhalde.

Ayrica cumleyi sadelestirince 'people are human beings' demis oluyorsunuz yine bir stil hatasi ama oraya girmiyorum.
  • sopiro  (13.06.22 09:21:23) 
Eğer birden fazla insanın yaptığı tek bir yorum yerine birden fazla insanın tek tek yaptığı yorumlardan bahsediyorsanız "people who made comments" olmalı.

O kısımda sanırım türkçe düşünüp "Bu başyapıta yorum yapan insanlar" demişsiniz. Halbuki "Bu başyapıta yorumlar yapan insanlar" olmalı.
  • akhenaten  (13.06.22 09:25:58) 
herkese teşekkürler @sopiro hocam vakit ayırıp kapsamlı ele almışsınız teşekkürler, people yerine "the ones" yazsam o stil hatası telafi olmaz mı?
şöyle yazsam saçmalamış mı olurum yine :)

there is no doubt that the ones who commented on this masterpiece are soft hearted human beings and that's why It is an honour to be here where the intense emotions consisting of tears coming from a mourning soul for some or pure serenity for many others are shared truly"
  • bugisme  (13.06.22 17:58:07 ~ 21:23:56) 
[]

ingilizce bir kalip

merhaba. diyelim ki bir arkadas grubu icinde bir kisinin disari cikmak icin parasi yok. bu durumda turkcede "sen gel biz seni cekeriz" denir mesela, en azindan boyle kullanildigini duydum daha once :) peki ingilizcede ne denebilir acaba bu durumda gundelik dilde? tesekkurler simdiden.




 
Teklifi yaptıktan sonra reddederse "it's on me" denir.

Tabi tek başına bunu deyip durmazsınız, önünü arkasına ısrarınızı, tepkinizi belirten bir şeyler eklersiniz

I'll treat you da kullanılıyor.

Bunu başka bir şekilde şöyle de kullanabilirsiniz; "let's have a cup of coffee, my treat :)"
  • akhenaten  (10.06.22 13:10:48) 
akhenaten + 1

grup olarak arkadaşın hesabını ödeyecekseniz de "it's on us" da denebilir.
  • kaptankedi  (10.06.22 14:22:16) 
[]

ingilizce podcast önerisi

bilim, politika, hayatın anlamı gibi konularda podcast kanalı önerinizi alırım.

şu an sadece "the political compass" kanalını takip ediyorum: www.politicalcompass.org

nadir yayın yapıyorlar ama çok hoşuma gitti çoğu bölümleri.

edit: farklı konularda kaliteli yayınlar, evet.

 
Yani istek ne bilmiyorum ama farklı şeyler hakkında genel bilgiler ise bbc'nin in our time podcasti baya güzel.


  • logisticsmanager  (07.06.22 00:01:45) 
[]

Minik Çeviri Sorusu

Çeviri yapıyorum. Türkçe metinde

x katılımcının %a'sı erkek %b'si kadındır (n=39). Katılımcıların %x'i araştırma görevlisi, %y'si öğretim üyesidir.

Şimdi bu ifadeleri çevirirken:

a% of the participants were male and b% were female (n=39). x% of the participants were research assistants and y% were faculty members.

Sorum tense kullanımıyla ilgili. Participants "were male" mi yoksa participant "are male" mi?

"Participants were research assistants" mı yoksa "participants are research assistants" mı?

Teşekkür ederim.

 
Are benim gözüme daha doğru göründü. Çünkü geçmişte olup biten bir şey değil, geçerliliği devam eden bir bilgi.


  • marsli gocmen  (05.06.22 10:27:05) 
Were derdim ben. Araştırma olmuş bitmiş çünkü. Türkçede geniş zaman kullanıyoruz o farklı tabii.


  • herzan  (05.06.22 11:07:41) 
Cevaplar için teşekkür ederim. Were ile devam ediyorum.


  • slymene  (05.06.22 20:32:52) 
Are bence. “In this research, participants are …” mesela. Bu çalışmada katılanlar şunlar. Şunlardı demek aklıma yatmadı.


  • duma duma dum  (05.06.22 23:28:49) 
[]

Almanca bilenler

Söylenişi “cibelitag” ya da “jibelitag) olarak almanca bir kelime var mı?




 
Spieltag?


  • heritage  (04.06.22 11:30:59) 
jubeltag, yıl dönümü
geburtstag, doğum günü

  • gabe h coud  (04.06.22 13:42:38 ~ 13:42:56) 
[]

Almanca ceviri

.. mit Ayse und ihrem heraufbeschwörten Konflikt mit Ali...

Arkdaslar bu cümleyi anlamadim, traanslate de büyücü catismasi yazmis, deyim falan mi?
el yazisiydi belki t harfi yoktur, heraufbeschwörten kelimesinde.

tesekkürler

 
“Sebep olan” anlamındaki heraufbeschewörend yazılmıştır belki..


  • arenas  (04.06.22 09:01:53) 
Aratmanız gereken kullanım şu: (einen) Konflikt heraufbeschwören

Büyücü çatışması değil, uyuyan yılanı uyandırmakla ilgili. Savaş olur, çatışma olur, skandal olur...
  • buf-e kür  (04.06.22 11:04:39 ~ 11:04:50) 
bu gibi durumlarda kelimeyi ayırarak aratmak daha mantıklı bazen. beschwören'e bak, sonra herauf fiillerde genelde bir yerden yükselmek, ortaya çıkmak falan manasına geldiği için oradan bir bağlantı kur. herauf herüber herunter bunlar her fiilin önüne gelebilen şeyler olduğu için anlamı değiştirebilseler de fiilin kökü aslen ikinci kısım.

escalation tarzı bir şey anladığım kadarıyla. bu kelimeyi ben de bilmiyordum.
  • bohr atom modeli  (04.06.22 12:34:23 ~ 12:34:51) 
[]

ing tek cümle

“Halk plajlara hücum etti, vatandaş denize giremiyor”
ya hadi bi el atın da havalı şekilde çevirelim şunu :/

people rushed the beaches, citizens cannot swim tam aynısı gibi tınlamıyor. daha güzel nasıl deriz?

teşekkürler peşin.

 
citizens can't reach the sea desek sanki daha mı hoş duyulur


  • patronaj1  (02.06.22 18:16:56 ~ 18:17:05) 
[]

ingilizce kurs önerisi

ielts'e hazırlanmayı planlıyorum ama uzun süredir pratiğim yok. bir şekilde ön hazırlık yapmamı sağlayıp, kaynak önerisinde bulunacak ardından dandun ielts'e hazırlayacak online kurs önerilerinizi alırım.
cevaplar için şimdiden teşekkürler.



 
british council resmi sınav gözetmeniyim. sözlükten tanışıp hazırladığım adaylar oldu, 6.5 ve 7.5 alan iki öğrencim var. derslerim online. haberleşmek üzere.


  • birhayat  (13.06.22 15:46:08 ~ 15:46:26) 
[]

ABD Seattle Dil Kursu Arayisi

Daha once Dil Kursu ile abd giden varsa kurum bilgisi paylasabilir mi ?

Kursu Arayisi icersindeyim


 
ny kaplan'dan geçen ay döndüm, sorunuz varsa cevaplarım.


  • usudum ustumu ortsene hande  (31.05.22 13:32:23) 
[]

İngilizce sorusu

Evlerinde yaşadığımız insanlar

1. People who we live in their houses. Böyle çevirdim nasıl olmuş?
2. People whose houses we live in. Bu olmadı bence.

 
ikinci dogru. basa "the" gelicek.


  • ermanen  (30.05.22 14:35:10) 
iki dogru, "the" context'e bagli olarak gerekmeyebilir de.

ama eger whose kullanmak istemiyorsaniz soyle bir alternatif de var "people who host us in their houses"
  • reavelyn  (30.05.22 14:42:51) 
İlkini mal sahibi olup kendi evinde yaşayan insan olarak okurum.

İkinci de biraz yorucu, relative pronoun kullanmak yerine konuya uygun kelimeyi seçerdim ben olsam. Host mu, landlord mu, ev sahipliğinden bağımsız daha sıcak bir kelime mi uygun olur orasını bilemiyorum.
  • jack of hearts  (30.05.22 15:00:49) 
Birincisi gramer olarak doğru değil, ikinci için bir üstteki yanıta katılıyorum, host ya da landlord daha akıcı olabilir.


  • cedilla  (30.05.22 21:35:24) 
[]

Türkiye'den Yurt Dışına İş Bularak Gidenler

Hangi mesleği yapıyordunuz? Hangi dil biliyordunuz ve bilme ve konuşma seviyeniz e kadardı? Ve işi nasıl buldunuz? Sizi en çok zorlayan ve tam tersine şaşırtan şeyler ne oldu?




 
it system administrator. ing (konuşma eh işteden hallice, okuma/yazma fena değil), alm (konusma eh iste, okuma/yazma iyi).

önce ülke (almanya), sonra sektör (araştırma enstitüsü), sonra eyalet(ler) seçtim. hemen her başvurduğum yerin kendi platformundan başvurdum.

ilk iki ay ingilizce ve almanca konuşmaktan hergün baş ağırısı oluyordu. sonra alıştım. bu en zorlayan yani.

iş ortamı süper çıktı. müdür de efsane bir adammış. ve belediye de adres kaydı ile oturum izni başvurusuna gittiğim de iki ayrı türkçe bilen memur denk geldi. bunlar gerçekten şaşırtan şeylerdi.
  • helenart  (29.05.22 23:05:44) 
@helenart, işlerinizin yolunda gitmesine sevindim, mesleğiniz güzel, iş bulma açısından avantajlı, 2 dil özellikle almanca konuşmanız da sizin farkınız olmuş, iş ortamı genelde sıkıcı resmedilir gidenler tarafından okuduklarımdan bu dikkatimi çekti


  • alicek  (29.05.22 23:53:34) 
Insaat muhendisi. Uluslararasi bir firmada calisiyordum, yurt disi ofislerin birinden teklif geldi. Uskudar Amerikan Lisesi mezunuyum, uzerine biraz Fransizcam var. Simdiye kadar en cok zorlayan sey herhalde kiralik ev bulma(maddi durum iyi olsa da kiraci gecmisi olmasi onemli) ve diger yerlesme konularinda formalitelerin coklugu oldu.


  • trixi  (30.05.22 02:52:44 ~ 01.06.22 02:27:02) 
Hayırlı olsun, meslek ve şirket avantaj fakat siz de dil ile fark yaratmışsınız


  • alicek  (31.05.22 21:04:55) 
[]

Deniz Tatilinin İngilizcesi

Deniz tatilinin ingilizce karşılığı tam olarak nedir? Sea Holiday, direkt çeviri olarak saçma mı geliyor kulağa? Yani internet üzerinden arattığımda doğru düzgün sonuçlar çıkartan ingilizce tabir ne oluyor?




 
cruise?


  • fff02561  (26.05.22 18:53:18) 
yaygin kaliplar:
beach holiday
seaside holiday

"sea holiday" olmaz, evet.
  • ermanen  (26.05.22 18:57:12 ~ 19:00:56) 
summer holiday


  • archmage mahmut  (26.05.22 18:57:54) 
@fff02561 cruise, daha çok turistlik gemi yolculuğu oluyor. teşekkürler.

@ermanen seaside holiday hiç aklıma gelmezdi. teşekkürler.

@archmage mahmut elimden geldiğince basit düşünmeye çalıştım ama summer holiday aklıma gelmezdi gene. teşekkürler.
  • put it in your appropriate place  (26.05.22 19:08:38) 
beach vacation


  • cooperr  (26.05.22 19:27:30) 
tatiliniz "vacation".
"seaside" deyin, "beach" deyin, isterseniz düz "sea" bile deyin ama "vacation" olmalı.

  • late viper  (26.05.22 22:59:44) 
"holiday" de olur. ama daha cok Britanya Ingilizce'sinde kullaniliyor.

"vacation" Amerikan Ingilizce'sinde kullaniliyor.

Ingilizler "go on holiday", Amerikanlar "go on vacation" diyor.

Amerika'da "holiday", resmi tatil gunleri oluyor genelde. Ingilizler "bank holiday" veya "public holiday" diyor buna.

"Sea vacation" de olmaz bu arada. idiomatik degil. Amerikanlar "beach vacation" der daha cok.
  • ermanen  (27.05.22 12:49:52 ~ 13:00:54) 
summer holiday.


  • baldur2  (27.05.22 13:42:21) 
"summer holiday" britanya ingilizce'sinde kullanilabilir. ama daha cok "summer holidays" (cogul) kullaniliyor. okullarin ve bazi islerin uzun yaz tatili zamani oluyor. amerikanlar "summer vacation" veya "summer break" der.

deniz tatili kontekstine uymuyor.
  • ermanen  (27.05.22 14:01:04) 
Şimdi "summer holiday" iyi hoş da, tutup da kışın ortasında bile denize girilebilen (hatta genelde deniz sezonu kış mevsimine denk düşen) tropikal memleketlere kışın gidildiği durumu karşılamaz. Kaldı ki yaz tatilinde Karadeniz yaylalarına da giden var. Her yaz tatili deniz tatili, her deniz tatili de yaz tatili değildir. Genelde "beach holiday/vacation" deniyor bu duruma.


  • d max  (16.06.22 11:23:10) 
[]

why started ya da why did it start

"neden başladı" sorusu için hangisi doğru?




 
Bence ikisi de degil. Baslayan ne o da onemli.


  • floydian  (25.05.22 18:27:15) 
Why did it start


  • signore  (25.05.22 18:27:16) 
başlayan her hangi bir olay, kavga mesela.


  • beyinter  (25.05.22 18:28:56) 
O zaman why did it start.


  • floydian  (25.05.22 18:31:05) 
Start transitive (gecisli) fiil. Nesneye ihtiyac duyuyor. O yuzden soru soruyorsani why did it start, eger baslangic sebebi demek istiyorsaniz why it started.

Ikincisine ornek cumle: “I dont know why it started.”
  • reavelyn  (25.05.22 18:32:10) 
Metne göre "how did it start" daha uygun olabilir.


  • michael_knight  (25.05.22 19:23:39) 
gramer açısından "why did it start" doğru bir sorudur.

ancak açıklama yapılırken örneğin soru edatına normal cümle gibi devam edilebiliyor. why ile örnek aklıma gelmedi ama he should finish what he started. başladığı işi bitirmeli anlamında söylenebiliyor.

ama tabi neden bahsettiğimiz önemli. start yerine begin de kullanmak uygun olabilir. zamanla oturur.
  • makedon  (25.05.22 20:11:12) 
baslayan kavga ise; how did the fight begin? veya how did it begin?


  • buzperest  (25.05.22 22:51:51) 
[]

istanbul avrupa yakası kaliteli ingilizce kursu

merhaba. birkaç ingilizce kursundan ve bireysel çalışmadan sonra bir noktaya geldim fakat bireysel devam edemiyorum. şimdiye kadar gittiğim kurslar da böyle çok iyi gitmedi. problem benle alakalı farkındayım. böyle biraz hard geçicek bir kurs lazım. sadece haftasonları bir işe yaramıyor. her gün olmasa da belki haftada 4-5 gün. özel derse de yönelebilirim. bütçe sıkıntı değil. iyi bi seviyeye geleceksem büyük bir miktarı gözden çıkarırım. var mı önerileriniz?




 
Bütçe sıkıntı değilse ve zaman sıkıntısı da ypksa yurtdışında 2-6 aylık bir kurs çok daha iyi olmaz mı?


  • but that was just a dream  (25.05.22 23:01:02) 
Youtube'dan hocaları incele ve beğendiğini takip et. Artık kursa para verilmez


  • kalorifer böceği  (26.05.22 01:22:51) 
işi bırakmam gerekir ve bunu şu durumda yapamam. özel ders ile devam edeceğim gibi duruyor. teşekkürler.


  • estimated time left  (27.05.22 11:46:38) 
Kurslari tavsiye etmiyorum zaten arastirirsan asiri sikayet var.

Bundan 10 sene oncesine donsem kesinlikle ozel ders alirdim. O zamanlar bilmiyordum.

Ögretmenin performansi cok onemli adam gunde kac kisiye ders veriyor. Kursta bir suru adam oluyor aklina gelen herseyi sormak sikinti sinirli bir zaman araligi. Salliyorum 10 kisiye soru sorcakta sana sira gelicekte uzun hikaye. Son olarak herkesin ogrenme seklide bir degil. Tr de kurslar cok sikintili parana bakiyorlar sadece. Ben kursa giderken sirf ingilizcesi anadil yada iyi diye turist sokan mi dersin derse. Ayrica parayi aldiktan sonra ilgilenmiyorlar.anlatacagim cok sey var ama bos yapmak istemiyorum. Kurslari kesinlikle tavsiye etmiyorum parani cope atarsin. Kesinlikle Ozel ders al.
  • Slynmaster  (28.05.22 07:45:19) 
[]

can sıkıcı ingilizce telaffuz sorunu

lisansı türkçe okumuş biri olarak eğitim dili ingilizce olan bir yüksek lisans programında öğrenim görüyorum. ingilizce ile de hiç problem yaşamamıştım şu güne kadar yds puanım yüksek dizi/film altyazısız izlerim mesela. çevremde de şu güne kadar şu kelimeyi yanlış söyledin diye hiç uyarılmamıştım. meğerse hiç ingilizce konuşmadığım içinmiş.

genel olarak fazla göze batmıyordu sunumlarda vesaire terimlere çalışıyordum. fakat şimdi yeni bir çevre edindim sürekli yurt dışında falan yaşamış kimseler var, arada ingilizce terimler sıkça kullanılıyor ve sürekli düzeltiliyorum. uyarmaları da hoşuma gidiyordu ne güzel öğreniyoruz bir daha yapmayız gibi.

bazen baya da temel kelimeleri kaçırıyorum. "image" mesela "imıc" diye düzeltildim "imeyc" demiştim. "regret" hatalı söylemişim. fakat en son, "ancient" kelimesini "ensient" diye telaffuz edince işin rengi değişti. "enşınt" abi o diye azarlandım resmen. ya o kadar da aşkımızın meyvesi aytek değilimdir diye hemen açtım kontrol ettim, özgüvenim paramparça oldu, turnalı halk şarkıları söylemeye başladım.

şimdi yabancı insanlarla iletişim kurma olanağım da yok, bu kelime olaylarını nasıl daha doğru öğrenebilirim, hatalarımı nasıl düzeltirim, metot var mıdır, ayna karşısında pratik mi yapmalıyım diye sizlere danışmak istedim.

 
yeterince ingilizce içerik tüketmemek en temel sebebi bence. bol bol dizi film müzik youtube izleye izleye hep doğruları öğreniyorsun.

mesela ancient çok yaygın bir kelime bence. enşınt duysaydın anaaa bu ensient böyle mi okunuyormuş ya derdin.

ayrıca güzel ortam valla uyarıp düzeltmeleri bile güzel yani
  • floydian  (25.05.22 02:40:32) 
Bunlarin hepsi fransizca kelimeler oldugu icin patlaman normal, fransizca okunuslari imaj,ansien,rögre

Bu kelimelerin okunus kurallari bozuk oldugu icin ezberleyip gecmen gerekiyor.
Fransizlar bu yuzden ingilizce konusmayi sevmezler.

Yalniz yabanci biriyle konussan bu kadar duzeltmez seni. Bizde hastalik bu.
Highway kelimesine hayvey dedim diye duzelten oldu. Derinden soylemedik diye yanlismis.
  • divit  (25.05.22 03:20:01) 
Sen dışında herkes tertemiz ingiliz aksanıyla konuşmuyordur. Takma bence.


  • nvidia  (25.05.22 03:39:35) 
Çok fazla dinleme yaparsan düzeltebilirsin.

Her zaman boș kaldimi mesela toplu tasima yada evde surekli kulaginda bir podcast olmalı.

bos vaktin olmamali.sıkılırsan hergün Dizi film olarakta bi döngüye girmelisin.ingilizce alt yazi da aç.
  • Slynmaster  (25.05.22 06:48:31) 
Bu tarz videolar izleyip, bilmediklerinizi/ yanlış bildiklerinizi not alırsanız faydalı oluyor. Ben de yapıyorum fırsat buldukça.
youtu.be
youtu.be
Instagram'da da var böyle sayfalar.
  • on and off  (25.05.22 07:55:07) 
Dinleme yap tabi, ama dinledikten sonra o kelimeleri telaffuz da et. Çünkü mesela benim dilim dönmüyo bazı kelimelere, özellikle uğraşıp 3-5 kere söylersem düzgün telaffuz etmeye başlayabiliyorum.

Ayna karşısında pratik yani. Kendini dinle, özellikle üstüne eğilip çaba harcadığında düzelir kısa sürede.
  • plutongezegendegilmi  (25.05.22 08:23:10) 
Dinleyen kişi Türk olmasaydı büyük ihtimalle kelimeyi anlayıp geçecekti, düzeltmeyecekti. Ne İngilizceler duyuyorlar. Düzelteyim diyorsanız anadili İngilizce olan birinden dinleyebileceğiniz metinler bulun, dinlerken notlar alın, sonra kendiniz okuyun.


  • cosmicstring  (25.05.22 10:41:06) 
O kadar da takılmamaya çalışın bu konuya.
O kelimeleri bir şekilde başkasından duymadan öğrenme ihtimaliniz yok, onları duymak için de özel olarak dinleyebileceğiniz bir şey yok.

Dizi ve filmleri zaten İngilizce izliyormuşsunuz, öğrenimle ilgili konularda da sadece yazılı değil arada videolar bulursanız onları da izleyiverin. Pek yapacak bir şey yok.

Özel bir çalışma yapmaya kalkmayın bence, fark ettiğiniz bir kelime olursa zaten anlarsınız ve aklınıza yazarsınız.
  • michael_knight  (25.05.22 19:16:43) 
[]

Yds için kelime dağarcığına yönelik yöntem ya da kaynak tavsiyesi?

B2 ile c1 arası bir seviyede gibiyim. Kelime haznemi bu seviyeden arttırmak istiyorum özellikle sınav için.

Sizde işe yaramış tavsiyelerden verirseniz memnun olurum.


 
Merhaba. Ben popüler bilim siteleri ve dergilerinden ilgimi çeken makaleleri okuyordum ve bilmediğim kelimelerin listesini çıkarıyordum. Bu yöntem işe yaramıştı ve uzun süredir kullanmadığım İngilizceyi tekrar sizin bahsettiğiniz seviyeye çıkarmış oldum.
Yaklaşık 2 ay kadar bu yöntemi izleyerek; 5 sene önce girdiğim YDS'den 66 doğru yaptım.

  • simderun  (22.05.22 12:55:03) 
[]

Fransizca, ispanyolca, italyanca yada portekizce bilen arkadașlara soru

Bu dillerin gramer yapisi ve kelimeleri bildigim kadariyla cok yakin. Bazi kelimeler ayni gibi.

Siz hangi dili biliyorsunuz ve hangisini ek olarak öğrendiniz kolay bir sekilde.

Sizce yakin veya ayni kelime olmasi isinizi kolaylastirdimi yoksa kafanizi daha mi cok karistirmakta?

Ben birseyler ayni olunca cok karistiriyorum bu gecici midir sizce bu dil ailesinden mi yardirayim mi karar veremiyorum.
İspanyolca ogrenirken ingilizceye benzedigi icin zorlamisti bilemiyorum yorumunuz nedir

 
Fransızca biliyorum; lisede İtalyanca da görmüştüm ve Fransızca biliyor olmam işimi bayağı kolaylastirmisti hem gramerde hem de kelimelerde. Portekizce yanımda konuşulduğunda aradan çok nadiren kelime seçebiliyorum ama italyanca gibi kolay olmuyor. İspanyolcada portekizceye oranla bir tık daha fazla kelime seçimi yapıyorum; grameri de daha yakın geliyor.


  • fraise  (21.05.22 14:37:16) 
Kolay kolay portekizce ogrenemezsin zira kaynak ve pratik yapma imkanin kisitli olacak. Ispanyolca tecrubem yok ama diger ucu arasindan en kolayi diye biliyorum. Ingilizceyle benziyor diye karistirip zorluk yasiyorsan Almanca falan da ogrenemezsin zaten. Bence takilma ona.


  • hot potato  (21.05.22 15:17:06 ~ 15:17:42) 
Fransizca biliyorum bazi dizilerde italyanca ve ispanyolca muhabbeti yakaladigim oluyor.
Yazili olarak denk gelirse italyanca anlasiliyor biraz.

Portekizcede tamamen ayri dil gibi, fenerbahce oyuncularinin basin toplantisini yillarca izledim bir halt anlamadim.
  • divit  (21.05.22 15:27:26) 
Ben de fransızca biliyorum, ama bu ingilizce'de daha çok işime yaradı açıkçası. İspanyolca bilen bir arkadaşım italyanca öğrenme sürecinin İspanyolcasını bozduğundan bahsetmişti, yani gramer olarak öğrenmek kolay olsa da iki dil birbirine karışabiliyor. Ufak nüansları bu onda mıydı, diğerinde miydi diye karıştırabiliyorsunuz. En güzeli bir tanesine odaklanmak bence.

Bu dilleri ana dili olarak konuşanlar kendi aralarında öyle böyle anlaşabiliyor olsa da yabancı dil öğrenirken bu benzerlikler kafa karıştırıcı oluyor bence.
  • akhenaten  (21.05.22 16:25:11) 
merhaba,
Direkt degil, dolayli olarak cevap vereyim. Esim Portekizli, Ispanyolcada native. "Ispanyolcayi nasil ogrendin" diye sormustum tanistigimiz yillarda, "Mantikli bir aciklamasi yok, birbirine cok yakin. Televizyon, sagdan soldan duydugumdan, kulturlerin etkilesiminden vs" diye cevap vermisti. Portekizlilerin cok buyuk kisminda da bu benzer sekilde.
Orta ve lisede Fransizca ve Latince dersleri almis. Fransizcayi is icin yazismalar yapacak, Ingilizce konusmayi reddeden bir Fransizla sohbet edecek kadar biliyor. Latince temelli oldugu icin ogrenmesi kolay olmus, boyle soyledi.
Italyanca'yi konusuldugunda anlayabiliyor, iyi kotu yazilanlari da okuyabiliyor. Is ve sosyal cevremizde Italyanlar var, bir sure sonra sablonlari farkedebildigini ve oradan cikarip yapabildigini soylemisti. Latince temelli dil oldugu icin grammer ve kelimelerin Portekizce, Ispanyolca'ya benzedigini soyluyor.

Ben Portekizceyi temel seviyede anliyorum, konusabiliyorum. Duolingo'da kendi capimda ilerleme de kaydettim son zamanlarda. Ispanyolca film, dizi falan izlersek aradaki benzerlikleri yakalayabiliyorum zaman zaman. Digerleri ile benzer baglanti kuramiyorum.
  • whisky  (22.05.22 18:24:05) 
Bilmesem bile bazı anektodlar:
1. Yurtdışında öğrenci değişimine gittiğimde İtalyan ve İspanyol öğrenciler kendi aralarında kendi dillerinden konuşuyorlardı.
2. Belçika'da kaldığım bir hostelde oda içinde sigara içme talebinde ısrar eden Fransız elemana laf anlatamadığımda uyanan İspanyol sinirli bir şekide Fransıza İspanyolca olarak konuyu anlattı, Fransız anladı.
3. Otobüsle Romanya'ya giderken Romanya sınırında yolcular indirilip bagaj kontrolüne tabi tutuldu. Otobüsteki İspanyol öğrenci grubu biraz huzursuzlandı, otobüsteki bir Rumen karşılarına geçip Rumence olarak durumu açıklayınca İspanyol öğrenciler duruldu.
  • d max  (26.05.22 13:51:32) 
[]

bir şeyin başka bir şeyin önüne geçmesi_ing

yani atıyorum

oyuncu kimliği şarkıcı kimliğininin önüne geçti diyeceğim.
yani önem kazandı gibi.

uygun anlamlı fiil ne burada?

 
overshadow, outweigh de olabilir


  • check minus  (20.05.22 11:07:00) 
overcome; bir probemin, bir sorunun üstesinden gelmek olarak kullanılır.


  • put it in your appropriate place  (20.05.22 11:44:50) 
outshine

sozluk tanimi:
transitive. To surpass in excellence, ability, performance, etc.

hatta senin verdigin ornegi bile buldum bir sitede:
"Not that Kishore did not have wonderful songs in the fifties, but the fact that his acting career far outshone his singing career at this point was..."
www.yoodleeyoo.com

Baska bir ornek:
"Lucius Gwynn’s academic career outshone even his sporting achievements."
www.wikiwand.com
  • ermanen  (20.05.22 12:38:51 ~ 12:45:52) 
[]

midnight?

Selamlar,

aşağıdaki cümleden bu Pazar 23:59a kadar mı yoksa, Pazar 00:00'a kadar mı anlamı çıkar sizce?

"We expect you to complete the exam until 22nd May, Sunday midnight."

 
Pazar 23:59


  • foolrules  (20.05.22 09:52:21) 
00:00'a kadar, zaten bu 23:59:59'da tamamlaman için gereken son saniyeye girdin anlamına gelir. 00:00 bitiş düdüğü olur.


  • bohr atom modeli  (20.05.22 10:38:30 ~ 10:38:45) 
[]

ing tek cümle

şu bağlaç olayının içinden bir türlü çıkamıyorum, yine aynı bela.

What are the expectations of trans women who had to migrate from their parents?
What are the expectations of trans women from their parents, who had to migrate? (bu hiç değil heralde)

sormak istediğim şu;
Göç etmek zorunda kalan trans kadınların, ebeveynlerinden beklentileri ne?

 
Bi kere had to migrate degil de. Forced to migrate olsa cok daha net olur.

Digeri de, what do trans women, who were forced to migrate, expect from their parents derdim ben olsam.

Ama bir diger son konu da, jnsanlar migrate etmrz. Immigrate veya emigrate eder.
  • floydian  (20.05.22 02:18:41) 
ilkinde ebeveyninden göçmüş kadınlar gibi oluyor. beklentileri ebeveyninden olmuyor. ikincisi senin anlatmak istediğin.

ama floydian'ınki daha güzel olmuş çünkü senin ikinci cümlende de ebeveyn göçmüş gibi oluyor.

edit: benden bir alternatif olarak

"what do trans women expect from their parents after having to immigrate" denebilir.
  • bohr atom modeli  (20.05.22 10:42:31 ~ 10:46:44) 
[]

Johnny ve Amber davasındaki "Objection hearsay" ne anlama geliyor?

Merhabalar

"Objection hearsay"ler havada uçuşuyor davada. Tam anlamı nedir, savunma avukatının itirazı neye tam olarak?


 
karşı tarafın iddiasının/ifadesinin söylenti olduğunu düşünerek itiraz ediyorlar.

yani "bu böyle olmuş, şu şöyle demiş, amber da böyle olunca x yapmış" gibi kanıtlanamayacak, yoruma dayalı ifadeler için kullanılıyor.

objection itiraz etme kısmı, hearsay de itirazın nedeni.
leading (yönlendirici), relevance (konuyla alakasız) falan gibi başka objection nedenleri de olabiliyor.
  • blatta hiberna  (18.05.22 23:17:17 ~ 23:20:43) 
Evet, zaten soylenmis de ben de dogrulamis olayim.
Objection hearsay yerine 'objection: hearsay` gibi dusunebilirsiniz. Objection itiraz tepkisi, hearsay de sebebi. Kulaktan dolma gibi bir anlami var.

Mahkemede taniklik eden kisinin birebir taniklik etmedigi her turlu durumda kendisine aktarilan bilgiler icin gecerli. Eger bu bilgiyi aktaran kisinin mahkemede bulunmasi mumkun degilse (tabiklar listesinde degilse) de kullaniliyor. Internette belki gormussunuzdur, mahkeme oncesi iki tarafin da kimleri ve neleri tanik/kanit olarak sunacagi bildiriliyor.

Mesela Johnny Depp ve Amber Heard davasinda, Raquel taniklik ediyorsa ve "Sofor bana Amber'in eli icin hastaneye goturuldugunu soyledi' diyorsa buna itiraz ederler. Kendisi bunu gormemis cunku, Amber'in hastaneye goturuldugu bilgisi kulaktan dolma bilgi. Soforun kendisine bunu soyleyip soylemedigi detayina bakiliyorsa gecerli bir bilgi, ama Amber'in hastaneye gitmesi konusunda gecerli bir bilgi degil. Bunu, "Amber'i ancak uc gun sonra gorebildim, elinde bir sargi vardi.' diye soyleyebiliyorsa bu bilgi degerli sayiliyor.

Diye biliyorum ben.
  • sopiro  (19.05.22 07:19:49) 
[]

Hangi yabancı dil öğrenmeliyim?

ingilizce'yi profesyonel çalışma yetkinliğinde konuşabiliyorum. zaten geliştirme çabam devam ediyor. advanced kelime, preposition kullanımı ve telaffuz üzerine çalışıyorum artık. buna devam edeceğim.

bi noktada fransızca var. mesela bunu geliştirmeye çalışmalı mıyım? yıllardır kullanmadım. bilmeyen insanlara hava atmak dışında işe yaramıyor. on yıldır hiç faydasını görmedim. yazılım geliştiriciyim. isviçre ya da fransaya gitme durumum olsa bile kimse fransızca bilgim önemli olmaz gibi geliyor. cambly gibi (ama ucuz) fransızca konuşma dersi var mı?

almanca hiç bilmiyorum. bana en mantıklısı bu geliyor. mühendis değilim. ama yine de bundan kazançlı çıkarım gibi geliyor. cambly gibi ama ucuz almanca pratik imkanı olan bir yer biliyor musunuz?

 
Amaca bağlı tamamen. Mesleğinize göre değişir, yaşadığınız yere göre değişir, yapmak istediğiniz şeylere göre değişir.

Fransızca eğer edebiyat okumayacaksanız çok gereksiz bir dil gerçekten. Ama ben bir filolog olarak orijinal dilinde okunmayan hiçbir edebi eserin gerçekten okunmuş olmadığını düşünürüm. O nedenle derim ki mutlaka gönül verdiğin edebiyatın dilini öğren. Fransızca o açıdan işe yarayabilir mesela. Ama o açıdan her dil hedefe girer burada.
  • sadeli poğaça  (18.05.22 21:32:20) 
fransa'ya gitme durumunuz olursa fransizca bilginiz en oenmli ediniminiz olacaktir, onun disinda bilemiyorum altan, ben biraz da olsa bildigim dili ust seviyeye cikarmaya bakardim sanki...


  • hewit  (18.05.22 21:42:53) 
ben sırf pragmatizme tepki olarak asla işime yaramayacak diller öğrenmeye başlamıştım. Norveççe mesela. asla Norveç'te yaşamak istemiyorum, Norveçli tanıdığım yok. norveçlilerle iş yapmıyorum. sadece öyle istediğim için Norveççe öğreniyorum. bıktım her şeyin bi getirisi, faydası olması gerekiyormuş algısından/görünmez baskısından. öğrenicem ve sonra unutucam. no problem. o yüzden başlıktaki soruya cevabım asla kullanmayacağınız bi dil olarak portekizce öğrenmeniz yönünde olacak. portekizceye de başlayıp bırakmıştım ben. egzotik bi dil. ama yok fayda güdüyorsanız da (ki öyle görünüyor) almanca öğrenin diyorum, zira fransızcaya gönlünüz olsaydı zaten ilerletirdiniz. almanca öğrenin, isviçre'ye gidersiniz. hem sizin için yeni bir dil. pratik için de german speaking penpal öneriyorum. redditte penpal sub'larına yazın, insanlarla almanca mektuplaşırsınız. zaten dil en iyi yazarak öğrenilir.


  • jen  (18.05.22 21:45:56) 
Şu dil ise yaramaz bu dil ise yaramaz mantıklı değil.
Şimdi Fransa'da bir amerikan elektronik firmasındayim. Ben de aman süper Fransızca olmasına gerek yok dedim ama emea kademesi en üst yonetimlerin çoğu Fransızca biliyor.

Olay da orada; bir şirket bulursunuz, istemese de üst yönetimi x dili konuşan adamlardan olusmustur vs. Fransızca konuşan yerlerde fabrikaları vardır. Bunlar önceden bilinemez. Misal bizde emea bölgesinde Fransızca bilen almanca bilenden azdır.

Bence ogrenebileceginiz dili öğrenin. Fransızca öğrenip birakacaginiza almanca öğrenin ya da tam tersi. Başlayıp birakmadiginiz dil en iyi dil.
  • logisticsmanager  (18.05.22 22:22:55) 
Soyledikleriniz isiginda kesinlikle ingilizceye odaklanmalisiniz. Ingilizceniz ileri seviyede degil, ki bu noktaya bile gelene kadar kac sene gecti onu dusunun. Ustune diger butun dillerin ingilizceye gore cok daha zor ve karisik, erisiminin daha zor oldugunu hesaba katin. A2 almanca (en iyi ihtimalle) ve B1 ingilizce bilmektense C1 ingilizce bilmek ve baska hicbir sey bilmemek cok daha manali (cok bos bu siniflandirmalar ama ornek amacli kullaniyorum).

Ikinci olarak gundelik olarak kullanama zorunlulugu/motivasyonu hissetmediginiz bir dili ogrenme ihtimaliniz cok dusuk. Hayatinizda hergun birkac saatlik yer tutmali yoksa pek bir asama kaydedilmez. Ne Almanca ne Fransizca gidip ulkesinde yasamadikca Turkiye'den agri hafta 2-3 bakarak 10 sene harcasan bile baslangicin otesine gecmez.
  • hot potato  (18.05.22 22:32:23 ~ 22:33:26) 
Fransizca bir ise yaramiyor bosuna ugrasma.
Ben de yazilimciyim tamamen gereksiz, fransa bile fransizca bilenleri eleyecek neredeyse.

Onun yerine ingilizce speakingi gelistir 10x fransizca eder
  • divit  (18.05.22 23:16:58) 
ingilizcen gerçekten dediğin gibi çok iyiyse, yeni bir yabancı dil öğrenmekle ilgili iki motivasyonun olabilir. biri kariyer, diğeri de yurtdışına taşınma konusu. ben c1 seviyesinde sertifikalı olacak şekilde almanca biliyorum ama iş hayatımda ingilizce bilmeyen alman hiç görmedim mesela, yurtdışına taşınmayı da düşünmediğim için ancak sağda solda şekil yapmama yarayan tamamen boşa gitmiş bir çaba benim için artık bu ki almanca gibi bir dilde c1'e ulaşmanın kaç sene sürdüğünü sen düşün. bence bunu bu şekilde bir düşün, bu enerjiyi başka bir alanda geliştirmeye çalış derim.

ing gerçekten çok iyi değilse, sadece çalışma olarak değil, arkadaşlık muhabbet kurma olarak diyorum, o zaman sadece buna odaklanmak çok daha faydalı olur. mesela çok iyi almanca bildiğim halde, ingilizcem yetersiz olsa kariyerimde bu noktaya ulaşma ihtimalim yüzde sıfır olacaktı. kimse ek şeylere bakmazdı yani.
  • roket adam  (18.05.22 23:38:51 ~ 23:40:06) 
almanca hiç bilmiyorsan cambly gibi bir ortamda pratik yapma safhasına gelmeye çok var. önce dili basit düzeyde de olsa konuşabilmen gerek. a.1.1 yani dille ilk kez tanışmak için duolingo kullanabilirsin. sonrasında vhs'nin ücretsiz modülleri var, onlara başla. almanca öğrenmesi zor bir dil, bunun farkında olmanda fayda var. yoksa çok kolay pes edebilirsin.

asıl soruya gelirsek, ingilizce dışında hangi yabancı dil öğreneceğin tamamen gelecekte nasıl bir kariyer çizmek ve hangi ülkede yaşamak istediğine bağlı. şu an için öğrenmesi en makul batı dilleri almanca ve ispanyolca ama ileride bu dillerin konuşulduğu ülkelerde yaşama hayalin varsa mantıklı. yoksa öğrendiğinle ve millete hava atmakla kalırsın. romantik olmaya gerek yok. hayat kısa, yüzlerce hatta binlerce saat efor harcayacağın bir işin sana getirisi olması lazım.
  • sir gawain  (19.05.22 00:48:28 ~ 00:52:08) 
fransa veya isvicrenin fransizca konusulan bolgesine yerlesirsen evet lazim olur, ise de yarar. burda @roketadam in almancasinin ise yaramazligi sadece is sektorunde. eger o ulkede yasasa ise yarayacakti. ornek icin etiketledim.

tamamen amaca bagli. zevk icin ogreneceksen ilgi alanin olan bir sey olabilir. almanca ogrenip das kapital i kendi dilinde okumak istiyorum diyebilirsin. benim ucuncu dilim arapca gayet de isime yariyor kullaniyorum(turkiyede yasiyorum)ingilizcem ukraynada pek bi halta yaramamisti. isvicrede de ingilizcem cok bi halta yaramamisti cunku bulundugum ortamda konusulan dili anlamiyordum bu bence buyuk eksiklik o ortamdaysan. orda bi kavga yasadim ve karsimdaki sadece almanca hakaretler etti(ben oyle dusunuyorum cunku ciftliginin fotografini cekmistim muhtemelen ona kizdi arabasiyla beni bi 5 dk bisiklet hizinda takip etti dag yolunda, en son aractan inip yuksek sesle bagirmaya basladi) ben almanca anlamayip olaydan siyrilmak icin sorry sorry diyerek kactim. o da ingilizce cevaplar vermedi zaten kendi dilinde bagirmaya devam ediyordu. sadece is ortaminda evet ing c2 kovalaman daha iyi. ama hedefledigin baska seyler varsa yasadigin yerin dilini bilmek keyif degil sart. (isvicrede yine kaza sonucu hastaneye kaldirildim ve sigortayla ilgili anlasmazlik yasadim ingilizcem yetmedi bu da diger ornek)

uzun uzun orneklendirdim daha artik siz korece mi secersiniz japonca mi ispanyolca mi keyfinize kalmis. gelismis ulkelerde zaten herkes ing biliyor diyerek yetmiyor cumlesini uzattikca uzattim :)
  • ala09  (19.05.22 00:50:38) 
amac ne?

yurtdisina cikmak ise gidecegin ulkenin dilini ogrenmen lazim, yoksa cahil kontenjanindan cikmak zor.

eger mesleginin gerektirdigi bir dil varsa, onun pesinden de gitmek mantikli.

yok eger domestik takilacaksan ve meslek olarak ingilizce yetiyorsa, tavsiyem fakr yaratmak icin herkesin bilmedigi bir dili ogrenmen olur, mesela rusca gibi. cunku herkesin yaptigi bir seyi yapmanin kazandiracagi katma deger minimal..
  • cooperr  (19.05.22 00:53:23) 
Herkesin bi tarzi amaci vs var. Ben yeni dil öğreneceğim zaman;

1- ne kadar insan konusuyor ve ne kadarina ulasabilirim

2- nerede yasiyorum,yasama ve gezme ihtimalim var. Antalyadaki rus turist ile agridaki bir degil pratik acisindan yada mesleki anlamda

3- ögrenecegim dil bana kultur acisindan ne katiyor. Youtube u acsam bu dilde ne ogrenebilirim mesela yada kitap okusam vs

4- dili unutmamak icin pratik sart bu yuzden ölü dil ögrenipte ortada kalmak var kimse internet cagindayiz demesin cunku o bi noktada sikinti yasatir.yasadim biliyorum.

5- ogreneceginiz dilde rahat bi sekilde kitap bulabiliyor musunuz. Bu da gerceten onemli bazi dillerde kaynak bulmasi cok sıkıntili oluyor

6- ingilizcen asmis ise tebrikler zevk icin dil ogrenmeye hak kazandiniz demektir. Prstik yapilabilecek bi dil sec yardir


Soylemeyi unuttum sonucta hepimiz is ariyoruz bi sekilde... Ben mesela almanlar cok iyi ingilizce biliyor diye almancadan vazgecmistim ama arastirdim hatta kariyer sitelerine bakin almanca ilk 2 dedir. Bu gibi durumlarda olabiliyor. İspanyolcayi halledince 3. Dil almanca yolcusuyum heralde.
  • Slynmaster  (19.05.22 13:35:43) 
[]

Present perfect “been” kullanimi

I have been completed ile I have completed arasındaki fark ne?
Been kullanım ile alakalı durumu en kısa nasıl öğrenebilirim.



 
ilki edilgen cümle.
been'den sonra v3 gelirse edilgen cümler olur. ya da ing fiil gelir o zaman da present perfect continous tense olur.

  • lazpalle  (18.05.22 11:19:10 ~ 11:19:44) 
"Ben tamamlandım." ve "Ben tamamladım." arasındaki farktır. biri edilgen biri etken. ilki felsefi/soyut bir konu söz konusu değilse anlamsızdır.

Türkçe'de birebir karşılığı yoktur present perfect tense'in. Geçmiş zamanda başlayıp bugüne kadar süren bir etkisi olan eylem için kullanılır genelde. Simple past tense ise geçmişte başlayıp biten eylemi anlatmak içindir.

piyasadaki en iyi grammer kitabi benim zamanımda "Grammar in Use"du. Cambridge yayınları.

Google'dan da aratarak da öğrenebilirsiniz.
  • nikolay  (18.05.22 12:00:21) 
bence sen ikisinin arasindaki farki merak etmissin ama sectigin fiilden oturu edilgen gibi gorunmus.

I have done - present perfect
I have been doing - present perfect continuous

Have you seen the movie Matrix? - matrix filmini hic izledin mi, bunu daha iyi anlamak icin simple past ile olan farkina da bakmanni oneririm. bu tense daha cok sonuc odaklidir.

I have been working at the same place for 10 years - eyleme ve ne kadar yapildigina odaklidir.
  • bay b  (18.05.22 13:11:48) 
[]

Yunan Alfabesi ile Yazılış

Xenitis kelimesinin yunan alfabesi ile yazılışı nasıldır.
Google'a güvenip dövme yaptırmayalım:)



 
ξενίτης -> tüm harfler küçük
ΞΕΝΙΤΗΣ -> tüm harfler büyük

yine de madem dövme yaptıracaksın son bi teyit daha al bi şekilde :)
  • tepedeki psychedelic adam  (18.05.22 01:35:09) 
Bir erkeğe veya bir kadına dövme yapılmasına göre de değişiyor olabilir kelimenin yazılışı.
İyi bilen birine sormadan yaptırmayın derim, sorarken de dövme yaptıracağınızı ve ne anlamda yazdırmak istediğiniz gibi detayları eklemeyi unutmayın.

  • michael_knight  (18.05.22 02:14:02 ~ 03:03:06) 
[]

Uzun Süredir Belli Seviyede Olan Yabancı Dilinizi Nasıl Geliştirdiniz?

Soru açık, yani belli bir seviyede uzun süre kalınca insan hevesini yitiriyor işte vs de kullanmayınca geliştirmeyi nasıl yaptığınızı merak ediyorum özellikle C seviyesine gelenler, günlük hayatta kullanmadan kimseyle konuşmadan geliştiren var mıdır?




 
öyle bir durumda olmadım ama kitap okuyun derim.


  • bohr atom modeli  (17.05.22 19:52:12) 
dil insanla beraber yaşar ve ölür. en iyi yabancı bir ülkede etrafınızdaki herkes yabancı ve siz o dili kullanmak zorunda kalırsanız gelişir.

Bu durum söz konusu değilse o dilde konuşarak o da olmuyorsa okuyarak/dinleyerek/film izleyerek vs gelişir.

ve çok nankördür bırakırsanız gider. benim orta düzey fransızcam 5 sene sonra hiç yok seviyesinde şu an :) süreklilik çok önemli.
  • nikolay  (18.05.22 12:05:08) 
ben de benzer bir sıkıntıdaydım, izlemek dinlemek herşeyi denedim fakat speaking ilerlemiyordu. Hatta cambly falanda denedim ama haftada bir kaç saatle olmuyordu. Benim için en iyi yöntem yazmak oldu. Günlük tutmak olabilir, günlük hayatta yaşadığınız komplike bir olayı aktarmak olabilir. Yazarken tıkandıkça ve çözüm buldukça kalıcı oluyor bir nebze daha.


  • i am a legal alien  (18.05.22 13:02:08 ~ 13:02:19) 
@nikolay,üzüldüm hocam sanıyorum akıcı seviyeye gelmezse dil çabuk uzaklaşıyor orta seviye çok tehlikeli bu konuda, insan konusuna kesinlikle katılıyorum zorunda kalmadıkça insan öğrenemiyor,

@i am a legal alien, yazmak güzel bir çözüm ancak ben beceremem ödev vs hazırlamak makale vs yazmak olabilir belki insanı tetikleyecek birşey gerekiyor
  • alicek  (18.05.22 18:26:40) 
yurtdisina cikmadan belli bir seviyenin ustune ozellikle speaking/listening olarak cikmak imkansiz, mumkun diyen ya ciddi polyglottur ya da salliyordur.

kendimden ornek vereyim, eski sistem toefl'da 520 puani 2 sene ugrastim gecemedim. yurtdisina ciktiktan 6 ay sonra tekrar girdim, 580 almistim.
  • cooperr  (18.05.22 18:32:01) 
[]

"hacıyatmaz" ingilizce tam olarak hangi kelimedir

teknik anlatımına ve görselllerine ihtiyacım var. Özellikle gemilerde bu sistemin kullanılması konusu ile alakalı? şimdiden teşekkürler.




 
wobbly man

en.m.wikipedia.org
  • alfired  (17.05.22 16:47:33) 
[]

tai / tusaş ingilizce sınavı

merhaba,

bu sınava ait bilgisi olan var mı acaba? internette sadece bir tane örnek sınav buldum tömer'in sitesinde, savunma sanayi ingilizce sınavı adı altında. başka da bir kaynağa erişemedim.

şimdiden teşekkürler.

 
Online bir sınav oluyor. Önce gramer testi sonra bir kaç test daha. Listening ve en son speaking sınavı. Speaking kısmında soru geliyor 45 saniye konuşuyorsun konu hakkında. 3 tane speaking sorusu var. Böyle :)


  • kaptan maydanoz  (17.05.22 11:17:14) 
[]

İngilizce şu tarihler arasında izinlidir demek

Merhabalar,

He will be on leave between xx- xx. desek

O şu tarihler arasında izinlidir dememize yeterli mi ? Resmi yazışmalarda on leave kullanılıyor mu ?

vize için, çalışma belgesinde yazılacak.

 
Çalışma belgesinden kasıtsınızı anlamadım ama turistik gezi için kullandığımı yazayım.

To Whom It May Concern,

This is to inform you that İSİM SOYİSİM, working in our company in the capacity as UNVANIM, will visit Netherlands between 8th December - 12st December 2019 for touristic,and further that all expenses to be incurred by said İSİM SOYİSİM during her stay in Netherlands will be borne by his and that he will resume her job at our company upon return at the end of his visit.
Your kind assistance is hereby requested in granting his a visa as appropriate.
  • put it in your appropriate place  (15.05.22 19:43:53) 
Evet ona benzer bir belge.

Turistik için fransa o kadar detay istememiş. İzinli olduğu tarih, konumu ve o yerde çalıştığına dair belge yeterli. Kamuda çalışıyorum. O kadar detaya imza atacaklarını sanmam. Harcamalarımı nasıl karşıladığım, ziyaret amacım, nereye gideceğim vs.

O yüzden minimum da tutacağım.
  • ceketimi alip cikcam  (15.05.22 19:53:44) 
[]

Cambly alternatifi

İyi akşamlar, ingilizce konuşma pratiği kazanmak istiyoruz kiz arkadasimla. Cambly alternatifi hangi platformlar var?



Bunun haricinde Istanbulda konuşma pratiği dersi almak istiyorsak özel hoca olarak kimle çalışabiliriz? Bütçe sıkıntısı yok şimdilik. Alanında fark yaratan baya iyi birini arıyoruz.

 
[]

Yds için tavsiye edebileceğiniz kelime çalışma kaynak ve taktileri var mı?

Merhaba yds sınavı için kelime dağarcığı önemli malum. Bunun için tavsiye edebileceğiniz kelime çalışma taktiği ya da kaynak tavsiyeniz var mı? İngilizce de malum 1 milyonu geçik kelime var. Yds özelinde çalışma için bir çalışma programı oluşturmak istesen nasıl yapılabiliri araştırıyorum.




 
Her gün bir saat BBC ve CNN okuyun. Size kaç lazım bilmiyorum ama sadece bunu yaparak bir yılda 80 aldım.


  • dissendium  (13.05.22 08:03:47) 
[]

Ya hassrah

Arapca ne anlama gelir? Nicin kullanilir? Tesekkurler




 
sanırım iç çekmek, bir tür çığlık anlamına geliyor olabilir


  • ala09  (13.05.22 01:01:39) 
"hasret" gibi geliyor kulaga.


  • viva paulista  (13.05.22 07:07:50) 
  • ala09  (13.05.22 12:28:27) 
[]

Fransizca sozluk tavsiyesi

Basili sozluk almak istiyorum, piyasada epey var, bunlarin hangisi en iyisidir, bilenler haber ederse sevinirim, kapsamli bir sey bakiyorum... tesekkurler

yani, fransizcanin inci kut'u kimdir diye soruyorum


 
Tahsin saraç


  • not dark yet  (12.05.22 19:08:30) 
gs üni'de tahsin saraç aldırmıştı hoca. diğerlerini pek biilmiyorum ama epey kapsamlı, işimizi gördü


  • mustafakesekci  (13.05.22 09:27:48) 
fr-tr için tahsin saraç, doğan yurdakul. fr-fr için de larousse ve petit robert en iyileri.


  • nikolay  (18.05.22 12:07:27) 
[]

google çeviri iyisi/kötüsü

bu google'ın çeviri özelliğini bir türlü anlamıyorum. bazılarını gayet iyi çevirirken bazıları tarzanca gibi çeviri oluyor. amerikan ingilizcesi ile ingiliz ingilizcesi arasındaki farktan kaynaklanıyor olabilir mi? iki örnek vereyim misal:
iyi çeviri: money.usnews.com

kötü çeviri: metro.co.uk

 
iyi ceviri dedigin link'te kolay dilli ve duzgun yazilmis tam cumleler var.

kotu ceviri dedigin link'te daha agdali cumleler ve tam cumle gibi olmayan garip haber basliklari var.

bundan olmasi lazim
  • ermanen  (11.05.22 17:43:41 ~ 17:45:17) 
[]

Basit bir fransızca çevirisi

Dün dechatlondan bir kamış aldım fakat kamışla ilgili tereddütte kaldığım bir kısım vardı. İlgili videoda fransız abimiz 0.35 ile 0.56 saniyeler arasında durumu anlatıyor acaba tam olarak bu kısımda ne diyor fransızca bilen dostlar bu 20 saniyelik kısmı bi el atıp çevirebilir mi ?

youtu.be


 
O teknik sorun* neyse onun hakkinda bir suru kisi buna soru sormus, endiseleri varmis.

Bu da decathlona sormus, bunun normal oldugunu bir sorun olmadigini soylemisler.

*Asagi inmek mi duzlenmek mi oyle bisey diyor ama onu sen zaten biliyorsundur.
  • divit  (11.05.22 13:57:07) 
Birçok kişi oltanın sonuna kadar içine geçmediğini (s'emboîter à fond) sormuş o da decathlona sormuş onlar da normal demis.


  • logisticsmanager  (11.05.22 14:17:23) 
[]

Tr-Eng bir cümle çeviri

Merhabalar, aşağıdaki cümleyi en iyi nasıl İngilizce aktarabilirim?

"Başvuru yaptığım esnada okuldan mezun olma şartını karşılıyor olmam lazım."


 
During the application I should be meeting the requirement of graduation condition.


  • yoldaki  (11.05.22 02:13:24) 
I need to fulfill the prerequisite of having graduated at the time of application.


  • cedilla  (11.05.22 10:48:38) 
Esasen tam olarak anlatmaya çalıştığım, ileri bir zaman diliminde bir yere başvuru yaptığımda, bu zaman diliminin öncesinde ama yine bugünden ileri bir zamanda mezun olmuş olmam lazım.

Kurmaya çalıştığım cümle daha çok "by the time I apply, I should have already graduated" gibi birşey ama cümle anlatmak istediğime tekabül ediyor mu veya gramer olarak doğru mu emin değilim.
  • benevolent sun  (11.05.22 10:54:26) 
Evet evet ediyor.
Daha gündelik yazmak isteseydik, "I must have already graduated by the time I apply" da derdik, ama üstteki daha resmi.

  • cedilla  (11.05.22 19:54:12 ~ 19:54:30) 
Teşekkürler.


  • benevolent sun  (12.05.22 01:49:31) 
[]

bu haberde ne denilmek isteniyor?

'Embarrassment': Two CalMac ferries to be built in Turkey

1- türklerin yapmasından utanç duyuyoruz
2- iskoçyalılar yapamadığı için kendimizden utanç duyuyoruz

www.heraldscotland.com

 
Benim anladığım öz eleştiri yapmışlar.


  • dissendium  (09.05.22 23:11:59) 
Haberi okursanız, İskoç devletinin kendi tersanesi var, ancak üretim için yeterli değilmiş.

İskoç olmayan 4 firma ihaleye katılmış, hepsi yabancı imiş. İhaleyi Türk firma kazanmış. Diğerleri de kazansa utanacaklardı.

El cevap: 2- iskoçyalılar yapamadığı için utanç duyuyorlar.
  • alfired  (09.05.22 23:12:14) 
[]

Sizce hangi dile yönelmek daha avantajlı olur?

Üniversite 2.sınıf öğrencisiyim. İngilizce için yıllardır düzenli olarak çalışma yapıyorum. Okul eğitiminin yeterli olmadığını düşündüğümden lisenin son yıllarında kurslara katılmaya başladım. Üniversitede hazırlık da okuyarak yılların çabasıyla iyi bir seviyeye ulaştım diyebilirim. Aynı zamanda lisede gördüğümüz 2.yabancı dil ise Almanca'ydı. Şu an kendime ayırabildiğim belli bir vaktim var ve Almancaya yoğunlaşırken farklı dillerden birine daha temel seviyeden başlangıç yapmak istiyorum. Ancak bu konuda kararsızım. Asya ülkelerinin kültürü ve diline merakım olduğundan Japonca gibi bir dile yönelmek aklımda varken bir yandan da dil, yazım, telaffuz gibi kısımların öğrendiğim dillere istinaden çok değişkenlik göstermesi nedeniyle acaba benzerlik gösteren, daha çabuk kavrayabileceğimi düşündüğüm ve daha hızlı adapte olacağım bir dile mi yönelsem fikri aklımı kurcalıyor. Siz yeni bir dil öğrenme konusunda hangi koşulları göz önünde bulunduruyorsunuz? Konuda fikir sahibi arkadaşların beni yönlendirmesi adına cevaplarını bekliyorum.




 
[]

sıfırdan ingilizceye başlayan için gramer kitabı/hocası

merhabalar,

yıllarca çabalamış ama bir şekilde ingilizce öğrenememiş birisi için yani benim için yardıma ihtiyaç var.

ben yıllarca çabaladım olmayınca hep bıraktım. ama artık kararlıyım öğrenmek istiyorum. yavaş ve sağlam gitmek istiyorum. bunun için ne yapmalıyım ?

grameri öğrenmek için bildiğiniz iyi anlatan bir gramer kitabı var mı? grammar in use tarzı kitaplar ing-ing. benim için faydalı mı bilemedim ondan dolayı bildiğiniz varsa türkçe-ing. olan gramer kitabı ya da youtube/udemy'de bir hoca da olabilir.

çok teşekkürler.

 
basic english grammar, Betty Azar. Boğaziçinde ingilizce bilmeyenler, bu kitapla başlıyor. Sonrasında fundementals of english grammar, understanding the English grammar kitapları ile devam edebilirsiniz.


  • substituent  (09.05.22 13:03:02) 
ben ktü mezunuyum bizim hasirlikta da bu kitap okutuluyordu " basic english betty kirmizi bi kitap hatta uc srisi var. kirmiziyi bitiyorsun sonra siyah sonra mavi.

yabanci dil kitapla ogrenilmiyor. test kitabi cozer gibi ezberlemek cok yanlis. bunda cok iyi ezber yapsan da konusamazsin.
aaaaa cogu insan konusamiyor di mi? neden acaba hahaha
dil ogrenilen bir sey degil edinilen bir sey. dile maruz kalacaksiniz. kalip ogreneceksiniz. gramere bakmaniz gereken seyler cok cok basit.
kucucuk bir not kagidini ezberleyeceksiniz o kadar.
atiyorum cumlede ne var s.v.o.p.t bu
zamanlar hakkinda da cok ufak birer ornek bu kadar.
surekli video izleyin surekli.
size tavsiyem internete en cok kullanilam 5000 kelime yazin cikan kelimeleri okunuariyla ezberleyin.
sonrasinda zamanlara internetten bakarsiniz. cok basit o da.
gerisi pratik.
ben turkce dizileri ingilizce altyazi ile izlemeyi seviyorum mesela. ama sizde ise yarar mi bilmem.
her bir kelimeyi bir cumle kurarak ezberleyin. biyolojik olarak daha kolaylik saglar ve daha uzun omurlu olur.
  • turbo sadık  (09.05.22 13:35:36) 
gramer, konuşma, dinleme, yazma ve kelime bilgisi hepsini beraber götürerek çalışacaksınız. biri olmadan diğer olmaz.

grammar in use en iyi gramer kitabıdır bana göre ama ing-ing olduğu için zor gelir başta. ing-tr bir kitap bulmanızı tavsiye ederim. google'da aratınca tonla kitap geliyor.

sırf grammer kelime çalışırsanız ezberlemekten fenalık gelebilir o neden youtube'da basit videolar izleyerek keyifli bir hale getirebilirsiniz.

not: uniyi ing. okudum.
  • nikolay  (18.05.22 12:14:13) 
[]

Bu iki İngilizce cümleden hangisi doğru?

Sizinle çalışmak bir zevkti.

It was a pleasure to work with you.
It was a pleasure working with you.

 
Working with you was a pleasure.

derdim ben olsam.
  • dissendium  (08.05.22 22:07:08) 
ikisi de dogru


  • hot potato  (08.05.22 22:12:24) 
ikisi de doğru. ben ağız alışkanlığı ikinciyi daha çok kullanıyorum.


  • south park in kapusonlu uyesi  (08.05.22 22:18:37) 
www.oxfordlearnersdictionaries.com

pleasure in/of/at/from/out of doing something
it is a pleasure to do something

oxford'a göre, 2. seçenek yok.

freecollocation'a da baktım (www.freecollocation.com

2. kullanım olsaydı pleasure doing something yazardı oxford'da. tabii öyle kullanımı var mı bilmiyorum ama oxford'da yok.

mesela, continue fiiline bakın oxfordan.
continue to do something
continue doing something
ikisini böyle almış mesela.


2. kullanımı göremedim oxfordda göremedim.

şimdi cambridge'e de baktım, orada da gerunddan önce preposition kullanmış.
  • substituent  (08.05.22 23:03:38 ~ 23:07:31) 
[]

ing_ Transparenting

bişeyin transparanlaştırılması transparenting yani ing ile olmuyor mu?

"Transparenting the maternity" gibi bir kelime oyunu yapmak istiyorum.
trans-parenting yani ing kalsa benim için iyi olur.

"Transparenting the maternity" yanlış kullanımsa yani ing olmamalıysa orada başlığı değiştirip sadece Transparenting diyeceğim.

 
transparentizing olur. 'transparent' fiil değil, sıfat.


  • himmet dayi  (06.05.22 11:31:22) 
himmet dayi +1

www.merriam-webster.com

the de olmamalı bana sorarsanız, yani "transparentizing maternity"
  • fotrsapka  (06.05.22 11:54:34) 
[]

ing bir kelime_mixture gibi

karıştırmak anlamına gelen başka bir kullanım daha vardı.
bişey mixture
mis mixture gibi tınlıyor ama hatırlamıyorum. ne mixture diyorduk?


 
Blend?


  • inatciligin yeryuzundeki temcilcisi  (05.05.22 22:43:39) 
infuse
melanj

  • sttc  (05.05.22 23:20:09 ~ 23:20:26) 
yok tek heceli ve muhtemelen m harfi ile başlayan bir kelime.


  • rewlack  (05.05.22 23:33:17) 
  • floydian  (05.05.22 23:38:32) 
stir?


  • bohr atom modeli  (06.05.22 11:17:13) 
[]

zoru severim imkansız biraz zaman alır

ingilizce nasıl söylenir dostlar




 
"Difficult is done at once; the impossible takes a little longer"
"The difficult we do immediately; the impossible takes a little longer"

idioms.thefreedictionary.com
  • archmage mahmut  (03.05.22 14:34:42 ~ 14:34:50) 
1 ... •456789101112• ... 156   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.