[]

ustalar neden calisan bulamiyor

turkiye'de, abd'de vs. ustalar (özellikle otomobil ustaları) yetistirecek eleman bulamiyoruz, calisan bulamiyoruz derler. kazanci sorunca da kazancimiz iyi falan derler hep. bu işlere neden eleman bulamiyorlar dünyada?




 
insanların büyük bir çoğunluğu masa başında yorulmadan para kazanacakları bir iş istediği için olabilir mi?


  • candide  (27.07.21 16:46:26) 
az para veriyordur


  • vanqusih  (27.07.21 17:06:50) 
Cevap çok net, asgari ücrete bankada çalışmak, üniversite okumak, 3 bin liraya plazada çalışmak bizim millete daha çekici geliyor.

Olay tamamen bu, traktör pulluğu tamir eden bütün gün kir pas içinde çalışan arkadaşım aylık net 50 bin kemiksiz kazanıyor, evleri arabaları falan saymıyorum. ( hemde büyükşehirde bile değil)

Ben büyükşehirde takılcan kadıköy'de yaşıcam, network peşinde koşçam diyen yazılımcı kardeşi 20 bin kazanıyor ve ay sonunu denk getiremiyor.
  • paramolacak  (27.07.21 17:07:20) 
eskiden çırak verme kültürü vardı bu bitti. 2.cisi fazla para kazanmadıkları için az para verip koşulsuz saygı bekliyorlar. herkes masa başı iş istiyor. kasiyerlik yaparım inşaatta çalışacağıma diyor insanlar.

bir örnek babam elektrik teknikeri. iş yeri var ancak sigorta ödeyecek ve haftalık olarak elemana verebilecek kadar kazanamıyor. eğer bu tarz ustalar asgari ücret verse çalışan bulunur ancak küçük çaplı ustalar için bu zor. emeğin karşılığı yok ülkemizde.
  • mikahakkinen  (27.07.21 17:13:04) 
Insanlar para kazanamıyor asıl olay bu. Patron kazanır, eleman kazanmaz. Öncelikle o ay çok müşteri gelmeyebilir, başka yerde aylık kazancını bilirsin. Sadece kir içinde olmak değil, güven içinde olacağını da bilirsin. AVM'de mağazada çalışmak temizdir ama oto sanayide çalışmak güvenli olmayabilir.


  • howfaristhesky  (27.07.21 18:17:49) 
Gösterişsiz iş o yüzden. Çok kazandıklarını sanmıyorum. Masrafları çıkarınca ellerinde 8-10 bin tl kalıyorsa çok iyi. Bu parayı memur oturarak alıyor


  • Gabriel  (27.07.21 18:21:19) 
kayınço zamanında sanayide forklift tamircisine girmişti.
6 ay sonra kaçarak uzaklaştı.
maaş zaten asgarinin bir tık üstü.
mesai 10 saat cumartesi dahil.
akşam yada haftasonu acil servise gidersen (bazen şehir dışı) extra mesai yok.
yemekler piyasadaki en ucuz iğrenç yemekler.
garsonluk yaparım , evde boş otururum daha iyi demişti.
  • aslindasorunumpsikolojik  (27.07.21 18:42:22) 
1- ekstrem örnekler dışında rezil çalışma şartları ve maaşlar. Evet Ford'un bilmem ne egitimlerini alıp hybrid araçları falan bilen eden adam kazanır da otosanayide arabanin yağını değiştiren oyle kazanamaz. Herkes de usta olamaz. Buna ek olarak holdingte bile ne mobingler ne haksizliklar varken bu tarz islerin durumunu düşünemiyorum. Ne mesai ne tatil ne yemekler vs. Maas asgariden bile yatabilir.

2-pis iş. Öyle dışarıdan şey gözükse de zor iş. Ailemde var ford tamircisi emekli belinde sorun var yıllarca vücut gücü ile çalışan bir meslekte olmaktan. Belli yerden sonra calismasi da zor ama masabasi adam icin cok ciddi bir sorun değil bu.

3- Türkiye'de özellikle egitimsiz, kafasi pek basmayan tipler bu işlere gidiyor ama böyle olmamasi lazım. O da ulkedeki egitim sistemi sacmaligindan. Haliyle kimse cocugunu falan göndermek istemiyor oralara.

4-gosterissiz evet. Prestiji falan yok yani.

Ekstrem örneklere gerek yok. Benim çalıştığım sektörde de ekstrem örnekler var ama geneli o maaşlar değil.
Bir de vücutla yapilan bir meslek olduğu için herhangi bir rahatsizlikta kariyerin bitebilir.
  • logisticsmanager  (27.07.21 18:54:11) 
Akrabamın sanayide yeri var. Otomatik şanzıman tamir ediyor. Çalışma saati diye bir şey yok. Türkiye'nin her yerinden müşteri geliyor. İyi de kazanıyor. Müşterinin memnun olması için işin hızlı yapılması lazım. İşi yapan kişi için de hızlı olmak önemli çünkü diğer müşterilere sıra gelmeli. Bu da günde 10, 12 saat çalışmak demek. Herkesin yapabileceği bir şey değil.


  • dissendium  (27.07.21 19:01:10) 
Ağır çalışma şartları/düşük maaşa dayanmak zor. Ancak sebat edip işi kapanlar iyi paralar kazanıyorlar. Araba tamircisi bir arkadaşım var. kalfa ikenden beri tanıyorum. Yetiştikten sonra çalıştığı yerden ayrıldı ve kendi yerini açtı. İlk başlarda benden maddi destek alırken 3-4 sene içerisinde tüm borçlarını kapattı. Sonraki 5 senede ise benim bildiğim 2 ev, 2 arsa ve işyerine giderken kullandığı bir normal, evde duran 1 lüks araba sahibi oldu.


  • faithless  (27.07.21 19:19:16) 
herşeyde olduğu gibi bir işin kazancını arz talep belirler. bu tarz ustalık diyebileceğimiz işler çok kazandırmaz genelde. çünkü öğrenmesi zor değildir. ustaların büyük bölümü onbinlerce lira kazansa daha fazla insan girer ve yine piyasa düşer. öğrenmesi zor değil çünkü. 2 yıl günde 8-10 saat bu işe ayırsan kurdu olursun. genelde nasıl oluyor? 10 yaşında ustanın yanına veriliyor çocuk. 18-20 yaşına gelince belki usta oluyor. ancak bu 8-10 yıllık sürecin yarısından fazlasında yerleri süpürüyor, ustanın basit işlerini yapıyor. %20'sinde bir şeyler öğreniyordur. o yüzden formal, düzenli bir eğitimle 2 yılda usta çıkar bir insan. birçok ustalık için geçerli bu. yani 4 yılda mühendis yetişiyor, 2 yılda tekniker. usta da buna oranla daha az kısa sürede yetişir.

çok kazanan vardır ama azınlıktadır. yani mühendislerin kazancı 5 bin -30 bin arasındadır ve %80'i 8-10 bin arasında kazanıyordur. ustaların kazancı 5 bin - 50 bin arasındadır ama %80'i 5 bin kazanıyordur. bir de her mühendis mühendislik yapmıyor. türkiye'deki işler belli. mühendisim diyenlerin kaçı gerçekten mühendislik gerektiren işlerde çalışıyor? ondan bir mühendisin maaşını kazanmıyor birçok insan. bir de ustanın yeri kendisiyse işletme sahibi oluyor. bu da avantaj. 20 bin lira kazanan maaşlı bir çalışan işinde çok iyi olması gerekirken bir işletmeci için alt sınır daha fazla olabilir.

sözlükte, beyaz yakalılar arasında şöyle bir algı olabiliyor. "keşke okul okuyacağıma küçükken meslek öğrenseydim" şeklinde yakınmalar oluyor. büyük bir yanılgı bence. ayrıca olmak isterseniz 2-3 yıl idare edecek kadar nakitiniz varsa olursunuz. hiçbir ustalık eğitimi günde 8-10 saat pratik yapmak kaydıyla 2 yıldan fazla sürmez.
  • black mamba  (27.07.21 21:40:21) 
Tamamen prestij meselesi.

Yani ben kendi ailemden de biliyorum, fazla para kazansa da beden gücüyle iş yapan insana kimse saygı duymuyor TR'de. İnsanlar da bunu istemiyor. Sokak ropörtajı da vardı böyle çocuğun biri güzel güzel anlatıyordu, AVM'de garsonluk yapmak sanayiden iyi, parası çok daha az ama kıza "sanayide çalışıyorum" diyince cevap atmıyordu, o yüzden AVM'ye geçtim falan diye.
  • plutongezegendegilmi  (27.07.21 23:09:31) 
ABD ve türkiye çok farklı sebeplere sahip.
Öncelikle dünyanın her yerinde beden işçiliği genellikle en alt seviye iş kolları olarak görülüyor. Bizdekine benzer yorumlar ABD'de de geçerli:www.quora.com

Türkiye'deki sebeplere gelelim. Çok basit bir iktisat prensibi: Bir yerde ne bolsa o ucuz olur. Türkiye'de vasıfsız işçi / genç nüfus bol. Haliyle işçi maliyetleri düşük. Yani sanayide çalışan bir adam o işin karşılığı olan parayı aldığını düşünmüyor. İlk fırsatta da başka işe geçiyor. Yani sanayide orta ölçek bir dükkanın sahibi ayda cebine 40 bin koyuyor olabilir. ama yanında çalışanlara verdiği maaş 4-5 bini geçmez. O da kıdemliyse.

Gelişmiş ülkelerde ise durum farklı. Aslında benzer bir konu burada da geçerli. Avrupa ve ABD'de teknoloji ve sanayi üretimi bolluğu var. haliyle otomobil ucuz. Bu sayede insanlar bizdeki gibi eski araçlar kullanmıyor. Almanya'da ortalama araç yaşı 8, Türkiye'de 12 mesela. Haliyle daha az tamire ve tamirciye ihtiyaç duyuluyor. Bir de adamın gelir seviyesi yüksek zaten direkt servisine gidiyor.
Bizdeki gibi serviste araç yaptırmak bir zenginlik alameti değil.

bir diğer sebep gelişmiş ülkelerde otomobil ustası sanayide değil okulda yetişir. Motor okullarında eğitim alır, iş hayatına atılır.

Son olarak gelişmiş ülkelerde bu tarz işler genelde göçmenlerin yaptığı işler. Haliyle öyle aşırı popüler bir iş olmaması normal.
  • anten  (28.07.21 01:34:39) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.