[]

tatlı krizi

selam arkadaşlar. malum karantina sürecinde bir takım gereksiz kilolar alındı. sıkıntıdan kendimizi yemeğe verdik, insan içine girmek istemediğimiz için spora, yürüyüşe gidemedik hareket azaldı. ama artık aktif şekilde işe döndüm ve bu durumu kazanca çevirip yeniden eski hareketliliğime dönüp kilo vermek istiyorum.

haftasonu evdeyken kahvaltı ve akşam yemeği şeklinde 2 sağlam öğün yiyoruz.

günlük rutinim haftaiçi için şu şekilde. kahvaltı yerine 1 bardak sütlü filtre kahve, öğlenleri 1 saat yürüyüş, öğleden sonra 2 gibi 1 bardak süte 2 yemek kaşığı yulaf ve yarım yemek kaşığı çiya tohumu, 4 gibi ikinci bardak sütlü kahve, sonrasında yarım saat daha yürüyüş.

akşam yemeğini ufak kızıma sofra adabını öğretebilmek için atlayamıyorum bayağı çorbalı, salatalı, ana yemekli bir sofra kurup yiyoruz. ama ekmek yemiyorum hiçbir öğünde.

buraya kadar iyi ancak akşam yemeğinden sonra birden tatlı krizi başlıyor ve o tatlıyı yiyene kadar yerimde duramıyorum resmen. aklımda tatlı yemekten başka bir şey olmuyor, başka şeylere odaklanamıyorum. yemezsem de başım falan ağrıyor. o tatlıyı bir şekilde yedirtiyorum kendime. yoksa rahat edemiyorum.

öncesinde çok tatlı yemezdim ama karantinada evden çalışınca sıkıldıkça kızımla kek, kurabiye vs yapa yapa tatlı yiyebilme limitim yükseldi. eskiden 2 kare sütlü çikolata yesem ay bayılcam derken şimdi gayet rahat çikolatalı muslar, pastalar 2 3 dilim kekler kurabiyeler yiyebiliyorum içim bayılmadan.

kendime yeniden tatlıyı unutturmam lazım, her akşam böyle yemeye devam edersem aldığım kiloları veremediğim gibi yenileri de eklenecek üstüne.

canım deliler gibi tatlı istediğinde bu isteği bastırmak için ne yapmalıyım? özellikle de pms döneminde bu işi kalıp kalıp çikolata yemeden nasıl çözebilirim?

cevap yazanlara şimdiden teşekkürler...

 
yulaf, sut, seker, yiyorsaniz pilav, makarna turevinden karbonhidratlari cikardiginizda insulininiz kendine gelir ve en gec 1-2 hafta icinde o krizler ortadan kalkar.

Arti kahvaltiyi zaten atliyorsunuz hepten yok sayin. oglen sacma sapan yulaf ve sut yiyeceginize ya sebze yemegi, et yemegi yiyin veya ogleni de atlayip direkt aksama cekin olayi.

Ayni seyden ben de muzdariptim. Insulin direnci denilen seyi aralikli oruc + keto ile kirabilirsiniz ancak. karbonhidrat almaya devam ettiginiz surece o dongu kirilmiyor.


12 kilo verdim keto ve gunde tek ogun duzeniyle aralikli oruc ile.
  • 2oda1salon  (03.03.21 15:06:10) 
Hurma, tahin, kakao, keçiboynuzu ve tozu, elma. Bunlarla ölmeden kurtulursunuz, krizi bastırırsınız.
Mesela hurmanın içine ceviz koyup üstüne tahin dökebilirsiniz.

Elmaya kakao veya keçiboynuzu serpebilirsiniz. Keçiboynuzunu kemirebilirsiniz. Tozundan türk kahvesine katabilirsiniz.
  • jalapeno  (03.03.21 15:07:41) 
Bi de sütü azaltmalısınız. Sütsüz filtre kahveyi içip sütlü yulaf daha iyi. Yulafın fazlası saçma sapan olabilir, kararındaysa (2-3 yk) kökten kesmeye gerek yok bence.
Ekmek yemiyormuşsunuz zaten.

  • jalapeno  (03.03.21 15:11:17) 
yangina benzinle gidip tatli krizini meyve falan yiyerek sozde bastirmaya calismayin.

meyve de yasak olmali.

Edit: hurma falan da yok.
  • 2oda1salon  (03.03.21 15:21:29 ~ 15:22:02) 
senin çözümün krom pikolinat.


  • false pretension  (03.03.21 15:25:39) 
sırf tatlı aşkından obez olmuş biriyim. yemeği ölçülü yemeyi başarabilirim ama bir günümün dahi şekersiz, kolasız vs. geçmesi benim için imkansızdı. bu yüzden asla kilo veremiyordum çünkü takdir edersiniz ki neyden kısarsanız kısın bir oturuşta sadece şekerden 1000 kalori alınca insan hem şüşko hem de çok sağlıksız kalmaya devam ediyor. krizlerimi şöyle ifade edeyim bu arada: bayağı dünyam başıma yıkılıyor, utanmasam ağlayacağım. inanılmaz agresifleşiyorum, pisleşiyorum. sigarayı bırakırken çok daha az zorlanmıştım. öyle korkunç bir istek.

lafı uzatmayayım, ben bu problemi en azından şimdilik ketojenik olmasa da onun sınırlarında gezen bir düşük karbonhidrat diyetiyle çözdüm. şüşkoluğumdan mütevellit kalori hesabı da yapıyorum ama genel prensibim karbonhidratı 100 gramın altında tutmak. normalde karbı azaltınca kudururdum, sebebi onun yerine bi şey koymamakmış. artık sevdiğim bir insana sarılacak olsam onun üstüne bile zeytinyağı, köy tereyağı veya kuruyemiş döküyorum.

intermittent fasting'le beraber bu bana inanılmaz yardımcı oldu. acıkmıyorum, canım şeker de çekmiyor. ara sıra sırf can sıkıntısından ve eski alışkanlıktan dolayı vuruyor tabii ama asla eskisi kadar şiddetli değil. bir gün yemek yemesem aramayacak hale geldim.

keto çok çok sıkı bir diyet olduğu için uygulaması zor olabilir (ki ben de uygulamıyorum zaten) ama bence intermittent fasting tarzı bir şey (kahvaltı-akşam yemeği değil de öğle-akşam yapsanız olur mesela, veya kahvaltıyı çok seviyorsanız kahvaltı-öğleden sonra ikilisi de iş görür) çok yardımcı olur. üstüne bolca protein ve sağlıklı yağ alırsanız yoluna girer diye tahmin ediyorum. ilk günlerin zor geçmesi muhtemel tabii ama açıkçası ben ilk üç gün bile neredeyse hiç zayıf/kötü hissetmedim, güzeldi.

özetle kan şekerini fazla oynatmamanız ve insülini yoluna sokmanız lazım ki bunun en iyi yolu sık sık yememek ve karbonhidrattan uzak durmak. öte yandan vücuda ihtiyacı olanı da vermek lazım, o yüzden az sayıda öğün fakat protein & sağlıklı yağ yönünden zengin besinler şahane olur.
  • der meister  (03.03.21 15:53:11 ~ 16:07:10) 
2oda1salon, ne ketoda ne aralıklı oruçta yasak var. Yasakladıkça cazibe artar, klasik.
Meyveyi minimuma indirebilir ama kime göre yasak ki yani. Meyve yemesin, bir avuç yulaf yemesin, diyetten farkı ne. Aralıklı oruç zamanımda canım deli gibi meyve çekiyordu, yememem lazım kafasından çıktım ve az az yiyerek rahatladım. Canı şeker istiyorsa ölsün mü. Bir porsiyon tatlı yiyeceğine hurma yesin, elma yesin. Katılmıyorum bu katılığa.

  • jalapeno  (03.03.21 18:13:22) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.