[]

Hayattan artik zevk aliyor musunuz?

İnsanlar genel olarak mutsuz,isteksiz.
Arkadaslik iliskileri bitik.Samimiyet yok.Kimsenin birbirine tahammulu yok.
Onumde cok engel olmasina ragmen mutlu olmaya calisiyorum ancak kimsede bunu goremiyorum.
Sosyal medyadan dolayi insanlar birbirini begenmiyor,herkes birbirine kusur buluyor.Bir mukemmeliyetcilik yarisi var.
Sizlerde durum nedir?,benim mi cevrem boyle?,
(Dalga gececekler konuyu trolleyecekler lutfen yazmasin,zaten burda ki bazilarindan dolayi hicbir sey yazasimda gelmiyor).

 
Bazen alıyorum bazen almıyorum. İlla almak gerekmiyor. Her zaman kârda olamazsın. Zaman zaman düşmeden yükselmenin değerini anlamazsın.


  • pass  (06.07.20 23:42:20) 
almıyorum. ülke çok durgun. bişey kalmadı artık. eğlence yok, para yok. 90 larda teknoloji yoktu ama mutluluk vardı.


  • horowitz  (06.07.20 23:48:27) 
@ j r r tolkien hayrani haklisiniz hocam da,bazilari sirf soruyu acani kucuk dusurmek icin buradalar.


  • E.R.W.  (06.07.20 23:53:38) 
hayattan zevk almayı niye insan ilişkilerine indirgedik ki şimdi? benim hayattan zevk almamı sağlayan şeylerin çoğu kendi başıma yapabildiğim şeyler. (ÇOĞU DİYORUM ÇOĞU)
ben hayattan nasıl zevk alacağımı biliyorum, o yüzden alıyorum. bunun insan ilişkilerinden bağımsız, insanların neyden zevk alacaklarını bilmiyor olmalarından kaynaklandığını düşünüyorum.

  • Bruce  (07.07.20 00:10:07) 
@Bruce hocam simdi dunya yansa siz yine zevk alacak misiniz hayattan?,
Yani genel olarak bir bozukluk yok mu?,
Simdi etrafinda ki insanlar mutsuz olunca nereye kadar mutlu olabilir ki insan?
  • E.R.W.  (07.07.20 00:17:05) 
Almıyorum. İnsanlar ne kadar zombiye benzediklerinin farkında bile olamayacak kadar zombiler.


  • kedili bisiler  (07.07.20 00:33:10) 
onu diyorum işte, etrafımdaki insanlar kendilerini nasıl mutlu edeceklerini bilmiyorlar. onlar bilmiyor diye ben niye mutsuz olayım ki, onlar da öğrensin hayattan nasıl zevk alacaklarını. sevgilisi yok diye mutsuz mu olmak zorundalar? çok yakın arkadaşları yok diye mutsuz mu olmak zorundalar?

ben sana asıl sebebi söyleyeyim, nasıl mutlu olacaklarını bilmedikleri için sevgilileriyle, arkadaşlarıyla mutlu olamıyorlar. yani bu insanın kendi içine dönüp kendini tanımasıyla ilgili bir durum, onlarsa mutluluğu dışarıda, başkasında aradıkları için zevk almıyorlar.

hayattan kendi kendine zevk alamayan insan başkalarıyla da alamaz. aldığını sanıyordur ama o bir anlık geçiştirmedir. x arkadaşıyla sohbetten zevk aldığını sanır ama o his sanrıdır, geçer; x'le iletişimi koparır z'ye koşar. o da bir kaçış olacağı için onunla da mutlu olamaz. bahsettiğin samimiyetsizliğin temelinde bu kaçış ve arama dürtüleri var.
  • Bruce  (07.07.20 00:48:07 ~ 00:53:18) 
artık derken?? 5 yaşından beri ölmek istiyorum. 28 yaşındayım.

not: müslümanspor
  • beyaz power ranger  (07.07.20 00:58:52) 
Alıyorum. Bence bakış açınızı değiştirmeniz gerekiyor, mutlu olabileceğiniz şeyler mutlaka vardır.

Hayattan zevk almanın yolunu bulduğumu söyleyemem ama ne kadar kötü durumda olursanız olun, yine de çekilebilir kılabileceğinizi düşünüyorum.
  • hayirsiz  (07.07.20 01:09:30 ~ 01:11:29) 
tam olarak bruce+1

alıyorum tabii ki.
bunlara ek olarak bir de hayatın aslında sosyal medyada olmayışı var.
ben instagram falan kullanmıyorum, genelde bana denk gelen insanlar da ya kullanmıyor ya da çok az kullanıyor.
yani hayatı sosyal medya haline getiren insanın kendi algısı.
bu nerede ne aradığınıza ve kendinizi tanımanıza bağlı bir şey.
  • blatta hiberna  (07.07.20 01:16:44) 
sorunu anlamadim. hayattan ve zevk derken ne kastediyorsun? bu kelimelerin sendeki karsiligi ne?


  • Leonardo~Da~Vinci  (07.07.20 01:56:21) 
burda bu tür duyurulara genel olarak hep benzer şeyler yazıyorum ama yine yazacağım.

kendi kontrol alanınızda olan alanlara enerji harcayın. örneğin insanların genel olarak mutsuz ve bitik olması sizin kontrol alanınızda değil. ama mutsuz ve isteksiz insanlarla ne ölçüde iletişim kuracağınız, etkileşimde bulunacağınız sizin kontrol alanınızda. aynı şey arkadaşlık, samimiyet ve tahammül konuları içinde geçerli. kendi yaşıtınız kaç milyon nüfusu vardır ülkenin. %100'nün böyle olduğunu düşünmek sizin bakış açınızla ilgili, baktığınız açıyı genişletmeye çalışın.

bu bakış açısıyla ilgili şöyle bir egzersiz önerebilirim. sakin bir gün oturun ve sinemada en ön sırada olduğunuzu düşünüp hayatınızı hayal edin. birkaç saat sonra tekrar aynı hayali kurun ama bu sefer 4-5 sıra arkada oturduğunuzu farzedin. birkaç saat sonra bunu yine 10-15 sıra arkadan izliyormuş gibi tekrarlayın. böyle böyle en sonunda filmin gösterildiği noktadan sahneye baktığınızı hayal edin ve düşünün, her mesafe arttığında başka neler görebildiniz? aslında burnunuzun dibinde olan neleri es geçiyorsunuz? ya da burnunuzun dibinde size kocccamannnn ve önemli görünen şeyler aslında resmin bütünü içinde ne kadar küçücük?

sosyal medyaya gelince, kendi adıma instagram falan kullanmıyorum, bunun övünülecek bir şey olduğunu da düşünmüyorum ama iç huzuruma, neşeme, yaşam enerjime katkısını çok rahat gözlemleyebiliyorum. sosyal medyanın nasıl olması gerektiği / ideal hali sizin kontrolünüzde değil ama kullanmamak bir tercih ve hangi tercihte bulunacağınız en başında da ifade ettiğim gibi "sizin kontrolünüzde".

bir de hep başkalarının tavır ve tutumları, negatif ve olumsuz noktalar üzerinden tariflemişsiniz hissiyatınızı. siz önce kendiniz bir tarifleyin bakalım ERW neler sever, neler ister, neleri deneyimlemeyi planlıyor, nasıl arkadaşlıklardan hoşlanıyor, hangi alanlarda olmak/olmamak istiyor? kendinizi tarif etmeden, ne istediğinizi kendi değerleriniz/beklentileriniz/istekleriniz üzerinden belirlemeden benzer düşünen insanlarla yolunuz zaten kesişmez ki.

ne istemediğinize değil, ne istediğinize odaklanın. bunu böyle istemiyorum demek yerine bunu şöyle istiyorum demeyi öğrendiğinizde, kullandığınız dili bile bu yönde değiştirdiğinizde, hayatınıza ne çok katkı sağladığını göreceksiniz.

ayrıca bunaltmayın kendinizi bu kadar, kimse pürüzsüz olmak zorunda değil, insan arazlarıyla bir bütün ve kendi bütününü kabullenmesi gerekiyor. bütünü kabullenmeden değiştirmek/dönüştürmek istediğiniz yönlerle ilgili de ilerleme sağlayamazsınız. eldeki malzemeyi bilmeden, yol almak imkansız. önce kendi içinize dönün.
  • Phoebe  (07.07.20 11:01:19 ~ 11:23:39) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.