Temizlik programları izlerken aşırı keyif alıyorum. Tlc' de vardı yıllarca temizlenmemiş evlere girip temizliyorlardı. Bakteri miktarını ölçüyorlardı :))
Baygınlık geçirenler olmuştu. Siz böyle programlar izlerken ne hissediyorsunuz?
Baygınlık geçirenler olmuştu. Siz böyle programlar izlerken ne hissediyorsunuz?
Çocuk sahibi olmak isteyen biri ile yine de ilişkisini devam ettirmeli mi yoksa ilişki iyice derinleşmeden ayrılmalı mi?
Ya da şu anlatacağım durum ilişkilerin doğası falan mı?
Liseden beri flortlerim de ilişkilerim de bir şekilde aynı duvara topluyor gibi geliyor.
Biriyle flörte, ilerlerse ilişkiye başlanır.
Bir aşamada şu cümleyi duyuyorum: "sen ölürsen diye korkuyorum..." "çok hasta olursam bana bakar mısın, beni terk eder misin..."
Ben de doğrucu davutlugumu bırakmayıp "olmeyecegimin sözünü sana nasıl verebilirim",... ikinci konsepttekine de "bilmiyorum ilişkimizin hangi evrede olduğuna verilmiş emeğe bağlı" minvalinde cevap veriyorum.
Sonrası da hep tripler, henüz tanısiliyorsa baslamadan biten ilişki ya da sonuçta ilişkinin bitmesi.
25'ime kadar "lan ileride bir şekilde karakteri daha olgun kadınlarla karsilasirim" diye geçiştiriyordum içimde de sürekli aynı şeyle karsilasiyorum hala.
Terapide "acaba bilincdisi seçimlerle bu durumu ben mi yaratıyorum ya da bir şekilde aynı kadınları mi seciyorum" sorusu da epey derinlestirildi ve arastirildi.
Şimdi bu işin doğalı mi bu, sorusu geliyor aklima.
Yani sürdürülebilir bir ilişki için önce beyaz atlı prens/tanrı rolü/oyununu biraz oynayıp sonra bir hayal kırıklığı yaşatıp ondan sağ mi çıkmak gerekiyor?
Ya da ruhen yetişkin insanlar pek mi az?
Ne diyorsunuz?
Not ve ek soru: gorece, gercekci olmayan kaygı ve evhama verdiğim tepki tatlı tatlı dalga geçmek, böyle bir espri tarzım var. Bu beni güçlü falan gösteriyor olabilir mi? Amacim böyle bir imaj çizmek değil, kendi içimde kendi gereksiz kaygilanmalarima da böyle yaklaşıyorum.
Liseden beri flortlerim de ilişkilerim de bir şekilde aynı duvara topluyor gibi geliyor.
Biriyle flörte, ilerlerse ilişkiye başlanır.
Bir aşamada şu cümleyi duyuyorum: "sen ölürsen diye korkuyorum..." "çok hasta olursam bana bakar mısın, beni terk eder misin..."
Ben de doğrucu davutlugumu bırakmayıp "olmeyecegimin sözünü sana nasıl verebilirim",... ikinci konsepttekine de "bilmiyorum ilişkimizin hangi evrede olduğuna verilmiş emeğe bağlı" minvalinde cevap veriyorum.
Sonrası da hep tripler, henüz tanısiliyorsa baslamadan biten ilişki ya da sonuçta ilişkinin bitmesi.
25'ime kadar "lan ileride bir şekilde karakteri daha olgun kadınlarla karsilasirim" diye geçiştiriyordum içimde de sürekli aynı şeyle karsilasiyorum hala.
Terapide "acaba bilincdisi seçimlerle bu durumu ben mi yaratıyorum ya da bir şekilde aynı kadınları mi seciyorum" sorusu da epey derinlestirildi ve arastirildi.
Şimdi bu işin doğalı mi bu, sorusu geliyor aklima.
Yani sürdürülebilir bir ilişki için önce beyaz atlı prens/tanrı rolü/oyununu biraz oynayıp sonra bir hayal kırıklığı yaşatıp ondan sağ mi çıkmak gerekiyor?
Ya da ruhen yetişkin insanlar pek mi az?
Ne diyorsunuz?
Not ve ek soru: gorece, gercekci olmayan kaygı ve evhama verdiğim tepki tatlı tatlı dalga geçmek, böyle bir espri tarzım var. Bu beni güçlü falan gösteriyor olabilir mi? Amacim böyle bir imaj çizmek değil, kendi içimde kendi gereksiz kaygilanmalarima da böyle yaklaşıyorum.
annemle babam 55 yaşlarında hayatlarında hiç deniz tatiline gitmemiş bir çift. 1 hafta 30-40 bin arası bir bütçeleri var kendi arabalarıyla gidecekler. ben egede bir yer olması taraftarıyım çünkü ikisi de fazla sıcağa dayanamıyor. çanakkale dedim, babam balıkesir dedi annem tarafsız. spesifik bir yer önerir misiniz? ne kadar uygun fiyat olursa muhtemelen babam o kadar memnun olur teşekkürler :D
Selamlar. uzun süreli cinsel ilişki için epimediumlu macun kullanıp faydasını gören oldu mu? Cialis in yerini kismen de olsa tutabilir mi? Merdiven altı değilde eczane ürünlerinden almak istiyorum bu macunu. Tavsiye ettiğiniz marka vs yazabilirsiniz. Veya Cialis benzeri ilac. Teşekkürler.
Selam, 4-5 yıldır görüşmediğim bir arkadaşım var. İş arkadaşımdı kendisi ama biz çok iyi arkadaş olduk sık sık dışarıya çıkardık, kahve içerdik, sinemaya giderdik. Sonra o işten ayrılınca bizim de neden bilmiyorum ilişkimiz zayıfladı, pandemi girdi araya derken koptuk.
Beni düğününe çağırdı ama ben gitmedim. Neden gitmediğimi de bilmiyorum, herhalde o kopukluktan dolayı istemedim.
Geçen aylarda attığım bir Instagram paylaşımıma yorum yaptı. Bir cümle o, bir cümle ben olacak şekilde çok kısa bir konuşma oldu. Ben " seni çok özledim, bir gün görüşelim" dedim. O da " ben de, görüşelim" dedi. Konu orada kaldı. Arayıp, buluşalım diyeceğim ama çok çekiniyorum. Aslında, yanında bir insanın en rahat edeceği kişi. Fakat ben arayamıyorum. Böyle bir durumda vaz mı geçerdiniz zaten kaç sene olmuş görüşmemiz olmamış diye yoksa arar mıydınız?
Beni düğününe çağırdı ama ben gitmedim. Neden gitmediğimi de bilmiyorum, herhalde o kopukluktan dolayı istemedim.
Geçen aylarda attığım bir Instagram paylaşımıma yorum yaptı. Bir cümle o, bir cümle ben olacak şekilde çok kısa bir konuşma oldu. Ben " seni çok özledim, bir gün görüşelim" dedim. O da " ben de, görüşelim" dedi. Konu orada kaldı. Arayıp, buluşalım diyeceğim ama çok çekiniyorum. Aslında, yanında bir insanın en rahat edeceği kişi. Fakat ben arayamıyorum. Böyle bir durumda vaz mı geçerdiniz zaten kaç sene olmuş görüşmemiz olmamış diye yoksa arar mıydınız?
Aile ile tanıştırdıktan önce mi, sonra mı?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
Bu gruplara katıldınız mı?
Kalabalık oluyor mu?
Grup kurulduktan sonra kaçıncı dakikada kavga çıkıyor? :))
Kalabalık oluyor mu?
Grup kurulduktan sonra kaçıncı dakikada kavga çıkıyor? :))
Buraya gelmeyin, gidin kendi aranızda sohbet edin anlamına gelmiyor mu? Reytingi düşürmez mi?
Niye yukarı sabitliyor falan? Kendi ayağına kurşun sıkmak değil mi?
3-5 kişi kaldı zaten, gitsinler de kapatalım dükkanı mı diyorlar?
Niye yukarı sabitliyor falan? Kendi ayağına kurşun sıkmak değil mi?
3-5 kişi kaldı zaten, gitsinler de kapatalım dükkanı mı diyorlar?
Clickbait başlığa hoş geldiniz...
Az önce bir cevapta gördüm, buradaki bir eski sevgilisi yine buradan biriyle evlenmiş.
İstisnai bir durum mu yoksa başka örnekler de var mı benzer? Kim buradan sevgili yaptı ve o kişi hala aktif mi diye sorayım ilk sorumu.
Sonra, tuhaf olmuyor mu diye de ekliyim. Buradan biriyle tanışsam acaba eski manitası da mı burada diye mi düşünmek lazım? Olsa ne olacak gerçi. Ama tuhaf olsa gerek.
Bu arada eleştirmek amaçlı sormuyorum, aksine ülke medeniyet seviyesinin çok üstü.
Az önce bir cevapta gördüm, buradaki bir eski sevgilisi yine buradan biriyle evlenmiş.
İstisnai bir durum mu yoksa başka örnekler de var mı benzer? Kim buradan sevgili yaptı ve o kişi hala aktif mi diye sorayım ilk sorumu.
Sonra, tuhaf olmuyor mu diye de ekliyim. Buradan biriyle tanışsam acaba eski manitası da mı burada diye mi düşünmek lazım? Olsa ne olacak gerçi. Ama tuhaf olsa gerek.
Bu arada eleştirmek amaçlı sormuyorum, aksine ülke medeniyet seviyesinin çok üstü.
kizilcik serbetindeki doga fatih iliskisine benzer iliski yasayip mutlu olan gördünüz mü? kendiniz böyle bir deneyim yasdiniz mi?
diziyi bilmeyenler icin fatih asiri dindar bir aileden geliyor. ailesi daha baskin, müdahaleci tipler. doga seküler aileden geliyor, ailesi daha özgürlükcü, kadinlar daha güclü vs.
diziyi bilmeyenler icin fatih asiri dindar bir aileden geliyor. ailesi daha baskin, müdahaleci tipler. doga seküler aileden geliyor, ailesi daha özgürlükcü, kadinlar daha güclü vs.
Uzun ve yoğun bir ilişki içindeydik, bugün evleri ayırıyoruz. Dün bavulunu ve eşyalarını topladık, birazdan da yolcu edeceğim. Uzunca bir süredir buna kendimizi hazırladığımız için ölüyor bitiyor halde değilim, ama yine de üzgün hissediyorum doğal olarak. Ev bazen üstüme üstüme geliyor gibi. Ayrılık daha önce yaşamamış olduğum bir şey değil ama ilk defa iliklerime dek aşık olduğum biriyle ayrılıyorum. Çaresi zaman, ve meşguliyet, biliyorum. Yine de size kendimi açmak istedim, öyle işte. Önerilerinize açığım, iyi ki varsınız.
1. Hemcins arkadaşınız eşinin ya da sevgilisinin dedikodusunu yapsa genelde nasıl bir konum alırsınız? (dedikodu dediğim klişeler: benimle hiç ilgilenmiyor, evde bakımsız geziyor vb..)
2. Karşı cins arkadaşınız eşinin ya da sevgilisinin dedikodusunu yapsa nasıl bir konum alırsınız?
3. Eşinizin/sevgilinizin karşı cins “yakın arkadaşa” dedikodunuzu yaptığını, sizinle ilgili dertleştiğini öğrenseniz tepkiniz ne olur?
2. Karşı cins arkadaşınız eşinin ya da sevgilisinin dedikodusunu yapsa nasıl bir konum alırsınız?
3. Eşinizin/sevgilinizin karşı cins “yakın arkadaşa” dedikodunuzu yaptığını, sizinle ilgili dertleştiğini öğrenseniz tepkiniz ne olur?
Hep hafta sonları böyle. Hepiniz bir yerlere mi gidiyorsunuz?
Bakalım soruma cevaplar gelecek mi, gelmezse tespitimde haklıyım :)
Bakalım soruma cevaplar gelecek mi, gelmezse tespitimde haklıyım :)
Selam
Her türlü ikili iletişimde diğergâmlık (muhataba kendinden daha öncelikli davranmak) yönü daha ağır basan insanlar varsa onlara sormak istiyorum,
Herkes ben odaklı iken sen odaklı yaşamak çok yormuyor mu? Nasıl başa çıkıyorsunuz? Nasıl var hissedebiliyorsunuz, nasıl ait hissedebiliyorsunuz, o kişiyle aranızdaki iletişimde nasıl bir yerinizin olduğuna ikna olabiliyorsunuz? Bir türlü yer kaplayamamak, bir türlü bir parçası olamamak gibi duygularınız var mı?
Bunun çözümü nedir?
Her türlü ikili iletişimde diğergâmlık (muhataba kendinden daha öncelikli davranmak) yönü daha ağır basan insanlar varsa onlara sormak istiyorum,
Herkes ben odaklı iken sen odaklı yaşamak çok yormuyor mu? Nasıl başa çıkıyorsunuz? Nasıl var hissedebiliyorsunuz, nasıl ait hissedebiliyorsunuz, o kişiyle aranızdaki iletişimde nasıl bir yerinizin olduğuna ikna olabiliyorsunuz? Bir türlü yer kaplayamamak, bir türlü bir parçası olamamak gibi duygularınız var mı?
Bunun çözümü nedir?
Benimki bayağı sıkıntılı, geçmişten gelen bir problemin yankısıyla başladı, olmak istediğim bir yerde devam ediyor.
Sizinki nasıl geçti?
Sizinki nasıl geçti?
yaklaşık 2-3 aylık beraberliğimiz sona erdi. bitirme sebebi kendi içinde soğumuş hissediyorum, seninle alakalı değil gibi bir şeyler zırvaladı. süreç hastalığıyla biraz başladı. işte mesajlara geç dönme veya dönmeme gibi. birkaç haftada bu noktaya nasıl geldiğimizi pek anlamadığımdan bir takım cevapsız sorularla başbaşa kaldım. ilişkiden veya benden sıkılması gibi. birkaç kez de duygusal tepki (sinirlenmek gibi) verdim, bununla ilgili de olabilir mi gibi.
ilişkiye başlarken biriyle olarak konuştuğunu burç uyumundan yakaladım. ilişki süresince de telefonunu hep benden gizledi. birkaç saniye bile ekranına bakmam hemen rahatsız ediyordu.
çok bir beklentim yoktu ama erken bitmesine üzüldüm. nasıl değerlendirirsiniz?
ilişkiye başlarken biriyle olarak konuştuğunu burç uyumundan yakaladım. ilişki süresince de telefonunu hep benden gizledi. birkaç saniye bile ekranına bakmam hemen rahatsız ediyordu.
çok bir beklentim yoktu ama erken bitmesine üzüldüm. nasıl değerlendirirsiniz?
ablasını tanımıyorum çocukla yakınız takı takmalı mı yoksa düz katılıp döneyim mi?
selam herkese
annem el sanatları öğretmeni, bir iki yıldır el emeği takı ve çantalar yapıp satıyor. makrome de yapıyor ama daha az. bulunduğumuz yerde talep de görüyor yaratıcı bir kadın. ben de bu işi instagrama ya da sophiere taşıyalım diye düşündüm, ön hazırlıklarını yaptım. isim halen bulamadım. önemli nokta şu, annemim yaptığı inci çantalar çok profesyonel olduğu için işletmeyi ilerleyen zamanlarda gelin aksesuarlarına çevirme fikrim var. şimdi hem takılara hem bridal olayına gidecek şık bir isme ihtiyacım var. aklımda bir isim fikri var ama şimdi yazmayacağım sizin önerileriniz etkilenmesin diye. buyurun meydana.....
annem el sanatları öğretmeni, bir iki yıldır el emeği takı ve çantalar yapıp satıyor. makrome de yapıyor ama daha az. bulunduğumuz yerde talep de görüyor yaratıcı bir kadın. ben de bu işi instagrama ya da sophiere taşıyalım diye düşündüm, ön hazırlıklarını yaptım. isim halen bulamadım. önemli nokta şu, annemim yaptığı inci çantalar çok profesyonel olduğu için işletmeyi ilerleyen zamanlarda gelin aksesuarlarına çevirme fikrim var. şimdi hem takılara hem bridal olayına gidecek şık bir isme ihtiyacım var. aklımda bir isim fikri var ama şimdi yazmayacağım sizin önerileriniz etkilenmesin diye. buyurun meydana.....
fırtınalı bir tartışma ile yaşadığımız aşkta iki taraf da sessiz. ben iletişime geçtim ama o yola çıkacaktı. sonra da aramadı, bende aramadım. içimde kaldı bu mesele. biriyle tanışasım falan da gelmiyor onu özlüyorum.
ne yapayım? acı çekerek vakit kaybetmek istemiyorum.
ne yapayım? acı çekerek vakit kaybetmek istemiyorum.
Gecen actigim sorudan sonra kendisini sorgular oldum.
Bazen bos muhabbet yaptigimizi dusunuyorum.
Surekli araya atasozleri serpistiriyor falan surekli ama. Ve konuyu mutlaka ikili iliskiye getiriyor. Ciddi bi sorun icin baslamistim ve o zaman da araya bekar olusumu sokup duruyordu. Ben konuma odaklanmak istiyorum diyordum.
Bu ciddi sorunumu da o mu cozdu, yoksa kullandigim ilac beni sakinlestirdi de mantkkli bi sonuca mi vardim bilemiyorum.
Hani biri sorsa o sorunu neyle cozdunuz diye hic cevabim yok.
Kendisine bile sordum bu nasil oldu dedim.
Laf kalabaligi gibi geldi cevap. Ustunde durmadim...
Su siralar da asil (ona gore asil) sorunuma odaklanmamiz gerektigini soyluyor. Bana diyor elin yuzun duzgun, cok akillisin, entelektuel seviyen yuksek vs seyler siralayip pekiii bunlara ragmen kittie niye bekar bu cok onemli bir sorun diyor.
Tercihli bi bekarlik seninki cunku diyor.
Hayatinda biri olmasi lazim diyor surekli.
Ya da boyle yasam kocu gibi davraniyor bazen. Isimle ilgili bi sorundan bahsediyorum. O isi birakip soyle bi ise mi girsen falan diyor ve 15 dakka sanki bir istihdam burosunda gibi hissediyorum kendimi.
Bir de bu terapi seanslari nasil bi sey genelde? Doktor /psikolog neyse artik, konusuyor ve siz dinliyor musunuz? Veya bir seans siz anlatiyorsunuz ve iki seans knu mu dinliyorsunuz.
Hep okuyorum, ufkum acildi falan diyor insanlar ben oyle bir farkindalik hissetmiyorum. Sadece ilac sayesinde sinirlerimi, duygularimi kontrol altinda tutuyorum ve fevri hareketlerden kacinip daha mantikli bakmaya calisiyorum olaylara.
Yani simdiye kadar somut bir sey fark etmemis olmam normal mi?
Bazen bos muhabbet yaptigimizi dusunuyorum.
Surekli araya atasozleri serpistiriyor falan surekli ama. Ve konuyu mutlaka ikili iliskiye getiriyor. Ciddi bi sorun icin baslamistim ve o zaman da araya bekar olusumu sokup duruyordu. Ben konuma odaklanmak istiyorum diyordum.
Bu ciddi sorunumu da o mu cozdu, yoksa kullandigim ilac beni sakinlestirdi de mantkkli bi sonuca mi vardim bilemiyorum.
Hani biri sorsa o sorunu neyle cozdunuz diye hic cevabim yok.
Kendisine bile sordum bu nasil oldu dedim.
Laf kalabaligi gibi geldi cevap. Ustunde durmadim...
Su siralar da asil (ona gore asil) sorunuma odaklanmamiz gerektigini soyluyor. Bana diyor elin yuzun duzgun, cok akillisin, entelektuel seviyen yuksek vs seyler siralayip pekiii bunlara ragmen kittie niye bekar bu cok onemli bir sorun diyor.
Tercihli bi bekarlik seninki cunku diyor.
Hayatinda biri olmasi lazim diyor surekli.
Ya da boyle yasam kocu gibi davraniyor bazen. Isimle ilgili bi sorundan bahsediyorum. O isi birakip soyle bi ise mi girsen falan diyor ve 15 dakka sanki bir istihdam burosunda gibi hissediyorum kendimi.
Bir de bu terapi seanslari nasil bi sey genelde? Doktor /psikolog neyse artik, konusuyor ve siz dinliyor musunuz? Veya bir seans siz anlatiyorsunuz ve iki seans knu mu dinliyorsunuz.
Hep okuyorum, ufkum acildi falan diyor insanlar ben oyle bir farkindalik hissetmiyorum. Sadece ilac sayesinde sinirlerimi, duygularimi kontrol altinda tutuyorum ve fevri hareketlerden kacinip daha mantikli bakmaya calisiyorum olaylara.
Yani simdiye kadar somut bir sey fark etmemis olmam normal mi?
Kuzenimin düğünü var diye birçok şehirden akrabalar falan geldi. Bizim ev büyük diye de iki aile bizdelerdi. Kuzenler yine buluştuk dışarı çıktık, yedik içtik, muhabbet ettik. Sonra dugun bitti herkes evine gitti. 4 günün sonunda yıllık izinli, bomboş evde kaldım yine. Ne güzel alışmıştım kendi başımın çaresine bakmaya, yalnızlığa. Şimdi yine başa sardım. Küçük bir depresyon atağı geçiriyorum, sıkılıyorum. Birazdan kuzenimin hediye olarak getirdiği Jack kola viskilerden birkaç tane alıp terasa çıkacağım.
Siz de ne var ne yok?
Siz de ne var ne yok?
ben böyle aşırı duygularını gösteren biri değilim, ağzı açık şaşırmalar, gözleri belertmeler falan filan bende yok yani doğal olarak yok.
çevremdeki insanlar ile herşeye inanılmaz yüksek tepkiler veriyorlar. geçen bir şarkıcının konserine gittik mesela popüler bir şarkısı var. içimizden biri diyor ki ben şu şarkıyı çalmasını bekliyorum, herkes böyle sanki şarkı orada yazılacakmış gibi bir tepki veriyor.
tamam insanlar özellikle kadınlar duygu değişimlerini seviyor çoğu duyguyu yaşamak istiyor ama böyle saçma sapan, çok basit şeylere inanılmaz yüksek tepkiler vermek sizede yapay gelmiyor mu?
sonra ben ortamda somurtan oluyorum. sırf jim carry gibi ağzımı sağa gözümü arşa değdirmemişim diye bir bira için.
bira lan işte, her gün içtiğin paketli gıda. ne kadar iyi olabilir konser birası?
ben mi abartıyorum yoksa insanların fazla yüksek tepki verme hakları var mı?
çevremdeki insanlar ile herşeye inanılmaz yüksek tepkiler veriyorlar. geçen bir şarkıcının konserine gittik mesela popüler bir şarkısı var. içimizden biri diyor ki ben şu şarkıyı çalmasını bekliyorum, herkes böyle sanki şarkı orada yazılacakmış gibi bir tepki veriyor.
tamam insanlar özellikle kadınlar duygu değişimlerini seviyor çoğu duyguyu yaşamak istiyor ama böyle saçma sapan, çok basit şeylere inanılmaz yüksek tepkiler vermek sizede yapay gelmiyor mu?
sonra ben ortamda somurtan oluyorum. sırf jim carry gibi ağzımı sağa gözümü arşa değdirmemişim diye bir bira için.
bira lan işte, her gün içtiğin paketli gıda. ne kadar iyi olabilir konser birası?
ben mi abartıyorum yoksa insanların fazla yüksek tepki verme hakları var mı?
Şu saatte şakşuka yapıp, yememem için acil motivasyon lazım. Evde malzeme var ve kendimi zor tutuyorum. Uyursam unuturum dedim ama şakşuka isteğim yüzünden uyuyamıyorum enteresan bir şekilde. Gerekli motivasyon sağlandığı takdirde duyurumu sileceğim.
Kendi işini yapan bir arkadaşımın böyle yaptığını öğrendim. Bagkurunu ödemiyor odeyebilecegi halde. Şöyle bir mantığı varmış, "zaten 65 yaşında emekli oluyoruz, 15 yılı ileride gerekirse doldururum.." "kronik bir hastalığım yok nasılsa" "kenarda birikimim de aar ani bir saglik harcamasi gerekirse" biraz ideolojik açıklamaları da var kendince. Konu şeyden açıldı, bir süredir flört ettiği kişi çok ustelemis bu konuyu ve kavga etmişler ayrılmışlar.
Ne düşünüyorsunuz?
Bu mantıkta olan biri ilişkiyi başlamaya ya da devam ettirmeye engel mi sizin için?
Ne düşünüyorsunuz?
Bu mantıkta olan biri ilişkiyi başlamaya ya da devam ettirmeye engel mi sizin için?
Evlenirken masrafları aileniz mi üstlendi kendiniz mi yaptınız? Takı, düğün, yemek, ev eşyası vs.
Aileniz ne kadar destek çıktı? Ne tür sorunlar, kavgalar yaşandı?
Aileniz ne kadar destek çıktı? Ne tür sorunlar, kavgalar yaşandı?
Kendinize dışarıdan baktığınızda, objektif bir gözle değerlendirdiğinizde siz sevgili olunacak birisi misiniz?
İyi geçiyordur umarım, üzücü durumlar olsa da.
Güzellikler ve iyi şeylerin olması umuduyla...
Güzellikler ve iyi şeylerin olması umuduyla...
(7)
iş toplantısında tanıştığınız kadının akşamına sizi sosyal medyadan eklemes
baldan kaymak #1589244
ne anlama gelir? sb.
not: aşırı yorgunken açılan başlık :d hayırlısı
edit: hatun oyundan çıkan oyuncu, kadın oyuna giren oyuncu :d
not: aşırı yorgunken açılan başlık :d hayırlısı
edit: hatun oyundan çıkan oyuncu, kadın oyuna giren oyuncu :d
Bu saatte canınız tatlı çekiyor, eldekiler bunlar.
Hangisini yersiniz?
Çoğul cevap verecekler sıralama yaparsa sevinirim.
Hangisini yersiniz?
Çoğul cevap verecekler sıralama yaparsa sevinirim.
Selamlar.
Yaşım 33, erkeğim.
Bir kuzenim var, 40’larının başında. Onun da eşi 20’li yaşların ortasında.
Bu kadın önüne gelen küçük büyük demeden ismiyle hitap ediyor. Kuzenim kime ismiyle hitap etse kendisi de çoğunlukla ismiyle hitap ediyor abi-abla demeden.
Hadi, bunu es geçelim. Bir arkadaşım daha var. Kendisiyle aramda 4 yaş var. Eşiyle aramda 8 yaş var.
Bu kadın da bana adımla hitap ediyor.
Tabii ki “m e b abi” denilip durmasını istemem ama bana “Sana nasıl hitap edeyim?” sorusu gelmeden böyle cart diye sadece ismimle hitap edilmesine de gıcık oluyorum.
Kısacası arkadaşlarımızla aramızdaki abilik-ablalık yaş farkına rağmen sırf samimiyet var diye abi-abla hitabının ortadan kalkması, muhatabımızın eşlerine de aynı hakkı veriyor da ben mi bilmiyorum?
Yaşım 33, erkeğim.
Bir kuzenim var, 40’larının başında. Onun da eşi 20’li yaşların ortasında.
Bu kadın önüne gelen küçük büyük demeden ismiyle hitap ediyor. Kuzenim kime ismiyle hitap etse kendisi de çoğunlukla ismiyle hitap ediyor abi-abla demeden.
Hadi, bunu es geçelim. Bir arkadaşım daha var. Kendisiyle aramda 4 yaş var. Eşiyle aramda 8 yaş var.
Bu kadın da bana adımla hitap ediyor.
Tabii ki “m e b abi” denilip durmasını istemem ama bana “Sana nasıl hitap edeyim?” sorusu gelmeden böyle cart diye sadece ismimle hitap edilmesine de gıcık oluyorum.
Kısacası arkadaşlarımızla aramızdaki abilik-ablalık yaş farkına rağmen sırf samimiyet var diye abi-abla hitabının ortadan kalkması, muhatabımızın eşlerine de aynı hakkı veriyor da ben mi bilmiyorum?
Malum kişiyle ilgili durumu burada sormuştum, cümbür cemaat uzun uzun konuşulmuştu. Kendisinden sorudan sonra birkaç gün içinde ayrıldım, orada sorun yok da...
Dün beni bir akrabası aradı. Ailenin reisi gibi olan, aklı başında olduğunu iyi bildiğim, herkesi çekip çeviren, tatlı sert yapısı olan ve benimkinin de az buçuk çekindiği dayısı. Daha önce birkaç kez görmüştüm, biraz mesafeli ve sert biriydi. Bana "aralarında böyle bir durum olsaydı bunu ilk ben öğrenirdim ve zaten ona ailecek tavır alırdık" dedi. Altını kalın kalın çizdi aralarında asla asla böyle bir durum olmadığının, kadını yıllardır tanıdıklarının, benimkinin ona kardeşim dediğinin, kızın baba sevgisi görmediği için annesinin bütün arkadaşlarına fazla samimiyet gösterdiğinin...
Aklımı bir şey dürtüyor. 86-87 yaşındaki adamı benimki nasıl ikna etsin de bana böyle bir şey dedirtsin? Zaten çekindiği, sert biri dediğim gibi. Ona birinin şöyle de dediğinde bunu yaptırabileceğini sanmıyorum. Adamın bir de benden ne çıkarı olacak da ben ayrılmayayım diye uğraşacak? Dümdüz bir kadınım. Aslında diğer kadın profil olarak benden ballı. Kendi işinin patronu, zengin, eli kolu uzun. Çoğu erkek için daha prestijli bir profildir muhtemelen.
Bu tatil durumu tabii ki bana anormal ve uygunsuz geliyor, kabul edemem. Öte yandan yakın arkadaşlarım bile romantik bir tatil olsaydı kızla sevgilisi olan çocuğun orada olmayacağını söylüyor. Uzaktan durumu duyan pek tanış olmadıklarım bile "ya biz de gittik karşı cinsten arkadaşımla tatile, ne var ki bunda?" diyor.
Malum kişi dediği tarihten önce döndü hiçbir şey demememe rağmen, orada 1,5 gün kalmış oldu. Genelde bir iki erkekle tüm gün iç mekanda takılmış. Onu etiketleyen ve muhtemelen orada tanıştığı bir adamın paylaşımlarında gördüm. Aynı gün 36 farklı şey paylaştığı için onları orada Ruhsar gibi gözetlemiş kadar oldum. Kadınsa sürekli plajda kızı ve çocukla güneşlenirken paylaşımlar yapmış. Bunu duyan arkadaşlarım da adamın günahını aldığımı, her şeyin normal olduğunu söylemeye başladı. Bir de benimkine aslan abim diye diye dilinde tüy bitmiş çocuk o kadının tatil fotoğraflarının altına da kraliçem, aslansın ablam, helal olsun, ömrümüze güneş gibi doğdun, bebek gibisin ablam benzeri şeyler yazmış. :d Çocukta bir sıkıntı var herhalde. Bu ne abi abla aşkıdır yahu?
Ayrılmak en doğru karardı benim için, değil mi? O kadar çok kişi tepki gösterdi ki... Bu yolda "en doğrusunu yaptın, aslansın" diyerek arkamdan ittirecek üç beş destek bekliyorum sanırım. Bu birkaç yeni bilgi (?) ışığında siz önceki düşüncelerinizde devam mı etmektesiniz? Herhangi bir değişiklik oldu mu ya da "yav adamın da bir suçu yokmuş ki" noktasına geldiniz mi? Bana daha fazla vurmayın, kale düştü zaten. :P
Dün beni bir akrabası aradı. Ailenin reisi gibi olan, aklı başında olduğunu iyi bildiğim, herkesi çekip çeviren, tatlı sert yapısı olan ve benimkinin de az buçuk çekindiği dayısı. Daha önce birkaç kez görmüştüm, biraz mesafeli ve sert biriydi. Bana "aralarında böyle bir durum olsaydı bunu ilk ben öğrenirdim ve zaten ona ailecek tavır alırdık" dedi. Altını kalın kalın çizdi aralarında asla asla böyle bir durum olmadığının, kadını yıllardır tanıdıklarının, benimkinin ona kardeşim dediğinin, kızın baba sevgisi görmediği için annesinin bütün arkadaşlarına fazla samimiyet gösterdiğinin...
Aklımı bir şey dürtüyor. 86-87 yaşındaki adamı benimki nasıl ikna etsin de bana böyle bir şey dedirtsin? Zaten çekindiği, sert biri dediğim gibi. Ona birinin şöyle de dediğinde bunu yaptırabileceğini sanmıyorum. Adamın bir de benden ne çıkarı olacak da ben ayrılmayayım diye uğraşacak? Dümdüz bir kadınım. Aslında diğer kadın profil olarak benden ballı. Kendi işinin patronu, zengin, eli kolu uzun. Çoğu erkek için daha prestijli bir profildir muhtemelen.
Bu tatil durumu tabii ki bana anormal ve uygunsuz geliyor, kabul edemem. Öte yandan yakın arkadaşlarım bile romantik bir tatil olsaydı kızla sevgilisi olan çocuğun orada olmayacağını söylüyor. Uzaktan durumu duyan pek tanış olmadıklarım bile "ya biz de gittik karşı cinsten arkadaşımla tatile, ne var ki bunda?" diyor.
Malum kişi dediği tarihten önce döndü hiçbir şey demememe rağmen, orada 1,5 gün kalmış oldu. Genelde bir iki erkekle tüm gün iç mekanda takılmış. Onu etiketleyen ve muhtemelen orada tanıştığı bir adamın paylaşımlarında gördüm. Aynı gün 36 farklı şey paylaştığı için onları orada Ruhsar gibi gözetlemiş kadar oldum. Kadınsa sürekli plajda kızı ve çocukla güneşlenirken paylaşımlar yapmış. Bunu duyan arkadaşlarım da adamın günahını aldığımı, her şeyin normal olduğunu söylemeye başladı. Bir de benimkine aslan abim diye diye dilinde tüy bitmiş çocuk o kadının tatil fotoğraflarının altına da kraliçem, aslansın ablam, helal olsun, ömrümüze güneş gibi doğdun, bebek gibisin ablam benzeri şeyler yazmış. :d Çocukta bir sıkıntı var herhalde. Bu ne abi abla aşkıdır yahu?
Ayrılmak en doğru karardı benim için, değil mi? O kadar çok kişi tepki gösterdi ki... Bu yolda "en doğrusunu yaptın, aslansın" diyerek arkamdan ittirecek üç beş destek bekliyorum sanırım. Bu birkaç yeni bilgi (?) ışığında siz önceki düşüncelerinizde devam mı etmektesiniz? Herhangi bir değişiklik oldu mu ya da "yav adamın da bir suçu yokmuş ki" noktasına geldiniz mi? Bana daha fazla vurmayın, kale düştü zaten. :P
dört yıldır tanışıyorlar 2 yıl kadar çıkmışlar.
ayrılınca kadın seviyor ama erkek soru işaretleri olduğunu ve devam edemeyeceğini söylüyor. bir sebepten tekrar konuşuyorlar, kadın durumu anlatıyor. erkek yine aynı şeyler. üstelik erkek şehirden ayrılık planı yapmış. kadın da gitmek istiyor onunla. ama erkek aile, ekonomi, ilişkiye dair kuşkularını söylüyor. kadın da bunları çözebileceklerini.
benim anladığım; erkek kişisi artık sıkılmış ve tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyor. arkadaşım ise aşık bu çocuğa. erkek ‘ben evlenirsem üzüleceksin, düşünmüyorsun hiç’ demiş. arkadaşım da ‘düşünüyorum evet ama buna birşey yapamam’ diye yanıtlamış.
sizce ne yapsınlar? böyle bi ilişkiye taraf olsanız tepkiniz ne olurdu?
ayrılınca kadın seviyor ama erkek soru işaretleri olduğunu ve devam edemeyeceğini söylüyor. bir sebepten tekrar konuşuyorlar, kadın durumu anlatıyor. erkek yine aynı şeyler. üstelik erkek şehirden ayrılık planı yapmış. kadın da gitmek istiyor onunla. ama erkek aile, ekonomi, ilişkiye dair kuşkularını söylüyor. kadın da bunları çözebileceklerini.
benim anladığım; erkek kişisi artık sıkılmış ve tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyor. arkadaşım ise aşık bu çocuğa. erkek ‘ben evlenirsem üzüleceksin, düşünmüyorsun hiç’ demiş. arkadaşım da ‘düşünüyorum evet ama buna birşey yapamam’ diye yanıtlamış.
sizce ne yapsınlar? böyle bi ilişkiye taraf olsanız tepkiniz ne olurdu?
Allah başka dert vermesin tabii de. Kamp tatilinde tanıştığım ve hoşlandığım kişiyi instagramdan ekledim geri eklemedi. 40 saat olacak. Kamptaki herkesi eklemiş. O da benden hoşlanıyor, aramızda flörtsel şeyler var zannediyordum. Komik duruma düştüm gibi oldu biraz. Friendzone a atılmaya alışığız da friend bile olamamışız bu sefer.
Durup durup offf rezillik diyorum, yolda giderken yerin dibine giresim geliyor. Bu durumun üstesinden nasıl gelebilirim? Reddedilmek önemli değil de onun da benden hoşlandığını zannetmem aşırı cringe. Teselliye ihtiyacım var. Sizce arkadaşlıktan çıkarayım mı?
Durup durup offf rezillik diyorum, yolda giderken yerin dibine giresim geliyor. Bu durumun üstesinden nasıl gelebilirim? Reddedilmek önemli değil de onun da benden hoşlandığını zannetmem aşırı cringe. Teselliye ihtiyacım var. Sizce arkadaşlıktan çıkarayım mı?
Aslında kutlanacak bir gün değil çünkü her şeyin sağlaklara göre dizayn edildiği bir dünyada yaşıyoruz. Hatta sırf bu dizayn yüzünden geçmişte ölen işçiler olmuş. Sağlaklara göre hazırlanan makineleri kullanmaya çalışırken hayatlarını kaybetmişler.
Beni de çok üzen şeyler oluyor uzun bir süredir ama yine de başta kendim olmak üzere tüm solak kardeşlerimin günü kutlu olsun. Hâlâ solak görünce şaşıranları da kınayalım. Sizler de kutlamak isterseniz diye açtım duyuruyu.
Beni de çok üzen şeyler oluyor uzun bir süredir ama yine de başta kendim olmak üzere tüm solak kardeşlerimin günü kutlu olsun. Hâlâ solak görünce şaşıranları da kınayalım. Sizler de kutlamak isterseniz diye açtım duyuruyu.
aslinda o kadar da sevmemisim mi diyorsunuz yoksa cok asiktim ama bitti mi?
Karşılıklı iç dökelim diye çok katmanlı bir soru soruyorum. Sevgilinizi ne sıklıkla övüyorsunuz? Beğenmediğiniz durumda dahi o mutlu olsun diye övüyor ya da beğendiğinizi söylüyor musunuz?
Geçenlerde soru sormuştum en yakın arkadaşı olan kadın ve kadının kızı ile kızın sevgilisiyle tatile giden (eski) sevgilim bey hakkında. Kadın benimki adım atsa yapıştırıyordu "adamsın, aslansın, kralsın" laflarını.
Sonra üniversitedeki eski sevgilimi düşündüm. Amatör rock grubu vardı, Kadıköy'de sahne alıyorlardı. Bir klip çekmişlerdi kendi imkanlarıyla ama tam rezaletti. Nasıl bulduğumu sormuştu, "fena değil ama şunlar şöyle olsa daha mı iyi olurdu sanki?" diye birkaç öneride bulunmuştum tüm tatlılığımla. Çok alınmış ve ben müzisyen olmadığım için "sen ne anlarsın ki zaten?" demişti. :P Hala amatör klipler çekiyor, sözü bestesi kendisine ait şarkılar yayınlıyor ve her biri bambaşka kalitesizlikte fakat karısı hepsinin altına "yine süpersin, müziğe farklı bir seviye getirdin, helal olsun, yüzyılın şairisin" gibi cümleler döşemiş. Bariz kötü ama hepsi.
Bir ara da stand-up yapmak isteyen bir sevgilim vardı. Ona "komik değilsin, oralara çıkıp kendini rezil etme" diyememiştim çünkü çok hevesliydi. Gösteri tarihinden önce neyse ki başka bir sebepten ayrılmıştık.
Böyle anlarda bazen şeyi düşünüyorum, beğenmesek de beğendim mi demeliyiz? Kalbi kırılmasın, mutlu olsun diye kusurunu söylememeli miyiz? Övesimiz yoksa da övmeli miyiz? Kendini geliştirme imkanı nasıl bulacak hep böyle yaparsak? Karşılıklı olarak birbirimizi beklemeyeceksek, hatalarımızı gün ışığını çıkarıp süpürmeyeceksek birlikte olmamızın anlamı ne?
Ha ben yine ne düşünüyorsam onu söylüyorum, sadece gerçekten beğendiğimde bunu dile getiriyorum fakat erkeklerin çoğunun beklentisi tam tersi gibi geliyor artık. Gelin bunu konuşalım.
Geçenlerde soru sormuştum en yakın arkadaşı olan kadın ve kadının kızı ile kızın sevgilisiyle tatile giden (eski) sevgilim bey hakkında. Kadın benimki adım atsa yapıştırıyordu "adamsın, aslansın, kralsın" laflarını.
Sonra üniversitedeki eski sevgilimi düşündüm. Amatör rock grubu vardı, Kadıköy'de sahne alıyorlardı. Bir klip çekmişlerdi kendi imkanlarıyla ama tam rezaletti. Nasıl bulduğumu sormuştu, "fena değil ama şunlar şöyle olsa daha mı iyi olurdu sanki?" diye birkaç öneride bulunmuştum tüm tatlılığımla. Çok alınmış ve ben müzisyen olmadığım için "sen ne anlarsın ki zaten?" demişti. :P Hala amatör klipler çekiyor, sözü bestesi kendisine ait şarkılar yayınlıyor ve her biri bambaşka kalitesizlikte fakat karısı hepsinin altına "yine süpersin, müziğe farklı bir seviye getirdin, helal olsun, yüzyılın şairisin" gibi cümleler döşemiş. Bariz kötü ama hepsi.
Bir ara da stand-up yapmak isteyen bir sevgilim vardı. Ona "komik değilsin, oralara çıkıp kendini rezil etme" diyememiştim çünkü çok hevesliydi. Gösteri tarihinden önce neyse ki başka bir sebepten ayrılmıştık.
Böyle anlarda bazen şeyi düşünüyorum, beğenmesek de beğendim mi demeliyiz? Kalbi kırılmasın, mutlu olsun diye kusurunu söylememeli miyiz? Övesimiz yoksa da övmeli miyiz? Kendini geliştirme imkanı nasıl bulacak hep böyle yaparsak? Karşılıklı olarak birbirimizi beklemeyeceksek, hatalarımızı gün ışığını çıkarıp süpürmeyeceksek birlikte olmamızın anlamı ne?
Ha ben yine ne düşünüyorsam onu söylüyorum, sadece gerçekten beğendiğimde bunu dile getiriyorum fakat erkeklerin çoğunun beklentisi tam tersi gibi geliyor artık. Gelin bunu konuşalım.
diyelim ki bir kadın var ve güzellik standartlarına göre açık bir şekilde güzel. ama kendisini beğenmiyor ve çekici görmüyor. ilişkide bunu erkeğe söylemesi erkekler için ne kadar dezavantajlı? güzel bir kadın bunu söyledikçe erkeğin kadına bakış açısı da değişir mi, değişiyor mu?
kendim için sormuyorum elbette.
kendim için sormuyorum elbette.
Selam
Ailenizden biri veya birkaçı hakkındaki sıkıntıları üzüntüleri yakın arkadaşla konuşmak gerekir, her arkadaşla konuşulmaz, doğru mu?
Peki ben neden şimdilerde yaşadığım problemleri mesajlaşarak da olsa konuşacak arkadaş bulamıyorum?
Ailenizden biri veya birkaçı hakkındaki sıkıntıları üzüntüleri yakın arkadaşla konuşmak gerekir, her arkadaşla konuşulmaz, doğru mu?
Peki ben neden şimdilerde yaşadığım problemleri mesajlaşarak da olsa konuşacak arkadaş bulamıyorum?
karşı cins yakın bi arkadaşım para istedi. bu 2.kez oluyor.
ona para vermek istedim ama emin de olamadım. bi sevgilisi var evlenecek.
çocuk aklıma geliyor bu olaydan dolayı araları açılır diye -çocuktan istiyor mu bilmiyorum
bugün de oldu param vardı ama bu sebepten hayır dedim.
kendimi kötü hissediyorum.
çözdü gerçi ama yine de kötü hissediyorum.
ne yapmalıyım, nasıl düşünmeliyim. yol gösterin
ona para vermek istedim ama emin de olamadım. bi sevgilisi var evlenecek.
çocuk aklıma geliyor bu olaydan dolayı araları açılır diye -çocuktan istiyor mu bilmiyorum
bugün de oldu param vardı ama bu sebepten hayır dedim.
kendimi kötü hissediyorum.
çözdü gerçi ama yine de kötü hissediyorum.
ne yapmalıyım, nasıl düşünmeliyim. yol gösterin
Duyuru ya da sözlükten arkadaşınız var mı? Gerçekten arkadaş edinilebiliyor mu duyuru ve sözlükten? Şu anda bu iki platformdan edindiğiniz ve görüştüğünüz ya da ilişkilerinizin koptuğu kişiler var mı?
Merhabalar,
Bu aralar bir çıkmazdayım yada öyle hissediyorum herşey ortada belkide.
Yaklaşık olarak 2 yıla yakındır otomotiv sektöründe satış danışmanlığı yapıyorum.
Genel olarak zor bir iş olduğunu söyleyebilirim, saatiniz belli değildir, çalıştığınız gün ve bilinen bazı genel sorunlar elbette bu meslek kolunda da var.
Herşeye rağmen çok severek başladığım ve icra ettiğim meslek idi.
Artık bu işi yapamayacağımı düşünmeye ve bu düşünceden kendimi alıkoyamamaya başladım. Sürekli şöyle sabretsem şu da olsa diye diye buraya kadar geldim ancak değişen hiçbir şey olmadı düşüncelerimde.
Temel olarak sebebi; işin gerekliliklerine alışsanız dahi tüm sıkıntılarımı atlatabileceğim bir ortamda çalışmıyorum. Mobinge maruz kalıyorum, terfi aldıktan sonra yalnızlaştırılmaya başlandım ve bu tip sorunlardan dolayı ayaklarım geri geri gitmeye başladı.
İstemediğim bir lokasyona istemediğimi söylememe rağmen gönderildim, bundan rahatsızlık duyduğumu söylediğimde geçici olarak gidiyorsun zaten denilerek yine de gönderildim ve o günden beri yani yaklaşık 3 aydır iyi hissetmiyorum.
Defalarca çalışamadığımı yada çalışmak istediğimi müdürüme aktardım o ise dalga geçer tonda çalışırsın çalışır diyerek geçiştirdi ve telefon konuşmasını sonlandırdı.
Ciddi bir şekilde tekrar karşısına geçtiğimde ise tekrardan madem çok çalışmak istiyorsun orada da çalışırsın ben sana x işleride kitlerim (gerçekten değiştirmeden direk aktarıyorum) canın sıkılmaz çalışırsın dedi ve ben bu laf karşısında sinirlerime maalesefki hakim olamayarak bu saatten sonra bayraklarımı indiriyorum çalışırsam da benim adım x değil şeklinde cevap verdim.
Bu konuşma üzerine bir ay daha çalışmaya devam ettim ( olduğu kadar ) bu süre zarfında istifa etmeyi çok fazla düşündüm ve istifadan önce yapabileceğim birşeyler var mıdır diye halen düşünmekteyim.
Sorunun ana sorunu şuanki çalıştığım kadın milletinin oradaki şefte dahil olmak üzere dışlamaları bile isteye yalnızlaştırmaları ve tabiri caiz ise köpek çekmeleri benimse bunlara tepkisizmiş gibi davranıp çalışmaya devam etmemi sürdürmeye çabalamak ve bu çabamın müşterilerime de yansıdığına inanıyorum çünkü yoruluyorum.
Tüm gün neredeyse birimimde tek başıma çalışıyorum sorunum olursa tek başıma diğer birimler aracılığı ile çözüyorum (diğer birimdeki arkadaşlarımla aram bizim şefin onlarla olan ilişkisinden daha iyidir bu arada tek telefonumla çoğu kişi yardımıma koşar ve hallederiz o bile bazen hayretle bakar)
Anlayacağınız genel olarak sevilen ve terfi aldığım süreçte de herkesçe tek tek tebrik alan biriyim ve bunu onlar benden fazla istemişti zamanında terfi almamda etkileri dahil oldu.
Ancak şuanki konumumda mutlu değilim, çözülemeyecek bir problem olmadığına inanıyorum çözmek için yaklaşıyor konuşmaya çalışıyorum ancak geri tepiyor ve çabalarım yersiz yada yetersiz kalıyor bu sebepten ötürü huzurumu ve akıl sağlığımı / psikolojik olarakta eksildiğimi kaybettiğimi düşünmeye başladım. Çaremin işi bırakmak olduğuna inanmaya başladım.
Abartıyor muyum? Kafam çok karışık.
Bu aralar bir çıkmazdayım yada öyle hissediyorum herşey ortada belkide.
Yaklaşık olarak 2 yıla yakındır otomotiv sektöründe satış danışmanlığı yapıyorum.
Genel olarak zor bir iş olduğunu söyleyebilirim, saatiniz belli değildir, çalıştığınız gün ve bilinen bazı genel sorunlar elbette bu meslek kolunda da var.
Herşeye rağmen çok severek başladığım ve icra ettiğim meslek idi.
Artık bu işi yapamayacağımı düşünmeye ve bu düşünceden kendimi alıkoyamamaya başladım. Sürekli şöyle sabretsem şu da olsa diye diye buraya kadar geldim ancak değişen hiçbir şey olmadı düşüncelerimde.
Temel olarak sebebi; işin gerekliliklerine alışsanız dahi tüm sıkıntılarımı atlatabileceğim bir ortamda çalışmıyorum. Mobinge maruz kalıyorum, terfi aldıktan sonra yalnızlaştırılmaya başlandım ve bu tip sorunlardan dolayı ayaklarım geri geri gitmeye başladı.
İstemediğim bir lokasyona istemediğimi söylememe rağmen gönderildim, bundan rahatsızlık duyduğumu söylediğimde geçici olarak gidiyorsun zaten denilerek yine de gönderildim ve o günden beri yani yaklaşık 3 aydır iyi hissetmiyorum.
Defalarca çalışamadığımı yada çalışmak istediğimi müdürüme aktardım o ise dalga geçer tonda çalışırsın çalışır diyerek geçiştirdi ve telefon konuşmasını sonlandırdı.
Ciddi bir şekilde tekrar karşısına geçtiğimde ise tekrardan madem çok çalışmak istiyorsun orada da çalışırsın ben sana x işleride kitlerim (gerçekten değiştirmeden direk aktarıyorum) canın sıkılmaz çalışırsın dedi ve ben bu laf karşısında sinirlerime maalesefki hakim olamayarak bu saatten sonra bayraklarımı indiriyorum çalışırsam da benim adım x değil şeklinde cevap verdim.
Bu konuşma üzerine bir ay daha çalışmaya devam ettim ( olduğu kadar ) bu süre zarfında istifa etmeyi çok fazla düşündüm ve istifadan önce yapabileceğim birşeyler var mıdır diye halen düşünmekteyim.
Sorunun ana sorunu şuanki çalıştığım kadın milletinin oradaki şefte dahil olmak üzere dışlamaları bile isteye yalnızlaştırmaları ve tabiri caiz ise köpek çekmeleri benimse bunlara tepkisizmiş gibi davranıp çalışmaya devam etmemi sürdürmeye çabalamak ve bu çabamın müşterilerime de yansıdığına inanıyorum çünkü yoruluyorum.
Tüm gün neredeyse birimimde tek başıma çalışıyorum sorunum olursa tek başıma diğer birimler aracılığı ile çözüyorum (diğer birimdeki arkadaşlarımla aram bizim şefin onlarla olan ilişkisinden daha iyidir bu arada tek telefonumla çoğu kişi yardımıma koşar ve hallederiz o bile bazen hayretle bakar)
Anlayacağınız genel olarak sevilen ve terfi aldığım süreçte de herkesçe tek tek tebrik alan biriyim ve bunu onlar benden fazla istemişti zamanında terfi almamda etkileri dahil oldu.
Ancak şuanki konumumda mutlu değilim, çözülemeyecek bir problem olmadığına inanıyorum çözmek için yaklaşıyor konuşmaya çalışıyorum ancak geri tepiyor ve çabalarım yersiz yada yetersiz kalıyor bu sebepten ötürü huzurumu ve akıl sağlığımı / psikolojik olarakta eksildiğimi kaybettiğimi düşünmeye başladım. Çaremin işi bırakmak olduğuna inanmaya başladım.
Abartıyor muyum? Kafam çok karışık.
Mesela ben, sene 17 fi izledigimde ilk defa insan insan dinlemiştim. Benim için müthişti. İlk defa, o an dinliyordum bu şarkı/şiiri.
Sizinkiler hangisi?
Sizinkiler hangisi?
Ailesiyle yaşayanlar ailesiyle vakit geçirir. Peki yalnız yaşayanlar evde bir gününüz nasıl geçiyor, sıkılıyor musunuz?
illa ask iliskisi olmak zorunda degil.
güveninizi zedeleyen biriyle üzerinde ugrasip tekrardan güvendiginiz oldu mu?
güveninizi zedeleyen biriyle üzerinde ugrasip tekrardan güvendiginiz oldu mu?
Bütün hayatınızı etkileyeceğini düşündüğünüz büyük dönüm noktalarınız var mı?
Olur olmadık yerlerde aklınıza geliyor mu?
Hiç acaba bu değil de o olsaydı şimdi nerede ne yapıyor olurdum gibi kurcalıyor mu kafanızı.
Benim iki tane olayım var mesela kıyısından döndüğüm.
Biri; çocukken kaçırılmanın eşiğinden dönmüştüm.
Biri de 6 yıl kadar önce; yaşansa %90 öleceğim bir kazanın eşiğinden dönmüştüm, bir adımla kurtuldum (gerçek anlamda 1 adım).
Bunlar böyle bazen birden bire geliyor aklıma ve neredeyse birkaç saatimi yiyor.
Dindar olmadığım için şükretmek gibi bir yere varmıyorum da hani bazen şanssızlığımdan şikayet etmekte haksızmışım gibi geliyor.
Sanki tüm şansımı bu iki olayda kullanmışım gibi.
Daha ne istiyormuşum gibi...
Var mı sizin de böyle hikayeleriniz.
Olur olmadık yerlerde aklınıza geliyor mu?
Hiç acaba bu değil de o olsaydı şimdi nerede ne yapıyor olurdum gibi kurcalıyor mu kafanızı.
Benim iki tane olayım var mesela kıyısından döndüğüm.
Biri; çocukken kaçırılmanın eşiğinden dönmüştüm.
Biri de 6 yıl kadar önce; yaşansa %90 öleceğim bir kazanın eşiğinden dönmüştüm, bir adımla kurtuldum (gerçek anlamda 1 adım).
Bunlar böyle bazen birden bire geliyor aklıma ve neredeyse birkaç saatimi yiyor.
Dindar olmadığım için şükretmek gibi bir yere varmıyorum da hani bazen şanssızlığımdan şikayet etmekte haksızmışım gibi geliyor.
Sanki tüm şansımı bu iki olayda kullanmışım gibi.
Daha ne istiyormuşum gibi...
Var mı sizin de böyle hikayeleriniz.
Bahsettiğim 10+ senelik ilişkiler. Bayağı insan üstü bir çaba gerektirmiyor mu sizce de? Belki aynı eve girmek, çocuk yapmak, ailelerin birbirini tanıması ilişkiyi sağlamlaştırır ama ne bileyim, bugünkü benle 5-10 sene sonraki ben bambaşka insanlar, keza eşiniz için de bu böyle. Bu nasıl bir toplumsal sözleşme ya da ne tarz bir divaneliktir ki bir insanla hayatının uzun bir döneminde ayrı alanda hizalanip birlikte hareket etmeyi becerebiliyorsun? Hala seviyor, değer veriyorsun? İki sene önce beğendiğim insanların büyük çoğunluğunu şu an beğenmiyorum. Ya onlar benden ileri gitmiş oluyor ya ben onlardan. Çiftler bu senkronizasyonu nasıl sağlıyor? Aşırı zahmetli bir iş değil mi?
Teşekkür ederim.
Teşekkür ederim.