(6) 

Yeni sevgiliye ufak tefek bi şey ne alınır?

noluyo yaa #1484656 
Böyle alayım da hatun mutlu olsun diyorum ama çok abartılı bir şey de olmasın istiyorum.
(25) 

Çocuk sahibi olmak

dissendium #1484380 
Çocuk sahibi olmak hakkında düşünceleriniz neler?

Ben günümüzde çocuk yapmanın çılgınlık olduğunu düşünüyorum. Hem dünyada birçok sorun var (küresel ısınma, aşırı nüfus, su kıtlığı, besinlerin kalitesizliği, hava ve deniz kirliliği, savaşlar...) hem de ekonomik olarak büyük bir yük olduğunu düşünüyorum çocuk sahibi olmanın. Hele 3 çocuk sahibi olan insanlar bana bayağı ilginç geliyor. Ben 1 çocuğumun olmasını isterim. 2 çocuk bile bence fazla. Maliyet direkt iki katına çıkıyor. Siz kaç çocuk sahibi olmayı istiyorsunuz? 2 ve üstü sayıda çocuk düşünen kişilerin motivasyonları ne? Çocuk yapmak yerine evlat edinmeyi düşünür müydünüz?
(12) 

Bu adama ne oluyor?

bittimgozunaydin #1484358 
3 yıllık evliyiz. Eşimle incir çekirdeğini doldurmayan her konuda tartışıyoruz.
Geçen gün sofrada tuzlugu kullanıp ondan uzağa ama ulaşabileceği bir noktaya koydum beni düşüncesiz birisi olmakla ve incelikten yoksun olmakla suçladı ( yemin ederim şaka değil)

Aşırı tembel çöpü bile atmaz, unuttum der geçer gider
Evle ilgili asla bir yardımı olmaz, aksine her şeye müdahil olur. Bunları söylediğim zaman da onu suçlayan agr sif ve tahammülsüz birisi olduğumu söyleyip hemen kendini mağdur konumuna koyar.

Ben kendimi nasıl koruyabilirim? Pandemi sebebiyle işten çıkarıldım, bosansam maddi manevi yanımda olacak kimsem yok (annem ve babam da dahil)
Şu an doktora yapıyorum, akademisyen olmak istiyorum, özel sektörden de hiç geri dönüş olmuyor.

Çok zor durumdayım ne yapabilirim?
(11) 

Flörtte israr

polopan #1484147 
Flörtlestigim herhangi bir kadin ilk 1-2 bulusmadan sonra "süper birisin ama ben seninle iliski hayal edemedim, heyecan hissetmedim" tarzi birsey dediginde ben dogal olarak hemen iletisimi birakirim, asla israr etmem.

Buna karsin bazi kadin arkadaslarim "cabuk vazgeciyorsun, kadinlar bu dönemde herkes sürekli birbirine yazdigi icin talibim cok yanilgisiyla bu tarz seyleri kolay söyleyebiliyorlar, saygili ve centilmen davrandigin sürece ve kadinla uyumlu olabilecegini hissediyorsan tekrar görüsmek icin biraz daha israrci olabilirsin" diyorlar. Hatta kendilerinden ya da baskalarindan örnek veriyorlar (iste tipik kadinin basta erkegi begenmedigi ama sapiklasmadan israr eden erkegin kadinin bir sekilde fikrini degistirdigi ve sonradan iliskiye basladigi durumlar). Bu söyledikleri seyin iler tutar yani var mi sizce?

Edit: Bu kadin arkadaslarimin beni düzgün bir insan olarak gördüklerini, sapiklik yapmayacagimi bildiklerini varsayarak degerlendirin.
(6) 

engelleyen kişiye yazmak

istanbul kanatlarimin altinda #1484062 
bu sene ilk defa 2 farklı kişi tarafından whatsapp'tan engellendim. biri geçen ay, biri de bu ay. neler oluyor? oysa engellemelerini gerektirecek en ufak bir şey yapmamıştım, bu konuda içim çok rahat. ama insan çok üzülüyor. rica ederim kimse kimseyi yok yere engellemesin. yani çok haklı sebebiniz vardır belki, sapığınızdır, habire yazıyordur, ya da tehdit ediyordur, tatsız mesajlarıyla gününüz kötü geçiyordur falan o zaman olabilir ama naif ve hiçbir kötü niyeti olmayan, karşısındakini sadece bir zamanlar çok sevdiği biri olduğu için kırmamaya çalışan insanları engellediğinizde o insanların kalbi o kadar kırılıyor ki.. kırılıyormuş daha doğrusu.

neyse. soruma geleyim.

beni son engelleyen kişi, 10 ay önce ayrıldığımız ve o günden beri hiç iletişimde bulunmadığımız eski sevgilim. dün çok arkadaşça bir mesaj yazdım ilk defa, ve beni engelledi. sebebi çok önemli değil. sevgilisi vardır diyeceksiniz belki, ama sevgilisi olması bile beni engellemesini gerektirmiyordu bence. "yazma" deseydi, hatta cevap vermeseydi ben anlardım.

bu sabah uyandım ve ona sanki hiç ayrılmamışız gibi mesajlar yazdım. eski günlerdeki gibi, sanki hala sevgiliymişiz gibi. nasıl olsa engelledi ve okuyamayacak. aylardır ilk defa o kadar iyi geldi ki. huzurlu yuvama dönmüşüm ve sıcacık sarılıp sarmalanmışım gibi hissettim. bana bu mesajları atma alanı açtığı için iyi ki de engellemiş diyeceğim neredeyse.

bunu yapmaya devam edersem delirir miyim?

edit. biraz duygusal yazmışım ama yanlış anlaşılmasın. onunla birlikte bir gelecek düşünmüyorum artık. gelse, yeniden deneyelim dese olmaz derim. ama hayatımdan çıkıp gittiği için de çok üzülüyorum. boşluğu bir türlü dolmuyor. bu attığım mesajlar sanki boşluğunu doldurur gibi oldu.
(8) 

aşk meşk sohbet :)

batlegolas #1484046 
selamlar :)

soyleyin bakalim, ask konusunda sansli misiniz?

kac kere reddedildiniz?

kac kere reddettiniz?

reddedilmenize ragmen askiniz ne kadar daha surdu? tekrar denediniz mi?

platonik ask benim yasam bicimim oldu arkadaslar. rezalet derecede sanssizim. bakalim sizler ne durumdasiniz.

ben k,24. yakinda 25 olacagim.
(6) 

instagram hesabı ve kişilik değerlendirmesi

duyurukullanıcısı #1484004 
tanımadığınız insanların instagram hesabına bakıp kişilik değerlendirmesi yapıyor musunuz?
(4) 

Yalnızlık ve yalnızlaşmak

proculianus #1483960 
Bununla başa çıkabiliyor musunuz ve nasıl ?

Benim hayatta en büyük korkularımdan biri yalnız kalmaktı ve sanırım bu kadar korktuğun için de yavaş yavaş başıma geliyor.

Yalnızlıktan kastım asla sevgilisizlik değil. O da var tabi ama bahsettiğim başka. Öncelikle şunu söyleyeyim tek başına vakit geçiremeyen , yemek yemek için bile tanına birini arayan insanlardan değilim. Tek başıma da pek ala vakit geçirip mutlu olabiliyorum. Ama benim canımı sıkan artık bu tek başınalıklar çoğaldı ve zevkten ziyade mecburiyete döndü. Şöyle özetleyeyim

Benim hiçbir zaman uzun süreli ve düzenli bir ilişkim olmadı. Kısa süreli, bir yere varmayan ve bana hiç de iyi gelmeyen iflört dememeleri yaşadım genelde. Ama sırf bu sebepten kendimi yalnız hissetmemiştim pek. E insanız aşk isteriz tabi ama çok da sorun olmamıştı benim için. Çünkü bir sürü arkadaşım vardı, ailem vardı. Ama sonra iş hayatına atıldık herkes yoğun çalışma temposuna kaptırdı kendini, e sonrasında herkes evlendi çoluğa çocuğa karıştı. Bir de pandemi çıkınca kimseyle doğru dürüst görüşemez olduk. Herkes ailesiyle takılıyor. Bekar olanlar da ilk fırsatta sevgililerine koşuyor.

Ailemde ise 4 sene önce en yakın arkadaşım olan annemi kaybettim. Meğerse ailedeki iletişimi sağlayan annemmiş ve annem gidince aile içi iletişimsizlkler başladı. Kimsenin kimseyle problemi yok ama kimsenin kimseden de haberi yok. Kısacası ailede de yalnızlaştım.

Biraz önce yine 2 hafta evvelden yaptığımız plan içim arkadaşlarım önlerine çıkan başka seçenekleri tercih ettiği için beni ektiler. Tribe girme hemen şöyleydi böyleydi diye açıklama yaptılar ama ben aşırı bozuldum. İkinci seçenek olmak üzdü beni. Biri sevgilisi için biri de ailesi için ekti. Ama hastalık, ya da acil bir durum yok, tamamen keyfi. Biz piknik yapmayı düşünüyorduk bu havada olmaz zaten diyip geçiştirdiler başka seçenek bir aktiviteyi öne sürmediler hemen başla plan yaptılar. Çok kızdım ve bozuldum onlara da söyledim. Abartıyor muyum? Bu arada kendileri karantinalarda sevgilileriyle ufak tatiller yaptılar, görüştüler gezdiler tozdular. Ben ise işten de çıktığım için sürekli evdeyim ve sadece ayda yılda bir onlarla görüşmek için dışarı çıkıyorum. Ve bu plan benim için hem işsizliğim yüzünden hem de uzun süredir evde olmam yüzünden biraz olsun nefes aldıracaktı ve onlar da bunu gayet iyi biliyor. Bu yüzden de çok bozuldum.

Sonuç olarak böyle böyle yalnızlaştım. Benim sevgilim yok ve açıkçası olacağını da düşünmüyorum. Bu konularda çok şanssızımdır. Birlikte vakit geçirdiğim arkadaşlarım kendi ailelerini kurup beni ikinci plana attılar. Ailemden geriye pek bir şey kalmadı. Kalanla da iletişimim yok. Zaman içinde yalnızlaştım ve bu durum beni aşırı üzüyor. Siz bu durumda napardınız ya da napıyorsunuz? Durumu kabul etmek mi lazım? Hep böyle mi devam edecek?
(8) 

Aileler ve çevre çocukları neden evlendirmekle meşguller?

bare gud dømmer meg #1483868 
Kendi hayatını bile yaşayamıyosun. Sürekli evlilik,evlen bilmem ne. Boğuyorlar insanı bi nefes aldırmıyorlar. Neden aileler ve çevre başkasının hayatıyla meşgul bu kadar? Sanki kişi evlenmiyo aileler evleniyor bu nedir ya
(10) 

bir yılda kaç mutlu anınız çıkıyor

duyurukullanıcısı #1483801 
ortalama kaç mutlu anı kardasınız?

mutlu anılar - mutsuz anılar = ?
(15) 

insiyatif almayan arkadaşlar

istanbul kanatlarimin altinda #1483780 
en yakın olduğum 2 arkadaşım var. haftada min. 4-5 akşam görüşürüz, bende kalırlar, dertleşiriz, bir sıkıntıları olduğunda dinlerim, onlar da tabi derdimde yanımda olurlar vs. erkek ikisi de. ben kadınım.

canımı sıkan muhabbetlerimiz genel olarak şu şekilde:

ben planlar yapıyorum heyecanla. oraya gidelim, bunu yapalım, bana gelin diye. hepsi de bugüne kadar hep yaptığımız ve keyif aldığımız şeyler. arkadaşlarımdan gelen cevaplar genel olarak şöyle:

olabilir.
bakılır.
bilmem. (bilmem yapan, ellerini iki yana açmış adam emojisi)

sonra o planlar 90% yapılıyor.

ben de sinir oluyorum bu kadar heyecansız olmalarına. o kadar hevesimi kaçırıyorlar ki. ben çünkü detaylarıyla düşünüp neşeli neşeli anlatıyorum. onlarda bir gülümseme kırıntısı, benim heyecanımın yarısı dahi yok.

bir de bu planları aylar sonrasına yapmıyorum tabiki. mesela az önce, "yarın akşam bize gelin, diğerlerine de söyleyeyim toplanalım" dedim. gelecek insanların yasaklar yüzünden bende kalmaları gerektiğini söyledim. "şu burada yatar, o burada yatar, herkese yer buluruz" diye planımı destekleyici şeyler de anlattım uzun uzun. "geliriz herhalde." dedi birisi. diğeri dediklerimin orasını burasını sorguladı, "diğerlerine de sordun mu gelecekler miymiş" dedi, (daha diğerlerine sormadığımı, önce onlara sorduğumu söyledim) ama kendinin gelip gelmeyeceğine dair bir şey demedi.

ya da mesela kampa gidecek oluyoruz. benden çıkıyor gene fikir. hafta başından başlıyorum gidelim demeye. gene gelen cevaplar "olabilir" seviyesinde. hatta ben biraz ısrar edince bu olabilir'ler geliyor. ısrar etmesem cevap bile yok. sonra perşembe akşamı oluyor, ben gene darlıyorum eee? diye. bazen inanın ki perşembe günü bile hala belirsiz cevaplar veriyorlar. ertesi akşam yola çıkacağız ama. sonra 90% geliyorlar.

bunu bir ihtimal daha iyi plan çıkarsa ve gelmekten vazgeçerlerse "ama biz söz vermedik ki" diyebilmek için yaptıklarını düşünüyorum.

benim bu huylarına sinir olmaya hakkım var mı? yani en yakın arkadaşlarım bunlar, her şeyi beraber yapıyoruz sözde ama hiçbir şey için şöyle ağız tadıyla heveslenemiyorum.
(2) 

instagram mevzusu

isimsiz uye #1483677 
instagramda takipleştikten hemen sonra kadın kişisi seksendört'ün,

"kendime yalan söyledim
yalnızım bunu ben istedim
paramparça bütün aynalar
içimde kan revan birisi var"

sözlerini paylaşıyor şarkı eşliğinde. benimle takipleştikten sonra değil ama. başka bir arkadaşla takipleştikten sonra yapıyor bunu. şu an ikimizle de sadece arkadaş (yani sanırım). ben normal muhabbet ediyorum ama arkadaş bildiğin kur yapıyor kıza. evli de üstelik. bense baya baya vurgunum, yanıyorum yani o derece. şimdi bu hikayeyi gördüm, vakit geçmeden bizim çocuk kendi fotoğrafını koyup fona "barış akarsu - gözlerin" iliştirmiş kendi hikayesine. çalıştığımız yer aynı, bugün 3 saatliğine işyerinden ayrılmıştım o zaman olmuş bunlar. takipleşmiyorlardı bile

neyse uzatmayayım salak oldum zaten iyice sağlıklı kelime kullanamıyorum. bir anlam çıkar mı bu anlattıklarımdan diyeceğim. (kızın yaptıklarından yani. yoksa çocuğun zaten gözü var)
(20) 

Tepkiniz ne olurdu?

aksimetre #1483617 
Kız arkadaşımla 2 gündür konuşmuyorum, aynı şirkette çalışıyoruz, bugün bir eğitim sebebiyle bir araya geldik, eğitimde sevgilime yavşayan çocuk da var, tabi sevgilime göre çocuk herkese karşı böyle sıcak, ortada bir yavşama yok. Kız arkadaşım rahatsız olduğumu bildiği için şimdiye kadar mesafeliydi fakat bugün aralarında sohbet-muhabbet döndü, fazla oralı olmadım fakat eğitim sonrası sevgilimin çocuğun arabasına bindiğini gördüm, bizimkini evine bırakacakmış. Bu durumda tepkiniz ne olurdu? Ben sakin bir şekilde, hiç tartışmadan ayrılmayı seçtim o da tamam dedi ama içimde kaldı biraz, acaba arabaya bindirmese miydim, sen ne yapıyorsun diye ortalığı mı karıştırsaydım diye. Ya da konuşmadan ayrılmak ağır bir tepki mi?

edit: konuşmama sebebimiz şöyle, sevgilim son zamanlarda basit şeylere ağırtepkiler vermeye başlamıştı, en sonuncusunda tartıştık biraz, sonrasında özür falan diledi ama ben 2 gündür konuşmuyordum kendimle biraz yatışayım diye.
(6) 

Aldatılmak ne kadar kötü?

osssy #1483330 
Aldatılmak hep çok kötü diye düşünüyoruz ama hiç bu konuya başka açıdan bakan var mı? Bir arkadaş bazılarının aldatılmaktan hoşlandığını söyleyip hiç kafamı karıştırdı. Sizce bu konuya pozitif yaklaşanlar var mı, varsa kimler acaba bunlar, ne düşünüyorlar kafalarında hayat ve ilişkiler hakkında?
(6) 

Kendinizle ilgili en büyük hayal kırıklığınız ne?

levent bilgen #1483236 
sb.
(10) 

Kendinizi sevgiliniz için yetersiz hissettiğiniz oldu mu hiç?

kedimedi #1482981 
Böyle durumlarda bu hissi yok etmek için neler yapıyorsunuz?

Kısaca kendi durumunu açıklayayım:

Zaman zaman kendimi entelektüel açıdan yetersiz hissediyorum sevgilime göre. Onun bana söylediği, hissettirdiği bir şey olmadı veya yetersiz olduğumu anladığım belli bir şey yaşamadık. Sadece onun entelektüel yönünü iyi biliyorum, ki çok da hoşuma gidiyor böyle biri olması, ama zaman zaman kendimi fazlasıyla yetersiz hissediyorum ve nedense ona kendimi kanıtlama isteği duyuyorum içimde. Bunlara anlam veremesem de hissettiklerim beni rahatsız ediyor ve hırçınlaştırıyor.

Normalde hiç öyle biri değilimdir aslında ama özgüvensizlik mi oluyor bu ya da kendini sevmemek denebilir mi? Ne düşünülebilir bu hislerin sebebi olarak?

Soruyu muhtemelen sileceğim ama önerilerinizi duymak isterim, gece gece aniden geldi bu his ve kendimi çok da iyi hissetmiyorum.
(5) 

Bu kadar yoksullukta yaşayamazdım diyor musunuz?

Piukh #1482774 
Sınırın ne olduğu önemli değil, böyle bir soru dahilinde yoksulluk kişiye göre değişebilir. Merak ettiğim kafanızda sınır olup olmadığı.
(22) 

ayni boyda kizla olur mu?

mhmtt #1482747 
ben de 176'yim, o da:/

yanyna geldik birebir ayniyiz diyebilirim. tas catlasa yarim santim vardir aramizda ama bence o bile yok xd

kizlar takilir mi buna cok ne diyursunuz?
(4) 

Olduğu gibi görünmeli mi

kiriko #1482471 
Arkadaşlar diyelim ki olduğun gibi göründün sevilmeyen beğenilmeyen birçok özelliğin var.Bu durumda kişi bunları göstermemeli farklı davranmalı değil m?Siz ne düşünüyorsunuz
(3) 

İnanmak Hakkında

frontrow #1482375 
İnanmak başarmanın yarısıdır diyorlar ya, gerçekten inanarak birşeyi başardığınız ya da elde ettiğiniz falan oldu mu? Ya da bu düşünce şeklini saçma mı buluyorsunuz?
(13) 

tek yaşayanlar

nadirendeolsa #1482344 
salonda koltukta mı yoksa odanızda yatakta mı uyuyprsunuz cogunlukla
(7) 

intikam hikayeleriniz var mı?

cosmicgadin #1482316 
Birinden intikam aldınız mı? Bunu nasıl yaptınız?
Hayatınızı mahfeden, dönüşü olmayan, tüm seyrini değiştirecek bir şey yapan ve bunu umursamadan yaşayan biri olduğunu düşünün. Ondan nasıl intikam alırdınız?
(Gerçekle ilgisi yoktur)
(11) 

uzun süreli, mutlu evliliklere denk geliyor musunuz?

cosmicgadin #1482231 
En az 15-20 yıllık evli, birbirini görmekten, vakit geçirmekten keyif alan, mutlu çiftler var mı etrafınızda? Bunlar nasıl karakterler? Ve nasıl bir ilişkideler? Duygular sizce bir süre sonra kaçınılmaz olarak daha çok sevgi, saygı, minnet benzeri duygular mı?
(13) 

Iltifatlara nasil karsilik verilir?

kuehles blondes #1482130 
Merhaba,

Flörtlestigim beyler bir iltifat ettiklerinde tek diyebildigim “tesekkur ederim” ya da “sagol” filan oluyor ve biraz okuzce sanirim.

Ne denir? Siz ne diyorsunuz?
“Kuehles cok x sin” dendiginde mesela “tesekkurler, sen de x sin” filan diyorum bir de, o da cok sinir bozucu ahaha
(4) 

dırdır ömrü gerçekten azaltır mı

dafuq #1482064 
karı dırdırı, koca dırdırı
veya dırdırcı bir müdür, patron

bu gibi insanlar gerçekten ömrü azaltır mı?

bana öyle geliyor ki böyle dırdırcı insanların yanında yaşayan insanlar zamanla içe dönük hale geliyor. eğer vurdumduymaz birisi değilse bu dırdır psikolojilerini bozuyor, bazı hastalıklara sebebiyet veriyor ve gerçekten ömrü kısaltıyor.
(10) 

Negatif ve Umutsuz bir insan olarak yaftalanmam hakkında

paramolacak #1482024 
Konumuz gelecekten umutlu olmak,

Geçtiğimiz gün bir sohbet grubunda bir birey Z kuğaından ve gelecekten çok umutlu olduğunu ülkeyi değiştirecek gücün onların ellerinde olduğunu ve gelecekten kendide umutlu olduğunu söyledi ( ülkemiz adına)

Bende bu Z kuşağı olayının sadece bir pr olduğunu, sadece bir neslin tek başına ülkeyi düze çıkarmasının mümkün olmadığını ülkenin farklı kodlarının, gelenekselci yapısının ve bazı toplumsal normlarının olduğunu söyledim. Ayrıca sadece büyük kentlerin güzel semtlerinde yetişmiş çocukları gördüklerini bu coğrafyada kararı niteliksiz çoğunluğun belirliedğini ve Nişantaşı'nda tek çocuklu ailelere bakarak bu kararı vermenin yanlış oluğunu Fatih'te 6 çocuklu ailelere de bakması gerektiğini söyledim

Akabinde umutlu ve negatif bir insan ilan edildim, bunun karşısında umutsuz değil gerçekçi olduğumu söyleyerek çekildim masadan.

Yahu ben gerçekten umutsuz muyum sizce de ? Fatih Tezcan'ı, Hacı Yakışıklıyı, Abdulkadir Selvi'yi Nagehan Alçı'yı bilmiyorsan , tabi ki umutlu olursun, sadece kendi küçük pencerenden bakarsan dünyaya tabi ki mutlu olursun dedim, bana onlar kim onları hiç duymadım dedi.

Bu tip insanları Pembe Bulut olarak tanımlıyorum, yani iç dökmek istedim sadece o nedenle açtım soruyu bana artık bunlardan gına geldi vallahi.
(14) 

Sevgilinizle ne derece özelinizi paylaşıyorsunuz?

sevimli yukarı norveç mahallesi #1482007 
Aile içinde yaşanan ve sizi de ilgilendiren sorunlar (tartışmalar vb.), çocukluk travmalarınız, hemoroid ya da kıl dönmesinden muzdarip olmanız... Mesela bunlara sevgilinizi ne derece ortak ediyorsunuz? Aklıma öylesine gelenleri sıraladım, başka örnekler de olabilir tabii ki.

Sevgilisinin ishal olduğunu öğrenince tiksinen de tanıdım, çözüm önerisi sunmaya çalışan da. Siz hangi tarafa yakınsınız? Arada mutlaka bir sınır olması gerektiğini düşünüyor musunuz?
(6) 

Hep daha iyisini istemek

olaylar olaylar #1481992 
Bunun bi sonu yok mu sizce, kısa süreli flörtlerimin sonlanmasına yakın fark ettiğim ya da hissettiğim bir şey var, genelde herkes daha iyisini hedefliyormuş gibi hissediyorum. Bunu bazen kendimde de görüyorum ama onlardaki bu doyumsuzluğu görene kadar böyle düşünmüyorum. Sonra diyorum ki evet bu böyle kabul et. Böyle mi olmak zorunda hep, makul olmak imkansız mı?
(3) 

hiç arkadaşım yok

effa #1481560 
35 yaşındayım. eskiden o kadar çok arkadaşım vardı ki hiç böyle olacağını düşünmemiştim. benim mallıklarım, işimin asosyal olması, yaşıtlarımın evlenmesi gibi nedenlerle sıfır arkadaşım kaldığını farkettim. aslında bir tane var, iyi adam ama çok kaypak. kızlarla aram iyi, kah arkadaş kah sevgili oluyorum.
eski arkadaşlarım ile yılda bir falan anca görüşüyorum. ne yapayım.
(8) 

Empatik bakan bi bakış açısına ihtiyacım var galiba

ramazanali #1481432 
İyi geceler...
Kendimce ilginç bi durum yaşadım. Bugün boş bi vaktimde twittera girdim kız arkadaşımın sayfasına bakayım neleri beğenmiş diye bi beğeni sekmesine bastım.
Aha o da ne bildiğin porno beğenmiş.Yanlışlıkla beğenmiş o konuda eminim çünkü öyle rahat biri değil.Şok oldum şaşırdım uyarmak istiyorum ama utanmasını da istemiyorum. İlişkimiz uzaktan başladı uzaktan devam ediyor şimdilik.Samimiyet noktasında bazı çerçeveleri hala koruyoruz rahat bi şekilde gir beğenilerine bak böyle böyle olmuş diyemiyorum o yüzden.
Twittera giremiyorum bi denesene filan dedim ben giriyorum dedi. Sekmelerde sıkıntı var benim dedim direkt sekmelere baksana sen de diyemiyorum benim gördüğümü bilsin istemiyorum.Ama beğenisinin öyle kalması da iyi değil.Çalıştığı il milli eğitim müdürlüğü filan takip ediyo.HEsabı kilitli zaten 17 takipçisi var.
Ne yapsam şimdi direkt söylesem sabah sen ima ettin söylemedin niye söylemiyosun diyecek suçlu olucam ama ben de çekiniyorum.
(14) 

Dost Kazığı?

apurucikipi #1481373 
4 yaşımdan beri bebeklik arkadaşım, hala her gün konuştuğum en yakın arkadaşım bu yaz evleniyor.

ayrı şehirlerde yaşıyoruz. istemesine gidemedim, virüsten dolayı çok anlaşmazlıklarımız oldu. ne kadar üzülsem de mümkün olmayacağını söyledim. virüs de olsan geleceksin tarzında söylemlerine rağmen aramızı bozmadan bu konuyu kapattık. gitmemi önerdiği akrabasının bir hafta sonra covid olduğunu öğrendiklerini söyledi gülerek. eğer kabul etmiş olsaydım, ben de olacaktım.

şimdi nikah zamanı geldi çattı. yine aynı baskıyı yapıyor. aylardır işsizim, manevi ve maddi zor bir dönemden geçiyorum. gidip kalmam mümkün görünmüyor. kalacak yer ayarlama konusunda da yardımcı olmadı pek. her şartta ve koşulda gelmem gerektiği konusunda iddialaştığı için aramız şu an limoni.

nikahı yemekli olacak ve memleketin bir kaç yerinden misafirler ağırlayacaklar.
bu koşullarda sağlığımı da riske atamayacağım için çok sıcak bakmıyorum gitmeye. ama bir yandan sevgimi bununla sınayan bir insanla karşı karşıyayım.

gitmezsem, dost kazığı mı olur? en son bana; fedakarlık bunun neresinde? iki elin kanda olsa geleceksin gibi sözleri sonrasında konuşmayı kestik. bir adım atmamı bekliyor benden her söze rağmen. siz olsanız ne yapardınız?
(12) 

anne babanızla aranız nasıl?

abelardo #1481342 
benim gibi babası ile hiç görüşmek istemeyen var mı
(22) 

yurt disinda mutlu olamadigim icin vicdan azabi cekiyorum

bagirir bu raylar o sahte o kart duzene #1481100 
evet dostlar, üzgün veya mutsuz degilim ama mutlu da degilim. konuyu biraz acayim.

disaridan bakinca herkesin cok yasamak isteyecegi bir sehirde ve muhitte yasayip, cogu insanin yapmayi dileyecegi bir isi yapiyorum ama hayata karsi inanilmaz nötrüm. sosyal medyada turk timeline'ina bakip insanlarin yurt disi hayallerini, isteklerini görünce veya yurt disina cikmis insanlarin mutlulugunu gorunce kendime kendime "ulan sen neden mutlu degilsin, ne buyuk sorunun var hayatta" diyorum ve kendime kiziyorum.

zamaninda okuyup calistigim yere birkac yillik turkiye arasindan sonra sirketin istegiyle geri geldim. dilini biliyorum, egitimim bu ulkeden, ortami biliyorum, tanidiklarim var ama icimde hicbir ekstra sevinc yok. turkiyede nasil yasiyorduysam ayni duygularla yasiyorum. diger insanlar gibi ne guzel iyi bir ulkede yasiyoruz diyemiyorum.

insanlarin avrupada cekilmis herhangi bir sokagin fotografina verdikleri tepkileri gorunce sasirip, insanlar senin bu hayatina ne kadar ozlem duyuyor ama sen sifir neşe ile oturuyorsun diyorum kendi kendime ve yasadigim hayata karsi nankörlük yapiyormusum gibi hissediyorum.

es dostun bir kismini turkiyeden taniyorum, bir kismi da bu ulkenin insani ama hicbir türk'e bu konuyu acamadim. nedense biraz cekindim bu konuyu konusmayi. belki onlar da benle ayni duygulari paylasiyor ama emin olamiyorum.

birkac haftadir dikkat ediyorum. is sonrasi veya hafta sonlari yaptigim aktiviteler ve bulusmalar bir gorevmis gibi gelmeye basladi. inzivaya cekilip kendi kendime evde kafa dinlemeyi istemem sanki yasadigim hayata nankorluk gibi geliyor.

evet, kazanc olarak daha iyi durumda oluyorsun. her ne kadar turkiyeden gorundugu kadar olmasa da maddi olarak rahatliyorsun. evet, sehirler guzel ve planli. evet, insanlarin hepsi olmasa da cogu daha duzgun. evet, daha huzurlu vs. fakat bunlarin hicbiri beni daha neşeli kilmadi.

gecenlerde turkiyeden yeni gelmis (sanirim okumak icin) ve bana bir konuyu danismak isteyen iki gencle tanistirdilar. nasil mutlular, nasil yuzleri guluyor anlatamam. ben de onlaro oyle gorunce mutlu oldum ama modumun onlar kadar yuksek olamamasina kizip durdum sonrasinda.

bu soruyu acma nedenim de aslinda yurt disinda en azindan bir 5 yili devirmis arkadaslarin ne hissettigini ogrenmek. ben calisan sinifa mensup bi insan olarak yine calisan kesimden, orta sinif arkadaslarin duygularini merak ediyorum.
(7) 

kesişmek, göz süzmek nedir?

alko ikarus #1480521 
kesişmek, göz süzmek tam olarak nedir? ne anlama gelir?

karşı cinsten biri bana baktığında ilk gördüğümde üstüme alınmıyorum, ikinci gördüğümde acaba bende bir gariplik mi var deyip üstüme başıma bakıyorum. yıllardır böyle.

mesela bir örnek:

geçen gün hastane servisinde bir kadın bindi yolda. herkese günaydın diyerek boş koltuğa yöneldi, ben de günaydın dedim. bana önce dikkatli baktı sonra oturmadan önce de bi daha baktı. bu servise daha önce bir kere bindim. kimse beni tanımaz. daha doğrusu serviste olan 5 kişi sabit, her gün farklı kişiler biner. poliklinik servisi. ben de arkadaşın yerine gittim.

neyse öğle arasında bahçede güvenlik ile kamelyaya oturduk sigara içiyoruz. o ara iki kadın geldi biri bana binerken bakan. güvenlik davet etti oturdular. göz ucuyla çaktırmadan bakıyor. ona banktığımda gözlerini kaçırıyor. tiribe girdim iyice. maske olduğundan sakala pek bakmıyorum sigara için maskeyi çıkardım çok mu kötü görünüyorum dedim içimden rahatsız oldum.
(12) 

Sorunlu baba ilişkisi olan kadınların ilgisini çekmek

Jux #1480248 
Şöyle bir bakınca geçmişe, benden çok etkilenmiş abayı yakmış kadınların babalarıyla ilgili problemi olduğunu fark ettim. Kimi şiddet görmüştü, kimi sıfır iletişimdi, kimi love-hate ilişkisi yaşıyordu.

Öyle babacan bi tip değilim, sevgimi şefkatimi gösteririm ama sahiplenen erkek duruşum pek yoktur. Benimle kurdukları bağın babalarıyla olan ilişkilerinden etkilendiğini düşünüyorum çünkü bana en çok bağlananların hepsinde baba sorunu vardı. Ama kafamda oturtamadım nedenini. Sizin fikriniz nedir?
(2) 

İstanbul'dakiler bugün napıcaksınız?

Jux #1479995 
Hava güzel, bu tatil gününü nasıl değerlendireyim? Sahile gidip kitap okumayı düşünüyorum ama yaratıcı fikri olanlara açığım.
(8) 

ayrıldığınız sevgilinize dair anket

istanbul kanatlarimin altinda #1479817 
1. ne kadar süre birlikteydiniz?
2. ayrılma sebebinizi puanlayın: 1-“kırgınlıklarımız vardı” seviyesi ve 5-“bitmeyen kavgalar/aldatma/şiddet vs vardı.” seviyesi olsun.
3. ayrıldıktan sonra görüşmeye devam ettiniz mi, yoksa onu hayatınızdan temelli sildiniz mi?
4. neden?
(12) 

mutlu musunuz?

0zlem #1479808 
ve bu hayatı gerçekten yaşadığınızı düşünüyor musunuz?
(11) 

Bir şeyi istediğinizi nasıl biliyorsunuz?

plutongezegendegilmi #1479454 
Bazı insanlar var, bi takım konularda çok netler. İşte "şu arabayı istiyorum", "şu şu şu özelliklere sahip birisiyle evlenmek istiyorum", "şu şirkette çalışmak istiyorum" falan gibi aşırı spesifik istekleri var.

Yani neyi istemediği bilmek (önceden denemiş, hoşlanmamışsındır), veya genel konsept/kriter olarak nelerden hoşlandığını bilmek (yine denemişsindir, sarmıştır) mantıklı, ama bu kadar spesifik istekleri olan insanların, neye dayanarak bu kadar spesifik olabildiklerini ve bu isteklerinin nasıl farkına varabildiklerini merak ediyorum.

Araba konusu mesela, param olsa Tesla alırım çünkü iyi bi araba gibi geliyo bana, ama bunu "Tesla istiyorum" diye ifade etmem. Araba lazım bişey, Tesla da iyi bi seçenek gibi, ama özellikle "bunu istiyorum" gibi bir durum yok, sadece "param olsa bunu tercih ederim" gibi bir durum var. Şu an Tesla yerine Hyundai'm var ve gayet de memnunum, başka bir şey istemek için bi sebep göremiyorum.

Bi başka örnek, çevremde çok yaygın "dünyayı gezmek etmek istiyorum" diyen insanlar var. Baya istiyorlar yani bunu, para falan biriktiriyorlar bunun için. Bir insan dünyayı gezmek istediğini nasıl bilebilir? Biri gelip "dünyayı gezmek ister misin" dese hayır demem, ama bu, bunu özellikle istiyorum demek değil.

Kendime bakıyorum, bende hiç böyle spesifik bir istek yok. Yani "bu işi bu akşam bitirmek istiyorum" var, "canım akşam 2 bira içmek istiyor" var, ama kısa vadeli ya da anlık şeyler bunlar. Uzun vadeli bi kaç planım var ama onları gerçekten istediğimden de emin değilim. Acaba istiyor muyum gerçekten? Nasıl bilicem?

Nereden geldi bu düşünce? Bayadır kafamda "çalışmaktan çok sıkıldım, keşke şöyle 1-2 yıl çalışmadan takılsam" diye bir 'istek' vardı. Şirket battı falan işsizim, 1 ayda sıkıldım. İstediğimi zannediyordum ama demek ki o kadar da istemiyormuşum. E bu böyleyse, diğer şeyleri isteyip istemediğimi nereden bileceğim? Belki de sadece istediğimi zannediyorum??

Ne diyorsunuz bu konuda?

Edit: bu bişeyi istediğini ifade edememekten farklı bi durum. Karışıklık olmasın diye özellikle belirteyim dedim.
(19) 

hayatın tadını çıkarmak

chihirovekohaku #1479435 
- yaşadığınız hayattan keyif alıyor musunuz?

- sizce hayatın tadı nasıl çıkarılır? doyumlu bir hayat nasıl sürülür?

azıcık paylaşalım.
(10) 

Yeni baslayan iliskide ufak tuhafliklar

karanlik yanim #1479285 
Yeni iliskiye basladigim kadinla ilgili, kendisini cok begenip sevsem de, kafama takilan bazi seyler var.

> Durduk yere bende “daddy issues” denilen seyden var diyor, babasiyla problemli, bu yüzden ailesinin geri kalanindan da uzak. Bu diger insanlarla iliskilerini nasil etkiliyor sorusuna kacamak yanit veriyor.

> Iliskilerde fevri olabiliyorum, kafama yatmayan birsey olursa aniden cok soguyup arkama bakmadan uzaklasabiliyorum gibi birseyler söylüyor arada bir, gecmis iliskilerden örnekler veriyor.

> Su ana kadar beni haketmedigim sekilde iltifatlara bogup göklere cikariyor. Sürekli ne kadar mükemmel, ne kadar da asmis bir insan oldugumu ima eden seyler söylüyor her 10 dakikada. Sakaya falan vuruyorum ama iltifatin dozunu da ayarlayamadigini hissediyorum.

Bu seyler birbiriyle baglantili mi bilmiyorum, ama biraz tuhaflik hissediyorum, bu is bir yerde patlayacakmis hissi veriyor nedense. Varsa yorumlarinizi alirim.
(3) 

Yazim mi?

sorumu sorup gidicem #1479200 
Yeni tanıştığım biri var. Guzel bir gece geçirdikten sonra 2. buluşmayı ayarlamıştık. Buluşma öncesi ayna karşısı cinsel çağrışımlı fotolar falan da atmıştı önceki görüşmeye atıfta bulunan. Buluşmaya az bi zaman kala geçerli sayılabilecek bir bahane ile yatırdı. Yalan da olabilir elbette fakat öncesinde o kadar istekli konuşulmaz diye tahmin ediyorum, kendimi de avutuyor olabilirim.
Neyse, sonra iletişim çoğunlukla benim ilk mesajı atmamla 1-2 kere kakara kikiri şeklinde oldu. 2. Kez buluşma için bir mesaj atayım mı sizce?
(7) 

nefesim daralıyor

batlegolas #1479172 
her şey çok fazla değil mi ya? ülke gündemi çok kalabalık. günde 5245 tane olay, açıklama, karar, yasak... ekonomi rezil bir halde. dolar, euro çoştu. hiçbir şey alamıyoruz. halk olarak battık. çok zor hayatlar yaşıyoruz. intihar eden insanlar var.

çok fazla ya, bunalıyorum.

3 yıldır tatil yapmıyorum. sağlığım kötüleşti. maddi durumum kötüleşti. işimle ilgili acayip büyük bir travma yaşadım. şu sıralar onun etkisi hala sürüyor. iş konusunda şanssızım. aile konusunda şanssızım. aşkta da şanssızım. parada tam şanssızım.

özel en ufak bir şey alamıyorum. kolye bile alamıyorum ya. giderlerimi karşılayabiliyorum sadece. bu beni çok etkiliyor. kendimi çok kötü hissettiriyor. çok bunalıyorum. psikoloğa gidemiyorum çok pahalı. antidepresanım var ama yetmiyor işte terapi lazım. kedime zor yetişiyorum. bir de o hastalandı iyileşti. dertlerim hep üst üste geliyor. annem olmasa zaten asla istanbul'da yaşayamazdım.


çok daralıyorum çok. çok fazla şey oluyor. ben yetişemiyorum. kendi sorunlarımı toparlamaya yetişemiyorum. bir de üstüne ülke problemleri. cidden çok fazla. sorunlar çok kalabalık. her şey üst üste geliyor. her şey çok fazla.

bu nasıl devam edecek böyle? nasıl düzelecek?
(4) 

Bayramınız nasıl geçiyor?

dissendium #1479133 
Neler yapıyorsunuz? Yasaklardan kaçıp gezen var mı?
(8) 

eski sevgilinize iletisimi tumden kesmek istediginizi nasil soylersiniz?

la lykia #1479092 
insan gibi konusup anlasarak bitirdiginiz bir iliski sonrasi aramaya devam ediyorsa ama hatrini sormak icin aradim deyip, konusmayi uzatip iliskideki defterleri aciyorsa ve konusma sizi suclamaya donuyorsa

iletisimde kalmak istemediginizi de soylediyseniz, aramalarini acmamanizdan, donmememizden de anlamiyorsa, ulasmaya calismaya devam ediyorsa

bir de bu kisiyle komsuysaniz, sık sık ev cevresinde karsilasiyorsaniz

artik anlasin, aramaktan vazgecsin diye kesin bir dil ile son kez ne dersiniz?
(1) 

bayram

1bir1bir1 #1479079 
Herkese ama herkese bayram gibi bir ömür dilerim. Umarım ülkemizde de en yakın zamanda içimize sine sine yaşayabileceğimiz bir bayram havası oluşur ve hiç eksik olmaz...
(17) 

30 yaşına gelmem ama işim yok diye bana harçlık verilmeye çalışılması

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi #1478620 
Merhaba arkadaşlar,

Bendeniz 30 yaşına gelmiş ve henüz kariyerinde istediği atılımı gerçekleştirememiş birisiyim. Son tam zamanlı işimden ayrılalı 3 yıl olacak 1 ay sonra. Doğru düzgün bir iş bulamadığım için serbest çevirmenlik yapıyorum. Hoşuma gitmiyor serbest çevirmenlik ama hiç değilse geçimimi sağlayacak parayı çıkarıyorum. Adam gibi bir iş bulana kadar böyle devam.

Ailemle yaşıyorum. Bir düzen kuramamış olmak, hala ailenin dizinin dibinde olmak pek hoşuma gitmiyor ama ne yazık ki işleri bir türlü rayına oturtamıyorum. Yaklaşık 3,5 yıldır ailemden para istemiyorum. Zaten öyle çok para harcayan bir tip de değilim. İstediğim şeyi peşin peşin alabiliyorum çok şükür.

Ama bir durum var ki çok fena canımı yakıyor. Yakın çevrem, bazı akrabalarım falan adamakıllı bir işim olmadığı için bana harçlık vermeye çalışıyor. Biliyorum beni sevdiklerinden ama 30 yaşına gelmiş biri olarak benliğim kaldırmıyor artık. Fakir değiliz fukara değiliz. Kirada oturmuyoruz. İnsanlar neden hala gururu incinir mi demeden belli bir yaşa gelmiş insanlara harçlık vermeye çalışır? Sağ olsunlar var olsunlar ama harçlık da bir yere kadar sonuçta.

Ben zaten kendimi bildim bileli dik kafalının, kimseye eyvallahı olmayanın biri oldum ve hiçbir konuda yardım almayı kolay kolay düşünmedim. Her şeyi kendi başıma halletmeye çalıştım. Böyle birileri harçlık verince kendimi zayıf hissediyorum. Zaten ihtiyacım yok. Kabul etmeyince bana darılıyorlar. Kardeşim her ay 500 TL harçlık veriyor ve hiçbir şekilde geri çevirmeme izin vermiyor. Doğal olarak kötü hissediyorum.

İşin diğer boyutuysa almak istemediğim için verilen harçlıkları harcamaya dair içimden en ufak bir istek bile gelmiyor. Kendi param gibi göremiyorum, birisi tarafından emanet bırakılmış gibi geliyor. Ayıp olmayacağını bilsem verilen bütün harçlıkları bir hayır kurumuna bağışlarım. Oysa kendi param söz konusu olunca şunu da alsam bunu da alsam diye hep plan yapıyorum ve harcamak inanılmaz tatlı geliyor.

Sizce ne desem de karşı tarafı kırmadan incitmeden harçlık vermemeleri gerektiği konusunda ikna etsem? "30 yaşına geldim."," Ben kendi paramı kazanıyorum zaten." lafları işe yaramıyor maalesef. Böyle durumlar yaşayanınız var mı? Siz olsanız nasıl hissedersiniz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
(7) 

İstediğin zaman konuşabiliriz cümlesi

kljgslsdkjsd #1478374 
İstediğin zaman yazabilirsin/konuşabiliriz cümlesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Geçen arka arkaya 2 kişiden duydum bunu. İkisine de ben mesaj atmıştım ikisi de tahmin edebileceğiniz üzere yakın olmayan arkadaşım.

Bana sanki ben sana hiçbir zaman yazmayacağım aslında senle konuşmak da istemiyorum ama naif bir insanım, yazarsan konuşurum demek gibi geliyor.
(19) 

Hatırladığınız ilk anılarınız kaç yaşınıza ait?

neysene #1478259 
Mesela ben 5 yaşımdaki anılarımdan öncesini hatırlamıyorum. İlk anım 5 yaşıma ait, 5-7 yaş arası 2-3 anı. 7-10 arası yarıyarıya.

Sizin hatırladığınız ilk anınız kaç yaşınıza ait? Ve neydi?
(18) 

evliliğin beni hiç çekmemesi

nothing in my way #1478061 
nasıl anlatsam bilmiyorum. 28 yaşına gelmiş bir adamım, şimdiye kadar evlenmeyi hiç düşünmedim. açıkçası bundan sonra da hiç düşünmüyorum. etrafıma bakıyorum, yaşıtlarımın çoğu evlendi. ilkokul,lise arkadaşlarımdan çocuğu olanlar da var. ama bunların hiçbiri beni etkilemiyor. millet yaşı geçecek diye alelacele evleniyor. çocuk yapmak desen bana göre olacak son şey sanırım. ona rağmen çocukları severim ama çabuk sıkılırım. evlilik dünyanın en sıradan şeyi gibi geliyor. zamanla da bu düşüncelerim değişmez gibi geliyor bana. sizce normal miyim ben? benim gibi olan var mı merak ettim.

mobil görünümden çık